SÜRDÜRÜLEBİLİR YARINLAR İÇİN; SÜRDÜRÜLEBİLİR TÜKETİM ve ENERJİ VERİMLİLİĞİ

Benzer belgeler
Sürdürülebilirlik ve Kaynak Verimliliğine Yönelik Güncel Gelişme ve Yaklaşımlar

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi

Yeniden Yapılanma Süreci Dönüşüm Süreci

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ: FAO NUN BAKIŞ AÇISI. Dr. Ayşegül Akın Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilci Yardımcısı 15 Ekim 2016

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan

ÇEVRE SORUNLARININ TOPLUMLARIN GÜNDEMİNE YERLEŞMESİ

YEŞİL ENDÜSTRİ PLATFORMU İlk Danışma Kurulu Toplantısı 3 Nisan 2013 Paris, Fransa

RIO+20 ışığında KOBİ ler için yenilikçi alternatifler. Tolga YAKAR UNDP Turkey

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI. Dr. Osman Orkan Özer

İmalat Sanayinde Döngüsel Ekonomi ve İklim Değişikliğine Yönelik Çalışmalarımız

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi

Temiz Üretim Süreçlerine Geçişte Hibe Programlarının KOBİ lere Katkısı. Ertuğrul Ayrancı Doğu Marmara Kalkınma Ajansı

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

ÇEVRENİN VE DOĞANIN KORUNMASI ÜZERİNE ÖZLÜ SÖZLER

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, AB SÜRECİ VE ÇEVRE

Sürdürülebilir Kalkınma - Yeşil Büyüme. 30 Mayıs 2012

ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ Acaba Atığınız Kimin Hammaddesi? Yeni Nesil Çevreci Yaklaşımlar Paneli 1 Mart 2018,Bursa

AVRUPA BİRLİĞİ ÇEVRE FASLI MÜZAKERE SÜRECİ

İçindekiler Temiz Üretim: Küresel Çevre Sorunları İçin Önlem Almak Temiz Üretim: Çevreye

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) :

ĞİŞİKLİĞİ. Yeni Mücadele ile Yüzleşmek. Kasım 2006

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

SERA GAZI EMİSYONU HAKAN KARAGÖZ

Mustafa BARAN Ankara Sanayi Odası Genel Sekreter Yardımcısı

OCAK 2012 YIL: 24 SAYI:

C M Y CM MY CY CMY K TEMİZ ÜRETİM

Enerji Verimliliğinde Finans ve İnşaat Sektörü İşbirliği

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve 2030 Sonrası Kalkınma Gündemi

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

Daha Yeşil ve Daha Akıllı: Bilgi ve İletişim Teknolojileri, Çevre ve İklim Değişimi

ÇEVRE KORUMA ÇEVRE. Öğr.Gör.Halil YAMAK

Küresel Isınma ile Mücadelede Kentlerin Rolü: Ulaşım ve Yapı Sektöründen Uluslararası Örnekler 12 Eylül 2014

Eko-Verimlilik ve Temiz Üretim: Kavramsal Çerçeve

GAP BÖLGESİ NDE TARIM VE TARIMA DAYALI SANAYİDE ENTEGRE KAYNAK VERİMLİLİĞİ PROJESİ

Biliyor musunuz? İklim Değişikliği ile Mücadelede. Başrol Kentlerin.

Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz

ENERJİ VERİMLİLİĞİ (EnVer) & KANUNU

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

Doğal Gaz Dağıtım Sektöründe Çevre Performansı. Erdal Kaya 02/11/2017 Haliç Kongre Merkezi / İstanbul

Okullardaki Elektrik Sistemlerinde Enerji Verimliliği Sağlamanın Yolları

Sürdürülebilir Kalkınma ve Tarım. DR. TAYLAN KıYMAZ KALKıNMA BAKANLıĞı

İKLİM DOSTU ŞİRKET MÜMKÜN MÜ?

UNIDO Eko-Verimlilik (Temiz Üretim) Programı ve Çalışma Planı

NEDEN AKILLI ŞEBEKELER?

KIRSAL KALKINMA. Ülkemizin Ulusal Kırsal Kalkınma Politikalarının belirlendiği strateji belgeleri;

Küresel. İklim Değişikliği. ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

Kimya Sektöründe Sürdürülebilirlik Çalışmaları. 3 Mayıs 2016

4/ /14 15 İÇİNDEKİLER YEŞİL BİNA SERTİFİKA SİSTEMLERİ SERTİFİKA SİSTEMLERİNİN AMAÇLARI BİNALARIN ÇEVRESEL ETKİSİ LEED/BREEAM KRİTERLERİ

Türkiye de Sürdürülebilir Tüketim ve Üretim Politikaları ve AB Uyum Süreci

Enervis H o ş g e l d i n i z Ekim 2015

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÇALIŞMALARIMIZ

Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri. H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı

En Ucuz Enerji, Tasarruf Edilen Ve Verimli Kullanılan Enerjidir.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Ülkesel Fizik Planı. Bölüm III. Vizyon, Amaç ve Hedefler (Tasarı)

2001 yılında Marakeş te gerçekleştirilen 7.Taraflar Konferansında (COP.7),

Türkiye de Kojenerasyon Potansiyeli, Uygulamaları ve Yasal Durum

GIDA GÜVENCESİ-GIDA GÜVENLİĞİ

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

BİYO ENERJİ İLE ÇALIŞAN İKLİMLENDİRME VE ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALİ. Çevre dostu teknolojiler

TÜRKİYE CUMHURİYETİ NİYET EDİLEN ULUSAL OLARAK BELİRLENMİŞ KATKI

İNSAN VE ÇEVRE A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? B. DOĞAYI KONTROL EDEBİLİYOR MUYUZ? C. İNSANIN DOĞAYA ETKİSİ

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR

ÇAKÜ Orman Fakültesi Havza Yönetimi ABD 1

AKDENİZ EYLEM PLANI SEKRETARYASI (AEP)

İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası Seminerleri

ULUSLARARASI ÇEVRE MEVZUATI

İklim Değişikliği ve Enerji İlişkisi

TEKSTİLDE SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM

Türkiye nin Elektrik Üretimi ve Tüketimi

AKADEMİ ÇEVRE. FAALİYET RAPORU 2018 Ocak- Haziran

Sürdürülebilirlik, Eko-Đnovasyon ve Barınma/ Binalar

SERA GAZI SALIMLARININ DEĞERLEND

KENTSEL YAŞAM KALİTESİ DERNEĞİ. Binalar Ağaçlardan Yüksek Olmasın

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları

Türkiye de Döngüsel Ekonomi Kapsamında AMBALAJ ATIKLARININ YÖNETİMİ

1. Adı Soyadı: M. Ali BİLGİNOĞLU 2. Doğum Tarihi: 3. Unvanı: Prof. Dr. 4. Öğrenim Durumu:

ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI

SERA GAZLARININ İZLENMESİ ve EMİSYON TİCARETİ

Grafik 16. Türkiye de elektrik üretiminin kaynaklara dağılımı

TTGV Yenilenebilir Enerji ve Enerji Verimliliği Destekleri

SÜRDÜRÜLEBİLİR İNŞAAT CE İngilizce. Lisans. Kısıtlı Seçmeli. Yard. Doç. Dr. Özgür Köylüoğlu DERS BİLGİLERİ

HAVA KİRLİLİĞİ KONTROLÜNDE BİLGİ YÖNETİMİ: PERFORMANS GÖSTERGELERİ YAKLAŞIMI

Çevre Yüzyılı. Dünyada Çevre

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü

İKLİM MÜCADELELERİ. bu küresel sorunlarla yüzleşmede kilit bir rol oynayacak, eğitme, tecrübeye ve uzmanlığa sahiptir.

TTGV Enerji Verimliliği Destekleri

Daha İyi Bir Gelecek İçin Enerji Verimliliği

ENERJİ VERİMLİLİĞİNDE DÜNYADA VE ÜLKEMİZDE DURUM

Doğalgaz Kullanımı ve Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi

Türkiye nin Tarım Vizyonu ve Geleceği

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

Yerel Yönetimler İçin Sera Gazı Salım Envanteri (Karbon Ayak İzi) nin Önemi

SULAMA VE ÇEVRE. Küresel Su Bütçesi. PDF created with pdffactory trial version Yrd. Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ

Sürdürülebilir Kalkınma ve Temiz Üretim Uygulama ve Araştırma Merkezi

Sayın Mehmet CEYLAN BakanYardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

Mikroşebekeler ve Uygulamaları

Zeynep Gamze MERT Gülşen AKMAN Kocaeli Üniversitesi EKO- ENDÜSTRİYEL PARK KAPSAMINDA ENERJİ VERİMLİLİĞİ

TELKO ENERJİ ÜRETİM TURİZM SAN. ve TİC. A.Ş. EDİNCİK BİYOGAZ PROJESİ PROJE BİLGİ NOTU

Transkript:

SÜRDÜRÜLEBİLİR YARINLAR İÇİN; SÜRDÜRÜLEBİLİR TÜKETİM ve ENERJİ VERİMLİLİĞİ Ferda HEKİMCİ / Verimlilik Uzmanı (Verimlilik Genel Müdürlüğü) Dünya Beyaz Adam ın düşmanıdır ve Beyaz Adam onu fethetti mi ilerlemeye devam eder ( ) Annesi dünyaya ve kardeşi göğe, satın alınan, yağma edilen, koyunlara ya da parlak boncuklara değişilen birer malmış gibi davranır; iştahı dünyayı yiyip bitirecek ve geride sadece bir çöl bırakacaktır ( ) Bu son, bize bir sır Çünkü son Bufalo katledildiğinde, vahşi atlar ehlileştirildiğinde, ormanın gizli köşeleri insan kokusuyla dolduğunda ve diri tepeler konuşan tellerle lekelendiğinde Anlamamız mümkün değil ki; çalılık nerede? Gitmiş! Ve kıvrak taylara, av hayvanlarına elveda demek nedir? (işte) Yaşamın sonu ve yaşamaya çalışmanın başlangıcı (1) Seattle, 1854 10 OCAK 2012 İnsanoğlu önceleri sadece doğadan aldığını tüketiyordu. Sonra üretim ve ticari etkinliklere yöneldi. Sanayi devrimi ve arkasından küreselleşme pazarın olağanüstü büyümesine neden oldu. Ancak, bu ekonomik etkinlikler sırasında iyice tahrip olan doğa, artık alarm vermeye başladı. Bugün ise bu durum artık yarınları, yaşamın sürdürülebilirliğini tehdit eder hale gelmiştir. Çünkü insanoğlu, sanayileşme sürecinde kendi yaşam ortamını oluşturan; toprağı, su ve havayı yani doğayı da acımasızca tüketmiştir. Sonuç, dünyamıza küresel ısınma, iklim değişiklikleri, ekosistemlerin tah- 1 1854 yılında, Duwarmish Kızılderililerinin Reisi Seattle, kendisinden topraklarını satmasını isteyen ABD Başkanı Franklin Pierce yazdığı mektuptan alınmıştır. Bu mektup Birleşmiş Milletler Çevre Koruma Teşkilatınca, çevre üzerine şimdiye dek bilinen en güzel ve en içten anlatım olarak yayınlanıp simgeleşmiştir.

rip olması vb. çevresel sorunlar olarak geri dönmüştür. Nitekim Birleşmiş Milletler raporları bu tükeniş ve tahribatın en önemli sonucu olan Küresel ısınmanın son elli yılda insan eliyle yaratıldığını ve yüzyıllarca süreceğini ortaya koymakta. Oysa, insanoğlu; kendi eliyle yarattığı bu duruma karşı da bir şeyler yapabilmelidir... Bu yolda yapılabilecek en akılcı şey ise Sınırlı kaynakların verimli, bilinçli ve duyarlı kullanılmasıdır. Bu çerçevede Sürdürülebilir Tüketim ve Üretimi sağlayabilmektir. Sürdürülebilir yarınlar için sürdürülebilir kalkınmayı başarabilmektir. Enerji ve Küresel Isınma İnsanlar yeme, içme, ısınma, ulaşım vb. yaşam etkinliklerini (tüketimlerini) karşılayabilmek için enerji harcarlar. İnsanların bu tüketimlerini karşılayabilmeleri, yaşamlarını sürdürebilmeleri için ise çeşitli mal ve hizmetlerin üretilmesi gerekir. Böylece hem tüketim hem de üretim için enerji harcanır. Bu ekonomik etkinlikleri gerçekleştirebilmek için ortaya çıkan enerji gereksinimi ise çok büyük ölçüde fosil yakıtlar denilen kömür, petrol ve doğalgaz gibi enerji kaynaklarından karşılanmakta; bunun sonucu olarak atmosfere başta karbondioksit olmak sera gazları salınmaktadır. Bilim adamlarınca küresel ısınmanın en önemli nedeni olarak ilk sırada tüketim ve üretim etkinlikleri sırasında atmosfere salınan sera gazları gösterilmektedir. İnsanların çeşitli faaliyetleri (tüketimleri) için enerji kullanımının % 49, endüstrileşmenin % 24, ormansızlaşmanın % 14, tarımın % 13 oranında küresel ısınmaya katkısı olmaktadır (http://www. cevreorman.gov.tr/hava_02.htm). Sanayi devrimiyle başlayan ve küreselleşmeyle olağanüstü gelişerek yaygınlaşan olağanüstü tüketim ve üretim süreci sonucu karbon salınımı %31 lik bir artış göstermiştir (Atalık, 2005). Küresel Isınma, Verimlilik? Bugün küresel ısınma nedeniyle dünyamızın içinde bulunduğu geri dönülmesi bir hayli zor olan durum dikkate alındığında; artık iyice sınırlı olan kaynakların üretim ve tüketimde daha etkin ve yararlı kullanılması bir tercih olmaktan öteye adeta bir zorunluluk olarak algılanmalıdır. Günümüzde tüketimin ve buna koşut olarak üretimin hızla artması sonucu ortaya çıkan küresel ısınma, iklim değişiklikleri vb. çevresel sorunlar, sürdürülebilirlik ve verimlilik kavramlarını gündeme getirmektedir. Buna göre, verimlilik kavramının artık sadece çıktılarla girdiler arasında oransal bir kavram olmaktan çok; çevreye saygı ve sürdürülebilirlik esaslarını da içermesi gerekmektedir. Bu çerçevede, gelinen noktada kural, koşul, sınır tanımadan bilinçsizce yapılan tüketimi karşılayabilmek için yapılacak olan üretimin eko sistemin yeniden üretme ve özümseme kapasiteleri dahilinde olması, yani sürdürülebilir olması gerekmektedir. Bu anlamda verimlilik ve sürdürülebilir gelişme arasında yakın pozitif bağlantılar olduğu açıktır (Prokopenko, 2006:13). Eko-Verimlilik (Temiz Üretim), Enerji Verimliliği, Su Verimliliği gibi yaklaşımlarla sağlanacak olan kaynak tasarrufu ile bir yandan aşırı enerji kullanımı, aşırı tüketim ve aşırı atık oluşumu kaynağında önlenerek azaltılabilecek; diğer yandan ise zarar gören çevrenin kendini yenileyebilmesine, küresel ısınmanın hızının azaltılmasına ve doğal çevreden gelecek nesillerin de faydalanmasına olanak sağlanacaktır (MPM, 2011). Bu bağlamda verimlilik kavramının günümüzde, yalnızca üretimde kullanılan etmenler ile üretilen mal ve hizmetlerin nitelik ve niceliği arasında bir oran olarak açıklanması, çeşitli yönlerden yeterli görülmemekte; tüketim alanının da verimlilik alanı olarak algılanması zorunlu olmaktadır (MPM, 2006). Sürdürülebilir Yarınlar İçin 1970 lere kadar yalnızca bireylerin yaşam düzeylerinin artırılmasını hedefleyen ekonomik gelişmeye odaklanan insanoğlu, 1970 li yılların başında çevre konusunda da bilinçlenmeye başlamış ve 1972 yılında Roma Kulübü nün Büyümenin Sınırları adlı raporunun yayınlanması ile başlayan süreç, 1987 yılında Sürdürülebilirlik düşüncesinin yazına girmesi ile hız kazanmıştır (ODTÜ, 2008). Süreç içerisinde gelişen çok çeşitli tanımlar arasında Dünya Çevre Komisyonu sürdürülebilirlik kavramını; insanların mevcut ihtiyaçlarını, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek kaynakların miktarını ve şeklini etkilemeden karşılayabilmesi olarak tanımlamıştır (WCED, 1991:6). Günümüzde insanlığın yarınları da yaşayabilmesinin olmazsa olmazı tüketimde ve üretimde sürdürülebilirliğin sağlamasına bağlıdır. Oysa insanlık, doğaya hakim olabilmek düşüncesiyle yeni teknolojiler geliştirip, bu teknolojiyi yönetme gücünü kullanarak, doğada kurulu dengelerin bozulmasına yol açmaktadır. Bu bozulma, doğal kaynakların üretim sürecine sokulması ve bu süreç içerisinde yer alan üretim-tüketim faaliyetleri sonucu oluşan atık ve artıkların çevrenin sınırlı özümseme kapasitesi dikkate alınmadan doğaya verilmesi ile meydana gelmektedir. İnsanların sınırsız ihtiyaçlarının giderilmesi için kullanılan doğal kaynakların sınırlı olması çevre ile ekonominin uyumlaştırılmasını gerekli kılmaktadır (Hertvvich, 2005:1-6 ve Jackson, 2005: 19-36). Sürdürülebilir Kalkınma; Sürdürülebilir Tüketim ve Üretim 2002 yılında Johannesburg ta gerçekleştirilen Dünya Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi nde sürdürülebilir tüketim ve üretim sürdürülebilir kalkınmanın ön koşulu olarak kabul edilmiştir. Bu çerçevede sürdürülebilir tüketim ve üretim, çevre alanındaki küresel politikaların iş dünyasına ve tüketiciye yansı- OCAK 2012 11

12 OCAK 2012 yan uygulamalarının önemli bir parçası olarak değerlendirilmeye başlanmıştır (http://www.rec.org.tr/sayfa.asp?id=l). Haziran 2003 de Fas ın Marakeş kentinde yapılan Sürdürülebilir Tüketim ve Üretim Uluslararası Uzmanlar Toplantısı ile başlatılan ve Sürdürülebilir Tüketim ve Üretim için 10 Yıllık Çerçeve Programı nın oluşturulması ile sonuçlanan Marakeş Süreci nde Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Süreci (STÜ) konusunda öncelikler belirlenerek, ulusal ve bölgesel girişimlerin gerçekleştirilmesine karar verilmiş ve toplumsal ve ekonomik gelişmenin ekosistemin taşıma kapasitesi içerisinde gerçekleştirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Günümüzde STÜ konusunda bölgesel stratejilerin belirlenmesi ile konu üzerinde ulusal plan hazırlamak isteyen ülkelere gerekli danışmanlığın sağlanması amacıyla uluslararası ve bölgesel uzman toplantılarıyla Marakeş Süreci devam ettirilmektedir (UNEPa,2005). Gelinen noktada, aşırı baskı altındaki bir ekosistemden kaynaklanan ciddi çevresel etkiler nedeniyle, kaynakların etkin kullanımı (yani verimlilik), sürdürülebilir gelişmenin sağlanması açısından temel bir strateji haline gelmiştir (Prokopenko, 2006:13). Diğer yandan tüketim ve üretimin salt azaltılması anlamına gelmeyen STÜ kavramı yüksek verime sahip üretim teknoloji ve yöntemlerinin kullanımıyla, aynı miktarda üretim için daha az doğal kaynak ve enerji kullanımı ve daha az atık üretimi prensibine dayanmaktadır (TTGV, 2011:8). Sürdürülebilir tüketim ve üretim kavramı çevresel kaygıların yanısıra; doğal kaynakların korunması, yoksullukla mücadele, endüstriyel verimlilik, ekonomik kalkınma, sağlık, eğitim ve yaşam kalitesi gibi pek çok farklı alana hitap etmektedir (UNEP b, 2005). Bu bağlamda sürdürülebilirlik, toplumdaki tüm öğelerin işbirliğini özellikle de üretici ve tüketicilerin ortak hareket etmelerini gerektirmektedir. Bireylerin bilinçli bir şekilde kaynakları yönetebilmeleri ve sürdürülebilirliği sağlamaları için 3-R den söz edilmektedir. Bunlar; Azaltmak (Reducing), Yeniden Kullanma (Reusing), Geri dönüşüm (Recycling) olarak açıklanmaktadır (Gönen, Özmete, 2006:50-55). Bu yaklaşım ile kaynakların bir yaşam döngüsünün olduğu kabul edilmektedir. Bu yaklaşım üretimde Eko Verimliliğin olduğu kadar; tüketimde ise bilinçli, etik ve yeşil tüketimin kodlarını da oluşturmaktadır. Sürdürülebilir Tüketim Sürdürülebilir tüketim, sürdürülebilir kalkınma paradigmasına bağlı olarak geliştirilmiştir. Sürdürülebilir gelişme paradigması hem sürdürülebilir tüketimi hem de sürdürülebilir üretimi içermektedir. Çoğu kez de sürdürülebilir üretim ve tüketim (STÜ) faaliyetleri, sürdürülebilir tüketim kavramı altında birleştirilmektedir (McLaren, 2007). Sürdürülebilir tüketim kavramı, 1992 yılında Rio da düzenlenen Dünya Zirvesi nin sürdürülebilir gelişme eylem planı çerçevesinde yer alan Gündem 21 Belgesi 4. bölümde küresel ekolojik çevrede sürekli artan bozulmanın başlıca nedeni, özellikle gelişmiş ülkelerde sürdürülemez üretim ve tüketim kalıplarının sergilenmesidir saptamasıyla yer alarak yazına girmiştir. Bu zirve sonucunda, sürdürülebilir gelişmeyi sağlamak ve insan eylemlerinin ekolojik çevreye karşı olumsuz etkilerini en aza indirmek için tüketim kalıplarını değiştirmek, insanoğlunun en büyük mücadelelerinden biridir denilmiştir (UN, 1992). Norveç Çevre Bakanlığı tarafından 1994 yılında geliştirilen ve OECD nin 2002 raporunda yayınlanan tanımlamaya göre sürdürülebilir tüketim; gelecek kuşakların gereksinimlerini dikkate alarak, yaşam döngüsü bakışıyla doğal kaynakların, toksik maddelerin, atık salınımlarının ve çevreyi kirletici maddelerin kullanımını en aza indirgerken temel gereksinimleri karşılayan ve daha iyi bir yaşam kalitesi sunan mal ve hizmetlerin kullanımıdır (Seyfang, 2004:324). Sürdürülebilir tüketim, satın alma karar sürecinde sosyal ve çevresel kaygıları güden ve pazarı dönüştürebilecek etkiye sahip yeşil ve etik tüketiciler tarafından, öbürlerine göre daha verimli bir biçimde üretilmiş malların tüketilmesidir (Seyfang, 2005:294). Bir yönüyle sürdürülebilir tüketim, hem tüketicileri hem de politik karar organlarında yer alanları güçlü araçlarla ikna etmeye dayanan bir olgudur (Veenhoven, 2004:1-2). Sürdürülebilir tüketim, endüstriyel üretimin neden olduğu ekolojik sorunlara bir çözüm oluşturma arayışında olan bir söylemdir (Dolan, 2002:170). Aslında, dünyada var olan tüketimle ilgili birbirine zıt iki temel sorun bulunmaktadır. Bunlar; aşırı tüketim ve yetersiz tüketimdir (Clark, 2007:492). Bu yüzden, sürdürülebilir tüketim kavramı gelişmiş ve gelişmekte-az gelişmiş ülkeler için farklı anlama gelmektedir (Cohen, 2010:3). Örneğin, dünyanın en zengin çeyreği, tüm tüketimin % 86 sını; en yoksul çeyreği ise % 1.3 ünü gerçekleştirmektedir. Bu şekilde dünyanın bir bölümü tüm kaynakları kayıtsızca tüketirken, bir başka bölümü ise temel gereksinimlerini bile karşılayamamaktadır. İşte sürdürülebilir tüketim, dünya üzerindeki bu eşitsizliği gidermeyi amaçlamaktadır. Sürdürülebilir üretim alanında kaynakların etkin kullanımı ve temiz üretim vb. gibi başarılı uygulamalara rastlansa da, sürdürülebilir tüketim alanında henüz çok az başarı sağlanmış görünmektedir (Veenhoven, 2004:1). Ürün boyutuna göre ise sürdürülebilir tüketim; geliştirilen ürünlerin, daha az doğal kaynak ve enerji kullanılarak, daha az atık oluşturacak, büyük ölçüde geri dönüşebilecek veya geri dönüşmese de atıkları çevreye zararlı olmayacak, kullanımında en az doğal kaynak tüketimi ge-

rektirecek, dayanıklı ve onarılabilecek biçimde üretilen ürünlerin tüketimidir. Sürdürülebilir yaşam biçimi ise, çevreyi öbür yaşam biçimlerine oranla daha az incitecek davranışları sergileyen ve toplumsal eşitsizliklere daha az bağlı olacak biçimde tüketim davranışlarının sergilenmesi sonucu oluşmaktadır (Hertwich, 2002:2). Yapılan tanımlardan da anlaşılacağı gibi; sürdürülebilir tüketim düşüncesi, gelecek kuşaklara daha iyi bir dünya bırakmayı amaçladığı için uzun erimli ; ayrıca, tüm insanlığın katılımını gerektirdiği için de bütüncül bir yaklaşımdır. Üzerinde yaşadığımız dünyayı insan bedenine benzetirsek, bizlerin de bu bedenin farklı organlarında ya da dokularında yaşayan mikroorganizmalar olduğumuz söylenebilir. İnsan bedeninin herhangi bir organı, dokusu ya da hücresinde yaşanan işleyiş bozukluğu tüm sistemin işleyişini bozmakta ve sorun giderilemezse sonuç ölüm olmaktadır. Bu yüzden dünya üzerindeki tüm ülkelerin, işletmelerin ve halkların (tüketicilerin) sürdürülebilir tüketim çabalarına girişmesi gerekmektedir (SCR,2006:4). Etik Tüketicilik, Ekolojik Yurttaşlık, Temiz (Sürdürülebilir) Tüketicilik İngiltere ve ABD de de 1990 lı yılların başlarında başlayıp tüm batıya yayılan Etik Tüketicilik (Ethical Consumerism) bilinciyle etik tüketiciler küresel şirketlerce az gelişmiş ülkelerin hammadde kaynaklarının, küçük çiftçi ve imalatçılarının ürünlerinin çok düşük fiyatlarla sömürülmesine de karşı çıkmış, ayrıca tüketim tercihlerinde çevre ve ekolojik değerleri öne çıkarmışlardır. Kısaca, etik tüketiciler artık kalite ve tüketici odaklılığın yanına sosyal sorumluluk bilincini ve etik değerleri de koyuyor. İşte; pazarı kendi istemi doğrultusunda oluşturup, yönünü çizebilmenin kendi elinde olduğunun bilincinde olan batılı tüketici, artık bilinçli tüketicilik ilkelerine etik tüketiciliğin insancıl ve çevreci naifliğini de ekliyor ve böylece ekonomik eylem yeni bir trend kazanıyor (Hekimci, 2007a:14-15). Akdeniz Üniversitesi nde gerçekleştirilen Yerel Gündem 21 çalışmalarından yola çıkarak Etik Tüketiciliği; tüketicinin evrensel haklarından olan seçme hakkının etik olarak üretilen veya topluma, çevreye zararlı olmayan mal ve hizmetlerden yana kullanması şeklinde tanımlayabiliriz. Bu seçimin; tüketicinin söz konusu üretim ürünlerini satın alması yönünde olduğu gibi, tüketicinin aksine bir üretimi almama hakkını kullanarak boykot etmesi şeklinde de olabileceğini söyleyebiliriz (Hekimci, 2010: 106-109). Bu yaklaşımından hareketle, etik tüketici olmak demek; bir yumurta satın almak kadar kolay veya çocuk işçilerce üretilen ürünlerin boykot edilmesi ya da çevreye en az zararlı ürünün seçilmesi kadar da karmaşık olabilecektir. Etik sınıfa giren ürünler ise; organik tarım ürünleri, tasarruflu ampuller, yenilenebilir kaynaklardan enerji temini, geri dönüşümlü kağıt ve onaylanmış ormanlardan üretilmiş ağaç ürünleri olarak sıralanabilir (Akdeniz, 2007). Diğer yandan, tüketicilerin satın alma karar sürecinde ekolojik yurttaş gibi davranmalarıyla sürdürülebilir tüketime ulaşmak olasıdır. Ekolojik yurttaşlık ise, günlük yaşantımızda yaptığımız davranışların (seçimlerin) öbürleri üzerindeki ekolojik etkilerini azaltmayı hesap ederek, gerektiğinde tüketim kalıplarını değiştiren ve nasıl yaşamamız gerektiğini sorgulayan bir kavramdır (Seyfang, 2005:291). Bu çerçevede tüketicilerin çevre dostu tüketime yönelik tutum ve davranışları gündeme gelmektedir. Çevre dostu tüketim, tüketim eyleminin her safhasında çevreye verilecek zararı en aza indirerek çevresel faydayı düşünmek olarak tanımlanabilir. Çevre dostu tüketim; ekolojik, geri dönüştürülebilir ve ihtiyacımız kadar ürünleri tüketerek sergilenebileceği gibi doğayı kirletmeyen, çevre projelerini destekleyen ve çevre dostu ürünler üreten firmaların ürünlerini satın alarak da gösterilebilir (Yılmaz ve Arslan, 2011:1-10). Yukarıdakilerin hep birlikte değerlendirilmesi sonucu temiz (sürdürülebilir) tüketicilik ise tüketicilerin, sosyal sorumlu, etik ve bilinçli tüketicilik ilkeleri kapsamında, çevresel davranışları benimseyerek, çevre dostu ürünleri tercih edip, özel tüketim davranışlarında ekolojik yurttaşlık temellerinde yapacakları politik ve çevreci seçimlerle, tüketimlerinin ekolojik etkilerini azaltmayı ilke edinerek, doğal kaynakların, toksik maddelerin, atık salınımlarının, çevreyi kirletici maddeler ile ürünlerin kullanımını en aza indirgeyen ve dünya üzerindeki yetersiz tüketimi ve gelecek kuşakların gereksinimlerini dikkate alan tüketim anlayışıdır şeklinde ortaya konulabilir. Bu bağlamda sosyal sorumlu, etik, bilinçli tüketiciler temiz (sürdürülebilir) tüke- OCAK 2012 13

ticilik gereklerinden hareketle doğal kaynakları koruyan, daha az kaynak kullanıp daha az atık oluşturan, üretimde verimliliği artırarak sürdürülebilir kalkınmaya olanak sağlayan temiz (sürdürülebilir) üretime talep yaratacaklardır. Enerji Verimliliği Enerji verimliliği de STÜ gibi sürdürülebilir kalkınmanın önemli bir argümanını oluşturmaktadır. Enerji verimliliği; enerjide arz güvenliğinin sağlanması, dışa bağımlılıktan kaynaklanan risklerin azaltılması, enerji maliyetlerinin sürdürülebilir kılınması, iklim değişikliği ile mücadelenin etkinliğinin artırılması ve çevrenin korunması gibi ulusal stratejik hedefleri tamamlayan ve bunları yatay kesen bir kavramdır. Sürdürülebilir kalkınmanın öneminin gittikçe daha çok anlaşıldığı günümüzde, enerji verimliliğine yönelik çabaların değeri de aynı oranda artmaktadır (http://www.eie.gov.tr/duyurular/ EV/EV-Strateji_Belgesi/ENVER_Strateji_Belgesi-Taslak_20110730.pdf). Enerji verimliliği; yaşam standardımızı, üretim kalitesini ve miktarını düşürmeden, daha az enerji kullanarak aynı miktardaki işi yapabilmektir. Gaz, buhar, ısı, hava ve elektrikteki enerji kayıpları enerji verimliliğiyle önlenir, atıklar değerlendirilir ya da gelişmiş teknolojiler kullanılarak, üretimi düşürmeden enerji talebi azaltılır. Enerji verimliliği; daha verimli enerji kaynaklarının kullanımının yanı sıra gelişmiş endüstriyel süreçler ve enerji geri kazanımları gibi etkinliği artırıcı önlemlerle de gerçekleştirilebilir (http://www.wwf.org.tr/ pdf/enerjiverimliligi.pd). Bugün herkes tarafından kabul edilen bir gerçek ise en ucuz enerjinin, verimli kullanım sonucu tasarruf edilen enerji olduğudur. Sonuçta enerji tasarrufuyla ek kaynak kullanılmadığından çevre de korunmuş olacaktır. Enerji Verimliliği ve İnsana Özgü Yaklaşımlar İnsanlığın çevresel sorunlarla ve bu sorunlarla başa çıkmasında yine insan 14 OCAK 2012 ve insana özgü davranışların önemi ortaya çıkmaktadır. Çevresel sorunların çözümünde en önemli etkenlerden olan enerji verimliliği ni sağlayabilmek için asgaride birer insan olarak hepimizin ortak noktalarından hareket etmek ise en akılcı ve etkin yol olacaktır. Bunlardan en önemlisi; evrensel anlamda ortak tüketici kimliğimizdir. Bu ortak noktalardan bir diğeri ise yaşadığımız ülke bazında ortak yurttaş kimliğimiz olacaktır. Küresel pazarının en önemli gücü haline gelmiş olan tüketici ; bu kimliğini yaşadığı ülkenin yurttaşı olmakla da seçmen kimliğiyle birleştirmektedir. Tüketici olarak nedeni olduğumuz ekonomik etkinlikleri (üretim, tüketim vb. etkinlikleri) yerine göre tüketiciyurttaş kimliğimizle yönlendirebilir, yerine göre de iş, aile ve özel yaşamımızda yapabileceğimiz bilinçli tercihlerle Çözümün Bir Parçası olabiliriz. Zaten talebin çevreci ürünlere yönelişi, üreticileri de çevre konusunda daha hassas olmaya zorlayacaktır. Bu gerçek karşısında tüketicilerin davranışlarını gözden geçirmesi gerekir. Bu doğrultuda, sosyal ve çevresel duyarlılıkları ön plana alarak farklılık yaratıp, rekabette ön tutmak isteyen sosyal sorumluluk sahibi firmaların ürünleri ile Sürdürülebilir-Temiz Üretim / Eko- Yeşil Verimlilik yöntemleriyle teknolojilerini geliştiren firmaların ürünleri tercih edilerek, pazarın çevre dostu mal ve hizmetlerden oluşmasını, bu doğrultuda da işletmelerin sosyal sorumluluk almaları sağlanmalıdır. Nitekim, sosyal sorumlu, etik, bilinçli tüketicilerce yaratılan talep son yılarda Kurumsal Sosyal Sorumluluk, SA Sosyal Sorumluluk Standartları, Kurumsal Vatandaşlık, Etik Ticaret kavramını ortaya çıkarmıştır. Bu alandaki gelişmeler; Yeşil Pazarlama Stratejileri ile desteklenmektedir. Başta enerji kullanımı olmak üzere üretimde çevresel etkileri de içeren Eko-Yeşil Verimlilik ya da Sürdürülebilir-Temiz Üretim yaklaşımı hızla gelişmektedir. Tarımda ise Ekolojik Tarım uygulamaları ile kimyasal gübre, ilaçların toprağı ve suyu kirletmesinin önüne geçilebilmek olasıdır (Hekimci, 2007 b:52-60). Diğer yandan insanlar yurttaş kimlikleriyle devletten çeşitli hizmetler alırlar. Bu bağlamda devletin hizmet üretici kimliği ile yurttaşın tüketici kimliği gündeme gelir. Devletin görevi bu hizmetleri en etken ve etkili bir biçimde sunarak Yurttaş Mutluluğu nu sağlamaktır. Sağlık, Güvenlik ve Sağlıklı Bir Çevrede Yaşama Hakkı evrensel kabul edilmiş tüketici hakları olarak tüm yönetimleri bağlar. Öte yandan demokrasi, sosyoekonomik açıdan tüm etkinliklerin yurttaş-tüketici ve kamuoyu ile uyum içerisinde karşılanmasını gerekli kılar (Hekimci, 2003:72-79). Dolayısıyla, tüketici-yurttaş-seçmen kimliğinin ortaya koyularak bu doğrultuda, çevreyi koruyucu mevzuat ve uygulamaları yaşama geçirmesi ısrarla talep edilmelidir. Bu durum son dönem çağdaş tüketici hareketinde tüketicilerin Ekolojik Yurttaşlık yaklaşımı doğrultusunda yapacakları politik ve çevreci tercihleri öne çıkacaktır. Bu çerçevede ülkelerin; sanayi, ulaşım, tarım ve ticaret politikalarında, çevreyi koruyucu önlemlerin, mevzuat ve uygulamaların vakit geçirilmeden yaşama geçirilmesi; bu bağlamda tüketicilerin temiz tüketim yolunda bilinçlendirilerek, temiz üretime yönelik talep baskısını oluşturması gerekmektedir. İşte bu noktada demokratik rejimlerde yönetim üzerinde baskı oluşturabilecek olan en etkili demokratik gücün, üzerinde seçmen kimliğini de barındıran tüketiciler, bilinçli, ekolojik yurttaşlar olacağı unutulmamalıdır. Uzmanlar ülkemizdeki binalarda sadece çatı yalıtımı, pencerelerde çift cam kullanımı, sızma kayıplarının azaltılmasıyla; soba ve kalorifer gibi ısıtma sistemlerinde iyi işletme ve verimli ısıtma sistemlerinin kullanılmasıyla önemli boyutta enerji tasarruf edilebileceğini belirtmektedirler. TMMOB Enerji Komisyonunun verdiği bilgilere göre verimli elektrikli cihazlarının

ve aydınlatma sistemlerinin de kullanılmasıyla ülkemizdeki binalarda yapılabilecek enerji tasarrufu potansiyeli ortalama 4.7 Milyon Ton Eşdeğer Petrol ü bulmaktadır (http://www. emo.org.tr/ekler/045c59a90d7587d_ ek.pdf?tipi=3&turu=x&sube=14). Bu durum, her birimizin kişisel etkinliklerimiz nedeniyle kullandığımız enerjiden tasarruf etmemizi zorunlu kılmaktadır. Günlük yaşamımızda yapacağımız küçük değişiklikler ve enerji verimli cihazları tercih edip kullanarak enerjinin daha etkin ve verimli kullanılmasına katkı sağlayabiliriz. (2) Sonuç olarak; sürdürülebilir yarınlar ancak yaşamını bilinçle sürdüren duyarlı insanlara bağlı olarak şekillenebilecektir. Bu süreçte STÜ, enerjinin verimli kullanımı başlıca yaşamsal bir gereklilik olarak ortaya çıkmaktadır. Bunun motor gücünün ise tüm sosyoekonomik süreçlerde sosyal sorumlu, etik davran ve temiz-sürdürülebilir tüketime yönelen bilinçli tüketiciler olacağı şüphesizdir. Yine bu yazı kısıtlarında değinilmese de, yeri gelmişken temiz bir tüketime yönelecek olan tüketici nin; bilgilendirilme ve eğitilme hakları doğrultusunda eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi Evrensel Tüketici Hakları yönüyle ekonomik etkinliklerin içerisindeki ilgili çevrelere ve özellikle de bu etkinlikleri düzenleme durumunda olan devlete, önemli, kaçınılmaz, ödev ve görevler yüklemekte olduğunu vurgulamadan geçmek bir eksiklik olacaktır. Zira, sürdürülebilir tüketim, ancak hepimiz birlikte çalışırsak başarılabilecektir. Bundan böyle, sürdürülebilir yaşam ve gelişim süreci büyük ölçüde bilinçli tüketici davranışlarına odaklanmaktadır (Babaoğul ve Altıok, 2008:304-402). 2 Konuyla ilgili kapsamlı bilgi için bakınız (Hekimci, 2007: 52-60). Küresel İklim Değişikliği (İzmir Panel Konuşmaları), II. Oturum/ Küresel İklim Değişikliği ne Karşı Ne Yapabiliriz?, Milli Prodüktivite Merkezi Yayını, 52-60, İzmir. KAYNAKÇA Akdeniz Ü. (2007). Yerel Gündem 21, Sürdürülebilir Turizm-Sözlük, www.akdeniz. edu.tr/muhfak/cevre/coastlearn.../glossary. htm. Erş.Tarihi:12.7.2008. Atalık A.T. (2005). Küresel Isınma, Su Kaynakları ve Tarım Üzerine Etkileri, www. zmo.org.tr, 11. 4.2007. Babaoğu,M. ve Altınok, N. (2008). Sürdürülebilir Tüketim ve Tüketici Eğitimi, 13. Uluslararası Pazarlama Kongresi Bildiri Kitabı, 394-402, Çukurova Ü., Adana. Clark, G. (2007). Evolution of the Global Sustainable Consumption and Production Policy and the United Nations Environment Programme s (UNEP) Supporting Activities, Journal of Cleaner Production, No.15. Cohen, B. (2010). A Guidance Framework for Mainstreaming Resource Efficiency and Sustainable Consumption and Production in a Developing Country Context, Environment, Development and Sustainability. Dolan, P. (2002). The Sustainability of Sustainable Consumption, Journal of Macromarketing, Vol.22, No.2. Gönen,E. Özmete, E. (2006). Aile ve Tüketici Bilimlerinin Sürdürülebilirlik Perspektifi I. Uluslar arası Ev Ekonomisi Kongresi, (50-55). Hekimci, F. (2003). Yurttaş Mutluluğu, 3. Kalite Sempozyumu Bildiriler Kitabı, TMMOB Makine Mühendisleri Odası Yayını,72-79, Bursa. Hekimci, F. (2007a) Etik Tüketicilik ve Etik Ticaret I, MPM Anahtar Dergisi, 226, 14-15, Ankara. Hekimci,F. (2007b). Küresel İklim Değişikliği (İzmir Panel Konuşmaları), II. Oturum, Küresel İklim Değişikliği ne Karşı Ne Yapabiliriz?, Milli Prodüktivite Merkezi Yayını, 52-60, İzmir. Hekimci, F. (2010). Yeni ekonominin Yükselen Değerleri: Etik Tüketicilik ve Etik Ticaret, Türkiş Dergisi, Sayı 397, s.106,109, Ankara. Hekimci, F. (2011). Bir Yaşam Biçimi Olarak Enerjinin Verimli Kullanımı, IPA, BEEAMS- Aday ve Üye Ülkelerde Enerji Veriminin Arttırılması Çalıştayı Sunumu, Istanbul. Hertwich, E. (2002). Life-Cycle Approaches to Sustainable Consumption, Workshop Proceedings Interim Report, International Institute for Applied Systems Analysis, Laxenburg, Austria. Hertwich, E.G. (2005). Consumption and Industrial Ecology Journal of Industrial Ecology, 9, 1-6. Jackson,T. (2005). Live Better By Consuming Less? Journal of Industrial Ecology,9 (l-2), 19-36. Mc Laren, S.J. (2007), Defining a Role for Sustainable Consumption Initiatives In New Zealand, 2nd International, Conference on Sustainability Engineering and Science, Auckland, New Zealand. MPM, (2006). MPM-Amaç Alanları, Stratejik Amaçlar, Amaçlar ve Hedeflerin Oluşturulması Altyapı Çalışmaları Raporu, Ankara. MPM, (2011). 100 Soruda Verimlilik-Genel, Yayına Hazırlanmış Kitapçık. ODTÜ, (2008). ODTÜ Çevre Topluluğu, Çevresel Duyarlık Bağlamında Davranış Biçimi Olarak sürdürülebilirlik www.cevre. metu.edu.tr/node/24, Erişim Tr. 2012. Prokopenko, J. (2006). Verimliliği Teşvik Kuruluşları:Evrim ve Deneyim, MPM Yayınları, No: 675, Ankara. Seyfang, G. (2004). Consuming Values and Contested Cultures: A Critical Analysis of the UK Strategy for Sustainable Consumption and Production, Review of Social Economy, Vol.62, No.3. Seyfang, G. (2005). Shopping for Sustainability: Can Sustainable Consumption Promote Ecological Citizenship?, Environmental Politics, Vol.14, No.2. TTGV. (2011). Sanayide Eko Verimlilik (Temiz Üretim) Kılavuzu: Yöntem ve Uygulamalar, s.8. Ankara. UNEP. (2005:a). Making the Marrakech Process Work, Discussion Paper, 2nd Expert Meeting on The 10-Year Framework of Programmes on Sustainable Consumption and Production, San José, Costa Rica, 5-8 September 2005. UNEP,(2005:b). Advancing Sustainable Consumption in Asia, A Guidance Manual, Unep, Europeaıd, Asıa Proeco. United Nations Conference on Environment & Development Rio de Janerio, Brazil, 3 to 14 June 1992 AGENDA 21, http://www.un.org/ esa/sustdev/documents/agenda21/english/ Agenda21.pdf, Erişim Tr. 9.1.2012. Veenhoven, R. (2004). Sustainable Consumption and Happiness, Driving Forces and Barriers to Sustainable Consumption, International Workshop, University of Leeds. WCED. (1991). Ortak Geleceğimiz, (Çev: Belkıs Çorakçı), (6) TÇSV Yayınları, Ankara. Yılmaz V. Arslan T. (2011). Üniversite Öğrencilerinin Çevre Koruma Vaatleri ve Çevre Dostu Tüketim Davranışlarının İncelenmesi, Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi,Cilt/Vol.: 11 - Sayı/No: 3 : s. 1 10., (2006). I Will If You Will, SCR (Sustainable Consumption Roundtable), England,www.sd-commission.org.uk/ publications/downloads/i_will_if_you_will. pdf (20.07.2007). http://www.eie.gov.tr/duyurular/ev/ev- Strateji_Belgesi/ENVER_Strateji_Belgesi- Taslak_20110730.pdf, Erişim Tr. 4.1.2012. http://www.emo.org.tr/ ekler/045c59a90d7587d_ ek.pdf?tipi=3&turu=x&sube=14, Erişim Tr. 3.10.2010. http://www.wwf.org.tr/pdf/enerjiverimliligi. pdf, Erişim Tr. 8.1.2012. www.cevreorman.gov.tr/hava_02. htm,1.11.2007 http://www.rec.org.tr/sayfa.asp?id=l, Erişim Tr.2010. OCAK 2012 15