PabuçGAGANIN PEŞİNDE. yazı ve fotoğraflar AHMET KARATAŞ*

Benzer belgeler
3515 USD * (EN İYİ FİYAT GARANTİSİ)

Eber Gölü (Bolvadin-Afyonkarahisar) (10-11 Mayıs 2008) Yazan ve fotoğraflayan: Hüseyin Sarı,

Değerli Dostlar, başlık olarak önce Ankara nın Denizi diyecektim, ama yüzlerce farklı cins kuştan bahsetmek isteyince Kuş Cennetlerimizden Biri

TANZANYA SAFARİ TURU EKİM

Süha Derbent Organizasyonu ile Uganda da Dağ Gorilleri Yürüyüşü

"Yaşayan Bahar", ilkbahar mevsiminin gelişini kutlamak üzere tüm Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen bir etkinlik.

Tur Programı. Avrupa suyunda yıkanmış ülke Kanada...

Sabi Sabi'de Foto Safari & Cape Town. Sabi Sabi (4) / Cape Town (3)

Altın Üçgen Hindistan

Sibirya nın Mavi Gözü Baykal

Tur Programı. İlginç bir şekilde sakin ve mütevazi, fiyortlar, dağlar ve kuzey ışıkları ile masalsı bir diyar

Kuş Gözlemciliği. Süleyman Ekşioğlu Kuş Araştırmaları Derneği

Gezi, 4 gece konaklama 5 gündüz şeklinde olacak. Gidiş: Havayolu ile İstanbul - Bosna, Dönüş; Üsküp - İstanbul olacak. 5 Ülke 12 vilayet gezilecek.

Türk Hava Yolları ile. Japonya. Kurban Bayramı'nda Japonya. Tokyo - Kyoto - Osaka. 28 Ağustos - 04 Eylül 2017 (8 gün - 7 gece)

Altın Üçgen Hindistan Holi Festivali

Vizesiz gidilebilecek 10 popüler ülke

20 Mayıs - 26 Mayıs 2017 (7 gün - 6 gece)

Süha Derbent Organizasyonu ile Kenya da Safari

Tanzanya & Zanzibar. Tanzanya & Zanzibar

VAN & DOĞUBEYAZIT GEZİSİ / Mayıs 2019 / 2 gece 3 gün

22-27 EYLÜL 2014 FİNLANDİYA GEZİMİZ 22,09,2014 PAZARTESİ - BULUŞMA VE PISA SALI - ALVAR AALTO SAĞLIK VE SPOR FAKÜLTESİ

Condé Nast Traveler Okuyucu Ödüllerinden Esinlenerek Hazırlanmış En İyi Safari Turu

Türk Hava Yolları ile. Japonya. Şeker Bayramı'nda Japonya. Japonya. 24 Haziran - 30 Haziran 2017 (7 gün - 6 gece)

BÜYÜLÜ NAMİBYA TURU ORHAN KURAL İLE BİRLİKTE 24 TEMMUZ AGUSTOS GECE / 9 GÜN

1.GÜN 7 Ocak, Çarşamba: İSTANBUL BUENOS AIRES

Impressive Tanzania Lodge Safari ( Grup Turu )

Uganda Goril Safarisi

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik

10 MART - 18 MART 2017 NEPAL KÜLTÜREL GEZİSİ

Denizlerimizi ve Kıyılarımızı Koruyalım

Dünya'nın En Yoksul Ama Kültürel Olarak Dünya'nın En Zengin Ülkelerinden Bir Ay ve Güneş Simgeli Nepal...

10 Nisan, 22 Mayıs, 26 Haziran, 24 Temmuz

Tur Danışmanımız: Ali Canip Olgunlu

Kelaynakların Hazin Öyküsü

Ruanda'da Goril Safarisi Ve Kenya

Süha Derbent Organizasyonu ile Kenya da Safari Temmuz Nairobi (2) / Masai Mara (3) / Nakuru (2) 7 Gece 8 Gün

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

Doğada Keşif Yapıyoruz

Jeolojik Miras Listeleri (AFRİKA) Prof.Dr. Atike NAZİK Ç.Ü. Jeoloji Mühendisliği Bölümü

Ellerimiz Deklanşörde, Kulaklarımız da Kuş Seslerinde KIRMITLI KUŞ CENNETİ NDEYİZ Saat sabahın altısı Ellerimiz deklanşörde, kulaklarımız ise kuş

Nepal Gezisi (Holi Festivali'nde Nepal'e gidiyoruz!)

Uganda & Ruanda. Muhteşem Dağ Gorillerinin Peşinde. 30 Ağustos 07 Eylül 2017 Katılımcı sayısı 14 kişi ile sınırlıdır.

TRA1 FLORA. Erzurum Erzincan Bayburt FAUNA

Tatil ve Yöre Rehberi

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA

Süha Derbent ile Rwanda da Dağ Gorilleri Çekimi. Kigali (2) / Nyungwe National Park (3) / Volcanoes National Park (1) 6 Gece 7 Gün

Kastamonu (24-25 Ekim 2009) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr)

Belgesel Tadında Madagaskar

Türk Hava Yolları Tarifeli Seferi İle. Arjantin-Brezilya. Buenos Aıres, Iguazu, Rıo De Janeıro, Sao Paulo. 23 Kasım - 02 Aralık 2016 (10 gün - 9 gece)

MASAL DİYARINDA NOEL PAZARI COLMAR & STRASBOURG

Afrika da bir yerlerden söz ederken, bir diğeri bize göz kırpar. Çünkü her biri bütün bir tarihin ve coğrafyanın kendisidir...

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BİRİNCİ KİTAP

Muhteşem Bir Tabiat Harikası SULTAN SAZLIĞI MİLLİ PARKI

YEDİGÖLLER MİLLİ PARKI

Süha Derbent ile Amboseli de Foto Safari

UNUTULMAZ AFRİKA CAPE TOWN VICTORIA FALLS - BOTSWANA 25 Kasım 02 Aralık / 7 Gece 8 Gün

BEYŞEHİR BELEDİYESİ BEYFOT 4. ULUSAL FOTOĞRAFÇILAR BULUŞMASI FOTOMARATONU

Eğirdir-Kovada-Yazılıkanyon (21-22 Haziran 2008) Yazan ve fotoğraflayan: Hüseyin Sarı

Süha Derbent ile Papua Yeni Gine de Kabile Portre Çekimleri. Mt Hagen (5) 7 Gece / 8 Gün

GÖL EKOSİSTEMİNDE EKOLOJİK KUŞAKLAR

Göçmen bir yaşam. Göçleri sırasında fite kadar yükselen telli turnaların en büyük düşmanı kartallardır.

SARIKAMIŞ KAYAK KEYFİ

Yumurtalık Lagünleri Yönetim Planlaması Projesi Kuş Çalışması Akyatan-Tuzla Lagünleri Yönetim Planlaması Projesi Kuş Çalışması 2009

AFRİKA DAKİ AKDENİZLİ TUNUS Türk Hava Yolları ile - 3 Gece 4 Gün

Tur Programı. Kosta Rika dağlarından lav yerine zenginlik ve kahve püskürüyor...

DİKKUYRUKLAR. 4. Sınıf Dikkuyruklar- İsmin Hal Ekleri

1985 YILI EGE ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ MEZUNLARI ESKİŞEHİR BULUŞMASI TEMMUZ 2013

Türk Hava Yolları Tarifeli Seferi ile. Arjantin - Brezilya. Sonbaharda Arjantin - Brezilya BUENOS AIRES-IGUAZU-RIO DE JANEIRO-SAO PAULO

27 Subat Mart 2015

Batı Karadeniz Gezi Programı Safranbolu, Kastamonu, Amasya, Samsun Kasım 2013

Arjantin ve Brezilya

Tacikistan Turu Air Astana Havayolları ile 8 Gece 9 Gün

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

COĞRAFİ KONUM ÖZEL KONUM TÜRKİYE'NİN ÖZEL KONUMU VE SONUÇLARI

Kazakistan Renkli Almati Turu 3 Gün / 2 Gece

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar

ALSACE NOEL PAZARLARI

Tur Programı. Darwin'in Galapagos'u ve Dünya'nın "0" noktasına bir yolculuk

Koyo Zamanı Sıradışı Japonya

SU KANALI PROJESİ - ETİYOPYA

Kocaman Bir Set! 3. Her sene milyonlarca turist Çin Seddini görmeye gelir. 4. Turisler duvarın üstünde yürümeyi çok severler.

Efsanevi Tren Yolculuğu Trans Sibirya 2

yerel saat ile 02.05'de Kolomba'ya varışımız sonrası bizi bekliyen yetkililer tarafından karşılanıp 30 dakika uzaklıktaki konaklamamızı

Etiyopya; Omo Vadisi Kabileleri, Ve Lalibela Taş Kiliseleri

ŞANLIURFA DA BOTANİK TURİZMİ: GÜZ ÇİÇEKLERİNE YOLCULUK

CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI

a 3 -<» rt3 ft3 Ö o\3 CO o\3 Ö o\3 CO v-< 0x3 Ö V-i -i» 3 Gezi / İlgaz Anadolu'nun Sen Yüce Bir Dağısın 0x3 Ö 0x3 Kitap / Kayıp Gül

Dünya Mirası Gezginleri Derneği ile 9 UNESCO Dünya Mirası nın ve 10 Adayının görüleceği. İsrail Turu. 2 Kasım Kasım 2014

Turizm Seyahat Acentası

NEPAL TOPLUMA HİZMET PROJESİ

Patika.travel Cape Town Gezisi URBAN SAFARI

Tur Programı. Dünya'nın en ilginç kabilelerini fotoğraflamaya gidiyoruz...

Günlük yaşamın yıpratıcı monotonluğundan uzakta, vahşi yaşam ve doğanın kendi tınıları ve renkleri içinde huzur bulacaksınız...

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

SIRADIŞI LJUBLJANA Yıl boyunca HER PERŞEMBE / 3 Gece 4 Gün

SERDA BÜYÜKKOYUNCU İLE NORMANDİYA & BRETONYA

Antik Mısır Ve Nil Nehri

Norveç Fiyortları Turu SE(Bergen Hardanger Gudvangen Oslo)

İZMİT KÖRFEZİ SULAKALANI. Hazırlayan : Bahar Bilgen

Transkript:

PabuçGAGANIN PEŞİNDE DOĞALLIĞINI KAYBETMEMIŞ ESKI DÜNYANIN BARINAĞIDIR AFRIKA. MAGMA, GRI TAÇLI TURNANIN ÜLKESI UGANDA DA, TARIHÖNCESINDEN UÇUP GELEN PABUÇGAGANIN PEŞINE DÜŞTÜ; BIR MUCIZELER GEÇIDINE DÖNÜŞEN YABAN HAYATA KONUK OLDU. yazı ve fotoğraflar AHMET KARATAŞ* Pabuçgaga (Balaeniceps rex) bir metreyi aşkın boyu ve delici bakışlarıyla insanı büyülüyor. Asırlar önce pabuca benzer gagasını gören Arap tüccarlar, türü kayıtlara abu markub diye geçiriyor ve birçok dilde aynı şekilde tercüme ediliyor. Sazlıkta yaşayan türün temel besini Afrika nın akciğerli balıkları. 78 79

DANITA DELIMONT UGANDA'NIN GÜNEYBATISINDA, KISORO YÖRESINDEKI GÖRKEMLI MUTANDA GÖLÜ. USULCA ILERLEYEN BALIKÇI TEKNELERI VE ARKADA VIRUNGA VOLKANLARI. GÖL, SIK ORMANLARLA VE SAYILARI IYICE AZALAN DAĞ GORILLERININ YAŞADIĞI DAĞLARLA ÇEVRELENIYOR. 80 MAGMA HAZİRAN 2015 81

MISIR VE SUDAN DAN YAZIN başlayan Afrika seferimiz, sonbaharda Gana ile devam etmişti. Sıradan bir seyyah veya turistten ziyade biyolojik gözlemler yapmak, Afrika nın doğasını yakından tanımak için düşmüştük yollara. Uganda dan sonra Etiyopya da ornitolojik çalışmalar yapan, Utah Üniversitesi nde öğretim üyesi dostum Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu ekip arkadaşımdı. Gana, Afrika nın batısında yağmur ormanlarıyla ünlü Yukarı Gine bölgesindeydi. Bu kez hedefte savanların ağırlıklı olduğu Uganda vardı. 2014 yazında uzun planlar ve hazırlıklar yaptıysak da Batı Afrika da baş gösteren Ebola salgını nedeniyle geziyi ertelemiştik. Nihayet geçtiğimiz ocak ayında Çağan ile yaptığımız çalışmanın devamı olarak düştük yollara. Hedef, bölgeden memelilerle ilgili veriler toplamak, ornitolojik gözlemler yapmaktı. Ama önce rehber ve şoföre ihtiyaç vardı. Uganda, 1962 ye kadar İngiliz sömürgesi olduğundan trafik bizdekinin tersine, İngiliz usulü soldan akıyor. Birkaç gezi raporunda adını okuduğum İbrahim Senfuma ile internet üzerinden irtibata geçtim. İbrahim, hem şoförümüz hem rehberimiz olacaktı. Sonrasında kuş gözlemcisi ve fotoğrafçılarından beş kişi daha ekibe katıldı: Prof. Dr. Mehmet Ali Öktem, Dr. Hüseyin Meşe, Dr. Lütfi Öte, Yunus Ayhan ve Murat Bozdoğan ile birlikte neşeli, stresli, yorucu, bol tozlu, terli, zaman zaman aç, susuz ve ama sonunda harika bir yaban hayatı gezisi ve gözlemi gerçekleştirdik. Kuzeyde Güney Sudan, doğuda Kenya, Büyük mavi turako (Corythaeola crostata), Afrika ya özgü muzcul kuşların (Musophagidae) en büyüğü. Sürü halinde beslenen bu türün boyu 75 santimetreye varıyor. Uçuşu hantaldır ancak yerde bir tehditle karşılaştığında oldukça seri kaçabilir. güneyde Tanzanya, güneybatıda Ruanda ve batıda Demokrotik Kongo Cumhuriyeti ile sınırlı olan Uganda, Doğu Afrika da kıta içi bir ülke. Ekvator çizgisi güney tarafından geçer. Yüzölçümü Türkiye nin yarısından biraz daha küçük. Bu fakir, sömürge durumundan henüz tamamen kurtulamamış Ekvator ülkesinde birçok önlenebilir hastalık kol geziyor. 37 milyon nüfusun yüzde 5 kadarı AİDS taşıyıcısı. Bunun yanında sıtma, tüberküloz, lepra gibi hastalıklar çok ciddi bir sağlık problemi. Kırım - Kongo kanamalı ateşi ve bazı kene hastalıkları cabası. Ebola yok ama havalimanı girişinde hepimizin vücut ateşi ölçülüp ellerimiz ilaçlandıktan sonra bir takım sağlık sorularına muhatap olarak ülkeye girebildik. Ertesi gün, gün doğumuyla birlikte tekrar yollara düşüyoruz. İlk hedef Mabamba Sazlıkları ve tabii ki meşhur Pabuçgaga. Heyecan dorukta. Yol boyunca birkaç köyden geçtik. Doğayla iç içe yaşayan insanlar her daim güler yüzlü. El sallamayı asla ihmal etmiyorlar. Ağaçlarda muzkuşlarından şahinlere pek çok kuş görüyoruz. Köy içlerinde koloni halinde yuva yapmakta olan farklı türlerden kimi kuşların usta işi yuva yapımını izlemek ayrı keyif. Vakit çabuk geçiyor ve sonunda Mabamba Sazlıkları na varıyoruz. Viktorya Gölü nün kuzey kıyılarında 2.400 hektardan fazla alanı işgal eden ve 260 tan fazla kuş türünün ve çok nadir görülen bir bataklık antilobu Sitatunga nın da bulunduğu alanda, kuş gözlemcilerinin bir numarası Pabuçgaga yı aramaya çabucak başlıyoruz. Ağaçtan yapılmış ince uzun kayıklardan ikisine ancak sığdık. Zaman zaman sırıkla bazen de motorla dar kanallardan ilerlerken çekiçbaşlı leylekten dev balıkçıla pek çok su kuşu görüyoruz. Bacak boyu kadar uzun parmaklarıyla nilüfer üzerinde gezinen jakanalar her yerde. Derken sazlığın diğer nadide türü olan Papirus Gonolek ine rastlıyoruz. Ama esas hedefimiz pabuçgagayı bir türlü bulamamıştık. Tam vazgeçecekken yerel rehberimiz Hannington Kasasa nın sesiyle irkiliyoruz. Koca kuş, dürbünle bile zor görülecek mesafeden daireler çizerek bize doğru uçuyor. Tarih öncesi devirlerden kalma bu kuş, bir metreyi aşkın boyu, adından anlaşıldığı gibi kocaman ve pabuca benzeyen gagasıyla oldukça ilgi çekici. Temel besini Afrika nın akciğerli balıkları. Derken hiç beklenmedik şekilde koca leylek gelip az öteye kondu. Etraftaki diğer tekneler de fazla gecikmeden dar kanallardan aynı yere toplandı. Pabuçgaga kendinden emin üzerine dikilmiş 20 çiftten fazla göze rağmen hiç istifini bozmadı. Dönüş yolunda rehberimiz Hannington, İngilizce den Japonca ya ondan fazla dilde pabuçgaganın adını sıraladı. Sonra da bizim dilimizdeki adını öğrenmek istedi. Söyledik. Kuşun Türkçe adını da ilave ederek birkaç kez bütün listeyi baştan saydı. Aslında kuşun en eski adlarından biri âbu markub; Türkçesiyle aynı anlama gelen bu kelime, birkaç asır önce kuşu ilk gören Arap tüccarlarca verilmiş. Kıtaya özgü Afrika balıkkartalı (Haliaeetus vocifer), Zimbabve, Zambiya ve Güney Sudan ın milli kuşu. Sahra altı Afrika nın en iri kartallarından biri ve balığı bol büyük sulak alanların çoğunda görülebilir. Balıkkartalının tünerken görüntülendiği kaktüse benzeyen Euphorbia candelabrum ise aslında bir sütleğen türü. Yaban hayat bakımından çok zengin bir ülke Uganda. Ancak komşu devletlerin geliştirdiği yaban hayat turizmi burada henüz istenilen seviyede değil. Yine de Türkiye den bir hayli ileride olduklarını söylemek abartı olmaz. Özellikle şehir merkezlerinde ve şehrin daha çok akarsu ve çöplüklerinin olduğu alanlarda Marabu denilen leylek benzeri bir kuşa yaygın olarak rastlıyoruz. Kimi yerlerde insanlarla iç içe ve birlikte yaşadıklarını görmek başlangıçta tuhaftı. Sonra alıştık tabii. Çünkü insanların çevredeki kuşlara ve yaban hayatına bizim gibi bakmadıklarını fark ettik. Kuşlara yönelik avlanma ya da başkaca tehdidin emarelerine rastlamamak çok güzeldi. Gerçekten çevreyle ve yaban hayatıyla iç içe bir yaşam ve hayat tarzı. Uganda da 60 kadar doğa koruma alanı var. Bunlardan 10 tanesi milli park olarak tahsis edilmiş. Kibale, Kidepo Vadisi, Mburo Gölü, Mgahinga Goril, Elgon Dağı, Kenya, Murchison Şelaleleri, Kraliçe Elizabet ve Semuliki Milli Parkı. Bunlardan Bwindi ve Rwenzori Dağı Milli Parkları, UNESCO Dünya Mirası Listesi nde. Mabamba dan sonra ilk milli parkımız Mburo ya doğru yola koyuluyoruz. Yemek molası ilginç bir yerde veriliyor; halka şeklindeki sembolik Ekvator anıtının yanında. Akşam olurken otelimize varmadan hemen önce Uganda bayra- 82 MAGMA HAZİRAN 2015 83

RIFT VADISI NDE DÜNYANIN HIÇBIR YERINDE GÖRÜLEMEYEN YIRMI BEŞ KADAR ENDEMIK KUŞ TÜRÜNÜ GÖRMEK MÜMKÜN. SON GÖRDÜKLERIMIZ BUNLARDANDI. manzarası olağanüstü güzel. Başkentten uzaklaştıkça elektrik sıkıntısı artmaya başladı. Bwindi den itibaren sıkça güneş enerjisi ya da jeneratörle gelen elektriği kullandık. Tabii bu çoğu zaman birkaç saatlik yemek ve şarj gibi temel ihtiyaçları karşılamak içindi. Bwindi deki iki gün boyunca yağmurormanı içlerinde yürüyüp kuşları, sincapları, maymunları yakından gördük. Lokanta ve kafeterya olarak kullanılan küçük binanın hemen önünde üçboynuzlu bukalemunla karşılaşmak bizi son derece mutlu etmişti. Kuşlardan bazısı bir metreden yakından poz verirken büyük kısmı yerden 30-50 metre yüksekteki ağaçların tepesinden ancak kendini gösterdi. Afrika cennetsinekkapanının, yuvasının yakınında gördüğü Sancaktar çobanaldatan (Caprimulgus longipennis) adını erkeğinin kanadından çıkan bayrak şekilli uzun süs tüylerinden alır. Günbatımı ve kuşluk vaktinde avlanır, güvelerle beslenir. Fotoğrafta kur uçuşu esnasında görülüyor. zeyinden bulunduğumuz batı noktasına ilerlerken 5.109 metre rakımlı Rwenzori eteklerine doğru çok özel bir habitat oluşturuyor. Buradaki Rift Vadisi nde dünyanın hiçbir yerinde görülemeyen 25 kadar endemik kuş türünü görmek mümkün. Son gördüklerimiz bunlardandı. Öğleye doğru Ruhija dan boyun denen kısma doğru ilerlerken bölgenin en nadir kuşlarından yakışıklı turaç (Pternistis nobilis) ile karşılaştık. Oldukça şanslıydık. Pek çok gözlemcinin görmek isteyip göremediği bu kuşun bir çifti orman içi yolda yemleniyordu. Uzun ve tozlu orman yollarında saatlerce araba sürdükten sonra akşam olmadan milli parkın Buhoma denen bölümüne vardık. Hem lokanta hem de kafeterya olan yanları açık ahşap bi- ğındaki milli kuş Gri taçlı turna ailesini yol kıyısındaki sazlıkta görmek günün son sürprizi oluyor. Mburo Gölü Milli Parkı, Uganda daki savan milli parklarının en küçüğü. Beş yüz milyondan daha yaşlı olan Prekambriyen döneme ait kayaçların yer aldığı parkta, 350 kadar kuş türü yanında aralarında zebra, impala, eland, oribi, topi, kamış antilobu, Defassa su antilobu, yabani manda, leopar, sırtlanın bulunduğu 68 memeli türü bulunuyor. Uganda kızıl yüzlü barbetin ve impalanın bulunduğu tek yerken Kidepo dışında Eland antilobu ve Burchell zebrası sadece burada bulunuyor. Parkta bulunan 14 gölün en büyüğü Mburo dur. Savandaki göller 50 kilometre uzunlukta önemli bir sulak alan oluşturur. Gölde Nil timsahıyla 300 den fazla suaygırı bulunuyor. Aslanın burada tükendiği düşünülürken son zamanlarda görülmüş. Göldeki kuşların başında Afrika nın nadir kuşlarından yüzgeçayak ve pabuçgaga, aksırtlı gecebalıkçılıyla sarı papirus kamışçını, esmer - göğüslü kızkuşu, tabora veya uzunkuyruklu yelpazekuyruk sayılabilir. Ertesi günün ilk saatlerinde parkın girişinde çeşit çeşit kuşlar, zebralar, antiloplar karşıladı bizi. Vervet maymunlarına zaman zaman babunlar eşlik etti. Göl kıyısındaki lokantada bir yandan yemek yedik diğer yandan çekimleri ihmal etmedik. Tekne beklerken kimimiz onlarca tür kelebekle kimimiz de Afrika Kuzeyli piskopos kuşunun (Euplectes franciscanus) erkeği, uzun bir otun tepesine tüneyerek öter. Gösteri uçuşu sırasında tüylerini kabartarak kısa süre havada kalır. Bu çabaları karşılığında birden fazla dişiyle harem kurabilir. diğer küçük kuşları geri püskürtmesi de ilgi çekiciydi. Ama en güzelleri parkın Ruhija denen bu bölümünden üçüncü günün sabahı erkenden ayrılırken gördüklerimizdi. Afrika nın nadir buzullu dağlarından volkanik Rwenzori ye özgü 5-6 kadar kuş türü, anlaşmışçasına peşpeşe ortaya çıktı. Aslında Afrika Boynuzu denen Etiyopya dan Kenya ya kadar uzanan Büyük Rift Vadisi nin batı kolu olan Albert Rifti (çöküntüsü), Uganda nın kubalıkkartalı gibi kuşlarla meşgul oldu. Sonunda tekne geldi. Gölün içinde çok sayıda suaygırı vardı; arada bir dalıp çıkıyorlardı. Yalıçapkınları her yerde farklı türleriyle bizi karşılıyordu. Ama ne aksırtlı gecebalıkçılı ne de yüzgeçayak vardı. Bu nadide balıkçılın yuvasını bulduysak da kendisini göremedik. Bir saat kadar sonra yerel rehberimiz müjdeyi verdi: Finfoooottt. Yüzgeçayak, oldukça ürkek bir sukuşu; ne ördek ne batağan. Suyelveleri gibi turnalarla akraba. Önce bir dişi gördük. Göl kıyısında su üzerine doğru uzanan alçak ağaç dallarının altında yüzerek böcekleri avlıyordu. Çok geçmeden erkek de dalların arasından yüze yüze geldi. Sonunda Afrika nın en meşhur kuşlarından birini daha bulmuştuk. Şimdi de Aşılmaz Bwindi Milli Parkı ndayız. Arşa ulaşan devasa ağaçların arasında küçük bungalov tipi otelimizin 84 MAGMA HAZİRAN 2015 85

Tepeli beçtavuğu (Numida meleagris) Kordonblü (Uraeginthus bengalus) Gonolek (Laniarius erythrogaster) Nubye arıkuşu (Merops nubicus) Mavi yalıçapkını (Alcedo -Corythornis- cristatus) Alaca yalıçapkını (Ceryle rudis) Yeşilkanatlı pitilya (Pytilia melba) Dev yalıçapkını (Megaceryle maxima) Kuyruksuz kartal (Terathopius ecaudatus) Pabuçgaga (Balaeniceps rex) Değişken nektarkuşu (Cinnyris venustus) Kaya bataklıkkırlangıcı (Glareola nuchalis)

nanın yapısı, Karadeniz deki serender veya serenti denen yapıları andırıyordu. Binanın hemen önündeki rengârenk çiçekli çalılar ve tropikal ağaçlarda çok sayıda kuş, âdeta hoş geldin geçidi yapıyordu. Bunların arasında çok nadir olanlar gibi renkli nektarkuşları hemen fark ediliyordu. Buhoma nın güzelliklerine doyamadan ertesi gün, 1.978 kilometrekarelik alanıyla Uganda nın en büyük milli parklardan biri Kraliçe Elizabet Milli Parkı na doğru yola koyulduk. Ülkenin en çok ziyaret edilen bu parkında 95 ten fazla memeli ve 500 ün üzerinde kuş türü görmek mümkün. Viktorya Gölü nün batısında yer alan Edward ve George gölleri arasında uzanan 35 kilometre kadar uzunlukta doğal bir kanal olan Kazinga Kanalı, parkın en önemli yerlerinden. Kanal boyunca turistleri taşıyan tekneler peş peşe seferler yapıyor. Bunlardan biriyle kanalın küçük bir 1 4 1 Oribi (Ourebia ourebi), 15-20 kilogram ağırlığıyla küçük bir ceylan türü. 2 Uganda nın kelebek çeşitliliği son derece zengin. 31 i endemik 1.235 kelebek türünden 22 si Mylothris cinsinden. 3 Afrika ya özgü Buphagidae ailesinin iki türünden biri olan Buphagus africanus, otobur memeliler üzerindeki keneleri ve diğer asalak böcekleri yiyerek besleniyor. 4 Kızılbaşlı keler (Agama agama), 30 santimetreye varan boyuyla Sahra güneyi Afrika da yaygın bir kertenkele türü. 5 Afrika nın doğusunda yaşayan vervet maymunu (Cercopithecus -Chlorocebuspygerythrus), Etiyopya dan Güney Afrika ya uzanan bölgede yaşıyor. 6 Afrika da insan ölümüne sebep olan hayvanların başında gelen suaygırı (Hippopotamus amphibius) sualtında uyuyabilecek kadar uzun süre kalabiliyor. 2 5 3 6 88 MAGMA HAZİRAN 2015 89

bölümünde dolaşıyoruz. Afrika nın en büyük timsah ve suaygırı topluluklarından biri dahil yüzlerce çeşit kuş ve diğer canlıları barındırıyor. 2005 teki Bacillus anthracis bakterisinin yol açtığı salgın nedeniyle toplu suaygırı ölümlerinden sonra toparlanmış olmalılar ki her yerde bolca suaygırı, yabani manda, fil ve ceylanlar sürüler halinde dolaşıyordu. Ülkemizde sadece tek kaydı bulunan küçük pelikanla iki kaydı bulunan sarıgagalı leylek sıkça gördüğümüz kuşlardandı. Küçük yerleşimlerde yaşayan insanlarla su içmeye gelen fillerin, yabani mandaların aynı yerde dolaşmaları bizi şaşırtıyordu. Afrika balıkkartalları ağaç tepelerinde çoğu zaman çiftler halinde dolaşırken; Türkiye de sadece Doğu Akdeniz de görmeye alışkın olduğumuz alaca yalıçapkınlarına onluk, yirmilik sürüler halinde rastlıyorduk. Kimi havada asılı kalıp avlarını arıyor, kimi de teknenin çıkarttığı dalgalardan kaçan balıklara dikey dalışlar yapıyordu. Savandaki küçük otelimize dönerken yolda birkaç fil sürüsüne, antiloplara, mahmuzlu tavuklara ve turaçlara, zaman zaman da yırtıcı kuşlara rastladık. Yol boyunca devasa sütleğen, ilk bakışta kaktüsü andıran yapılarıyla sanki bir orman oluşturmuşlardı. Otel, Nil Nehri ne çok yakın bir tepedeydi. Akşam yürüyüşü için nehir kıyısına indik. Afrika da en fazla insan ölümlerine neden olan hayvanların başında iki karışı geçebilen dişleriyle suaygırları gelir. Çocukların, 20-30 metre ötesindeki bu tehlikeli hayvana aldırış etmeden çırılçıplak nehirde yüzüyor olması bizi hem endişelendirdi hem de hayrete düşürdü. Akşam, suaygırlarından birinin otelin bahçesinden bizden beş metre kadar ileride otlaması bizi daha da şaşırttı. Tel çitleri delerek buraya otlamaya gelmeyi alışkanlık haline getirdiğini sonradan öğrendik. Aslanlarla ilk karşılaşmamız ertesi gün erken saatlerde oldu. Ancak sevin- UGANDA NIN MILLI KUŞU GRI TAÇLI TURNA (BALEARICA REGULORUM) ÜLKE BAYRAĞINDA YER ALIYOR. KIBALI MILLI PARKI NDA BIR GRI TAÇLI TURNA ÇIFTI GECEYI GEÇIRMEK IÇIN TARIM ALANINDA AĞACIN TACINI TERCIH EDIYOR. cimiz fazla uzun sürmedi. Diğer grupları gezdiren yetkili rehberlerden biri, şoförümüz İbrahim anayoldan ayrılıp patikadan geldiği için çok kızdı ve bu nedenle 500 dolar ceza kestirdi. Uganda da işin bu derece ciddi yapıldığını işte o an fark ettik. Bir yandan rehberlik yetkisi elinden alınmasıyla tehdit edilen İbrahim i teselli ediyor, bir yandan da Uganda nın meşhur ağaca tırmanan aslanları nı yeterince göremediğimize üzülüyorduk. Neyse ki ertesi gün sabah parktan ayrılırken ana asfalt yolun sağ kenarındaki dişi aslanla durumu telafi edebildik. Bir diğer aslansa yolun diğer tarafında geceden öldürdüğü yabani mandayı yeme telaşındaydı. Ancak bir gencin kullandığı mobileti aslanın üzerine doğru sürmesiyle yemek yarıda kaldı. Üzerinde hiçbir silah olmadan aslanı kovalamak kadar, hemen yan tarafta metreyi aşan devasa boynuzlarıyla meşhur Uganda sığırlarını otlatmak da cesaret işiydi. Öğleden sonra geç vakitlerde Kibale Milli Parkı na ulaştık. Otelden birkaç kilometre uzaklıktaki Bigodi Bataklığı, hem Çağan ın Harward tayken lisans tezini yaptığı yer hem de son yıllarda tanımlanan endemik Uganda kızıl kolobus (Procolobus tephrosceles) maymunu dahil 13 maymun türünün ve 325 kadar kuş türünün mekânıydı. Tahtayla döşenmiş yürüyüş yollarından geçerek bataklığın etrafından tam bir tur yaptık. Başlangıç noktasına gelirken akşamın alacakaranlığından Uganda nın milli kuşu taçlı turnalardan bir çiftin uçarak geçmesi sürpriz oldu. Dolunayla aramıza girecek şekilde tarlanın ortasında duran ağacın tepesindeki yuvaya konmaları ve ayışığında poz vermeleri keyifli bir günü daha noktaladı. Semuliki Milli Parkı 220 kilometrekarelik bir alanda kurulu. Uganda - De- 90 MAGMA HAZİRAN 2015 91

1 2 mokratik Kongo Cumhuriyeti sınırında yer alıyor. Demirağacı (Cyanometra alexandri) ağırlıklı bir yağmur ormanı ve irili ufaklı sulak alanlar, çeşitli canlılara yaşama ortamı sağlar. Parka adını veren Semuliki Irmağı, Rwenzori eteklerinde 140 kilometre boyunca akar. Edward Gölü nden Albert Gölü ne su taşır. Parkta 400 den fazla kuş türü, orman fili, fil böcekçili, duiker ceylanı, yabani manda, suaygırı, uçan sincap ve Türkiye de de bulunan paşa kelebeği (Charaxes) cinsi başta olmak üzere çok sayıda kelebek türü görülebilir. Ateşrengi tepeli Alethe (Alethe castanea), kızılkuyruklu karınca ardıcı (Neocossyphus rufus) gibi az bulunur kuşların yanı sıra dokuz tür boynuzgaga da parkta görülebilir. Dünyanın en kısa boylu insanları olan (erkekleri 150 santimetreden kısa) Pigmelerin Twa veya Batwa denen küçük bir grubu da bölgede yaşar. Avcı derleyici bir yaşam süren bu insanlar, Orta Afrika Büyük Göller Bölgesi nin bilinen en eski topluluğudur. Batıda yollar ya bozulmuş asfalt ya da topraktı. Saatlerce süren tozlu yolculuktan sonra ülkenin kuzeybatısındaki Murchison Şelalesi Milli Parkı na vardık. Kuzeyinde Nil Nehri ne bakan Viktorya Nili, Viktorya Gölü nden Kyoga Gölü ne doğru akar. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde de bulunan Murchison Şelaleleri, Viktorya Nili ni ikiye bölen ihtişamlı bir şelaledir. 7 metre yükseklikte, 43 metre genişlikteki kayaların arasından geçer. tarafta kulübe şeklindeki çok sayıda binanın bulunduğu otelin bahçesinde çeşit çeşit kuş vardı. Fazla vakit kaybetmeden gümüşkuşuyla başladık tura. Akşam yemekten sonra park içinde arabayla turladık. Afrika tavşanları pek çoktu. Birkaç baykuşun yanı sıra beyazkuyruklu kuyruksüren ve gözleri gecenin karanlığında parlayan antiloplarla karşılaştık. Aradığımız tür, bayraktar çobanaldatandı. Ne yazık ki gördüğümüz birkaçına yaklaşamadan uçup gittiler. Gün doğmadan bir kilometre aşağıdaki feribot iskelesindeydik. Küçük bir römorkör geldi. Nil in karşısına güneş ufukta belirirken vardık. Her tarafta yabani mandalar, filler, antiloplar, boynuzgagaları, farklı türlerden arıkuşları, kasapkuşları ve sonunda nadir Rotschild zürafaları. Bugün pek cömert değillerdi. Karşıki tepelerden selamladılar bizi. Abdim leylekleri göçe başlamıştı. Binlercesi yükselen sıcak havayla daireler çizerek üzerimize doğru geliyordu. Nil i geçenlerden kimisi yakınlarımıza konup mola veriyor, kimisi de termal hava akımının tadını çıkartarak yola devam ediyordu. Uganda nın en büyük parkı olan Murchison da (yüzölçümü 3.840 kilometrekare) öğleden sonra Nil in kaynağına doğru Murchison Şelaleleri ne tekneyle ulaştık. Ülkemizde soyu tükenen yılanboyun (Anhinga rufa) gibi pek çok nadir türü Nil boyunda gözlemledik. O gece, Afrika nın meşhur sancaktar çobanaldatanlarını kur yaparken görüntüledik. Ertesi gün tanyeri ağarırken, tekneyle Albert Gölü ne ulaştık. Parktaki 450 den fazla kuş türünden bir kısmını da burada gördük. Şelaleleri karadan geçerek Masindi yoluyla yeni türleri gözlemleyip başkente ulaştık. Sonunda bu zorlu gezi bitti. Hem coğrafya hem de bu coğrafyanın barındırdığı hayatlar on beş günlük araştırma gezisi boyunca bir mucizeler geçidine dönüştü. Her güne unutulmaz anlar, hayrete düşüren görüntüler eşlik etti. En çarpıcı olanı da buradaki hayatın bütünlüğü; yaban hayatla sosyal hayatın iç içeliğiydi. Tabii gözlem çalışmalarımızın beklediğimizden verimli olması da bizim şansımızdı: En az 398 kuş türünü, 10 kadar maymun ve primatı, 5-10 antilop türünü, Afrika nın beş büyük memelisinden 4 ünü (aslan, suaygırı, zürafa, fil) doğal yaşamlarında gözleyip kaydettik. Zihnimizde ve çantamızda biriktirdiklerimiz sadece bu mucizevi renkler değildi üstelik. Uganda nın güler yüzlü insanlarının, el sallayan çocuklarının, selam verip hal hatır soran kadınlarının, yoğun yoksulluk durumunda bile doğaya saygılı hayat tarzının sıcaklığı ve sevecenliğiyle dönüyorduk. * PROF. DR. AHMET KARATAŞ, NİĞDE ÜNİVERSİTESİ Nyinambuga Krater Gölleri, Kibale Ormanları Milli Parkı nın hemen batısında yer alır. Uganda nın en popüler gölleri arasında sayılır. 92 MAGMA HAZİRAN 2015 93