Eusubillahi-mineş-şeytanirrajim Bismillahirr-rahmanirrahim Maneviyat etin kemiğidir Şeyh Eşref Efendi Berlin 2013 Destur ya Seyyidi meded! Esselamu Aleykum. Size selam olsun. Merhaba deyelim. Merhaba! Merhabayı kaldırdılar.»gün doğdu, akşam geldi; hallo mallo«diye uydurma sözler söylerler. Hiç kıymeti yoktur. Kimseye fayda vermez. Benim sana senin bana vereceğin bir şey yoktur maneviyat desteklemedikten sonra. Allahın Adıylan selam verdiğinde senin sözün Ruh kazanır yoksa»günaydın akşam aydın«gibi uydurmanın kıymeti faydası yoktur, çünkü ruhu maneviyatı yoktur. Çünkü sözlerde iki gruptur: -Maneviyatlı söz -Maneviyatsız söz İnsana fayda maneviyattan gelir değilse koftur yani içi boş fındık, içi boş sandık, içi boş kafa gibi... Allaha gelin. Maneviyata gelin ey insanlar! Bu sizlere göklerden gelen ilahi bir davettir. 1
İcab ederseniz dunya ve ahirette size saadet var etmezseniz başınıza gelecek olana razı olun. Şikayet etmeyin. Hiç bir zamanda insanlar hallerinden bu kadar şikayetçi olmadılar. Daha az yediler şikayetci olmadılar daha az içtiler şikayetçi olmadılar. Daha az uyudular şikayetçi olmadılar, senede bir kere değil hayatları boyunca izin yapmadılar şikayetçi olmadılar. Kuş tüyü yastıklarda değil taş döşeklerde yattılar ah demediler. Niye? Eskiden insanların maneviyatları vardı maneviyatı dunyalık gailelerin üzerinde tuttular. En büyük servetleri inanclarıydı bu dünyayla alakaları ancak ihtiyaçları kadardı onun icin. Bu dunya arzuları için hayal kurmadılar, imkanlarına göre yaşamayı bildiler ve kabul ettiler rahat ettiler. Şimdi ise haline ağlamayan şikayet etmeyen yok. Zengini fakiri, hastası sağlamı şikayette. Bu bir ilahi cezadır. Çünkü maneviyattan alabildiklerine uzaklaşmış 21. İnsanları. Maneviyattan uzaklaşmak için ellerinden geleni yaptılar. ilk işleri»selam aleykum, merhabayı«kaldırıp yerine»tunaydın, hallo mallo«yu getirmek oldu. Sonra yetmedi vazifeleri nefisleri zaptetmek olan ibadethanelerine ya kilit vurdular ya satıp hayvanların hoplayıp zıplayacakları ahıra discoya çevirdiler.. Noldu peki? Nefisler tam kudurdu. Soruyoruz: Dahamı iyi oldu nefisler kudurunca? Depresyon yaşı 15-16 ya düştü. Bunalımlı bir nesil türedi...yazıklar olsun. Maneviyattan neye uzaklaştınız ey insanlar? Maneviyat size çok mu ağır geldi bıraktınız, yahut lüzumsuz mu geldi? Şimdi maneviyatsız kaldınızda noldu başınız göğemi erdi? -«Yerlerde sürünüyoruz Şeyh, ne göğe ermesi.«elbette sürüneceksiniz bu maneviyatsız kalmanın tabii neticesi. Sürünürsünüz çünkü vucudu maneviyat destekler maneviyat vucudun direğidir. Maneviyatsız vücut, kemiği olmayan bir acayip mahluka benzer. 2
21 asrın post modern insanı her şeyden haberimiz var derler. Bizim teknolojimiz var onunlan bir düğmeye basar anında herşeyden haberimiz olur. Olur. Lakin teknolojileri onları herşeyden haberdar etse kendilerinden edemez. 21 asrın pek bilmiş insanları kendilerinden haberi yok. Bu vücut nasıl neylen ayakta durur haberleri yok. Insan sadece et değil kemiktende oluşur, kemik eti yani görüntüyü taşıyan kuvvettir. Bu kemiği çekersen ne olur? Et yani insanın görüntüsü yerlerde sürünür. Ey insanlar bakınız etrafınıza ve cevap veriniz insanlık nasıl görünüyor? Bütün insanlar krizdeyiz diyorlar. Kriz demek sürünüyoruz demektir, bitti. Ey amerikalılar haliniz nasıl? Ey Europalılar haliniz nasıl? Ey Afrikalılar haliniz nasıl? Ey asyalılar haliniz nasıl? Krizdesiniz. Yani hepiniz sürünüyorsuuz. Hayır! Kemiğimiz olmasa kıyam duramayız. Yok. Maneviyatsız vücut da kemiksiz bir mahluk olur. Lakin maneviyata tutunan insanı gökler destekler. Gökler desteklediği zaman ne olur? Gökyüzünün desteklediği kimse hiç bir engel karşısında yılmaz yıkılmaz yorulmaz. Belki işler senin arzu ettiğin gibi yürümez lakin işler senin istediğin gibi yürümese de sen Allahın istediği gibi yürürsün ve hayatı yorulmadan yaşarsın. Öyle dedi büyükşeyh hazretleri, her işinde Allah deyene bilinmeyen kuvvetler imdad verir gözetir asla yalnız birakmazlar.»ya Rabbi işler benim istediğim gibi yürümüyor bari ben Senin istediğin gibi yürüyeyim«deyen kimsenin yar ve yardımcısı bizzat Allahtır hayat onu yormaz. Cismani kuvvetlen değil ruhani kuvvetlen yürür o insan hayatta. 3
Rûhani kuvvetini çalıştıranlar yorulmazlar. Rûhani kuvvet muazzam bir kuvvettir ve tükenmesi yoktur. Yemesi içmesi yoktur.ruhlarımız melekut âlemine mensup olduğu için gıdası Zikrullahtır yâni Cenâb-ı Allah ı tesbihtir. Onun için onlar yemek ve içmekle kuvvet almaz. Yemeden içmeden kuvvet alan yorulur. Çünkü sırf cismaniyetimizi kullandığımızdan aldığımız kuvvet cismâni hayata âittir. Cenâb-ı Hakk ı ne kadar çok zikredersen, hamdü sena,tesbih,temcid ve şükür takdim edersen seni Rabbineden yâni kendine mensup melâikelerden kılar ki melekler yaratıldıkları andan îtibaren milyonlarca yıldır Cenab-ı Allah a tesbih ederler ve her tesbihinde yeniden aşk ve şevke girerler. ---âşık yorulur mu? Cenâb-ı Allah ın cemâli- kemâline aşık olan yorulmaz. Allah ı tesbih etmekle yorulmaz. Rûhani kuvvet istersen, sana verilir. Talipsen verilir. Tâliplere verilir ama istemezsen zorla verilmez onun için dinde zorlama yoktur. Kulluğun ne demek olduğunu günümüzün insanı kestiremiyor. İbâdet ve taat, hürriyeti men eder zannediyor. İbâdet ve taatte olanların istediklerini yapamadıklarını ve ya helâl haram hududu gözetenlerin nefislerinin hürriyetini kaybettiklerini zannediyorlar. Kendileri için helâl haram hududu tanımadan yaptıklarını özgürlük ve hürriyet olarak adlandırıyorlar. Halbuki Nefsin her istediğini veren hakikatta nefsinin kölesi olduğunu düşünemiyor. Hürriyet bu değildir. Biraz naneviyata dön yaklaş ve nefsini tanı ey postmodern insan. Bil ki sende iki Nefis, iki Emir var, Otorite. O iki Otoriteden biri senin içindeki Tirandır, Firavundur diğeri Musa dır. Sen kendini tanı ve zannetme seni sen koşturuyorsun. Yok! İki Otoriteden biri seni koşturur. Ya Firavun ya Musa. Firavun-Nefis seni bir lâhza yanlız bırakmaz beni koştur eylendir der. Onun için dünya eğlencehânelerle,kerhânelerle,barlarla doldu. Ve oralarda insanların başına iyi şeyler gelmez. Her türlü bela gelir iyi bir şey gelmez. Cenâb-ı Allah, sana içindeki nefis Firavununa karşı ruhani kuvveti Musayı verdi. 4
Sen Musayı dinleyip ona itaat edip onu takip edersen Musa Peygamberin Kızıldenizi yarıp geçtiği gibi nefsinin azgın dalgalarını bir tarafa sürer atarsın selamet bulursun. Avrupadaki gençler en az oniki saat uyuyor. Niye çünkü ruhani destek yok. Hoplama zıplama çok. Fizîki bünye bu kadar hareketi ruhani destek olmadan çekemez, yataklık olur. Çünkü nefsine çalışan yorulur,allah a çalışan yorulmaz. Êlhamdülillâh bütün Peygamberler, bütün Evliyâlar, bütün hakiki mûminler diridir. Kabre koysalar, yüz sene veya bin sene dursa gene aynıdır. Gene öyle kalkar çürümez,çünkü rûhaniyeti cismâniyetini gözetip destek verir. Bunu bil ve ona göre koştur. Bırak seni içindeki Musa koştursun selamete yürüyesin. Firavuna uyarsan koşturacağın yer uçurumdur haberin olsun. Minel Allahu Tevfik Fatiha! 5