19 Mayıs 2014 Pazartesi



Benzer belgeler
Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

MOTOSİKLET KAZASI, BODRUM U ACIYA BOĞDU

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

ASLI DEGİRMEN NİN SIRASI BOŞ SINIFINDA HÜZÜN

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ

Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini Özel Tarhan Koleji'nde tamamladı,

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

Kamplardaki sığınmacı sayısı 152 bin 51

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

DİDİM. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 78. yılında Didim de anıldı

KAYIP KIZI BODRUM POLİSİ BULDU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

DEVLETİN ZİRVESİ BULUŞTU İVRİNDİDE BAYRAMLAŞMA SEVİNCİ

Şerafettin TUĞ Kaymakamı

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

Şehit yakınları ve gaziler için iş kurası

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

Bakanımız, Çocuk Bakım Kuruluşları Öz Değerlendirme Toplantısında

Kenyada otele saldırı: 12 ölü

Aile Bülteni. ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı. aile.gov.tr

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

Başbakan Yıldırım, Ankara YHT Garı açılış töreninde konuştu

GÜNGÖREN TERÖRİST SALDIRISI

Karaman Ticaret ve Sanayi Odası Bülteni

SGK Başkanı, Naci Şahin Konferans Salonu Açılışını Yaptı

ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı

Eylül 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

MÜSİAD Başarılı Öğrenciler Ödül Töreni KARADENİZ EREĞLİ 7 HAZİRAN 2018 Sayın Kaymakamım, Sayın Milletvekilim, Sn Rektörüm, Belediye Başkanlarım,

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK:

AK PARTi Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan Bosna-Hersek te

Başbakan Yıldırım, Seyranbağları Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezini ziyaret etti

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

Basın Bülteni Mass İletişim Danışmanlığı / Kemal Arslan kemalarslan@massiletisim.com Tel & Faks: GSM:

CHP İLÇE BAŞKANI RECAİ SEYMEN TEKRAR ADAY

Karaman Ticaret ve Sanayi Odası. Ocak Ayı Bülteni

TSK'dan Sınır Ötesi IŞİD Operasyonu

ÇANTA VE KIRTASİYELER ONİKİŞUBAT TAN

Günlük Ulusal Gazete. yapılar da elbette bu işi bitirmemek için kendilerince bir şey yapacaklardır'' diye konuştu.

Taşeron işçinin hakları mutlaka düzenlenecek

Brüksel'de art arda patlamalar: En az 26 ölü

EVDE ÇOCUK BAKIM PROJESİNİN TANITIMI İZMİR DE GERÇELEŞTİRİLDİ.

Başkent Üniversitesi nde Mezuniyet Coşkusu

Malüliyet Yönetmeliği Değişti

Cumhuriyet Halk Partisi

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur

Temmuz 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

FETÖ cü polisler onlar hakkında da istihbarat toplamış

TÜRKİYE ENERJİ, SU VE GAZ İŞÇİLERİ SENDİKASI

İstanbul ve Denizli'de sahte araç muayene çetesi çökertildi

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

KASIM 2011 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Süleyman Demirel Hayatını Kaybetti

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

'Uyardık ama ciddiye almadılar'

GÜL-AY Basın-Meslek İlkelerine Uyar. Yazı ve ilanlar imza sahiplerine aittir. Köşe yazılarına ücret ödenmez. Makalelerinden kendileri sorumludur.

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

DAĞITIM FAALİYETLERİMİZLE İLGİLİ BİLGİLENDİRDİK

hüseyin akdeniz tarafından yazıldı Çarşamba, 02 Şubat :27 - Son Güncelleme Cumartesi, 05 Şubat :13

Üç nesil Anneler Günü

ISSA İyi Uygulamalar Ödül Töreni

Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Altınordu İlçesi nde bulunan 92 Mahalle nin muhtarlarıyla ile bir araya geldi.

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

SGK da Tablet Bilgisayar Dağıtım Töreni

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU

Bu araştırma, 24 Haziran 2018 de yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerinde seçmenin oy tercihlerini tahmin etmenin yanı sıra seçmenin

Kuzey Irak'a harekat

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın, Saray Engelsiz Yaşam, Bakım ve Rehabilitasyon Merkezini Ziyareti

Özal'dan şok açıklama

Günlük Kent Gazetesi n Ortaköy Zabıta Hizmet Ofisi n Ortaköy Mahallesi n Etiler Mahallesi Yaşam Evi n Etiler Mahallesi Ahular

AKM restorasyonu için protokol imzalandı

BODRUM EMNİYET MÜDÜRÜ HALUK BAŞ HAKKARİYE TAYİN OLDU

GLOBAL RUN 2017 İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI

Akçakale Sınırından Türkiye ye Sığınmacı Geçişi Gözlem Raporu. (16 Haziran 2015)

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Beykozlu Şehidimiz Er Erhan TERLETME ye Son Görev - Özgün Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu

MART 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Mobil SGK Araçları Yollarda

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Biz yeni anayasa diyoruz

ESENYURT BELEDİYESİ ERİŞİLEBİLİRLİK ÇALIŞMALARI

İZMİR İLİ İŞ KAZALARI VE MESLEK HASTALIKLARI İSTATİSTİKLERİ VE İŞ GÜVENLİĞİNİNKENT YAŞAMINA ETKİLERİ. Aykut AKDEMİR Maden Mühendisi

BURDUR VE ISPARTA OSB LERİ İÇİN ATIKSU ARITMA TESİSİ YAPIMI İLK ADIM ATILDI

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karacan Düzce'de

Emekliler Gelecek Stratejileri Konferansı

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

Başbakan Yıldırım, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu

Başbakan Yıldırım, İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu Gemlik-Bursa Kesimi Açılış Töreni nde konuştu

Oğlum yüzme de bilmezdi...

Başkan Acar SGK Müfettişlerinin Eğitim Seminerine Katıldı

Transkript:

www.sondakikagazetesi.com 19 Mayıs 2014 Pazartesi Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan yerel seçimler sonrası ilk kez Pamukkale ve Merkezefendi ilçelerine bağlı mahallelerin muhtarları ile biraraya geldi Soma'daki maden ocağında hayatını kaybeden işçilerden 29 yaşındaki İsmail Coşkun'un hayat hikayesi gözleri yaşarttı. Faciadan beş gün önce doğacak oğlunun biberon ve bezini alan Coşkun, oğluna "Berkay" ismini koyacaktı. Ancak, hasta hasta işe giden Coşkun, hayallerine kavuşamadı Bucalılar, Soma da bir avuç kömür için canını v- eren madencileri unutmadı. Buca Belediyesi Dağcılık Kulübü tarafından organize edilen dağ yürüyüşüne katılanlar, birer fidan dikti ve o fidanlara ölen madencilerin isimlerinin yazılı olduğu künyeler astı. Başkan Piriştina, Soma da yitirdiğimiz canların vicdanları uyandırmasını bekliyoruz" dedi. >> 12 de İzmir Büyükşehir Belediyesi, büyüyen metro sistemi ve genişleyen araç filosu için Halkapınar da yer altı depolama tesisleri kuracak. Toplam 6 hattan oluşacak park alanında 110 vagon park edilebilecek. Tesislerin içine, araçların hareketli olarak yıkanmasını sağlayacak otomatik tren yıkama sistemi de kurulacak. Tesisler, Atatürk Stadı önü ile Şehitler Caddesi nden başlayıp Osman Ünlü Kavşağı ve Halkapınar metro depo alanına uzanan bölgede oluşturulacak. Bu kapsamda, söz konusu bölgede jeolojik etüt için sondaj çalışmaları ile uygulama proje çalışmaları sürdürülüyor devamı 14 te

SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 19 Mayıs 2014 Pazartesi Şairimiz şiirimiz Sabit nce AŞIK TURHANİ (HIDIR ALTAŞ) Organ bağışının gönüllü askeri aşık turhani 1958 yılında burdur ili çeltikci kazasının kuzköyünde doğdu. ilkokulu kuzköyde okudu. 1962 yılı şubat ayında ilkokul ikinci sınıfında köyün ve okulun en sevilen öğretmeni Emin USLUERİN ÖLÜMÜYLE hayatta ilk acıyı tattı. 1966da yine şubat ayında 6 yaşlarındaki kardeşi abdullah hakkın rahmetine kavuştu. öğretmeninden 6 sene sonra kardeş acısını tattı.orta okulu çeltikcide okudu. ortaokuldan sonra burdur imam hatip lisesine girdi. orta okuldan sonra çalışmaya başladığı fırında çalışırken geçirdiği kaza nedeniyle imam hatip lisesinde okuyamayıp yıl sonunda okuldan ayrıldı.1978 yılında askere gitti. Acemiliği izmir gaziemirde usta askerliği çanakkale geliboluda yaptı. tezkeresine az bir zaman kala 1979 yılında babasını kaybetti.1980 yılında akd. ünv. hastanesine hastabakıcı olarak çalışmaya başladı. içinde yanan okuma ateşi tekrar alevlenen aşık turhani dışardan antalya sefa akın lisesini iki s- enede bitirdi. daha sonra Eskişehir AÖF iş idaresi bölümünden ön lisans diploması aldı. daha sonra hastabakıcılıktan memurluğa geçti. sırasıyla hastakabul, arşivde ve son 16 yılında acilde görev yaptı. Hastanede çalıştığı yıllar boyunca kronik böbrek yetmezliği hastalarına daima yakın oldu. hastalar için kurulan akd. böbrek hastaları ve organ nakli derneğinde değişi görevlerde bulundu. böbrek yetmezliği hastalarını kendine kardeş belledi. vefat eden her hasta onu fena halde sarsmıştır. Aşık turhaniyi en çok üzende elmalılı yusufun yaşadığı dramdır. kardeşlerinin böbrek vermemesinden dolayı kahrından ve üzüntüsünden vefat eden yusuf turhaniyi çok üzmüştür. emekli oluncada hastaların acısını dindirebilmek için www. anolojide internet dünyasında ilk organ ve kan bağışını artırmak gayretine düştü. organ ve kan bağışı destek grubunu kurdu. Diğer gruplara çağrıda bulundu. ne yazıkki kırklada dolaşan kişilerden destek bulabildi. organ bağışında en büyük desteğide Hollandadan yayın yapan radyoozan dan gördü.gönlü istiyorduki organ ve kan bağışı destek grubunda yüzlerce üye olur. Yolunuz düşerse diyaliz merkezine Gir içeri bak böbreksiz hastalara Solgun, bitkin ve yorgun halini İyi bak dostum gör hallerini Gülümsemeyi unutmuşlar hepten Hayata küskün hallerini Makinaya bağlı bşleklerini Çocuklarını ve garip eşlerini İyi bak dost gör hallerini Yolun düşerse bir hastaneye Gir içeri dolaş şöyle bir acili Gelmişse yaralı bir garip insan Solmuş benzini, bitkin halini Yakınlarının kan için çırpınışını İyi bak dost gör hallerini 18.09.2006 Aşık Turhani /ANTALYA Balenin parlayan yıldızları İstanbul'da Dünyanın her yerinden dansçıların katılacağı "4. Uluslararası İstanbul Bale Yarışması ve Festivali" için geri sayım başladı. Bale dünyasının nefesini tuttuğu yarışma, 21-26 Haziran'da gerçekleştirilecek 21 Haziran'da Zorlu Center PSM'de "Kont Dracula" balesiyle başlayacak festival, 22-23 Haziran'da yarışmanın "Yarı Final"i, 24 Haziran'da Bakırköy Leyla Gencer Opera Sahnesinde "Bach Ala Turca", 25 Haziran'da "Final yarışması" ve 26 Haziran'da ise Cemal Reşit Rey Konser Salonunda "Gala Gecesi ve Ödül Töreni" ile sona erecek. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğünce, Türkiye'nin sanatsal kimliğinin vurgulanması ve dünya dans sanatına yeni açılımlar kazandırması hedefiyle 15-19 ile 20-26 yaş kategorilerinde kızlar ve erkekler o- larak gerçekleştirilecek yarışmada 8 bin avroluk İstanbul Grand Prix ödülü verilecek. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Prof. Rengim Gökmen, yaptığı açıklamada, yarışmaya büyük önem verdiğini vurgulayarak, "Bu yarışmanın dünyaya açılmak bakımından Türk bale sanatına çok değerli katkıları olduğuna inanıyorum. İstanbul, 21 Haziran'dan itibaren bir kez daha dünya balesinin kalbinin attığı yer olacak" dedi. Balenin tamamen aşkla yapılan ve sporculuktan çok daha ağır çalışma temposu gerektiren bir sanat olduğuna da dikkati çeken Gökmen, o yüzden baleye aşkla bağlanarak 7 yaşından 17 yaşına kadar eğitim alan, 18'inden 33'üne kadar mesleğini yapabilen balet ve balerinleri çok takdir ettiğini belirtti. Gökmen, göreve başlar başlamaz Türkiye'de de bir bale yarışması düzenlenmesi için yoğun çaba sarf ettiklerini ve yarışmanın özellikle genç dansçıları desteklemeyi a- maçladığını söyleyerek, "Çok mutluyum, bu yarışma artık kendini kanıtladı ve ilkinden itibaren Uluslararası Bale Yarışmaları Federasyonuna kabul edildi. Yarışmamız bale dünyasında büyük saygı görüyor. New York, Tokyo, Varna, Roma gibi değerini ispatlamış yarışmaların yanında bizim de İstanbul Bale Yarışması ile uluslararası alanda sanat dünyasında var olabilmek bizim için çok önemli" değerlendirmesinde bulundu. Yarışmanın bu sene festival niteliği de kazandığını ve önemli bale eserlerinin temsil vereceğini belirten Gökmen, şunları dile getirdi: "Bale dünyasının ilgisini çekmek ve Türkiye'de bale sanatının geldiği noktayı tanıtmak istiyoruz çünkü bu gerçekten övünülecek bir düzey, gururla sergileyebileceğimiz eserlerimiz var. Bizim özellikle arzumuz bütün müzikli sahne sanatlarında k- endi ruhunu kaybetmeden dünyanın ulaştığı tekniği kullanmak. Bunu gerçekleştirmek için bugüne kadar çok önemli adımlar attık. Bu yarışmanın dünyaya açılmak bakımından Türk bale sanatına çok değerli katkıları olduğuna inanıyorum. İstanbul, 21 Haziran'dan itibaren bir kez daha dünya balesinin kalbinin attığı yer olacak." Geçtiğimiz günlerde sonuçlanan D- VD elemelerinden sonra yarışmaya katılmaya hak kazanan yarı finalistler de belirlendi. Farklı ülkelerden küçükler kategorisinde yarışacak 12 dansçı ile büyükler kategorisinde yarışacak 20 dansçı olmak üzere toplam 32 genç yetenek zorlu bir maratona başlayacak. Yarışma genç dansçılara, sadece bir yarışma ortamında değil, aynı zamanda dünyanın önde gelen dansçılarından seçilen jürinin tecrübelerinden faydalanma, vizyonlarını ve sanatlarını geliştirecek bir okul ortamında bulunma fırsatı da veriyor. Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatının desteğiyle gerçekleştirilen yarışmada, Irek Mukhamedov, Julia Bocca, Vladimir Malakhov, Fabiene Cerruti, Margarita Parilla gibi dünyanın önemli bale yıldızlarını konuk eden yarışma kapsamında bu yıl da birbirinden değerli isimler sahne alacak. Osmanlı topraklarında ilk bale adımları, II.Mahmud ve Abdülmecid dönemlerinde "Osmanlı Devleti Muzıkaları Umum Mürebbiyesi" olarak görevlendirilen Giuseppe Donizetti'nin çabalarıyla atıldı. (AA) Yıl: 3 Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Yazı İşleri Müdürü- Yayın Sahibi Temsilcisi Azime MOLLA Haber Müdürü Gülseren KUMRU Sayfa Editörü Nur Gülmez BEL Salih ASLAN Denizli Temsilcisi Sedat KAYA 05326601776 sedatkaya20@hotmail.com. Sayı: 921. 19 Mayıs 2014 Pazartesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: 0232 425 26 10 (Pbx) 0232 425 26 10 Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Hakkı SARIÖZ Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: 0232 251 76 32 SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

SAYFA 3 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ 19 17 Mayıs Şubat 2014 2013 Pazartesi Perşembe Avukat bile tutmamış Soma faciası kapsamında tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilen 5 kişiyle de adliyede görüştüğünü ifade eden CHP Manisa Milletvekili Özel, gözaltı sayısının ise 19 olduğu söyledi CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, Manisa'nın Soma ilçesinde yaşanan maden faciasıyla ilgili gözaltına alınan Soma Holding İşletme Müdürü Akın Çelik, Güvenlik Uzmanları Selçuk Demirci, Yalçın Erdoğan, Türkiye Kömür İşletmeleri Müessese Müdür Yardımcısı Ali Ulu ve işletme müdürünün altında çalışan mühendis Ertan Ersoy'un savcılık ifadelerinin tamamlanmasının ardından tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildiğini söyledi. Tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilen 5 k- işiyle de adliyede görüştüğünü ifade eden Özel, emniyetteki gözaltı sayısının ise 13 olduğu bilgisini verdi. Özel, Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan'ın ise gözaltında olup olmadığını bilmediğini açıkladı. Tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilen şüphelilerden Ali Ulu dışındaki 4 kişinin avukatı olmadığını ifade eden Özel, "Ceza Muhakemeleri Usul Kanunu gereğince avukat görevlendirilmiş. Soma'- daki avukatlar bunun etik olmayacağını belirttiği için avukat görevlendirilmesi Akhisar'dan yapılmış. Bunun ne manaya geldiğini avukatlar da bilmiyorlar. Ben de anlayamadım. İşletme Müdürü Akın Çelik'e bunu sorduğunu işletmenin avukat görevlendirmediğini, kendi avukatının da İstanbul'da olduğunu, trafikten gelemediğini, Soma'dan da avukat bulma yoluna Hafriyat kamyonu otomobile çarparak kanala uçtu: 4 yaralı Çekmeköy'de aşırı sürat nedeniyle kontrolünü kaybeden hafriyat kamyonu, karşı yönden gelen otomobile çarptıktan sonra kanala uçtu. 4 kişinin yaralandığı kazada, kabin içerisine sıkışan kamyon sürücüsü, itfaiye ekiplerinin uzun süren çalışması sonucu kurtarılarak hastaneye sevk edildi. Kaza, Şile Otoyolu'nun 19. k- ilometresi Kazakçeşme Mevkii'nde meydana geldi. İddialara göre, Şile yönünden İstanbul istikametine yüksüz olarak seyreden Vural Bıyık yönetimindeki 34 GZ 0478 plakalı hafriyat kamyonu aşırı süratli seyrettiği yolda kontrolünü kaybetti. Savrulan kamyon orta refüjü de aşarak karşı yönden gelen ve gitmediğini söyledi. Normal şartlarda böylesi güçlü bir müessesinin avukat görevlendirmemesi, k- endisine avukat tutamayacak durumda olanların 5 yıl ve daha fazla ceza gerektiren suçlarda devlet tarafından avukat sağlanması uygulamasına gidilmesi gerçekten enteresan bir durum. Bunu kişilerin kendilerine sorduğumda açıkçası cevap vermekten kaçındalar." dedi. Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan'ın nerede olduğunu bilmediğini belirten Özel, emniyet müdürlüğünde 13 gözaltı olduğunu, birazdan onlarında adliyeye sevk edileceklerini, Gürkan'ın onların arasında olmadığını belirtti. Özel, tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilen 5 k- işiyle bizzat görüştüğünü, hakim önünde i- fade vermeyi beklediklerini dile getirdi. İşletme Müdürü Akın Çelik'le görüşmesi sırasında kendisine, 'Dünya madencilik tarihinde görülmemiş bir kazayla karşılaştıklarını ve kendilerinin kusuru olmadığını, kusurunu ispatlarlarsa ceza verilebileceğini' söylediğini belirten Özel, kamuoyundaki iddiaların tamamını sorduğunu, iddiayı dile getirenlere kızarak cevaplar verdiğini, kimseyi suçlamadığını, şirketin dışındaki bütün kamuoyunu suçladığını belirtti. Özel, içerisinde 5 kişinin bulunduğu 06 LGL 36 plakalı otomobile ön kısmından çarptı. Hızını alamayan kamyon karşı yöndeki kanalın içine yan yatarak durabildi. Kazada otomobilde bulunan ve kimlikleri henüz belirlenemeyen 5 kişiden 3'ü yaralandı. Yaralılar çevredeki işçiler ve yoldan geçen diğer sürücülerin yardımı ile otomobilden çıkartılarak olay yerine gelen ambulanslarla hastaneye sevk edildi. Ağır şekilde yaralanan ve kamyonun sürücü kabini içerisinde sıkışan sürücü Bıyık'ın kurtarılması için de o- lay yerine çok sayıda itfaiye ekibi geldi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesini sıkıştığı yerde yaptıkları Bıyık, itfaiye ekiplerinin yaklaşık 1 saatlik çalışması sonucu sıkıştığı yerden yaralı olarak kurtarıldı. Bıyık ambulansa konularak hastaneye sevk edildi. Bu arada kamyonun çarpması sonucu hurdaya dönen otomobilin motorunun yerinden çıkarak otomobilin yanında durması ilginç görüntülerin oluşmasına neden oldu. Kazayı gören vatandaşlar ise hafriyat kamyonunun aşırı süratli ilerlediğini ve kontrolünü kaybederek karşı şeride geçtikten sonra önce otomobile çarptığını daha sonra da kanalın içine girdiğini söyledi. Bazı vatandaşlar da pazar günleri birçok işyerinin kapalı olma zorunluluğu varken hafriyat kamyonlarına da tatil günlerinde çalışma yasağı getirilmesi gerektiğini söyledi. Kaza nedeniyle Şile yönünde durma noktasına gelen trafik akışı kazaya karışan araçların çekilmesiyle tekrar normala döndü. Jandarma ekipleri kasayla ilgili araştırma başlattı. (Cİ- HAN) Treni görüp dengesini kaybeden şahıs, köprüden düşerek hayatını kaybetti Başkentte tren raylarının bulunduğu köprü üzerinde yürümeye çalışan şahıs, trenin gelmesi üzerine dengesini kaybetti. Şahıs, köprüden düşerek, hayatını kaybetti. Olay, sabah saatlerinde Sincan- Kayaş banliyö seferlerinin yapıldığı Mamak ilçesi Saime Kadın köprüsü üzerinde meydana geldi. İddiaya göre sabah saatlerinde banliyö trenlerinin güzergahı olan Saime Kadın Köprüsü üzerinde yürüyen emekli bekçi Şenel Çevik (61), o sırada Kayaş yönünden gelen banliyö trenini gördü. Paniğe kapılan Çevik, rayların yan tarafına düştü. Kalkmaya çalışan Çevik, trenin hızının da etkisiyle dengesini kaybederek, köprüden aşağı düştü. Olayı gören çevredeki vatandaşlar tarafından polise ve sağlık ekiplerine haber verildi. Sağlık ekiplerinin müdahalesine cevap vermeyen Çevik, olay yerinde hayatını kaybetti. Polis olay yerini şerit içine alarak güvenlik önlemi aldı. Bir süre sonra olay yerine gelen o- lay yeri inceleme ekipleri inceleme yaptı. İnceleme sonrasında hayatını kaybeden Çevik, Ankara Hastanesi morguna kaldırıldı. Polis olay ile ilgili olarak soruşturma başlattı. Çelik'in moralinin bozuk olduğunu gözlemlediğini de anlattı. Soma'daki faciayla ilgili 19 kişi gözaltına alındı Manisa'nın Soma ilçesindeki maden o- cağı faciası ile ilgili Soma Kömür İşletmeleri AŞ'nin üst düzey yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 19 kişi gözaltına alındı. Akhisar Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahiner'in yürüttüğü ve 28 savcının görev aldığı soruşturmada bir yandan o- cakta inceleme yapılıyor, diğer yandan i- fadeler alınıyor. Aralarında Soma Kömür İşletmeleri AŞ'nin üst düzey yöneticilerinin de bulunduğu 5 kişi adliyeye sevk edildi. Gözaltı işlemi yapılan bazı kişilerin emniyetteki ifade verme işlemleri devam ediyor. Manisa Valisi Abdurrahman Savaş, maden kazasıyla ilgili mağdur, müşteki ve tanık ifadelerinin tamamlandığını belirterek, "Şüpheli sıfatıyla 19 kişi gözaltında bulunduruluyor. 5 kişinin ise yine şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınmasına devam ediliyor." dedi. Adliye çevresinde önlem alan güvenlik güçleri ise içeri giriş çıkışa izin vermiyor. Manisa'nın Soma ilçesinde 13 Mayıs'ta meydana gelen maden faciasında 301 kişi ölmüş, 486 kişi maden o- cağından sağ çıkarılmıştı. Maganda kurşunuyla hayatını kaybeden genç kız son yolculuğuna uğurlandı Sakarya da evinde maganda kurşununa kurban giden 26 yaşındaki Berna Kurtuldu son yolculuğuna uğurlandı. Genç kız, Karaçam köyünde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazından sonra Karaçam aile mezarlığında 12 yıl önce vefat eden babasının yanına defnedildi. Kurtuldu nun annesi Nadire Kurtuldu, kızının tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. Bu arada aile yakınları basın mensuplarını cenazeden görüntü almamaları konusunda uyarıda bulundu. Önceki gece Adapazarı İdealkent Sitesi nde meydana gelen olayda, alkollü olduğu iddia edilen Ümit Yıldırım (37), rastgele ateş etmiş, mermilerden birisi 10 numaralı binanın zemin katında oturan ve o esnada odasında bulunan Berna Kurtuldu nun alnına isabet ederek genç kızın ölümüne sebep olmuştu. Zanlı Ümit Yıldırım, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Kaçak sigara taşıyan araç kaza yapınca yakalandı Gaziantep te polisin dur ihtarına uymayan bir araç, trafiği birbirine kattı. Yaklaşık yarım saat süren kovalamaca sonucu araç kaza yapınca yakalanabildi. Jandarmanın polise, kaçak sigara bulunduğunu ihbar ettiği araçtaki iki kişi gözaltına alındı. Kilis istikametinden Gaziantep e doğru seyir halinde olan 27 UU 969 plakalı araç, Güneykent Mahallesi nde dur ihtarına uymadı. İçinde kolilerle kaçak sigaranın taşındığı bilgisini alan polis araç durmayınca takibe başladı. Yaklaşık yarım saat boyunca polisten kaçan araç, Türkmenler Caddesi nde kaza yapınca yakalandı. Aracın içerisinde bulunan i- ki kişi kapıları kilitleyip inmek istemeyince, emniyet ekipleri camı kırarak şüphelileri indirdi. Araçta yapılan incelemede arka koltukta kolilere doldurulan kaçak sigaraların bulunduğu görüldü. Yakalanan 2 kişi gözaltına alındı. O- layla ilgili soruşturma sürüyor. Evinde "maganda kurşunuyla" ölen kadın, toprağa verildi Evinde "maganda kurşunuyla" ölen kadın, toprağa verildi. Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde tabancayla rastgele ateş açılması sonucu hayatını kaybeden 26 yaşındaki Berna Kurtuldu, Geyve ilçesinde defnedildi Adapazarı ilçesinde tabancayla rastgele ateş açılması sonucu evinde başına isabet eden kurşunla kaldırıldığı hastanede ölen 26 yaşındaki Berna Kurtuldu'nun cenazesi, Geyve ilçesinde toprağa verildi. İstanbul Adli Tıp Kurumundaki otopsi işleminin ardından Kurtuldu'nun cenazesi, yakınları tarafından Karaçam Merkez Camisi'ne getirildi. Burada taziyeleri kabul eden anne Nedime Kurtuldu güçlükle ayakta durdu, merhumenin arkadaşları gözyaşlarına hakim olamadı. Kurtuldu'nun cenazesi, namazın ardından Karaçam Mezarlığı'na defnedildi. Cenaze törenine Kurtuldu'nun yakınları ile müşteri temsilcisi olarak çalıştığı şirketteki mesai arkadaşları katıldı. Korucuk Mahallesi İdeal Kent Sitesi'nde ikamet eden Ümit Y'nin (37) tabancayla rastgele ateş etmesi sonucu Berna Kurtuldu, evinde başına isabet eden mermiyle ağır yaralanmış, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Güvenlik görevlileriyle saldırganı etkisiz hale getirmeye çalışırken çıkan arbedede site yöneticisi Ali Yalın, elinden vurularak yaralanmıştı. Zanlı, çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. (AA) Teröristler, Diyarbakır'da iki kardeşi zorla kaçırmaya çalıştı Diyarbakır'ın Lice ilçesi Kıyıköy Mahallesi'ne gelen silahlı altı bölücü terör örgütü mensubunun, mahallede ikamet eden iki kardeşi evlerinden zorla götürmeye teşebbüs ettiği bildirildi. Olayda üç vatandaşın yaralandığı, birinin ise hayati tehlikesi bulunduğu ifade edildi. Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, evde bulunan aile fertlerinin direnç gösterdiği ve çıkan arbede üzerine bölücü terör örgütü mensuplarınca şahıslara sokak ortasında uzun namlulu silahlarla saldırı düzenlendiği vurgulandı. Açıklamada, "Yapılan saldırı sonucu üç vatandaşımız yaralanmış olup, birinin hayati tehlikesi bulunmaktadır. Bölücü terör örgütü mensupları, saldırı sonrası mahalleden kaçarak uzaklaşmıştır. Yaralı şahıslar saat 01.20'de, 112 Acil Servis'e ait iki ambulans ile Lice Devlet Hastanesi'ne, müteakiben Diyarbakır/Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edilmiştir. Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı'nca; Lice Cumhuriyet Savcılığı'nın talimatıyla gerekli incelemelere başlamıştır." denildi. Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde de bir bölücü terör örgütü mensubu, 6'ncı Hudut Tabur / Dağlıca Ana Üs Bölgesine silahsız ve teçhizatsız olarak teslim oldu. Teslim olan terörist ile yapılan ilk mülakatında, "Kato Dağı'nda eğitim aldığını, Kalaşnikof piyade tüfeği, Biksi ve RPG-7 roketatar silahı kullandığını, I- rak'ın kuzeyine geçmediğini, örgütte hayat şartları zor olduğundan kaçtığını" beyan ettiği bildirildi. Cumhuriyet savcılığı adli tahkikata devam ediyor.

19 Mayıs 2014 Pazartesi Çağrı Merkezleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Tarakçı:"Arayan kişiye hangi firmadan aradığı, firma bilgilerinin hangi kanallardan teyit edilebileceği sorulmalı. Arayan numarayı ve firmayı gerekiyorsa telefonla ulaşılarak ya da internetten kontrol ettikten sonra alışveriş tamamlanmalı"dedi Çağrı Merkezleri Derneği (ÇMD) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Tarakçı, telefonla ürün tanıtımı ve alışverişlerdeki dolandırıcılık olaylarına karşı, vatandaşların arayan firma bilgilerini telefon ve internetten kontrol ederek alışverişlerini tamamlanması önerisinde bulunarak, "Eğer bir ürün alınacaksa, kapıda teslimat esnasında ödeme alternatifleri tercih edilmeli. Bu şekilde dolandırılmanın önüne büyük ölçüde geçilebilir" dedi.aa muhabirinin sorularını yanıtlayan Tarakçı, son günlerde artan telefon dolandırıcılığı, buna karşı alınan önlemler ve vatandaşın dikkat etmesi gereken konularla ilgili bilgi verdi.son günlerde artan telefon dolandırıcılığı haberlerini tüm kamuoyu gibi çağrı merkezi sektörünün de üzüntüyle takip ettiğini belirten Tarakçı, "Bu tip çetelerin telefonu araç o- larak kullanmaları gerekçesiyle, ülkemizde hem ekonomiye hem de istihdama çok önemli katkılar sağlayan çağrı merkezi sektörü ile birlikte anılmaları son derece yanlış, üzücü ve rahatsız edici bir durumdur. Dolandırıcıların telefon mecrasını kullanıyor olmaları, maalesef toplumda, 'Bazı çağrı merkezleri dolandırıcılık yapıyor' algısı yaratıyor. Oysa bu yapıları çağrı merkezi o- larak adlandırmamak gerekiyor. Bunlara ancak 'telefon mecrasını kullanan dolandırıcılar' diyebiliriz" diye konuştu.çağrı merkezi sektörünün gelinen noktada özellikle Anadolu şehirlerinin ekonomisine yıllık ortalama 500 milyon lira değer yaratan bir sektör konumuna eriştiğini anlatan Tarakçı, "Sektör, yatırım yapılan bölgede yaratılan ekosistem ile o bölgenin ekonomisine yedi kat fazla hareket kazandıran, sağladığı 70 bin istihdam ile ülkemizin en stratejik ve değerli sektörlerinden biridir. Günlük hayatta da vatandaşın birçok ihtiyacında hayatını kolaylaştıran oldukça önemli bir yere sahiptir" bilgisini verdi.tüm vatandaşların yeni ürünlerden haberdar olmasının son derece normal olduğunu belirten Tarakçı, istismarcılara karşı da dikkatli olunması gerektiğini dile getirdi. Tarakçı, şöyle devam etti:"vatandaşlarımız elbette ihtiyaçları olan, yararlanabilecekleri, ilgilendikleri hizmet ve ürünlerle ilgili tekliflerden, bilgilendirmelerden ve tanıtım mesajlarından haberdar olmak isterler. Günümüz koşullarında bu hem ticaretin canlanması hem de vatandaşların ihtiyaçlarının daha hızlı ve kolay şekilde görülmesi adına önem kazanıyor. Burada vatandaşların güvenli bir hizmet alıp almadıklarından emin olmaları için şu soruların cevaplarından emin olmalılar. Arayan taraf gerçekten bir ürün ya da hizmet sunuyor mu, bu ürün veya hizmet, güvenli koşullarda sunuluyor mu ve bu firma, güvenilir bir firma mı?"vatandaşların k- endisine gelen bir aramayı nasıl değerlendirmesi gerektiğini anlatan Tarakçı, "Bu gibi durumlarda öncelikle arayan firmayla daha önceden bir alışveriş ilişkisi olup olmadığına dikkat edilmeli, eğer daha önceden alışveriş yapılan bir markaysa ve numarası tanınıyorsa güvenli bir alışveriş yapılabileceği varsayılabilir. Eğer daha önceden alışveriş yapılmayan bir kurum arıyorsa, mutlaka kişisel bilgilere ne şekilde ulaştıkları sorulmalı. Eğer karşıdaki 'müşteri temsilcisi', kişisel bilgilere ne şekilde ulaştığını net bir şekilde açıklayamıyorsa, dikkatli olmak gerekiyor" ifadelerini kullandı.arayan kişinin yaptığı teklifin cazip gelmesi durumunda, teyit sürecinin başlaması gerektiğini söyleyen Tarakçı, "Eğer teklif yine de cazip geliyorsa, arayan kişiye hangi firmadan aradığı, firma bilgilerinin hangi kanallardan teyit edilebileceği sorulmalı. Arayan numarayı ve firmayı gerekiyorsa telefonla ulaşılarak ya da internetten kontrol ettikten sonra alışveriş tamamlanmalı. Eğer bir ürün alınacaksa, kapıda teslimat esnasında ödeme alternatifleri tercih edilmeli. Bu şekilde dolandırılmanın önüne büyük ölçüde geçilebilir" diye konuştu.bu tip vakaların sadece çağrı merkezleri için değil, diğer tüm iş alanlarında da yaşanabildiğine dikkati çeken Tarakçı, "Vatandaşlarımızın yüz yüze ya da internet aracılığıyla karşı karşıya olduğu hizmet-ürün sağlayıcılarla olan alışverişinde dikkat ettiği hususlara aynı şekilde telefonda da dikkat etmesi gerektiğini söyleyebilirim. Diğer yandan konuyla ilgili yasal düzenlemelerin hem tüketicileri hem de sektörleri koruyacak şekilde hayata geçirilmesini de gerekli bulduğumuzu ifade edebilirim" değerlendirmesini yaptı.tarakçı, Çağrı Merkezleri Derneği'nin, kişisel bilgilerin gizliliği, mesafeli satışlarda güvenli alışveriş ve izinli pazarlama konularında, ilgili devlet kurumlarıyla iş birliği içerisinde çalıştığını söyledi. Günümüzde teknolojik gelişmelerin her türlü hizmete uzaktan erişime imkan tanıdığını hatırlatan Tarakçı, "Vatandaşlarımızın bu olanaktan huzurlu ve güvenli bir şekilde yararlanması için projeler geliştiriyoruz. İhtiyaç duyulan yasal düzenlemelerin hem vatandaşları hem de onlara hizmet sunan sektörleri koruyarak hayata geçirilmesi için önerilerimizi ve görülşlerimizi yetkili kurumlarla paylaştık, paylaşmaya da devam edeceğiz" bilgisini verdi. Bu tarz olayların sektörü olumsuz etkilediğini anlatan Tarakçı, "Karşımıza iki sorun çıkarmaktadır. Birincisi, vatandaşlarımız, kendilerini bilgilendirme, tanıtım ya da satış amaçlı arayan çağrı merkezleriyle dolandırıcıları ayırt edememekteler ve bu tip talihsiz vakaların yaşanması söz konusu olmaktadır. İkincisi ise, çağrı merkezi sektörü olarak bu ve buna benzer durumlarda olumsuz etkilenmemizdir" diye konuştu.(aa) AK Parti MKYK Üyesi Bolat: "İsviçre'de başarılı bir Türk toplumu yaşıyor ve MÜSİAD, İsviçre'de yaşayan vatandaşlarımızın ekonomik gelişmeleri için çalışmalar yapacak" dedi CHP'nin ekonomi raporuna göre son 12 ayda kaynağı belirsiz para girişlerinin izlendiği net hata ve noksan kaleminden Türkiye'ye giren para 12,7 milyar dolara ulaşarak Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı

1Şubat 19 Mayıs 2013 2014 Perşembe Pazartesi İş Teftiş Kurulu Başkanlığı: Soma kazasının incelenmesi devam etmekte olup inceleme ve soruşturma süreci bittiğinde bütün gerçekler açığa çıkarılacaktır.2012 den bu yana maden iş yerlerinde toplam 2 bin 79 teftiş gerçekleştirildi. Bu teftişlerin 119 unda iş durduruldu dedi Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), yatırımcıya yeni fırsatlar sunmaya devam ediyor. İdare, aralarında Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Adana, Malatya, Gaziantep ve Diyarbakır gibi büyükşehirlerin de bulunduğu 33 ilde 144 ü iş yeri 36 sı konut olmak üzere 180 taşınmazı satışa çıkarıyor Soyak Üst Yöneticisi (CEO) Çamlıbel:"Türkçe'ye 'Yeşil Tadilat' o- larak çevrilebilecek 'Green Retrofitting' şehir merkezlerinin günlük şehir yaşamını aksatmadan yeniden yapılanmasına yardımcı oluyor ve şehre değer katan tarihi dokuyu koruyor"dedi Soyak Üst Yöneticisi (CEO) Emre Çamlıbel, Türkçe'ye "Yeşil Tadilat" olarak çevrilebilecek "Green Retrofitting"in şehir merkezlerinin günlük şehir yaşamını aksatmadan yeniden yapılanmasına yardımcı olduğunu ve şehre değer katan tarihi dokuyu koruduğunu belirterek, "Yeşil tadilat gören binalardan enerji tasarrufunda yüzde 10-20 arasında verim alınıyor. Üstelik yeşil tadilat görmüş binaların bir kısmı yeni bina olarak kabul görüyor ve yatırımcısına satışta, kiralamada avantaj sağlıyor" dedi. AA muhabirine "Yeşil tadilat/green Retrofitting" hakkında bilgi veren Çamlıbel, yeşil tadilatın dünyada önemli bir trend olduğunu artık Eski binalar yıkılsın mı, yoksa elde mi tutulsun? sorusunun tartışılmaya başlandığını söyledi.çamlıbel, şartname ve kullanım ihtiyaçlarını sağlıyorsa eski binaların onarılması yaklaşımının ön planda olduğunu vurgulayarak, yeşil tadilatın binanın yapısal durumu, istenen fonksiyonları sağlayıp sağlamadığı ve enerji verimliliği açısından çevreye etkileri gibi başlıklar altında incelendiğini ifade etti. Enerji verimliliği açısından tadilat işlemlerinde emisyonun yeni inşaatlara göre daha az olduğuna vurgu yapan Çamlıbel, "Yeni inşaatlardaki bazı ana hammaddeler kullanılmadığından ötürü doğal kaynakların kullanımı azdır. Yıkım sonucu çıkan moloz da çok daha azdır. 'Tadilat/Retrofit' şehir merkezlerinin günlük şehir yaşamını aksatmadan yeniden yapılanmasına yardımcı oluyor ve şehre değer katan tarihi dokuyu koruyor" dedi. Çamlıbel, bir binanın tadilat için koşulları uygunsa az bir maliyetle aydınlatma, soğutma, ısıtma, havalandırma hatta mimari özelliklerinde geliştirmeler yapılabileceğine işaret ederek, şöyle konuştu: "Bugün gelişmiş ülkelerin bir kısmında 'Yeşil Tadilat/ Green Retrofitting' projelerinin sayısı yeni bina projelerini yakalamış durumda. Yeni yapılacak yeşil binaların yaklaşık yüzde 3-15 i oranında gerçekleştirilecek bir harcamayla eski binalarda yeşil tadilat yapılabilir. Yeşil tadilat gören binalardan enerji tasarrufunda ila 20 arasında verim almak da mümkün. Üstelik yeşil tadilat görmüş binaların bir kısmı yeni bina olarak kabul görmekte ve yatırımcısına satış ve kiralamada avantaj sağlıyor. Yeşil Tadilat/Green Retrofitting mevcudun bir kısmını da olsa kullanma yaklaşımı global olarak ön plana çıkıyor. Burada önemli olan binanın, kullanıcının, çevrenin ve yasaların kriterlerine uyulması. (AA)

19 Mayıs 2014 Pazartesi Menderes İnşaatçılar Derneği nin konuğu olan Menderes Belediye Başkanı Bülent Soylu, ilçedeki çalışmalar hakkında bilgi verdi. Soylu, 1 yıl içerisinde Menderes in gözle görülür şekilde değişeceğini söyledi CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, Soma daki maden kazasında hayatını kaybeden işçilerin ailelerine hukuki destek vermek amacıyla ilçeye giden avukatların gözaltına alınmasını TBMM gündemine taşıdı Türeli, TBMM Başkanlığı na, İçişleri Bakanı Efkan Ala nın yanıtlaması istemiyle sunduğu soru önergesinde, Manisa nın Soma ilçesindeki maden kazasında hayatını kaybeden işçilerin ailelerine yardım etmek, acılarını paylaşmak için tüm ülkenin adeta seferber olduğunu ifade etti. Acılar paylaşıldıkça azalır düşüncesinden yola çıkan yüzlerce sivil toplum örgütünün vefat eden işçilerin ailelerine destek için Soma ya gittiğini hatırlatan Türeli, şunları kaydetti: Bu bağlamda, hukuki destek vermek için ilçede bulunan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve bazı yönetim kurulu üyelerinin darp edilerek gözaltına alındığına ilişkin haber ve olayın fotoğrafları medyaya yansımıştır. Ayrıca, gözaltına alınan avukatlar, ellerine plastik kelepçe takılarak spor salonunda bekletilmiştir. Bu durum vicdanları kanatmıştır. Türeli, önergesinde şu sorulara yer verdi: -Soma maden faciasının acılarını azaltmaya çalışan bu insanlar hangi gerekçelerle gözaltına alınmıştır? -Amacı sadece hukuki destekte bulunmak olan avukatların gözaltına alınmasıyla ilgili idari bir uygulama yapacak mısınız? - Vatandaşların acıları azaltmak adına dayanışma sergilemesi sizi neden bu kadar rahatsız ediyor? -Büyük acıların yaşandığı Soma dan dünyaya, TOMA lı, coplu, tekmeli, kelepçeli görüntüler yansımasından siz de rahatsızlık duyuyor musunuz? -Soma da acıdan tükenmek üzere olan vatandaşlara ve bunlara yardımcı olmak isteyenlere karşı daha emniyet güçlerinin daha şefkatli davranması noktasında bir talimatınız oldu mu? (HABER MERKEZİ) Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu, Başbakan Müşaviri Yusuf Yerkel'in vatandaşa tekmesini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması talebiyle hazırladığı soru önergesiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıdı. CHP li Moroğlu, Başbakan'a, "Vatandaşımızı tekmeleyen bu şahıs hakkında idari ve adli işlem başlatılarak görevine son verilecek midir" diye sordu. Maden faciasının meydana geldiği Soma da, kaybettikleri yakınlarının ardından gözyaşı döken, içi yanan, ihmallere, eksiklere isyan eden vatandaşların yaşananlara tepki gösterdiğine dikkat çeken Moroğlu, "Acıya boğulmuş yurttaşlarımızın tepkilerini soğukkanlı bir şekilde karşılamak gerekirken müdahalelerin orantısız güç kullanımına dönüştüğü görülmektedir. Soma yı ziyaretiniz sırasında korumalarınızın ve hiçbir yetkisi olmadığı halde özel kalem müdür yardımcınız olduğu ifade edilen şahsın bir vatandaşımızı tekmelemesi bunun göstergesidir" dedi. Moroğlu, "halka tekme"yi milletin meclisinin gündemine getiren şu soruları Başbakan Erdoğan'a sordu."soma - da sizi korumakla görevli Özel Harekat Polislerinin yanında vatandaşlarımıza tekme atan şahıs sizin özel kaleminizde mi görev yapmaktadır? Eğer öyle ise; bu şahıs, bu yetkiyi kimden almıştır? Vatandaşımızı tekmeleyen bu şahıs hakkında idari ve adli işlem başlatılarak görevine son verilecek midir?"(haber MERKEZİ)

17 19 Mayıs ubat 2014 2013 Pazartesi Per embe Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, 19 Mayıs için yayınladığı mesajında bu yıl sevincin hüzünle harmanlandığını söyledi. Soma'da kaybedilen madencilerin yürekleri kanattığını, bütün yurdu yasa boğduğunu dile getiren Çiçek, "Bundan dolayı sonsuz keder içindeyiz Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) bu haftaki gündemini Manisa'nın Soma ilçesinde yaşanan ve 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciası oluşturuyor Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye nin sorunlarına rağmen gelişmiş demokrasi olma yolunda ciddi adımlar attığını kaydetti. Gül, 19 Mayıs münasebetiyle yayımladığı mesajda "Türkiye, sorunları ve eksiklikleri bulunsa da gelişmiş bir ekonomi ve demokrasi olma yolunda ciddi mesafe katetmiştir." diye konuştu 19 Mayıs Atatürk ü Anma, Gençlik ve S- por Bayramı münasebetiyle yayımladığı yazılı mesajda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, milli bayramın gururu yanı sıra Soma da meydana gelen maden faciasının acısının yüreklerde hissedildiğini belirtti. Milletçe derin bir üzüntü içerisinde olduklarını kaydeden Gül, bugün güçlü bir Türkiye den söz ediliyorsa bunun geçmişte atılan kararlı ve ileri görüşlü adımlara borçlu olduklarını belirtti. Gül, "Memnuniyetle ifade etmek isterim ki modernleşme, çağdaş dünyayla bütünleşme ve müreffeh bir gelecek inşa etme gayretlerini kararlılıkla sürdüren Türkiye, sorunları ve eksiklikleri bulunsa da gelişmiş bir ekonomi ve demokrasi olma yolunda ciddi mesafe katetmiştir. Son yıllardaki kapsamlı ve köklü atılımlar bu sürece ivme kazandırmıştır. Bununla birlikte evrensel değerlerin ışığında sorunların çözüleceğine, sıkıntıların aşılacağına ve eksikliklerin giderileceğine olan inancımı belirtmek isterim." ifadelerine yer verdi. Temel hedefin Türkiye nin yakaladığı gelişme ivmesini yukarılara taşıyarak, gelecek nesillere demokratik, ekonomik ve siyasi açıdan daha da gelişmiş, en ileri standartları yakalamış, vatandaşlarını yüksek gelir seviyesine ulaştırmış, mutlu ve huzurlu bir ülke bırakmak olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, "Türkiye yi ileri götürecek, bugünkünden çok daha yüksek seviyelere taşıyacak güç, genç nüfusumuzdur. Bu nedenle ülkemizin genç nüfus yönünden sahip olduğu demografik fırsatları avantaja dönüştürmemiz elzemdir. Dünyadaki küresel kalkınma yarışı, yeni nesillerin nitelikli bir şekilde yetiştirilmesini, onlara yönelik programlar geliştirilmesini ve politikalar üretilmesini zorunlu kılmaktadır. İşte bu şuurla gençlerimizin eğitimine önem veriyoruz." dedi."gençlerimizin geleceğe ilişkin kaygılarının giderilmesi konusunda devlet ve millet o- larak hassasiyetimizi en üst seviyeye çıkarmamızın önemine de dikkat çekmek istiyorum." sözlerine yer veren Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti: "Gençlerimizin sorunlarının çözümü; onların beklentilerini karşılamayı, ihtiyaçlarını dikkate almayı; onları anlamayı, görüşlerine değer vermeyi gerektirmektedir. Sevgili Gençler, ülkemizin en önemli potansiyeli sizlersiniz. Sizler de bunun bilincindeki nesiller olarak, kendinizi en iyi şekilde yarınlara hazırlamalısınız."gençleri küresel vatandaşlar olmaya, tüm insanlığın mutluluğu için çalışmaya çağıran Cumhurbaşkanı Gül, "Tüm bunların yanında, insanı sevmeyi; adalete, eşitliğe önem vermeyi; insan haklarına ve farklı görüşlere saygı duymayı; demokratik tutum ve davranışları bir kültür haline getirmeyi; büyük düşünmeyi, idealleri doğrultusunda yılmadan gayret göstermeyi; bir hayat felsefesi olarak benimsemelisiniz. Sizlerin değişimin anahtarı, gelişmenin itici gücü olarak, milletimize, ülkemize ve insanlığa karşı sorumluluklarınızı en iyi şekilde yerine getireceğinizden şüphe duymuyorum. Varlığınız ve dinamizminiz ülkemize değer katmaktadır. Doğru ve kararlı adımlarla Türkiye yi geleceğe taşıyacağınıza yürekten inanıyorum." dedi. Eskişehir de bir otelde düzenlediği basın toplantısında, Soma da yaşanan maden faciasına ilişkin konuşan Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, resmi veriler toplandığında Soma'daki madende ölenlerin sayısının 302 değil, 344 çıktığını söyledi

SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESi >>8 GÜNCEL 1719 Şubat Mayıs 2013 2014 Perşembe Pazartesi SONDAKiKA GAZETESi >>9 GÜNCEL 17 19 Şubat Mayıs 2013 2014 Perşembe Pazartesi SIZINTI Abdullah LELiK abdullah_lelik@hotmail.com SOMA, SOMA, SOMA, KARALAR GİYMİŞ SOMA Söylenmedik söz, yazılmadık konu kalmadı. Hala da sözler söyleniyor, yazılar yazılıyor, daha da çok yazılacak, konuşulacak gibi görünüyor. Öyle de olmalı, yaşanan acılarımız unutulup bir tarafa atılmamalı. Acı büyük, mağduriyet ondan daha da büyük. Unutulacak gibi değil, bir tarafa bırakılacak gibi hiç değil. Somalı acılı, Somalı üzgün, Somalı mağdur, Somalı yetim, Somalı 300 den fazla yiğidini gömdü. Somalı, hazırlanacak raporların, alınacak tedbirlerin uygulanmasını istiyor. Somalı acıları yeniden yaşamak istemiyor. Somalı aldatılmak istenmiyor. Evet, Sadece Soma'da değil, her yerde olanlardan ibret alınarak, ihmallere yeni ihmallerin eklenme sini istemiyoruz. Ölenlerin, mağdur olanların, yakınları korunmalı, himaye edilmelidir. Acılar paylaşılmalı, o insanlara psikolojik, maddi ve manevi destek verilmelidir. O insanların yaralarının sarılması için elden gelenden fazlası yapılmalıdır. Ateş düştüğü yeri yakar. Soma'da olanları unutmayalım. Soma'nın insanlarını, özellikle soma'nın yetim kalan çocuklarını, eşini kaybeden, evladını kaybeden annelerini ihmal etmemeliyiz. Onlar gibi olmasak da,kendimizi onları yerine koyup onları anlamaya çalışmalıyız. Soma'yı, Soma'lıyı unutmayalım. ''Madem dünya fanidir. Madem ömür kısadır. Madem lüzumlu vazifeler çoktur. Madem ebedi hayat burada kazanılacaktır. Madem dünya sahipsiz değildir. Madem şu dünya misafirhanesinin gayet Hakim ve Kerim her şeyi idare eden, çekip çeviren bir Müdebbiri var. Madem ne iyilik ne de fenalık karşılıksız kalacaktır. Madem 'Allah hiç bir şeyi güç yetiremeyeceği bir şekilde yükümlü tutmaz' (Bakara suresi 2/286) sırrın ca, güç yetiremeyeceği vazifeleri insana yüklememiştir. Ve madem zararsız yol zararlı yola tercih edilir. Hem madem dünyadaki dostluklar ve rütbeler kabir kapısına kadardır. Elbette en bahtiyar odur ki, dünya için ahiretini unutmasın..ahiretini dünya ya feda etmesin.. ebedi hayatını dünya hayatı için bozmasın.. ömrünü faydasız şeylerle ziyan etmesin.. kendini misafir gibi görüp, misafirhane sahibinin emirlerine gören hareket etsin.. selametle kabir kapısını açıp saadete girsin..'' Bu ölçü, çok önemli bir ölçü. Üstat Bediüzzaman'ın, Kur'an dan altığı ölçü. 13 yıldır kayıp olan oğlunu ölen madenciler arasında arıyor Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden işçilerin cesedinin bulunduğu hastaneye müracaat eden Nusret Sevenger, kimliği henüz tespit edilemeyen madenci cenazeleri arasında 13 yıl önce kaybolan oğlunun olabileceği ihtimaliyle, DNA testi yaptırmak için başvurdu. İzmir'in Bergama ilçesinde yaşayan 72 yaşındaki Nusret Sevgener, Akhisar Devlet Hastanesine gelerek, hastane yetkililerinden hayatını kaybeden maden işçileriyle ilgili bilgi aldı. Hastane çıkışında açıklama yapan Sevgener, 13 yıldır kayıp olan oğlunu bulma ümidin peşinde koştuğunu, bu amaçla hastaneye geldiğini söyledi. Madende ölenlerle içinde sahipsiz cenazelerin bulunabileceği ve bunun da oğlu Hakan Lütfi Sevgener olabileceği düşüncesiyle hastaneye geldiğini bildiren Sevenger, "Buradan ümidim olduğu için geldim. 13 yıl 3 ay geçti oğlum kaybolalı. Duyduğum kadarıyla madende ölenlerden bazılarının kimliği henüz belirlenmedi. Fotoğraf varsa onlara bakacağım, yoksa DNA testi yaptırmak istiyorum. Bir ümit, inşallah bulurum" dedi. Arayışını yıllardır sürdürdüğünü ifade eden Nusret Sevgener, oğlunun şu anda 37 yaşına bastığını söyleyerek şöyle devam etti: "Kimliği henüz tespit edilemeyen cenazelerle ilgili DNA testi için kan örneği vereceğim. Eğer bulunursa oğlum diyerek cenazemizi alacağız. Nasip, cenazesini alacağım diyorum ama bunu canı gönülden söylemiyorum. Kendimi tatmin etmek istiyorum. Hiç olmazsa yok demektense cenazesini eve getirdik, buraya gömdük deriz. Allah esirgesin yine de. Hiç bir zaman ona beddua etmedim, hakaret etmedim. O benim evladım. 3 çocuğum var, elimden geldiğince iyi yetiştirmeye çalıştım." Sevgener, gezetelere kayıp ilanı verdiklerini, 'oğlunu tanıyoruz' diye arayanların olduğunu belirterek, "Bunlardan bazıları sahtekar, biliyorum çünkü para istiyorlar. Bazıları da gerçek ama kendisine ulaşamadım. O bizi arıyorsa da bilmiyoruz. Annesini gizli numaradan arayan oluyor, ancak konuşmuyor. Biz bu numaraları savcılık kanalıyla tespit ettik. Savcılık o numarayı başka kişilere ait olduğunu, oğlumuzla ilgisinin olmadığını bize bildirdi. Başkalarının telefonundan aradığını tahmin ediyorum" diye konuştu. (AA) Soma'daki madenin faaliyeti durduruldu İş Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişlerinin yaptığı incelemeler sonucu, Soma'da maden faciası yaşanan ocağın güvenliğini sağlamak ve kazanın etkilerini silmek dışında yer altındaki bütün işlerin durdurulmasına karar verildi. Soma'daki maden faciasının ardından olay yerine giden iş teftiş müfettişleri, ocaktaki çalışmalarını İş Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tezel'in koordinasyonunda sürdürüyor. Soma maden kazasını incelemekle görevlendirilen iş teftişi heyetinden 3 iş başmüfettişi, ocakta tahlisiye çalışmalarının bitirilmesinin ardından tekrar ocağa girdi. Ocakta yapılan incelemeler sonucu, meydana gelen yangının tamamen sönmediği tespit edilirken, ayrıca yangın sonrası ocağın havalandırması, gaz izleme sistemi ve tahkimatının son durumları incelendi. İş Teftiş Kurulu Başkanlığı, yapılan incelemeler sonucu, ocağın güvenliğini sağlamak ve kazanın etkilerini silmek dışında yer altı bütün işlerin durdurulmasına karar verdi. (AA) Hayatını kaybedenlerin yakınlarına bir defaya mahsus 415 TL ödenecek! Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Soma maden faciasında hayatını kaybedenlerin yakınlarına bir defaya mahsus olmak üzere 415 TL cenaze yardımı ödeneceğini söyledi. Bakan Çelik, ölüm aylığı bağlanması ile ilgili teknik düzeyde çalışmaların sürdüğünü açıkladı Manisa il merkezinde oluşturulan Kriz Masası'nda basın toplantısı düzenleyen Bakan Faruk Çelik, Soma da meydana gelen maden faciasında hayatlarını kaybedenlerini rahmet, kederli ailesine başsağlığı diledi. Bakanlık olarak salı gününden itibaren Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığında Manisa il merkezinde bir kriz masası oluşturduklarını belirten Çelik, Bu kriz masası bugüne kadar 288 şehidimizin dosyasının kimlik tespitin gerçekleştirdi. Yapılacak olan bütün çalışmalar hayatlarını kaybedenlerini geri getirmeyecek. Onların acılarını, ailelerin acılarını, milletin acılarını dindirmeyecek. Geride kalanlar şehitlerimizin bize emanetidir. dedi. SGK bünyesinde şehitlerle ilgili 3 işlem yaptıklarını söyleyen Çelik, Bunlardan birincisi hiçbir şarta bağlı kalmaksızın ölüm gelirinin bağlanmasıdır. Bugüne kadar 169 dosyanın ölüm geliri bağlanması hazır hale getirildi. Bunlardan 34 ü hak sahipleri olan 83 kişiye ölüm geliri bağlanması şeklinde sonuçlanmıştır. Diğer hak sahiplerine de ölüm gelirinin bağlanmasıyla ilgili çalışmalar devam ediyor. İkinci olarak ölüm aylığı bağlanması çalışmasıdır. Bu çeşitli şartlara bağlı. 5 yıl sigortalı olmak, 900 gün prim olması şartı gibi şartlar var. Bunlarla ilgili geçtiğimiz yıllarda Van depreminde meydana gelen acı olaylar neticesinde düzenleme yapmıştık. Arkadaşlarımız ölüm aylığının bağlanmasıyla ilgili teknik konuda çalışmalarını tamamlıyorlar. Üçüncü olarak şehitlerimizin hak sahipleriyle ilgili bir defaya mahsus olmak üzere 415 TL cenaze yardımı ödenmesi yapılacaktır. Bütün bu hizmetleri Sosyal Hizmetler Kurumu, Manisa il müdürlüğü çerçevesinde gerçekleştiriyor. Diğer illerde olmalarına rağmen şehitlerimizin, oradaki il müdürlükleri ile irtibatlı olmak üzere, şehit hak sahiplerinin evlerine gidilerek, burada yapılan işlemler, kendi oturdukları meskenlerde, kendilerine teslim edileceğini bir kez daha belirtmek istiyorum." diye konuştu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak bu müessif olayın meydana geldiği ocakta, müfettişlerin çalışmalara başladığını dile getiren Bakan Çelik şunları kaydetti: "Fakat bu konu ile ilgili incelemelerde henüz ortaya çıkan rapor olmadığını özellikle belirtmek istiyorum. Ocak incelemeye hazır hale gelir gelmez başlanmış olan bu çalışmalar çerçevesinde dün itibarıyla müfettişlerimiz de oraya indiler. Zaten idari ve adli olarak her şey şu anda ayrıntılı bir şekilde incelenmeye başladı. Ama henüz ortaya çıkış bir rapor yok. Ayrıntısına kadar, çalışmaları teknik heyetler yapılacak. Kamuoyuyla bu çalışmalar paylaşılacak." Bakan Faruk Çelik, Ali Tezel'in Suriye - den 200 insanın madenin içinde olduğu iddialarıyla ilgili yaptığı açıklamada, Burada bir kriz masası oluşturduk. Bir merkezden yürütülüyor çalışmalar. Çok sağlıklı bir şekilde çalışıyoruz. Şeffaf bir şekilde bilgilendiriliyor insanlar. Ocakta kaç kişi varsa durum ondan ibaret. Bunun dışında bütün haberler Suriye örneği gibi değil. Spekülatif haberler kamuoyunu yanlış bilgilendirme istenmeyen bazı tepkiler olur. Bunlar doğru bilgiler değil. Kim nerede görmüş? Bilgi belge varmış. El insaf diyorum. Medyanın görevi bu değil. Kriz merkezinden gelecek olan bilgiler esas bilgilerdir. Her saat bu açıklamalar yapılır. dedi. Maden faciasıyla ilgili idari soruşturmanın yapıldığını kaydeden Bakan Çelik, 300 kişi hayatını kaybetmiş. Burada idari adli soruşturma yapılır. Mevzuatın tamam olması demek? Bu işin sahibi var, çalışanı var. Nerede bir arıza var ise orada bir arıza sorun alanı var demektir. İş Sağlığı Güvenliği yasası 2012 yılında işçi ve işverene söylüyorum çok zor çıkardık bu yasayı. Türkiye ilk kez 2012 yılının ortalarında bir iş sağlığı güvenliği yasasına kavuştu. Bu Türkiye nin dört bir tarafında farkındalık oluşturmak istedik. Keşke bütün kesimler iş sağlığı konusuna duyarlılığı en az bugüne yakın gösterselerdi. Keşke yaygın tartışabilseydik. diye konuştu. İş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili bugüne kadar 7 kez haber olurken, Dört gün içinde 400 ün üzerinde haber olduğunu vurgulayan Bakan Çelik, şunları kaydetti: Normal zamanda böyle haberler yoktu. Normal zamanlarda madenlerin daha ayrıntılı konuşulması lazım. Bizim çalışma bakanlığı tarafların olduğu bir bakanlık. Tam iki yıldır gündemimizde taşeron yasası var. Taşeronluğun sömürüye dönüştüğünü söyleyen bir bakanım ben. Bunun tarafları var ama. İşverenler var, odalar var, işveren sendikaları var. Bunu bir an önce çıkarmak gerekiyor. Çalışma koşullarının sağlıksızlığı olmaması için bu ve benzer çalışmalar bitirilmeli. Bugün bir savunma günü değil. Ama bu işleri bilen biri olarak söylüyorum; Keşke bunların hiç biri olmasaydı da bu acı hadise olmasaydı. Buradaki konuşmalar da olmasaydı. Öyle bir tablo ki bu. Söylenecek fazla bir şey yok. İş sağlığı yasasının AB mevzuatına uygun olduğunun altını çizen Çelik, Eğitimler acil durum planlanması. Acil bir durum meydana gelirse ne olacak? Ne yapılacak? Bunun uygulama zorunluluğu var. Savcı bey bu çalışmayı yaparsa bunun uygulamasına bakılması lazım. Olay meydana gelirse nasıl müdahale edilecek? Bunun programlanması yapılması yazım. İş güvenliği uzmanları var. 24 saat eksiklikleri takip edecek. Periyodik denetimler var. 8 kez ocakta denetim yapılmış. 2 yılda 16 teftiş yapılmış bu madene. Eksiklerin giderilmesi eğer eksiklerin konumu çok farklıysa ocaklar kapatılmıştır. Kimsenin gözünün yaşına bakılmamış. Hangi koşullarda maden kapatılır belli. Mevzuatta eksiklik yok demek değil. Kendini yenilemesi gerekiyor. dedi. Şirket yetkililerinin madencilerin ailelerine gelip tazminat almamaları için bir kağıt imzalatması iddialarıyla ilgili olarak Çelik, İdari ve adli soruşturma devam ettiği için görüşme talebinde bulunan işçiler oldu. Onlarla bire bir görüştüğümüz oldu, olacak. Ama genel bir görüşmeyi bu soruşturmalar döneminde yapmayı doğru bulmuyorum. Tehlikeli işyerlerinde bir beden gibi hareket etmemiz gerekiyor. Herkes gördüğü eksikliği bildirmesi gerekiyor. Benim, senin göremediğini çalışan kardeşin görüyorsa bir telefon kadar yakın. Bunlar hemen teftişe, hemen giderilmeye dönüşebilir. Bu şekilde bize bir dönüş gelmedi. SGK müdürlerimiz bizzat aileleri yerlerinde ziyaret edecekler. Onların kendilerine söylediklerine itibar etsinler. Devletimin onların yanındadır. Kanuni hakları neyse, bunları zaten alacaklar. dedi. Soruşturmayı yapacak olan savcılardan birinin AKP'den başkan adayı olmasıyla ilgili olarak Bakan Çelik, Savcılarımızı bu şekilde zan altına almak doğru değil. Sade bir savcı değil, birden çok savcı görevlendirildi. Adli açıdan soruşturma devam ediyor. Teknik ekibin olayın nedenini ortaya çıkarmaları son derece önemlidir. Bu raporu beklememiz gerekir. Ekibin söylediğine göre ezber bozan bir tablo. Rapor ortaya çıktıktan sonra suçlu kim, neden çıktı ortaya çıktı. Zerre kadar kimsenin şüphesi olmasın. diye konuştu. Hükümetin maden sahibini koruduğu iddialarıyla ilgili olarak Çelik, Bunlar yanlış şeyler. Şu noktada böyle bir bilgi, delil elimizde olmadığına göre bütün değerlendirmeler bireysel değerlendirmeden genel değerlendirmeye dönüşüyor. Sanki doğruymuş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Bütün bu bilgiler yanlış. 300 kişinin hayatını kaybettiği bir yerde kimin kimin adamı olduğu, kim kimin yanında diye sorulabilir mi. İnsana saygımızı varsa böyle bir şey aklımızdan bile geçmez. Kimse bunun suçlusu, cezasını en ağır şekilde çekmeli. Burada kolaya kaçıp, olayı siyasi boyuta çekmek ve oradan başka noktalara konuyu taşımak hayatlarını kaybedenlere karşı yapmamız gereken asli görevden bizi uzaklaştırmış gibi bir şey oluyor. Bu tartışmalar şimdi yapılmasın. dedi. Maden sahibinin çalışmalar bittikten sonra madeni açacağıyla ilgili sözlerine Bakan Çelik, Çalışma açısından sağlıklı bir zemin olmadığı sürece tabî ki çalışma yapılmayacak. Ama güvenlik önlemlerinin alındığı bir noktada bütün işletmelerde olduğu gibi bu çalışmada işletilebilir. Ama önce eksikliklerin ve teknik sürecin tamamlanması sürecindeyiz. Taşeron çalışan yok, kayıt dışılık yok. 18 yaşın altında çalışan yok. Bunlar bizim kurumlarımızda olan resmi bilgiler. Bizdeki kayıtlar 18 yaşından sonra olduğunu gösteriyor. şeklinde konuştu. Bakan Çelik, "Ankara'ya döner dönmez değerlendirilecek. Ölüm aylığı bağlanması için yasal boyutuyla gerçekleşecek." dedi. Çelik, Soma maden faciasında hayatını kaybedenlerin yakınlarına bir defaya mahsus olmak üzere 415 TL cenaze yardımı ödeneceğini, ölüm aylığı bağlanması ile ilgili teknik düzeyde çalışmaların sürdüğünü kaydetti. 'Sorumluları çıkarıp, gerekli cezayı alıncaya kadar bu işin peşini bırakmak yok' Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Fevzioğlu, Manisa'nın Soma ilçesinde maden ocağı faciasıyla ilgili olarak, kazanın sebepleri, ihmaller zinciri ve sorumluları ortaya çıkarılıp, en aşağıdan en yukarıya kadar sorumluları ortaya çıkarıp, gerekli cezaları alıncaya kadar bu işin peşini bırakmayacaklarını söyledi TBB Başkanı Metin Fevzioğlu, Soma'daki maden ocağına gelerek, burada ziyaret gerçekleştirdi ve bilgi aldı. Burada gazetecilere açıklamada bulunan Fevzioğlu, "Bizim buraya gelmemizin amacı bir sosyal devlet hizmeti olan adli yardım hizmetini organize etmek idi ama geldik gözaltı, darp ve hürriyet engeli ile karşılaştık. Teknik olarak gözaltı işlemi değil ama şu anda hürriyetleri kısıtlanmış durumda meslektaşlarımızın. Hemen Manisa Valisi, İlçe Kaymakamı ve Emniyet Müdürü ve Soma Başsavcı Vekilimiz ile görüştük. Çok kısa süre içerisinde meslektaşlarımız sadece kimlik tespitleri yapıldıktan sonra serbest bırakılacaklar." dedi. Şu anda büyük bir acı yaşadıklarını dile getiren Fevzioğlu, "Hepimiz seferber olmak ve bu acıda hangi yarayı sarabilirsek onu sarmak için mücadele etmek durumundayız. Bizim kanunumuza göre ihtiyaç içerisinde olan herkese avukatlık hizmeti verme görevimiz var. Tabi ki felaketin boyutu o kadar büyük ki, Manisa Baromuzun Türkiye Barolar Birliği'nin desteğine ihtiyacı var, çünkü olağan üstü bir durum ile karşı karşıyayız. Manisa Barosu son derece donanımlı avukatlara sahip bir baro ve özellikle Soma'daki meslektaşlarımız maden hukukunu gayet iyi biliyorlar, iş sağlığı, iş güvenliğini gayet iyi biliyorlar. Ankara'da bir heyet kurduk. İçinde maden mühendisleri var, iş sağlığı güvenliği uzmanları var." diye konuştu. Fevzioğlu şöyle devam etti: "Bizim sendikalar ve sivil toplum örgütlerimizden talebimiz şu. Manisa Barosu hem madde olarak hem de hukuki hem de teknik olarak her konuda techiz edilmiştir. Avukat yardımından yararlanmak isteyip de bunu ödeme gücü olmayan vatandaşlarımıza, mağdur ailelere hukuki yardım hizmeti verilecektir. Hem soruşturma hem de tazminatlar boyutunda verilecektir. Biz burada ücretsiz avukatlık görevi vermekle yükümlüyüz. Baro tarafından ücreti verilen bir avukatlık hizmeti. Bunun için buradayız. Sosyal devlettir bu. Dolayısıyla talebi olan vatandaşlarımız Manisa Barosu'nda kurduğumuz kriz masalarına müracaat ederek bu hizmeti alabilir. Bu kazanın sebepleri, ihmaller zinciri ve sorumluları ortaya çıkarılıp, en aşağıdan en yukarıya kadar sorumluları ortaya çıkarıp, gerekli cezaları alıncaya kadar bu işin peşini bırakmak yok." Feyzioğlu: Ücretsiz hizmet vereceğiz, madende yakını kaybolan bize başvursun Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Soma Kaymakamlığı nı ziyaret etti. Çıkışta gazetecilere açıklamada bulunan Feyzioğlu, madende hayatını kaybeden ve maddi durumu iyi olmayan ailelere ücretsiz gönüllü avukat tahsis edeceklerini söyledi. Feyzioğlu, madende hala yakınlarına ulaşamayan ailelerin de kendilerine başvurmasını istedi. TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Manisa nın Soma ilçesine geldi. Feyzioğlu na, Manisa, Antalya, Adana ve Mersin Baro Başkanları da eşlik etti. Soma ya gelme nedenlerinin öncelikle bir kamu hizmeti olan avukatlığın adli yardım boyutunu organize etmek olduğunu aktaran Feyzioğlu, Ancak bir kısım meslektaşımızın bazı yurttaşlarla birlikte hürriyetlerinin kısıtlandığını ve bir polis gücüne, şiddetine maruz kaldıklarını öğrendik. Şimdi meslektaşlarımız hastanedeler, sağlık raporları alınıyor ve kimlik tespitleri yapıldıktan sonra kendileri serbest bırakılacaklar. 8 avukat olduğu bilgisine sahibiz. Avukat dışında da 20-25 kişiden söz ediliyor, onların da işlemleri teker teker yapılacak. Gerginliği düşürmemiz lazım. Bugün gerginlik zamanı değil, iş yapma zamanı. Bizim yapacağımız iş şu: Avukatlık Kanunu na göre maddi durumu avukatlık ücretini ödemeye elverişli olmayan yurttaşlara barolar ücreti baro tarafından karşılanmak üzere avukatlık hizmeti vermekle yükümlüdürler. Biz burada madenci ailelerinden söz ediyoruz. Madenci ailelerinin maddi durumlarının elverişli olmadığını aksi ispatlanana kadar peşinen kabul etmek zorundayız. Herhalde yerin yüzlerce metre altına maddi durumları elverişli olsa girmezdi şehitlerimiz. Manisa Barosu, TBB nin sağladığı maddi, hukuki ve teknik destekle tek elden organize ederek mağdur ailelerinden talep edenlere adli yardım hizmeti verecek. Yani, tazminat davalarını Manisa Barosu nun görevlendirdiği avukatlar açacak. Aynı zamanda da yine CMK kapsamında mağdur ailelerine yine vekillik hizmetini Manisa Barosu verecek. Ben Manisa Barosu Başkanımız nezdinde Soma daki tüm meslektaşlarımıza da Manisa daki tüm meslektaşlarımıza da teşekkür ediyorum. Gerçekten bu acılı günde bu kriz zamanında el ele vererek hizmet etmek zorundayız. Bugün ailelerin ihtiyacı olan hizmet elbette sağlık, psikolojik, maddi yardımlardır ancak aynı zamanda adli yardım hizmetine de ihtiyaç var. Barolar bugünler içindir. Avukatlar bu hizmet için hazırdır. Lütfen ihtiyaç duyan aileler adli yardım istiyorlarsa Manisa Barosu nun kurduğu kriz masalarına müracaat yapsınlar. Hala yakınının madende olduğunu ve hala geri gelmediğini söyleyen aileler varsa yine bize isimlerini bildirsinler biz de ayrı bir liste tutmuş oluruz dedi. Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız da, üzerlerinde taşıdıkları yükün manevi ağırlığını hissettiklerini belirterek, 300 ü aşkın şehidimizin ve onların yetimlerinin hak hukukunu arama, sağlama göreviyle karşı karşıyayız. Bu yükün ağırlığını ve mahiyetini iyi biliyoruz. Bu yetimlerimiz, vefat eden murislerinin veraset ilanından itibaren haklarının korunmasında sonuna kadar bize emanettir. Bu konuda birlik başkanı sayın Feyzioğlu ndan hem maddi hem manevi desteğimizi temin ettik. Bize sağlanan bu destekle başta Somalı avukat meslektaşlarımız olmak üzere tüm Manisa avukatları gönüllü olarak bu işin altından en güzel şekilde gelecektir. Bu artık bize verilmiş bir kamu görevidir. Bugün itibariyle valilikten alacağımız listeye göre şehit ailelerimizle derhal temasa geçip bu hizmetimizi onlara aktaracağız diye konuştu. Biberonunu, bezini aldığı bebeğini göremedi Soma'daki maden ocağına hayatını kaybeden işçilerden 29 yaşındaki İsmail Coşkun'un gelecek ay ikinci kez baba olacağı, doğum masraflarını düşünerek kolundaki yaraya rağmen, yevmiyesinin kesilmemesi için doktora gitmediği öğrenildi. Eynez bölgesindeki maden ocağında hayatını kaybedenlerin evinde yas var. Soma'daki madende hayatını kaybeden ve dün toprağa verilen İsmail Coşkun'un da Kırkağaç'taki baba evi hüzünlü. Evin bulunduğu sokağa Türk bayrakları asıldı. İsmail Coşkun, 5 yıl önce Hüsniye Coşkun'la evlenmiş, 14 ay önce de baba olmuştu. İlk oğluna "Halil Mert" adını veren Coşkun, gelecek ay ikinci oğlunu kucağına almayı hayal ediyordu. "Eski iş yerine kızdı madene girdi" Coşkun'un asıl mesleğinin mobilyacılık olmasına rağmen, sigortasının düzenli yatırılması için 8 yıl önce madende çalışmaya başladığı belirtildi. Kardeşi Recep Coşkun, ağabeyinin daha önceki iş yerinde 3 ay çalışmasına rağmen 28 günlük sigorta primi yatırdıkları için kızdığını, öfkeyle madene girdiğini anlattı. Coşkun, ağabeyinin kolunda, madende taş düşmesi nedeniyle yara olduğunu, kendisine "doktora göster, birkaç gün işe gitme" dediğini ifade ederek, "Doğumu çok düşündü. Böbrek hastalığı nedeniyle 6 gün rapor almıştı. (6 gün gidemedim bu ay böbrek ağrısından) dedi" diye konuştuğunu, gidemediği günler için maaşından kesinti yapılmaması için doktora gitmediğini anlattı. Ağabayinin gelecek ay ikinci kez baba olacağını kaydeden Recep Coşkun, kazadan beş gün önce İsmail Coşkun'un doğacak bebeği için biberon, bez gibi ihtiyaçlarını temin ettiğini söyledi. Recep Coşkun, "(İsmini Berkay koyalım, güzel isim) dedi. Ben de 'sen bilirsin kardeşim' dedim" dedi. "Diğer çocuğumu madene gönderme" Baba Halil Coşkun ise diğer oğlunun işsiz olduğuna dikkati çekerek, "Maden ocağına göndermem diğer oğlumu. Göndermem... Tamam, bizden gidecek yok artık. Torunum dahi olsa göndermem. Soğan ekmek yerim göndermem. Kimseye de aman demem. Kimseden yardım talep etmem" diye konuştu. Gazeteci Özdil'in sözleri aileleri üzdü Gazeteci Yılmaz Özdil'in bir televizyon programında Soma'daki maden faciasıyla ilgili yaptığı değerlendirmeyi de eleştiren baba, şunları söyledi: "Yılmaz Özdil televizyona çıkmış 'Bunlara lanet olsun' demiş. Biz bundan şikayetçiyiz. Bu, bütün dünyanın yüz karasıdır. Bu nasıl laf, bu milletimin yüreği yanıyor, böyle bir kelime olur mu? Hepimiz insanız. İnsan insanın değerini bilir. Lanet okumak ne demek? Gerekeni yapsınlar, sayın başbakana söylüyorum, bütün dünya duysun." İsmail coşkun halası Nurhayat Pehlivan da "Yetkililerden rica ediyorum, gazetecimizin birisi demiş ki bu demiş millete müstahak. Bizim acımız zaten büyük, yetkilerden rica ediyorum, bu kimse gereken yapılsın. Bizim içimiz yanıyor, ciğerimiz yandı" dedi. Anne Sevim Coşkun ise oğlu adına yardım toplandığını belirterek, "Çocuğu kullanılarak toplanan yardımlardan 5 kuruş gelmediğini" ifade etti. Anne Coşkun, kalan tek oğlu için de iş talebinde bulundu. (AA) Madenci baba, liseye giden kızının doğum gününde ölmüş Zonguldak taki ruhsatsız kömür ocağında meydana gelen göçükte ölen 3 çocuk babası Mehmet Aygün ün Çaycuma ilçesi Şeyhoğlu köyündeki evinde dram yaşanıyor. Madenci baba, Zonguldak İmam-Hatip Lisesi nde eğitim gören kızının doğum gününde vefat etmiş. Soma faciasının ertesi günü Zonguldak ın Kilimli ilçesi Gelik beldesinde ruhsatsız kömür ocağında hayatını kaybeden Mehmet Aygün ün kızı Elif Aygün (18), doğum gününde kaybettiği babasının yasını tutuyor. Bolu da özel maden ocağından emekli olduktan sonra lise öğrencisi iki kızının eğitim masraflarını karşılamak için 2 yıldır kaçak ocakta çalışan madenci Aygün ün ailesi, ocak sahibi hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Kaçak ocak sahiplerinin Mehmet Aygün ü suçlu olarak gösterilmek istendiğini ifade eden aile, yetkililere öğle saatlerinde haber verilen olayı kendilerinin de televizyondan öğrendiklerini iddia etti. Mehmet Aygün ün eşi Bayhan Aygün (42), emekli olduktan sonra 2 yıldır Gelik te kaçak maden ocağında çalışan eşinin tek isteğinin çocuklarını okutmak olduğunu belirtti. Kurtulan madenci: Madende ölen elektrik teknisyeni 17 gün önce uyarmıştı Maden faciasında sağ kurtulan kazı ustası Mehmet Ali Dinçer, aynı mesaide çalıştığı elektrik teknisyeni arkadaşı Ergün Sidal ın 17 gün önce kablo ve panoyla ilgili amirlerini uyardığını ancak önlem alınmadığını söyledi. O madende yaşamını yitiren Sidal ile bu yüzden amirlerinin tartıştığını belirten Dinçer, buna rağmen önlem alınmadığını ve arkadaşlarının öldüğünü ifade etti. Manisa nın Soma ilçesinde 5 gün önce meydana gelen maden faciasında olaydan 6 saat sonra sağ olarak kurtulan madenci Mehmet Ali Dinçer o anları anlattı. Olayın saat 14.50 gibi meydana geldiğini belirten Dinçer, Patlama olduğunu söylediler ancak ben uzaktaydım ses duymadım. Amirimiz kablo kısmında patlama olduğu ve yukarı çıkmamızı söyledi. Çıkış noktasına uzaktık. Belirli bir mesafe geldikten sonra arkamızdan duman geldi. 'Herkes maskesini taksın' dediler biz de taktık. Taktıktan sonra 150 metre kadar yürüdük duman iyice bastırdı. Göz gözü görmez oldu. Önümüzü göremedik mesafe 1 metreye kadar düştü. Plastik boruları testereyle kestik. Oradan bir süre hava aldık. 45 dakika geçti maskenin kullanımı bitti. Bizi başka bir yöne doğru yönlendirdiler. Önce daha iyiydi temizdi. Daha sonra üstümüze duman geldi. O esnada arkadaşlarımız bayıldı. O andan itibaren duman iyice çöktü, nefes alamaz hale geldik. Çamurla abdest alıp dua etmeye başladık. Konuşmadım kimseyle enerjimi harcamadım. Sadece bekledim. Ondan sonra arkadaşlarımın çocuğu bağıra bağıra bayıldı. Bizim sayımız orada 142 ydi. Üşümeye başladım. Bir ara temiz hava geldi kendime geldim biraz. Bir arkadaş geldi 'hadi' dedi. Biz yavaş yavaş hareket ederken ölü yaralı bilmiyorum komple insan vardı. Adım atacak yer yoktu. İnsanların üstüne basarak yürüdük. diye konuştu. 'HARAM PARA PEŞİNDE OLSAYDIK MADENE GİRMEZDİK' Mesai arkadaşı elektrik teknisyeni Ergün Sidal in anlattıklarını aktaran Dinçer, şöyle devam etti: 17 gün önce demiş ki 'bu kablo bu panoyu taşımaz.' Bunda bir yanlışlık var. Ya bu kablo ya da pano patlar demiş. Amirleriyle tartışmış. Diğer vardiyaya ya da bir şekilde yaptırırız diyerek savuşturmuşlar. 'Bizim ölümümüz madende' olacak demiş. O arkadaşımın ne acıdır ki öldüğü gün çocuğu dünyaya geldi. O çocuk sizi uyarmışsa önlem alma yetkiniz yok mu? Kablo patladı deyince ben bunu öğrendim. Bir daha oraya girmeyi düşünmüyorum. Ne iş olursa olsun yaparız. Herkes ekmeğini taştan çıkarıyor biz de çöpten çıkarırız. Nereden olsa bulurum ekmeğimi. Haram para peşinde olsaydık madene girmezdik. Kendi hesabıma göre sayı fazla olması lazım. Bir vardiyada 750 kişi giriyorsa sen orada ölü sayısını 300 gösteriyorsan 400 kişi nerede? Sen oradan 400 adamı canlı çıkardın mı? Düğününden 22 gün sonra maden faciasında can verdi Manisa'nın Soma ilçesinde, facianın meydana geldiği maden ocağında çalışan işçilerden 24 yaşındaki Mustafa Türkhan, düğününden 22 gün sonra hayatını kaybetti. İzninin bitmesinden iki gün sonra ölen madenci, düğün takılarını satıp banka kredisi çekerek ev almayı planlıyordu. Balıkesir'in İvrindi ilçesi Kayapa Mahallesi'nde yaşayan, madencinin ağabeyi Gaffur Türkhan, kardeşinin, askerliğini yapmadan önce bir ayakkabı imalathanesinde çalıştığını söyledi. Vatani görevini tamamlamasının ardından Kayapa'ya dönen Mustafa Türkhan'ın, yaklaşık iki yıl önce söz konusu ocakta işe girdiğini ve bir miktar para biriktirdikten sonra evlenmeye karar verdiğini dile getiren Türkhan, şöyle konuştu: "Düğünü için 24-25 gün izin almıştı. Olaydan 20 gün önce evlendi. Düğününü yaptık, burada evimizin önünde yemeklerini pişirdik. 3 hafta sonra ise aynı yerde lokmasını dağıttık. İnanılmaz zor. İzinden sonra ilk gün, eşi ilk kez onu madene uğurladı. İkinci gün ise bu faciada hayatını kaybetti. Mesaisi bittiği için Mustafa madenden çıkacak, diğer kardeşim Rasim girecekti. Rasim, vardiya çıkışını beklediği kardeşinin cenazesini aldı. Evlendi, izninden sonraki ikinci gününde girdiği maden, ona mezar oldu. Sabahlara kadar Soma'da Devlet Hastanesi önünde nöbet tuttuk, doğru dürüst bilgi alamadık. Kırkağaç'a gidip kendimiz bulduk cenazeyi." Düğün takılarını satıp kredi çekerek ev alacaktı Türkhan, kardeşinin, izninin bitimine az bir süre kala Soma'daki evine giderken komşularıyla helalleştiğini anlattı. Onun, hayata dair hayalleri bulunduğuna değinen Türkhan, "Düğünde takılan bilezikler ve altınları vardı. Onları satarak üzerine kredi çekip ev almak istiyordu. Soma'da başını sokacak bir ev hayal ediyordu" ifadesini kullandı. Gaffur Türkhan, kardeşinin cenazesini, birkaç yıl önce önce kaybettikleri babalarının mezarının bitişiğinde defnettiklerini sözlerine ekledi. (AA)

SAYFA 10 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >> 10 DENİZLİ HABERLERİ 19 17 Mayıs Şubat 2014 2013 Pazartesi Perşembe 4. Merkezefendi Geleneksel Tıp Günleri başladı Denizli Büyükşehir Belediyesi ve Zeytinburnu Belediyesi'nin ortaklaşa bu yıl 4 cüsünü gerçekleştireceği Merkezefendi Geleneksel Tıp Günleri başladı. 4. kez gerçekleştirilecek etkinlik programı ile Denizli'nin değeri olan Merkezefendi'nin bir çok yönüyle tanıtılması hedefleniyor. Denizli Büyükşehir Belediyesi ile Zeytinburnu Belediyesi'nin ortaklaşa düzenlediği 4. Merkezefendi Geleneksel Tıp Günleri Çatalçeşme Oda Tiyatrosu nda ve bahçesinde yapılan etkinlikler ile başladı. 2 gün sürecek olan etkinliler kapsamında açılan stantları ziyaret eden herkese fesleğen dağıtılırken Denizli Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanlığı tarafından açılan stant da ise ücretsiz sağlık taraması gerçekleştiriliyor. Etkinlikler kapsamında her derde deva bitkilerinde yer aldığı bir sergi de yer alırken gerçekleştirilecek konferanslar ise bitkilerin insan yaşamında ne kadar önemli bir yer tuttuğu bilimsel yöntemler ile aktarılıyor. Soma'da yaşanan kaza nedeniyle protokol konuşmalarının yapılmadığı etkinliğin açılış oturumuna ise Denizli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Gökoğlan, Merkezefendi Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu, Zeytinburnu Belediye Başkan Yardımcısı Zafer Alsaç, Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Hüdaverdi Otaklı, Zeytinburnu Belediyesi Kültür Müdürü Mustafa Aydın ve vatandaşlar katıldı. Türkiye nin çeşitli üniversitelerinde görevli öğretim üyesi 12 bilim insanının yapacağı konferanslarda şifa veren bitkiler hakkında elde ettikleri bilimsel verileri paylaşacağını belirten ve etkinlikler hakkında bilgi veren Denizli Büyükşehir Bele diyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Gökoğlan," Kendi değerlerimize sahip çıkma konusunda inanılmaz bir hassasiyet gösteriyoruz. O değerlerden biri de Merkez Efendi dir. Burada amacımız, dönemin tıp bilimi dehası Merkezefendi yi tüm nesillere tanıtmak ve nesiller boyu bilinmesine vesile olmaktır. Bu kapsamda Büyükşehir olmamız ile birlikte yeni kurulan ilçemizden birine Merkezefendi ismini verdik. 2 gün sürecek olan etkinliğimiz süresince bitkilerle tedavi, beslenme şekilleri ve Merkez Efendi nin bu konuda yaptığı çalışmalar ile hayatı ve yaşadığı döneme ilişkin uzmanlar tarafından önemli bilgiler aktarılacak" dedi. Etkinliğin ilk gününde gerçekleştirilen oturumlarda PAÜ Öğretim Görevlisi Şerif Kutludağ Merkez Efendi nin yaşadığı dönemdeki eğitim sistemi ile ilgili bilgiler verdi. Denizli Devlet Hastanesi Hastane Yöneticisi Kadir Gökhan Saçkan Kalp Cerrahisi ve Denizli de yapılan tedaviler, Uzm. Dr Mustafa Çam Felç ve Nörolojik Hastalıklar, Uzm Dr. Mehmet Öztürk kalp hastalıkları ve beslenme şekillerini anlattı. Prof. Dr. Ali Çelik üzümün biyolojik özelliklerini ve faydalarını aktardı. Oturumların sonunda ise festivale katılan konuşmacılara birer plaket takdim edildi. (HABER MERKEZİ) Başarı ve kolaylıklar diledi Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan yerel seçimler sonrası ilk kez Pamukkale ve Merkezefendi ilçelerine bağlı mahallelerin muhtarları ile biraraya geldi. Yeni dönemde muhtarlara görevlerinde başarı dileyen Başkan Zolan, " Sizler bizim her mahallede gözümüz, kulağımızsınız. Bizlerin yol arkadaşı, çalışma arkadaşlarımızsınız. Bu kente birlikte hizmet edeceğiz. Hepinize başarı ve kolaylıklar diliyorum" dedi Firmamızın üretim departmanında çalıştırılmak üzere vasıflı/vasıfsız işçiler alınacaktır. Can Meşrubat Ltd Şti. Hasan Cihan Telefon -(0258)421 64 10 0-533 -541 6428 Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan Pamukkale ve Merkezefendi ilçelerine bağlı mahallelerin muhtarları ile bir araya geldi. Birer gün arayla Çamlık Ofis'te Pamukkale ve Merkezefendi ilçelerine bağlı mahallelerin muhtarlarıyla gerçekleştirilen kahvaltı programına İlçe Belediye Başkanları Hüseyin Gürlesin ve Muhammet Subaşıoğlu da katıldı. Yerel seçimler sonrası ilk kez gerçekleştirilen buluşmada Büyükşehir Belediyesi'nin üst kadrosu da hazır bulundu. Genel Sekreter Mustafa Ünal, Genel Sekreter Yardımcıları Mustafa Gökoğlan, Aytaç Turgut, Büyükşehir Meclisi Başkan Vekili Ali Değirmenci ve DESKİ Genel Müdürü Mahmut Güngör'ün de katıldığı toplantılarda Başkan Zolan, Büyükşehir ile birlikte yeni bir sürecin başladığına dikkat çekti ve işleyiş ile ilgili muhtarları bilgilendirdi. Birlikte başaracağız Seçimler sonrası ilk kez mahalle muhtarları ile bir araya geldiklerini ve herkese yeni dönemde başarı ve kolaylıklar dilediğini dile getiren Başkan Zolan, " Yaklaşık 5-6 ay önce bir veda yemeğimiz olmuştu. O gün 'Gidip de gelmemek var, gelip de görmemek var' demiştik. Baktık muhtarlarımızın birçoğu yeniden seçilmiş. Seçimlerden sonra ilk defa sizlerle buluşuyoruz. İnşallah hayırlı olacaktır. Hepimizin göreve gelişi şehrimize hayırlar getirsin. Derdimiz hizmet etmek. Amacımız vatandaşlarımızı mutlu etmek. Denizli şu an yeni bir başlangıç yapıyor. Hepimiz aslında bu başlangıca katkı sağlıyoruz, tarihe tanıklık ediyoruz. Yıllardan beri beklediğimiz Büyükşehir statüsüne Denizli miz kavuştu. İstiyoruz ki Denizli mizde Büyükşehir ile birlikte hizmetler de büyüsün, ihtiyaçlar giderilsin. Amacımız, gayemiz budur. Büyükşehirde görev paylaşımını bilmek gerekir. Kim, neyi yapacak. Siz değerli muhtarlarımız bunu çok iyi kavrar ise işler çok daha kolaylaşır. Vatandaşlarımız geldiğinde onlara yardımcı olun, yol gösterin. Çünkü Büyükşehir ile birlikte sistemimiz değişti. Neyin nereden yapılacağı hakkında vatandaşımızın bilgisi olmayabilir. Onlara ışık tutun, doğru adrese göndermek çok önemli. Hangi konuda, hangi başkana, hangi belediyeye gidilmesi gerektiğini, nereden neyi talep edeceğimizi bilmeli, vatandaşlarımızı da buna doğru yönlendirmeliyiz. Böylece çalışmalarımızı kolaylaştırmış, hızlandırmış oluruz. Hizmet üretmede belediyelerimiz arasında ayrı gayrı yok. Kimin elinde ne imkan varsa, kim derde derman olacaksa o seferber olacak. Bizim belediyecilik anlayışımız bu" dedi. Hizmetlerde aksama olmayacak Büyükşehir ile birlikte belediyelerin yetki alanlarında değişiklikler olduğunu dile getiren ve bilgiler aktaran Başkan Zolan, sözlerini şöyle sürdürdü: " Nerede içme suyu ile ilgili bir sorun varsa Büyükşehir'in kurumu DESKİ sorumludur. Kanalizasyon ile ilgili her türlü talebe DESKİ bakacak. Telefon numarası da 185. Bu konularla ilgili DESKİ' nin genel müdürleri ile de benimle de bağlantıya geçebilirsiniz. İtfaiye hizmetlerini de biz vereceğiz. Denizli'nin genelinde 51 nokta hizmet birimleri oluşturulmuştur. Bu 51 noktada cumartesi ve pazar da dahil olmak üzere nöbet sistemi ile çalışan ve her daim hazır olan arkadaşlarımız var. Cenaze hizmetlerini de Denizli Büyükşehir Belediyesi yürütüyor. Denizli'nin her noktasına bu konuda da biz hizmet vereceğiz. Mahallerimizde sokaklarımızın bakımı, tamiri, yapımı, ilçe belediyelerimize ait. Ana arterlerden ise Büyükşehir sorumlu. Ulaşım sorumluluğu da yine Denizli Büyükşehir Belediyesine aittir. Çöp hizmetleri normalde ilçe belediyelerimize ait. Çöpleri ilçe belediyelerinin toplaması gerekiyor. Ama kuruluş aşamasında oldukları için biz sıkıntı yaşanmaması adına 2014 sonuna kadar Denizli Büyükşehir Belediyesi olarak bu görevi yerine getireceğiz. 2015 itibari ile de çöp toplama işlerini ilçe belediyeleri devralacak. Ana hatlarıyla görev dağılımımız bu şekilde oluşuyor." Muhtarlar bizim gözümüz, kulağımız Hizmet üretme konusunda tüm ilçe belediyeleri ile iyi bir koordinasyon sağlandığında Denizli'nin büyük projeler ile tanışacağı inancını taşıdığını dile getiren Başkan Zolan, " İnşallah zaman içinde bu görevler daha da netleşecek ve anlaşılır hale gelecek. Büyükşehir kafalarımızda tanımlanacak. İlçe Belediyelerimiz de çalışmalarına başladı. Büyükşehir Belediyemiz çalışmalarına hiç ara vermedi. Çalışmalarımıza devam ediyoruz. Tabi ki Büyükşehir ile birlikte biz de yeni sistemimizi kurmak zorundayız. İnşallah el birliği ile güç birliği ile bu işin altından kalkacağız. Bizim yükümüzü alacak olan bizim işimizi kolaylaştıracak olan muhtarlarımızdır yani sizlersiniz. Orada vatandaşımızı bilgilendirecek olan sizlersiniz. Doğru yönlendirecek olan sizlersiniz. Orada yapılması gereken doğru işleri bizlere aktaracak olan sizlersiniz. Yanlış yapılan bir iş varsa onu durduracak olan, engelleyecek olan, yanlıştan doğruya döndürecek olan da sizlersiniz. Bu nedenle sizler bizim her mahallede gözümüz kulağımızsınız. Bizlerin yol arkadaşı, çalışma arkadaşımızsınız. Eğer bu şekilde çalışırsak hem vatandaşlarımız mutlu olur hem de bizler de doğru işler ve en iyi işleri yapma imkanı bulmuş oluruz. Bu buluşmalar bir başlangıç. Biz muhtarlarımızla düzenli bir şekilde bundan sonra toplanmaya devam edeceğiz. Küçük küçük toplantılar ile hem mahallenizle ilgili hem Denizlimiz ile ilgili taleplerinizi dertlerinizi anlatabileceğiniz bir ortam hazırlayacağız. İnşallah Pamukkale Belediye Başkanımız Hüseyin Gürlesin ve Merkezefendi Belediye Başkanımız Muhammet Subaşıoğlu ile birlikte o ortamı hazırlarız. Acil olan konuları önceliklerimizi hep birlikte belirleriz. Sizler de bu konudaki hazırlıklarınızı yapın. Önümüzde bir beş yıl var. Baktığınız zaman 5 yıl çok uzun gibi görünüyor ama biz hem belediye meclis üyeliği hem başkan yardımcılığı ve başkanlık sürecimle birlikte 10 yılı geride bırakmamıza rağmen bu süre bana on gün gibi geliyor. dedi. (HABER MERKEZİ) DENİZLİ DE EĞİTİM VEREN İMAM HATİP OKULLARI ÖĞRENCİLERİ VALİ DEMİR İ ZİYARET ETTİ Denizli de eğitim veren İmam Hatip Okullarının Müdürleri, öğretmenleri ve Türkiye genelinde yapılan yarışmalarda dereceye giren öğrenciler Vali Abdülkadir Demir i makamında ziyaret etti. Ziyarete; Denizli, İncilipınar, Servergazi, Kezban-Ali Çınar, Akköy, Ayşe Mürüvvet Başer İmam Hatip Ortaokulları, Cedide A- balıoğlu, Ahmet Yesevi ve Denizli Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürlerinin yanı sıra, öğretmenler, öğrenciler katıldı. Ziyaretlerinden dolayı öğrenci ve öğretmenlere teşekkür eden Vali Abdülkadir Demir, geçen yıl yapılan çalışmalar sonucunda Denizli deki okullarda fiziki şartların iyileştirmesi adına çok önemli çalışmalar yapıldığını söyleyerek, Biz fiziki şartları iyileştirirken, eğitimdeki başarıda siz öğretmen ve idarecilere de ayrı sorumluluklar düşüyor. Bizim eğitim alanında yaptığımız yatırımlar başta fiziki olmak üzere diğer şartların iyileştirilmesi anlamında gösterdiğimiz çaba ve gayrete karşılık olarak eğitimde başarıyı yakalama adına aynı heyecan ve motivasyon öğretmen ve idareciler olarak sizlerde de olmalı. Eğer bu heyecan ve motivasyon olmazsa fiziki şartların iyileştirilmesi bir anlam ifade etmez. Bunun da karşılıksız olmadığını gördük. Öğrencilerimizin gösterdiği başarılar ve almış oldukları derecelerde sizlerin de gayretlerini görüyoruz. İmam Hatip Okullarında 2012-2013 öğretim yılında ki öğrenci sayısına nazaran bu yılki öğrenci sayısında önemli bir artış gözüküyor dedi. Vali Demir ayrıca öğrencilerle sohbet ederek sorunlarını dinleyerek, Eskişehir de düzenlenecek Uluslar Arası Arapça Bilgi, Hitabet ve Şiir Yarışması Türkiye Finaline, Türkiye Münazara Yarışması ve Van da düzenlenecek Türkiye Ezan Okuma Yarışması Türkiye Finalinde yarışacak olan öğrencilere başarılar diledi. Öğrenciler ise k- endilerini sürekli ziyaret edip, sorunlarını dinleyerek çözüme kavuşturma konusundaki hassasiyetinden dolayı Vali Demir e teşekkür ettiler. (HABER MERKEZİ)

SAYFA 11 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI Bürokrasinin yeni mottosu: Ne emredersiniz? Hükümet, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrası bürokraside başlattığı tasfiyelere tam gaz devam ediyor. Polis ve yargıdaki tasfiyeler artık sayılamaz boyutlarda. 16 binden fazla polis yerinden edildi, dünün başarılı isimleri bugün uyduruk gerekçelerle ya açığa alındı ya da absürt raporlarla meslekten ihraç edilmeye çalışılıyor. Benzerleri ancak darbe dönemlerinde yaşanabilecek trajik olaylar var. Yılların başarılı bürokratları müstear isimlerle sanal alemde ahkam kesen 'danışman'ların hedef göstermesi sonrası kıyıma uğruyor. Önceki hafta SPK'da görevden almalar vardı. Bu hafta Maliye Bakanlığı'ndaki görevden almalar onu takip etti. Başbakan'ın 'cadı avı ise cadı avı' dediğini de düşünürsek bu tasfiyeler sürecek. SONDAKiKA GAZETESİ >> 11 DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ 17 Şubat 2013 Perşembe Tabii bu durum bürokraside korku, tehdit ve iftira furyasını da başlatmış oldu. Özellikle hiçbir kesimle bağlantısı olmayan ve işini iyi yapmaya çalışan birçok bürokrat 'Cemaatçi' denilerek görevden alınma endişesi ile karşı karşıya. Nitekim görevden alınan bürokratların birçoğunun camia ile ilişkisinin olmadığını cümle alem biliyor. Adem Yavuz ARSLAN BUGÜN GAZETES En başta da görevden alanlar. Hal böyle olunca hükümetin her dediğini yapacak -kanuna aykırı olması önemli değil- bürokrat adaylarına gün doğmuş oldu. 'Emret bakanımcılar'a gün doğdu Bu kişiler hem gidecekleri makamdaki kişilerin görevden alınmaları için iftira mekanizmasını çalıştırıyorlar hem de 'emret bakanım konumundayım' mesajı veriyorlar. Şu anda özellikle Maliye Bakanlığı gibi kurumlarda, liyakatten ziyade sadakat tek aranan özellik. Bu durum, kurumların yönetilemez ve içinden çıkılmaz bir hale doğru gittiğini de gösteriyor. Bu görevden almaların en çarpıcılarından birisi de MASAK Başkanı Mürsel Ali Kaplan. Mürsel Ali Kaplan Maliye Bakanlığı'ndaki son tasfiye operasyonu ile görevinden alındı ve yerine Başkan Yardımcısı İbrahim Hakkı Polat getirildi. Mürsel Ali Kaplan MASAK Başkanı olduğu sürece yaptığı çarpıcı işlerle dikkat çeken başarılı bürokratlardan biriydi. 19 Mayıs 2014 Pazartesi Başkanlığı boyunca uyuşturucudan tefeciliğe, sigara kaçakçılığından akaryakıt kaçakçılığına kadar birçok soruşturmayı bizzat yöneterek, suç örgütlerinin üzerine cesaretle gitti. Özellikle PKK ve KCK'nın mali yapılanmasının ayrıntılarıyla ortaya konulmasında gösterdiği duruş, terör örgütünün etkisizleşmesinde önemli bir paya sahip. Suç örgütleri ve terör örgütlerine yönelik bu kararlı tutum, görülüyor ki birilerini çok rahatsız etmiş. Bir başka ifadeyle başarı cezasız kalmadı. MASAK'ta bu değişim tabii beraberinde bazı soru işaretlerini de getiriyor. Hukuk dışına çıkmadan, suç örgütleriyle mücadele eden bir başkanın görevden alınmasıyla beraber, birtakım hukuk dışı operasyonların MASAK aracılığıyla mı yapılacağı sorusu insanın aklına gelmiyor değil. Hepimiz yaşayacağız ve göreceğiz. Paralel tasfiye söylemi aslında siyasi iktidarın k- endi isteklerine ve menfaatlerine hizmet edecek yeni bürokratik yapının oluşması için uydurduğu bir söylem. Görevlerinde başarılı olan kişiler siyasi iktidara tam biat etmedikleri için siyasi iktidarın menfaatlerine ters düşecekleri korkusuyla cezalandırılmış oldular. Görülüyor ki bürokraside işini iyi yapma ve cesaretle gerçek suçluların üzerine gitme dönemi bitti. Artık bürokratların yeni mottosu itaat. Veya 'Ne emredersiniz?' 14.05.2014 Nagehan ALÇI M LL YET GAZETES Soma ve babam Soma da yaşananlardan sonra hâlâ insan kalanların hissettiği tek duygu utanç. Çok büyük bir utanç. Hâlâ, ilk günden beri kendi iğrenç, karanlık, pis hesaplarına yaşarken toprağa gömülen o bedenleri alet edenler, bu ortak felaketten, bizi birleştirmesi, biz olduğumuzu yeniden hatırlatması gereken korkunç hadiseden rant devşirenler, üstelik bunu en üzgün maskelerini takarak gerçekleştirenler... Bize yaşam ve ölüm ü hatırlatan bu trajediyi bile silah olarak kullananlar... Daha fazlasını istiyorsunuz değil mi? Daha çok ölelim her gün! Daha çok darmadağın olalım! Silahlar patlasın! Savaş çıksın, kaos hâkim olsun bu ülkede...bunları istiyorsunuz değil mi? Twitter da kustuğunuz nefret yetmiyor, yiten yüzlerce madencinin toprak altındaki bedenlerini kendinize siper ederek yüzlerce başka canların daha ölmesini istiyorsunuz değil mi? Ben bu felaketin yaşandığı salıdan beri giden canların arasında hep babamı görüyorum. 3,5 yıl önce kaybettiğim babamı... Çünkü ne zaman bir maden kazası yaşansa sabaha kadar uyuyamazdı babam. O da bir madenciydi... Çocukluğumun yazları Nevşehir de madenin yanındaki evde geçirdiğimiz sıcak ve toprak kokulu günler olarak kalmış aklımda... Şimdi, yıllar sonra yine Nevşehir e düştü yolum. Arkamda Soma nın enkazı... 80 YILDA İKİ SAATTEN AZ YAŞIYORUZ Nuriye AKMAN ZAMAN GAZETES Gözlerimiz, dünyaya açıldığı ilk günden kapanacağı son güne kadar ne çok şey görür. 80 yıllık bir ömrün biriktirdiği imajlar sergilenmeye kalksa acaba ne büyüklükte bir alana ihtiyaç duyulurdu? Gördüklerimiz filme alınsa seyri için herhalde 80 yıl o sinemadan çıkılamazdı. Şaşılacak şey, bu devasa görüntü yığınının tamamı yaklaşık bin 500 gramlık beynimizde kayıtlı. Üstelik sadece gördüklerimiz değil, işittiklerimiz, kokladıklarımız, dokunduklarımız, tattıklarımız da orada. Hayatımızın çipini başımızda taşıyoruz. İnananlar bilir, o çip zamanı gelince bize bizi anlatmak için açılacak. Büyük mahkeme önünde organlarımız hem avukatımız olacak hem savcımız. Avukatımızın tanığı, savcımızın sanığı olarak hakkımızda verilecek hükmü bekleyeceğiz. Zaman kavramımız kökten değişecek tabii. Hacc sûresi 47 nci ayette geçen Rabb in katında bir günün, insan için bin yıl gibi olmasının hikmetini göreceğiz. Aslında ölmemiz şart değil, şimdiden bir anlama denemesi yapabiliriz. Bir yılda 365, bin yılda 365 bin gün var değil mi? Bölelim 1 i 365 bine. Ne çıktı? 0, 000002 gün. Bir yılda bir gün bile yaşamıyoruz. Şimdi bu rakamı saniyeye çevirelim. 0,000002 gün = 0,23 sn eder. Yani bu dünyadaki bir günümüz Rab katında bir saniyeden az. Düşünmeye ve şaşırmaya devam edelim. 80 yıl yaşayan bir insan; 29.200 gün yaşamış olur. Bu da Rab katında 0,08 güne eşitlenir. 0,08 gün = 1,92 saattir. Yani burada geçirdiğimiz 80 yıl Rab katında iki saatten az bir zamana tekabül eder. Bizim ömür dediğimiz zaman dilimi ne kadar kısa değil mi? Köprü trafiğinde Bostancıdan Maslak a bile gidemeyiz bu sürede... Buyrun, fotoğraftaki şempanzenin hüzünlü gözlerinden yola çıktık, dünyada ne kadar kaldığımızın resmine ulaştık... KUŞLAR VE HEYKELLER Vladimir Lenin in omzunda bir güvercin. Bedenini değil gölgesini bırakıyor ona. Bir de kanat sesini. Heykel soğukluğundan ürktü mü, o geniş o- muzlarda kendine bir yer bulamadı mı diye geçiriyoruz aklımızdan. Kuşların tarih bilgisi bize kapalı. Tanısaydı onun takipçisi olur muydu, yoksa ondan bucak bucak kaçar mıydı bilmiyoruz. A- ma insanların hiç bir siyasi lidere sonsuz muhabbet ya da nefret duymadığının bilincindeyiz. Duygular yoruluyor, bilgiler her an yeniden şekilleniyor. Lenin öleli 90 yıl geçmiş. İdeolojimiz ne olursa olsun artık bu isim nostalji dosyasının malı. Heykeli dikilecek kadar önemli biri olsanız bile, taştan halinizle dünyada kalacağınız süre kısıtlı. Eskiyen taş değil, size atfedilen değer oluyor. Göçtükten sonra dünyaya ayak uydurma kabiliyetiniz kalmıyor. Daima yeni rakipleriniz doğuyor arkanızdan. Öte taraftan müdahale edemiyorsunuz. Başka bir medeniyet geliyor ve heykelinizi istemiyor artık. Omzunuza bir kuşun konma ümidi dahi kalmıyor o vakit. Adınız kitaplardan çıkarılmasa da o kitapları okuyanlar ve size inananlar giderek azalıyor. Zamanla tamamen unutuluyorsunuz. İnsanlar semalarında kuşları görmekten hiç usanmıyorlar oysa. Sizse kuşlar kadar bile özlenmiyorsunuz. HARFLER Son derece harcı alem bilgidir; cümleler kelimelerden, kelimeler hecelerden, heceler de harfler de oluşur. Peki harflerin bileşenleri neler dediğimizde cevap bulamayız. Harfler seslerin sadece sembolüdür, sesi tanımlamamıza yarayan bir araç... Konuşurken tek tek duyamadığımız gibi, okurken de varlıklarını fark etmeyiz. Harfler, iletişim yemeğinin tuzu, soğanı, biberi, kıyması, salçası, sebzesi. Aldığımız topyekün lezzete bakar, gerisini pek kurcalamayız. Harflere canı mürekkep verir. (Mürekkebin dijital ortamdaki karşılığı piksel olsa gerek ama bu kavramı gündelik hayatımızda pek kullanmıyoruz.) Mürekkep görünür olduğu halde dikkatimizi çekmez. Nasıl ki harfler yerine cümlelerin izini sürüyorsak, bize bu imkanı veren mürekkebin de farkına varmayız. Bilincimizi harfler üzerinde yoğunlaştırabiliriz tabii. Bu durumda harfler zahir olur, mürekkepse onların batını sayılır. Bu da bize başka bir teşbih yolunu açar: Mürekkep, harfleri gösterirken kendini gizler ama o da tek başına işlemez. İçinde mürekkep bulunmayan bir kalemle harfleri ancak havaya çizebiliriz, kâğıt üzerinde görünür kılamayız. Görünen âlemin görünmeyen yüzü fikri, bizi önce mürekkebe, ardından da Vücûdu Mutlak a yani kaleme götürür. Özgürlük bizim. İsteyen kesrette takılıp debelenir, isteyen Vahdet neşesiyle coşar. 17.05.2014 Babam işçiye dost, mutluluğun paylaşmaktan geçtiğine inanan bir işadamıydı. Felsefesini anlatan 3 de kitap yazmıştı. Biz, o ölüm döşeğindeyken bu kitapları aynı kapak altında topladık. Arafa mı Harvard mı? adlı kitaba önemli anekdotları da koyduk. Onlardan biri de gazeteye haber olan bir geceydi. 12 Aralık 1990 da Günaydın da şöyle bir haber vardı: Zonguldak ta 48 bin işçi grev yaparken, Nevşehir in Gülşehir ilçesindeki kömür ocaklarında çalışan 85 işçi, işveren ve sendikanın anlaşması sonucu yüzde 100 zam aldı. Ayrıca işçilerin Reşat altını ve bir maaş ikramiye alması kararlaştırıldı. Haberin üzerinde ise bir fotoğraf. Babam, çalışanlarıyla kol kola... Paylaşmadaki başarı insana huzur verir diyen bir işadamıydı babam. Biz diye bir şey hâlâ varsa şayet, bu cümleyi sık sık hatırlamalı ve hatırlatmalıyız. Bu ülkeyi ölü bedenleri kullanarak kaos çıkarmak isteyen vampirlere yedirmemeliyiz! Sınavımız Tablo maalesef çok ağır. 300 ün üzerinde madencimizi yuttu toprak. Bu, asla kader değil. Ve böyle olmadığını göstermek, bu trajediden çıkmak için çok önemli bir sınav vermek zorundayız. Bu sınavı sonuna kadar, her detay aydınlanıncaya kadar herkese açık yapılacak soruşturmalar sayesinde başarıyla verebiliriz. Cevaplanması gereken soruların başında 2 konu var. Birincisi, neden yükselen karbonmonoksidi haber vermesi gereken göstergelerin alarm vermemiş olduğu. İkincisi de yaşam odası meselesi. Ancak şunu bilelim: Düne kadar bütün çalışmalar arama ve kurtarmaya yoğunlaşmıştı. Dünden itibaren soruşturma aşamasına geçildi. Teknik ekip inceliyor. Sonuna kadar bu sürecin takipçisi olmalıyız. Burada siyasi otoriteye büyük sorumluluk düşüyor. Türkiye nin hesap sorulan bir ülke olduğunu kanıtlaması için bu soruşturmaların anbean kamuoyuyla paylaşılması şart. Birçok uzmana göre şayet madende yaşam o- dası olsaydı bu ölümler yaşanmayabilirdi. Ancak bu trajediyle birlikte öğreniyoruz ki Türkiye deki mevzuatta madenlerde yaşam o- dası zorunluluğu yok. Neden yok? Olsaydı ne değişirdi? Denetimler ne işe yarıyor? Bu sorular yanıt bekliyor... 18.05.2014

ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS110 110 Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka 372 58 74 Kadifekale 225 49 99 Bornova 388 10 03 Bostanlı 386 17 86 Buca 487 13 61 Karabağlar 237 13 07 Çamdibi 433 65 59 Çiğli 376 73 23 Balçova 278 76 02 Evka 4 351 09 04 Evka 1 452 24 77 Gaziemir 251 00 44 Hatay 250 86 40 Narlıdere 238 35 97 Güzelbahçe 234 25 34 HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa 616 87 87 N.S. İşgören Alsancak 463 64 65 Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı 422 00 76 Alsancak Diş Hast. 464 78 62 Atatürk Devlet 244 44 44 Behçet Uz 489 56 56 Bornava Dev. Hast. 375 58 58 Bozyaka Eği. Hast. 250 50 50 Buca S.D. Hastanesi 452 52 52 Çeşme A. Çizgenakat 712 07 77 Foça 812 14 29 Göğüs Hastanesi 433 33 33 Konak Diş Hastanesi 441 81 81 Karşıyaka 366 88 88 Çiğli Dev. Hastanesi 376 23 33 Menemen Dev. Hast. 832 58 59 Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi 743 20 10 Selçuk Dev. Hast. 892 70 36 Urla Dev. Hastanesi 752 10 04 Tepecik Dev. Hast. 469 69 69 -Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast. 293 80 00 -Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi 272 00 11 Agora Tıp Merkezi 425 73 73 Atakalp Kalp Hastanesi 483 14 14 Atakent Tıp Merkezi 336 11 95 Atagöz Göz Hastalıkları 435 35 35 Atafizik, Fizik Ted. Mer. 231 25 15 Batıgöz Hastanesi 489 03 03 Bornova Tıp Merkezi 388 20 40 Bornova Özel Tıp Mer. 343 23 50 Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi 339 77 83 Buca Tıp Merkezi 438 14 14 Buca Sağlık Merkezi 438 06 20 Central Hospital 341 67 67 Can Tıp Merkezi 232 13 48 Caner Göz Merkezi 278 81 11 Çağdaş Tıp Merkezi 285 95 95 Çankaya Tıp Merkezi 425 31 31 Çesav Tıp Merkezi 362 67 67 Çeşme Sissus Has. 723 05 55 Çınarlı Hastanesi 462 27 27 Çiğli Özel Sağ. 386 26 16 Diyabet Hastanesi 449 13 19 Diamed Dah. Dal Mer. 465 27 37 Doğa Tıp Mer. 244 16 16 Dr. Sıhhat Tıp Merkezi 367 67 47 Efes K.B.B. Merkezi 446 15 16 Ege Sağlık Hastanesi 463 77 00 Ege Tüp Bebek Merkezi 445 31 45 Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi 489 35 35 Ekol K.B.B. Dal Mer. 386 55 05 Ekol K.B.B. Şube 369 89 65 El ve Mikro Cerrahi 441 02 21 Gazi Kent Tıp Merkezi 252 45 00 Gaziemir Tıp Merkezi 251 47 67 Hayat Hastanesi 441 41 96 İzmir Hastanesi 483 31 31 İrenbe Tüp Bebek Mer. 464 58 88 Karataş 441 41 70 Karşıyaka Tıp Merkezi 369 00 91 719 Şubat Mayıs 2013 2014 Perşembe Pazartesi -Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara 11811 Danışma 444 14 44 Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova 277 25 25 Afm Park Bornova 373 73 20 Afm Forum Bornova 373 03 50 Afm Ege Park 324 42 64 Afm Passtel 489 22 00 Avşar Palmiye 277 48 00 Cinebonus 278 87 87 Cinebonus 446 90 40 Cinebonus (Ykm) 425 01 25 Cinecity Kipa Çiğli 386 58 88 Çeşme Hollywood 712 07 13 Çamlıca 343 83 15 Deniz Karşıyaka 381 64 61 Batı Sineması 347 58 25 Çınar Sineması 489 88 85 Karaca Sineması 445 87 76 Kipa Hollywood 252 56 66 Menemen Kültür 832 14 11 Şan Konak 483 75 11 Çınar Center 277 11 00 Sema Sineması 483 91 00 Konak Sineması 483 21 91 Desem Sineması 422 53 10 Karşıyaka Sineması 381 50 98 İzmir Sİneması 421 42 61 -Tiyatro- Konak Sahnesi 483 50 35 Ragıp Haykır Sahn. 369 14 87 İzmir Devlet Tiyat. 445 89 41 Uğur Mumcu Sahnesi 343 04 33 İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi 446 77 95 İsmet İnönü Sanat Merkezi 441 09 02 POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi 255 04 44 Bornova Yeni Yaşam 388 03 31 Bozyaka Halk 261 39 13 Bozyaka Dispanseri 256 09 86 Buca Çözüm 438 76 26 Cansu Karabağlar 237 73 83 Çamdibi Derman Polik. 435 00 77 Çizgi Polik. 226 34 34 Deniz Sağlık Polik. 369 90 91 Ege Sağlık 487 57 64 Egeform Fizik 464 24 24 Eşrefpaşa Ö.Sağ. 227 35 26 Eşrefpaşa Zinde Polik. 262 64 71 Gaziemir Dr. Polik. 252 36 92 Gazi Kent Polik. 274 13 74 Halk Polik. 285 46 34 Hatay Özel Sağlık 250 51 52 İhtisas Polik. 254 13 13 Karşıyaka Park Sağlık 367 22 22 Mevlana Polik. 343 32 43 Mersinli Özel Sağlık 461 19 99 Neron Psikiyatri 256 76 76 Nergiz Özel Sağlık 364 08 10 Onur Polik. 458 77 45 Özel 9 Eylüllüler Polik. 453 81 11 Özel Altındağ 458 05 89 Özel Brn Dr. Dispanseri 347 38 92 Özel Çiğli Polik. 386 05 95 Özel Eylül Polik. 373 85 74 Özel Gülhan Polik. 347 99 91 Özel İrem Sağlık Polik. 251 84 24 Özel İzmir Polik. 343 23 50 Özel Pınarbaşı Polik. 479 80 25 Özel Sarnıç Polik. 281 64 03 Özel Seferihisar Polik. 743 58 48 Özel Serin Polik. 261 29 99 Özel Yedigöller Polik. 442 29 92 Özel Yenişehir Polik. 433 09 24 Park Sağlık Polik. 367 22 22 Sevgi Özel Sağlık 438 37 38 Şöferler Odası Sağlık Polik. 227 99 35 Teos Polik. 743 57 77 Vefa Polik. 341 84 24 Yeşiltepe Polik. 351 38 72 Yıkık Cami Halk. 271 27 27 -Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi 285 96 50 Kara Hastanesi 262 55 55 ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi 330 52 30 Dokuz Eylül Ünv. 412 22 22 Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik. 369 30 40 Ege Üniversitesi 444 13 43 İlaç ve Zehir Dan. 277 73 33 Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi 330 52 30 -Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak. 388 19 63 Konak Doğum Evi 489 09 09 Tepecik Doğum Hast. 449 49 49 -Kan Merkezleri- Kızılay 463 63 53 Çocuk Hastanesi 433 06 08 Ege Üni. 388 28 61 Tepecik Kan Merkezi 433 38 74 ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları 464 88 89 THY Rezervasyon 444 08 49 Basm. Rezervasyon 484 86 38 Alsancak Gar 464 77 95 Santral Garaj 472 10 10 -Körfez Ulaşım İskeleler- Konak 484 98 56 Karşıyaka 368 00 42 Alsancak 464 78 31 Bostanlı 330 89 22 Bayraklı İskele 345 77 53 Pasaport İskele 484 22 56 Göztepe İskele 224 20 22 Üçkuyular İskele 259 40 13 -Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb. 435 11 84 Buca 426 69 37 Çiğli 376 90 91 Karşıyaka 369 79 80 Bornova 388 83 78 Narlıdere 238 32 90 Eşrefpasa 261 48 04 Gaziemir 251 92 05 Güzelbahçe 234 05 34 Konak 425 60 60 Çeşme 712 63 46

19 Şubat Mayıs 2013 2014 Perşembe Pazartesi Bebek sahibi olmak için aşılama tedavisi gören 27 yaşındaki kadın, çok az rastlanan yan etki nedeniyle ölümle burun buruna geldi.beyindeki toplardamara pıhtı atması nedeniyle komaya giren genç kadın, yoğun bakımdaki iki haftalık yaşam mücadelesini kazanarak hayata yeniden "merhaba" dedi Bebek sahibi olmak için aşılama tedavisi gören, daha sonra gelişen folikül kisti için doğum kontrol hapı kullanan 27 yaşındaki kadın, çok az rastlanan yan etki nedeniyle ölümle burun buruna geldi.beyindeki toplardamara pıhtı atması nedeniyle komaya giren genç kadın, yoğun bakımdaki iki haftalık yaşam mücadelesini kazanarak hayata yeniden "erhaba" dedi.ankara'da yaşayan 5 yıllık evli Görkem Gençarslan (27), baş ağrısı ve konuşma bozukluğu şikayetiyle geldiği Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi'nde MR çektirdiği sırada nöbet geçirince yoğun bakım servisine kaldırıldı. Solunum durması da gelişen genç kadının burada çekilen MR'ında beynindeki toplardamara pıhtı attığı belirlendi.hastanede yoğun bakım sorumlusu anestezi ve reanimasyon uzmanı Ömer Zühtü Yöndem ve ekibi tarafından takip edilen Gençarslan, yaklaşık iki hafta komada kaldı.buradaki tedavinin 10. gününde uyandırılmasına karar verilen genç kadın 12. gün kendine gelmeye başladı, 15. gün sonunda gözlerini açarak dünyaya yeniden "merhaba" dedi.uyandıktan sonra sol tarafında güçsüzlük geliştiği tespit edilen hastanın sol bacağına iki kez daha pıhtı attı ancak zamanında müdahaleyle hayati tehlike yaşamadı.dr. Yöndem, tedavisi devam eden Gençarslan'ın hastanede MR'ı çekilirken nöbet geçirdiğini ve bilinci kapalı yoğun bakıma alındığını söyledi.tedavi sürecinde bazı komplikasyonlar gelişse de Gençarslan'da geçirdiği rahatsızlığa bağlı fonksiyon bozukluğu kalmasının beklenmediğini belirten Yöndem, "Venöz S- inüs Trombozu" denilen, beyindeki toplardamara pıhtı atmasının, kısırlık tedavisinde kullanılan ilaçların nadir görülen yan etkisi olabileceğini belirtti.hastanın, aşılama nedeniyle bazı yumurta artırıcı ilaçlar kullandığını, daha sonra gelişen folikül kisti nedeniyle de 2 ay boyunca doğum kontrol hapı aldığını anlatan Yöndem, şu bilgileri aktardı: "Yatkınlığı olan hastalarda kısırlık tedavisinde kullanılan ilaçlar milyonda 5-7 oranında da olsa böyle rahatsızlıklara neden olabiliyor. Altta yatan kan parametreleriyle ilişkili bir durum olduğunu düşünüyoruz. Bu 'her hastada görülecek bir durumdur' demek yanlış olur. Literatürde genelde gebelik sonrası ya da kısırlık tedavisi olanlarda bu tür rahatsızlıkların ortaya çıktığı görülmüş."yöndem, yoğun bakımda kaldığı süreçle alakalı komplikasyon geliştiği için soluk borusundan ameliyat olması gereken hastanın ayağa kalkıp yürümeye başladığını, bir süre daha hastanede gözetim altında tutulması gerektiğini söyledi.beyindeki toplardamara pıhtı atmasının tekrarlayan bir rahatsızlık olduğunu, hastanın bundan sonra ciddi takip altında olması gerektiğini ifade eden Yöndem, "6 ay gebeliği hiç düşünmemeli. Bu süreçte kan sulandırıcı ilaç kullanması lazım" dedi.hastayı yoğun bakımda takip e- den diğer doktoru Barış Ecevit Yüksel de beyindeki toplardamara pıhtı atmasının nadiren ve daha çok 29-35 yaş grubunda görüldüğünü söyledi.yüksel, Gençarslan'ın geçirdiği rahatsızlığın, kullandığı ilaçlarla ilişkili olduğunu düşündüklerini ancak bu durumla karşılaşma olasılığının çok düşük olduğunu dile getirdi.nefes borusundaki rahatsızlık nedeniyle güçlükle konuşabilen Görkem Gençarslan, özel bir klinikte yapılan aşılama tedavisi sonrası folikül kisti gelişmesi üzerine doktorunun tavsiyesiyle iki ay boyunca doğum kontrol hapı kullandığını anlattı. Bir süre sonra grip benzeri belirtilerin yanı sıra baş ağrısı ve konuşma bozukluğu ortaya çıkınca Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesinde nöroloji uzmanına başvurduğunu, MR çektirirken de bilincini kaybedip yere yığıldığını kaydeden Gençarslan, "47 gündür hastanede yatıyorum. Büyük bir badire atlattım ama yeniden doğmuş gibiyim. Beni yaşatmak için çok büyük çaba sarf etmişler, doktorlarıma müteşekkirim" diye konuştu.gençarslan, korktuğu için bir daha kısırlık tedavisi olmayı düşünmediğini ifade etti.genç kadının annesi ise büyük bir korku yaşadıklarını, kızının tekrar yaşama bağlanmasından büyük mutluluk duyduğunu dile getirdi. Nadir ortaya çıkan Venöz Sinüs Trombozu milyonda 5-7 kişide, özellikle gençlerde ve çocuklarda görülüyor.hastalarda genellikle baş ağrısı, sinir tutulumu, sara atağı ve bilinç bulanıklığıyla belirti veriyor.bazı hastalarda sadece hafif baş ağrısı görülürken, bir kısım hasta nörolojik kayıpla, az sayıda hasta ise koma durumuyla hastaneye başvuruyor. Vakaların yüzde 75'i kadınlar oluşturuyor. (AA) DÜ Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Turan:- "Deri bütünlüğü bozulduğu zaman, virüs alt katmana girip tutunarak deride bu tür kabarıklara neden olabiliyor.tedavi olsak bile hayatın belli bir döneminde bunlar tekrar ortaya çıkabiliyor, kısacası bunu deriden tamamen atabilecek tedavi yöntemi aslında yok"dedi İleri yaşlarda anne olmak isteyenler, fetal DNA testi sayesinde hiçbir risk almadan bebeğin kromozom değerlerini öğrenebilecek. Antalya da düzenlenen 12. Ulusal Jinekoloji ve Obstetrik Kongresi ve 6. Akdeniz Ülkeleri Jinekoloji ve Obstetrik Federasyonu Kongresi nde konuşan Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Başkanı Prof. Dr. Cansun Demir, eski testlerin yerini alacak yeni bir yöntemin geliştirildiğini ifade etti

SAYFA 14 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >> 14 GÜNCEL7 19 7ubat Mayıs 2013 2014 Perşembe Pazartesi Matematiği "Efe" ile sevdirmek istiyor Bayburt'ta lise öğrencisi Ömer Faruk Çarpadan, çevresindeki çocukların matematik dersine ilgisizliği nedeniyle 5 aylık çalışmanın ardından "Efe, Matematik Köyünde" adını verdiği bilgisayar oyunu tasarladı Geliştirdiği füze sistemi ile 1. olan öğrenci altınla ödüllendirildi TÜBİTAK tarafından düzenlenen 45. Ortaöğretim Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması'nda geliştirdiği projesi ile Fizik dalında Türkiye birincisi olan Sivaslı Metehan Emlik e, Vali Alim Barut tarafından altın hediye edildi. İMKB Anadolu Lisesi öğrencisi Metehan Emlik, 10 bin 418 projenin başvurduğu TÜBİTAK ın düzenlediği yarışmaya 'İkinci Nesil Yarı Otomatik Güdümlü Tanksavar Füzesi Güdüm Sistemi Tasarım, Donanım ve Yazılımı' isimli projesi ile katılarak ön değerlendirme sonuçlarına göre Fizik dalında birinciliği elde etti. Öğretmenevi nde düzenlenen törende, Metehan Emlik ile birlikte 'Aralarında Asallık ve Bölünememe Durumlarında İşlevsel Formüller' projeleri ile matematik dalında üçüncü olan Fen Lisesi öğrencileri Mücahit Ekinci ve Halil İbrahim Karakoç ve 'Kekik Yağının Antikanser Etkisinde Antianjiyogenik Rolü' isimli projesi ile biyoloji dalında mansiyon ödülüne layık görülen Sivas Fen Lisesi öğrencilerinden İlayda Çetin, Vali Alim Barut tarafından altın ile ödüllendirildi. Danışman öğretmenlere de çeşitli hediyeler verildi. Vali Alim Barut, TÜBİTAK yarışmasında Türkiye derecesi elde eden öğrencileri tebrik etti. Projesi ile ilgili bilgi veren Metehan Emlik, ülke savunmasının, yeni gelişmelere ve tehdit unsurlarına göre güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, savunma sanayiinde son yapılan girişimlere rağmen ülkenin hala dış ülkelere bağımlı olduğunu, bunun için projeyi gerçekleştirdiğini anlattı. Tanksavar füze sistemi açısından ülkenin savunma silahlarında zayıf olunan alanlardan biri olduğunu öne süren Anadolu Lisesi son sınıf öğrencisi Emlik, projesinin, tanksavar silahların geliştirilmesi düşünülmüş yeni bir güdüm sistemi tasarlanarak üretim maliyetinin düşürülmesinin hedeflendiğini ifade etti. Bayburt Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Bilişim Teknolojileri Bölümü son sınıf öğrencisi Çarpadan, tasarladığı ve yazılımını yaptığı bilgisayar oyunu ile 36 ülkeden yarışmacıların katıldığı Eğitimde Bilişim İnternet Kültürü Oluşumu (e-biko) Uluslararası Bilişim Olimpiyadında dünya üçüncülüğü ödülü kazandı. Çarpadan, yaptığı açıklamada, öğrencilerin matematikten adeta korkmalarının kendisini bu oyunu tasarlamaya yönlendirdiğini belirterek, "Oyunu kurgularken 'matematiği nasıl sevdirebilirim, hobi haline nasıl dönüştürebilirim' diye düşündüm. Fikrimi paylaştığım rehber öğretmenimle bilgisayar oyunlarına olan merakı dikkate alarak bir oyun hazırlamaya karar verdik" dedi. Yaklaşık 5 ay süren çalışma neticesinde hazırladığı oyunla e- BİKO'ya başvurduklarını anlatan Çarpadan, şunları söyledi: "Olimpiyatta dünya üçüncülüğü elde ettiğimiz için çok mutluyum. Oyunumuz, Windows işletim sitemlerinde ve android platformlarda kullanılabiliyor. Oyunu Milli Eğitim Bakanlığına onaylatabilirsek FATİH Projesi kapsamında öğrencilere verilen tabletlere yükletebiliriz. Böylece matematiği hem sevdirmeyi hem de hobi haline dönüştürmeyi istiyoruz." "Oyun önce sayıları, ardından dört işlemi öğretiyor" Proje danışmanı Ahmet Oğuzhan Yanık ise çocukların sıkılmadan, oynarken keyifle matematik öğrenmelerini amaçladıklarını söyledi. Oyunu geliştirerek, ülke genelindeki çocukların faydalanmasını istediklerini vurgulayan Yanık, "Oyun ilköğretimin temel seviyesinden başlıyor. Önce sayıları, ardından dört işlem mantığını öğretiyor. Bu işlemleri oyunla birleştirerek hem eğlenceli hem de öğretici çalışma ortaya çıkardık. Öğrenciler, oyunumuzun ilerleyen bölümlerinde matematik müfredatının her kademesindeki bilgileri bulabilecekler" diye konuştu. Yanık, oyunun, çocuk karakter Efe'nin matematiğe ilgisizliğinden bahsetmesi üzerine, annesinin matematik köyünü anlatması ile başladığını belirterek, şöyle devam etti: "Efe, bunun ardından ödev masasına oturuyor ve matematik köyünün sihirli dünyasına giriyor. Bu gerçekte ve hayalde oynanan bir oyun. Efe, bu şekilde zevk alarak matematiği öğrenmeye başlayacak. En temel seviyeden başlayacak ve en sonunda matematiğin hem zevkine hem de keyfine varacak. Oyundaki karaktere Efe adını koymayı, çocukların tek heceli kelimeleri daha kolay Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi nin başarılı güreşçisi Mevlüt Arık ı, Akdeniz Oyunların ndaki örnek davranışı nedeniyle Fair-Play Ödülü ne layık gördü. Arık, bu oyunlardan altın madalya ile dönmüştü. İzmir Büyükşehir Belediyesi sporcuları sadece elde ettikleri başarılar, kazandıkları madalya ve kupalarla değil, centilmenlikleriyle de takdir topluyor. Büyükşehir Belediyesi güreş takımının başarılı sporcusu Mevlüt Arık, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi tarafından Fair- Play Ödülü ne layık görüldü. Dünya Güreş Federasyonu (FİLA), 17.Akdeniz Oyunları'nda çeyrek final müsabakasında Cezayirli Mouatez Djedaiet'in sakatlanmasının ardından, hakemleri uyararak sağlık ekibinin müdahale etmesini sağlayan Mevlüt Arık ın bu davranışından övgüyle söz ederek, diğer sporculara söylemeleri dolayısıyla tercih ettik." Oyunun öğrencilerin psikolojik ve eğitimsel gelişimlerine katkı sunacağına inandığını vurgulayan Yanık, şunları kaydetti: "Oyunu 150 öğrenciye oynattık ve keyif aldıklarını gördük. Daha sonra öğretmenlere, 'oyunun öğrencilerin matematik öğrenmelerine katkısı olur mu' diye sorduk. Bu sorumuza da olumlu yanıtlar aldık. Ardından oyunu, Rehberlik ve Araştırma Merkezi uzmanlarına tanıttık. Uzmanlar, oyunun hem psikolojik hem de eğitimsel gelişim açısından faydası olacağına ilişkin rapor hazırladılar." (AA) Gençlik ve Spor Bayramı nda anlamlı ödül da örnek göstermişti. Akdeniz Oyunları nı altın madalya ile kapatan Arık, Milli Olimpiyat Komitesi nin verdiği Fair-Play Ödülü ile aynı şampiyonada iki ödül birden kazanmış oldu. Türkiye güreş tarihine bu ödülü getirdiği için çok mutlu olduğunu belirten Mevlüt Arık, 17. Akdeniz Oyunları nda yaşadığım şampiyonluğun bu ödülle pekişmesi beni inanılmaz mutlu etti diye konuştu. (HABER MERKEZİ) Bu yolun altı vagon otoparkı olacak İzmir Büyükşehir Belediyesi, büyüyen metro sistemi ve genişleyen araç filosu için Halkapınar da yer altı depolama tesisleri kuracak. Toplam 6 hattan oluşacak park alanında 110 vagon park edilebilecek. Tesislerin içine, araçların hareketli olarak yıkanmasını sağlayacak otomatik tren yıkama sistemi de kurulacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi, proje çalışmalarını sürdürdüğü Evka 3 - Bornova Merkez ve Fahrettin Altay-Narlıdere İstihkam Okulu hatları ile daha da genişleyecek olan metro sistemine bir yandan araç temini yaparken diğer yandan da bu araçların depolama ve bakımları için yeni tesis kurma çalışmaları yürütüyor. Bu kapsamda 5 er vagonlu 2 adet tren setinin imalatları Çin de sürüyor. Bunlara ilave olarak genişleyen metro ağında kullanılacak 85 vagonlu 17 adet tren setinin alınması için çalışma gerçekleştiriliyor. Sunduğu hızlı, güvenilir ve konforlu y- olculuk hizmeti ile İzmirlilerin vazgeçilmez toplu taşım aracı olan İzmir Metrosu nda genişleyen filonun bakım ve depolanması için Halkapınar da 110 vagon kapasiteli yer altı tesisleri kuruluyor. Tesisler, Atatürk Stadı önü ile Şehitler Caddesi nden başlayıp Osman Ünlü Kavşağı ve Halkapınar metro depo alanına uzanan bölgede oluşturulacak. Bu kapsamda, söz konusu bölgede jeolojik etüt için sondaj çalışmaları ile uygulama proje çalışmaları sürdürülüyor. Tesiste neler olacak? İzmir Büyükşehir Belediyesi nin inşa edeceği ve toplam 6 hattan oluşacak park alanında 110 vagon depo edilebilecek. Yeraltı araç depolama tesisinde ortamı havalandırmak ve herhangi bir yangın anında oluşan dumanı tahliye etmek için jet fanlı bir havalandırma sistemi oluşturulacak. Periyodik bakımın yapılacağı yükseltilmiş hatların bulunduğu bölüme araç ve parça bakımı yapmak üzere basınçlı hava sistemi kurulacak. Tesisin içinde araçların hareketli o- larak yıkanmasını sağlayacak o- tomatik tren yıkama sistemi yapılacak. Periyodik bakım ünitesinde raylar üzerinde araçların çatılarına paralel olarak hareket edebilen seyyar çatı çalışma platformu oluşturulacak. Ulusal yangın yönetmeliklerine uygun olarak bina içi sulu yangın söndürme sistemi (dolap sistemi), sprinkler sistemi ve itfaiye dolum ağzı yapılacak. (HABER MERKEZİ) Menemen e GEDİZKENT çok yakışacak İzmir in güçlü ve güvenilir kuruluşu Ege- Koop, Bugünün Yatırımı, Yarının Kazancı s- loganıyla hazırladığı Gedizkent Projesi nin temelini törenle attı. Kubilay Anıtı ve belediyenin prestij projesi olan Tepe Sosyal Tesisleri ne komşu Gedizkent, toplam 27 milyon liraya malolacak ve sahiplerine 2016 yılında teslim edilecek. Atatürk Mahallesi nde düzenlenen törene Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, Ege- Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan, Ege- Koop Danışma Kurulu Onursal Başkanı Öcal Uluç, DSP İzmir İl Başkanı Selçuk Karakülçe, proje ortakları ve çok sayıda Menemenli katıldı. Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, Gedizkent in isim babası olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek, Sevgili Hüseyin Aslan abim projenin adı ne olsun diye sorduğunda hiç düşünmeden Gedizkent olsun dedim çünkü Menemen, Gediz Nehri ile bütünleşmiş bir yöredir. İnanıyorum ki, Gedizkent inşa edildiğinde Menemen in değerine değer katacaktır. Ege-Koop, Menemen e ciddi eserler kazandırmıştır. Villakent gibi bir mucizeyi gerçekleştirmiş, 1995 yılında tamamlanan 2 bin konut başlanan Egekent 2 ile yörenin sağlıklı yapılaşmasının önünü açmıştır dedi. Gerek Hüseyin Aslan gerekse tüm Ege-Koop ailesinin biz Menemenliler için ayrı bir yeri var ifadelerini kullanan Şahin, Bu yatırımı da yine ilçemize uygun gördüğü için Hüseyin Başkanıma candan teşekkür ediyorum. İkimizde çalışmayı, üretmeyi seviyoruz. Atatürk ün dinlenmeyi düşünmeyenler yorulmazlar sözünü şiar edinmiş kişileriz. Tek amacımız var o da daha fazla hizmet dedi. ASLAN: EGE-KOOP BÖLGEYİ KALKINDIR- DI Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan da, konuşmasında Ege-Koop un bölgeye yaptığı katkılara dikkat çekti, Egekent 2 ile başlayan Villakent ve Keyif Yaşam Evleri ile devam eden süreci anlattı ve o günden bugüne Menemen in gelişimini gözler önüne serdi. Şimdi Gedizkent ile dördüncü projeyi aynı bölgede hayata geçirdiklerini kaydeden Aslan, Gedizkent, her bütçeye, her keseye uygun bir proje. Ucuz, sağlıklı ve modern konut yapmayı bunu da en uygun fiyatla sunmayı amaç edindik. 190 konutluk projedeki 2+1 ve 3+1 dairelerimiz 105 bin liradan başlıyor. Lüks dairelerde ne varsa bu projede de onlar var. Gedizkent sayesinde dileyen herkes ev sahibi olacak diye konuştu. (HABER MERKEZİ)

SAYFA 15 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>15 SPOR 19 17 Mayıs Şubat 2014 2013 Pazartesi Perşembe Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım: Bu kongre, Gediz potada destan yazdı Gediz Üniversitesi, 6 lı finallerdeki ilk 3 maçını da kazandı, bitime 2 karşılaşma varken Türkiye Basketbol 2 nci Ligi ni garantiledi. Adana dan gelen bu haber İzmir de bayram havası estirdi. Gediz Üniversitesi, bu sezon kurduğu profesyonel basketbol takımıyla tarih yazdı... Bölgesel Lig den sahaya adım atan Kırmızı-Beyazlılar, önce 3 üncü Lig e yükseldi. Burada da başarılı bir performans sergilendi, en iyi 6 takımın katılabildiği finallere katılma hakkı elde edildi. Adana da gerçekleştirilen final karşılaşmalarının İzmir in tek temsilcisi yine fırtına gibi esti. Sırasıyla Adanaspor u 69-63, Afyon Belediye yi 83-74, dün akşam da İstanbulspor u 89-68 yendi, 2 karşılaşma öncesinden Türkiye Basketbol 2 nci Ligi ni garantiledi. Maç sonrasında hem Adana da hem de İzmir de bayram havası esti, şampiyonluk kutlamaları yapıldı. Onlarla gurur duyuyoruz Gediz in 12 dev adamını yalnız bırakmayan Rektör Prof. Dr. Seyfullah Çevik, Kulüp Başkanı ve Genel Sekreter Adnan Yeşildal, Başantrenör Deniz Atak ile oyuncuları kutladı. Prof. Dr. Çevik, Büyük hedeflerle yola çıktık, o yolda ilerlemeye devam ediyoruz. Basketbolcularımızla ve teknik heyetimizle gurur duyuyoruz. Gediz Üniversitesi nin farkını potada da sergilediler dedi. Gediz, bu akşam Aşut Mersin le, yarın da Melikşah Üniversitesi yle karşı karşıya gelecek, finallerin ardından İzmir de coşkuyla karşılanacak. (HABER MERKEZİ) Bostanlıspor 4 MAÇTA 221 GOL ATTI, HİÇ GOL YEMEDİ... Türkiye Bayanlar Ragbi Şampiyonası'na Buca Stadı'nda 2. gün maçlarıyla devam edildi. İzmir temsilcilerinden Bostanlıspor bugün 2 maç yaptı ve karşılaşmaları dün olduğu gibi yi,ne farklı skorlarla kazandı. Yeşil kırmızılı ekip, grubunda birinci olurken toplam 221 sayı yaptı. Kalesinde hiç sayı görmedi. Bostanlıspor, sabah seansında Kocaeli'yi 51-0 yenerken, öğleden sonraki grubunda son maçını da İstanbul temsilcisi Pandalar ile yaptı ve karşılaşmadan 58-0 galip ayrıldı. Bostanlıspor 4 maçını da kazanırken, 221 gol attı, hiç gol yemedi. Bostanlıspor'un ardından averajla Kocaeli ikinci, ODTÜ üçüncü, İstanbul Panda dörüdüncü, Eskişehir 222 Gençlik beşinci oldu. A Grubunda Samsun 1919 birinci olurken, Edirne Trakya ikinci, Karşıyaka S- tarları üçüncü sırayı aldı. Eskişehir Aqua Gençlik de son sırada kaldı. (HABER MERKEZİ) Ülker Sports Arena'da düzenlenen o- lağanüstü genel kurul toplantısında bir konuşma yapan kulüp başkanı Aziz Yıldırım, çok önemli bir çalışma yapıldığını belirterek destek istedi. Fenerbahçe kulübünün tüzük tadil tasarısının görüşülerek oya sunulduğu olağanüstü genel kurul toplantısında üyelere hitap eden başkan Aziz Yıldırım, "Bu kongre, tarihi bir kongredir ve çok önemli bir çalışma yapılıyor." dedi. Başkan Aziz Yıldırım, yaptığı konuşmaya Manisa'nın Soma ilçesinde meydana gelen maden faciasında hayatını kaybeden madencilerimize Allah'tan rahmet dilerken, "Manisa'da ülkemizin emekçilerinin yaşamış olduğu büyük acıyı tüm kalbimle paylaşıyorum. Şehit olan kardeşlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerine de sabır diliyorum." dedi. Başkan Aziz Yıldırım, yapılmakta olan Tüzük Tadil Kongresi'ni Fenerbahçe için tarihi bir kongre olarak niteledi. Başkan Aziz Yıldırım, "Öncelikle ülkemizi işçi ve emekçilerinin yaşamış olduğu acıyı tüm kalbimle paylaşırken emek şehitlerine Allah'tan rahmet yakınlarına sabır ve tüm milletimize başsağlığı diliyorum." diyerek şöyle devam etti: "Bilindiği gibi dünya ve ülkemiz hızla değişiyor. Değişen bu dünyada büyük Atatürk'ün gösterdiği hedef ve ilkeler doğrultusunda, bu değişime ayak uydurmak ve köklü geçmişi bulunan kulübümüzü hep birlikte ulusal gelişmemiz ve spor dünyamıza örnek olacak şekilde geleceğe taşımak zorundayız. Bu değişim aynı zamanda, üyelerimize, gençlerimize ve sporcularımıza, daha onurlu, kaliteli, güvenli ve huzurlu bir ortam yaratmanın da başlangıcı olacaktır. Bu a- maçla, gerek Türk Medeni Kanunu ve Dernekler Kanunu'nda yapılan değişiklikler ile Avrupa Birliği uyum yasaları dikkate alınarak, kulübümüzün bugün geldiği noktada yönetimimizin 1 milyon üye projesinin kurumsallaşmasına dönük olarak hazırlanmış olan demokratik, çağdaş tüzük tadil tasarısı görüşlerinize sunulmaktadır. Bugün buraya gelerek Fenerbahçe'nin geleceğine sahip çıkan sizlere teşekkürlerimi sunuyorum. Bugün tarihi bir gün. Bu tüzük, Fenerbahçe'nin geleceği ve anayasasıdır. Fenerbahçe'nin kişilerden, gruplardan ya da belirli zümrelerin tahakkümünden kurtulup, kendi kendini yönetmesi demektir. Bu tüzük demokrasi demektir, bağımsızlık demektir. Bu kongre, Fenerbahçe tarihinin en önemli kongresidir. Mustafa Kemal Atatürk'ün İktisat Kongresi'nde söylediği üzere, ekonomik bağımsızlığı olmayan kişi ve kurumlar, hiçbir zaman tam bağımsız olamaz ve k- endilerine ait kararları dahi alamazlar. Oysa ki, güçlü devletleri ve toplumları ayakta tutan yegane temel, güçlü dernekler, güçlü örgütler ve güçlü ekonomik yapılanmalardır. Bu nedenle, gücümüze güç katarak, Türkiye'ye güç katmak için bugün yapılan tüzük kongresi, tarihi bir kongredir." FENERBAHÇE'NİN AKTİF ÜYE SAYISI 16 BİN 53 KİŞİ Fenerbahçe Kulübü'nün genel kurul üye yapısını detaylı bir şekilde anlatan Başkan Aziz Yıldırım, üyelerin olası şüpheler taşıdığı bazı konuların açığa kavuşması için, genel kurul yapısını tüm ayrıntılarıyla aktarmak istediğini söyledi. Kulübe bugüne kadar üye olanların toplam sayısının 18.843 kişi olduğunu da belirten Başkan Aziz Yıldırım, konuşmalarına şöyle devam etti: "Vefat ederek aramızdan ayrılan üye sayımız 2265 kişidir. Bugüne kadar ihraç edilen üye sayımız, 262 kişidir. İstifa eden üye sayısı 39 kişidir. Geçici ihraçla cezalı k- işi sayısı 6 kişidir. Kulüpte çalışan üye sayısı 140 kişidir ve kulübümüzde 900'e yakın personelimiz vardır. Kullanılmayan ve boş kalan numaraların sayısı 66'dır. Askı süresinin dolmasını bekleyen üye 12 kişidir. Aktif üye sayımız 16.053 kişidir. Aktif üyelerimizin 13.139'u 2014 yılı aidatlarını zamanında y- atırıp, 2014 senesi içerisinde yapılacak tüm genel kurullara katılmaya hak kazanmıştır. Ayrıca, 760 üye aidatlarını geç yatırmışlardır. Toplam 13.899 üyemiz aidat yatırmış olup, 2.154 kişi henüz aidat yatırmamışlardır. Aktif üyelerimizin, 10 bin lira ödeyerek kulübe üye olanlarının sayısı 1473 k- işidir. Bu da oransal olarak yüzde 9'dur. Aktif üyelerimiz içinde, üye eş ve çocuğu s- tatüsünden faydalanarak üye olanların sayısı 3.313'tür. Aktif üyelerimiz içinde, s- porcu kontenjanından faydalanarak üye olanlar 980 k- işidir. Aktif üyelerimizin 718'i kontenjan üyesi olup, bunun da toplam üyelerimiz içindeki o- ranı yüzde 4,5'idir. Yine aktif üyelerimizin 2687'si bayandır. Bunun da oranı yüzde 16,7'dir. Aktif tarihi bir kongredir Futbolda 2013-2014 sezo- Futbolda 2013-2014 sezonunu şampiyon olarak tamamlayan Fenerbahçe'de kulübün tüzük tadil tasarısının görüşüldüğü toplantıda oylamalar yapılarak önemli maddeler kabul edildi üyelerimizin 2.525'i faal yüksek divan kurulu mensubudur. Bu üyelerimizin oranı da yüzde 15,7'dir. Aktif üyelerimizin, 11.141'i İstanbul'da, 783'ü Ankara'da, 109'u İzmir'de, 122'si Ankara'da, 80'i Antalya'da olmak üzere, diğerleri ülkenin çeşitli noktalarına dağılmıştır." Yöneticilerin tüzüğün Fenerbahçe Kulübü'ne neler getirdiğini açıklayacaklarını da belirten Başkan Aziz Yıldırım, "Ben şunu söylemek istiyorum. Bugün bizler varız, yarın yokuz. Ama Fenerbahçe hep var olacaktır. Fenerbahçe'nin güçlü olması, gücüne güç katılması lazım." diyerek sözlerini şöyle tamamladı: "Bugünkü konjonktürde Fenerbahçe, bu tüzüğü yapabilecek çapta ve güçte birleşmiş vaziyettedir. Bu tüzüğün kabul edilmesi, Türk sporuna ve camiamıza çok önemli katkılar sağlayacaktır. Tüzüğün hazırlanmasında emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum. Ben Aziz Yıldırım olarak, yönetim kurulundaki arkadaşlarımla birlikte bu tüzüğü huzurunuza getirmekten dolayı mutlu ve gururluyuz. Kongremizin Fenerbahçe camiamıza ve Türk s- poruna hayırlı olmasını diliyorum." Arda Turan: En zorlu şampiyonluğu elde ettik İspanya'da Atletico Madrid 18 yıl aradan sonra şampiyonluk ipini göğüslerken milli gururumuz Arda Turan şampiyon oldukları Barcelona maçının ardından yaptığı açıklamada, "En zorlu şampiyonluğu elde ettik." dedi. Barcelona ile oynanan maçın 22. dakikasında sakatlanarak oyundan çıkan Arda Turan 1-1 biten mücadele sonrasında şampiyonluk sevincini doyasıya yaşadı. Arda Turan maçın ardından NTV Spor'a yaptığı açıklamada, çok önemli bir iş başardıklarını belirtti. Arda, tarihteki en zorlu şampiyonluğu elde ettiklerini de belirterek, şöyle konuştu: "Çok güzel bir iş başardık. Takım arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Tarihteki en zorlu şampiyonluklardan birini gerçekleştirdik. Çünkü Messi'li Barcelona'yı ve Ronaldo'lu Real Madrid'i geçtik. 3 sene önce buraya geldiğimde söylemiştik. Daha çok mücadele ederek, daha çok koştuk, bugün takım olduğumuzu gösterdik ve şampiyonluğu kazandık." dedi. Maçta sakatlandığı anla ilgili duygularını da aktaran milli yıldız, "Her futbolcu takıma katkı sağlamak ister. O anda herşeyi düşünebiliyorsunuz. Hocanızın hamlesini bitiriyorsunuz, haftaya Şampiyonlar Ligi var onu düşünüyorsunuz, keza bugün şampiyonluk maçında takım arkadaşlarınızı yalnız bırakıyorsunuz. Ama biz iyi bir takımız, gireniyle çıkanıyla 24 kişilik bir takımız." diye konuştu. "ŞAMPİYONLAR LİGİ Fİ- NALİNDE ŞANSLAR EŞİT" Arda Turan, 24 Mayıs Cumartesi günü Portekiz'in Lizbon şehrinde Real Madrid ile oynayacakları Şampiyonlar Ligi finaline de değindi. Turan, konuyla ilgili, şöyle konuştu: "Haftaya finale gideceğiz. Umarım orada da şampiyon oluruz. Sakatlığımın boyutunu bilmiyorum. Şampiyonlar Ligi'nde oynayıp oynayamayacağımı bilemiyorum. Zaten finalde kimin oynayacağı önemli değil. Önemli olan kazanmak. Zor maç herkesin yüzde 50 şansı var. Başarabiliriz. Her zaman ki gibi çok koşar çok mücadele edersek olur." "FILIPE LUIS TÜRK İNSANINI ÇOK SEVER" Milli futbolcu, Filipe Luis'in şampiyonluk kutlamalarındaki Türk bayraklı görüntüsünün sorulması üzerine, "Filipe Luis Türkler'e yakın bir insan. O da Soma'daki olaylara çok üzüldü. O, Türk bayrağını bana getirirken üstüne atmış. Hoş bir görüntü ortaya çıkmış. Filipe de Türk insanını zaten çok sever. Mükemmel bir insandır." dedi. Arda Turan son olarak, kendisini destekleyen herkese teşekkür etti.

www.sondakikagazetesi.com 19 Mayıs 2014 Pazartesi