MUSTAFAKEMALPAŞA DAKAYBOLMAYA BAŞLAMIŞ MESLEKLERİN SON TEMSİLCİLERİ



Benzer belgeler
Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Violet Otieno Catherine Groenewald Nahide Büşra Ertekin Turkish Level 4

Başarı Hikayelerinde Söke Ekspress Gazetesi ve Cumhuriyet Ofset Matbaasının sahibi, 1980 yılından bu yana üyemiz olan Yılmaz KALAYCI ya yer verdik.

EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ

EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ

EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

KUPA TEKNĠK BĠLĠMLER MESLEK YÜKSEKOKULUNUN

Ali VAROL'un Blog Sitesi

"Satmam" demiş ihtiyar köylü, "bu, benim için bir at değil, bir dost."

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Pediatri Bölümü nde Tedavi Gören Çocuklarla HAYAT BĠR ARMAĞANDIR PROJESĠ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

Doğum Yeri 2,2 4,4 2,2 4,4 4,4 2,2 2,2 2,2 28,8 2,2 6,6 17,7 4,4 4,4 2,2

YAŞAM ÖYKÜSÜ. Doğum yeri: Doğum Tarihi: 1. Aile Bilgileri Baba: Adı: YaĢı:

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

ARAÇ GEREÇLER BÖLÜM Araç ve Gereçler

RUTIN OLAN / OLMAYAN PROBLEMLER. Yrd. Doç. Dr. Nuray Çalışkan-Dedeoğlu İlköğretim Matematik Eğitimi

ERKEK TERZİSİ. TANIM Müşterinin isteklerine göre; takım elbise, gömlek, palto, kostüm ve benzeri giyim eşyasını diken, değiştiren, onaran kişidir.

DERS PLANI-5 Dersin öğretmeni:burcu Ündücü Balkan

Demodur Kırmızı yazılar sizin sipariş verirken yollamış olduğunuz yazılardır.

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

PLASTİK KABARTMA HARİTA MONTAJI Plastik kabartma harita montajının nasıl yapılacağı aşağıdaki dokuz parçalı örnek ile açıklanmıştır.

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

İSMEK İN USTALARI SANATA ADANMIŞ BİR ÖMÜR ETEM ÇALIŞKAN ETEM ÇALIŞKAN KALİGRAFİ SERGİSİ

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Yüz Nakli Doktorları Birbirine Düşürdü

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi

EZBERLEMİYORUZ, ÖĞRENİYORUZ. Hafta Sonu Ev Çalışması DAĞINIK ÇOCUK

TEST. 7. Dişer ne zaman fırçalanmalıdır? A. Yemeklerden sonra B. Okuldan gelince C. Evden çıkmadan önce

MATEMATİK ÖYKÜLERİ BİLGİÇ İLE SAYGIÇ NEŞELİ

4.SINIF KİMYA KONULARI

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Ustasından Geleneksel Ekmekler

Filmin Adı: Şaban Oğlu Şaban. Oyuncular: Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Adile Naşit, Şener Şen. Filmin Yönetmeni: Ertem Eğilmez. Senaryo: Sadık Şendil

Tek başına anlamı ve görevi olmayan ancak kendinden önce gelen sözcükle öbekleşerek anlam ve görev kazanan sözcüklerdir. Edatlar şunlardır:

İŞLEM ANALİZ FORMU. REFERANS ALINAN DAL YETERLİLİK İŞİN / MODÜLÜN ADI İŞLEMİN ADI ORTAM (Araç-gereç, ekipman ve koşullar) STANDART

Okula BaĢladık KAVRAMLAR : Renkler Sayılar Büyük-Küçük Hızlı - YavaĢ AMAÇLAR VE KAZANIMLAR

T.C DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ ÜCRET SİSTEMLERİ VE VERİMLİLİK DERSİ GRUP SİSTEM

5510 sayılı SSGSS Kanunuyla getirilen sistem bağlanacak emekli aylıklarını düşürecek.

BEYAZ YAKA ÖRNEK YETENEK TESTLERİ

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

YİSAD Üyelerinden Çanakkale Şehitliği ne ziyaret Ağustos 2012 / Demir Çelik Store


Menümüzü incelediniz mi?

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir?

SHAPYY. HEDEF 2. Belirtilen şekillere ait kartı bulur

Akhisarlı Hakkı Baba, 1934 yılında Akhisar da doğdu. Ailesi Aslen Makedonya nın PİRLEPE şehrinden gelmiş Arnavut kökenli bir ailedir.

Öğretim araç ve gereçlerinin reformu

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

Hamza Rüstem kimdir?

ORTA HAZIRLIK TÜRKÇE ORTAK SINAVI Açıklamalar GRADE. (20 Aralık 2015, Pazar)

2- Takside. Türk kadınla Alman kadın aynı yerden taksiye bindiler aynı mesafeyi gidip aynı yerde indiler.

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 8 (ΟΚΣΩ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

Elişa, Mucizeler Adamı


"Kentsel Dönüşümün Anahtarı Kooperatiflerde"

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

Paragraftaki açıklamaya uygun düşen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?

Bilmem daha önce adını duymuģ muydunuz : Dr. DerviĢ Özer, hem tıp doktoru, hem de heykeltıraģ Hikayesi de Ģöyle (Google dan alıntıdır):

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÖZEL KIRAÇ ANAOKULU DEĞERLER EĞİTİMİ AİLEMİ,ARKADAŞLARIMI VE HAYVANLARI SEVMEK TEMASI FAALİYET SONU RAPORUDUR

ISTANBUL ÜNIV. ÖGRETIM ÜYESI ALIM ILANI

zeytinist

ÇALIŞKANLIK NİSAN 2017

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

TAŞ, H. (2016). Düzce de Tahta Beşik Yapma Sanatı. Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim Dergisi, 5(4),

Okul günüm. Anne-babalar ve çocuklar için için okula başlama rehberi. Niedersächsisches Kultusministerium

Yeryüzünde Çocuklar. Sınıfa girmeden önce çocuk fotoğraflarını yerküre üzerinde farklı yerlere yerleştiriniz.

Samaruksayı Seyir olarak bilinen köyün eski adı, Cumhuriyetin ilk yıllarında,

ÇİÇEKÇİ/ÇİÇEK DÜZENLEMECİSİ

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

ARALIK AYI +3 YAŞ ÖZEL YAKACIK BALKANLAR KOLEJİ Eğitim Öğretim Yılı AYIN TEMASI

ΣΔΛΙΚΔ ΔΝΙΑΙΔ ΓΡΑΠΣΔ ΔΞΔΣΑΔΙ. ΔΙΑΡΚΕΙΑ: 2 ώρες ΗΜΕΡΟΜΗΝΙΑ: 24 Μαΐοσ 2011 ΣΟ ΔΞΔΣΑΣΙΚΟ ΓΟΚΙΜΙΟ ΑΠΟΣΔΛΔΙΣΑΙ ΑΠΟ 6 (ΔΞΙ) ΔΛΙΓΔ. Τπογραφή καθηγητή:

Neden Daha Fazla Satın Alalım?

(22 Aralık 2012, Cumartesi) GRUP A Türkçe Ortak Sınavı Lise Hazırlık Sınıfı

THE ENGLISH SCHOOL GİRİŞ SINAVI Süre: 1 saat ve 30 dakika

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

EMİN GEÇİN PROJELERİ ANLATTI

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1

ÖYKÜLERİ Yayın no: 170 ADALET VE CESARET ÖYKÜLERİ

Panayır, önce büyük bir insan kalabalığı demektir Kasabanın sakin hayatı bir anda birkaç günlüğüne hareketlenir, nüfusu 5 e 10 a katlanır

APPLE BİLGİSAYARI İCAT EDEN TEKNİSYEN: STEVE WOZNIAK

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

DALYAN INNER WHEEL KULÜBÜ BÜLTEN TARIHI: TOPLANTI NO: 5 BÜLTEN NO

BEK 274 Arşiv Malzeme Bilgisi ve Bozulmaları

Kahraman Kit ve Akıllı Can. Technical Assistance for Promoting Registered Employment. Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi

ÖĞRENCİ DESTEK PROGRAMI ÖZELLİKLE KIZ ÇOCUKLARININ OKULLULAŞMA ORANININ ARTIRILMASI PROJESİ

YIL DEDE'NİN DÖRT KIZI

30/12/15 SERİGRAFİ BASKI TEKNİĞİ

ÇÖZÜM ÖLÜM GELİRİ NASIL HESAPLANIR VE KİMLERE BAĞLANIR? S. Mehmet KELEŞ 37 *

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt

Bir gün, kozada küçük bir delik belirdi; bir adam oturup kelebeğin saatler boyunca bedenini bu küçük delikten çıkarmak için harcadığı çabayı izledi.


Transkript:

- International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, p.1023-1043, ANKARA/TURKEY MUSTAFAKEMALPAŞA DAKAYBOLMAYA BAŞLAMIŞ MESLEKLERİN SON TEMSİLCİLERİ Hülya TAŞ * ÖZET Bir toplumun kültürünün araştırılması o ülke insanını ve toplumu tanımanın temel unsurlarındandır. 2003 yılında UNESCO tarafından kabul edilen Somut olmayan kültürel mirasın korunması sözleşmesinde UNESCO nun korunmasını istediği halk kültürü alanlarından biri de El Sanatları Geleneği dir. Teknolojinin hızla gelişmesinden dolayı toplumsal değer ve kültürel yapılar da hızla değişmektedir. Geleneksel meslekler, her türlü zorluğa karşı koymaya çalışan ve çırak bulamayan son ustaların elindedir. Amacımız sahip olduğumuz kültürel zenginliği gelecek kuşaklara aktarabilmektir. Çalışmamızda Bursa ya bağlı Mustafakemalpaşa ilçesinde yok olmaya başlayan protezcilik, saraçcılık, hasırcılık, çömlekçilik mesleklerinin son temsilcilerine yer verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Bursa, Mustafakemalpaşa, sanatları, geleneksel meslekler geleneksel el THE LAST REPRESENTATIVES OF PROFESSIONS ON THE BRINK OF EXTINCTION IN MUSTAFAKEMALPAŞA ABSTRACT One of the main principles in recognizing the people of a country and their community is to look into their culture. One of the popular culture activities that UNESCO wanted to protect within the scope of the Preservance of the intangible cultural heritage contract is the Hand Crafts Tradition. The social values and cultural structures are rapidly changing parallel with the technological advances. The traditional professions are now held by the last master craftsmen fighting against all difficulties and having trouble finding apprentices. Our aim is to be able to transfer our cultural wealth to the next generations. In our study we have focused on the almost extinct occupations like prosthetics, saddlery, matting and pottery. Keywords: Bursa, Mustafakemalpaşa, hand crafs tradition, The traditional professions. * Yrd. Doç. Dr., Uludağ Ü. Fen-Ed. Fak. Türk Dili ve Ed. Böl. El-mek: htas@uludag.edu.tr

1024 Hülya TAŞ Giriş 2003 yılında UNESCO tarafından kabul edilen Somut olmayan kültürel mirasın korunması sözleģmenin özellikle korunmasını istediği beģ halk kültürü alanından biri olan El Sanatları Geleneği somut olmayan kültürel mirası kuģaklar arası iletiģimin bir parçası olarak görmektedir. (Oğuz 2009a:122) Dünyadaki üretim ve tüketim tarzlarının değiģmesiyle birlikte el sanatları hızla ortadan kalkmaktadır. Bugün birçok geleneksel meslek çırak bulamayan son ustaların elinde sonsuza dek yok olacakları anı beklemektedir.( Oğuz 2005b:3) Bu çalıģmamızda Bursa ya bağlı MustafakemalpaĢa ilçesinde yok olmaya baģlayan mesleklerin son temsilcilerine yer verilmeye çalıģılacaktır. Uluabat Gölü kıyısında bulunan ve eski adı Kirmastı olan MustafakemalpaĢa ilçesinin Bursa Ģehir merkezine uzaklığı 82 kilometredir. Yüz bini aģan nüfusa sahip MustafakemalpaĢa ilçesi 6 belde ve 104 köyden oluģmaktadır. (Çubukçu 2009: 7) Protezcilik MustafakemalpaĢa ilçesine bağlı Demireli Köyü nde 1937 yılında doğmuģ olan Ali Atalay bacak protezi yapmaktadır. Ġlkokulu yarıda bırakarak 1944 yılında bugünkü bulunduğu dükkânda babasının yanında çıraklık yapmaya baģlayan Ali Atalay, babası Hasan ustanın mesleğe baģlamasını Ģöyle anlatmaktadır. I. Dünya savaşından sonra ülkemizde çok fazla bacağını kaybeden gazinin olması üzerine hükümet, Almanya dan üç yüz lira maaşla üç usta getirtmiş. Bu paranın oldukça fazla olması ve işlerin ağır ilerlemesinden dolayı hükümet kendi ustalarını yetiştirmek istemiş ve sizin yanınıza üç yardımcı verelim, demiş. Dayım askerlik yaptığı esnada Almanya dan gelen bu üç ustanın yanında çalışmış. Daha sonra Almanya dan gelen ustaları hükümet geri göndermiş. Askerlik bittikten sonra dayım, babamı kendisine yardım etmesi için İstanbul da divan yolunda bulunan dükkânına çağırdı. Babam bu dükkânda dört sene çalıştı. Ancak İstanbul da altı çocukla geçinmek zor olduğundan köye dönmek istedi. Ekmeğin karneyle satıldığı bu dönemde tekrar köye geldik. Burada babam çiftçilik yapmaya devam etti. Mesleğini yapmayan Hasan ustanın tekrar protezciliğe baģlamasını Ali usta Ģöyle anlatmaktadır. Bir gün köyümüzün cami minaresine ayağı olmadığından dolayı mutsuz olan bir genç intihar etmek için çıkar. Minareden atlayacağı zaman köy halkından birkaç kişi görür. Onu vazgeçirmek için derler ki köyümüzde İstanbul dan gelen bir usta var. Çok iyi ayak yapar. Niye canına kıyıyorsun. Bunun çaresi var. Sana ayak yaptıracağız. Parasını da biz karşılayacağız, diyerek genci ikna ederler ve intihardan vazgeçirirler. Sonra gence yardım eden köylüler babama gelirler. Babam da Tamam ben ayak yaptım ama yalnız başıma hiç ayak yapmadım. Nasıl olacağını bilemem der. Köylüler ısrar edince babam bacak protezini yapmaya başladı. Yaptığı ayak güzel olunca babama manevi güç geldi. Tek başına ayak yapmaya başladı. O zamandan itibaren Ali usta ve kardeģi, babasının yanında çırak olarak çalıģmaya baģlarlar. Ali ustanın kardeģi bu sanata yeteneği olmadığını anlayarak çalıģmayı bırakır. Bu arada Hasan ustanın ünü Bursa dıģına taģar. Artık Antalya, Balıkesir, Ġzmir ve Ġstanbul dan aldığı sipariģler üzerine bacak protezi yapar. Ali usta askerdeyken babasına Balıkesir de bulunan bir doktor tarafından ortaklık teklif edilir. Babası bu ortaklığı kabul etmez. 1955 yılında Balıkesir de bir doktor babama demiş ki; sen çok güzel ayak yapıyorsun, ben de ameliyatları güzel yapıp düzgün kesiyorum. Gel ortak olalım. Ben de o zamanlar Kütahya da askerdeyim. Babam bana sordu. Ortak olalım mı diye? Ben kararı kendisine bıraktım. Babam da ortak olmaya cesaret edemedi. Babamın endişesi şuydu. Eğer doktor 1000 liraya ayak yapacaksın derse, gelen hastanın da 900 lirası varsa nasıl yaparız? Yapamadık. Ama keşke yapsaydık da kendimizden bıraksaydık. 1958 de askerden gelen Ali usta dükkâna ortak olur. Önceleri sabah saat 7.00 de dükkânını

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1025 açtığını, günde 12-14 saat çalıģtığını belirten Ali Usta on beģ yirmi günde bir bacak protezi yaptığını ve o zamanlar çok iyi para kazandığını belirtmektedir. Protez ustası olmak isteyen kiģilerin yetenekli ve sanatçı ruha sahip olması gerektiğini belirten Ali usta beģ farklı ustanın yapacağı iģi tek baģına yaptığını söylemektedir. Bu mesleği yapmak için çok iyi bir demirci ustası, çok iyi tesviyeci, çok iyi bir marangoz, (ayağın ağaç kısmını yapmak için) çok iyi saraç ve bunları birleştirecek bir sanatkârın olması lazım. Bu yüzden de herkes bu işi yapamaz. Protez yapımında kullanılan malzemeler ve yapımı Keser, alçı, bıçak, keski, pergel, mengene, kumpas (demirin çapını ölçer) kösele, matkap, deri, tahta, örs, bıçkı, makas. Ayak protezinin yapılıģını Ali usta Ģöyle anlatmaktadır: Ayağın kesiliş biçimine göre ayağı alçıya sararız. Sonra kalıp dökerim. Alçının içine demir koyarak kalıbı çıkarırım ve tezgâhın başına geçerim. Sağlam ayağın ölçülerine göre diğer ayağın ölçülerini alırım. Örnek olarak; sağlam ayak kasıktan aşağısına kadar boyu 72 cm. Ben 2 cm kısa yaparım. Yoksa ayak yerde sürütülür. Tam dizinin oynağından adamın 20 cm parçası varmış. Uç kısmı 26 cm, dizin üstü 33, dizin altı 40 cm, biraz üstü 41, biraz üstü 50. Bu ölçülere alır, ayağı yaparım. Ayağın ağaç kısmını, demiri tavlayıp çekiçle incelttiğim demir kısmını, sonrada deri kısmını yaparım. Tabii ayağın kesiliş biçimine göre ölçü alımları da farklı olduğunu da hatırlatmak isterim. Ali usta baģta müģterilerine nasıl davranılması gerektiği olmak üzere mesleği ile ilgili pek çok Ģeyi babasından öğrendiğini söylemektedir. Dükkâna gelen müşterilerimizden biri protez yaptırmak istediğini söyledi. Bizde yapabileceğimizi ve fiyatını belirttik. Çok güzel bir ayak yaptık. Fakat müşterimiz fiyatı yüksek bulduğunu belirterek düşürmeye çalıştı. O kadar çok konuştu ki cevap vermemek için kendimi zor tuttum. Çünkü babam vardı. Konuşmak bana düşmezdi. O müşteri gittikten sonra babama dedim ki Allah korusun sana bir şey olursa ve bu adamda bu dükkâna bir daha gelirse kovarım. Babam da bana o zaman dedi ki; O vakit ben seni iyi bir usta olmuş saymam ve seni iyi usta olarak yetiştirememişim diye kendime kızarım. Babamın bu sözünden sonra o günden itibaren kimsenin kalbini kırmamaya özen gösterdim. Kendisine gelen müģterilerle pazarlık yaptığını belirten Ali usta müģterilerinin kendilerini olduğundan daha farklı gösterip ücrette indirim yapmaya çalıģtıklarını ve iki kez de kendisini kandırdıklarını söylemektedir. Bundan dolayı protez yapmaya gelen müģterilerden paranın üçte birini peģin aldığını ifade etmektedir. Ali usta iģlerinin bir dönem iyi gittiğini ancak devlet tarafından protez masrafları karģılanmaya baģlayınca kazancının azaldığını ifade etmektedir. Bundan 10 sene evvel çok müģterim vardı. Fakat devlet protez parasını karģılamaya baģlayınca artık bana yaptırmıyorlar. VatandaĢın cebinden para çıkmıyor. Bana iki milyar vermektense devlete yaptırıyor. Devlet de dört senede bir de protezi yeniliyor. ġimdi daha çok önceden ayak yaptığım müģteriler bakımını yaptırmak için bana geliyorlar. diyen Ali usta, I. Dünya savaģından kalan dükkânında Ģimdi körelen çapaları, eskiyen su tulumbalarının köselelerini ve kendisine Ayvalık ve Bandırma dan getirilen ayakların bakımını yaparak geçimini sağlamaktadır. Oğlu ve erkek torunun olduğunu söyleyen Ali usta bu mesleği oğlu ve torununun devam ettiremeyeceğini belirtmektedir. Bu sanat insana Allah vergisidir ve çok meşakkatli bir iştir. Artık kimse yapamaz. Zaten bundan sonra da bu işin yürümesi teknolojinin ilerlemesiyle de mümkün değildir. demektedir. 2011 yılı Ağustos ayında görüģülen Ali Usta 6 ġubat 2012 tarihinde Demireli köyünde vefat etmiģtir.

1026 Hülya TAŞ Saraçcılık MustafakemalpaĢa da saraç iģiyle uğraģan Mehmet Sadık Tanır, 1946 yılında MustafakemalpaĢa da doğmuģtur. Dedesi 93 muhacirlerden olup, Türkiye ye geldiğinde Bursa da Arnavut köye yerleģtirilmiģ ve çiftçilikle uğraģarak geçimini sağlamaya çalıģmıģtır. Fakat burada çiftçilik yapmaktan mutlu olmayınca MustafakemalpaĢa ya gelip saraçcılık iģini yapmaya baģlamıģtır. Babası da dedesi gibi saraç olan Mehmet usta ilkokulu bitirdikten sonra babasının yanında çıraklık yapmaya baģlar ve 1966 yılında askere gider. Mehmet usta 1970 yılında askerden dönünce babasının dükkânına ortak olur ve 1985 yılında babası vefat edince dükkân kendisine kalır. 1991 yılında ise Ģimdi bulunduğu dükkânı alır. Mehmet usta, her sabah dükkânını saat 8.00 de açar. Dükkânı açtıktan sonra dükkâna ilk gelen müģteriye indirim yapmadığını Ģöyle belirtir. Siftah geleneğine inanmıyorum. Siftah yapmanın güzel olduğunu biliyorum ama bu sözde kalmaktadır ve siftah yaptığını söyleyen esnaflar da insanları kandırmaktadırlar. Bu yüzden ben malın fiyatı ne ise onu söylerim. Mehmet usta, iģlerin yapılmasına destek olması için çırakların önemli olduğunu ifade etmektedir. Daha önce benim de birkaç çırağım vardı. Fakat başımdan hatırlamak istemediğim bir olay geçtiği için yanıma yirmi yıldır çırak almıyorum demektedir. Babasının döneminde, dükkânda çalışan çırakların olduğunu ve babasının çok sert bir usta olduğunu belirten usta Bizim yanımızda elli sene önce çalışanlar da kendini yetiştirip başka işlere girerlerdi. Saraçlığı sadece basamak olarak görürlerdi. diyen Mehmet usta günümüzde de bu olayın çok farklı olmadığını özellikle gençlerin kolay ve çok para kazanmak istedikleri için çırak bulamadıklarını ifade etmektedir. Saraçcılıkta kullanılan malzemeler Bıçkı (Deriyi kesmek için kullanılır), makas, kerpeten, hayvan boynuzu, (Halkaların içine sokulup kavis vermek için kullanılır.) zımba, biz, gedikli biz (DikiĢ dikmede iğne olarak kullanılır), muģta (Deriyi inceltir), dikiģ makinesi, hadde ( KayıĢlara delik açmada kullanılır), sıyırgı (Deriyi yumuģatır), tornavida, tanarya. Mehmet usta nın yaptığı ürünler; hamut (Hayvanın boynuna takılır), paldum kayıģı (Atlarda hamutun çıkmasını engeller), yular, dizgin, tasma, semer. Mehmet usta daha önceki senelerde saraçcılığın alanının daha geniģ olduğunu ve daha çok para kazandığını belirtmektedir. Eskiden kamyonların arkasındaki kanepeleri, çadır, av malzemelerine fişeklik, gibi işleri biz yapardık. Ancak daha sonraki dönemlerde kanepeci, döşemeci gibi meslek dallarına göre işlerin ayrılması ve her malzemenin ithalinin çıkması bizim mesleğimizi etkilemiştir. El sanatlarını etkileyen diğer bir faktör de teknolojinin geliģmesidir. Mehmet ustanın bu konu hakkındaki görüģleri Ģöyledir: Eskiden en iyi bilinen iş saraçcılıktı. O zaman kaliteli iş yapılıyordu. Traktör yanında çift beygir kullanılıyordu. Toprakları onlar işliyorlardı. O zaman herkes sağlam mal üretirdi. Şimdi her şey makineleşti ama biz gene de yapıp satmaya çalışıyoruz. Mehmet usta, kendisiyle pazarlık yapan müģterilerine bu davranıģlarından ötürü kızdığını söylemektedir. Almak istedikleri malzemenin ücretini söyleyince pahalı demeleri beni kızdırıyor. Çünkü ben hiçbir zaman pahalı mal satmam. Pazarlık da yapmam. Fiyatı neyse onu söylerim. KomĢu esnaflarla iyi iliģkilerinin olduğunu ifade eden Mehmet usta, esnafların birbirleriyle olan iliģkilerinin artık eskisi gibi olmadığını belirtmektedir. Şimdi ana cadde üzerinde olan esnaflar sabah dükkâna girip, akşam çıkmaktadır. Bu durum şimdi yan dükkânlara da sıçradı.

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1027 Kimse kimseyle görüşmemektedir. İlişkiler gittikçe zayıflamaktadır. Esnaflar arasında artık çok rekabet var. Herkes bir adım daha da öteye gideyim, daha da çok kazanayım diye bir çalışma hırsı var. Artık yan komşuya gidip kimsenin çay içecek vakti kalmadı. Doğal olarak yardımlaşmada yok. İnsanlar maneviyattan koptu. Esnaflar arasında eskisi kadar güven duygusunun kalmadığını Ģöyle da Ģöyle belirtmektedir. Dükkânımı bir işim olsa dahi kimseye emanet etmem. Dükkânı kapatırım ya da eşime bırakırım. Bütün bu geliģmeler saraçcılık mesleğinin geleceğini tehlikeye sokmaktadır. ĠĢin azalması sonucu geçim sıkıntısı çekilmekte ve kazanılan para yetmemektedir. Mehmet usta eskiden Karacabey de panayırların kurulduğunu ve yaptıkları malları biriktirip orada sattıklarını ama Ģimdi bu pazarlarında kaldırılmasının kazançlarını etkilediğini belirtmektedir. Şu anda kazandığım para dükkânın devamına yetmez. Para kazandığımız müşterilerim genellikle Romanlar. Çünkü at arabaları şimdi sadece onlar da var. Köylerde de iki üç kişi at arabası kullanıyor. Onlarda öldüler mi iş biter. Eğer dükkân benim olmasa ve Bağkur dan emekliliğim olmasa geçinemezdim. Ancak tüm bu koģullara rağmen sarraç Mehmet usta vergisini vermektedir. Esnafın genelde vergilerin fazla olmasından Ģikâyet etmesine rağmen Mehmet usta Devletin aldığı vergiye herkes fazla diyor. Ama bence az demektedir. Hasırcılık MustafakemalpaĢa da Bayır mahallesi, eskiden hasırcılıkla geçimini sağlarken bugün hasırcılıkla uğraģan sadece ġenģahin ailesi kalmıģtır. Hasırları evlerinin bahçesinde ören Ayten ġenģahin, gelini ve komģusunun kızları ile bu iģi yapmaktadır. Bu iģe nasıl baģladığını Ģöyle anlatmaktadır. Ben buraya gelin geldiğimde çanak ve çömlek işiyle uğraşıyorduk. Çanak ve çömlekle geçinemeyince bizde hasırcılığa geçtik. Hasırları ben, gelinim, komşunun kızları, bazen de yaz aylarında işler çok olunca yetiştirmek için gündelikçi olarak çalışanlar örmektedir. Üç çocuğum da hasır dokumayı bilirler ama meslek olarak yapmamaktadırlar. Hepsi okuyor zaten. Eşim de hasırların satışını gerçekleştiriyor. ġenģahin ailesine yardım eden ve uzun zaman çömlekçilik ve hasırcılık yapan ve yetmiģ dört yaģındaki Veli Çanakçı da hasır otunun nasıl toplandığını Ģöyle anlatmaktadır. Hasır yapımında kullanılan hasır otu bataklık yörelerinde yetişen bir tür sazdır. Uluabat gölüne ekilen hasır otları yaşken oraklarla toplanmaktadır. Toplanan hasır otları gölün kenarında renginin kızarması için on gün bekletilmektedir. Kuruyan kamışlar uzunluklarına göre bir araya getirilir, demet yapılır, bağlanır. Bu arada sazların renklerinin atmaması için yağmur almamasına dikkat edilir. Ayten ġenģahin, Aksaz ve Karakofa adlı iki çeģit sazı ektiklerini, Aksaz çeģidini hasır yapımında, Karakofa çeģidinin de semer yapımında kullanıldığını, Karakofa otunu biçtikten sonra semer yapımı ile ilgilenen kiģilere, Aksaz otunu da içinden elde edilen özü çıkrıkta çevirip ip haline getirdikten sonra sepet yapanlara gönderdiklerini belirtmektedir. Hasırların yapılışı Ayten ġenģahin hasırların yapılıģını Ģöyle anlatmaktadır. Sazlıklar önce ıslatılır. Boydan boya gerilmiş iplikler arasında ince sazlar iki üstten, bir alttan geçirilir. Bir hasır bitene kadar bir tezgâhta üç kez çevrilir, fazlalıkları kesilir, sonra tezgâhtan çıkarılıp yeni bir hasıra başlanır. Hasır yapımında daha çok çözgü ipi kullanılmaktadır. Bu hem dekoratif hem de çok sağlamdır. Ancak şimdi sicim ip de kullanmaktadırlar. Gerçi bunların kullanış süresi biraz daha kısadır. Ama fiyatları daha ucuzdur. Bir hasır örme üç saatte tamamlanmaktadır. En büyük hasırın boyu 2,5 m., eni 2 m dir. Hasırların büyüklüklerine göre de tezgâhlar vardır.

1028 Hülya TAŞ Hasırın en çok örüldüğü ayların Mart-Temmuz ayı arasında olduğunu ondan sonraki dönemlerde pek sipariģ verilmediğini belirten ġenģahin ailesi, yaz mevsiminde sipariģleri yetiģtirmekte zorlandıklarını, kıģ mevsiminde ilk üç ay iģ olmadığını belirtmektedirler. ġenģahin ailesinin daha çok sipariģ aldığı Ģehirler; Ġstanbul, EskiĢehir, Antalya, Manisa ve Aydın dır. Örülen hasırlar bu Ģehirlere kargoyla gönderilmektedir. SipariĢler toplu olarak gönderilmekte ve ücreti peģin olarak alınmaktadır. Naylonun yaygınlaģmasıyla hasırcılık mesleğinin önemini azalttığını belirten Veli Çanakçı ve Ayten ġenģahin az da olsa günümüzde hâlâ kullanıldığını belirtmektedir. Hasırdan yapılan malzemeler eskiye oranla azalmakla birlikte yine de kullanılmaktadır. Özellikle kırsal kesimde hâlâ en çok kullanılan yaygıdır. Ayrıca plajlarda gölgelik olarak, mezarlarda ise toprak aşağı dökülmesin diye tahtaların üstüne konulmaktadır. Hasır ın dekoratif amaçla da kullanıldığı bilinmektedir. Özellikle kök boyalarla boyanan sazlar değiģik motifler çıkaracak Ģekilde hasıra iģlenmektedir. Ġnce sazdan dokunmuģ hasırlar genellikle duvar süsü olarak kullanılmaktadır. Çömlekçilik MustafakemalpaĢa da devam ettiren kiģilerden biri de 1933 yılında MustafakemalpaĢa da doğan Emin KıranĢal dır. Ġlkokul mezunu olan KıranĢal 12 yaģında çırak olarak çalıģmaya baģladığı bu mesleği abisinden öğrenir. 1950 senesinde askerlikten sonra kendi dükkânını açar. O senelerde Mustafakemalpaşa da yaklaşık altmış ocak vardı. 1970 yılından itibaren on beş- yirmi civarına düştü. O yıllarda daha çok küp ve testi yapardık. O kadar çok sipariş olurdu ki siparişleri zor yetiştirirdik. Şimdi ise burada tek ben kaldım. demektedir. Mesleği yaptığı sürede iki çırağı olduğunu belirten Emin usta ya Ģimdi eģi ve çocukları yardım etmektedir. Daha çok para kazanmak için çıraklarımdan biri Almanya ya gitti, diğeri de vefat etti. Şimdi bana yardım eden eşim ve çocuklarım. Evi dükkânın üstünde olan Emin usta sabah saat 7.00 de dükkânını kendisi açarken Allah ım nasipse kısmetimi ver diye dua ettiğini belirtmektedir. Siftah geleneğini sürdürdüğünü dükkâna gelen ilk müģterisine indirim yaptığını söylemektedir. Çömlek yapımında kullanılan malzemeler ve çömleğin yapılışı Çark (Yapılan ürüne Ģekil verir), elektrikli fırın, ocak, deve boynu (Testiye Ģekil vermek için kullanılır), dip demiri (Testi gibi eģyaların dibine Ģekil verir), misina ipi (Yapılan malzemeyi fırından çıkarmak için kullanılır), sırlama (Sırlama tekniğinin kullanması ile sıvıların sızması önlemektedir) dır. Emin usta çömleğin yapılıģını Ģöyle anlatmaktadır: Kil çok küçük tanecikli bir yapıya sahip olduğu için su geçirmez. Bunun için killi topraktan çanak, çömlek yaparız. Killi toprağı kendimize ait olan tarladan iki ayrı kısımdan kazarak çıkarırız. Aldığımız sarı ve siyah toprağı karıştırırız. Mayalanan çamuru önce ayakla teper sonra makineden geçirerek inceltir, taş ve çakıldan kurtarırız. Bu arada ezilen çamurun içindeki hava da dışarı atılır. Hazırladığımız bu çamuru yuvarlak hamur hale getiririz. Ayağımla çevirdiğim çarkın üzerindeki yuvarlak kısımda hamur topaklarına elle şekil vererek çömlek haline getiririm. Islak haldeki çömleği kuru ve kapalı bir yerde aralıklı dizerek on beş gün kadar bekletiriz. Çünkü sıcağa konulursa çömlek çatlar. Suyu çekilen çömlekleri fırınlarız. Çömlek yapacağımız zaman çocuklar fırınlamaya yardım eder, eşim Ayşe hanım da boyama işin yapar.

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1029 Emin usta daha önceki senelerde Malkara, KeĢan, Biga, Çan, Gönen, MustafakemalpaĢa da yapılan panayırlara katıldığını ve bundan iyi para kazandığını ama artık bu panayırlar yapılmadığı için ellindeki malzemelerin kaldığını, satılmadığını ifade etmektedir MustafakemalpaĢa da iyi çömlek yapan ustaları yani bu iģin pirlerinin kim olduğu sorduğumuzda ustamız, Rüstem Yumutaç, Ahmet Dilsiz, Mehmet Tunç un adları söylemiģtir. Teknolojinin geliģmesiyle birlikte Emin usta iģlerinin artık iyi olmadığını belirtmektedir. Elli yıldır çömlekçilikten çok iyi para kazandım. Çocuklarımı okuttum. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte çömleğin yerini seramik, plastik ve cam eşyaların yer aldı. Dükkân kendimin olmasa, emekli maaşım olmasa geçinemezdim. Emin usta para kazanmak ve satıģlarını artırmak için dükkânında kendi yaptığı çömleklerin yanında çeģitli süs eģyaları, saksı, bacalık, darbuka, mumluk, güveç, tava gibi ürünlerini de satmaktadır. Sonuç olarak geçmiģ yıllarda hayatımızın büyük bir bölümünde yer alan bu meslekler günümüzde geçerliliklerini kaybetmeye baģlamıģtır. Bunun öncelikli sebebi geliģen teknoloji karģısında protezcilik, saraçcılık, hasırcılık, çömlekçilik gibi mesleklerin yetersiz kalmasıdır. MüĢteriler çok daha ucuza ve kısa zamanda elde edebilecekleri bir hizmeti tercih etmekte, kendi ihtiyaçlarının karģılanması ön planda olduğu için kültür mirasının bir parçası olan bu meslekleri yaģatma gibi bir kaygı taģımamaktadırlar. Bu meslekleri devam ettirecek çırakların da artık yetiģmedikleri ayrı bir gerçektir. Maddi endiģelerle meslek seçimini yapan gençler hem ustalaģmak için uzun zaman isteyen, hem de maddi getirisi az olan bu meslekleri tercih etmemektedirler. Halbuki Türk insanının asırlardır devam ettirdiği bu meslekler Türk kültürünün önemli ve vazgeçilmez bir parçasıdırlar. 21.yüzyılın takip edilmesi güç teknolojisi karģısında bu kültür miraslarının korunması için 2003 yılında UNESCO harekete geçmiģ Somut Olmayan Kültürel Miras sözleģmesini kabul etmiģ 2006 yılında bu sözleģmeye Türkiye de dahil olmuģtur. Bu sözleģme kapsamında MustafakemalpaĢa ilçesinde bu mesleklerin yaģaması için Ģu önerilerde bulunulabilir:1- Halk eğitim merkezlerinin kurslarıyla saraçcılık, hasırcılık, çömlekçilik gibi mesleklerin teģvik edilmesi 2- Fuarlar, panayırlar, sergiler açılarak bu meslek gruplarının el emeklerine yer verilerek kültür mirasının tanıtılması. KAYNAKÇA ÇUBUKÇU Murat- Halit Ersöz, Mustafa Kemal PaĢa Rehberi, Mustafa KemalpaĢa Kitaplığı Yayınları, 2010 Bursa. OĞUZ M. Öcal, Somut Olmayan Kültürel Miras Nedir? Geleneksel Yayıncılık, 2009a Ankara. OĞUZ M. Öcal, Türkiye de 2004 yılında YaĢayan Geleneksel Meslekler Gazi Üniversitesi THBMER Yayınları, 2005b Ankara.

1030 Hülya TAŞ FOTOĞRAFLAR Protezcilik Ali Atalay ın babasından kalan dükkânı Ali Atalay

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1031 Ali usta nın ölçüsünü aldığı bacak kalıbı

1032 Hülya TAŞ Ali usta nın protez yaparken kullandığı malzemeler

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1033 Bacak kalıbının alınması

1034 Hülya TAŞ Bacak protezlerinden örnekler Bacak Protezlerinden Örnekler

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1035 Saraçcılık Saraç Mehmet Sadık Taner Mehmet usta nın kullandığı malzemeler

1036 Hülya TAŞ Mehmet usta nın yaptığı ürünlerden örnekler Hasırcılık Ayten Şenşahin

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1037 Örülmüş hasırlar Çıkrık

1038 Hülya TAŞ Özden yapılan ip Veli Çanakçı ve mezarlara konan hasırlar

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1039 Çömlekçilik Emin Kıranşel Çömleklerin pişirildiği fırın

1040 Hülya TAŞ Çömleklerin kurutulduğu yer

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1041 Çömleğin yapıldığı tezgâh

1042 Hülya TAŞ Emin usta nın yaptığı çömlekler Emin usta'nın yaptığı ürünlerden örnekler

Mustafakemalpaşa da Kaybolmaya Başlamış Mesleklerin Son Temsilcileri 1043 Emin usta'nın yaptığı ürünlerden örnekler Emin usta'nın yaptığı ürünlerden örnekler