ÇOCUKTA ÇALMA DAVRANIŞI Çalma davranışı; başkalarına ait olan herhangi bir şeyin izinsiz olarak alınması ve kendi ihtiyaçları doğrultusunda kullanılmasıdır. Çocukta doğuştan mülkiyet kavramı yoktur, çevresinde gördüğü, hoşuna giden ya da ihtiyaç duyduğu eşyayı kendine mal etmeye ya da düşünmeden kullanmaya girişir. 2 yaşındaki bir çocukta sahip olma kavramı gelişmediği için, her şeyin kendisinin olduğunu düşünür. "Senin, benim, onun" kavramlarını ayırt edemez. Çocuk zaman geçtikçe, kendisinin olanla, olmayanı ayırt etmeye başlar ama bencil tutumu uzun süre devam eder. 3-4 yaşlarındaki çocuk, sormadan bir şeyin alınmayacağını bilir ama alma isteğine karşı koyamaz. Hatta gezmeye gittiği yerlerden cebinde kendine ait olmayan oyuncak ve nesnelerle dönebilir. 3-6 yaşları arasındaki çocuklar, gittikleri evlerde veya kreşte arkadaşlarında gördükleri objeleri ve oyuncakları almakta sakınca görmezler. Çocuğun bu davranışının altında yatan neden, beğendiği nesneyi yanında bulundurmaya çalışmaktan öte bir şey değildir. Okul öncesi dönemde mülkiyet duygusu tam olarak gelişmediği için, çocuklar, başka birine ait bir eşyayı izinsiz olarak almanın kötü bir davranış olduğunu anlamakta güçlük çekerler. Örneğin 2 yaşındaki bir çocuk, Benmerkezcidir; her şeyin kendisine ait olduğunu ve çevresinde beğendiği ya da ihtiyaç duyduğu objeleri alabileceğini düşünür ya da izinsiz kullanır. Senin, benim, onun kavramlarını ayırt edemez.. Bazen beğendiği oyuncakları ya da arkadaşının eşyasını alıp eve getirebilir Çocuk zamanla kendisinin olanla olmayanı ayırt etmeye başlar ama bencil tutumu uzun süre devam eder. İlköğretimin 1.ve 2. sınıflarında çocukların birbirlerinin renkli kalem, silgi vb. gözü kalır. Çoğu çocuk izinsiz alıp eve getirdiği nesneleri "buldum", "kendi paramla aldım", "değiş-tokuş ettim" veya "ödünç aldım" diye açıklar. Bu yaşlardaki bir çocuğun diğerlerinin eşyalarını alma davranışı, çalma olarak kabul edilemez. Okul çağlarında görülen ve yinelenen çalmalar üzerinde önemle durmak gerekir. Bu davranış, 10 yaşından sonra sürekli olarak devam ederse bu çocukta ciddi bir duygusal bozukluğun göstergesidir ve profesyonel yardım almak gerekir.
NEDENLERİ: 1) Çocuğun temel ihtiyaçlarının karşılanmaması. Çocuğa, yeterli harçlık verilmemesi ve gerekli araç-gerecin alınmaması. 2) Çocukta mülkiyet fikrinin geliştirilmemesi. Aile çevresinin, çocuğa kendine ait mal ve eşyanın sahibi olma kavramı ve mülkiyetle ilgili haklara saygı göstermesi konusunda gerekli kavram ve alışkanlıkların kazandırmaması. 3) İntikam alma: İntikam hissi duyulan kişiye, bir şey yapamayacak güç ve durumda olan kimsenin, onu sahip olduğu ve çok sevdiği bir şeyden mahrum etmesi. Başarılı bir çocukla kıyaslanan bir çocuğun, ondan intikam almak için eşyalarını alması gibi. 4) Kabul görme. Akranlarının ya da oyun arkadaşlarının sevgisini ve takdirini kazanma amacına yönelik olarak onlara, başkalarının bir şeylerini ikram etme. Okullarda başkalarının kalem, defter gibi eşyalarını alan çocuklar başkalarına kendisininmiş gibi verirler. Amaç sahip olmak değil arkadaşlarına yaranmaktır. 5) Sevgi yoksunluğu. Çalmanın sembolik olarak ana-babanın sevgi, ilgi eksikliğinin yerini tutması. Sevilmediğini düşünen çocuk, ilgi çekmek için çalabilir. Bazen ana- baba kaybından sonrada ortaya çıkabilir. Genellikle çalma davranışı gösteren çocukların, alkolik veya suçlu ana-babalar tarafından yetiştirildiği ve ihmal edildiği belirlenmiştir. 6) Aşağılık duygusu. Bazı alanlardaki noksanlıklarını telafi etmeye yönelik olarak başarılı bir iş yapabildiğini gösterme. 7) Heyecan ve haz duyma: Menfaat sağlamaya yönelik değildir. Ruhsal rahatsızlığın etkisiyle yapılır, tamamen heyecan ve haz duymaya yöneliktir.
8) Özdeşleşme. Özel bir grubun(çete gibi) sevgisini kazanma ve o grubun saygıdeğer bir üyesi olma. Grubun mutluluğu için üyeliğini devam ettirmek için, çete tarafından verilen hırsızlık görevini yerine getirme gibi. 9) Depresyon. Yeni bir kardeşin doğumuyla pabucunun dama atıldığını sanan çocuk, kısa süre için annenin çantasından para aşırarak, kendisini yüzüstü bırakan annesinden öç aldığını düşünür. Sevilmeyi ya da ana-babasının sevgisini yitirdiğini sanan çocuk, çeşitli yollardan bu sevgiyi geri getirmeye çalışır. 10) Doyumsuzluk. İstekleri sürekli karşılanmış çocuk durmadan almaya alışmış olabilir ve çocuğun istekleri kısıtlanmadığı için sürekli almakta sakınca görmez. 11) Anne babanın aşırı disiplin içeren, kıyaslamacı tutumları ve yeterli ilgi ve sevgi göstermeyişi 12)Yeterli ilgi ve sevgi görmeyen çocuğun anne babasının dikkatini kendi üzerine çekme isteği yani değersizlik duygusu ve özgüven eksikliği nedeniyle çocuğun ilgi çekme isteği 13) Anne babanın çocuğun ya da başkalarının eşyalarını izinsiz alıyor olmaları 14) Paraya aşırı düşkünlük ya da cimrilik, kıskançlık ve rekabet duyguları da çalma davranışına neden olabilmektedir. 15) Çevresinde çalma davranışında bulunan birilerini örnek almaları 16) Çocuk herhangi bir şeyi izinsiz aldığında bu davranışın hoş görülmüş olması sonucu çocukta bu davranışın pekiştirilmiş olması Çalma davranışının bir uyum ve davranış bozukluğu olarak ele alınabilmesi için; çocuğun ilkokul çağına gelmiş olması gerekir. Çalma Davranışının Atında Yatan Sebepler: 1. Hatalı anne-baba tutumları - Aşırı disiplinli tutum - Kıyaslamacı tutum - Paraya aşırı düşkünlük veya cimrilik - Maddi cezalar verme - Gereksinimlerin giderilmemesi - Önceki çalma davranışının pekiştirilmesi
* Anne-babaların aşırı disiplinli ve katı tutumları çocuklarda çalma davranışına neden olabilir. * Çocuğun kardeşleriyle veya komşu, arkadaş ve akraba çocuklarıyla sıklıkla kıyaslandığı aile ortamları çalma davranışına zemin hazırlayabilir. * Ailenin, çocuğun maddi ihtiyaçlarını karşılamayarak onu cezalandırması, ekonomik güçlükler nedeniyle çocuğun fiziksel ihtiyaçlarını giderememesi, annebabanın paraya aşırı düşkünlüğü veya cimriliği, parayı çocuğa karşı bir tehdit aracı olarak kullanması gibi hatalı tutumlar da çalma davranışının ortaya çıkmasına neden olmaktadır. * Çalma davranışı, çocuğun anne-baba ile hesaplaşmasının bir yolu olabilir. Depresyon, yeni doğan kardeşe duyulan kıskançlık veya öfkenin çocukta yarattığı stresin göstergesi olabilir. Örn; eşine kızan bir annenin çocuğa bağırması gibi 2. Değersizlik duygusu ve öz-güven eksikliği Çocuğun kendini değersiz hissetmesi bu davranışı destekler. Kendini yetersiz hisseden çocuk değerli gördüğü eşyaları çalarak kendini değerli kılmaya çalışır. Yetersizlik duyguları taşıyan çocuğun anne-babası çocuğu sürekli kontrol etmeye çalışır bu tavırlar ise çocuğun bu duygularını daha da pekiştirir. Böylece, kendisine güvenilmediğini düşünen çocuk giderek öz-güvenini kaybetmeye başlar. 3. Kıskançlık ve rekabet duyguları Kıskanan çocuklar yaşadıkları rekabet duygusunu bastırabilmek için çalma davranışı gösterebilirler. Bu çocuklarda çalmak, kıskanılan veya rekabet edilen kişiden öç almak anlamına gelmektedir. 4. Sevgisizlik ve ilgisizlik Fiziksel ve maddi ihtiyaçların giderilmemesi gibi, manevi ihtiyaçların giderilmemesi de bu uyum bozukluğuna neden olabilmektedir. Yeterince sevilmediğini düşünen, duygusal anlamda yeterince ilgi görmeyen çocuk, başkalarına ait eşyaları çalarak elde edemediği sevgi açığını gidermeye çalışır. Bu sebeple, kimsesiz çocuklarda, sokak çocuklarında ve aileleri tarafından dışlanmış çocuklarda çalma davranışının görülme sıklığı fazladır Çocuktaki Çalma Davranışı Nasıl Önlenir? Mülkiyet kavramı geliştirmeli: Çocuğa ihtiyaç duyduğu oyuncaklar alınmalıdır. Çocuğun izni olmadan oyuncakları ve eşyaları başka çocuklara verilmemelidir. Böylece başkasına ait bir şeyin onun izni olmadan alınamayacağını öğrenmiş olur. Gerekli maddî ihtiyaçları karşılamalı: Çocuklar; yiyecek, giyecek, oyuncak ve harçlık gibi temel ihtiyaçlardan mahrum bırakılmamalıdır.. Bazen arkadaşına bir şeyler ısmarlaması veya aldığı bir yiyeceği arkadaşı ile paylaşması için teşvik etmelidir. Böylece almanın yanında vermeyi de öğrenmiş olacaktır.
Evde kendisine ait bir odası ve eşyaları olmalı: Kendisine ait bir odası, eşyaları ve oyuncakları olan çocuklar mülkiyet kavramını daha kolay öğrenmektedir. Habersiz alma davranışlarına tepki gösterilmeli: Başkasına ait bir şeyi habersiz ve izinsiz aldığı zaman bunun doğru bir davranış olmadığını, o kişinin veya çocuğun eşyasını veya oyuncağını bulamadığı zaman üzüleceğini, suçlayıcı ve utandırıcı bir dil kullanmadan anlatılmalı ve o şeyi sahibine geri vermesine yardım etmek gerekir. Çocuğa doğru model olmalı: Başkalarına ait mülkiyete saygı duyarak çocuklara doğru örnek olunmalıdır. Kimi anne babalar sohbet ederken insanlarda dürüstlük kalmadığını, çalmadan, hile yapmadan ve yalan söylemeden zengin olunamayacağını söyler bu konuda örnekler verirler. Çocuklar da bu sözlere kulak misafiri olur, zenginlere kızar, mülkiyete saygı duymazlar Çalma davranışına ait örnekler verirken, övücü ve hak verici sözler kullanmaktan sakınılmalıdır. Çocukla konuşulmalı: İlk çalma olayı ile karşılaşıldığında telaşa kapılmadan yumuşak ve dost bir ses tonuyla yaptığı davranışın normal olmadığına çocuk inandırılmalıdır. Ona güvenildiğini, bu işi bir daha yapmayacağını bildiğimizi söylemeliyiz. Bu konuşma gizli kalmalı, çocuk deşifre edilmemelidir. NELER YAPILABİLİR/ NASIL ÖNLENİR? 1) Çocukta mülkiyet fikri geliştirilmelidir. Çocuğun küçük yaşlarda bir şeye sahip olma eğilimi ona ait oyuncaklar ve eşyalar temin edilerek doyurulmalı ve onun müsaadesi olmadan hiç bir şeyi başkalarına verilmemelidir. 2) Çocukların asgari ihtiyaçlarının zamanında ve yeterince temin edilmelidir. Çocuğa ihtiyaçlarını karşılayabilecek belirli bir harçlık mutlaka verilmelidir. Çocuk ihtiyacı olduğunda tekrar harçlık alabileceğini bilmelidir.
3) Çocuk başkasına ait bir eşyayı almışsa onu sahibine iade etmesi sağlanmalıdır. Çocuk bu suretle suçlanmamış ama davranışı da onaylanmamış olacaktır. Çocuğa dürüstlük ve başkalarının mülküne önem verme öğretilmelidir. 4) Anne-baba çocuğa örnek olmalı, başkalarının haklarına saygılı bireyler olarak, çocuklarına iyi örnekler sunmalıdırlar. Başkasına ait eşyalar alınmamalı, bulunmuş eşyalar geri götürülmeli, diğer insanlar kandırılmamalıdır. Otelden havlu alan baba örneği. 5) Çocuğa ihtiyacı olduğunda, kendisine ait olmayan bir eşyayı nasıl ödünç alabileceği ve bunu nasıl geri vereceği öğretilmelidir. 6) Özellikle yatılı okullarda çocukların kendilerine ait eşyaları muhafaza edecekleri dolaplar sağlanılmalıdır. 7) Anne ve babanın davranışları, dengeli ve tutarlı olmalı, aşırı sevgi ya da katı bir otorite üzerine kurulmamalıdır. Eğer evde çocuk yakın ilişkiden yoksunsa, yeterli zaman ayrılmıyorsa, aile bireyleri arasındaki ilişki güçlendirilmelidir. 8) Çocuğun her istediği şeyi anında yapmak yerine kendi isteklerini erteleyebilmesini ve kontrol etmesini öğreterek ona destek olunmalıdır. 9) Okul ortamında arkadaşlık kurabilmeye yönelik çalmalar karşısında öğretmen çocuğa sosyal kabulün farklı yollarla da sağlanabileceği konusunda destek olmalıdır.
NASIL DAVRANILIR? 1) Çocukta, mülkiyet fikrinin gelişmemesinden dolayı soğukkanlı olunmalı, çocuğa aşırı tepki gösterilmemeli ve kesinlikle fiziksel ceza verilmemelidir, çünkü yediği dayakla cezasını çektiğini düşünen çocuk çalmaya devam edebilir. Çocuk istenmeyen davranışta bulunsa dahi sevildiğini hissetmelidir. Sıcak bir ilişkiyi temele alıp başlamak iyi sonuçlar verecektir. 2) Ana-baba ya da öğretmen fazla telaşlanmadan ve bağırıp çağırmadan, olayı onaylamadığını göstermelidir. Telaşlanma ve fazla önem verme çalma davranışını pekiştirebilir. Çocuk, anne ve babasını kızdırmak veya üzmek için bu davranışı kalıplaştırabilir. 3) Çocuğun çalma davranışının altında yatan gerçek nedenler araştırılmalıdır ve bu nedenlerin giderilmesine çalışılmalıdır. Çocuk ne çalmıştır? Ne zaman çalmıştır? Çaldığını ne yapmış ya da yapacaktır? Kimin eşyasını çalmıştır? Bu kaçıncı eylemidir? Bu gibi sorulara cevap arayarak gerekir. Aksi takdirde söz konusu nedenler giderilmedikçe davranış alışkanlık haline gelebilir. 4) Çocuğa nesnelere sahip olmanın anlamı ve başkalarına ait olan şeyleri alamayacağı öğretilmelidir. Çocuk, ailenin diğer bireylerine ait olan şeyleri alma girişiminde bulunduğu zaman, bunların kendisine ait olmadığı hatırlatılmalı, ancak izin verildiği takdirde kendisinin bunları ödünç alabileceği öğretilmelidir. Aile bireyleri birbirlerinin eşyalarını izinsiz almamalıdır. Böylece çocuk, başkalarının mülkiyet hakkına saygılı olmayı öğrenecektir. 5) Çocukla konuşarak, sorun çözme yöntemi ile onu yapmaması gerektiğine inandırılmalı, çalma davranışının bir kişilik özelliği olmadığı, hatalı bir davranış olduğu ve bu davranışını da değiştirebileceği anlatılmalıdır. Çocuktan bu durumu net bir şekilde tanımlaması istenerek çocuk cevap vermese bile en azından söz konusu davranışının üzerinde düşünmeye yöneltilmiş olunacaktır. Örneğin "eşyayı alırken aklından neler geçiyordu?" diye sorabilir. 6)Çocuk çalma davranışından dolayı kesinlikle teşhir edilmemeli ve damgalanmamalı; çocuğun sadece o anki yaptığı davranışı eleştirilmelidir. Sıkça yapılan bir davranış problemi haline geldiğinde uzmanla paylaşılmalıdır. 7) Çocuğun eve getirdiği nesneler denetlenmeli, izinsiz aldığı eşyayı özür dileyerek geri vermesi sağlanmalıdır. Eğer eşya kırılmış ya da bozulmuşsa yenisi alınmalı ve parası çocuğun harçlığından ödetilmeli, ancak çocuğun harçlığı tamamen kesilmemelidir.
8) Çocukla herhangi bir yerden kendisine ait olmayan bir eşyayı aldığında onunla inatlaşmak olayın boyutunu daha da arttırabilir. Çocuğun aldığı eşya elinden alındığında, çocuk geri vermek istemeyebilir, ağlayarak veya bağırarak tepki verebilir. Böyle bir durumda çocukla konuşmak daha doğrudur. "Bu bizim değil, izinsiz alamayız" tarzındaki açıklamalardan sonra "gel bak burada senin sevdiğin oyuncaklar var" deyip dikkatini başka yöne çekmek daha yararlı olur. 9) Çocuğa ilköğretimin ikinci sınıfından itibaren düzenli harçlık verilmeli ve bu haçlıkla gerekli ihtiyaçlarını karşılamasına dikkat edilmelidir. 10) Çocuğunuzun hatalı davranışı iş yaparak ödemesi sağlanılmalıdır. "Ali arkadaşının kalemini almana çok üzüldüm. Kuralı biliyorsun. Yalnızca sana ait eşyalara sahip olabilirsin. Şimdi arkadaşına kalemini geri vereceksin. Kuralı bozduğun için bazı işler yapmanı istiyorum. Balkonu yıkayacaksın" Eğer çocuk yapmak istemezse o zaman sinirlenmeden "ya söylediklerimi yaparsın ya da istediklerini yapma hakkını kaybedersin "diyebilirsiniz. 11) Şüphelenilen durumlarda çocukla konuşmak gerekir."benim cüzdanımdan para alıp almadığından emin değilim, fakat sana çok gerektiği için aldıysan ve eğer geri verirsen seninle gurur duyacağım. Benim seninle gurur duymamdan daha önemlisi senin kendinle gurur duyman." şeklinde bir konuşma aldığı eşyayı geri vermesini sağlayabilir. 12) Özellikle baskıcı, aşırı koruyucu ve ilgisiz ana baba tutumları çalma davranışına da olumsuz etki yapmaktadır. Söz konusu davranışın devam etmemesi için demokratik tutuma dayanan sevgi ve saygının ön planda olduğu bir aile ortamı sağlanılmalıdır. Kaynak: psikologum.org