Güneş Fiziği: Güneş Rüzgarları

Benzer belgeler
2- Bileşim 3- Güneş İç Yapısı a) Çekirdek

GÜNEŞİMİZ. Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi

Bir Yıldız Sisteminde Canlılığın Oluşması İçin Gereken Etmenler

KUTUP IŞINIMI AURORA.

ÜNİTE 7 : GÜNEŞ SİSTEMİ VE ÖTESİ UZAY BİLMECESİ

Bize En Yakın Yıldız. Defne Üçer 30 Nisan 2011

GÖK CİSİMLERİNİ TANIYALIM

DEV GEZEGENLER. Mars ın dışındaki dört büyük gezegen dev gezegenler grubunu oluşturur.

Dünya ve Uzay Test Çözmüleri. Test 1'in Çözümleri. 5. Ay'ın atmosferi olmadığı için açık hava basıncı yoktur. Verilen diğer bilgiler doğrudur.

Güneş Sistemi (Gezi Öncesinde)

Güneş sistemi içersinde; Güneş, 8 gezegen, asteroidler, kuyruklu yıldızlar, meteorlar, cüce gezegenler,uydular vardır.

Coğrafya X-Robots-Tag: otherbot: noindex, nofollow

Yıldızlara gidemeyiz; sadece onlardan gelen ışınımı teleskopların yardımıyla gözleyebilir ve çözümleyebiliriz.

Yıldızların: Farklı renkleri vardır. Bu, onların farklı sıcaklıklarda olduklarını gösterir. Daha sıcak yıldızlar, ömürlerini daha hızlı tüketirler.

Yıldızımız GÜNEŞ. Serdar Evren. Ege Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü

Güneş Rüzgarı Nedir?! Yazarı Hayanon Çeviren Ae 453 Danışman Y. Tulunay

Fotovoltaik Teknoloji

Büyük Patlama ve Evrenin Oluşumu. Test 1 in Çözümleri

Güneş Bulutsusu (Solar Nebula)

ASTRONOMİ VE UZAY BİLİMLERİ SINAVI SORULARI VE CEVAPLARI (Şıkkın sonunda nokta varsa doğru cevap o dur.)

MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ

Bir Bakışta Fen Bilimleri Kazanım Defteri

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI

Not: Bu yazımızın video versiyonunu aşağıdan izleyebilirsiniz. Ya da okumaya devam edebilirsiniz

Bölüm 7. Mavi Bilye: YER

6.Sınıf FEN BİLİMLERİ KONU ANLATIMI. Testler. Konu Anlatımı. Uygulama

7. Sınıf Fen ve Teknoloji

Bölüm 7. Mavi Bilye: YER

Prof. Dr. Ceyhun GÖL. Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Anabilim Dalı

12. SINIF KONU ANLATIMLI

ATOMİK YAPI. Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0

GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU

Malzeme Bilgisi Prof. Dr. Akgün ALSARAN. Temel kavramlar Atomsal yapı

BİR YILDIZ OLARAK GÜNEŞ A. GÜNEŞ İN OLUŞUMU

ATOMİK YAPI. Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0

Güneş Sistemi. Araş. Gör. Dr. Şeyma Çalışkan Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi

Elektromanyetik Dalgalar. Test 1 in Çözümleri

Hitit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü. Öğr. Gör. Kayhan ALADOĞAN

SDÜ ZİRAAT FAKÜLTESİ METEOROLOJİ DERSİ

1. Ünite 1 ve 2. Konular Fizik Biliminin Önemi - Fiziğin Uygulama Alanları

Yıldızların uzaklıkları ve parlaklıkları

Güneş Sistemi. Prof. Dr. Serdar Evren. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü

12. SINIF KONU ANLATIMLI

SU Lise Yaz Okulu 2. Ders, biraz (baya) fizik. Dalgalar Elektromanyetik Dalgalar Kuantum mekaniği Tayf Karacisim ışıması

Yıldızların Yapısı ve Evrimi. Anakol Sonrası Evrim

GÖKADAMIZ SAMANYOLU. Serdar Evren Astronomiye Giriş II

GÜNEŞ. Güneş Tanrısı-Helios. Serdar Evren

DÜNYAMIZIN KATMANLARI FEN BİLİMLERİ

Radyoaktif elementin tek başına bulunması, bileşik içinde bulunması, katı, sıvı, gaz, iyon halinde bulunması radyoaktif özelliğini etkilemez.

ELEKTRONLARIN DİZİLİMİ, KİMYASAL ÖZELLİKLERİ VE

GÜNEŞ ENERJİSİ VE FOTOVOLTAİK PİLLER SAADET ALTINDİREK

Nötronlar kinetik enerjilerine göre aşağıdaki gibi sınıflandırılırlar

X IŞINLARININ ELDE EDİLİŞİ

Havacılık Meteorolojisi Ders Notları. 3. Atmosferin tabakaları

Element atomlarının atom ve kütle numaraları element sembolleri üzerinde gösterilebilir. Element atom numarası sembolün sol alt köşesine yazılır.

Isı enerjisi iletim, konveksiyon (taşıma = sıvı ve hava akımı) ve ışıma (radyasyon) yolu ile yayılır.

Gelin bugün bu yazıda ilkokul sıralarından beri bize öğretilen bilgilerden yeni bir şey keşfedelim, ya da ne demek istediğini daha iyi anlayalım.

GÜNEŞ SİSTEMİ. SİBEL ÇALIK SEMRA SENEM Erciyes Üniversitesi İstanbul Üniversitesi

SU ÜRÜNLERİNDE MEKANİZASYON-2

Km/sn IŞIĞIN KIRILMASI. Gelen ışın. Kırılan ışın

BEYAZ CÜCELER, C CELER, NÖTRON YILDIZLARI VE KARADELİKLER

Bölüm 6. Güneş Sisteminin

MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM

Bakın astronomi size nasıl yardım edecek şimdi, göreceksiniz!

GÜNEŞ SİSTEMİ. 1-Havanın bulutsuz olduğu bir günde gökyüzüne gece ve gündüz baktığımızda neler görürüz?

Doğal Süreçler. yıldız, gezegen, meteor, nebula (ışık enerjisi yayarak görünür haldeki gaz ve toz bulutları) bulunur.

Galaksiler kütle çekimiyle birbirine bağlı yıldızlar ile yıldızlar arası gaz ve tozdan oluşan yapılardır.

Güneş Sistemi nin doğum öncesi resmi

Güneş Sistemi ve Ötesi keşfetmek

A. ATOMUN TEMEL TANECİKLERİ

GÖKADAMIZ SAMANYOLU GÖKADASI

SU Lise Yaz Okulu. Samanyolu ve Diğer Gökadalar

1 SU HALDEN HALE GİRER

Elementlerin büyük bir kısmı tabiatta saf hâlde bulunmaz. Çoğunlukla başka elementlerle bileşikler oluşturmuş şekilde bulunurlar.

Satürn ün Buzlu Uydusu Tethys!

Kasım Ayında Gökyüzünde Neler Var?

Prof. Dr. Niyazi MERİÇ Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü

ASTRONOMİ TARİHİ. 4. Bölüm Kopernik Devrimi. Serdar Evren 2013

FİZ314 Fizikte Güncel Konular

Uzaydaki Gözümüz Neler Görüyor? Hubble ın Gözüyle

BÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK. Atom yapısı. Bağ tipleri. Chapter 2-1

Yrd. Doç. Dr. H. Hasan YOLCU. hasanyolcu.wordpress.com

Atomun Yapısı Boşlukta yer kaplayan, hacmi, kütlesi ve eylemsizliği olan her şeye madde denir. Maddeyi (elementi) oluşturan ve maddenin (elementin)

Elektromanyetik Dalgalar. Test 1 in Çözümleri

BİYOLOJİK MOLEKÜLLERDEKİ

FİZİK 2 ELEKTRİK VE MANYETİZMA Elektrik yükü Elektrik alanlar Gauss Yasası Elektriksel potansiyel Kondansatör ve dielektrik Akım ve direnç Doğru akım

ATOM MODELLERİ.

Veysel Işık. JEM 107/125/151 Genel Jeoloji I. Yerin Merkezine Seyehat. Prof. Dr.

Atomlar ve Moleküller

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI

BMM 205 Malzeme Biliminin Temelleri

ÖĞRENME ALANI : DÜNYA VE EVREN ÜNİTE 8 : DOĞAL SÜREÇLER

ÇALIŞMA YAPRAĞI (KONU ANLATIMI)

I.10. KARBONDİOKSİT VE İKLİM Esas bileşimi CO2 olan fosil yakıtların kullanılması nedeniyle atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonu artmaktadır.

RADYASYON FİZİĞİ 1. Prof. Dr. Kıvanç Kamburoğlu

Elektronların Dizilişi ve Kimyasal Özellikleri

1. Hafta. İzotop : Proton sayısı aynı nötron sayısı farklı olan çekirdeklere izotop denir. ÖRNEK = oksijenin izotoplarıdır.

6- RADYASYON KAYNAKLARI VE DOZU

Transkript:

Güneş Fiziği: Güneş Rüzgarları Ele alacağımız konu; tamamen bizim yıldızımız Güneş le, yani Güneş fiziği ile alakalı. Güneş fiziği, yıldızımızın herhangi bir süre içerisinde uzayda nerede olduğuna değil, sadece yapısına ve işleyişine odaklanır. Yıldızları ve Güneş i bize gönderdikleri ışınımlar sayesinde anlayabiliyor ve inceleyebiliyoruz. Bu ışınımları tüm dalga boylarındaki elektromanyetik spektrum olarak ele alabiliriz. Yıldızlardan hemen her dalga boyunda ışık yayılır. Elektromanyetik spektrum denilen bu dalga boyu aralığının gözlerimizle sadece çok küçük bir bölümünü görebiliriz. Güneş, çevresine büyük miktarda enerji saçan bir yıldızdır ve saçtığı ışınımın hemen hemen tümü, yıldızın dış tabakalarından, yani atmosferinden gelir. Ancak, Güneş de dahil tüm yıldızlar akışkan bir gaz küresi oldukları, sert bir yüzeyleri bulunmadığı için, atmosferin sınırlarını kesin olarak belirleyemeyiz. Güneş i oluşturan tabakalar dört ayrı bölümde incelenir. Bunlar iç küre, fotosfer

(ışık küre), kromosfer (renk küre) ve son olarak koronadır (taç küredir). İç küre, Güneş in iç yapısıyla ilgilidir ve kendi içinde başka alt katmanlar halinde incelenir. Fotosfer, kromosfer ve korona ise kabaca Güneş in atmosferini olarak nitelenebilirler. Güneş atmosferi olarak nitelenen bölge; Fotosfer, Kromosfer ve Korona Güneşe bakıldığında disk şeklinde görülen tabaka fotosferdir. Fotosfer katmanında %74 civarıda hidrojen, %25 helyum, geriye kalan %1 lik kısımda ise karbon, oksijen, demir, kükürt ve neon gibi elementler bulunur. Bu elemetler bize Güneş in aslında birinci nesil bir yıldız olmadığını, bir yıldızın ölümü sonucu oluşan ikinci nesil bir yıldız olduğunu gösteriyor. Bununla ilgili bilgiyi yıldız oluşumları ve ölümleri makalelerimizi inceleyerek detaylı bir şekilde öğrenebilirsiniz. Atmosferden yayılan ışığın spektrumunda fotosferin payı büyüktür. Spektrumdaki siyah çizgiler fotosfere nazaran daha soğuk olan bir üst tabaka aracılığıyla ortaya çıkar. Fotosferin etrafında nispeten daha dar bir tabaka olan kromosfer ise, spektrumundaki parlak çizgilerin kaynağıdır. Yine aynı şekilde kısa dalga boylu ışınların spektrumundaki parlak çizgiler atmosfere aittir. Röntgen (X) ışınlarının kısa dalgalı olanları fotosferden gelirken, kromosfer tabakasına geçildiğinde uzun

dalga boylarının etkisi artar. Yani kromosfer hem çok kısa dalga boyları hem de radyo dalgalarını meydana getirmektedir. Güneş in korona tabakası, Güneş tutulmaları sırasında yıldızımızın güçlü ışığı Ay tarafından perdelendiği için rahatlıkla gözlemlenebilir. Bu bölgeyi, Güneş i perdeleyen özel teleskoplar kullanarak da gözlemleyebiliyoruz. Güneş te, yüzeyden iç kısımlara yolculuk yaptığımızda sıcaklık ve basınç artar ve yıldızın kütlesinin büyük bir kısmını oluşturan iç küre ye ulaşılır. Yıldızın çekirdeğinde meydana gelen ışınım, iç kürenin tabakaları arasında bir yutulup bir yayılarak ilerlemeyi sürdürür. Dış tabakaların yaptığı emisyon (kara cisim ışıması gibi düşünebilirsiniz) Güneş yüzeyinden dışarı çıkar ve uzaya yayılır. Güneş faaliyetlerinin tümü, daha doğrusu görebildiğimiz tüm faaliyetler iç kürenin en dışındaki bölgeye aittir. Güneş ışığının yüzeye ulaşma süreci hakkında daha kapsamlı bilgi almak için bu yazımızı okumanız faydalı olabilir.

Dünya da alışkın olduğumuz atmosfer kaynaklı rüzgar, Güneş Sistemi içinde de söz konusudur. Güneş in muazzam büyüklükteki atmosferi Dünya dahil tüm gezegenleri içine alır ve bu atmosferde güçlü Güneş rüzgarları eser. Son birkaç yüzyılda, bilgi birikimizin artması ve bilimsel düşüncenin tabana yayılması sayesinde, gezegenimiz hakkında birçok soru sormaya ve bu soruları cevaplamaya başladık. Hatta bununla yetinmeyip, soruların aynılarını önce Güneş, sonra yıldızlar için sormaya başladık. Birçok sorunun cevabı aynı olamamakla birlikte, bazı sorularda aynı cevapları alabildik. Bu sorulardan biri de Yıldızlarda rüzgarlar eser mi? Basit ama bir o kadar da ilginç bir soru. Dünya da gerçekleşen bu olay acaba yıldızlarda gerçekleşiyor mu? Yoksa rüzgar oluşumları sadece gezegenlere özgü bir olay mı? Cevabı basit ama açıklaması zor bir konu bu! Evet, rüzgar oluşumu yıldızlarda gerçekleşir, fakat biçim olarak Dünya daki rüzgarlara benzemez. Yıldız rüzgarları, yıldızlarda bulunan elektron, proton ve ağır metallerinin (astronomide hidrojen ve helyum dışındaki her şey metaldir) atomlarını hızlı bir şekilde yıldızlardan fırlatılmasıyla gerçekleşir. Bu rüzgarlar kimi bölgelerde saniyede onlarca kilometre, kimi yerlerde ise saniyede binlerce kilometre hıza ulaşır. Güneş de bir yıldız ve evet, yıldızımızda da yukarıda bahsettiğimiz rüzgarlar

oluşuyor (öyle ki, aslında biz diğer yıldızlar hakkında bilgi edinmek için önce Güneş i inceliyoruz). Hissetme konusuna gelmeden önce biraz Güneş te gerçekleşen bu rüzgarlardan bahsedelim: Sıcaklık yüksek olunca, gerçekleşen iyonizasyon fazla olur ve korona bölgesi sürekli genişler. Böylece iyonize gazda bir akım meydana gelir. Güneş rüzgarları Güneş in en üst katmanlarından salınan plazma akışı ile gerçekleşir. Güneş te gerçekleşen bu rüzgarların hızı saniyede 300 ila 700 km arası değişmektedir. Ek Bilgi: İyonizasyon, atomların ve parçacıkların elektrik yüküne sahip olmasıdır. Bu konu hakkında daha fazla bilgi için maddenin plazma halini anlattığımız şu yazımıza göz atmanız faydalı olur. Güneş, genellikle 1.5 kev (kilo elektron volt) ile 10 kev arasında enerjiler ile daha çok elektron, proton ve alfa parçacıklarını oluşturur ve bu parçacıkları evrene yollar. Her yıldızda olduğu gibi Güneş te de gerçekleşen parçacık akımları, zaman içinde yoğunluk, sıcaklık, rüzgarın hızı gibi etkenlere bağlı olarak değişim gösterir. Güneş, Güneş rüzgarları ile her saniye 1 milyon ton kütle kaybeder. Bu kaybolan kütlenin sabit olduğunu düşünürsek, yaklaşık her 150 milyon yıl içinde, toplamda 1 Dünya kütlesine eşdeğer Güneş malzemesinin uzay boşluğuna saçıldığını görürüz. Ancak, yıldızımızın kütlesi akıl almayacak kadar büyük olduğundan, doğduğu günden bugüne geçen 5 milyar yıl içinde kütlesinin sadece on binde birini Güneş rüzgarları yoluyla kaybetmiştir. Önümüzdeki birkaç milyon yıl içinde bu kayıp miktarı artacak olsa da, ömrünün sonuna kadar Güneş rüzgarları yoluyla kaybedeceği kütle miktarı, yıldızımız için hiçbir zaman önemli bir düzeye ulaşmayacaktır.

Güneş rüzgarı, Güneş üzerinde açık manyetik alan çizgilerinin bulunduğu koronal delikler boyunca uzaya saçılır. Bu koronal deliklerde meydana gelen kütle emisyonuna, Koronal Kütle Atımı (Coronal Mass Ejections-CMEs) denir. Koronal Kütle Atımları (CMEs) ve Güneş püskürmeleri genel olarak, fotosferin yarı durgun olan manyetik alanı ile Korona arasındaki manyetik enerjinin ani olarak salınması ile gerçekleştiği düşünülmektedir. Bu hipotez Depolama-Serbest bırakma olarak adlandırılır (Chen, 2001). Bu CME leri açıklayan yeni bir teoridir (Hanslmeier 2004). İşte bu oluşan Güneş rüzgarları Güneş Sistemi boyunca hakim bir parçacık esintisi oluşturur. Gerçekte bu esinti o kadar kuvvetlidir ki, gezegenlerin atmosferlerini dahi süpürebilecek güçtedir. Gücü uzaklığa bağlı olarak düşse de, onlarca milyar km boyunca sistemimiz üzerinde etki sahibidir. Heliyopoz un (Güneş rüzgarlarının etkisini yitirdiği bölge) konumunun Güneş ten 130 170 AB lik bir uzaklık aralığında (1 AB = 150 milyon km) olduğu düşünülmektedir. Bu bilgi, Voyager 1 ve 2 araçlarının rastladığı 3 khz lik elektromanyetik atımlar yolu ile gözlenmiştir (Hanslmeier 2004). Güneş te gerçekleşen parçacık akımları, elektromanyetik olaylardan ve yüksek sıcaklıktan ötürü kazandığı yüksek enerji ile Güneş in çekiminden kaçabilecek kaçış hızının üzerine çıkarlar. Bu rüzgarlar heliosfer olarak bilinen bölgede muazzam hacimli bir kabarcık şeklinde yıldızlar arası ortama karışırlar.

Güneş rüzgarlarının yoğunluğu, Dünya ile Güneş arasındaki mesafenin karesi oranında azalır. Güneş rüzgarı yeteri kadar bir mesafe aldığında Güneş in manyetik alanı ile yıldızlararası manyetik alan sınırını oluşturan sınır ile karşılaşır. Bu sınır, tıpkı Dünya nın manyetik alanının sınırı belirleyen manyetopoz gibidir. Şimdi Güneş rüzgarlarının etkili olduğu alanın yapısına kabaca bir göz atalım: Güneş ten yayılan yüklü parçacıklar ve atomlardan oluşan Güneş rüzgarı, Güneş in hareket yönünün tersine uzanan damla şekilli heliosphere (heliosfer = günküre) denilen düşük yoğunluklu bir ortam oluşturur. Bu parçacıklar yaklaşık 400 km/sn gibi süpersonik bir hızla hareket ederler. Fakat güneşten 90-100 AB (1 ab = 150 milyon kilometre) kadar uzaklıkta artık yavaşlayarak ses altı hıza düşerler. Parçacıkların ses altı hıza düştüğü bu bölgeye termination shock (sonlandırma şoku) ismi verilir. Heliyosfer in bu sonlandırma şoku sınırı ile yıldızlararası ortamdan gelen rüzgara yenik düşüp durduğu durgun bölgeye kadar olan alana heliosheath (gündurgun) adı verilir. Bu alanda, Güneş rüzgarı ses altı hızda yoluna devam eder, yaklaşık Güneş ten 130-150 ab uzaklıkta ise yıldızlararası rüzgarın gücüne yenik düşerek tamamen durur. Güneş rüzgarlarının tamamen durduğu bölgeye de heliopause (Heliyopoz) deniliyor. Heliosfer Güneş Sistemi ni, yıldızımızdan kaynaklı yüklü parçacıkların (Güneş rüzgarı) bir kabarcık şeklinde sardığı, yıldızlararası ortamdan bizi ayıran bölgedir. Ayrıca heliosfer Güneş sistemini yıldızlararası ortamdan izole eden katmandır. Biliyoruz ki yıldızlararası ortamda gaz ve toz bulutları ile, diğer yıldızlardan kaynaklanan kozmik ışınlar vardır. İşte heliosfer bizi bu ortamdan izole ederek bir anlamda steril bir bölge oluşmasını sağlar. Fakat Güneş ten yayılan yüklü parçacıklar da en az yıldızlararası ortamdakiler kadar tehlikelidir. Dolayısıyla bahsettiğimiz streril ortam, bir koruyucu kalkan olarak nitelenemez. En nihayetinde yeryüzündeki yaşamı koruyan ana faktör Güneş in heliosferi değil, Dünya nın manyetik alanıdır.

Heliosfer, Güneş in yıldızlararası ortamdaki haraket yönüne göre ön taraftan dar, arkaya doğru uzayan bir damla şekli alır. Dünya yı göktaşlarından koruyan atmosfer gazlarının yanı sıra, bizi daha büyük etkilerden -Güneş rüzgarlarından- koruyan ve gezegenimizi saran az önce de belirttiğimiz bir manyetik alan mevcuttur. Manyetik alan tanım olarak; hareketli ve elektrik yüklü atom altı parçacıkların (elektron, proton.. gibi) manyetik güç etkisinde kaldığı boşluktur. Nötronlar gibi yüksüz parçacıklar hiçbir zaman manyetik alandan etkilenmezler. Yüksüz parçacıklardan korunmamızı sağlayan şey, atmosferimizdir. Yeryüzünün manyetik alanı gezegenimizin sıvı dış çekirdeğinin sahip olduğu akışkan özellik ve gezegenimizin dönüşü sayesinde oluşmaktadır. Dünya nın Manyetosferi Dünyanın manyetik alan çizgileri bir çubuk mıknatısınki kadar simetrik değildir. Yukarıda görüldüğü gibi güneşten akıp gelen alan çizgileri dünyanın manyetik kuyruğunu oluştururken, Güneş rüzgarları alan çizgilerinin sıkılaşmasına sebep olur. Manyetosfer (dünyanın manyetik alanı) uzay boşluğunda Güneş yönünde yaklaşık 80 km den 60.000 kilometreye kadar, kuyruk kısmı ise Güneş in aksi yönde 300.000 kilometre uzağa kadar uzanır. Güneş sistemindeki gezegenlerin manyetik alan güçleriyle, kendi eksenleri etrafındaki dönüş hızları arasında bir orantı

vardır. Merkür, Venüs, Dünya, Mars gezegenlerinin manyetik alanları zayıftır. Başka bir deyişle kendi eksenleri etrafındaki dönüş hızları düşüktür. Örneğin dünyamız kendi ekseni etrafında 1.600 km/s hızla dönmektedir. Dünya nın manyetik alanı ve Güneş rüzgarları ile etkileşimi. Ancak burada şunu belirtmek gerekir: Merkür ve Mars gezegenleri çok daha hızlı dönüyor olsalardı bile, bir sıvı dış çekirdekten mahrum oldukları (soğudukları) için kayda değer bir manyetik alan üretemezler. Venüs gezegeni, bir sıvı dış çekirdeğe sahip olmasına ve Dünya ile çok benzerlik göstermesine rağmen, aşırı yavaş dönüşü sebebiyle manyetik alanı çok zayıftır. Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün gezegenlerinin manyetik alanları güçlüdür. Bu gücün nedeni hem büyüklükleri, hem de kendi eksenlerindeki dönüş hızlarının çok hızlı olmasıdır. Örneğin Jüpiter in kendi ekseni etrafındaki dönüş hızı 45,300 km/s tir ve bu nedenle muazzam güçlü bir manyetik alanı vardır. GÜNEŞ RÜZGARLARIYLA OLUŞAN VAN ALLEN RADYASYON KUŞAKLARI: 1958 yılında Amerikalı fizikçi James A. Van Allen tarafından keşfedilen ve dünyayı bir simit gibi çevreleyen radyasyon bölgesidir. Van Allen Radyasyon Kuşakları Güneş ten ve diğer yıldızlardan yayılan zararlı ışınlara karşı kalkan işlevi gören tabakadır. Güneşten ve yıldızlararası boşluktan gezegenimize ulaşan yüklü parçacıklar bu bölgede dünyanın manyetik alanına yakalanırlar.

Uzun süredir biriken bu yüklü parçacıklar Dünyanın çevresinde 2 tane Van Allen radyasyon kuşağı oluşturmuştur. Dışta yer alan kuşak, Güneş rüzgarı kökenli hidrojen (H+=protonlar), helyum (He2+=alfa parçacıkları) ve oksijen (O+) iyonları yanı sıra, serbest elektronlar içerir. Yer yüzeyinden 10.000-60.000 km. yükseklikte bulunur. Van Allen radyosyon kuşakları, Güneş kaynaklı yüklü parçacıkların biriktiği radyasyon bölgeleridir. İç ve dış olmak üzere iki bölümden oluşur. İçte yer alan kuşak ise kozmik ışınların iyonlaştırdığı atmosfer kaynaklı atomlar içerir. 650-6500 km. yükseklikte yer alan bu kuşak dış kuşağa oranla çok daha güçlü bir ışınım kaynağıdır. NOT: Van Allen kuşaklarındaki yüksek elektron konsantrasyonu, uydulardaki korunmasız elektronik cihazlara şiddetli radyasyon hasarı verebilecek kadar yüksektir. Kuşak içinde yer alan uydular, bu zararı en aza indirgemek için iyi biçimde yalıtılırlar. Örneğin Türkiye nin televizyon yayınlarını ve iletişiminin büyük kısmını karşılayan Turksat uyduları tam olarak bu kuşağın ortasında yer alır. Ancak, iyi yalıtıldığı için mükemmel biçimde çalışmaktadır. Van Allen kuşakları insanlı uzay uçuşları için de tehlike kaynağıdır. Bu nedenle, Van Allen kuşaklarından geçecek olan uzay araçları ya oldukça iyi yalıtılırlar, ya da kuşağın daha zayıf bölgelerinden geçerler. Bu sayede kuşağın içinden geçen uzay araçlarındaki insanlar herhangi bir zarar görmezler. Ay yolculuklarını

gerçekleştiren araçlar hem çok iyi yalıtılmışlardı, hem de kuşağın görece zayıf bir bölgesinden geçmişlerdi. Süleyman YEŞİL & Merve YORGANCI http://phys.org/news/2017-01-extremely-rare-galaxy.html Amacınıza en uygun ve en kaliteli teleskop ya da dürbünü, en uygun fiyata sadece Gökbilim Dükkanı nda bulabilir, satın alma ve kullanım sürecinde her zaman bize danışabilirsiniz GÖKBİLİM DÜKKANI NA GİT