1. BİLİMSEL YAZILARI HAZIRLAMA TEKNİKLERİ Bilimsel yazı; bilim insanlarınca yapılan bilimsel araştırmaların, araştırmalar sonucunda elde edilen bilgi ve bulguların yansıtılması, bilim dünyasına duyurulması için yazılan yazıdır. Bilimsel araştırmanın tamamlanmış sayılabilmesi için, ulaşılması gereken bir hedef olan bilimsel yazı birkaç sayfalık bir makale olacağı gibi birkaç yüz sayfalık bir kitap da olabilir. Bilimsel yazı; özgün araştırma sonuçlarının ilk yayınlandığı, yazarın deneylerini, meslektaşlarının tekrarlayabilecekleri forma sahip, dergide veya başka bir kaynak belgesinde yayınladığı, bilimsel toplum içinde hemen ulaşılabilir olan yayındır. Bu yazı; yapılmış olan gözlemlerin değerlendirilmesi, istenildiğinde deneylerin tekrarlanabilmesi, ulaşılan sonuçların eldeki verilerle açıklanıp açıklanamayacağını belirlemede esas alınabilecek, yeterli bilgileri içeren bir doküman sunabilmektir. Bir yönüyle bilim dünyasının mensupları arasında bilimsel bir iletişim olarak da ifade edilen bilimsel yazıların önemli iki özelliği bilimsel bir mesaj içermesi ve orijinal olmasıdır. Bilimsel yazının temelini yapılan bilimsel araştırmalar oluşturmaktadır. Nitelikli olarak yapılan bilimsel araştırmalar kaliteli bilimsel yazıların ortaya çıkarılmasını sağlayacaktır. Nitelikli bir bilimsel araştırmanın yapılabilmesi için konunun belirlenmesi, problemin seçimi, ihtiyaç duyulan literatürün taranması, verilerin toplanması ve verilerin değerlendirilmesi gibi işlemler gerçekleştirilmelidir. Konunun belirlenmesinde; ilgili bilim dalı için önemlilik, özgünlük ve konunun bazı sorunlara çözüm üretebilirliği, konuya ilişkin uygun koşulların sağlanıp sağlanamayacağı, konuya ilgili verilere, ulaşılıp ulaşılamayacağı dikkate alınmalıdır. Problemin seçiminde yenilik, ilgi ve yeterlilik gibi kriterler göz önünde bulundurulmalıdır. Yenilik kriterini taşıyan bir araştırma, aynı zamanda anlamlı, fonksiyonel ve güncel bir araştırma olmaktadır. İlgi kriteri konuya duyulan ilgi ve merak anlamındadır. Konuya duyulan ilginin, araştırmanın niteliğini de etkilediği görülmektedir. Yeterlilik kriteri alanda yeterlilik, yöntemde yeterlilik ve yapı yeterliliği olarak üçe ayrılabilir. Alanda yeterlilikte; araştırıcı, konuya ilişkin bilim alanını, problemle ilgili daha önce yapılan hata ve başarıları, yapılan araştırmaları, üretilen ilke ve kuramları bilme yeterliliğine sahip olmalıdır. Yöntemde yeterlilikte; araştırıcı, verilerin toplanması ve değerlendirilmesinde gerekli yöntem, ölçme ve istatistik bilgisine sahip olmak zorundadır. Yapı yeterliliğinde; araştırıcı yapı, sorumluluk alma, risk alma yeterliliğini de gerektirmektedir. Bu yapıdaki kişiler genellikle araştırmacı bir yapı kazanmış durumdadır. Literatür taraması, araştırma konusunun seçilerek anlaşılmasına ve araştırmanın tarihsel bir perspektife oturtulmasına yardımcı olur. Bir araştırmacı araştırmasına başlarken o konuda yapılan önceki araştırmaları ve kavramsal literatürü bilmek zorundadır. Literatür taraması; veri toplama ve toplanan verinin öneminin tartışılması, toplanan verilerin konuyla ya da ilgilenilen problemle ilişkisinin kurulması ve bilginin sınıflandırılması aşamalarından oluşan bir süreçtir. Literatür taramasına araştırma konusu ile ilgili anahtar kelimenin seçilmesiyle başlanır. Daha sonra ilgili veri tabanına ulaşılmaya çalışılır. Anahtar sözcüklerin seçilmesi taramanın en önemli noktasıdır. Bu sözcükler araştırmanın konusunu oluşturan değişkenler dir. Bunun dışında elle gerçekleştirilen mekanik tarama da vardır. Literatür taraması tamamlandıktan sonra araştırmaların sınıflandırılması, birbiriyle karşılaştırılması, birleşen ve ayrılan yönlerin gösterilmesi, bilgiye katkılarının ve farklılaşan yönlerinin eleştirilerek yazılması
gerekmektedir. Literatür taraması araştırmacının bilim adamlığı düzeyinin bir göstergesidir, araştırmanın niteliğini, doğruluğunu ve güvenirliğini yansıtır. Literatür taraması sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmediğinde niteliği zayıf, doğruluğu şüpheli, güvenirliği düşük ve bilim dünyasına çok fazla katkısı olmayan bilimsel yazıların oluşma tehlikesi ortaya çıkabilir. Yaklaşık olarak üç yüz yıllık bir geçmişi olan bilimsel yazıların hazırlanma biçimleriyle ilgili son yüzyılda ortaya çıkan ve uluslararası kabul gören formatlar bulunmaktadır. Bu formatlardan bilimsel makaleler için en çok kabul göreni IMRAD kısaltmasıyla adlandırılmaktadır. Bu kısaltmanın açılımı: Introduction-Giriş, Methods- Yöntemler, Result-Sonuçlar, And: Ve, Discussion-Tartışma şeklindedir. Şimdi bu bölümlerin özelliklerine kısaca değinelim. Giriş (Introduction) Bölümü Bu bölümde bilimsel makalede işlenen konunun daha önceki yayınlarda nasıl ele alındığı sistematik bir biçimde ortaya konularak yeni bir çalışmaya neden gereksinin duyulduğu, çalışmanın niçin yapıldığı ifade edilir. Bilimsel çalışmada geçen her türlü terim ve kısaltmanın ne anlama geldiği açıklanarak ifade edilenlerin kolay ve doğru anlaşılmasına yarayacak temel bilgiler verilir. Bilimsel yazılarda giriş bölümünden önce başlık ve özet yer alır. Başlığın ve özetin bütün yazıyı kapsayacak ve net bir biçimde ifade edecek nitelikte olması gerekmektedir. Bilimsel yazılarda yabancı dilde yer alan özetler yazıya uluslararası boyut kazandırmaktadır. Yöntemler (Materyal-Methods) Bölümü Bilimsel yazıda ele alınan konunun nasıl ele alındığının kullanılan yöntem ya da yöntemlerin özelliklerinin neler olduğunun gösterildiği bölümdür. Bu bölümde bilimsel yazı deneye dayalıysa gözlem veya deney yapılan denekleri, seçme kriterleri açık olarak tanımlanır, deneyde kullanılan malzemenin bütün ayrıntıları verilir. Yerleşmiş yöntemler kaynakları ile verilirken yeterince tanınmayan yöntemler kaynaklarıyla verilmenin yanı sıra kısa ve anlaşılır şekilde anlatılır. Daha önce kullanılmamış yöntemler ise tüm detayı ile anlatılır Sonuçlar (Results) Bölümü Araştırma neticesinde ortaya çıkan bilgi ve bulguların ifade edildiği bölümdür. Araştırmacının kişisel yorum ve önerileri ile birlikte orijinal katkılar burada ortaya konur ve ana noktalar yeniden vurgulanır Bu noktada geriye dönüp bakılarak çalışmanın başarı ile sonuçlanıp sonuçlanmadığı, giriş bölümünün sonunda ifade edilen amaca ulaşılıp ulaşılamadığı ve bilime yeni bir katkıda bulunup bulunmadığı belirtilir. Tartışma (Discussion) Bölümü
Bu bölümün amacı çalışmada elde edilen ana bulguları ortaya koymak, ortaya konulan bulguları daha önce yayınlanmış diğer bilimsel yazılardaki bulgularla karşılaştırmak ve bulguların ne anlama geldiğini tartışmaktır. Daha çok deneye dayılı bilimsel yazılarda yer verilen bu bölümde uyumlu olmayan ya da olması beklenmeyen bulgular kesinlikle saklanmamalıdır. Bilimsel Yazıda Üslup Bilimsel yazıda akademik bir üslup kullanılmalıdır. İfadelerin tarafsızlığını yansıtması için edilgen yapılı cümleler tercih edilmelidir. Bir edebi metinde çağrışım zenginliği olumlu bir özellik olabilir; ama bilimsel bir yazıda bunun tersi söz konusudur; bilimsel yazıdaki cümleler alabildiğine açık, farklı çağrışmalara ve okumalara mümkün olduğunca kapalı olmalıdır. Bu nedenle yazıda sanatkârane değil, yazarın söylemek istediklerini en açık biçimde ifade eden bir dil kullanımı beklenir (Demir, 2005). Yazım kuralları içinse Türk Dil Kurumunca hazırlanan yazım kılavuzu esas alınabilir. Kaynak Gösterimi Bilimsel bir çalışmada (kitap, tez, makale, bildiri vb.) daha önce yapılmış olan çalışmalardan yapılan alıntıları belirtmek amacıyla kaynak gösterilir. Daha önceki çalışmadan yapılan alıntının türü kaynak gösterme biçimini etkilemektedir. Doğrudan yapılan yani alınan bölümde hiçbir değişiklik yapılmadan gerçekleştirilen alıntılar tırnak işaretleri içersinde veya sıkıştırılmış paragraf gibi özel biçimlerle gösterilir. Dolaylı olarak yapılan alıntılar yani alınan bölümde az veya çok değişik yapılarak gerçekleştirilen alıntılarda ise alıntı yapılan kısım tırnak içine alınmaz ya da sıkıştırılmış paragraf gibi özel biçimler kullanılmaz; ancak kaynak göstermek zorunludur. Herkesin bildiği genel bilgiler için kaynak gösterme zorunluluğu yoktur. Kaynak gösterme; dipnotla kaynak gösterme ve metin içinde kaynak gösterme olarak iki değişik biçimde yapılmaktadır. Metin İçinde Kaynak Gösterme Bu yöntem Harvard yöntemi olarak da bilinir ve 1960 lardan sonra Anglo-Amerikan fen bilimleri literatüründe sıklıkla kullanılır hale gelmiştir. Bu yönteme temel olarak benzeyen ancak bazı ayrıntılarda farklılıklar gösteren APA (American Psychological Association) ve MLA (Modern Language Association) gibi başka yöntemler de bulunmaktadır. Bu yöntemde gönderme bütünüyle metin içinde yapılır(atabek, 2005). Bu yöntemde kaynak gösterim biçimi yazar sayısına, yazarın olmamasına, aynı yazarın aynı yılda birden fazla eseri yayımlanmış olmasına göre değişiklik göstermektedir. Bu değişiklikler şu şekildedir. Tek Yazarlı Çalışmada, yazarın soyadı, eserin yayımlandığı tarih verilir. Örnek: Ergin (1983) dilin yaşayan canlı bir varlık olduğunu belirtir. Çok Yazarlı Tek Çalışmada, iki yazar varsa her ikisinin de soyadı verilir. Örnek: Karakoç ve Akyıldız a (1985, 12) göre iletişimin sekiz temel işlevi vardır.
Yazarı Olmayan veya Anonim Çalışma, kitap ya da dergi ise altı çizilir veya koyu punto ile yazılır. Bir derginin makalesi ise tırnak içinde, diğer durumlarda başlığı ve yayın yılı verilir. Aynı Soyadlı Yazarlar: Kaynakçada aynı soyadlı iki ve daha çok yazar varsa, ön adlarıyla birlikte kullanılır. Örnek: A. Özkan (1994) ve V. Özkan (2004), Y3 virüsünün zararlı olmadığını saptamışlardır. Aynı Yazarın Aynı Yıl Yaptığı Çalışmalar: Yayın yılından sonra a, b, c harfleri kullanılır. Örnek: Özalp, 1990a, 1990b; Yüksel, 1992 basımda-a. Dipnotla kaynak gösterme Bu yöntemde gönderme yapılacağı zaman, göndermenin yapılacağı yere bir rakam konulur ve bu rakama o sayfanın sonunda (dibinde) yer verilir. Rakamdan sonra gönderme yapılan kaynağın künyesi verilir. Bir örnek olması bakımından, eğer metnin bu yerinde Karasar ın bir kitabına gönderme yapılacak ise, buraya bir dipnot rakamı koyulur ve aşağıda sayfa sonunda bu rakamdan sonra tam künye verilir. Ayrıca, yazının sonsunda Kaynaklar Listesi nde (List of References), bu ve gönderme yaparak kullanılan diğer tüm kaynakların tam künyelerini (yazar soyadı, eser yayın yılı, eserin tam adı, yayınevi, yayınlandığı yer) içeren bir listesi yazar soyadı sırasına göre verilir (Atabek, 2005). Bu yöntem geleneksel bir yöntemdir ve gerek yabancı gerekse de Türk üniversitelerinde uzun yıllar kullanılmıştır. Türk üniversitelerinde 1970 lerden sonra, bu yöntemde geleneksel olarak kullanılan Latince kısaltmalar Türkçeleştirerek kullanılmıştır. (Örneğin ibid.: a.y., op.cit.: a.g.e. gibi). (Atabek, 2005). Kaynak gösterme ya da gönderme amacının dışında da dipnot kullanılabilmektedir. Anlamının açıklanması zorunlu görülen ya da özel bir bağlamda ya da anlamda kullanılan bir kavramı, cümlenin bütünlüğünü bozmamak için kavramın geçtiği yerde (*), (+) gibi özel bir işaret kullanılarak, aşağıda sayfa sonunda açıklanabilir. Bu kullanıma açıklama dipnotu denilmekte ve hem klasik dipnot gönderme yönteminde, hem de metin içi gönderme siteminde kullanılabilmektedir (Atabek, 2005). Kaynakça Çalışmanın oluşmasında yararlanılan bütün kaynakların yer aldığı bölümdür. Bu bölümde metin içerisinde gönderme yapılmayan ancak çalışmada yararlanılan kaynaklara da yer verilir. Bu bölümün gösterim biçimi de kaynak olarak kullanılan çalışmanın türüne göre değişiklik göstermektedir. Kitaplar; yazarın soyadı, adı; yayın yılı, eserin adı, yayınevi ve yayın yeri şeklinde gösterilmektedir. Örnek: Aksan, Doğan (1979), Her Yönüyle Dil, Ana Çizgileriyle Dilbilim I, TDK, Ankara. Tezler; Tezi yapanın soyadı, adı; tezin yapıldığı tarih, tezin adı, tezin türü (doktora, yüksek lisans, lisans), tezin yapıldığı enstitü ve enstitünün bulunduğu yer biçiminde gösterilmektedir. Örnek: Choi, Han-Woo (1985), Türkçe ile Korecenin Karşılaştırmalı Fonolojisi, yayınlanmamış yüksek lisans tezi, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara. Makaleler; yazar soyadı, adı, yayın tarihi,
makale adı dergi adı, dergi cilt ve sayısı, sayfa numaraları şeklinde gösterilir. Örnek: Eckman J. (1998a.), İslâmî Orta Asya Türk Edebî Dilinin Özellikleri, Türk Dünyası Araştırmaları, 1-9. Sempozyum bildirileri, yazarın soyadı, adı, bildirinin sunuluş tarihi, bildirinin adı, sempozyumun adı, yapıldığı yer ve tarih. Örnek: Karadoğan, M. (2007), Orhun Abidelerinde Türk Adının Çeşitli Kullanışları Üzerine, I. Uluslararası Türk Dili ve Edebi yatı Sempozyumu, Süleyman Demirel Üniversitesi, Isparta 2007. İnternetten yaralanıldıysa yararlanma tarihi (gün, ay, yıl, varsa saat) ve web sayfasının URL adresi şeklinde gösterilmektedir. Örnek: Kaynakça ve kaynakça bağlaçları gösterimi. Mayıs 23, 2006 (da indirildi). http://web.inonu.edu.tr/~makdag/kaynakca.