Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi İçin Yeni Bir Endemik İl: Aydın

Benzer belgeler
KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ HASTALIĞI (KKKA) VE KARADENİZ BÖLGESİ NDEKİ DURUMU

Aliye Baştuğ Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Ekmud VHA Kursu

Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi

İklim ve vektör bağımlı güncel viral enfeksiyonlar

Kırım-Kongo Kanamalı Ateş hastalarında tip I (α, β) interferon ve viral yük düzeyleri ile klinik seyir arasındaki ilişkinin araştırılması

Knowledge of and attitudes towards Crimean-Congo hemorrhagic fever in patients presenting to family health centers in Kahramanmaraş, Turkey

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ EPİDEMİYOLOJİSİ

Sekiz Aylık Dönemde Laboratuvarımızda Saptanan Hepatit B ve Hepatit D Seroprevalansı*

ANKARA BÖLGESİNDE KENE TEMASI ÖYKÜSÜ OLMAYAN İKİ KIRIM-KONGO KANAMALI ATEŞİ OLGUSU

PROGRAM EKİNİN GAYRİ RESMİ ÇEVİRİSİDİR. E K L E R EK DAİMİ İKAMET EDENLERİN SAYISI, TOPLAM NÜFUS, İLLERE GÖRE ŞEHİR VE KIRSAL

2008 YILI KIRIM-KONGO KANAMALI ATEŞİ OLGULARININ LABORATUVAR TANISINDA PCR VE ELISA-IgM SONUÇLARININ İRDELENMESİ

DÜNYADA VE TÜRKİYE DE KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ EPİDEMİYOLOJİSİ

Kastamonu İli Aile Hekimlerinin Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Konusunda Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi

Tokat ili Erbaa Devlet Hastanesine başvuran kene tutunması olgularının değerlendirilmesi

Turgut Özal Tıp Merkezi ne başvuran 2-16 yaş grubundaki çocuklarda Anti-HAV IgG seropozitifliği

Karşılıksız İşlemi Yapılan Çek Sayılarının İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı (1) ( 2017 )

HBV ve HDV Epidemiyolojisi. Dr. A.Arzu Sayıner Tıbbi Mikrobiyoloji AD Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İzmir

Turgut Özal Tıp Merkezi ne başvuran 0-16 yaş grubu çocuklarda AntiHBs seropozitifliği

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

İstanbul Bölgesi Kan Donörlerinde HBsAg, Anti-HCV ve Anti-HIV Seroprevalansı

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Virusunun Tüm Vücut Sıvılarında Saçılım Süresinin ve Serumda Antikor yanıtının moleküler ve serolojik olarak takibi

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

YEDİ DAKİKA YEDİ BÖLGE: ENDEMİK ENFEKSİYONLAR- EGE BÖLGESİ

İZMİR DEKİ GEBELERDE RUBELLA VE SİTOMEGALOVİRÜS İNFEKSİYONU SEROPREVALANSI RUBELLA AND CYTOMEGALOVIRUS INFECTION IN PREGNANTS IN IZMIR, TURKEY

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA

EK 1: TABLO VE ŞEKİLLER

Elazığ Bölgesinde Riskli Meslek Gruplarında Bruselloz Seroprevalansı ÖZET

Isırıkla İlgili Literatür İncelemesi

TÜRKİYE SİYASİ GÜNDEM ARAŞTIRMASI MART 2014

2015 KOCAELİ NÜFUSUNUN BÖLGESEL ANALİZİ TUİK

Türkiye Bankacılık Sistemi Banka, Şube, Mevduat ve Kredilerin İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

GENÇLERDE HEPATİT A BAĞIŞIKLAMASI GEREKLİ Mİ?

İstanbul daki El Ayak Ağız Hastalığı Vakalarında Coxsackievirus A6 ve Coxsackievirus A16 nın Saptanması

Türkiye nin mevcut HPAI Durumu. o Türkiye, de OIE ye HPAI yönünden arilik bildirimini yapmıştır.

(ki-kare) analizi ( Tablo 1. Araştırmaya Katılanların Çalıştıkları Okul Türüne Göre Dağılımı. Sayı % , , ,0

Ekinokokkozis. E. granulosus Kistik Ekinokokkozis. E. multilocularis Alveoler Ekinokokkozis. E. vogeli ve E. oligoarthrus Polikistik Ekinokokkozis

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TR52 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR?

ek: eğitim izleme göstergeleri

Dünyada ve Türkiyede Tularemi. Prof. Dr. Okan Töre Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji A.D.

DÜZCE TIP DERGİSİ DÜZCE MEDICAL JOURNAL

Mardin Ýlinde Elektif Cerrahi Öncesi Tetkik Edilen Çocuklarda HBV, HCV ve HIV Seroprevalansý

Sunum İçeriği Dünyada Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Epidemiyolojisi Türkiye Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü (THSGM) Çalışmaları KKKA Türkiye verileri

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

TULAREMİ OLGU SORGULAMA FORMU. Dr. Güven ÇELEBİ Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

S A H A A R A Ş T I R M A S I

İL BAZINDA DAĞILIM İSTANBUL 136 ANKARA 36 İZMİR 23 ANTALYA 12 KOCAELİ 10 GAZİANTEP 9

Başarılı bir kongre ve toplantı olması dileği

WiNGATE ANAEROBiK PERFORMANS PROFiLi VE CiNSiYET FARKLıLıKLARı

Kocaeli de Uzun İnkübasyon Süreli Sporadik Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Olgusu

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

Türkiye de Su Kaynaklı Tularemi Salgınlarının Değerlendirilmesi

Halis Akalın, Nesrin Kebabcı, Bekir Çelebi, Selçuk Kılıç, Mustafa Vural, Ülkü Tırpan, Sibel Yorulmaz Göktaş, Melda Sınırtaş, Güher Göral

Elazığ İli Karakoçan İlçesinden Elde Edilen Sütlerde Yağ ve Protein Oranlarının AB ve Türk Standartlarına Uygunluklarının Belirlenmesi

HIV/AIDS OLGULARINDA KIZAMIK, KIZAMIKÇIK, KABAKULAK VE SUÇİÇEĞİ SEROPREVALANSININ DEĞERLENDİRİLMESİ

BİTKİ KORUMA ÜRÜNÜ SATIŞ YERLERİNİN YÖNETMELİK HÜKÜMLERİ AÇISINDAN DURUMU.

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ

SAĞLIK YÜKSEK OKULU ÖĞRENCİLERİNİN HEPATİT A VİRÜSÜ HAKKINDAKİ BİLGİ TUTUM VE DAVRANIŞLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

İL ADI UNVAN KODU UNVAN ADI BRANŞ KODU BRANŞ ADI PLANLANAN SAYI ÖĞRENİM DÜZEYİ

TEK SAĞLIK TÜRK VETERİNER HEKİMLERİ BİRLİĞİ. Prof.Dr. Ender YARSAN. Halk Sağlığı Uygulamalarında Veteriner Hekimliği Hizmetlerinin Rolü Sempozyum

Temel Göstergeler TÜİK, Seçilmiş Göstergelerle Kastamonu, 2013

KIRIM-KONGO KANAMALI ATEŞİ

HIV/AIDS EPİDEMİYOLOJİSİ. Dr. Yasemin HEPER Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dal

Nüfus ve Göç Population and Migration

İnsan Brusellozu: Dünyada ve Ülkemizde Epidemiyoloji

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

Şanlıurfa İl Merkezinde Bruselloz Prevalansı ve İlişkili Risk Faktörleri

Ekonomik Rapor Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / 307

Türkiye nin Nüfus Özellikleri ve Dağılışı

SURİYE ARAP CUMHURİYETİNE YAPILAN İHRACAT ANALİZİ

TÜRKİYE DEKİ ÜÇ TIP FAKÜLTESİNİN SON ÜÇ YILDAKİ YAYIN ORANLARI THE THREE-YEAR PUBLICATION RATIO OF THREE MEDICAL FACULTIES IN TURKEY

Lise Öğrencilerinin Hepatit B Konusundaki Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi

Bu proje, TÜBİTAK tarafından desteklenmiştir.

TÜİK İZMİR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ 09/02/2015

KENAN ÇELEBİ TÜİK EDİRNE BÖLGE MÜDÜRÜ 07/11/2014

Orta Doğu Solunum Sendromu Coronavirüs (MERS-CoV) İnfeksiyonu

ADNAN BEDLEK TÜİK KARS BÖLGE MÜDÜRÜ 13/07/2016

İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflamasına Göre Düzey 2 (TRA1 ve TRA2) Bölgelerinde Büyükbaş Hayvan Varlığı ve Süt Üretiminin Karşılaştırılması

TABLO-4. LİSANS MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR ( EKPSS 2014 )

TABLO-3. ÖNLİSANS MEZUNLARININ TERCİH EDEBİLECEĞİ KADROLAR ( EKPSS 2014 )

Çocuk acil servisinde kene tutunması: asemptomatik olgularda laboratuvar gerekli mi?

Yerel yönetimler, Kamu ve Sivil toplum kurum/kuruluşları, İşletmeler, Üniversiteler, Kooperatifler, birlikler

ÖZGEÇMİŞ. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Coğrafya Öğretmenliği. Sosyal Bilimler Enstitüsü

IV. KLİMUD Kongresi, Kasım 2017, Antalya

TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU

8 İSTİHDAM TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ 2014

KIRIKKALE İLİNDE DEVLET HASTANESİ VE KIRIKKALE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ POLİKLİNİKLERİNE BAŞVURANLARDA HEPATİT B SEROPREVALANSI

NÜKLEER SİLAHLAR ARAŞTIRMASI - SONUÇ RAPORU RAŞTIRMASI - S

Döneminde İzmir e Yönelik Göçler

TÜİK İZMİR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ 09/04/2015

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

TÜİK İZMİR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ 10/03/2015

ÇALIŞMA PLANLAMA VE MAKALE YAZMADA SIK YAPILAN HATALAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

SAMSUN İL MERKEZİNDE HEPATİT B İNFEKSİYONU SEROPREVALANSI

TÜRKİYE DE GELİR DAĞILIMI VE İÇ GÖÇ. Özet

Tıbbi Mikrobiyolojide İnsan Gücü. Doç. Dr. Aynur EREN TOPKAYA Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi

Transkript:

Özgün Araştırma / Original Article 9 Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi İçin Yeni Bir Endemik İl: Aydın A New Endemic Province of Crimean-Congo Haemorrhagic Fever in Turkey: Aydin Ş. Barçın Öztürk 1, Sevin Kırdar 2, M. Bülent Ertuğrul 1, Çetin Turan 1, Mevlüt Türe 3 1 Adnan Menderes Üniversitesi, Tıp Fakültesi, İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Aydın, Türkiye 2 Adnan Menderes Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Aydın, Türkiye 3 Adnan Menderes Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Biyoistatistik ve Tıbbi Bilişim Anabilim Dalı, Aydın, Türkiye Özet Amaç: Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA) ülkemizde özellikle Kuzeydoğu Anadolu da görülmekle birlikte son yıllarda batı illerinden de olgu bildirimleri başlamıştır. Aydın ilinin hastalık açısından endemik olmadığı kabul edilmesine karşın 2006-2014 tarihleri arasında 50 olgu saptanmıştır. Aydın ilinin endemik bölgelerinde yapılan kesitsel çalışmada %19.6 oranında seropozitiflik saptanmıştır. Bu çalışmanın amacı endemik olmayan bölgelerdeki virus seropozitifliğiyle buna katkıda bulunan faktörleri saptamak ve ilimizin Türkiye nin KKKA haritasındaki yerini belirlemektir. Yöntemler: Çalışmaya 293 gönüllü katıldı. Yüz yüze görüşme yöntemiyle gönüllülere demografik ve olgusal özelliklerle ilişkili 17 soru soruldu. Gönüllülerin serum örneklerinde virusa karşı spesifik antikoru saptamak için VectoCrimea-CHF-IgG (Vector-Best, Novosibirsk, Rusya) ELISA ticari test kiti kullanıldı. Bulgular: Çalışma grubunda IgG seropozitifliği %19.7 (n=58) olarak bulundu. 100 kadın gönüllünün 27 (%27) si ve 193 erkek gönüllünün 31 (%16.1) i seropozitif bulundu (p<0.05). Kadınlarda seropozitifliğin anlamlı olarak daha fazla olduğu görüldü (p=0.02). χ 2 otomatik etkileşim belirleme analizinde IgG pozitifliği üzerine en etkili değişken, bölge olarak bulundu. Çalışma bölgeleri arasında en yüksek seropozitiflik %29.5 ile Aydın, Merkez de saptandı (p=0.006). Sonuçlar: Çalışmamızda Aydın ın endemik olmayan bölgelerinde saptanan seropozitiflik oranının (%19.7), endemik bölgelerle (%19.6) benzerlik gösterdiği saptandı. Ülkemizde yüksek riskli bölgelerde IgG seroprevalansının %12.8 olarak bildirildiği göz önünde bulundurulduğunda, Aydın ilinin endemik iller arasında sayılması doğru olacaktır. Klimik Dergisi 2017; 30(1): 9-14. Anahtar Sözcükler: Kırım-Kongo kanamalı ateşi virusu, immünoglobülin G seropozitifliği, epidemiyoloji. Abstract Objective: Crimean-Congo haemorrhagic fever (CCHF) has been reported particularly in the north-eastern part of Anatolia in Turkey. However, in recent years, many cases have been reported from western cities. Although Aydin is considered as a non-endemic area, 50 cases have been reported between 2006 and 2014. In a previous study, IgG seropositivity was found to be 19.6% in the endemic regions of Aydin. The aim of this study is to determine the seropositivity rates and contributing factors in non-endemic regions of Aydin as well as revealing the position of Aydin on the CCHF map of Turkey. Methods: Two hundred and ninety-three volunteers were enrolled in this study. Volunteers were asked seventeen questions related to demographic and factual features by face-to-face interviews. The VectoCrimea-CHF-IgG (Vector-Best, Novosibirsk, Russia) ELISA diagnostic kit was used to detect the virus-specific antibodies in serum samples of the volunteers. Results: IgG seropositivity in the study group was found to be 19.7% (n=58). Twenty-seven (27%) of 100 female participants and 31 (16.1%) of 193 male participants were seropositive for CCHF virus (p<0.05). Seropositivity was significantly higher in female sex (p=0.02). The most effective variable on IgG positivity in χ 2 automatic interaction detection analysis was found to be the region. The highest seropositivity was found in Aydin city centre with 29.5% among all study areas (p=0.006). Conclusions: In our study, we found that seropositivity of nonendemic regions (19.7%) was similar to the endemic regions (19.6%) in Aydin. In high risk areas of our country, IgG seroprevalence is reported as 12.8%. So, we think that Aydin should be considered as an endemic city. Klimik Dergisi 2017; 30(1): 9-14. Key Words: Crimean-Congo haemorrhagic fever virus, immunoglobulin G seropositivity, epidemiology. 1 st International Conference on Crimean-Congo Haemorrhagic Fever (13-14 Şubat 2015, Selanik, Yunanistan) ve XVII. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi (25-29 Mart 2015, Antalya) nde bildirilmiştir. Presented at the 1 st International Conference on Crimean-Congo Haemorrhagic Fever (13-14 February 2015, Thessaloniki, Greece) and XVII th Turkish Congress of Clinical Microbiology and Infectious Diseases (25-29 March 2015, Antalya). Yazışma Adresi / Address for Correspondence: Ş. Barçın Öztürk, Adnan Menderes Üniversitesi, Tıp Fakültesi, İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Aydın, Türkiye E-posta/E-mail: barcinozturk@gmail.com (Geliş / Received: 13 Aralık / December 2016; Kabul / Accepted: 6 Şubat / February 2017) DOI: 10.5152/kd.2017.02

10 Klimik Dergisi 2017; 30(1): 9-14 Giriş Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA), Balkanlar, Ortadoğu, Asya ve tüm Afrika da endemik olan, %3-30 oranında mortal seyreden bir viral hastalıktır ve hastalığın ortaya çıkmasında, kene popülasyonu yoğunluğundaki artış, konak hayvan hareketleri ve virusla infekte olmuş kenelerin göç eden kuşlar aracılığıyla taşınması etkili olmaktadır (1). KKKA asemptomatik infeksiyondan, şiddetli kanamalı ateş tablosuna kadar değişen klinik çeşitlilik gösterir. İnfeksiyonların sadece %12 sine tanı konulduğu ve %88 inin subklinik olarak geçirildiği saptanmıştır (2). Hastalıkla ilgili çalışmaların sıklıkla endemik olarak bilinen bölgeler ya da risk grupları merkezinde tasarlanmaları nedeniyle virusun gerçek insidansı bilinmemektedir. Ülkemiz, geçen on yıllık dönemde infeksiyonun görülmediği bir ülkeyken, neredeyse yıllık 1000 doğrulanmış olguyla hastalığın merkez üssü ne dönüşmesi yönünden hastalığın epidemiyolojisinde özel bir yer tutmaktadır (1). İlk olgular özellikle Kuzeydoğu Anadolu da görülmekle birlikte son yıllarda Batı illerinden de olgu bildirimleri başlamıştır (3,4). Aydın ilinin hastalık açısından endemik olmadığı kabul edilmesine karşın 2006-2014 tarihleri arasında 50 olgu saptanmıştır. Ertuğrul ve arkadaşları (5) tarafından Aydın ilinin endemik bölgelerinde yapılan kesitsel çalışmada %19.6 oranında seropozitiflik saptanmıştır. Bu çalışmanın amacı ilimizde endemik olmayan bölgelerdeki virus seropozitifliğiyle buna katkıda bulunan faktörleri saptamak ve ilimizin Türkiye nin KKKA haritasındaki yerini belirlemektir. Yöntemler Bu çalışma Adnan Menderes Üniversitesi, Tıp Fakültesi Etik Kurulu nun onayıyla (Tarih: 23/09/2008, Protokol No: 12-16) yapıldı. Çalışmaya Aydın Halk Sağlığı Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Şube Müdürlüğü nün izni dahilinde, KKKA olgularının görülmediği İncirliova İlçesi, Sınırteke Köyü; Köşk İlçesi, Çiftlik Köyü; Kuyucak İlçesi, Pamukören Beldesi ve Aydın, Merkez İlçesindeki gönüllü bireyler alındı (Şekil 1). Çalışmaya 15 yaş ve üzerindeki 293 gönüllü katıldı. Veriler yüz yüze görüşme yöntemiyle toplandı. Ankette gönüllülere demografik ve olgusal özelliklerle ilişkili 17 soru soruldu (Tablo 1). Her bir gönüllüden 10 ml venöz kan örneği alındı. Örnekler santrifüje edilerek serumları ayrıldı ve çalışma zamanına kadar -20 C de saklandı. Serum örneklerinde virusa karşı spesifik antikorlar ELISA yöntemiyle VectoCrimea-CHF-IgG (Vector- Best, Novosibirsk, Rusya) ticari test kiti kullanılarak saptandı. Her bir örnek iki kez çalışıldı. İstatistiksel analiz için Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) 17.0 (SPSS Inc., Chicago, IL, ABD) paket programı kullanıldı. Çalışmada, kategorik değişkenleri belirlemek için χ 2 testi, yaş ve seropozitifliğin normal dağılıma uygunluğunu belirlemede Kolmogorov-Smirnov testi, yaş ve seropozitiflik arası ilişkinin incelenmesinde Mann-Whitney U testi kullanıldı. Seropozitifliği etkileyen risk faktörlerinin belirlenmesinde χ 2 otomatik etkileşim belirleme (CHAID) analizi ve çoklu uygunluk analizi uygulandı. İstatistiksel anlamlılık için p<0.05 olarak kabul edildi. Bulgular Çalışmaya katılan 293 gönüllünün %34.1 (n=100) ini kadınlar, %65.9 (n=193) unu erkekler oluşturuyordu. Çalışma grubunda IgG seropozitifliği %19.7 (n=58) olarak bulundu. 100 kadın gönüllünün 27 (%27) si ve 193 erkek gönüllünün 31 (%16.1) i seropozitif bulundu. Kadınlarda seropozitifliğin daha fazla olduğu görüldü ve bu sonuç istatistiksel olarak da anlamlı bulundu (p=0.026). Gönüllülerin eğitim durumları, yaş dağılımı, hayvan besleme, avcılık, kene yapışma öyküsü, meslek gruplarının kendi aralarındaki ilişkisi arasında seropozitiflik açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (Tablo 2). Seropozitiflikle yaş dağılımı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptanmamış olmakla birlikte (p=0.11), IgG pozitifliği 25-34 yaş grubunda en yüksek orandaydı (Şekil 2). Çalışma bölgeleri arasında en yüksek seropozitiflik %29.5 ile Aydın, Merkez de saptandı ve bu oranla diğer bölgelerde saptanan oranlar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark vardı (p=0.006). Seropozitifliği etkileyen faktörleri bulmak amacıyla yapılan CHAID analizinde de IgG pozitifliği üzerine en etkili değişken, bölge olarak bulundu. Bölge iki gruba ayrılarak incelendi. Birinci grup olan İncirliova, Sınırteke Köyü ve Kuyucak, Pamukören Beldesi nde seropozitiflik %10.1 iken; ikinci grup olan Köşk, Çiftlik Köyü ve Aydın, Merkez de seropozitiflik %26.4 olarak saptandı (p=0.004). Köşk, Çiftlik Köyü ve Aydın, Merkez bölgelerinde hayvan beslemeyenlerde se- Şekil 1. Çalışma alanlarının coğrafi konumu.

Öztürk ŞB et al. KKKA İçin Yeni Bir Endemik İl: Aydın 11 Tablo 1. Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Araştırma Anketi Form tarihi / / Adı-Soyadı: Yaş: Cinsiyet: Erkek (1) Kadın (2) Meslek: Adres: Telefon: Eğitim durumu Okuma yazma bilmiyor (1) Okuma yazma biliyor (2) İlk-ortaokul (3) Lise (4) Üniversite (5) Ortalama aylık gelir 630 TL (asgari ücret)(1) 630 1500 TL arası (2) 1500 2500 arası (3) 2500 TL ve üstü (4) Yaşadığı bölge Kırsal bölge (1) İlçe merkezi (2) İl merkezi (3) İkamet edilen mekan Apartman dairesi (1) Bahçe içinde müstakil ev (2) Doğada uğraş Yok (1) Var (2) (Hangi ay?.) Kamp kurma / piknik Hayvan besleme Hayvan besleme varsa cinsi Kedi (1) Köpek (2) Kümes hayvanı (3) Küçükbaş hayvan (4) Büyükbaş hayvan (5) 2 ve 2 den fazla hayvan (6) Beslenen hayvanlarda kene Kene yapışması olayı kez Çevresinde böcek, kene ısırması sonrası ateşli hastalık geçiren Keneye karşı çevrede ilaçlama çalışması Avcılık uğraşı veya av hayvanıyla temas Son iki yıl içinde başka bölgeye ziyaret (Neresi?.) Ziyaret varsa Endemik bölge (1) Endemik olmayan bölge (2) ropozitiflik oranı %18.8 iken, hayvan besleyenlerde bu oran %33.7 olarak bulundu (p=0.026) (Şekil 3). İrdeleme Aydın, 7943 km 2 yüzölçümünde ve 64 metre rakımda, Ege Bölgesi nde bulunan bir il olup, kuzeyinde İzmir ve Manisa, doğusunda Denizli, güneyinde Muğla illeriyle çevrilidir ve batı sınırlarını Ege Denizi kıyıları çizer. İlin nüfusu 2015 yılı itibariyle 1 053 506 kişidir. Genç nüfusun ağırlığı dikkat çekicidir; 25-65 yaş arası nüfus, toplam nüfusun %54 ünü oluşturur. Temel gelir kaynağı tarımdır. İkinci sırada ise turizm yer alır. İlin %30 u ormanlarla kaplıdır. Türkiye de 2002 yılından itibaren KKKA bildirilerinde ciddi bir artış gözlenmektedir. İnfeksiyonun en çok görüldüğü iller Tokat, Yozgat, Çorum, Sivas, Kastamonu, Karabük, Gümüşhane, Erzurum, Amasya, Çankırı, Giresun ve Samsun dur. Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye de 2002-2015 yılları arasında toplam 9787 KKKA olgusu bildirilmiştir (6,7). Aydın ilinde ilk olgular 2006 yılında görülmeye başlanmıştır. 2006-2015 yılları arasında 61 olgu kesin tanı almıştır. Bu çalışmada IgG seropozitifliği %19.7 (n=58) olarak bulundu. Daha önce bölgemizde yapılan benzer bir çalışmada seropozitiflik %19.6 olarak bildirilmişti (5). Her iki çalışmada da Aydın ilinde saptanan seropozitiflik, Türkiye deki seroprevalans çalışmaları arasında bildirilmiş en yüksek rakamlardır. Yağcı-Çağlayık ve arkadaşları (8), Türkiye nin KKKA için endemik ve endemik Şekil 2. Seropozitif ve seronegatif olguların yaş dağılımı (Yüzdeler seropozitif 58 olgunun dağılımını göstermektedir). olmayan yedi bölgesinde yaptıkları seroprevalans çalışmalarında, Aydın ilini endemik olmayan bölgeler arasında bildirmişler ve seropozitifliği %1.3 olarak saptamışlardır. Diğer yandan çalışmada, sınırlı sayıda gönüllüde kırsal alanda %4.1 oranında seropozitiflik saptanmıştır. Aynı yöntemle çalışılmasına karşın, bulunan sonuç çalışmamızın ve Aydın da yapılan önceki çalışmaların sonuçlarıyla tezat oluşturmaktadır. Çalışma popülasyonunun düşük olması Yağcı-Çağlayık ve arkadaşları (8) nın çalışmasının bölgemizi temsil etmediği yönünde değerlendirilmiştir. Literatürde bildirilen en yüksek seropozitiflik oranları ise %30.3 ile Umman Krallığı nda riskli

12 Klimik Dergisi 2017; 30(1): 9-14 Tablo 2. Seropozitif ve Seronegatif Olguların Özellikleri IgG-Pozitif IgG-Negatif Özellikler Sayı (%) Sayı (%) p Cinsiyet Erkek (n=193) 31 (16.1) 162 (83.9) 0.026 Kadın (n=100) 27 (27.0) 73 (73.0) Meslek Çiftçi (n=70) 12 (17.1) 58 (82.9) Ev kadını (n=68) 17 (25.0) 51 (75.0) 0.459 Diğer (n=154) 29 (18.8) 125 (81.2) Eğitim Durumu Okuma yazma bilmiyor (n=18) 1 (5.6) 17 (94.4) Okuma yazma biliyor (n=4) 2 (50.0) 2 (50.0) İlk-ortaokul (n=215) 46 (21.4) 169 (78.6) Lise (n=34) 5 (14.7) 29 (85.3) Üniversite (n=22) 4 (18.2) 18 (81.8) 0.237 Yaşanan Bölge Kırsal bölge (n=237) 43 (18.1) 194 (81.9) İlçe merkezi (n=25) 6 (24.0) 19 (76.0) 0.309 İl merkezi (n=31) 9 (29.0) 22 (71.0) Hayvan Besleme Var (n=155) 35 (22.6) 120 (77.4) Yok (n=138) 23 (16.7) 115 (83.3) 0.205 Beslenen Hayvanlarda Kene Var (n=53) 12 (22.6) 41 (77.4) Yok (n=102) 23 (22.5) 79 (77.5) 0.990 Kene Yapışması Olayı Var (n=34) 6 (17.6) 28 (82.4) Yok (n=257) 52 (20.2) 205(79.8) 0.723 Çevresinde Böcek, Kene Isırması Sonrası Ateşli Hastalık Geçiren Var (n=10) 4(40.0) 6 (60.0) Yok (n=280) 54 (19.3) 226 (80.7) 0.108 Keneye Karşı Çevrede İlaçlama Çalışması Var (n=93) 19 (20.4) 74 (79.6) Yok (n=199) 39 (19.6) 160 (80.4) 0.868 Avcılık Uğraşı veya Av Hayvanıyla Temas Var (n=58) 8 (13.8) 50 (86.2) Yok (n=235) 50 (21.3) 185 (78.7) 0.200 Son İki Yıl İçinde Başka Bölgeye Ziyaret Var (n=116) 29 (25.0) 87 (75.0) Yok (n=176) 29 (16.5) 147 (83.5) 0.074 Çalışma Bölgesi İncirliova, Sınırteke (n=47) 4 (8.5) 43 (91.5) Köşk, Çiftlik (n=130) 33 (25.4) 97 (74.6) Kuyucak, Pamukören (n=72) 8 (11.1) 64 (88.9) Aydın, Merkez (n=44) 13 (29.5) 31 (70.5) 0.006 Düğüm 0 Pozitif 19.8 58 Negatif 80.2 235 Toplam 100.0 293 _ Yer Düzeltilmiş p değeri-0.004, χ 2 =11.903, df=1 İncirova-Sınırteke Köyü; Kuyucak-Pamukören Beldesi Düğüm 1 Pozitif 10.1 12 Negatif 89.9 107 Toplam 40.6 119 Düğüm 3 Pozitif 33.7 30 Negatif 66.3 59 Toplam 30.4 89 Düğüm 2 Pozitif 26.4 46 Negatif 73.6 128 Toplam 59.4 174 _ Hayvan besleme Düzeltilmiş p değeri-0.026, χ 2 =4.953, df=1 Var Seroloji Köşk-Çiftlik Köyü; Aydın Merkez ve çevresi Yok Düğüm 4 Pozitif 18.8 16 Negatif 81.2 69 Toplam 29.0 85 Şekil 3. Otomatik χ 2 etkileşim belirleme (CHAID) analizine göre seropozitiflik oranlarını belirleyen faktörler. meslek grubunda ve %24.3 ile Kosova da endemik bölgede bildirilmiştir (9,10). Türkiye de endemik bölgelerde yapılan çalışmalarda seroprevalans %10-19.6 olarak bildirilmiştir (2,5,11,12). Çalışmamızda 100 kadın gönüllünün 27 (%27) si ve 193 erkek gönüllünün 31 (%16.1) i seropozitif bulunmuş; kadınlardaki seropozitifliğin anlamlı olarak daha fazla olduğu görülmüştür (p=0.02). Yağcı-Çağlayık ve arkadaşları (8) sağlıklı gönüllülerde yaptıkları seroprevalans çalışmasında seropozitifliğin erkeklerde anlamlı olarak daha yüksek olduğunu bildirmişlerdir. Yunanistan da yapılan iki çalışmada da erkeklerdeki seropozitifliğin daha yüksek oranda olduğu bildirilmiştir (13,14). Bulgaristan da Gergova ve arkadaşları (15) 28 endemik bölgede yaptıkları seroprevalans çalışmasında seropozitifliğin erkek popülasyonda daha fazla olduğunu saptamışlar ve bu durumu erkeklerin hayvancılıkla daha çok ilgilenmesiyle ilişkilendirmişlerdir. Diğer yandan ülkemizde farklı endemik bölgelerde yapılan çalışmalarda kadın popülasyonda seropozitifliğin daha fazla olduğu bildirilmiştir (5,16,17). Çalışmamızda, Aydın ilinde daha önce Ertuğrul ve arkadaşları (5) tarafından yapılan çalışmaya benzer şekilde, kadın popülasyonda seropozitiflik daha fazla saptanmıştır. Bu durum, kadınların bahçe ve tarla işleriyle daha aktif ilgilenmesi ve hayvanların bakımından sorumlu olmasıyla ilişkilendirilmiştir. Çalışmamızdaki bir diğer önemli nokta, bölgeyle seropozitiflik arasındaki ilişki olmuştur. CHAID analizinde, Köşk,

Öztürk ŞB et al. KKKA İçin Yeni Bir Endemik İl: Aydın 13 Çiftlik Köyü ve Aydın, Merkez grubunda seropozitiflik %26.4 olarak saptanmış ve bu oranla diğer bölgelerde saptanan oranlar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmuştur (p=0.004). Bu grup içinde il merkezinin yer alması dikkat çekicidir. Çalışmamıza benzer şekilde, Izadi ve arkadaşları (18) İran ın Sistan-Belucistan eyaletinde yaptıkları çalışmada seropozitifliği kentsel ve kırsal kültürlü kentsel alanlarda anlamlı oranda daha yüksek saptamışlardır. Yağcı-Çağlayık ve arkadaşları (8) nın çalışmasında ise çalışmamızdaki bulguların aksine, Aydın ilinde kentsel alanda test edilen 105 serum örneğinde IgG pozitifliği saptanmamıştır. Aydın ili nüfusunun %26.34 ü Merkez ilçede ikamet etmektedir (19). İl merkezinde seropozitiflik oranının yüksek olması, popülasyonun kırsal bölgeyle bağlantısının devam etmesiyle ilişkilendirilmiştir. Zira Aydın, Merkez de yaşayan bireylerin son iki yıl içinde başka bölgeye ziyaret oranları %63.6 ile ilk sırada yer almaktadır ve bunun %96.4 ü endemik olmayan bölgeye yapılmıştır. Yine ilimizin özelliklerinden biri de kentsel alanda ikamet etmesine rağmen, ailelerin yıllık zeytin ve zeytinyağı ihtiyaçlarını kendi zeytinliklerinden karşılamasıdır. Bu amaçla bölge halkı, mesleği çiftçilik olmasa da, bahar ve yaz aylarında zeytin toplama faaliyetinde bulunmaktadır. Aydın ili gibi kırsal kültürlü kentsel alanlarda yapılacak seroprevalans çalışmalarında, bölge özelindeki alışkanlıkların, yaşam biçiminin, kırsal bölgeyle ilişkilerin göz önünde bulundurulmasının daha sağlıklı verilere ulaşmada etkili olacağı düşüncesindeyiz. CHAID analizinde saptanan ikinci önemli değişken ise hayvan beslemeydi. Köşk, Çiftlik Köyü ve Aydın, Merkez bölgelerinde hayvan besleyenlerde seropozitiflik oranı %33.7 olarak bulundu (p=0.026). Köşk İlçesi Çiftlik Köyü nün %49 luk hayvan besleme oranıyla çalışma bölgeleri içinde ilk sırada olduğu izlendi. Seropozitiflikle seyahat arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmadı (p=0.074). Bununla birlikte seropozitif bireylerin %48.2 sinin endemik olmayan çevre il ve ilçelere seyahat öyküsü bulunmaktaydı. KKKA için en büyük risk grubu endemik bölgede yaşayan çiftçilerdir. Türkiye deki son salgında olguların neredeyse %90 ı tarım ve/veya hayvancılıkla uğraşmaktaydı (16,20,21). Hayvan besleme seropozitiflik için en önemli risk faktörlerinden biridir. Çalışmamızda, gönüllülerin %24 ünün çiftçi olmasına karşılık, %53 ü hayvan besliyordu. Çiftçi oranlarının düşük olmasına karşılık bölge halkının yaşam şekli olarak kendi ihtiyaçları için hayvan beslemesi söz konusudur. Her ne kadar seropozitiflikle meslek (p=0.459) ve hayvan besleme (p=0.205) arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmasa da, seropozitif bireyler arasında hayvan besleme oranı %60.3 olarak saptanmıştır ve bunların da %31.4 ü büyükbaş hayvan beslemektedir. Ertuğrul ve arkadaşları (5) Aydın ilindeki endemik bölgelerde yaptıkları seroprevalans çalışmasında, büyükbaş hayvan besleme öyküsüyle antikor varlığı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptamışlardır. Yağcı-Çağlayık ve arkadaşları (8), çiftçilik ve hayvan beslemeyle uğraşan grupların yüksek seropozitiflik gösterdiklerini bildirmişlerdir. Buna karşılık Bodur ve arkadaşları (2), çalışmamızla benzer şekilde, hayvancılık ve avlanma öyküsünün seropozitif bireylerde daha fazla olmadığını saptamışlar, farklı olarak kene yapışmasıyla seropozitiflik arasında anlamlı bir ilişki olduğunu göstermişlerdir. Köksal ve arkadaşları (17), hayvandan elle kene çıkarmanın istatistiksel olarak anlamlı yüksek seropozitiflik nedeni olduğunu belirtmişlerdir. Hayvan temasının ayrıntılandırılması açısından bu çalışma yol göstericidir. Çalışmamızda hayvan beslemeyle seropozitiflik ilişkisinin istatistiksel olarak anlamlı saptanmaması, hayvan temasının ayrıntılı olarak sorgulanmamış olmasına bağlanmıştır. Çalışmadaki diğer bir meslek grubu olan ev kadınlarının ise %25 i seropozitif olarak saptanmıştır. IgG seropozitifliğinin %19.7 olarak saptanması, riskli meslek grubunda olmayan bireylerde de hayvan besleme öyküsünün göz önünde bulundurulması gerektiğini düşündürmektedir. Çalışmamızda eğitim durumunun seropozitiflik açısından anlamlı fark oluşturmadığı görülmüştür (p=0.237). Benzer şekilde ilimizde daha önce yapılan çalışmada da eğitim durumuyla IgG pozitifliği arasında anlamlı ilişki saptanmamıştır (5). Buna karşılık Bodur ve arkadaşları (2), seropozitif bireylerin daha düşük eğitim düzeyine sahip olduklarını bildirmişlerdir. Medyan yaş IgG-pozitif saptanan grupta 38 (35-44), IgGnegatif saptanan grupta 45 (45-54) olarak, %25 ile %75 persantiller arasında bulundu. Seropozitiflik en fazla 15-24 yaş grubunda saptanmış olup, erkeklerde 15-24 yaş grubunda en yüksek orandayken, kadınlarda 15-25 ve 35-44 yaş arasında iki pik izlendi. Bununla birlikte seropozitiflikle yaş dağılımı arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmadı. Bodur ve arkadaşları (2) nın yaptığı çalışmada, 3557 serum örneğinin %10 unda IgG seropozitifliği saptanmış ve ortalama yaş 52±17.1 olarak bildirilmiş olup, seropozitifliğin yaşla birlikte arttığı vurgulanmıştır. Buna karşılık Ertuğrul ve arkadaşları (5) medyan yaşı seropozitif grupta 35.5 (32-52 yaşlar) olarak saptamışlardır. Bizim çalışmamızda da benzer bir sonuç elde edilmiştir. Aktif çalışma yaşlarında (25-34; 35-44; 45-54 yaşlar) seropozitiflik oranları, uç yaşlardaki bireylere göre yüksek saptanmıştır (sırasıyla; %23.2, %17.5, %22.8). Bu durum hastalığın bölgemize yeni girdiğinin göstergesi olarak kabul edilebilir. Aydın ilinde olgularla 2006 yılından sonra karşılaşılmış olması da uç yaşlardaki oranların düşük olmasıyla uyumludur. Diğer yandan ileriki yıllarda yapılacak benzer bir çalışmada seropozitifliğin yaş dağılımının daha farklı olarak karşımıza çıkabileceği düşüncesindeyiz. Bu çalışmanın kısıtlılıkları, hayvan beslemeyle ilgili soruların ayrıntılı olmaması, kentsel bölgede ikamet eden gönüllülerde kırsal bölgeyle bağlantının sorgulanmamış olması ve bölge özelinde yaşam şekli ve alışkanlıkların anket sorularına dahil edilmemiş olmasıdır. Çalışmamızın, ilimizdeki gibi kırsal ve kentsel alan yerleşiminin keskin sınırlarla ayrılamadığı bölgelerde yapılacak çalışmalar için yol gösterici olacağı kanısındayız. Bununla birlikte, çalışmamızda ve bölgemizde yapılan benzer çalışmada seropozitifliğin yüksek olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Aydın ilinin endemik iller arasında sayılmasının doğru olacağı düşüncesindeyiz. Çıkar Çatışması Yazarlar, herhangi bir çıkar çatışması bildirmemişlerdir.

14 Klimik Dergisi 2017; 30(1): 9-14 Kaynaklar 1. Bente DA, Forrester NL, Watts DM, McAuley AJ, Whitehouse CA, Bray M. Crimean-Congo hemorrhagic fever: history, epidemiology, pathogenesis, clinical syndrome and genetic diversity. Antiviral Res. 2013; 100(1): 159-89. 2. Bodur H, Akinci E, Ascioglu S, Öngürü P, Uyar Y. Subclinical infections with Crimean-Congo hemorrhagic fever virus, Turkey. Emerg Infect Dis. 2012; 18(4): 640-2. 3. Örmen B, Türker N, Ural S, et al. Batı Anadolu dan beş Kırım- Kongo kanamalı ateşi olgusu. Klimik Derg. 2010; 23(3): 116-9. 4. Bölük G, Özvatan-Şener T, Yılmaz E, Akalın H, Mıstık R, Helvacı S. Güney Marmara da Kırım-Kongo kanamalı ateşi. Klimik Derg. 2009; 22(3): 100-2. 5. Ertugrul B, Kirdar S, Ersoy OS, et al. The seroprevalence of Crimean-Congo haemorrhagic fever among inhabitants living in the endemic regions of Western Anatolia. Scand J Infect Dis. 2012; 44(4): 276-81. 6. Zoonotik Hastalıklar Hizmet İçi Eğitim Modülü [İnternet]. Ankara: T.C. Sağlık Bakanlığı, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Zoonotik Hastalıklar Daire Başkanlığı [erişim 10 Aralık 2016]. http://sbu.saglik.gov.tr/ekutuphane/kitaplar/zoonotik%20 Hastaliklar%20Katilimci%20Kitabi.pdf. 7. Türk Tabipleri Birliği Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Bilimsel Değerlendirme Raporu [İnternet]. Ankara: Türk Tabipleri Birliği [erişim 10 Aralık 2016]. https://www.ttb.org.tr/kutuphane/kirim_ kongo_rpr.pdf. 8. Yagci-Caglayik D, Korukluoglu G, Uyar Y. Seroprevalence and risk factors of Crimean-Congo hemorrhagic fever in selected seven provinces in Turkey. J Med Virol. 2014; 86(2): 306-14. 9. Williams RJ, Al-Busaidy S, Mehta FR, et al. Crimean-Congo haemorrhagic fever: a seroepidemiological and tick survey in the Sultanate of Oman. Trop Med Int Health. 2000; 5(2): 99-106. 10. Humolli I, Dedushaj I, Zupanac TA, Mucaj S. Epidemiological, serological and herd immunity of Crimean-Congo haemorrhagic fever in Kosovo. Med Arh. 2010; 64(2): 91-3. 11. Gunes T, Engin A, Poyraz O, et al. Crimean-Congo hemorrhagic fever virus in high-risk population, Turkey. Emerg Infect Dis. 2009; 15(3): 461-4. 12. Gargili A, Midilli K, Ergonul O, et al. Crimean-Congo hemorrhagic fever in European part of Turkey: genetic analysis of the virus strains from ticks and a seroepidemiological study in humans. Vector Borne Zoonotic Dis. 2011; 11(6): 747-52. 13. Sidira P, Maltezou HC, Haidich AB, Papa A. Seroepidemiological study of Crimean-Congo haemorrhagic fever in Greece, 2009-2010. Clin Microbiol Infect. 2012; 18(2): E16-9. 14. Sidira P, Nikza P, Danis K, et al. Prevalence of Crimean-Congo hemorrhagic fever virus antibodies in Greek residents in the area where the AP92 strain was isolated. Hippokratia. 2013; 17(4): 322-5. 15. Gergova I, Kamarinchev B. Seroprevalence of Crimean-Congo hemorrhagic fever in southeastern Bulgaria. Jpn J Infect Dis. 2014; 67(5): 397-8. 16. Karti SS, Odabasi Z, Korten V, et al. Crimean-Congo hemorrhagic fever in Turkey. Emerg Infect Dis. 2004; 10(8): 1379-84. 17. Koksal I, Yilmaz G, Aksoy F, Erensoy S, Aydin H. The seroprevalance of Crimean-Congo haemorrhagic fever in people living in the same environment with Crimean-Congo haemorrhagic fever patients in an endemic region in Turkey. Epidemiol Infect. 2014; 142(2): 239-45. 18. Izadi S, Holakouie-Naieni K, Majdzadeh SR, et al. Seroprevalence of Crimean-Congo hemorrhagic fever in Sistan-va-Baluchestan province of Iran. Jpn J Infect Dis. 2006; 59(5): 326-8. 19. 2014 Genel Nüfus Sayımı Verileri [İnternet]. Ankara: Türkiye İstatistik Kurumu [erişim 10 Şubat 2015]. https://biruni.tuik.gov. tr/medas/?kn=95&locale=tr. 20. Ergonul O, Celikbas A, Dokuzoguz B, Eren S, Baykam N, Esener H. Characteristics of patients with Crimean-Congo hemorrhagic fever in a recent outbreak in Turkey and impact of oral ribavirin therapy. Clin Infect Dis. 2004; 39(2): 284-7. 21. Bakir M, Ugurlu M, Dokuzoguz B, Bodur H, Tasyaran MA, Vahaboglu H. Crimean-Congo haemorrhagic fever outbreak in Middle Anatolia: a multicentre study of clinical features and outcome measures. J Med Microbiol. 2005; 54(Pt 4): 385-9.