TÜRK HUKUKUNDA HÜKÜMLÜ VE TUTUKLULARIN ÇALIŞTIRILMASI



Benzer belgeler
CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN DA BELİRLENEN İLKELER

VARDİYALI ÇALIŞMA GECE ÇALIŞMASI

VARDİYALI ÇALIŞMA VE GECE ÇALIŞMASI

Kadın Çalışanların Gece Postalarında Çalıştırılma Koşulları Hakkında Yönetmelik Resmi Gazete Yayım Tarih ve Sayısı :

Aşağıdaki düzenlemeler Resmi Gazete de yayınlanarak yakın zamanda yürürlüğe girecektir. **MADEN SAHİPLERİ İSTEDİ ÇALIŞMA SÜRESİ YENİDEN DÜZENLENDİ **

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

T.C. PLATO MESLEK YÜKSEKOKULU MÜDÜRLÜĞÜ KISMİ ZAMANLI ÖĞRENCİ ÇALIŞTIRMA USUL VE ESASLARI HAKKINDAKİ YÖNERGE

Ceza İnfaz Hukuku Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun Düzenlemesi Işığında. Yard. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN

ÖZÜRLÜ VE ESKİ HÜKÜMLÜ ÇALIŞTIRMA ZORUNLULUĞUNUN DÜZENLENDİĞİ 4857 SAYILI İŞ KANUNU NUN 30 UNCU MADDESİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI

CEZA İNFAZ KURUMLARI İLE TUTUKEVLERİ İŞYURTLARI KURUMUNUN KURULUŞ VE İDARESİNE İLİŞKİN KANUN

ASGARİ ÜCRET. Ancak, 5510 sayılı Yasanın 4/c maddesinde belirtilen kamu görevlileri için herhangi bir tavan bulunmamaktadır.

KAPADOKYA MESLEK YÜKSEKOKULU KISMİ ZAMANLI ÖĞRENCİ ÇALIŞTIRMA USUL VE ESASLARI YÖNERGESİ

2008 YILINDA ĐŞVERENLERĐN ZORUNLU ÖZÜRLÜ, ESKĐ HÜKÜMLÜ VE TERÖR MAĞDURLARI ÇALIŞTIRMA ORANLARI

HÜKÜMLÜLERİN AÇIK CEZA İNFAZ KURUMLARINAAYRILMALARI HAKKINDA YÖNETMELİK (Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 25848)

Ek 1: Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Hakkında Kanun

HAFTALIK İŞ GÜNLERİNE BÖLÜNEMEYEN ÇALIŞMA SÜRELERİ YÖNETMELİĞİ

SİRKÜLER NO: POZ / 53 İSTANBUL,

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

AĞIR VE TEHLİKELİ İŞLER

Geçici veya Belirli Süreli İşlerde İş Sağlığı ve Güvenliği Hakkında Yönetmelik Resmi Gazete Yayım Tarih ve Sayısı :

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

VARDİYALI ÇALIŞMA VE GECE ÇALIŞMASI

İşveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlemektir

GEREKLİ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ÖNLEMİ ALINMAYAN İŞYERLERİNDE ÇALIŞAN İŞÇİLERİN HAKLARI NELERDİR?

1 TEMMUZ 2013 TARİHİNDEN İTİBAREN UYGULANACAK ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

HÜKÜMLÜ VE TUTUKLULAR İLE CEZA İNFAZ KURUMLARI PERSONELİNİN İAŞE YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç ve kapsam, Dayanak ve Tanımlar

T.C. ERZURUM TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KISMİ ZAMANLI ÖĞRENCİ ÇALIŞTIRMA YÖNERGESİ

VARDİYALI ÇALIŞMA VE GECE ÇALIŞMASI

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

12 Mart 2016 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : YÖNETMELİK

BANKACILIK KANUNU. Kanun Numarası : 5411

4857 SAYILI İŞ KANUNU CEZA HÜKÜMLERİ İdari Para Cezaları YTL. Bu durumdaki her işçi için 88 YTL para cezası verilir.

KADIN İŞÇİLERİN GECE POSTALARINDA ÇALIŞTIRILMASINDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

T.C. İSTANBUL YENİ YÜZYIL ÜNİVERSİTESİ KISMİ ZAMANLI ÖĞRENCİ ÇALIŞTIRMA YÖNERGESİ. BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ÇALIŞANLARIN İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ EĞİTİMLERİNİN USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK YAYIMLANDI

AİLE MAHKEMELERİNİN KURULUŞ, GÖREV VE YARGILAMA USULLERİNE DAİR KANUN

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ KISMİ ZAMANLI ÖĞRENCİ ÇALIŞTIRMA YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

SONRADAN KONTROL VE RİSKLİ İŞLEMLERİN KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HİZMETLERİNİN DESTEKLENMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK YAYIMLANDI

6645 SAYILI SON TORBA KANUN İLE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ALANINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1)

Kamu Kurum ve Kuruluşlarında İş Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatının Uygulanması

ASGARİ ÜCRET yılında dönemler itibariyle uygulanacak asgari ücret tarifesi aşağıdaki gibidir.

CEZA İNFAZ KURUMUNDA BULUNAN KURULLAR, İZLEME KURULLARI, DENETİMLİ SERBESTLİK

İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları

Maliye Bakanlığından: GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 275) Resmi Gazete: Giriş

ÇALIġANLARIN Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ EĞĠTĠMLERĠNĠN USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELĠK TASLAĞI. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ KURULLARI HAKKINDA TÜZÜK

İŞVERENİN İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ

T.C ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI ÇALIŞMA VE İŞ KURUMU KIRIKKALE İL MÜDÜRLÜĞÜ

hizmetlerine ihtiyaç duyan kişi ile thalasaemialı veya orak hücre anemili (sickle-cell) olma halini anlatır.

Yeni İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda. İşveren Yükümlülükleri -I-

HAFTALIK İŞ GÜNLERİNE BÖLÜNEMEYEN ÇALIŞMA SÜRELERİ TÜZÜĞÜ

BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK, KÜLTÜR VE SPOR DAİRE BAŞKANLIĞI KISMİ ZAMANLI ÖĞRENCİ ÇALIŞTIRMA YÖNERGESİ

GEÇİCİ VEYA BELİRLİ SÜRELİ İŞLERDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HAKKINDA YÖNETMELİK. Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi/Sayısı:

SÖZLEŞMELİ AİLE HEKİMLERİYLE İLGİLİ GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ

İŞ BAŞI EGİTİM PROGRAMINI TAMAMLAYAN KİŞİLERİ ÇALIŞTIRAN İŞVERENLERE SİGORTA PRİM TEŞVİKİ GETİRİLDİ

T.C. AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ KISMİ ZAMANLI ÖĞRENCİ ÇALIŞTIRMA YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İŞ KANUNU (1) * * * Bu Kanunun yürürlükte olmayan hükümleri için bakınız. "Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga Hükümleri Külliyatı Cilt: 2 Sayfa: 1113

İŞ KANUNU (1) * * * Bu Kanunun yürürlükte olmayan hükümleri için bakınız. "Yürürlükteki Bazı Kanunların Mülga Hükümleri Külliyatı Cilt: 2 Sayfa: 1113

EK 2; İlan Edilen Kadrolara Ait Ders Konu Başlıkları YAZILI SINAV KONULARI. A) Görevde yükselme sınavı için; 1) Ortak sınav konuları

ÇOCUK HÜKÜMLÜLERE AİT MÜDDETNAME DÜZENLENMESİ:

HASTALIK VE ANALIK SIGORTALARı. Doç.Dr.Gülbiye Yenimahalleli Yaşar Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi

İşçi ve İşveren Tanımları

Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun. Kanun No:5252. Resmi Gazete:13 Kasım BİRİNCİ BÖLÜM.

İŞVERENİN ÖNLEM ALMA BORCU

SOSYAL SORUMLULUK EL KİTABI

(Türkiye Sözleşmeyi 18 Ekim 1961 tarihinde imzalamış ve 16 Haziran 1989 tarihinde onaylamıştır.)

İlk Sosyal Politika Uygulamaları - İngiltere

ÇEŞİTLİ İŞKOLLARINA AİT İŞLERİN ASGARİ İŞÇİLİK ORANLARI

AÇIK CEZA İNFAZ KURUMLARINA AYRILMA

TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

CEZA İNFAZ KURUMLARINDA VERİELCEK İZİNLER, CEZA İNFAZ KURUMU PERSONELİ

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

Amaç MADDE 1 Kapsam MADDE 2

Sirküler Rapor /165-1

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik Resmi Gazete Yayım Tarih ve Sayısı :

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

Sirküler Rapor /29-1 ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HİZMETLERİ. Emekli Baş İş Müfettişi A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı İnşaat Mühendisi Şenel ŞEN

-Türkiye ve Avrupa Sosyal Şartı-

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

T.C.SÜLEYMAN ŞAH ÜNİVERSİTESİ KISMİ ZAMANLI ÖĞRENCİ ÇALIŞTIRMA YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

-412- (Resmi Gazete ile yayımı: Sayı: 23777)

İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme

TEBLİĞ SAĞLIK BAKANLIĞININ ÖZEL İZNİNE TABİ MADDELERİN İTHALAT DENETİMİ TEBLİĞİ (ÜRÜN GÜVENLİĞİ VE DENETİMİ: 2017/4)

Çalışanların İş Sağlığı Ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN ileti5252

SANKO ÜNİVERSİTESİ KISMİ ZAMANLI ÇALIŞTIRILAN ÖĞRENCİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar


IMASI GEREKEN BAZI ÜRÜNLER

İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerinin Desteklenmesi Hakkında Yönetmelik Resmi Gazete Yayım Tarih ve Sayısı :

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1)

Resmî Gazete Sayı : 28360

Transkript:

TÜRK HUKUKUNDA HÜKÜMLÜ VE TUTUKLULARIN ÇALIŞTIRILMASI A.HÜKÜMLÜLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ: Bağımsız mahkemelerce yargılamaları yapılarak haklarında verilen kararın kesinleşmesi sonucu özgürlükleri kısıtlanan ve hükümlü statüsünde bulunan kişilerin, cezaların infazında kamu otoritesince önceden belirlenen yükümlülüklere uyma zorunlulukları bulunmaktadır.bu yükümlülük, bir yandan işlenen suçla bozulan kamu düzeninin yeniden sağlanmasını diğer yandan da hükümlünün yeniden topluma kazandırılmasını amaçlamaktadır. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun Altıncı Bölümü Hükümlünün Yükümlülükleri ni düzenlemiştir. Buna göre hükümlü; 1.Hapis cezasının yerine getirilmesine katlanma ve bu amaçla düzenlenen infaz rejimine uygun tutum ve davranışlar içinde bulunmakla, 2. Ceza infaz kurumunun güvenlik ve iyileştirme programlarına tam bir uyum göstermekle, 3.Sağlığının korunması ve salgın hastalıkların önlenmesi için gerekli ve alınmış tedbirlere uymakla, 4.Kişi sağlığı için tehlike doğuran durumları gecikmeksizin kurum yönetimine bildirmekle, 5.Kendi ve içinde yaşadığı ortamın temizliğine uygun davranışlar göstermekle, 6.Hem kendi, hem de diğer hükümlülerin sağlığını tehlikeye düşürebilecek eylemlerden kaçınmakla, 7.Barındırıldığı odayı, kurum binasını, yönetimce kendisine bırakılan şeyleri düzenli bir biçimde kullanmak ve bunlarla diğer kişilere ait eşyayı özenle korumakla, 8.Kurum hekimi tarafından ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı olduğu belirlenen meslek sahibi olmayan hükümlüler kurum imkanları ölçüsünde çalışmakla yükümlüdürler. B.HÜKÜMLÜLERİN ÇALIŞTIRILMASI: 5275 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinde, kurum hekimi tarafından ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı olduğu belirlenen meslek sahibi olmayan hükümlüler ile meslek sahibi olan isteklilerin, kurum imkânları ölçüsünde belirlenen ücret karşılığında atölye veya işyurtlarında çalıştırılabilecekleri düzenlenmiştir. Herhangi bir mesleği bulunmayan hükümlü, eğitim ve iyileştirme çalışmaları çerçevesinde ve infazın temel amacına uygun olarak tahliye sonrası yaşama hazırlanmak maksadıyla, herhangi bir ruhsal ve bedensel rahatsızlığı bulunmuyorsa çalışmak zorundadır.bir mesleği bulunan hükümlünün çalıştırılması için istekli olması koşulu aranacaktır. Hükümlülerin çalıştırılmasına ilişkin madde metine bakıldığında çalışmanın ilk bakışta ihtiyari olduğu kanısı uyanabilir.ancak çalıştırılma konusu, Kanunun hükümlülerin

yükümlülüklerini düzenleyen altıncı bölümünde düzenlenmiştir.buna göre çalışma, meslek sahibi olmayan hükümlü için bir yükümlülüktür. Kanun metnindeki çalıştırılabilirler sözcüğü ile mesleği bulunmayan hükümlüye seçim hakkı tanınmamış, ceza infaz kurumu yönetimi için çalışma koşullarının hazırlanmasına ilişkin olanakların zorlanması amaçlanmıştır. Çalıştırmanın temel amacı, hükümlülerin salıverilmeden sonraki yaşamlarını sürdürebilecek bir meslek veya sanatı öğrenmeleri ya da önceden sahip oldukları meslek veya sanatı koruyup geliştirmeleri olarak belirlenmektedir. Bu nedenle çalışma, hükümlü için hem bir hak ve aynı zamanda bir ödevdir. 5275 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun 17 nci maddesi Tutuklu ve hükümlüler, bulunduruldukları kurumda çalışmaya mecbur tutulurlar hükmünü içermekte iken yeni yasal düzenlemede tutuklularda çalışma mecburiyeti kaldırılmıştır.5275 sayılı Kanunda mesleği bulunmayan hükümlü için çalışma yükümlülük haline getirilmiştir.mesleği bulunan hükümlü için çalışma isteğe bağlı kılınmış ve tutuklular ile aynı koşullara bağlanmıştır. 5275 sayılı Kanunda tutukluların çalıştırılmasının isteğe bağlı tutulması, tutuklunun bulunduğu hukuki statü itibariyle yerinde bir düzenleme olmuştur.ancak hükümlüler için mesleği bulunma şartına göre çalışmanın isteğe bağlı kılınması doğru olmamıştır.zira hükümlünün, 5275 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinde düzenlenen hapis cezasının yerine getirilmesine katlanmak, bu amaçla düzenlenen infaz rejimine uygun tutum ve davranışlar içinde bulunmak ve iyileştirme programlarına tam bir uyum göstermek yükümlülüğü bulunmaktadır.çalıştırma sadece bir meslek öğretme olmayıp aynı zamanda bir iyileştirme faaliyetidir.bu kapsamda hükümlülerin çalıştırılmasında mesleği olan olmayan ayırımı yapılması infazın temel amacına da aykırılık oluşturmaktadır.ruh ve beden sağlığı yerinde olan her hükümlünün kurum olanakları ölçüsünde çalıştırılması aynı zamanda çağdaş infaz anlayışının da bir gereğidir. Nitekim uluslararası düzenlemelerde de hükümlülerin çalışma yükümlülüğünün bulunduğu belirtilmiştir. Bakan Delegelerinin 11 Ocak 2006 tarihli ve 952 sayılı oturumunda Bakanlar Komitesince kabul edilen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi nin Üye Devletlere Avrupa Cezaevi Kuralları Hakkında Rec (2006) 2 Sayılı Tavsiye Kararında bedensel ve ruhsal bakımdan sağlıklı oldukları doktor tarafından belirlenen, normal emeklilik yaşına erişmemiş hükümlülerden çalışmalarının istenebileceği belirtilmiştir. Türk Dil Kurumunca hazırlanan sözlükte meslek, bir kimsenin geçimini sağlamak için sürekli yaptığı iş olarak tanımlanmıştır.buna göre bir uğraşın meslek olarak tanımlanabilmesi için, sürekli yapılan bir iş olması ve bu işten kişinin kazanç sağlaması gerekmektedir.5275 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinde düzenlenen mesleği olan olmayan hükümlü ayırımında, bu hususun titizlikle gözetilmesi gerekmektedir. Çalışma mecburiyetini, başta Anayasa nın 18 inci maddesinde yer verilen zorla çalıştırma ve angarya yasağı olmak üzere, insan hakları hukuku ve çalışma özgürlüğü ile bağdaştırmanın mümkün olmadığına yönelik öteden beri süregelen görüşler bulunmaktadır.

Oysa Anayasa nın 18 inci maddesinin ikinci fıkrasında şekil ve şartları kanunla düzenlenmek üzere hükümlülük veya tutukluluk süreleri içindeki çalıştırmaların zorla çalıştırma sayılmayacağı düzenlenmiştir.yukarıda da belirtildiği üzere uluslararası hukuk açısından da hükümlülerin çalıştırılması, zorla çalıştırma yasağı kapsamında değerlendirilmemiştir. C.TUTUKLULARIN ÇALIŞTIRILMASI: 647 sayılı Kanundan farklı ve yerinde bir düzenleme ile 5275 sayılı Kanun, tutukluların çalışmaya mecbur tutulamayacaklarını ancak çalışmanın kendilerinden istenebileceğini belirlemiştir. Tutuklular istediklerinde kurum yönetimi, barındırıldıkları odalarda çalışmalarına izin verebilir. Odada çalışma imkânı yoksa, tutukluların kurumda iş alanı olarak belirlenen yerlerde çalışmalarına izin verilebilir. Bu takdirde kendileri hakkında çalışmakta olan hükümlülere ait rejim uygulanır. Çalışma, 5275 sayılı Kanunda hükümlüler için bir yükümlülük olarak öngörülmüş iken tutuklulular açısından istek şartı aranmıştır.kanunun 116 ncı maddesi 9, 16, 21, 22, 26 ilâ 28, 34 ilâ 53, 55 ilâ 62, 66 ilâ 76, 78 ilâ 84 ve 86 ilâ 88 inci maddelerindeki düzenlemelerin tutukluluk hâliyle uzlaşır nitelikte olanlarının tutuklular hakkında da uygulanabileceğini belirlerken hükümlülerin çalıştırılmasını öngören 29 uncu maddeyi bu kapsamda saymamıştır.kanunun bu düzenlemesi uluslararası hukuka da uygundur. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi nin Üye Devletlere Avrupa Cezaevi Kuralları Hakkında Rec (2006) 2 Sayılı Tavsiye Kararında tutuklulara çalışma fırsatı sunulması, fakat çalışmaya mecbur tutulmaması gerektiği belirtilmiştir. Tutuklu, yargılaması tamamlanmamış ve hakkındaki hüküm kesinleşmemiş başka bir ifade ile suç işlediğine ilişkin kuşkunun henüz yargı kararı ile giderilmemiş kişi olması nedeniyle çalışma mecburiyetine tabi tutulmamalıdır.ancak çalışma bir ödev olduğu kadar bir hak da olması nedeniyle, tutuklunun da bu haktan talep etmesi halinde yararlanması gerekmektedir. Çalışmak isteyen tutuklunun ruh ve beden sağlığı, kurum hekimi raporu ile belgelenmelidir.tutuklunun kurumda bulunduğu süre içerisinde çalışma istemi, kurum yönetimince karşılanmaya çalışılmalı ve kurum olanakları zorlanmalıdır. Çalışmak isteyen tutuklu hakkında, çalışmakta olan hükümlülere ait rejim uygulanacaktır. Çalışan tutuklular, hükümlüler gibi elde edilen gelirden çalışmaları karşılığı ücret alacak ve sosyal haklardan yararlanacaktır. D. ÇALIŞTIRMANIN AMACI : Ceza infaz kurumundan tahliye edildikten sonra dahil olacağı sosyal çevrede yaşamını idame ettirecek bir meslek sahibi olmak bir hükümlüyü topluma kazandırmanın en önemli yoludur. Çalıştırmanın amacı, hükümlülerin salıverilmelerinden sonra yaşamlarını sürdürecek meslek ve sanatları öğrenmelerini sağlamak, çalışma ve üretme isteklerini geliştirmek veya

güçlendirmektir. Çalıştırmada hükümlünün yeteneği, becerisi, eğilimi, zihinsel ve bedensel durumları göz önünde bulundurulur. Bir çok insanın suça yönelme nedeni, yasal ve sürdürülebilir bir gelir getirecek işlerinin olmamasıdır.bu anlamda bir çok mahkum için ceza infaz kurumlarında geçirdikleri süre, yaşamlarında ilk kez düzenli yaşam ile iş becerileri edinme ve geliştirme fırsatı buldukları dönemdir. Hükümlünün çalıştırılmasındaki amaç, ceza infaz kurumu yönetiminin gelir elde etmesi olmayıp hükümlüyü tahliye sonrasına hazırlamaktır.çalışma,hükümlünün hem kendisi hem de yaşadığı çevre ile uyumunu kolaylaştırır.çağdaş infazın en temel ölçütü olan iyileştirme faaliyetleri içerisinde çalışma, çok özel bir önemdedir.üretmek kişinin kendisini yararlı hissetmesini sağlar. Hükümlünün çalıştırılması, ceza infaz kurumunda hükümlünün sadece meşgul edilmesi değildir.çalışmanın yararlı ve iş becerisini geliştirici özelliği olmalıdır. Çalışma, hükümlüyü yeniden topluma kazandırmanın en önemli aracı olmakla beraber kurum düzenini sağlayan önemli etkenlerden biridir.kurum güvenliği yalnızca fiziksel önlemlerin alınması ile gerçekleşmemektedir.bir amaca hizmet eden bir işle meşgul olmayan ve zamanının büyük bir bölümünü boş geçiren bir hükümlünün depresyona girmesi ve kurum düzenini bozacak davranışlar içerisinde bulunması yüksek ihtimaldir.bu husus ceza infaz literatüründe dinamik güvenlik olarak adlandırılmaktadır.yapılan araştırmalar, dinamik güvenliğin etkin olarak uygulandığı kurumlarda, düzenin çok daha kolay ve etkin olarak sağlandığını göstermiştir. E. ÇALIŞTIRMANIN KOŞULLARI : 1. Hükümlülerin çalıştırılmasına yönelik ulusal ve uluslararası çağdaş mevzuatlarda düzenlenmiş koşullar vardır.buna göre; 2. Ceza infaz kurumunda çalışma, kesinlikle bir ceza olarak kullanılmamalıdır. 3. Yapılan işin, oyalama faaliyetinden öte, anlamlı bir amacı olmalıdır. 4. Çalışmanın konusu, hükümlünün tahliyelerinden sonra hayatlarını kazanma yeteneklerini koruyucu ya da geliştirici nitelikte olmalıdır. 5. Çalıştırmada hükümlünün yeteneği, becerisi, eğilimi, zihinsel ve bedensel durumları göz önünde bulundurulmalıdır. 6. Çalışma imkanından, cinsiyet ayrımı yapılmaksızın tüm hükümlüler yararlanmalıdır. 7. Çocuk hükümlülerin çalıştırılması yalnızca meslek eğitimine yönelik olmalıdır. 8. İş koşulları, dışarıdaki iş koşullarına benzerlik taşımalıdır. 9. İş sağlığı ve güvenliğine ilişkin düzenleme ve önlemler bulunmalıdır. 10. Hükümlülere ceza infaz kurumu yönetimince, özel sektörle işbirliği yapılarak cezaevi içinde veya dışında iş imkanı sağlanmalıdır. 11. Hükümlülere çalışmalarına karşılık ücret verilmelidir. 12. Hükümlülerin günlük ve haftalık çalışma saatleri, ülkenin çalışma mevzuatına uygun olmalıdır. 13. Hükümlülere, haftada en az bir dinlenme günü sağlanmalı, eğitim ve diğer etkinlikler için yeterli zaman tanınmalıdır.

14. Hükümlüler, yöneticilerin ve görevlilerin kişisel işlerinde çalıştırılmamalıdır. Ülkemizde, ceza infaz kurumları bünyesinde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular, 4958 sayılı Kanunla değişik 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun 2 nci maddesi uyarınca iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık sigorta kollarında sigortalanmaktadırlar. Halen Türkiye Büyük Millet Meclisi nde yasallaşma sürecinde bulunan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun yürürlüğe girmesi durumunda da çalışan hükümlü ve tutuklular, iş kazası, meslek hastalığı ve analık sigorta kollarında sigortalanacaktır. Ceza infaz kurumu işyurtlarında çalışan hükümlü ve tutuklulara, 4301 sayılı Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumunun Kuruluş ve İdaresine İlişkin Kanunun 8 inci maddesi uyarınca gündelik, fazla çalışma yapılması halinde fazla çalışma ücreti, yapılan işin özellik ve güçlüğüne göre kâr payı ödenmektedir. 2548 sayılı Cezaevleriyle Mahkeme Binaları İnşası Karşılığı Olarak Alınacak Harçlar ve Mahkumlara Ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesi uyarınca işyurtlarında çalıştırılan hükümlü ve tutuklulardan yiyecek bedelleri alınmamaktadır.bu şekilde, hükümlü ve tutukluların çalışma istek ve arzusu artırılmaya çalışılmaktadır. 27/12/2005 tarihli ve 26036 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu ve İşyurtlarının İdare ve İhale Yönetmeliğinin 25 inci maddesi gereğince, çalışma süresi, 4857 sayılı İş Kanunu ve hükümlülerin iyileştirilmesi ve eğitim çalışmaları için ayrılan süre göz önünde tutularak, günde bir saatten az ve yedi buçuk saatten çok olmamak üzere belirlenir. Bu süre haftada en çok kırk beş saattir. Fazla çalışma süresi, günde üç saati geçemeyeceği gibi fazla çalışma yapılacak günlerin toplamı da bir yılda doksan iş gününden veya iki yüz yetmiş saatten fazla olamaz. Ancak, kamu yararı, işin niteliği veya üretimin artırılması gibi sebeplerle fazla çalışma yaptırılabilir. Yönetmeliğin 35 inci maddesi uyarınca, hükümlü ve tutuklulara daha verimli çalışmalarını sağlamak ve ekonomik yönden katkıda bulunmak amacıyla prim verilebilmektedir. Çocuk hükümlülerin çalıştırılması, yalnızca meslek eğitimine yöneliktir.öğretim kurumlarına veya örgün eğitime devam eden çocuk ile genç hükümlüler, öğretim yılı içinde atölye ve işyerlerinde çalıştırılamazlar.bunların çalıştırılmalarında, 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununun 5275 sayılı Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır. F.KURUM DIŞINDA ÇALIŞTIRMA Hükümlüler, bulundukları ceza infaz kurumlarının içinde veya dışında işyurduna ait atölye ve işkollarında ya da kurum dışında kamu veya özel sektöre ait işyerlerinde; tutuklular ile hükmen tutuklular ise ceza infaz kurumu içindeki atölye ve işkollarında çalıştırılabilirler. İş alanlarına sahip kuruluşların hükümlü çalıştırmaları teşvik edilmektedir. Bununla beraber hükümlülerin kurum dışı işyerlerinde çalıştırılmalarında hakkın kötüye kullanılmaması konusunda üst seviyede özen gösterilmelidir.çalışma, hükümlünün ceza infaz

rejimi dışına çıkmasına imkan tanımamalıdır.kurum dışı çalışmaların çok sıkı denetlenmesi ve gözetilmesi gerekmektedir. 5275 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi hükümlülerin kurum dışında çalıştırılmasını düzenlemiş, çalışma esaslarının tüzükte gösterileceğini belirtmiştir. 5275 sayılı Kanun uyarınca hazırlanan Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük ün 97 ve 98 inci maddeleri konu ile düzenlemeleri içermektedir. Ayrıca, Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu ve İşyurtlarının İdare ve İhale Yönetmeliğinin 22 nci maddesinde de konu ile ilgili hükümler yer almıştır. Buna göre; 1. Açık kurumda bulunanlar kurum görevlileri gözetiminde; kapalı kurumda bulunanlar iç ve dış güvenlik görevlilerince alınacak tedbirler altında çalıştırılırlar. 2. Hükümlüler kurum dışında kendi iş yerlerinde veya üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımlarına ait işyerlerinde çalıştırılamazlar. 3. Kurum dışında çalıştırılma işveren veya temsilcisi ile işyurdu bulunan kurumlarda işyurdu müdürü, işyurdu bulunmayan kurumlarda ise mahalli Cumhuriyet başsavcısının imzalarıyla düzenlenen protokol çerçevesinde gerçekleştirilir. Protokolde ücret, çalışma saatleri ve diğer hususlar düzenlenir. 4. Protokol onay için İşyurtları Kurumu Daire Başkanlığına gönderilir. 5. Hükümlüler en az iki kişiden oluşan ekipler halinde çalıştırılır. 6. Ceza infaz kurumu idaresi, asayiş, güvenlik, sağlık, Bakanlık talimatı ve benzeri hallerde hükümlüleri çalışma yerine göndermeyebilir. 7. Ceza infaz kurumu dışında çalıştırılan hükümlülerin çalıştıkları işyerinde yatmalarına izin verilmez.çalışılan yer kendi ceza infaz kurumlarına yakınsa geceleri kurumlarına dönmeleri zorunludur.kendi kurumlarının bulunduğu mahallin dışında bir iş yerinde çalıştırılan hükümlülerin geceleri, çalıştıkları mahalle en yakın açık ceza infaz kurumunda, açık ceza infaz kurumu bulunmadığı takdirde kapalı ceza infaz kurumunun hükümlü ve tutuklularla irtibatı olmayacak bir bölümünde barındırılırlar. 8. Çocuk eğitimevlerinde bulunan hükümlülerin, kurum dışında çalıştırılmaları sırasında kurum görevlilerinin gözetimi ve muhafazası aranmamaktadır. G.KURUM HİZMETİNDE ÇALIŞTIRMA Ceza infaz kurumları çok aktif işleyen kamu kurumlarıdır.kurumun çağdaş infaz anlayışına göre yönetilmesi için kurum hizmetlerinin bir bölümünün hükümlülerce yapılması gerekebilmektedir. Yukarıdaki bölümlerde de ayrıntılı olarak açıklandığı üzere hükümlünün, hapis cezasının yerine getirilmesine katlanmak, bu amaçla düzenlenen infaz rejimine uygun tutum ve davranışlar içinde bulunmak ve iyileştirme programlarına tam bir uyum göstermek yükümlülüğü bulunmaktadır.bu anlamda temizlik,yemek hazırlama,kalorifer,berber gibi kurum içi hizmetlerde hükümlülerin çalıştırılması genel infaz anlayışına uygunluk taşımaktadır. Kurum içi hizmetlerde çalıştırma, hükümlünün kurum içerisinde rahat sirkülasyonunu gerektirdiğinden güvenliğin zafiyete uğramaması açısından bu alanlarda çalışacak hükümlülerin dikkatli seçilmesi gerekmektedir.iyi halli, ruh ve beden salığı yerinde olan

hükümlüler arasından idare ve gözlem kurulu kararı ile kurum yönetimince kurum içi hizmetlerde çalıştırılacaklar belirlenmelidir. Çocuk hükümlülerin, kendi yaşam alanları veya eğitsel amaçlar dışında kurum içi hizmetlerde çalıştırılmamaları gerekmektedir. Kurum içi hizmetlerde çalışan hükümlülere işin önemi ve güçlüğü gözetilerek ücret de ödenmektedir. H.SONUÇ VE DEĞERLENDİRME Gelinen noktada artık ceza infaz kurumları, sadece hükümlü ve tutukluların fiziki engellerle barındırıldığı kurumlar olmaktan çıkmıştır.çağdaş infaz anlayışında eğitim ve iyileştirme faaliyetleri, infazın en temel amacı olan hükümlünün yeniden topluma kazandırılmasında önemli bir araç olarak kullanılmaktadır. Eğitim ve iyileştirme faaliyeti kapsamında çalışma özel bir önemdedir.çalışma ve üretme fırsatı verilen hükümlüde olumlu değişimler hemen fark edilmektedir.çalışma faaliyetleri ile kişisel gelişim imkanı tanınmakta, kurum güvenliği daha kolay sağlanabilmekte(dinamik güvenlik), hükümlü tahliye sonrası yaşama sağlıklı olarak hazırlanabilmektedir. Hükümlülerin çalıştırılmaları ile hem kişisel hem de toplumsal fayda üst seviyede gerçekleşmektedir. Ceza infaz kurumları toplumsal bir gerçek olup diğer kamu kurum ve kuruluşlarının yakın ilgisi yanında sivil toplum örgütleriyle beraber özel sektöründe var olması gereken bir sahadır. Dışarıda üretimi yapılan bir çok emtianın ceza infaz kurumu işyurtlarında da üretilmesi mümkündür. Bu şekilde ceza infaz kurumlarındaki yaşamla dış dünyadaki yaşamın bağı da koparılmamış olacaktır. Ceza infaz kurumu yönetimlerinin, çalışmayı hükümlü için sadece bir yükümlülük olarak görmemeleri aynı zamanda hak olarak da karşılanması gereken bir talep olduğunu bilerek çalışmayı özendirici tedbirleri almaları gerekmektedir. YARARLANILAN KAYNAKLAR: 1.Uluslararası Cezaevi Standartları,NURSAL Necati,Ankara 2006 2.Cezaevi Yönetimine İnsan Hakları Göz Önüne Alan Bir Yaklaşım,COYLE Andrew,2002 3.İnsan Hakları ve Cezaevleri,Cenevre 2001