Torsiyonel Mod (OZİL) Fakonun Farklı Enerji Salınımlarında Etkinliğinin Araştırılması

Benzer belgeler
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 2012;4(3):19-23

MİKROİNSİZYONEL KATARAKT CERRAHİSİ YÖNTEMİNİN POSTOPERATİF SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Matür Kataraktlarda Postoperatif Ödem: Modern Fakoemülsifikasyon Yönteminin Ekstrakapsüler Katarakt Cerrahisi ile Karşılaştırılması

ÜYE OLDUĞU MESLEKİ BİRLİKLER

Fakoemülsifikasyonda Üst Temporal veya Üst Nazal Şeffaf Korneal Kesinin Yol Açtığı Cerrahi Astigmatizma

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Katarakta Eşlik Eden Retina Hastalığı Olan Olgularda Aynı Seansta ve Ayrı Seanslarda Uygulanan Girişimlerin Karşılaştırılması

Katarakt Cerrahisi Sonrasındaki İnflamasyonun Kontrolünde Topikal Loteprednol Etabonat ve Prednizolon Asetat ın Etkinliklerinin Karşılaştırılması

Tek ve iki girişli kombine fakoemülsifikasyon ve trabekülektomi cerrahisi sonuçlarının karşılaştırılması

Katarakt cerrahisinde kesi uzunluðu ve sütür sayýsýnýn korneal astigmatizma üzerine etkisi

Serkan DURAN 1, Gülten KARATAŞ SUNGUR 2, Remzi KASIM 3, U. Emrah ALTIPARMAK 4, Bekir Sıtkı ASLAN 5, Sunay DUMAN 6 ABSTRACT

Psödoeksfoliasyon Sendromu ile Birlikte Olan Kataraktların Fakoemülsifikasyonu Sırasında, Kapsüloreksisi Takiben Kapsül Germe Halkası Uygulaması

Okul Öncesi (5-6 Yaş) Cimnastik Çalışmasının Esneklik, Denge Ve Koordinasyon Üzerine Etkisi

Fakoemülsifikasyon Cerrahisinde Arka Kapsül Yırtılmasına Etkili Risk Faktörleri

Journal of ContemporaryMedicine 2013;3(2):

Katarakt Anketi 2003*

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

KONVANSİYONEL/ LİGASURE TİROİDEKTOMİ

Psödoeksfoliasyon Sendromu ile Birlikte Olan Kataraktların Fakoemülsifikasyonu Sırasında Kapsüloreksisi Takiben Kapsül Germe Halkası Uygulaması

Tıp Araştırmaları Dergisi: 2008 : 6 (2) : Geç Dönem Travmatik Olmayan Çocukluk Çağı Kataraktlarında Cerrahi Sonuçlarımız

Glokom Hastasının Kataraktı. Prof. Dr. Ahmet Akman, FACS Başkent Üniversitesi

Kornea Endoteli ve Fakoemülsifikasyon Cerrahisi

Katarakt Hastalarında Keratometri, Astigmat ve Aks Yerleşim Değerlerinin Farklı Cihazlarla Analizi

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

JİNEKOLOJİDE SİNGLE PORT OPERASYONLAR. Doç Dr Ahmet Kale. Kocaeli Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği

Tamamlayıcı Tiroidektomi ve Total Tiroidektomi Komplikasyonlarının Karşılaştırılması. Doç. Dr. Mehmet Ali GÜLÇELİK

Çalışmaya dahil edilme kriterleri

Biaksiyel Mikroinsizyonel Katarakt Cerrahisinde Korneal Kesinin Genişletilmesinin Cerrahi Astigmatizmaya Etkisi

Renal Biyopsi İşlemine Bağlı Ağrının Değerlendirilmesi

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

HATHA YOGANIN VE KALiSTENiK EGZERSiZLERiN STATiK DE GE ÜZERiNDEKi ETKiLERi

Psödoeksfolyasyon Sendromlu Hastalarda Fakoemülsifikasyon Cerrahisi Komplikasyonları ve Sonuçları

Dicle Tıp Derg / Dicle Med J B. Torun Acar, S. Acar Cilt/Vol 37, No 1, 35-41

GİRİŞ-AMAÇ YÖNTEM-GEREÇLER

Psödofakik Hastalarda Oküler Response Analizör ile Ölçülen Korneal Biyomekanik Özelliklerin Değerlendirilmesi

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Tiroid Cerrahisinde Nöromonitorizasyonun Rekürren Laringeal Sinir Hasarı Oranına Etkisi

Arka Kapsül Yırtığında Sulkusa lntraoküler Lens Implantasyonu

Katarakt ve Güncel Tedavi Yaklaşımları. Cataract and New Treatment Modalities

Naciye Sinem Gezer 1, Atalay Ekin 2

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Tamamlayıcı Tiroidektomilerde Gama Dedektör Yardımlı Cerrahinin Rolü

Lokalizasyon çalışmalarının şüpheli olduğu primer hiperparatiroidi olgularında 99 Tc-MIBI intraoperatif gama-prob kullanımı: Kohort değerlendirme

Trifokalite Nedir? Trifokal Göziçi Lensleri ve EDOF Teknolojisi

Fakoemülsifikasyon Cerrahisi Sonrası Erken Dönem Göz İçi Basıncı Kontrolünde Oral ve Topikal Karbonik Anhidraz İnhibitörlerinin Etkinliği

Suprakoroidal Hemorajilerde Yaklaşım

Tek ve İki Ayrı Kesiden Yapılan Kombine Fakoemülsifikasyon+Trabekülektomi Ameliyatlarının Karşılaştırılması

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion:

Katarakt Cerrahisi Sırasında Uygulanan Ultrason Süresinin Maküla Kalınlığı ve Görme Keskinliği Üzerine Etkisi

Akreos MI-60 Göz İçi Lenslerinin Biaksiyel Küçük Kesili Katarakt Cerrahisi ile Yerleştirilmesinin Değerlendirilmesi*

S Bulun, T Kudsioğlu, N Yapıcı, A Aygün, Z Tuncel, I Doğusoy, T Okay, Z Aykaç

BASKETBOL OYUNCULARININ DURUMLUK VE SÜREKLİ KAYGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

Katarakt cerrahisinde bıçak yerine lazer

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

Fakoemülsifikasyon Cerrahisi Sonrası Ön Kamara Flare Reaksiyonu Üzerine Topikal Kortikosteroid Etkinliği

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

Katarakt Cerrahisi Sonrası Maküla Kalınlık Değişimlerinin Optik Koherens Tomografi ile Değerlendirilmesi

KLİNİK ÇALIŞMA/ORIGINAL ARTICLE

Total Tiroidektomi yapılan hastalarda MSKKM Nomogramının Değerlendirilmesi

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

ICE ve CASE Programlar ile Yap lan Konvansiyonel Fakoemülsifikasyon Cerrahilerinin Sonuçlar

Pars Plana Vitrektomi ile Kombine Fakoemülsifikasyon ve Göz İçi Lens İmplantasyonu Cerrahisi Sonuçlarımız*

İç Anadolu Bölgesindeki Senil Kataraktlı Hastaların Demografik Özellikleri ve Komorbit Hastalıklar

Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor

Küçük Kesili Katarakt Ameliyatı Sonrasında Korneal Düzensiz Astigmatizmanın Fourier Analizi

Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 2012;4(3):9-14

Önceden Yüklenmiş Göz İçi Lens Uygulama Sisteminin Katarakt Cerrahi Sürelerine Etkisi

Mikrokoaksiyel Katarakt Cerrahisinde Arka Vitreus Dekolmanının Değerlendirilmesi

Fakoemülsifikasyon Cerrahisi Sonrası Göz İçi Basıncı Seyri Üzerine HealonGV ve Healon5 in Etkilerinin Karşılaştırılması*

KAMU PERSONELÝ SEÇME SINAVI PUANLARI ÝLE LÝSANS DÝPLOMA NOTU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝLERÝN ÇEÞÝTLÝ DEÐÝÞKENLERE GÖRE ÝNCELENMESÝ *

Neden MGB Tercih Ediyorum? DR. HALİL COŞKUN İSTANBUL

Diabet ve Katarakt; Zamanlama ve Yöntem, Arka Segment Muayenesi

GİRİŞ. Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen sunumunun monitörizasyonunda sıklıkla kullanılmaktadır

SCHWIND AMARIS ile SmartPulse Teknolojisi kullanılarak TransPRK tedavisinin çok-merkezli olarak Sonuçlarının Değerlendirilmesi

U.Topuz, T.Akbulak, T.Altunok, G.Uçar, K.Erkanlı, İ.Bakır İstanbul Mehmet Akif Ersoy GKDC Eğ. Ar. Hastanesi

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği

Katarakt cerrahisi sırasında ve travmaya bağlı vitreusa disloke olan göz içi lens ve nükleuslarda pars plana vitrektomi

Proliferatif Diabetik Retinopati de Cerrahi Tedavi

ÖZET Amaç: Materyal ve Metod: P<0,05 Bulgular

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

Yapılan her öneri için bakım sürecinde önemini gösterecek açık bir sıralama verilmelidir.

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

Primer Açık Açılı Glokom (İlk Değerlendirme)

Labil Hemoglobin A1c ve Tip II Diyabetik Retinopati Arasındaki İlişki

LOKALİZE EDİLEMEYEN PRİMER HİPERPARATİROİDİLİ HASTALARDA SELEKTİF VENÖZ ÖRNEKLEMENİN YERİ

Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği

Özet. Hastanesi, Göz Hastalıkları Bölümü, Tokat / Türkiye. Hastanesi, İç Hastalıkları Bölümü, Tokat / Türkiye. Yazışma Adresi: Uzm. Dr.

DOKTORA TEZİ PROTETİK DİŞ TEDAVİSİ ANABİLİM DALI

Göz İçi Lensi Ters Yerleştirilmiş Bir Olguda Pupiller Blok Glokomu

Farklı Tip Göz İçi Lensi Kullanılarak Yapılan Fakoemülsifikasyon Ameliyatları Sonrası Ön Kamara Derinliğinin ve Sferik Refraksiyonun Değerlendirilmesi

BÖLÜM 8 BİLGİSAYAR UYGULAMALARI - 2

Fakomorfik glokomlu olgularda fakoemülsifikasyon ve göz içi lens implantasyonu sonrası görme keskinliği ve göz içi basıncı değerleri

WiNGATE ANAEROBiK PERFORMANS PROFiLi VE CiNSiYET FARKLıLıKLARı

Miyop Tedavisinde Kullanılan Katlanabilen ve Katlanamayan İris Fiksasyonlu Fakik Göz İçi Lenslerin Etkinlik ve Güvenilirliğinin Karşılaştırılması

Transkript:

KLİNİK ÇALIŞMA/ORIGINAL ARTICLE Torsiyonel Mod (OZİL) Fakonun Farklı Enerji Salınımlarında Etkinliğinin Araştırılması Efficacy of Torsional Mode (OZIL) Phacoemulsification Under Different Energy Oscillation Mustafa ATAŞ 1, Süleyman DEMİRCAN 1, Emine PANGAL 1, Arzu KARATEPE 1, Ahmet GÜLHAN 2, Ayşe ÖZKÖSE 2, Burhan BAŞKAN 2 ÖZ Amaç: Bu çalışmanın amacı torsiyonel mod fakonun, farklı enerji salınımlarında (Burst mod veya devamlı mod) kullanılmasının fako parametreleri arasındaki farkı ve endotel ve kornea kalınlığı üzerine olan etkisini karşılaştırmak. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya yaşa bağlı kataraktı olan 80 hastanın 80 gözü dahil edildi. Hastalar rastgele olarak 2 gruba ayrıldı, 1. gruba burst mod ile, 2. gruba devamlı mod (continuous) ayarlanarak OZİL torsiyonel mod (Infiniti, Alcon) ile katarakt operasyonları gerçekleştirildi. Lens opasifikasyon sınıflandırma sistemi III e göre gruplar arasında nükleer sertlik derecesi arasında fark yoktu. Total ultrason zamanı, kümülatif yayılan enerji (KYE) ve ayak pedalı 3. pozisyondayken fako ve torsiyonel zaman ve aspirasyon zamanı, ve postoperatif 1. ve 30. günde ki santral kornea kalınlıkları ve endotel sayıları arasındaki farklılık değerlendirildi. Bulgular: Torsiyonel fakoemülsifikasyon burst modunda devamlı moda göre, total ultrason zamanı, KYE, ayak pedalı 3. pozisyondayken ortalama fako zamanı ve torsiyonel zaman ve kullanılan sıvı miktarında istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha düşük bulundu (sırasıyla, p<0.001, p<0.001, p<0.001, p<0.001, p<0.05). İki mod arasında 30. gündeki endotel kaybı arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p=0.304). 1. gündeki kornea kalınlığı devamlı modda istatistiksel olarak anlamlı şekilde artmıştı (p<0.001), fakat 30. gündeki fark anlamlı değildi (p=0.80). Sonuç: Torsiyonel mod fakoemülsifikasyonun burst modda kullanılması, devamlı moda göre daha az enerji açığa çıkartmaktadır ve daha verimli ve güvenilir bir yöntem olarak görülmektedir. Anahtar Kelimeler: Torsiyonel fako, burst mod fako, devamlı mod fako. ABSTRACT Purpose: The aims of this study are to compare the difference between phaco parameters of torsional mode phacoemulsification with different energy oscillation (burst and continuous mode) and to compare the effect of these modes to the corneal thickness and endothelial dansity. Materials and Method: This study enrolled 80 eyes of 80 patients with senile cataract. The patients were divided into two groups randomly. The patients in group 1 had cataract operation with burst mode of torsional phacoemulsification and the patients in group 2 had cataract operation with continuous mode of OZIL torsional phacoemulsification (Infiniti, Alcon). There was no difference in nuclear dansity between groups according to Lense Opacites Classification System III. Total US time, cumulative dissipated energy (CDE), phacoemulsification and torsional time, aspiration time, corneal thickness and endothelial count in postoperativeday 1 and day 30 were assessed. Results: Total US time, CDE, average phacoemulsification time, torsional time and used fluid amount were found as lower in burst mode of torsional phacoemulsification than in continuous mode of torsional phacoemulsification and p values were p<0.001, p<0.001, p<0.001, p<0.001, p<0.05, respectively. The difference between two groups in endothelial loss at posoperativeday 30 was not statistically significant (p:0.304). The central corneal thickness at posoperative day 1 was higher in continuous mode than in burst mode and this increase was statistically significant (p<0.001). But the difference at postoperative day 30 was not statistically significant (p:0.80). Conclusion: Burst mode of torsional phacoemulsification reveals less energy than continuous mode and it seems like more reliable and more effective method. KeyWords: Torsional phaco, burst mode phaco, continuous mode phaco. 1- M.D. Kayseri Training and Research Hospital, Eye Clinic, Kayseri/ TURKEY ATAS M., atasmustafa12@hotmail.com DEMIRCAN S., dr.s.demircan@hotmail.com PANGAL E., epangal@hotmail.com KARATEPE A.S., arzuskaratepe@hotmail.com 2- M.D. Asistaant, Kayseri Training and Research Hospital, Eye Clinic, Kayseri/TURKEY GULHAN A., dr.ahmetgulhan@hotmail.com OZKOSE A., ayse.ozkose@hotmail.com BASKAN B., drburhanbaskan@gmail.com Geliş Tarihi - Received: 29.07.2013 Kabul Tarihi - Accepted: 13.11.2013 Glo-Kat 2014;9:112-116 Yazışma Adresi / Correspondence Adress: M.D., Mustafa ATAS Kayseri Training and Research Hospital, Eye Clinic, Kayseri/TURKEY Phone: +90 352 235 15 46 E-Mail: atasmustafa12@hotmail.com

Glo-Kat 2014;9:112-116 Ataş ve ark. 113 GİRİŞ Charles Kelman ın katarakt cerrahisi için fakoemülsifikasyon tekniğini keşfetmesinden sonra, bu yöntemi günümüzde katarakt cerrahisinde altın standart olarak kabul edilmektedir. 1 Teknolojide ve cerrahi gelişmelerle paralel olarak günümüzde modern fakoemülsifikasyon teknolojisi, ultrason enerjisini azaltarak, verimliliğini artırmayı ve ultrason enerjisinin göz içi dokulara ve endotel üzerine olan olumsuz etkilerini azaltmayı hedeflemektedir. 2,3 Bu amaçla, Alcon firması 2005 yılında, özel bir elcik sistemine sahip olan OZİL torsiyonel sistemi (Infiniti, Alcon, ForthWorth, TX) geliştirmiştir. Klasik ultrason enerjisinde fako iğnesi longitudinal olarak ileri geri hareketi ile lens emülsifikasyonu ve aspirasyonu sağlanmaktadır. Fakat burada ileri geri hareket ile lensinde itilmesi sağlanmakta ve ultrason gücünün verimli kullanılması azalmakta ve daha çok ultrason enerjisi kullanılmaktadır.. Torsiyonel modda ise iğnenin ucu, torsiyonel olarak ve yana hareket etmekte böylece lenste daha az itilme olmakta ve lens daha etkili şekilde yakalanabilmektedir. 2-4 OZİL torsiyonel mod fakoemülsifikasyon tekniğinin etkili ve verimli bir metod olduğu bildirilmesine rağmen, literatürde hangi modlarda kullanılmasının etkili olduğu ile ilgili randomize çalışmalara rastlamadık. Bu çalışmanın amacı torsiyonel mod (OZİL) fakonun burst mod veya devamlı modda (continuous) kullanılmasının, intraoperatif enerji parametreleri ve postoperatif endotel sayısı ve kornea kalınlığına etkisi arasındaki farkı araştırmaktır. GEREÇ VE YÖNTEM Bu çalışmaya katarakt nedeniyle başvuran 80 hastanın 80 gözü çalışmaya alındı. 45 yaş üzerinde yaşa bağlı kataraktı olan hastalar, katarakt derecelendirmesi Lens Opacities Classsification System III (LOCS III) e göre sınıflandırıldı. 5 Glokom, travma hikayesi olan, lens dislokasyonu ve subluksasyonu olan, psödoeksfolyasyon sendromu olanlar, korneal opasite, kornea guttata, daha önce göz içi cerrahi işlem geçirenler, speküler mikroskopi ile tespit edilen kornea endotel sayısı 1500 hücre/mm 2 altında olanlar, üveit öyküsü olanlar, korneada cerrahi işlem geçirenler çalışmaya alınmadı. Tüm gönüllülerden yeterli bilgilendirmeden sonra sözlü ve yazılı onamları alındı. Çalışma Helsinki deklerasyonuna uygun olarak yapıldı. Çalışma için etik kuruldan izin alındı. Cerrahi öncesi tüm hastaların, görme keskinliği, biyomikroskopik muayenesi, göz içi basınç ölçümü, dilate fundus muayenesini kapsayacak şekilde rutin göz muayenesi yapıldı. Bu temel muayenelerin yanında IOL master 500 ile göz içi lens gücü ölçümü( IOL Master500, Carl Zeiss, Meditec, Almanya), endotel hücre sayısı analizi ve korneal pakimetri ölçümleri speküler mikroskop ile (SP 3000P, Topcon, Japonya.) gerçekleştirildi. Hastalar rastgele iki gruba ayrıldı. Birinci grup, torsiyonel burst mod seçilerek, longitudinal mod kapalı, burst mod fako gücü %65-80 sabit, 50 milisaniye açık, 100 milisaniye kapalı, vakum 500 mmhg sabit, şişe yüksekliği 90-110 cm, aspirasyon akım hızı 30 ml/ dk sabit, grade 1 yumuşak kataraktlarda vakum ve aspirasyon akım hızı lineer olarak, ikinci grupta ise torsiyonel devamlı mod seçilerek, fako gücü; %80 lineer torsiyonel devamlı mod, vakum 400 mmhg lineer, şişe yüksekliği 90-110 cm, aspirasyon akım hızı 28-32 ml/dk sabit, dinamik rise +3, longitudinal mod kapalı değerleri ile fako yapıldı. IP (Intelligent Phaco) modu, hedeflenen vakumun %95 ine varınca 10 milisaniye longitudinal fako etkin olacak şekilde ayarlandı. Tüm ameliyatlar OZİL torsiyonel sistemi (Infiniti, Alcon, ForthWorth, TX) ve 0.9 mm/45 0 Kelman tip kullanılarak, topikal anestezi altında, dik akstan veya temporalden 2.75 mm kesi ile girilerek tek cerrah tarafından gerçekleştirildi (MA). Viskoelastik ile (Viscoat R, Alcon) ön kamera oluşturuldu, kapsüloreksis ve hidrodiseksiyonu takiben quick-chop tekniği ile lens emülsifiye edildi. Lens alındıktan sonra kapsuler kese sodyum hyalurinat (Provisc R, Alcon) ile doldurulduktan sonra, AcrySof SN60AT lens (Alcon, ABD), Monarch III C- kartuş sistemi ile kese içine implante edildi. Yara yerleri serum ile şişirildikten sonra ön kameraya moxifloxacin HCL 0.5 % (Vigamox R, Alcon) verilerek cerrahi sonlandırıldı. Cerrahi sonunda cihaz tarafından otomatik olarak hesaplanan paneldeki veriler kaydedildi. Cerrahi sonrası tüm hastalara moxifloxacin HCL %0.5 göz damlası günde 5 kere iki hafta, prednisolone asetat %1 (Pred Forte R, Allergan) damla günde 5 kere dört hafta ve fusidik asit (Fucithalmic R, Abdi İbrahim) göz merhemi günde iki defa iki hafta olacak şekilde verildi. Tüm cerrahiler sorunsuz olarak tamamlandı. Takip süresinde herhangi bir komplikasyon izlenmedi. Grafik: Burst ve devamlı mod arasındaki fako parametrelerinin karşılaştırılması.

114 Torsiyonel Mod (OZİL) Fakonun Farklı Enerji Salınımlarında... Tablo 1: Grup 1 ve Grup 2 arasındaki fakoemülsifikasyon parametrelerinin karşılaştırılması. Değişkenler Ozil Burst mod Grup 1 (n=40) Ozil devamlı mod Grup 2 (n=40) P Total U/S zamanı (sn) 22.8± 16.57 57.15±27.35 0.002* Total enerji(%u/stepip3) 10.50±4.71 21.20±6.85 0.043* Kümülatif yayılan enerji 7.05±5.29 13.09±9.04 0.006* Fako zamanı 0.70±0.70 0.76±0.98 0.042* Ortalama fako zamanı(%u/stepip3) 0.80±0.67 35.43±29.54 0.037* Ortalama torsionel amplitude (%U/STEPİP3) 23.93±10.42 52.02±16.36 0.017* Aspiration zamanı (ml/sn) 157.82±49 158.38±46.26 0.959 Harcanan sıvı (ml) 51.27±17.25 59.72±18.78 0.045* (%U/STEPİP3); percent of total equivalent in position 3, U/S;Ultrason Değerler ± standart sapma olarak verilmiştir. İstatistiksel olarak anlamlı p değerleri * şeklinde belirtilmiştir. İstatistiksel Analiz: Olguların veri girişi ve istatistiksel değerlendirmesi SPSS 20 (Statistical, Package for the Social Sciences, IBM) proğramı kullanılarak yapıldı. Verilerin normal dağılımı Kolmogrov-Smirov testi ile değerlendirildi. Gruplar arasında fakoemülsifikasyon parametrelerinin karşılaştırılması bağımsız t testi ile yapıldı. Kornea endoteli ve pakimetri gibi tekrarlanan ölçümlerin zamanla değişkenlerin karşılaştırılmasında Friedman analizi yapıldı. P değerinin 0.05 ten küçük olduğu durumlar istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. BULGULAR Çalışma kapsamındaki 80 hastanın 37 si (%46) kadın, 43 ü (%54) erkekti. Grup 1 burst modda, 40 hasta olup yaş ortalaması 70.25±10.18, grup 2 devamlı modda 40 hasta olup yaş ortalaması 67.47±8.70 idi. İki grup arasında yaş ve nükleus derecelendirmesi arasında istatistiksel olarak fark yoktu (p>0.05). Grup 1 ve grup 2 arasındaki fakoemülsifikasyon parametreleri tablo 1 de grafik te görülmektedir. Grup 1 ve grup 2 nin preoperatif, postoperatif 1. gün ve 30. gündeki endotel ve pakimetri ölçümleri tablo 2 de görülmektedir (Tablo 2). Torsiyonel fakoemülsifikasyonun burst modda kullanılması, devamlı moda göre total ultrason zamanı, KYE, ayak pedalı 3. pozisyondayken ortalama fako zamanı ve torsiyonel zamana ve kullanılan sıvı miktarında istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha düşük bulundu (sırasıyla; p<0.001, p<0.001, p<0.001, p<0.001, p<0.05). Otuzuncu gündeki endotel kaybı, grup 1 de %6.9, grup 2 de %8.9 olup, iki mod arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (p=0.304). Hem devamlı modda hem burst modda 1. gündeki kornea kalınlığı 0. güne göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde artmıştı (p<0.001), fakat her iki grupta da 30. gündeki fark ile 0. gün arasındaki fark anlamlı değildi (Tablo 2). Tablo 2: Grup 1 ve Grup 2 arasındaki preop ve postop endotel ve pakimetri değerlerinin karşılaştırılması. Preop 0, postop 1. Gün ve postop 30. Gün değerleri. Değişkenler 0 1 30 p Ozil Burst mod Grup 1 Pakimetri 520±24 a 549±36 b 516±25 a 0.001 Endotel 2374±302 a 2215±446 b 2214±299 c <0.001 Ozil devamlı mod Grup 2 Pakimetri 525±39 a 579±54 b 526±44 a 0.001 Endotel 2334±355 a 2261±287 b 2138±340 c <0.001 Değerler ± standart sapma olarak verilmiştir. Endotel : (mm 2 /hücre), Pakimetri: µm olarak verilmiştir. Üst simge olarak gösterilen farklı harfler arasında istatistiksel olarak anlamlı farkı göstermektedir. P değeri grupların 0., 1. ve 30. gündeki tekrarlanan ölçümler arasındaki farkı göstermektedir. Gruplar arasındaki fark metin içinde verilmiştir.

Glo-Kat 2014;9:112-116 Ataş ve ark. 115 Birinci gündeki kornea kalınlığındaki artış devamlı modda istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha fazlaydı (p<0.001), fakat 30. günde iki grup arasındaki fark anlamlı değildi (p=0.80). TARTIŞMA Bu prospektif randomize çalışmamızda torsiyonel mod fakonun burst modda mı veya devamlı modda mı daha az enerji üreteceği ve kornea kalınlığı ve endotel üzerine hangi modun daha az yan etki oluşturacağını araştırmak için planlandı. Torsiyonel mod fakonun klasik mod longitudinal fakoya göre, ileri geri hareketi yerine torsiyonel ve yana hareket ile çalışarak, nükleusta daha az itilme etkisi oluşturduğu ve nukleusu daha iyi yakalayarak, ultrason enerjisini daha verimli kullandığı öne sürülmüştür. Ayrıca torsiyonel modda tip ucu, klasik longitudinal moddakine (40 Hz) göre daha düşük bir frekansta (32 Hz) çalışarak yaklaşık %20 daha az enerji ürettiği ve daha az endotel hasarına yol açtığı bildirilmektedir. 2-4 Torsiyonel mod fakoemülsifikasyon yönteminin, klasik longitudinal ultrason enerjisine göre daha düşük total ultrason zamanı ve KYE oluşturduğu ve kornea ödemi ve kornea endotel kaybının daha az olduğu bir çok çalışmada bildirilmektedir. 2-8 Lui ve ark., 2 geniş bir seride yaptıkları çalışmada torsiyonel mod fakonun, klasik longitudinal fakoya göre daha az total U/S zamanı ve KYE açığa çıkardığını göstermişlerdir. Ayrıca torsiyonel grupta daha az kornea ödemi ve daha az endotel kaybı olduğunu bildirmektedirler. Zeng ve ark., 6 sert kataraktlarda torsiyonel modun, klasik longitudinal moddan daha az ultrason enerjisi ve KYE ürettiğini ve daha az kornea ödemi oluştuğunu bildirmektedirler. Reuschel ve ark., 8 benzer şekilde torsiyonel grupta longitudinal ultrason uygulanan gruptan daha düşük enerji değerleri elde etmişlerdir. Köktekir ve ark., 9 KYE, fako zamanı, torsiyonel zaman ve aspirasyon zamanını torsiyonel lineer artan grupta, longitudinal lineer azalan gruba göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde düşük bulmuşlardır. Yine ülkemizdeki başka bir çalışmada da Özgürhan ve ark., 10 torsiyonel modda klasik konvansiyonel fakoya göre total ultrason zamanı, KYE ve aspirasyon zamanı parametrelerini daha düşük olarak elde ettiklerini bildirmektedirler. Bozkurt ve ark., 11 ise, KYE ve total U/S zamanı açısından fark bulamamalarına rağmen, total enerji değerini (ayak pozisyonu 3 te iken ultrason enerjisi) torsiyonel fakoemülsifikasyon grubunda daha düşük bulmuşlardır. Bizim çalışmamızda da torsiyonel mod fako, burst modda devamlı moda göre total ultrason zamanı, KYE, ortalama torsiyonel zaman ve harcanan sıvı miktarında istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha düşük değerler elde edildi. Grup 1 de 30. gündeki endotel kaybı %6.9, grup 2 de ise %8.9 olup, iki mod arasında 30. gündeki endotel kaybı farkı istatistiksel olarak anlamlı değildi. Fakat 1. gündeki pakimetri ile kornea kalınlığı burst modda istatistiksel olarak daha düşüktü. Yukarıda çalışmalarda belirtildiği üzere torsiyonel fakonun daha az enerji ürettiği ve dolayısı ile göz içi dokulara ve endotele daha az zarar verdiği ileri sürülmektedir. Fakat torsiyonel modun hangi enerji salınımı ile kullanımının daha etkili olduğu literatürde açık değildir. Genellikle torsiyonel modun devamlı modda kullanıldığı görülmektedir. Torsiyonel mod, longitudainal modla kombine veya tek başına kullanılabilmekte. Ayrıca Infiniti OZIL IP de torsiyonel mod burst, devamlı ve pulse enerji salınımları şeklinde kullanılabilmektedir. Fakoemülsifikasyonda nukleus parçalama ve emülsifikasyon teknikleri, cerrahın alışkın olduğu yönteme, deneyimine ve nukleus sertliğine göre değişebilmektedir. Yumuşak kataraktlarda suprakapsüler yöntemler chip and flip gibi, orta sertlikteki kataraktlarda divide and conquer yöntemleri uygun olabilir. 12,13 Fakat sert kataraktlarda ultrason enerjisini azaltmak için chop, quick-chop, crater and chop teknikleri daha uygun olmaktadır. 14-15 Phaco-chop veya quick-chop tekniğinde devamlı modda nukleusu yakalamakta güçlükler olmaktadır. Çünkü chop tekniğinde tipin nukleusa gömülmesi ve yüksek vakumda sıkıca kavraması gerekmektedir. 14 Devamlı modda bu güç olmaktadır. Özellikle nuklusu yakalama ve kırma aşamasında burst mod ile çalışmak daha uygun olmaktadır. Bizde pratikte bu güçlükten yola çıkarak torsiyonel modu, burst ve devamlı mod enerji salınımları arasındaki farkı karşılaştırdık. Torsiyonel mod burst modda kullanılınca, devamlı moda göre total ultrason zamanı, KYE, ayak pedalı 3. pozisyonda iken ortalama fako zamanı ve torsiyonel zaman ve kullanılan sıvı miktarının istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha düşük olduğunu tespit ettik. Ayrıca intraoperatif olarak nukleusu yakalama ve kırmada daha etkin olduğunu gözlemledik. Fakat grade 1 yumuşak kataraktlarda, chop tekniklerini uygulamak her zaman mümkün olmadığından, bu vakalarda yine burst modda, fakat vakum ve aspirasyon parametrelerimizi sabit yerine lineer olarak ayarladık. Böylece daha kontrollü olarak nükleus ve korteks materyalinin yakalanması sağlandı. Sonuç olarak torsiyonel fakoda burst modun devamlı moda göre total ultrason zamanı, KYE ve ayak 3. pozisyondaki torsiyonel enerji ve harcanan sıvı miktarının istatistiksel olarak anlamlı şekilde düşük olduğunu tespit ettik. Torsiyonel fakoda burst mod daha etkin ve verimli bir metod olarak önerilmektedir.

116 Torsiyonel Mod (OZİL) Fakonun Farklı Enerji Salınımlarında... KAYNAKLAR/REFERENCES 1. Kelman CD. Phacoemulsification and aspiration-a new technique of cataract removal. A Preliminary report. Am J Ophthalmol 1967;64:23-35. 2. Liu Y, Zeng M, Liu X, et al. Torsional mod versus conventional ultrasound mod phacoemulsification; randomized comparative clinical study. J Cataract Refract Surg 2007;33:287-92. 3. Vasavada AR, Vasavada V, Vasavada VA, et al. Comparison of the effect of torsional and micro burst longitudinal ultrasound on clear corneal incisions during phacoemulsification. J Cataract Refract Surg 2012;38:833-9. 4. Assaf A, Roshdy MM. Comparative analysis of corneal morphological changes after transversal and torsional phacoemulsification through 2.2 mm corneal incision. Clin Ophthalmol 2013;7:55-61. 5. Chylack LTJ, Wolfe JK, Singer DM, et al. The lens opacities classification system III. Arch Ophthalmol 1993;111:831-6. 6. Zeng M, Liu X, Liu Y, et al. Torsional ultrasound modality for hard nucleus phacoemulsification cataract extraction. Br J Ophthalmol 2008;92:1092-96. 7. Rekas M, Montes-Mico R, Krix-Jachym K, et al. Comparison of torsional and longitudinal mods using phacoemulsification parameters. J Cataract Refract Surg 2009;35:1719-24. 8. Reuschel A, Bogatsch H, Barth T, et al. Comparison of endothelial changes and power settings between torsional and longitudinal phacoemulsification. J Cataract Refract Surg 2010;36:1855-61. 9. Köktekir BE, Aslan BS. Fakoemülsifikasyonda longitudinal ve torsiyonel enerji parametreleri. Glo-Kat 2010;5:147-50. 10. Özgürhan EB, Ağca A, Altınkaynak H ve ark. Senil kataraktlarda torsiyonel ve konvansiyonel mod fakoemülsifikasyon yöntemlerinin karşılaştırılması. Glo-Kat 2013;8:97-100. 11. Bozkurt E, Bayraktar S, Yazgan S, et al. Comparison of conventional and torsionalmod (OZil) phacoemulsification: randomized prospective clinical study.eur J Ophthalmol 2009;19:984-9. 12. Gimbel HV. Divide and conquer nucleofractis phacoemulsification:development and variations. J Cataract Refract Surg 1991;17:281-91. 13. Fine IH. The chip and flip phacoemulsification technique. J Cataract Refract Surg 1991;17:366-71. 14. Chang DF. Converting to phaco chop: Why? Which technique? How? Ophthalmic Pract 1999;17:202-10. 15. Vasavada A, Singh R. Surgical techniques for difficult cataracts. Curr Opin Ophthalmol 1999;10:46-52.