Emülsiyonlar nasıl hazırlanır? Dayanıklı bir emülsiyonun hazırlanmasında en önemli basamak emülsiyon oluşumu (emülsifikasyon) işlemidir. 1. Uygun emülsifiye edici (emülgatör) seçimi 2. İki fazın birbirine ilave edilme sırası 3. Sıcaklık 4. Karıştırma şiddeti ve süresi Isıtma Karıştırma Soğutma
1. Emülgatör seçimi Emülgatör seçiminde dikkat edilmesi gerekenler; Emülgatörün istenilen özelliklerde olması Emülsiyonun raf ömrü Emülsiyonun tipi Emülgatörün maliyeti Emülgatörlerin taşıması gereken özellikler Yüzey etkin olmalı ve yüzey gerilimini 10 dyn/cm'nin altına düşürebilmeli Disperse olan damlacıklar etrafında adsorbe olmalı, arayüzeyde film oluşturmalı ve koalesansa engel olmalı Emülsiyonun viskozitesini artırmalı, Düşük derişimlerde bile emülsiyon oluşturucu etkisi olmalı Suyu seven polar ucu ve yağı seven non polar ucu olmalı Toksik olmamalı
1. Emülgatör seçimi Emülsifiye ediciler hidrofilik ve lipofilik kısımlardan oluşur. Lipofilik kısımları ile yağ damlacıklarını çevreler ve onların tekrar bir araya gelerek faz oluşturmalarını önler. Böylece yağ partikülleri birbirlerinden korunmuş olurlar ve kararlı bir emülsiyon meydana getirirler. Bir emülsifiye edicinin seçimi için kullanılan en yaygın yöntem; Hidrofilik-Lipofilik Denge Sistemi (HLB) dir. Griffin, 1949 Düşük HLB değerine sahip emülsifiye ediciler daha lipofilik, yüksek HLB değerine sahip olanlar daha hidrofilik karakterdedir. Örn. Oleik asit 1 Potasyum oleat 20
HLB SKALASI E496 Sorbitan Trioleat HLB 1.8 E322 Yumurta Sarısı/Soya (Lesitin) HLB 4.0 E491 Sorbitan Monostearat HLB 4.7 Trigliseril Monooleat HLB 5.0 PEG-7 Gliseril Monokokoat HLB 11 Polysorbate 80 HLB 15
2. İki fazın birbirine ilave edilme sırası S/Y tipi emülsiyonları suyun yağa, Y/S emülsiyonları ise yağın su fazına ilavesi ile hazırlanabilir. Y/S tipi emülsiyon hazırlanacaksa, bir kısım yağ suda çözünebilen emülgatöre ilave edilir ve karıştırılır. Daha sonra suda çözünebilen emülgatörü içeren eşit miktardaki su emülsiyon oluşuncaya kadar karıştırılır. Katı maddeleri içeren emülsiyonlar, bu maddelerin eritilmesinden sonra emülgatör maddeler ile karıştırılır. Suda çözünebilen diğer maddeler suda çözünür ve hafif bir sıcaklıkta yağ fazına ilave edilir. Daha sonra iki faz karıştırılır. Soğuyuncaya kadar da karıştırmaya devam edilir. Bu yöntem daha çok emülsiyon bazlı merhem ve kremlerin hazırlanmasında kullanılır.
3. Sıcaklık etkisi Sıcaklık, yüzeylerarası gerilimi ve viskoziteyi değiştirir. Yüksek sıcaklık emülsiyon oluşumunu kolaylaştırır; ancak sıcaklığın fazla yükselmesi ve düşmesi emülsiyonda damlacıkların koagülasyonuna neden olur. Fazlar genellikle 70-72 C'de karıştırılır. Emülsifikasyonda karıştırma süresince sıcaklık ve soğutma hızları emülgatörün arayüzeye göç etmesine neden olduğu için çok önemlidir. Fazların birbirine ilavesinden sonra soğutma işleminin genellikle yavaş yapılması gerekir. Böylece etkin maddenin dış fazda kristallenmesi önlenir.
4. Karıştırma şiddeti ve süresi Karıştırma şiddeti ve karıştırma damlacık büyüklüklerine etki eder. süresi özellikle emülsiyonların Damlacık büyüklüğü aynı zamanda emülgatörün tipine, emülsifikasyon için kullanılan alete fazların ilave edilme hızlarına ve fazın hacmine göre değişir. Damlacıkların birbirlerine yaklaşmalarını önlemek damlacıkların stabilizasyonunun sağlamak gerekmektedir. ve oluşan Mekanik karıştırıcılar Homojenizatörler Kolloit değirmenleri Ultrasonifikasyon aletleri
Cilt Problemleri
Cilt Problemine Yol Açan Faktörler UV ışığı Sigara Su kaybı Yerçekimi Doğal vücut işleyişi Kimyasallara maruziyet Yaş Genetik
Cilt Problemleri Kuru Deri (Kserozis) Yaşlanma Sıcak su Deterjanlar Giysilerden dolayı oluşan sürtünme Sık hava yolculuğu Rüzgar Klima Çevre kirliliği Stratum korneum tabakasının nem içeriğinin azalması deride çatlama, kaşıntı ve kuruluğa neden olur. Atopik egzama, kalıtsal bazı hastalıklar, sedef gibi cilt hastalıkları, metabolik faktörler, tiroit bezinin yeterince çalışamaması ve aşırı kilo kaybı kuru deriye neden olan diğer faktörlerdir.
Cilt Problemleri Kırışıklık UV Sigara Uyku pozisyonu Kilo kaybı Su alımının az olması Derinin çevrimi yavaşlar. Eski hücreler yenilenmez ve atılamaz, cilt daha pürüzlü kaba ve nemsiz olur.
Cilt Problemleri Akne vulgaris nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte multifaktöriyel bir hastalıktır. Genetik faktörler UV Terleme Hormonlar Mikroorganizmalar Stres Kozmetikler ve temas eden diğer kimyasal maddeler
Akne nasıl oluşur? Sebum üretim miktarının yaş ile olan ilişkisi Sebum üretiminde artış Androjenlerin etkisi ile sebum üretimi artabilir. Sebum üretimindeki artış sebum bileşimini de değiştirir. Sebum üreten bezlerin üzerinde androjen reseptörleri de bulunmaktadır. Sebum Propionibacterium acnes (P. Acnes) in çoğalabilmesi için gerekli ortamı hazırlamaktadır. Foliküler hiperkeratinizasyon Normal bir folikülde keratinositler tek tek gelişir ve atılır. Akneli hastalarda ise keratinositlerin üretimi ve yapışkanlığı artmıştır. Birbirine yapışmış keratinositler artan sebum ile birleşerek komedonları oluştururlar. Mikrobiyal flora Folikül kanalında kolonize olması sonucu inflamasyon oluşur. İnflamasyon
Cilt Problemleri Yaşlılık Lekeleri Cilt yüzeyi güneşin UV radyasyonuna maruz kaldığında, melanosit hücreleri aşırı aktif hale gelir. Bunun bir sonucu olarak, bu hücreler melanin adlı bir pigmenti yüksek miktarda üretmeye başlarlar. Ciltteki melanin oranının artması cildin üst tabakasındaki melanin birikmesine ve dengesiz dağılmasına neden olur. Bronz bir tene sahip olmayı sağlayan UV ışınları deride hasar oluşturur, yıllar içinde birikir ve derinin yaşlanmasına zemin hazırlar. Foto yaşlanma olarak adlandırılan bu etki beraberinde deri kanseri gibi ciddi sonuçları getirebilir.
Cilt Problemleri Sarkma Yaşlanma (kolajen ve elastin kaybı) Kısa sürede aşırı kilo kaybı UV (kolajen ve elastin yapısını etkiler) Yerçekimi
Cilt Problemleri Deri Renginin Açılması (Depigmentasyon) Lokal ya da sistemik koşullara bağlı gelişebilir. Kısmı (deri hasarı, travma, yanık, steroid) ya da tamamen (vitiligo) gerçekleşmiş olabilir. Geçici (çizgilenme) ya da kalıcı olarak (albinizim) meydana gelebilir.
Cilt Problemleri Çatlak Yağ dokusunun fazla olduğu bölgelerde daha sık görülür. Hamilelik (glukokortikoid hormonu annenin kolajen ve elastin üretimini kısıtlar) Hızlı kilo alımı Ergenlik Genetik İlaç kullanımı ve diğer sağlık problemleri
Cilt Problemleri Selülit
Problemleri nasıl ortadan kaldırabiliriz? Nemlendiriciler Güneş Kremleri Antioksidanlar
Kozmetik Ürünler
Ticari Kozmetik Ürün Çeşitleri 1. Çözeltiler 2. Kremler/Emülsiyonlar 3. Losyonlar 4. Merhemler/Macunlar 5. Süspansiyonlar 6. Tabletler 7. Pudralar 8. Jeller 9. Stickler 10. Aerosoller 11. Kapsüller
1.Çözeltiler En basit kozmetik formülleridir. Şampuan Duş jeli El temizleyiciler Kolonyalar, vs Çözünebilir içeriğe sahip homojen karışımlardır.
2.Kremler/Emülsiyonlar Kozmetiklerin büyük bir kısmında kullanılan hammaddeler birbirleri ile uyumlu değildir. Bu nedenle krem/emülsiyon kullanılır. El kremleri Saç kremleri Makyaj kremleri Güneş kremleri, vs Yağ fazı + su fazı + emülsifiye edici
3.Losyonlar Kremler bazı uygulamalarda çok yağlı ve ağır olduklarından kullanıma uygun olmayabilirler. Losyonlar inceltilmiş kremlerdir. Yüz nemlendiricileri Durulanmadan bırakılan saç kremleri Nemlendirici içerikli temizleyiciler
4.Merhemler/Macunlar Çok kıvamlı ürünlerdir. Tedavi amaçlı kullanılan deri ürünleri Saça şekil vermede kullanılan ürünler Çamur maskeleri Genelde susuz, yapışkan ve yağsıdırlar. Macun oluşturmak için petrolatum (saf vazelin), lanolin, dimetikon gibi maddeler yaygın olarak kullanılır. Hammaddeleri ısıtıp, çözünene kadar hızla karıştırarak elde edilebilir.
5.Süspansiyonlar Süspansiyonlar, birbirleri ile uyumsuz bileşenlerin birarada kullanım imkanını sağlayan diğer bir ürün grubudur. Kremlerin aksine, jelatin kürecikler ya da inorganik mineraller (TiO 2 ) gibi gözle görülebilir taneciklerin heterojen dağılımları ile oluşmuşlardır. Güneş kremleri El sabunları Şampuanlar Polimer ya da kil gibi bir süspanse edici (Karbomer, bentonit kil, vs) madde gereklidir.
6. Tabletler Renk verme amaçlı kozmetik ürünlerde kullanılan farklı bir ürün formudur. Fiziksel olarak öğütülen katı madde, preslenerek şekil verilir. Pahalı bir ürün gamıdır.
7.Pudralar Renk verme amaçlı kullanılan kozmetiklerin en yaygın formudur. Far Allık Pudra Aynı zamanda bebek pudraları ve ayak pudraları da bu formdadır. Bu ürünler, katı hammaddelerin toz haline getirilmesi ile elde edilen karışımlardır. Talk, silikatlar ve nişasta bilinen yaygın bileşenleridir. Bu maddelerin toz haline getirilmesi çalışan sağlığı açısından tehlikelidir.
8.Jeller Kozmetikte yaygın kullanılan bir ürün grubudur. Saç ürünleri Duş jelleri Traş ürünleri Diş macunları Kıvamlı ve berrak ürünlerdir. Üzerine herhangi bir güç uygulanana kadar kıvamlıdır, ancak güç uygulandığında kıvamını yitirir ve akışkan hale gelebilir. Jelleştirici bir ajan (Akrilik polimer, doğal zamk, vs) ile yapılırlar.
9. Stickler Tüketicinin dokunmasına gerek olmayan ürün gamıdır. Dudak stickleri, rujlar Göz kalemleri Koltukaltı deostickleri Su içermezler. Stickler aktif içeriği sürtme ile açığa çıkaran katı formlardır. Oda sıcaklığında katı olan bileşenler eriyene kadar ısıtılır, karıştırılır ve bir kalıba ya da son ambalaja dökülür. Soğutulduklarında ambalajın şeklini almış olurlar.
10. Aerosoller Spesifik bir formülasyonları yoktur. Herhangi bir kozmetik formülasyonu aerosol formuna dönüştürülebilir. Aerosoller herhangi bir kozmetiğin basınçlı teneke içerisindeki halidir. Konsantre madde ve itici gazdan oluşur. Formül hazırlandıktan sonra tenekeye konulur, tenekenin ağzı kapatılır ve uygun bir itici gaz ile basınçlandırılır. VOC (uçucu organik bileşikler) kuralları gereğince kozmetik ürünlerde aerosol kullanımı azaltılmıştır.
11. Kapsüller Küçük kapsüllere konulmuş yoğun etken madde içeriğine sahiptirler. Yaşlanma karşıtı kremler Her seferinde tek kapsül kullanılır. Bakteri gelişimini önlemek için idealdir.
Satın Alırken Dikkat! Neden? Para kaybından kaçınmak için İşe yarayan ürünler kullanmak için Alerjenlerden uzak durmak için Kandırılmamak için MUTLAKA ÜRÜN İÇERİĞİNİ OKUMAK GEREKİR
Bilinmesi Gerekenler Yüksek konsantrasyon = Daha etkili Pek çok ürün neredeyse tamamen sudan oluşur. Firmalar aynı temel bileşenleri kullanırlar. Çok fazla madde içermesi çok etkili olduğu anlamına gelmez. Bazı firmalar kurallara uymaz.
İpuçları %1 içerik kısmını bul!! Doğal bileşenler düşük konsantrasyonda bulunurlar. Vitaminler düşük konsantrasyonlarda kullanılırlar. Koku (aroma) miktarı %1 den azdır.
Bileşenleri doğrudan kullanamayız. Neden? Bileşenlerdeki etken maddeler çok yapışkan olabilir. Düzgün dağılım sergilemez. Çok pahalıdır. İyi bir his bırakmaz.