Yaz aylarýný bitkin bir aðaç gibi geçirmiþtim. Serüvenci bir aðaç. Annem yaz boyunca

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Yaz aylarýný bitkin bir aðaç gibi geçirmiþtim. Serüvenci bir aðaç. Annem yaz boyunca"

Transkript

1 F a r u k D u m a n Çatý Yaz aylarýný bitkin bir aðaç gibi geçirmiþtim. Serüvenci bir aðaç. Annem yaz boyunca domates tepsilerinin baþýnda nöbet tutmuþ, gözümde korkusuz bir süvariye dönüþmüþtü. Kalesinin önünde, gururla. Ben de aðaçevimin tepesinde oturup. Tek gözlü bir kertenkele gibi uyuklamýþtým. Böyle zamanlarda ben kýlýcýmý çeker, düþmanýmý ansýzýn yere çalardým. Bunda annem domates tepsileriyle neredeyse bütünleþir, elinde ince uzun bir kaþýk, kendi denizini köpükler içinde býrakýrdý. Güneþi kollardý bir yandan da. Güneþ gökyüzünde bir hacýyatmaz gibi dolaþýr. Yapraklarýn arasýnda ýþýldardý. Gece yarýsý yaðan o yaralý yaðmurdan kalýrdý sanki, þýpýrtýlar içinde. Yapraklarýn ucundan damlardý. O zaman bu damlalar ipek böceklerini de sýrtlanýr. Böcekler annemin iflahsýz tepsilerine düþerdi. Kaynayarak düþerdi hem; güneþin kýzgýn kýlýçlarýyla parça parça. Sonra domatesin o tatlý denizine. Gerçi annem salçasýna ipek böceklerinin karýþtýðýný bilmezdi. Uzak memleketler gibi kokardý salça. Ama yaprak uçlarýndan kimi zaman. Kertenkeleler de damlardý bu tepsilere. Kimi aðaç kovuklarýnda saklanýrdý bunlarýn. Kimi evlerin çatýlarýndan sarkar. Bunda kýþ mevsiminin buzdan kýlýçlarýna benzerdi. De tepside yüzmeye çalýþýrlardý. Köpüðü köpük bilirlerdi; ama çok geçmez, devasa kýskaç ele geçirirdi onlarý. Masanýn ucunda bir elmakurdu gibi söylene söylene. Nöbetçinin elinde hendeði boylarlardý. Ama bu binde bir olurdu tabii. Sonra annem yine tepsi baþýndaki nöbetine döner, salçasýný karýþtýrmaya devam ederdi. Tepsinin içinde yükrüþürdü domates. Ben bunda yine aðaçevimde olurdum. Yapraklarýn gölgesi yüzümde çýrpýnýrdý. Sýkýntýyý uzak bir atlýya benzetir, toz bulutunun gittikçe uzaklaþtýðýný düþünürdüm. Günümü, akasyama týrmanýr, aðaçevimin altýn kollarýnda geçirirdim. Gerçi bana serüvenler vaat etmiþ bu ev düþmandan azade idi. Yastýklarýmla þemsiyemi yüklenerek çýkardým ÝMGE ÖYKÜLER YIL 1, SAYI 2, NÝSAN-MAYIS

2 FARUK DUMAN oraya. Bu gururlu, devasa aðaç burada, okyanusun bu tuzlu kýyýsýnda korkusuz bir nöbet eri gibi kök salarak kollarýný iki yana açmýþtý. Sanki bir okyanus saldýrýsý; evin önüne geçerek kaþlarýný çatmýþ, denizlerin uzak gemilerini, iþ edinmiþti gözetlemeyi. Ben de yukarýdaki gizli aðaçevimde gözlerimi kýsarak ufka bakardým. Bunda aðaç gýcýrtýlar çýkararak sallanmaya baþlar, rüzgâr celladýn kýrbacý gibi yüzümü döverdi. Yelken bezi patpatlar çýkararak gerilip açýlýr, yaðmur yeri dövdükçe yerden toprak deðil, þarap kokusu yükselirdi. O vakit dönüp kýyýdaki eve bakardým. Titrek ýþýklar belirirdi pencerelerde. Derken kahkahalar yükselir, þarap kokusu bu garip kahkahalarla birleþince evin alnýndaki yeni tabelayý açýklardý: JOHN SILVER'ÝN YERÝ. Çok geçmeden barýn kapýsý açýlýr, geceyi orada içerek geçirmiþ bir korsan eskisi çýkardý içeriden. Yüzünü seçemezdim ama o tek bacaðýyla usul usul uzaklaþýr, yaðmura karýþýp giderdi. Yaðmur, bir at yarýþýdýr. Ben böylece aðaçevimin gýcýrtýsý içinde bir baþýma kalýr, çevremde beni oyalayacak bir baþka þey arardým; yaðmurdan, sisten ve rüzgârdan baþka. Babam, devlete baðlý bir fabrikada çalýþýrdý. Ben sabah vakitlerinin þen kahvaltýlarýna katýlabilmek için onunla birlikte kalkar, yüzümü bahçedeki tulumbada yýkardým. O sýrada babam kravatýný baðlamakla meþgul olurdu. Annemse nasýlsa çok kýsa sürede, neredeyse okuyup üfleyerek hazýrladýðý kahvaltý masasýnýn baþýna geçerek bizi beklerdi. Kuyu neredeyse bir buz yuvasýydý; kahvaltýya baþladýðýmýz zaman yüzüm soðuktan kýzarmýþ olurdu. Yüzümü çayýn buharý ile ýsýtýrdým, babam kalkýp zeytinyaðýný getirir, bunun içine karabiber ekerek limon sýkardý. Annemse yaz kýþ sofradan reçel kavanozlarýný eksik etmezdi. Sonra ben gidip aðaçevime týrmanýrdým. Aðacým sallanmaya baþlar, babam evden sabah mahmurluðuyla çýkarak yaz sabahlarýna özgü sisin içinde kaybolup giderdi. Yaz aylarýný bitkin bir aðaç gibi geçirmiþtim. Eylül ayýnda hava bozmaya baþlamýþ, rüzgârýn içinde yaðmur kokularý belirmiþti. Ama kýþ aylarýný aðaçevimden uzakta geçirmek düþüncesi, benim, olsa olsa, kâbusum olabilirdi. Heyulam. Annem cennetmekân, bana ne heyula hikâyeleri anlatmýþtý. Hayal kýrýklýðýna uðramýþ bu eski zaman beyleriydi. Kimi bir aðaç kovuðunu yurt edinmiþ, kimi çadýrýný izbe kömürlüklerle karanlýk maðaralara kurmuþtu. Kimi elektrik direklerinin çevresinde dolanýp durmuþ, kimi her kapý arkasýnda yüz yýl dinlenmeye mahkûm edilmiþti. Ulan, demiþti bana -o vakit aðaçevime bir çatý yapmaya karar vermiþtim- akasya heyulasý mý olucan? Bir akasya heyulasý. Yerle baðýný koparmýþ bir eski dünyalý; sonra, yaðmur denen kýþ belasý kendi bayramýný ilan etmiþ, su evimizin oluklarýndan akmaya baþlamýþtý. Bir sabah korkunç bir gök gürültüsü ile uyanýnca çatýnýn zamanýnýn gelip de geçmekte olduðunu anladým. Pencerenin buðusunu sildim, su bahçeyi bir bostan gölüne çevirmiþ, 20 ÝMGE ÖYKÜLER YIL 1, SAYI 2, NÝSAN-MAYIS 2005

3 ÇATI yapraklar aðaçlarda yumuþamýþtý. Kalkýp yüzümü yýkadým, yaðmurluðumu, çizmelerimi giyinerek dýþarýya çýktým. Gidip halat merdivenimin yardýmýyla akasyaya týrmandým. Yastýklar su içinde kalmýþ, ev su çekmiþ, tahtalar ýslanýp þiþmiþti. Aþaðýya bakýnca yine JOHN SILVER'ÝN YERÝ'ni gördüm. Hava kararmaya yüz tutmuþ, pencere camlarýnda kýrmýzý ýþýklar belirmiþti. Konuklara -barýn daracýk odalarý gelip geçen yolcularýn konaklamasýna açýlmýþtý nicedir- hizmet etsin diye Julia adýnda genç, iri yarý bir kýzý iþe almýþlardý. Julia'nýn sesi geliyordu; kadýn orta yaþlý serüvenci erkeklerin gönlünü hoþ tutmada ustaydý anlaþýlan. El ayak çekilince yabancýlardan biri geminin halatlarýný çözmüþ olacak; aðaçev sallanmaya baþladý. Yastýklarý kucaklayýp aþaðýya bakýnca gerçek bir heyula gördüm. Heyula benim zamansýz hareketimle dengesini yitirdi, kuleden aþaðýya düþtü. Hançerini diþlerinin arasýna sýkýþtýrmýþtý. Evin arka tarafýnda sýrt sýrta iki odacýk yapmýþtýk babamla. Birini kümes, birini kömürlük olarak kullanýyorduk. Kömürlüðün bir yaný hareket alanýmýzdý, öbür yanýysa doluydu týka basa. Bir çatý için gerekli her þey vardý orada. Bu yüzden kömürlükteki tahtalarla muþambayý aðaçeve taþýyacaktým, ama yaðmurun dinmesini bekleyecektim önce. Eve gidip yastýklarý annemin çamaþýr sepetinin içine koydum. Sonra oturdum pencere kenarýna. Hava iyice kararmýþtý. Tutsaklýðýmýzýn deðerini bilmemiz gerekir. Kimi zaman doðanýn ya da kötü ruhlarýn saldýrýsýna karþý bir sýðýnak ararýz. Kar, böyle bir sýðýnak olabilir. Karda ne güzellikler saklý ayrýca; bunu orada, o yaðmur uykusunda görmüþtüm; kar kurdu rüyasýydý bu. Kar kurdu, eski kar yýðýnlarýnýn içinde göveren bir kurtçuktu. Karýn doðurduðu bu kurtçuk çýð altýnda sanki soluk almaya baþlar, ansýzýn kýpýrdayýp açýlýrdý. Bir parmak büyüklüðünde, beyaz, boðum boðum bir kurtçuk. Bu zararsýz, tuhaf hayvan uykusundan uyanýp da kendi kýsa ömrünü yaþamaya baþladýðý zaman, ýrktaþlarýný görebilmek için kar altýnda yol almaya baþlar. Karda kendi büyüklüðünde tüneller açarak ilerler. Geride kesiþen, birbiri içinde çoðalan, bir araya gelip büyüyen labirentler býrakýr. Ama geçtiði yerlerde kendinden parçalar býraktýðýndan olacak, tünellerin içinde baþka kar kurtlarý türemeye baþlar. Kýþ uzun sürerse, ayak izinden yoksun yerlerde bu kurtlar büyür, kimisi bir kol büyüklüðüne de ulaþýr hatta. Kýzaðým bir kar çukuru felaketine uðradýðý zaman kendimi ansýzýn kar altýnda bulmuþtum. Devasa bir çukura gömülmüþ. Ama Allah'tan umut kesilmez. Kurtarmýþtým canýmý. Orada bir kar kurduna rastlamýþ, hayvaný cebime koyarak eve getirmiþtim. Ama eridiðinden, kimse görememiþti onu. Hayýrdýr, demiþti annem, kötü bir haber gelecek herhalde, ama asýlsýz çýkacak. Uyandýðýmda yaðmur hâlâ yaðýyordu. Kýþ baþlangýcýnda bu kadar yaðmur görülmüþ þey midir? Hava ansýzýn buz kesmeye baþlar, ayaz insanýn yüzünü yakar, sonra kar gelir. Çatýyý kömürlükte yapar, sonra halatlar yardýmýyla yukarýya çekerim, diye düþündüm; çýktým dýþarý. ÝMGE ÖYKÜLER YIL 1, SAYI 2, NÝSAN-MAYIS

4 FARUK DUMAN O, hâlâ oradaydý. Ýyice zayýflamýþ, kümese sýrtýný vermiþ, kirli yorganýnýn altýnda titriyordu. Ocaðý yakmana yardým edeyim mi, diye sordum. Evet, dedi, soðudu iyice. Gazlý sobayý tutuþturdum, tabureye oturup onu izlemeye baþladým. Sakallarý uzamýþtý. Saçlarý da öyle. Uzadýkça kývýrcýklaþmýþtý. Konuþmakta güçlük çekiyordu. Böyle zamanlarda onun gizli kalmýþ bir gelin; olduðunu bile düþünüyordum. Bunda gelinlerin saklandýðýna, kendilerini ele veren bir durum karþýsýnda da sözcükleri yan yana getirmekte zorlandýklarýna inanýrdým. Kömürlük gelini de böyleydi iþte. Taburenin altýndan su sesleri gelmeye baþlayýnca ürktüm, ama babamýn buluþu geldi aklýma; bu küçük kulübeye temel yapamayacaðýz, hiç deðilse ayak yapalým, demiþti. Tavuklar için de iyi olmuþtu bu. Kulübeler yerden iki karýþ yüksekte duruyordu. Suyun akýþýný görüyordum. Kýþ geliyor, dedim geline, delikleri kapatalým, yoksa ýsýnamazsýn. Gerek yok, dedi gelin, zaten yakýnda gideceðim buradan. Deyince yorganý baþýna çekti. Uzamýþ sakallarý kirli örtünün altýnda kaldý. Sonra daracýk sedirinin üstünde sýrtýný döndü bana. Çok yorgunum, dedi, kestireceðim biraz. Yaðmur yaðýyordu. Benim bir çatý yapmam lazým, dedim. Kümesten tavuklarýn sesi geliyordu. Kanat seslerini duyuyordum. Sonra horozun vakitsiz ötüþünü. Çok sürer mi, diye sordu gelin. Yardým ister misin? Sonra güçlükle doðrulup kollarý sývadý. Geleli çok olmamýþtý, ama onun burada yaþlandýðýný düþünüyordum. Çatý bir buçuk metre büyüklüðünde olacak, dedim. Ev çatýsý gibi olursa daha iyi olur -yani eksik üçgen. Dýþýný da muþambayla kaplayacaðýz. Sonra durup onun gergin bekleyiþini izledim. Hareketlerinde bir sürü gariplik vardý. Çekingen gelin. Korkusu, kararsýzlýðý, soluk alýþýna yansýrdý. O vakit kesik kesik solumaya baþlar. Baþýndan geçenleri düþünürdü. Ama bunlarý bana söylememiþti. Böyle zamanlarda beleren gözleri gelinin, gözümün önüne ansýzýn gelir, bunda onu bir giz kuyusu zannederdim. Oysa onun o kara, kocaman aðzýydý asýl kuyu. Bu, günde iki öðün yemek taþýrdým ona; çatalý aðzýna götürdüðünde ortaya çýkar, uðultusuyla devasa bir ayýyý hatýrlatýrdý. Kara sakallarýydý onun, kuyunun aðzýnda bir arapsaçý gibi kýrçýllaþmýþtý. Gelin -bir zaman sonra böyle seslenmeye baþlamýþtým ona- bunlar pek umurunda deðildi onun. Babam gece geç vakit, yorgun bir atlý gibi dönerdi eve. At köpükler içinde akasyaya baðlanýr, baþýna geçirilen yem torbasý ile geçip gördüðü yerleri unutsun istenirdi. O zaman yol bozukmuþ, çýkýp geldiði yerlerde tepe tepe üstüneymiþ fark etmezdi. Vakit gece yarýsýný geçer, babam torna sesleri arasýnda deliksiz bir uykuya dalar, at dýþarýda, akasyanýn yanýnda sabaha dek solurdu. Ben onun uyuyup uyumadýðýný bilmezdim. Ama geceleri sanki baþka bir sahibi 22 ÝMGE ÖYKÜLER YIL 1, SAYI 2, NÝSAN-MAYIS 2005

5 ÇATI vardý da bu herkesin uykuya dalmasýný bekler. Sonra gecenin ortasýnda ansýzýn ortaya çýkardý. Adam elinde kamçýsýyla belki bir aðaçtan iner. Usul adýmlarla babamýn sevgili atýna yaklaþýrdý. Uzun, siyah paltosu olurdu üzerinde. Kollarý azrailin kollarýný andýrýr. Parmaklarý devasa birer pençe gibi gecenin içinde asýlý dururdu. Sonra karanlýk bu adam atýn aðzýndaki yulaf torbasýný indirir. Ýpi çözer. Atýn boynunu okþar. Sonra gül aðacýna týrmanýr gibi hayvanýn sýrtýna otururdu. Böylece önce evin çevresinde dönmeye baþlardý. Burnundan ikisinin de buhar püskürür. Atýn karný evin duvarlarýný yalardý. Sonra atlý evin bilmem kapýsýndan, bilmem penceresinden girer, odalarda sabaha dek dolaþýp dururdu. Ben de onun gelip beni bulmasýný. Burnunu alnýma deðdirerek. Saçlarýmý koklamasýný beklerdim. Atlý kýlýcýný çeker, kýlýç havada kutsal bir ýþýltý gibi çýnlardý. Eylül ayýnýn baþlarýnda bir gece silah sesleriyle uyanmýþtýk. Uzakta kurþunlar atýlmýþtý. Sonra ayak tapýrtýlarý, baðýrtýlar iþitmiþtik. Dýþarýya çýkmayacaksýnýz, demiþti babam. Kapýnýn önü. Uzaklaþmak yok. Geceleri de evde, pencerelerden uzak duracaksýnýz. Sonra bize evde nasýl yürüyeceðimizi göstermiþti. Böyle. Örümcek gibi. Sonra akvaryumun baþýna geçmiþti. Balýk, bir törendi onun için. Sanki balýðýn çevresinde ipekten bir að örer. Aðýn arkasýnda huzurla beklerdi. Kimi zaman evin gizli odalarýndan birinde sessizce oturur, babamý akvaryumun baþýnda izlerdim. Kiminde babam dev kavanozun arkasýnda irileþmiþ gözleriyle gülümseyerek anneme bakardý. Gerçi benim durduðum yerden annem görünmezdi ama bilirdim; uzun saçlarýný yüzüne akýtmýþ tarardý. Elinde beyaz bir tarak. O zaman o da saçlarýnýn arasýndan babama bakar. Saçlarýn içinde kýrmýzýlý pembeli balýklar dolaþýr. Arada belli belirsiz yosun yapraklarý boy gösterirdi. Yýkandýktan sonra daha saatlerce tüterdi annem. Üzerinden buhar deðil de sabun kokusu yükselirdi. Sonra bu koku kývrýmlar çizerek odanýn içinde gravürler oluþturur. Kayalýklarýn içinde balýklar için oyuklar býrakarak babama ulaþýrdý. Ama ben orada -sanki günah iþlemiþim- duramazdým daha fazla. Birkaç gün hepimiz yer yataðýnda yatacaðýz, demiþti annem. Ama ikisi yer yataðýna nasýl sýðacaktý, anlayamamýþtým. Çatýyý bugün bitiremeyeceðiz, dedim geline. Yarýn devam ederiz, hem ben gidip yiyecek bir þeyler getireyim sana. Deyince son zamanlarda sýk sýk yaptýðý þeyi yaptý gelin. Konuþmak yerine garip, anlamsýz bir uðultu çýkardý. Bununla ben onun iyice acýktýðýný anladým. Annem nohut piþirecekti bugün. Bulgur pilavý da yapmýþtýr þimdi, bulgur çok bu sene. Hýðð, dedi gelin. Yaðmur sularý kulübenin altýndan akýp duruyordu. Kendimi garip bir köprünün üzerinde hissediyordum. Kapalý bir köprüydü bu. Bir ev köprüsüydü. Sonra kýyýya çýktým. Gidip ÝMGE ÖYKÜLER YIL 1, SAYI 2, NÝSAN-MAYIS

6 FARUK DUMAN geline yemek torbasýný getirdim. Dikkatli ol, dedi annem -her zamanki gibi. Gelin konuþmayý unutuyor, dedim. Hýðð -böyle konuþuyor. Tavuklardan öðrenmiþtir, dedi annem. Pilavý önüne koydum -nohutlar üzerindeydi- gelin aç kurtlar gibi saldýrdý yemeðe. Saldýrdý, bunda hýðð'lar belirginleþti iyice. Sýklaþtý, ben de soluk alamadýðýný düþünerek, yavaþ ye biraz, dedim, boðulacaksýn. Bunu duyunca güldü, çatýnýn yarým kalmýþ inþaatýna bakarak neredeyse hüzünlendi. Yarýna yaðmur diner, dedim ben de, sabah erkenden bitiririz. Sonra ben tutup aðaca taþýrým onu. Nasýl bir aðaç, diye sordu gelin. Bayaðý, dedim. Kocaman bir akasya aðacý iþte. Evin hemen önünde. Üç tane dev gibi dalý var. Üçü de ayrý yönlere doðru uzamýþ. Kulübeyi bu dallarýn üzerine... Kalkýp kömürlüðün deliklerinden dýþarýya baktý. Hava iyice kararmýþ, yaðmurun etkisiyle göz gözü görmez olmuþtu. Gelin sanki o deliklerden dýþarýya çýkabilecekmiþ gibi gövdesini kulübeye iyice yaslamýþ. Parmaklarýný duvardaki deliklere sokmuþtu. Gözleri yetmiyordu sanki. Parmak uçlarý da yetmeyince çenesini dayamýþ. Sakalý tahtalarýn arasýna girmiþti. Aðaç öbür tarafta, dedim. Göremezsin buradan. Burada ne var, dedi. Burasý bir tepe, dedim. Aþaðýda bir asfalt yol var. Sürüyle araba geçer oradan. Yüksek mi, diye sordu. Çok yüksek, dedim. Dönünce yarým kalmýþ yemeðini gördü. Sanki yemek için yeni bir sevinç duydu. Oturup kalaný da silip süpürdü. Bitirince tabaðý ve kaþýðý aldým, torbanýn içine koydum. Çýkarken, dikkatli ol, dedim, yanýp gidersin burada. Gitmem, dedi, söner þimdi o. Ýyi geceler, dedim. Hýðð, dedi. Yaðmurluðumu baþýma çekip çýktým. Tavuklar kuðurdamaya baþlamýþtý. Dýþarýya çýkýnca, neden bilmem, aðacýma yöneldim. Gövdenin yanýna vardým. Halat ýslanmýþ, ama çözülmemiþti. Sanki aðacýmdan çaðrý almýþtým. Yaðmura aldýrmadan halatýma tutunmuþ, bir çýrpýda aðaçeve týrmanmýþtým. Yukarýda her þey bambaþkaydý. Uzakta, yüksek binalarýn, ýþýklý direklerin olduðu yerde þimdi belli belirsiz, soluk bir ýþýk görülüyordu. Sanki ay yeryüzüne yaklaþmýþtý. Ben de yükseldikçe. Yüzüme rüzgârýn kýrbacý inmiþti. Denizin tuzu gözlerimi yakýyordu. Erken sayýlýrdý; akþamüzeri babam -artýk sokakta da böyle yürüyorduiki büklüm gelmiþti eve. Sinerek, neredeyse elleriyle yeri yoklayarak. Bir zaman böyleydi. Kapý açýlýnca içeriye bir örümcek gibi girer. Bizi yakalayacaklar. Bizi de oraya götürecekler, derdi. Sanki saklanmýþýz. Oysa JOHN SILVER'ÝN YERÝ onun için epey güvenli sayýlýrdý. Barýn küçük pencerelerinde Julia'nýn turuncu ýþýklarý yanmaya baþladýðý zaman girip taburesinde oturur. Caný isterse tatlý romunu içerdi. O zaman Julia upuzun saçlarýný geriye atarak konuðunun gözlerinin içine bakar. Ona hanýn gizli güzelliklerinden söz ederdi. Dalgalar vurunca direðin tepesinde sallanmaya baþladým. Ufukta en ufak bir kýpýrtý bile yoktu. Zaten olsa olsa karanlýðý görecektim. Bu havada okyanusa açýlmak delilik olurdu. 24 ÝMGE ÖYKÜLER YIL 1, SAYI 2, NÝSAN-MAYIS 2005

7 ÇATI Kaptanýn beni buraya niçin hapsettiðini düþündüm. Düþününce aþaðýya, JOHN SILVER'ÝN YERÝ'nin pencerelerine baktým. Barýn üst katýnda yan yana üç oda vardý. Bu taþ odalardan birinde þimdi titrek bir mum alevi belirmiþti. Pencerede bir gölgenin bir taraftan bir tarafa geçtiðini gördüm. Gölgenin elinde bir hançer vardý. Görünce korkuya kapýldým. Julia'nýn sesini duydum. Sonra halatýma tutunarak aþaðýya kaydým. Dalgalar gemiyi bir beþik gibi sallýyordu. Rüzgârýn kýrbacý yüzümü yara etmiþti. Gidip kaptana haber vereyim, dedim. Barýn önüne geldiðim zaman, hanýn uzaktan ne kadar küçük göründüðünü anladým. Tabelayý okumak için baþýmý iyice kaldýrmam gerekti: JOHN SILVER'ÝN YERÝ'ne girince kaptaný barda oturur gördüm. Sanki dört bacaðý vardý kaptanýn, yere öyle saðlam basmýþtý. Julia ise barýn arkasýndan uzanarak kaptaný bir ahtapot gibi sarmýþtý. Gidip karþýsýnda telaþla durdum ve ona yukarýda bir hançer gölgesinin dolaþmakta olduðunu söyledim. Kaptan kýrmýzý gözlerini çevirerek bana Julia'nýn kollarýnýn arasýndan baktý ama, anlaþýlmaz sesler çýkardý. Sonra tilki ile ilgili rüyayý gördüm. Zamanýn birinde avýný karanlýk ormanlarda deðil de köylülerin kümeslerinde arayan bir tilki varmýþ. Babam bu gençlik anýsýný anlatmaya bu cümleyle baþlardý hep. Ona göre tilkinin kolaycýlýðý, bu hikâyenin ana fikriydi. Zaten böyle bir kolaycýlýk olmasaydý, böyle bir deney, böyle bir hikâye kimin aklýna gelirdi? O vakit ben babamýn anlattýðý bu kýsa hikâyenin, bu parlatýlmýþ gösterinin bir taç olduðunu düþünmüþtüm. Taç, anlatýcýnýn elinde yapýlmýþ, sonra deðerli yaðlarla ovularak parlatýlmýþtý. Babamýn yoksunluðunun tacýydý bu. Gece yarýlarý çýðlýklar içinde uyanýr. Sesin kümesten geldiðini anlar. Elde tüfek, bahçeye çýkardý. Bahçede tüyler uçuþur. Gecenin içinde puhu kuþlarý öter. Su dere yataklarýnda kendi kendisiyle kucaklaþarak akardý. Babam bir zaman kan izlerini takip ederek ilerler. Çok sürmez, az ilerde tavuðun ölüsüyle karþýlaþýr. Durup baþýnda bir zaman garip, hüzünlü bir sessizlikle beklerdi. Bilmem tilkiydi bunu yapan, bilmem gelincik. Ama tavuðu yemezdi. Kendi tutkulu içgüdüsüne kulak verir, korunmasýz hayvanlarý yok eder. Onlarý güçlü çenelerinin arasýnda ezerek alýp yürümeye baþlardý. Tilki kümesteki hayvanlardan birini aðzýna aldýðý zaman, öbürleri için tehlike bitmiþtir artýk, derdi babam. Ses kesilir. Sonra onu yerden alýr. Gözyaþlarý içinde gömer. Sonunda bir gece bir kale nöbetçisi gibi geçip kümesin baþýnda beklemeye koyulur. Beklemiþ, beklemiþ ama, sonunda da muradýna ermiþ, der, burada hafifçe gülümsemeye baþlardý. Sonunda yakalamýþ onu. Götürüp zincire vurmuþ. Hem de öyle bir vurmuþ ki. Hayvanda kýpýrdayacak hal kalmamýþ. Nasýl kalsýn, ayaklarý gövdesine öyle bir yapýþmýþ ki bu zincirler sayesinde. Sanýrsýn tilkide ayak yok. Kuyruðunu da kývýrýp zincire sýkýþtýrmýþ. Artýk ona tilki mi dersin, kütük mü dersin, iþte bu garip hayvaný götürüp sonra da tavuklarýn kümesine baðlayývermiþ. ÝMGE ÖYKÜLER YIL 1, SAYI 2, NÝSAN-MAYIS

8 FARUK DUMAN Öyle sanýyormuþ ki ertesi sabah kalkýp baktýðýnda, tilkinin yerinde yeller esecek. Daha doðrusu bir kemik yýðýný görecek orada. Ki tavuklar hayvaný didik didik edip yiyecekler. Ama öyle olmamýþ, aradan günler, haftalar geçmiþ. Geçince de tabii hayvan açlýktan ölecek deðil ya. Tavuklardan göre göre denlemeye baþlamýþ. Baþlayýnca da buðdayý sevmiþ, alýþmýþ. Sonunda bir sabah tilkinin bet sesiyle uyanmýþlar. Gece yarýsý ben bu kütük-tilkinin rüyasýndan uyandým. Ertesi sabah yaðmur dinmiþ, babam çoktan çýkýp fabrikadaki iþine gitmiþti. Annemse koltukta deðil de nedense yerde oturmuþtu, ayaklarýný altýnda toplamýþ. Kalkýp bir þeyler atýþtýrdým. Adamýn yiyeceðini hazýrladým, dedi annem, torbanýn içinde. Yanýnda fazla kalma. Kulübeye çatý yaptýk beraber, dedim, onu tamamlayacaðýz, çok sürmez. Böylece çýkýp kömürlüðe gittim. Dün geceki yaðmurda uykusu kaçmýþ olacaktý gelinin; çatýyý tamamlamýþtý. Sað ol, dedim, harika olmuþ. Yanýt vermedi. Yüzünü kömürlüðün duvarýna yaslamýþ, uyumaya çalýþýyordu. Yorganý çenesine kadar çekmiþti. Ama ayaklarý dýþarýda kalmýþtý. Ayaklarýndan birini düzenli bir biçimde sallýyordu. Ayrýca ayak parmaklarýný da oynatýp duruyordu. Sýkýldýn burada deðil mi, diye sordum. Karný inip kalkýyordu. Yüzünü yasladýðý duvarýn arkasýndan, kümesten, tavuklarýn sesi geliyordu. Gelinin ayaklarý tavuklarýn sesi ile uyumlu bir biçimde sallanýyordu. Tuhaf sesler çýkarýyordu gelin. Çok yorgunum, dediði zaman, onu asýl bu iki sözcüðün yorduðunu anladým. Çatýyý güçlükle kaldýrarak kömürlükten çýkardým. Götürüp halata baðladým. Sonra aðaca týrmanarak yukarýya çektim, yerine oturttum. Çatý aðacýn üzerinde o kadar güzel durdu ki, soluðum coþkuyla týkandý. Baþkalarýnýn ne diyeceði umurumda deðildi. Yakýnda aðaçevimin çevresini de duvarlarla örecek, belki bir zaman sonra burada yatýp kalkmaya baþlayacaktým. Zaten, týpký gelin gibi, babamda da konuþacak hal kalmamýþtý. Gün geçtikçe daha bitkin görünüyordu. Gece yarýlarýna doðru eve neredeyse sürünerek geliyor, zili çalacak gücü kendinde bulamadýðýndan, kapýnýn altýndaki aralýktan içeriye süzülerek giriyordu. O zaman annem onun geldiðinin farkýna hüzünle varýyordu. Belki o zaman babamýn o eski atý da gecenin içinde peyda oluyor. Üzerinde kara peleriniyle yeni binicisi. Kayýp yüzüyle sýrýtarak, atýn irileþmiþ karnýyla. Bu tuhaf karný evin duvarlarýna sürterek. Sonra ayak uçlarýnýn dokunuþuyla. Bunda sabahýn ilk ýþýklarýna kadar dolanýyordu. Annemse küçülen babamý. Ýkinci çocuðu olarak, koruyayým, diye. Namazgâhýný yere sererek nöbette. Gecenin içinde öylece bekliyordu. Ýlk kar düþtüðünde gelinin vakitsiz öttüðünü duydum. Soðuktan korunmak için aðaçevimi bir kürk yuvasýna çevirmiþ, Julia'nýn yorgun bir aðaç gibi uyanmasýný bekliyordum. 26 ÝMGE ÖYKÜLER YIL 1, SAYI 2, NÝSAN-MAYIS 2005

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ çevresine. Bu adý ona bir kuyrukluyýldýz vermiþ. Nasýl mý

Detaylı

Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ.

Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ. Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ. Her yeri altýn kaplý olan bu sarayda onlarca oda, odalarda pek çok

Detaylı

O gün televizyonda ve radyoda, Antalya da fýrtýna çýkacaðý her saat baþý duyurulmuþtu. Ben, sonuçlarýný düþünmeden sevinçle karþýladým bu haberi.

O gün televizyonda ve radyoda, Antalya da fýrtýna çýkacaðý her saat baþý duyurulmuþtu. Ben, sonuçlarýný düþünmeden sevinçle karþýladým bu haberi. O gün televizyonda ve radyoda, Antalya da fýrtýna çýkacaðý her saat baþý duyurulmuþtu. Ben, sonuçlarýný düþünmeden sevinçle karþýladým bu haberi. Çünkü fýrtýna olacaksa okullarýn tatil edilmesi kesin gibi

Detaylı

BİZ VE DEĞERLERİMİZ. 3. Ayþe yeni okulunda okuyacaðý için hangi duyguyu yaþýyormuş? A) B)

BİZ VE DEĞERLERİMİZ. 3. Ayþe yeni okulunda okuyacaðý için hangi duyguyu yaþýyormuş? A) B) Sosyal Bilgiler BİZ VE DEĞERLERİMİZ Hece ve Harf Bilgisi Sözlük Sırası Sözcükte Anlam Konu Kavrama Testi - 1 Ayþe nin gözleri, gördükleri karþýsýnda iri iri açýlmýþtý. Bu okul kocamandý. Köydeki eski okuluna

Detaylı

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn.

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn. ünite1 Türkçe Sözcük - Karþýt Anlamlý Sözcükler TEST 1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? Annemle þakalaþýrken zil çaldý. Gelen Burcu ydu. Bir elinde büyükçe bir poþet, bir elinde bebeði vardý.

Detaylı

karayý göstermek isterdi. Kýyý burada, bu tarafa gelin, der gibiydi. Kasabalýlara da gemilerin geldiðini haber verirdi. Ýþi çok çok önemliydi

karayý göstermek isterdi. Kýyý burada, bu tarafa gelin, der gibiydi. Kasabalýlara da gemilerin geldiðini haber verirdi. Ýþi çok çok önemliydi Deniz Feneri Bir zamanlar bir deniz feneri vardý. Uçsuz bucaksýz bir denizin kýyýsýnda gemileri beklerdi. Hemen arkasýndaki yamaçta da bir kasaba uzanýrdý. Bir liman kasabasý... Gemiciler, gemilerini bu

Detaylı

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi BÝRÝNCÝ BÖLÜM 1 Dünya döndü Son ders zili çalýnca tüm öðrenciler sevinç çýðlýklarý atarak okulu terk etti. Ýkili öðretim yapýlýyordu. Sabahçýlar okulu boþaltýrken, öðleci grup okula girmeye hazýrlanýrdý.

Detaylı

Üzülme Tuna, annem yakýnda gelecek, biliyorum ben. Nereden biliyorsun? Mektup mu geldi? Hayýr, ama biliyorum iþte. Postacýya telefon edip not

Üzülme Tuna, annem yakýnda gelecek, biliyorum ben. Nereden biliyorsun? Mektup mu geldi? Hayýr, ama biliyorum iþte. Postacýya telefon edip not 1. Anne Özlemi Ýlkbaharýn tatlý güneþi, Yeþilbað köyünde bütün çatýlarý, avlularý, tarlalarý, dað yollarýndaki keçileri ýsýtmaya baþlamýþtý yine. Tuna bu köyde yaþayan çocuklardan biriydi. Ablasý Suna

Detaylı

Gelin Bir Yolculuða Çýkalým Birlikte

Gelin Bir Yolculuða Çýkalým Birlikte Gelin Bir Yolculuða Çýkalým Birlikte Bir trenin düdük çala çala geçtiðini duyunca ne yaparsýnýz? Tekerlerin demiryoluna çarpa çarpa çýkardýðý sesi dinlemek için, elinizdeki iþi býrakýp kulak kesilmez misiniz?

Detaylı

Matematik ve Türkçe Örnek Soru Çözümleri Matematik Testi Örnek Soru Çözümleri 1 Aþaðýdaki saatlerden hangisinin akrep ve yelkovaný bir dar açý oluþturur? ) ) ) ) 11 12 1 11 12 1 11 12 1 10 2 10 2 10 2

Detaylı

Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek

Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek söyleyemem. Ýþlerin paylaþýmý yüzünden aramýzda hep kavga

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi daha çok sevdiğimiz bir dağ köyünde doğup büyüdüm. Uzak

Detaylı

Mine Haným sevinçliydi, mutluydu. Ýçinden gülmek, türkü söylemek, oynamak geliyordu. Bilmediði, ayrýmýnda olmadýðý bir coþku vardý içinde.

Mine Haným sevinçliydi, mutluydu. Ýçinden gülmek, türkü söylemek, oynamak geliyordu. Bilmediði, ayrýmýnda olmadýðý bir coþku vardý içinde. Mine Haným sevinçliydi, mutluydu. Ýçinden gülmek, türkü söylemek, oynamak geliyordu. Bilmediði, ayrýmýnda olmadýðý bir coþku vardý içinde. Güleç bir yüzle, Kýzým Özlem! Neredesin? diye seslendi. Sesi yumuþak,

Detaylı

DDD. m . HiKAYE. KiTAPLAR! . CİN. ALİ'NİN. SERiSiNDEN BAZILARI. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

DDD. m . HiKAYE. KiTAPLAR! . CİN. ALİ'NİN. SERiSiNDEN BAZILARI. Öğ. Rasim KAYGUSUZ . CİN. ALİ'NİN. HiKAYE. KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI 1 - Cin Ali'nin Atı 2 - Cin Ali'nin Topu 3 - Cin Ali'nin Topacı 4 - Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu 5 - Cin Ali'nin Oyuncakları 6 - Cin Ali Okula Başlıyor

Detaylı

2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden. A. kuraklýk B. þiddetli yaðýþlar C. soðuklarýn baþlamasý

2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden. A. kuraklýk B. þiddetli yaðýþlar C. soðuklarýn baþlamasý TEST 2 Sözcük - Sihirli Sözler 2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden hangisidir? Vaktiyle bir kaplumbaða ve iki kaz arkadaþý vardý. Birlikte bir gölde yaþarlardý. Gel zaman

Detaylı

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım

Evimi misafirlerim gidince temizlemek için saatlerce uğraşıyorsam birçok arkadaşım Yeni evli bir çift vardı. Evliliklerinin daha ilk aylarında, bu işin hiç de hayal ettikleri gibi olmadığını anlayıvermişlerdi. Aslında birbirlerini sevmiyor değillerdi. Son zamanlarda o kadar sık olmasa

Detaylı

ünite SÖZCÜK ANLAM 3. Aþaðýdaki cümlelerin hangisinde altý çizili sözcük gerçek anlamý dýþýnda kullanýlmýþtýr?

ünite SÖZCÜK ANLAM 3. Aþaðýdaki cümlelerin hangisinde altý çizili sözcük gerçek anlamý dýþýnda kullanýlmýþtýr? ünite 1 SÖZCÜK ANLAM TEST 1 1. Bir sözcüðü yalýn olarak düþündüðümüzde aklýmýza ilk gelen anlama temel anlam denir. Aþaðýdakilerden hangisinde altý çizili sözcük temel anlamýyla kullanýlmamýþtýr? Herkes

Detaylı

Ýlksiz zaman içinde, kalbur saman içinde... Yazarlar çizer, çizerler yazar iken; ben annemin beþiðini, týngýr mýngýr sallar iken, ayný zamanda daðda

Ýlksiz zaman içinde, kalbur saman içinde... Yazarlar çizer, çizerler yazar iken; ben annemin beþiðini, týngýr mýngýr sallar iken, ayný zamanda daðda Ýlksiz zaman içinde, kalbur saman içinde... Yazarlar çizer, çizerler yazar iken; ben annemin beþiðini, týngýr mýngýr sallar iken, ayný zamanda daðda kuzu çobanlýðý yapýyordum. Koþmaktan düþmekten yoruldum,

Detaylı

Botti nin Anısına. Sevgili Botti,

Botti nin Anısına. Sevgili Botti, Botti nin Anısına Sevgili Botti, Sana ulaþmayacak bir mektup yazdýðýmýn farkýndayým; ama sana söylemek istediklerim var. Sizlerin sezgi gücünüzün çok yüksek olduðu söylenir, bu mektubu okuyamasan da hissedeceksin

Detaylı

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým. Kaybolan Çocuk Çocuklar için öyküler yazmak istiyordum. Yazmayý çok çok sevdiðim için sevinçle oturdum masanýn baþýna. Yazdým, yazdým... Sonra da okudum yazdýklarýmý. Bana göre güzel öykülerdi doðrusu.

Detaylı

ünite1 3. Aþaðýdaki altý çizili sözcüklerden hangisi yan anlamda kullanýlmamýþtýr? A. Terazinin dili yaklaþýk 300 kg gösteriyordu.

ünite1 3. Aþaðýdaki altý çizili sözcüklerden hangisi yan anlamda kullanýlmamýþtýr? A. Terazinin dili yaklaþýk 300 kg gösteriyordu. ünite1 Sözcükte Anlam Türkçe 1. TEST 1 k e l e b e k o v a ç i ç e y d a l g a a u m ü z i k e n a k a ð ý t Bulmacada aþaðýda ý verilen sözcüklerden hangisi kullanýlmamýþtýr? 3. Aþaðýdaki altý çizili

Detaylı

Son Tren Dershaneden çýkmýþlardý. Akþam oluyordu. Önce her gün geçtikleri sokaklardan geçtiler. Sonra üç ana caddenin birleþtiði o kocaman kavþaktan En zoru bu kavþaktan geçmekti. Her yanda trafik lambalarý

Detaylı

Yolcusu. J a l e S a n c a k

Yolcusu. J a l e S a n c a k J a l e S a n c a k Rüzgârýn Yolcusu Nicedir yolcuydu, yalnýz yolculuklarýn piri, tek ve tenha olanlardandý. Otobüs Asmabað tesislerinde duruyor. Bütün tenha yolcular gibi biliyor, onun tenine deðen yanar,

Detaylı

Bekir Sýtký Erdoðan ELLÝNCÝ YIL MARÞI. Þiir : Bekir Sýtký Erdoðan. Müzik : Necil Kâzým Akses. Müjdeler var yurdumun topraðýna, taþýna;

Bekir Sýtký Erdoðan ELLÝNCÝ YIL MARÞI. Þiir : Bekir Sýtký Erdoðan. Müzik : Necil Kâzým Akses. Müjdeler var yurdumun topraðýna, taþýna; Onaylayan Administrator Cumartesi, 09 Haziran 2007 Besteciler.org ELLÝNCÝ YIL MARÞI Þiir : Müzik : Necil Kâzým Akses Müjdeler var yurdumun topraðýna, taþýna; Erdi Cumhuriyetim elli þeref yaþýna! Bu rüzgârla

Detaylı

1 Sinmiþ analar, kavruk çocuklar Her sene bazý çevreler ve kiþiler "kadýnlar günü de ne demek, erkekler günü diye bir sey var mý ki'' "Aslýnda bir gün deðil, her gün kadýnlar günü

Detaylı

BİLMEN LAZIM BİTKİLERİN VE HAYVANLARIN DÜNYASINA TEFEKKÜR PENCERESİNDEN BAKALIM

BİLMEN LAZIM BİTKİLERİN VE HAYVANLARIN DÜNYASINA TEFEKKÜR PENCERESİNDEN BAKALIM BİLMEN LAZIM BİTKİLERİN VE HAYVANLARIN DÜNYASINA TEFEKKÜR PENCERESİNDEN BAKALIM 1 Timsahlar dişlerini kendileri temizleyemezler. Timsahlar yemek yedikten sonra dişlerinin temizlenmesi için ağızlarını açarlar.

Detaylı

Hafta Sonu Ev Çalışması HAYAL VE GERÇEK

Hafta Sonu Ev Çalışması HAYAL VE GERÇEK Hafta Sonu Ev Çalışması HAYAL VE GERÇEK Babasının işi nedeniyle çocuğun orta öğretimi kesintilere uğramıştı. Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak ve ne yapmak istediği konusunda bir kompozisyon yazmasını

Detaylı

Azıcık şundan, azıcık bundan, Azıcık yumurta kabuğundan; Bir çanak yaptım a dostlar Ne bulgur kazanı ne hamsi tavası, Görenler sanır bülbül yuvası.

Azıcık şundan, azıcık bundan, Azıcık yumurta kabuğundan; Bir çanak yaptım a dostlar Ne bulgur kazanı ne hamsi tavası, Görenler sanır bülbül yuvası. Azıcık şundan, azıcık bundan, Azıcık yumurta kabuğundan; Bir çanak yaptım a dostlar Ne bulgur kazanı ne hamsi tavası, Görenler sanır bülbül yuvası. Kulplar taktım sicimden, Boyadım bakır gibi; Doldurdum

Detaylı

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi 2018 ARALIK AYI EĞİTİM BÜLTENİ

Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi 2018 ARALIK AYI EĞİTİM BÜLTENİ Özel Gebze Eğitim Kurumları Öz-Ge Gündüz Bakımevi 2018 ARALIK AYI EĞİTİM BÜLTENİ YERLİ MALI Yerli malı yiyelim, yerli malı loy loy. Yerli malı giyelim, haydi arkadaş. Yerli malı alalım, yerli malı loy

Detaylı

Ülkü Tamer DESTANLAR VE MASALLAR ŞEYTANIN ALTINLARI. Masal-Şiir. Resimleyen: Mustafa Delioğlu

Ülkü Tamer DESTANLAR VE MASALLAR ŞEYTANIN ALTINLARI. Masal-Şiir. Resimleyen: Mustafa Delioğlu Ülkü Tamer ŞEYTANIN ALTINLARI Resimleyen: Mustafa Delioğlu DESTANLAR VE MASALLAR Masal-Şiir Ülkü Tamer ŞEYTANIN ALTINLARI Resimleyen: Mustafa Delioğlu Yayın Koordinatörü: İpek Gür Editör: Ebru Akkaş Kuseyri

Detaylı

KUNDUZ KAFALI KRAL ÇOCUK ROMANI. Ahmet YOZGAT

KUNDUZ KAFALI KRAL ÇOCUK ROMANI. Ahmet YOZGAT KUNDUZ KAFALI KRAL ÇOCUK ROMANI Ahmet YOZGAT DÖNEM ÖDEVÝ KONULARI BELÝRLENÝYOR KUNDUZ KAFALI KRAL Kasabanýn arkasýndaki koruluða giden yol her zamanki gibi tenha deðildi. Çocuklar ikiþerli, üçerli gruplar

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Pavlus un. Seyahatleri

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Pavlus un. Seyahatleri Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Pavlus un Şaşõrtan Seyahatleri Yazarõ: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Uyarlayan: Ruth Klassen Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

Bir an hangisini giyeceðinin kararsýzlýðý içinde kaldýktan sonra miki fare desenli pembe tiþörtüyle mavi kot pantolonunu çýkardý. Çabucak giyindi.

Bir an hangisini giyeceðinin kararsýzlýðý içinde kaldýktan sonra miki fare desenli pembe tiþörtüyle mavi kot pantolonunu çýkardý. Çabucak giyindi. GÜNE BAÞLARKEN Uyandý. Gözlerini ovarak doðruldu, iki yanýna bakýndý. Alacalý aydýnlýkta içeriyi sisli sisli gördü. Zamanýn neresinde olduðunu bilemedi. Saatine baktý, onu geçiyordu. Bir yanlýþlýk olduðunu

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2015 3 puanlýk sorular 1. Aþaðýdaki þekillerden hangisi bu dört þeklin hepsinde yoktur? A) B) C) D) 2. Yandaki resimde kaç üçgen vardýr? A) 7 B) 6 C) 5 D) 4 3. Yan taraftaki þekildeki yapboz evin eksik parçasýný

Detaylı

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz.

NURULLAH- Evet bu günlük bu kadar çocuklar, az sonra zil çalacak, yavaş yavaş toparlana bilirsiniz. Bozuk Paralar KISA FİLM Yaşar AKSU İLETİŞİM: (+90) 0533 499 0480 (+90) 0536 359 0793 (+90) 0212 244 3423 SAHNE 1. OKUL GENEL DIŞ/GÜN Okulun genel görüntüsünü görürüz. Belki dışarı çıkan birkaç öğrenci

Detaylı

Adım-Soyadım:... Oku ve renklendir.

Adım-Soyadım:... Oku ve renklendir. Adım-Soyadım:... Oku ve renklendir. Gemiyle bir yolculuğa çıkmaya hazır mısın? O zaman geminin üzerindeki çiçeklerden 2 tanesini yeşile, bir tanesini pembe renge boyamalısın. Geminin pencereleri açık mavi

Detaylı

Kýrmýzý çatýlarýn, kararmýþ yüksek bacalarýn üstünden geçiyordu. Nereye gittiðini bilmiyordu. Kafesinden çýkýp gökyüzünün maviliðine dalalý çok zaman

Kýrmýzý çatýlarýn, kararmýþ yüksek bacalarýn üstünden geçiyordu. Nereye gittiðini bilmiyordu. Kafesinden çýkýp gökyüzünün maviliðine dalalý çok zaman Sokak Kuşu Hanidir sokaklardaydý. Saçak altlarýnda, pencere pervazlarýnda, aðaçlarýn, yapraklarý dökülmeye baþlamýþ dallarýnda... Yaz nasýl da çabuk geçmiþti. Gökyüzü alabildiðine maviydi. Beyaz, pamuk

Detaylı

17 ÞUBAT kontrol

17 ÞUBAT kontrol 17 ÞUBAT 2016 5. kontrol 3 puanlýk sorular 1. Ahmet, Beril, Can, Deniz ve Ergün bir çift zar atýyorlar. Ahmet Beril Can Deniz Ergün Attýklarý zarlarýn toplamýna bakýldýðýna göre, en büyük zarý kim atmýþtýr?

Detaylı

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Kanguru Matematik Türkiye 2017 3 puanlýk sorular 1. Aþaðýdaki seçeneklerden hangisinde bulunan parçayý, yukarýdaki iki parçanýn arasýna koyarsak, eþitlik saðlanýr? A) B) C) D) E) 2. Can pencereden dýþarý baktýðýnda, aþaðýdaki gibi parktaki

Detaylı

Ayakkabýlarýný çýkardýktan sonra sevindirici bir yüz anlatýmýyla bir elindeki pakete baktý, bir içeriye. Sonra oðluna seslendi: Murat, Murat!..

Ayakkabýlarýný çýkardýktan sonra sevindirici bir yüz anlatýmýyla bir elindeki pakete baktý, bir içeriye. Sonra oðluna seslendi: Murat, Murat!.. BEKLEYÝÞ Murat okuldan dönmüþ, odasýna çekilmiþti. Derin düþünceler içinde kitaplarýný, defterlerini karýþtýrýyordu. Bir gün önce üzdüðü annesinin aðlamaklý yüzü gözünün önünden gitmiyordu. Þunu da isterim,

Detaylı

Uður Tok ÇOK SEVMÝÞSÝN. Sen onu çok sevmiþsin, Daha da seveceksin, Sen onunla aðlayýp, (sen onunla var olup,) Onunla güleceksin. (Onunla öleceksin.

Uður Tok ÇOK SEVMÝÞSÝN. Sen onu çok sevmiþsin, Daha da seveceksin, Sen onunla aðlayýp, (sen onunla var olup,) Onunla güleceksin. (Onunla öleceksin. Uður Tok Onaylayan Administrator Çarþamba, 20 Haziran 2007 Son Güncelleme Cuma, 06 Haziran 2008 Besteciler.org ÇOK SEVMÝÞSÝN Sen onu çok sevmiþsin, Daha da seveceksin, Sen onunla aðlayýp, (sen onunla var

Detaylı

İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47

İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47 İÇİNDEKİLER FARE İLE KIZI 5 YUMURTALAR 9 DÜNYANIN EN AĞIR ŞEYİ 13 DEĞİRMEN 23 GÜNEŞ İLE AY 29 YILAN 35 ÇINGIRAK 43 YENGEÇ İLE YILAN 47 KUYUDAKİ TİLKİ 49 TİLKİ ON YAŞINDA, YAVRUSU ON BİR 51 KURT, TİLKİ

Detaylı

HAYALLERÝMÝZ Cumartesi, 08 Aralýk 2012

HAYALLERÝMÝZ Cumartesi, 08 Aralýk 2012 HAYALLERÝMÝZ Cumartesi, 08 Aralýk 2012 Ninem Osmanlý kadýný, Mahallede sözü geçer Kapý önü sohbetlerinde dinlenir Genellikle söylenir. Demem o ki Hani bi zamanlar yani Kubeli mahallesinde ark önünde Zamanýn

Detaylı

Ebru Yiðit x. Hala üye olmamýþsýnýz..! Üye olun yolumuza devam edelim...! SEN BÝR GÜNAH ÝÞLEDÝN. Tek aþkýn bendim senin. Senin en çok sevenim

Ebru Yiðit x. Hala üye olmamýþsýnýz..! Üye olun yolumuza devam edelim...! SEN BÝR GÜNAH ÝÞLEDÝN. Tek aþkýn bendim senin. Senin en çok sevenim Ebru Yiðit x Onaylayan Administrator Çarþamba, 20 Haziran 2007 Son Güncelleme Cuma, 07 Eylül 2007 Besteciler.org Hala üye olmamýþsýnýz..! Üye olun yolumuza devam edelim...! SEN BÝR GÜNAH ÝÞLEDÝN Tek aþkýn

Detaylı

FSAYT ÇORUM GAZETESÝ NÝN KATKISIZ ORGANÝK SPOR-MAGAZÝN-MÝZAH EKÝDÝR. FÝYATI: Okuyana Beleþ

FSAYT ÇORUM GAZETESÝ NÝN KATKISIZ ORGANÝK SPOR-MAGAZÝN-MÝZAH EKÝDÝR. FÝYATI: Okuyana Beleþ FSAYT ÇORUM GAZETESÝ NÝN KATKISIZ ORGANÝK SPOR-MAGAZÝN-MÝZAH EKÝDÝR FÝYATI: Okuyana Beleþ OFSAYT 2 Þinasi ile HAYATIN ÖTE YANI HAFTANIN SORUSU Devane den MURTAZA Yav Þinasi Aðabey, bu CHP de Saim Topgül

Detaylı

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim:

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim: 1. SINIF 1.ta haf * Okuyalım: Küçük Ressam * Matematik: Sayılar da Kurala Uyar * Alıștırma-Bulmaca: Nereye Gitsek? * Gezelim-Görelim: Disneyland * Alıștırma-Bulmaca: Sözcük Avı * Doğa: Ayaklar * Akıl Oyunları:

Detaylı

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim:

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim: 3. SINIF 1.ta haf * Okuyalım: Eșek * Matematik: Çevremizdeki Üçgenler * Alıștırma-Bulmaca: Sözcük Avı * Gezelim-Görelim: Doğal Yașam Parkı * Alıștırma-Bulmaca: Sıradaki Șekil Hangisi * Doğa: Karıncaların

Detaylı

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez?

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez? ünite1 Sosyal Bilgiler Kendimi Tanıyorum TEST 1 3. 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez? A) Nüfus cüzdaný B) Ehliyet C) Kulüp kartý D) Pasaport Verilen

Detaylı

Çevreyi Benim Ýçin. Güvenli Hale Getirebilir misin? MUTLU ÇOCUKLAR DERNEÐÝ MUTLU ÇOCUKLAR DERNEÐÝ

Çevreyi Benim Ýçin. Güvenli Hale Getirebilir misin? MUTLU ÇOCUKLAR DERNEÐÝ MUTLU ÇOCUKLAR DERNEÐÝ MUTLU ÇOCUKLAR DERNEÐÝ Çevreyi Benim Ýçin Güvenli Hale Getirebilir misin? MUTLU ÇOCUKLAR DERNEÐÝ Mebusevleri Mah. Þerefli Sok. 27/3 Tandoðan/ANKARA Tel : 0 312 222 03 55 Fax: 0 312 222 03 09 MUTLU ÇOCUKLAR

Detaylı

Cornelia, şarkı söylemek isteyen kaz

Cornelia, şarkı söylemek isteyen kaz 1. Sol taraftaki kapağı sadece çiftlikleri görene kadar açın. Kaz Cornelia uyandığında, gecenin karanlığı ile kaplı dağları günün kuş tüyü hafifliğindeki ışıklar aydınlatmaya başlıyordu. Orta ve sağ kapağı

Detaylı

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin

Geç Kalmış Bir Yazı. Yazar Şehriban Çetin Bir bahar günü. Doğa en canlı renklerine büründü bürünecek. Coşku görülmeye değer. Baharda okul bahçesi daha bir görülmeye değer. Kıpır kıpır hareketlilik sanki çocukların ruhundan dağılıyor çevreye. Biz

Detaylı

ISO 9001:2008 ÜRÜN FÝYAT KATOLOÐU

ISO 9001:2008 ÜRÜN FÝYAT KATOLOÐU ISO 90012008 2010 ÜRÜN FÝYAT KATOLOÐU Alsanduþ, 1983 yýlýnda alüminyum doðrama ve panjur imalatý ile baþladýðý ticari hayatýna 1990'lý yýllarda Pvc doðrama ile devam etmiþtir. 1998 yýlýnda ALSANDUÞ markalý

Detaylı

HİKÂYELERİMİZ FEN VE MATEMATİK ETKİNLİĞİ

HİKÂYELERİMİZ FEN VE MATEMATİK ETKİNLİĞİ HİKÂYELERİMİZ Annecim Anneler günü Paf ile Puf Tasarruflu olmalıyız İlk hediyem Dinozorun Evi İki inatçı keçi Karne heyecanı Geri dönüşüm Uzun zürafa Becerikli karınca Rapunzel Kırmızı başlıklı kız Hansel

Detaylı

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı,

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı, Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı, elinde boş bir çuval, alanın ortasında öylece dikiliyordu.

Detaylı

5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ

5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ SU SU HALDEN HALDEN HALE HALE GİRER GİRER 5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ KİMYA KONULARI SUYUN SERÜVENİ Su; katı, sıvı, gaz olmak üzere üç halde bulunur. Bulutta suyun gaz hali olan su buharı bulunmaktadır.

Detaylı

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN MUTLU HAFTALAR Emrah&Elvan PEKŞEN ilkok BÜYÜK HARFLERIN KULLANIMI Emir Defne Özel isimlerin ilk harfleri büyük yazılır. Cesur Yumak Nevşehir Japon Azerbaycan Ağrı Dağı Anıtkabir Cümleler her zaman büyük

Detaylı

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN MUTLU HAFTALAR Emrah&Elvan PEKŞEN ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkok BÜYÜK HARFLERIN KULLANIMI Emir Defne Özel isimlerin ilk harfleri

Detaylı

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu.

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu. İÇİNDEKİLER Yine Yeni Komşular 7 Korsanlar Ninjalara Karşı 11 Akari 21 Tükürme Yarışı 31 Mahallede Huzursuzluk 39 Korsanların Yasaları 49 Yemek Çubukları ve Terli Ayaklar 56 Korsan Atlet 68 Titanların

Detaylı

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Üstüne, günlerin yorgunluðu çökmüþtü. Bunu ancak oyunla atabilirdi. Caný oyundan

Detaylı

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam.

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam. Onaylayan Administrator Pazartesi, 21 Mayýs 2007 Besteciler.org Amerika A memo Burasý New York Amerika Evler karýþtý bulutlara Nasýl bir zaman Nasýl bir yaþam A memo Ýnsanlar simsiyah, kýzýl, beyaz Sokaklar

Detaylı

7. SINIF TÜRKÇE KAZANIM ODAKLI SORU BANKASI

7. SINIF TÜRKÇE KAZANIM ODAKLI SORU BANKASI 7. SINIF TÜRKÇE KAZANIM ODAKLI SORU BANKASI Tudem Eğitim Hiz. San. ve Tic. A.Ş 1476/1 Sokak No: 10/51 Alsancak/Konak/ÝZMÝR Yazarlar: Tudem Yazý Kurulu Dizgi ve Grafik: Tudem Grafik Ekibi Baský ve Cilt:

Detaylı

BİZE KATILIR MISINIZ?

BİZE KATILIR MISINIZ? BİZE KATILIR MISINIZ? ŞARKILAR FARECİK Bizim mutfakta bir yuvası var. Ben bilemem ki kaç yavrusu var. Her şeyi kemirdi. Her şeyi dağıttı. Annemi babamı çıldırttı. Farecik farecik, Döktün saçtın farecik,

Detaylı

Cümle içinde isimlerin yerini tutan, onları hatırlatan sözcüklere zamir (adıl) denir.

Cümle içinde isimlerin yerini tutan, onları hatırlatan sözcüklere zamir (adıl) denir. ZAMİR (ADIL) Kitapları dolabın diğer rafına koyalım. Bunları dolabın diğer rafına koyalım. Yukarıdaki cümlelerde koyu yazılmış sözcükleri inceleyelim: ilk cümlede "kitap" sözcüğü bir varlığı kar şıladığından

Detaylı

çene altýna kadar ulaþan on on beþ santimlik bir burun. Baþý da, sonu da ayný kalýnlýkta.

çene altýna kadar ulaþan on on beþ santimlik bir burun. Baþý da, sonu da ayný kalýnlýkta. R y u n o s u k e A k u t a g a v a Burun Japoncadan Çeviren: H. Can Erkin Uzundu baþkeþiþ Zenchi'nin burnu ve bunu Ýke-no-o'da herkes bilirdi. Dudaðýn üstünden çene altýna kadar ulaþan on on beþ santimlik

Detaylı

TEK TEK TEKERLEME. Havada bulut Sen bunu unut

TEK TEK TEKERLEME. Havada bulut Sen bunu unut Havada bulut Sen bunu unut 8 TEK TEK TEKERLEME Öğrendiğim ilk tekerlemeyi hatırlamıyorum ama; çocukluğuma dönüp, baktığımda onlarca tekerleme arasından ikisinin öne çıktığını çok net görüyorum. Bir tanesi,

Detaylı

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ www.armtr.org Yazan: Billur Demiroğulları Çizen: Yasemin Erdem Kontrol: Özlem Küçükfırat Bilgi (Çocuk Gelişim Uzmanı) Bu hikaye kitabının her türlü yayın hakkı Anorektal

Detaylı

A y þ e S a r ý s a y ý n Kuþlarla Giden

A y þ e S a r ý s a y ý n Kuþlarla Giden A y þ e S a r ý s a y ý n Kuþlarla Giden Kutlar yeni evlileri nikâh törenlerinde Ýhtiyar kýzlar, genç dullar. Solmuþ resimler içinde kurutulmuþ menekþe Kokar koparýldýðý günkü kadar taze Gerilerde bir

Detaylı

EZBERLEMİYORUZ, ÖĞRENİYORUZ. Hafta Sonu Ev Çalışması BEZELYE TANESİ

EZBERLEMİYORUZ, ÖĞRENİYORUZ. Hafta Sonu Ev Çalışması BEZELYE TANESİ Hafta Sonu Ev Çalışması BEZELYE TANESİ Zamanın birinde bir bahçe varmış. Bahçede bir bezelye varmış. Bezelye bahçede büyümüş. Tohum vermeye başlamış. Bir bezelye tanesi kabuğundan ayıklanmış. Evin çocuğu

Detaylı

Tuğrul Tanyol. Beyaz at. Sönmüş kentleri dolaştım sessizlikte Boş meydanları, kirli sokakları Herkes kendi yankısının peşinde

Tuğrul Tanyol. Beyaz at. Sönmüş kentleri dolaştım sessizlikte Boş meydanları, kirli sokakları Herkes kendi yankısının peşinde Tuğrul Tanyol Beyaz at Sönmüş kentleri dolaştım sessizlikte Boş meydanları, kirli sokakları Herkes kendi yankısının peşinde Karanlık avlularda oturdum İçimde vahşi tamtamları inlerken ölümün Tüm putların

Detaylı

ÝÇÝNDEKÝLER 1. TEMA OKUL HEYECANIM Kazaným Testi Fiziksel Özelliklerim Duygularým Haftanýn Testi...

ÝÇÝNDEKÝLER 1. TEMA OKUL HEYECANIM Kazaným Testi Fiziksel Özelliklerim Duygularým Haftanýn Testi... ÝÇÝNDEKÝLER 1. TEMA OKUL HEYECANIM Fiziksel Özelliklerim............ 10 Duygularým................... 11 1. Haftanýn Testi............... 13 Yapabildiklerim - Hoþlandýklarým.. 15 Günümü Planlarým.............

Detaylı

Kahraman Kit Misafirlikte

Kahraman Kit Misafirlikte Technical Assistance for Promoting Registered Employment Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. This project

Detaylı

C c. D d B b. G g. J j. O o. Y y Z z

C c. D d B b. G g. J j. O o. Y y Z z bilgi HARFLERİ TANIYALIM Sesleri yazıda göstermemizi sağlayan işaretlere harf denir. Dilimizde 29 farklı harf bulunmaktadır. Bu harflerin hem küçük hem de büyük şekilleri vardır. Bunlar, alfabemizde belli

Detaylı

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir?

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir? ALTIN BALIK Bir zamanlar iki balıkçı varmış. Biri yaşlı, diğeriyse gençmiş. İki balıkçı avladıkları balıkları satarak geçinirlermiş. Bir gün yine denize açılmışlar. Ağı denize atıp beklemeye başlamışlar.

Detaylı

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları RAPUNZEL Bir zamanlar bir kadınla kocasının çocukları yokmuş ve çocuk sahibi olmayı çok istiyorlarmış. Gel zaman git zaman kadın sonunda bir bebek beklediğini fark etmiş. Bir gün pncereden komşu evin bahçesindeki

Detaylı

Saman-i Viran-i Evvel Camii (Çukur Çeþme Camii)

Saman-i Viran-i Evvel Camii (Çukur Çeþme Camii) 264 Âbideler Þehri Ýstanbul Saman-i Camii (Çukur Çeþme Camii) camiinin minaresi deðiþik bir biçimde inþâ edilmiþtir. Süleymaniye Camii nin doðusunda arka cephesinde yer alan ve Çukur Çeþme Mescidi olarak

Detaylı

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu

de hazır değilken yatağıma gelirdi. O sabah çarşafların öyle uyandırmıştı; onları suratıma atarak. Kız kardeşim makas kullanmayı yeni öğrendi ve bunu İgi ve ben Benim adım Flo ve benim küçük bir kız kardeşim var. Küçük kız kardeşim daha da küçükken ismini değiştirdi. Bir sabah kalktı ve artık kendi ismini kullanmıyordu. Bu çok kafa karıştırıcıydı. Yatağımda

Detaylı

Bölüm 1. Bruno Keþif Yapýyor

Bölüm 1. Bruno Keþif Yapýyor Bölüm 1 Bruno Keþif Yapýyor Bruno, bir akþamüstü okuldan eve döndüðünde, baþý hep öne eðik, gözlerini yerden kaldýrmayan hizmetçileri Maria yý odasýnda, dolabýndaki bütün eþyalarý, dört büyük sandýða doldururken

Detaylı

Arkamdan yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanýmda yürü, böylece ikimiz eþit oluruz. (Ute Kabilesi Atasözü) BÜRO

Arkamdan yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanýmda yürü, böylece ikimiz eþit oluruz. (Ute Kabilesi Atasözü) BÜRO Arkamdan yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanýmda yürü, böylece ikimiz eþit oluruz. (Ute Kabilesi Atasözü) BÜRO EMEKÇÝLERÝ Birþeyleri deðiþtirmek isteyen insan önce

Detaylı

Nejat Yavaþoðullar. Ankara Sokaklarý. Söz - Müzik: Nejat Yavaþoðullarý. Yürüyordum. Yürüyordum ay ýþýðýnda. Adým seslerim.

Nejat Yavaþoðullar. Ankara Sokaklarý. Söz - Müzik: Nejat Yavaþoðullarý. Yürüyordum. Yürüyordum ay ýþýðýnda. Adým seslerim. Nejat Yavaþoðullar Onaylayan Administrator Pazar, 27 Mayýs 2007 Besteciler.org Ankara Sokaklarý Yürüyordum Yürüyordum ay ýþýðýnda Adým seslerim Boþ sokaklarda Yankýlanýrken gece ayazýnda Sen yokken anlamsýz

Detaylı

OHIO DOĞAÇLAMASI (OHIO IMPROMPTU)

OHIO DOĞAÇLAMASI (OHIO IMPROMPTU) OHIO DOĞAÇLAMASI (OHIO IMPROMPTU) Samuel Beckett (1981) Türkçesi: Semih Fırıncıoğlu Ohio Doğaçlaması (Ohio Impromptu) ilk kez 9 Mart 1981 de, Ohio State Üniversitesi nin işbirliğiyle, Drake Union, Stadium

Detaylı

sýndan sonra yatarmýþ. Bir küçük sürüsü varmýþ. Bu sürüyü alýr, kýra bayýra otlatmaya götürürmüþ. Ekili dikili yerlerden uzak dururmuþ hep.

sýndan sonra yatarmýþ. Bir küçük sürüsü varmýþ. Bu sürüyü alýr, kýra bayýra otlatmaya götürürmüþ. Ekili dikili yerlerden uzak dururmuþ hep. Eski, ama çok eski zamanlarmýþ... Hani, devekuþunun gerçekten kuþ, düzlerin kat kat yokuþ olduðu; pirelerin yorgan diktiði, serçelerin soðan ektiði; denizlerin devlere dar, aðustosta Aladað dan Antalya

Detaylı

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1.

Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. 1. Ekmek sözcüğü, sözlüklerde yukarıdaki gibi tanımlanıyor. Aşağıdaki görselin yanında yer alan tanımlar ise birbirinden farklı. Tanımları incele. 1. Sence, farklı insanların, farklı tanımlar yapmasına

Detaylı

AYLIK BÜLTEN MAYIS 2012 OKUL ÖNCESİ EĞİTİM SINIFI

AYLIK BÜLTEN MAYIS 2012 OKUL ÖNCESİ EĞİTİM SINIFI AYLIK BÜLTEN MAYIS 2012 OKUL ÖNCESİ EĞİTİM SINIFI OKUL KURUCUMUZ : ASİYE ÖZTÜRK OKUL MÜDÜRÜMÜZ : F.BİLGE ÖZALP ANAOKULU BİRİMİ HAZIRLIK SINIFI ÖĞRETMENİ : TÜLAY DÖNMEZ 5 YAŞ SINIFI ÖĞRETMENİ : GÜLAY ÇELİKOK

Detaylı

KAÇ AVCI KAÇ ÇOCUK ROMANI. Ahmet YOZGAT

KAÇ AVCI KAÇ ÇOCUK ROMANI. Ahmet YOZGAT KAÇ AVCI KAÇ ÇOCUK ROMANI Ahmet YOZGAT KAÇ AVCI KAÇ AVCI TEMUR AV PEÞÝNDE Avcý Temur bugün erkenden kalkmýþtý. Güneþ bile doðmamýþtý o ayaklandýðýnda daha. Kasabayý çevreleyen daðlarýn zirveleri yeni yeni

Detaylı

Bir Kuþ Havalandý. Cenazesine pek fazla gelen olmamýþtý. Tanýdýklarýnýn haberi mi olmadý acaba, yoksa. E d d i A n t e r.

Bir Kuþ Havalandý. Cenazesine pek fazla gelen olmamýþtý. Tanýdýklarýnýn haberi mi olmadý acaba, yoksa. E d d i A n t e r. Yazý atölyeme katýldýðý günlerde bir hikâyesinin günü geldiðinde en prestijli edebiyat dergilerinin birinde yayýmlanacaðýný tahmin edebilir miydi(k)? Soruyu yanýtlamakta zorlanýyorum. Güvenebileceðim ve

Detaylı

SU HALDEN HALE G İ RER

SU HALDEN HALE G İ RER SU HALDEN HALE GİRER Doğada Su Döngüsü Enerji Kaynağı Güneş Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine

Detaylı

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış;

Asker hemen komutanı süzerek cevap vermiş; 1,78! Komutan şaşırmış; Yemek Temel, Almanya'dan gelen arkadaşı Dursun'u lokantaya götürür. Garsona: - Baa bi kuru fasulye, pilav, üstüne de et! der. Dursun: - Baa da aynısından... Ama üstüne etme!.. Ölçüm Bir asker herkesin

Detaylı

Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su

Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su döngüsü denir. Su döngüsünü harekete geçiren güneş, okyanuslardaki

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Tanrı Herşeyi Yarattığı Zaman Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: Bob Davies ve Tammy S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children

Detaylı

Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý.

Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý. Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý. Aðaçlar gördüm yeryüzü yaþýnda; Gölgesinde yaz uyur, kýþ uðuldar baþýnda.

Detaylı

Kahraman Kit Misafirlikte

Kahraman Kit Misafirlikte Technical Assistance for Promoting Registered Employment Kayıtlı İstihdamın Teşviki için Teknik Destek Projesi Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir. This project

Detaylı

KAVRAMLAR RENK KAVRAMI SAYI KAVRAMI ZIT KAVRAMLAR DUYU KAVRAMLARI. Geometrik Şekil. Yön Mekanda Konum BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR.

KAVRAMLAR RENK KAVRAMI SAYI KAVRAMI ZIT KAVRAMLAR DUYU KAVRAMLARI. Geometrik Şekil. Yön Mekanda Konum BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR. KAVRAMLAR RENK KAVRAMI Mor-Turuncu-Yeşil SAYI KAVRAMI 0 ZIT KAVRAMLAR Taze-Bayat,Aynı-Farklı,Doğru-Yanlış,Kirli-Temiz DUYU KAVRAMLARI Kokulu-kokusuz,Islak-Kuru Geometrik Şekil Daire-Üçgen-Dikdörtgen-Elips

Detaylı

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir.

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir. Hiçbir müzisyen, bülbülün ötüşünden daha güzel bir şarkı söyleyemez. Bütün bu güzel şeyleri Allah yapar ve yaratır. Allah ın güzel isimlerinden biri de HAMÎD dir. HAMÎD, övülmeye, hamd edilmeye, şükür

Detaylı

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. SOKAK - DIŞ - GÜN ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır. Batu 20'li yaşlarında genç biridir. Boynunda asılı bir fotoğraf makinesi vardır. Uzun lensli profesyonel görünşlü bir digital makinedir. İlginç

Detaylı

Sertab Erener. Acýt Canýmý. Söz: Sertab Erener. Müzik: Demir Demirkan, Sertab Erener. En gizli bahçelerim. Islandý yaðmurunla. Açýldý her damlada

Sertab Erener. Acýt Canýmý. Söz: Sertab Erener. Müzik: Demir Demirkan, Sertab Erener. En gizli bahçelerim. Islandý yaðmurunla. Açýldý her damlada Sertab Erener Onaylayan Administrator Pazar, 20 Mayýs 2007 Besteciler.org Acýt Canýmý En gizli bahçelerim Islandý yaðmurunla Açýldý her damlada Solgun çiçeklerim Yollarýný zor bekledim Gecelerden sabahlara

Detaylı

Çok Mikroskobik Bir Hikâye

Çok Mikroskobik Bir Hikâye Çok Mikroskobik Bir Hikâye ÜMMÜŞ PÖRTLEK İlköğretim Okulu nda sıradan bir ders günüydü. Eğer Hademe Kazım, yine bir gölgelikte uyuklamıyorsa, birazdan zil çalmalıydı. Öğretmenimiz, gürültü yapmadan toplanabileceğimiz

Detaylı

5. 2x 2 4x + 16 ifadesinde kaç terim vardýr? 6. 4y 3 16y + 18 ifadesinin terimlerin katsayýlarý

5. 2x 2 4x + 16 ifadesinde kaç terim vardýr? 6. 4y 3 16y + 18 ifadesinin terimlerin katsayýlarý CEBÝRSEL ÝFADELER ve DENKLEM ÇÖZME Test -. x 4 için x 7 ifadesinin deðeri kaçtýr? A) B) C) 9 D). x 4x ifadesinde kaç terim vardýr? A) B) C) D) 4. 4y y 8 ifadesinin terimlerin katsayýlarý toplamý kaçtýr?.

Detaylı