Sirküler No: 049 İstanbul, 17 Haziran 2016 Konu: Anayasa Mahkemesi nin adil ve mülkiyet hakkının ihlal edilip edilmediğine ilişkin değerlendirmelerini içeren bireysel başvuru kararı. Özet: İdarece verilen görüş doğrultusunda işlem tesis edilmiş olmasına karşın daha sonra resen tarhiyat işlemi sonucu vergi ödenmesi ve aynı konuya ilişkin davalarda farklı kararlar verilmesi nedeniyle hakların ihlal edildiği iddiasıyla yapılan bireysel başvuru sonucunda Anayasa Mahkemesi tarafından; Aynı konuya ilişkin farklı kararlar tesis edilmişse de; bu kararların hukuki güvenliği sarsacak nitelikte yaygınlık kazanmadığı ve kararlar arasındaki farklılığı giderecek yeterli mekanizmaların bulunması gerekçeleriyle adil hakkının ihlal edilmediği, Öngörülebilir ve anlaşılabilir bir kanuni dayanağı olmaksızın vergi yoluyla mülkiyet hakkına müdahalenin mülkiyet hakkını ihlal ettiği, yönünde hüküm tesis edilmiştir. Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş. Maslak Mahallesi Eski Büyükdere Cad. Orjin Maslak Plaza No: 27 Kat: 1-5 Sarıyer İstanbul - Turkey Tel: +90 (212) 315 30 00 Fax: +90 (212) 234 10 67 www.vergidegundem.com www.ey.com 20.04.2016 tarih ve 2013/6842 başvuru no.lu karar 17 Haziran 2016 tarihli Resmi Gazete de yayımlanmıştır. I. Başvurunun konusu Başvurucu; 2004 ve 2005 yıllarında satışını gerçekleştirdiği plastik çapak ve granül hale getirilmiş plastik hurda ve atıklarının katma değer vergisi ( KDV ) karşısındaki durumunu idareye sorarak gelen görüşe uygun bir şekilde söz konusu malların satışını KDV den istisna etmiştir. Ancak, daha sonra İdarece söz konusu satışların KDV den istisna olmadığı ve bu satışlar üzerinden KDV hesaplanması gerektiği iddiası ile başvurucunun beyannamelerini düzeltmesi istenmiştir. Buna karşın, başvurucu düzeltme beyannamesi vermeyeceğini bildirmiş ve bunun üzerine başvurucu hakkında resen tarh işlemi gerçekleştirilmiştir. Başvurucu, işlemlerin tamamının idare verilen görüşe dayalı olarak yapıldığını ve vergisiz yapılan satışlara ilişkin KDV yi bu aşamadan sonra müşteriye yansıtma imkanı olmadığını iddia ederek söz konusu tarhiyatların iptali talebiyle 2004 ve 2005 yıllarına ilişkin olarak ayrı ayrı dava yoluna başvurmuştur. Başvuru konusu davalara ilişkin yargılama süreci aşağıdaki şekildedir; Dosyaların incelemesini gerçekleştiren ilk derece mahkemesi, davacı şirket tarafından davalı idarece verilen görüşler doğrultusunda işlem yapıldığının tartışmasız olduğu ve KDV nin yansıtılabilir özelliği dikkate alındığında, bu aşamadan sonra verginin alıcılara yansıtılmasının mümkün olmadığı gerekçeleriyle davanın kabulü ve dava konusu tarhiyatların kaldırılması yönünde hüküm tesis etmiştir. Bu dokümanda yer alan açıklamalarımız, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş. ye, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.
- 2 - Anılan kararlara karşı davalı İdare tarafından temyiz yoluna başvurulmuş olup Danıştay 9. Dairesi, idarenin hatalı görüşünden dönerek yeni bir işlem yapmasının tahsil edilmesi gereken KDV nin ödenmesi sonucunu değiştirmeyeceğini ve yansıtılamayacağı için sonradan vergileme yapılamayacağı yönündeki kabulün hukuka ve vergileme ilkelerine aykırı olduğunu belirterek temyiz talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararlarının bozulması yönünde hüküm tesis etmiştir. 2004 dönemine ilişkin karara karşı başvurucu tarafından bu sefer karar düzeltme yoluna başvurulmuş; Danıştay 9. Dairesi tarafından bu defa granül hale getirilen plastiklerin istisna tutulması gerektiği gerekçesiyle karar düzeltme talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının onanması yönünde hüküm tesis edilmiştir. Mezkur karar başvurucu lehine kesinleşmiştir. Başvurucu tarafından söz konusu kararlardan 2005 dönemine ilişkin karara karşı karar düzeltme başvurusunda bulunulmamış; dosya ilk derece mahkemesince tekrar incelenmiş ve bozma kararına uyularak davanın reddi yönünde hüküm tesis edilmiştir. Söz konusu karara karşı başvurucu tarafından temyiz talebinde bulunulmuşsa da temyiz talebi reddedilmek suretiyle karar başvurucu aleyhine kesinleşmiştir. Bunun üzerine başvurucu tarafından idarece görüş verildiği halde daha sonra resen tarhiyat yapılması ve aynı konuya ilişkin iki farklı karar tesis edilmiş olması nedenleriyle Anayasa Mahkemesi nezdinde bireysel başvuru talebinde bulunulmuştur. II. Anayasa Mahkemesi kararı Başvuru konusu olaya ilişkin olarak, Anayasa Mahkemesi nce başvurunun Anayasa nın 36. maddesinde düzenleme altına alınan adil hakkı ve Anayasa nın 35. maddesinde düzenleme altına alınan mülkiyet hakkı kapsamında incelenmesine karar verilmiştir. hakkı 2004 ve 2005 yıllarına ilişkin açılan davalarda başvurucu adına farklı hükümler tesis edilmiş olması adil hakkı kapsamında incelenmiş olup Anayasa Mahkemesi nce yapılan değerlendirmede somut olayın tabi tutulduğu test aşağıdaki şekildedir:
- 3 - KURAL ADİL YARGILANMA HAKKI Aynı mahkeme tarafından farklı kararlar tesis edilmiş olması tek başına adil hakkının ihlali anlamına gelmemektedir. 1) İhtilaf konusu davalardaki uyuşmazlıklar/olaylar birbirinden farklılık gösteriyor mudur? 2) İki kararda farklılaşan değerlendirmelerin makul bir açıklaması/nedeni var mıdır (mevzuat değişikliği vb.)? TEST 3) Kararlar kendi içerisinde tatmin edici derecede gerekçelendirilmiş midir? 4) Kararlardaki değişiklik hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerini karşılıyor mudur? edilmiştir. Yukarıda yer verilen testin başvuru konusu olaya uygulanması neticesinde Anayasa Mahkemesi tarafından; 1) İhtilaf konusu olayların dönemleri haricinde birbiri ile aynı nitelikte olduğu, 2) Başvurucu hakkında aynı mahkemece tesis edilmiş iki farklı karar bulunmasının bir dönem yeterli açıklıkta olmayan mevzuat hükümlerinden kaynaklandığı, 3) Mevzuattaki boşluğun içtihat aracılığıyla giderilmesi amacıyla tesis edilen iki kararın da tatmin edici gerekçelere dayandığı, 4) Konuyla ilgili farklı kararların istisnai olarak başvurucu hakkında verilenlerle sınırlı olduğu ve bu nedenle hukuki güvenliği sarsacak derecede yaygınlık kazanmadığı, 5) Kararlar arasındaki farklılığı giderecek yeterli mekanizmaların bulunduğu gerekçeleriyle adil hakkının ihlal edilmediği yönünde hüküm tesis edilmiştir.
- 4 - Mülkiyet hakkı 2005 yılında yürürlükte olan mevzuat ve idareden alınan özelgelere göre vergiden istisna edilen satışlar için resen tarhiyat yapılmasına yönelik şikayet, mülkiyet hakkı kapsamında incelenmiş olup Anayasa Mahkemesi nce yapılan değerlendirmede somut olayın tabi tutulduğu test aşağıdaki şekildedir: KURAL MÜLKİYET HAKKI Anayasa nın 73. maddesinde düzenleme altına alınan verginin kanuniliği ilkesi gereği mülkiyet hakkına vergi yoluyla yapılan müdahale mutlaka kanuna dayanmalıdır. 1) Somut olayda vergi yoluyla mülkiyet hakkına müdahale kanun ile yapılmış mıdır/ müdahalenin çerçevesi kanun ile çizilmiş midir? Mülkiyet hakkı ihlal edilmiştir. 2) Verginin kanuniliği ilkesi gereği kanuni düzeyde sağlanması gereken öngörülebilirlik ve anlaşılabilirlik sağlanmış mıdır? TEST Mülkiyet 3) Kanun hükmündeki belirsizlik kanun altı idari uygulamalar/ikincil düzenlemeler ile giderilmiş midir? Mülkiyet 4)Söz konusu belirsizlik yargısal içtihatlarla giderilerek öngörülebilirlik ve anlaşılabilirlik sağlanmış mıdır? Mülkiyet Mülkiyet hakkı ihlal edilmiştir. Yukarıda yer verilen testin başvuru konusu olaya uygulanması neticesinde Anayasa Mahkemesi tarafından; 1) 2005 yılı vergilendirme dönemi için sonraki yıllarda resen yapılan vergi tarhiyatı işlemlerinde verginin kanuniliği ilkesi gereği kanuni düzeyde sağlanması gereken öngörülebilirliğin ve anlaşılabilirliğin sağlanamadığı, 2) Kanun hükmündeki belirsizliğin kanun altı idari uygulamalar ile giderilemediği,
- 5-3) Kanun hükmündeki belirsizliğin yargısal içtihatlarla da giderilemediği, 4) 2005 yılı vergilendirme dönemi için gerçekleştirilen vergilendirmenin öngörülebilir ve anlaşılabilir hukuki dayanağının olmadığı, gerekçeleriyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği yönünde hüküm* tesis edilmiştir. *Mezkur karar oybirliği ile tesis edilmiş olmakla birlikte, mahkeme üyelerinden biri tarafından, başvurucunun tarh işlemi ile mükellefi olduğu ancak yüklenicisi olmadığı bir verginin, KDV ye ilişkin yasal sisteme aykırı olarak yüklenicisi duruma getirilmesi ile mülkiyet hakkının ölçüsüzlük unsuru açısından ihlal edildiği sonucuna ulaşılmıştır. Saygılarımızla. Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş. Erdal Çalıkoğlu Sirküler içeriği hakkında ek bilgi gerektiğinde (212) 408 51 30 numaralı telefondan Gökçe Sarısu Kanmaz (gokce.sarisu@tr.ey.com) ile temasa geçmenizi rica ederiz. Yukarıda yer verilen açıklamalarımız, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş. ye, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.