TÜRKĠYE BÜYÜK M ĠLLET M ECLĠSĠ

Benzer belgeler
T B M M Tutanak Hizmetleri Başkanlığı

ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam

ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİ ÖĞRETMENİ

ANKARA ÇOCUK DOSTU ġehġr PROJESĠ UYGULAMA, GÖREV VE ÇALIġMA YÖNERGESĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, DAYANAK VE TANIMLAR

KALĠTE BĠLGĠLENDĠRME TOPLANTISI SONUÇ BĠLDĠRGESĠ. 18 Temmuz Harran Üniversitesi. Ġktisadi ve Ġdari Bilimler Fakültesi

GeliĢimsel Rehberlikte 5 Ana Müdahale. Prof. Dr. Serap NAZLI

S. NO İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KİŞİ VE KURULUŞLAR

TOBB VE MESLEKĠ EĞĠTĠM

BÜYÜKÇEKMECE ANADOLU LİSESİ

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

Değerli Okurlar; Bu çalıģmalarda emeği geçen çalıģma arkadaģlarıma teģekkür eder, hepinize saygılarımı sunarım. DENĠZ BÜLBÜL KURUM MÜDÜRÜ

T.C. ELAZIĞ VALĠLĠĞĠ ĠL MĠLLĠ EĞĠTĠM MÜDÜRLÜĞÜ. Sıra No Yapılacak Faaliyet Faaliyet Tarihi

TÜRKĠYE BÜYÜK M ĠLLET M ECLĠSĠ

OKULLARDA GELİŞİMSEL ve ÖNLEYİCİ PDR-3. Prof. Dr. Serap NAZLI Ankara Üniversitesi

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞINA BAĞLI EĞİTİM KURUMLARINA ÖĞRETMEN OLARAK ATANACAKLARIN ATAMALARINA ESAS OLAN ALANLAR İLE MEZUN OLDUKLARI YÜKSEKÖĞRETİM

9 MAYIS 2012 TARİHLİ TOPLANTI ÖZETİ

ÖZEL EĞĠTĠM HĠZMETLERĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ KISIM Genel Hükümler

ĠSHAKOL. Ġġ BAġVURU FORMU. Boya Sanayi A.ġ. En Son ÇekilmiĢ Fotoğrafınız. No:.. ÖNEMLĠ NOTLAR

ERDEK KIZ TEKNİK VE MESLEK LİSESİ ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ALANI TANITIM KILAVUZU

T.C. BĠNGÖL ÜNĠVERSĠTESĠ REKTÖRLÜĞÜ Strateji GeliĢtirme Dairesi BaĢkanlığı. ÇALIġANLARIN MEMNUNĠYETĠNĠ ÖLÇÜM ANKET FORMU (KAPSAM ĠÇĠ ÇALIġANLAR ĠÇĠN)

KUPA TEKNĠK BĠLĠMLER MESLEK YÜKSEKOKULUNUN

SAĞLIKTA DÖNÜġÜMÜN TIP EĞĠTĠMĠNE ETKĠSĠ

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ALANI ÇERÇEVE ÖĞRETİM PROGRAMI

T.C TUNCELİ VALİLİĞİ İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ EĞĠTĠM VE ÖĞRETĠM YILI ÇALIġMA TAKVĠMĠ

YÖNETMELİK. Siirt Üniversitesinden: SĠĠRT ÜNĠVERSĠTESĠ YABAN HAYVANLARI KORUMA, REHABĠLĠTASYON UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM

YÖNETMELİK. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinden: MEHMET AKĠF ERSOY ÜNĠVERSĠTESĠ KADIN SORUNLARI UYGULAMA VE. ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

BELEDĠYE BĠRLĠKLERĠNDE EĞĠTĠM ÇALIġMALARI

TÜRKĠYE BÜYÜK M ĠLLET M ECLĠSĠ

T.C. TRABZON VALİLİĞİ EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

ÇOCUK GELİŞİMİ ALANI GENEL BİLGİLER

Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü Özel Yeteneklerin Geliştirilmesi Grup Başkanlığı

T.C. ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ IV. SOSYAL HİZMET EĞİTİMİ ÇALIŞTAYI SOSYAL HİZMET EĞİTİMİNDE YENİ ANLAYIŞLAR VE

Ġngiltere'de Eğitim Sistemi

Kimya Eğitiminde Okul Deneyimi Dersinde Yaşanan Sorunlar ve Çözüm Önerileri Burhan ACARSOY

T.C. KAFKAS ÜNĠVERSĠTESĠ EĞĠTĠM FAKÜLTESĠ KURUM ĠÇĠ VE ANABĠLĠM DALI/BÖLÜMLER ARASI YATAY

T.C. B A Ş B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.0.PPG / NĠSAN 2010 GENELGE 2010/11

MÜHENDĠSLĠK VE DOĞA BĠLĠMLERĠ FAKÜLTESĠ

TÜRKĠYE BÜYÜK M ĠLLET M ECLĠSĠ

ARDAHAN MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ 2012/2013 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI EYLEM PLANI

TÜRKİYE DE KOBİ UYGULAMALARI YMM. NAİL SANLI TÜRMOB GENEL BAŞKANI IFAC SMP (KOBİ UYGULAMARI) FORUMU İSTANBUL

ÖSYS Öğrenci Seçme ve YerleĢtirme Sistemi (LYS BĠLGĠLENDĠRME SUNUSU) 2013-ÖSYS Sunum, arakliogretmenlisesi.meb.k12.tr

2010 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM BÜTÇE KANUNU TASARISI ĠLE 2008 YILI MERKEZĠ YÖNETĠM KESĠN HESAP KANUNU TASARISI PLAN VE BÜTÇE KOMĠSYONU GÖRÜġME TUTANAKLARI

TÜRKĠYE BÜYÜK M ĠLLET M ECLĠSĠ

TÜRKĠYE FUBOL FEDERASYONU GENEL KURUL ĠÇ TÜZÜĞÜ

TÜBĠTAK-BĠDEB. Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji, Matematik) Proje DanıĢmanlığı Eğitimi ÇalıĢtayı Lise-1 (ÇalıĢtay 2011) π Grubu Proje Raporu

YÖNETMELİK. e) Katılımcı: Yeterlilik kazanmak üzere sertifikalı eğitim programına katılan kiģiyi,

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İngilizce Eğitim Programı için gerekli ek rapor

ÖZ DEĞERLENDİRME EYLEM PLANI ŞABLONU- KURUM DÜZEYİNDE Öz Değerlendirme Eylem Planı

BİLGİ EVLERİNDE UYGULANAN ÖĞRENCİ KOÇLUĞU ÇALIŞMALARI

TÜRKĠYE BÜYÜK M ĠLLET M ECLĠSĠ

2007 MALÎ YILI GENEL VE KATMA BÜTÇE KANUN TASARILARI İLE 2005 MALÎ YILI GENEL VE KATMA BÜTÇE KESİNHESAP KANUNU

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Pediatri Bölümü nde Tedavi Gören Çocuklarla HAYAT BĠR ARMAĞANDIR PROJESĠ

S Ö Z A L A N L A R

MUSTAFA KEMAL ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLGĠSAYAR BĠLĠMLERĠ UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ. SÜREKLĠ EĞĠTĠM UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ FAALĠYET RAPORU

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KARAR Öğrenci ĠĢleri Daire BaĢkanlığı nın tarih ve 4027 sayılı yazısı ekindeki Eğitim Komisyonu nun 01 nolu kararı görüģüldü.

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

RESMÎ / ÖZEL TEMEL EĞĠTĠM VE ORTAÖĞRETĠM KURUMLARI DEĞERLER EĞĠTĠMĠ VE SOSYAL KÜLTÜREL ETKĠNLĠKLER USÛL VE UYGULAMA ESASLARI

Aile büyüklerinizi beş yıldızlı yaşam evimizde ağırlıyoruz.

Personel alımları devam edecek

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ SU ÜRÜNLERĠ VE SU SPORLARI. UYGULAMA VE ARAġTIRMA MERKEZĠ YÖNETMELĠĞĠ

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU. Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması ve Ekonomisi

İ Ç İ N D E K İ L E R ENERJĠ VE TABĠÎ KAYNAKLAR BAKANLIĞI - Petrol ĠĢleri Genel Müdürlüğü - Devlet Su ĠĢleri Genel Müdürlüğü

ESAM [Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi] I. Dünya Savaşı nın 100. Yıldönümü Uluslararası Sempozyumu

2. TOPLANTI 11/04/2012 Saat: 14:15

27-28 MAYIS 2010, FEN, EDEBİYAT, FEN-EDEBİYAT, DİL VE TARİH COĞRAFYA FAKÜLTELERİ DEKANLARI (FEFKON) V. TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

TÜRKİYE DAĞCILIK FEDERASYONU KURULLARININ GÖREVLERİNE İLİŞKİN TALİMAT. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Kitap Tanıtımı: İlköğretimde Kaynaştırma

Amaç. Dayanak. Kapsam

O İ Ç İ N D E K İ L E R

Yeni Sınav Sistemi. Yeni Sınav Sistemi (YGS-LYS) 1-YGS (YÜKSEKÖĞRETİME GEÇİŞ SINAVI) Sevgili Öğrenciler:

MENEMEN HALDUN KOŞAY ANADOLU LİSESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI OKUL GELİŞİM PLANI

T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolu Genel Müdürlüğü Planlama Dairesi BaĢkanlığı SAYI : B.18.0.AGM.0.01.

SÜRMENE HALİS ÇEBİ MESLEKİ EĞİTİM MERKEZİ

T.C. ÇANAKKKALE ONSEKĠZ MART ÜNĠVERSĠTESĠ BEDEN EĞĠTĠMĠ VE SPOR YÜKSEKOKULU BEDEN EĞĠTĠMĠ VE SPOR ÖĞRETMENLĠĞĠ BÖLÜMÜ ÖĞRETMENLĠK UYGULAMASI

SIKÇA SORULAN SORULAR VE CEVAPLARI*

ÖZEL SPOR MERKEZLERİNDEKİ İŞLETME SORUNLARININ İNCELENMESİ (Ankara İli Örneği) Doç. Dr. Hakan SUNAY Ankara Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

2012 YILI SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ FAALĠYET RAPORU

YÖNETMELİK. MADDE 3 (1) Bu Yönetmelik 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 14 üncümaddesine dayanılarak hazırlanmıģtır.

T.C. GAZĠANTEP ÜNĠVERSĠTESĠ SAĞLIK HĠZMETLERĠ MESLEK YÜKSEKOKULU MESLEKĠ UYGULAMA YÖNERGESĠ. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

SINIFTA ÖĞRETĠM LĠDERLĠĞĠ

İ Ç İ N D E K İ L E R MĠLLÎ EĞĠTĠM BAKANLIĞI -Yükseköğretim Kurulu -Üniversiteler

T.C. ĠSTANBUL VALĠLĠĞĠ ĠL MĠLLĠ EĞĠTĠM MÜDÜRLÜĞÜ EĞĠTĠM ÖĞRETĠM YILI ÇALIġMA TAKVĠMĠ

Eğitim öğretim yılında açılan BTSO Celal Sönmez Spor Lisesi bu yıl 9. mezunlarını verecektir. Okulumuz kurulduğu ilk yılda 48 öğrenciyle

TALĠM VE TERBĠYE KURULU BAġKANLIĞI. Karar Sayısı : 4 Karar Tarihi : 03/02/2010

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI İSTANBUL

Toplantı No: 1 Tarih: SEKTÖR UYGULAMALARI EĞĠTĠMĠ TAKĠP KOMĠSYON KARARI

SORU VE CEVAPLARLA EVDE EĞĠTĠM

MEB ÖZEL EĞİTİM REHBERLİK ve DANIŞMA HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

BEYOĞLU ANADOLU İMAM-HATİP LİSESİ STRATEJİK PLANI 2012 YILI EYLEM PLANI

AMBULANS VE ACĠL BAKIM TEKNĠKERĠ

T.C. TRABZON VALİLİĞİ EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

ÖĞR.GÖR.DR. FATĠH YILMAZ YILDIZ TEKNĠK ÜNĠVERSĠTESĠ MESLEK YÜKSEKOKULU Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ PROGRAMI

YAŞAM ÖYKÜSÜ. Doğum yeri: Doğum Tarihi: 1. Aile Bilgileri Baba: Adı: YaĢı:

ZİHİN ENGELLİLER SINIF ÖĞRETMENİ

Ölçme ve Değerlendirme Semineri

Transkript:

TÜRKĠYE BÜYÜK M ĠLLET M ECLĠSĠ YASAMA DÖNEM Ġ YASAMA YILI 24 2 (10/136) NO.LU ÜSTÜN YETENEKLĠ ÇOCUKLARIN KEġFĠ, EĞĠTĠM LERĠYLE ĠLGĠLĠ SORUNLARIN TESPĠTĠ VE ÜLKEM ĠZĠN GELĠġĠM ĠNE KATKI SAĞLAYACAK ETKĠN ĠSTĠHDAM LARININ SAĞLANMASI AM ACIYLA KURULAN M ECLĠS ARAġTIRM ASI KOM ĠSYONU TUTANAK DERGĠSĠ 17 Nisan 2012 Salı I

(10/136) NO.LU ÜSTÜN YETENEKLĠ ÇOCUKLARIN KEġFĠ, EĞĠTĠM LERĠYLE ĠLGĠLĠ SORUNLARIN TESPĠTĠ VE ÜLKEM ĠZĠN GELĠġĠM ĠNE KATKI SAĞLAYACAK ETKĠN ĠSTĠHDAM LARININ SAĞLANMASI AM ACIYLA KURULAN M ECLĠS ARAġTIRM ASI KOM ĠSYONU GÖRÜġM E TUTANAKLARI 17 Nisan 2012 Salı ----0---- K O N U Sayfa Üstün yetenekli ve engelli çocuklar hakkında 1:38 Ġ Ç Ġ N D E K Ġ L E R Sayfa BĠRĠNCĠ OTURUM 1:38 Doç. Dr. Hakan SARI (MEB Özel Eğit.ve Rehberlik Hiz. Genel Müdürü) 1:4, 4:5, 6, 7:8, 9, 10:11, 11:12, 13, 14:15, 15:16, 17, 18:19, 23:24, 25, 26:27, 29:32, 33, 36 Fatma Nur SERTER (Ġstanbul) 4:5 Hüsamettin ZENDERLĠOĞLU (Bitlis) 5:6 Mustafa ATAġ (Ġstanbul) 7:8 Tülay SELAMOĞLU (Ankara) 8:9, 20:21, 22:23, 29 Ahmet Duran BULUT (Balıkesir) 9:11 Dilek YÜKSEL (Tokat) 11:12, 23 Necati BĠLGĠÇ (MEB Özel Eğit.ve Rehberlik Hiz. ġube Müdürü) 12:13, 20, 32:33, 34, 35:36, 36 Çiğdem Münevver ÖKTEN (Mersin) 13 Gönül Bekin ġahkulubey (Mardin) 13:14 ġirin ÜNAL (Ġstanbul) 15 Recep GÜRKAN (Edirne) 16 Hüseyin BÜRGE (Ġstanbul) 17 Hülya GÜVEN (Ġzmir) 17:19 Yüksel ÖZDEN (Muğla) 19:20, 24, 25 Prof. Dr. Necate BAYKOÇ DÖNMEZ 21:23, 26, 31, 32, 35, 36:38 Ali HALAMAN (Adana) 23 Temel COġKUN (Yalova) 25:26 II

Mürüvvet BAYRAK (Aile ve Sos. Politika. Bak. Sos. Hiz. 34 Uzmanı) Necdet ĠNAN (Ankara Fen Lisesi Okul Aile Birliği BaĢkanı) 35 Açılma Saati: 15.27 Kapanma Saati: 18.41 III

17 Nisan 2012 Salı BĠRĠNCĠ OTURUM Açılma Saati : 15.27 BAġKAN : Halide ĠNCEKARA (Ġstanbul) BAġKAN VEKĠLĠ : Yüksel ÖZDEN (M uğla) SÖZCÜ : Çiğdem M ünevver ÖKTEN (M ersin) KÂTĠP : Temel COġKUN (Yalova) -----0----- BAġKAN Değerli milletvekili arkadaģlarım, hepiniz hoģ geldiniz. Bugün komisyonumuzun üçüncü toplantısını yapıyoruz. Ġlk konuğumuz, hep birlikte karar verdiğimiz üzere, Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Doçent Doktor Hakan Sarı Beyi ağırlayacağız. Sanıyorum kendisine, aynı zamanda Necati Bilgiç Bey de nezaret ediyorlar. Bu arada, aramızda misafir olarak katılan çok değerli, bu konuda çok kafa yormuģ ve Millî Eğitim Bakanlığının ilk özel eğitim rehberlik hizmetlerinin kurucu genel müdürü olan Profesör Doktor Necati Baykoç Dönmez Hanımefendi var. Hocam bir kendinizi gösterin, bir elinizi kaldırın. Hocam da ileriki günlerde inģallah bizimle birlikte olacaklar hem Osmanlı dönemindeki üstün yetenekli çocuk eğitimleri hem de bu süreçte neler yapılıyor Bu arada Ģunu da hepinize duyurmak isterim: Herkes ayrı ayrı davetli Küçük Dâhiler ÇalıĢtayı diye 27-28-29 Nisanda Hacettepe Üniversitesinde, Ankara da olanlar için, Ġstanbul da da 26-27 Mayıs 2012 tarihinde Yıldız Teknik Üniversitesi Kongre Merkezinde Küçük Dâhiler ÇalıĢtayı yapılacakmıģ, bütün komisyon üyelerimiz davetli. Evet, hoģ geldiniz Hocam, sefalar getirdiniz. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI HoĢ bulduk. BAġKAN Hocam, ne kadardır görevdeyiz? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Üç buçuk aydan beri. BAġKAN Üç buçuk aydır. O zaman, Necati Hoca mın aramızda olması da ayrıca bizim için bir Ģans. Belki gıyabında tanıyorsunuz belki daha önce, kurucu müdürlerden MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Ben akademisyenim zaten, özel eğitimde akademisyenim. Dolayısıyla, Hocamla yıllardan beri tanıģırım, ben bu iģin içerisindeyim zaten. BAġKAN Tamam, çünkü biz de sorarsak ben üç buçuk aylığım derseniz, biz MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Yok, siz bana sorun. Biz zaten bu iģin içinden geliyoruz. BAġKAN Peki. ġimdi, Ģöyle toplantı sürecini yapalım: Siz göreve geldiğinizde ne buldunuz? Neyle karģılaģtınız? Ben Hocama da demin sordum, sürecin bu kadar ağır iģlemesinin nedenleri nedir? Neyi kaçırıyoruz biz orada? Siz geldikten sonra hem kadro olarak bir değiģim orada yaģandı hem de bir felsefe değiģikliği olduğu söyleniyor ama biz onları inģallah süreç içinde hissedeceğiz. Bize Ģu andaki çalıģma yapısını, düģüncelerinizi, hedeflerinizi de anlatırsanız, ondan sonra da soru-cevap kısmına geçiyoruz. Bugün, sanıyorum, Cumhuriyet Halk Partisinin bir gensorusu varmıģ aģağıda, o süreç için bizi oylamaya davet ediyorlar. Ne kadar hızlı hareket edersek o kadar seviniriz, MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Benim ne kadar zamanım var Sayın BaĢkan? RECEP GÜRKAN (Edirne) BDP nin Sayın BaĢkan. BAġKAN BDP nin mi? Ha, peki. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Benim ne kadar zamanım var? 1

BAġKAN Yani, bana göre MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI ġimdi biz bir sunum hazırladık, sunuyu verelim mi yoksa sizin sorularınızdan mı gidelim? BAġKAN Sunum ne Hocam? Nasıl sunum? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Yani, üstün yeteneklerle ilgili bugüne kadar yapılanlar nelerdir? Dünyada uygulamaları nelerdir? BAġKAN Kaç dakikalık Hocam? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Size bağlı, ben beģ dakikada da sunarım elli dakikada da sunarım içeriğini biraz Ģey yaparım veya genel olarak size bilgi mi vereyim? BAġKAN Hocam on dakikayı geçmesin görsel sunum. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Öyle mi? BAġKAN Çünkü onlara çok fazla detaylı girildiğini biliyorum. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Ġsterseniz o zaman ben görsellere baģvurmadan ülkemizde durum nedir, onun bir anlatayım isterseniz. Sizin sorularınıza göre gidelim o zaman isterseniz, zaman kısıtlıysa. BAġKAN Tamam, buyurun Hocam. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Efendim, ben Hakan Sarı, Özel Eğitim Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bakıyorum. Millî eğitimin yeni yapılanması sürecinde bildiğiniz gibi tabii Özel Eğitim Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğünden de yeni bir yapılanma ortaya çıktı. Bu yapılanma çerçevesinde altı tane grup baģkanlığımız var bir de özel büromuz var. Altı tane grup baģkanlığının içerisinde Özel Yeteneklerin GeliĢtirilmesi Grup BaĢkanlığımız var. Özel Yeteneklerin GeliĢtirilmesi Grup BaĢkanlığının görevleri içerisinde -gerçi sunumumuzda var ama çok özet geçeceğim- üstün yetenekli çocukların eğitimleri, bunların programlarının geliģtirilmesi, en üst düzeydeki modellerin uyarlanması ve bu çocuklarımızın okul öncesinden baģlanarak hayat boyu eğitimi de göz önüne alınarak bu çocukların ülkemize kazandırılması ve bu çocuklardan ülkemizin aynı zamanda diğer ülkelerin en iyi Ģekilde yararlanmalarının sağlanması konusunda çalıģmaları yapıyor. Üstün yetenekli çocuklarla ilgili, tabii, geçmiģte yine çalıģmalar vardı. Bir akademisyen olarak kendi deneyimlerimi, iģte bu çalıģmaların içerisinde bizim tabii özel eğitimin öncüsü olarak gördüğümüz rahmetli Sayın Doçent Doktor Mithat Enç Hocamızın baģlattığı hem özel eğitim hareketini hem de üstün yetenekliler hareketinin baģlandığını görüyoruz. Tabii, bizim ülkemizde, aslında, Türk milleti çok önceki yıllara dayanan bir sistem içerisinde tarih sürecine baktığımızda 1400 lü yıllardan baģlayarak bir eğitim öğretim hareketinin olduğunu görüyorsunuz. Enderun mektepleri gerçi Türkiye de çok iyi belki iģlenmedi ama, Enderun mektepleri bunun için çok güzel bir örnek. O dönemlerde üstün yeteneklilerin eğitildiği ve programların özel olarak hazırlandığı, öğretim üyelerinin özel olarak seçildiği bir hareket vardı. Bu hareket devam etti, 1980 li yıllarda, tabii, üst özel sınıflar da açılmasına rağmen, bu üst özel sınıflar çok fazla devam etmedi. ġimdi, tabii, bütün dünyada gördüğünüz gibi özellikle 1920 lerden baģlayarak diğer ülkelerde üstün yetenekli çocukların eğitildiğini görüyoruz. Ama, bizim tabii özellikle bugünkü sürece baktığımızda, tabii özel eğitim, özellikle ülkemizde 1970 li yıllardan sonra daha çok alevlendi. Bu süreç içerisinde üstün yetenekli çocukların, üstün zekâlı çocukların da eğitimi sürekli olarak gündeme gelmeye baģladı. Ancak, son yıllarda, üstün yetenekli çocuklarımızın hakikaten kazanılması gerektiği iyice anlaģıldı. Bu konuda akademisyenlerimiz oldukça önemli çalıģmalar yaptılar, bu konuda, efendim farklı kaynaklar üretildi, iģte bunlardan bir tanesi Sayın Prof. Dr. Necati Hocam. Dolayısıyla, bu anlamda önemli çalıģmalar var. Bunun yanında Prof. Dr. AyĢegül Ataman Hocam, onun çalıģmaları var. Bunun yanında, Anadolu Üniversitesinde üstün yeteneklilerle ilgili çalıģan akademisyen arkadaģlarımız var ve bunun yanında, aynı zamanda, Ġstanbul Üniversitesinde Üstün Yetenekler Öğretmenliği Ana Bilim dalı kuruldu ve o anabilim dalında üstün yeteneklilerle ilgili öğretmenler yetiģiyor. Son günlere gelince, tabii, bugünlerde oldukça çok iyi bir hareket baģladı. Sayın Bakanımızın Meclisteki üstün yeteneklilerle ilgili konuģmaları ve Mecliste iģte bu komisyonun kurulması önemli bir hareket, güzel bir hareket ve baģlangıcı güzel olan bir hareket diye yorumluyoruz. Dolayısıyla bizim de bu konuda bazı çalıģmalarımız var. Bu çalıģmalarımız ne diye baģladı diye sorarsanız, benim Genel Müdürlüğümden hemen sonra Sayın Bakanımız özellikle üstün yeteneklilerle ilgili ve üstün yeteneklilerin tanımlandığı, eğitimlerinin organize edildiği BĠLSEM lerin daha iyi bir yapıya kavuģturulmasıyla ilgili neler yapabileceğimizle ilgili hem Sayın 2

Bakanımız hem MüsteĢarımız hem ilgili birimler bana sorular sordular ve bununla ilgili çalıģmalarımız yoğun bir Ģekilde baģladı. ġu anda, tabii, Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği, Psikolojik DanıĢma ve Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliğimiz tamamıyla günümüzün ihtiyaçlarına, bu çocukların yani engelli çocuklarımızın ihtiyaçlarına cevap verir Ģekilde olduğu gibi, aynı zamanda özel eğitim kapsamı içerisinde olan üstün yetenekli çocuklarımızın da ihtiyaçlarını karģılayabilecek Ģekilde değiģtirme çalıģmalarımız var. Bununla ilgili mevzuat komisyonu kurduk. Yine bu komisyon çok sıkı bir Ģekilde çalıģıyor. Diğer ülkelerdeki modelleri de alarak bu çocuklarla ilgili en üst düzey modelin ne olduğu ile ilgili çalıģmalarımız baģladı. Bu kapsamda, özellikle rehberlik araģtırma merkezlerimizin içerisinde iki ana temel kurarak, bir tanesi özel eğitim hizmetleri birimi birisi de rehberlik hizmetleri merkezî birimi. Bu birim içerisinde destek üniteleri oluģturuyoruz daha doğrusu. Bu destek üniteleri içerisinde zihin engelliler, görme engelliler olduğu gibi üstün yetenekliler destek ünitesi kuruyoruz. Destek üniteleri içerisinden bunları BĠLSEM lere bağlıyoruz ve BĠLSEM leri daha çok, hani eğitici bir organizasyon değil aynı zamanda bunları organize edici bir rol üstlenmesini sağlama yönünde çalıģmalarımız baģladı, bu, çok kısa bir zamanda bitecek. Peki, BĠLSEM ler deyince ne anlıyoruz? Biliyorsunuz, eğitim, bilim, sanat merkezlerimiz var. Bu merkezlerde, biliyorsunuz çocuklarımız özellikle ilköğretimden itibaren farklı testler uygulanarak tanımlanıyor, değerlendiriliyor, yetenek alanlarına göre bu merkezlerde eğitilmeye çalıģılıyor. Ancak, tabii, bildiğiniz gibi bu BĠLSEM lerin bazı alanlarda yetersiz kaldığını hepimiz biliyoruz. Özellikle, kinestetik yetenek dediğimiz, özellikle fiziksel yeteneklerle ilgili, mesela çok iyi yüzebilecek, çok iyi koģabilen, atletizm sporlarından herhangi bir tanesini yapabilen, iģte halterdir, güreģtir gibi sporların herhangi bir dalında yetenekli olan çocuklarımızın tabii BĠLSEM lerde Ģu anda var olan fiziksel koģullar göz önüne alındığında eğitilmesi pek mümkün değil. O zaman biz ne yaptık? Bu yeni yapılanma süreci içerisinde BĠLSEM lere yeni bir görev vererek, onları organize edici, Ġngiltere ve Amerika daki uygulanan modelleri göz önüne alarak, kendim de Ġngiltere den mastır, doktoralı bir akademisyen olduğum için bu çalıģan kurumlarla, Amerika daki ve Ġngiltere deki çalıģan kurumlarla iģ birliği hâlinde onların uyguladığı modelleri organize edici bir biçimde bu rehberlik araģtırma merkezlerini özel eğitim ve rehberlik hizmetleri merkezî olarak bizim kendi genel müdürlüğümüzün isminin de yansıması olarak isim değiģtiriyoruz ve bunların içerisinde özel eğitim hizmetleri bünyesinde üstün yetenekliler destek ünitesi oluģturuyoruz, bu destek ünitesini de BĠLSEM e bağlıyoruz. Bu BĠLSEM lerin organize edici görevini daha çoğaltarak BAġKAN Hocam, yanlıģ mı anlıyorum? Yüzmeyi de mi siz eğiteceksiniz? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Tabii ki efendim, bütün yetenekler bizde BAġKAN Niye efendim anlamadım ben? Spor Gençlik Bakanlığı zaten bu konuda görevi onun. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Sayın BaĢkanım, eğitim konusu bize aittir. Dolayısıyla, bu yeteneklerin geliģtirilmesi konusu tamamen bize aittir. Biz mesela, hem dil hem matematik BAġKAN Dili, matematiği anlıyorum da yüzmeyle koģmayla MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI ġimdi, Ģöyle efendim: Kinestetik yetenek, bedensel yeteneklerin HÜSAMETTĠN ZENDERLĠOĞLU (Bitlis) Eğitsel eğitim ayrıdır, üstün zekâlı eğitimi ve öğretimi de ayrıdır, bence ayrılması gerekir. Yani, Ģimdi, biri bir sirkte de çok güzel hareket yapabilir veya baģka bir yerde farklı hareketler, fiziki hareketler yapabilir ama onun öğretimle ilgili bağlarını korumamız gerekir. Üstün zekâlı çocukların biraz anne-baba, yani Ģeyden önce, okul öncesi dönemde ele aldığımızda ona gereken cevabı verme, onların sordukları soruları haklı görme BAġKAN Tamam, biz sizin insicamınızı bozmayalım, özür dilerim. Ben bir dikkat çektim, çünkü o gözden kaçarsa soru gelmez biraz sonra diye. Siz devam edin, buyurun. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Efendim, Gardner yedi yetenek alanı buna ister yetenek deyin ister zekâ alanı deyin. Bunlardan bir tanesi kinestetik yetenek. Biz sadece çocuklarımızı sadece bilim alanında değil aynı zamanda sanat alanında da yetiģtirmemiz gerekiyor. Eğer siz üstün yetenekliler diyorsanız, üstün yetenekliler kapsamı içerisinde kinestetik yetenek ya da psikomotor becerilerinin olduğu alanlara girmiģ de olmanız lazım çünkü bu yeteneklerin geliģtirilmesi iģi eğitim iģi. Yani bu çocuklar, bildiğiniz gibi özel bir programla, bireyselleģtirilmiģ eğitim programları geliģtirilerek çocuğun kendi özel yeteneklerine göre hem genel eğitim içerisinde eğitim almasını hem de özel yetenek kapsamında bireyselleģtirilmiģ eğitim programı hazırlanarak uygun koģullarda özel yetiģtirilmiģ personelle ve özel geliģtirilmiģ programda ve özel 3

araç gereçlerle bu çocuğun geliģtirilmesi gerekiyor. O yüzden bizim ülkemize iyi bir güreģçi, iyi bir sporcu -sporun herhangi bir alanında- iyi bir müzikçi -müziğin herhangi bir alanında- iyi bir ressam -resmin herhangi bir alanında- eğer siz insan yetiģtirmeye çalıģıyorsanız, o Millî Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü bünyesindeki çalıģmalara aittir. O yüzden, biz, sadece fen alanında, matematik alanında değil aynı zamanda çocukların mesela fen alanında yetenekli olanlar tabii ki elbette bizim iģimiz ama ülkemize diğer alanlarda da yetenek alanlarında da üstün yetenekli bireylerin yetiģtirilmesi konusu aynı zamanda bizim Özel Yeteneklerin GeliĢtirilmesi Grup BaĢkanlığımızın düzenlemesi ve programları altındadır. O yüzden, Gençlik Spor Genel Müdürlüğünün var olan imkânlarından onlarla iyi bir iģ birliği hâlinde, tabii, elbette bu yeteneklerin geliģtirilmesi diğer konularda da etkin bir iģbirliğini gerektiriyor. Dolayısıyla, Gençlik Spor Genel Müdürlüğünün, sizin de bahsettiğiniz gibi bütün var olan imkânları kullanılarak özellikle bizim yetiģtirdiğimiz özel personelle bu çocukların ülkemize kazandırılması gerekiyor. Bu anlamda ben söylüyorum ve bu yedi yetenek alanında ya da hatta daha sonra dokuza çıkan ve hatta daha sonra Gardner tarafından on alana çıkartılan yeteneklerden bir grup. Dolayısıyla, ben o yüzden burada söylenmesini uygun buldum. BAġKAN Hocam, bir takviminiz var mı Bakanlık olarak? Yani bu dediklerinizi yapacak bir takvim verebilecek misiniz bize? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Efendim, takvim, tabii yoğun çalıģmamız devam ediyor. Bizim, yani üstün yetenekliler de bizim mutlaka odak noktamız Ģu anda ve bütün engelli gruplarından Biliyorsunuz en az dokuz tane engelliler grubu var, zihin engelliler bunlardan bir tanesi. Bunlarla da ilgilendiğimiz kadarıyla diğer üstün yetenekliler de bizim özel eğitim kapsamı içerisinde ele aldığımız çocuklar, dolayısıyla, üstün yetenekliler de bizim Ģu anda odak noktamız. Biz Ģu anda size bir tarih tabii ki veremiyoruz. Yani biz diyoruz ki tarih verme yerine en kısa zamanda bu BĠLSEM ler yeni yönetmeliğin ıģığı altında bitirdiğimiz zaman, BĠLSEM ler özel bir BAġKAN Ne zaman bitecek Hocam? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Zannediyorum, eğer Sayın Bakanımız da onaylarsa, en geç üç ay diyebilirim çünkü biz diğer kurumlarla, birimlerle bitireceğiz. Bizim kendi bitirmemiz Ģu anda iki haftayı bulur ama biz onu sivil toplum kuruluģlarıyla kendi birimlerimizle BAġKAN Efendim, bizim araģtırma komisyonu sonuçlarını da beklerseniz çok seviniriz, aynı paralellikte hareket etmekte fayda var. Yoksa biz Hanya derken siz orada Konya yaparsanız hem komisyonunun çalıģmasının bir anlamı kalmaz hem de çok iyi Ģey çıkacağına inanmam oradan. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Tabii efendim. BAġKAN Peki, izin verirseniz sorulara geçelim. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Buyurun. BAġKAN KonuĢmaya baģlarken isimlerinizi söyleyerek kayda geçmesini sağlayalım. Buyurun. FATMA NUR SERTER (Ġstanbul) Önce teģekkür ediyoruz açıklamalarınız için. ġimdi, ben, bir Ģeyi tekrar altını çizerek öğrenmek istiyorum çünkü hâlâ tam anlayabilmiģ değilim: ġimdi, üstün yetenek ve üstün zekâdan yapılacak olan düzenlemelerde hepsini aynı pota içerisine koyarak bahsediyorsunuz. ġimdi, çocuğun çok yeteneği olabilir, üstün yeteneği bir spor yeteneği olabilir veya sanat yeteneği olabilir ama üstün bir zekâsı olmayabilir. Dolayısıyla, Ģimdi, bir de anladığım kadarıyla bir yönetmelik hazırlanıyor, bu BĠLSEM ler için mi hazırlanıyor? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Yok, özel eğitim yönetmeliği içerisinde bu üstün yeteneklilerin eğitilmesiyle ilgili de bölüm olacak, oluyor. FATMA NUR SERTER (Ġstanbul) Tamam, anladım. ġimdi, bunları birbirinden nasıl ayıracaksınız? Yetenek ve zekâ için ayrı programlar mı uygulayacaksınız? Üstün zekâlı çocukların eğitilememesi hâlinde karģılaģılan sorunların çok ciddi olduğunu biliyoruz, belki yetenekten daha ciddi sorunlara yol açabiliyor üstün zekâlı çocuklar ve bildiğimiz gibi bu bilim sanat merkezleri var, bu bilim-sanat merkezlerinin, benim bildiğim kadarıyla bir yönetim mevzuatı yok, özel bir eğitim ders programı yok. Buradaki zafiyetlerin tümünün giderilmesi ile ilgili de siz mi sorumlu olacaksınız? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Tabii efendim. ġimdi, özel eğitim hizmetleri yönetmeliği çıktıktan sonra biz BĠLSEM lere yeri bir yapı kazandırıyoruz yeni bir rol üstleniyorlar. ġimdi, 4

bugüne kadar Ģöyle bir çalıģma olmuģ: BĠLSEM ler üstün yetenekli çocukların tanımlandığı ve eğitildiği yerler olmuģ. Ama biz, Hocam FATMA NUR SERTER (Ġstanbul) 2 nci sınıftayken Ģimdi siz ana okuluna alıyorsunuz. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI ġimdi, Sayın Hocam Ģöyle: Biliyorsunuz zekâ mı yetenek mi tanımları tartıģmalı bir kavramdır. ġimdi, bunu yetenek mi dersiniz zekâyı Ģemsiye bir kavram olarak mı yer alır, bunlar içerisinde yetenekler olduğunu mu düģünürsünüz yoksa son, efendim, geliģmeler ıģığında Gardner gibi bunların bütün yetenek alanlarını bağımsız zekâ alanları olarak mı düģünürsünüz? Bu tartıģmalar süregelirken biz daha çok zekâyı, kiģinin -ebilirlik, yapabilirlik potansiyeli olarak ele alıyoruz ve bunların altında iģte kiģisel yetenek, dil yetenek, kiģiler arası yetenek, sözel yetenek, müzik yeteneği, resim yeteneği gibi yetenekler alanlarına alıyoruz. Biz bunları zaten 1939 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu na da bakarsanız 2 nci maddesinde her bir çocuğun bireysel yetenekleri göz önüne alınarak eğitilmesi esası var. ġimdi bu yeteneklerden bir ya da en fazla iki alanda yetenekli olan çocuklardan bahsediyoruz. Çünkü sizin üstün zekâlı dediğiniz çocuk her Ģeyde üstün olan anlamına gelmiyor. Dolayısıyla bir ya da iki alanda en fazla yetenekli olan çocuklar, elbette bu yeteneklerin, efendim, farklı olması mesela gifted children mı yoksa talented children mı? Biz daha çok burada talented olarak bakıyoruz. Yani sizin de bahsettiğiniz gibi yani her bir çocuğun farklı, diğer akranlarından farklı bir Ģekilde geliģmiģ bir yeteneği var. Bu yetenek farklı alanlarda olabilir. Bu yeteneklerin geliģtirilmesi konusunda BĠLSEM lerin aktif, yoğun bir Ģekilde çalıģması gerekiyor. Bunun içerisinde, tabii ki programların farklılaģtırılması olayı var. Biz buna programların programın farklılaģtırılması diyoruz ve bu programın farklılaģtırılması itibarıyla, mesela -tabii dünyada uygulanan modeller var- hızlandırma modeli mi zenginleģtirme modeli mi? Bireysel mi yoksa türdeģ yetenekler grup modeller mi? Biz daha bunlara henüz girmedik. ġimdi, dünyada uygulanan iki model var hızlandırma modeli mi ve zenginleģtirme modeli mi? Uygulamamız söz konusu ve uygulaya da biliyoruz, uygulaya da bileceğiz. ġimdi, örneğin matematik alanında yetenekli olan ilköğretim sınıfında herhangi bir basamaktaki bir çocuk tanımlandıktan sonra zenginleģtirme yoluyla onun daha üst basamağında, en az iki sınıf üst tarafta bir program uygulayarak o çocuğun matematik alanındaki yeteneğini daha da geliģtirmesini sağlayacağız. Bunu nasıl yapacağız? Bunu, iģte, BĠLSEM deki o programların farklılaģtırılması yoluyla, matematik bu çocuğun bireyselleģtirilmiģ eğitim programlarında çocuğun geliģim özelliklerine göre, yani 7 nci sınıftaki bir çocuk için 11 inci sınıftaki bir çocuk değil. 7 nci sınıftaki çocuğun geliģimsel özellikleri iyice tanımlandıktan sonra 9 uncu sınıf ya da 10 uncu sınıf gibi bir üst programdan baģlayarak bu çocuk aynı konuyu orada aldıktan sonra bizim destek eğitim odaları diye kurduğumuz destek eğitim odalarında okullarda ya da BĠLSEM lerde özel olarak hazırlanmıģ odalarda özel olarak yetiģtirilmiģ personelle ki bunu tabii öğretmen eğitimine tabii nitelik olarak kazandıracağız, nitelikli öğretmen yetiģtireceğiz, yani bu üstün yetenekliler kapsamında sadece programın farklılaģtırılması, bireysel eğitim programlarının nasıl geliģtirileceği gibi çalıģmalarımızın yanında aynı zamanda öğretmen niteliğinin artırılması, iģte saygıdeğer Hocam gibi akademisyenlerle, üniversitelerle iģ birliği yaparak bu iģ birliği içerisinde öğretmenlerin niteliğini artırılması gibi konular da Ģu anda bizim odak noktamız. Dolayısıyla FATMA NUR SERTER (Ġstanbul) Bireysel program, çocuğa özgü. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Tabii, tabii. ġimdi 2 tane üstün yetenekli çocuğu getirirseniz, yan yana koyarsanız matematik alanında her birisinin yetenek geliģiminin faklı olduğunu göreceksiniz. Nasıl ki engelli çocuklarda 2 tane otistik çocuğu getirdiğinizde geliģimsel özellikleri farklı farklı birisinin mesela baģka alanlarla da karģılaģtırdığınızda, dolayısıyla mesela back raundu nasıl, nasıl bir aileden geliyor? Nasıl bir backroundu var bunlar da göz önüne alındığında çocukların çok iyi tanımlanmıģ ve bireysel geliģim özelliklerine göre zenginleģtirme programının oraya yansıtılmıģ olması lazım. BAġKAN Buyurun Hocam. Siz ilk katılıyorsunuz herhâlde toplantıya değil mi? Kendinizi de tanıtın da ekip arkadaģlarımız tanısınlar sizi. HÜSAMETTĠN ZENDERLĠOĞLU (Bitlis) Evet. Herkese selam ve saygılarımı sunuyorum. Aslında, konu itibarıyla herkesi ilgilendiren bir konudur, dikkat çekici bir konudur. ZenginleĢtirilmiĢ eğitim programı çerçevesinde yürütülecekse, bence bu ana okuldan önce de çocuk aile içerisinde de bazı yetenekleri tespit edilip öyle hareket etmesi gerekir yani anne ve babaya da büyük görevler düģer. Çünkü zeki olan bir çocuk meraklı bir çocuktur, üstelik konuģma ihtiyacı duyan bir çocuk, ona seçme hakkının tanınması gereken bir çocuk. Bu özverileriyle, yani onun özellikleri göz önünde bulundurularak anaokuluna geldiğinde sizin de bahsettiğiniz o eğitilmiģ öğretmenle karģılaģırsa baģarılı olabilir. KarĢılaĢmazsa, onu eğitmek zordur, biliyorsunuz, 5

sınıflarda o üstün yetenekli çocuklar hemen öne çıkabilir, diğer arkadaģlarını bastırabilir. Dolayısıyla eğer böyle bir yöntem izlenecekse, sizin daha önce sunumda bahsettiğiniz iģte güreģ, kros ve diğer yetenekler, yani sportif alandaki yetenekler eğitsel yeteneklerdir. Yani bir çocuk çok belki bir uzvu fiziksel olarak eksik olabilir ama zekâ üstünlüğü olan bir çocuk. Yani diyor ya gözü kör olabilir ama zekâsı kör değildir. O açıdan değerlendirdiğimizde, bunları sınıflandırırsak, astronomide, bilgisayarda, enerjide, böylesi bir yöntem geliģtirme olanakları nasıl sağlanacak, sonuç olarak söyleyin? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Peki, Sayın Vekilim, siz, tabii daha çok erken çocukluk dönemi özel eğitime yoğunlaģıyorsunuz. Bizim özel eğitimde erken eğitim ilkesini herkes bilir, özel eğitimciyim diyen herkes bilir. Biz bu çocukları, mümkün olan en erken yaģta tanımlayıp eğitime almıģ olmamız lazım ve 0-3 yaģına kadar -genel olarak baktığımızda- veya 0-2 yaģına kadar evde eğitim ve ailenin eğitilerek bu çocukların evde yeteneklerinin geliģtirilmesi esasını zaten bilmiģ olmamız lazım. Biraz önce ben örnek verirken sadece ilköğretimden bahsettim, aslında sizin dediğiniz gibi, yani 0-2 yaģ içerisinde bu yeteneği farklılaģan bir çocuk eğer olursa üstün yetenekli bir çocuğun ailesinin neyi bilmesi gerekir, bir aile eğitim programı hazırlayıp, ki bunlar bizim aile eğitim programlarının da Ģu anda çalıģmaları baģladı. Dolayısıyla, Temel Eğitim Genel Müdürlüğüyle iģ birliği yaparak, Ģu anda komisyonlarımız birlikte çalıģıyorlar, Biz de özel eğitime nasıl bir katkıda bulanabiliriz? diye belirlediğimiz komisyonlarla iki genel müdürlük çok iyi, kardeģçe çalıģarak bir okul öncesi aile eğitim programları, okul öncesi dönemde çocuğun evde eğitiminin yapılabildiği bir program hazırlama içerisindeyiz. ġimdi, tabii ki 0-2 ya da 0-3 yaģında evde eğitim 3 yaģından sonra çocuğu alıp okul öncesi örgün eğitim kurumlarımıza alıp 3 yaģından itibaren çocuğun yeteneklerinin geliģtirilmesi, aynı zamanda genel eğitim içerisinde de çocuğun ilköğretime hazır hale gelmesi, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretimde izlenmesi esasına dayanan bir sistemin burada mutlaka kurulmuģ olması lazım. Biz, tabii - okul öncesinde mutlaka baģlamıģ olması- bunun için bir aile içi eğitim programı hazırlıyoruz, sizin de bahsettiğiniz gibi, bunu inģallah kısa bir zamanda bitireceğiz. Böyle bir çocuk bizim zaten tarama, tanımlama ve değerlendirme hizmetlerimiz çok iyi yerleģmiģ olması lazım. Bu konuda da çok hassas davranacağız. Tarama hizmetlerinde mesela bir çocuğun farklı bir yönü belirlendikten sonra bizim destek üniteleri içerisinde erken çocukluk dönemi özel eğitim grubumuz gidecek evde hem aileyi eğitecek hem de çocuğun nasıl evde eğitilebileceğiyle ilgili modelleri orada göstermiģ olacak. O yüzden ben çok teģekkür ederim önemli bir konuya parmak bastınız Sayın Vekilim. BAġKAN Hocam, 0-3 arası Sağlık Bakanlığına bir rol veriyor musunuz orada? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Efendim, Sağlık Bakanlığı, Ģimdi Ģöyle bir Ģey var, Sağlık Bakanlığı eğitim konusunda bir rol üstlenemez BAġKAN Hayır hayır, teģhis ve tespit Ġki yaģına kadar çok iyi takip ediyor ya çocuğu, o takip sürecine bir rol veriyor musunuz orada? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Eğer sağlıkla ilgili herhangi bir durum varsa, genel olarak baktığımızda, bizim özel eğitim kapsamında tabii ki Sağlık Bakanlığı bu konuda ilgili Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğüyle bizim Ģu anda iģ birliğimiz baģladı. Mesela iģitme engelli bir çocuğun tanınmasıyla ilgili biz Sağlık Bakanlığıyla yoğun iletiģim yapıyoruz. Yani böyle 0-2 yaģ arasındaki -bu çok önceden baģlayan bir proje- böyle bir iģitme engelli tanısı alan bir çocuk bize bildiriliyor ve onlar BAġKAN Hocam, ben yeteneklerle ilgili diyorum. Orada hani demin bahsettiniz ya 0-3 yaģ grubuna aileye bir özel eğitim vereceğiz yetenekli çocuklarla ilgili demediniz mi? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Evet. BAġKAN Bu sürede o çocuk sizinle hangi aģamada buluģacak? Okula gelmiģ olanla bile buluģamıyoruz, evdekiyle nasıl bulacağız? Ama bu arada Bakanlık her zaman çocuğu iki yıl Sağlık Bakanlığı- çok iyi takip ediyor aģılarını falan, orada bir rol paylaģımı var mı, onu soruyorum. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Rol paylaģımı, tabii ki yani özel eğitimin her alanında yapıyoruz ama Ģu anda üstün yeteneklilerle Sağlık Bakanlığı arasında yoğun bir iģ birliği yok. BAġKAN Yok. TÜLAY SELAMOĞLU (Ankara) Bir Ģey söyleyebilir miyim? BAġKAN Yok, söyleyemezsiniz. TÜLAY SELAMOĞLU (Ankara) Soru olarak 6

BAġKAN Tamam, söz alanlar var daha önceden. Buyurun Kimde? Yoksa arkadaģıma vereceğim MUSTAFA ATAġ (Ġstanbul) Ben istiyorum. BAġKAN Buyurun. MUSTAFA ATAġ (Ġstanbul) Ben de Hocamıza bilgilerinden dolayı teģekkür ediyorum. Ben birkaç soru sormak istiyorum: Birincisi: Bu üstün yetenekli çocukların eğitimiyle ilgili Ġstanbul Üniversitesinde mi bir ana bilim dalı var? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Evet. MUSTAFA ATAġ (Ġstanbul) Buradan yılda kaç mezun veriliyor? Verilen mezunlar Türkiye deki ihtiyacı karģılayabiliyor mu? Kontenjanı ne kadardır? Bunları öğrenmek istiyorum. Bir de, sizin yetiģtirdiğiniz personel nasıl bir eğitimden geçiyor? Bunu biraz açabilir misiniz? Üstün yetenekli çocuk sayısı Türkiye de ne kadardır? Bu konuda bir çalıģma yapıldı mı? Zekâ taramasıyla ilgili bir çalıģma yapıyor musunuz? Yani üstün yetenekli çocukları neye göre, hangi kritere göre belirliyorsunuz veya belirleniyor? BelirlenmiĢ olanları mı siz takip ediyorsunuz yoksa siz belirleme noktasında bir çalıģma yapıyor musunuz? TeĢekkür ediyorum. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Cevaplayabilir miyim? BAġKAN Tabii cevaplıyorsunuz. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Sayın BaĢkanım, Cevapla demeden nasıl girerim? BAġKAN Buyurun, buyurun. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI ġimdi, efendim, Ġstanbul Üniversitesi Özel Eğitim Bölümü, Üstün Yetenekliler Öğretmeni Ana Bilim dalı yaklaģık 50 kiģi alıyor yıllık. AĢağı yukarı yedi yıldan beri de mezun veriyor, 350 kadar bir mezunu var. Yani bu anlamda bizim BĠLSEM lerde görev alan arkadaģlarımızdan ya da özel eğitimin herhangi bir alanında sınıf öğretmeni olarak çalıģan arkadaģlarımız bunlar. ġimdi, bunlarla ilgili de tabii yeni bir düzenlemeye gidilmiģ olması lazım. YÖK de yeni bir iģ birliği hâlinde bu üstün yeteneklilerin özellikle eğitilmesi konusunda bizim bilim ve sanat merkezlerimizde bu arkadaģların görevlendirilmesi konusunda ve atanması konusunda bir iģ birliği yapmıģ olmamız gerekiyor veya lisans programlarının yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor, ülkenin ihtiyaçlarını karģılayabilecek düzeyde bir lisans programlarının orada oluģturulması gerekiyor. Yeniden lisans programlarının ve bu konuda da lisans sonrası dediğimiz lisansüstü ve doktora programlarının bu konuda ciddi alanda açılması gerekiyor. Bu konularla ilgili çalıģmalarımız var. Ben Sayın YÖK BaĢkanımızı ziyaret ettim, özel eğitimin herhangi bir alanında bu konuda gerekirse birleģik master ve doktora programlarının açılmasıyla ilgili bir çalıģmayı baģlattık, geçen hafta pazartesi günü bu konuyla ilgili de bir görüģmemiz oldu. ġimdi, tanımlama konusunda tabii bizim hem baģarı testlerimiz var hem de dünyada uygulanan standart testlerimiz var. Dünyada uygulanan standart testlere baktığınızda, iģte, Vester in zekâ testi var, Viskar diye böyle kısaltılmıģ ifadesi ya da Kader gibi Stafford Bull gibi ya da Leiter gibi ya da Türkiye de ismi duyulmayan diğer ülkelerde testler de var ama Ģu anda ülkemizde uygulanan testler bunlar. Daha sıklıkla da Viskar gerektiği zaman Stafford Bull gerektiği zaman Kader ve Leiter gibi testlerimiz de uygulanıyor. Bunların rehberlik araģtırma merkezlerimizdeki arkadaģlarımız tarafından bir kurs verilerek uygulanması yapılıyor. ġimdi, bunlar bize bir ipucu verir. Bunlar kesin belirleyici ölçütlerimiz değil. Çocuğun aynı zamanda diğer geliģim özelliklerine de bakıyoruz. Belki Sayın Hocam bu konuda bir Ģey söyleyecektir, yani tanımlama ve değerlendirme konusunda sadece biz testlere, çocuğun efendim yaptıklarına, ettiklerine değil aynı zamanda geliģim özelliklerine bakarak bir ekip tarafından bunları tanıyoruz ve dolayısıyla bu testlerin de yenileģtirilmesi çalıģmalarımız var. Mesela, geçen hafta değil ondan önceki hafta, iki hafta önce Sayın Bakanımıza bu konuyu arz ettiğimde -viskarın ikinci versiyonu Ģu anda kullanılıyor, çok demode olmuģ, Sayın Hocam da bilir, bunların çok yeni versiyonları Amerika da- Hakan hemen iģ birliğini yap, gerekirse satın alalım. Hatta gerekirse Türkiye olarak kendimiz bir test geliģtirelim. Bununla ilgili mesela çalıģma yapacak akademisyenlerimiz var mı? dedi. Var. dedim. Çünkü artık Türkiye çok büyük bir ülke ve ülkemizde psikometristler var. Bu konuda bir komisyon kurarak kendimize ait bir testimizin geliģtirilmesi gerektiğini burada size söylemek istiyorum. Sayın Bakanımızın da talimatları bu Ģekilde. O yüzden, biz, gelecek hafta bütün üniversitelere yazı yazarak 7

özellikle zekâ testi adı altında kendimize ait olan bir test geliģtirme çalıģmalarını da baģlatıyoruz. Bu dönemde de Amerika da beģinci versiyonu olan viskarı da aynı zamanda satın alarak Türkiye'ye adapte olma, uyarlama çalıģmalarını da baģlatmıģ olacağız. Dolayısıyla, bununla da ilgili yine bir komisyon kurmamız gerekiyor. Dolayısıyla, tarama, tamlama, Ģu anda var olan testlerimiz var, çocuğun geliģtiği özellikleri var, baģarı testlerimiz var. Dolayısıyla, temel kabiliyetler testi de olmak üzere, kendimizin geliģtirdiği testler de olmak üzere yeni bir temel kabiliyetler testi yerine baģarı testleri geliģtirdik, bunları pilot olarak uyguladık. ġimdi, bundan sonra da geçerlilik ve güvenlik düzeylerine bakarak ülkemize mahsus bir genel baģarı değerlendirme testi olarak artık kendi ülkemizde kullanmıģ olacağız. MUSTAFA ATAġ (Ġstanbul) Türkiye'de ne kadar Ģu anda sayı var, o belirlendi mi? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Efendim, Ģimdi var olan kaynaklara baktığınız zaman, tabii bu ihtiyaca göre değiģse de yüzde 2, yüzde 3 dolayında yetenekli yani normal popülasyon içerisinde yüzde 2, yüzde 3 civarında bir grubun üstün yetenekli olduğu ya da farklı alanlarda toplam olarak yetenekli olanların sayısını söyleyebiliriz ama ülkemiz Türkiye'de çok tarama, tamlama ve değerlendirme hizmetleri dediğimiz hizmetler tamamlanmadığı için yani belki yüzde 5 de çıkabilir, yüzde 10 da çıkabilir ama Ģu anda yüzde 2, yüzde 3 dolayında üstün yetenekli olduğu, diğer ülkelerin kaynaklarına da bakılarak tahmin ediliyor. Ancak bizim Ģu anda bilim sanat, eğitim merkezlerinden tanı alıp eğitilen çocuklar 11 bin civarında, bunun daha da artabileceğini düģünüyoruz. Sayın Vekilimin de söylediği gibi okul öncesinden itibaren tarama hizmetlerini eğer yaygınlaģtırabilirsek, tabii bu alanda yetiģmiģ personel sayımızın da az olduğunu göz önüne alırsak, PDR den ya da bizim fen edebiyat fakülteleri ya da edebiyat fakülteleri içerisinde psikoloji bölümlerinden mezun olup bu test yeterlilikleri konusunda eğitilen kiģilerin azlığı da göz önüne alınırsa, tabii bunların uygulayıcılarının da sınırlılığı nicel anlamda göz önüne alınırsa bunların yetiģtirilerek daha fazla kiģinin bu konuda yeterliliklerinin sağlanarak ülkemizde erken yaģtan itibaren tarama hizmetleri yapılırsa ve okullardaki özel eğitim ve rehberlik servisi dediğimiz bu rehberlik servislerinde çalıģan öğretmen arkadaģlar bu konuda iyi bir eğitimden geçirildikten sonra, bütün okulların öğrencileri taramadan geçtikten sonra, gerçek sayının yüzeysel olarak ortaya çıkabileceğini söyleyebiliriz. BAġKAN Yok yani bir tespit yok kısaca. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Var efendim ama BAġKAN Ne var? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Mesela Ģu anda 11 bin tane tanı almıģ bilim, sanat, eğitim merkezlerinde öğrencilerimiz var yani bunları göz ardı edemeyiz. BAġKAN O alabildiklerimiz. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Evet, bunlar alabildiklerimiz. BAġKAN Alabildiklerimiz, o tespit edebildiklerimiz. Yani bu Yüzde 80 ini bile taradık. anlamına gelen bir Ģey değil. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Ama bu çalıģmalarımız var efendim yani bu çalıģmalarımız BAġKAN Var tabii ki. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Tabii ki yani bu çalıģmalar yoğunlaģtı, onu söylemeye çalıģıyorum. BAġKAN Ama Türkiye geneliyle ilgili bize bir ihtimal ve oranın dıģında bir Ģey vermiyor. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Yani Ģöyle ki: Tabii ki hiçbir ülke de size Benim Ģu kadar üstün yetenekli çocuğum var. diyemez. Ben hiçbir kaynakta görmedim, gören varsa söylesin. Ancak popülasyonun yüzde 2 si, yüzde 3 ü civarında bir üstün yetenekli olduğunu tahmin ederim. Dolayısıyla, biz taramalardan sonra -bu taramaların tabii çok planlı bir Ģekilde gitmiģ olması lazım- bununla ilgili çok ciddi çalıģmalarımız baģladı. Sayın Bakanımızın da talimatı var zaten, bu konuda da yoğun çalıģıyoruz. Bildiğiniz gibi özellikle Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü on üç kategoride çalıģmalarını devam ettiriyor yani bu konuda da gece gündüz çalıģıyoruz. ĠnĢallah, kısa bir zamanda tamamlarız. BAġKAN Ankara Milletvekilimiz Tülay Hanım bir Ģey soracaktı. TÜLAY SELAMOĞLU (Ankara) Hakan Bey, BaĢkanımın biraz önce söylediği konuyla ilgili bir detay vermek istiyorum size. Sıfır-üç yaģ aralığı için hiçbir kimse, hiçbir görevli evlere gidip de Çocuklarınızı tarayalım. Ģeklinde bir çalıģma 8

yapamayacağımızı biliyoruz, bu mantığa aykırı, hele 75 milyonluk bir ülkede. Ama bazı ipuçlarını veriyoruz mesela sıfır-üç yaģ aralığında çocuklar altı aylıkken konuģmaya baģlıyor, on aylıkken üç ya da dört kelimelik cümleler kurabiliyor, kelimeleri de üç heceden fazla olabiliyor. ġimdi, bunlar var yani en azından bilgilendirme adına, bunlar olduktan sonra Ģehirlerde belli merkezler kurup da eğer böyle vakaları yakalayan aileler olursa, ailelerin bu merkezlerde bu sıfır-üç yaģ aralığındaki çocukların orada tespitini yapıp öyle bir çalıģma yapmamız mümkün olabilir diye düģünüyorum. Öyle bir çalıģma var mı? Ġkincisi: Bir sayı çalıģması oldu mu? Biraz önce dediniz ki: Destek eğitim odaları. Bu çok güzel bir Ģey. Yani o zaman her okulda üstün yetenekli çocuk çıkacağını kabul edip destek eğitim verilebilecek bir sınıf hazırlanacak. Peki, bunun için kaç tane eğitimciye ihtiyacımız var? YÖK bunu ne kadar sürede yetiģtirebilir? Böyle rakamsal hedefler koyduk mu? Yaparız, ederiz. o madde tamam da bunun için hedefiniz nedir? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Efendim, biliyorsunuz, öğretmen yetiģtiren fakültelerin mezunlarının bu konuda eğitilmiģ olması lazım. Mesela iģte biyoloji alanında yetiģmiģ bir öğretmenimiz var, Ģu anda var mı? Var. Bunların üstün yeteneklilerin özellikleri ile ilgili bir eğitim aldıktan sonra BĠLSEM lerde ya da destek eğitim verecek odalarda görevlendirilmesi söz konusu. Diğer ülkelerde de zaten böyle yapılıyor. Yani yeni bir öğretmen yetiģtirme arayıģına girmekten daha ziyade, var olan öğretmenlerin üstün yetenekli çocukların özellikleri konusunda bilgilendirilip o çocukların neye ihtiyaç duyduğunu Tabii bu seçilecek öğretmenlerin baģarılarına da bakmıģ olmamız lazım. Yani yoldan getirip de bir öğretmene Hadi gel sana kurs vereyim, ondan sonra git. demiģ olmamamız gerekiyor. Background u nedir? Nasıl çalıģmalar yapmıģ? Nasıl baģarılar yapmıģ? Bunları da göz önüne alarak, o öğretmenlerden seçerek bir komisyon kurarak bu konuda gönüllülük, bu konuda isteklilik, kendisini yetiģtirmeye, bilim adamı olmaya, bilimsel gerçeklere uygun olmaya isteklilik gibi birçok konuları da göz önüne alarak bu BĠLSEM lerde bunların yetiģtirilerek görevlendirilmesi esasını biz daha çok yeğleriz. Sıfır-üç yaģındaysa, bizim iģte söylediğim gibi biliyorsunuz iki yüz on sekiz tane bizim rehberlik araģtırma merkezimiz var. Bu merkezlerde profesyonel bir grup oluģturduğumuz için Ģu anda altmıģ üç tane BĠLSEM de bizim profesyonel bir grup oluģturarak bunların, dediğiniz gibi mesela aile tipi programlarına ağırlık vererek, gerek medyadan da yararlanarak -yani Ģu andaki planladıklarımızı söylüyorum- dolayısıyla bu planlamalar kapsamında, böyle sizin dediğiniz gibi erken geliģim gösteren, sıfır-iki yaģına kadar normal geliģim çizgisinde olan çocukların ne olması gerektiğini biliyoruz. Ama bunun öncesinde ya da sıfır-üç yaģ arasında dil geliģimini çok daha iyi geliģtiren ya da bedensel geliģimi çok daha ileri götüren bu çocuklar için biz o BĠLSEM leri çok daha profesyonelleģtirerek bunların taramasını sağlamıģ olmamız gerekir diye düģünüyorum. Bununla ilgili de planlamalar yapıyoruz Ģu anda. ĠnĢallah, kısa bir zamanda yani bunları da bitirmiģ olacağız. Sizin dediğiniz çok doğru, sıfır-üç yaģında mesela tanımlama çok zor. Özellikle mesela bu testlerin yaģ küçüldükçe ayırt edilmesi de çok zor. Ama biz ne yapacağız? Ailenin gözlemi ve bizim gerekli yani aileleri bilgilendirerek, böyle bir durum varsa merkeze baģvurarak yani BĠLSEM lere baģvurarak bunların bir eğitsel tanılama süreci içerisinde bir ekip tarafından tanılanarak gerekli önlemlerin alınması söz konusu diye söylüyorum. BAġKAN Buyurun. AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) Sayın Genel Müdür, Ģimdi Türkiye'de Osmanlı da enderunla baģlayan, cumhuriyet döneminde Güzel Sanatlarda Fevkalade Ġstidat Gösteren Çocukların Devlet Tarafından YetiĢtirilmesi Hakkındaki Kanun çerçevesinde yürütülmeye çalıģılan ancak sizin anlatımınızdan sanki siz bu iģe yeni baģlıyorsunuz, Bakanlık bu konuda bir Ģeyler yapmıyor Daha yeni yapacağız, edeceğiz, kuracağız la devam eden, bu konuda ne kadar geri kalınmıģ, insanların çaresiz, kendilerince çocuklarını eğitme çabalarıyla oraya buraya baģvurdukları çok düzensiz bir ülke görünümündeyiz. Bu Komisyon o bakımdan çok önemli. Bakanlığın da kendine bir çekidüzen vermesi gerekiyor. Bütün bir hafıza kaybına uğradı Bakanlık gördüğüm kadarıyla, yüzlerce personel gitti, yenileri geldi, siz de üç buçuk ay önce gelmiģsiniz. Bu bölüm çok ağır bir bölüm, almıģ olduğunuz bölüm. Bu bölüm bir genel müdürlüğün bünyesinde yürütülecek bir bölüm olmadığı kanaatini taģıyorum. Bu kısmın, Ģöyle bir düģüncemi sunuyorum: Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde Özel Eğitim, Rehberlik ve DanıĢma Hizmetleri Müdürlüğünden ayrıģtırılıp üstün zekâlı yeteneklilerin eğitimiyle ilgilenecek bir birim yani sizin yeni yapılanma içerisindeki daire baģkanlığı statüsüne ne diyorsunuz? BaĢkanlık mı? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Grup baģkanlığı. AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) Grup baģkanlığı seviyesinde bu iģ yürütülebiliyor mu? Yürütülebilinir mi? O grup baģkanı var mı burada? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Var. AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) Yanınızda mı arkadaģımız? 9

MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Evet, Necati Bey. AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) TeĢekkür ederim. Bu kapsam içerisinde bir genel müdürlük veyahut da müstakil bir birim Ģeklinde, illerde de temsilcilik açılarak bu iģin bir defa teģkilat yapısının oluģturulması lazım. Bu sizin genel müdürlüğe gelmeniz yeni yapılanma içerisinde, bu bölüme böyle bir teģkilatlanma yapısının oluģturulmasının çok faydalı olacağını düģünüyorum. Sonra, Türkiye'de bu çocukların tespiti konusu geliģigüzel, tesadüfi. Ben çocuğumu götürüyorum rehberlik araģtırma merkezine Benim çocuğumu değerlendirir misiniz, ölçer misiniz? diyorum. Veyahut da çok nadir aileler fark ediyor da gidiyor. O 2 milyon öğrenci içerisinde 10 bin öğrencinin eğitilebilme imkânının olması Türk eğitimi adına çok ayıp bir Ģey. Bu ayıptan mutlaka bu devletin, eğitim sisteminin kurtulması lazım, bu çocuklara mutlaka sahip çıkılması lazım çünkü iģe ticari de bakalım, çıkarcı bakalım, menfaatçi bakalım. Bu çocuklardan çok büyük verim alabileceğimiz, ülkemizin geleceğine çok büyük katkılarda bulunacak bu çocukları kendi hâllerine bırakmıģ durumdayız, illerde tespiti yok. Bu anlamda bilim sanat merkezlerinde ziyaret edip gezdiğim yerlerde kendi baģlarına dernekler kurmuģlar, dernekle okullara katkıda bulunmaya çalıģıyorlar. Bu konuda uzman öğretmen yok, kurs almıģlar, sınıf öğretmeni getirmiģler, öğretmen çocuğa yetemiyor. Böyle bir ünite kurulmuģ olmak için kurulmuģ ama amaca hizmet etmiyor, edemiyor, yetemiyor. Bunları umarım tespit edersiniz. Bunun için mutlaka hizmet içi eğitimle en azından hâldekileri yetiģtirip ancak YÖK le de mutlaka irtibat kurup uzman öğretmen yetiģtirilmesine mutlaka önem verilmeli. Türkiye'de sürekli, eğitim fakültelerinin de içinde bulunduğu üniversite açma modası içerisine Bakanlık önüne gelene izin vermek değil, onlara böylesine bir branģı da, fakülteyi de koydurmaya zorlayarak böyle bir yapılanmanın içerisine girmesinde fayda olduğunu düģünüyorum. Bu öğrenciler anne babanın değil, devletin takibinde, gözetiminde olması lazım. Bu çocuğun sağlık durumu, güvenlik durumu, eğitim durumu, sosyal durumunu takip edecek bir birimin olması lazım. Ailenin içerisindeki anne baba kavgasının, geçimsizliğinin, mahalledeki sosyal durumun bu çocuğa etkilerini en aza indirilmesi konusunda takip eden ve diğer sosyal kurumlarla irtibatı sağlayan ama bununla ilgili sorumlu bir birimin olması gerekiyor. Bu çocukların sadece eğitim almak, yeteneklerini geliģtirmekten öte, istirahatlerinin sağlanması, dinlenmelerinin, eğlenmelerinin sağlanmasında devletin yine bir organizasyonu, yaz tatili yapmalarında bunlara bir kolaylık sağlanması. Özürlü olan çocuğa devlet bakım aylığı veriyor, özürlü olan çocuğun bakıcısına aylık veriyor devlet, özel eğitime muhtaç diye. Hâlbuki bu çocuklar da özel eğitime muhtaç, bu çocuklara verilmesi lazım. Anne baba çok fakir, bu merkeze götüremiyor çocuğunu Param yok, öyle zorluk çekiyoruz ki yetemiyoruz bu çocuğa. Ne yapalım? Bunu dile getirin. diyor. Bunun gibi bu yapılanma içerisinde bütün bunları böyle zaman içerisinde yetmiyor ama umarım çok iyi bir araģtırma yaparsınız ve Bakanlığın bu teģkilatlanmasında bu çocukların bu anlamda da takibinde ve desteklenmesinde katkıda bulunursunuz diyorum. TeĢekkür ediyorum. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Efendim, ben teģekkür ederim. Bu söyledikleriniz çok doğru, ben yanlıģ demiyorum. Ama biz bunları zaten biliyoruz çünkü niye biliyoruz? Biz bilim sanat merkezlerinde çalıģan arkadaģlarla çalıģtaylar yaptık, bunların sorunlarını tespit ettik ve bunlarla ilgili gerekli önlemler almaya baģladık. Yani bunlar geliģigüzel, rastgele burada çıkmıģ sorunlar değil. Biz zaten bir akademisyen olarak, yıllarını bu özel eğitime vermiģ ve bu iģe gönül vermiģ bir akademisyen olarak -eğer tabiri caizse- söylüyorsam gelir gelmez zaten her üstün yetenekliler de dâhil olmak üzere BĠLSEM lerle ilgili 2 defa çalıģtay yaptık birisi EskiĢehir de, birisi Ankara da oldu, hatta üçüncüsünü de yine arkadaģlar çok yakın zamanda planlıyorlar. Bütün bilim sanat merkezlerinde çalıģan arkadaģlar belli yerlerde toplanıp Nedir? Ne durumdadır? Ne olacak? Ne olması gerekir? gibi birçok sorularla ikiģer gün, üçer gün aralıklarla çalıģtaylar yapıldı. Bunların raporları çıkartıldı, bunların ne tür durumlarda olduğunu biz biliyoruz. Zaten o yüzden ġu anda çok yoğun çalıģma içerisindeyiz. dediğim sebep o; bu bir. Ġkincisi: Tabii yani ülkemizde bununla ilgili farklı yeterlilikte olan, yetenekleri geliģmiģ olan kiģilerin yurt dıģına gönderilmesi kanunları var. Benim Biraz kısa geçiyorum. dediğim sebep o. Çok güzel Ģeylere temas ettiniz. Tabii geçmiģte özel kanunlarla yurt dıģına gönderilip, yetiģtirilip ülkemize kazandırılan çok değerli akademisyenler, hocalarımız ve üstatlarımız var. Ama Ģimdi tabii burada Ülkemizde yeni bir yapılanma oluyor. diye de söylemedim, öyle bir Ģey ima da etmedim. Yani geçmiģten gelen bir çalıģmanın daha da çok yoğunlaģtığını söylemeye çalıģıyorum. AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) Bakanlıkta var o yapılanma. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Bakanlıkta da yeni bir yapılanma var ki üstün yeteneklilerle ilgili özel bir grup baģkanlığımız var. Bu, artık bu iģte çok yoğunlaģtığımızı gösteriyor. 10

BAġKAN Nihayet. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Dolayısıyla, Bakanlığın yeni yapılanmasında da bunlara özel bir grup baģkanının ayrılması Türkiye'de ilk defadır. Dolayısıyla, bunu da takdirlerinize sunuyorum. Yani bu anlamda takdir etmek lazımdır. AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) Yetersiz. diyorum, ben Daha müstakil olsun. diyorum. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI ġimdi, nasıl bir müstakil olur? Çünkü eğer özellikle Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü bunları organize edici bir biçimde vermezseniz kime vereceksiniz? Yani dolayısıyla bu kapsam içinde ama buradaki grubun daha da güçlendirilmesini söylüyorsanız tabii baģım gözüm üstüne, biz bunu güçlendireceğiz. Yani akademisyenlerle ortak çalıģmalarımız var, üniversitelerle planlamalarımız var. Dolayısıyla, bu grubun daha güçlü çalıģması için bu iģte çalıģan akademisyenlerle mutlaka iģ birliği yapmamız gerektiğini zaten söylüyoruz. Bütün gruplarda böyle olması lazım. Onun için sizi haklı görüyorum yani bu anlamda zaten çalıģmalarımız baģladı. AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) Peki, Komisyonumuza öneriniz var mı? Ġsteğiniz var mı bizden? MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Çok isteğim var yani bir tane değil ki efendim. Elbette ki çok isteklerim var mesela bunu ben sizden nasıl isteyebilirim? Sayın Bakanım zaten size bu konuyu arz edecektir, biz zaten kendilerine durumu ilettik. Bu konuda, benim Genel Müdür olarak burada istek yapmam olmaz. DĠLEK YÜKSEL (Tokat) TeĢekkür ediyorum sunumunuzdan ötürü. Elli dört ilde altmıģ tane BĠLSEM var bildiğim kadarıyla. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Elli yedi ilde efendim. DĠLEK YÜKSEL (Tokat) Elli yedi ilde altmıģ üç tane bilim sanat merkezi var. Bu bilim sanat merkezlerinde baģarı testlerini yapacak olan yetkili elemanımız var mı hepsinde? Viskar testini mesela bir Erzincan BĠLSEM de yapacak olan elemanımız var mı acaba? Ya da bu altmıģ üç ilden herhangi birinde? BAġKAN Bir de Hocam, Dilek adına soru ekleyeyim. Bu metot değiģtiriyormuģsunuz bu hafta sonu. DĠLEK YÜKSEL (Tokat) Onu soracağım. BAġKAN Soracak mısınız? Tamam. DĠLEK YÜKSEL (Tokat) Bir bunu sormak istiyorum, öğrenmek istiyorum. Bir de öğrenmek istediğim Ģey: Kendi testimizi geliģtiriyoruz ölçüm için dediniz. BAġKAN Yok, metot değiģtiriyorlarmıģ bu sınavda. DĠLEK YÜKSEL (Tokat) Bu kendi testimizi yani viskar testi dıģında ya da diğer baģarı testleri dıģında kendi testimizi geliģtirmeyle alakalı bir çalıģmanın olduğunu duydum. Bunun da mutluluğunu yaģıyorum çünkü hafta sonu Tokat Bilim Sanat Merkezinde yetkili akademisyen yani Tokat ta bu konuda çalıģanlardan aldığımız sunumda Ģöyle bir Ģey iletildi: Sanıyorum bu viskar testindeki sorulardan birinde AĢağıdakilerden hangisi ibadethane değildir? diye bir soru varmıģ. Bu sorulardan birinde katedral, birinde havra, birinde sinagog, birinde ev varmıģ. ġimdi, Türkiye'deki Ġstanbul da yaģamayan, Tokat ta yaģayan bir çocuk katedrali görmüģ değil, havrayı görmüģ değil, sinagogu görmüģ değil ve ibadethane olarak böyle bir soru geliyor. Bizim kendi değerlerimizle de, çocukların görsel hayatında gördüğü öğelerle de bezenmiģ bir test, Ġnanıyorum ki çocukların baģarılarının tespitinde önemli bir aktör olacaktır. diyorum. Bunu da eklemek istiyorum. TeĢekkürler. BAġKAN Bu merkezî sisteme mi geçiyorsunuz? Bir de onları eklerseniz bu soruya bağlı. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Efendim Ģöyle, viskarla ciddi sıkıntılarımız var. Madem konu açıldı. BAġKAN Zaten konuģacağız Hocam, lütfen rahat olun. Yani bu Komisyon bu meseleyi konuģmak için kurulmuģtur onun için rahat olun. MEB ÖZEL EĞĠTĠM VE REHBERLĠK HĠZMETLERĠ GENEL MÜDÜRÜ DOÇ. DR. HAKAN SARI Sözlerim yanlıģ anlaģılabilir diye kaygı taģıyorum. BAġKAN Hayır efendim, kimse yanlıģ anlamaz. 11