HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI 31/10/2013-03/11/2013 SAMSUN Grup Adı Grup Konusu Grup Başkanı Grup Sözcüsü : 1. GRUP : CEZA HUKUKU : AYDIN ŞEN : MEHMET OĞRAŞ Raporlama Heyeti : KÜRŞAT DURGUN MEHMET İLHAN Grup Yazıcısı : Ayşe CERMEN TOPLANTI RAPORU YAKALAMA ve GÖZALTI A) YAKALAMA: Tartışılan konu: 1- Cumhuriyet Savcısının soruşturma aşamasında şüphelinin savunmasının alınmasına yönelik olarak resen yakalama emri çıkarabilmesi: Çözüm önerisi: Soruşturma aşamasında soruşturma yapan Cumhuriyet Savcısına, zorla getirme kararı gibi resen savunmanın alınması amacı ile yakalama emri düzenleme yetkisi verilmelidir. sorunu tartışıldı. 2- Yakalanan kişinin 24 saat içerisinde hangi merciinin önüne çıkartılacağı Çözüm önerisi: Soruşturma aşamasında CMK nun 98.maddesine göre yakalama emri çıkartılmış ise, öncelikle 24 saat içerisinde yakalama emri isteyen Cumhuriyet 1
Savcısının huzuruna bu mümkün olmadığı takdirde şüphelinin yakalandığı en yakın Cumhuriyet Savcısı huzuruna çıkartılarak savunmasının alınması hususunda yasal düzenlene yapılması, 3- Soruşturma aşamasında tutuklamaya sevk edilen şüpheli hakkında talebin reddedilmesi halinde itiraz üzerine verilen yakalama emrinin ifası sırasında hangi merci önüne çıkartılacağı, Sulh Ceza Mahkemesi Hâkiminin tutuklama talebinin reddi kararına itiraz üzerine Asliye Ceza Mahkemesince verilen yakalama emri gereğince yakalanan şüpheli mevcutlu getirildiğinde bazı adliyelerde Sulh Ceza Mahkemesine, bazı adliyelerde ise yakalama emri veren veya nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesi Hâkiminin önüne evrak gönderilmektedir. Bu şekilde getirilen şüpheliler hakkında hangi mahkemenin karar vereceği hususu tartışmalıdır. Çözüm önerisi: İtiraz üzerine hakkında yakalama kararı verilen (yol tutuklaması ) şüpheli kararı veren yerdeki Sulh Ceza Hâkimi önüne, olmadığı takdirde yakalandığı yerdeki Sulh Ceza Hâkimi önüne çıkartılması, Sulh Ceza Hâkimince ilgilinin kimlik tespiti yapılarak tutuklanmasına karar verilir şeklinde yasal düzenleme yapılması hususunda çoğunluk görüşü olarak karara varılmıştır. 4- Kovuşturma aşamasında mahkemelerce savunmasının alınmasına yönelik verilen yakalama emirleri ile yol tutuklamasına yönelik çıkartılan yakalama emirlerinin infazında kişi 24 saat içerisinde yetkili Hâkim veya mahkeme huzuruna çıkartılamıyorsa, SEGBİS sisteminin uygulanarak savunmasının alınıp alınamayacağı hususları ve SEGBİS sisteminde yeterli teknik personelin temini hususları tartışıldı. Çözüm önerisi: SEGBİS sisteminin yurt genelinde etkin ve verimli kullanımının sağlanması, bu hususta yeterli teknik personelin ve alt yapının işler hale getirilmesi. 5- Hakkında yol tutuklaması verilen şüpheli veya sanığın yetkili Hâkim veya Mahkeme önüne götürülmesi ile ilgili yol masraflarının ne şekilde karşılanacağı hususu tartışıldı. Çözüm önerisi: Hakkında yol tutuklaması verilen şüpheli veya sanığın yetkili Hâkim veya Mahkeme önüne götürülmesi ile ilgili yol masraflarının ödenek beklenmeksizin Maliyece derhal ödenmesi veya bu masrafların kolluk tarafından karşılanması hususunda yasal düzenlemenin yapılmasına oy birliği ile karar verildi. 2
B) GÖZALTI Tartışılan konu: 1- Hakkında birden fazla yakalama kararı bulunan şüpheli/sanığın yakalandığında 24 saat içerisinde tüm yakalama emirlerinin yerine getirilememesi halinde serbest bırakılıp bırakılamayacağı veya gözaltı süresinin uzatılıp uzatılamayacağı hususları tartışıldı. Çözüm önerisi: Yakalama emri sayısınca 24 saat gözaltı süresi verilebileceğinden işlemi bitmeyen evraklar yönünden tekrar 24 saatlik gözaltı süresi verilebileceği çoğunluk görüşü olarak kabul edildi. 2- Gözaltı sırasında meydana gelen İnsan Hakları ihlali ile ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Türkiye aleyhine vermiş olduğu birçok kararda etkin soruşturma yapılmaması gerekçe gösterilmiştir. Bu ihlallerin önlenmesi hususunda neler yapılabileceği hususu tartışıldı. Çözüm önerisi: Adli kolluğun kurulması ve denetiminin Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılması. ARAMA ve EL KOYMA Tartışılan konu: 1- Önleme arama kararına dayanarak yapılan aramada suç unsuruna rastlanılması halinde bu eşyalara el konulması için ayrıca bir arama ve el koyma kararına ihtiyaç olup olmadığı hususu tartışıldı. Çözüm önerisi: Yapılan önleme araması sırasında suç unsuruna rastlanıldığı takdirde suç eşyalarının geçici olarak muhafaza altına alınması ve kolluk görevlisinin derhal ilgili Cumhuriyet Savcısı ile irtibata geçerek arama ve el koyma kararı istemesi gerektiği hususunda karara varılmıştır. 2- Cumhuriyet Savcısının arama ve el koyma kararı üzerine 24 saat içerisinde Hâkim onayına sunulur şeklindeki düzenlemenin zaman zaman sıkıntılara yol açtığı hususu tartışıldı. Çözüm önerisi: Cumhuriyet Savcısının yazılı talimatı üzerine el koyma işlemi yapılan hallerde el koyma işleminin Hâkim onayına sunulmasına gerek olmadığı, ancak itiraz halinde Hâkim tarafından incelenmesi hususunda yasal düzenleme yapılması kanaatine varılmıştır. 3
3- Rızai teslim üzerine muhafaza altına alınan eşya veya bizatihi suç teşkil eden eşya ile ilgili el koyma işlemlerinde el koyma kararına ihtiyaç olup olmadığı hususu tartışıldı. Çözüm önerisi: Rıza ile teslim edilen ve muhafaza altına alınan eşya ile ilgili ayrıca el koyma ve onama isteme kararına ihtiyaç olmadığı, Rıza ile teslim edilmeyen ve bizatihi suç teşkil eden eşya ilgili el koyma ve arama kararına gerek olduğu sonucuna varılmıştır. Rıza ile teslim edilen ve muhafaza altına alınan eşyalarla ilgili polis kriminal ve adli tıp kurumlarında inceleme yapılması için ayrıca Hâkim kararına ihtiyaç olmadığı, bu husustaki uygulama birliğinin sağlanması amacı ile tüm birimlere yazı yazılması gerektiği hususunda görüş birliği sağlanmıştır. 4- Posta ile gönderilen eşyalar üzerinde arama ve el koyma işlemlerinin yapıldıktan sonra kolinin açılmasının ve incelenmesinin Hâkim veya Cumhuriyet Savcısı huzurunda yapılmasına gerek olup olmadığı hususu tartışıldı. Çözüm önerisi: Kolluğun arama kararı üzerine kişilerin ev, iş ve üzerlerinde ayrıntılı arama yapabildiği göz önüne alındığında, Teknolojik imkânlar dikkate alınarak kolluk kuvvetince görüntü alınmak sureti ile kolinin açılması, içerisindekilerin tutanakla tespit edilerek onaya sunulması hususunda yasal düzenleme yapılması sorunun çözümünde etkili olacağı düşünülmüştür. 5- Soruşturma ya da kovuşturmanın yapıldığı yargı alanı dışında kalan yargı çevresinde yapılacak arama kararlarını hangi mahkemenin vermesi gerektiği hususu tartışıldı. Çözüm önerisi: Arama kararı, soruşturmayı yapan Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine, arama yapılacak mahaldeki yetkili Hâkim tarafından verilmesi, örgütlü ve toplu suçlarda ise soruşturma yapılan yerdeki yetkili Hâkim veya ek olarak arama yapılacak yerdeki yetkili Hâkim tarafından arama kararı verilmesi yönünde yasal düzenleme yapılmasının uygun olacağı kanaatine varılmıştır. 4
6- Haklarında yakalama emri veya zorla getirme kararı verilen şüpheli/sanıklarla ilgili yakalanmaları amacı ile bu kişilere ait ev, iş yeri veya başka yerlerde yapılan aramalarda ayrıca mahkeme kararına ihtiyaç olup olmadığı hususu tartışıldı. Çözüm önerisi : Öncelikle yetkili Hakimden arama kararı istenmesi,, gecikmesinde sakınca olan hallerde ise Cumhuriyet Savcısının arama kararı ile aranması sonucuna varılmıştır. TUTUKLAMA ve ADLİ KONTROL A) TUTUKLAMA: Tartışılan konu: 1- Tutuklama bir tedbirdir, geçici olarak verilir. Hükmen tutukluluk bunun bir istisnası mı yoksa ihlali midir?. Çözüm önerisi: Aldığı ceza miktarı gözetilerek Hâkim kararıyla hükümle beraber verilen tutukluluğun devamına dair hükmen tutukluluk kararı tutuklama tedbirinin geçici olmasının bir istinasıdır. 2- CMK daki düzenlenen tutuklama nedenlerinin sınırlı olarak sayılmasının uygulamada getirdiği sorunlar. Çözüm önerisi: Hakime, toplumda infial yaratan suçlarda sınır getirilmeksizin tutuklama konusunda takdir hakkı verilmesinin uygun olacağı. 3- Koruma tedbirleri ve tutuklama konusunda görev. Çözüm Önerisi: Mahkemelerin iş yükünün fazla olduğu dikkate alınarak sırf bu işlere bakmak üzere yetkili ve görevli sorgu Hâkimliği kurumunun oluşturulması gerektiği kanaatine varıldı. B) ADLİ KONTROL: Tartışılan Konu: 1- Soruşturma aşamasında verilen adli kontrol kararlarının süresi belirtilmemişse dava açılması halinde ne kadar süreyle uygulanacağı sorunu. Çözüm önerisi: Mahkemece adli kontrol kararı kaldırılmadığı sürece, hükümle beraber kendinden kalkacağı sonucuna varılmıştır. 5
2- Soruşturma aşamasında hakkında adli kontrol kararı verilen şüphelinin adli kontrol kararını ihlali üzerine hakkında tutuklama istendiğinde UYAP ekranında ikinci kez tedbir istenemez şeklinde uyarı vermekte ve kişi tutuklamaya sevk edilememektedir. Çözüm Önerisi: UYAP ta bu hususta gerekli düzenlenmenin yapılması için öneride bulunulması. İLETİŞİMİN TESPİTİ ve DENETLEMESİ : CMK nun 135 ve 138.maddesi Tartışılan Konu: 1- İletişimin tespiti ve teknik araçlarla takibin yapılması ile ilgili suç tiplerinin katalog suçlarla sınırlı tutulup tutulmaması. Çözüm Önerisi: CMK 135 140 maddeleri arasında sayılan katalog suçlarla ilgili iletişimin tespitinde uygulamaya devam etmekle beraber iletişimin tespiti hususundaki taleplerin dikkate değer olmasına dikkat edilmesi. 2- CMK nun 135/4.maddesi gereğince hakkında arama ve yakalama kararı bulunan şüpheli veya sanığın yakalanması için kullandığı telefonun yerinin tespiti kararının kim tarafından verileceği hususu tartışıldı. Çözüm Önerisi: Şüpheli veya sanığın yakalanabilmesi için mobil telefonunun yerinin tespit edilmesinde Cumhuriyet Savcısının kararının yeterli olması yönünde düzenleme yapılmasının gerektiği sonucuna varılmıştır. 3- Cumhuriyet Savcısının şüpheliye ait görüşme kayıtlarını (HTS raporunu ) mahkeme kararına gerek olmadan TİB den isteyip isteyemeyeceği hususu tartışıldı. Çözüm Önerisi: Cumhuriyet Savcısının, şüpheliye ait görüşme kayıtlarını mahkeme kararına gerek olmadan TİB den isteyebilmesi hususunda yasal düzenleme yapılmasının gerektiği kanaatine varılmıştır. 6
4- İletişimin tespitine ilişkin tutanakların imhasının, kovuşturmama kararının verilmesinden sonraki 10 gün içerisinde mi yoksa kovuşturmama kararının kesinleşmesini takiben 10 gün içerisinde mi yapılmasının gerektiği hususu tartışıldı. Çözüm Önerisi: Kovuşturmama kararının kesinleşmesini takiben 10 gün içerisinde imhasının gerektiği sonucuna varılmıştır. GİZLİ SORUŞTURMA ve TEKNİK ARAÇLARLA İZLEME CMK nun 139-140 maddesi A) GİZLİ SORUŞTURMACI ATANMASI Tartışılan Konu: 1- CMK nun 139. maddesinde sayılan gizli soruşturma görevlendirilmesi gereken sınırlı sayıdaki suçlar dışında da ( örneğin: irtikâp ve rüşvet gibi) gizli soruşturmacıdan yararlanıp yararlanılmayacağı hususu tartışıldı. Çözüm Önerisi: Çoğunluk görüşü: Soruşturma ile ilgili olduğundan CMK nun 139. maddesinde sayılan suç tiplerine rüşvet ve irtikâp suçlarının eklenmesi yönünde görüş bildirmiştir. Azınlık görüşünde: Gizli soruşturmacı görevlendirilmesi istisnai bir soruşturma şekli olup, rüşvet ve irtikâp suçlarında gizli soruşturmacının (ajan kışkırtıcı ) suça teşvik edebileceği dikkate alındığında kapsamın dar tutulması gerektiği şeklinde görüş bildirmiştir. TEKNİK ARAÇLARLA İZLEME Tartışılan konu: 1- Şüpheli veya sanık hakkında Cumhuriyet Savcısı veya Hâkim tarafından verilen teknik araçlarla izleme, ses ve görüntü alma işlevinin belirli bir il veya ilçe yargı çevresi ile sınırlı tutulup tutulamayacağı, başka bir deyişle ülke çapında geçerli olup olmayacağı hususu tartışıldı. Çözüm Önerisi: Burada amaç şüpheli veya sanığın kamuya açık yerlerdeki faaliyetler ile iş yerinin teknik araçlarla izlenmesi, ses ve görüntülerinin alınması 7
olup, kararın ülke çapında uygulanması gerektiği ve bu hususta görevlendirilen kolluk kuvvetlerine gerekli yetki ve talimatların verilmesi sonucuna varılmıştır. 03/11/2013 8