AKİF KURTULUŞ ROMANTİK KORNO

Benzer belgeler
küçük İskender THE GOD JR

ECE TEMELKURAN İÇ KİTABI

ENGİN TÜRKGELDİ ORADA BİR YERDE

DESTANLAR VE MASALLAR. Samed Behrengi KÜÇÜK KARA BALIK. Masal. Çeviren: Haşim Hüsrevşahi resimleyen: Mehmet Sönmez

WOLFGANG BORCHERT Fener, Gece ve Yıldızlar. ve Ölümünden Sonra Yayımlananlar

CEM AKAŞ SİNCAPLI GECE EKSİLTMELİ ROMAN

ŞİMDİKİ ÇOCUKLAR HÂLÂ HARİKA

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Öykü KURABİYE EV. Resimleyen: Burcu Yılmaz

SİNE ERGÜN BAŞTANKARA

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Çetin Öner. Roman GÜLİBİK. Çeviren: Aslı Özer. 26. basım. Resimleyen: Orhan Peker

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Refik Durbaş. Şiir BEZ BEBEKLE KUKLASI. 2. basım. Resimleyen: Burcu Yılmaz

ZİYA OSMAN SABA CÜMLEMİZ BÜTÜN ŞİİRLERİ

UFACIK TEFECİK KURBAĞACIK

ALESSANDRO BARICCO SMITH & WESSON

Ece Ayhan. Kardeşim Akif. Akif Kurtuluş'a Mektuplar. Hazırlayan Eren Barış. "dipnot

KIRMIZI KANATLI KARTAL

NEJAT İŞLER GERÇEK HESAP BU!

ECE TEMELKURAN KIYI KİTABI

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Betül Tarıman. Öykü GÖKYÜZÜ PRENSİ PO İLE KÜÇÜK KIZ. 2. basım. Resimleyen: Uğur Altun

BÖCEK ORKESTRASININ MUHTEŞEM SINIFI

Bernd Brunner UZANMA SANATI. Yatay Yaşamın Elkitabı

PINAR KÜR SONUNCU SONBAHAR

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Tanşıl Kılıç. Roman ŞEKERLİ SİNEK. 12. basım. Resimleyen: Vaqar Aqaei

Cem Akaş BUMBA İLE BİBU. Resimleyen: Reha Barış

küçük İskender ÖLEN SEVGİLİMİN ŞİİR DEFTERİ

Bilgin Adalı HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Mustafa Delioğlu SÜMBÜLLÜ KÖŞK

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü ORMANDAKİ DEV. 4. basım. Resimleyen: Reha Barış

Hazırlayan ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Şengül Karaca. Şiir HAİKU. 1. basım. Resimleyen: Sedat Girgin

Tanşıl Kılıç ŞEKERLİ SİNEK. Resimleyen: Vaghar Aghaei

YUSUF ATILGAN BÜTÜN ÖYKÜLERİ

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Bilmece ŞİPŞAK BİLMECELER DEYİM VE ATASÖZLERİ. 2. basım. Resimleyen: Ferit Avcı

Delal Arya HEYECANLI KİTAPLAR. Serüven. Resimleyen: Mert Tugen YEDİ DENİZLERDE 2. 2 Basım İSKELET SAHİLİ NDEKİ SIR

Deneyler ve Hayaletler

Arda Alyanak Daniela Palumbo Filiz Özdem Carla Manea

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut GÜNAYDIN! GÜNAYDIN! Resimleyen: Burcu Yılmaz

İletişim Yayınları 2472 Çağdaş Türkçe Edebiyat 426 ISBN-13: İletişim Yayıncılık A. Ş. 1. BASKI 2017, İstanbul

SÜLEYMAN BULUT SEVİYORDUM HÂKİM BEY

Melih Güler. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

MATBAACILIK OYUNCAĞI

1. basım: Aralık 2015, İstanbul Bu kitabın 1. baskısı adet yapılmıştır.

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Süleyman Bulut. Öykü ASLAN KRAL KORK. Resimleyen: Sedat Girgin

DUA ETTİĞİNİZDE. J. Robert Ashcroft. ICI Elemanlarıyla İşbirliği İçinde Hazırlanmıştır Resimler: David Cahill Çeviren: Hande Taylan ICI

ÇAĞDAŞ DÜNYA EDEBİYATI. Goscinny / Sempé. Öykü PITIRCIK KÜÇÜK PITIRCIK. Çeviren: Vivet Kanetti. 29. basım

SUR KENTİ HİKÂYELERİ Ali Ayçil

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Koray Avcı Çakman. Öykü FLAMİNGO GÜNLÜĞÜ. 1. basım. Resimleyen: Reha Barış

OYA BAYDAR SURÖNÜ DİYALOGLARI

KÜÇÜK UYKULAR BAHÇESİ

Sem Okulu Sevmiyor. Sophie Martel. Christine Battuz. Yalçın Varnalı. Resimleyen. Çeviren

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe

BİL BENİ BİLEYİM SENİ

SUSANNA TAMARO DÜŞÜNEN BİR YÜREK

Mehmet Akif Ersoy; Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? Gömelim gel seni tarihe desem, sığmazsın! Mısralarını şehitlerimize, gazilerimize, en

Yapı Kredi Yayınları Canlar Ölesi Değil / Demet Taner. Kitap editörü: Murat Yalçın. Düzelti: Filiz Özkan. Tasarım: Nahide Dikel

Çağdaş Türk Edebiyatı Araştırmaları. Songül Taş

HERAKLEİTOS KIRIK TAŞLAR

SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN?

MURAT GÜLSOY YALNIZLAR İÇİN ÇOK ÖZEL BİR HİZMET

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

MUZAFFER KALE GÜNEŞ SEPETİ

Esmâu l-hüsnâ. Çocuklar ve Gençlere, 4 Satır 7 Hece

SEVECEN İLE TOMURCUK ETKİNLİK KİTABI KELEBEK KIZLAR

ECE TEMELKURAN BÜTÜN KADINLARIN KAFASI KARIŞIKTIR

Gültekin Emre nin YKY deki kitapları:

NİLÜFER KUYAŞ KARASEVDA KİTABI

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Cihan Demirci. Şiir ŞİİR KÜÇÜĞÜN. 2. basım. Resimleyen: Cihan Demirci

MİRKET NİNELER. Parti Veriyor

Belmin Dumlu SAVAŞKAN,

ALBERT CAMUS YANLIŞLIK ÜÇ PERDELİK OYUN BÜTÜN OYUNLARI 3

BURCU ŞENTÜRK Bu Çamuru Beraber Çiğnedik

ECE ERDOĞUŞ Tuhaf Hikâyeleri Sever misiniz?

SERVET-İ FÜNÛN EDEBİYATI (ŞİİR ROMAN)

BİZİM SOKAKTA ŞENLİK VAR

Yapı Kredi Yayınları -???? Doğan Kardeş - 911

Yayınevi Sertifika No: Yayın No: 238. HALİM SELİM İLE 40 ESMA Mehmet Yaşar

ALBERT CAMUS CALIGULA DÖRT PERDELİK OYUN BÜTÜN OYUNLARI 2

küçük İskender HER ŞEY AYRI YAZILIR

Zeynep in Günlüğü. Hikaye Yazarı Sevinç DOĞAN ( Türkçe Öğretmeni ) Fatma BAŞA. Kapak Tasarımı ve Sayfa Tasarımı Ahmet ŞAMLI

CELÂL ÜSTER İÇİN ÇEVİRİ UĞRAŞINDA 50 YIL

SOSYAL HAKLAR (Kısa ve Eleştirel Bir Bakış) Yard. Doç. Dr. Umut Omay

Küçük Yaşar ın Öyküsü. Alucura Çayevi

Küçük Hasır Sapka. Korkut Erdur 1980 İstanbul doğumlu. İstanbul Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı mezunu.

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

Akın Uyar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Mehmet Can Doğan Kitapları Şiir Araştırma, inceleme, eleştiri ve söyleşi

Ertuğ Uçar WOOLF UN İZİNDE

BARBAROS ALTUĞ. biz burada iyiyiz

Babamın Sihirli Küresi AYTÜL AKAL

CEMİL KAVUKÇU O VAKIT SON MİMOZA

KURT VONNEGUT GALÁPAGOS

Müslim Uyğun. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

kanaryamın öyküsü Ayla Çınaroğlu Resimler: Yaprak Berkkan

KEREM ASLAN Her Şey Dahil

Transkript:

1

2

AKİF KURTULUŞ ROMANTİK KORNO 3

2017, Can Sanat Yayınları A.Ş. Tüm hakları saklıdır. Tanıtım için yapılacak kısa alıntılar dışında yayıncının yazılı izni olmaksızın hiçbir yolla çoğaltılamaz. 1. basım: Dost Kitabevi Yayınları, 2011 Can Yayınları nda 1. basım: Mart 2017, İstanbul Bu kitabın 1. baskısı 1 000 adet yapılmıştır. Editör: Emre Taylan Düzelti: Mert Tokur Mizanpaj: Atahan Sıralar Ka pak ta sarımı: Utku Lomlu / Lom Creative (www.lom.com.tr) Ka pak baskı: Azra Matbaası Litros Yolu 2. Matbaacılar Sitesi D Blok 3. Kat No: 3-2 Topkapı-Zeytinburnu, İstanbul Sertifika No: 27857 İç baskı ve cilt: Yıldız Matbaa Mücellit Davutpaşa Cad. Emintaş Kazım Dinçol San. Sit. No: 81/25-26 Topkapı-İstanbul Sertifika No: 33837 ISBN 978-975-07-3436-6 CAN SANAT YAYINLARI YA PIM VE DA ĞI TIM TİCA RET VE SA NAYİ A.Ş. Hay ri ye Cad de si No: 2, 34430 Ga la ta sa ray, İstan bul Te le fon: (0212) 252 56 75 / 252 59 88 / 252 59 89 Faks: (0212) 252 72 33 canyayinlari.com/9789750734366 y a y i n e v i @ c a n y a y i n l a r i. c o m Sertifika No: 31730 4

AKİF KURTULUŞ ROMANTİK KORNO DENEME 5

Akif Kurtuluş un Can Yayınları ndaki diğer kitabı: Daktilo Yazıları, 2017 6

AKİF KURTULUŞ, 1959 da Ankara da doğdu. 1981 de Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi nden mezun oldu. Yarın (1981), Edebiyat Dostları (1988) ve Edebiyat Eleştiri (1991) dergilerinin kurucuları arasında yer aldı. İlk şiiri 1980 yılında Türkiye Yazıları dergisinde yayımlandı. Yalan Şiirler (1983), Tören Provası (1989), Kırgınlıklar Galası (1997), Herkes Gitmiş (2005) adlı şiir kitapları yayımlandı. Ayrıca Politika ve Sanat / Ekim Devrimi (1917-1932) (1998) araştırma kitabı ile Romantik Korno (1998), Harita Metod Defteri (2000) adlı deneme kitaplarının yanı sıra Mihman (2012) ve Ukde (2014) adlı romanları yayımlandı. 7

8

İçindekiler Teşekkür Ederim...13 İzninizle... 17 Akik... 23 Ağbi Gitme... 25 Bir Şehri Sevmek... 29 İnönü ve Üç Doktoruna Sefa lar... 35 Defterin Sahibi... 41 Cesaret Satar Umut Alırım... 47 Cadının Biridir O... 53 İbran Osman ın Fötr Şapkası... 61 Dil ile Kalp... 67 68 Mehmet... 71 Unutuş Sinsidir Bellek Narin... 75 Şerefe Işık!... 79 Romantik Korno... 85 Tozar Elif Elif Diye...... 93 Elveda... 99 9

Çok Korkuyorum, Mine Hanım!... 107 Yassu Takis Binis... 113 Turgut Uyar ı Çok Özledim... 121 Ayrıldık... 125 Güç Çocuğun Eğitimi... 129 10

zeynep tarkan a, deniz belendir e; iktidar çocukluk kadar eskidir, çocuklar iktidarı kadar çocuk... 11

12

Teşekür Ederim Arkadaşım Adnan Azar a; kitabın adında, kendisi alçakgönüllülük gösterecektir ama, benim için çok önemli bir katkısı var. Erken Neslihan a; Cesaret Satar Umut Alırım ı dinlerken kalbinden gelen sesi almama izin verdiği resmi için. İzninizle yi okuduğunda, neden acaba, Bunun üstüne daha çok yazarsın, dedi? dediği için Sincap a; yağmurlu bir mart gecesi, Mavi, sevgisi ve dostluğu için. Enfes Rembetiko filmindeki, Kàthe forà pu aniyis drdmo sti zoi, diye başlayan To Thihti de üstüme attıkları Ağ için Sarhakos ve Gatsos a: Bir gün ağa yakalanırsan Kimse seni kurtaramayacak Ucunu kendin bulmaya çalış Ve kaderinse yeniden başla. Yılmaz Varol a, bir parasız yatılının bu mütebessim etüt ağbisi ne; kitaptaki yazıların birçoğunu yazmamda, Demokrasi de yayımlanmasında gösterdiği ısrar için. 13

14

Bu kitap, bir yanıyla ikinci baskı. Bana göre, baskı ve hatta yazım yanlışları korunsa bile, her yeni baskı, başka bir kitaptır. En azından kokusuyla... Ali, on üç yıl sonra kitabın yeni baskısını yapmak istediğinde, yaşadığım ilk duygu, üzerimdeki baskı oldu. Olduğu gibi bırakıp ya ben de kitapçıların raflarında yerini aldığında görecektim ya da Romantik Korno nun yayımlanma sürecindeki ruh halimi terk edip şimdiki zamanıma dönecektim, ikincisini tercih ettim. Bizim Devletimiz Ne Zaman Olacak başlıklı metni bu baskıya almadım. Yıllar sonra, kitaptaki yazıların ruhuna uymadığını fark ettim. Başka bir nedeni yok. Kitaba son beş yazıyı ekledim. İlk baskıdaki teşekkürüm bakidir. Bir sözcüğü değiştirebilirdim. O sözcük, on üç yıl sonra bugün bende aynı çarpıntıyı yaratmıyor. Sadece tek bir sözcükten söz ediyorum. Teşekkürümü geri almaktan değil. Bu yeni kitapta teşekkür bahsine değil, yokluklarından duyduğum acı parantezine iki ismi eklemek isterim. Bu kitabı ellerine aldıklarında en çok sevinecek iki dostum, Reha Mağden ve Ünal Temizyürek olurdu. Bu kitap, onların aziz hatıralarını anma fırsatı verdi, bana. Keşke yazmak acımı dindirebilseydi. 15

16

İzninizle Şurada burada, aslında daha çoğu bir yerde yayımlanmış yazıları kitap yaparken, bunların başına bir önsöz söylemem gerekir mi, gerçekten emin değilim. Bu kitaptaki deneme mi deniyor, metin mi bilemiyorum yazıları ben yazdım. Ben şimdi, galiba, biraz konuşmak istiyorum. Şiirlerimi hep daha çok önemsedim. Fakat Demokrasi de yayımlanan ve bir-iki ekle elinizdeki kitapta toplanan diğer yazılarımı ise daha çok sevdim, ikincisinin benim edebiyat serüvenimde üvey evlat oluşuna ödenen bir bedel ya da vicdan azabı mı bu yoksa? Ya da şöyle mi söylemeliyim? Şiirin dışında yazı adına ne varsa benim için üvey evlattı ve ben onlar a üveyliğini hissettirmemeliydim. Evet, tam da bunun için, belki de sevgimi abarttım. Şimdi bu satırları yazarken, bu abartının hiçbirimizi rahatsız etmeyeceğini umut ediyorum. Bu kitapta, en azından benim hayatımın özeti demeyi çok isterdim beni utandırmayacak bir kesiti var. Şimdi bu kesite ben de dönüp bakıyorum; sancı, acı, bir kırgınlık, belki de yine de bir umut görüyorum orada. Bir-iki şey söyleyeceğim; fakat anlaşılabilmek, belki de anlaşmak için bir parantez açmam gerekli. Sevdikle- 17

rime, bu ister özne olsun, isterse de nesne, en azından beni rahatlatacak bir özeni gösteremedim. Özen diye yazdığıma bakmayın. Benim burada kastettiğim aslında ihtimam dır. İhtimamda hep bir eksiğim oldu ama sevgimde kuşkum yoktur. Hayat da benim için böyle bir şey. Sevdim ama herhalde beni tatmin edecek bir ihtimam gösteremedim. Ölümden korktuğumdan mı? Yine de bu korkunun bende uyandırdığı hiçbir saygı yok. Hayata benim için yeterli özeni göstermediğimin sorumlusu ölüm korkusuysa, demek ki tuhaf bir paradoksla yüz yüzeyim. Bu paradoks, keşke, benim hayatla ölüme bakışımdan ibaret olmasaydı. Hiç farkında değilmişim. Geriye, yani bu kesite dönüp baktığımda, bu kitaptaki yazılarda, derinden derine bu paradoksu görüyorum. Sevdiğine özensiz, korktuğuna saygısız yazılar bunlar. Size de ilginç gelmiyor mu? Sevgi ve korkuyu karşıt iki sözcük gibi kullandım. Oysa bize öğretilen, sevgiye karşıt sözcüğün nefret olduğudur, değil mi? Ben bunu öğrenemedim. 8 Haziran 1995 tarihinden bu yana görmediğim bir arkadaşım, Ankara Adliyesi nde kendisiyle karşı karşıya geldiğim bir sabah Ahmet Altan ın nefreti öven bir yazısını okumuştu. Benim aynı binada, daha bitmemiş bir-iki işim vardı ama onunla o binada artık bir işim kalmamıştı. Adliyeyi terk ederken, bana o yazıyı okumamı kendi üslubuyla öğütledi. Sabah evden çıkarken aynı yazıyı okumuştum ve yazı, yazarının sevmediğim ender yazılarından birisiydi. Çünkü bu duyguyu hiç tanımadım. Bir gün cinayet işleyebileceğimi düşündüm ama nefret edebileceğimi hiç düşünmedim. Sivas Davası, Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi nde görüldü ve ben bu davada avukatlık yapmadım. Bu dava benim için Behçet Davası ydı. İlk kez 1997 yılının bir Mart günü bu dava için DGM ye gittim. Cüp- 18

pemi giydim ve müdahil avukatlar arasında yerimi aldım. En arka sıradaydım. Tıp literatürüne de girmiş bir hastalıktır: Behçet. Ben de kendi kendime Behçet hastası tanısı koymuş birisi olarak bulunduğum duruşma salonunda, tutuklu sanıklar arasındaki dört kişiyi uzun uzun süzdüm, içlerinden birisi, belki de dördü birden Beh çet in katiliydi. Belki de hiçbirisi. Dördünden herhangi birisini öldüreceğimi düşündüm. Çaresizdim. Dördünden hiçbirisine benden yansıyan bir nefret duygusu yoktu. Umudum vardı çünkü. Büyük konuşmak istemiyorum; hayat üzerimden akıp giderken daha farklı düşünebilirim. Ama şimdilik ve hatta bizim dava dilekçelerimizde söylediğimiz gibi fazlaya ilişkin haklarımı saklı tutarak şuna inanıyorum. Kendini ya da başkasını fark etmez; öldürmek, çaresizliktir. Köprüüstü Âşıkları nı seyrettiniz mi? O âşığın çaresizliğini görmemeniz olanaksızdır. Bir gece yarısı, âşık olduğu Binoche un resimlerini şehrin duvarlarına kadının zengin babasından aldığı parayla afişleyen, kendisi gibi yoksul bir adamı nasıl yakar! Çünkü ertesi sabah bütün bir şehir kadını elinden alıp babasına teslim edecektir. Çaresizliği anlıyorum ve benim dünyamda bir fincan kahvelik yeri var. Nefreti ise anlamam mümkün değil. Kimseden nefret etmiyorum ama benden nefret edenlere karşı çaresizlikten başka çekeceğim bir silahım da yok. Bu kitaptaki yazılar üzerine konuşmak beni sıkmıyor değil. Yine de bu yazıların bir okur u olarak, sade bir okur olarak da iki kelime etmek isterim. Sevgiye özensizlikle korkuya saygısızlık, çaresizlikle umut arasında gidip gelen yazılar bunlar. Şehirler, ilçeler, kışlalar, adliye koridorları, otel odaları, arka odalar, şehirlerarası otobüs terminalleri, garlar, havalimanları, artık ne derseniz... Bulunduğu her yeri yazıhane olarak kullanmış sayıklamalar belki de. 19

20

21