BERAT KANDİLİ, TEVBE ETMENİN ÖNEMİ, ŞARTLARI, KAZANIMLARI

Benzer belgeler
Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24)

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

األصل الجامع لعبادة هللا وحده

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349)

Tedbir, Tevekkül Ve Kader Anlayışımız Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos :14:51

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

EV SOHBETLERİ SOHBET Merhamet

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI

ON EMİR الوصايا لعرش

DUA KAVRAMININ ANLAMI*

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV)

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Regaib Kandili (Kandil Vaazı) Kategori: Mübarek Gün Ve Geceler

Hesap Verme Bilinci Gönderen Kadir Hatipoglu - Ocak :00:00

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

BERAT KANDİLİ. Dr. Hamdi TEKELİ

ICERIK. Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

تلقني أصول العقيدة العامة

İSLAM HUKUKUNDA CEZA CEZALAR

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR

2 İSLAM BARIŞ VE EMAN DİNİDİR 1

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, - Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz.

NASIL BİR ALLAH A İMAN EDİYORUZ?

EV SOHBETLERİ AT. Ders : 6 Konu : Kitaplara İman. a) Kitaplara Topyekün İman

Peygamberlerin Kur an da Geçen Duaları

DÖRT KAİDE القواعد األربعة DÖRT KAİDE. Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a)

NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

ALLAH HER ZAMAN DOĞRU OLMAMIZI İSTER 1. Ey iman edenler! Allah a karşı gelmekten sakının ve doğrularla beraber olun. 2

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد

Hor görme, aşağılama, hakir kabul etme günahını ilk işleyen şeytandır.

113. SOHBET Peygamberlerin Ortak Özellikleri

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

ÖRNEK VAAZLAR LÜTFİ ŞENTÜRK 299 CENNET VE NİMETLERİ

EV SOHBETLERİ 135. Sohbet SOHBET BİZİ ALDATAN BİZDEN DEĞİLDİR! 1

ي ا ا ي ه ا ال ذ ين ا م ن وا ك ت ب ع ل ي ك م الص ي ام ك م ا ك ت ب ع ل ى ال ذ ين م ن ق ب ل ك م ل ع ل ك م ت ت ق ون

Kur an-ı Kerim de Geçen Ticaret, Alım-Satım, Satın Alma Ayetleri ve Mealleri

Acılar Paylaştıkça Azalır Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs :07:29

BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ

Erdemli Bir Toplum için Müslüman Sıfatlarına Sahip Olabilmek

Îman, Küfür ve Tekfir 2

Sevgili sanatseverler,

İHSAN SOHBETLERİ İHSAN SOHBETİ

94. SOHBET İslam da İbadet Kavramı Çerçevesinde "Çalışmak İbadet "midir?

De ki: Eğer Allah ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

IGMG EV SOHBETLERİ DERSLERİ

1 Bahattin Akbaş, Din işleri Yüksek Kurulu Uzmanı 2 İbn Manzur, Lisanu'l- Arab, Xlll/115 3 Kasas, 28/77. 4 İbrahim, 14/34. 5 İsrâ, 17/70.

و ال ت ق ول وا ل م ن ي ق ت ل ف ي س بيل الل ه أ م و ات ب ل أ ح ي اء و ل ك ن ال ت ش ع ر ون

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

Seyyid Yahyâ-yı Şirvânî nin Vird-i Settâr ı *

KİTAP-SÜNNET İLİŞKİSİ (Nebi ve Resul Kavramları)

124. SOHBET Sözü Güzel Söylemek

ب Namaz. İbadet ederiz Sen-senin Yol göster

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Bazı Âyetlerin Anlamları ile İlgili Mülahazalar

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs :46:24

İHSAN SOHBETLERİ İHSAN SOHBETİ

RAMAZAN ORUCU. Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, sakınırsınız diye o oruç sizin üzerinize de farz kılındı.

yoksa ziyana uğrayanlardan olursun." 7

Yarışıyorlarkoşuyorlar

ALLAH BİZE YAKIN VE HER DAİM BİZİMLE BERABERDİR 1

148. Sohbet ÖNDEN GİDENLER

Bereketli Ve Feyizli Zaman Dilimi Üç Aylar Gönderen Kadir Hatipoglu - Mart :00:00

İSİMLER VE EL TAKISI

KÖTÜ HUYLAR (KÖTÜ SANMAK-KUSUR ARAŞTIRMAK-ARKADAN ÇEKİŞTİRMEK)

3- Birbirlerine iyi niyetle davranır ve birbirlerine nasihat eder.

İnsanda bir organ vardır. Eğer o sağlıklı ise bütün vücut sağlıklı olur; eğer o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin! O, kalptir.

İslam Da Çocuk Eğitimi Gönderen Kadir Hatipoglu - Kasım :38:40

Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve doğrularla beraber olun. 1

96. SOHBET Efendimizin Örnekliğinde Merhamet Ehli Olabilmek

ALLAH YOLUNDA CİHAD1

Transkript:

BERAT KANDİLİ, TEVBE ETMENİN ÖNEMİ, ŞARTLARI, KAZANIMLARI Yüce Yaratanımızın bizler için sunmuş olduğu mübarek bir geceye, günahların bolca bağışlandığı, hataları ve kusurlarından dolayı bağışlanma dileyenler için affın sağanak sağanak yağdığı yeni bir fırsat gecesine, Beraat gecesine kavuşmuş bulunmaktayız. Rabbimize şükrediyoruz. Sevgili Peygamberimize O nun Ehli Beytine ve Ashabına salât ve selam ediyoruz. Üç aylar denen ve inananlar için nice mükâfatların tezahür ettiği bir zaman diliminin tam ortasında bulunuyoruz. Bu gece üç ayların tam orta gecesi. Bu gece Üç ayların ikincisi olan Şabanın 15. gecesi. Bu gece Beraat gecesi. Bu gece kurtuluş gecesi. Bu gece mağfiret gecesi. Beraat, sözlükte bir borçtan, ceza veya sorumluluktan kurtulma; temize çıkmak; uzak olmak; ilişkiyi kesmek gibi anlamlara gelmektedir. Sevgili Peygamberimizin hadislerinde bu gecenin önemine vurgu yapılmaktadır. İlgili hadisler şöyledir. Şaban ayının yarısı (Beraat gecesi) gelince; gecesini namazla, gündüzünü oruçla geçiriniz. Şüphesiz ki Allah, o gece güneşin batmasıyla dünya semasında tecelli eder ve şöyle der: Benden af dileyen yok mu? Onu affedeyim! Rızık isteyen yok mu? Rızık vereyim! Şifa dileyen yok mu? Şifa vereyim! Allâh Teâlâ Şaban ın 15. gecesi dünya semasında tecelli eder ve Kelb kabilesinin koyunlarının kıllarının sayısından daha fazla kişiyi bağışlar Allah Teâlâ, Şabanın on besinci gecesi (Beraat gecesi) tecelli eder ve ana-babaya asî olanlarla, Allah'a ortak koşanlar dışında bütün kullarını bağışlar. Bu gecede şu kulların arasında isek hemen bu hal ve vaziyeti terk edelim. Dualarımızın makbul olması, günahlarımızın af edilmesi, bu gecenin feyiz ve bereketinden tam olarak istifade etmek için kendimizde bu yaşantı şekillerinden birisi var ise hemen terk etme yolunu benimseyelim. Hata yapılmış olabilir. Aşağıda sayacağımız bir hadise başımızda olabilir. Ama vazgeçersek hatamız silinecek bu gece unutmayalım. Sevgili Peygamberimizin hadislerinde zikrettiği bu insanlar şunlardır. 1-Allah'a şirk koşanlar. 2-Ana-babalarına isyan eden, onlara asi olanlar. 3-Alkollü içecekleri içmeye devam edenler. 4-Büyücülük yapıp gaipten haber verme işiyle meşgul olanlar 5-Müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenler 6-Adam öldürüp, yaptığı bu büyük günahtan pişmanlık duymayanlar

7- Gururlu ve kibirli olanlar 8-Akrabalarla ilişkileri kesenler. 1- Allaha şirk koşanlar: إ ن ه للا ال ي غ ف ر أ ن ي ش ر ك ب ه و ي غ ف ر م ا د ون ذ ل ك ل م ن ي ش اء و م ن ي ش ر ك ب ا ه لل ف ق د اف ت ر ى إ ث م ا ع ظ يم ا Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını, (günahları) dilediği kimse için bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse büyük bir günah (ile) iftira etmiş olur. (Nisa:48) أ ر أ ي ت م ن ات خ ذ إ ل ه ه ه و اه Kötü duygularını kendisine tanrı edinen kimseyi gördün mü? (Furkan:43) insan nefsinin her istediğini yaparak nefsini ilahlaştırmamalıdır. Peygamberimiz gizli ve açık şirkten Allaha sığınmıştır. Bile bile şirk koşmaktan Allah a sığınırım, bilmediklerimden de Senden af dilerim (Ebû Dâvud, Edeb 102) 2-Ana-babalarına isyan edenler: و إ ن ج اه د اك ع لى أ ن ت ش ر ك ب ي م ا ل ي س ل ك ب ه ع ل م ف ل ت ط ع ه م ا و ص اح ب ه م ا ف ي الد ن ي ا م ع ر وف ا Eğer onlar seni, hakkında bilgin olmayan bir şeyi (körü körüne) bana ortak koşman için zorlarlarsa, onlara itaat etme. Onlarla dünyada iyi geçin. Bana yönelenlerin yoluna uy. (Lokman:15) و ق ض ى ر ب ك أ ال ت ع ب د وا إ ال إ ي اه و ب ال و ال د ي ن إ ح س ان ا إ م ا ي ب ل غ ن ع ند ك ال ك ب ر أ ح د ه م ا أ و ل ه م ا ف ل ت ق ل ه م ر يم ا أ هف و ال ت ن ه ر ه م ا و ق ل ه م ا ق و ال Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi, anaya babaya iyi davranmanızı kesin olarak emretti. Eğer onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara öf! bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve güzel söz söyle. (İsra: 23) و اخ ف ض ل ه م ا ج ن اح الذ له م ن الر ح م ة و ق ر هب ار ح م ه م ا م ا ر ب ي ان ي ص غ ير ا Onlara merhamet ederek tevazu kanadını indir ve de ki: Rabbim! Tıpkı be ni küçükken koruyup yetiştirdikleri gibi sen de onlara acı. (İsra:24) Peygamber efendimiz bir hadisi şerifinde 3 grup insan hakkında 'burunları yerde

sürtülsün' buyuruyor. O insanlar şunlar... ''Ramazan girip çıktığı halde günahları affedilmemiş olan insanın burnu sürtülsün. Anne ve babasına veya bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün. Ben yanında zikredildigim zaman bana salat okumayan kimsesinin de burnu sürtülsün!'' (Tirmizi, Daavat 110, (3539)) 3- Alkollü içkileri tüketmeye düşkün olanlar, aşırı alkol tüketenler.. İçkide ısrar eden, vazgeçmeyi düşünmeyen, bu konuda tövbe, istiğfarı aklına getirmeyenler şu ayetlere tekrar tekrar kulak vermelidir. ي ا أ ي ه ا ال ذ ين آم ن وا إ ن م ا ال خ م ر و ا ل م ي س ر و األ نص اب و األ ز ال م ر ج س هم ن ع م الش ي ط ان ف اج ت ن ب وه ل ع ل ك م ت ف ل ح و ن Ey iman edenler! (Aklı örten) içki (ve benzeri şeyler), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. (Maide:90) إ ن م ا ي ر يد الش ي ط ان أ ن ي وق ع ب ي ن ك م ال ع د او ة و ال ب غ ض اء ف ي ال خ م ر و ال م ي س ر و ي ص د م ع ن ذ ر ه للا و ع ن الص ل ة ف ه أ نت م م نت ه و ن Şeytan, içki ve kumarla, ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçiyor musunuz? (Maide 91) 4-Büyücülük yapıp gaipten haber verme işiyle meşgul olanlar. و ع ند ه م ف ات ح ال غ ي ب ال ي ع ل م ه ا إ ال ه و Gaybın anahtarları yalnızca O nun katındadır. Onları ancak O bilir. (En'am:59) 5- Müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenler م ح م د ر س ول للا و ال ذ ين م ع ه أ ش د اء ع ل ى ال ك ف ار ر ح م اء ب ي ن ه م Muhammed, Allah ın Resûlüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çetin, birbirlerine karşı da merhametlidirler. (Fetih:29) Dedi kodu yapmayın, başkalarının kusurlarını araştırmayın, birbirinize haset etmeyin, birbirinizle insani ilişkilerinizi kesmeyin, kin gütmeyin. Ey Allah ın kulları kardeş olun. ( Buhari, Edep,57,58 Müslim,Birr,24,28,30,32) 6-Adam öldürüp, yaptığı bu büyük günahtan pişmanlık duymayanlar.

و م ا ان ل م ؤ م ن أ ن ي ق ت م ؤ م ن ا إ ال خ ط ئ ا 92-Bir müminin diğer bir mümini öldürmesi düşünülemez. Bu ancak yanlışlıkla olabilir. و م ن ي ق ت م ؤ م ن ا م ت ع هم د ا ف ج ز آؤ ه ج ه ن م خ ال د ا ف يه ا و غ ض ب ه للا ع ل ي ه و ل ع ن ه و أ ع د ل ه ع ذ اب ا ع ظ يم ا 93- Kim bir mümini bile bile öldürürse onun cezası içinde ebedi olarak kalmak üzere Cehennemdir. Allah ona gazap etmiş, lanet yağdırmış ve kendisi için büyük azap hazırlamıştır. (Nisa 92-93) 7- Gururlu ve kibirli olanlar و ال ت م ش ف ي األ ر ض م ر ح ا إ ن ك ل ن ت خ ر ق األ ر ض و ل ن ت ب ل غ ال ج ب ال ط وال Yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Çünkü sen yeri asla yaramazsın, boyca da dağlara asla erişemezsin. (İsra:37) 8-Akrabalarla ilişkileri kesenler و ات ق وا الل ه ال ذ ي ت س اء ل ون ب ه و الأ ر ح ام Allah a saygısızlık etmekten ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakınınız (nisa,1) Peygamberimiz de (sallallâhu aleyhi ve sellem) ف ل ي ص ل ر ح م ه م ن ك ان ي ؤ م ن ب ا لل ه و ال ي و م الآ خ ر Allah a ve ahiret gününe iman eden sıla-i rahimde bulunsun. (buhari edeb:85) buyurarak sıla-i rahimde bulunmanın imanla alakalı önemli bir mesele olduğuna dikkat çekmiştir. ل ي س ال و اص ل ب ال م ك اف ئ و ل ك ن ال و اص ل ال ذ ي إ ذ ا ق ط ع ت ر ح م ه و ص ل ه ا Akrabaya sıla-i rahimde bulunmak karşılık gördüğünde yapılan değil esas akrabaya sıla-i rahimde bulunmak akrabalar kendisiyle ilişkisini kesse bile onlarla ilişki kurandır. Onlar öyle (fâsıklar) ki, Allah'a kesin söz verdikten sonra sözlerinden dönerler. Allah'ın, ziyaret edilip hal ve hatırının sorulmasını istediği kimseleri ziyaretten vazgeçerler ve yeryüzünde fitne ve fesat çıkarırlar. İşte onlar gerçekten zarara uğrayanlardır (bakara 27) Küçük hesapların peşine, geçici dünyanın aldatıcı sevgilerine takılmayalım. Sevgili Peygamberimizin bir hadis-i şerifini sizlerle paylaşmak isterim.

الك يه س م ن د ان ن ف س ه و ع م ل ما ب ع د ال مو ت و ال ع اج ز م ن أ ت ب ع ن ف س ه ه واه ا وتم ن ى ع ل ى للا األماني Akıllı kişi, nefsine hâkim olan ve ölüm sonrası için çalışandır. Âciz kişi de, nefsini duygularına tâbi kılan ve Allah tan dileklerde bulunup duran (bunu yeterli gören) dır Ömür çok kısa. Göz açıp kapanıncaya kadar geçmektedir. İşte bu gecelerin önemi ölüm akla geldikçe bir kat daha artmaktadır. Bu gecede neler yapabiliriz: ilk önce şunu hatırlatalım bu gecelere has ibadetler teşekkül etmek doğru değildir. Şaban ayı Peygamberimizin ayıdır. Bu ayda ve özellikle bu gecede Sevgililer Sevgilisine salât ve selam getirelim. Yüce Rabbimizi bir ayette şöyle buyurmaktadır. Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin, selam edin. Bu gecede Kuran-ı Kerimi bizlerde gönlümüze indirmeliyiz. Bu gecede dua etmek de yapacağımız ibadetlerden olmalıdır. Dua ibadettir. Beş gece vardır ki, onlarda yapılan dualar geri çevrilmez, muhakkak kabul olunur. Bunlar: 1. Receb in ilk Cuma gecesi, yani Regâib gecesi, 2. Şaban ayının 15. gecesi, yani Berat gecesi, 3. Cuma geceleri, 4. Ramazan Bayramı Gecesi, 5. Kurban Bayramı Gecesi Sadece kendimiz için değil, ailemiz, milletimiz, bütün Müslüman kardeşlerimiz ve insanlık için isteyelim. Zikir kışa dönmüş kalplerimizi bahara çevirir. Zikir ölmüş ruhlara hayat verir. Tatmin olmayan kalbimizi tatmin edecektir. Bu gecede Rabbimizi zikretmeyi unutmayalım. Paylaşmak asıldır. Bir ekmek paylaşıldığı zaman tatlıdır. Bir sevgi paylaşıldığı zaman

artar. Bu gece mutluluğumuzu paylaşalım. Bu gece maddiyatımızı paylaşalım. Allah merhametlidir merhamet edeni sever. Herkese merhamet edelim. Allah affedicidir affedenleri sever. Affedelim. Küslüğü bir kenara bırakalım artık. Namaz dinin direğidir. Direklerimizden bazıları eksik kalmış olabilir. Tövbe ve istiğfarda bulunalım, özellikle adında da geçtiği gibi bu gece Beratımızı alalım. Bunun için de en önemli husus tevbe etmektir. Değerli müminler! Değerli müminler! TEVBE GÜNAHLARIN SİLİNMESİNE SEBEPTİR Tevbe sözlükte; geri dönmek, yöneliş, iç sancısı, kötü huyları iyi huylarla değiştirmek anlamlarına gelir. Dindeki anlamı ise, 1- İşlenmiş olan günahtan, suç ve kabahatten bir daha işlenmeyeceğine dair verilen söz demektir veya kabahatten, kabahat olduğu için pişmanlık duyarak vazgeçmektir. 2- Allah a, bireye, topluma karşı gerekli sorumluluğunu yerine getiremeyen ve ihmal eden kimsenin bağışlanma talebinde bulunmasıdır. Peygamberler dışında hiçbir kimse masum değildir, yani günahtan korunmuş değildir. Herkes günah işleyebilir. Ne var ki insanlar birbirlerine oranla daha az, daha çok günah işleyebilirler. Peygamberimiz (s.a.s.) bu hususu şöyle ifade buyuruyor: ك ل اب ن آد م خ ط اء و خ ي ر ال خ ط ائين الت و اب و ن İnsanoğlunun hepsi günah işler. Günah işleyenlerin en hayırlısı ise (işlediği günaha pişman olup) tevbe edenlerdir. (İbn Mâce, Zühd, 30) Bu hadisi şerif, bazı insanların günah işlemeyeceğini sanmanın veya buna inanmanın doğru olmadığını ifade ediyor. Gazzali de; insan için tevbenin gerekliliğini ve kaçınılmaz olduğunu şöyle açıklamaktadır: İnsanoğlunun babası Adem (a.s.) bile tevbeden müstağni kalmamıştır. Babanın yaratılışına uymayan ve babanın güç yetiremeyeceği şeye çocukları hiç güç yetiremez. (İhya, IV, 2) Tevbe, Allah Teâlâ nın, günah işleyen insanların, işledikleri günahlardan kurtulmaları için onlara tanıdığı bir imkândır. İnsan ne kadar çok günah işlerse işlesin ümitsizliğe düşmemeli, Allah Teâlâ'nın ona tanıdığı bu imkandan yararlanmalıdır. İnanan insan Allah'tan ümit kesmez. Allah'ın rahmetinden ancak inanmayanlar ümit keserler: و ال ت ي أ س وا م ن ر و ح ه للا إ ن ه ال ي ي أ س م ن ر و ح ه للا إ ال ال ق و م ال ك اف ر ون Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden ümit kesmez. (Yusuf, 87)

Suyun kiri temizlediği gibi, samimi tevbe de günahları temizler. Yeter ki insan, işlediği günaha pişmanlık duyarak onu terk etmiş ve bir daha onu yapmamaya karar vermiş olsun. Allah Teâlâ nın, kullarına sonsuz merhamet ve şefkati vardır. Onların günahkâr olarak huzuruna gelmelerini istemez. Bunun için tevbe edip günahlardan arınmalarını ister. Bakınız Kur'an-ı Kerim'de ne buyuruyor: و ت وب وا إ ل ى للا ج م يع ا أ ي ه ا ال م ؤ م ن ون ل ع ل ك م ت ف ل ح و ن Ey müminler, hep birden Allah'a tevbe ediniz ki, kurtuluşa eresiniz. (Nûr, 31) Ayet-i Kerime'nin kurtuluş için gösterdiği yol, (kadın-erkek) inanan herkesin kusur ve kabahatlerinden tevbe ile Allah'ın yardımına sığınıp emirlerine özen ve dikkat göstermektir. Diğer taraftan tevbenin nasıl olacağını bildirmek üzere de: ي ا أ ي ه ا ال ذ ين آم ن وا ت وب وا إ ل ى للا ت و ب ة ن ص وح ا ع س ى ر ب ك م أ ن ي ك فه ر ع نك م س يه ئ ات ك م و ي د خ ل ك م ج ن ات ت ج ر ي م ن ت ح ت ه ا األ ن ه ار ي و م ال ي خ ز ي للا الن ب ي و ال ذ ين آم ن وا م ع ه ن ور ه م ي س ع ى ب ي ن أ ي د يه م و ب أ ي م ان ه م ي ق ول ون ر ب ن ا أ ت م م ل ن ا ن ور ن ا و اغ ف ر ل ن ا إ ن ك ع ل ى ه ش ي ء ق د ي ر Ey müminler! Nasûh (samimi-yürekten) bir tevbe ile Allah'a dönün. Umulur ki, Rabbiniz kötülüklerinizi örter. Peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde (kıyamet gününde) Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. (Tahrim, 8) Âyet-i Kerime'de nasûh tevbe ile tevbe etmemiz isteniyor. Nasûh, nush kökünden mübalağa kipidir ve çok öğüt veren demektir. Çok öğüt verici olarak nitelenen tevbe, sahibine günahı bırakmasını öğütleyen, onu günahtan kurtaran sadık ve samimi bir tevbe demektir. Günahı bırakmadan yapılan tevbe, tevbe değildir. Hz. Ömer, nasûh tevbesini şöyle tanımlamıştır: Nasûh tevbe, günahtan tevbe edip, o günaha bir daha dönmemek veya dönmek istememektir. (Âlusi, 157) Gazzali ye göre nasûh tevbe; her türlü şaibeden uzak, tam bir ihlas içerisinde Yüce Allah a tevbe etmektir. Hangi Tevbe Makbul Olur? إ ن م ا الت و ب ة ع ل ى ه للا ل ل ذ ين ي ع م ل ون الس و ء ب ج ه ال ة ث م ي ت وب ون م ن ق ر يب ف أ و ل ئ ك ي ت وب ه للا ع ل ي ه م و ان ه للا ع ل يما ح ك يما Allah'ın kabul edeceği tevbe, ancak bilmeden kötülük edip de sonra tez elden tevbe edenlerin tevbeleridir. İşte Allah bunların tevbesini kabul eder. Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir. (Nisa, 17) و ل ي س ت الت و ب ة ل ل ذ ين ي ع م ل ون الس يه ئ ات ح ت ى إ ذ ا ح ض ر أ ح د ه م ال م و ت ق ال إ نه ي ت ب ت اآلن و ال ال ذ ين ي م وت ون و ه م ف ار أ و ل ئ ك أ ع ت د ن ا ل ه م ع ذ اب ا أ ل يم ا Yoksa kötülükleri yapıp yapıp da içlerinden birine ölüm gelince, Ben şimdi tevbe ettim, diyen ve kâfir olarak ölenler için (kabul edilecek) tevbe yoktur. Onlar için acı bir azap hazırlanmıştır. (Nisa, 18) Âyet-i Kerime'de cehaletle kötülük etmekten söz ediliyor. Ancak buradaki ''cehalet'' bir

şeyin günah olduğunu bilmeden onu yapmak anlamında değildir. Buradaki cehaletten maksat akılsızlıktır. Yani yaptığı işin sonucunun kişiyi nereye götüreceğini düşünmeden, nefsinin arzu ve isteklerine kapılarak Allah'ın yasakladığı bir şeyi, yasak olduğunu bile bile yapmasıdır. İşte nefsin isteklerine uyarak her nasılsa günah işlemiş olan kimseler, yaptıklarına pişmanlık duyar, bir daha yapmamaya karar vererek Allah'tan af dilerlerse, Allah tevbelerini kabul eder ve onları bağışlar, ayet-i kerime bu müjdeyi veriyor. Ancak ye's haline gelinceye kadar yani yaşamaktan ümidi kesinceye kadar tevbeyi geciktirmemeye de dikkatimiz çekilmektedir. Bu noktaya geldikten yani yaşama ümidini kaybettikten sonra yapılan tevbe kabul olmaz. Çünkü tevbe için, inandıktan sonra iyi bir iş yapabilecek kadar bir zaman bulunmalıdır. Bununla beraber günahkar müminin son nefesindeki tevbesinin kabul olacağı peygamberimiz tarafından bildirilmiş ve: Allah, can boğaza gelmeden kulun tevbesini kabul eder. (Tirmizî, Daavât, 99 ; İbn Mâce, Zühd, 30; İbn Hanbel, 2/132) buyurmuştur. Fakat değerli müminler, tevbeyi günahın peşinden yapmak en doğrusudur. Çünkü Allah Teâlâ böyle olan tevbeyi kabul edeceğini bildirmektedir. Kimin Tevbesi Makbuldür? Tevbenin Şartları Tevbenin nasıl yapılacağı ve kimin yaptığı tevbenin kabul olacağını açıklamadan önce, günahların çeşitlerini bildirmek uygun olur. İnsanın işlediği günahlar iki kısımdır. Bir kısmı içki içmek gibi kul hakkı ile ilgili olmayan, yalnız Allah'a karşı işlenmiş günahlardır. Bu gibi yalnız Allah hakkı ile ilgili olan günahlardan tevbe etmek için 3 (üç) şartın yerine getirilmesi gerekir. Bunlar: a) Günahı terk etmek, b) Yaptığına pişmanlık duymak, c) Bir daha yapmamaya karar vermek. Değerli müminler! ق ي ا ع ب اد ي ال ذ ين أ س ر ف وا ع ل ى أ نف س ه م ال ت ق ن ط وا م ن ر ح م ة للا إ ن للا ي غ ف ر الذ ن وب ج م يع ا إ ن ه ه و ال غ ف ور الر ح يم De ki, ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım, Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin. (Buharî, Zümer Sûresi Tefsiri, 1) Bununla beraber; bilmelidir ki, Hz. Adem den beri bütün insanların günahının tamamı, Allah ın rahmet ve mağfiretinin yanında deryaya nispetle bir damla bile değildir. Hz. Ömer (r.a.) Efendimizin şu sözü hayatımız boyunca kulağımıza küpe edeceğimiz değerdedir: Sadece bir kişi cennete girecek dense, (ben olabilirim) diye ümit ederim. Cehenneme bir kişi girecek denilse (ben olabilirim) diye korkarım. Günah işlememek kulun elinde değildir. Fakat işlediği günaha ısrar etmemek, aynı günahı ikinci, üçüncü defa yapmamak, yaptığı

günahı bağışlaması için Rahman ve Rahîm olan Allah a yalvarmak, O nun lütfuna ve keremine iltica etmek kulun elindedir. (A.L.Kazancı, Kırk Hadis, s. 404/405) و ه و ال ذ ي ي ق ب الت و ب ة ع ن ع ب اد ه و ي ع ف و ع ن الس يه ئ ات و ي ع ل م م ا ت ف ع ل و ن Allah kullarının tevbesini kabul eder, kötülükleri bağışlar ve yaptıklarınızı bilir. (Şûra, 25); و إ نه ي ل غ ف ار له م ن ت اب و آم ن و ع م ص ال ح ا ث م اه ت د ى Kuşkusuz Ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra doğru yolda giden kimseyi bağışlarım. (Tâha, 82); و م ن ي ع م س وء ا أ و ي ظ ل م ن ف س ه ث م ي س ت غ ف ر ه للا ي ج د ه للا غ ف ور ا ر ح يم ا Kim bir kötülük yapar, yahut nefsine zulmeder de sonra Allah'tan mağfiret dilerse, Allah'ı çok yarlığayıcı ve esirgeyici bulacaktır (Nisa, 110) Kur'an-ı Kerim, yaptığına pişman olup Allah'a sığınan ve O'ndan af ve ve bağış dileyenleri Allah'ın affettiğine dair örnekler verir. İşte bir örnek: Ve (seferden) geri bırakılan üç kişinin de (tevbelerini kabul etti). Yeryüzü genişliğine rağmen onlara dar gelmiş, vicdanları kendilerini sıktıkça sıkmıştı. Nihayet Allah'tan yine Allah'a sığınmaktan başka çare olmadığını anlamışlardı. Sonra (eski hallerine) dönmeleri için Allah onların tevbelerini kabul etti. Çünkü Allah tevbeyi çok kabul eden, pek esirgeyendir. (Tevbe, 118) Ayet-i kerimede seferden geri kaldığı bildirilen üç kişi Kâ'b b. Malik, Hilâl b. Umeyye ve Memare b. Râbi idi. Bunlar Tebük seferine mazeretleri olmadığı halde katılmama suçu işlemişlerdi. Peygamberimiz Tebük seferinden dönüşünde bunları sorgulamış, mazeretsiz sefere katılmadıklarını anlayınca, haklarında Allah'ın hüküm vermesine kadar beklemelerini emretmişti. Bunlar bu bekleme süresi içinde çok bunalmışlar, tevbe ederek Allah'a sığınmışlardı. Allah Teâlâ tevbelerini kabul buyurduğunu bu âyet-i kerimeyi indirmekle bildirmiştir. (Bu konuda daha geniş bilgi için bak; Buhâri, Meğazi,79; Müslim, Tevbe, 9) Peygamberimiz (s.a.s.) bile; يا أيها الناس توبوا الى هللا فإني أتوب في اليوم اليه مائة مرة Ey insanlar, Allah a tevbe edin. Zira ben günde yüz kere O na tevbe ediyorum. (Müslim, Zikir, 42) buyurmaktadır. İmandır o cevher ki ilahî ne büyüktür, İmansız olan paslı yürek sînede yüktür. Tevbenin bireysel ve toplumsal açıdan faydaları: Tevbenin Kazanımları 1- Tevbe, umutsuz insanlara umut aşılamaktadır.

2- Tevbe, bir kurtuluş reçetesidir. 3- Tevbe, bir öz eleştiridir. 4- Tevbe, Yaratan ını unutmuş olan insanın O nu hatırlamasıdır. 5- Tevbe ile insan adeta temizlenmekte, yeni bir güç ve temiz bir ruhla topluma dönmektedir. 6- Tevbe, gelecek musibetleri ve cezayı savar. Zira Kur an ı Kerim de; و م ا ان ه للا ل ي ع ذه ب ه م و أ نت ف يه م و م ا ان ه للا م ع ذه ب ه م و ه م ي س ت غ ف ر ون Halbuki sen onların içinde iken Allah, onlara azap edecek değildir. Ve onlar mağfiret dilerlerken de Allah onlara azap edici değildir. (Enfal, 33) buyrulmaktadır. Zira ağzı dualı insanların varlığı, bir toplum için önemli bir kazanımdır. Son bir ayetle bitirelim: و ال ذ ين إ ذ ا ف ع ل وا ف اح ش ة أ و ظ ل م وا أ ن ف س ه م ذ ر وا ه للا ف اس ت غ ف ر وا ل ذ ن وب ه م و م ن ي غ ف ر الذ ن وب إ ال ه للا و ل م ي ص ر وا ع ل ى م ا ف ع ل وا و ه م ي ع ل م ون Yine onlar ki, bir kötülük yaptıklarında, ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı hatırlayıp günahlarından dolayı hemen tevbe-istiğfar ederler. Zaten günahları Allah'tan başka kim bağışlayabilir ki! Bir de onlar, işledikleri kötülüklerde, bile bile ısrar etmezler. (Al-i İmran, 135) Allah, kendisine samimiyetle açılan elleri, yönelen gönülleri asla boş çevirmez. www.mihraphaber.com Rıdvan ALIKHAN Karaman 17 Ağustos Camii İmam-Hatibi