ON İKİNCİ TOPLANTISI 22 TEMMUZ 2006 ANKARA



Benzer belgeler
CMK 135 inci maddesindeki amir hükme rağmen, Mahkemenizce, sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespitine karar verildiği görülmüştür.

BİR AVUKAT YANINDA AYLIKLI OLARAK ÇALIŞAN AVUKATIN DURUMUNUN AVUKATLIK YASASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

T.C. IZMİR BÜYÜKŞEHIR BELEDİYE BAŞKANLIĞI SATINALMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI HİZMET ALIMLARI ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNERGE

Cumhuriyet Halk Partisi

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

14- TMMOB/ODALARI, SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER, EYLEM VE ETKİNLİKLER

MADDE 2 : Bu Yönetmelik, Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince müdafi veya vekil görevlendirilmesi ile bu kişilere yapılacak ödemeleri kapsar.

CEZA HUKUKU. 27 aralık 1968 tarihli ve sayılı Resmî Gazetede yayınlanmış 1072 sayılı «Rulet, tilt, langırt ve benzeri oyun âlet ve makinaları

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

T.C. ZONGULDAK VAL L ÇEVRE VE EH RC L K L MÜDÜRLÜ Ü mar skan ve Kooperatifler ube Müdürlü ü H ZMET STANDARTLARI TABLOSU BA VURUDA STEN LEN BELGELER

BAĞ IMSIZLIK, VESAYET, BIRLIKTELIK

14 May s 2014 Çar amba Günü Saat da Yap lan Mahkeme Toplant nda Görü ülen Dosyalar ve Sonuçlar (*)

Türkiye Barolar Birli ğ i Ba ş kanl ığı

Yorumluyorum. Ceza Hukuku Perspektifinden Güncel Olaylara Bakış

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

Avukat Atilâ SAV (*) HUKUK ÖĞRENİMİ - MESLEK EĞİTİMİ (**) (*) Ankara Barosü Avukatlarından. (**) Açık oturum metninden.

I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

5 Ms.N AVUKATLAR GÜNÜ. Av. Adil Giray ÇELİK (*)

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz.

TÜRKiYE BAROLAR B İRLİĞİ T.B.B. REKLAM YASAĞI.. _,. YONETMELIGI

Birleşmiş Milletler Avukatların Rolüne İlişkin Temel İlkeler Bildirgesi (Havana Kuralları)

TURKIYE BAJOAR BIRLIGI TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ REKLAM YASAĞI YÖNETMELİĞİ (SON DEĞİŞİKLİKLERLE) ANKARA

TÜRKİYE BAROLAR BiRLİĞİ T.B.B. AVUKATLIK STAJ YÖNETMELIĞI

1-C.Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına, gereği için Hukuk İşleri Birimine tevdiine,

yılı İzmir Barosu Asgari Ücret Tarifesi'nin belirlenmesi.

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

ANAYASA DERSĐ ( ) ( GÜZ DÖNEMĐ YILSONU SINAVI) CEVAP ANAHTARI

HAKSIZ REKABET KURULU ÇALIŞMA RAPORU ANTALYA SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI ANTALYA HAKSIZ REKABETLE MÜCADELE KURULU FAALİYET RAPORU

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE KEPENEKLİOĞLU VE CANPOLAT - TÜRKİYE. (Başvuru no: 35363/02) KARAR STRAZBURG.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu

CEZAİ ŞARTIN TEK YANLI KARARLAŞTIRILAMAYACAĞI

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

AKOFiS. Halkla İlişkiler Başkanlığı

Yönetim Kurulu Üyelerinin yemin törenine katılımı gerçekleşti.

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

DANIŞTAY BAŞKANLIĞINA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI İSTEMLİDİR. DAVACI

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

Devleti Yönetecek Güç Sandıktan Çıkan İradedir

IHALE ILAN İ KORKUTEL İ ILÇESI KÖYLERINE HIZMET GÖTÜRME B İRLIĞI BAŞKANLIĞINDAN

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ

Adalet Bakanlığı ve Türkiye Barolar Birliğinden: Resmi Gazete Tarihi : 23/08/2008 Resmi Gazete Sayısı : 26976

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ SEPA 5

Yönetim Kurulu'nun yemin törenine katılımı gerçekleşti.

AKDENİZ BELEDİYELER BİRLİĞİ MECLİSİ NİN TARİHLİ OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI MÜZAKERE TUTANAĞI

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI PROJE FİŞİ

T.B.B. BARO HAKEM KURULU

BURSA TABİP ODASI YÖNETİM KURULU KARARLARI

Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 KURAMSAL BAKIŞ BÖLÜM 2 TEMEL KAVRAMLAR, KURUMLAR VE İLKELER

Yönetim Kurulu'na bilgilendirme yapıldı.

İTÜ BiRLiK ARALIK 2015 OCAK 2016 BÜLTENİ

3 Q Ekim ZU14. T.C. SOSYAL GÜVENLIK KURUMU BA ŞKANLIĞI Hukuk Mü şavirliği

T.C. DANI Ş TAY ONUNCU DAİ RE Esas No:

ANAYASA GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI 5 OCAK 2015 SAAT 09:00

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU TÜZEL KİŞİLER İÇİN ŞİKÂYET BAŞVURU FORMU

Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu. Dr. Yusuf Solmaz BALO

HAKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU DEĞİŞİKLİK TEKLİFİ HAKKINDA BİLGİ NOTU

VERGİ DAVALARINDA İDARE LEHİNE HÜKMEDİLEN KARŞI VEKALET ÜCRETİNİN TAHSİLİNDE ZAMANAŞIMI SÜRESİNİN BELİRLENMESİ 1

KPSS 2008 GK (49) 30 DENEME K TABI / 338. SAYFA / 59. SORU 30 DENEME K TABI / 295. SAYFA / 49. SORU

12.GRUP HAFTA GRUP GÜN TARİH SAAT TÜRÜ KONU Danışman Avukat ile Tanışma, Baro stajı hakkında genel bilgi /12 PERŞEMBE

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

Bu toplantının düzenleyicisi olan kurumları temsilen dost ve kardeş ülke Kazakistan Barolar Birliği nin Saygıdeğer Başkanı Anuar Tugel,

AVUKATLARIN MÜVEKKILLERİ ADINA MEDYAYA DEMEÇ VERMELAER İ VEYA OLAYLA İLGİLİ AÇIKLAMA YAPMALARI

MESLEK ODALARI-VİZE VE ONAY İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ KANUNİ DÜZENLEME

18.GRUP HAFTA GRUP GÜN SAAT TÜRÜ KONU

KURULUŞ: Madde 2. Ankara Barosu Avukat Hakları Merkezi, Ankara Barosu Yönetim Kurulu kararı ile kurulur ve üyeleri atama yolu ile belirlenir.

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır?

YÖNETİM KURULU 18 ARALIK 2012 GÜNDEMİ

BEL İRL İ SÜREL İ İŞ AK İTLER İ YÖNÜNDEN, 4857 SAYILI YASAYA ELE ŞT İREL B İ R BAKIŞ

Yargıdaki skandallar Kollama-filmindeki Yiğit-in durumunu cazib hale getirmekte, Kurtlar Vadisi Pusu-daki Polat-ın durumuna özendirmektedir.

2015 YILI 25. DÖNEM MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER

33. BÖLÜM İLK VE SON SORUŞTURMA İNŞAAT SAHİBİNE PARA CEZASI İNŞAATA YIKIM KARARI VE BU KARARIN İPTALİ SUÇLAMA; KARARA İTİRAZ ETMEMEK!

Mevzuat Kroniği CEZA HUKUKU

TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ DANIŞMA VE İZLEME KONSEYİ NİN OLUŞUMU, TOPLANMASI VE ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI TÜZÜĞÜ

2005 Yılı Türkiye Đnsan Hakları Đhlalleri Bilançosu

Avukat Olabilme Koşulları, Staj, Mesleğe Kabül,Yemin,Ruhsat (B)

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

YARGITAY 8. CEZA DA RES KARARI

13.GRUP HAFTA GRUP GÜN TARİH SAAT TÜRÜ KONU Danışman Avukat ile Tanışma, Baro stajı hakkında genel bilgi /13 PERŞEMBE

33.GRUP HAFTA GRUP GÜN TARİH SAAT TÜRÜ KONU Danışman Avukat ile Tanışma, Baro stajı hakkında genel bilgi /33 PERŞEMBE

14.GRUP HAFTA GRUP GÜN TARİH SAAT TÜRÜ KONU Danışman Avukat ile Tanışma, Baro stajı hakkında genel bilgi /14 PERŞEMBE

1.GRUP HAFTA GRUP GÜN TARİH SAAT TÜRÜ KONU /1 PAZARTESİ Danışman Avukat ile Tanışma, Baro stajı hakkında genel bilgi

32.GRUP HAFTA GRUP GÜN TARİH SAAT TÜRÜ KONU /32 PAZARTESİ Danışman Avukat ile Tanışma, Baro stajı hakkında genel bilgi

Avukat Olabilme Koşulları, Staj, Mesleğe Kabül,Yemin,Ruhsat (B)

2.GRUP HAFTA GRUP GÜN TARİH SAAT TÜRÜ KONU Danışman Avukat ile Tanışma, Baro stajı hakkında genel bilgi /2 ÇARŞAMBA

10.GRUP HAFTA GRUP GÜN SAAT TÜRÜ KONU /10 ÇARŞAMBA

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI

8.GRUP HAFTA GRUP GÜN TARİH SAAT TÜRÜ /8 SALI

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

TunK ı (BARO LAR 07 OCAK

Transkript:

ON İKİNCİ TOPLANTISI 22 TEMMUZ 2006 ANKARA

TORKJYE ' piv - 2v!) TÜRI<İYE BAROLAR BİRLİĞİ ON il(inci BARO BAŞI<ANLARI TOPLANTISI 22 TEMMUZ 2006

Türkiye Barolar Birli ği Yay ınlar ı: 109 Türkiye Barolar Birliği On İkinci Baro Ba şkanları Toplant ı s ı ISBN:975-6037-52-0 Türkiye Barolar Birliği Birinci Bask ı: Ağustos 2006 Türkiye Barolar Birliği Ba şkanlığı Karanfil Soka ğı 5/62 06650 K ız ılay - ANKARA Tel: (312)4253011-4253619 - 418 05 12-418 13 36 Faks: 418 78 57 web:www.barobirlik.org.tr adrnin barobirlik.org.tr yayin barobirlik.org.tr Sayfa Tasar ımı ve Ofset Haz ırlık Düş Atelyesi (0312.215 7037) (Ali Şimşek) Bask ı Şen Matbaa Özveren Soka ğı 25/B Demirtepe/ ANKARA (0312. 229 64 54-230 5450) www.senmatbaa.com

ON İKİNCİ BARO BAŞI<ANLARI TOPLANTISI B İRİNC İ OTURUM 22 TEMMUZ 2006

Av. Güne ş GÜRSELER (Türkiye Barolar Birli ği Genel GÜNE Ş Sekreteri): Değerli başkanlar ım, barolar ımızın değerli temsilci- GÜRSELER'iN leri, Barolar Birliği'nin önceki genel ba şkanlar ından değerli üs- KONU ŞMASI tad ım ız Say ın Atilla Say, eski Yönetim Kurulu üyelerimizden Sevgili Burhan a ğabeyimiz, bas ınımızın değerli temsilcileri; ho ş geldiniz. 12. Baro Ba şkanlar ı Toplant ısı'nda sizleri sayg ıyla selamlıyoruz. Sayın başkanımız ı kürsüye davet etmeden önce, ben bugünle ilgili anonslar ı size sunmak istiyorum: Birincisi, bu adli y ılsonunda yap ılan baro başkanlar ı toplantısı uygulamas ını devam ettirmek istiyo ruz. Bu yoldaki toplantılar ın ilki olacak ve bu toplant ıyı her yıl bir kokteylle tamamlayarak sürdürme dü şüncesindeyiz. 0 nedenle bu ak şam bu toplantıdan sonra Barolar Birliği Merkezi'nde, Çetin Emeç Bulvarı 46 numarada aç ılan yeni binamızda bir kokteylimiz var, uzun sürecek bir kokteyl şeklinde haz ırlık yaptık. Toplant ıdan sonra arkadaşlar ımızı oraya bekliyoruz. Masa düzenimiz bu şekilde; daha önce bütün barolar ımızın isimlerini belirterek bir oturma düzeni kurmu ştuk. Ancak geçen toplantıda katılmayan arkada şlar ım ız nedeniyle isimlerde ve oturma düzeninde bir s ıkıntı oldu. Şimdi önce sizin oturmanızı, sonra isimlerin konulmas ı gibi bir yöntem geli ştirdik. Ben bunları bilginize sunuyorum ve toplant ımız ın ba şar ılı geçmesini dileyerek tekrar sizlere ho ş geldiniz diyorum. Birlik Ba şkanımız Say ın Av. Özdemir Özok'u aç ılış konu ş- masını yapmak üzere kürsüye davet ediyorum. Buyurun efendim. 5

ON IKİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI Ö İ DEMIR Av. Özdemir ÖZOK (Türkiye Barolar Birli ği Ba şkan ı): De- ÖLOK'UN ğerli başkanlarım, Türkiye Barolar Birli ği'nin önceki ba şkanla- KONU ŞMASI r ından değerli Atilla Say, bas ınımızın seçkin temsilcileri; Türkiye Barolar Birliği 12. Baro Ba şkanlar ı Toplant ısı'na ho ş geldiniz. Gerçekten hem mesle ğimiz bakımından, hem de yurt sorunları bakımından çok önemli bir süreci yaşadığım ız dönemde böylesi bir toplant ıyı gerçekle ştiriyoruz. Asl ında Türkiye Barolar Birliği olarak, Yönetim Kurulu üyesi arkada şlarla da konu ştuk. Art ık bu toplant ıyı -belki bir tesadüf oldu, ama- her y ıl yaparak, bir y ıllık adli çal ışma sonunda tatile ç ıkmadan önce, bir muhasebe yapma; yarg ı bak ımından neler yap ıld ı, neler yapılamad ı, bunlar ın bir bilançosunun ç ıkar ılması bakımından, karşılıkl ı görüş al ışveri şi yapmak bakımından, her y ıl temmuz ay ının ikinci haftas ı cumartesi günü ve bu toplant ıy ı daha kat ılıml ı, yani diğer yarg ı organlar ının başkanlar ı ve üyeleriyle, temsilcileriyle birlikte yapmay ı dü şünüyoruz. Sayın Başkanlar ım, Sözlerime 17 May ıs 2006 günü laik cumhuriyetin sars ılmaz kalelerinden Danıştay'a yap ılan insanl ık dışı saldırıy ı k ınayarak ve bu menfur sald ırıda yaşam ını yitiren Mustafa Yücel Özbilgin'in hatıras ı önünde sayg ıyla eğilerek başlıyor, aynı olayda yaralanan say ın yarg ıçlar ım ıza da geçmi ş olsun dileklerimi yineliyorum. İnsanımızın bin bir güçlük ve özveriyle ya şatmaya çal ıştığı demokrasi, insan haklar ı ve laik hukuk düzeninin yaratt ığı barış ve huzur ortam ını yok etmeye yönelik karanl ık odaklar ın d ışa vurumu olan bu eylemler asla amac ına ulaşamayacakt ır. Buna en güzel yan ıtı, sald ırı sonras ı törenlere katılan onbinler sergiledikleri kararlı ve duyarl ı duruşlar ıyla vermi şlerdir. Sayın Başkanlar ım, Bu y ıl sizleri çok s ık toplant ıya çağırmak durumunda kaldık, sizler de örgütsel dayan ışma bilinç ve sorumlulu ğuyla, bu 6

ON İ K İ NC İ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI çağrılar ımıza hep olumlu yan ıt verdiniz ve büyük ço ğunlukla ODEMIR toplant ılarımıza kat ıld ınız. OİOK'UN Bilindiği gibi bu toplant ılar ım ız ın temel gündemini düzenli şekilde ödenmeyen CMK ödenekleri ve onun neden oldu ğu sorunlar olu şturmu ştur. Bugün yine a ğırl ı kl ı olarak CMK ödenekleri konu şulacak bu konudaki son geli şmeler sizlere sunulacak ve yine sizlerin alacağı ortak kararlar taraf ım ızdan uygulamaya konulacakt ır. Bu güncel ve temel sorun yan ında Türkiye Barolar Birli ği olarak yapmış oldu ğumuz çal ışmalar hakk ında da sizlere bilgiler sunulacakt ır. Gerçi bildi ğiniz gibi yeni seçim döneminden sonra geçen bir y ıllık süre içinde yap ılan çal ışmalar hakk ında altı ayl ık bölümler halinde "Yönetim Kurulu Çal ışma Raporlar ı " düzenlenmi ş ve sizlerle birlikte Türkiye Barolar Birli ği delegelerine yollanmıştır. Tüm bunlar ın yan ı s ıra Ekim ay ında yap ılacak baro seçimleri öncesi deneyimli ba şkanlar ım ızdan kal ıcı ve sağlıkl ı öneriler almak da arnaçlanmaktad ır. Bu nedenlerle toplant ımız ın gündemini CMK ba şta olmak üzere, avukatl ık s ınav ı, fonda biriken paran ın yönetimi ilkeleri yanı s ıra ya şanan güncel mesleki sorunlar oluş turmaktad ır. Ayr ıca bu toplant ı bir anlamda adli tatil öncesi geçen bir y ı- lın değerlendirme toplant ısı olarak da alg ılanabilir. Bu ba ğlamda yap ılan de ğerlendirmelerin ışığı alt ında tüm baro başkanlar ımız ın katkısı ve kat ıl ım ı ile bir kamuoyu aç ıklamas ı da yap ılabilir. KONU ŞMASI Say ın Ba şkanlar ım, Daha önce 15 Ekim 2005, 18 Şubat 2006, 1 Nisan 2006 tarihlerinde CMK uygulamas ı ve ödenmeyen ödeneklerle ilgili sorunlar ı görüşmek üzere topland ık. Bu toplant ılarda yap ılan konuşmalar banda al ınarak çözülmü ş ve kitapla ştır ılarak sizlerle birlikte Türkiye Barolar Birli ği delegelerine yollanm ıştır. 7

ON İ Kİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI ÖLDEMIR Sizlere toplant ı öncesi sunduğumuz dosyalarda, daha önce- OİOK'UN ki toplantılarda ayr ıntıl ı olarak aç ıkladığımız konulardaki ba ş- KONU ŞMASI vurular ımız ve yaşanan gelişmeleri gösteren bilgi notları mevcuttur. Bunları tekrar ederek zamanınızı almak istemiyorum. Ancak somut bir gerçek varsa o da, CMK'da yap ılan de ğişikliklerle yasanın yürürlük tarihi olan 01.06.2006 gününden itibaren san ıklar için "müdafli ", yakınıcı, müdahil ve mağdur için "vekil" görevlendirilmelerinde patlama olması ve bunun do ğal sonucu olarak ayrılan ödeneğin aylar öncesi tükenmi ş bulunmas ıd ır. TBB'nin "adalete eri şim" ve "adil yarg ılanma hakk ı " bağlamında başından beri desteklediği CMK'nın 150. maddesinin birinci fıkras ında, " şüpheli veya san ığın, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan etmesi ve istemi halinde bir müdafigörevlendirilebilece ği"; ikinci fıkras ında, "şüpheli veya san ığın on sekiz ya şın ı doldurniam ış ya da sağır veya dilsiz veya kendini savunamayacak derecede malul olmas ı ve bir müdafiinin de bulunmamas ı halinde, istemi aranmaks ızın bir müdafii görevlendireceği"; üçüncü fıkras ında, "üst s ınır ı en az beş y ıl hapis cezas ın ı gerektiren suçlardan dolay ı yap ılan soru şturma ve kovu şturma da ikinci fikra hükmünün uygulanaca ğı " hükümleri getirilmiştir. CMK'n ın 156. maddesinin birinci ve ikinci f ıkras ında, 150. maddede yaz ılı olan hallerde soru şturma evresinde, ifadeyi alan merciin veya sorguyu yapan hkimin istemi üzerine; kovu şturma evresinde, mahkemenin istemi üzerine, soru şturma veya kovuşturmanın yap ıldığı yer barosunca müdafii görevlendirilece ği yükümlülüğü getirilmi ştir. CMK 234. maddesinin birinci f ıkras ında, "mağdur veya şikdyetçinin, soruşturma evresinde vekili yoksa baro tarafindan kendisine bir avukat görevlendirilmesini isteme; kovu şturma evresinde, vekili yoksa baro tarafindan kendisine avukat atann ıas ını isten ıe hakk ın ın bulunduğu "; ikinci fıkras ında, "mağdurun, on sekiz yaşını doldurmam ış, sağır veya dilsiz ya da meram ını ifade edemeyecek derecede malul olmas ı ve bir vekilinin de bulunmamas ı halinde, istemi aranmaks ızın bir vekil görevlendirileceği" düzenlemesi yap ılmıştır.

ON İ Kİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI Yine CMK'nın 239. maddesinin birinci f ıkras ında, "mağdu- Öİ DEMIR run veya suçtan zarar görenin, davaya kat ıldığında, mahkemeden is- OZOK'UN temesi halinde baro tarafindan bir avukat görevlendirilece ği"; ikinci fıkras ında, "mağdur veya suçtan zarar görenin çocuk, sağır ve dilsiz veya kendisini savunamayacak derecede ak ıl hastas ı olmas ı halinde avukat görevlendirilmesi için istem aranmayaca ğı " yükümlülüğü getirilmiştir. Bu yeni düzenlemeler ve onun doğal sonucu olarak avukat görevlendirilmesindeki büyük patlamalara kar şın, 5320 say ı- lı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 13. maddesinin ikinci f ıkrasındaki, "492 say ıl ı Harçiar Kanununa bağl ı (1) ve (3) say ılı tarifelere göre al ınan yargı harçlar ının % 15'i ve idari nitelikteki para cezalar ı hariç olmak üzere adli para cezalar ın ın % 15'inin bir önceki y ıl kesin hesab ına göre tespit edilen toplam miktar esas al ınarak, y ıl içinde Maliye Bakanl ı- ğınca Türkiye Barolar Birliği'nin hesab ına aktar ılacağı " hükmündeki oranlarda bir değişiklik düşünülmemiştir. Yükletilen hizmetlerle, bu hizmetler için ödenecek kaynaklar arasında ki büyük nispetsizlik ve fark aç ıkça görülmektedir. Nitekim 2006 y ılının ödeneği olan 48.377.647.00-YTL bir yıl içinde taksitlerle ödenecek iken Say ın Adalet Bakan ı'nın girişimiyle ocak ay ı içinde Türkiye Barolar Birliği hesabına aktar ılmış ve sizlerle yaptığımız 18 Şubat 2006 günlü toplant ıda kararla ştırılan yöntemlerle mevcut para tüm barolar ımıza da ğıt ılmıştır. Geçen uzun süre içinde yeni bir gelişme olmay ınca sorun tarafımızdan tüm sivil toplum kurulu şlarına, siyasi parti liderlerine, TBMM Anayasa, Adalet ve İnsan Haklar ı Komisyon ba şkan ve üyelerine, 550 milletvekiline bir dosya halinde iletilmi ştir. Tüm bu girişimlere kar şın olumlu ve kal ıcı bir çözüme kavu şamadığımız için yeni çözümler üretmek nedeniyle 1 Nisan 2006 günü sizlerle topland ık ve yeni kararlar ald ık. Bu kararlar ı bir kez daha hat ırlayacak olursak; - Öncelikle ortak bir bildiri yay ınlanacakt ı. Bu bildiri Türkiye Barolar Birliği ve tüm barolar ımızca kamuoyuna duyuruldu, - 9 Mayıs 2006 tarihine kadar, öncelikle 77 baro ba şkan ımızla birlikte Cumhurba şkanı'ndan, Başbakan'dan, TBMM Ba5ka- 9 KONU ŞMASI

ON İ KİNCi BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI Ö7DEMIR n ı'ndan, Adalet Bakan ı'ndan randevu al ınacak eğer bu tarihe Ö7OK'UN kadar olumlu bir çözüm önerisi gelmezse 9 May ıs 2006 günü KONU ŞMASI tüm barolar ırnızda eyleme geçilecek ve küçük istisnalar d ışında avukat görevlendirilmesi yap ılmayacakt ı. Biz hemen ertesi gün randevu ba şvurular ımızı yapt ık ama Say ın Cumhurba şkan ı d ışında bu süre içinde randevu alamad ık. Say ın Cumhurba şkanı da 77 baro ba şkan ıyla görü şmenin sağl ı k- l ı olamayaca ğı, "Mün ıkü ııse 4 baro ba şkan ı ile Türkiye Barolar Birliği Başkan ını bekliyorum" dediği için bu ziyaretin s ınırlı say ı ile yap ılmak zorunluluğu doğdu. Bildiğiniz gibi bu giri şimlerirnize kar şın, 9 May ıs 2006 gününe kadar sa ğlıkl ı bir çözüm getirilemedi ği için eylem karar ı yaşama geçirilmek üzereyken bu kez Türkiye Barolar Birli ği hesab ına 20.000.000.-YTL aktar ıld ı. 1 Nisan 2006 toplant ısında çok büyük tartışmalarla ve oy çoklu ğuyla alınan eylem karar ının bu geli ş- me üzerine yeniden de ğerlendirilmesi için barolar ımızın görü şü sorulmu ştur. Büyük çoğunluk 9 May ıs 2006 günlü eylemin ertelenmesi yönünde görü ş bildirmi ş ancak kimi barolar ım ız eylemini sürdürece ğini yinelemiştir. Bu geli şmeler hiçbir yorum ve de ğerlendirme yap ılmadan an ında barolar ımıza iletilmiş konuyla ilgili karar ın barolar ımız tarafından verilmesi uygun görülmü ştür. Sizlerin de bildi ği gibi bir iki baromuz görevlendirme yapmamış ama hemen yerel savc ıl ıklarca haklarında kovu şturma yap ılacağı tehdidi yap ılmış, baz ılar ında da soru şturma ba şlat ılmışt ır. Bu geli şmeler s ıras ında Türkiye Barolar Birliği yönetimi kendisine dü şen giri şimleri yapmış konuyu hep gündeme ta şımış, ayr ıca her pazartesi Ba şbakandan 77 baro ad ına randevu talebimizi yinelemiş, Adalet Bakanl ıği'n ın istedi ği tüm bilgiler sizlerin de katk ılar ıyla Bakanl ığa iletilmiş, Adalet Bakanlığı'ndaki yasa değişikliği görü şmelerinde barolar ırn ızın ortak düşüncesi aktar ılmışt ır. Bunların hiç birisinden olumlu yanıt al ınamay ınca bu kez CMK iç yönetmeliğindeki son değişiklik gerçekle ştirmi ştir. Çünkü Adalet Bakan ı konuyla ilgili olarak kendisine yönelti- 10

ON İ Kİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI len soru önergesine verdi ği yanıtta, 2006 y ıl ının aral ık ayından ÖİDEMIR önce yeniden para ödenmesinin mümkün olamayaca ğını bildir- O?OK'UN mi*, ayn ı görüşlerini birkaç gün önce televizyonlarda da yinelenı i ştir. 18 Temmuz 2006 günlü gazetelere yans ıyan aç ıklamas ında Adalet Bakan ı Say ın Cemil Çiçek "2005 y ı l ında bütçeden ayr ılan pay ın yeterli gel ınediği ve 2004 y ı l ı ndan devreden tutarlar ı n da eklen ınesine rağmen görülen avukatl ık hizmet bedelleri karşılanaınad ı. 2005 y ılsonu itibariyle avukatiara ödenmeyen 40 milyon YTL civar ıııdad ır"demektedir. Taleplerimizin hakl ılığın ı kabul eden ve buna karşılık gerekli ödemeleri yapamad ığını itiraf eden say ın Bakanın, bakiye ödeme konusunda verdi ği rakamda gerçekleri yans ıtmamaktadır. Her yönüyle ciddi sorunlar ta şıyan yeni CMK uygulamas ında köklü ve kal ıc ı çözüm barolar ım ızın göstereceği dirence ve kararl ılığa ba ğl ı oldu ğu dü şüncemi bir kez daha yineler, al ı- nacak her türlü ortak karar ın arkas ında olaca ğımızı bilgilerinize sunar ım. Bu konu şma metnini haz ırlarken Adalet Bakanl ığı Müsteşar ı Say ın Fahri Kas ırga arayarak CMK fonundan 20.000.000.-YTL göndereceklerini bildirmi ş tir. KONU ŞMASI Say ın Başkanlar ını; Yasal olarak do ğrudan sorumlu olnıad ığımız bir konu olan CMK uygulamalar ıyla ilgili olarak çok yo ğun sorunlar ya şad ığım ız için, mesleğimiz ve meslekta şlar ımızla do ğrudan ilgili konular ı iki-üç toplant ıd ır tartışam ıyoruz. Toplant ım ızın bir bölümünde de do ğrudan avukatl ık yasas ından kaynakl ı sorunlar ı tart ışmak, yap ılan yeni çal ışmalarla ilgili olarak bilgi vermek istiyorum. Öncelikle geçmi ş konu şnıalar ınıızda da vurgulad ığım ız gibi, bir y ıl önce Antalya'da yap ılan seçimler sonras ı göreve geldi ğimiz günden bu yana, Barolar ımızla sa ğl ıkl ı, ölçülü, sayg ın birlikteliklerimizi ve kimi ortak etkinliklerimizi sürdürüyoruz. Temel 11

ON İKİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI Ö/DEMIR ilkemiz her konuda 77 baromuzla ismimizdeki "Birlik" kavram ı- ÖLOK'UN na uygun birliktelikler yaratmak ve böylece yurt ve meslek so- KONU ŞMASI runlarına daha etkin çözümler üretebilmektir. Türkiye Barolar Birliği Dergisi ba şta olmak üzere tüm yay ınlarımız büyük ilgi ve beğeni kazanmakta, meslektaşlarımız yanısıra, çeşitli kesimlerden kutlama mesajlar ı almaktay ız. Özellikle son olarak yay ınılad ığımız "Türkiye ve Terörizm" adl ı araştırma kitab ımız büyük ilgi görmüştür. Yine barolarımızla birlikte ve yalnız yaptığımız panel, sempozyum ve uluslararas ı toplantılar büyük yankılar yapmaktadir. Geçen ay ve bu ay gerçekleştirdiğimiz CCBE Avrupa Birli ği üyesi barolar konseyi yönetim kurulu toplant ısı ve "Adli Bir Organ Olarak Savc ılık Kurumu" uluslararas ı toplantılar ı çok büyük ilgi görmüştür. Bu rutin işler yanında mesleğimizle ilgili birçok konuyu da titiz bir biçimde kovuşturmaktay ız. Anayasa Mahkemesi'nin iptal karar ı doğrultusunda, "iki dönemden fazla baro ba şkan ı aday ı olunamaz" hükmü avukatl ık yasasından ç ıkarılmış ve art ık baro başkalar ımıza s ınırsız aday olabilme yolu aç ılmıştır. Bu çalışmalarda bize birçok milletvekili destek vermiştir. Teşekkürlerimi sunuyorum. Ancak CHP Grup Başkan Vekili Say ın Kemal Anadol ve AKP Grup Ba şkan Vekili Sayın Salih Kapusuz ile meslekta şım ız Say ın Av. Ziya Yergök'ün katkıları çok büyük oldu kendilerine özellikle te şekkür etmeyi bir borç biliyorum. Danıştay sald ırıs ından sonra özellikle Yarg ıtay girişinde ciddi s ıkıntılar yaşanmakta ve bu konuda yurdun çeşitli bölgelerinden gelen avukat arkada şlardan büyük yakınmalar gelmekteydi. Yarg ıtay Başkanı ve Yarg ıtay Genel Sekreteri'yle yapt ığımız görü şmeler sonunda sadece avukatlar ın giriş yapabileceği bir kap ıy ı bize tahsis ettiler. Türkiye Barolar Birli ği tarafından düzenlemesi yap ılan kap ı adli tatil sonras ı hizmete girecektir. Son dönemlerde meslekta şlar ımızı fazlaca s ıkıntıya sokan bir konu da, icra memurluklar ında çekilen vekalet ücretlerine 12

ON İ Kİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI makbuz kesme zorunlulu ğu getiren uygulamayd ı. Bu haks ız ÖZDEM İ R işlemin iptali için Türkiye Barolar Birli ği ve Ankara Barosu ta- ÖZOK'UN rafından dava aç ılmış, Ankara Barosu taraf ından aç ılan davada yürütmenin durdurulmas ına karar verilmiştir. 29 Temmuz - 1 Ağustos 2006 tarihlerinde Türkiye Barolar Birliği yönetim, disiplin ve denetim kurullar ının katılımı ile bugüne kadar yap ılan avukatlık yasas ı çalışmaları yanında barolarımızdan gelen öneriler de dikkate al ınarak yeni bir "Avukatl ık Yasas ı Tasarısı " hazırlanacakt ır. Atatürk'ün do ğumunun 125. yılı nedeniyle 1-3 Ağustos 2006 tarihlerinde 77 baro ba şkanımız ve Türkiye Barolar Birli ği kurullar ıyla birlikte Atanın Selanik'te doğduğu ev ziyaret edilecek ve bağlılıklar ım ız yinelenecektir. Bunlar ın yanı sıra, tüm barolar ımızı ilgilendiren sınav, sosyal yard ım, bili şim ve yap ılacak olan Türkiye Barolar Birli ği kompleksi ile ilgili bilgiler de vermek istiyorum. KONU ŞMASI Say ın Başkanlar ım; S ınavla ilgili olarak barolar ımıza yollad ığımız, 30.03.2006 günlü, 05.05.2006 günlü ve 19.6.2006 günlü duyurularla tüm geli şmeler sizlere iletilmi ştir. Bu konuda ayrıca "Güncel Hukuk" dergisinin son say ısında s ınavla ilgili olarak ayr ıntılı açıklamalar içeren bir yaz ı yazd ım, dergide s ınavla ilgili farkl ı görüşleri içeren yazılar da bulunmaktad ır. Bu nedenle derginin bu say ısından barolar ımıza birer adet yollanmıştır. Bunlar incelendi ğinde sınavla ilgili tüm sorulara yanıt bulunacak ve s ınav ın 23 Aralık 2006 cumartesi günü Ankara'da yap ılacağı, sınav organizasyonu ve s ınav uygulamas ını ÖSYM'nin yapaca ğı açıkça anla şılacaktır. Son geli şmeler ve ç ıkar ılan kimi söylentilerin değerlendirilmesi için s ınav ve stajla ilgili olarak baro temsilcileri 20.07.2006 günü Ankara'da toplant ıya çağırılmış ve bu konular birlikte değerlendirilmi ştir. 13

ON ikinci BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI ÖLDEMIR Türkiye Barolar Birli ği Sosyal Yard ım ve Dayan ışma Fonu'yla Ö İOK'UN ilgili olarak son geli şmeleri de bilgilerinize sunmak isterim. Uzun KONU5M4S süre Sosyal Güvenlik Kanunu'nun ç ıkar ılmas ı beklenmiş ve ona göre bir yol izlenmesine karar verilmi ştir. Bilindiği gibi Sosyal Güvenlik Kanunu ç ıktı ve toplumun tüm bireyleri gibi avukatlarda ortak hizmetlerden yararlanacaklar. Bu nedenle zaten ba şından beri sıcak bakmad ığımız özel sa ğl ık sigortas ı yaptın1- masından vazgeçilmi ştir. Buna mukabil, Türkiye Barolar Birliği Sosyal Yard ımlaşma ve Dayanışma Yönergesi değiştirilerek yardım kapsam ı genişletilmi ş ve her avukata y ıl içinde ekstradan 8.000.00.-YTL'ye kadar yard ım yap ılmas ına karar verilmi ştir. 30.6.2006 günü itibariyle toplam 486 meslekta şım ıza 595.245.20 YTL tutar ında yard ım yap ılmışt ır. Ayr ıca çok büyük bir ihtiyac ı karşılayacağına inand ığımız bir çalışmaya başlamış bulunmaktay ız. Şimdilik dört büyük ilimizde "Yaşl ılar İçin Avukat Evi" yaptır ılmasına karar verilmi ş, bu konudaki çal ışmalar ımız sürdürülmektedir. Geli şmelerden en kısa zamanda bilgi verebileceğimizi umuyoruz. Zaman zaman ele ştiri konusu olan bili şimle ilgili çal ışmalarımız da sürdürülmektedir. Toplant ı öncesi bu birimde çal ışan arkadaşlardan aldığım bilgilere göre; e-baro olarak adland ırılan Bilgisayar Yaz ılım Projesi, baro ba şkanl ıklarında ve Türkiye Barolar Birliği iç bünyesinde geli ştirilen uygulamalarla sürdürülmektedir. Baro başkanl ıklarında CMK, Staj, Sicil, Disiplin, Adli Yard ım, Gelen-Giden Evrak, Yönetim Kurulu, Adres ve etiket gibi baro ba şkanlığı iç i şleyişini elektronik ortama ta şıyacak nitelikte uygulamalar ın geliştirildiği bildirilmi ştir. Bu konularda Çanakkale, Adana ve Manisa barolar ında çalışmalar ın bitmek üzere olduğu kimi testlerin sürdürüldü ğü belirtilmi ştir. Ayr ı- ca barolarımızdan gelen bilgilerin an ında ve h ızl ı bir biçimde UYAP veri tabanına iletildiği bildirilmi ştir. Türkiye Barolar Birli ği yönetim binas ı ve sosyal tesis yap ımı konusunda da çok büyük a şamalar kaydedilmi ştir. Zor ve çetin bir süreçten sonra arsanın imar plan ı tüm derecelerden geçerek kesinle şmi ştir. Mimari proje müellifinin son rötu şlar ından sonra hiçbir sorunumuz kalmayacakt ır. Adli tatil sonras ı sizlerin de katıl ımı ile temel atma töreni yapabileceğimizi umut ediyoruz. 14

ON İ Kİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI Say ın Ba şkanlar ım, ÖZDEM İ R ÖZOK'UN Her zaman, her yerde güçlü bir biçimde hayk ırarak seslen- KONU ŞMASI dirdiğimiz "demokrasiye, laik cumhuriyete ve hukuk devletine bağıms ız savunma ve bağıms ız yarg ıya inanan avukatlar ve örgütleri olarak yasan ın bize verdiği 'hukukun üstün/ü ğünü ve insan haklar ın ı savunmak, korumak' ve bu kavramlara i şlerlik kazand ırmak amac ı ile 'eksiksiz demokrasi, gerçek hukuk devleti, bağı ms ız yarg ı ve bağı ms ız savun ıııa' hedefinde" toplumumuz ve insan ımız ad ına ortaya koyduğumuz aç ık net tav ırlar bir çok kesimi ciddi biçimde rahats ız etmektedir. Bunun d ışa vurumu, zaman zaman yaz ılı ve sözlü tehdit olarak karşımıza ç ıkmakta, zaman zaman savunma örgütü ve onun temsilcileri avukatlara sözlü ve silahl ı sald ırılar biçiminde olmaktad ır. Bilindiği gibi avukatlar ve barolar olarak teröre çok kurban verdik. Muammer Aksoy'dan U ğur Mumcu ve Ali Günday'a kadar bir çok meslekta şımızı yitirdik. Son alt ı y ılda dokuzu ölümle sonuçlanan toplam k ırk yedi sald ırıya maruz kald ık. Son olarak 08.06.2006 günü Av. Ayd ın Şahin duru şma sonras ı sald ırıya uğrayarak yaşam ını yitirmiştir. Bu tarihten sonra Diyarbak ır, Bal ı- kesir, Tekirdağ, İstanbul ve Isparta da beş meslekta şımıza saldırı olmu ştur. Bunca akan kana kar şın, s ınır ötesi din karde şlerine insani duygularla hakl ı ve yerinde sahip ç ıkan siyasal iktidar temsilcilerinden küçük bir taziye dileğini beklememiz en insanc ıl hakk ı- mız olduğu inancındayım. Mesleğimize ve meslekta şlarımıza yapılan bu tehdit ve saldırılar ın, çok farkl ı ve özel bir önemi vard ır. Çünkü yap ısı ve konumu gere ği üç unsurlu yarg ının tek ve özgür sesi durumundaki barolara ve avukatlara yap ılan bu sald ırılar ın temel hedefi hukuk devleti ve onun güvencesi olan ba ğımsız yarg ıd ır. Ama şunun aç ık ve net bir biçimde bilinmesini istiyoruz; Türkiye Barolar Birliği ve barolar olarak "Hukukçu" kimliğimizden ve avukatl ık yasas ından kaynaklanan görevimiz nedeniyle, eksiksiz demokrasinin kurumla şmas ı, insan haklar ının yaşama geçme- 15

ON İ KİNCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI ÖZDEM İR si, hukukun üstünlüğünün egemen olmas ı ve hukuk devletinin bzok'un şimdilerde oldu ğu gibi sözde de ğil, özde gerçekle şmesi yolunda KONU ŞMASI ilkeli ve kararl ı yürüyü şümüzü y ılmadan sürdüreceğiz. Son zamanlarda "soru şturman ın gizliliği ", "masumiyet karinesi ", "lekelenmeme hakk ı " ve "adil yarg ılanma hakk ı " gibi ceza hukukunun temel ilke ve kavramlar ına aykırı yayın ve aç ıklamalar yapılmaktadır. Sadece bu ilke ve kavramlara de ğil pozitif hukuk kurallar ına da ayk ırı olan bu davranışlar hukuk devleti ilkesiyle de bağdaşmamaktad ır. TCK' nın 258. maddesinde "... görevi nedeniyle kendisine verilen veya ayn ı nedenle bilgi edindiği ve gizli kalmas ı gereken belgeleri, kararlar ı ve emirleri ve diğer tebligatı aç ıklayan veya yay ınlayan veya ne surette olursa olsun,ba şkalarının bilgi edinmesini kolayla şt ıran kamu görevlisine,bir y ıldan dört y ıla kadar hapis cezas ı verilir..." hükmü, 285. maddesinde "... soruşturman ın gizliliğini alenen ihlal eden kişi,bir y ıldan üç y ıla kadar hapis cezas ı ile cezaland ırılır.." hükmü, 286. maddesinde "...soru şturma ve kovu şturma işlemleri s ıras ındaki ses ve görüntüleri yetkisiz olarak kayda alan veya nakleden ki şi,altı aya kadar hapis cezas ı ile cezaland ırıl ır..." hükmü, 288. maddesinde "...bir olayla ilgili olarak başlatılan soru şturma ve kovu şturma kesin hükümle sonu çlan ıncaya kadar,savc ı, hakim, mahkeme, bilirkişi veya tan ıkları etkilemek amac ıyla alenen sözlü veya yaz ılı beyanda bulunan kişi,altı aydan üç y ıla kadar hapis cezas ı ile cezaland ırıl ır..." hükmü ve Bas ın Kanunu'nun "Yarg ıy ı Etkileme" başlığını taşıyan 19. maddesinde "... haz ırl ık soru şturmas ının başlamas ından takipsizlik karar ı verilmesine veya kamu davas ının aç ılmas ına kadar geçen süre içerisinde, Cumhuriyet savc ısı, hakim veya mahkeme işlemlerinin ve soru ş turma ile ilgili diğer belgelerin içeriğini yayımlayan kimse, iki milyar liradan elli milyar liraya kadar a ğır para cezas ıyla cezaland ır ıl ır. Bu ceza, bölgesel süreli yay ınlarda on nıilyar liradan, yayg ın süreli yay ınlarda yirmi milyar liradan az olamaz. Görülmekte olan bir dava kesin kararla sonu çian ıncaya kadar,bu dava ile ilgili hakin ı veya mahkeme i şlemleri hakk ında mütalaa yay ımlayan kişiler hakk ında da birinci fikrada yer alan cezalar uygulan ır.." hükümden olu şan pozitif hukuk normlar ı karşısında, yaşanan hukuk d ışıl ıklar ı ve olumsuzluklar ı izah etmek mümkün mü? 16

ON İ Kİ NCİ BARO BAŞ KANLARI TOPLANTISI Peki ülkemizde "Cumhuriyetin n ıüeyyidesi" olan say ın savc ı- OLDEMIR larimız nerede? 070K'UN En sorumlu makamdaki siyasetçimizden, tüm medya mensuplar ımıza ve de en sade vatanda şımıza kadar hepimizin bir gün "şüpheli" konumuna dü şmemize yol açacak soyut suçlamalarla kar şılaşabileceğimizi hat ırlatmak istiyorum. Böyle bir konuma dü şünce bu ilke ve kavramlara sar ılmak yerine, her zaman bu ilke ve kavramlar ın savunucusu ve koruyucusu olmam ız gerekmektedir. KONU ŞMASI Say ın Ba şkanlarım, Yeni bir adli tatil öncesi huzurlu ve sorunsuz dinlenme planlar ı yaparken, ülkemizde ve bölgemizde çok ciddi geli şmelerin yaşanmas ıyla yaz aylar ının daha da s ıcak geçeceği anla şılmaktad ır. Türk yarg ısı geçtiğimiz günlerde bir ilki ya şad ı. Birleşmiş Milletlerin 29 Kas ım 1985 günlü "Yarg ı Bağıms ızl ığına Dair Temel Prensipler" belgesindeki hükme ve AB müktesebat ına k ısmen uygun bir biçimde "Türkiye Hakimler ve Savc ılar Birliği" ad ında bir dernek kuruldu. Türkiye Barolar Birli ği olarak baz ı önemli çekincelerimiz bulunmakla birlikte bu giri şimi olumlu karşıladik. Çekincelerimizi Temmuz ay ının ba şında Ankara'da yap ılan "Savc ıl ık" konulu sempozyumda aç ıkça ifade ettik. Bir kere daha yinelemekte fayda bulunmaktad ır. Birle şmiş Milletler belgesinde özellikle "yargıçların" örgütlenmesinden söz edilmektedir. Biz de ise, "savc ılar" da hakimler gibi düşünülmektedir. Oysa bu birliktelik yarg ılama diyalektiğine ayk ırıd ır ve savunmay ı güçsüzle ştirmektedir. Ayrı ayr ı her iki organ ın da örgütlenmesi arzu ettiğimiz ve destekledi ğimiz bir giri şimdir. Ancak burada çok ilginç bir geli şme oldu. Yaklaşık 600 üye içinde 8 tane HSYK üyesi bulunmas ına karşın, Adalet Bakanl ı- ğında idari birimlerde çalışan hakim ve savc ılarla, 81 ilin başsavc ılar ından hiçbiri bu olu şuma destek veremedi ve üye olmad ı. Bu durum aç ık ve net olarak Adalet Bakanl ığı'nın bu savc ı ve yargıçlar üzerindeki etkisini göstermektedir. 17

ON İKİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI Ö?DEM İ R Yarg ının siyasalla şmadığını iddia edenler bu durumu nas ıl O İOK'UN izah edebilecektir, bilmek isteriz. KONU ŞMASI Soruşturma evresinden ba şlayarak hüküm evresine kadar, ülkenin gündeminden dü şmeyen ve "Şemdinli Olaylar ı " olarak nitelendirilen davan ın yarg ılamas ı bitmiş ve gerekçeli karar aç ıklanmıştır. Türkiye Barolar Birli ği olarak başından itibaren gözlemci göndererek izledi ğimiz bu davayla ilgili olarak şu anda ayrıntıl ı aç ıklama yapmam ıza yasal olanak yok. Ancak bu ilginç karar ın bütün meslekta şlar ım ız taraf ından incelenmesini öneriyorum. Çünkü bu karardan yarg ın ın bulunduğu durum hakk ında ç ıkarılacak çok önemli dersler bulunmaktad ır. Yine, gazetelere yans ıyan şekliyle, son derece ba şar ılı ve parlak bir gelece ği olan Kara Harp Okulu komutanının çeşitli ku şku ve söylemlere aç ık istifas ının da, özellikle, özel ya şam ın gizliliği ilkesinin kar şı kar şıya bulundu ğu tehlikeler aç ıs ından iyi değerlendirilmesi gerektiği kanısınday ız. Bugünlerde bölgemizde çok s ıcak gelişmeler ya şanmaktadır. 20 Temmuz'da Girne ç ıkarmasının 32. y ılı buruk bir biçimde kutlanmıştır. Çünkü geçmişten günümüze ulusal bir sorun olan Kıbr ıs, her ulusal konu gibi çe şitli sloganlarla suland ırılarak içinden ç ıkılamaz hale getirilmi ştir. Temel hedef olan "eşit koşullarda birbirini tan ımış iki bağııııs ız devletin yan yana barış içinde ya şayacağı Kıbr ıs" olgusundan, olu şumundan ve iddias ından vazgeçilerek inisiyatif başka güçlere b ırakılmışt ır. Kuşkusuz y ıllard ır, Güneydo ğu ve Ortadoğu da yaşanan s ı- cak çatışmalar bizi doğrudan ilgilendirmektedir. Bunca siyasal, sosyal ve ekonomik sorunlara kar şın kuruluş harc ındaki özellikler nedeniyle bölgesinin hala huzur ve bar ış adas ı olan ülkemiz çok ciddi tehlikelerle kar şı kar şıya bulunmaktad ır. Küresel sermayenin demokrasi ve insan haklar ı söylemleriyle işgal etmeye çal ıştığı ve Ortadoğu da s ınırlar ı yeniden olu ş- turmay ı amaçlad ığı olayların boyutlar ı giderek büyümektedir. Özellikle kaç ırılan askerleri bahane ederek ve uluslararas ı hiçbir hukuk kuralını tanımayarak, Lübnan'a askeri müdahale ba5la- 18

ON İ Kİ NCt BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI tan İsrail bölgede sonu belli olmayan bir maceran ın ve kaosun Öİ DEMIR yaşanmas ına neden olmu ştur. Dünyanın gözleri önünde sergile- O İOK'UN nen ve Lübnan'dan, Gazze'den, İrak'tan gelen dehşet görüntülerine ve nas ıl sonuçlanacağını kimsenin tam olarak kestiremediği bu büyük kaosa kim dur diyecektir? İsrail'in kaç ır ılan üç askeri için bölgeyi kan gölüne döndürmekten çekinmedi ği bu coğrafyada, y ıllardır Güneydo ğu'da on binlerce şehit veren Türk Silahl ı Kuvvetlerine, "Kuzey İrak'a giremezsin" diyen mantığı ve anlayışı kabul etmek mümkün de ğildir. Ancak bu noktaya hemen gelinmedi, geçmi şten günümüze ülkeyi yöneten siyasal iktidarlar ulusu ve ulusal de ğerleri arkalar ına almak yerine, ABD'yi arkalar ına almayı tercih etmi şlerdir. ABD ile ulusal ç ıkarları önde tutan bilinçli birliktelikler yerine, teslimiyetçiliği öne ç ıkaran birliktelikler kurarsan ız olacağı budur. ikili anlaşmalar gereği, ordunuzun tüm donamm ını temin ettiğiniz, BOP anla şmas ıyla Ortadoğu'da Özgür hareket etme olanağıru yitirdiğiniz, " Vizyon Belgesi" ile d ış politikan ızı sınırladığınız, 4 Temmuz ABD ulusal günü nedeniyle hükümet sözcünüz arac ılığıyla methiyeler dizdi ğiniz, daruşmanlar ınız ın referanslar ıyla ilişkileri düzeltmeye çal ıştığınız ve de ulusal duru şlar sergilemedi ğiniz sürece ABD büyük elçilerinden bu ve benzeri sözleri işitmekten kurtulamazs ınız. Son günlerin yo ğun olaylar ı arasında dikkat çekmeyen, ya da kamuoyunda yeterince tartışılmayan bir konu gazetelerde haber oldu. Bu habere göre, ABD Silahl ı Kuvvetler Dergisi'nde bir makale ve harita yay ımlanmıştır. Yaz ıda Ortadoğu'daki istikrarsızl ıklar ın en önemli nedeninin, Avrupal ılar ın gelişi güzel çizdikleri s ınırlar nedeniyle olduğu vurgulanmış ve Türkiye dahil Ortadoğu'yu parçalayarak yeniden düzenleyen bir harita çizilmiştir. Bu haritada Doğu Anadolu'nun büyük bölümü Ermenilere ve Kürtlere verilmektedir. Basına yansıyan bu haber nedeniyle ciddi bir kar şı duru ş sergilenmemi ştir. Oysa bu yaz ıyı yazan ve yay ınlayanlara bu s ınırlar ın Avrupal ılar tarafından masa başında çizilmedi ğini bu KONU ŞMASI 19

ON ikinci BARO BA ŞKANLARI TOPLANTISI Ö İDEMIR s ınırlar ın, Kürdü, Çerkez'i, Laz' ı ile bir birlik olan Türk ulusu- ÖZOKUN nun kanıyla canıyla kazandığı Kurtulu ş Savaşı sonras ı karşılıklı KONU ŞMASI anlaşmalarla çizildi ğinin bir biçimde anlat ılmas ı gereklidir. Say ın Başkanlar ım; Beni sab ırla dinlediğiniz için teşekkür ediyor, toplant ımızın başar ıl ı geçmesini diliyor, sizlere sevgi ve sayg ılar ım ı sunuyorum. Av. Güne ş GÜRSELER: Sayın bas ınımıza da çok te şekkür ediyoruz. Toplant ımızın bundan sonraki bölümü kendi aramızda, bas ına kapal ı olarak devam edecektir. Bas ınımızın salonu boşaltıp araçlar ını toplamas ına kadar ara veriyoruz. 20

ON il(inci BARO BAŞI<ANLARI TOPLANTISI İI<İNC İ OTURUM

Av. Güne ş GÜRSELER: Gündemimizdeki maddeler do ğ- rultusunda, ancak belirli bir s ıra olmadan her iki maddeyi de arkadaşlar ımız ın değerlendireceği bir görüşme sürdürece ğiz. Başkan (Av. Özdemir ÖZOK): Değerli başkanlar; toplantımızın ikinci bölümünü başlatıyoruz. Benim sizlere konu şmamda çizdiğim çerçeve içerisinde ve de sizlere yollad ığımız gündem doğrultusunda konular ımızı konu şal ım. Ama san ıyorum hepsinden güncel ve önemli olan, biraz önce Isparta Barosu Ba şkanımız Erol'un da söyledi ği gibi, "CMK'y ı öncelikle konu şal ım, çok büyük bir s ıkınt ı içerisindeyiz; onu bir çözelim, sonra diğerlerini konuşuruz" dedi. 0 nedenle öncelikle CMK ile ilgili söz almak isteyen arkada şlar ımız buraya isimlerini yazd ırd ılar ve ben şimdi say ın Adana Barosu Ba şkanımızdan ba şlıyorum. Buyurun, söz sizde. Av. İsmat ALTUĞ (Adana Barosu Ba şkan ı): Say ın Barolar İ SMET Birliği Başkanı, değerli Barolar Birliği Yönetim Kurulu üyeleri, ALTU Ğ'UN geçmiş dönem Ba şkanı Atilla Say ve çok değerli baro başkanla- KONU ŞMASI rım; hepinizi saygıyla selaml ıyorum. Biraz önce değerli Özok, mesleki, ulusal, uluslararas ı konularda değerli aç ıklamalarda, değerlendirmelerde bulundu. Değindiği konular ın pek çoğu hususunda ben de söz etmek istiyordum, ama Say ın Başkan bir nebze olsun benim önümü kesti. Ben de zamandan tasarruf bak ımından, sizlerin de ğerli zaman ınızı almamak bak ımından konuşmamı özetleyerek yapmak istiyo-

ON İ K İ NC İ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI İSMET rum. Bu arada da zaman tasarrufu aç ısından azami gayreti gös- ALTU Ğ'UN tereceğim. Adana'dan tüm baro ba şkanlar ı arkadaşlar ıma ve Bir- KONU ŞMASI lik Ba şkanı ve Yönetim Kurulu'na selamlar, sayg ılar getirdim. Değerli ba şkanlar ını; ülkemizin içinde bulundu ğu siyasi koşullara bağlı olarak avukatl ık mesleğinin çok yava ş bir gelişme gösterdiği; devletin geçmişinde demokrasi gelene ği olmadığından, genç Cumhuriyeti, hala eksiksiz demokrasiyi ve hukuk devletini kurumsalla ştırma gayreti içinde oldu ğunu hep biliyoruz. 1136 sayıl ı Avukatl ık Kanunu'nun 69 y ılından bu yana, kabul edildikten sonra büyüklü küçüklü a şağı yukarı 16-17 değişikliğe uğradığını ve 2001 y ıl ında kabul edilen 4667 say ılı yasayla devrim niteliğinde pek çok değişiklikler yap ıldığını yine hepimiz biliyoruz. Ancak "bağınısız yarg ı, hukuk devletinin güvencesidir" yargısında müttefikiz, aksini kimse iddia edemez. Yarg ının bağıms ızlığı da ancak adil, güvenli ve makul sürede yarg ılanmanın gerçekleşmesiyle sağlanabilir, bu konuda da müttefikiz. Adil yargılanma hakkının gerçekleştiğini söyleyebilmek için, yargının kurucu unsuru olan savunman ın ba ğıms ız olmas ı ve etkinliğinin artt ırılmas ı şarttır diyoruz. Ben şahsen avukatlar tarafından savunma görevinin bugünlerde ba ğıms ız şekilde yap ılabildiğine kat ılam ıyorum. Meslekta şlar ımdan gelen ak ınmalardan özetle söz edeceğim. Bildiğiniz gibi, devlet güvenlik mahkemeleri a ğır ceza mahkemelerine dönü ştü, o hüviyetle görev yap ıyorlar. Halen bu mahkemeler, s ıra d ışı bir uygulama içerisindedirler, Adana'da böyle. Savunmay ı ve onu serbestçe temsil hak ve yetkisi bulunan avukatlar ı hiçe say ıp, yargının vazgeçilmez unsuru savunmay ı "olmasa da olur" gözüyle görmektedirler. Türkiye Barolar Birli ği tarafından 7-8-9 Temmuz günlerinde gerçekle ştirilen "Savc ıl ık" konulu toplant ıda bu kurum için gerekenler söylendi ğinden, ben sadece bir k ısım savc ılar ın halen savunma hakkını engelleyerek suç işlediklerini, uydurma gerekçelerle CMK'n ın 153/2 maddesi uyar ınca mahkemeden k ısıtlama karar ı alarak müdafilerin dosya incelemelerine, örnek almalar ına engel olduklar ını, 4 ay, 6 ay, 10 ay gibi sürelerle dava açmay ıp tahkikat evrakın ı bekleterek adil yargılanma hakk ını ihlal ettiklerini, avukatlar ın müvekkilleriyle yapt ıklar ı telefon görü şmelerini hakim karar ı olmadan CMK 24

ON İ K İ NC İ BARO BAŞ KANLARI TOPLANTISI 135/2 ve 136. maddelerine ayk ırı şekilde dinleyerek ihlal ettikle- ISMET rini, savunma hakk ını engellediklerini ve özel hayat ın gizlili ğine ALTU'UN ilişkin Anayasan ın 20. maddesini ihlal ettiklerini meslekta şlar ın KONU ŞMASI başvurular ı nedeniyle bilmekteyim. Adana Barosu olarak, bu konularda gerekeni yapt ık. Gerçekten Adana'nın Kozan ilçesinde bir savc ı, bir cinayet dosyasında iki avukat arkada şımız ın telefonlar ını dinlemek suretiyle bu haklar ını ihlal etmi ştir. Gerekli ba şvurularda bulunduk, mahalline giderek, Adana Barosu Yönetim Kurulu'yla birlikte Kozan'a giderek ba şsavc ıyla, savc ıyla görü şmeler yaptık, delilleri toplad ık, Hakimler ve Savc ılar Yüksek Kurulu'na ve Adalet Bakanl ığı'na intikal ettirdik. Soru şturma ba şlad ı, devam ediyor. Sanıyorum Diyarbak ır Barosu'nda da böyle bir olay ya şanmıştı, bas ından hat ırl ıyorum. Bu tür engellemelere ra ğmen, savunma kurumunun bağınıs ızlığını ve etkinliğini sağlayabilmek, biz hukukçular ın sağlam hukuk bilgisiyle donanıml ı olarak mücadele etmemizle mümkündür. Hukukçu kalitesinin dü ştü ğü, bunun eğitimden kaynakland ığı herkesçe bilinmektedir. Personel azl ığı, mahkemelerin say ısının yetersizliği, yak ın ılan diğer konular aras ındad ır. Herkesçe bilinen gerçekler olmas ı nedeniyle, geçen y ılın değerlendirmesi üzerinde fazla durmayaca ğım. Gelelim en büyük derdimiz olan CMK kapsam ında vekil ücretlerinin ödenmemesi konusuna: Biz Adana Barosu olarak, Türkiye Barolar Birli ği'ne "Birliğimize" güven duymak istiyoruz değerli başkanlar ım. Biraz önce Say ın Ba şkan ım, 'ad ı m ız gibi birliktelikler yaratmak istiyoruz, o ıı iyetteyiz" dediler. Ama ben, Barolar Birliği'nin birliktelikler yaratt ığı inanc ında değilim. Kusura bakmas ınlar, bu konuda kendilerini ele ştirmek istiyorum. Beceriksizlik demek istemiyorum, ama bu konuda bir hata varsa, Barolar Birliği bunu düzeltmek zorundad ır. Şayet bireysel hareket etme kurtulu ş yolu olsayd ı, pek çok baro, bugüne kadar bunu dener ve ba şar ırd ı. Başta Mu ğla, İzmir, Bursa barolar ı bunu denediler, ama bireysel davranışın çözüm getirmedi ğini gördüler, kararlar ından dönmek zorunda kald ılar. Türkiye Barolar Birliği ne yapt ı? Say ın Birlik Başkan ı, Say ın Genel Sekreter, Say ın Sayman, kendisini arayan barolara -ki ben isti şare ettim baro 25

ON ikinci BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI ismet ba şkanlarımla, oradan biliyorum- "Vallahi Ba şkan, şu kadar baro ALTU Ğ'UN eylem yapma eğilimi gösterdi, şu kadar bora da 'bekleyelim, görelim' KONU ŞMASI dediler. Sizin tercihiniz neyse, her baro istediğini yapmakta özgürdür" bizi başlar ından savd ılar. Evet, Barolar Birli ği'nin barolar üzerinde yasal bir yapt ırım gücü yok, bunu kabul ediyorum. Fakat koordinasyon görevini görmesi gerekti ğine de inanıyorum. Biz Barolar Birli ğinin alacağı bir karara uymak durumunda olacağımızı dü şünüyoruz. Zaten Barolar Birli ği'nin de yasaya aykırı bir durumu bize tavsiye etmeyece ğine de inanıyoruz. Bu münasebetle koordinasyon görevini yerine getirmedi ği kanaatindeyiz. Bireysel tercih, gerek siyasi görü ş, gerek yöresel bask ı ve ihtiyaçlar nedeniyle değişken olabilir. Ama Türkiye Barolar Birliği'nin mant ıklı bir tercihi ve yol gösterici karar ı, biz barolar için uyulmas ı gerekli bir karar olarak değerlendirilecektir. Türkiye Barolar Birliği'nin yapmas ı gereken i ş, bize göre bu konuda çözüm olarak gördü ğü en hukuki, en do ğru, en sağlıklı, en makul olan yolu önermek, bu konuda bir karar vermekti. Barolar Birliği böyle kararl ı bir tutum sergileyemedi. Say ın Başbakan' ın m ı, Adalet Bakan ı'nın mı veya Ba şbakan' ın özel kalem müdürünün mü etkisinde kal ındı, onu biz bilemiyoruz. Bildi ğimiz tek şey, kendileri de ifade ettiler, 1 Nisan'dan itibaren yakla şık 45 gün süreyle Hükümet'ten bir randevu alamad ıklarını biliyoruz. Ayr ıca uzun zamandan beri demeyece ğim, ama herhalde bir hafta-lo günden beri tart ışılan "yönetmelik mi, yönerge mi?" hususuna da bir açıklık getiremediler. Ancak bugünkü aç ıklamalar ı bizim için yeterlidir diyoruz. Ne yapmal ıyız? Bu hatalar ı bir tarafa kaydetmek durumunday ız. Bireysel kurtulu ş yolu yerine, topluluk için toplu halde kurtulu ş yolu aramal ıy ız. Kahramanlar arayaca ğımıza, toplu olarak bir şeyler yapmak zorunday ız. K ısa, geçici çözümler çözüm olamaz. Gördük, 9 May ıs tarihi için eylem karar ı al ınd ı; Hükümet, Adana tabiriyle 20 trilyon att ı, sustuk. Yine öyle yapmak istemiyoruz. E ğer Türkiye Barolar Birliği, Adana deyimiyle "arkadaş, kusura bakmay ın, biz bu i şi kotaram ıyoruz" gibi bir söz söyleyecek olursa, biz ba şımız ın çaresine bakacağız. Zaten edindiğim 26

ON ik İ NC İ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI bilgiye göre pek çok baro, bölge bölge örgütlenmiş durumda ISMET veya örgütlenme gayreti içindeler. Biz de birkaç baro örgütlenir, gereğini yapar ız. Adana Barosu olarak, bu olaya tepkili ve kat ılımc ı olmak, mesleğimiz için, hak ve adalet için sorumluluk ve riskler almak gerektiğine inan ıyoruz. Hesap sormal ı, hakkımız ı toplu olarak aramalıyız diyoruz. Kısaca, Hükümet yine 20 trilyon gönderdi. Bu İstanbul'a bile yetmez, öyle biliyorum. Benim Baroma da acilen 2 trilyon laz ım. Gelen para makul şekilde da ğıtıls ın, bu para olsa olsa bizi 10 gün-15 gün idare eder. Hükümet, aral ığın sonunda paran ın ödeneceğini söylüyor. 0 halde bir hafta-on günlük bir süre sonunda saptanacak bir tarih için eylem karar ı al ınmal ı ve tüm alacaklar ödenmedikçe eylem karar ı ertelenmemelidir diye düşünüyoruz. Ben cuma sabah ı Ankara'ya geldim. Buraya vas ıl olduktan sonra, baromdan acil bir telefon ald ım. Ceyhan Adli Müzaheret Başkan ı, 44 imzalı bir dilekçeyle Baro Ba şkanlığına müracaat etmi ş. içeriğini okudular; Say ın Birlik Genel Sekreteri'nin önerdiği şekilde CMK'da görev alan arkada şlar ımın istifa edeceklerini bildiriyorlar. Ben kendilerinden rica ettim, 22 Temmuz günü Baro Başkanlar ı Toplant ısı'ndan ç ıkacak sonuca göre hareket etmenin uygun olaca ğını ifade ettim. Şimdi arkadaşlar ım, buradan ç ıkacak kesin bir karara göre hareket edecekler. Niyetleri de şudur ve ben de onay vereceğim, destek verece ğim: Ceyhan'da 44 avukat var, bundan 23-24 tanesi CMK'da görev almaktad ır. Görev alanlar ın hepsi CMK listesinden istifalar ım verecekler. Ne yap ılacakt ır? Orada görev alan bulunmay ınca, Adana Barosu'na müracaat edeceklerdir. Yaz ışmalar bir hafta-on gün sürecektir ve 24 saatten fazla gözalt ı süresi olamayaca ğına göre, s ıkıntı başlayacakt ır. Biz şahsen burada ç ıkacak olan karara göre hareket edeceğiz. Fikrimizi, niyetirnizi söyledik. Kesin bir sonuç al ınmad ıktan sonra, Adana Barosu eylem konusunda kararl ıdır. Dinledi ğiniz için, sabr ınız için teşekkür ederim. Av. Güne ş GÜRSELER: Teşekkür ederiz Say ın Başkan ım. Batman Barosu Ba şkanımız; buyurun. AIJU Ğ'UN KONU ŞMASI 27

ON İKİ NC İ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI LEKER İYA Av. Zekeriya AYDIN (Batman Barosu Başkanı): Efendim, AYDIN'IN biz daha önce CMK sorunuyla ilgili olarak topland ık ve gerçek- KONU ŞMASI ten beni sonuç itibariyle heyecanland ıran güzel gelişmeler ya şamıştık. Ülkenin bütün barolar ı, sorunun belli noktalar ında uzla ş- mışlard ı ve ortak kararlar al ınmıştı, birlikte hareket etme karar ı verilerek ayr ılmışt ık. Fakat sonraki geli şmeler gerçekten böyle olmad ı, yani felsefi kodumuzu bir kere net koymu ştuk ve Barolar Birliği dahil, hepimiz burada uzla şmıştık. Bu kurum, adil yarg ılanmanın olmazsa olmaz ıdır; bu kurum, bu ülke insan ının hukukudur ve bu çaba, o hukuka sahip ç ıkma çabas ıdır, bu konuda da uzlaşmıştık. Bunun için bütün gerekenler yap ılacakt ı ve ilk defa bütün barolar bu konuda hemfikir olmu şlard ı. Bu sorun, Mersin Barosu'nun tek ba şına sorunu olabilir mi; bu sorun, Adana Barosu'nun tek ba şına sorunu olabilir mi; mümkün de ğil. Bu sorun, yasal düzenlemeleri gerektiren, mant ık değişimlerini gerektiren, e ğitim programlar ını gerektiren bir sorundu ve böyle bir iddiayd ı ve biz bunu 3 alt ba şlık altında formüle etmi ştik, "Sonuç Bildirisi"nde bunlar formüle edilmi şti. Zorunlu müdafilik, adil yargılanmanın bir kurumudur, zorunlu bir kurumudur, bu kurumdan asla geri ad ım atılmayacakt ır. Bunun yürüyebilmesi için, etkili halde olabilmesi için, avukatl ık asgari tarifesi uygulanacakt ır ve haziran ay ında haz ırl ıksız olarak yürürlü ğe konulan yasa nedeniyle fon aç ığı tamamlanacakt ır. Fon kayg ıs ı, barolar ın kayg ısı olamaz de ğerli meslekta şlarım. Bu ülke, adil yarg ılanmay ı benimsedi ğini deklare etmi şse, bu Meclis yasas ını ç ıkarmışsa, yürürlüğe koymuşsa, onun gereğini yapmak zorundad ır. Israrla alt ı çizildi; bu toplumun karşısına, bu ülkenin kar şıs ına fon sorunu olarak ç ıkılmayacaktır. Ancak geli şmeler gerçekten bu şekilde olmad ı. Dilerim bundan sonras ı bu şekilde devam etmeyecektir. Elbette ki şisel baro çabalar ı, s ıkıntılar ı filan tamamen anla şılır şeylerdir; fakat bu sorun gerçekten çözülecekse, hep birlikte çözülecektir. Münferit tutumlarla, münferit davran ışlarla bu sorunu çözme ihtimali hiç bulunmayacakt ır, gerisi sadece popülizmdir. Gündemimizin bir di ğer sorunu, haz ırlanacak olan Avukatlık Yasası'yla büyük oranda çözüm bulacak sorunlar noktas ında bir şeyler payla şmak istiyorum değerli meslekta şlar ımla. 28

ON İ Kİ NCİ BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI Değerli meslektaşlar ım; Adana Barosu Ba şkan ı'n ın giri ş İ EKERIYA cümlesine tamamen kat ılıyorum. Tarihe bakt ığımızda, 200 y ıl- AYDIN'IN d ır reformlar yapan, birey-toplum-devlet ili şkisinde bir türlü hukukun verilerini referans olarak oturtamam ış bir gelenekten geliyoruz, bu do ğru ve bu gelenek bizim mesle ğimizi de mutlaka etkilemi ştir, bu da doğru. Onun için bir s ınav geliyor ve bu sınav, sistemin insan eleme metodu olarak önümüze konuluyor ve biz de o dönem Batman Barosu ve di ğer pek çok baro, bunun altını ısrarla çizmemize ra ğmen, bu s ınav gündemimize geldi ve sorun olarak durdu. Bizim önerimiz, bu s ınav mutlaka, ama mutlaka stajdan önceye çekilsin. Çünkü staj ı tamamlay ıp barosundan başar ı belgesini alan adam s ınava tabi tutuluyor. Barosu buna kefildir, "bu avukat oldu" diye, "staj ını başar ıyla tamamlad ı " diye belge verdikten sonra, ba şka bir makam ın s ınav ını diyalektik mantık aç ıs ından çok çeli şkili buluyorum. Mutlaka s ınav ın önceye al ınmas ı lazım. Bir diğer sorumlulu ğumuz; kalitedir hedefimiz, adam eleme değildir. Eğer meslek kalitesini artt ıracak bir rol verilecekse bu s ınava, mutlaka barolar nezdinde avukatl ık akademisi kurulmal ıdır. Gelişmi ş modeller, s ınav ı uygulayan modellerin tamam ında bu vard ır. Avukatl ık akademileriyle hem meslekiçi eğitim tamamlanmal ıd ır, hem staj tamamlanmal ıdır. Adalet Bakanl ığı, hakim ve savc ılar eğitim programını yasa değişikliğinden sonra izlerken gerçekten üzüldüm, biz o tempoya yeti şemedik. Avukatl ık akademisini bu düzenlemelerden sonra zorunlu görüyorum. Zamanınızı daha fazla almak istemiyorum. Geçen toplant ı- mızda da ısrarla bir duruma, biraz da belki duygusal, biraz da belki gerçekten -değerli Barolar Birliği Ba şkanı'nın da konu şma sonras ı tanımıyla- yan ık bir tarzla bölgedeki geli şmelere dikkat çekmek istemi ştim. Say ın Başkan da bu konuda baz ı değerlendirmeler yaptı. Ben asl ında bu değerlendirmelerin, ülkemizde değerli Adana Barosu Ba şkan ı'n ın tespitinin niçin olmad ığını da paylaşmak istiyorum. Değerli Barolar Birli ği Başkan ı son derece hayati konulara parmak bast ı, gerçekten te şekkür ediyorum. Not almaya çal ıştım, Şemdinli iddianamesinin gerekçesini önerdi, ki çok do ğru 29 KONU ŞMASI

ON iki NCi BARO BAŞKANLARI TOPLANTISI LEKERIYA bir öneridir, bu ülkenin her hukukçusu o gerekçeli karar ı oku- AYDIN'IN mal ıd ır. Gerekçede sorunun 2-3 astsubay ın eylemi olamayacağı, KONU ŞMASI bu ülkede hukuk d ışı daha güçlü, daha üst olu şumlar ın olduğu vurgusu son derece önemliydi, bunu özellikle belirtmek istiyorum. "Amerika'n ın İsrail'le ili şkisi çifte standart" tanımına tamamen kat ılıyorum, ama ayn ı çifte standard ın içine dü şmesini de gerçekten hayretle kar şılıyorum. Bu ülke, 25 y ıld ır şiddet metoduyla kendi sorunlar ını çözmeye çal ıştı ve 200 y ıll ık tarihinde reformlar yapmaya çal ışt ı. Değerli meslektaşlar ım; hukukçuyuz, toplumsal sorunlar ımız bize aittir, bunda herkesin samimi oldu ğuna dair en ufak bir ku ş- kum yoktur. Ancak 200 y ıldır sorunlar ını çözememiş tek ülkeyiz. Nedeni ne? Nedeni, sorunlar ımıza iki farkl ı bakış yöneltilmi şti. Birisi, egemen olan bakıştır, oligar şiktir, yönetendir, ç ıkar ili şkisi içindedir, mutlaka değerlendirmeleri bizden farkl ıdır, sade vatanda ştan farkl ıd ır, muhatab ından farkl ıdır ve bu oligarşik yap ı sürekli kar şımıza iki şekilde ç ıkmıştır: "Eğer farkl ıysa bölücüsiin, eğer vicdan ve inanç özgürlüğünü savunuyorsan mürtecisin.." Değerli meslekta şlar ım; bu ülke, hukukunu elbirli ğiyle olu ş- turmal ıd ır ve bu hukukta as ıl belirleyici olan bu kurumlar olmal ı- dır ve barolar ın geleceğe dair gündemi olan bu k ısmın bu dönem ele al ınmas ı benim önerimdir. Barolar Birliği olmak üzere, barolar ımız olmak üzere, ülkemizin her sorununu birey-toplum-devlet ilişkisinde 200 y ıldır sadece reform girişimi aşamas ında kalmış olan bütün sorunlar ını objektif, hukukun ve adaletin belirledi ği vicdanla ele almal ıy ız; yoksa toplumumuz k ırıl ıyor. Daha üç gün önce Batman' da bir pusuda hayat ını kaybeden bir polisin cenazesine kat ıldım. 7 ve 4 ya şındaki iki çocuğu çığlık çığlığaydı. Hangi egemenlik bunu telafi edecek de ğerli meslektaşlarım, hangi iddia, hangi değer? Yine daha bir hafta önce bir aile bana ba şvuruyor ve diyor ki, "benim effladiiii sağ yakaland ı, kulaklar ı parçaland ı " ve bu ülkenin bas ınında fotoğraflar yay ınlanıyor. Değerli meslektaşlar ım; bu ülkenin vicdan ım olu şturmal ıyız. Adalet, 200 y ıllık çabalara ra ğmen vicdan ına yabanc ılaştırıldı, s ırf oligarşi ad ına, s ırf egemenlik ad ına, s ırf hegemonya 30