Kocaeli Medical J 2017; 6; 1:63-67 ARAŞTIRMA MAKALESİ/ ORIGINAL ARTICLE ABSTRACT. Rabia Akel Taşdemir 1, Ayşe Ferdane Oğuzöncül 2, Edibe Pirinçci 2

Benzer belgeler
28 Eylül Dünya Kuduz Günü (1) NEDEN? yıl önce bugün (28 Eylül 1895 de) aramızdan ayrıldı Dünya Bilimine,

Kuduz Şüpheli Hayvan Saldırısı Şikayetiyle Hastaneye Başvuran Olguların Kuduz Hastalığı Hakkındaki Bilgi, Tutum ve Davranışları

DÜZCE TIP DERGİSİ DUZCE MEDICAL JOURNAL

KUDUZ VE KUDUZ RİSKLİ TEMAS

2000 YILINDA KUDUZ AŞI MERKEZİNE BAŞVURAN HASTALARIN DEĞERLENDIRİLMESİ EVALUATION OF THE PATIENTS ADMITTED TO RABIES VACCINATION DEPARTMENT IN 2000

KUDUZ HASTALIĞINA KARŞI HAVADAN AŞILAMA VE KUDUZ HASTALIĞI İLE MÜCADELE

KUDUZ VAKA TANIMI. Klinik Tanımlama:

DOÇ. DR. ASIM KALKAN SBÜ HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ACİL TIP KLİNİĞİ

Vet. Hekim Ahmet SAFRAN

Kuduzda Korunma ve İmmünoprofilaksi Uygulamaları Dr. Cemal BULUT

KUDUZ RİSKLİ TEMAS BİLDİRİM VERİ SETİ

Hekimlerin Splenektomi Planlanan Hastalarda Aşılama Hakkındaki Bilgi ve Tutumlarının Değerlendirilmesi

HIV/AIDS OLGULARINDA KIZAMIK, KIZAMIKÇIK, KABAKULAK VE SUÇİÇEĞİ SEROPREVALANSININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Kuduz Riskli Temas Olgularının Değerlendirilmesi Canik / Samsun. An Evaluation of Cases with Rabies Risk Contact Canik / Samsun

Bir Üniversite Hastanesi Çocuk Acil Servisine Başvuran Hayvan Isırıkları Olguları

Kuduz Şüpheli Temas Vakalarının Epidemiyolojisi ve Kuduz Profilaksisi Uygulamasının Değerlendirilmesi

SAĞLIK ÇALIŞANLARI MESLEKİ RİSKİ TALİMATI

Bursa Yıldırım ilçesinde kuduz riskli temas bildirimlerinin değerlendirilmesi

Rhabdoviridae. Dr.Tuncer ÖZEKİNCİ

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

Klinik Çalışanlarına Önerilen Sağlık Girişimleri

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinin Beş Yıllık ( ) Kansere Bağlı Ölüm Kayıtlarının Değerlendirilmesi

ZOONOTİK HASTALIKLARDA TEK SAĞLIK YAKLAŞIMI VE ÖNEMİ KUDUZ ÖRNEĞİ

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

Cukurova Medical Journal

Maymun Çiçek Virüsü (Monkeypox) VEYSEL TAHİROĞLU

TÜRKĠYE DE KUDUZ VE YÜRÜTÜLEN ÇALIġMALAR

Klasikler Kuduz Aşıları. Prof. Dr. Necla TÜLEK Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi

KUDUZ. Dr. Süda TEKİN KORUK Koç Üniversitesi Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü

Erişkin İmmunizasyonu. Dr. Hilal Sipahi Mayıs 2006

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler

KUDUZ TETANOS. Dr. Oya EREN KUTSOYLU DEÜTF Enfeksiyon Hastalıkları ve Kl. Mikrobiyoloji AD Mayıs 2015

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Hasta ve/veya enfekte materyal ile potansiyel teması olan tüm personel

Dr Behice Kurtaran Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

KAN YOLUYLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR

BIR GRİP SEZONUNUN BAŞıNDA İLK OLGULARıN İRDELENMESİ

Güncel Rehber Eşliğinde Kuduz

BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİ NDE YAPTIRILAN DOĞUMLARIN İNCELENMESİ

İZOLASYON ÖNLEMLERİ. Hazırlayan: Esin Aydın Acıbadem Bodrum Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi

Araştırma. İbrheem Eryan İBRHİM, Reyhan UÇKU 2012 DEÜ TIP FAKÜLTESİ DERGİSİ CİLT 26, SAYI 1, (NİSAN) 2012, 1-7

HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI KİMLERE YAPILIR? HEPATİT B RİSKİ OLAN KİŞİLER

Isırıkla İlgili Literatür İncelemesi

DELİCİ KESİCİ ALET YARALANMALARI VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

VİRAL ENFEKSİYONLAR VE KORUNMA. Yrd. Doç. Dr. Banu KAŞKATEPE

HIV/AIDS epidemisinde neler değişti?

KUDUZLA MÜCADELEDE MODEL VE ÖNERİLER,SAHA UYGULAMALARINDAKİ SORUNLAR

HAYDİ BÜYÜKLER AŞIYA!

Kan Yoluyla Bulaşan İnfeksiyonlardan Korunma ve Riskli Yaralanmaların İzlenmesi

Kesici-Delici Alet Yaralanmaları ve Korunma önlemleri

İstanbul daki El Ayak Ağız Hastalığı Vakalarında Coxsackievirus A6 ve Coxsackievirus A16 nın Saptanması

KUDUZ ŞÜPHELİ ISIRIK OLGULARINA YAKLAŞIM

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Yılları Arasında Bursa Đli Geneli ve Nilüfer Đlçesinde Kuduz Hastalığının Durumu ve Bildirilen Kuduz Riskli Isırık Vakaları

3. Basamak Bir Hastanede Görev Yapan Sağlık Çalışanlarının Hepatit C Hakkında Bilgi Düzeyi ve Hepatit C Enfeksiyonu Olan Hastalara Karşı Tutumlarının

İNSAN KUDUZU Dr. Esra KAYA KILIÇ Aralık 2014 Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi

ALT EKSTREMİTEDEKİ FLEP UYGULAMALARI

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

Pandemik İnfluenza A H1N1 ve Korunma Yolları

Dr. Aysun YALÇI Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesi , ANKARA

Zoonoz Hastalıklar İle İlgili Seminer

TRABZON GÖĞÜS HASTALIKLARI HASTANESİ ÇALIŞANLARINDA HBV, HCV VE HIV SEROPREVALANSI *

HASTANEDE YATAN HASTALARIN EL HİJYENİ KONUSUNDAKİ FARKINDALIKLARININ SAPTANMASI

Aşı Karşıtlarının İddiaları ve Gerçekler

S A H A A R A Ş T I R M A S I

KUDUZUN EPİDEMİYOLOJİSİ ve HAYVANLARDA DURUMU

PERSONEL YARALANMALARININ ÖNLENMESİ VE TAKİBİ. Uz.Dr. Sevinç AKKOYUN

The Changing Rate of Suspected Rabies Bites after Begin to Act Animal Shelter in Erzurum City

Toplam Kalite Yönetimi Uygulamasının Yatan Hasta Memnuniyetine Etkisi: Altı Yıllık Kamu Hastanesi Deneyimi

Yatan Hasta Memnuniyeti. Patient Satisfaction in Clinic Deparments

ISSN: Yıl /Year: 2017 Cilt(Sayı)/Vol.(Issue): 1(Özel) Sayfa/Page: Araştırma Makalesi Research Article

Belge No: Yayın Tarihi: Güncelleme Tarihi: Güncelleme No: Sayfa No: EKÖ/YÖN /5 GÜNCELLEME BİLGİLERİ

ÖZEL BİR HASTANEDE YENİDOĞAN ÜNİTESİNE YATIRILAN İNDİREKT HİPERBİLİRUBİNEMİLİ OLGULARIN RETROSPEKTİF DEĞERLENDİRİLMESİ

DOMUZ GRİBİ BELİRTİLERİ VE TANISI

YOĞUN BAKIM ÜNİTELERİNDE GELİŞEN SAĞLIK BAKIMI İLE İLİŞKİLİ ENFEKSİYONLARIN MALİYET ANALİZİ

HAYVAN ISIRIĞINA MARUZ KALMIŞ KİŞİLERDE KUDUZ AŞILAMASI SONRASI ANTİKOR DÜZEYİNİN ARAŞTIRILMASI*

ÖZET ve niteliktedir. rme. saatlerinin ilk saatlerinde, üretim hatt. 1, Mehmet Dokur 2, Nurhan Bayraktar 1,

Başlık: Yanık Olgularında Enfeksiyon Gelişim Nedenleri ve Enfeksiyonların Önlenmesi Üzerine Yapılan Çalışmalar

Travmalı hastaya müdahale eden sağlık çalışanları, hasta kanı ve diğer vücut salgıları ile çalışma ortamında karşılaşma riski bulunan diğer sağlık

BRUSELLOZUN İNSANLARDA ÖNLENMESİ VE KONTROLÜ

KARTAL BELEDİYESİ VETERİNER İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

KUDUZ. Prof.Dr.Saim Dayan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji A.D.

HIV Enfeksiyonu ve Tüberküloz Birlikteliğinin Değerlendirilmesi

Kuduz üzerinde araştırmalarıma başlamamın iki nedeni var bir koku ve bir ses

Tularemi Tedavi Rehberi Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

Dr.Selçuk Kaya KTÜ Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, Trabzon. 01 Nisan 2015

Kırım-Kongo Kanamalı Ateş hastalarında tip I (α, β) interferon ve viral yük düzeyleri ile klinik seyir arasındaki ilişkinin araştırılması

AEROBiK VE ANAEROBiK EGZERSiZ

IL28B genotip tayini kronik hepatit B hastalarında oral antiviral tedavi cevabını öngörmede kullanılabilir mi?

Tetanoz Klinik ve Korunma. Prof Dr Neşe Saltoğlu Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Hepatit C Bilgilendirme Toplantısı. Doç.Dr. Özgür Günal

Domuz Gribi (H1N1v) Dr. A.Arzu Sayıner Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Sadece bilgilendirme amaçlıdır.

Doç. Dr. Çiğdem Çağlayan

Şüpheli Isırık Görülme Hızı (1/100000) Kuduz Mortalite (1/ ) 1,4 1,2 0,8 0,6 0,4 0,2

SARS (SEVERE ACUTE RESPİRATORY SYNDROME) CİDDİ AKUT SOLUNUM YETMEZLİĞİ SENDROMU

Böbrek Nakli Yapılan Çocuklarda Bağışıklanma Durumunun ve Aşı Yanıtlarının Değerlendirilmesi

Güncel bilgiler ışığında yaşlıda bağışıklama. Doç.Dr. Yalçın Önem

Kemalpaşa da Kuduz Riskli Temas Olgularında Profilaksi Yaklaşımı Uygunluğunun Değerlendirilmesi

Kan Yoluyla Bulaşan Enfeksiyonlardan Korunma Ve Riskli Yaralanmaların İzlenmesi EKK KAYA SÜER

Transkript:

ARAŞTIRMA MAKALESİ/ ORIGINAL ARTICLE Bir İlçe Devlet Hastanesi Acil Servisine Kuduz Şüphesiyle Başvuran Olguların Değerlendirilmesi An Evaluation of Rabies Cases at A Town Public Hospital Rabia Akel Taşdemir 1, Ayşe Ferdane Oğuzöncül 2, Edibe Pirinçci 2 1Bigadiç Devlet Hastanesi, Balıkesir, Türkiye 2Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi, Halk Sağlığı Anabilim Dalı, Elazığ, Türkiye Kocaeli Medical J 2017; 6; 1:63-67 ÖZ GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışma, bir yıl boyunca 01 Haziran 2012-2013 tarihleri arasında bir devlet hastanesi acil servisine kuduz şüpheli hayvan ısırığı sebebiyle başvuran olguların değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. YÖNTEM ve GEREÇLER: Bu çalışmaya, bir ilçedeki devlet hastanesi acil servisine kuduz riskli hayvan ısırık ve temasları nedeniyle başvuran 197 olgunun tamamı dâhil edilmiştir. Bu olgular hakkında düzenlenmiş Acil Servis Hasta Değerlendirme Formları için gerekli izinler alınarak retrospektif olarak incelenmiş ve olgular yaş, cinsiyet, ikamet ettiği yer, temas şekli, temas bölgesi, yaranın şekli, temastan sonra sağlık merkezine başvuru süresi, aşı ya da immunglobulin uygulama durumu açısından değerlendirilmiştir. Ayrıca şüpheli hayvan, türü ve sahipli olup olmadığı saptanmıştır. BULGULAR: Çalışma gurubumuzdaki 197 olgunun %67.0 si erkekti. Yaş ortalaması 30.10± 22,11 yıl olarak saptandı. Başvuran olguların %64.5 kırsal alanda yaşıyordu. Olguların % 54.8 inde olaydan sahipli hayvanlar sorumluydu. Temas bölgesine göre olguların dağılımı incelendiğinde %55,8 üst ekstremite, %22.3 alt ekstremite yaralanması şeklinde olup geri kalanlar %6.6 baş-boyun, %15.3 gövde- gluteal bölge şeklinde idi. Temas sonrası %77.7 si ilk gün, %21.3 ü 2-5 gün arası, %1.0 de 5. günden sonra acil servise başvurusunu yapmıştır. Kırsal bölgede yaşayanlarda %63.1 i ısırılan yer derin yaralanmaya neden olurken, kentsel bölgede yaşayanlarda derin yaralanma oranı %31.3 olarak bulunmuştur (p<0.001). TARTIŞMA ve SONUÇ: Acil servise başvuran olguların tamamı aşılanmıştır. Hastanemiz acil servisine müracaat eden olgularda sahipli ve takibi mümkün olan hayvanlarla temasın yüksek olması ülkemizin için hayvan kontrolü ve aşılamanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur. Anahtar Kelimeler: Kuduz, şüpheli hayvan teması, kuduz profilaksisi ABSTRACT INTRODUCTION: This study was conducted between June 1, 2012 and June 1, 2013 with the aim of evaluating patients who came to the of B Public Hospital's emergency room due to bites by animals suspected to have rabies. METHODS: All 197 cases that came to the emergency room due to bite and contact with rabies-suspected animals were included in the study. The researcher obtained permission to analyze the Emergency Service Patient Evaluation Forms for these cases retrospectively, and the cases were evaluated considering their age, sex, residence, type of contact, area of contact, shape of wound, duration before coming to the health center after the contact and the administration of vaccination or immunoglobulin. In addition, the researcher determined the suspected animals, their types, and whether they had owners. RESULTS: In the study sample, 67% of 197 cases were males. Their average age was 30.10± 22.11 years. Of them, 64.5% lived in the country. In 54.8% of the cases, owned animals were involved. An evaluation of the distribution of the cases showed that 55.8% were upper extremity injuries, while 22.3% were lower extremity injuries. The rest were distributed as 6.6% (head and neck) and 15.3% (body and gluteal area). Of all the cases, 77.7% came to the emergency center on the first day after contact, 21.3% waited 2 to 5 days before coming to the center, and 1% waited for more than five days. Of the bite victims who lived in the country, 63.1% had deep wounds, and 31.3% of the bite victims who lived in the city had deep wounds (p<0.001). DISCUSSION AND CONCLUSION: All the bite victims who came to the emergency service were vaccinated. There was a high rate of contact with owned and monitorable animals at the hospital, which shows that animal control and vaccination are very important in Turkey. Keywords: Contact with suspicious animals, rabies, rabies prophylaxis İletişim / Correspondence: Dr. Ayşe Ferdane OĞUZÖNCÜL Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi, Halk Sağlığı Anabilim Dalı, Elazığ, Türkiye E-mail: aferdane@gmail.com Başvuru Tarihi: 09.09.2016 Kabul Tarihi: 03.04.2017 63

GİRİŞ Kuduz (rabies), nörotropik RNA virüslerinden Rhabdoviridea ailesi Lyssavirus cinsi virüsler ile bulaşan insanlık tarihinin en eski, zoonotik enfeksiyon hastalıklarından biridir (1, 2). Evcil ve yabani hayvanlar tarafından bulaştırılan ve hala birçok ülkede yaygın olarak görülen hem insan hem hayvan için öldürücü bir hastalıktır (3). Özellikle geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde önemli bir mortalite nedenidir (4). Primer olarak hayvan hastalığı olan kuduz, hasta hayvanların ısırmasıyla insanlara geçmektedir. Virus, tüm sıcak kanlı canlıları enfekte edebilme yeteneğine sahiptir ve hemen hemen tüm olgularda enfeksiyon ölümcül ensefalit ile sonuçlanmaktadır (5). Kuduz riskli temas olgularının dünyadaki en önemli nedeni köpeklerin ilk sırada yer aldığı evcil hayvanlardır (3). Neredeyse tüm kuduz olguları hastalığa yakalanmış hayvanların ısırığı sonucu bulaşmaktadır. Nadir olgularda virüsün havadan inhale edilerek ya da tanımlanmamış kuduz enfeksiyonuna sahip bir donörden doku- organ nakli sonucunda bulaşma söz konusu olabilmektedir (6). Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre tüm dünyada her yıl 30,000-70,000 kişi kuduzdan ölmektedir (7). Ülkemizde 2006 yılında 143.915 kişiye temas sonrası aşı uygulanmış olup, 1980-2006 yılları arasında toplam 247 kuduza bağlı ölüm vakası bildirilmiştir ve ülkemiz köpek kaynaklı kuduz olgularının görüldüğü tek Avrupa ülkesidir (8). Kuduz aşı ile önlenebilir bir hastalık olduğundan öncelikle evcil hayvanların aşılanması en önemli korunma yöntemlerinin başında gelmektedir. İnsanlarda şüpheli ısırık durumunda, kuduz temas profilaksisi uygulanmaktadır. Kuduz temas profilaksisi, yara temizliği, aşı ve kuduz immünglobulini (Human Rabies Immunglobulin- HIRG) uygulamalarını kapsar (1). Bu çalışma Balıkesir ilinin Bigadiç ilçesinde ikinci basamak bir devlet hastanesinin acil servisine kuduz şüpheli temas nedeniyle başvuran vakaların değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. GEREÇ ve YÖNTEM Tanımlayıcı tipteki bu çalışmaya, 01 Haziran 2012-01 Haziran 2013 tarihleri arasında Balıkesir in Bigadiç ilçe Devlet Hastanesi Acil Servis ine kuduz riskli hayvan ısırık ve temasları nedeniyle başvuran 197 olgunun tamamı dâhil 64 edilmiştir. Bu olgular hakkında düzenlenmiş Acil Servis Hasta Değerlendirme Formları için hastane yönetiminden gerekli izinler alınarak retrospektif olarak incelenmiş ve hastalar yaş, cinsiyet, ikamet ettiği yer, temas şekli, temas bölgesi, yaranın şekli, temastan sonra sağlık merkezine başvuru süresi, aşı ya da immunglobulin uygulama durumu sorgulanmıştır. Ayrıca şüpheli hayvan türü ve sahipli olup olmadığı bakımından değerlendirilmiştir. Elde edilen veriler SPSS paket programa kaydedilip, hata kontrolleri, tablolar ve istatistiksel analizler bu program aracılığıyla yapılmıştır. Verilerin sayı, yüzde, ortalama dağılımları incelenmiş, t testi ve ki-kare testi kullanılmıştır. Sonuçlar %95 lik güven aralığında, istatistiksel anlamlılık p<0.05 düzeyinde değerlendirilmiştir. BULGULAR Balıkesir in Bigadiç ilçe Devlet Hastanesi Acil Servis ine kuduz riskli hayvan ısırık ve temasları nedeniyle başvuran olguların yaş ortalaması 30.10 ± 22.11 yıl (min:2, max:84) olarak saptandı. Başvuran olguların %41.6 sı 18 yaşın altı ve bunların % 64,5 i kırsal kesimden başvuran olgular idi. Çalışmamızda hayvan ısırığına maruziyet oranı 0-15 yaş gurubunda %38.1, 16-30 yaş grubunda %19.3, 31-45 yaş grubunda %13.7, 46-60 yaş grubunda %17.3, 61 yaş ve üzeri grupta ise %11.7 dir. Çalışma gurubumuzdaki 197 olgunun %67.0 si erkek, %33.0 ü kadındı. Yerleşim alanlarına göre değerlendirildiğinde olguların %64,5 kırsal alanda, %35,5 kent merkezinde yaşıyordu (Tablo 1). Tablo 1. Olguların tanımlayıcı özelliklerine göre dağılımları Tanımlayıcı özellikler Sayı % Yaş grupları 0-15 yaş 16-30 yaş 31-45 yaş 46-60 yaş 61 yaş ve üzeri Cinsiyet Kadın Erkek Yerleşim yeri Kentsel Kırsal 75 38 27 34 23 65 132 70 127 38.1 19.3 13.7 17.3 11.7 33.0 67.0 35.5 64.5

Temas bölgesine göre olguların dağılımı incelendiğinde %55.8 i üst ekstremite, %22.3 ü alt ekstremite, %9.6 sı kalça, %4.6 sı karın, %3.6 sı baş, %3.0 ü boyun, %0.5 i göğüs, %0.5 i de sırt yaralanması şeklinde idi. Temas bölgelerine göre olguların dağılımları Şekil 1 de gösterilmiştir. doz İnsan diploid hücre kültür aşısı (Human diploid cell-vaccine-hdcv) ve Tetanoz aşısı uygulandı. Ayrıca %32.9 hastaya aşıya ilaveten immünglobulin (Human rabies immune globülin- HRIG) yapıldı. Bu bir yıllık süre içerisinde aşı programına alınan olguların hiçbirinde kuduz enfeksiyonu gelişmedi. Temas sonrası %77.7 si ilk gün, %21.3 ü 2-5 gün arası, %1.0 de 5. günden sonra acil servise başvurusunu yapmıştır (Tablo 3). Olguların yaşları ile başvuru zamanı arasında istatistiksel olarak herhangi bir korelasyon bulunamamıştır (p: 0.88, r: 0.01). Tablo 3. Temas sonrası acil servise başvuru süresi Başvuru süresi Sayı % İlk gün Başvuru 153 77.7 2-5 gün arası başvuru 43 21.3 Şekil 1. Temas bölgesine göre olguların dağılımı. Hayvanların % 54,8 sahipli, %45,2 i de sahipsiz başıboş hayvanlar olduğu belirlenmiş ve bu hayvanların çoğunluğu %71,5 köpek, %24,4 kedi, %4.1 i de at, inek ve fareden oluşmaktaydı (Tablo 2). Tablo 2. Olguların temas ve tedaviye ilişkin bilgilerinin dağılımları Temas ve Tedaviye İlişkin Bilgiler Sayı % Yaralanmaya neden olan hayvan Sahipli Sahipsiz Hayvanın türü Köpek Kedi Diğer (at, inek, fare) Temas şekli Isırma Tırmalanma İndirekt temas Yaranın derinliği Yüzeysel Derin Yok 108 89 141 48 7 153 39 5 93 99 5 54,8 45,2 71,5 24.4 4,1 77.7 19,8 2.5 47.2 50.3 Çalışmamızda %77,7 olgu ısırılma, %19,8 olgu tırmalanma, %2,5 olgu indirekt temas nedeniyle profilaktik olarak aşı programına alınmıştı. Bunlardan yara derinliği fazla olan %50.3 olguya 5 2.5 65 5. günden sonra başvuru 2 1.0 Olguların temastan sonraki ortalama başvuru süresi 1.42 ± 1,00 (min:1 max: 8) gündü. Kent merkezinden yapılan başvuruların ortalama merkezimize varış süresi 1.36 ± 1.02 (min: 1 max: 8) gün, kırsal alanda yapılan başvuruların varış süresi 1.46 ± 0.99 (min: 1, max: 7) gün olarak saptandı (t:0.66 p:0.50). Kırsal bölgede yaşayanlarda %63.1 i ısırılan yer derin yaralanmaya neden olurken, kentsel bölgede yaşayanlarda derin yaralanma oranı %31.3 olarak bulunmuştur (p<0.001). TARTIŞMA Kuduz evcil ve vahşi hayvanlar tarafından bulaştırılabilen öldürücü zoonotik bir viral hastalıktır (3). Ülkemizde ise her yıl 82 000 kişinin hayvan ısırığı nedeni ile sağlık kurumlarına başvurduğu bilinmektedir. Bu ısırık vakalarının %95.0 i aşı programına alınmaktadır (8). Kuduz her yaş grubu için risk oluşturmaktadır. Özsoy ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada 5-14 yaş gurubu çocuklarla, 50 yaş üzeri erişkinlerde kuduz şüpheli temasın daha fazla görüldüğünü, fakat kendi çalışmalarında hemen her yaş gurubunun hayvan ısırığına duyarlı olduğunu, buna karşın 0-5 yaş gurubunda maruziyetin daha az olduğunu ifade etmektedirler (9). Söğüt ve arkadaşlarının çalışmasında ise 6-15 yaş gurubu %43.7 ile 16-30 yaş gurubunda %24,8 hayvan ısırığına maruziyetin

daha fazla olduğunu, en az maruziyetin ise 46 yaş üstü %9 ile 0-5 yaş gurubunda %9,3 olduğunu gözlemlemişlerdir (10). Yılmaz ve arkadaşlarının çalışmasında, 6-11 yaş gurubunda %23.6, 19-49 yaş gurubunda %39.2 ile daha fazla olduğunu ve en az maruziyetin ise 65 yaş üstü %5.8 ile 0-5 yaş %1 guruplarında olduğunu gözlemlemişlerdir (11). Temiz ve arkadaşlarının çalışmasında 6-15 yaş gurubunda %38.4 ile hayvan ısırığına maruziyetin daha fazla olduğunu, en az maruziyetin ise 0-5 yaş grubunda %11.2 ile 46 yaş ve üzeri grupta %10.4 olduğunu bildirmişlerdir (12). Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2010 raporuna göre riskli temasın %40 ının 15 yaş altındaki çocuklarda görüldüğü saptanmıştır (13). Bizim çalışmamızda ise 0-15 yaş gurubunda %38.1 oranı ile en fazla hayvan ısırığına maruziyet olurken, en az ise %11.7 oranı ile 61 yaş ve üzeri grupta olduğu tespit edilmiştir. 15 yaş ve altı grupta kuduz riskli temas olgularının fazla görülmesinin nedeni bu yaş grubunda oyun sebebiyle dış ortamı fazla kullanmaları ve hayvanlara duyulan ilgi ile açıklanabilir. Göktaş ve arkadaşlarının çalışmasında, şüpheli temas olgularının çoğunluğunun erkekler olduğu ve temas eden hayvan türünün çoğunluğunu köpeklerin oluşturduğu bildirilmiştir (14). Tunç ve arkadaşlarının çalışmasında, şüpheli temas olgularının %77.0 si erkekler ve temas edilen hayvan türünün %60.0 ını köpekler, %33.0 ünü kediler oluşturmaktaydı (15). Bizim çalışmamızda da başvuran olguların ağırlıklı olarak %67.0 sinin erkekler olduğu ve temas edilen hayvanların % 71.5 inin köpekler, %24.4 ünün kediler olması açısından her iki çalışmanın sonucu ile benzerlik göstermektedir. Erkeklerde riskli temasın daha fazla olmasının nedeni erkeklerin dış ortamlarda daha fazla bulunmaları olabilir. Literatürde kırsal temasların kentsel temaslara göre daha az olduğu bildirilmiştir (5, 11, 12) Bunun aksine, hastanemize şüpheli ısırık nedeni ile başvuran olgular değerlendirildiğinde, olguların %64,5 kırsal alandan, %35,5 kent merkezinden geldiği gözlenmiştir. Tunç ve arkadaşlarının çalışmasında olguların %63.0 ü ise kent merkezinden başvurmuştur (15). Bu sonuçlar araştırmamızla benzerlik göstermemektedir. Bunun nedeni çalışmamızın yarı kırsal bir bölgede yapılmış olmasından kaynaklanabilir. 66 Çalışmamızda olguların temas ettiği hayvanların %45.2 sinin sahipsiz olduğu bulunmuştur. Tunç ve ark. nın yaptığı çalışmada bu oran %49.0 (15) olup, Balin ve Denk in çalışmasında ise %51.0 dir (16). Bu bulgular sonucumuzla uyumludur. Oysa Temiz ve arkadaşlarının çalışmasında ise sahipsiz hayvanla temas oranı %24.6 olarak bildirmiştir (12). Sahipsiz hayvanların kontrolü için alınan önlemler yetersiz olduğu için, bu hayvanların insanlarla temas riski de artmaktadır. Kuduz ile temas sonrası kişilere erken dönemde müdahale edilmesi, kişilerin en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna müracaatı hayati önem taşımaktadır. Yaranın su ve sabun ile yıkanması kuduzdan korunmada en etkili yöntemdir. Gerekli durumlarda tetanos profilaksisi ve bakteriyel enfeksiyonlar için antimikrobiyal tedavi uygulanmalıdır (17). Olgularımızın hepsinde, sağlık kuruluşuna başvuru yapar yapmaz virusun nöral dokulara girişini önlemek için yara yerinin su ve sabun ile yıkanması sağlanmıştır. İkincil önemli adım ise immünizasyondur (18, 19). Olgularımıza üçlü ve beşli aşı programları uygulanmıştır. %50,2 olguya 5 doz İnsan diploid hücre kültür aşısı (Human diplpid cell-vaccine-hdcv) ve Tetanoz aşısı uygulanmıştır. Ayrıca %32,9 hastaya aşıya ilaveten immünglobulin (Human rabies immune globülin- HRIG) yapıldı. Ülkemizde yapılan çalışmalarda kuduz immun glubulin uygulaması oranının düşük olduğu görülmüştür (5, 9, 14). Sonuç olarak; bizim çalışmamızda kuduzun ülkemiz için hala ciddi bir halk sorunu olduğu, gelişmiş ülkelere kıyasla temastan çoğunlukla evcil ve sahipli hayvanların sorumlu olması hayvan takiplerinin ve aşılamasının yetersiz olduğunu göstermesi açısından önemlidir. Ayrıca aşılama giderlerinin ülke ekonomisindeki kaybı düşünüldüğünde halk sağlığı konusunda halkı bilinçlendirmek amacıyla yapılacak eğitim çalışmalarının hem ekonomiye olan katkısı hem de evcil/ sahipli hayvan kuduzunun kontrol altına alınması yönünden büyük önem arz etmekteydi KAYNAKLAR 1. Gençer S. Kuduz Ve Tetanoz Profilaksisi. I.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri. Toplumdan Edinilmiş Enfeksiyonlara

Pratik Yaklaşımlar Sempozyum Dizisi No:61 Subat 2008; S.223-234. 2. https://tr.wikipedia.org/wiki/kuduz (erişim tarihi: 30 Ağustos 2016). 3. Nesanır N. Türkiye de henüz çözülemeyen bir sorun: riskli temas olguları. STED, 2006; 12: 202-206. 4. Haznedaroğlu T. Kuduz In: Topçu Willke A, Söyletir G, Doğanay M (Eds). İnfeksiyon Hastalıkları. 1. Baskı. Ankara: Nobel Tıp Kitabevi, 1996: 885-901. 5. Koruk ST, Ün H, Gürsoy B, Ünal N, Çalışır C, Unutmaz G ve ark. Yaşarken tanı konulan bir insan kuduz olgusu. Mikrobiyoloji Bul 2010; 44(2): 3003-9. 6. Davis AD, Rudd RJ, Bowen RA. Effects of aerosolized rabies virus exposure on bats and mice. J Infect Dis 2007; 195(8): 1144-7. 7. Knobel DL, Cleaveland S, Coleman PG, at al. Reevaluating the burden of rabies in Africa and Asia. World Health Organ 2005; 83(5): 360. 8. Kuduz Şüpheli Isırık Görülme ve Kuduz Mortalite Hızları, Türkiye, 1980-2006. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri genel Müdürlüğü Çalışma Yıllığı 2006. 9. Özsoy M, Yakıştıran S, Özkan E.2000 Yılında Kuduz Aşı Merkezine Başvuran Hastaların Değerlendirilmesi. Türk Hijyen ve Biyoloji Dergisi.2002;59:1-5. 10. Söğüt Ö, Sayhan MB, Gökdemir MT, Kara HP. Türkiye nin Güneydoğusunda Önlenebilir Bir Halk Sorunu: Kuduz Riskli Temas Olguları. JAEM 2011;1(10):14-7. 11. Yılmaz F, Akbulut AS, Taş M, Kavalcı C, Arslan E D,Sönmez M.Acil Servise Başvuran Kuduz Riskli Olguların Değerlendirilmesi. Journal of Clinical and Analytical Medicine 2014; 1:1175. 12. Temiz H, Akkoç H. Diyarbakır Devlet Hastanesi Kuduz Aşı Merkezine Başvuran 809 Olgunun Değerlendirilmesi. Dicle Tıp Dergisi.2008; 3 (35):181-184. 13. World Health Organization. Weekly epidemiological record. WHO. Genova 2010; 85: 337-48) 14. Göktaş P,Cerran N, Karagül E, Çiçek G, Özyürek S.Kuduz Aşı Merkezine Başvuran 11017 Olgunun Değerlendirilmesi. Klimik Dergisi. 2002;1:12-15. 15. Tunç N, Temiz G, Aras E, Bilgiç A, Onat S. Bir Bölge Hastanesi Acil Servisine Kuduz Şüphesiyle Başvuran Olguların Değerlendirilmesi. 2012; 3(3): 383-386. 16. Balin Ş.Ö, Denk A. Kuduz riskli temas bildirimlerinin değerlendirilmesi. Fırat Tıp Dergisi 2016; 21(3): 141-144. 17. World survey of rabies, 1997. Wkly Epidemiol Rec. 1999;74:381-4. 18. Kanra G, Kara A. Kuduz; patogenez, tanı ve profilaksi. Hacettepe Tıp Dergisi. 2001; 32:114-24. 19. Daniel GH, Rosekrans JA. Owerwiew, Prevention and treatment of rabies. Mayo Clinic Proceedings 2004; 79: 671-6. 67