23/10/2011 VAN MERKEZ DEPREMİNİN ARTÇI DEPREM AKTİVİTESİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Recai F. KARTAL a, Filiz Tuba KADİRİOĞLU a, Meltem TÜRKOĞLU a, Mehmet KAPLAN a, KenanYANIK a, Sami ZÜNBÜL a, Tuğbay KILIÇ a, Mustafa DEMİR a, Aslı İDE a, Derya KARAAĞAÇ a a Başbakanlık, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, Deprem Dairesi, Dumlupınar Bulv. No:274 Çankaya/Ankara (recai.kartal@afad.gov.tr) ÖZ 23/10/2011 tarihinde yerel saat ile 13:41 de Van Merkez de büyüklüğü Ml=6.7 olan (lokal magnitüd hesaplama yöntemine göre) bir deprem meydana gelmiştir. Depremin dış merkez koordinatları Van Gölü nün doğusunda olmakla beraber çevre il ve ilçelerde de kuvvetlice hissedilmiştir. Ml=6.7 büyüklüğündeki ana şoktan sonra ilk yirmi dört saat içerisinde 335 adet, 09/11/2011 tarihi itibarıyla da büyüklükleri 1.7 ile 5.8 arasında değişen 3363 artçı deprem meydana gelmiştir. Meydana gelen artçı depremlerden 125 tanesinin büyüklüğü 4 ile 5 arasında, 9 tanesi ise 5 ile 6 arasındadır. Ana şoktan itibaren yaklaşık üç haftalık dönemde günlük artçı deprem sayısı ortalama 200 civarındadır. Artçı depremler genellikle ana şokun kuzeyinde KD-GB yönünde yaklaşık 100 Km lik bir alanda yayılım göstermekte, derinlikleri 1 km ile 42.8 km arasında değişmektedir. Bölgede aktivite devam ederken 09/11/2011 tarihinde Van Gölü Edremit İlçesi yakınlarında Ml=5.6 olan bir deprem daha meydana gelmiştir. Bölgede meydana gelen depremlerin hangi fay sisteminden kaynaklandığı, hangisinin artçı hangisinin bağımısız bir deprem olduğu konusu bilimsel çevreler tarafından henüz netleştirilmemekle birlikte büyüklüğü Ml=6.7 olan ana şokun P dalgası ilk hareket yönü ve moment tensör yöntemi ile yapılan odak mekanizması çözümleri Doğu-Batı yönlü ters faylanmaya işaret etmektedir. Ana şoktan sonra meydana gelen Ml 4 olan depremlerin odak mekanizması çözümleri ise ters fay, sağ yönlü ve sol yönlü doğrultu atımlı faylanma sonuçları vermiştir. 09/11/2011 tarihinde meydana gelen Ml=5.6 olan depremin odak mekanizması ise sağ yönlü doğrultu atım bileşeni olan normal faylanmaya işaret etmektedir. Bu sonuçlar bir sıkışma rejimi etkisinde olan Doğu Anadolu bölgesindeki tektonik karmaşayı gözler önüne sermektedir. Yapılan bu çalışma ile artçı depremlerin odak mekanizmaları, derinlik dağılımları ve deprem sayısımagnitüd ilişkisi konusunda değerlendirmeler yapılmıştır. Çalışmaya altlık veri olarak Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesinin verileri kullanılmıştır. Deprem sayısı magnitüd ilişkisi ortaya konulurken iki ayrı dönem değerlendirilmiştir. Birinci dönem için 2000-22.10.2011 yılları arasındaki 10 yıllık periyotda bölgede meydana gelen depremler, ikinci dönem için 23/10/2011 tarihindeki Ml=6.7 olarak hesaplanan depremin artçı depremleri kullanılmıştır. Her bir dönem için ayrı ayrı a ve b katsayıları Log (N)= a-bm Gutenberg-Richter bağıntısı ile hesaplanmış ve elde edilen b değerleri karşılaştırılarak bölgedeki gerilmenin yönü hakkında bir yorum getirilmeye çalışılmıştır. Ayrıca yaklaşık 1 aylık dönemde gün gün açığa çıkan enerji miktarı LogE = 12.24+1.44M (Bath, 1979) formülü ile hesaplanmıştır. Anahtar Kelimeler: Van depremi, artçı depremler, odak mekanizması, Gutenberg-Richter bağıntısı, açığa çıkan enerji
EVALUATION OF AFTERSHOCK ACTIVITY OF VAN EARTHQUAKE SEPTEMBER, 23, 2011 Recai F. KARTAL a, Filiz Tuba KADİRİOĞLU a, Meltem TÜRKOĞLU a, Mehmet KAPLAN a, KenanYANIK a, Sami ZÜNBÜL a, Tuğbay KILIÇ a, Mustafa DEMİR a, Aslı İDE a, Derya KARAAĞAÇ a a Prime Ministry, Disaster and Emergency Management Presidency, Earthquake Department, Dumlupınar Bulv. No:274 Çankaya/Ankara (kartal@deprem.gov.tr) ABSTRACT) An earthquake with magnitude Ml=6.7 occurred at local time 13.41 on October, 23, 2011 (according to local magnitude calculation method). Although epicenteral coordinates of earthquake was east of Van lake, this earthquake was also strong felt in neighbour provinces. After the main shock with magnitude Ml= 6.7, 335 aftershocks occurred in the first 24 hours. 3363 aftershocks were determined with magnitude range 1.7 5.8 until 09/11/2011. 125 aftershocks that occurred magnitude between 4-5, 9 aftershocks that occurred magnitude between 5-6. Daily aftershock activity is average 200 in approximately three weeks after the main shock. Distribution of aftershocks which located north part of main shock with NE-SW direction show approximately in an area of 100 km. Focal depths ranged from 1 to 42.8 km. While the seismicity continuing in the region, an earthquake occurred with magnitude Ml=5.6 on November, 09, 2011 in Van Gölü Region (near Edremit). Earthquakes that occurred in the region arise from which fault system, which one is main shock and which one is aftershock hasn t been clarified yet by scientific community. Focal mechanism solutions of main shock ML=6.7 performed by considering first motion direction of P wave and moment tensor solution point out that this earthquake is emerged from E-W direction thurst fault. Aftershocks with magnitude Ml 4 earthquakes point out that these earthquakes are emerged from thurst fault, left and right lateral strike slip fault. The earthquake that occurred with magnitude Ml=5.6 on November, 09,2011 is indicative of normal fault with strike slip component. These results display tectonic complex of East Anatolian Region which is affected by compression regime. With this studies; it is evaluated about focal mechanism of aftershocks, distribution of depths and magnitude-number of earthquakes. For this study, the data were used that belongs to Prime Ministry, Disaster and Emergency Management Presidency, Earthquake Department. For the relationship between the number of earthquakes and magnitude it was evaluated two different periods. First one is the earthquakes that occurred in the region approximately decadal period between 2000-22.10.2011 and as the second period 23.10.2011 Ml=6.7 earthquake and aftershocks are used. For each period a and b value is calculated separately with Log (N)= a-bm Gutenberg-Richter Relationship and obtained b values were compared. By the help of these results it is tried to make interpretation about direction of stress in the region. Besides, released energy calculation is done for each day in period of one month with the LogE = 12.24+1.44M formula (Bath, 1979). Keywords: Van earthquake, aftershocks, focal mechanism, Gutenberg-Richter relationship, released energy.
1. GİRİŞ 23 Ekim 2011 tarihinde Türkiye saati ile saat 13:41 de merkez üssü Van il merkezi olan yıkıcı bir deprem meydana gelmiştir. Bölgedeki artçı deprem aktivitesi devam ederken, sunulan bu çalışmada, 01.03.2012 tarihine kadar olan zaman diliminde meydana gelen depremler değerlendirilmiştir. 23 Ekim 2011 tarihinde Van ili Merkez ilçe sınırları içerisinde, ilk belirlemelere göre yerel magnitüd değeri 6.7 olarak hesaplanan bir deprem meydana gelmiştir. Başkanlığımız tarafından işletilen Ulusal Sismolojik Gözlem Ağı na ait geniş bant istasyonlardan gelen veriler hızlı bir şekilde değerlendirilmiş, depremin dış merkez koordinatları 38.6890 K 43.4657 D ve odak derinliği 19.02 km olarak belirlenmiştir (Şekil-1). Bu hızlı çözümün ardından yapılan ayrıntılı çalışmalarla, yerel magnitüd değeri Ml=6.7 olarak hesaplanan depremin moment magnitüdü (Mw), SEISAN 9.0 programı kullanılarak Mw=7.0 olarak hesaplanmıştır. (a)
(b) Şekil-1 (a). SEISAN Programı ile yapılan moment magnitüd hesabı çıktı dosyası. (b). 23 Ekim 2011 Merkez-VAN depreminin dış merkez koordinatları. 23 Ekim 2011 Merkez-VAN depreminden sonra 09 Kasım 2011 tarihinde Van Gölü içerisinde (Edremit ilçe merkezinin kuzeyinde) aletsel büyüklüğü Ml=5.6 olan bir deprem daha meydana gelmiştir (Şekil-2). Bu depremin dış merkez koordinatları ve P dalgası ilk hareketine göre yapılan odak mekanizması çözümü değerlendirildiğinde (Şekil-3), Merkez-VAN depreminden bağımsız farklı bir fay sistemi üzerinde geliştiği söylenebilir. Şekil-2. 09 Kasım 2011 Edremit-VAN depreminin dış merkez koordinatları.
Şekil-3. 23 Ekim - 09 Kasım 2011 depremlerinin P dalgası ilk hareketine göre yapılan odak mekanizması çözümleri. 2. BÖLGENİN JEOLOJİSİ VE TEKTONİK YAPISI Bölgede en altta Permiyen yaşlı mermerler, Üst Paleozoyik yaşlı şistler ile Üst Kretase Ofiyolitler bulunmaktadır. Bunların üzerinde Tersiyer yaşlı denizel ve karasal kırıntılılar uyumsuz olarak yerleşmişlerdir. Bu birimlerin üzerinde Plio-Kuvaterner yaşlı Piroklastik ara katkılı gölsel ve karasal kırıntılılar ile bunlarla eş yaşlı volkanik kayaçlar uyumsuz olarak yer almaktadır [1] (Şekil-4).
Şekil-4. Van ili ve yakın çevresinin jeoloji haritası [2]. Tektonik açıdan oldukça karmaşık bir yapıya sahip olan Van ve yakın çevresinde irili ufaklı değişik karakterlerde birçok fay sistemi bulunmaktadır. 23 Ekim 2011 tarihinde dış merkez koordinatları Van ili Merkez ilçe sınırları içerisinde meydana gelen Mw=7.0 büyüklüğündeki depremin, Prof. Dr. Ali KOÇYİĞİT in 2011 yılında yapmış olduğu tektonik haritaya göre, Van Gölünün doğusundaki Everek bindirme fayı ile ilişkili olduğu düşünülmektedir (Şekil-5).
Şekil-5. Van ve yakın çevresindeki fay hatlarını gösteren harita (Koçyiğit, 2011, sözlü görüşme).
3. ARTÇI DEPREM ÇALIŞMALARI Sismik aktivite bakımından suskun sayılabilecek bir bölgede meydana gelen ana şoktan sonra, bölgedeki sismik etkinlik artıyorsa ve bu sismik etkinlik ana şokun dış merkez koordinatları etrafında yoğunlaşıyorsa, ana şoktan sonra meydana gelen depremler, ana şokun artçı depremleri olarak değerlendirilebilir. Hatta ana şoktan 100-150 gün sonra aynı bölgede meydana gelen depremler ana şokun artçı depremleri olarak düşünülebilir [3]. Tajima ve Kanamori [4], büyük depremlerden sonraki artçı depremlerin bir yıl kadar sürebileceğini belirtmişlerdir. Artçı depremlerin ana şok episantri etrafında eliptik bir kümelenme göstermesi genel bir artçı şok karakteristiği olarak düşünülür [5,6]. 23 Ekim 2011 tarihinde meydana gelen aletsel büyüklüğü Mw=7.0 olan depremden sonra bölgede aletsel büyüklükleri 1.5 ile 5.8 arasında değişen 8856 artçı deprem meydana gelmiştir (01.03.2012 tarihine kadar) (Şekil-6). Ana şoktan itibaren ilk 24 saat içerisinde meydana gelen artçı depremlerin sayısı 340 a ulaşmıştır. Şekil-6. 23 Ekim 2011-29 Şubat 2012 tarihleri arasında bölgede meydana gelen deprem aktivitesi. Ana şokun ardından aletsel büyüklükleri 4.0 ve daha büyük olan depremlerin oluş sırası incelendiğinde; depremlerin ana şok episantrının batısında yaklaşık KD-GB uzanımlı ve doğusunda yaklaşık K-G uzanımlı eliptik olarak dağıldığı görülmüştür (Şekil-7).
Şekil-7. Aletsel büyüklüğü 4.0 ve daha büyük olan depremlerin oluş sırası. 23 Ekim 2011 tarihinden 01 Mart 2012 tarihine kadar olan süre içerisinde artçı deprem sayılarının haftalık değişimleri incelenmiş ve özellikle ilk 3 haftada haftalık aktivitenin 1000 in üzerinde olduğu görülmüştür. Beşinci haftaya kadar olan zaman dilimi içerisinde haftalık artçı deprem aktivitesi 500 ün üzerinde seyrederken, altıncı haftadan sonra aktivite azalım sürecine girmiştir (Şekil-8). Şekil-8. Haftalık deprem aktivitesi.
Bölgede meydana gelen artçı depremlerin aletsel büyüklükleri 1.5-5.8 arasında değişirken, aletsel büyüklüğü 2.4 3.0 aralığında olan depremlerde yığılma gözlenmiştir (Şekil-9). Şekil-9. Deprem Sayısı-Magnitüd Grafiği. Artçı depremlerin derinlik dağılımları genelde 5-10 km arasında yoğunlaşmış, 10-35 km arasında ise saçılmıştır. Artçı şok dağılımına dik olacak şekilde alınan A-A derinlik kesitine göre, tabaka eğiminin ana şokun odak mekanizması çözümündeki 66 derecelik eğim açısı ile yaklaşık uymlu olduğu görülmektedir (Şekil-10).
Şekil-10. Artçı şokların derinlik dağılımını gösteren profil kesit.
23 Ekim 2011 tarihinde meydana gelen Merkez-VAN depreminin ardından depremin hangi faydan kaynaklandığı ile ilgili olarak bilim dünyasında çeşitli tartışmalar olmuştur. Genel olarak değerlendirildiğinde, depremin kaynağı olan fay, Erçek Gölü ile Van Gölü arasında bulunmakta ve yapılan odak mekanizması çözümüne göre yaklaşık D-B genel doğrultusunda uzanan bir bindirme fayı özelliği göstermektedir. Ana şokun meydana geldiği 23.10.2011 tarihinden 01.03.2012 tarihine kadar aletsel büyüklüğü 4.0 ve daha büyük (ana şok dahil) 183 deprem meydana gelmiştir. Bu depremlerden 166 sının P dalgası ilk hareket yönü okunmuş ve buna bağlı olarak odak mekanizması çözümleri yapılmıştır (Şekil-11). Şekil-11. Aletsel büyüklüğü 4.0 ve daha büyük depremlerin P dalgası ilk hareketine göre yapılan odak mekanizması çözümleri. Şekil-11 deki resmi daha net görmek açısından odak mekanizması çözümleri, aletsel büyüklüğü 4.5 ve daha büyük depremler için haritalanmıştır (Şekil-12). Odak mekanizması çözümlerinden de anlaşılacağı üzere bölge oldukça karmaşık bir tektonizma ile kontrol edilmektedir. Ana şokun KD sunda meydana gelen depremlerin odak mekanizması çözümleri genel olarak doğrultu atımlı faylanmayı işaret ederken, batısındaki depremlerin odak mekanizması çözümleri ise genelde doğrultu atım bileşeni olan ters faylanmayı yansıtmaktadır.
Şekil-12. Aletsel büyüklüğü 4.5 ve daha büyük depremlerin P dalgası ilk hareketine göre yapılan odak mekanizması çözümleri. Odak mekanizması çözümlerinin derinlikle değişimine, depermin kaynağı olan fayın doğrultusuna paralel (D-B) yönden bakıldığında (Şekil-13), deformasyonun, fayın tavan bloğunda geliştiği açıkça görülmektedir. Şekil-13. Aletsel büyüklüğü 4.0 ve daha büyük depremlerin P dalgası ilk hareketine göre yapılan odak mekanizması çözümlerinin derinlikle değişimi (bakış yönü D-B).
4. AÇIĞA ÇIKAN ENERJİ Bölgede 23 Ekim 2011-01.03.2012 tarihleri arasında meydana gelen depremlerden açığa çıkan enerji Log E=12.24+1.44M bağıntısı [7] kullanılarak hesaplanmıştır. Mw=7.0 büyüklüğündeki ana şoktan 2.09x10 15 Joule enerji açığa çıkmıştır. 1 ton TNT 4.2x10 9 Joule olduğu düşünülürse, ana şoktan açığa çıkan enerji 497619 ton TNT değerindedir (Tablo-1). Hiroşima ya atılan atom bombasının 15000 ton TNT olduğu göz önünde bulundurulduğunda, söz konusu ana şoktan açığa çıkan enerjinin Hiroşima ya atılan atom bombasının yaklaşık 33.2 katına eşit olduğu söylenebilir. Tablo-1. Ana şoktan açığa çıkan enerji. Magnitüd (Mw) Enerji (Joule) TNT (ton) Atom Bombası (Katı) 7.0 2.09 x 10 15 497619 33.2 Farklı magnitüdler için depremden açığa çıkan enerjiyi kullanarak yapılan hesaplamalar Tablo-2 de verilmiştir. Tablo-2. 7.0 büyüklüğündeki bir depreme eşdeğer olacak depremler va sayıları. Magnitüd Enerji (Erg) Enerji (Joule) Adet 4.0 1.0 x 10 18 1.0 x 10 11 20893.0 4.5 5.2 x 10 18 5.2 x 10 11 3981.1 5.0 2.8 x 10 19 2.8 x 10 12 758.6 5.5 1.4 x 10 20 1.4 x 10 13 144.5 6.0 7.6 x 10 20 7.6 x 10 13 27.5 6.5 4.0 x 10 21 4.0 x 10 14 5.2 7.0 2.1 x 10 22 2.1 x 10 15 1.0 23 Ekim 2011-01.03.2012 tarihleri arasında meydana gelen depremlerden açığa çıkan enerji değişimi (ana şok enerjisi hariç) haftalık olarak incelenmiş ve sekizinci haftaya kadar açığa çıkan enerji 1.5x10 12 Joule un üzerinde olduğu görülmüştür (Şekil-14).
1.6E+14 23.10.2011-29.02.2012 Tarihleri Arasında Açığa Çıkan Enerjinin Haftalık Değişimi (Ana Şok Hariç) Enerji (Joule) 1.2E+14 8.0E+13 4.0E+13 0.0E+00 1.Hafta 2.Hafta 3.Hafta 4.Hafta 5.Hafta 6.Hafta 7.Hafta 8.Hafta 9.Hafta 10.Hafta 11.Hafta 12.Hafta 13.Hafta 14.Hafta 15.Hafta 16.Hafta 17.Hafta 18.Hafta 19.Hafta Zaman (Gün) Şekil-14. 23.10.2011-29.02.2012 tarihleri arasında meydana gelen depremlerden açığa çıkan enerjinin haftalık değişimi. 23.10.2011 tarihinde meydana gelen ana şokun ardından 01.03.2012 tarihine kadar meydana gelen 8856 depremden açığa çıkan toplam enerji 2.5x10 14 joule olarak hesaplanmıştır. Bu değer ana şoktan açığa çıkan enerjinin (2.09x10 15 joule) yaklaşık 1/8 ine eşittir. 5. ARTÇI DEPREMLERİN İSTATİSTİKSEL ANALİZİ 5.1 Ana Şok Öncesi Bölgedeki b Değeri Değişimi Depremsellik çalışmalarında kullanılan Gutenberg-Richter bağıntısı (frekans-magnitüd ilişkisi), deprem istatistiğinde kullanılan temel bağıntılardan birisidir. Deprem sayısımagnitüd ilişkisinden elde edilen b değeri deprem oluşumunun fiziği ile yakından ilgilidir. Araştırmacılar, b değerinin gerilim birikimi ile ters orantılı olduğunu ileri sürmüşlerdir. Guo ve Ogata [8], b değerinin 0.7-1.3 arasında; Wiemer ve Katsumata [9], Olsson [10], b değerinin 0.6-1.4 arasında; Utsu [11] ise b değerinin kabaca 0.3-2.0 arasında değişim gösterdiğini belirtmişlerdir (Tablo-3). Bölgedeki ısı değişimi, malzeme heterejonitesi ve çatlak yoğunluğu gibi parametrelerin b değerini etkilediği araştırmacılar tarafından bilinmektedir. Kullanılan katalogların tamamlılığı da b değerini önemli ölçüde etkileyen faktörlerdendir. Tablo-3. Çeşitli araştırmacılara göre b değerinin değişimi. Kaynak b değeri Guo ve Ogata (1977) 0.7-1.3 Wiemer ve Katsumata (1999), Olsson (1999) 0.6-1.4 Utsu (1971) 0.3-2.0 Magnitüd-Frekans ilişkisinden elde edilen b değerine göre bölgedeki gerilim birikimi hakkında fikir yürütülebilir. Bu amaçla artçı dağılımı göz önünde tutularak b değerini hesaplayacağımız bölgeyi, 38.24-39.15 K 42.70-44.08 D koordinatları ile sınırlayarak çalışma alanımızı belirledik. 23 Ekim 2011 depreminden önce bölgedeki
gerilme hakkında bir yorum getirebilmek için 1900 den, bu tarihe kadar aletsel büyüklükleri 2.0-5.4 arasında değişen 398 deprem değerlendirilmiş ve burdan En Büyük Olasılık Yöntemi [12] kullanılarak b değeri 0.74 olarak hesaplanıştır (Şekil-15). Şekil-15. 1900 den 23 Ekim 2011 tarihine kadar olan dönemde meydana gelen depremlerden hesaplanan b değeri. Daha sonra çalışma alanımızdaki depremlerin dağılımına göre, bölge 40x20 km ebatlarında gridlenerek, her bir grid içerisine düşen depremler kullanılmış ve b değerinin bölgedeki değişimi elde edilmiştir (Şekil-16). Buna göre, çalışma alanı içerisinde en küçük b değeri 0.60, en büyük b değeri 1.20 olarak bulunmuştur. 23 Ekim depreminin meydana geldiği bölgede b değerinin düşük, deprem episantrının doğusunda ve batısında ise nispeten yüksek b değerleri gözlenmiştir.
Şekil-16. Ana şok öncesi bölgedeki b değeri değişimi. 5.2 23 Ekim 2011 Depreminden Sonra Bölgedeki b Değeri Değişimi 23 Ekim 2011 tarihinde meydana gelen depremden sonra artçı depremlerin bölgedeki gerilmeyi ne yönde etkildeğini gözlemlemek için, depremin meydana geldiği günden itibaren 01 Mart 2012 tarihine kadar yaklaşık 4 aylık dönem için aletsel büyüklükleri 1.5 ile 5.8 arasında değişen 8856 artçı deprem ile Maksimum Olasılık Yöntemi kullanılarak b değeri hesaplanmıştır. Söz konusu hesaplama yapılırken kullanılan depremlerden büyüklüğü 2.0 ın altında olan depremler örnekleme aralığı dışında tutulmuştur. 0.5 birim örnekleme aralığı ile Mc tamamlılık magnitüdünün 2.5 olduğu belirlenmiş ve örnekleme aralığının bu değeri değiştirmediği saptanmıştır. Bölgede yaklaşık 4 aylık dönemde meydana gelen artçı depremlerin kümülatif sayısının 15 er günlük zaman dilimine göre değişimi grafiklenmiştir (Şekil-17). Söz konusu grafiğe göre deprem etkinliğinin ana şokun olduğu ve artçı depremlerin çok yoğun görüldüğü ilk 15 gün içerisinde hızlı bir artış gösterdiği, yaklaşık 1.5 aydan sonra kümülatif sayı eğrisinin bir azalım trendine girdiği görülmüştür.
9000 7500 Kümülatif Deprem Sayısı 6000 4500 3000 1500 0 08/10/2011 23/10/2011 07/11/2011 22/11/2011 07/12/2011 22/12/2011 06/01/2012 21/01/2012 05/02/2012 20/02/2012 Zaman (Gün) Şekil-17. Artçı depremleri kümülatif sayısının zamanla değişimi. Çalışma alanı olarak sınırladığımız bölgede 23 Ekim 2011 ile 1 Mart 2012 tarihleri arasında meydana gelen 8856 artçı deprem için En Büyük Olasılık Yöntemi ile tek bir b değeri hesaplanmış ve Şekil-18 de gösterilmiştir.
Şekil-18. 23 Ekim 2011-1 Mart 2012 tarihleri arasında meydana gelen artçı depremlerden hesaplanan b değeri. Ana şok öncesi hesaplanan b değeri 0.74 iken ana şoktan sonra hesaplanan b değeri 1.26 olarak bulumuştur. b değerinin gerilim birikimi ile ters orantılı olduğu düşünüldüğünde, ana şok öncesi hesaplanan düşük b değeri bölgede bir gerilim birikimi olduğunu, sonrasında hesaplanan yüksek b değeri ise bu gerilimin nispeten azaldığını ifade etmektedir. Ana şoktan sonra bölgedeki b değeri değişimini gözlemlemek için çalışma alanı 10X10 km ebatlarında gridlere bölünmüştür. Her bir grid içerisine düşen depremlerden elde edilen b değerleri Şekil-19 da verilmiştir. Gridlere ayrılan bölgede b değerlerinin 0.65 ile 1.5 arasında değiştiği gözlenmiştir. 0.65-0.90 aralığında değişen b değerlerinin, bölgede hesaplanan genel b değerine (1.26) göre düşük olduğu görülmüştür. Bilim dünyası, çalışılan bir bölgede elde edilen düşük b değerini şöyle açıklamaktadır: (1) b değerinin düşük olduğu bölgelerde gerilim birikimi olmuştur. (2) b değerinin düşük olduğu bölgelerde yüksek magnitüdlü depremlerin sayısı fazladır. Çalışma alanımızda, ana şok sonrası için hesapladığımız b değerleri bazı yerlerde düşük bazı yerlerde yüksek olarak elde edilmiştir. b değerinin düşük olduğu bölgelerde, yüksek magnitüdlü (M>=4.0) depremlerin çokluğu dikkat çekmektedir (Şekil-20). Ancak çalışma alanı olarak belirlediğimiz bölgenin GD sunda da düşük b değeri elde edilmiştir. Fakat bu bölgede yüksek magnitüdlü depremlerin olmadığı görülmektedir. Bölgedeki sismik aktivite devam etmekte ve Başbakanlık AFAD, Deprem Dairesi tarafından 7/24 takip edilmektedir.
Şekil-19. 23.10.2011-01.03.2012 Tarihleri arasında bölgede meydana gelen depremler kullanılarak hesaplanan b değeri değişimi. Şekil-20. Ana şok sonrası bölgede meydana gelen ve aletsel büyüklüğü 4.0 ve daha büyük olan depremlerin dağılımı ve b değeri ile ilişkisi.
6. SONUÇLAR VE TARTIŞMA 23 Ekim 2011 tarihinde merkez üssü Van il merkezi olan Mw=7.0 büyüklüğünde yıkıcı bir deprem meydana gelmiştir. Depreme kaynaklık eden fay Erçek Gölü ile Van Gölü arasında yaklaşık D-B genel doğrultusunda uzanan bindirme fayı özelliğindedir. Söz konusu depremden sonra 1 Mart 2012 tarihine kadar aletsel büyüklükleri 1.5 ile 5.8 arasında değişen 8856 artçı deprem meydana gelmiştir. Bunlardan 98 deprem 1.0-2.0 arasında, 6372 deprem 2.0-3.0 arasında, 2204 deprem 3.0-4.0 arasında, 170 deprem 4.0-5.0 arasında, 12 deprem 5.0-6.0 arasındadır. Artçı depremlerin derinlik dağılımları genelde 5-10 km arasında yoğunlaşmış, 10-35 km arasında ise saçılmıştır. Oldukça karmaşık bir tektonizmayla kontrol edilen bölgede meydana gelen M>=4.0 olan depremler için P dalgası ilk hareket yönüne göre yapılan odak mekanizması çözümleri genellikle ters fay ve doğrultu atımlı faylanma sonuçları vermiştir. Ana şokun KD sunda meydana gelen depremler genellikle doğrultu atımlı faylanmayı işaret ederken, batısındaki depremlerin odak mekanizması çözümleri genelde doğrultu atım bileşeni olan ters faylanmayı yansıtmaktadır. Mw=7.0 büyüklüğündeki ana şoktan açığa çıkan enerji 2.09x10 15 Joule olarak hesaplanmıştır. Söz konusu ana şoktan açığa çıkan enerjinin Hiroşima ya atılan atom bombasının yaklaşık 33.2 katına eşit olduğu söylenebilir. Ana şok hariç 8856 depremden açığa çıkan toplam enerji ise 2.5x10 14 joule olarak hesaplanmıştır. Bu değer ana şoktan açığa çıkan enerjinin (2.09x10 15 joule) yaklaşık 1/8 ine eşittir. Deprem istatistiğinde kullanılan Gutenberg-Richter (LogN(M)=a-bM) bağıntısı yardımıyla 1900 den 23 Ekim 2011 tarihine kadar olan dönem (1. dönem) ve 23 Ekim 2011 tarihinden 1 Mart 2012 tarihine kadar olan dönem (2. dönem) ayrı ayrı değerlendirilerek Maksimum Olasılık Yöntemi ile b değerleri hesaplanmıştır. 1. dönem için çalışma alanı içerisinde genel b değerinin 0.74 olduğu ve çalışılan grid aralığında 0.60 ile 1.20 arasında değiştiği gözlenmiştir. 23 Ekim depreminin meydana geldiği bölgede deprem öncesinde hesaplanan b değerinin düşük olduğu dikkate değerdir. 2. dönem için ise ana şoktan sonra hesaplanan genel b değerinin 1.26 olduğu ve çalışılan grid aralığında bu değerin 0.65 ile 1.50 arasında değişim gösterdiği gözlenmiştir. b değerinin gerilim birikimi ile ters orantılı olduğu düşünüldüğünde, ana şok öncesi hesaplanan düşük b değeri bölgede bir gerilim birikimi olduğunu, sonrasında hesaplanan yüksek b değeri ise bu gerilimin nispeten azaldığını ifade etmektedir. Hesaplanan düşük b değerleri çalışma alanımızda çoğunlukla yüksek magnitüdlü depremlerin olduğu kısımları temsil etmekle beraber yüksek
magnitüdlü depremlerin olmadığı çalışma alanının GD suna düşen bölgede gözlenen düşük b değeri acaba bu bölgede bir gerilme birikimi mi var? sorusunu akla getirmektedir. Söz konusu sorunun cevabını verebilmek için bölgede farklı disiplinlerde yapılacak ayrıntılı çalışmalara ihtiyaç vardır.
KAYNAKLAR [1] [2] [3] [4] [5] [6] [7] [8] [9] [10] [11] [12] Üner, S., Yeşilova, Ç., Yakupoğlu, T., Üner, T., 2010. Pekişmemiş Sedimanlarda Depremlerle Oluşan Deformasyon Yapıları (sismitler): Van Gölü Havzası, Doğu Anadolu. Yerbilimleri, 31 (1), 53-66. Hacettepe Üniversitesi Yerbilimleri ve Uygulama ve Araştırma Merkezi Dergisi. Ankara Şenel, M., Akdeniz, N., Turhan, N., Konak, N., Ulu, Ü., Türkecan, A., Aksay, A., Uğuz, M. F., Hakyemez, Y., Bilgiç, T., Tarhan, N., Günay, Y. (2001). Türkiye Jeoloji Haritası, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü, Ankara. Tsapanos, T. (1995). The Temporal Distribution of Aftershock Sequences in the Subduction Zones of the Pasific, v. 123, p. 633-636. Geophysical Journal International. Tajima, F., and Kanamori, H. (1985). Global Survey of Aftershock Area Expansion Patterns, v. 40, p. 77-134. Physics of the Earth and Planetary Interiors. Amsterdam-Printed in the Netherlands. Savage, M. K. And Meyer, R. P. (1985). Aftershock of an M=4.2 Earthquake in Hawaii and Comparsion With Long-Term Studies of the Same Volume, v. 75, p. 759-777. Bulletin of the Seismological Society of America. Utsu, T. (1961). A Statistical Study on the Occurence of Aftershocks, v. 30, p. 521-603. Geophysical Magazine. Tokyo-Japan. Bath, M. 1979. Introduction to Seismology. 2nd edition. 428 PP., 124 figs, 33 tables. Basel: Birkhäuser. Guo, Z., Ogata, Y. (1997). Statistical Relations between thr Parameters of Aftershocks in Time, Space and Magnitude, v. 102, No. B2, p. 2857-2873. Journal of Geophysical Research. Wiemer, S., Katsumata, K. (1999). Spatial Variabilty of Seismicity Parameters in Aftershock Zones, v. 104, p. 13135-13151, Journal of Geophysical Research. Olsson, R. (1999). An Estimation of the Maximum b value in the Gutenberg- Richter Relation, v. 27, p. 547-552, Geodynamics. Utsu, T. (1971). Aftershock and Earthquake Statis (III): Analyses of the Distribution of Earthquakes in Magnitude, Time and Space with Special Consideration to clustering characteristic of Earthquake Occurence (1), v. 3, p. 379-441, Hokkaido Universty, Ser., VII (Geophys.), Journal of the Faculty of Science. Aki, K. (1965). Maximum Likelihood Estimate of b in the Formula LogN=a-bm and its Confidence Limits, v. 43, p. 237-239, Tokyo Universty, Bulletin of the Earthquake Research Institute.