ÇÖZÜM. Yrd. Doç. Dr. Enver BOZDEMİR*

Benzer belgeler
Denetimnet.net. Mart Konu: Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Düzenlemeler.

SİRKÜLER NO: POZ-2016 / 14 İST, ÖZET: Şirketlerin Türk Ticaret Kanunu na göre bağımsız denetime tabi olmasını belirleyen hadler indirildi.

SİRKÜLER SAYI : 2018 / 33 İstanbul,

BAKIŞ MEVZUAT KONU 2013 YILINDA BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLER

Sirküler Rapor /165-1

YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş.

SİRKÜLER 2018/47: 2018 Yılından İtibaren Bağımsız Denetime Tabi Şirketlerin Belirlenmesine Dair Karar

KONU: Hangi Şirketlerin Bağımsız Denetime Tabi Olacağı Belirlendi.

FK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD. ŞTİ.

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR

Bağımsız denetime tabi olacak şirketler hakkında sirküler.

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLER BAKANLAR KURULU KARARI İLE BELİRLENDİ. Söz konusu Kararnamede bağımsız denetime tabi olacak şirketler;

Konu: BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE DAİR HADLER VE DİĞER ŞARTLAR YENİDEN BELİRLENMİŞTİR

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLAN ŞİRKETLERE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR BELİRLENDİ

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE DAİR KARAR

DUYURU: /38 BAĞIMSIZ DENETİME TABİ ŞİRKETLERİN KAPSAMI GENİŞLETİLMİŞTİR (2018/11597 SAYILI BAKANLAR KURULU KARARI)

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2014/159 Ref: 4/159

MÜNFERİT VE KONSOLİDE FİNANSAL TABLOLARININ HAZIRLANMASINDA TÜRKİYE MUHASEBE STANDARTLARINI UYGULAYACAK ŞİRKETLERE İLİŞKİN KURUL KARARI YAYIMLANDI

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE DAİR KARAR

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR

Konu :2018 YILI İÇİN BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLMA KRİTERLERİ DEĞİŞTİ

SAYI : 2013/25 İstanbul,

SİRKÜLER NO: POZ-2018 / 57 İST,

Sirküler Rapor Mevzuat /33-1 BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE DAİR KARARDA DEĞİŞİKLİK YAPILDI

Karşılaştırılan Husus: GENEL DENETİM KRİTERLERİ (Madde 3/1-b-3)

ÇÖZÜM. Serbay MORAY* * Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müfettişi MALİ

Kişiye Özeldir BİLGİ NOTU. Kimden : Aksu Çalışkan Beygo Avukatlık Ortaklığı. Tarih : 22 Şubat 2019

Konu: Bağımsız Denetim Kapsamına Girecek Şirket Kriterleri Değiştirilmiştir (BKK 2018/11597)

Sirküler Rapor /187-1

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE DAİR BAKANLAR KURULU KARARINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR 1

SĠRKÜLER (2013/15) Konu: Bağımsız Denetime Tabi Olacak ġirketlerin Belirlenmesine Dair Karar

SİRKÜLER 2013/08. : 6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu na Göre Bağımsız Denetime Tabi Olan Şirketler Bakanlar Kurulu Kararı İle Belirlendi

Şeffaflık, Sürdürülebilirlik ve Hesap Verilebilirlikte Yeni Yaklaşımlar: Finansal Raporlama ve Denetim Penceresinden Yeni TTK

Sirküler Rapor /81-1 BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE DAİR KARARDA DEĞİŞİKLİK YAPILDI

Sirküler Rapor Mevzuat /53-1 BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE DAİR KARARDA DEĞİŞİKLİK YAPILDI

DUYURU: /11

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE DAİR BAKANLAR KURULU KARARINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR

Sirküler Rapor /202-1 TÜRKİYE MUHASEBE STANDARTLARININ UYGULANMA ZORUNLULUĞUNA İLİŞKİN KARARDA DEĞİŞİKLİK YAPILDI

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLMANIN ÖNEMİ VE TABİ OLMA KOŞULLARI BİLGİ NOTU

SĐRKÜLER Đstanbul, Sayı: 2013/142 Ref: 4/142

Tarih : Sayı : 16 Konu : 2016 YILINDA BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLACAK ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN BAKANLAR KURULU KARARI

2016 YILI BAĞIMSIZ DENETĠM KRĠTERLERĠ

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2017/026 Ref: 4/026

I- TİCARET KANUNUNDA TİCARİ İŞLETMELERE İLİŞKİN DÜZENLEMELER A- GİRİŞ

UFRS Bülten. KGK - Bağımsız Denetim Kapsamı ve Raporlama Çerçevesi Hangi şirketler hangi kapsamda?

Sirküler Rapor Mevzuat /115-1

a) Aktif toplamı koşulu kırkmilyon ve üstü Türk Lirası.

MERSİN SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI

SİRKÜLER RAPOR ( )

DSZ Hukuk & Danışmanlık Ofisi

Bağımsız Denetim Raporunun Düzenlenmesi. YMM Mihdiye Taşçı

DENETİM KURULU KALDIRILAN KOOPERATİFLERDE YENİ DENETİM SİSTEMİ NASIL OLACAK?

2014/001 14/03/2014. KONU: Bağımsız Denetim Tabi Olacak Şirketlere İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı Yayımlandı.

KONU: Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesinde Dikkate Alınan Ölçütler Yeniden Belirlenmiştir.

KONU: Kayıtlı Elektronik Posta Adresini Almayana TL İdari Para Cezası Uygulanacak Hakkındaki Açıklamalarımız

T.C. ZİRAAT BANKASI A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide Olmayan) Aylık Bildirim

II-14.1 sayılı Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya İlişkin Esaslar Tebliği Değişiklik Taslağı

YILMAZ HOLDİNG A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide) Aylık Bildirim

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI MERSİN VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü

BİLGİ NOTU /

2011 YILINA AİT DEFTERLERİN KAPANIŞ TASDİKLERİNDE UYGULANACAK DÜZENLEME

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2018/104 Ref: 4/104

SPK Bilgi Sistemleri Tebliğleri Uyum Yol Haritası

İŞ YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide) Aylık Bildirim

AG ANADOLU GRUBU HOLDİNG A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide) Aylık Bildirim

Sirküler Rapor Mevzuat /74-1

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2016/061 Ref: 4/061

SİRKÜLER İstanbul,

Sirküler Rapor Mevzuat /13-1

ANONİM ŞİRKETLERİN GENEL KURULLARINDA UYGULANACAK ELEKTRONİK GENEL KURUL SİSTEMİ HAKKINDA TEBLİĞ YAYIMLANDI

Denetim Komitesi Yönetmeliği BİRİNCİ BÖLÜM: GENEL ESASLAR

3. YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK DENETİM VE TASDİK SEMPOZYUMU PROGRAMI 3 7 Aralık 2014, Antalya. Dr. Mehmet Ali Özyer Sayıştay 8.

Bağımsız Denetimde Kritik Dönemeç

VERBİS. Kişisel Verileri Koruma Kurumu. Veri Sorumluları Sicili. Nedir?

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

421 SIRA NO'LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ Resmi Gazete No Resmi Gazete Tarihi 14/12/2012 Kapsam

Sirküler Rapor Mevzuat /41-1

PEKİ ŞİMDİ NE OLACAK? BAĞIMSIZ DENETİM YÖNETMELİĞİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRME

AYEN ENERJİ A.Ş. DENETİM KOMİTESİ TOPLANTI TUTANAĞI. Toplantı Yeri: Hülya Sokak No.37 GOP Çankaya/ANKARA

403 NO LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ YAYIMLANDI

KONU:Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Bakanlar Kurulu Kararı,

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

İPEK DOĞAL ENERJİ KAYNAKLARI ARAŞTIRMA VE ÜRETİM A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide) Aylık Bildirim

6. YürürlükBu mükellefler kâğıt ortamında defter tutmaları halinde hiç defter tutmamış sayılırlar.

2. FİNANSAL RAPORLAMA ÇERÇEVESİ VE DENETİME TABİ OLMA YÖNÜNDEN DURUM

BAĞIMSIZ DENETİME TABİ OLMAYAN ANONİM ŞİRKETLERİN GENEL KURULLARINCA DENETÇİ SEÇİLMESİ MÜMKÜN MÜDÜR?

BAKIŞ MEVZUAT KONU: KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİĞİ İZNE TABİ ANONİM ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ YAYIMLANDI

ATLAS MENKUL KIYMETLER YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide Olmayan) Aylık Bildirim

TÜRKİYE MUHASEBE STANDARTLARININ UYGULAMA KAPSAMININ BELİRLENMESİNE YÖNELİK GÖRÜŞ ALINMASINA İLİŞKİN DUYURU

FİNANSAL HOLDİNG ŞİRKETLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK

PARSAN MAKİNA PARÇALARI SANAYİİ A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide) Aylık Bildirim

YÖNTEM YEMİNLİ MALİ MÜ AVİRLİK ve BAĞIMSIZ DENETİM A..

GERSAN ELEKTRİK TİCARET VE SANAYİ A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide) Aylık Bildirim

KONU : E-DEFTER, E-FATURA UYGULAMASINA İLİŞKİN 421 SERİ NOLU VERGİ USUL KANUNU TEBLİĞİ YAYIMLANMIŞTIR

KAMUYU AYDINLATMA PLATFORMU. FENERBAHÇE FUTBOL A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide) Aylık Bildirim

TÜRK HAVA YOLLARI A.O. Faaliyet Raporu (Konsolide) Aylık Bildirim

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2014/058 Ref: 4/058

TÜRKİYE KALKINMA BANKASI A.Ş. Faaliyet Raporu (Konsolide Olmayan) Aylık Bildirim

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. SİRKÜLER 2013/44

KESİN MİZAN GÖNDERME ZORUNLULUĞU KALDIRILDI

Transkript:

SERMAYE ŞİRKETLERİNDE BAĞIMSIZ DENETİMİN ZORUNLULUĞUNA İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELER VE GÜNCEL GELİŞMELER LEGAL REGULATIONS AND RECENT DEVELOPMENTS ABOUT THE MANDATORY INDEPENDENT AUDIT OF CAPITAL COMPANIES Yrd. Doç. Dr. Enver BOZDEMİR* Öz Ülkemizdeki şirketlerde bağımsız denetim zorunluluğu ilk önce bankalarda, sermaye piyasasındaki halka açık anonim şirketlerde ve sigorta şirketlerinde yapılmaktaydı. Daha sonra bağımsız denetim 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile bütün sermaye şirketleri için zorunlu hale getirilmiştir. Ancak, Türk Ticaret Kanunu yürürlüğe girmeden önce çıkarılan 6335 sayılı Kanun ile tüm sermaye şirketlerin bağımsız denetime tabi olması zorunluluğundan vazgeçilmiş olup bunun yerine bağımsız denetime tabi olacak şirketleri belirleme yetkisi Bakanlar Kuruluna verilmiştir. Bakanlar Kurulu da kendisine tanınan bu yetki çerçevesinde, bağımsız denetime tabi olacak şirketlerin belirlenmesine dair 2012/4213 sayılı Kararı yürürlüğe koymuştur. Çalışmanın amacı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile sermaye şirketlerinin bağımsız denetimine tabi olma zorunluluğunun günümüz yasal gelişmeleri ışığında sistematik olarak incelenmesidir. Bu bağlamda en önemli yasal düzenlemenin 2012/4213 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı olduğu görülmüştür. Buna göre belirli kriterleri aşan tüm sermaye şirketleri bağımsız denetime tabidirler. Ayrıca 6455 sayılı Kanunla tüm anonim şirketler bağımsız denetime tabi kılınmıştır. Anahtar Sözcükler: Bağımsız Denetim, Sermaye Şirketleri, Türk Ticaret Kanunu. * Düzce Üniversitesi İşletme Fakültesi 67

Abstract In our country independent audit requirement, were first being applied to banks, public joint stock companies and insurance companies in the capital market. Then, with the Turkish Commercial Code No. 6102 independent audit has been made compulsory for all equity firms. However, with The Law No. 6335 which was made before the Turkish Commercial Code took effect, them and mandatory independent audit for all capital companies has been lifted and instead of this, the authority to define the companies which mandatory independent auditing will be applied given to the Council of Ministers. The Council of Ministers pursuant to the authority granted to it, has put the Decision No. 2012/4213 into effect, which determines the companies subject to the mandatory independent audit. The purpose of the study is to systematicly investigate the mandatory which took effect with the Turkish Commercial Law No. 6102 for capital companies to be audited independently with the recent legal developments. In this context, it is seen that the most important legal regulation is the Council of Ministers Decision No. 2012/4213. Accordingly, all capital companies in excess of certain thresholds are subject to audit. Also by Law No. 6455, all joint stock companies are also subject to audit. Keywords: External Auding, Corporations, Turkish Commercial Code. 1. GİRİŞ Muhasebe verilerinden elde edilen bilgiler,işletme yöneticilerini, ortakları, tüm çalışanları, kredi verenleri, devleti, tedarikçileri ve nihayetinde işletmeye yatırım yapmak isteyen her kesimi yakından ilgilendirmektedir. İç ve dış tüm paydaşlar işletme ile ilgili tüm kararlarını bu bilgiler ışığında almak durumdadırlar. Tüm bu kesimin geleceğe yönelik verecekleri kararların amaçlara uygun ve tutarlı olabilmesi için muhasebe bilgilerin tarafsız, doğru ve güvenilir olmasıyla ilgilidir. Bu bilgilerin tarafsız, doğru ve güvenilir olabilmesinin sağlanması ise işletmelerde bağımsız olarak yapılan denetimlerle mümkündür. Ülkemizde ilk bağımsız denetim zorunluluğu, 1987 yılında önce bankalarda başlamış olup daha sonra 1989 yılında ise sermaye piyasasındaki halka açık anonim şirketlerde başlamıştır. Daha sonraki yıllarda ise sigorta işletmeleri zorunlu bağımsız denetim kapsamına alınmıştır. 68

Tüm sermaye şirketlerinde bağımsız denetimin yapılmasının zorunluluğu ise bağımsız denetim hükümleri 2013 yılından itibaren uygulanmaya başlayan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(TTK) ile sermaye şirketlerinin denetimine ilişkin usul ve esaslar yeniden belirlenmiştir. Ancak, TTK yürürlüğe girmeden önce Temmuz 2012 tarihinde çıkarılan 6335 Sayılı Kanun ile her ölçekteki sermaye şirketinin bağımsız denetime tabi olması zorunluluğundan vazgeçilmiştir. Bunun yerine söz konusu 6335 Sayılı Kanun ile bağımsız denetime tabi olacak şirketleri belirleme yetkisi Bakanlar Kuruluna verilmiştir. Bakanlar Kurulu da kendisine tanınan bu yetki çerçevesinde, 19/12/2012 tarihinde almış olduğu, 2012/4213 sayılı Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Karar ile hangi sermaye şirketlerinin bağımsız denetime tabi olacağını belirlemiştir. Böylece, anılan Bakanlar Kurulu kararı kapsamına giren şirketler bağımsız denetim yaptırmakla yükümlü kılınmıştır. Bakanlar Kurulu kararı kapsamına girmeyenler şirketler ise bağımsız denetimin kapsamı dışında tutulmuştur. Ayrıca söz konusu Bakanlar Kurulu Kararı nın 4 üncü maddesinin altıncı fıkrasına dayanılarak hazırlanan Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararına İlişkin Usul ve Esaslar ı belirleyen ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeyi amaçlayan Kurul Kararı 12 Mart 2013 tarihinde yayımlanmıştır. Son olarak 11 Nisan 2013 tarihinde 6455 Sayılı Kanunla sermaye şirketlerinde bağımsız denetim zorunluluğu kapsamında şirketlerin denetimine ilişkin hükümlerinde yeniden değişikliğe gidilmiştir. Bu kapsamda, 2012/4213 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamına girmeyen anonim şirketleriçin de yeni bir denetim zorunluluğu getirilmektedir. Kanun kapsamına alınan anonim şirketlerde denetime ilişkin ayrıntılı düzenleme ise Gümrük ve Ticaret Bakanlığı nca hazırlanan ve Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği beklenmektedir. Çalışmanın amacı, 13 Ocak 2011 tarihinde kabul edilen 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu ile sermaye şirketlerinin bağımsız denetimine tabi olma zorunluluğunun günümüz yasal gelişmeleri ışığında sistematik olarak incelenmesidir. Bu bağlamda sermaye şirketlerinin bağımsız denetim zorunluluğunu yasal olarak ilgilendiren TTK ile değişik 6335 ve 6455Sayılı Kanun hükümleri, bağımsız denetime tabi olacak şirketlerin belirlenmesine dair 2012/4213 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı, 12 Mart 69

2013 tarihli Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) tarafından anılan Kararının uygulanmasına yönelik usul ve esasları belirleyen ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeyi amaçlayan tüm yasal düzenlemeler sistematik olarak incelenecektir. 2. TÜRKİYE DE BAĞIMSIZ DENETİME İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELER ve KURUMLAR Son zamanlarda işletmeler daha karmaşık ve uluslararası bir boyut kazanmaya başlamışlardır. Aynı zamanda yeni pazarlarla karşılaşan firmalar, müşterilerine geleneksel güvence ve vergi danışmanlığının ötesinde hizmetler sunmaya başlamışlardır. Bunun bir sonucu olarak da profesyonel muhasebecilere ihtiyaç duyulmuştur. Bu değişmeler karşısında son zamanlarda yaşanan işletme skandallarındaki denetçi hata ve hileleri ile birleştirildiğinde muhasebe ve denetim düzenlemelerinin tekrar incelenmesi ihtiyacı ortaya çıkmıştır (Sylph, 2005,4). Toplumun gelişmesi, ekonomik yapının karmaşıklık derecesinin artması, güvenilir bilgi elde etmenin önemini büyük ölçüde arttırmıştır. Çünkü alınacak ekonomik kararlar, doğrudan doğruya karar alma sırasında elde bulunan geçerli bilgilere dayandırılır. Bu nitelikleri taşımayan bilgilere dayanılarak alınacak kararlar, kaynakların etkin ve verimli bir şekilde kullanılmasını engelleyerek hem topluma hem de karar alıcıların bizzat kendilerine zarar verebilmektedir.bu bakımdan gerek yatırımcılar, gerekse karar alıcılar finansal bilgilerle işletme başarısının ölçülmesinde kullanılan bilgilerde bağımsız bir güvence ararlar (Sağlar ve Tuan, 2009, 349). Bu finansal bilgilerin tarafsız, doğru ve güvenilir olduğunun saptanması konusunda en yaygın ve genel yöntem ise bu bilgilerin bağımsız ve güvenilir bir kişi veya kurum tarafından denetlenmesidir (Güredin, 1999,4). Global ekonominin 11 Eylül ü olarak tanımlanabilen Enron skandalından sonra başta ABD olmak üzere dünyadaki belli başlı ülkeler ve bunların piyasalarını düzenleyen kuruluşlar, özellikle bu skandal ile gündeme yerleşen denetçinin bağımsızlığı konusunda harekete geçmiştir.bağımsız denetçinin faaliyet alanlarının ve kabul etmemesi gereken görevlerin iyice belirginleştirildiği bu yasanın yankıları çok kısa sürede dünyanın her tarafında hissedilmiştir (Deloitte&Touch, 2003,2). Bağımsız denetim alanında ilk önce 2000 li yılların başından itibaren ABD de, daha sonra ise diğer gelişmiş ülke ekonomilerinde arka arkaya 70

ortaya çıkan muhasebe ve bağımsız denetim skandalları ile beraber, kamunun sermaye piyasalarına olan güveninin yeniden tesisi amacıyla birçok ülkede bir takım köklü düzenlemeler yapılmıştır. Bu kapsamda, bağımsız denetimin daha kaliteli ve yeterli güvenilirlikte yapılmasını teminen bağımsız denetim standartları güncellenmiş ve yeni gözetim ve denetim mekanizmaları oluşturulmuştur. (Okur, 2007, 41). ABD de Sarbanes-Oxley Kanunu nun 2002 yılında kabul edilmesi ve Avrupa Birliğinin bağımsız denetime ilişkin 8. direktifi 2006 yılında güncellemesi sonrasında ülkemizde de bağımsız denetim konusu daha yoğun bir şekilde tartışılmaya başlanmış ve bu konuda somut adımlar atılmıştır(yavuz, 2011, 148). Bu kanun ile bu tüm muhasebe ve şirket skandallarına kamuoyunun belirli ölçüde zarar görmesini önleyebilecek düzenlemeler getirilmiştir (Özbirecikli, 2006,14). ABD de uygulamaya geçirilen bu yasa ile kurumsal yönetim açısından işletmelerin hedeflerine ulaşabilmesi, finansal raporlamanın güvenilirliğini sağlamak için iç kontrol sisteminin oluşturulması ve bu sistemin etkin biçimde uygulanması zorunlu kılınmıştır. Buda işletme yönetimine ve bağımsız denetçilere önemli sorumluluklar getirmiştir (Alagöz, 2008, 99). Ülkemizde de muhasebe denetimi konusundaki ilk adım, 1970 li yıllarda dış kredi kaynaklarından yararlanmak isteyen Türk firmaları, muhasebe denetimi mecburiyeti ile karşılaşmışlardır. Daha sonraki yıllarda, Türkiye ye gelen yabancı sermaye akımının hızlanması, uluslararası finansman olanakları, vergi kanunları, TTK, Yabancı Sermaye Başkanlığı na başvuru, yatırım teşvikleri ve iş ortaklıkları konularında danışmanlık yapmak gibi nedenlerle muhasebe denetimini talep etmeleri ile gelişmiştir(uzay ve diğerleri, 2008,3). Bu durum bağımsız denetim firmalarının faaliyete başlamasına yol açmıştır. 1987 yılında 19 denetim şirketi bir araya gelerek Bağımsız Denetim Derneğini kurmuştur. 1989 yılında halka açık şirketler için ilk bağımsız denetim uygulaması başlamıştır(gönen ve Uzay, 2009,3). Daha sonra sigorta şirketleri zorunlu bağımsız dış denetim kapsamına alınmıştır (Kaval,2003,34). Ülkemizde düzenlemelerin yasalar aracılığı ile yapılması, gelişmiş ülkelerdeki gibi denetime ilişkin düzenlemeleri gerçekleştirecek bir meslek örgütünün olmayışı bağımsız dış denetimin gelişimini olumsuz olarak etkilemektedir (Dönmez ve Ersoy, 2006,70). Yine bağımsız denetim alanında 1989 yılında muhasebe hukuku olarak bilinen 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali 71

Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun 2 ve 12 maddelerinde meslek mensupları, işletmelerin mali tablolarının muhasebe prensipleri ile muhasebe standartlarına uygunluğunu ve hesapların denetim standartlarına göre uygunluğunu incelemekle yetkili kılınmıştır. (3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu, madde 2-12) Ülkemizde muhasebe ve denetim standartlarını belirlemek amacıyla 1994 yılında TÜRMOB a bağlı Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu (TMUDESK) kurulmuştur. Bu kurulun görevleri daha sonra 2002 yılında kurulan Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMUSK) devredilmiştir. Daha sonraki süreçte 2003 yılında 3568 Sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanarak TÜRMOB yönetim kurulunca Türkiye Denetim Standartları Kurulu (TÜDESK) oluşturulmuştur. TTK nın geçici 2. maddesinde, kamu tüzel kişiliğini haiz Türkiye Denetim Standartları Kurulu kuruluncaya kadar, Türkiye Denetim Standartlarının TÜRMOB ile ilişkili bir Kurul tarafından uluslararası denetim standartlarıyla uyumlu olarak belirleneceği belirtilmiştir (6102 sayılı TTK, geçici madde 2). Ülkemizde bağımsız denetim alanındaki dağınık yapıyı ortanda kaldırmak amacıyla denetim standartlarının tek elden belirlenmesi ve kamu gözetim kamu gözetim sistemi kapsamında; bağımsız denetçiler ve bağımsız denetim kuruluşlarının yetkilendirme ve tescil, mesleki etik kurallarının belirlenmesi, bağımsız denetim kuruluşları ve denetim uygulamalarının kontrolü, sürekli eğitim, kalite güvencesi ile soruşturma ve disiplin faaliyetlerine ilişkin nihai sorumluluğu üstlenecek kamu tüzel kişiliğini haiz ve idari özerkliğe sahip Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu nun (KGK)kurulması hedeflenmiştir (Başağaç, 2012, 13). Bakanlar Kurulunca 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye istinaden 26.09.2011 tarihinde kararlaştırılan ve 02.11.2011 tarihli, 28103 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile KGKoluşturulmuş ve bağımsız denetim için kamu gözetimi getirilmiştir. Bağımsız denetimin gözetimi konusu, yasal düzenleme olarak hukukumuzda ilk defa 660 sayılı KHK da yer almıştır. Anılan KHK nın çıkarılış amacı; uluslararası standartlarla uyumlu Türkiye Muhasebe Standartla- 72

rını oluşturmak ve yayımlamak, bağımsız denetimde uygulama birliğini, gerekli güveni ve kaliteyi sağlamak, denetim standartlarını belirlemek, bağımsız denetçi ve bağımsız denetim kuruluşlarını yetkilendirmek ve bunların faaliyetlerini denetlemek ve bağımsız denetim alanında kamu gözetimi yapmak yetkisini haiz KGK kuruluş, teşkilat, görev, yetki ve sorumluluklarına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir (660 sayılı KHK md. 1). 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK nin 2 nci maddesine göre ise bağımsız denetim; finansal tablo ve diğer finansal bilgilerin, finansal raporlama standartlarına uygunluğu ve doğruluğu hususunda, makul güvence sağlayacak yeterli ve uygun bağımsız denetim kanıtlarının elde edilmesi amacıyla, denetim standartlarında öngörülen gerekli bağımsız denetim tekniklerinin uygulanarak defter, kayıt ve belgeler üzerinden denetlenmesi ve değerlendirilerek rapora bağlanmasını ifade etmektedir. (660 sayılı KHK, madde 2) Bu şekilde Kurumun, 6102 sayılı TTK daki Dürüst Resim İlkesi ne uygun olarak denetlenen bir ticari hayatın oluşması, kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması, bilgi için muhasebe ilkesinin hayata geçmesi ve en önemlisi Türkiye nin kalkınması yolunda çok önemli bir gerekliliği yerine getireceği beklenmektedir (Acar ve değerleri, 2012, 118). 660 sayılı KHK, TTK nun geçici 2 ve 3. maddelerinde öngörülen kurumları tek çatı altında toplamış olup bu maddelerin uygulama alanı kalmamıştır (Yavuz, 2011, 148).660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile muhasebe mesleği açısından kamu gözetimi, muhasebe ve denetim standartları olmak üzere üç temel konuda düzenleme yapılmış olup bu üç temel alanda tek bir otorite kurulması amaçlanmıştır. Bu Kararname ile SPK, BDDK, EPDK ve buna benzer kurum ve kuruluşların şirketlerin bağımsız denetime ilişkin çok başlı bir yapıdan tek başlı bir yapıya geçişisağlanmıştır. Ülkemizde bağımsız denetime ilişkin nihai yasal düzenleme ise 26.12.2012 tarihli ve 28509 sayılı Resmi Gazete de, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları kurumunca Bağımsız Denetim Yönetmeliği yayınlanmıştır. Bu Yönetmeliğin amacı ise; 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve 26/9/2011 tarihli ve 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname çerçevesinde yapılacak bağımsız denetime, bağımsız denetim kuruluşlarına ve bağımsız denetçilere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir (Bağımsız Denetim Yönetmeliği, madde 1). 73

3. BAĞIMSIZ DENETİME TABİ TUTULACAK ŞİRKETLERİN KAPSAMI VE GÜNCEL GELİŞMELER Ülkemizde bağımsız denetim, faaliyet gösteren yabancı şirketler dışında, özel işletmelerin denetlenmesi önce bankaların Hazine tarafından bağımsız denetime zorunlu kılınmaları ve 1980 lerin sonuna doğru SPK nın halka açık şirketlerde denetim uygulamasına başlaması ile bir ölçüde yaygınlaşmıştır. Bazı holding ve şirketler de kendilerine bağlı işletmelerde ihtiyari olarak denetim yaptırmaya başlamışlardır. Son olarak Enerji Piyasası Düzenleme ve Denetleme Kurumu da bağımsız denetimi zorunlu kılmıştır (Özyürek, 2012,97). 1987 yılından itibaren kamu denetçilerinin yanı sıra bağımsız denetçilerden de yararlanılmaya başlanılması ile birlikte 3568 Sayılı Kanun dışında Türkiye de bağımsız denetim uygulamaları, Sermaye Piyasası Kanunu ve Bankalarla ilgili mevzuat çerçevesinde de yapılmaya başlamıştır(akgül, 2000, 68-69). Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK)Seri:X No:22 Sayılı Tebliği ne göre zorunlu bağımsız denetime tabi şirket türleri özetle şunlardır: (Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Standartları Hakkında Tebliğ, madde 5) SPK mevzuatına tabi şirketler, BDDK nın gözetimine tabi şirketler (Katılım Bankaları, Faktöring Şirketleri, Finansal Kiralama Şirketleri), Sigorta ve Reasürans Şirketleri, Bireysel Emeklilik Şirketleri, Yatırım fonları, Konut finansmanı fonları, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kapsamına giren şirketler, Kurul tarafından finansal tablolarının bağımsız denetimi gerekli görülen diğer işletmeler. Ülkemizde bağımsız denetim, zorunlu olarak SPK na tabi Borsa İstanbul a kote olan şirketleri, bankaları, sigorta şirketlerini ve enerji alanındaki şirketleri kapsıyordu. Yeni TTK nın yürürlüğe girmesiyle tüm sermaye şirketlerinin bağımsız denetime tabi olması zorunlu hale gelmiştir. Bu kısımda ülkemizdeki sermaye şirketlerinde bağımsız denetimin zorunluluğu sistematik ve kronolojik olarak incelenecektir. 74

3.1. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu 6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu (TTK) 13 Ocak 2011 tarihinde kabul edilmiş ve 1 Temmuz 2012 de yürürlüğe girmiştir. TTK nın getirdiği en önemli değişikliklerden birisi de, halka açık anonim şirketler için zorunlu olan bağımsız denetimin, halka açık olsun veya olmasın bütün sermaye şirketleri için zorunlu hale getirilmişolmasıdır. Yeni Kanun sermaye şirketlerinin, yani anonim, limited ile sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin ve şirketler topluluğunun denetiminde, reformcu bir anlayış ve çağdaş bir açılımla, köklü bir sistem değişikliğiniiçermektedir. Değişiklik, ulusal ve uluslararası piyasalarda güveni kuracak, yerleştirecek ve Türkiye ye yeni bir görünüş kazandıracak çapta ve niteliktedir. İleri bir denetim hukuku anlayışının özelliklerini taşıyan denetime ilişkin hükümler, anonim ve Türkiye de ilk defa denetlenmeye tabi tutulacak limited şirketlerin yapısını ve organsal düzenini teorik düzeyde değiştirecektir(pwc, 2011, 22-23). TTK nın 397 inci maddesinin 4 üncü fıkrası uyarınca denetime tabi olacak anonim şirketlerin ve şirketler topluluğunun finansal tablolarının denetçi tarafından, uluslararası denetim standartlarıyla uyumlu Türkiye Denetim Standartlarına (TDS) göre denetleneceği hüküm altına alınmıştır. Yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu içinde yer alan finansal bilgilerin, denetlenen finansal tablolar ile tutarlı olup olmadığı ve gerçeği yansıtıp yansıtmadığı da denetim kapsamı içindedir (6102 sayılı TTK, madde 397). Denetime ilişkin düzenlemeler sermaye şirketi olan anonim şirketler, limited ve sermayesi paylara bölünmüş şirketlere ilişkin hükümlerin yer aldığı bölümde bulunmakla birlikte, bu şirketlerde, nevine bakılmaksızın, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek kriterlere uygun olması halinde denetime tabi olacağı belirtilmektedir. Yeni Kanunun sisteminde bağımsız denetim, sadece bir sermaye şirketinin denetlenmesine özgülenmemişolupşirketler topluluğunun denetimini de kapsar ve aynı ilke ve hükümlere tabidir. Sermaye şirketinin halka açık, kapalı, büyük, orta ölçekli ya da küçük olması, denetleme ve standartlar açısından bir fark yaratmaz. Konsolidasyona tabi şirketlerin yerli veya yabancı olmaları da denetimin niteliğinde, konusunda, kapsamında ve uygulanan standartlarda değişikliğe yol açamaz(pwc, 2011, 23). 75

3.2. 6335 Sayılı Kanun 6102 sayılı TTK nın Resmi Gazetede yayımlanmasından sonraki dönemde kamuoyunda sermaye şirketlerinin tamamının zorunlu olarak denetimi ile ilgili hükümler çokça eleştirilmiş, iş dünyası, meslek odaları, küçük işletmeler ve meslek mensupları çeşitli platformlarda tepkilerini dile getirmiştir.bu tepki ve beklentilerinde bir ürünü olan 30 Haziran 2012 tarihli ve 28339 sayılı Resmi Gazetede 6335 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yayımlanmıştır. 6335 sayılı yasa ile yapılan değişiklikler sonucunda Kanun gerekçesinde ve yasalaşan ilk metninde yer alan tüm sermaye şirketlerinin denetime tabi olması ile ilgili hükümler yumuşatılmış ve 397 inci maddenin 4 üncü fıkrası uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen şirketlerin bağımsız denetime tabi olması hükmü getirilmiştir(6335 Sayılı Kanun, madde18).6335 Sayılı Yasa ile yapılan düzenlemeyle birlikte, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek şirketler dışında kalan şirketler bağımsız denetim kapsamı dışına alınmıştır. 3.3. 2012/4213 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 397 nci maddesine göre, Bakanlar Kurulu nca 19/12/2012 tarihinde kararlaştırılmış olan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 398 inci maddesi kapsamında bağımsız denetime tabi olacak şirketlere ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla 2012/4213 sayılı Karar 23 Ocak 2013 tarihli ve 28537 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmış ve 1 Ocak 2013 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir (2012/4213 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı).Kararnamede bağımsız denetime tabi olacak olacak şirket ölçütleri ekli I ve II sayılı listede sıralanmış bulunmaktadır. Buna göre söz konusu Kararnamede bağımsız denetime tabi olacak şirketlerin 3 ayrı statüde düzenlenmiş olduğunu görülmektedir. 1. Herhangi bir ölçüte bakılmaksızın bağımsız denetime tabi olacak şirketler; Bunlar Tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte, SPK na tabi olan şirketler, Bankacılık Kanunu uyarınca Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDDK) düzenleme ve denetimine tabi şirketler, Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım sistemi Kanunu kapsamında faaliyet göstermekte olan sigorta, reasürans ve emeklilik şirket- 76

lerdir. Bunlara ilaveten İstanbul Altın Borsasına kayıtlı şirketler, kıymetli maden üretimi veya ticareti ile uğraşan anonim şirketler, lisanslı depoculuk yapan şirketler, TV ve Radyo yayını yapan şirketlerde herhangi bir kritere tabi olmadan bağımsız denetime tabidirler. 2. Özel kriterler ile bağımsız denetime tabi olacak şirketler; Bunlar belli şirket grupları için özel kriterler belirlenmiş durumda bu şirketler Tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte son iki yıllarında aşağıdaki üç kriterlerden ikisini yerine getirmişlerse bağımsız denetime tabidirler. Tablo 1: Özel Kriterler İle Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketler % 25 ve üzeri hissesi Kamu Kurumu Niteliğindeki Kuruluşlara (Sendika, Meslek Odası, Dernek, Vakıf, kooperatif, birlik vb) ait şirketler Yurt Çapında Günlük Gazete Yayınlayan Şirketler Elektronik İmza, Elektronik Haberleşme ve Bilgi Teknolojisi Şirketler Elektrik, Doğalgaz, Petrol Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu düzenlemelerine tabi olarak faaliyetgösteren lisans, sertifika veya yetki belgesi sahibi şirketler Halka Açık Sayılan Şirketler Tasarruf Mevduatı ve Sigorta Fonunu İştirakleri % 50 ve üzeri hissesi Belediyelere Ait Olan Belediye Şirketler Aktif toplamı 40 milyon ve üstü Türk Lirası Yıllık net satış hasılatı 50 milyonve üstü Türk Lirası Çalışan sayısı 125 ve üstü Aktif toplamı 50 milyon ve üstü Türk Lirası Yıllık net satış hasılatı 75 milyon ve üstü Türk Lirası Çalışan sayısı 175 ve üstü Aktif toplamı 75 milyon ve üstü Türk Lirası Yıllık net satış hasılatı 100 milyon ve üstü Türk Lirası Çalışan sayısı 250 ve üstü Aktif toplamı 175 milyon ve üstü Türk Lirası Yıllık net satış hasılatı 100 milyon ve üstü Türk Lirası Çalışan sayısı 250 ve üstü Aktif toplamı 15 milyon ve üstü Türk Lirası Yıllık net satış hasılatı 120 milyon ve üstü Türk Lirası Çalışan sayısı 50 ve üstü Aktif toplamı 150 milyon ve üstü Türk Lirası Yıllık net satış hasılatı 200 milyon ve üstü Türk Lirası Çalışan sayısı 500 ve üstü Aktif toplamı 40 milyon ve üstü Türk Lirası Yıllık net satış hasılatı 50 milyon ve üstü Türk Lirası Çalışan sayısı 125 ve üstü 77

3. Genel kriterler ile bağımsız denetime tabi olacak şirketler; Bunlar tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte hangi sektör ve hangi konumda olduğuna bakılmaksızın aktif toplamı 150 milyon TL, net satış hasılatı 200 milyon TL ve çalışan sayısı 500 kişi kriterlerinden üç şarttan ikisini sağlayan sermaye şirketleri bağımsız denetime tabidir. 2012/4213 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına istinaden yukarıda üç kriterde incelenmiş olan tüm sermaye şirketleri, 6102 sayılı Kanunun hükümlerine göre 01.01.2013 tarihinden itibaren bağımsız denetime tabiler ve 31.03.2013 tarihine kadar herhangi bir bağımsız denetim şirketi ile anlaşmak zorundalar. Bu şirketler aynı zamanda muhasebe uygulamalarını Türkiye Muhasebe Standartları hükümlerine göre yerine getirme zorunluluğu da vardır. 3.4. KGK Kurul Kararı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca 23/1/2013 tarihli ve 28537 sayılı Resmî Gazete de yayımlanan 2012/4213 sayılı Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı nın 4 üncü maddesinin altıncı fıkrasına dayanılarak hazırlanan Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararına İlişkin Usul ve Esaslar ı belirleyen ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeyi amaçlayan Kurul Kararı yayımlanmıştır (12 Mart 2013 tarihli KGK Kurul Kararı). Buna göre söz konusu Karar çerçevesinde şirketlerin bağımsız denetim kapsamında olup olmadıkları aşağıdaki şekilde belirlenmektedir (12 Mart 2013 tarihli KGK Kurul Kararı). 1. Genel ölçütler; Anılan Bakanlar Kurulu Kararında yer alan (I) ve (II) sayılı listelerdeki şirketler dışında, aktif toplamının 150 milyon TL ve üstünde olması, yıllık net satış hasılatının 200 milyon TL ve üstünde olması ve çalışan sayısının 500 ve üstünde olması durumunda üç şarttan en az ikisini sağlayan şirketler bağımsız denetime tabi sayılmıştır. 2. Hesaplamalarda dikkate alınacak finansal tablolar ve dönemler; Kurul Kararında, denetime tabi olunup olunmadığının belirlenmesinde, şirketler ile bu şirketlerin bağlı ortaklıkları ve iştiraklerinin aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatı hesaplanırken vergi mevzuatı çerçevesinde kamu idarelerine sunulmak üzere hazırlanan son iki hesap dönemine ilişkin bilanço ve gelir tablosunun dikkate alınacağı belirtilmiştir. Finansal tablolar 78

açısından 2011 ve 2012 finansal tabloları, çalışan sayısı bakımından ise 2011 ve 2012 yıllarındaki ortalama çalışan sayısı dikkate alınarak yapılacak değerlendirme sonunda söz konusu şartlardan en az ikisi sağlanmış ise, 2013 başından itibaren bağımsız denetim kapsamına girilmesi gerekmektedir. Bağımsız denetim kapsamında değerlendirilmek için yukarıdaki ölçütlerin art arda iki hesap döneminde aşılması beklenmektedir. Örneğin bu hadlerden iki tanesi 2012 de aşılmış ancak 2011 de aşılmamış ise bağımsız denetime geçiş söz konusu olmayacaktır. Örneğin X A.Ş. nin 2011 yılındaki aktif toplamı: 140 milyon, yıllık net satış hasılatı:250 milyon ve çalışan sayısı ise 550 kişi, 2012 yılındaki aktif toplamı: 190 milyon, yıllık net satış hasılatı: 500 milyon ve çalışan sayısı ise 450 kişi olması durumunda X A.Ş. 2011 ve 2012 yıllarında belirlenen ölçütlerden en az ikisinde sınırları aşmış olduğundan 2013 yılında bağımsız denetime tabi olacaktır. 3. Çalışan sayısının hesaplanmasında dikkate alınacak hususlar; Şirketin çalışan sayısının belirlenmesinde ise, muhtasar beyannamede bildirilen aylık toplam çalışan sayısının yıllık ortalaması dikkate alınacaktır. Söz konusu yıllık ortalama, aylar itibarıyla aylık çalışan sayılarının toplamının on ikiye bölünmesiyle elde edilmektedir. Kapsama girmiş şirketlerin kapsamdan çıkmaları içinse, ya art arda iki yıl boyunca genel ölçütlerden en az ikisinin altına düşmeleri ya da sadece bir yıl düşmekle birlikte bu düşüşün en az %20 ve daha fazla olması gerekmektedir. 3.5. 6455 Sayılı Kanun Son olarak sermaye şirketlerinde bağımsız denetim zorunluluğu kapsamında TTK nın şirketlerin denetimine ilişkin hükümlerinde yeniden değişikliğe gidilmiştir. Bu kapsamda, 28 Mart 2013 tarihinde kabul edilen ve 11 Nisan 2013 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 6455 sayılı Gümrük Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 2012/4213 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamına girmeyen anonim şirketleri ile tarım satış kooperatifleri ve tarım satış kooperatifleri birlikleri denetim yaptırmakla yükümlü kılınmıştır. Anılan Kanunun 80. maddesinde 6102 sayılı Kanunun 397 nci maddesine 5 ve 6ncıfıkralar eklenerek, bağımsız denetime tabi tutulmayan anonim şirketler için de yeni bir denetim zorunluluğu getirilmektedir. 79

Buna göre; tüm anonim şirketlerin denetime tabi olması, bağımsız denetime tabi olmayan anonim şirketlerin denetimi ile ilgili esaslar Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenecek ve denetime tabi olduğu halde söz konusu denetimi yaptırmayanların finansal tabloları ve yönetim kurulu yıllık faaliyet raporu düzenlenmemiş sayılacaktır (6455 Sayılı Kanun, madde 80). Yine 6455 Sayılı Kanunun 82.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun Limited Şirketlerde Denetim başlıklı 635. maddesine de yapılan küçük ekleme ile Limited Şirketler bu yenilemenin etkisinden kurtarılmış daha açık ifade ile yeniden getirilen denetim zorunluluğunun dışında bırakılmıştır. Dolayısıyla, limited şirketler, Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararı kapsamına giriyorlarsa bağımsız denetim yaptıracaklardır. Anılan Karar kapsamına girmiyorlarsa denetime tabi olmayacaklardır. Kanun kapsamına alınan şirketlerde denetime ilişkin ayrıntılı düzenleme ise Gümrük ve Ticaret Bakanlığı nca hazırlanan ve Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği beklenmektedir. Ayrıca 6455 sayılı Yasa ile getirilen bu denetim zorunluluğu TTK nın 565 inci maddesi ile yapılan anonim şirketlere gönderme yapma gereği sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketleri de kapsamaktadır. 4. SONUÇ Ülkemizde şirketlerin bağımsız denetime tabi olma zorunluluğu ilk olarak SPK na tabi olan şirketler, BDDK düzenleme ve denetimine tabi şirketler, Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında faaliyet göstermekte olan sigorta, reasürans ve emeklilik şirketleri ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kapsamına giren şirketleri kapsamaktaydı. 6102 sayılı yeni TTK ile yukarıda izah edilen şirketler için zorunlu olan bağımsız denetim, Kanun 397ncimaddesine istinaden murakıplık kaldırılarak halka açık olsun veya olmasın bütün sermaye şirketleri için zorunlu hale getirilmiştir. Ancak, TTK yürürlüğe girmeden önce çıkarılan 6335 sayılı Kanun ile her ölçekteki tüm sermaye şirketlerin bağımsız denetime tabi olması zorunluluğundan vazgeçilmiş olup bunun yerine bağımsız denetime tabi olacak şirketleri belirleme yetkisi Kanunun 18 inci maddesine istinaden Bakanlar Kuruluna verilmiştir. Bakanlar Kurulu da kendisine tanınan bu yetki çerçevesinde, bağımsız denetime tabi olacak şirketlerin 80

belirlenmesine dair 2012/4213 sayılı Karar 23 Ocak 2013 tarihli ve 28537 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmış ve bu Karar 1 Ocak 2013 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Söz konusu Kararda bağımsız denetime tabi olacak şirket ölçütleri sıralanmış bulunmaktadır. Buna göre bağımsız denetime tabi olacak şirketlerin belirlenmesinde üç ayrı kriterde düzenlenmiş olduğu görülmektedir. 1. Herhangi bir kritere bakılmaksızın bağımsız denetime tabi olacak şirketler; Bunlar tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte, SPK na tabi olan şirketler, Bankacılık Kanunu uyarınca BDDK düzenleme ve denetimine tabi şirketler, Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında faaliyet göstermekte olan sigorta, reasürans ve emeklilik şirketlerdir. Bunlara ilaveten İstanbul Altın Borsasına kayıtlı şirketler, kıymetli maden üretimi veya ticareti ile uğraşan anonim şirketler, lisanslı depoculuk yapan şirketler, TV ve Radyo yayını yapan şirketlerde herhangi bir kritere tabi olmadan bağımsız denetime tabidirler. 2. Özel kriterler ile bağımsız denetime tabi olacak şirketler; Bunlar belli şirket grupları için özel kriterler belirlenmiş durumda olup bu şirketler tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte son iki yıllarında Kurul Karanındaki II sayılı listedeki üç kriterlerden ikisini yerine getirmişlerse bağımsız denetime tabidirler. 3. Genel kriterler ile bağımsız denetime tabi olacak şirketler; Bunlar tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte hangi sektör ve hangi konumda olduğuna bakılmaksızın aktif toplamı 150 milyon TL, net satış hasılatı 200 milyon TL ve çalışan sayısı 500 kişi kriterlerinden üç şarttan ikisini sağlayan sermaye şirketleri bağımsız denetime tabidirler. Diğer taraftan 12 Mart 2013 tarihli ve 28585 sayılı Resmi Gazete de KGK tarafından, anılan Kararının uygulanmasına yönelik usul ve esasları belirleyen ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeyi amaçlayan Kurul Kararı yayımlanmıştır. Bu Karar da ise anılan Bakanlar Kurulu Kararında yer alan (I) ve (II) sayılı listelerdeki şirketler dışında, aktif toplamının 150 milyon TL ve üstünde olması, yıllık net satış hasılatının 200 milyon TL ve üstünde olması ve çalışan sayısının 500 ve üstünde olması durumunda üç şarttan en az ikisini sağlayan şirketler bağımsız denetime tabi sayılmıştır. Yine Kararda hesaplamalarda dikkate alınacak finansal tablolar ve dönemlere ilişkin hususlar belirtilmiştir. Son olarak Kurul Kararında şirketlerin çalışan sayısının belirlenmesinde muhtasar beyannamede bildirilen aylık 81

toplam çalışan sayısının yıllık ortalaması dikkate alınarak hesap edilmesi belirtilmiştir. Sermaye şirketlerinin bağımsız denetim kapsamında değerlendirilebilmesi için yukarıdaki ölçütlerin art arda iki hesap döneminde aşılması beklenmektedir. Örneğin bu hadlerden iki tanesi 2012 de aşılmış ancak 2011 de aşılmamış ise bağımsız denetime geçiş söz konusu olmayacaktır. 2012/4213 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına istinaden yukarıdakikriterleri içermiş olan tüm sermaye şirketleri, 6102 sayılı Kanunun hükümlerine göre 01.01.2013 tarihinden itibaren bağımsız denetime tabidirler. Söz konusu Bakanlar Kurulu Kararına göre ülkemizde çok sayıda (1500-1600 civarında olması beklenmektedir) şirketin bağımsız denetim kapsamına girmesi beklenmemektedir. Bağımsız denetim kapsamına giren şirketlerin 31 Mart 2013 tarihinde kadar genel kurullarında denetçi seçilmesi gerekir. Bu nedenle Kararname ile bağımsız denetim kapsamına alınan şirketlerin Mart ayına kadar yapılacak genel toplantı gündemine denetçi seçimini de almaları gerekir. Mart sonuna kadar denetçi seçilememesi halinde, bağımsız denetçi mahkemece atanacaktır. Bu şirketler aynı zamanda muhasebe uygulamalarını Türkiye Muhasebe Standartları hükümlerine göre yerine getirme zorunluluğu da vardır. Sermaye şirketlerinde bağımsız denetime tabi olma zorunluluğu ile ilgili nihai düzenleme ise 6455 sayılı Gümrük Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 2012/4213 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamına girmeyen diğer anonim şirketleri de denetim yaptırmakla yükümlü kılmıştır. Anılan Kanunun 80incimaddesinde 6102 sayılı Kanunun 397 nci maddesine 5 ve 6ncı fıkralar eklenerek, bağımsız denetime tabi tutulmayan anonim şirketler için de yeni bir denetim zorunluluğu getirilmektedir. Buna göre; tüm anonim şirketlerin denetime tabi olması, bağımsız denetime tabi olmayan anonim şirketlerin denetimi ile ilgili esaslar Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği beklenmektedir. Yine 6455 Sayılı Kanunun 82 ncimaddesi ile limitedşirketler bağımsız denetim zorunluluğunun dışında bırakılmıştır. Dolayısıyla, limited şirketler, Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararı kapsamı kriteri olan aktif toplamının 150 milyon TL ve üstünde olması, yıllık net satış hasılatının 200 milyon TL ve üstünde 82

olması ve çalışan sayısının 500 ve üstünde olması durumunda üç şarttan en az ikisini sağlayan bağımsız denetime tabidir. Eğer limited şirketler anılan Karar kapsamındaki kriterlere girmiyorlarsa bağımsız denetime tabi olmayacaklardır. Ancak zorunluluk olmamakla birlikte bu şirketler isterlerse bağımsız denetçi seçebilirler. Ayrıca 6455 sayılı Yasa ile getirilen bu denetim zorunluluğu TTK nın 565inci maddesi ile yapılan anonim şirketlere gönderme yapma gereği sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketleri de kapsamaktadır. Şirketlerin bağımsız denetim kapsamından çıkışta ise ya art arda iki yıl boyunca bu genel ölçütlerden en az ikisinin altına düşmeleri ya da sadece bir yıl düşmekle birlikte bu düşüşün en az %20 ve daha fazla olması gerekmektedir. Bağımsız denetim zorunluluğu getirilen sermaye şirketlerin kapsamının üç kriter olarak belirlenen aktif toplamları, yıllık net hasılatları ve çalışan sayıları ile yüksek rakamlar belirlenerek sınırlı tutulması TTK ile getirilen tüm sermaye şirketlerinde bağımsız denetim zorunluluğu geçici olarak ortadan kaldırmış olması meslek mensupları ve iş dünyasını rahatlatmış bulunmaktadır. Ancak ilerleyen dönemlerde bu rakamların daha da aşağıya indirilmesi durumunda bağımsız denetimin şirketler üzerindeki olumlu etkilerinin beklenmesi hususunda aşama aşama tüm sermaye şirketlerini kapsaması beklenmektedir. KAYNAKÇA Acar, Durmuş, Aktürk, Ahmet ve Coşkun, Ahmet (2012), Gönüllüden Zorunlu Bağımsız Denetime Geçişin Aile İşletmelerinde Kurumsal Yönetime Etkileri, Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 34 (2012): 115-124. Akgül, Başak Ataman, (2000), Türk Denetim Kurumları. İstanbul : Türkmen Kitabevi,. Alagöz, Ali (2008), İşletmelerde İç Kontrol Sisteminin Önemi ve Denetim Komiteleri İle İç Denetim Birimi İlişkisinin Hata ve Hilelerin Önlenmesindeki Rolü, Güncel İşletmecilik Konuları, 95-126. 21 Mayıs 2013 tarihinde www.alialagoz.com.tr/doc-dr-alialagoz.../isletmelerde_ ic_kontrol.pdf-, adresinden erişildi. Bakanlar Kurulu Kararı, (23 Ocak 2013) 2012/4213 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı. Ankara: Resmi Gazete (28537 sayılı) 83

Başağaç, Halil (2012), Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu ve Yeni Türk Ticaret Kanunu, Vergi Sorunları Dergisi, 285 (2012), 21 Mayıs 2013 tarihinde http://www.vergisorunlari.com.tr/ makale_login.aspx?makaleno=4737, adresinden erişildi. Dönmez, Adnan ve Ersoy, Ayten (2006), Bağımsız Denetim Firmaları Bakış Açısıyla Türkiye Bağımsız Dış Denetim Sisteminin Değerlendirilmesi, Bilig Dergisi,36 (2006): 69-91. Gönen, Seçkin, Uzay, Şaban (2009), Türkiye de Bağımsız Denetim Firmalarının Görünümü, 1.Ulusal Kurumsal Yönetim, Yolsuzluk, Etik ve Sosyal Sorumluluk Konferansı, 11-13 Haziran da Edirne de sunulan bildiri. Güredin, Ersin (1999), Denetim. 9. bs. İstanbul : Beta Basım Dağıtım. İç Denetim Bülteni(Mart-Nisan 2003). [y.y.] : Deloitte ve Touch. Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu Başkanlığı (26. 12. 2012) Bağımsız Denetim Yönetmeliği, Ankara: Resmi Gazete (28509 sayılı) Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu Kurul Kararı, (12 Mart 2013), Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararına İlişkin Usul ve Esaslar, Ankara: Resmi Gazete (28585 sayılı) Kanun Hükmünde Kararnameler (02.11.2011) 660 sayılı Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK. Ankara: Resmi Gazete (28103 sayılı) Kaval, Hasan (2003),Muhasebe Denetimi. Ankara : Akademik Denetim. Okur, Mahmut (2007). Bağımsız Denetimin Denetimi. (Yayımlanmamış Yeterlilik Etüdü), İstanbul, Sermaye Piyasası Kurulu Özbirecikli, Mehmet (2006), Bağımsız Denetçinin Müşteri Firmanın Yolsuzluk Eylemi Karşısındaki Tutumu: Şirket Yolsuzluk Vakaları ve Yasal Düzenlemeler Çerçevesinde Bir İnceleme, Muhasebe ve Denetime Bakış Dergisi, 5, 18 (2006): 1-18. Özyürek, Hamide (2012), Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Açısından Bağımsız Denetimin Önemi, Organizasyon ve Yönetim Bilimleri Dergisi, 4, 2 (2012): 95-105. Sağlar, Jale ve Tuan, Koray (2009), İşletmelerde İç denetim Fonksiyonunun Bağımsız Dış Denetim Maliyeti Üzerindeki Etkileri. Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 18, 1 (2009): 343-358. 84

Sermaye Piyasası Kurumu Başkanlığı (12.06.2006). Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Standartları Hakkında Seri: X, No:22 Sayılı Tebliği. Ankara: Resmi Gazete (26196 sayılı) Sylph, Jim (2005), TransparencyandAuditRegulation, FederationDesExpertsComptablesMediterraneens Conference, İstanbul da sunulan bildiri. T.C. Yasalar (11.04.2013). 6455 sayılı Gümrük Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. Ankara: Resmi Gazete (28615 sayılı) T.C. Yasalar (13.06.1989). 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu. Ankara: Resmi Gazete (20194 sayılı) T.C. Yasalar (14.02.2011). 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu. Ankara: Resmi Gazete (27846 sayılı) T.C. Yasalar (30.06.2012). 6335 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. Ankara: Resmi Gazete (28339 sayılı) Uzay, Şaban, Tanç, Ahmet ve Erciyes, Mehmet (2008), Türkiye de Muhasebe Denetimi: Geçmişten Geleceğe, 12. Dünya Muhasebe Tarihçileri Kongre Bildirisi, 20-24 Temmuz 2008, İstanbul da sunulan bildiri. Yavuz, Mustafa (2011), Bağımsız Denetim Kuruluşları ve Bağımsız Denetçiler Üzerinde Kamu Denetimi ve Gözetimi, Mali Çözüm Dergisi, 107 (2011): 147-162. Yeni Türk Ticaret Kanunu - Geleceği Hazırlayan Bir Düzenleme (2011). [y.y.] : PWC, 25 Mayıs 2013 tarihinde www.ttkrehberi.com, adresinden erişildi. 85

86