Kroner Arter Bypass Cerrahisinden Sonra Görülen İleti Bozuklukları

Benzer belgeler
Kadınlarda Koroner Bypass Operasyonunun Özellikleri ve Sonuçları

Miyokard. Miyokard infarküsünde (Mİ) EKG değişim süreçlerini öğrenmek. Ayırıcı tanıları yapmak. Spesififik patolojilerde EKG ile Mİ yi tanımak

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl

Koroner Bypass Ameliyatında Mortalite ve Morbiditeye Etki Eden Risk Faktörlerinin Belirlenmesi ve Değerlendirilmesi

Konjenital Kalp Cerrahisinde Periferik Venöz Basınç Santral Venöz Basınca Alterna=f Olabilir Mi?

DİŞ HASTALIKLARININ TEDAVİSİNDE HASTALARDA GÖRÜLEN KARDİYOVASKÜLER DEĞİŞİKLİKLER ÖZET

COMPARISON OF PERIOPERATIVE MYOCARDIAL PROTECTION WITH BOLUS AND INFUSION LIDOCAINE AFTER CABG

Akut Koroner Sendromlar ve Güncel Yaklaşım. Yrd.Doç.Dr. Hasan Büyükaslan Harran üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D.

Kompleks LAD Lezyonlarında Cerrahi Seçenekler ve Sonuçları

Tam revaskülarizasyonda CABG standart tedavidir

Koroner Arter Cerrahisi ile Kombine Kapak Replasmanı Uygulaması

YAŞLI HASTALARDA KORONER BYPASS CERRAHİSİ OUTCOMES OF CORONARY BYPASS SURGERY FOR ELDERLY PATIENTS

Koroner Bypass Ameliyatında Mortalite ve Morbiditeye Etki Eden Risk Faktörlerinin Belirlenmesi ve Değerlendirilmesi*

Çalışmaya dahil edilme kriterleri

Koroner Bypass Cerrahisinde Perioperatuvar Miyokard İnfarktüsü

T.C. BAŞKENT ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI ANABĐLĐM DALI PEDĐATRĐK KARDĐYOLOJĐ BĐLĐM DALI

Koroner Bypass Cerrahisi ile Birlikte Kapak Replasmanı

ÖĞRETĠM YILI KALP DAMAR CERRAHĠ ANABĠLĠM DALI SEMĠNER PROGRAMI

Stabil koroner arter hastalığında doğrular ve yanlışlar:

Koroner Mikrosirkülasyonun Fonksiyonel Açıdan Değerlendirilmesinde Kullanılan İnvazif Yöntemler. Dr. Murat Sezer İstanbul Tıp Fakültesi

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ

Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER***

U.Topuz, T.Akbulak, T.Altunok, G.Uçar, K.Erkanlı, İ.Bakır İstanbul Mehmet Akif Ersoy GKDC Eğ. Ar. Hastanesi

Yahya ÜNLÜ, Münacettin CEVİZ, Zuhal UMUDUM, Hikmet KOÇAK, Şule KARAKELLEOĞLU

Prof. Dr. Tayfun Aybek Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı. TOBB ETÜ Üniversitesi, Ankara

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm / Program Üniversite Yıl

Serap Kalaycı, Halide Oğuş, Elif Demirel, Füsun Güzelmeriç, Tuncer Koçak

KORONER BY PASS CERRAHİSİNDE AMELİYATHANE HEMŞİRELİĞİ

Akış: Organ İskemilerinin Erken Tanısında Yeni Bir Uygulama: Laser Speckle Görüntüleme

İleri Yaş Grubunda Koroner Bypass Deneyimi*

Bradiaritmiler. Bradikardi. İlk değerlendirme. İlk yaklaşım. İlk yaklaşım. Dr. Özlem YİĞİT Acil Tıp A.D

Minimal İnvaziv Koroner Arter Cerrahisinde Koşuyolu Deneyimi

Bradiaritmiler. Sinüs Bradikardisi. Birinci Derece AV blok. Birinci Derece AV blok. Bradisritmiler

Doç.Dr.Namık Özmen GATA H.Paşa Eğt.Hast. Kardiyoloji Servisi. İstanbul

AÇIK KALP CERRAHİSİ SONRASI HİPERLAKTATEMİ. Dr. Nurgül Yurtseven Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Perioperatif Miyokardiyal Hasar Tespitinde Biyokimyasal Belirleyicilerin Rolü

Dr Talip Asil Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı

Olgu Sunumu. Olgu yaşında erkek hasta Sağ ayak 1. parmak gangrenöz görünümde

Ameliyat sonrası atriyal fibrilasyon gelişiminde atan kalp ve kardiyopulmoner baypas cerrahisinin karşılaştırılması

1 İstanbul Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kardiyovasküler Cerrahi Kliniği, İstanbul, Türkiye

M. Cavidan ARAR, Alkin ÇOLAK, Turan EGE*, Sevtap Hekimoğlu Şahin, Bülent Yıldız, İlker Yıldırım, Nesrin Turan** Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi

Transkateter ASD Kapatılması Komplikasyonlara Yaklaşım. Prof. Dr. Alpay Çeliker Acıbadem Maslak Hastanesi


Koroner Anjiyografi Darlık Derecesinin Değerlendirilmesi

Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

Yüksek Risk Taşıyan Hastalarda Kalp Akciğer Makinası Kullanılmaksızın Çalışan Kalpte Koroner Bypass Yöntemi*

Koroner Bypass Cerrahisi ile Birlikte Kalp Kapaklarına Yönelik Girişimlerin Morbidite ve Mortalite Üzerine Etkisi

Kronik Aort Diseksiyonlarında Retrograd Venöz Total Vücut Perfüzyonu

Korhan Erkanlı, Timuçin Aksu, Ünal Aydın, Onur Şen, Erhan Kutluk, Mehmet Kaya, Mehmet Yeniterzi, İhsan Bakır. Özgün Araştırma / Original Article.

EŞ ZAMANLI KALP VE BÖBREK TRANSPLANTASYONU YAPILAN BİR OLGU

Is Surgical Approchment To A Retained and Fractured Guide Wire Inside Coronary Artery Neccessary Following coronary Angiography?

Kronik Böbrek Yetersizliği Olan Hastalarda Kalp Cerrahisi

Koroner revaskülarizasyon ile eş zamanlı asendan aortobifemoral baypas cerrahisi

FALLOT TERALOJİSİ. Yard. Doç. Dr. Aşkın Ender TOPAL

Hemorajik Şok Tedavisinde İntraaortik balon pompası. Doç. Dr. Halil DOĞAN Bakırköy Dr Sadi Konuk EAH Acil Tıp Kliniği

TEŞEKKÜR. Araştırmacı bu çalışmanın gerçekleşmesinde katkılarından dolayı aşağıda adı geçen kişi ve kuruluşlara içtenlikle teşekkür eder.

Seksen yaş ve üzerindeki hasta nüfusunda açık kalp cerrahisi ameliyatları ve sonuçları

ESC/AHA Kılavuzlarına Göre Koroner Cerrahisi Endikasyonları

TRANSRADİAL KORONER GİRİŞİM. Dr.Suat Altınmakas

Periferik arter hastalıklarının tanısını ve yaklaşım stratejilerini öğrenecek.

Yeni Kurulan Bir Kalp Cerrahisi Kliniğinin Sonuçlarının Euroscore II ve Logistic Euroscore Kullanılarak Değerlendirilmesi

Koroner bypass ameliyatlarında kullanılan radiyal arter greftlerinin orta dönem sonuçları

Aortanın İleri Derecede Aterosklerozunda Koroner Arter Cerrahisi #

HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ

AÇIK KALP CERRAHİSİ SONUÇLARININ AVRUPA KARDİYAK RİSK SKORLAMA SİSTEMİ (EUROSCORE) İLE DEĞERLENDİRİLMESİ

Kronik Total Oklüzyon (KTO) da İlaç Salınımlı Stentler. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

Yaşlı erkek, göğüs ağrısı olup geçmiş ilk çekilen EKG si budur: m. EKG de İpuçları ve Atladıklarımız

TEMEL EKG. Prof.Dr.Hakan KültK. Kardiyoloji Anabilim Dalı

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

Arteriyel Switch Ameliyatı Yapılan Yenidoğanlarda Serum C-Reaktif Proteinin cut-off Değerleri

Atan kalpte tam revaskülarizasyon: Altı aylık anjiyografik sonuçlar

KALP DIġI CERRAHĠ GĠRĠġĠM YAPILACAK KARDĠYAK HASTALARIN OPERASYON ÖNCESĠ DEĞERLENDĠRĠLMESĠ. Prof. Dr. Hasan Kudat

Duygu TÜRKBEY, Tuğba YILDIRIM, Ekin Kaya ġġmġek, Yasin ÜYEL. DanıĢman: Murat ÖZKAN ÖZET

DÖNEM IV DERS PROGRAMI

MÝYOKARD KORUNMASINDAKÝ YERÝ

Jatene Prosedürü Sonrası Neoaortik Kök Genişlemesinin Cerrahi Tedavisi

ST SEGMENT YÜKSELMELİ MİYOKART ENFARKTÜSÜ (STEMI)

ÖZGEÇMiş ve ESERLER listesi

Koroner Arter Bypass Cerrahisi Uygulanan Hastalarda N-Asetil Sisteinin Miyokardiyal Reperfüzyon Hasarını Önlemedeki Rolü

Kliniğimizde Ameliyat Olan Hastaların Euroscore I Risk Skorlama Sistemiyle Değerlendirilmesi

Noyan Temuçin OĞUŞ*, Erdeşir NASERİ*, Suat ALTINMAKAS**, Muhsin TÜRKMEN*** Sinan ARSAN*, Oral PEKTAŞ**

Trikoryonik Triamniyotik Üçüz Gebelikte Monofetal Cantrell Pentalojisi

Trakea Rüptürü. Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu. Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011


MİYOKARD REVASKULARİZASYONUNUN DİREKT SONUÇLARI

ASEMPTOMATİK PREEKSİTASYON VARLIĞINDA NE YAPALIM? Prof. Dr. Tevfik KARAGÖZ, HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ

Erdem SİLİSTRELİ*, Mustafa KARAÇELİK*, Atilla BÜYÜKGEBİZ**, Nuran Ay DERELİ*, Ömür ÖZMEN*, Eyüp HAZAN*, Ünal AÇIKEL*, Öztekin OTO*

Kardiyopulmoner Baypasta Glutamat ve Aspartat n Miyokardiyal Koruma Üzerine Etkisi

Koroner endarterektomi ile birlikte yapılan koroner arter baypas greftleme sonuçları

Açık kalp cerrahisi yapılan düşük ağırlıklı hastalarda risk sınıflandırmaları

2.Valvüler kalp hastalıklarına cerrahi yaklaşım: Aort,Mitral, Trikuspit (2 saat)(yrd.doç.dr.şenol Gülmen)

TIBBİ TERMİNOLOJİ 2. KARDİYOVASKÜLER SİSTEM Yrd. Doç. Dr. Perihan ŞENEL TEKİN PERİHAN Ş. TEKİN 1

Dr. Bülent Behlül Altunkeser Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD Konya

Açık Kalp Cerrahisi Sonrası Kanama veya Tamponad Nedeniyle Erken Dönemde Acil Yapılan Revizyonlar

KVC ANESTEZİSİ NİÇİN DİĞER ANESTEZİLERDEN FARKLIDIR?

Açık Kalp Cerrahisinde, Terminal Sıcak Kan Kardiyoplejisinin Myokardiyal Reperfüzyon Hasarını Önlemedeki Yeri

Successful Percutaneous Coronary Intervention in Coronary Artery Originating Anomaly

Seksen Yaş ve Üzeri Hastalarda Kalp Cerrahisinin Erken Dönem Sonuçları

Transkript:

Kroner Arter Bypass Cerrahisinden Sonra Görülen İleti Bozuklukları Dr. Ertan Onursal, Dr. Emin Tireli, Dr. T. Elmacı, Dr. Mesut Şişmanoğlu, Dr. Enver Dayıoğlu, Dr. Cemil Barlas İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı, İstanbul Koroner arter bypass cerrahisinden (CABG) sonra görülen ileti bozukluklarına %434 arasında değişen bir sıklıkta rastlanmaktadır. Ameliyat esnasındaki cerrahi teknik farklılıklarının yanında spesifik damar lezyonlarının da bu ileti bozukluklarının ortaya çıkmasında etken olabildiği ileri sürülmektedir. Son bir yıl içinde İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs, Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı nda koroner arter bypass cerrahisi uygulanan hastalar arasından rastgele seçilen 100 hastada koroner arter patolojisi ile ameliyat sonrası ileti bozukluğu arasındaki ilişkiyi araştırdık. Bu araştırmada; Mosseri ve arkadaşlarının (6) 1. septal arterdeki patolojiye göre yaptıkları sınıflama temel alınmıştır. Elde edilen sonuçlara göre septal arterin kanlanması ile ameliyat sonrası blok insidansı arasındaki ilişkinin anlamlı olduğu (p<0.001) bulunmuştur. GKD Cer. Derg. 1992;1: 152156 Conduction Disturbances After Coronary Artery Bypass Grafting Conduction disturbances after the coronary artery bypass grafting (CABG) can be seen in 4 to 34% of patients. It has been claimed that, differences in surgical technique as well as specific arteriel lesions contribute to these conduction abnormalities. We studied 100 patients randomly selected among patients who have been admitted to Department of Thoracic and Cardiovascular Surgery, Medical Faculty of Istanbul, Istanbul University for CABG in the last year. This research was conducted to study the relationship between CABG and conduction disturbances. Our study wa based on the Mosseri s classification for first septal artery pathology. We found a signifiant relationship between first septal oronary artery blood flow and the incidence of conduction disturbances after the coronary artery bypass grafting (p<0.001). GKD Cer. Derg. 1992;1: 152156 Koroner arter bypass cerrahisinden (CABG) sonra görülen ileti bozuklukları hala nedeni tam olarak izah edilememiştir ve ameliyat sonrası dönemde önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Görülme sıklığı muhtelif isatitistiklere göre %4 ile %34 arasında değişmektedir (1,2,11). Miyokardın zedelenmesinin bu ileti bozukluklarında büyük etken olduğu ve intermittant kross klemp tekniği kullanımının, soğuk potasyumlu (K+) kardiyoplejiye oranla daha az ileti bozukluğuna yol açtığı ileri sürülmektedir. Muhtelif çalışmalarda cerrahi teknik ve miyokardı koruma tekniklerinin etkileri yanında, spesifik koroner arter lezyonlarının ilişkisi de son zamanlarda araştırma konusu olmaktadır. Mosseri ve arkadaşları (6) koroner arterin sol ön inen dalının (LAD) lezyonlarını birinci septal dal ile olan ilişkilerine göre incelemişler ve tiplere ayırmışlardır.

Biz de bu çalışmamızda ameliyat sonrası dönemde gördüğümüz ileti bozukluklarının koroner arter patoloji ile olan ilişkisini aynı tiplendirmeye bağlı kalarak araştırdık (6). Materyal ve Metod Bu çalışmada İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahis Anabilim Dalı nda son bir yıl içinde koroner arter bypass cerrahisi uygulananlar arasından rastgele seçilen 100 hasta yaş, cins, bypass adedi, geçirilmiş ameliyat öncesi MI, ameliyat sonrası MI, ameliyat sonrası ileti bozukluğu açısından incelenmiştir. Hastaların ameliyat öncesi angiografik değerlendirilmesi Mosseri ve arkadaşlarının sınıflaması esas alınarak yapılmıştır (6). Buna göre: (Şekil 1) Tip 1a: LAD de lezyon yok. Tip 1b: LAD de lezyon var, fakat septal arteri ilgilendirmiyor (Resim 1). Tip 2a: LAD dekilezyon septal arterin çıkış bölgesinde Tip 2b: LAD de lezyon septal arterin çıkış bölgesinin öncesi ve Resim 2. sonrasında (Resim 2). Tip 2c: LAD de lezyon yok, lezyon septal arterin kendisinde (Resim 3.) Teknik Tüm hastalara kardiyak cerrahide uygulanan standart anestezi tekniği altında median sternotomi uygulandı. Kardiyopulmoner bypass altında orta derecede hipotermi (28ºC) sağlandı. (+) 4ºC St Thomas kristaloid kardiyoplejik solüsyon (20 ml/kg) aort kökünden verildi ve her 30 dk da bir 5 ml/kg kardioplejik tekrarlandı. Miyokard ısısı 16ºC civarında tutuldu. Distal anastomozlar önce yapıldı. Prokimal anastomozlar ise aortik kross klemp kaldırıldıktan sonra lateral klemp kullanılarak yapıldı. Tüm hastalar ameliyat sonrası erken dönemde

Tablo I. Preop MI Stable Angina Pectoris Unstable Angina Pectoris 40 25 35 100 Tablo II. Grup I Grup II Tablo III. Sayı Preop MI I 60 22 II 40 18 100 40 günlük EKG ile izlendi. Şüpheli miyokard enfarktüsü bulgusu olmaksızın ileti bozukluğu olan hastalara CPKMB ölçümleri yapıldı. Arterial kan gazı, hemoglobin, elektrolit değerlerinin normal düzeylerde olması sağlandı. İlk 24 saatte sağ atrium basıncı, pulmoner kapiller tıkalı basıncı, arteriel kan basıncı saatlik izlendi. İlk 48 saatte kaybolan sağ dal bloğu (RBBB) vakaları geçici; 48 saat sonra devam edenler ise kalıcı olarak alındı. Sonuçlar 1000 hastanın 94 ü erkek, 6 sı kadın idi. Hastaların yaş dağılımı 35 ile 75 arasında olup ortalama 56 idi. Bu hastalardan 40 tanesi postinfarktüs angina pektoris, 35 tanesi stable angino pektoris nedeni ile ameliyat edilmişlerdir. (Tablo 1). 1. gruptaki hastaların ortalama kardiyopolmoner bypass süreleri 115+20 ak., 2. grupta ise 120+8 dk. dır. Ortalama aortik kross klemp süresi 1. gruptaki hastalarda 2.9, 2. grupta ise 3.1 idi. Tablo IV. 1a:17 Ib:43 Sağ dal bloğu Sol dal bloğu Sol anterior hemiblok AV Tam blok 60 40 Grup I 1 IIa: 17 IIb: 19 IIc: 4 Grup II 7 2 2 1 11 Hastalarımızın 60 ı 1. gruptan; 40 ı 2. gruptandı. Grup 1 deki hastaların 17 tanesi 1a, 43 tanesi 1b olarak saptandı. 2. gruptaki 40 hastanın 17 tanesi 2a, 19 tanesi 2b, 4 tanesi 2c olarak bulundu (Tablo II). 1. gruptaki 60 hastanın 22 tanesi, 2. gruptaki 40 hastadan 18 tanesi preop MI geçirmişti (Tablo III). 1. gruptaki 60 hastadan sadece 1 tanesinde sağ dal bloğu görüldü (%1.66). 2. gruptaki 40 hastanın 7 tanesinde sağ dal bloğu, 2 tanesine sol dal bloğu, 2 tanesinde sağ dal bloğu + sol anterior hemiblok saptandı (LAH) (Tablo IV). Bulgularımıza göre ileti bozukluğu ile damar lezyonları arasındaki ilişki şöyle özetlenebilir: 1. gruptaki 60 hastada ameliyat sonrası ileti bozukluğu insidansı %1.66 iken; 2. gruptaki 40 hastada ameliyat sonrası ileti bozukluğu insidansı yüksek idi (%27.5) (p<0.001). 2. grupta dal bloğu saptanan 11 hastanın 5

tanesi ameliyat öncesi MI geçirmiş hastalardır: bunların 3 tanesi inferior MI, 2 tanesi anterior MI geçirmiş idi. Dal bloğu saptanan diğer 6 hastada ise ameliyat öncesi MI yoktu. Buna göre ameliyat öncesi MI ile ameliyat sonrası dal bloğu arasında ilişki saptanmamıştır. Tartışma Kroner bypass cerahisinden sonra görülen ileti bozukluklarını araştıran bazı çalışmalarda geçirilmiş MI, sol ventrikül disfonksiyonu, kardiyopulmoner bypass zamanı, miyokard koruma yöntemleri, aortik kross klemp zamanı ile bu bozukluğun ilişkili olduğu gösterilmiştir (13, 7). Koroner arterlerin tıkayıcı lezyonları lokalizasyonlarına göre incelenmiş ve CABG sonrası ileti bozukluğu ile bunların ilgisi araştırılmıştır (8). Birden fazla koroner arter lezyonu olan hastalarda ameliyat sonrası gelişen RBBB ile lezyon arasında ilişki saptanmamıştır (2,8). Bantea ve arkadaşları (9) 3 damar hastalığı ile RBBB nin ilişkili olduğunu bildirmişlerdir. Bazı çalışmalarda ise LAD veya sağ koroner arterin total oklüzyonunun ileti bozukluğu ile ilişkisiz olduğu iddia edilmektedir (2,8). Son zamanlarda RBBB ile LAH un sol ana koroner arter lezyonlarında sık görüldüğü dikkati çekmişti (2). Mosseri ve arkadaşları (6) ; 1991 yılında yaptıkları çalışmada koroner bypasstan sonra görülen ileti bozuklukları ile koroner arter patolojileri arasında ilişki olduğunu göstermişlerdir. Buna göre septal arterin kanlanması ile ileti bozuklukları arasında ilişki mevcuttur. Bu araştırmacılar septal arterin tutulduğu tip 2 lezyonlu vakalarda %55 oranında ameliyat sonrası ileti bozukluğu bulmuşlardır (6). Bilindiği gibi proksimal ileti yolu üst interventriküler septumda lokalizedir ve LAD nin 1. septal dalı ile beslenmektedir. LAD lezyonu olmayan vakalarda ameliyat sorası ortaya çıkan ileti bozukluğu başka nedenlere bağlanabilir. Bununla birlikte LAD lezyonu olup da septal dal başlangıcını ilgilendirmeyen lezyonların, koroner arter patolojisi yönünden hastayı blok riskine sokmadığı düşünülmektedir (Tip 1a ve 1b deki lezyonlar). Bu tipte (1ab) septal dala kan akımı, koroner arterden veya greftten sağlanır. Tip 2 lezyonlarda ise septal dala kan akımı engellenmiştir. Sağ koroner arterden septal dala kollateral akımın bulunmadığı ya da yeterli olmadığı lezyonlarda daha da önem kazanmaktadır. Koroner arterdeki lezyonunun tipi ile ameliyat tekniğinin uygulanma şekli de önemli olabilir. Kardiyopulmoner bypass esnasında yetersiz akım ve yetersiz kardiyopleji ya da uzamış kross klemp süresi mevcut ise bu olgularda ileti bozukluğu ortaya çıkabilir. Kardiyopulmoner bypass optimal şartlarda olsa bile, greftten gelen akım distal LAD de perfüzyon basıncını arttırır ve LAD nin proksimalinde akım azalabilir. Koroner arterlerde proksimal arter hastalığının bypass sonrası arttığı bildirilmektedir (10). Bizim çalışmamızda en sık rastlanılan ileti bozukluğu tipi, diğer yayınlarda da bildirildiği gibi sağ dal bloğudur. Onu takiben sol dal bloğu ve sol dal bloğu + sol anterior hemibloktur. Biz de daha önce MI geçirmiş hastalarla, geçirmemiş olanlar arasında ileti bozukuğu yönünden anlamlı bir fark bulamadık. Mosseri ve arkadaşlarının yaptığı 55 vakalık çalışmada tip 1 e uyan anatomiye sahip 35 hasta bildirilmiştir. Bunların hiçbirinde ameliyat sonrası ileti bozukluğu saptanmamıştır. Tip 2 ye uyan anatomiye sahip 20 hastada ise ameliyat sonrası ileti bozukluğu insidansı %55 olarak bulunmuştur (6) biz 100 vakalık serimizde tip 1 anatomiye uyan 60 hastanın yalnız 1 tanesinde ileti bozukluğu saptadık. Tip 2 ye uyan 40 hastamızda ise 11 vakada (%27.5) ileti bozukluğuna rastladık. Bizim hastalarımızda olduğu gibi Mosseri ve arkadaşları (6) ameliyat öncesi MI anamnezi olan hastalarda, ameliyat öncesi MI ile ameliyat sonrası ileti bozukluğu arasıda ilişki bulamamışlardır. Sonuç olarak koroner bypass cerrahisi uygulanacak Tip 2 deki hastalarda ameliyat sonrası ileti bozuklukları görülebileceği gözönünde bulundurulmalıdır ve 1. septal dala yeterli kan akımı sağlamak için intraoperatif angioplasti, endarterektomi veya bu bölgeye bypass zor da olsa düşünülmelidir. Kaynaklar: 1. Satinsky JD, Collings JJ Jr, Dajen JE. Conduction defects after cardiac surgery. Circulation 1974:50(Suppl 2):1704 2. Caspi Y, Safadi T, Ammar R, Elamy A, Fishman NH, Merin G. The significance of bundle branch block in the immediate postoperative electrocardiograms of patients undergoing coronary artery bypass: J Thorac Cardiovasc Surg 1987:93,4426. 3. O Connel JB, Wallis D, Johnsen SA, Pifare R, Unner RM: Transient bundle branch block following use of hypothermic cardioplegia in coronary artery bypass surgery: High incidence without perioperative myocardial infarction. Am Heart J. 1982:103, 8592. 4. Davids HA, Hermans WTH, Hollaar L, Vand der Laarse A, Hysmans HA: Extend of myocardial damage after open heart

surgery assessed form serial plasma enzyme level in either of two period (19751980) Br Heart J. 1982:47,16772. 5. Espinoza J, Lipsy J, Litwah R, Donoso E, Dach S: New Q waves after coronary artery bypass surgery for angina pectoris. Am J Cardiol. 1974:33,2214. 6. Moseri M, Meir G, Lotan C, Hasin Y, Applebaum A, Rosenheck S, Shimon D, Gotsman MS: Coronary pathology predicts conduction disturbances after coronary artery bypass grafting: Ann Thorac Surg, 1991:51,24852. 7. Griesmacher A, Grimm M, Scheiner W, Müller MM: Diagnosis of perioperative myocardial infarction by considering relationship of postoperative electrocardiogram changes and enzyme increases after coronary bypass operation. Clin Chem 1990:36(6):8837. 8. Baerman JM, Kirs MM, De Buitleir M, et al: Natural history and determinants of conduction defects following coronary artery bypass surgery. Ann Thorac Surg 1987:44,1503. 9. Bantea C: Bundle branch block after coronary bypass surgery Am Heart J. 1987:104,1114 10. Kronche GM, Kosolcharoen P, Clayman JA, Peduzzi PN, Dtre K, Takar T: Five years changes in coronary arteries of medical and surgical patients of the veterans administration randomized study of bypass surgery. Circulation 1988:78,(Suppl):14450. 11. Zeldis SM, Morganroth J, Horowitz LN, Michelson EL, Josephson ME, Lozner EC, et al: Fascicular conduction disturbances after cronary bypass surgey. Am J Cardiol 1978:91,8604.