Akkoyunlu - Karakoyunlu Mücadeleleri. Fights Between Akkoyunlu and Karakoyunlu

Benzer belgeler
Anadolu'da kurulan ilk Türk beylikleri

KĐTAB-I DĐYARBEKRĐYYE YE GÖRE KARA YÜLÜK OSMAN BEY. Bayındırlılardır. Akkoyunlu Devletini kuran aile, bu boya

İktisat Tarihi I

AKKOYUNLULAR DÖNEMİNDE HARPUT Yrd. Doç. Dr. Zekiye TUNÇ

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

Edirne Tarihi - Bizans Döneminde Edirne. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

BEDİR SAVAŞI. Nedenleri Savaş Sonuçları UHUD SAVAŞI. Nedenleri. Savaş Sonuçları HENDEK SAVAŞI. Nedenleri. Sonuçları. Kaynakça

BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

KURTALAN İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 9.Ders. Dr. İsmail BAYTAK III. HAÇLI SEFERİ

AHSENÜ T-TEVARİH Hasan Rumlu, Çev: Mürsel Öztürk, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 2006.

Türk İslam Tarihi Konu Anlatımı. Talas Savaşı (751)

SİKKELER IŞIĞINDA II. SÜLEYMANŞAH IN GERÇEK TAHTA ÇIKIŞ TARİHİ

HELLENİSTİK DÖNEM UYGARLIĞI 9.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. (Diadokhlar Dönemi ve İPSOS SAVAŞI)

AKKOYUNLULAR VE ERZİNCAN (Uzun Hasan Devrine Kadar)

1 KAFKASYA TARİHİNE GİRİŞ...

15 Mayıs 2009 al-dimashqiyye Salonu

BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU. FİLİSTİN MESELESİ 2 5 te B İ L G İ NOTU. Öğretmenler ile öğrenciler yıllar sonra bir araya geldi

Gazi Ahmet Muhtar Paşa

ORTA ASYADAN TÜRK GÖÇLERİ

KARA-KOYUNLULAR IN VAN-GÖLÜ ÇEVRESİNDEKİ FAALİYETLERİ VE GÜNÜMÜZE ULAŞABİLEN KÜLTÜREL MİRASLARI 1

Osmanlı Devleti'nin kurucuları, Oğuzların Bozok koluna bağlı Kayı aşiretidir.

c-1086 da Süleyman Şah ile Tutuş arasında yapılan savaşta Süleyman Şah yenildi ve intihar etti, oğulları esir alındı.

EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI NUH MEHMET YAMANER ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10.SINIF OSMANLI TARİHİ I. DÖNEM I. YAZILI SORULARI A GURUBU

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

Hz. Ali nin şehit edilmesinin ardından Hz. Hasan halife olur. Ancak babası zamanından kalma ihtilaf yüzünden Muaviye ile iç savaş başlamak üzereyken

SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı.

TARİH BOYUNCA ANADOLU

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak Üçlü İtilaf...

İSLAM TARİHİ II DR. HALİDE ASLAN

Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devleti) Orta Asya da bilinen ilk teşkilatlı Türk devleti Hunlar tarafından kurulmuştur. Hunların ilk oturdukları yer

IKBY-Irak Merkezi Hükümeti Çekişmesi ve Türkmenlerin Durumu

Yak ndo u Medyas nda Türkiye ve AB Müktesebatlar - srail örne inde

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi

EMEVİLER VE ABBASİLER DÖNEMİ

ŞANLIURFA YI GEZELİM

Fırat Üniversitesi Orta Doğu Araştırmaları Dergisi Cilt: VI, Sayı:2, Elazığ, Bakü/AZERBAYCAN

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Dört Halife Dönemi Hazreti Ebubekir ve Hazreti Ömer Devri Ders Notu

İRAN GEZİ PROGRAMI 10 GECE 11 GÜNLÜK BİR TARİH VE KÜLTÜR GEZİSİ

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

DOĞU ANADOLU YA İLK SELÇUKLU AKINI

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik

Tahriru'ş Şam'dan Ahraru'ş Şam'a: Sizlerle tek yumruk olmayı temenni ediyorduk

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA)

OSMANLI - İRAN. Sınır ve Aşiret ( ) Sıtkı ULUERLER OSMANLI - İRAN. Sınır Ve Aşiret ( ) Sıtkı ULUERLER

ETKİNLİKLER/KONFERSANS

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları)

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

MİLLİ MÜCADELE TRENİ

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi. 8. Sanherib Dönemi (Siyasi tarih, mimari ve kabartmalar).

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI

Yazar Administrator Perşembe, 26 Nisan :25 - Son Güncelleme Cumartesi, 19 Mayıs :22

Edirne Camileri - Eski Cami. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket)

Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı. Ali SEMİN. BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 10.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. IV.-V. vd. HAÇLI SEFERİ

Tarihteki Türk Devlet Bayrakları Videosu. Tarihteki Türk Devlet Bayrakları Ders Notu

SELÇUKLU KALELERİ VE SAVUNMA YAPILARI SEMPOZYUM PROGRAMI

Sarıkamış. Dersleri. Yılmadan Yorulmadan Dr. Cihangir Dumanlı

SİYASİ PARTİLERİN SEÇİM YARIŞI HIZ KESMİYOR

BALKAN AVASLARI. alkan Savaşları, I. Dünya. Harbinin ayak sesleri niteliğinde olan iki şiddetli silahlı çatışmadır. Birinci Balkan Savaşı nda

HAÇLI SEFERLERi Orta Çağ'da Avrupalıların Müslümanların elinde bulunan ve Hristiyanlarca kutsal sayılan Kudüs ve çevresini geri almak için

Timur un Ortadoğu-Anadolu Seferleri, Bu Seferlere Karşı Koyma Çabaları ve Sonuçları

Iğdır Sevdası. yıp olarak acı bir gerçeklik halinde karşımıza dikilmiştir.

Kafiristan nasıl Nuristan oldu?

Devrim Öncesinde Yemen

ARTUKLU DÖNEMİ ESERLERİ Anadolu da ilk köprüleri yaptılar.

AKKOYUNLULAR IN KARAKOYUNLULAR A KARŞI DÖŞKAYA SALDIRISI The Attack Of Aqquyunlus To Qaraquyunlus At Doskaya

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

İSLAM TARİHİ II. Hafta 8. Prof. Dr. Levent ÖZTÜRK SAKARYA ÜNİVERSİTESİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

Beşinci Lejyon Sivilleri Ordulaştırma Güçsüz Orduyu Kurtarır mı?

Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (Personel Daire Bşk.)

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 6.ders. Dr. İsmail BAYTAK. İlk Türk Devletleri KÖKTÜRK DEVLET

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ TEST

Halk devriminin düşmanları: diktatör rejim ve karşıdevrimci gerici güçler

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

Tıbb-ı Nebevi İSLAM TIBBI

İLLERE GÖRE NÜFUS KÜTÜKLERİNE KAYITLI EN ÇOK KULLANILAN 5 KADIN VE ERKEK ADI

Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devleti): Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devletî):

Iğdır Sevdası AVUKAT SEVDA DOĞAN

GEVALE KALESĠ KAZI ÇALIġMALARI

Kerkük, Telafer, Kerkük...

9 EYLÜL 1922 BAKİ SARISAKAL

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Suriye'den Mekke'ye: Suriyeli üç hacı adayının hikâyesi

Edirne Tarihi - Osmanlı Döneminde Edirne. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Transkript:

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 Akkoyunlu - Karakoyunlu Mücadeleleri Fights Between Akkoyunlu and Karakoyunlu Mehmet Ali ÇAKMAK G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi Tarih Eğitimi Anabilim Dalı, Ankara-TÜRKİYE ÖZET İlhanlı hakimiyetinin ardından Doğu Anadolu ve Azerbaycan da yaşayan iki Türkmen topluluğu olan Akkoyunlularla Karakoyunlular arasında uzun süren bir mücadele dönemi yaşanmıştır. Bu mücadeleler önce yerel ve bölgesel güçlerin etkisi altında gerçekleşirken, zamanla doğrudan iki Türkmen topluluğunun çatışmasına dönüşmüştür. Nihayet Akkoyunluar 1467 yılında Karakoyunlulurı yenilgiye uğratarak ortadan kaldırırken, Safevi Devleti nin 1501 yılında kendi varlıklarına son vermesine engel olamamışlardır. Siyasi varlıkları böylece sona ermesine rağmen Anadolu nun ve Azerbaycan ın Türkleşmesinde önemli rol oynamışlardır. Anahtar Kelimeler: Akkoyunlular, Karakoyunlular, Kara Yusuf, Kara Yülük Osman, Uzun Hasan, Cihanşah. ABSTRACT There was a long period of war between Akkoyunlu and Karakoyunlu which were the two Türkmen groups living in Azerbaycan and Eastern Anatolia after the İlhanlı rule. The fight came out under the influence of local and regional forces. However, later it turned out to be a direct fight between the two Türkmen groups. In the end, Akkoyunlu Türkmen group won the war and destroyed Karakoyunlu Türkmen people in 1467. Nevertheless Safevi State destroyed them in 1501. Althouqh their political existence disapeared, they played an important role in making Anatolia and Azerbaycan Turkish. Key Words: Akkoyunlular, Karakoyunlular, Kara Yusuf, Kara Yülük Osman, Uzun Hasan, Cihanşah.

76 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 1. Giriş Akkoyunlular ile Karakoyunlular Moğol istilası üzerine XIV. yüzyılın başında Maveraünnehir üzerinden Anadolu nun doğusuna geldiler. Diyarbakır havalisini elde eden Akkoyunlularla daha güneyde Musul ve civarını ele geçiren Karakoyunlular, XV. Asrın sonuna kadar bölgede yaşanan olaylarda aktif olarak rol oynadılar. Ayrıca aralarında yaşanan bitmek bilmeyen mücadeleleri yüzünden öncelikle kendileri büyük zarar görürken, Anadolu nun doğusundaki yerleşim birimlerine ve yöre halkına da garetler yaparak ağır zarar verdiler 1. XIV. yüzyılın ortalarına doğru Anadolu da İlhanlı hâkimiyetinin zayıflaması üzerine ortaya çıkmaya başlayan feodal güçler arasında yer alan düşman kardeşler, zamanla yakın şarkı etkileyen büyük güçler karşısında bir yandan aralarında mücadeleye devam ederlerken öte yandan bölgesel ittifakların oluşmasında da etkili olmuşlardır. 2. İlhanlı Hâkimiyetinin Çökmesinden Sonra Anadolu daki Dengeler Arasında Akkoyunlu-Karakoyunlu Türkmenleri ve Mücadeleleri İlhanlıların inkırazının ardından onun bakiyesi üzerinde aralarında miras mücadelesine tutuşan Çoban, Sotay ve Celayir sülalelerinin kavgalarına karışan Akkoyunlu ve Karakoyunlu Türkmenleri birbirleriyle bu minval üzere mücadeleye tutuştular. Karakoyunlular Irak taki Celayir Sülalesinin, Akkoyunlular da bu sülalenin rakibi ve Diyarbakır-Musul hattının hâkimi olan Sotay Sülalesinin hizmetine girdiler. İlhanlı hâkimiyetinin ardından Anadolu daki siyasi vaziyete göre Akkoyunlular ile Karakoyunlular kendi saflarını bu minval üzere oluşturmaya çalışırlarken, XIV. yüzyılın ikinci yarısında bölgede gelişen yeni olaylarla birlikte iki Türkmen kabilesi arasındaki zıtlaşma daha büyük boyutlara ulaşacaktır. Mesela daha 1348 yılında Akkoyunlu Türkmenlerinin lideri Tur Ali Bey, Erzincan ve Bayburt emirleri ile Trabzon İmparatoru III. Alexios üzerine yürümüş, müttefikler şehri üç gün muhasara altında tutmuş, fakat 1 İbn Batuta, Seyahatname, Terc. Şerif Paşa, İstanbul 1335, s.328.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 77 kesin bir netice alamamışlardır. Bu gelişmeyi aleyhine ciddi bir tehdit olarak değerlendiren imparator, düşmanlarının en güçlüsünü sıhrî bağ ile ötekilerden ayırmak ve tehlikeden bu sayede emin olmak istemişti. Bu gaye ile kız kardeşi Despina Maria yı Tur Ali Beyin oğlu Kutlu Beyle evlendirmiştir 2. Söz konusu tarihlerde Erzincan, Sivas hâkimi Eretna-oğullarının hâkimiyeti altındaydı. Eretna oğlu Mehmet Beyin ölümü üzerine (1365) başlayan çözülme, vezir Kadı Burhaneddin in çabalarına rağmen zamanla ayrılığa dönüştü. Bu mücadeleler sırasında Erzincan hâkimi olan Mutahharten metbuu Sivas hâkimine isyan bayrağı açtı, Eretna kuvvetleriyle baş edemeyeceğini anlayınca Akkoyunlu Türkmenlerinden yardım istedi. Bu yardım sayesinde hasmına üstün gelmeyi başaran Mutahharten ile Akkoyunlular arasında kurulan dostluk bir süre daha devam etmiştir. Kadı Burhaneddin in Amasya Emiri etrafında toplanan aleyhindeki ittifak ile mücadele ederken Mutahharten ile, babasının ölümünden sonra Akkoyunluların başına geçen Kutlu Beyin oğlu Ahmet Bey idaresindeki Türkmenlerin Sivas a saldırdığı ve üzerlerine gönderilen Emir Yusuf Çelebi idaresindeki kuvvetleri mağlup ve kendini de katlettikleri görülmektedir. Çıkan karışıklıklar sonucu iyice zayıflayan Eretna, hâkimiyeti vezir Kadı Burhaneddin in çabalarıyla yeniden toparlanmış, bir güç olarak Anadolu daki olaylarda onun ölümüne kadar (1398) etkinliğini sürdürmüştür. Bu toparlanmanın en önemli göstergelerinden biri, Kadı nın gelen teklif üzerine Malatya yı Memluk Emiri Mintaş tan teslim almaya giderken şehir yakınında yanına gelen Akkoyunlu Ahmet Beyin kendisinden af dilemesi, sadakatini ispat için kardeşi Kara Yülük Osman ı yanına rehin bırakmasıdır 3. Daha sonra Osman Bey, Kadı nın hizmetinde önemli işler başardı. 2 Akkoyunlu Beyi ile kurduğu sıhri bağın faydasını gören Alexios, kız kardeşinin birini ordu ve havalisinin hakimi Bayram Beyin oğlu Hacı Emir le evlendirirken,üçüncü kız kardeşini de Niksar Bölgesi hakimi Tacettin Beyle evlendirerek Türk beylerinin saldırılarından korunma siyasetini sürdürmüştür. Bu tercihini daha sonra da sürdüren Alexios dördüncü kız kardeşini de Kara Yülük Osman la evlendirdi. Bk. F. Sümer, Akkoyunlular, Türk Dünyası Araştırmaları, sayı 40, İstanbul 1986, s. 4. 3 Aziz Bin Erdeşir-i Esterabadi, Bezm u Rezm, Terc. Mürsel Öztürk, Ankara 1990, s.323; Tihrani nin rivayetine göre ise, Kara Yülük Osman Karakoyunlulara ve Mutahharten e karşı verilen mücadelede gösterdiği şecaatten dolayı kendini kıskanan kardeşlerinin şerrinden Kadı ya sığınmıştır. Bk. Ebu Bekr-i Tihrani, Kitab-ı Diyarbekriyye, Terc. Mürsel Öztürk, Ankara 2001, s. 38-39.

78 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 Akkoyunlu Beği nin Sivas hâkimine karşı tutumunu değiştirmesinde babasının ölümünden sonra (1389) eski müttefiki Mutahharten in aralarındaki ittifakı bozarak üzerine saldırmasının etkili olması ihtimali yüksektir. Karşı saldırıda Kadı Burhaneddin in müttefiki Akkoyunlular ile baş edemeyeceğini anlayan Erzincan Emiri bu defa Karakoyunluların beği Kara Mehmet ten yardım istemişti. İki Türkmen boyu arasındaki ezeli düşmanlığın bölgedeki güçler tarafından biliniyor olması, bu gibi durumlarda düşman kardeşlerin muhasım güçler tarafından istismar edilmelerine neden oluyordu. Bu gerçekten hareket eden Mutahharten, üzerine gelen Akkoyunlu kuvvetlerini Karakoyunlu Türkmenlerinin yardımıyla ağır bir bozguna uğratmayı başardı 4. Mutahharten-Karakoyunlu ittifakı Akkoyunluları Kadı Burhaneddin Ahmed e daha da yaklaştırdı. Ahmet Bey, kardeşleri ile Sivas hâkiminin hizmetine girmişti. Onları çok iyi karşılayan Kadı büyük lütuf ve ihsanlarda bulunduğu gibi, Akkoyunlu beyine hilat da giydirmişti. Anadolu daki kuvvetler dengesinde daima kendilerine terazinin farklı kefelerinde yer arayan düşman kardeşler, şimdi Sivas Hâkimi ile Erzincan Emiri arasındaki mücadelelerde yerlerini almışlardı. Yukarıda da ifade edildiği gibi şartlar Akkoyunluları Kadı ya, Karakoyunluları da Mutahharten e yaklaştırmıştı. 1389 yılında peş peşe gerçekleşen Akkoyunlu Kutlu Beyin ve Karakoyunlu Kara Mehmet in ölümlerine rağmen, atalarından intikal eden düşmanlığı, yerlerine geçen oğulları Ahmet Bey ve Kara Yusuf Beyler bir süre daha babalarının müttefiklerine sadık kalarak sürdürmeyi tercih ettiler. Bu birliktelik taraflar arasında zaman zaman yaşanan ağır hadiselere rağmen, gözetilmek zorunda kalınan güçler dengesinden dolayı zorla da olsa yürütülmüştür. Mesela Akkoyunlu Beyi metbuunun aleyhine onun Artukâbâd da bulunduğu sırada isyana teşebbüs ettiği, kardeşi Hüseyin Beyin ise Kadı nezdinde ondan şikayetçi olduğu, hatta Ahmet Beyin Kazabâd denilen yerde üstü kapalı bir şekilde Kadı yı tehdit ettiği fakat yeniden ona yakınlaşmak zorunda kaldığı, 1393 yılında da Amasya konusunda Sivas hâkimini tahrik ve teşvik ederken Amasya hâkimi ile onun aleyhine iş birliği yapmaya çalıştığı gibi olayların hepsi Kadı Burhaneddin 4 Sümer, age., s. 7.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 79 tarafından bilinmesine rağmen, onları kendine düşman etmemek ve var olan kuvvetler dengesini gözetmek adına görmezlikten gelinmiştir 5. Kara Mehmet in ölümünden sonra Mutahharten Karakoyunlular ile ittifakı sürdürmüştür. Kara Yusuf un Akkoyunlu topraklarına saldırmak için kendisine gönderdiği elçi ve mektuplardan memnuniyet duymuş, gittikçe gücü ve nüfuzu artan Kara Yülük Osman a karşı o da Karakoyunlu beylerine elçi ve mektuplar göndererek hem aradaki ittifakı canlı tutmaya hem de ihtiyaç duyduğunda onların yardımını almaya özen göstermiştir. Fakat bu çabalar Enderis denilen yerde Akkoyunlularla vuku bulan savaşta Kara Yusuf un onlara esir düşmesine ve Mutahharten in de kaçarak güçlükle Erzincan a ulaşmasına engel olamamıştı. Daha sonra Erzincan emirinin Murat Irmağı kıyısındaki Gülüşkerd de giriştiği telafi muharebesi de Kara Yülük Osman lehine sonuçlandı 6. Anadolu daki kuvvetler dengesinin bu minval üzere bir müddet daha devam ettiği anlaşılmaktadır. Mesela Kadı Burhaneddin Ahmet ile Akkoyunlu beyleri arasında yaşanan gerginliğe rağmen, onların diledikleri af ve sundukları bağlılık Kadı nezdinde kabul görmüş, Türkmenlerin elinden zorla alınan malları iade edilmiş, yurtlarına dönmelerine de izin verilmişti. Bu sırada Kara Yülük Osman Beyin hala ağabeyi Ahmet Bey ile birlikte olduğu görülmektedir. Kadı nın kendine iltica eden Akkoyunlulara Tokat bölgesini yurtluk olarak tahsis ettiği de bilinmektedir. Hatta 1395 yazında birlikte Erzincan a düzenledikleri seferlerle şehri bir ay süreyle yağmaladılar, bu yağma seferleri sırasındaki hizmetleri karşılığında Kadı Bayburt a kadar olan bölgeyi Akkoyunlu Ahmet Beye ikta etti 7. Mutahharten in toparlanma gayretlerine karşı yeniden Erzincan üzerine yürüdüğü sırada Kara Yülük Osman ın ağabeyi Ahmet Beyden, dolayısıyla kendi itaatinden ayrıldığını işiten Kadı derhal üzerine yönelmiş, Osman Bey kaçmayı tercih edince onu takip 5 Bezm u Rezm, s. 342 vd.; Yaşar Yücel, Kadı Burhaneddin Ahmet ve Devleti, Ankara 1970, s, 153. 6 Diyarbekriyye, s. 37-38. 7 Bezm u Rezm, s. 437.

80 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 etmeyerek 8, gerçek amacı olan Mutahharten kuvvetleri üzerine yürümüş ise de Pulur da cereyan eden savaşta Erzincan kuvvetlerine yenilmiştir 9. 1396 yılına rastlayan olaylar zinciri içinde Timur un hareketinden haberdar olan Akkoyunlu Ahmet Beyin Diyarbakır-Malatya civarına çekilerek buralarda giriştiği yağma ve talan hareketi Kadı tarafından önlendi. Zoraki şekline dönüşen birlikteliğin devam ettiğini Kadı nın Karamanlılara meyleden Kayseri valisi Şeyh Müeyyed in etkisiz hale getirilmesinde Osman Beyin de kendisiyle birlikte olduğundan anlıyoruz 10. Fakat aralarında önceki olaylardan dolayı çok ciddi güven bunalımı olan taraflar bu olaylar sırasında ayrılığı derinleştirecek yeni bir sıkıntı daha yaşayacaklar. Asi vali Şeyh Müeyyed çekildiği iç kaleden Osman Beyin kendisine verdiği can güvenliği teminatı üzerine çıkarak teslim olacak, fakat daha sonra Kadı tarafından bu güvenceye itibar edilmeyerek öldürülecektir 11. Bu hadiseden bir süre sonra yaylak meselesi yüzünden yaşanan bir ihtilafa yahut bir vergi anlaşmazlığına hiddetlenen Sivas Hâkimi, ihtiyatsızca üzerine yürüdüğü Akkoyunlu Beyi Kara Yülük Osman a yenilerek esir düşecek ve onun tarafından öldürülecektir (1398) 12. 3. Timur Döneminde Akkoyunlu ve Karakoyunlu Mücadeleleri Anadolu da Kadı Burhaneddin Ahmet ve Mutahharten ekseninde cereyan eden mücadelelerde Akkoyunlular Kadı nın, Karakoyunlular da Mutahharten in yanında yer alarak bir birlerine karşı ezeli düşmanlıklarını sürdürmüşlerdir. Horasan seferinden sonra 1386 yılında Batı İran üzerine yürüyen Timur, 1387 kışında Karabağ da tamamladığı savaş hazırlıklarının ardından Doğu Anadolu üzerine 8 Aynı eser, s. 439. 9 Aynı eser, s. 440-442. 10 Aynı eser, s. 461-464. 11 Kadı nın kendi güvencesindeki Müeyyed i öldürmesine kızan Kara Yülük Osman Beyin onun katından ayrıldığını, ancak sıkı bir takibe maruz kaldığını anlayınca Karabel denilen yerde savaşmak zorunda kaldığı eski metbuunu pusuya düşürerek elde ettiğini ve öldürdüğünü kaydeder, Bk. Diyarbekriyye, s. 40. 12 Yücel, Kadı Burhaneddin..., s. 156-157.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 81 yürüdüğü zaman karşısına çıkan Karakoyunlu Beyi Kara Mehmet in kuvvetleriyle mücadele etmek zorunda kalmıştı. Kara Mehmet in oğlu Mısır Hoca nın idaresindeki mukavim Avnik Kalesi ni şimdilik geride bırakarak Erzurum a gelen Timur ciddi bir zorlukla karşılaşmaksızın şehri ele geçirdi. Çapakçur Suyu kenarında ordugahını kurduktan sonra oğlu Miran Şah idaresinde bir kuvveti Kara Mehmet üzerine gönderdi. Bölgedeki dar geçitleri tutan Karakoyunlu Beyi, üzerine gelen Timurlu kuvvetlerini bozguna uğrattı, Lala Hoca ve Şah Melik gibi Timur un kıymetli komutanlarını öldürdü. Ona karşı şimdilik işinin zor olduğunu anlayan Timur, ülkesinin doğusunda beliren daha aciliyet arz eden işlerle meşgul olmak üzere Anadolu dan ayrılmak zorunda kaldı. Onun Azerbaycan ve Doğu Anadolu ya ilk gelişi sırasında yaşanan olaylar, bu coğrafyada daha sonraki siyasi şekillenmelerin habercisi gibiydi. Timur un yeniden gelmek üzere ayrıldığı Anadolu daki olaylara yukarıda temas edildi. Onun ayrılışının ardından Azerbaycan da Karakoyunlular ile Celayirler arasında Türkmenlerin lehine cereyan eden mücadeleler yaşandı. 1393 yılında tekrar batıya yönelen Timur, Irak-ı Arab ı ele geçirdikten sonra Memluk Sultanının yanında diğer Anadolu feodal beyleri ile Karakoyunlu ve Akkoyunlu beylerine de haber göndererek onlardan kendisine itaat etmelerini istedi. Bu isteğe Erzincen Hâkimi Mutahharten ve onun müttefiki Akkoyunlular, Karaman-oğlu Alaaddin Bey (I. Bayezıt la arası açıktı), Dulkadir-oğlu Suli Bey (Memluk Sultanının düşmanıydı) gibi Anadolu daki dengelerde kendilerini zayıf hissedenler onu bir kurtarıcı gibi görerek olumlu cevap verdiler. Memluk Sultanı gönderilen elçiyi öldürmek suretiyle olumsuz cevap verirken, ona muhalif cephede Osmanlı Sultanı Bayezıt ile birlikte Kadı Burhaneddin de yer almıştı. Kadı nın girişimiyle mümkün olursa kendisinin de dahil olduğu Memluk-Altınordu-Osmanlı eksenli bir ittifak zinciri oluşturma çabaları dikkat çekmektedir 13. Karakoyunlular daha Anadolu ya ilk gelişinde onun kuvvetlerine karşı savaşmış, bu tutumlarında şimdi de bir değişiklik olmamıştı. Lakin muhalifler kendi aralarında bir ortak cephe oluşturamadılar. 13 Bezm u Rezm, s.411-426

82 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 Muhaliflerin bir araya gelememesi Timur un ilerleyişini kolaylaştırdı. O Dicle Nehri ni geçtiğinde kendisine olumlu cevap verenlerden olan Erzincan hâkimi Mutahharten, yanında kuvvetleri ve kıymetli hediyeler olduğu halde kendisine katıldı. Re sü l-ayn a geldiğinde büyük bir kuvvet tanzim ederek, babası Kara Mehmet ten devraldığı düşmanlığı sürdüren Kar-koyunlu Beyi Kara Yusuf üzerine gönderdi 14. Kendisi Mısır Hoca nın idaresindeki Avnik Kalesi ni muhasara etti. Mutahharten in de yardımıyla 43 gün süren zorlu bir kuşatmanın ardından kaleyi ele geçirdi 15. Buranın idaresini emirlerinden Atlamış a verirken, teslim olmak zorunda kalan Karakoyunlu prensi Mısır Hoca yı Semerkand a gönderdi (1394) 16. Kendisi de Anadolu üzerindeki tasavvurlarını şimdilik kaydıyla tehir ederek Altınordu hanı Toktamış üzerine yürümeye öncelik verdi. Timur un ayrılmasından hemen sonra harekete geçen Kara Yusuf Onun Van havalisine bıraktığı İzzeddin Şir adlı emiri kendisine tabi olmaya mecbur etmiş, yanındaki 400 atlıyla İzzeddin in yardımına gelmeye çalışan Timur un Avnik e bıraktığı Atlamış ve kuvvetlerini onlar Erciş ovasındayken düzenlediği bir gece baskınıyla perişan etmiş, ele geçirdiği Atlamış ı Memluk Sultanı Berkuk a göndermişti 17. Timur, Toktamış ı ağır bir yenilgiye uğrattıktan ve Hindistan seferini de başarıyla tamamladıktan sonra 1399 da yeniden batıya yöneldi. Şimdi Anadolu da şartlar öncekilere göre çok daha müsait hale gelmişti. Çünkü buradaki Timur muhalifleri daha sonra yaşanan olayların da etkisiyle (Kadı nın Akkoyunlu beyi tarafından öldürülmesi üzerine topraklarının Bayezıt tarafından alınması, Osmanlı kuvvetlerinin güneye doğru ilerlemesinin Memluk sultanlığını rahatsız etmesi gibi) bir araya gelemediler 18. Timur gelmeden önce Anadolu da yaşanan bu önemli olaylar sırasında Kadı yı öldüren Kara Yülük Osman korkuya kapılarak Mutahharten e sığınmıştı. Osmanlı Sultanından çekinen Erzincan Emiri onu memnuniyetle karşılamış ama Akkoyunlu Beyi onun himayesini kafi görmeyerek Mısır sultanına müracaat etmişti. Berkuk tarafından da hoş 14 Nizameddin Şami, Zafernâme, Terc. Necati Lugal, Ankara 1949, s.146. 15 Yaşar Yücel, Mutahharten ve Erzincan Emirliği, Ankara 1982, s. 28-31. 16 Faruk Sümer, Karakoyunlular, Ankara 1984, s. 57. 17 Faruk Sümer, Karakoyunlular, İA., c. 6, s. 296-297. 18 Bezm u Rezm, s. 411 vd; Yücel, Kadı Burhaneddin..., s. 121 vd.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 83 karşılanarak 50 bin dirhem gümüş akçeyle ödüllendirilmiş, fakat onun kısa bir süre sonra ölümü üzerine yerine çocuk yaştaki oğlu Ferec in geçmesi Türkmen beyinin bu istikametteki itimadını da sarsmıştı 19. Yaptığı işin büyüklüğünden çekinerek güvenli bir liman arayan Osman Beyin imdadına bu sırada Karabağ a gelerek ordugahını kuran Timur yetişti. Mutahharten in tavassutu ile 1399 da onun huzuruna varan Türkmen Beyi memnuniyetle kabul görmüş, bu ittifak şimdiye kadarki sürece de çok uygun düşmüştür. Zira her iki tarafın da Anadolu daki düşmanları aynıydı 20. Timur un Azerbaycan a gelmesi ve Emirzade Rüstem komutasında Bağdat üzerine bir kuvvet sevk etmesi muhalifleri de arayışa yöneltti. Bağdat Hâkimi Ahmet Celayir buradan kaçarak Musul da bulunan Karakoyunlu Beyi Kara Yusuf un yanına geldiğinde onun tarafından memnuniyetle karşılandı. Birlikte Bağdat üzerine yürüdüler ve şehre sahip oldular. Lakin komutasındaki kuvvetlerle Timur un Bingöl yaylağına kadar ilerlemesi ve oradan da Sivas üzerine yürüme niyetinde olduğu haberinin ulaşması, Bağdat ta bulunan Kara Yusuf ve Ahmet Celayir i korkuttu. Onun oradan Suriye sınırına yönele bileceği ve kendilerini kuşatacağı ihtimalini düşünen ikili Memluk sultanının yanına gitmeye karar verdiler. Ancak sultanın Halep naibi Demirtaş onlara geçiş izni vermeyince savaşmak zorunda kaldılar 21. Gelişmeler bu istikamette yollarını kapatınca (araları açılarak birbirleriyle mücadele etmiş iseler de) Osmanlı padişahı I. Bayezıt a sığındılar. Timur un Anadolu ya gelişi ile birlikte bu coğrafyada siyasi denge onunla Osmanlı Padişahı I. Bayezıt ekseninde şekillenmeye başladı. Şimdiye kadar olduğu gibi Akkoyunlu ve Karakoyunlu Türkmen beyleri de bu şekillenmede karşıt saflarda yerlerini almakta gecikmedi. Yanında Akkoyunlu Kara Yülük Osman ve Mutahharten olduğu halde Sivas üzerine yürüyen Timur, şehri ele geçirdikten ve buradaki Osmanlı askerlerini katlettikten sonra 19 M. Halil Yinanç, Akkoyunlular mad. İA, c. I, s. 256-257. 20 İsmail Aka, Timur ve Devleti, Ankara 1991, s.20. 21 K.Yaşar Kopraman, el-aynî nin İkdu l-cuman ında XV. Yüzyıla Ait Anadolu Tarihi İle İlgili Kayıtlar, A.Ü. DTCF, Ortaçağ Tarihi Kürsüsü Doktora Tezi, Ankara 1971, s. 75.

84 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 güneye yönelirken, I. Bayezıt ta yanına Kara Yusuf ve Ahmet Celayir i alarak Erzincan üzerine yürüyor, karşı duramayacağını anlayan Erzincan Emiri teslim olmak zorunda kalıyordu 22. Bundan sonra Kara Yusuf un iadesi meselesi Osmanlı Padişahı ile Timur arasındaki gerginliğin görünürdeki en önemli sebebi olduğu gibi, ikisi arasında 1402 yılında Ankara da gerçekleşen savaşın da en önemli nedenlerinden biri olacaktır. Kara Yusuf ise, savaşın ardından Timur Kayseri ye doğru yönelince Osmanlı ülkesinden ayrılarak kendi topraklarına dönmüş, daha sonra üzerine gelen Timurlu kuvvetleri ile 1403 yılında Nehrü l Ganem denilen yerde savaşmış, sayıca üstün olan bu kuvvetlere yenilince kaçmak zorunda kalmış, Dımaşk hâkimi Şeyh Mahmudi ye sığınarak canını kurtarmıştı 23. Bir süre sonra Ahmet Celayir de aynı yolu takip etti ve Memluklere sığındı. Onları siyaseten de takip eden Timur, Sultan Ferec e uyguladığı baskı sonucu onun emriyle Şam naibine ikisini de tutuklatmış ve öldürülme emrini verdirmişti. Naib onları tutukladı ise de öldürülmelerine dair emri uygulamadı. Bir yıl sonra Naib, Halep valisi ile birlikte Farac a isyan edince kendilerinden yararlanılmak üzere tutuklular serbest bırakıldılar. Hakikaten asilere yardımcı oldular ama başarılı olamadılar. Kara Yusuf 1405 yılında yeniden topraklarına döne bildi 24. 4. Şahruh Zamanında Akkoyunlu ve Karakoyunlu Mücadeleleri Karakoyunlu Beyi Kara Yusuf, Timur a karşı gelerek onunla çetin bir mücadeleye tutuşmak ve daha önce sahip olduğu bir çok şeyi kaybetmek zorunda kalırken, rakibi Akkoyunlu Beyi Kara Yülük Osman tabi ve yardımcı olmayı tercih etmek suretiyle temsil ettiği topluluk ve kendi adına önemli kazançlar sağlamıştı. Timur 1403 yılında Anadolu dan ayrılırken bütün Diyarbakır ve havalisinin emaret menşurunu Osman Beye veriyor, o da bu güçle ağabeylerinin emri altındaki Akkoyunlu cemaatlerinin tamamını kendi idaresinde toplayarak, Amid merkez olmak üzere devletini kuruyor, zamanla El 22 Yücel, Mutahharten..., s. 46-47. 23 Şami, age., s. 348. 24 Diyarbekriyye, s. 47; Sümer, Karakoyunlular, İA, s. 298.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 85 Cezire, Doğu Anadolu nun tamamıyla İran topraklarının batısına da hâkim olup, emaretten imparatorluğa terfi ediyordu 25. Zor olanı tercih eden Kara Yusuf 1405 kışını Musul da geçirdikten sonra, baharın Hısnkeyfa ile Mardin arasında bir yerde Akkoyunlu Kara Yülük Osman Bey ile savaşmış, fakat tarafların birbirine kesin üstünlük sağlayamaması üzerine bir antlaşma yapılmıştı 26. Bu muhaberata ve iyi niyetli ilişkilere rağmen iki Türkmen topluluğu arasındaki mücadeleler ilerleyen zaman içinde daha da kızışarak devam etmiştir. Bu gelişmelerden sonra Kara Yusuf eski topraklarından Van ve Avnik e sahip olurken 27, Timur tarafından Azerbaycan ve Irak-ı Arap hükümdarı tayin edilen Miranşah-oğlu Ebu Bekir ile amansız bir mücadeleye tutuşmuş, Nahçivan batısındaki ilk karşılaşmada onu ağır bir bozguna uğrattıktan sonra Tebriz e hâkim olmuş (1407), ilk yenilginin ardından Sultaniye ye çekilen Ebu Bekir, üzerine gelen Karakoyunlu kuvvetlerine karşı ne bu şehirde tutuna bilmiş, ne de Şenb-i Gazan denilen yerde gerçekleşen muharebeyi kazana bilmişti. Elde ettiği askeri başarılar sayesinde Kara Yusuf Azerbaycan ın yanında Sultaniye, Kazvin gibi batı İran şehirleri ile birlikte Doğu Anadolu da Van, Bitlis ve Muş gibi şehirlere de hâkim olarak yeniden devletini kurmayı başarmıştı 28. İki Türkmen beyinin bu şekilde şarkta giderek güçlenmeleri düşmanlıklarının devamını mucib olmuştur. Her ikisi de teşkilatlandıktan sonra aralarındaki ilk ciddi mesele artık iyice köhnemiş olan Mardin deki Artuklular yüzünden çıktı. Kara Yülük Osman zayıflamış olan Artuk-oğullarının Mardin deki kalıntısına son vermek üzere şehri muhasara etmiş, onunla başa çıkamayacağını anlayan Melik Salih Kara Yusuf a haber salarak ondan yardım istemiş, çağrıyı memnuniyetle kabul eden Karakoyunlu Beyi, 25 Yinanç, agm., s. 258. 26 Tihrani nin rivayetine göre Yusuf Bey, elçi göndererek Kara Yülük Osman Beye her ikimiz de Türkmeniz, aramızda döğüşeceğimize sen Rum a (Osmanlıya) ve Suriye ye (Memluklere) ben de Çağataylılar (Timurlular) gibi düşmanlarımızla meşgul olalım şeklindeki haberini iletmiştir. Bk. Diyarbekriyye, s. 48-49. 27 R. Gonzales de Clavijo, Kadis ten Semerkand a Seyahat, Terc. Ömer Rıza Doğrul, İstanbul 1993, s. 115. 28 Sümer, agm., s. 298.

86 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 yanına mahalli beyleri de alarak Kara Yülük ün üzerine yürümüştü. Mukavemet gösteremeyen Akkoyunlu Beyi çekilirken, şehri ele geçiren Kara Yusuf Bey buranın idaresini kendi emirlerinden birine bırakırken, Melik Salih i Musul un idaresine tayin etti. Böylece bölgede üç asrı aşkın bir süreden beri devam eden Artuk-oğulları sülalesinin hâkimiyeti 1409 yılındaki bu olaylarla son buldu 29. Kara Yusuf bundan sonra Şeki ve Şirvan üzerine kuvvetler göndererek buraları yağmalatmış, kendisi de Erzincan hâkimi Şeyh Hasan ı 40 günü aşan zorlu bir muhasaradan sonra yenilgiye uğratmış, onu bertaraf ettikten sonra şehrin idaresini emirlerinden Pir Ömer e vermişti. O Anadolu ve Kafkasya da bu işlerle uğraşırken kader arkadaşı Ahmet Celayir Tebriz e girmiş, şehri garet ederek halkı da katliama tabi tutmuştu. Haberi duyar duymaz derhal Tebriz e yürüyen Kara Yusuf, Celayirli kuvvetlerini bozdu ve Ahmet Beyi esir etti. Bizzat onun elinden Azerbaycan ın oğlu Pir Budak a, Irak-ı Arabın da diğer oğlu Şah Muhammed e verildiğine dair birer yarlığ aldıktan sonra arkadaşını öldürttü 30. Ardından Ahmet Celayir e yardıma gelen Şirvan Hâkimi Şeyh İbrahim i esir alarak Erciş e göndermiş, oğlu Şah Muhammed i Bağdat ın fethiyle görevlendirirken, diğer oğlunu topladığı bir mecliste sultan ilan etti. 1412 yılında oğlunun şerefine Muş ovasında bir toy tertip etmeyi de ihmal etmedi 31. Toydan sonra Amid-Ergani üzerine yürüyünce karşısına çıkan Akkoyunlu Beyini bir daha bozguna uğrattı. Ancak Şahruh un Tebriz üzerine yürüdüğü haberini alınca Doğu Anadolu da daha fazla kalamadı. Tebrize dönerek önce aleyhine oluşan Kafkas ittifakına (Şirvan Hâkimi, Gürcü Kralı ve Şeki Valisi) haddini bildirdi, sonra Şahruh tehlikesine karşı tedbirler almaya çalıştı 32. Şahruh un batıya doğru hareketi Karakoyunlular için çok ciddi bir tehditti. Bunun bilincinde olan Kara Yusuf derhal merkezi Tebriz e çekilerek önlemler almaya çalışıyordu. Onun doğudaki bu hassas durumundan yararlanan Akkoyunlu Beyi Kara 29 Diyarbekriyye, s. 53-54; Osman Turan, Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi, İstanbul 1980, s.199; M. Fuad Köprülü, Artuk Oğulları, İA, c. I, s. 619. 30 Hasan Bey Rumlu, Ahsenü t Tevarih, s. 16a-17b. 31 İsmail Hakkı Uzunçadşılı, Osmanlı Devleti Teşkilatına Medhal, Ankara 1984, s. 268-269. 32 Aka, age., s. 59-64.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 87 Yülük Osman Anadolu da harekete geçerek Erzincan ı kuşatmış ve çevresini yağmalatmıştı. Şehrin Kara Yusuf adına hâkimi Pir Ömer Osman Bey ile başa çıkamayacağına anlayınca metbuu Kara Yusuf Beyden yardım istedi. Bu talebe Karakoyunlu Beyi oğlu İskender in maiyyetine verdiği kuvvetleri bölgeye sevk etmek suretiyle cevap verdi 33. Bu haberi duyan Kara Yülük, yağmaladığı malları da bırakarak kaçmayı tercih etti. Fakat onun kısa bir süre sonra bu defa Mardin i yağmalaması haberini alan Kara Yusuf, bizzat Tebriz den hareket ederek Akkoyunluların merkezi Amid üzerine yürüdü. Osman Bey yine kaçmayı tercih ederek Memluk topraklarına geçmişti. Fakat peşine düşen Kara Yusuf onu Memluk topraklarında da takibe devam ederek, yetiştiği ana kuvvetlerini Mercidabık denilen yerde bozguna uğrattı ve ağırlıklarını yağmalattı (20 Eylül 1418) 34. Kaçan Osman Bey, Halep naibine iltica etti. Onun Memluk sultanlığınca korunmasına kızan Kara Yusuf, Antep ve Bire gibi Memluk şehirlerini yağmalattı. Buna kızan Memluk idaresi ona karşı bir harp açma hususunu gündeme getirmiş ise de bu gerçekleşmemiştir. 1419 yılında Kara Yusuf un Erzincan valisi Pir Ömer Kemah üzerine yürüyerek, buranın hâkimi Kara Yülük Osman ın oğlu Yakub u esir etti ve Tebriz e Karakoyunlu Beyine gönderdi. Fakat Akkoyunlu Beyinin bu davranışını cezasız bırakmayacağından korkarak metbuundan yardım istedi. Valisinin yaptıklarından memnun olan Kara Yusuf ona istediği yardımcı kuvvetleri gönderirken 35, kendisi de Bağdat hâkimi Şah Mehmet in isyanını bastırmak üzere bu istikamete yürüdü. Kendisi Bağdat ta düzeni yeniden sağlamaya çalışırken, durumdan yararlanan Kara Yülük, Karakoyunlu yardımcı kuvvetlerine rağmen yapılan muharebeyi kazandı. Olayların müsebbibi ve oğlu Yakub a yaptıklarından dolayı aile hasmı Pir Ömer i öldürtmek suretiyle intikamını aldı. Tabi bu başarısı Tebriz de tutsak olan oğlunu geri getirmedi. Hatta bu tutumuyla Kara Yusuf u kızdırması dolayısıyla oğlunun öldürülmesine sebep olabilirdi. Karakoyunlu Beyi Pir Ömer in ve komutanlarının öldürülmesine kızmış olmakla birlikte mutedil davranmayı 33 Diyarbekriyye, s. 52-53. 34 Sümer, agm., s.300. 35 Diyarbekriyye, s. 54-55.

88 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 tercih etmiş, öldürülen valisinin yerine oğlu Ebu Said i tayin etmekle iktifa etmiştir (1420) 36. Karakoyunlu Beyinin Erzincan da olanları mutedil karşılamasında doğuda beliren Şahruh gailesinin etkisi büyüktü. Zira Timur-oğlu gönderdiği elçisi vasıtasıyla Sultaniye ve Kazvinin iadesini istiyor, kendisinin metbu tanınması şartıyla ancak onun Azerbaycan, Irak-ı Arap ve Doğu Anadolu topraklarındaki hâkimiyetine onay vereceğini teklif ediyordu. Kara Yusuf bu teklifi reddetti, Şahruh ta 200 bin kişilik ordusuyla onun üzerine yürüdü 37. 50 bin kişilik kuvvet toplaya bilen Türkmen Beyi, sayıca azlığından ve hastalığından korkmayarak ona doğru harekete geçti. Lakin iki ordu karşılaşamadan Kara Yusuf Tebriz in güneydoğusunda Saidâbâd denilen yere geldiğinde öldü (13 Kasım 1420) 38. 1389 yılında babası Kara Mehmet öldüğünde ondan Erciş civarında küçük bir emaret devralmıştı. Kendisi ölürken topraklarının sınırları Kazvin den Erzincan a, Gence den Bağdat a kadar uzanıyordu. Ancak Timurlular ve Akkoyunlular ile onun zamanında yaşanan mücadelelerde bir değişiklik olmadığı gibi, ölümüne doğru daha da şiddetlenmiştir. Kara Yusuf ölmeden önce çok sevdiği oğlu Pir Budak ı (Ahmet Celayir in elinden aldığı yarlıgla da desteklemişti) sultan ilan ederek kendine veliaht yapmıştı ama o 1418 yılında ölmüştü. Kendisi öldüğünde de ordugahta diğer oğullarından hiç biri yoktu. Bu durum Şahruh un işine yaradı. Ciddi bir direnişle karşılaşmadan 1421 kışında Karabağ kışlağına kadar ilerledi. Babalarının ölüm haberi üzerine Karakoyunlu şehzadelerinin her biri iktidar arayışı içine girmişti. Anacak daha işin başında kaybedenlerden biri Ebu Said ti. Ölüm haberini işiten Erzincanlılar onu şehirden çıkardılar ve yerine gönülden bağlandıkları Mutahharten in torunu Yar Ali yi geçirdiler. Diğer oğullarının her biri bir vilayette hüküm sürüyordu. Ümerasının ve askerlerinin ekseriyeti Kerkük te bulunan İskender in 36 Rumlu, age., s. 25b. 37 Aka, age., s. 61. 38 İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Anadolu Türk Beylikleri ve Akkoyunlu Karakoyunlu Devletleri, Ankara 1984, s. 180vd.; Sümer, Karakoyunlular, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi (DİA), c. 24, s. 436.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 89 etrafında toplandılar. Daha sonra Karakoyunluların başına geçerek büyük şöhrete kavuşacak olan Cihanşah şimdilik ağabeyi Şah Mehmet le birlikte Bağdat a hükmediyordu. Babasının ölümünün ardından kardeşlerine tercihen Karakoyunluların başına geçen İskender Bey (1420-1438) 39, işlerini yoluna koyduktan sonra fırsattan istifade etmek isteyerek Mardin üzerine saldıran Kara Yülük Osman Bey üzerine yürüdü. Yanında Musul Emiri Yar Ali oğlu Zeynel Bey, Erbil Hâkimi Mirza Ali ve bazı Döğer beyleri bulunuyordu. Nusaybin civarındaki Şeyh Kendi denilen yere gelindiğinde Kara Yülük ün idaresindeki Akkoyunlu kuvvetleriyle karşılaşıldı. Burada iki Türkmen kuvveti arasında gerçekleşen çetin muharebede Akkoyunlular ağır bir bozguna uğratıldıkları gibi beyleri Osman Bey de tutunamayarak kaçmak zorunda bırakıldı 40. Bu askeri başarı Karakoyunluların toparlanmasına ve İskender Beyin de güven kazanmasına yardımcı oldu. Aldığı ağır yenilgiden sonra zor durumda kalan Akkoyunlu Kara Yülük Osman Beyin yardımına Mirza Şahruh yetişti. Zira o sırada Van Gölü civarında bulunan Timurlu Mirzasına gönderdiği elçileri aracılığı ile onu Karakoyunluların üzerine yürümeye teşvik ediyordu. Gerçekten Şahruh un ilerleyişi önündeki en ciddi engel Karakoyunlu mukavemetiydi. Osman Beyin de teşviki ile o Bayezıt Kalesi muhasarasında önüne ilk çıkan İspend i İskender Beyin yanına çekilmeye mecbur ettikten sonra, iki kardeş birleşmiş ve Şahruh a elçi göndererek barış teklifinde bulunmuşlardı. Fakat bu sırada Timur-oğlunun yanında bulunan Kara Yülük ün tahrikleri ağır basmış ve Karakoyunluların bu teklifi reddedilmişti. Çaresiz savaş hazırlıklarına girişen İspend ve İskender Bey kardeşleri en çok düşündüren şey Şahruh un ordusundaki filler olmuştur. Atlarının ilk defa karşılaşacağı bu hayvanlar karşısında huysuzlanmasından endişelenmişler ve bu endişeyi gidermek için şöyle bir hazırlık yapmışlardır: Çamurdan fil heykelleri yaptıkları gibi, saman dolu çuvallarla sarmaladıkları öküzleri fillere benzetmişler ve onlara saldırarak atlarının bu 39 Uzunçarşılı, Medhal, s. 269. 40 Diyarbekriyye, s. 62 vd.

90 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 hayvanlar karşısında alışık olmalarını sağlamışlardır. Hazırlıklarını bu minval üzere tamamlamaya çalışan Karakoyunlular Eleşkirt civarında sayısı 40 bin kişiyi bulan kuvvetleri ile savaş düzeni almıştı. Başta Akkoyunlu Kara Yülük Osman Beyin kuvvetleri olmak üzere Şahruh diğer tabilerinin de katılmasıyla sayısı Karakoyunlularınkinden en az üç kat fazla olan kuvvetleriyle Eleşkirt ovasına geldiğinden iki ordu arasında 1421 Temmuzunun sonunda başlayan savaş üç gün sürmüş, sayıca üstün olan Timur-oğlu ve müttefiklerinin karşısında Karakoyunlu kuvvetleri boyun eğmek zorunda kalmıştır. Şahruh, batıda hâkimiyeti sağladığına inanarak geri dönerken Azerbaycan ın idaresine Akkoyunlu Kara Yülük ün oğlu Ali Beyi tayin etmişti 41. Eleşkirt muharebesinden sonra Kerkük e çekilen İskender, Şahruh un dönüşünü müteakip kardeşi İspend in Azerbaycan üzerine yürüdüğü haberini alınca hemen buraya yönelmişti. O, ağabeyine karşı duramayarak Bağdat a kaçarken duruma hâkim olan İskender Van, Bitlis, Muş gibi yerlerdeki mahalli idarecileri de itaat altına almıştı. Onun 1427-1428 tarihlerinde Kafkasya üzerine bir yağma akını düzenledikten sonra Sultaniye, Kazvin ve Zencan gibi batı İran şehirlerine de hâkim olması Şahruh tarafından düzenlenen seferi anlamsız hale getirmişti. Batı İran dan İskender Bey tarafından kovulan idarecileri vasıtasıyla gelişmelerden zaten haberdar olan Şahruh a müttefiki Akkoyunlu Beyi Kara Yülük Osman da elçiler göndererek hem Karakoyunlu Beyinin giderek güçlendiğinden, hem de Memluk ordusunun Urfa ve havalisine sürekli sefer düzenlediğinden bahsediyor, onu bölgeye yönelik yeni bir sefere çağırıyordu. Bu haberler üzerine bölgeye yeni bir sefere karar veren Şahruh, 100 bin kişilik ordusuyla Herat tan ayrıldıktan sonra Salmas mevkiinde karşılaştığı Karakoyunlu kuvvetleriyle üç gün süren kanlı bir muharebe daha yapmak zorunda kaldı (17-19Eylül 1429) 42. 1420 li yıllarda bölgedeki en amansız rakibi Karakoyunlular Timurlularla mücadele ederken, Akkoyunlu Kara Yülük Osman Bey hem bu mücadeleyi olabildiğince 41 Aka, age., s. 63. 42 Aka, age., s. 68; Sümer, Karakoyunlular, DİA, s. 436.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 91 kızıştırmış hem de ezeli rakibine karşı Timur-oğlunun en sadık müttefiki olmayı ihmal etmemiştir. Karakoyunlu-Timurlu mücadeleleri Azerbaycan ve batı İran topraklarına kayınca olanca gücüyle Anadolu daki mevkiini kuvvetlendirmeye gayret etmiştir. Nitekim Eleşkirt muharebesinin ardından o, Erzincan ı Mutahharten in torunu Yar Ali nin elinden almış, Urfa yı Döğer Yağmur Beyden alarak yeğeni Nur Ali Beye vermiş, Bayburt ve Tercan havalisini elde ederek buraların idaresini de kendi yakınlarına vermişti. Bilahare uzun bir muhasaranın ardından Harput u da elde etti. Onun güneye doğru faaliyetlerinin genişlemesinden rahatsız olan Memluklerin Halep naibi Tağrı Birmiş, Urfa üzerine yürüyerek şehri yağma ve talan halkı da katletmiş, Kara Yülük ün oğlu Habil i tutsak ederek Kahire ye göndermişti. Bu olaylardan sonra taraflar arasında barışla neticelenen bir de savaş olmuştu. Ancak Türkmenlerin barışa riayet etmeyecekleri açıktı. Osman Bey 1432 yılında uğruna eskiden beri Karakoyunlular ile kıyasıya mücadele ettikleri Mardin i Karakoyunlu valisi Nasıreddin in elinden aldı. 1434 yılında da İskender Beyin Kafkasya da Şirvan Şahı ile olan meşguliyetinden faydalanarak Erzurum u kuşattı ve burayı da alarak idaresini oğullarından Şeyh Hasan a verdi 43. Kanlı bir muharebeden sonra Salmas savaşını kazanan Şahruh, Karakoyunlulara karşı yeni bir siyaset uygulamaya başladı. Çünkü düzenlediği askeri seferler amacına ulaştırmıyordu. Bölgeden ayrıldığında hiçbir şey olmamış gibi Karakoyunlu Beyi düzenini yeniden kuruyordu. O yeni siyasetine göre kardeşlerini İskender Beye karşı kışkırtacaktı. Bu maksatla ayrılmadan önce Ebu Said i Azerbaycan a hâkim tayin etti. Fakat o ayrıldıktan sonra kardeşini öldürerek yönetime yeniden hâkim oldu. Şahruh un yeni siyasetine rağmen İskender Bey üstünlüğü bir süre daha elinde tutmayı başardı. Van daki kötü uygulamalarından dolayı yanına çağırdığında kendisinden korkarak Şirvan Şah Halilullah a sığınan oğlu Yar Ali yüzünden Şahruh un üçüncü defa Azerbaycan üzerine yürümek zorunda kaldığını görüyoruz. 1434 yılında Rey şehrine gelen Timur-oğlu Akkoyunlu Cihanşah ı yanına çağırmış, kendisini İskender e karşı destekleyeceği sözünü vermiş, bu söz doğrultusunda oğlu Cuki maiyyetindeki 43 Diyarbekriyye, s. 75-78; Sümer, Akkoyunlular, DİA, c. 2, s. 271.

92 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 kuvvetleri ve tabii Şirvanşah Halilullah ı ona destekle görevlendirerek Azerbaycan daki İskender üzerine göndermişti. Ağabeyi ile arası açık olan Cihanşah bu teklifi memnuniyetle kabul ederek yanındaki kuvvetlerle onun üzerine yürüdü. Baharın gelişiyle birlikte asıl kuvvetleri ile Şahruh da Tebriz e doğru harekete geçmişti 44. Üzerine gelen kuvvetler karşısında tutunamayacağını anlayan İskender selameti Anadolu ya doğru kaçmakta görmüştü. Fakat buna izin vermek istemeyen Timur-oğlu buradaki tabii Akkoyunlu Kara Yülük Osman Beye haber salarak onun yolunu kesmesini bildirmiş, maiyyetindeki kuvvetlerle oğlu Cuki yi takiple görevlendirmişti. Karakoyunlu İskender Bey Erzurum a geldiğinde yolunun Akkoyunlu Beyi tarafından kesildiğini gördü ve ondan yol vermesini rica etti, fakat Osman Bey bunu kabul etmedi. Kuvvetlerinin azlığına rağmen başka çare göremeyen İskender Bey, Akkoyunlu kuvvetleriyle çetin bir muharebeye tutuştu. Kendisi için tam anlamıyla bir ölüm-kalım mücadelesi olan 1435 Ağustosundaki bu savaşta da onları yenmeyi ve yolunu açmayı başardı. Dahası müsademe sırasında kendisinin ve temsil ettiği boyun ezeli düşmanı Osman Bey attan düşerek yaralandı ve daha sonra öldü. Bu muharebe sırasında onun takriben 80 yaşında olduğu rivayet edilmektedir 45. Elde ettiği başarının ardından yolunu açan İskender Bey, takipçilerinin ısrarı üzerine Osmanlı Padişahı II. Murat a sığınmış, Padişah müsafirine gayet iyi davranmış, kendisine Tokat bölgesinde bir ikta tahsis etmiş ise de, Şahruh tehlikesinin geçmesinden bir süre sonra tahsis edilen yerin darlığını bahane ederek Osmanlı topraklarını terk etmiştir 46. Şahruh ise kendine tabi olmayı kabul eden Karakoyunlu şehzadesi Cihanşah ı Azerbaycan a hâkim nasbedip, ona al damgalı mühür vererek ülkeyi imar etmesini ve halkı adaletle yönetmesini tavsiye ederek Herat a dönmüştür 47. Kara Yülük ün ölümü, İskender Beyin Osmanlı Devleti ne sığınmak zorunda kalması ve Şahruh un da bölgeden ayrılması üzerine Akkoyunlu şehzadeleri arasında amansız 44 Aka, age., s.70-71. 45 Diyarbekriyye, s. 78-79; Sümer, Akkoyunlular, Türk Dünyası..., s.14-15. 46 Hoca Sadeddin Efendi, Tacü t-tevarih I, Haz. İsmet Parmaksızoğlu, Ankara 1992, s. 348-350. 47 Mükrimin Halil Yinanç, Cihanşah, İA, c. 3, s. 174.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 93 bir taht mücadelesi başlamış (1435-1444) 48 ; bu mücadelelerden kardeşi Uzun Hasan ın kendisi lehine verdiği büyük destek sayesinde Cihangir Mirza üstün çıkmış ve Akkoyunluların beyi olmuştu (1444-1452). 5. Şahruh un Ölümünden Sonraki Gelişmeler Akkoyunlularla Karakoyunlular arasındaki mücadeleler bir süre sonra Cihangir ile Cihanşah idaresinde yeniden alevlendi. Karakoyunluların Bağdat hâkimi İsfehan Mirza nın Nisan 1445 tarihinde vuku bulan ölümü üzerine bölgeye gelen Cihanşah şehir ve havalisini idaresine almış, Musul ve çevresini ise ağabeyi İskender in çocuklarına ikta etmiştir. Bunlardan Elvend 1448 sonrasında kendisine isyan edince üzerine gönderilen amcasının kuvvetlerine direnmedi ve Akkoyunlu beyi Cihangir e sığındı. Cihanşah ondan asi yeğeninin iadesini istedi fakat red cevabı aldı. Bu cevaba hiddetlenen Karakoyunlu hükümdarı, Erzincan üzerine kuvvet sevk etti. Durumdan yararlanan Cihangir muhalifi Akkoyunlu hanedan bireyleri Şeyh Hasan ın oğlu Bayezıt ile Pilten in oğulları Halil ve İskender Karakoyunlu Beyi Cihanşah tarafını tuttular. Bu durumda Karakoyunlu kuvvetleri Erzincan ı kolaylıkla zaptetti (Ekim 1450) 49. Karakoyunlu Beyi bu başarının ardından Tarhan-oğlu Rüstem Beyi Mardin üzerine gönderdi. Rüstem Bey ile Cihangir arasında iki yıl sürecek kanlı bir mücadele başladı. Bu mücadelelerin kendi topraklarını etkileyeceğinden endişe duyan Mısır sultanlığı bir takım tedbirler almaya çalıştı. Her iki Türkmen beyi de Kahire ye karşı ola bildiğince dikkatli olmaya çalışıyordu. Cihanşah karşısında zor durumda kalan Akkoyunlu Beyi annesi Sara Hatun u ve ve bilahare de küçük yaştaki oğlunu sultana göndererek ondan yardım istiyordu. Cihanşah ta gönderdiği elçileri vasıtasıyla maksadının sultanın 48 Kara Yülük ün yerine oğlu Ali Bey geçmiş, lakin kardeşlerinin ve amcazadelerinin şiddetli muhalefeti ile karşılaşmış, kardeşi Hamza Beyin Amid i ele geçirmesine mani olamamıştı. Erzincan bölgesinde bulunan ağabeyi Yakup un yanına vardığında oğulları Hüseyin, Cihangir ve Uzun Hasan da kendisine katılmış, fakat Hamza Beye karşı bir şey yapamayacağını anlayınca Osmanlı Sultanı II. Murat a sığınmak zorunda kalmıştı. Onun tarafından tahsis edilen İskilip civarında kısa bir süre kaldıktan sonra Erzincan havalisindeki oğullarının yanına döndü. Bk. Aşık Paşa-zade, Tevarih-i Âl-i Osman, İstanbul 1332, s. 246-248. 49 Sümer, Akkoyunlular, Türk Dünyası..., s. 18.

94 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 mülküne zarar vermek olmadığını, halkına iyi davranmayan Cihangir ile mücadele etmek için geldiğini, onu bertaraf ederek sultana ve kendisine muti olacak Şeyh Hasan ın Akkoyunluların başına geçmesini sağlamak istediğini bildiriyor, ve onun aleyhine olmamasını temin etmeye çalışıyordu. Bu arada Çermik ten Ergani ye gelerek burada etrafına kuvvet toplayan ve Cihanşah ın hareketlerini takip eden Uzun Hasan yanında seçme Akkoyunlu beyleri ve kuvvetleri olduğu halde Urfa üzerine yürüyerek şehri ele geçirdi, Cihanşah adına hareket eden amcası Şeyh Hasan ı ve oğlunu yakalayarak öldürttü. Oradan da Karakoyunlu kuvvetlerinin muhasarası altındaki başkent Diyarbakır önlerine gelerek ağabeyi Cihangir in yardımına koştu. Bütün gayretine ve düzenlediği hücumlara rağmen muhasarayı kaldırmaya gücü yetmedi. Bu arada Cihanşah Akkoyunlu şehzadelerine yardım ettiğini tespit ettiği Dulkadir-oğlu Süleyman Bey üzerine kuvvet göndermeyi düşünmüş, fakat bunun Mısır sultanlığında aleyhine doğuracağı aksülameli hissederek vazgeçmiş, mücadelesini yalnız Akkoyunlulara münhasır kılmaya özen göstermişti. Fakat doğuda Timurlu Mirzası Bay Sunkur-oğlu Sultan Babur un doğudaki topraklarına saldırmak üzere 1452 baharında Rey şehrine gediğini haber alınca muhasır olarak tutuğu Cihangir e haber göndererek kendisini metbu tanıması şartıyla barış teklif etti. Onunla başa çıkamayacağı kanaatine varan Akkoyunlu Beyi bu teklifi kabul etti, Cihanşah ın hâkimiyetini kapsayan bir antlaşma yapmak zorunda kaldı (1452) 50. Hatta doğuya giderken batıdan emin olmak isteyen Karakoyunlu Beyi, Cihangir in kızını oğlu Muhammedi Mirza ile tezvic ederek güce dayalı olarak sağladığı antlaşmayı sıhri bağlarla sağlamlaştırmaya çalıştı 51. Bu antlaşma iki kardeş Türkmen topluluğu arasındaki amansız mücadeleye çok kısa bir süre için fasıla vere bildi. Zira şimdiye kadar ağabeyi Cihangir ile birlikte hareket eden Uzun Hasan ın bundan sonra bağımsız hareket ettiğini görüyoruz. Bu sırada Cihanşah ın memleketinin doğusundaki olaylar yüzünden bu istikamete yönelmek zorunda kalması, Hasan Beyin faaliyetlerinde serbestlik sağlamıştı. 50 Sümer, Akkoyunlular DİA, s. 272. 51 Yinanç, Cihan-Şah, İA, s. 177.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 95 Uzun Hasan Bey (1452-1478) Karakoyunlularla yapılan antlaşmadan memnun değildi. Bu yüzden ağabeyinden ayrılarak mücadeleye devam etmeye karar verdi. Tabi bu kararının gereği olarak ağabeyi Cihangir ile girdiği mücadeleyi Amid i ele geçirerek başarıyla tamamladı. Cihangir kardeşine karşı bu defa Karakoyunlu Cihanşah ile ittifak yaptı. Cihanşah 1457 yılında büyük bir orduyu onun yardımına gönderdi ise de Uzun Hasan üzerine gelen bu kuvvetleri Diyarbakır önlerinde ağır bir bozguna uğrattı. Bu zaferi Akkoyunlu beylerinin onun etrafında birleşmesini sağladı. Gelişmeleri gören Cihangir, oğullarından Ali Han Mirza yı göndererek kardeşine tâbi olmayı kabul ettiğini bildirmiş, ölümüne kadar (1469) sadakatte kusur etmemiştir 52. Uzun Hasan Beyin Doğu Anadolu daki olaylarda etkili olmaya başladığı tarihlerde batıda Osmanlılar yeniden toparlanarak II. Mehmet in (Fatih) çabalarıyla 1453 yılında İstanbul u fetihle Bizans İmparatorluğuna son vermiş, doğuda da Erdebil Tekkesi nin tarikat reisliğine Şeyh Cüneyd geçmişti (1447). O, şimdiye kadarki geleneksel Erdebil şeyhliğinin ötesinde siyasi emeller beslemiş, bu maksatla bölgenin beşeri atmosferini göz önünde bulundurarak şiiliği tarikatının şiarı haline getirmiş, bölgesindeki siyasi aktörlerle temaslara ve mücadelelere başlamıştı. Şüphesiz Cüneyd in tarikat şeyhliği İstanbul un fethiyle bir tutulacak değildir. Lakin onun siyasi mülahazalarla başlattığı hareket gittikçe büyüyecek ve XV. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Anadolu, İran ve Azerbaycan daki olayların daima bir Safeviyye Tarikatı boyutu olacağından meselenin altı çizilmek istenmiştir. Nitekim daha Şeyh Cüneyd zamanında bu tarikat Akkoyunlu Karakoyunlu mücadelelerinde birincisinin lehine olaylara müdahil olmuştur. Cüneyd in Azerbaycan topraklarında müridlerinin sayısının giderek çoğalması ve propagandalarının Türkmen topluluğu arasında etkili olmaya başlaması Karakoyunlu hükümdarı ve Azerbaycan hâkimi Cihanşah ı rahatsız etmişti. Bu tedirginlikten dolayı uygulanan baskılar sonunda Cüneyd Azerbaycan dan kaçmak zorunda kalmıştı 53. Bundan sonra Cüneyd Karaman-Suriye-Trabzon arasında dolaşarak tarikatının öğretilerini yaymaya çalışırken, bu tarihlerde yolu Akkoyunlu Beyi Uzun Hasan ın 52 Diyarbekriyye, s. 153-160. 53 Walther Hınz, Uzun Hasan ve Şeyh Cüneyd, Terc. Tevfik Bıyıklıoğlu, Ankara 1992, s. 15-16.

96 GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 merkezi Amid e de düştü. Uzun Hasan onu çok hoş karşıladı ve isteği üzerine kız kardeşi Hatice Begüm ile evlenmesine müsaade etti 54. Safeviyye şeyhine yönelik Akkoyunlu ve Karakoyunlu beylerinin izlediği tutum dini saiklerden ziyade siyasi mülahazalara dayanıyordu. Cihanşah onu Azerbaycan dan çıkarırken giderek gücünün artmasından rahatsız oluyordu. Uzun Hasan da merkezi Amid de kendisine hüsn-ü kabul gösterirken sahip olduğu güçten faydalanmayı hesap ediyordu 55. Amid muharebesinden sonra aynı yıl içinde Erzincan ı da topraklarına katan Uzun Hasan, Akkoyunlu cemaatini bir imparatorluğa yükseltme yoluna girdi. Bu maksatla güneyde Dulkadirli beyliği topraklarına ve Eyyübilerin elindeki yerlere seferler düzenlerken, kuzeyde de Çoruh Vadisi boyundaki yerlere ve oradan Gürcüler üzerine yürümeyi ihmal etmemişti. Ancak bu istikamette 1461 yılında Fatih Sultan Mehmed in Trabzon u almasına engel olamamıştı. Uzun Hasan komşu olduğu Osmanlı Devleti nin hızla artan gücü karşısında Trabzon Rumlarıyla 56, Karaman-oğullarıyla, İsfendiyar-oğlu Beyliği ve Venediklilerle ortak bir cephe oluşturmaya çalışmış, fakat kendinden daha dirayetli ve kabiliyetli Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmed e karşı hesabını tutturamadı 57. Uzun Hasan, boyunun ezeli rakibi Karakoyunlu Cihanşah ın İran daki meşguliyetinden faydalanarak Anadolu da Karaman-oğullarına, Dulkadirli Beyliğine, Trabzon Komnenlerine üstünlüğünü kabul ettirdiği gibi, Eyyübilerin elinde bulunan Güney Anadolu vilayetlerini de elde ederek İspir den Urfa ya, Şebinkarahisar dan Siirt e kadar uzanan bölgeyi kendi topraklarına kattı. Lakin onun giderek güçlenmesi rakibi Karakoyunlu Cihanşah ı oldukça rahatsız ediyordu. 54 Aynı eser, s. 27; Şeyh Cüneyd den sonra Safeviyye hareketinin başına geçen Şeyh Haydar da Uzun Hasan Beyin kızı Halime Begüm ile evlenmiş, ondan doğan (1486-87) İsmail, İran da Safevi Devleti ni kurarak bir nevi şeyhlik postundan şahlık tahtına terfi etmiştir. Ayrıca Bk. Tahsin Yazıcı, Şah İsmail, İA, c. 11, s.275. 55 Faruk Sümer, Safevi Devleti nin Kuruluşu ve Gelişmesinde Anadolu Türklerinin Rolü, Ankara 1992, s. 10-11. 56 Adel Allouche, Osmanlı-Safevi İlişkileri, Terc. Ahmet Emin Dağ, İstanbul 2001, s.19. 57 Diyarbekriyye, s. 246.

GÜ, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt 25, Sayı 3 (2005) 75-105 97 Şahruh un ölümünden beri tamamen müstakil hareket etme imkanını elde ederek kuzeyde Kafkasya dan güneyde Irak-ı Arap, Irak-ı Acem Fars ve Kirman ülkelerine hâkim olmuş, batıda ise Van, Bitlis ve Muş a kadarki geniş alanda hâkimiyetini kuran Karakoyunlu Cihanşah bu sahalardaki yerel hâkimlere ve Cihangir e üstün gelmek suretiyle Akkoyunlulara da hâkimiyetini kabul ettirmişti. Bölgedeki dengeler doğrultusunda Timur-oğullarının ezeli düşmanı olduğundan Osmanlı ve Mısır sultanlarının tabii dostu olarak dengeli bir şekilde daima onlarla irtibat halinde olmuştur 58. 6. Uzun Hasan ile Cihanşah Arasındaki Mücadeleler ve Karakoyunluların Sonu Uzun Hasan Beyin kısa sürede toparlanarak bir güç olarak bölgesel dengeleri etkilemesi ve ağabeyi zamanında girilen Karakoyunlu tabiliğinden çıkarak eski metbu Cihanşah a karşı mücadeleyi göze alması, bu defa iki Türkmen topluluğu arasında doğrudan kendilerinin birinci derecede oldukları bir mücadele başlayacaktır. Bu mücadele Cihanşah ın doğudaki meşguliyetleri sırasında Akkoyunlu Beyi nin batıda elde ettiği kazanımları geri almak üzere 16 Mayıs 1467 de Tebriz den hareketle Van Gölü yakınındaki Sökmenâbâd a gelişi ile başladı 59. Görünürdeki sebep ata yadigarı topraklarını ziyaret olup gerçekte ise Akkoyunlulara haddini bildirmeyi amaçlıyordu. O karagahında eğlenceye daldığı sırada Uzun Hasan Beyin 12 bin atlı ile Ilgar a çıkarak kendini takip ettiği haberini aldı. Bu habere çok hiddetlenerek gelişmeyi bir harp sebebi saydı ve ümerasıyla durumu müzakere ettikten sonra onun üzerine yürümeye karar verdi. Cihanşah ın hareketinden haberdar olduktan sonra Uzun Hasan Amid den ayrılarak Harput a gelmiş, kendine bağlı kuvvetleri yanına çağırarak Karakoyunluların hareketlerini takip etmek üzere Kabes yaylağına çıkmıştı. Meselenin diplomatik 58 Fatih Sultan Mehmed le olan muhaberatında ona daima oğlum diye hitap ettiği ve sultanın da kendisine pederim diyerek cevap vermekte bir sakınca görmediği anlaşılmaktadır. Yinanç, Cihan-Şah, s. 185. 59 V. Minorsky, Uzun Hasan, İA, c. 13, s. 91-95; Yinanç, aynı yer.