FRANÇOIS VIGOUROUX François Vigouroux, 1936 y l nda do du. Ekonomi gazetecili i alan nda e itim gördü. Ayn zamanda psikolog ve sosyolog olan

Benzer belgeler
THOMAS EUGENE ROBBINS Amerikal roman ve hikâye yazar (d. 1936). Robbins, Oyunculluk, uçar l k de il bilgeliktir görüflünü ön plana ç kar p ç lg nl k

NASREEN AKHTAR 1974 y l nda Pakistan da do an Nasreen Akhtar dört yafl ndayken ailesiyle birlikte Birleflik Krall k a göçmüfltür.

THOMAS EUGENE ROBBINS Amerikal roman ve hikâye yazar (d. 1936). Robbins, Oyunculluk, uçar l k de il bilgeliktir görüflünü ön plana ç kar p ç lg nl k

MAGGIE GEE 1948 de Dorset te dünyaya gelen Maggie Gee, e itimini Oxford, Somerville College da tamamlad ktan sonra yay n dünyas na editör olarak

Julian Barnes Aflk, vesaire

ISBN Sertifika No.: 16061

DIRK WITTENBORN Dirk Wittenborn 1952 y l nda, New Haven, Connecticut ta do du. Gençlik y llar n, kurgusal bir kasaba olan Vlyvalle a hiç benzemeyen

John Fowles Mantissa

PAULINE MELVILLE Ça dafl yaz n n önde gelen isimlerinden olan Pauline Melville 1948 y l nda Guyana da do du. Bir roman ve iki öykü kitab olan,

Ayr nt Yay nlar, Julian Barnes n tüm yap tlar n yay n program na alm flt r.

JOANNA RUSS Joanna Russ 22 fiubat 1937 de do du. Cornell Üniversitesi ni bitirdikten sonra, Yale Tiyatro Okulu nun, Dramatik Edebiyat ve Oyun Yazarl

CONNIE PALMEN Connie Palmen (d. St. Odiliënberg, 1955) Amsterdam Üniversitesi nde Felsefe ve Felemenk Dili ve Edebiyat ö renimi gördü.

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

WALKER PERCY Walker Alexander Percy, 1916 da Alabama, Birmingham da dünyaya geldi. On üç yafl ndayken, baflar l bir avukat olan babas n n intihar

Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm.

Ayrıntı: 609 Edebiyat Dizisi: 177 Hafız Divanı 1. Cilt Hâfız-ı Şirâzi

DENIS JOHNSON 1949 da Münih te Amerikal bir subay n o lu olarak dünyaya gelen Denis Johnson, çocuklu unu Tokyo ve Manila ile Washington n

J. G. BALLARD 1930 da fianghay da do du. Pearl Harbour bask n n n hemen ard ndan öteki yabanc larla birlikte bir sivil tutsak kamp na yerlefltirildi.

İYREC-İ PÉZÉŞKZÂD 1928 yılında Tahran'da dünyaya gelen Pézéşkzâd'ın babası doktor, annesi öğretmendir. İlk ve ortaöğrenimini Tahran'da tamamladıktan

J. G. BALLARD 1930 da fianghay da do du. Pearl Harbour bask n n n hemen ard ndan öteki yabanc larla birlikte bir sivil tutsak kamp na yerlefltirildi.

JIM CRACE Jim Crace 1946 y l nda ngiltere, Hertfordshire da dünyaya geldi ve kuzey Londra da yetiflti. Londra Üniversitesi ngiliz Edebiyat bölümünün

ISBN SERT F KA No.: 10704

Yeniflemeyen Zarlar B:

THOMAS EUGENE ROBBINS Amerikal roman ve hikâye yazar (d. 1936). Robbins, Oyunculluk, uçar l k de il bilgeliktir görüflünü ön plana ç kar p ç lg nl k

Ayrıntı: 613 Edebiyat Dizisi: 179. Kuzeye Göç Mevsimi Tayeb Salih. Arapça dan Çeviren Adnan Cihangir. Yayıma Hazırlayan Gül Korkmaz

DANIEL ALARCÓN Daniel Alarcón, memleketi Lima, Peru da yayınlanan Etiqueta Negra dergisinin editör yardımcısıdır. Öykü seçkisi War by Candlelight,

THOMAS EUGENE ROBBINS Amerikalı roman ve hikâye yazarı (d. 1936). Robbins, Oyunculluk, uçarılık değil bilgeliktir görüşünü ön plana çıkarıp çılgınlık

PHILIP ROTH 19 Mart 1933 te New Jersey nin Newark kentinde do du. Bucknell Üniversitesi ni bitirdikten sonra Chicago Üniversitesi nde yüksek lisans ö

DAVID LODGE 1935 te Londra da doğan David Lodge, College London Üniversitesi nden 1955 te mezun olur da aynı üniversiteden yüksek lisans

GAVIN WESTON 1962 yılında Belfast'ta doğan İrlandalı görsel sanatçı ve yazar Gavin Weston, Fine Art at Saint Martin s School of Art and Design ve

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

ISBN

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir

HA JIN Çin in Liaoning eyaletinde doğan Ha Jin subay olan babasının izinden giderek, on üç yaşında orduya katılır. Edebiyata ilgisi nedeniyle altı

Ak ld fl AMA Öngörülebilir

PETER CAREY 7 May s 1943 Avustralya do umlu Peter Philip Carey, Booker Ödülü nü iki kere kazanm fl iki yazardan biridir. lk ve ortaö renimini

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Urs Widmer. Babamın Kitabı

Ertesi gün hastaneden taburcu olma vakti gelmi ti. Annesi odaya gelerek Can haz rlarken, babas hastane lemlerini yap yordu. Vitaboy hastaneden ç kman

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

ZARLARLA OYNAYALIM. Önden = = + = Arkadan = = + + = = + + =

MICHEL TOURNIER Frans z romanc, öykücü ve denemeci; 1924 te Paris te do du. Tournier, gerçekçi mekânlarda geçmesine karfl l k, mitlerden ve

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

IRIS MURDOCH 1919 da İrlanda da doğan İngiliz romancı, oyun yazarı, şair, denemeci, felsefeci ve senaryo yazarı. Murdoch hemen her yıl hacimli birer

ROBERT M. PIRSIG 1928 de Minneapolis te doğan Robert Maynard Pirsig Minnesota Üniversitesi nde felsefe, kimya ve gazetecilik öğrenimi gördü.

Hâfız-ı Şirâzi. Hafız Divanı. 2. Cilt

Amerika Birleflik Devletleri nde dikkatimi ilk çeken her fleyin

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi.

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

Bask ve Cilt Mart Matbaac l k Sanatlar (0 212) (Pbx) Mart Plaza Merkez Mah. Ceylan Sk. No: Nurtepe/Kâ thane- stanbul

Ard fl k Say lar n Toplam

ROMAN GRAF 1978 yılında, İsviçre de, Winterthur da doğdu. Leipzig te Alman Edebiyatı eğitimi almıştır de Studer/Ganz Ödülü, 2009 da

performansi_olcmek 8/25/10 4:36 PM Page 1 Performans Ölçmek

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

Thomas Hare adl bir ngiliz 1860 larda güzel bir seçim sistemi

Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

SAMUEL BECKETT İrlandalı romancı, oyun ve senaryo yazarı, öykücü, şair, denemeci ve çevirmen ( ). Dublin in bir banliyösünde doğdu, Protestan

Ursula K. LeGuin LeGuin 21 Ekim 1929 da ABD nin Kaliforniya eyaletinin Berkeley kentinde doğdu. Babası ünlü antropolog Alfred Kroeber di.

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

I. Bölüm. letiflim Kuracak Bir Dil Kullan n

Pascal Bruckner. H nç Aylar

EDMUNDO PAZ SOLDÁN Nobel ödülü sahibi ünlü yazar Mario Vargas Llosa tarafından yeni neslin en önemli Latin Amerikalı yazarları arasında ilk sırada

Prof. Dr. Erdal Birol Bostanc Sempozyum II. Baflkan

Cimcime yemek masasına kurulmuş, ödev yapıyordu.

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

JOHN (ROBERT) FOWLES ( ) ngiliz romanc, hikâyeci, flair ve denemeci. Fowles, mit ve gizemi gerçekçilik ve varoluflçu düflünce ile

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu

Bir Çal flan fle Almak

FRANÇOISE BOUILLOT 1954 do umlu Frans z romanc, çevirmen, elefltirmen ve deneme yazar Françoise Bouillot un yay mlanm fl romanlar flunlard r: Les

ROLF LAPPERT 1958 yılında İsviçre nin Zürih kentinde doğan Rolf Lappert, asıl olarak grafik sanatçısı olarak meslek hayatına başlamıştır.

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

içinde seçilen noktan n birinci koordinat birincinin geldi i saati, ikinci koordinat ysa

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

JEAN GENET (D. 19 Aralık 1910 Ö. 15 Nisan 1986) Paris te doğdu. Evlilikdışı bir çocuk olduğu için annesi tarafından terk edildi, on yaşına değin bir

DANIEL ALARCÓN Daniel Alarcón, memleketi Lima, Peru da yayınlanan Etiqueta Negra dergisinin editör yardımcısıdır. Öykü seçkisi War by Candlelight,

JULIAN BARNES Çağdaş İngiliz edebiyatının önde gelen adlarından olan Julian Barnes, 1946 da Leicester da doğdu. Oxford Üniversitesi, Magdalen College

Do al Say lar Do al Say larla Toplama fllemi Do al Say larla Ç karma fllemi Do al Say larla Çarpma fllemi Do al Say larla Bölme fllemi Kesirler

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

Etkili letiflim. Mesaj n bafll takip eden metine göre çok daha fazla okunuyor.

ÇINAR KOLEJ Ö RENC LER Ç N RENKL B R DÜNYA

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

Kızlarsivrisi (3070 m) (27-28 Haziran 2015) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

Cep Yönderi Dizisi. Cep Yönderi Dizisi yöneticilerin ifl yaflam nda her gün karfl laflt klar

Turistler art k stanbul u "T kl yorlar"

ALISON FELL skoçyal flair, romanc ve öykücü, 1944 te Dumfries de do du de Edinburgh College of Art bitirdi ten 1979 a kadar tiyatroyla ve

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

En az enerji harcama yasas do an n en bilinen yasalar ndan

Transkript:

FRANÇOIS VIGOUROUX François Vigouroux, 1936 y l nda do du. Ekonomi gazetecili i alan nda e itim gördü. Ayn zamanda psikolog ve sosyolog olan Vigouroux, romanc l n n yan s ra Le secret de famille (1993), L âme des maisons (1996) ve L empire des mères (1998) adl deneme kitaplar n yazd. Romanlar : L insurrection (1966), La nuit, les miroirs (1970), Flashes (2002), Monsieur le Président, pourquoi nous as-tu abandonnés? (2003; Bizi Neden Terk Ettin Say n Baflkan, çev.: Ifl l Özcan, Ayr nt Yay nlar, 2005), La Folie de Maurice B. (2004) Vigouroux ayr ca Grand-père décédé stop viens en uniforme (2001) adl uzun öykünün de yazar d r.

Ayr nt : 460 Edebiyat dizisi: 137 Bizi Neden Terk Ettin Say n Baflkan? François Vigouroux Frans zcadan çeviren Ifl l Özcan Yay ma haz rlayan Alev Özgüner Kitab n özgün ad Monsieur le Président, pourquoi nous as-tu abandonnés? Presses Universitaires de France/2003 bas m ndan çevrilmifltir Presses Universitaires de France Bu kitab n Türkçe yay m haklar Ayr nt Yay nlar na aittir Kapak illüstrasyonu Sevinç Altan Kapak düzeni Arslan Kahraman Düzelti Ayen Koçal Bask ve cilt Sena Ofset (0 212) 613 38 46 Birinci bas m 2005 Bask adedi 2000 ISBN 975-539-457-5 AYRINTI YAYINLARI Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No: 3 Ca alo lu - stanbul Tel.: (0 212) 512 15 00 Faks: (0 212) 512 15 11 www.ayrintiyayinlari.com.tr & info@ayrintiyayinlari.com.tr

François Vigouroux Bizi Neden Terk Ettin Say n Baflkan?

E D E B Y A T D Z S GÜLÜNES AfiKLAR/Milan Kundera Ë KALEC N N PENALTI ANINDAK END fies /Peter Handke Ë YÜZBAfiI VE KADINLAR TABURU/Mario Vargas Llosa Ë B Z/Yevgeni Zamyatin Ë KES K B R BAfi/Iris Murdoch Ë YE- N TANRILAR/Alberto Vasquez-Figueroa Ë NFAZA ÇA RI/Vladimir Nabokov Ë EVET AMA, B R LOKOMOT F BUNU YAPAB L R M BAKALIM?/Woody Allen Ë ÇALI HOROZU/Michel Tournier Ë BANYO/Jean-Philippe Toussaint Ë BALKON/Jean Genet Ë GÜNEfi MPARATORLU U/J.G. Ballard Ë BEYAZ ZENC LER/Ingvar Ambjörnsen Ë S YAH MADONNA/Doris Lessing Ë KAPANDA ÜÇ KAPLAN/G. Cabrera Infante Ë ZAMANIN KIYI- SINDAK KADIN/Marge Piercy Ë ANARfi N N KISA YAZI/Hans Magnus Enzensberger Ë FOTO RAF MAK NE- S /Jean-Philippe Toussaint Ë GÜLÜN GÜNLÜ Ü/Ursula K. LeGuin Ë HOTEL DU LAC/Anita Brookner Ë AZ Z- LER ve ÂL MLER/Terry Eagleton Ë VEDA YEME /Michel Tournier Ë ORLANDO/Virginia Woolf Ë UTANÇ B T- T /Anja Meulenbelt Ë YAKIN GELECE N M TOSLARI/J. G. Ballard Ë KARANLI IN SOL EL /Ursula K. LeGuinË A /Iris Murdoch Ë WATT/Samuel Beckett Ë EKOTOPYA/Ernest Callenbach Ë GECEY ANLAT BA- NA/Djuna Barnes Ë NSAN POSTUNA BÜRÜNMÜfi KÖPEK/Ingvar Ambjörnsen Ë CUMA/Michel Tournier Ë AFROD T N BAfiKALDIRISI/Lawrence Durrell Ë GÜNDEL K MUTLULU A ALIfiMA/Anja Meulenbelt Ë MUR- PHY/Samuel Beckett Ë MASAL MASAL Ç NDE/Khimaira/John Barth Ë ZEN VE MOTOS KLET BAKIM SANA- TI/Robert M. Pirsig Ë PARFÜMÜN DANSI/Tom Robbins Ë SINIRSIZ RÜYALAR D YARI/J. G. Ballard Ë FRAN- SIZ TE MEN N KADINI/John Fowles Ë BEYAZ OTEL/D.M. Thomas Ë MYRA/Gore Vidal Ë DALGALAR/Virginia Woolf Ë ATLANT K ÖTES /Witold Gombrowicz Ë HAYRANLIK/Anja Meulenbelt Ë FERDYDURKE/Witold Gombrowicz Ë MELEKLER ZAMANI/Iris Murdoch Ë PAULINA 1880/Pierre Jean Jouve Ë EfiEKARISI FABR - KASI/Iain Banks Ë ROCK LANET /Iain Banks Ë KAYIP ZAMAN/Anja Meulenbelt Ë SEN Ç ME GÖM- DÜM/Andrew Jolly Ë BAfiTAN ÇIKARICININ GÜNLÜ Ü/Sören Kierkegaard Ë KONFIDENZ/Ariel Dorfman Ë ALTIN DAMLA/Michel Tournier Ë B R GAR P VAKA: MATMAZEL P./Brian O Doherty Ë NIETZSCHE A LADI- INDA/Irvin D. Yalom Ë KIZILA AÇLAR KRALI/Michel Tournier Ë A LEDE B R ÖLÜM/James Agee Ë KUT- SAL BÖLGE/Carlos Fuentes Ë KALPS Z AMANDA/Jurek Becker Ë 62-Maket Seti/Julio Cortázar Ë ÇARPIfi- MA/J.G. Ballard Ë ÜÇLEME-Molloy-Malone Ölüyor-Adland r lamayan/samuel Beckett Ë DUR B R MOLA VER/Tom Robbins Ë HIRSIZIN GÜNLÜ Ü/Jean Genet Ë KÜÇÜK DE fi MLER/Marge Piercy Ë LILA/Robert M. Pirsig Ë ERG NL K YAfiI/Michel Leiris Ë AfiKSIZ L fik LER/Samuel Beckett Ë ES RGEYEN GÖKYÜZÜ/Paul Bowles Ë YALANCI JAKOB/Jurek Becker Ë D VAN/Irvin D. Yalom Ë PORNOGRAF /Witold Gombrowicz Ë MERCIER LE CAMIER/Samuel Beckett Ë B R ERKE E NASIL TECAVÜZ ED L R?/Märta Tikkanen Ë /BENDE- N Z VE MARCO POLO/Paul Griffiths Ë DO MAMIfi KR STOF/Carlos Fuentes Ë RÜYA SAK NLER /Iris Murdoch Ë H Ç Ç N MET NLER ve Uzun Öyküler/Samuel Beckett Ë DUYGU YOLCULU U/Laurence Sterne Ë BETTY BLUE/Philippe Djian Ë A AÇKAKAN/Tom Robbins Ë ANARfi ST/Tristan Hawkins Ë BAKAKA /Witold Gombrowicz Ë PORTNOY UN FERYADI/Philip Roth Ë 101/2 BÖLÜMDE DÜNYA TAR H /Julian Barnes Ë SU- N TENEFFÜS/Ricardo Piglia Ë MANfi ÖTES /Julian Barnes Ë ADA/Aldous HuxleyË GÜLÜN MUC ZES /Jean Genet Ë MÖSYÖ/Jean-Philippe Toussaint Ë Ç ÇEKLER N MERYEM ANASI/Jean Genet Ë BAfiUCU O LA- NI/Alison Fell Ë YARATIK/John Fowles Ë SEN SEVM YORUM/Julian Barnes Ë ZENC LER/Jean Genet Ë TÜNEL/Ernesto Sábato Ë KARA PRENS/Iris Murdoch Ë KARNINDAN KONUfiANIN ÖYKÜSÜ/Pauline Melville Ë TANRI NIN A ZINDAN EVREN N H KÂYES /Franco Ferrucci Ë HAYATIN VE AfiKIN YASALARI/Connie Palmen Ë KAHRAMANLAR VE MEZARLAR/Ernesto Sabato Ë KAYNAK VE ÇALI/Michel Tournier Ë CENNETE B R KOfiU/J.G. Ballard Ë D fi ADAM/Joanna Russ Ë FLAUBERT N PAPA ANI/Julian Barnes Ë ALDAT- MA/Philip Roth Ë KOKA N GECELER /J.G. Ballard Ë ACABA NASIL?/Samuel BeckettË MANTISSA/John Fowles Ë KOLEKS YONCU/John Fowles Ë BENJAMIN: DAR GEÇ TTEK AYDIN/Jay Parini Ë METEOR- LAR/Michel Tournier Ë ARKADAfiLIK/Connie Palmen Ë AfiK VESA RE/Julian Barnes Ë S R US TAN GELEN KURBA A/Tom Robbins Ë BAYAN GULLIVER CÜCELER ÜLKES NDE/Alison Fell Ë GELECEKTEN ANI- LAR/William Morris ËBEN MLE TANIfiMADAN ÖNCE/Julian Barnes Ë NG LTERE NG LTERE YE KARfiI/Julian Barnes Ë Y fi/david Lodge Ë Y T K RUHLAR IRMA I/Connie Palmen Ë TERAP /David Lodge Ë ÖLÜRKEN/Jim Crace Ë GÜZELL K HIRSIZLARI/Pascal Bruckner Ë SÜPER KENT/J.G. Ballard Ë SISKA BACAKLAR/Tom Robbins Ë BETON ADA/J.G. Ballard Ë LK AfiK, SON TÖRENLER/Ian McEwan Ë GILLES ile JEANNE/Michel Tournier Ë B R KOMÜN STLE EVLEND M/Philip Roth Ë KIZILDER L N N fiarkisi/james Welc Ë S NEMA MÜDAV M /Walker Percy Ë KARANLIKLARIN EFEND S /Ernesto Sabato Ë METROLAND/Julian Barnes Ë B Z NEDEN TEREK ETT N SAYIN BAfiKAN?/François Vigouroux 4

Birinci gün B ilgisayar m masaya koydum ve çal flt rd m. Yeni bir dosya açt m. Ad, Birinci gün. Bana ikinci katta bir çal flma odas verildi; duvarlar, döflemesi, hatta mobilyalar metalik bir dolap, bir masa, iki sandalye bile hep gri renkte; sanayi kurulufllar n n birkaç y ld r, yöneticilerinin k yafetlerinde oldu u gibi yönetim servislerinin mobilyalar nda da tercih etti i, donukluktan neredeyse görülmeyen o grilikte. lk iflim pencereye gidip storu kald rmak oldu. Karfl da, yirmi metre kadar ötede, tek bir penceresi, en ufak bir aç kl olmayan beton bir duvardan baflka bir fley görünmüyor. Yukar da, bir sonbahar ö leüzerinin beyaz ms gökyüzü flöyle böyle seçiliyor. Afla da, kald r m 5

tafl yla döflenmifl dar ve uzun bir avlu, zincir ve asma kilitlerin vuruldu u, sivri uçlar olan demir parmakl kl bir kap ya kadar uzan - yor. Normalde pencere aç lm yor: Büro klimal. Fakat Martine bana, bak m servisinden izin al nabilece ini söyledi; size, pencere camlar ndan birini açma olana verecek bir anahtar getirip, klimay kap yorlar. Masan n üzerinde bir telefon, gümüfli abajurlu yüksek bir lamba ve yan tarafta henüz hiçbir fleye ba l olmayan bir bilgisayar n ekran ve klavyesi var. Sandalyeler deriye benzeyen plastik bir maddeyle kapl. Dolap raflar ve çal flma masas n n çekmeceleri bofl, bakt m. flte ben böyle bir yerde çal flaca m. Tam befl gün boyunca. Al flmak için çok k sa bir süre, bunu bilmezden gelir gibi davranmak içinse çok uzun. Görüflmek için bana gelecekler. Benim di erlerine gitmem gerekmeyecek. Bu da her türlü boflbo azl k riskini ortadan kald racak! malathane dekilerin her fleyden çok s r saklamaya önem verdikleri ve bunu nas l h rsla yapt klar bilinir. fiirket, herhangi birinin endüstriyel süreçlerin bütününe iliflkin bir fikir sahibi olmas n engelleyen, küçük küçük bölümler halinde çal flmaya dayal bir düzen kurmufl. Hatta analiz edilirse, piyasaya, kullan lan teknikler ya da halihaz rdaki araflt rmalarla ilgili bir bilgi s zar korkusuyla en ufak bir at n bile d flar ç kmas na izin verilmedi i söyleniyor. Tüm hareketlerin sürekli olarak kontrollü ve hesapl gibi göründü ü bu kapal evrende, fabrikan n durumu hakk nda dedikodular n bafllad bu flüphe atmosferinde henüz birkaç saattir bulunmaktay m ve bana, flimdiden kiflili imi biraz kaybetmiflim gibi geliyor. nsan iliflkileri diye adland r labilecek özel bir çal flma birimi için görev yap yorum. Ad, fl Yönetimi ve letiflim Hizmetleri fiirketi, di er bir deyiflle MC2 * : Hizmetlerinden yararlanmak isteyen yöneticileri bafltan ç karabilecek dinamik ve modern bir formül sadece. Ben, flu kula a hofl gelen dan flman unvan na sahibim ve iflimin esas flirketlerdeki ifl iliflkilerini iyilefltirmek, yani yetki sahiplerinin iflini kolaylaflt rmak ve yetki alt ndakilerin yönetime boyun e melerini daha katlan l r hale getirmek. * Frans zca Management et Communication Conseil in bafl harfleri. E=mc 2 ye gönderme yap l yor. (ç.n.) 6

Fabrikaya ancak ö lene do ru gelebildim. Tren gerçekten de rötar yapm fl ve benim için ayr lan kiral k arabaya binmeden önce epeyce beklemem gerekmiflti. Bununla birlikte, flimdiden bir sürü fley oldu: Yolculuk, malathane yi keflif, Martine le tan flma, yönetim kurulu toplant s. Birazdan gelecekler. Onlara sorular soraca m. Cevap veriyormufl gibi yapacaklar. B rakaca m, konuflsunlar. Onlar tan yorum. Y llardan beri onlarla çal fl yorum. Daha bu sabah trende, onlarla karfl laflt m; hepsi birbirinin benzeri, birbirinin yerine geçebilir, hepsi bir fabrika ya da süpürge dolab gibi herhangi bir fleyden sorumlu ve hepsi gökyüzüne kadar yükselen bir hiyerarfli içinde kendilerinden daha yukar daki sorumlular n emrinde. Hava hâlâ karanl kt ve d flar s görülmüyordu. Sanki malathane ye birtak m çekincelerle gidiyormuflum gibi, trenin gidifl yönünün aksi taraf na oturmufl, gidifl yönüne s rt m dönmüfltüm. Yolcular yavafl yavafl uykudan uyan yordu. Birkaç flimdiden çal flmaya koyulmufltu. Bana pek de uzak olmayan bir yerde ihtiyatl, kalburüstü, çok ciddi görünüfllü, gri k yafetinden üst düzey bir din adam oldu- u kolayca anlafl lan biri vard : Bu, belki ç lg n bir Paris gecesinden sonra piskoposlu una geri dönen bir piskopos veya altlar n teftifl etmek üzere taflraya giden daha yüksek bir görevli, bir kardinaldi. Vagona da lm fl dört befl kifli bir fleylerle u rafl yor, yer de ifltirip duruyor, birbirleriyle konufluyor ve flefleri olmas gereken, parlak sar bir gömle in üzerine yeflil bir kravat takm fl, genç ve güven dolu bir adam düzenli aral klarla ziyaret ediyordu. Adam n önüne, yan na, etraf na bilgisayar, telefonu, kahvesi, ajandas, portakal suyu barda, gözlü ü, dosyalar, ceketi, hesap makinesi ve gazeteleri yay lm flt. Sanki flimdiden bürosundaym flças na, ona dan fl yorlard. fiüphesiz, birkaç av hayvan yakalamak için taflradaki flirket cang - l na sefere gidiliyordu. Savafla haz rlan yorlard. Birazdan herhangi bir teknik komiteye sunulacak bir raporun son düzeltmeleri yap l - yordu. Ticari bir önerinin maliyeti, vergileri ve ihtiyat paylar n n hesaplanmas tamamlanmak üzereydi. Yeni uyand klar halde zinde ve baflar l yd lar. 7

Aralar nda ince, oval yüzlü, kara gözlü, esmer bir genç kad n vard. Henüz ad n n Myriam oldu unu bilmiyordum. Bir belge göstermek için flefine do ru e ildi inde, bej kaza n n aç k yakas ndan gö üslerinin bafllang c ve aç k mor sutyeni görülüyordu. Çok k sa bir etek giymiflti. Bir an için göz göze geldik. Çok çekiciydi. Bunu ona nas l söyleyebilirdim? Bir not yaz p, kontrolörle ona gönderebilirdim. Sizi çok güzel buluyorum. Sizden etkilendim. Notu al p flaflk nl kla okur ve hofl bir gülümsemeyle bak fllar n bana çevirirdi. Böyle olaca na, beni görmeden yan mdan geçip kendi yerine oturdu. Tren birazdan son dura a varacak, arkadafllar yla kalabal a kar fl p gözden kaybolacak ve onu bir daha hiç göremeyecektim. Bu ifladamlar n n aras nda bir sevgilisi var m yd? Belki de yeflil kravatl adam n k z arkadafl yd, kim bilir? Gidecekleri üç y ld zl otelde bu akflam kim onunla birlikte olacakt? Peki ya di erleri? Her biri kendi odas nda, erotik say labilecek bir film izleyerek ve flirketin hesab nda görülmemesi için, bu ekstray ertesi sabah gizlice ödeyecek olman n verdi i s k nt yla mastürbasyon mu yapacakt? Yoksa içlerinden birinin odas nda ç lg n bir parti için mi toplanacaklard? Gerçekleflmesi neredeyse imkâns z bir olas l k: Seks, cinsiyeti kullanma ve suiistimal etme, dine oldu u gibi sanayiye de zarar verir ve din adamlar gibi, personelin de güçlerini, müflterileri memnun etmek için saklamalar gereklidir. Myriam la bu k sac k karfl laflma, bu sabah n ilk olay yd. kincisi ise hemen ard ndan gerçekleflti, ve tabiri caizse, gazetedeydi. Birinci sayfada, gitti im flirketle ilgili bir makale vard. Esas fabrikas, yani ana fabrikas ve merkezi Haute-Tarentaine bölgesinde, Valeville de olan Frans z endüstrisinin bakanlar n söyledi i gibi bu en de erli kuruluflunu, ekonomi uzmanlar n n söyledi i gibi aile flirketi olmakla birlikte uluslararas ölçekteki bu Endüstriyel Bileflim Maddeleri malathanesi ni herkes bilir. Dikkat çekici bir bafll n malathane nin sonu mu geliyor? hemen alt nda, flirketin yabanc bir grup taraf ndan ele geçirilmekte oldu u yaz l yd. Bu henüz ekonomi bas n n n ç kard bir söylentiydi, fakat ifl çevrelerinde ifllerinin, çevrenin ifllerine benzedi i çevre bir bomba etkisi yapmakta gecikmeyecekti. Valeville deki fabrikan n da lmas n- 8

dan, üstüne üstlük kapanmas ndan korkan flirket personelinde flimdiden tedirginlik, hatta panik yarataca n düflünüyordum: Binlerce insan iflsiz b rakacak ve bütün bölgenin ekonomisini altüst edecek ekonomik bir sars nt. Bu haber, her halükârda üstlendi im göreve belli bir renk kat yordu. Yolcular ani bir heyecan sard. Tren rötar yap yordu. Yine! Bu ay pt! Telefonlara sar l nd. Herkes flefini, müflterisini, sekreterini, ifl arkadafl n ar yordu: Yar m saat, üç çeyrek saat, bir saat sonra orada olacaklard. Herkes yak n yordu. fiimdiden dünyan n iflleyiflinde bir düzensizlik olmufltu. Ve yolculuk boyunca yan nda oturanlarla üç kelime bile etmemifl olanlar, flimdi s ra arkadafl n tan k göstermeye çal fl yordu. Bak n, diyorlard, ulusun kalk nmas için, pazartesi sabah evlerini b rak p yollara düflen savaflç lara nas l davran - yorlar... Ne ac! Hatta içlerinden biri bo uk bir sesle, Paris-Saint- Flour ekspresinin geçen hafta nas l yirmi befl dakika rötar yapt n anlat yordu. Valeville e ve malathane ye varmam bir saatten az sürdü. Fabrika, flehrin ç k fl nda, da lar ile nehrin aras nda uzanan genifl bir ovaya kurulmufltu. Dingin bir sonbahar sabah yd. Yol bir sürü küçük çitle kesilmifl çay rlar ve araziler boyunca ak p gidiyordu. Gri yük örtüleriyle askeri araçlara benzeyen kamyon konvoylar yla karfl lafl yordum. Nihayet uzakta, bembeyaz bir duman sorgucunun yükseldi i, iç içe geçmifl boru düzenekleriyle desteklenen yüksekçe bir yap n n yass ve siyah tepesinin belirdi ini gördüm. Herkesin mutlaka flu ya da bu gün foto raf n gördü ü ve logosunda bulundu una göre malathane nin de sembolü olan bu kule, merkezi üniteydi. Yavafl yavafl uzun bacalar, karmakar fl k atölyeleri ve stok ambarlar n keflfettim. Arabay ç narlarla çevrili, kesinlikle ziyaretçilere ayr lm fl park yerine b rakt m, çünkü kendimi hâlâ s radan bir ziyaretçi olarak görüyordum. Güvenlik görevlileri ve köpekleri, fabrikay çevreleyen demir parmakl klar boyunca gidip geliyordu. Ticari ve idari bölümlerin bulundu u devasa bina, giriflin hemen yan ndayd. Bir yolcu gemisine benzer flekilde infla edilmiflti: Baz katlar, bir geminin üst güverteleri gibi, binan n bütününe göre geri- 9

de kalm flt ; beflinci ve yedinci katlar, a açç klar n belli belirsiz seçilebildi i bir terasa aç l yordu. Giriflteki büyük salona yer yer madeni çiçekler serpifltirilmiflti ve duvarlarda ya da seyyar panolarda malathane de üretilen endüstriyel bileflimlerin tüm dünyada nas l kullan ld n gösteren foto raflar vard. Afifllerde büyük bir ciddiyetle belirtildi i gibi, sonuçlar - n n kuflku götürmeyecek denli iyi oldu u göz önüne al narak bu bileflimlerin her zaman en geliflkin, en etkili ve en ucuz oldu unun alt çiziliyordu. Dan flmaya müracaat ettim, görevli k z bir listeyi inceledi ve benimle Madam Serval diye birinin görüflece ini belirtti; ona haber verecekti. fiüphesiz bir yanl fll k olmal, dedim ona, çünkü geçen hafta kendisiyle de kararlaflt rd m z gibi önce Baflkan la görüflmem gerekiyordu. Kabul görevlisi bafl n sallad ; talimatlara göre hareket etmekten baflka bir fley yap lamazd, dolay s yla önce o han mefendinin karfl s na ç kacakt m. Kimli imi al p, karfl l nda ceketimin yakas na takaca m bir kart verdi ve biraz beklememi rica etti. O s rada salona küçük bir grup girdi ve bunlar n biraz evvel trende dört dönen insanlar oldu unu gördüm. Do al olarak aralar nda o esmer kad n da vard. Üstünü de ifltirmifl, sanayi kurulufllar na çok daha uygun bir k yafet giymiflti. Ona gülümsedim, ama hiç görmemifl gibi davrand. Yan ma bir kad n yanaflarak Madam Serval in yard mc s oldu unu söyledi. Beni onun yan na götürmek istiyordu. Asansöre binince, ad n ilk kez duydu um bu Madam Serval in kim oldu unu sordum. Yard mc s soruma biraz flafl rm fl gibi göründü. Onun insan kaynaklar müdür yard mc s oldu unu söyledi. Üstelik Madam Serval in beni gayet iyi tan d n san yordu. kinci kattayd k ve önümüze upuzun bir koridor aç l yordu. Numaral bir kap - n n önünde durmadan önce, iç karart c duvarlar aras nda ilerledik. Madam Serval in yard mc s, t klatt ktan sonra kap y açt, ard ndan içeri girebilmem için geri çekildi. Madam Serval bana do ru ilerledi ve onu hemen tan d m. Karfl mdaki Martine di. Neredeyse hiç de iflmemiflti. Petits Degrés bar n, salonun dibindeki masam z hat rlad m. Gülümsüyordu. Bir 10

anl k bir tereddütten sonra kucaklaflt k. Bu sensin! Evet! Gördün mü bak! Ne kadar oldu? Hemen hemen on befl y l san r m! Bilseydim... Sana, Paris e telefon edecektim, ama... Gözlerinin ve dudaklar n n çevresinde beliren hafif k r fl kl klara bak yordum. Martine... Ayn üniversitede ayn dersler takip edildi i için sonbaharda da devam eden yaz aflklar. Sert k fl mevsimine direnemeyen aflklar. Birbirimizle görüflememifltik. Haf zam n derinliklerinde saklad m, babam n an s yla iç içe olan onun, ikimizin görüntüleri var flimdi. Babam n ölümünden önceki günlerde benim yan mdayd. Ve onu burada, bu büroda, on befl y l sonra görünce, gözlerimin önüne aniden, bembeyaz örtülerin üzerindeki zay f ve kararm fl yüz geldi. Fontmaure da... Seni sonsuzlu a yolcu etti imiz yer. Martine ve ben ölü yapraklarla kapl yolda yürüyoruz. Tu la duvarlar n üzerini, yer yer dökülen yabani asmalar sarm fl. Birkaç basamak t rman - yoruz. Düofondan ad m söylüyorum. Kap aç l yor. kinci katta, dipte, solda. Yatakta oturmuflsun. S rt na bir sürü yast k konulmufl. Donuk ve bombofl gökyüzünden baflka bir fleyin görülmedi i pencereden bak yorsun. Ellerini dümdüz yata a b rakm fls n. lk kez ellerine bak yorum. Zorlukla nefes al yorsun. K m ldam yorsun. Bembeyaz örtülerin üzerinde zay f ve kararm fl yüzün beliriyor... Martine birkaç kelimeyle neler yapt n anlatt. Nas l evlendi ini ve hemen ard ndan nas l bofland n. Aslen oral oldu u bu bölgeye bunu zaten biliyordum nas l geldi ini. malathane ye nas l girdi ini ve flimdi on iki yafl nda olan o lu Fabien la birlikte ailesinin evine nas l yerleflti ini. S ra bana gelince, ben de onunkine benzeyen hikâyemi k saca anlatt m: Evlilik, çocuklar, boflanma ve yaflam n yerine geçen ifl hayat. Ertesi gün için beni evine akflam yeme- ine davet etti. Gevezelik ederiz. Birkaç arkadafl daha gelecek. Zevkli olacak. Taflrada da insanlar n yaflamay bildi ini göreceksin! 11

Sonra ciddi konulara geçtik: malathane. Sabah gazetelerde yer alan, ard ndan da radyo ve televizyonlarda tekrarlanan haber flirket içinde yay lm fl ve personelin konufltu u tek konu haline gelmiflti. Sendikalar yönetimle görüflmek istemiflti. Paris teki d fl iliflkiler bürosu gazetecilerin ak n na u ram flt. fiimdilik bilgi aktar lmamas ve yorum yap lmamas yönünde talimat verilmiflti. Fakat baflka bir fley daha vard. Bunu söylerken sesini biraz alçaltt. Baflkan la k sa bir görüflme yapmam düflünülmüfltü. Fakat Baflkan afl r derecede dakik oldu u halde, bu pazartesi sabah odas nda de ildi. Kimse nerede oldu unu bilmiyordu; bu da yönetimdekiler aras nda biraz endifle yarat yordu. Kap çal nd ve Martine in yard mc s, trendeki genç kad nla birlikte kap da belirdi. Martine hemen onu bana tan tt. Myriam, yeni bir bilgiifllem sistemi kurmak üzere birkaç haftad r flirkette bulunan bir hizmet firmas n n eleman yd. Bunun üzerine bana bakmak, gülümsemek ve hatta sabah karfl laflt m z kabul etmek zorunda kald. Biraz ciddi ve ahenkli inifl ç k fllarla dolu bir ses tonu vard. Onu iyice çekici bulmaya bafllam flt m. Uygulamadaki bir ayr nt y Martine le görüflmek için gelmiflti. Bana ikinci defa gülümsemeden, neredeyse geldi i gibi hemen gitti. Bunun üzerine Martine le birlikte, benim yapacaklar m gözden geçirdik. Baflkan n istedi i gibi, yönetim kurulu toplant s na birkaç dakikal na kat lacakt m. Toplant da görevimin amac n anlatacak ve genel düzenle ilgili birkaç soru sorabilecektim. Ard ndan müdürlerin her biriyle teker teker görüflmem kararlaflt r lm flt. Hafta boyunca görüflüp konuflaca m insanlar n listesini inceledik. Martine bana gerekli bilgileri veriyordu. Uzun uzun konuflmaya gerek kalmadan çok kolay anlafl yorduk. Eski suç ortakl m z, olaylar alg - lamadaki benzerli imizi, bir iflin özünü ayn h zla kavrad m z yeniden keflfediyordum. Sanayi kurulufllar na özgü o kurfluni donuk fl kla y kanan bu so uk büroda üniversite kütüphanesinin küçücük lambalar ndan yay lan sar fl n ayd nlatt o cilal, uzun ahflap masada hâlâ yan yana oturuyormufluz gibiydik. Gene kap ya vuruldu. K sa iki vurufl. Martine in cevap vermesine f rsat kalmadan, tombul ve dazlak bir adam odaya dald. 12

Hâlâ bir fley yok. Kimse bilmiyor, dedi yüksek sesle. Ne Paris tekiler ne de ailesi. Bir saat sonra içiflleri bakan na haber verilecek. Bunlar söyledikten sonra orada oldu umu fark etti ve söyledikleri bir yabanc taraf ndan duyuldu u için bir an rahats z olmufl gibi göründü. Hemen bana do ru ilerledi. Sizi bekliyorduk, dedi. Bu, insan kaynaklar müdürü Ludovic Ardillart d. Elimi kuvvetlice s kt. Sonra içeri girerken söyledi i, Baflkan ve onun ortadan yok olmas yla ilgili oldu unu anlad m sözlerine hiç de inmeden, k sa bir hofl geldiniz söylevine giriflti; beni gemiye kabul etmekten memnun oldu unu, flirketin tam göbe inde olaca m ve dolay s yla sorunlar n görece im için benden hiçbir fley gizlenemeyece ine göre, a z m n s k l na güvenebilece ini; ama ait oldu um çal flma grubunun ününü bildi inden bu konuda hiçbir kayg duymad n, üstlendi im görevin ne denli nazik oldu unu bildi ini, kendisinin ya da Madam Serval in bana gereken kolayl klar göstermekten mutluluk duyaca n ve nihayet biraz sonra, yönetim kurulu toplant s nda yeniden görüflece imizi dile getirdi. Ve tek kelime bile etmeme f rsat vermeden elimi yeniden kuvvetle s kt ; biraz sonra gene görüflece imize göre anlams z bir hareketti bu. Gerçekten de biraz sonra Martine beni yönetim kat na, beflinci kata götürdü. Bir asansöre bindik. Kumanda dü melerine bakarken, yerin alt nda dört kat daha oldu unu ve beflinci kat n üzerinde daha birçok kat oldu u halde bu asansörün o katlara ç kmad n fark ettim. Martine beni toplant salonunun giriflinde b rakt. Yaflamdaki en önemli ilkenin dakiklik oldu una inanan ve bir pencere aral nda ciddi ciddi konuflmakta olan iki müdür flimdiden oradayd. Bir dan flman n geldi inden haberdar olduklar n belirterek, kendilerini birer cümle ve mimikle tan tt larsa da isimlerini akl mda tutamad m: dari ifller müdürü ile bak m servisi müdürü. Ard ndan di erleri geldiler; kim olduklar n bilemedi im, ama hepsi de Martine in bana verdi i flirket flemas n n en tepesinde yer alan yaklafl k on iki kifli üretim, bilgiifllem, sat fl müdürleri, vs. Gruptaki tek kad n n ad Émilienne Müller di; araflt rma ve gelifltirme 13

bölümünü yönetiyordu. Sar fl n, etli butlu, k rk yafllar nda görünen güzel bir kad nd ; siyah, bol bir deri etek ve yeflil kadife bir ceket giymiflti. Ludovic Ardillart gruba kat ld ve genel müdürün gelmesi beklenirken toplant ya gayri resmi olarak baflland. Büyük, oval bir masan n çevresinde yerlerini ald lar, bana da kibarca bir yer göstererek, görevimin amaçlar n k saca aç klamam beklediler. Ard ndan gelen tart flmadan, flu s ralar devreye girmemin uygun olmad, bunun daha sakin bir zamanda yap lmas gerekti i ortaya ç kt, ancak nedenini söylemekten kaç nd lar. Aç kças, flirketteki insan iliflkilerinin iyilefltirilmesi konusunu tart flacak halleri yoktu. Baflka kayg lar da vard, bunu anl yordum ve Genel Müdür Henri de Roquemorel içeri girdi inde, Valeville ve imalathanesinden derhal ayr lmam gerekti ini düflünüyordum. Uzun boylu, kibar görünüfllü, genç, fl k, güler yüzlü biriydi ve mükemmel beyazl kta iri diflleri vard. Gelip elimi s kt. Bir yabanc n n yan nda esas sorundan bahsedilemeyece i için, hangi konuda konufluldu unun fark na varm flt çoktan. fl arkadafllar n n görevimin ileri bir tarihe ertelenmesiyle ilgili ortak talebine hiç flafl rmad. Fakat flirketteki ifl iliflkilerinin kalitesi flu an için ona tamamen önemsiz görünse de, kendi fikri sorulacak olursa, Baflkan n verdi i bir karar n yeniden tart flmaya aç lmas için bir neden göremiyordu. Koflullar birazdan bunlar aram zda görüflece iz öngörülenin yap lmas - n gerektiriyordu. Kiflisel görüflünü böylece belirttikten sonra, gerçekten baflar l tüm yöneticilerin onaylad bir yönteme göre astlar na fikirlerini sordu. Müdürler derhal düzenli bir s rayla geri ad m att lar ve rekabetçi flirketlerin tüm yönetim kurullar nda yürürlükte olan usullere göre, gülünç duruma düflmeden, en güçlünün fikrine kat ld lar. Böylece o hafta boyunca, önceden kararlaflt r lan görüflmeleri yapmam onaylanm fl oldu listeye daha o sabah insan kaynaklar yönetimi el koymufltu. Her biriyle teker teker görüflece im hat rlat ld, ama buna pek de sevinmifl gibi görünmediler. Genel müdür ek bilgilere ihtiyaçlar olup olmad n sordu. Hay r, dediler, daha fazla bir fley bilmek istemiyorlard. Bir an evvel aralar nda konuflmak için acele ediyorlard. Yanlar ndan ayr ld m. 14

Görevim, elle yaz lm fl çok özel ve gizli bir mektupta belirtilmiflti; MC2 nin müdürü, bu mektubu Endüstriyel Bileflim Maddeleri malathanesi nin Paris Iéna Caddesi ndeki flubelerinde faaliyet gösteren genel kurul baflkan na bizzat elden vermiflti. Kimse bu belgeden tek bir iz bile bulamayacak. Ben sadece ak ldan söyleyebilirim.... tarihli görüflmemizde, Valeville deki malathane fabrikas nda insan iliflkileriyle ilgili bir çal flma yapma görevini flirketimize vermek istediniz. Bu görevin amac n n, Yönetim Kurulu ndaki üst kadrolar n genel anlay fl durumunu de erlendirmek, tutum ve yükümlülüklerini saptamak oldu unu gördük. Do al olarak bu amaç hiç belli edilmeyecektir. Bu nedenle, müdahalemiz flirket iliflkileri ve iletiflimini iyilefltirmeye yönelik bir çal flma gibi gösterilecektir. Di er düzeylerdeki personel de kadrolu memurlar, ustabafl lar, teknisyenler izlenecektir. Size ayr ca gönderece imiz resmi mektupta, bu görevi üstlenen flirketimiz eleman n n deneyim ve yetkileriyle ilgili tüm bilgileri bulacaks n z... Baflkan tam olarak neyi bilmek istiyor? Müdürlerinin onu sorgusuz sualsiz izleyecek kadar sevip sevmediklerini mi? Ya da sadece ondan hofllan p hofllanmad klar n m? malathane nin geliflmesini sa lamak için ne gibi s k nt lara katlanabileceklerini mi? Birkaç sayfa hizmet durumum, yetkilerimin yüksekli i, geniflli- i ve derinli ine ayr lm fl. Burada terimler, görüfl ak fllar, ba lay c kelime gruplar art arda s ralanm fl. Öyle ki ortaya endüstriyel ve ekonomik azizlik halesiyle çevrilmifl birisi ç kmakta. Çok deneyimli, bu alanda bilgi sahibidir ve tek kayg s, gerçe e dikkatle bakanlara flirketin esas amaçlar n gözden kaç rma imkân tan mayan flu ünlü ekonomik gerçeklik ve somutluktur. Mükemmeliyet ve kalitenin olas tüm biçimlerine eksiksiz ve gerçek bir duyarl l k gösterir. Cesur ve mücadeleci oldu u kadar, de iflik ve deneyim art r c görevlere de düflkündür... Baflkanlar n, müdürlerin, insan kaynaklar yöneticilerinin, hatta insan kaynaklar n gelifltirme flirketin, genel ç karlara ne denli önem verdi ini gösteren bir terim yöneticilerinin bile gözlerini kamaflt racak bir dil. Çünkü bilinen tüm âlemlerin en gerçekçisi olma iddias nda olan flirketler âlemi, ayn zamanda bofl kelimelerin ve bilgin baykufl misali beylik sözlerin de en fazlas n 15

ister. Eksiksiz kaliteden, mükemmeliyetten, s f r hatadan, kesintisiz geliflmeden, daimi iyilefltirmeden bahseder: En ünlü felsefecileri ve fizikçileri k flkançl ktan çatlatacak saltl kta kavramlar. Ve ben, insan iliflkileri konusunda bir uzman olarak ortaya ç k yorum; bu öyle ola anüstü bir tan mlama ki, beni tüm terapistlerin, psikologlar n, psikiyatrlar n ve psikanalistlerin üzerine ç kar yor. S k nt s n çektikleri ruhsal karmaflalar teflhis etmeye çal flarak flirketlerin içini defliyorum: Kimlik bunal mlar, bölünmeler, nevrozlar, duygusal eksiklikler, kayg lar ve çeflitli körlükler. En ucuz oldu u kadar, en etkili ve özellikle de flirket yöneticilerinin en ufak rahats zl k duymaks z n yutabilecekleri ilaçlar sal k veriyorum. Ve iflte ilk müflterim. Tekdüze bir sesle, beylik sözlerin art arda s - raland bir söyleve giriflen fliflman ve k sa biri. Gözlü ünün camlar kapkal n, bak fllar n yakalayam yorum. Atölyesinde adaleti nas l sa lamaya çal flt n anlat yor. Bu yerine getirilmesi imkâns z bir görevmifl, çeliflen istekler aras nda s k fl p kalm fl, yapabilece inin en iyisini yap yormufl, do du u kasabada y k k dökük bir ev sat n alarak onarm fl, cumartesi ve pazar günleri ailece oraya gidiyorlarm fl, böylece çocuklu unun do as ve hayvanlar yla hasret gideriyormufl. Hepsi bir büro ya da atölyede çal fl yorlar. Ufak tefek ifller yapmak veya bahçeyle u raflmak için evlerine gidiyorlar. Spor yap yorlar. Sürekli bir fleylere yetiflmeye çal fl yorlar. Ava gidiyorlar. Çeflitli derneklere üyeler. Aile hayatlar, üç televizyonlar, bir karavanlar var. Yemeklerini a r a r yiyorlar. Hayattan fazla flikâyet etmiyorlar. nflaat yapt rm fllar. Uzun süre borç ödemifller. Hayattan yak n yorlar. fle arabayla geliyorlar. Yak ttan tasarruf etmek için arabay çok h zl sürmüyorlar. Çocuklar var. Zarar verebilecek fleylerden bahsetmemeye çal fl yorlar. Tuza a düflüyorlar. Bugün kayg l - lar: S k nt, beslenecek bir kaynak bulmufl. Ö len beni, flirket restoran dedikleri yemekhaneye götürdüler. 16