İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /28

Benzer belgeler
İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/61 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA YÖNTEMİ

Yargıtay Kararları. İlgili Kanun / Madde 3201S.YHBK/3

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

İlgili Kanun / Madde 3201 YHBK/3

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /41 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA ESASLARI AYLIK BAĞLAMA ORANI

İlgili Kanun/Madde 5510 S. SGK/GEÇ. 2 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA ESASLARI KARMA SİSTEM

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /81

ÖDEMEDEN MAHKEME KARARIYLA ÖLÜM AYLIĞI ALABİLİRLER

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK. /68

İlgili Kanun / Madde 506.S. SSK/ 79

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGSK. /53

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

İŞ KAZASINA MARUZ KALAN İŞÇİ ( Maluliyet Oranı %0 Olsa Dahi Kusur Durumu Saptanarak Sonuca Göre Manevi Tazminata Karar Verilebileceği )

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /112

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/130

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK. /4,13

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/2 ZORUNLU SİGORTALI SAYILMANIN KOŞULLARI

İlgili Kanun / Madde 5510.S.SGK/107

Kanun No Kabul Tarihi :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/21 RÜCÜ HAKKI HALEFİYET

İŞYERİNDE 15 YIL VE 3600 GÜN ŞARTINI TAMAMLAYAN HER İŞÇİ KIDEM TAZMİNATINA HAK KAZANIR MI?

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /53,59

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI. : N.B :Av. Y.P

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU ŞİKAYET NO : /572 KARAR TARİHİ:10/02/2014 RET KARARI ŞİKÂYETÇİ : F.Ş

/ ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASI İÇİN SİGORTALIYA İLİŞKİN KANUNDA ÖNGÖRÜLEN KOŞULLARIN ARANMAMASI

ESNAF VE SANATKARLAR VE DİĞER BAĞIMSIZ ÇALIŞANLAR SOSYAL SİGORTALAR KURUMU KANUNU

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/3-686 K. 2016/18 T

FİİLİ HİZMET SÜRESİ ZAMMINDAN YARARLANMA ŞARTLARI VE ZAM TUTARININ GELİR VERGİSİNE KONU OLMASI

İlgili Kanun / Madde 5510 SGK/19

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /54,57 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2014/15897 Karar No. 2015/6846 Tarihi:

15 YIL VE 3600 GÜNLE KIDEM TAZMİNATI ALANLAR BAŞKA YERDE ÇALIŞABİLİR Mİ?

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/96

SOSYAL SİGORTALAR KANUNU

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/35

İlgili Kanun / Madde 818 S.BK /125 İŞ KAZASI ZAMAN AŞIMININ BAŞLANGICININ MALULİYET ORANIN KESİN OLARAK TESPİT EDİLDİĞİ TARİH OLDUĞU

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22

SOSYAL SİGORTALAR KANUNU

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /32,46

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14

EMEKLİLİK. İş kazası veya meslek hastalığı halinde sigortalıya veya sigortalının ölümü halinde hak sahiplerine yapılan sürekli ödemeye gelir denir.

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1

İlgili Kanun / Madde 506 S.SSK. /80

Malullük Aylığı İle İlgili Yargıtay Kararları

SİRKÜLER. Sayı: Mayıs

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK/5, 41

İlgili Kanun / Madde 854 S. DİşK/1

İlgili Kanun / Madde 5510.S.SGK/85 ÖLÇÜMLEME İŞLEMİNİN İPTALİ ASGARİ İŞÇİLİK TUTARI

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /4

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü Sigortalı Emeklilik İşlemleri Daire Başkanlığı

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/46 HAFTA TATİLİ

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü G E N E L G E 2010/67

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/39

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü

A- 506 SAYILI KANUNA İLİŞKİN DEĞİŞİKLİKLER

EMLAK VERGİSİNDEN MUAF OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ÖDEME EMRİNE İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZMA KARARI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2010/13 TARİH:

SOSYAL GÜVENLİK KESİNTİSİ (4/c) ( TARİHİNDEN ÖNCE İŞE BAŞLAYANLAR İÇİN)(1)

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21

GEÇERSİZ SİGORTALILIK STATÜSÜNE BAĞLI OLARAK ÖDENEN PRİMLERİN SİGORTALI PRİM BORÇLARINA AKTARILMASINDA YENİ UYGULAMA

ÜCRET GERÇEK ÜCRETİN TESPİTİ FAZLA ÇALIŞMA

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI. : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Ziyabey Cd. No:6 Balgat Ankara ŞİKAYETİN KONUSU

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 6762 S. TTK. /4

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Trabzon üçüncü noteri olan davalı ise, süresinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /32

Esnaflarda Mamülen Emeklilik Şartları

I-GİRİŞ: II-TANIMLAR:

SOSYAL SĠGORTALAR KANUNU (*)

DUYURU: /29

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/41

İlgili Kanun / Madde 5393 S.ZTFK/5

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/53,57

İlgili genelge aşağıda sunulmuştur. Saygılarımızla, Tarih: Sayı : 2015/59

SSK TABAN VE TAVAN TUTARLARINDAKİ DEĞİŞİKLİĞE İLİŞKİN SİRKÜLER SİRKÜLER NO: 2004/31

Transkript:

T.C YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/13749 Karar No. 2016/5212 Tarihi: 07.04.2016 İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /28 YAŞLILIK AYLIĞINA ESAS PRİM GÜN SAYISININ BELİRLENMESİNDE 18 YAŞ ÖNCESİ ÇALIŞMALARIN 01.04.1981 TARİHİNDEN SONRA BAŞLAYAN SİGORTALILIKLARDA DİKKATE ALINMAYACAĞI ÖZETİ: Genelge de örnekle açıklanan Kurum görüş ve yaklaşımının yasal mevzuata aykırılık oluşturduğu belirgin olmakla, bu kapsamda Geçici 81. maddenin (B) bendi uygulamasında 23.05.2002 tarihi itibarıyla sigortalılık süresi hesaplanırken 18 yaşın altındaki fiilen çalışmaya başlanılan gün yerine 18 yaşın doldurulduğu tarihin esas alınması ve buna göre tabi olunacak alt bendin belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca belirtilmelidir ki 506 veya 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince yaşlılık sigortasından aylık bağlanması istemine ilişkin davalarda, Kuruma başvuruda bulunulduğu tarih itibarıyla tümüyle oluşmayan tahsis koşullarının yargılama aşamasında gerçekleşmesi durumunda, özellikle, Anayasa nın Duruşmaların açık ve kararların gerekçeli olması başlığını taşıyan 141. maddesindeki, davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılmasının, yargının görevi olduğunu belirten hüküm, 6100 sayılı Kanunun Usul ekonomisi ilkesi başlıklı 30. maddesinde yer alan, hakimin, yargılamanın kabul edilebilir süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu yönündeki düzenleme, 1057

sosyal koruma, dayanışma, sosyal denkleştirme ve zorunluluk ilkelerine dayanan sosyal sigortalar, bireyin onuru ile kişiliğinin geliştirilmesi için kaçınılmaz ekonomik, sosyal ve kültürel hakların doyurulması temeline dayanan sosyal güvenlik hukukunun ilkeleri dikkate alındığında, bütün şartların yerine getirildiği tarihi izleyen ay başından itibaren aylığa hak kazanıldığının tespitine ilişkin hüküm kurulmalı, kuşkusuz, yargılama aşamasında aylık bağlama koşulları gerçekleşen sigortalı yönünden tahsis talep günü itibarıyla şartlar oluşmamakla Kurumun dava açılmasına sebep olan herhangi bir haksız işleminin de söz konusu bulunmadığı gözetilerek yargılama giderleri buna göre değerlendirilmelidir DAVA: Dava, 1 günlük hizmet ve yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı SGK Başkanlığı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-) Dava dışı işverene ait işyerinde 26.03.1983 tarihinde çalışmaya başladığı yönünde hakkında düzenlenen işe giriş bildirgesi yasal hak düşürücü süre içerisinde 30.01.1986 günü davalı Kuruma verilen, 5.596 prim ödeme gün sayısı bulunan 13.11.1966 doğumlu erkek davacının 28.02.2014 tarihinde yaşlılık sigortasından aylık tahsis başvurusunu yönelttiği, yapılan değerlendirmede dönemsel sigorta primleri bordrosu verilmediği gibi primi de ödenmediğinden bildirgede yazılı işe giriş günü eylemli çalışma olarak benimsenmeyip Kurumca talebinin reddedildiği anlaşılmakta olup 26.03.1983 tarihinde 1 gün süreyle çalışıldığının ve 01.03.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine ilişkin davada mahkemece yapılan yargılamada, iddiayı doğrulayan tanık anlatımlarına dayanılarak 26.03.1983 günü çalışıldığının, sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 13.11.1984 günü olduğunun tespitine karar verilmiş, aylık bağlama koşullarının değerlendirilmesinde 506 sayılı Kanunun Geçici 81. maddesinin (B) bendinin (e) alt bendi esas alınarak başvuru tarihi itibarıyla 48 yaşın doldurulmadığı gerekçesiyle tahsis istemi reddedilmiştir. 1058

Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun Yaşlılık aylığından yararlanma şartları başlığını taşıyan 60/G maddesinde, bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce Malûllük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresinin, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edileceği, ancak, bu tarihten önceki süreler için ödenen Malûllük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları primlerinin, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edileceği belirtilmiş, Sigortalılık süresi başlıklı 108. maddesinde, malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında gözetilecek sigortalılık süresinin başlangıcının, sigortalının, yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı kanunlara veya bu kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarih olduğu, tahsis işlerinde dikkate alınan sigortalılık sürelerinin, bu sürenin başlangıç tarihi ile sigortalının tahsis yapılması için yazılı istekte bulunduğu tarih, tahsis için istekte bulunmuş olmayan sigortalılar için de ölüm tarihi arasında geçen süre olduğu bildirilmiş, Geçici 54. maddesinde, 01.04.1981 tarihinden önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescil edilmiş olanlar hakkında 60/G maddesi hükmünün uygulanmayacağı açıklanmış, Geçici 81. maddesinde de yaşlılık sigortasından aylık tahsislerinde kademeli geçiş öngörülmüştür. Diğer taraftan, 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 38. maddesinde, malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında dikkate alınacak sigortalılık süresinin başlangıcının; sigortalının, mülga 5417 sayılı Kanuna, mülga 6900 sayılı Kanuna, 506 sayılı Kanuna, 1479 sayılı Kanuna, 2925 sayılı Kanuna, bu Kanunla mülga 2926 sayılı Kanuna ve 5434 sayılı Kanuna, 506 sayılı Kanunun Geçici 20. maddesi kapsamındaki sandıklara veya bu Kanuna tâbi olarak malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak ilk defa kapsama girdiği tarih olarak kabul edileceği, bu Kanunun uygulanmasında 18 yaşından önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tâbi olanların sigortalılık süresinin, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edileceği, bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edileceği, aylık bağlama işlemlerinde dikkate alınan sigortalılık sürelerinin, sigortalılığın başlangıç tarihi ile sigortalının aylık bağlanması için yazılı istekte bulunduğu, aylık bağlanması için istekte bulunmayan sigortalılar için ise ölüm tarihi arasında geçen süre olduğu belirtilmiş, Geçici 6/1. maddesinde, 506 sayılı Kanuna göre 01.04.1981 tarihinden önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescil edilmiş olanlar hakkında, bu Kanunun 38. maddesinin 2. fıkrasındaki sigortalılık süresinin 18 yaşın doldurulduğu tarihten başlayacağına ilişkin hükmün uygulanmayacağı bildirilmiş, Geçici 7/1. maddesinde, bu Kanunun yürürlük tarihine kadar 506 sayılı, 1479 sayılı, 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 2926 sayılı, 5434 sayılı kanunlar ile 506 sayılı Kanunun Geçici 20. maddesine göre sandıklara tabi sigortalılık başlangıçları ile hizmet sürelerinin, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık sürelerinin tabi oldukları kanun hükümlerine göre değerlendirileceği açıklanmıştır. 1059

Kanun koyucu tarafından kabul edilerek yürürlüğe giren yasal düzenlemeler bu şekilde olmakla birlikte davalı Kurum 22.07.2011 tarihinde Kanuna Göre 4/1-(a) ve 4/1-(b) Kapsamındaki Sigortalıların Tahsis İşlemleri konulu 2011/58 sayılı Genelge yi yayımlayarak tahsisler yönünden uygulamasını belirlemiştir. Genelge nin Tahsis Mevzuatına İlişkin Hükümler - Temel Tahsis Kavramları adlı 1. Kısmında yer alan 18 yaşın altında geçen hizmetler başlıklı 1.1.3. maddesinde, Kanuna göre malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında, 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık sürelerinin, 18 yaşını doldurdukları tarihte başladığı kabul edilecektir. Bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilecektir. Kanunun geçici 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, 506 sayılı Kanuna göre 1/4/1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescil edilmiş olanlar hakkında, Kanunun 38 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki sigortalılık süresinin 18 yaşın doldurulduğu tarihten başlayacağına ilişkin hükmünün uygulanmayacağı öngörülmüştür. Buna göre, 4/1-(a) sigortalılarının, sigortalılık süresinin başlangıcı; 1/4/1981 tarihinden önce ise yaşa bakılmaksızın sigortalılık süresinin başlangıç tarihi, 1/4/1981(dahil) tarihinden sonra ise 18 yaşın doldurulduğu tarih, olarak dikkate alınacaktır. Ancak, 18 yaş öncesinde geçen çalışma süreleri prim ödeme gün sayısına ilave edilecektir. Bu durum, Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olan 4/1-(a) sigortalıları için yalnızca yaşlılık aylığı bağlanmasında geçerli olup, malullük ve ölüm aylıklarında uygulanmayacaktır. Diğer taraftan, 506 sayılı Kanunun Kanunla mülga 60 ncı maddesinin (G) fıkrası, Bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak, bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir. hükmüne amir olup, söz konusu fıkra, 1/4/1981 tarihinde 2422 sayılı Kanunla 506 sayılı Kanuna eklenmiştir. Yine aynı Kanunla 506 sayılı Kanuna eklenen geçici 54 üncü maddede, 1/4/1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescil edilmiş olanlar hakkında 60 ıncı maddenin (G) fıkrası hükmünün uygulanmayacağı hüküm altına alınmıştır. Öte yandan, 4447 sayılı Kanunla 506 sayılı Kanuna eklenen geçici 81 inci maddeye göre yaşlılık aylığına hak kazanma koşulları kademelendirilmiş ve 1/4/1981 tarihine göre 18 yaş ile ilgili sınırlamanın sadece 506 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesini kapsadığı, bu nedenle geçici 81 inci maddeye göre aylığa hak kazanma koşullarının belirlenmesinde 18 yaş uygulamasına bakılmayacağı talimatlandırılmış olmasına rağmen uygulamada ünitelerce farklı işlemlerin yapıldığı anlaşılmıştır. 1060

Sigortalıların 506 sayılı Kanunun geçici 81 inci maddesine göre aylığa hak kazanma koşullarının belirlenmesinde 18 yaş uygulamasına bakılmaksızın, ilk işe giriş tarihine göre yaş, prim ödeme gün sayısı ve sigortalılık süresi koşulları tespit edilecektir. Söz konusu koşullardan sigortalılık süresi koşulunun tahsis talep tarihinde yerine gelip gelmediği incelenirken ise, 18 yaş uygulamasına bakılacaktır. Örnek : 10/1/1969 doğum tarihli kadın sigortalı 17 yaşında iken 20/3/1986 tarihinde sigortalı olarak çalışmaya başlamıştır. Sigortalının 506 sayılı Kanunun geçici 81 inci maddesinin (B) bendine göre aylığa hak kazanma koşulları 18 yaş uygulamasına bakılmaksızın 20/3/1986 tarihli girişine göre 20 yıl, 42 yaş, 5075 gün olarak tespit edilmiştir. Sigortalı tahsis talebinde bulunduğu zaman bu şartlardan 20 yıllık sigortalılık süresi şartının yerine gelip gelmediğinin tespitinde sigortalının 18 yaşını doldurduğu 10/1/1987 tarihi sigortalılık başlangıç tarihi olarak dikkate alınacak ve 20 yıllık sigortalılık süre şartı bu tarihe göre belirlenecektir. Dolayısıyla, sigortalılık süresi 10/1/2007 tarihinde dolacaktır. açıklamaları yer almakta ise de Genelge de örnekle açıklanan Kurum görüş ve yaklaşımının yasal mevzuata aykırılık oluşturduğu belirgin olmakla, bu kapsamda Geçici 81. maddenin (B) bendi uygulamasında 23.05.2002 tarihi itibarıyla sigortalılık süresi hesaplanırken 18 yaşın altındaki fiilen çalışmaya başlanılan gün yerine 18 yaşın doldurulduğu tarihin esas alınması ve buna göre tabi olunacak alt bendin belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca belirtilmelidir ki 506 veya 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince yaşlılık sigortasından aylık bağlanması istemine ilişkin davalarda, Kuruma başvuruda bulunulduğu tarih itibarıyla tümüyle oluşmayan tahsis koşullarının yargılama aşamasında gerçekleşmesi durumunda, özellikle, Anayasa nın Duruşmaların açık ve kararların gerekçeli olması başlığını taşıyan 141. maddesindeki, davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılmasının, yargının görevi olduğunu belirten hüküm, 6100 sayılı Kanunun Usul ekonomisi ilkesi başlıklı 30. maddesinde yer alan, hakimin, yargılamanın kabul edilebilir süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu yönündeki düzenleme, sosyal koruma, dayanışma, sosyal denkleştirme ve zorunluluk ilkelerine dayanan sosyal sigortalar, bireyin onuru ile kişiliğinin geliştirilmesi için kaçınılmaz ekonomik, sosyal ve kültürel hakların doyurulması temeline dayanan sosyal güvenlik hukukunun ilkeleri dikkate alındığında, bütün şartların yerine getirildiği tarihi izleyen ay başından itibaren aylığa hak kazanıldığının tespitine ilişkin hüküm kurulmalı, kuşkusuz, yargılama aşamasında aylık bağlama koşulları gerçekleşen sigortalı yönünden tahsis talep günü itibarıyla şartlar oluşmamakla Kurumun dava açılmasına sebep olan herhangi bir haksız işleminin de söz konusu bulunmadığı gözetilerek yargılama giderleri buna göre değerlendirilmelidir. Yukarıdaki açıklama ve yasal düzenlemeler ışığında dava irdelendiğinde, 18 yaşın doldurulduğu 13.11.1984 günü esas alındığında 23.05.2002 tarihi itibarıyla 17 yıl 6 ay 10 günlük sigortalılık süresi bulunan davacının Geçici 81. maddenin (B) 1061

bendinin 48 yaş, 25 yıl sigortalılık süresi, 5.225 prim ödeme gün sayısı koşullarının yer aldığı (e) alt bendine tabi tutulması, buna göre yargılama aşamasında 13.11.2014 tarihinde 48 yaşını doldurduğundan anılan tarihi izleyen aybaşından itibaren kendisine aylık bağlanması gerektiği dikkate alınmalı, bununla birlikte davanın tarafı ve tahsisi gerçekleştirecek makam konumundaki Kurumun anılan Genelgesi karşısında, Kuruma da yazı yazılarak Genelge hükmünün uygulanıp uygulanmadığı, uygulanmamakta ise bunun gerekçesi, 26.03.1983 tarihinde çalışmaya başlama kabul edildiği takdirde tahsis koşullarının tümüyle yerine getirildiği tarih sorulmalı ve cevap içeriğine göre değerlendirme yapılarak elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, Üye...'ın muhalefetine karşı, Başkan Vekili... ile Üyeler...,... ve... ın oylarıyla ve oyçokluğuyla 07.04.2016 gününde karar verildi. K A R Ş I O Y 506 sayılı Kanunun 60. maddesinde Yaşlılık aylığından yararlanma şartları sigortalılık süresi, prim gün sayısı ve yaş koşullarına bağlanmıştır. Bu koşulların her birinin nasıl ele alınması gerektiği Yasa da açıkça öngörülmüştür. 60. maddede yer verilen yaşlılık aylığından yararlanma şartları 4447 sayılı Kanunla değiştirilmiş, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ve ardından 4759 sayılı Kanunla gelen düzenleme sonucunda kademeli geçişe ilişkin geçici 81. madde son şeklini almıştır. Geçici maddeler, yasalarda tanınan hak ve yükümlülüklere yönelik sonraki düzenlemelerin kişileri nasıl etkileyeceğine dair, temel kuraldan ayrılan, uygulama koşulları sınırlı, yorum yolu ile genişletilemeyen, geçiş niteliğinde istisnai düzenlemelerdir. Geçici 81. madde, 4447 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olanların hangi koşullarda yaşlılık aylığına hak kazanacaklarını kademeli olarak (bentler halinde) düzenlemiştir. Bu düzenleme ile sigortalının tabi olacağı yaşlılık aylığı koşullarının belirlenebilmesi için ilk önce hangi bendin (kademenin) uygulanacağının bilinmesi gerekir. Her bent bir öncekinden daha ağırlaştırılmış koşullar barındırdığından, bu işlemin yapılması sigortalı açısından hayati önemdedir. Kademeli geçişe esas alınacak ilgili bent belirlendikten sonra ilgili bentte belirtilen yaşlılık aylığından yararlanma şartları arasında sıralanan sigortalılık süresi, prim gün sayısı ve yaş koşulları yeniden ele alınarak sonuca ulaşılacaktır. 1062

Kademeli geçişe esas alınacak bendin nasıl belirleneceği uyuşmazlığın konusunu oluşturmaktadır. 4447 sayılı Kanunun yürürlük tarihi ile 4759 sayılı Kanunla öngörülen 23.5.2002 tarihine kadarki sigortalılık süreleri belirlenerek, belirlenen bu süreyi içinde barındıran bend, yaşlılık aylığı koşulları yönünden yasal dayanağımız olacaktır. İlgili bend içinde ise yaşlılık aylığı koşulları ayrıca irdelenecektir. Sayın çoğunluk, ilgili bendin belirlenmesinde esas alınacak sigortalılık süresinin 506 sayılı Kanunun 8.3.1981 Tarih ve 2422 sayılı Kanunun 6. maddesi ile eklenen 60/G maddesi hükmü gözetilerek yapılması gerektiği görüşündedir. 60/G maddesi, Bu maddenin uygulanmasında: 18 yaşından önce Malûllük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir hükmünü içermektedir. 18 yaşa ilişkin sınırlama, sadece yaşlılık aylığına ilişkin 60. maddenin uygulanmasında gözetileceği maddede vurgulanarak belirtilmektedir. 60. madde ise sigortalılık süresi, prim gün sayısı ve yaş koşullarını düzenlemektedir. Bu koşullar geçici 81. maddenin alt bentlerinde kademeli olarak yer almaktadır. Madde 60/G de yapılan bu düzenleme (18 yaş uygulaması) tam bu noktada gözetilecektir. Geçici 81. maddenin uygulanması gereken ilgili bendinin bulunması, 60/G de yer verilen ve yaşlılık aylığından yararlanma koşullarının belirlenmesinde ifade edilen Bu maddenin uygulanması niteliğinde değildir. Geçici 81. madde kapsamında, sigortalının yaşlılık aylığı yönünden hangi koşullara tabi olacağını belirleyen bendin bulunmasında 18 yaş sınırlaması dikkate alınmamalıdır. 18 yaş uygulaması sadece yaşlılık aylığından yararlanma şartları yönünden öngörülmüştür. Hakkaniyet gerekçesi ile açıklanabilecek kademeli geçiş öngören geçici 81. madde yönünden 60/G maddesinde öngörülen 18 yaş koşulunun, önce yaşlılık aylığına hangi koşullarda hak kazanacağına ilişkin olarak, sonrasında ise yaşlılık aylığı koşulları yönünden bir kez daha engel düzenleme olarak değerlendirilmesi, geçici maddelerin yorumla genişletilemeyeceğine ilişkin evrensel hukuk kuralının ihlali niteliğindedir. 506 sayılı Kanunun 108. maddesinde sigortalılık süresi Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında nazara alınacak sigortalılık süresinin başlangıcı, sigortalının, yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı kanunlara veya bu kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihtir. Tahsis işlerinde nazara alınan sigortalılık süreleri, bu sürenin başlangıç tarihi ile, sigortalının tahsis yapılması için yazılı istekte bulunduğu tarih, tahsis için istekte bulunmuş olmayan sigortalılar için de ölüm tarihi arasında geçen süredir. şeklinde tanımlanmaktadır. Geçici 81. maddenin ilgili bendi belirlenirken dikkate alınacak sigortalılık süresi 108. maddede yer verildiği gibi, 18 yaş sınırlaması olmaksızın 506 sayılı Kanunun 108. maddesi uyarınca çalışmaya başlanılan tarih dikkate alınarak belirlenmeli, bendin içerisinde yer verilen ve 60. madde uygulaması olarak ele 1063

alınacak sigortalılık süresi koşulu yönünden ise (506 sayılı Kanunun 60/G maddesi hükmü uyarınca) 18 yaş sınırlaması gözetilerek belirlenmelidir. Kurum uygulaması da bu yönde olup, bu doğrultuda işlem yapılmasını öngören ilgili Genelge hükümlerinin Yasaya aykırılığından söz edilemez. Genelgenin Yasaya aykırılığından söz edildiğinde ise bu genelgeye bir sonuç bağlaması yerel mahkemeden istenemez. Bu bakımdan, ilk kez çalışmaya başlanılan 26.03.1983 günü esas alındığında 23.05.2002 tarihi itibarıyla 19 yıl 1 ay 27 günlük sigortalılık süresi bulunan davacının Geçici 81. maddenin (B) bendinin 47 yaş, 25 yıl sigortalılık süresi, 5.150 prim ödeme gün sayısı koşullarının yer aldığı (d) alt bendine tabi tutulması, 13.11.2013 tarihinde 47 yaşını doldurduğundan tahsis başvurusunda bulunduğu 28.02.2014 gününü izleyen aybaşına karşılık gelen 01.03.2014 tarihinden itibaren kendisine yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle, sayın çoğunluğun görüşüne katılmamaktayım. 1064