YARIMADASI SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA STRATEJĠSĠ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "YARIMADASI SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA STRATEJĠSĠ"

Transkript

1 URLA-ÇEġME-KARABURUN YARIMADASI SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA STRATEJĠSĠ MEVCUT DURUM ANALĠZĠ RAPORU -TASLAK- Eylül, 2013 İZMİR

2 2

3 URLA-ÇEġME-KARABURUN YARIMADASI SÜRDÜRÜLEBĠLĠR KALKINMA STRATEJĠSĠ Bu çalışma İzmir Kalkınma Ajansı Planlama Programlama ve Koordinasyon Faaliyetleri kapsamında İZKA tarafından İYTE, EÜ ve DEÜ işbirliği ile gerçekleştirilmektedir. Hazırlayanlar İzmir Kalkınma Ajansı İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Ege Üniversitesi Dokuz Eylül Üniversitesi 3

4 İzmir Kalkınma Ajansı Şehit Fethi Bey Caddesi No:49/1 Birlik Plaza Kat: Gümrük İZMİR/TÜRKİYE T: F: , ĠZKA Tüm hakları saklıdır. Bu eserin tamamı ya da bir bölümü, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca kullanılmadan önce hak sahibinden 52. Maddeye uygun yazılı izin alınmadıkça, hiçbir şekilde ve yöntemle işlenmek, çoğaltılmak, çoğaltılmış nüshaları yayılmak, satılmak, kiralanmak, ödünç verilmek, temsil edilmek, sunulmak, telli/telsiz ya da başka teknik, sayısal ve/veya elektronik yöntemlerle iletilmek suretiyle kullanılamaz. Hazırlanmış olan çalışmanın tüm hakları İzmir Kalkınma Ajansı na aittir. Bu İZKA eserinden kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. 4

5 PROJE EKĠBĠ İYTE Yrd. Doç. Dr. Koray Velibeyoğlu Doç. Dr. Semahat Özdemir Doç. Dr. Alper Baba Öğr. Gör. Zeynep Durmuş Arsan Ar. Gör. Hamidreza Yazdani EÜ Prof. Dr. Adnan Kaplan Prof. Dr. Murat Boyacı Prof. Dr. Yusuf Kurucu Öğr. Gör. Nurdan Erdoğan DEÜ Prof. Dr. Hüsnü Erkan Ar. Gör. Eser Afşar Raporun hazırlanmasına katkılarından dolayı Dalya Hazar a teşekkürlerimizi sunarız. 5

6 Ġçindekiler GĠRĠġ... 8 MEVCUT DURUM ANALĠZĠ... 9 I. Urla-ÇeĢme-Karaburun Yarımadasına Genel BakıĢ: nüfus... 9 II. YönetiĢim Sosyal Sermaye Sosyal ve Kültürel Etkinlikler III. Yenilik ve GiriĢimcilik Beşeri Sermaye İnovasyon İstihdam IV. Çevre ve Enerji Çevre Koruma Alanları Doğal ve Kültürel Değer Taşıyan Alanlar Doğal Yapı Kültürel Peyzaj Analizi Karaburun Yarımadasının Jeolojik ve Tektonik Özellikleri Temel Kaya Birimleri Yenilenebilir Enerji Su Kaynakları Jeotermal Sistemler V. Turizm Agroturizm / Ekoturizm Jeoturizm Gastronomi Turizmi Spor Turizmi VI. Konut

7 6.1. Urla-Çeşme-Karaburun Yarımadasında Kentsel Yerleşimler ve Kırsal Yerleşimler Kültürel Değeri Olan Yerleşimler ve Tescilli Yapılar VI. Tarım SONUÇ KAYNAKÇA EKLER

8 GĠRĠġ Urla-Çeşme-Karaburun Yarımadası Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisi çalışması bölgenin yerel ekonomik ve sosyal kalkınmasına yönelik tematik stratejik hedeflerin belirlenmesi, bu yapıyı test etmeye yönelik mekansal gelişim senaryolarının oluşturulması, stratejik yol haritası ve eylem planlarının oluşturulması, ilgili yönetişim stratejileri ile izleme değerlendirme sisteminin kurulmasını içermektedir. Urla, Çeşme, Karaburun, Seferihisar, Güzelbahçe ilçeleri ile belde ve köylerini kapsayan bölgenin çevresel değerlerini koruyarak yerel ekonomik ve sosyal kalkınmasına yönelik katılımcı bir anlayışla tematik stratejik hedeflerin belirlenmesi ve gelişme senaryolarının oluşturulması amaçlanmaktadır. Araştırma kapsamında her bir ilçenin kendine özgü öncelikleri doğrultusundaki kalkınma hedefleri yanısıra, ilçelerin birbiri ile ilişkili, birbirini destekleyen bütüncül bir bakış açısı ile değerlendirilmesi hedeflenmektedir. Üç ana bölümden oluşan strateji çalışmasının birinci bölümünde mevcut durum analizine dayalı olarak Urla-Çeşme-Karaburun Yarımada bölgesindeki varlıkların açık kaynak taraması yoluyla tespiti ve haritalanması yer almaktadır. Ayrıca, İzmir Bölge Planı kapsamında belirlenen tematik alanlarda mekansal gelişim haritalarını da içermesi öngörülmektedir. Birinci aşama çalışmalarda Urla-Çeşme- Karaburun Yarımadası nın İzmir içindeki yerine ilişkin genel bir bakışın ardından bölgenin karakterine uyumlu altı ana tema belirlenmiştir: Yönetişim: Bölgede çalışma ve işbirliği kültürü ile birleştirici unsurları özetleyen yönetişim altyapısı içinde sosyal sermaye ve sosyo-kültürel etkinlikler ele alınmıştır. Yenilik ve Girişimcilik: İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE) ve kampus alanında kurulu İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi (İZTEKGEB) başta olmak üzere Yarımada bölgesinde kurulu ar-ge gücü ele alınmıştır. Ayrıca bu gücün kaynağını oluşturan beşeri sermaye ile yerel girişimciliğe yönelik iyi uygulama örneklerine de değinilmiştir. Çevre ve Enerji: Urla-Çeşme-Karaburun Yarımadası nın zengin doğal varlıklarından olan rüzgar ve jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynakları ile bölgede kıt kaynak olan yeraltı-yerüstü su kaynakları ayrıntılı olarak değerlendirilmiştir. Turizm: Bölgenin en önemli niteliklerinden olan turizm temasına ilişkin gelişmeler türlerine göre yedi başlık altında özetlenmiştir. Konut: Bu başlıkta planlama süreci, yapılaşma baskısı, kıyılardaki ikinci konut kullanımları, kırsal yerleşim dokusu, tarihi-kültürel değeri olan bölge ve yerleşimler incelenmiştir. Tarım: Bu alt bölümde bitkisel, hayvansal üretimin yanısıra su ürünleri sektörü ele alınmıştır. 8

9 Raporda, yukarıda anahatları özetlenen altı temaya ilişkin detaylı bir inceleme yer almaktadır. Ayrıca eklerde varlık tarama çalışmalarının derlendiği bir bölüm de bulunmaktadır. MEVCUT DURUM ANALĠZĠ I. Urla-ÇeĢme-Karaburun Yarımadasına Genel BakıĢ: nüfus İzmir kentinin Batı ya, Ege Denizi ne uzanan bölümünde yer alan Yarımada, İzmir kent merkezinin etkilenme bölgesinde olmakla birlikte, özgün değerlerini günümüze kadar büyük oranda korumuştur. Topoğrafyası, iklimi, flora ve faunası, kıyıları, doğal kaynakları, tarihi yerleşimleri ve arkeolojik birikimi ile kendine özgün bir kimlik taşımaktadır. Yarımada ilçelerinde nüfus dağılımı ve Yarımada da genel yerleģim özellikleri 2011 yılı itibariyle Yarımada daki beş ilçedeki kentsel ve kırsal yerleşimlerdeki toplam nüfus; kişidir. Aşağıdaki tabloda, Yarımada ilçelerinin 2011yılı nüfuslarının yaş gruplarına göre dağılımı görülmektedir. Yaklaşık olarak kişinin yaşamakta olduğu Yarımada da yerleşimlerin nüfus verileri, ağırlıklı olarak o yerleşmelerde yaşayanları içermektedir. İzmir Anakentinin, Ege Bölgesinin ve giderek tüm ülkenin turizm destinasyonlarından birisi haline gelmekte olan Yarımada nın yaz nüfusu ise çok daha fazladır. Yerli ve yabancı turistlerin Yarımada da yer alan turizm tesislerinde konaklamalarının yanı sıra, bu coğrafyada yer alan ikinci konutlarda yaz aylarında yaşayanların, yaz ayları nüfusunu çok arttırdığı görülmektedir. Yarımada da yer alan yerleşimlerin nüfus yapısı, değişim eğilimleri ve kırsal ve kentsel nüfus ayırımı ve yerleşimlerin mekânsal özellikleri; her bir yerleşme özelinde aşağıda ayrıntılı olarak ele alınacaktır. Ancak bu aşamada, Yarımada bütünündeki nüfus yapısı ve bu nüfusun mekânsal dağılımına ilişkin şu değerlendirmeler yapılabilir; İzmir Anakentinin yaş ortalaması, birçok metropoliten kentimizin yaş ortalamasından yüksektir, benzer biçimde Yarımada nüfusunun da yaş ortalaması, ülke ve İzmir ortalamasından yüksektir. Yarımada yerleşimlerinin nüfus piramitleri incelendiğinde, hemen hepsinin durağan ve azalan nüfus yapısına sahip oldukları görülmektedir. Ancak bu görünümün, sürekli yaģayan nüfusa ilişkin olduğu da göz önünde bulundurulmalıdır. Seferihisar ve Güzelbahçe yerleşimlerinde askeri tesislerin varlığı nedeniyle, genç erkek nüfus oranı, diğer yerleşimlerden daha yüksektir ve Karaburun İlçesi nde yaşlı nüfus oranı, diğer ilçelere göre daha yüksektir. Yarımada bütünündeki kırsal yerleşimler genellikle nüfus kaybetmektedirler ve köylerde çoğunlukla yaşlı nüfus yaşamaktadır. 9

10 Tablo 1.1: Yarımada İlçelerinde 2011 yılı toplam nüfusu ve yaş gruplarına dağılımı (Kaynak: İzmir İli Bölge Planı Hazırlanmasına Yönelik Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası İlişkilerin Tespiti Çalışması bilgilerinden üretilmiştir, 2013) YaĢ grubu ÇeĢme Güzelbahçe Karaburun Seferihisar Urla Toplam

11 Şekil 1.1: Çeşme İlçesi 2011 yılı yaş piramidi Şekil: 1.2: Güzelbahçe İlçesi 2011 yılı nüfus piramidi Şekil 1.3: Karaburun İlçesi 2011 yılı nüfus piramidi 11

12 Şekil 1.4: Seferihisar İlçesi 2011 yılı nüfus piramidi Şekil 1.5: Urla İlçesi 2011 yılı nüfus piramidi (Kaynak: İzmir İli Bölge Planı Hazırlanmasına Yönelik Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası İlişkilerin Tespiti Çalışması, 2013) Ġlçelerin YaĢ Grupları Bazında Ġzmir Geneli Ġle KarĢılaĢtırılması 2011 verisi itibariyle toplam nüfus olarak İzmir ili içinde binde orana sahip Karaburun ifade edilen 5 ilçe arasında en düşük orana sahip ilçedir.0-14 yaş grubu nüfusun İzmir İl düzeyindeki payı % 19.7 iken bu oran Karaburun ilçesinde % 13.8 dir ve İzmir ortalamasının altındadır yaş arası nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 71.5 iken Karaburun ilçesindeki yaş nüfusun İlçe toplam nüfusu içindeki payı % 65.6 ile İzmir ortalamasının altındadır.65 yaş üzeri nüfusun İzmir İl düzeyindeki payı % 8.8 iken Karaburun ilçesindeki 65 yaş üzeri nüfusun ilçe toplam nüfus içindeki payı % 20.5 dir ve İzmir ortalamasının üstündedir verisi itibariyle toplam nüfus olarak İzmir ili içinde binde 6.38 orana sahip Güzelbahçe ifade edilen 5 ilçe arasında en yüksek dördüncü orana sahip ilçedir.0-14 yaş grubu nüfusun İzmir il düzeyindeki payı %19.7 iken bu oran Güzelbahçe ilçesinde % 15.6 dır ve İzmir ortalamasının altındadır yaş arası nüfusun İzmir İl düzeyindeki payı % 71.5 iken Güzelbahçe ilçesindeki yaş arası nüfusun ilçe toplam nüfus içindeki payı %74 ile İzmir ortalamasının üstündedir.65 yaş üzeri 12

13 nüfusun İzmir il düzeyindeki payı %8.8 iken Güzel bahçe ilçesindeki 65 yaş üzeri nüfusun ilçe toplam nüfus içindeki payı % 10 dur ve İzmir ortalamasının üstündedir verisi itibariyle toplam nüfus olarak İzmir ili içinde binde 8.55 orana sahip Çeşme ifade edilen 5 ilçe arasında en yüksek ikinci orana sahip ilçedir.0-14 yaş grubu nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 19.7 iken bu oran Çeşme ilçesinde % 17.2 dir ve İzmir ortalamasının altındadır yaş arası nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 71.5 iken Çeşme ilçesindeki yaş nüfusun ilçe toplam nüfus içindeki payı % 68.8 ile İzmir ortalamasının altındadır. 65 yaş üzeri nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 8.8 iken Çeşme ilçesindeki 65 yaş üzeri nüfusun ilçe toplam nüfus içindeki payı %14 dür ve İzmir ortalamasının üstündedir verisi itibariyle toplam nüfus olarak İzmir ili içinde binde 7.79 orana sahip Seferihisar ifade edilen 5 ilçe arasında en yüksek üçüncü orana sahip ilçedir.0-14 yaş grubu nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 19.7 iken bu oran Seferihisar ilçesinde %16.3 dür ve İzmir ortalamasının altındadır yaş arası nüfusun İzmir il düzeyindeki payı %71.5 iken Seferihisar ilçesindeki yaş nüfusun ilçe toplam nüfusu içindeki payı %69.1 ile İzmir ortalamasının altındadır. 65 yaş üzeri nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 8.8 iken Seferihisar ilçesindeki 65 yaş üzeri nüfusun ilçe toplam nüfus içindeki payı % 14.6 dır ve İzmir ortalamasının üstündedir verisi itibariyle toplam nüfus olarak İzmir ili yüzde 1.34 orana sahip Urla ifade edilen 5 ilçe arasında en yüksek orana sahip ilçedir.0-14 yaş grubu nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 19.7 iken bu oran Urla ilçesinde %16.5 dir ve İzmir ortalamasının altındadır yaş arası nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 71.5 iken Urla ilçesindeki yaş nüfusun ilçe toplam nüfusu içindeki payı % 67.2 ile İzmir ortalamasının altındadır. 65 yaş üzeri nüfusun İzmir il düzeyindeki payı % 8.8 iken Urla ilçesindeki 65 yaş üzeri nüfusun ilçe toplam nüfus içindeki payı % 16.4 dür ve İzmir ortalamasının üstündedir. Tablo 1.2: Yaş Gruplarına Bağlı ADNKS Nüfus Verisi (%) YaĢ Grubu ÇeĢme Karaburun Seferihisar Urla Güzelbahçe Yarımada Ġzmir Merkez Kent

14 Toplam Beş ilçe arasında 0-14 yaş grubu nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından Karaburun ilçesi % 13.8 ile en düşük orana sahip iken yaş arası nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından ise beş ilçe arasında Karaburun ilçesi yine % 65.6 ile en düşük orana sahip ilçe iken 65 yaş üzeri nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından ise beş ilçe arasında % 20.5 ile en yüksek orana sahip ilçedir. Güzelbahçe ilçesi 0-14 yaş grubu nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından % 15.6 ile dördüncü en yüksek orana sahip ilçe iken yaş üzeri nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından beş ilçe arasında en yüksek orana sahip ilçedir. Güzelbahçe ilçesi 65 yaş üzeri nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından ise beş ilçe arasında % 10 ile en düşük orana sahip ilçedir. Çeşme ilçesi 0-14 yaş grubunun toplam nüfus içindeki payı açısından beş ilçe arasında % 17.2 ile en yüksek orana sahip iken, yaş arası nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından % 68.8 ile üçüncü en yüksek orana sahiptir. Çeşme ilçesi 65 yaş üzeri nüfusun toplam nüfus içerisindeki payı açısından beş ilçe arasında dördüncü en yüksek orana sahip ilçedir. Seferihisar ilçesi 0-14 yaş grubunun toplam nüfus içerisindeki payı açısından % 16.3 ile üçüncü en yüksek orana sahip ilçe iken, yaş üzeri nüfusun toplam nüfus içerisindeki payı açısından % 69.1 ile en yüksek üçüncü ilçe iken, 65 yaş üzeri nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından ise % 14.6 ile en yüksek üçüncü orana sahip ilçedir.urla ilçesi 0-14 yaş grubunun toplam nüfus içindeki payı açısından ise % 16.5 ile en yüksek ikinci orana sahip ilçe iken,15-65 yaş arası nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından ise %67.2 ile en yüksek dördüncü ilçedir.urla ilçesi 65 yaş üzeri nüfusun toplam nüfus içindeki payı açısından ise beş ilçe arasında % 16.4 ile en yüksek ikinci orana sahip ilçedir. Toplam beş ilçenin ilgili yaş gruplarının toplamının İzmir il düzeyindeki payına bakıldığında beş ilçedeki 0-14 yaş grubunun 14

15 İzmir il düzeyindeki payı % 3.31 dir. Beş ilçedeki yaş grubunun İzmir il düzeyindeki payı % 3.62 dir. Beş ilçedeki 65 yaş üzeri yaş grubunun İzmir il düzeyindeki payı % 5 dir. Tablo 1.3: Yaş Gruplarına Bağlı ADNKS Kümülatif Nüfus Verisi (%) 0-14 Yaş Nüfus Yaş Nüfus 65 Yaş Üzeri Nüfus 0-14 Yaş Nüfus Yaş Nüfus 65 Yaş Üzeri Nüfus (%) (%) (%) Merkez Kent 540,205 2,025, , % 72.40% 8.30% Çeşme 6,199 24,135 3, % 71.10% 10.60% Karaburun 1,225 5,807 1, % 65.60% 20.50% Seferihisar 5,892 21,739 3, % 70.40% 10.60% Urla 9,005 37,856 6, % 70.90% 12.30% İl Düzeyi 781,333 2,834, , % 71.50% 8.80% Türkiye Geneli 18,886,575 50,346,979 5,490, % 67.40% 7.30% Yukarıda genel özellikleri özetlenen Yarımada nüfusunun, yaşam yerlerine ilişkin olarak ise aşağıdaki değerlendirmeler yapılabilir. İzmir Anakentinin batı aksında yer alan Yarımada yerleşimlerinin, İzmir-Çeşme otoyolunun hizmete girmesiyle, erişilebilirlikleri artmıştır ve özellikle ikinci konut ve kentsel-bölgesel ölçekte hizmet veren eğitim ve sağlık kuruluşları için, Yarımada cazip bir yerleşim alanı olmuştur. Urla İlçesi sınırları içindeki İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Güzelbahçe-Seferihisar yerleşimleri arasında, Piri Reis, Deniz Koleji, Urla ve İlçesi sınırları içindeki, İsmail Hakkı Tonguç İlköğretim okulu ve yaşlı bakım merkezleri örnek olarak gösterilebilir. 15

16 II. YönetiĢim 2.1. Sosyal Sermaye İzmir Kalkınma Ajansı tarafından hazırlanan İzmir Sivil Toplum Araştırması na göre (2012) İzmir deki sivil toplum kuruluşlarının %80.6 sının merkezi İzmir de bulunmaktadır. STK ların yarısının (% 50.8) kentteki tarihsel gelişiminin oldukça yendir. 2 STK dan biri 2001 ve sonrası kurulmuş, % 21 inin ise kuruluş tarihleri 1991 ve 2000 arasındadır. Bu iki kategori birlikte değerlendirildiğinde, STK ların %71.9 unun en fazla 20 yıllık bir tarihi olduğu gibi sonuca ulaşılmaktadır. İzmir deki STK ların %89.2 si dernektir. Vakıfların oranı %7.9, İzmir de uluslararası bir kuruluşun Türkiye temsilcisi olarak çalışan STK ların oranı %2.5, kooperatif benzeri diğer STK ların toplam içindeki payı %0.3 tür. İzmir de kurulu STK ların etkinlik alanları, kurumsal yapı hakkında bilgi sahibi olmak için bakılması gereken bir diğer özelliktir. Bu çerçevede konuya yaklaşıldığında, % 44,8 inin etkinliklerinin yerel bölgededir. Bölgesel etkinlikte bulunanların oranı % 26,3, ulusal düzeyde etkinliklere sahip olan STK ların oranı ise % 21,3 tür. Bölgesel ve ulusal etkinliklerin birlikte yerele göre daha fazla olması, İzmir de STK ların yerelin ötesinde bir dinamizme sahip olduğunu göstermesi açısından önemlidir (İZKA, 2012). STK ların kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesi için gönüllü ya da ücretli çalışanların sayılarının arttırılması gerekmektedir. Eldeki bulgular her 5 STK temsilcisinden 1 inin (%19) İzmir de STK ların yerel/bölgesel politikaların oluşum sürecinde etkili olmadığı yönünde görüşe sahip olduğuna işaret etmektedir. Bu tablo kentte yerel/bölgesel politika oluşum süreçlerinde sivil toplumun rolünün oldukça sınırlı olduğunu göstermesi anlamında dikkate değer verileri içermektedir. Son 1 yıl içinde STK ların yerel düzeyde politika oluşum süreçlerine dahil olma düzeylerine baktığımızda, durumun çok olumlu olduğu söylenemez. Yerelde dahi STK ların politika oluşum sürecine dahil olmaları %48,9 düzeyinde kalmaktadır. STK ların politika oluşum sürecinin kenarında kaldıkları söylenebilir. Mevcut olan bu diyalog eksikliği hatta yokluğu sivil toplumun çözülmesi gereken sorunlarından biridir (İZKA, 2012). İzmir de sivil topluma dair en önemli 3 sorun sırasıyla mali kaynaklardaki yetersizlik (%85), STK lara gönüllü desteğindeki yetersizlikler (%79.1) ve kentte gönüllü hareketlerin zayıflığı (%76.5) şeklinde öne çıkmaktadır. İzmir de STK ların etkinlik türleri olarak belirgin biçimde 3 etkinliğin öne çıktığı tespit edilmiştir. Bunlar; % 71,7 ile ilk sırada eğitim-öğretim çalışmaları, % 61,9 ile ikinci sırada konferans, seminer, sempozyum düzenlenmesi ve üçüncü sırada (% 56,5) kurumun çalışma alanıyla ilgili kampanyalarıdır. STK lar proje ortaklığı düzeyinde en fazla belediyelerle ilişki içindedir (İZKA, 2012). Kurumlar özelinde ilişki-işbirliği türleri incelendiğinde, STK ların devlet kurumlarıyla öncelikle bilgi alışverişi (% 21,9), belediyelerle ortak proje yürütme (% 25,1) ve bilgi 16

17 alışverişi (% 25,7), kent konseyleriyle bilgi alışverişi (% 23,2), kentteki diğer STK larla bilgi alışverişi (% 32,4) ve bireysel/sosyal ilişki (% 20,3), ülkedeki diğer STK larla bilgi alışverişi (% 22,9), İZKA ile bilgi alışverişi (% 13,7) ve bireysel/sosyal ilişki (% 10,2), üniversitelerle bilgi alışverişi (% 27,9), yine oda, sendika gibi meslek ve uzmanlık kuruluşlarıyla ağırlıklı olarak bilgi alışverişi (% 27) şeklinde temel ortak olarak ilişki, işbirliği içinde oldukları görülmektedir. Burada belirtilmesi gereken nokta, STK ların farklı kuruluşlarla ortak proje yürütme düzeyinin belediyeler (% 25,1) bir yana bırakıldığında oldukça zayıf olmasıdır ki, bu durum STK ların gelişimi açısından olumsuz bir özellik olarak değerlendirilebilir (İZKA, 2012). Geçmişten günümüze İzmir de etkin olarak görülen en önemli STK lar Yardım Sevenler Derneği (3), İzmir İl Fakirlerine Yardım Derneği (2), Kızılay (2), Sokak Çocuklarını Koruma Derneği (3). Bunlar dışında TEMA, Türk Eğitim Vakfı, İzmir Kültür Sanat Vakfı, Türk Kadınlar Birliği, Çocuk Esirgeme Kurumu, Türk Hava Kurumu, Ege Ekonomisini Geliştirme Vakfı, Omurilik Felçlileri Derneği (İstanbul), Kadın Dernekleri, Engelli Dernekleri gibi kuruluşlardır (İZKA, 2012). Merkezde 4022, çevre ilçelerde 901 olmak üzere İzmir de toplam 4923 faal dernek bulunmaktadır. Yarımada ilçeleri özelinde bu derneklerin %2 si Urla da, %1,4 ü Seferihisar da, %0,8 i Güzelbahçe de, %0,8 i Çeşme de ve %0,4 ü Karaburun da bulunmaktadır. Aynı şekilde, merkezde 170, çevre ilçelerde 20 olmak üzere İzmir de toplam 190 faal vakıf bulunmaktadır. Yarımada ilçeleri özelinde bu vakıfların %2,1 i Urla da, %1,1 i Karaburun da, %0,5 i Güzelbahçe de, %0,5 i Seferihisar da ve % 0,5 i Çeşme de bulunmaktadır (İZKA, 2012). Urla-Çeşme-Karaburun Yarımadası özelinde sivil toplum kuruluşlarına bakıldığında, tarım kooperatiflerinin etkin rol aldığı tespit edilmiştir. Kırsal kesimin potansiyelini değerlendirme ve kolektif eylem becerisini geliştirmek için önemli bir unsur olan kooperatifçilikte de yarımadada geçmişte başarılı deneyimler yaşanmıştır. Bugün ne yazık ki yarımada geçmişteki parlak deneyimlerinden uzaktır. Geçmişteki başarılardan uzak olmakla birlikte kırsal kalkınma çabalarına destek olması beklenen Seferihisar da 10, tanesi, Urla da 6, Karaburun ve Güzelbahçe de 3 er, Çeşme de de 1 adet olmak üzere Yarımadada toplam 23 tarımsal kalkınma kooperatifi bulunmaktadır (Çizelge 1). Bu kooperatiflerden dördü kapanma aşamasındadır (GTHB, 2013). Tablo 2.1: İlçelerdeki Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri İlçesi Kooperatifin unvanı/ adı Ortak Sayısı Oranı (%) Çalışma Konusu/ Konuları Uyg. Proje Konusu ve Kapasitesi Çamlı Tarımsal Kalkınma Koop Hayvancılık Güzelbahçe Payamlı-Küçükkaya Tarımsal Kalkınma Koop Hayvancılık Yelki Tarımsal Kalkınma Koop Tasfiye halinde 17

18 Çeşme Ovacık Tarımsal Kalkınma Koop Tasfiye halinde Eğlenhoca Tarımsal Kalkınma Koop x10x2 Besi Sığırcılığı Karaburun Karaburun Merkez Tarımsal Kalkınma Koop Hayvancılık Küçükbahçe ve Salman Tarımsal Kalkınma Koop Hayvancılık Sefeko Tarımsal Kalkınma Koop T/Y Narenciye Tasnif Ambalaj(Kirada) Merkez Tarımsal Kalkınma Koop İnt.Yapmadı/Mahk. Beyler Tarımsal Kalkınma Koop İnt.Yapmadı/Mahk. Turgut-İhsaniye Tarımsal Kalkınma Koop X4 Dam.Sığ.Yet. Seferihisar Kavakdere Tarımsal Kalkınma Koop Fesih İçin Bildirildi Payamlı Tarımsal Kalkınma Koop Fesih İçin Bildirildi Ulamış Tarımsal Kalkınma Koop T/G Zeytinyağı Fab. Gödence Tarımsal Kalkınma Koop T/G Zeytinyağı Fab. Hıdırlık Tarımsal Kalkınma Koop Hayvansal Üretim Orhanlı Tarımsal Kalkınma Koop Tüketim Özbek Tarımsal Kalkınma Koop Zeytinyağı Fabrikası Uzunkuyu Tarımsal Kalkınma Koop X2 Süt Sığ 5 T/G Shd Mandıra Urla 20 T/G Zeytinyağı Fab. Bademler Tarımsal Kalkınma Koop DA Turf.Sebze Çiçek Yet. Kuşçular Tarımsal Kalkınma Koop Tüketim Urla İlçe Merkezi Tarımsal Kalkınma Koop Zeytincilik Altıntaş Tarımsal Kalkınma Koop Dış Mekan Süs Bitkisi TOPLAM 23 Kalkınma Kooperatifi Kaynak: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Kırsal Kalkınma ve Örgütlenme Şube Müdürlüğü Kayıtları, Sosyal ve Kültürel Etkinlikler Urla-Çeşme-Karaburun Yarımadası sosyal ve kültürel etkinliklerin bir yıl içerisindeki aylık dağılımı Çizelge 2 de gösterilmiştir. 18

19 Bu çizelgeye göre Seferihisar yarımadada en çok etkinliğin yapıldığı ilçedir. Özellikle Temmuz ve Eylül aylarında yarış ve festival takvimlerinin yoğun olduğu gözlenmiştir. Yarımada genelinde yaz aylarında etkinlik takvimi yoğunlaşmaktadır. Yarımada Oyunları, Mayıs ayında tüm Yarımada da gerçekleşmektedir (İZKA, 2012). Tablo 2.2: Yarımada Sosyal ve Kültürel Etkinlikleri SEFERİHİSAR / Etkinlikler / Aylar Yanar Gecesi (13 Ocak) Mandalina Hasadı Mart Dokuzu (21 Mart) Atatürk'ün Seferihisar'ı ziyareti Hıdrellez (6 Mayıs), At Terbiyesi Türkiye Şampiyonası (8-10 Mayıs), Mayıs Bayramı (14 Mayıs) Dünya Sakinleri Seferihisar'da Buluşuyor Yaz Şenlikleri EAYK - Ege açıkdeniz Yat Kulübü (9 Temmuz), Sepiciler Deri Kupası Yelken Yarışları Özdere Uluslararası Kültür, Sanat ve Turizm Festivali Tiyatrolar Buluşması Deniz Bayramı Vosteos Festivali ve Kampçılık Etkinliği (1-3 Eylül) Seferihisar Kurtuluş Günü (11 Eylül) Rüzgar Sörfü Şampiyonası (11 Eylül) Mandalina Festivali Citta Slow Festivali S.Zeytin ve Yağlık Zeytin Hasadı, Üzüm İşleme ve Şarap Yapımı Seferihisar Tohum Takas Şenliği Mandalina Hasadı ÇEŞME / Etkinlikler / Aylar Çeşme Film Festivali Çeşme Turizm Festivali Alaçatı Ot Toplama Festivali 19

20 Alaçatı Uluslararası Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Festivali Çeşme Deniz Festivali Çeşme Kitap ve Kültür Festivali Uluslararası Çeşme Müzik Festivali (4-9 Temmuz) PWA Windsurf Dünya Kupası ve Surf n Sound Spor ve Müzik Festivali Müzik Festivalleri, Konserler İTÜ Geleneksel Çeşme Tekne Turu Sakız ve Koyun Festivali Çeşme Tiyatro Festivali URLA / Etkinlikler / Aylar *Necati Cumalı Edebiyat Ödülleri (2014 itibariyle her yıl yapılacak) Sinema Günleri (9-10 Şubat) Urla Ot Toplama Festivali Dünya Tiyatro Günü (27 Mart) İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Bahar Şenlikleri Tanju Okan Festivali (23-31 Mayıs) Cumalı Buluşmaları (23 Mayıs) Uçurtma Şenliği (7 Haziran) Tanju Okan Yat Yarışları Çaylak Kupası At Yarışları Tanju Okan Anma Günü (30 Haziran) Atatürk'ün Urla'ya Geliş Günü Urla Bağbozumu Şenlikleri (13-15 Ağustos) Kurtuluş Şenlikleri (12 Eylül) Bisiklet Maratonu (8 Eylül) KARABURUN / Etkinlikler / Aylar Hıdrellez Şenliği (5 Mayıs) Karaburun Kırkım Şenliği Ütopyalar Toplantısı 20

21 Uluslararası Mordoğan Karikatür Yarışması Karaburun Şenliği Kurtuluş Şenlikleri (17 Eylül) Denizle Buluşma Şenliği (9-11 Eylül) Mordoğan Uluslararası Halk Dansları Festivali (1 Eylül) Karaburun Bilim Kongresi GÜZELBAHÇE / Etkinlikler / Aylar Yöresel Ev Yemekleri Yarışması Deniz-Dağ Fotoğraf Yarışması Anneler Günü Piknik Etkinlikleri Zeki Müren Anma Günü Geleneksel İYTE Dans Gecesi Çevre ve Çiçek Şenliği (5 Haziran) Kabotaj Bayramı Denizcilik Festivali (1 Temmuz) Sörf-Wind, Sörf-Optimist Teşvik Turizm Haftası Yarışmaları En Güzel Bahçe Yarışması Dağ Bisikleri Yarışları Yaz Kültür ve Sanat Etkinlikleri Rastgele Şenliği (1 Eylül) Üzüm Festivali (26 Eylül) Tüm Yarımada Yarımada Oyunları 21

22 III. Yenilik ve GiriĢimcilik 3.1. Beşeri Sermaye Yarımda kapsamındaki ilçelerin DPT nin 2004 yılı İlçelerin Sosyoekonomik Gelişmişlik Sıralaması çalışmasına göre 858 ilçe içinde Çeşme 19, Urla 43, Seferihisar 61 ve Karaburun 84. sırada yer almaktadır. Çeşme, İzmir içinde Türkiye genelinde 5. sırada bulunan Aliağa dan sonra gelişmişlik sıralamasında 2. konumdadır. Beşeri sermaye oluşumunda önemli bir gösterge olan sosyoekonomik gelişmişlik açısından yarımadanın yeterli kriterleri sağladığı söylenebilir. Bölgede beşeri sermaye kaynakları açısından üniversite ve meslek yüksek okullarının varlığı önemli bir avantaj sağlamaktadır. Yüksek eğitim görmüş kişilerin yaşamak için yarım adayı tercih etmeleri yine bölgenin potansiyel beşeri sermaye açısından önemli bir kaynaktır. Yarımadanın nüfusunun büyük çoğunluğunun çevre farkındalığı ve duyarlılığının yüksek olması, sürdürülebilir kalkınma hedefleri için önemli bir avantaj sağlamaktadır. Yarımadada inovasyon ve beşeri sermaye stoku için en önemli unsur olan üniversitelere bakıldığında İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü bölgede öne çıkmaktadır. Bunun yanında Çeşme'de Ege Üniversitesi Çeşme Turizm ve Otelcilik Yüksek Okulu, Seferihisar'da Dokuz Eylül Üniversitesi Seferihisar Fevziye Hepkon Meslek Yüksek Okulu bölgede var olan diğer yükseköğretim kurumlarıdır. İYTE, araştırma merkezlerinin varlığı açısından yarımada için önemli bir konumdadır. İYTE, bünyesinde BUAM (Bilgisayar Uygulama Araştırma Merkezi), İYTE MAM (Malzeme Araştırma Merkezi), Çevre ARGE-Çevre ARGE Uygulama ve Araştırma Merkezi, JEOMER (Jeotermal Enerji Araştırma ve Uygulama Merkezi) ve BİYOMER (Biyoteknoloji ve Biyomühendislik Merkezi Araştırma Laboratuarı) gibi araştırma merkezlerini barındırmaktadır. İYTE bünyesinde sanayiye dönük AR-GE merkezleri açısından benzer bir zenginlik gözlenmektedir. İYTE bünyesinde İzmir Çevresi Çevre Referans Ar-Ge Merkezi, Yüksek Teknoloji Ar-Ge ve Eğitim Merkezi, Jeotermal Enerji Ar-Ge ve Test Eğitim Merkezi, Kütle Spektrometre Merkezi, Kompozit Malzemeler Araştırmalar Merkezi, Uygulamalı Kuantum Araştırma Merkezi bulunmaktadır. İYTE, yılları arasında Sanayi Tezleri Programına (SAN-TEZ) 13 başvuru yapmış ve bu başvurulardan 6 sı kabul edilmiştir. Beşeri sermaye stokunun artması için belirli bir üretim alanı için nitelikli insan gücünü arttırmaya dönük projelerin geliştirilmesi gerekir. Belirlenmiş bir üretim alanı belirlemeden kendiliğinden bir beşeri sermaye oluşumunu beklememek gerekir. Bölge için üretim alanları belirlendikten sonra beşeri sermaye oluşumu kendiliğinden sağlanabilir. İhracat ve firma sayıları, yarımadanın potansiyel beşeri sermaye stoku hakkında bilgi verebilir. Aşağıdaki şekilde görüldüğü üzere Yarımada bünyesindeki ilçelerdeki firma sayısı ve ihracat rakamları düşük düzeydedir. Bu nedenle bu istatistikler, bölgede beşeri sermaye oluşumu için planlama ve kamusal projelerin şart olduğunu göstermektedir. 22

23 Tablo 3.1: Firma Sayıları ve İhracat Değerleri İlçedeki İlçedeki Çalışan İlçedeki İlçedeki Firma İhracat İhracatın İlçe Çalışan Sayısının İzmir Firma Sayısı Sayısının İzmir (ABD $) İzmir Sayısı Toplamına Toplamına Toplamına Oranı (%) Oranı (%) Oranı (%) Çeşme ,16% ,86% $ 0,00% Güzelbahçe ,48% 606 0,69% $ 0,12% Karaburun 819 0,12% 235 0,27% $ 0,01% Seferihisar ,47% 761 0,86% $ 0,19% Urla ,92% ,63% $ 0,02% Beşeri sermaye oluşumu için eğitim bir gerekliliktir. Yarımada için okullaşma oranları aşağıdaki tabloda sunulmuştur. Tablo 3.2: Okullaşma Oranları İlçe Okulöncesi İlköğretimde Ortaöğretimde Brüt Yükseköğretim Eğitimde Okullaşma Okullaşma ve Üstü Okullaşma Oranı Oranı Okul Mezunu Oranı Oranı Çeşme 63,43 95,98 119,55 16,10 Karaburun 47,27 95,17 72,87 14,15 Seferihisar 53,68 101,17 102,77 13,35 Urla 45,76 92,43 85,43 18,94 Güzelbahçe ,24 İzmir 48,85 102,88 104,68 14,81 Tablo sonuçlarına göre bölgedeki özel okulların varlığı ve metropol ilçelere yakınlığı nedeniyle Güzelbahçe açık farklı ön sırada yer almaktadır. Seferihisar ve Karaburun da yükseköğretim ve üstü okul mezunu oranı İzmir ortalamasının gerisinde kalmaktadır. 23

24 3.2. İnovasyon Üretim faktörleri içinde geleneksel emek ve sermaye faktörlerinin ötesinde en temel üretim faktörü bilgidir. Bilginin üretim sürecine dahil edilmesi ise teknoloji olarak adlandırılmaktadır. Günümüzde bir mal ya da hizmet üretimi yanında artı değer üretim sürecinde yenilik yapmaya bağlıdır. Üretim sürecinde yapılan inovasyon, katma değer üretiminin yanında doğal yaşamı tehdit etmeyecek sürdürülebilir bir kalkınma modelinin de en temel gereksinimlerinden biridir. Proje kapsamındaki ilçelerin geneli için dar tanımı itibariyle inovasyon, bölgede ileri teknolojili üretim yapan endüstrilerin bulunmaması nedeniyle kısıtlıdır. İnovasyon daha geniş çaplı tanımlandığında ise Yarımadanın sürdürülebilir kalkınması için inovasyon unsuru başat konuma yükselmektedir. Yarımadanın geneli için önemli olan turizm ve tarım sektörlerinde hem Türkiye'de hem de uluslararası düzlemde neredeyse tam rekabetçi bir yapısı ortaya çıkmıştır. Yarımadanın standart bir sunum düzleminde rekabetçilik avantajı yok denecek kadar azdır. Bu nedenle Yarımadanın genelinde tarım ve turizm sektörlerinde alternatif yaratılması gerekmektedir. Standart veya geleneksel turizm faaliyetlerinin ötesinde alternatif turizm arayışları ve bu arayışın sürecin genelinde inovasyonla desteklenmesi bölgenin geneli için çok önemli bir unsur olacaktır. Örneğin standart bol yıldızlı oteller yerine geleneksel evlerin mimari yapısını bozmadan butik oteller üzerinden yatak sayısını geliştirmek bir alternatif turizm iddiasıdır ve bu yapıyı Yarımadanın genelinde uygulamak bir inovasyondur. Karaburun için önemli bir değer olan nergiz bitkisinin ıslah çalışmaları bir inovasyondur. Seferihisar ın Sakin Şehir unvanı alması, alternatif turizm iddiasını destekleyen önemli bir inovasyondur. Seferihisar'da kurulan Hıdırlık Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, yine Seferihisar'da yerel tohumların yok olmaması için kurulan tohum bankası, yenilikçi girişimciliğin kollektif örnekleridir. Seferihisar Belediyesi'nin desteğiyle kurulan Can Yücel Devrim Ormanı, Türkiye'de kurulan yüzlerce fidanlıktan sadece biri olmasının ötesinde geçmişteki yaşayan önemli figürlerin adının verildiği ağaçlarıyla aynı zamanda turistik bir değer yaratmaktadır. Seferihisar Doğa Okulu ve Mandalina Üreticileri Birliği girişimleri uzun vadede bölgenin katma değerini yükseltecek önemli yeniliklerdir. Karaburun da tarımsal üretim enginar, hurma zeytin, üzüm ve nergiz üretimi temelinde sürdürülmektedir. Bölgedeki tarımsal üretimin restorasyonu ve düzenlemesi için bir sivil toplum örgütü niteliğinde kırsal kalkınma kooperatifi kurulmuştur. Kooperatif, Karaburun için sürdürülebilir kalkınma bağlamında farklı projeler üretmektedir. Karaburun, kongre turizmi açısından farklı bir alternatif arayışında olan bilim insanlarını kendine çekmeyi başarmıştır. Karaburun da Ütopyalar Toplantıları, Karmaşık Sistemler Sempozyumu ve Karaburun Bilim Kongresi düzenlenmektedir. Karaburun Bilim Kongresi, kıyı turizminin neredeyse son bulduğu Eylül ayında, yaklaşık 1000 katılımcının katıldığı bir kongredir. Kongrenin her yıl Karaburun da yarattığı maddi değer yaklaşık TL dir. Bu tip kongrelerin 24

25 Karaburun a çekilmesi, tüm yıla yayılan bilim-sanat ve kültür atölyelerinin yapılması, Karaburun için yüksek katma değerli projelerdir. Bu nedenle kongre yapmaya uygun salonların yapılması Karaburun için faydalı bir yatırım olarak düşünülebilir. Karaburun Gündelik Yaşam, Bilim ve Kültür Derneği, bölge için projeler üreten bölgenin önemli bir toplumsal sermaye unsurudur. Derneğin düzenlediği Türk-Yunan Günleri etkinliği, Karaburun köylerindeki Rum evlerine dönük farkındalığı arttırmış ve dernek eski Rum köylerindeki evlerin restorasyonu için projeler üretmeye başlamışlardır. Yine derneğin bir başka projesi olan yaşlı bakım hizmetleri projesi, Karaburun daki yaşlıların evlerinde bakımını sağlayacak ve evlerinde sağlık hizmetlerini alabildikleri toplumsal fayda yaratan bir projeleri vardır. Girişimciliğin en önemli unsurları risk alma ve inovasyondur. Yarımadadaki yerel ölçekli girişimcilerin uzun vadeli bir düşünce perspektifine sahip olmaları başarı şanslarını yükseltecektir. Ancak, güncel durumda, inovasyon maliyetleri, kendisini orta ve uzun vadede amorti edebildiği için bölgedeki mevcut işletme sahipleri yenilik yaratma çabası içine girmemekte ve risk üstlenmek istememektedir. Karaburun un sürekli nüfusu bölgeye sonradan eklemlenmiş çoğunluğunu emeklilerin oluşturduğu yabancılar ve yerli halktan oluşmaktadır. Karaburun genç nüfusunu göç verip, yaşlı nüfusu göç almaktadır. Bu nedenle Karaburun nüfusu giderek yaşlanmakta ve kalkınma sürecinde gerekli olan nitelikli genç insan gücünü kaybetmektedir. Yerli halkın temel istihdam alanları geçimlik tarım, turizm ve küçük işletmeler temelindedir. Karaburun daki istihdam yapısında radikal bir değişim, devlet girişimleri tarafından yaratılabilir. Devlet girişimleri istihdam yapısını belirler. Devletin bölgede üretim ve tüketim kooperariflerini desteklemesi, küçük köylünün organizasyonu sağlamasının yanında, küçük köylünün ürettiği ürünlerin pazara daha kolay ulaşmasını sağlar ve ölçek ekonomilerinin ortaya çıkmasıyla ciddi maliyet avantajları elde edilir. Bölgede taş ocaklarının varlığı, balık çiftlikleri ve rüzgâr enerjisi santralleri Karaburun daki geleneksel iş kollarının dışında varlık gösteren alanlardır. Balık çiftlikleri bölge için ciddi bir katma değer yaratmamaktadır. Balık çiftliklerinin kullandıkları hammaddeler çoğunlukla bölge ekonomisi dışındaki bölgelerden tedarik edildiği için bölgeden aldıkları girdi miktarı kısıtlıdır ve yarattıkları istihdam çok düşük düzeydedir. Diğer taraftan, çevre üzerinde yarattıkları baskı nedeniyle Yarımada genelinde zaman zaman protestolara neden olmaktadır. Benzer bir durum Rüzgar Enerjisi Santralleri (RES) için de söz konusudur. RES leri kurmak için açılan yolların doğayı bozduğu ve RES lerin yarattığı rüzgarın polenleşmeyi dağıttığı için özel florası olan yerlerde dikkatli olunması gerektiği belirtilmektedir. Bölge, nergiz ve orkide floraları açısından İspanya dan sonra dünyadaki en uygun floradır. Kamusal yatırımlar nergiz ve orkide işleme merkezlerine aktarıldığında ve ihracata yönelik üretim koşulları sağlandığında bölge bu alanda ciddi bir cazibe merkezi olabilir. Karaburun a ulaşımı kolaylaştıracak bölünmüş karayolunun tamamlanması Karaburun daki günübirlik turizm faaliyetlerine hız verecektir. Ulaşımın kolaylaşması, 25

26 aynı zamanda, Karaburun a bir nüfus yığılmasını da beraberinde getirecektir. Karaburun için enginar önemli bir tarımsal üretimdir. Karaburun da enginar konservesi tesisi kurulması, iç pazara taze ürün arzını azaltarak fiyatların yükselmesi sağlar hem de bölgede istihdam olanaklarını arttırır. Yarımada bünyesinde, Seferihisar dışında, risk taşıyan yenilikçi projelerin sayısının kısıtlı olduğu söylenebilir. Seferihisar da küçük ölçekli projeler biriktikçe ve yararlı olduğu kanıtlandıkça inovasyonun önemi kendini göstermiştir. Bu bağlamda Seferihisar, yerel yönetimin inovasyon sürecindeki katkısı bakımından Yarımada içindeki diğer ilçeler içinde örnek bir model olma potansiyeline sahiptir. Sivil toplum örgütlerinin inovasyon sürecine katkısı açısından Karaburun benzer bir model olma işlevine sahiptir. Tablo 3.3: İlçelerden İZKA Mali Destek Programlarına Başvuran ve Başarılı Bulunup Sözleşme İmzalayan Proje Sayıları 2008 KOBİ 2009 Tarım ve 2009 Turizm 2008 Sosyal Kalkınma Toplam İlçe Mali Destek Kırsal Kalkınma ve Çevre Mali Destek Programı Mali Destek Mali Destek Programı Programı Programı Çeşme 5 / 0 5 / / 4 18 / 4 Güzelbahçe 3 / / / 1 Karaburun 4 / 1 4 / 2 2 / 2 3 / 0 13 / 5 Seferihisar 2 / 1 3 / 1 7 / 4 5 / 1 17 / 7 Urla 3 / 0 3 / 0 9 / 2 5 / 1 20 / 3 Yarımada 17 / 2 15 / 3 20 / 9 21 / 6 73 / 20 İzmir 441 / / / 253 Tablo 3.3 de İZKA mali destek programlarına başvuru sayıları verilmektedir. Tablodaki hücrelerdeki sol kısımda başvuru sayısı, sağ kısımda ise başarılı olan projeler gösterilmektedir. Karaburun ve Seferihisar toplam 12 başarılı proje sayısıyla Yarımada genelindeki 20 başarılı proje sayısının çoğunluğunu oluşturmaktadır İstihdam Yarımadada 2000 yılı TÜİK verilerine göre toplam kişi istihdam edilmektedir. Bölgede işgücü sayılarına göre ilçeler Urla ( kişi), Seferihisar ( kişi), 26

27 Çeşme ( kişi), Karaburun (8.333 kişi) ve Güzelbahçe (7.026 kişi) biçiminde sıralanmaktadır. İşgücü sayılarının sektörel dağılımı Tablo 3.4 te verilmiştir. Tablo 3.4: Sektörel İşgücü Dağılımı (2000) Sektör Tarım Madencilik İmalat Sanayi Elektrik, Gaz ve Su İnşaat Ticaret, Lokanta ve Oteller Ulaştırma, Haberleşme Finansal Hizmetler Toplum Hizmetleri Diğer Faaliyetler Toplam Güzelbahçe 2, , , ,026 Çeşme 5, , ,505 3, ,017 3, ,213 Karaburun 5, , ,333 Seferihisar 8, , ,404 1, , ,448 Urla 7, , ,452 2, , ,110 Yarımada 27, , ,228 9,289 2,336 3,430 15, ,130 Merkez Kent 19, ,380 3,244 45, ,253 43,500 48, , ,461 Toplam 365,627 1, ,380 4,347 67, ,299 56,283 58, ,110 1,380 1,281, yılı itibariyle, Karaburun ilçesindeki 10 ana sektörde çalışan sayılarının dağılımına bakıldığında ilçede toplam işgücünün % 67.4 ü Ziraat, Avcılık, Ormancılık ve balıkçılık sektöründe istihdam edildiğini gösteren bu oran İzmir deki % 28.5 ile kıyaslandığında İzmir Merkez Kentten daha yüksek olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde Madencilik ve taş ocakçılığında ilçede toplam işgücünün onbinde 4 ü bu sektörde istihdam edilirken bu oran İzmir deki binde 2 ile karşılaştırıldığında bu sektörde istihdam edilen sayının İzmir deki orandan düşük olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde imalat sanayide çalışan sayısının toplam çalışan sayı içindeki payına bakıldığında bu oranın yüzde 4.60 olduğu ve İzmir deki yüzde 20.1 oranıyla karşılaştırıldığında Karaburun ilçesindeki oranın İzmir deki orandan çok düşük olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde Elektrik Gaz ve su sektöründe toplam işgücünün sektördeki payı binde 32 iken bu oran İzmir deki binde 3 karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde Toplam işgücünün İnşaat sektöründeki payı yüzde 5.46 iken İzmir deki yüzde 5.3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde toplam işgücünün Toptan ve perakende ticaret, lokanta ve oteller sektöründeki payına bakıldığında ilgili oranın yüzde 7.58 ile İzmir deki yüzde 14.5 orandan düşük olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde toplam işgücünün ulaştırma, haberleşme ve depolama sektöründeki payı yüzde 2.52 iken İzmir deki yüzde 4.4 orandan düşük olduğu görülmektedir.karaburun ilçesinde toplam işgücünün Mali kurumlar, sigorta,taşınmaz mallara ait işler ve kurumları,yardımcı iş hizmetleri sektöründeki payına bakıldığında yüzde 4.55 ile 27

28 İzmir deki yüzde 4.6 dan düşük fakat bu orana çok yakın olduğu görülmektedir.karaburun ilçesinde toplam işgücünün Toplum hizmetleri,sosyal ve kişisel hizmetler sektöründeki payına bakıldığında yüzde ile İzmir den (yüzde 21.9) düşük olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde toplam işgücünün iyi tanımlanmamış faaliyetler içindeki payına bakıldığında onbinde 6 ile İzmir deki binde 1 oranından düşük olduğu görülmektedir yılı itibariyle Güzelbahçe ilçesindeki 10 ana sektörde çalışan sayılarının dağılımına bakıldığında ilçede toplam işgücünün yüzde sı Ziraat Avcılık, Ormancılık ve balıkçılık sektöründe istihdam edildiğini gösteren bu oranın İzmir deki yüzde 28.5 ile kıyaslandığında İzmir den yüksek olduğu görülmüştür. Güzelbahçe ilçesinde Madencilik ve taş ocakçılığında ilçede toplam işgücünün binde 14 ü bu sektörde istihdam edilirken bu oran İzmir deki binde iki ile karşılaştırıldığında Güzelbahçe ilçesindeki oranın İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmüştür. Güzelbahçe ilçesinde imalat sanayide çalışan sayısının toplam çalışan sayı içindeki payına bakıldığında bu oranın yüzde olduğu ve İzmir deki yüzde 20.1 ile karşılaştırıldığında Güzelbahçe ilçesindeki oranın İzmir deki orandan düşük olduğu görülmüştür. Güzelbahçe ilçesinde Elektrik gaz ve su sektöründe toplam işgücünün sektördeki payına binde 36 iken İzmir deki binde 3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Güzelbahçe ilçesinde Toplam işgücünün İnşaat sektöründeki payı yüzde 5.86 iken İzmir deki yüzde 5.3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Güzelbahçe ilçesinde toplam işgücünün Toptan ve perakende ticaret, lokanta ve oteller sektöründeki payına bakıldığında ilgili oranın yüzde ile İzmir deki yüzde 14.5 orandan yüksek olduğu görülmektedir. Güzelbahçe ilçesinde toplam işgücünün ulaştırma, haberleşme ve depolama sektöründeki payı yüzde 3.64 iken İzmir deki yüzde 4.4 orandan düşük olduğu görülmektedir. Güzelbahçe ilçesinde toplam işgücünün Mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallara ait işler ve kurumları, yardımcı iş hizmetleri sektöründeki payına bakıldığında yüzde 5.10 ile İzmir deki yüzde 4.6 oranından yüksek olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde toplam işgücünün Toplum hizmetleri,sosyal ve kişisel hizmetler sektöründeki payına bakıldığında yüzde ile İzmir deki yüzde 21.9 un oranından yüksek olduğu görülmektedir.karaburun ilçesinde toplam işgücünün iyi tanımlanmamış faaliyetler içindeki payına bakıldığında binde 1 ile İzmir deki binde 1 oranıyla eş değer olduğu görülmektedir yılı itibariyle Çeşme ilçesindeki 10 ana sektörde çalışan sayılarının dağılımına bakıldığında ilçede toplam işgücünün yüzde sı Ziraat Avcılık, Ormancılık ve balıkçılık sektöründe istihdam edildiğini gösteren bu oranın İzmir deki yüzde 28.5 ile kıyaslandığında İzmir den yüksek olduğu görülmüştür. Çeşme ilçesinde Madencilik ve taş ocakçılığında ilçede toplam işgücünün on binde 7 si bu sektörde istihdam edilirken bu oran İzmir deki binde iki ile karşılaştırıldığında Çeşme ilçesindeki oranın İzmir deki orandan düşük olduğu görülmüştür. 28

29 Çeşme ilçesinde imalat sanayide çalışan sayısının toplam çalışan sayı içindeki payına bakıldığında bu oranın yüzde 7.46 olduğu ve İzmir ile (yüzde 20.1) karşılaştırıldığında Çeşme ilçesindeki oranın İzmir deki orandan düşük olduğu görülmüştür. Çeşme ilçesinde Elektrik gaz ve su sektöründe toplam işgücünün sektördeki payı binde 25 iken İzmir deki binde 3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan düşük olduğu görülmektedir. Çeşme ilçesinde Toplam işgücünün İnşaat sektöründeki payı yüzde 9.28 iken İzmir deki yüzde 5.3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Çeşme ilçesinde toplam işgücünün Toptan ve perakende ticaret, lokanta ve oteller sektöründeki payına bakıldığında ilgili oranın yüzde ile İzmir deki yüzde 14.5 orandan yüksek olduğu görülmektedir. Çeşme ilçesinde toplam işgücünün ulaştırma, haberleşme ve depolama sektöründeki payı yüzde 4.79 iken İzmir deki yüzde 4.4 orandan yüksek olduğu görülmektedir. Çeşme ilçesinde toplam işgücünün Mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallara ait işler ve kurumları, Yardımcı iş hizmetleri sektöründeki payına bakıldığında yüzde 6.27 ile İzmir deki yüzde 4.6 oranından yüksek olduğu görülmektedir.çeşme ilçesinde toplam işgücünün Toplum hizmetleri,sosyal ve kişisel hizmetler sektöründeki payına bakıldığında yüzde ile İzmir deki yüzde 21.9 un oranından düşük olduğu görülmektedir.çeşme ilçesinde toplam işgücünün iyi tanımlanmamış faaliyetler içindeki payına bakıldığında binde 44 ile İzmir deki binde 1 oranından yüksek olduğu görülmektedir yılı itibariyle Çeşme ilçesindeki 10 ana sektörde çalışan sayılarının dağılımına bakıldığında ilçede toplam işgücünün yüzde sı Ziraat Avcılık, Ormancılık ve balıkçılık sektöründe istihdam edildiğini gösteren bu oranın İzmir deki yüzde 28.5 ile kıyaslandığında İzmir den yüksek olduğu görülmüştür. Çeşme ilçesinde Madencilik ve taş ocakçılığında ilçede toplam işgücünün on binde 2 si bu sektörde istihdam edilirken bu oran İzmir deki binde iki ile karşılaştırıldığında Çeşme ilçesindeki oranın İzmir deki orandan düşük olduğu görülmüştür. Çeşme ilçesinde imalat sanayide çalışan sayısının toplam çalışan sayı içindeki payına bakıldığında bu oranın yüzde 4.66 olduğu ve İzmir deki yüzde 20.1 ile karşılaştırıldığında Çeşme ilçesindeki oranın İzmir dekinden daha düşük olduğu görülmüştür. Çeşme ilçesinde Elektrik gaz ve su sektöründe toplam işgücünün sektördeki payı binde 3.7 iken İzmir deki binde 3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Çeşme ilçesinde Toplam işgücünün İnşaat sektöründeki payı yüzde 1.80 iken İzmir deki yüzde 5.3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan düşük olduğu görülmektedir. Çeşme ilçesinde toplam işgücünün Toptan ve perakende ticaret, lokanta ve oteller sektöründeki payına bakıldığında ilgili oranın yüzde ile İzmir deki yüzde 14.5 orandan düşük olduğu görülmektedir. Çeşme ilçesinde toplam işgücünün ulaştırma, haberleşme ve depolama sektöründeki payı yüzde 4.59 iken İzmir deki yüzde 4.4 orandan yüksek olduğu görülmektedir. Çeşme ilçesinde toplam işgücünün Mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallara ait işler ve kurumları, Yardımcı iş hizmetleri sektöründeki payına bakıldığında yüzde 3.84 ile 29

30 İzmir deki yüzde 4.6 oranından düşük olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde toplam işgücünün Toplum hizmetleri, sosyal ve kişisel hizmetler sektöründeki payına bakıldığında yüzde ile İzmir den (yüzde 21.9) daha yüksek olduğu görülmektedir. Karaburun ilçesinde toplam işgücünün iyi tanımlanmamış faaliyetler içindeki payına bakıldığında on binde 2 ile İzmir deki binde 1 oranından düşük olduğu görülmektedir yılı itibariyle Seferihisar ilçesindeki 10 ana sektörde çalışan sayılarının dağılımına bakıldığında ilçede toplam işgücünün yüzde i Ziraat Avcılık, Ormancılık Balıkçılık sektöründe istihdam edildiğini gösteren bu oranın İzmir deki yüzde 28.5 ile kıyaslandığında İzmir den yüksek olduğu görülmüştür. Seferihisar ilçesinde Madencilik ve taş ocakçılığında ilçede toplam işgücünün on binde 2 si bu sektörde istihdam edilirken bu oran İzmir deki binde iki ile karşılaştırıldığında Seferihisar ilçesindeki oranın İzmir deki orandan düşük olduğu görülmüştür. Seferihisar ilçesinde imalat sanayide çalışan sayısının toplam çalışan sayı içindeki payına bakıldığında bu oranın yüzde 8.87 olduğu ve İzmir deki yüzde 20.1 ile karşılaştırıldığında Seferihisar ilçesindeki oranın İzmir deki orandan düşük olduğu görülmüştür. Seferihisar ilçesinde Elektrik gaz ve su sektöründe toplam işgücünün sektördeki payı binde 13 iken İzmir deki binde 3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Seferhisar ilçesinde Toplam işgücünün İnşaat sektöründeki payı yüzde 8.05 iken İzmir deki yüzde 5.3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Seferihisar ilçesinde toplam işgücünün Toptan ve perakende ticaret, lokanta ve oteller sektöründeki payına bakıldığında ilgili oranın yüzde 8.83 ile İzmir deki yüzde 14.5 orandan düşük olduğu görülmektedir. Seferihisar ilçesinde toplam işgücünün ulaştırma, haberleşme ve depolama sektöründeki payı yüzde 2.36 iken İzmir deki yüzde 4.4 orandan düşük olduğu görülmektedir. Seferihisar ilçesinde toplam işgücünün Mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallara ait işler ve kurumları, Yardımcı iş hizmetleri sektöründeki payına bakıldığında yüzde 4.12 ile İzmir deki yüzde 4.6 oranından düşük olduğu görülmektedir. Seferihisar ilçesinde toplam işgücünün Toplum hizmetleri, sosyal ve kişisel hizmetler sektöründeki payına bakıldığında yüzde ile İzmir deki yüzde 21.9 un oranından düşük olduğu görülmektedir. Seferihisar ilçesinde toplam işgücünün iyi tanımlanmamış faaliyetler içindeki payına bakıldığında on binde 6 ile İzmir deki binde 1 oranından düşük olduğu görülmektedir yılı itibariyle Urla ilçesindeki 10 ana sektörde çalışan sayılarının dağılımına bakıldığında ilçede toplam işgücünün yüzde i Ziraat Avcılık, Ormancılık ve balıkçılık sektöründe istihdam edildiğini gösteren bu oranın İzmir deki yüzde 28.5 ile kıyaslandığında İzmir den yüksek olduğu görülmüştür. Urla ilçesinde Madencilik ve taş ocakçılığında ilçede toplam işgücünün on binde 11 i bu sektörde istihdam edilirken bu oran İzmir deki binde iki ile karşılaştırıldığında Urla ilçesindeki oranın İzmir deki orandan düşük olduğu görülmüştür. Urla ilçesinde imalat sanayide çalışan sayısının toplam çalışan sayı içindeki payına bakıldığında bu oranın yüzde

31 olduğu ve İzmir deki yüzde 20.1 ile karşılaştırıldığında Urla ilçesindeki oranın İzmir deki orandan düşük olduğu görülmüştür. Urla ilçesinde Elektrik gaz ve su sektöründe toplam işgücünün sektördeki payı binde 24 iken İzmir deki binde 3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Urla ilçesinde Toplam işgücünün İnşaat sektöründeki payı yüzde 7.22 iken İzmir deki yüzde 5.3 ile karşılaştırıldığında İzmir deki orandan yüksek olduğu görülmektedir. Urla ilçesinde toplam işgücünün Toptan ve perakende ticaret, lokanta ve oteller sektöründeki payına bakıldığında ilgili oranın yüzde ile İzmir deki yüzde 14.5 orandan düşük olduğu görülmektedir. Urla ilçesinde toplam işgücünün ulaştırma, haberleşme ve depolama sektöründeki payı yüzde 3.39 iken İzmir deki yüzde 4.4 orandan düşük olduğu görülmektedir. Urla ilçesinde toplam işgücünün Mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallara ait işler ve kurumları, Yardımcı iş hizmetleri sektöründeki payına bakıldığında yüzde 4.76 ile İzmir deki yüzde 4.6 oranından yüksek olduğu görülmektedir. Urla ilçesinde toplam işgücünün Toplum hizmetleri, sosyal ve kişisel hizmetler sektöründeki payına bakıldığında yüzde ile İzmir deki yüzde 21.9 un oranından yüksek olduğu görülmektedir. Urla ilçesinde toplam işgücünün iyi tanımlanmamış faaliyetler içindeki payına bakıldığında on binde 7 ile İzmir deki binde 1 oranından düşük olduğu görülmektedir. Tablo 3.5: Sektörel İşgücü Dağılımı (%) (2000) Sektör Tarım Madencilik İmalat Sanayi Elektrik, Gaz ve Su İnşaat Ticaret, Lokanta ve Oteller Ulaştırma, Finansal Haberleşme Hizmetler Toplum Hizmetleri Diğer Faaliyetler Toplam Güzelbahçe Çeşme Karaburun Seferihisar Urla Yarımada Merkez Kent Toplam Karaburun toplam işgücünün Ziraat Avcılık, Ormancılık ve balıkçılık sektöründeki payı açısından beş ilçe arasında % ile en yüksek orana sahip ilçedir. Güzelbahçe ise toplam işgücünün Ziraat Avcılık, Ormancılık ve Balıkçılık sektöründeki payı açısından % ile en düşük orana sahip ilçedir.karaburun ilçesi Seferihisar ilçesi ile işgücünün iyi tanımlanmamış faaliyetler içindeki payı açısından onbinde 6 ile aynı orana sahiptir.karaburun toplam işgücünün İmalat 31

32 sanayi sektöründeki payı açısından beş ilçe arasında yüzde 4.60 ile en düşük orana sahip ilçedir.güzelbahçe ilçesi ise toplam işgücünün imalat sanayi sektöründeki payı açısından beş ilçe arasında yüzde ile en yüksek orana sahip ilçedir.madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe toplam işgücünün payına bakıldığında en düşük orana sahip ilçenin Seferihisar ilçesi olduğu görülmektedir.madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe toplam işgücünün payına bakıldığında en yüksek orana sahip ilçe binde 14 ile Güzelbahçe olduğu görülmektedir.elektrik, Gaz ve Su sektörünün toplam işgücü açısından payına bakıldığında binde 36 ile en yüksek orana sahip ilçenin Güzelbahçe olduğu aynı sektör itibariyle en düşük orana sahip ilçenin ise Seferihisar olduğu görülmektedir. İnşaat sektörünün toplam işgücü içindeki payına bakıldığında Çeşme ilçesinin yüzde 9.28 ile en yüksek orana sahip olduğu aynı sektör itibariyle en düşük orana sahip yüzde 5.46 ile Karaburun olduğu görülmektedir. Toptan ve Perakende ticaret, Lokanta ve Oteller sektörünün toplam işgücü açısından payına bakıldığında yüzde ile Çeşme ilçesinin en yüksek orana sahip olduğu, aynı sektör itibariyle en düşük orana ise yüzde 7.58 ile Karaburun olduğu görülmektedir. Ulaştırma, Haberleşme ve Depolama sektörünün toplam işgücü açısından payına bakıldığında en yüksek orana sahip ilçenin % 4.79 ile en yüksek orana sahip ilçe olduğu, aynı sektör itibariyle % 2.36 ile en düşük orana sahip ilçenin Seferihisar olduğu görülmektedir. Mali Kurumlar, Sigorta, Taşınmaz Mallara ait İşler ve Kurumları, Yardımcı iş hizmetleri sektörünün toplam işgücü açısından payına bakıldığında en yüksek orana sahip ilçenin % 6.27 ile en yüksek orana sahip ilçenin Çeşme olduğu, aynı sektör itibariyle en düşük orana sahip ilçenin % 4.12 ile Seferihisar olduğu görülmektedir. Toplum Hizmetleri, Sosyal ve Kişisel Hizmetler sektörünün toplam işgücü açısından payına bakıldığında % ile en yüksek orana sahip ilçenin Güzelbahçe olduğu, aynı sektör itibariyle en düşük orana sahip ilçenin ise % ile Karaburun olduğu görülmektedir. İyi tanımlanmamış faaliyetlerin toplam işgücü açısından en yüksek orana sahip ilçenin binde 44 ile Çeşme, en düşük oranın ise onbinde 6 ile Karaburun ve Seferihisar olduğu görülmektedir. Yarımada Ġlçelerinin Toplanması ve Ġzmir Ġçindeki Toplam Büyüklük Olarak Payları Yarımadadaki ilçelerin toplamı açısından bakıldığında Tarımda çalışanların yüzde payı 40.2 olmasına karşın Tarım da çalışanların İzmir de teşkil ettiği pay olan % 28.5 den yüksek olduğu görülmektedir. Yarımada ilçelerin imalat sanayide çalışanların teşkil ettiği pay olan yüzde 8.1 ile İzmir de çalışanların imalat sanayideki payları olan yüzde 20.1 den düşük olduğu görülmektedir. Yarımadadaki ilçelerin toplamı açısından bakıldığında inşaat sektöründe çalışanların yüzde payı 7.6 iken bu oran İzmir deki inşaat sektöründeki çalışanların payı olan yüzde 5.3 ten yüksektir. Yarımadadaki ilçelerin toplamı açısından bakıldığında Ticaret lokanta ve oteller sektöründe çalışanların teşkil ettiği yüzde 13.4 pay İzmir deki Ticaret Lokanta ve Oteller sektöründe çalışanların payı olan yüzde 14.5 den düşük ama çok yakındır. Yarımadadaki ilçelerin toplamı açısından bakıldığında Finansal hizmetler sektöründe 32

33 çalışanların teşkil ettiği pay yüzde 5.0 ile İzmir deki Finansal hizmetler sektöründe çalışanların teşkil ettiği pay olan yüzde 4.6 dan yüksektir. Genel hatları itibariyle TÜİK 200 yılı ilçe verileri bir değerlendirme fırsatı vermekle birlikte ilçe bazında üretilen verilerin güncel olmaması bir sorun teşkil etmektedir. Daha sağlıklı değerlendirme için Yarımada ilçeleri bazında istihdam ve göç konularında mikro veri ihtiyacı bulunmaktadır. IV. Çevre ve Enerji 4.1. Çevre Koruma Alanları Doğal ve kültürel yapısını büyük oranda koruması ve özgün değerlere sahip olması nedeniyle Urla Çeşme Karaburun Yarımadası çok sayıda koruma alanına sahiptir. Yarımada ilçelere göre sit alanlarının dağılımı bakımından incelendiğinde en fazla sit alanına sahip olan ilçenin ,19 ha ile Urla olduğu görülmektedir. Sayı bakımından ise Çeşme ilçesi 89 adet sit alanı ile en çok sit alanına sahip olan ilçe durumundadır. Yarımadada doğal sitlerin önemli bir bölümünün kıyılarda olduğu görülmektedir (Doğa Turizmi Stratejisi). Tablo 4.1: Yarımada Sınırları içinde bulunan doğal ve arkeolojik sit alanları Ġlçeler / Sit Türleri Doğal (ha) Doğal ve Arkeolojik (ha) Toplam (ha) ÇeĢme ,61 75, ,28 Güzelbahçe 6,77 0 6,77 Karaburun 6.272,71 65, ,29 Seferihisar 2.219,40 168, ,46 Urla ,40 50, ,19 Genel Toplam ,89 360, ,99 Yarımadada, Tanay Tabiat Parkı (Çeşme) ve Ekmeksiz Tabiat Parkı (Seferihisar) olmak üzere iki adet Tabiat Parkı bulunmaktadır. Ayrıca yarımadada 4 adet tabiat anıtı bulunmaktadır. Bunlar, Teos Menengici Tabiat Anıtı (Seferihisar), Yarendede Çamı Tabiat Anıtı (Güzelbahçe), Yemişçi Çınarı Tabiat Anıtı (Güzelbahçe), Fıstık Çamı Tabiat Anıtı (Güzelbahçe) dır (Çizelge). Yarımada sınırları içinde Urla ilçesine bağlı Zeytineli Örnek Avlak Alanı bulunmaktadır. Çeşme de ise ulusal düzeyde öneme sahip Alaçatı Kıyı Ekosistemi Sulak Alanı bulunmaktadır. Tablo 4.2: Yarımadada bulunan Tabiat Parkları ve Tabiat Anıtları Değerin Bilinirliği: Bölge Seviyesinde (B), Ülke Seviyesinde (T), Milletlerarası Seviyesinde (M) Milli Park ve Benzeri Sahalar Tabiat Parkları Adı Ġlçesi Bilinirlik Tanay Tabiat Parkı Çeşme T 33

34 Ekmeksiz Tabiat Parkı Seferihisar T Tabiat Anıtları Adı İlçesi Bilinirliği Teos Menengici Tabiat Anıtı Seferihisar T Yarendede Çamı Tabiat Anıtı Güzelbahçe T Yemişçi Çınarı Tabiat Anıtı Güzelbahçe T Fıstık Çamı Tabiat Anıtı Güzelbahçe T Avlaklar Adı Ġlçesi Bilinirliği Zeytineli Örnek Avlak Sulak Alanlar ve Ramsar Alanları Adı Ġlçesi Bilinirliği Alaçatı Kıyı Ekosistemi Sulak Alanı Çeşme T Karaburun da Gerence Körfezi nde yer alan Kara Ada, I. Derece Doğal Sit Alanı olmasının yanında, 1994 yılında Yaban Hayatı Koruma Sahası olarak tescil edilmiştir. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından ise, İzmir İli Karaburun Yarımadası Mordoğan Beldesi nde Ardıç Burnu ile Ege Üniversitesi Ziraat Deneme İstasyonu arasında (Ayıbalığı Mevkiinde hali hazırda faal olan çökertme dalyanı hariç), kıyıdan 20 m derinliğe kadar olan alanda su ürünleri avcılığı yasaklanmıştır. Bu koruma alanlarının yanı sıra Karaburun un Şekil X te verilen bölümünün Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak ilanına yönelik çalışmalar devam etmektedir. Bununla birlikte koruma faaliyetlerinin genellikle kalkınma olanaklarını engellemesi nedeniyle yerel yönetim, sivil toplum kuruluşları ve yöre halkı ise ilçenin koruma kullanma dengesini de sağlayabilecek Biyosfer Rezerv Alanı olarak değerlendirilmesi üzerinde durmaktadır. Doğa Derneği tarafından belirlenen Türkiye nin Önemli Doğa Alanlarının 4 tanesi araştırma alanı içinde yer almaktadır. ÖDA; doğadaki canlı türlerinin nesillerini sürdürebilmeleri için özel önem taşıyan alanlardır ve doğal alanların içindeki canlı türleri ve doğal kaynaklarla birlikte korunmasını amaçlamaktadır. Yarımada sınırları içinde 4 adet ÖDA bulunmaktadır ve ,14 ha büyüklüğe sahiptir. Önemli Doğa Alanı Alan (ha) Özellik Karaburun ve Ildır Körfezi Adaları ÖKA/ÖBA ÇeĢme Batı Burnu Alaçatı ÖKA Doğanbey Kıyıları ÖKA Genel Toplam

35 Şekil; Karaburun Özel Çevre Koruma Bölgesi İlan Edilmesi Planlanan Alan Bu alanlardan Karaburun ve Ildırı Adaları Önemli Doğa Alanı (Şekil) Karaburun yarımadası ile Çeşme Burnu ve Karaburun arasında yer alan Ildır Körfez Adalarını kapsamaktadır. Karaburun, Çeşme, Urla ilçelerini kapsamaktadır. Yüzölçümü; ha dır. Doğal sit ve arkeolojik sit statüleri ile korunmaktadır. Bu önemli doğa alanında en önemli tehdit turizm amaçlı kıyı yapılaşmasıdır (Doğa Derneği, 2006). Yatırımcıların yapılaşmaya izin vermeyen birinci derece sit alanlarının derecesini düşürmeye yönelik baskı ve girişimleri artmaktadır. Ayrıca Karaburun merkezde bir 35

36 marina inşası planlanmaktadır (Doğa Derneği, 2006). Taş ve maden ocaklarının varlığı ve ocak faaliyetleri ise dağlık habitatlarının bozulmasına neden olmaktadır. Alanın doğusundaki makilik alanların üzerine Mordoğan Barajı inşaatı yapılmakta ve zeytinliklerde sulu tarıma geçilmesi planlanmaktadır. Önemli Doğa Alanı içinde insan faaliyetleri nedeniyle Akdeniz foku önemli ölçüde rahatsız edilmektedir. Özellikle yavru foklar balıkçı bırakma ağlarına takılmakta ve bu türün ölümüne neden olmaktadır (Doğa Derneği, 2006). 36

37 (Doğa Derneği, 2006) (Doğa Derneği, 2006) Çeşme Yarımadasının güneybatı ucunda yer alan ve Boğa ve Fener adalarını da içine alan Çeşme Batı Burunu Önemli Doğa Alanı nın büyük kısmı deniz ve kıyı ekosistemidir (Doğa Derneği, 2006). Yüzölçümü; ha dır. Doğal sit statüsü ile korunmaktadır. Alan Akdeniz fokları için önem taşımaktadır (Doğa Derneği, 2006). Alanda turizm faaliyetlerinin yoğun etkisi söz konusudur (Doğa Derneği, 2006). Özellikle alandaki kumullar çok sayıda turist tarafından denize girmek için kullanılmaktadır (Doğa Derneği, 2006). Ayrıca, ikinci konut yapılaşması ve koruma alan derecelerinin düşürülmesi önemli tehditlerdir (Doğa Derneği, 2006). (Doğa Derneği, 2006) 37

38 (Doğa Derneği, 2006) Alaçatı Önemli Doğa Alanı ise Karaburun ve Çeşme Yarımadaları uzantısının güney yarını içermektedir. Alan batıda Ege Denizi ve Çeşme İlçesi, doğuda Uzunkuyu koruluğu ve Urla ilçesiyle sınırlıdır. Çeşme, Urla, Seferihisar ilçe sınırlarını kapsamaktadır. Yüzölçümü; ha dır. Doğal sit statüsü altında korunmaktadır. Önemli Doğa Alanı çok sayıda sulak alana sahiptir ve bu sulak alanlar çok sayıda nadir canlı türüne ev sahipliği yapmaktadır (Doğa Derneği, 2006). Bu sulak alanlardan en büyüğü Alaçatı Halicidir. Diğer sulak alanlar ise halicin batısındaki tepelerin arasında uzanmaktadır. Bölgenin son el değmemiş alanlarından birisidir. Kıyının batı kesimindeki Mersin Körfezi nin açıklarında deniz kuşları için önemli üreme alanı olan adacıklar bulunmaktadır. Alanda Türkiye ölçeğinde nadir bitki türlerinden birisi olan Orchis lectea alanda yaygın olarak bulunmaktadır (Doğa Derneği, 2006). Ayrıca, alandaki sığ göçlükler ülkemizde sadece burada bulunan Pilularia minuta populasyonlarına ev sahipliği yapmaktadır. Alan nesli tehlike altındaki birçok kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır. Alanda üreyen önemli yırtıcı türler tavşancıl (Hieraaetus fasciatus), bıyıklı doğan (Falco biarmicus) ve küçük kerkenezdir (Falco naumanni). Alandaki adalar ise ada martısı (Larus audouinii) ve tepeli karabatak (Phalacrocorax aristotelis desmarestii) gibi deniz kuşları için önemlidir. Alan aynı zamanda büyük memeliler içinde büyük önem taşımaktadır. Ege Bölgesi nde sırtlanın (Hyaena hyaena) ve karakulağın (Caracal caracal) yaşağıdı nadir alanlardan birisidir (Doğa Derneği, 2006). Alaçatı kıyı ekosistemi aynı zamanda Ramsar Sözleşmesi çerçevesinde Türkiye nin Uluslar arası Önemli Sahip Sulak Alanları arasında yer almaktadır (Günerhan, 2012). (Doğa Derneği, 2006) 38

39 (Doğa Derneği, 2006) Seferihisar ilçesinin batısında yer alan kıyı şeridinde Doğanbey Kıyıları Önemli Doğa Alanı yer almaktadır. Alan içerisinde en güneydeki Doğan Adası başta olmak üzere irili ufaklı sekiz ada bulunmaktadır. Yüzölçümü; ha dır. Arkeolojik sit statüsü ile korunmaktadır. Gökdoğanın (Falco pregrinus) bölgeden üreme alanlarından birisidir. Ayrıca alanın kuzeybatı kısımları Akdeniz Foku (Monachus monachus) için önemli (Türkiye deki en öncelikli beş fok alanından birisi) yaşam alanıdır. Alanın karşı karşıya önemli tehditlerden birisi önceden ilgili koruma kurulları tarafından ilan edilmiş olan değişik derecelerdeki doğal ve arkeolojik sit alanlarının statülerinin kaldırılması veya derecelerinin düşürülmesidir. Bu şekilde daha da yoğun yapılaşmaya olanak tanınmıştır. Ayrıca sit alanları dışında plansız ve yoğun yazlık konut yapılaşması söz konusudur (Doğa Derneği, 2006). 39

40 (Doğa Derneği, 2006) 4.1. Doğal ve Kültürel Değer Taşıyan Alanlar Doğal Yapı Coğrafi Konum Urla Çeşme Karaburun Yarımadası İzmir Körfezi batısı ile güneyde Kuşadası körfezleri arasında Anadolu Yarımadası nın tam ortasında batıya Ege Denizine doğru en fazla uzanan bir çıkıntıdır () enlemleri ile

41 06 10 boylamları arasında yarımada, 1420 km 2 lik bir alanı kaplamaktadır. Bu yarımada uç kısmında kuzeye doğru uzanmakta ve Karaburun Yarımadası ismini almaktadır. Yarımada, doğudaki kuzey-güney doğrultulu bir alçak alan ile Nif Dağından ve Bozdağlardan ayrılır. Büyüklüğü 2281 km 2 olan Yarımada, Türkiye nin Ege Bölgesinde uzanan yarımadalarından en büyüğüdür (Mater, 1982). Kısa ve kalın saplı bir çekici andıran, kıyıları oldukça girintili çıkıntılı olan yarımada, kuzey-güney doğrultusunda, eni en geniş yerinde 65 km, batı-doğu doğrultuda boyu ise 72 km dir (Mater, 1982). Urla yarımadası çeşitli isimler altında bilinmektedir (Mater, 1982). Darkot (1970), etüd sahasını Urla Yarımadası olarak tanımlarken, bu yarımadayı oluşturan iki farklı boyuttaki yarımadaları ise Çeşme ve Karaburun yarımadaları olarak isimlendirmiştir (Mater, 1982). Buna karşılık Ardel (1962), yarımadanın tümünü Çeşme Yarımadası olarak nitelemektedir(mater, 1982). Philippson (1918) ve Blanchard (1962) ise bu yarımadayı Eritre Yarımadası olarak tanımlamaktadır (Mater, 1982). İklim Yarımada makroklima bakımından hemen bütünüyle Akdeniz iklimi tipini yansıtmaktadır (Mater, 1982). Sezer yağış etkenliği ve karasallık indislerine göre, yıllık ortalamada "yarı nemli denizel iklim" sınıfında yer almaktadır (Mater, 1982; Sezer, 1988; Nurlu vd., 2009). Yarımada iklimin sıcaklık, nem, yağış ve rüzgar gibi dinamik unsurları bakımından insan aktiviteleri, özellikle de turizm etkinlikleri bakımından uygun değerler göstermekte, bu nedenle de yarımadanın önemli doğal kaynakları arasında yer almaktadır. Buna göre; Sağlıklı bir insanın günlük yaşamında kendini rahat hissettiği ve rahatlık bölgesi olarak tanımlanan efektif sıcaklık dönemleri yıl içinde günlük sıcaklığın 17-24,9 o C arasında olduğu dönemlerdir. Koçman ve Gümüş ün (2005) Çeşme Meteoroloji İstasyonu verilerine dayalı olarak yaptıkları çalışmaya göre Yarımada için bu dönem 30 Nisan - 4 Haziran ile 12 Temmuz-21 Ekim tarihleri arasında olup yılda 136 günü kapsamaktadır. Ayrıca, 17 o C alt eşik değerinin altında kalan sıcaklıklar yıl içinde pek düşmemekte, en soğuk ayda bile günlük ortalamalar, 8-10 o C arasında değişmektedir. Özellikle deniz turizmine dayalı aktivitelerin yoğun olduğu yarımada da yılın 6-7 ay kadar süren bir döneminde (Nisan-Ekim ayları arası), güneşten gelen enerji fazla, dolayısıyla sıcaklık yüksektir. Bu dönemde atmosfer aktivite zayıf olduğu için gökyüzü genellikle açık ve yağışa olanak vermeyen koşullar egemendir. Bu nedenle, insanın hareket alanını ve yeteneğini sınırlayan yağışların olmayışı, sıcaklık koşullarının elverişliliği ve rüzgar ventilasyonunun atmosferdeki nemi dağıtan ve rahatlık veren etkisi dinlenme ve turizm açısından avantajlar sağlayacak niteliktedir. Deniz banyosu için en uygun ortalama hava sıcaklığının C, deniz suyu sıcaklığının da o C olmasu gerekmektedir. Bu eşik değerlere göre, Çeşme de deniz banyosu için ortalama 136 gün süren elverişli bir dönem saptanmıştır (Koçman ve Gümüş, 2005). Ayrıca, Çeşme de havadaki oransal nem değerleri rahatlık bölgesi olarak kabul edilen %70-30 sınırları içinde kalmakta, dolayısıya en sıcak dönemde havanın oransal nemi %70 in altında değişme göstermektedir (Koçman ve 41

42 Gümüş, 2005). Yarımadadaki en önemli klimatik sorun su noksanlığıdır (Mater, 1982). Bunun en önemli nedeni ise, yağışların yetersiz, buharlaşmayı karşılamadan çok uzak ve düzenli dağılmamış olmasıdır (Mater, 1982). Jeoloji ve Jeomorfolojisi Yarımada, jeolojik olarak Paleozoik, Mezozoik, Neojen ve Kuaterner yaşlı karbonatlıkırıntılı kayaçlardan oluşan sedimanter ve lav, tüf ve piroklastik kayaçlardan oluşan volkanik kökenli litolojiden yapılıdır (Sezer, 1993). Alanda, en yaşlı formasyon kumtaşı-şeyl konglomera karmaşığıdır. Temeli oluşturan yapıyı karbonatlı masif kayaları örtmektedir. Karbonatlı kayaçları, yer yer andezit, bazalt, aglomera, tüfler, yer yer de görsel oluşumlu kayaçlar örtmektedir. Alüvyon ve yamaç molozları ise en genç birim olup, oluşumları devam etmektedir (Hepcan, 2008). Araştırma alanında, Paleozoik, Mezosoik, Neojen ve Kuaterner e ait birimlerin bir arada bulunması, litolojik anlamda çeşitliliği oluşturmuştur. Bu birimlerin tektonik, volkanik, aşındırma ve biriktirme gibi çeşitli doğal süreçler ile işlenmesi, morfolojik anlamda da farklı birimlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur (Gülderen, 2007). Yarımada girintili çıkıntılı kıyılara sahip doğu-batı uzanımlı bir yarımadadır (Hepcan, 2008). Bununla birlikte, Çeşme ve Karaburun ilçeleri kuzey-güney doğrultusunda bir topoğrafik uzanışa ve yapısal kuruluşa sahiptir (Mater, 1982; Koçman, 2005). Kuzeygüney doğrultusu, özellikle Karaburun da belirginleşmektedir (Darkot ve Tuncel, 1978). Araştırma alanının morfolojisi, belirgin bir relief gösteren dağ ve tepeler ile, bunları kısa mesafeler içinde birbirinden ayıran kıyı ovalarından ve yer yer de küçük ova genişliğindeki alüvyal tabanlardan oluşmuştur. Dik yamaçlardaki eğimlerin azalmasıyla, kıyı şeridine ulaşılmaktadır (Mater, 1982). Araştırma alanı ve çevresindeki dağ-tepe, kıyı ve sırt-vadi sistemi biçimindeki bu şekillenme, Neojen ile başlamıştır (Sezer, 1993). Araştırma alanının kuzeyini oluşturan Karaburun un orta kesiminde, kuzey-güney doğrultusunda, dar bir alanda dik eğimli yamaçlarla 1218 metreye yükselen karbonatlı kayalardan yapılı Karaburun Bozdağ kütlesi yer almaktadır (Nurlu vd., 2009). Bozdağ ın omuz bölümlerinden itibaren kıyılara doğru azalan bir eğimle pre- Neojen kalker, kumtaşı-şeyl ve magmatik kayaçlar ile Neojen göl dolguları ve volkanik kayaçları üzerinde basamaklar halinde uzanarak çepeçevre kuşatan Karaburun platoları yayılmaktadır (Sezer, 1993; Soykan vd., 1993; Nurlu vd., 2009) Araştırma alanındaki kıyıların şekillenmesinde, litolojik yapı ve tektonizmanın yanında, Kuaterner deki deniz seviyelerindeki değişimler etkili olmuştur (İlhan, 1996). Araştırma alanının kuzeyinde yer alan Karaburun ile güney kıyılarında, kıyılar oldukça dik, kıyı şeridi oldukça dar yada hemen hemen hiç yoktur. Araştırma alanının batısında yer alan Çeşme de ise, kıyı içerilere kadar sokularak, geniş plaj alanlarını oluşturmuştur. Araştırma alanının doğu ve orta kesimi, oldukça alçak bir görünüşe sahiptir. Bu alanlar, genellikle gre, kalker ve marnlardan oluşan Neojen ve volkanik Neojen 42

43 arazilerde ortaya çıkmaktadır (Mater, 1982). Alanın batı kesiminde, yükselti fazla olmayıp, kimi yerlerde 400 metreye yaklaşmaktadır. Topoğrafya Uzel vd., 2012 İzmir Körfezi ile Kuşadası Körfezi arasında kalan çok girintili ve çıkıntılı olan yarımadanın reliefi oldukça parçalıdır. Genellikle çukur alanlar, basık eşikler, kısmen de koylarla birbirinden ayrılmış olan kuzey-güney doğrultulu dağlık alanlardan meydana gelmektedir (Mater, 1982). Alçak alanlarda alüvyon tatlısu göl tortulları bulunmakta olup yarımadada yer hareketlerinin son etkilerini yansıtan sıcak ve mineralize su kaynakları vardır (Bilinmeyen 1). Yarımada doğuda alçak bir alan (Kızılçullu Deresi vadisi- Cumaovası-Torbalı) ile Nif Dağı ndan ve Bozdağlar dan ayrılmaktadır (Bilinmeyen 1). Yarımadasının orta kesimi oldukça alçak bir görünüşe sahiptir (Mater, 1982). Fakat buradan doğuya doğru yükselti 800 m yi biraz geçmektedir (Kızıldağ 1080m). Yarımadanın kuzeyini oluşturan Karaburun yarımadası ise çok kütlevi bir görünüşe sahiptir ve yükselti bu sahada 1200 metreyi geçmektedir (Mater, 1982). Karaburun un 43

44 orta bölümünde denizden 1218 m ye yükselen Boz Dağı bulunmaktadır. Hem ana karada hem de adalarda mağara oluşumu zengindir. Yarımadanın güney doğusunda Gerence ile Balıklıova arasında sazlarla kaplı İris Gölü yer almaktadır. Yarımadanın batı kesiminde ise yükselti pek fazla değildir ve zaman zaman 400 metreye yaklaşmaktadır (Mater, 1982). Bilhassa Alaçatı kesiminde, hafif ondüleli oldukça geniş bir alüvyon taban ortaya çıkmaktadır (Mater, 1982). Erinç (1955), bu sahayı lagün olarak tanımlamaktadır (Mater, 1982). Hidrolojisi Subtropikal Akdeniz iklim özelliklerine ve litolojik yapısına bağlı olarak, araştırma alanının hidrolojik bakımdan zengin olmadığı görülmektedir (İlhan, 1996; Mater, 1982). Birkaç küçük derenin haricinde akarsuların büyük çoğunluğu, yılın önemli bir bölümünde kurudur. Bu akarsuların hemen hepsinin kısa boylu, sel karakterli olduğu dikkati çekmektedir. Daimi akarsular, çok az olup, hemen hepsi kuvvetli karstik kaynaklardan beslenmektedir (Mater, 1982). Hidrolojik bakımdan değerlendirildiğinde yarımadanın doğu bölümünde akarsu şebekesinin daha iyi olduğu ve daha fazla daimi akarsuyun bulunduğu görülmektedir. Hidrolojik olarak araştırma alanının en fakir bölümünü, Çeşme oluşturmaktadır. Urla da Havuzlu ve Pınarlı dereleri ile Çeşme de Camiboğazı, Büyükdere, Kurdime ve Arap dereleri, araştırma alanının önemli dereleridir. Araştırma alanının diğer bölümlerine oranla daha iyi gelişmiş bir su şebekesine sahip Karaburun da, uzunlukları 20 km yi geçmeyen mevsimlik akarsular, biri kapalı olmak üzere küçüklü büyüklü 19 akarsu havzaya ayrılabilmektedir (Soykan vd., 1993). Yarımada yeraltı suyu yönünden zengin değildir. Bununla birlikte, Çeşme de kaya birimleri dikkate alındığında, hazne kaya olabilecek formasyonlar bulunmaktadır. Özellikle volkanik tüfler, permabilite yönünden olumlu litolojilerdir. Hidrojeolojik olarak geçirimli tabakalarların varlığı, yağmur sularının deniz suyunun ve yeraltı suyunun, birbiriyle bağlantılı derin dolaşım yapan bir sistem içinde yer almasına neden olmuştur (Tarcan, 2004). Araştırma alanında, çeşitli doğrultularda mevcut fay hatları, zengin termal kaynakların oluşmasını sağlamıştır (Mater, 1982). Bu kaynaklar arasında, Urla jeotermal sahası olarak isimlendirilen, Urla nın batısındaki Malkaca Dağı nın batı yamacı boyunca sıcak ve soğuk su kaynakları (35 ºC) ile Çeşme'de Ilıca-Şifne termal kaynak alanları (25-60 ºC) bulunmaktadır ( Mater, 1982; Şengün, 2007). Toprak Yarımadada Akdeniz iklimi koşulları ile bitki örtüsünün etkisi altında farklı yaş ve litolojik özellikteki çeşitli ana materyal üzerinde genellikle iskelet toprağı karakterinde olgun horizonlaşma göstermeyen toprak tipleri gelişmiştir. Toprak özelliklerinin gelişmesinde özellikle litolojik yapı belirleyici olmuştur. Volkanik yapı üzerinde regosoller, Mesozoik kalkerleri üzerinde iklimin de etkisiyle kırmızı Akdeniz toprakları, Neojen kırıntılı ve karbonatlı alanlarda ise redzinalar, alüvyal kolüvyal dolgular 44

45 üzerinde de alüvyal topraklar gelişmiştir (İlhan, 1996). Yarımadada, zonal toprak grubuna giren kahverengi Akdeniz, kahverengi orman, kireçsiz kahverengi, kireçsiz kahverengi orman, kırmızı Akdeniz,, intrazonal grubuna giren rendzina ve azonal grubuna alüvyal ve kolüvyal topraklar bulunmaktadır. Yarımadada en geniş alanı kaplayan kırmızı kahverengi Akdeniz toprakları, çeşitli yaştaki kalker formasyon üzerinde oluştuklarından yüksek oranda kireç içermektedir (Mater, 1982). Bulunduğu alanlardaki genel topoğrafya dalgalı ve tepelik olan bu topraklar, yarımadanın genellikle orta kısmı ile Karaburun un doğusunda kalker formasyonu üzerindedir (Mater, 1982; Soykan vd., 1993; Hepcan, 2008). Bu topraklar, eğimin müsait olduğu alanlarda, II. ve III. sınıf arazi yetenek sınıfına sahiptirler (Mater, 1982). Yarımadada geniş yer kaplayan kireçsiz kahverengi topraklar, genellikle andezit, bazalt gibi volkanik kayalar ile kuvarsit, gre gibi kayaçların ayrışması sonucu oluşmuştur (Mater, 1982). Dağlık, tepelik karakterinde gelişmiş olan ve sığ bir profile sahip olan bu topraklar, Alaçatı Ovası ve çevresindeki volkanik neojen alanlar ile Karaburun un batısında görülmektedir (Mater, 1982; Soykan vd., 1993). Taşlılık oranının yüksek ve eğimin fazla olması nedeniyle bu alanlar genellikle, VI. ve VII. sınıf arazi yetenek sınıfına sahiptirler (Mater, 1982; İlhan, 1996). Kireçsiz kahverengi orman toprakları, yarımadadaki tepelik ve dağlık alanlarda, özellikle de eğimin fazla olduğu yerlerde görülmektedir. Sığ olmaları nedeniyle, tarıma elverişli değillerdir. Yarımadada bu toprakların yayılış gösterdiği alanlar, VII. sınıf arazi yetenek sınıfı gösterirler (Mater, 1982). Yarımada içinde çoğunlukla Neojen kalker ve marnların üzerinde oluşan Rendzina toprakları, orta dereceli eğime sahip dalgalı bir topografya üzerinde yayılış gösterirler. Özellikle eğimin uygun olduğu alanlarda bu topraklar, genellikle II. ve III. sınıf arazi yetenek sınıfı özelliği gösterirler (Mater, 1982). Yarımadada kırmızı Akdeniz toprakları, sığ ve taşlı topraklar olup, taşlılık oranının fazla olması nedeniyle, VII. sınıf arazi yetenek sınıfı özelliği gösterirler (Mater, 1982; Soykan vd., 1993). Alüvyal topraklar, yarımadanın tarımsal yönden en verimli alanlarını oluşturmaktadır. Yarımadada alüvyal topraklar, alçak kıyı ovaları ile kıyı alanlarında bu özelliklere sahiptir. (Mater, 1982). Bu topraklar, genellikle I. ve II. sınıf arazi yetenek sınıfına sahip olarak değerlendirilirler. Yarımada içinde az yer kaplayan kahverengi orman toprakları, genellikle Rendzina toprakları ile birlikte bulunmaktadır. Bu topraklar, yarımadada eğimin fazla olduğu alanlarda oluştuğundan, arazi yetenek sınıfı olarak IV.-V.-VI.-VII. sınıf alanlar olarak değerlendirilmektedir (Mater, 1982). Yarımadada, üzerinde belirgin bir toprak örtüsü bulunmaması nedeniyle, arazi tipi VIII. sınıf araziler olarak değerlendirilen ve genellikle %45 ten fazla eğime sahip olan alanlar, genelde çıplak kayalık alanlar olarak değerlendirilmektedir. 45

46 Bitki Örtüsü Yarımadada, orman, maki ve frigana formasyonu olmak üzere üç farklı vejetasyon formasyonunun dağılış göstermekte, 70 familyadan (Fabaceae (42 tür), Poaceae (35 tür), Astereceae (30 tür) vb.) 255 cinse ait 384 bitki türü bulunmaktadır (Nurlu ve ark., 2008). Orman vejetasyonunun baskın bitki topluluğunu Pinus brutia Ten. (Pinaceae) (kızılçam) oluşturmaktadır. İlçedeki başlıca maki formasyonlarını ise, Olea europaea var. sylvestris (Oleaceae) (yabani zeytin), Quercus coccifera L. (Fagaceae) (kermes meşesi), Juniperus oxycedrus subsp. macrocarpa L. (Cupressaceae) (katran ardıcı), Arbutus andrachne L. (Ericaceae) (sandal), Phillyrea latifolia L. (Oleaceae) (akça kesme), Pistacia lentiscus L. (Anacardiceae) (sakız ağacı), Calicotome villosa Link (Fabaceae) (keçi boğan), Pyrus amygdaliformis Vilm. (Rosaceae) (badem yapraklı ahlat), Myrtus communis L. (Myrtaceae) (mersin), Crataegus monogyna Jacq. (Rosaceae) (adi alıç), Rosa canina L. (Rosaceae) (kuşburnu), Rubus canescens DC. (Rosaceae) (böğürtlen) oluşturmaktadır. Friganayı temsil eden bitki taksonları genellikle Origanum onites L. (Lamiaceae) (İzmir kekiği), Lavandula stoechas L. (Lamiaceae) (karabaş otu), Anthyllis hermanniae L. (Fabaceae) (yara otu), Sarcopoterium spinosum L. (Rosaceae) (abdestbozan), Cistus creticus L. (Cistaceae) (pembe çiçekli laden), C. salvifolius L. (Cistaceae) (adaçayı yapraklı laden), C. parviflorus Lam. (Cistaceae) (küçük çiçekli laden) dir. Yarımadadaki başlıca frigana elemanları ise abdest bozan (Sarcopoterium spinosum), laden (Cistus cretigus, Cistus parvifloru, Cistus salviifolius), lavanta (Lavandula stoechas), kekik (Thymus vulgaris), sığırkuyruğu (Verbascum sinuatuml.) türlerinden oluşmaktadır (Semenderoğlu, 1999, Yılmaz, 2001, Durmuşkahya, 2006). Araştırma alanındaki endemik ve nadir bitki türleri (Sarıçam, 2007 ve Hepcan, 2008 e göre; Bekat ve Seçmen,1982, Ekim et al., 2000). ENDEMĠK BĠTKĠ TÜRLERĠ Aristolochia hirta (LR), Bairum tenufolium var. zeleborii (LR), Campanula lyrata ssp.lyrata (LR), Carex distachya var. phyllostachioidea (VU), Carex divulsa subsp. coriogyne (LR), Centauria acicularis var. urvellei (VU), Centauria caleopsis (LR), Centauria lydia (LR), Centauriacariensis subsp. maculiceps (LR), Chinodoxa forbesii (LR), Colutea melanocalyx ssp. davisiana (LR), Crocus fleischeri (LR), Crocus oliveri subsp. balansae (LR), Erodium absinthhoides ssp. absinthoides (LR), Euphorbia erythrodon (LR), Euphorbia falcata subsp. macrostegis (LR), Ferulago humulis (LR), Fritillaria carica subsp. carica (LR), Fritillaria fleischeriana (LR), Gallium penduflorum (LR), Gladiolus anatolicus (LR), Heracleum platytaenium (LR), Hypericum avicularifolium subsp. Balansae (LR), Lamium moschatum var. rhodium (LR), Linum tmoleum (LR), Minuartia anatolica var. anatolica (LR), Minuartia juressi subsp. asiatica (LR), Nepeta cadmea (LR), Papaver argemone subsp. davisii (VU), Papever purpureomarginatum (CR), Phlomis nossolii (LR), Salvia smyrnea (EN), Saponaria chlorifolia (LR), Scrophularia floribunda (LR), Sideritis sipylea (LR), Symhytum anatolicum (LR), Thymus cilicicus (LR), Trigonella smyrnea (LR), Ventenada subevernis (VU), Verbascum antinori (VU), Verbascum smrnaeum (DD), Veronica pectinata var. glandulosa (LR), Vervascum lydium var. heterandrum (LR) NADĠR BĠTKĠ TÜRLERĠ Allium albotunic (VU), Arum nickelii (VU), Bairum tenuifoli (VU), Bupleurum semico (DD), Centaurea amplif (VU), Cistus monspelie (VU), Crocus biflorus (VU), Cutandia stenost (VU), Cyclamen hederifolium VU, Cymbalaria mural (VU), Cyprsis acuminat (DD), Erysimum pusillum VU, Globularia alypum VU, Isoetas histrix 46

47 (DD), Lilium candidum (VU), Limonium graecum (VU), Limonium sieberi (VU), Malcomia graeca (DD), Plantago crassif (VU), Senecio bicolor (VU), Sideria sipylea LR (nt), Stachys cretica ssp. anatolica LR, Tulipa praecox (NE) VU: Hassas, DD: Yetersiz Bilgi, EN: Tehlikede, NE: Değerlendirilmemiş, CR: Yok olmak üzere Kritik, LR: Önceliği Düşük Tablo 4.1: Karaburun yarımadası tehdit altındaki türler (Sarıçam 2007 den; Bekat ve Seçmen, 1982 ve Ekim vd., 2000) Tıbbi Amaçlarla Kullanılabilecek Olan Cinsler Delphinium, Nigella, Papaver, Viola, Malva, Linum, Trigonella, Ferula, Quercus, Alkana, Hyascyamus, Origanum, Salvia, Satureja, Sideritis, Teucrium, Thymus, Verbascum, Rubia,Valeriana, Helichyrsum, Scolymus, Allium, Asparagus, Ruscus, Orchis cinsleri Süs Bitkileri Olarak Kullanılabilecek Cinsler Anemone, Delphinium, Viola, Dianthus, Cyclamen, Globularia, Centaurea, Allium,Fritillaria, Muscari, Ornithgalum, Scilla, Tulipa, Gladiolus, Iris cinsleri Denizel flora bakımından ise Karaburun Yarımadası denizleri, besin zincirinin birinci halkasında yer alan önemli bir oksijen kaynağı olan Deniz Çayırlarını (Posidonia oceanica) barındırmaktadır. Akdeniz'in oksijen stoklarını sağlayan, 1m² de litre oksijen üreten Deniz Çayırları yavru balıkların gelişimini tamamladığı yerler olarak önemlidir. Dolayısıyla, özellikle kıyı balıkçılığı açısından yaşamsal öneme sahiptir. (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). Karaburun Yarımadasının kuzey kıyılarında bulunan Posidonia oceanica topluluğunun, Ege Denizi kıyıları içinde kirlenme ve diğer antropojenik etkilerden en az zarar gören alan olduğu tespit edilmiştir (Dural et al., 2012) (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). Ayrıca Okudan ve diğerleri, (2001), tarafından yapılan Karaburun Adaları nın (Ege Denizi, İzmir,Türkiye) Deniz Florası isimli araştırmada, Karaburun adalarında (Büyük Ada ve Küçük Ada) en kapsamlı çalışma olarak gerçekleştirilen çalışmada 234 taksonun bulunduğu belirtilmektedir (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). Fauna Fauna özellikleri açısından incelendiğinde, yarımadanın oldukça zengin olduğu ve ulusal ve uluslararası ölçekte türleri barındırdığı görülmektedir. Yarımada, yabandomuzu (Sus scrofa) (Suidae), tilki (Vulpes vulpes) (Canidae), sansar (Martes sp.) (Mustelidae), su samuru (Lutra lutra) (Mustelidae), porsuk (Meles meles) (Mustelidae), tavşan (Lepus capensis) (Leporidae), sincap (Sciurus vulgaris) (Sciurus) gibi memeli hayvanlara ev sahipliği yapmaktadır (Sarıçam, 2007; Veryeri, 2006). Yarımada, ayrıca, Dünya Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından koruma altına alınan 12 canlı türünden biri olan, ulusal (ülke bazında ise; 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu ve 3167 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu (Çevre ve Orman Bakanlığı, 2007-c) (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu)) ve ülkemizin de taraf olduğu uluslararası sözleşmeler (BARSELONA - Akdeniz in Kirlenmesine Karşı Korunması 47

48 Sözleşmesi Eki Cenova Deklarasyonu; BERN - Avrupa nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarının Korunması Sözleşmesi; CITES - Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Bitki ve Hayvan Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme) ile korunan Akdeniz foklarının (Monachus monachus) üreme ve yaşama alanıdır. Akdeniz fokları, insan aktivitelerinden uzak veya kısmen uzak, insanlar tarafından ulaşımı zor, tercihen üreme ve/veya barınmaya uygun mağara ve kovukları bünyesinde barındıran sakin ve doğal kıyı alanlarını yaşam alanı olarak kullanmaktadır. Akdeniz Fokları hayatta kalabilmek ve üreyebilmek için insan aktiviteleri ve kıyısal yapılaşma ile bölünmeden devam eden uzun doğal kıyılara ihtiyaç duyarlar (Orkun ve ark. 1998) (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). Bu özellikleriyle Akdeniz foklarının bir alanda varlığı o bölgenin habitat özelliklerinin henüz bozulmamış, besin kaynakları olan canlıların varlığının ve sağlıklı olduğunun önemli göstergesi olarak tanımlanmaktadır (Öztürk, 1998) (Veryeri N., 2005). Özellikle Karaburun ilçesinin kıyı çizgisine denk gelen kesimlerinde in, kovuk olarak ifade edilebilecek küçüklü, büyüklü deniz mağaraları gözlenmektedir (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). Karaburun da bulunmuş olan üç üreme mağarası ve 15 barınma mağarası ve kovuk fokların bu Yarımadayı halen tercih etmelerinin kuvvetli sebeplerindendir (Veryeri N., 2005). Fokların en fazla gözlendiği alanlar, bu üreme ve barınma amaçlı kullandıkları mağaraların, kovukların çevresi besin kalite ve kantitesi açısından uygun olan alanlardır (Mursaloğlu B, 1964) (Veryeri N., 2005). Yarımada daki mağaralardan araştırılmış ve özellikleri saptanmış olanlar şunlardır (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu): Peynirini Mağarası: Derinliği -108 m ve uzunluğu 229 m olan mağara, Karaburun eski civa madeninden 2 km uzaklıktadır (DEÜMAK, 2007) (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). Hades Mağarası: Yaylaköy yakınlarında bulunan mağaranın derinliği m. uzunluğu ise 52 m dir. Mağara yaklaşık 20 m yüksekliğinde bir kireçtaşı bloğunun altında gelişmiştir. Oldukça güzel oluşumların bulunduğu mağarada, incelemeler sonucunda İ.Ö 4. yüzyıl veya 5. yüzyıla ait olduğu saptanan seramik parçaları ve mağara duvarı içinde fosilleşmiş insan kemiklerine ve bir adet kafatasına rastlanmıştır (DEÜMAK, 2007) (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). Dipsizkuyu Mağarası: Derinliği -85 m olan mağara, Karaburun eski civa madeni yakınlarındadır. Kuyu zemininde oldukça yoğun çekirge ve duvarlarda büyük örümceklere rastlanmıştır (DEÜMAK, 2007) (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). AĢağıovacık Düdeni: Derinliği -41 m olan mağara, Aşağıovacık mevkiinde bulunmaktadır (DEÜMAK, 2007) (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). Tezini Mağarası: Derinliği -96 m ve uzunluğu 169 m olan mağara, Aşağıovacık polyesinin güneybatısında bulunan 350 m rakımlı tepenin orta kısımlarında yer almaktadır (DEÜMAK, 2007) (Karaburun Yarımadası Biyosfer Rezerv Alanı Raporu). 48

49 49

50 İlçenin güney kesiminde yer alan bataklık ve sulak alanlar yine nesli tehlike altında olan Avrasya su samurlarının (Lutra lutra) bulunduğu bölgelerdir. Karakulak (Caracal caracal), alanda az sayıda bulunan önemli memeli türlerinden biridir. Aynı zamanda alanda bulunan adaların tümü ve el değmeden kalan son kıyılar, yırtıcı kuşlar ve deniz kuşlarının varlığı için önemlidir, karasal ve denizsel olmak üzere kuşlar açısından da önem taşımaktadır. Yarımadada kuşlar, 204 tür gibi geniş bir çeşitlik göstermektedir. Bu türlerin arasında Akdeniz e endemik ve 2004 yılında IUCN tarafından Tehdite Yakın (NT) kategorisinde olan Ada martısının (Larus audouinii) ve tehdit altındaki Kara Doğan ın (Falco naumanii) yaşama ve üreme alanıdır. Bıyıklı doğan (Falco biarmicus), ada doğanı (Falco eleonorae) ve küçük kerkenez (Falco naumanni) gibi yırtıcılar ve tepeli karabatak (Phalacrocorax aritotellis) gibi nadir deniz kuşları görülmektedir. Ayrıca, tilki (Vulpes vulpes), sansar (Martes foina), porsuk (Meles meles), tavşan (Lepus capensis), sincap (Sciurus vulgaris), yaban domuzu (Sus scrofa), yırtıcı kuşlardan yılan kartalı (Circatetus gallicus), şahin (Buteo buteo), gökdoğan (Falco peregrinus), kerkenez (Falco tinnunculus) av kuşlarından su karatavuğu (Cinculus cinculus), taş kekliği (Alectoris gareca) gibi türler ile fauna açısından diğer zenginliğini oluşturmaktadırlar Kültürel Peyzaj Analizi Tarihi Yapı ve Yerleşimler 50

51 Yarımada geçmişten günümüze coğrafi konumu ve limanlarıyla önem kazanmıştır. Antik çağlardan itibaren araştırma alanının kıyı alanlarında, liman kentleri kurulmuştur (Emiroğlu, 1988). Dünyadaki ilk kentleşme örneklerinden birisi olan ve M.Ö yıllarının sonuna kadar ulaşan "Liman Tepe", 12 Ion kentinden 4 tanesi yarımadanın kıyılarında yer alan liman kentleriydi (Gülderen 2007; Emekli, 2005). Erythrai: Çeşme Ildır da yer alan kentte Helen ve Roma dönemi kalıntıları bulunmaktadır ( İBB, 2008). Klazomenai: Urla skele mahallesinde bulunan ticaret ve endüstri konularında gelişmiş liman kentinin tarihi M.Ö lere kadar uzanmaktadır (Atilla ve Öztüre, 2002; Urla Kaymakamlı ı, 2006). Teos: Seferihisar Sığacık köyünün 1 km güneyinde deniz kıyısında yer almaktadır. almaktadır. İki limanı bulunan kentte Helenistik ve Roma dönemiki limanı bulunan kentte Helenistik ve Roma dönemi kalıntıları olup, antik Dünya nın en büyük Dionysos Tapınağı bulunmaktadır. Lebedos: Ürkmez Köyü nün güney doğusunda bulunan kente Helen ve Roma dönemi kalıntılara rastlanmaktadır (Hepcan, 2008). Antik çağda adı, "Mimas" olarak bilinen Karaburun da eski çağlardan bu yana yerleşim izlerine rastlanmış ve Kalkolitik Çağ'a ait kesici aletler ile çanak çömlekler bulunmuştur. Araştırma alanında M.Ö 3000 li yıllardan itibaren Hititler, onların ardından da, Yunanlılar, Persler, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlı İmparatorluğu egemen olmuştur (Karaburun Belediyesi, 2010; Çeşme Rehberi, 2010). Yarımada XIX. yüzyılda yeniden önem kazanan araştırma alanı, ticari, turizm ve sosyal yaşam bakımından gelişmeye başlamıştır (Kayın, 1988; Emekli, 2005; Soykan vd., 1993). Bu dönemde, değişik etnik gruplara ait insanlar bir arada yaşamıştır. Kurtuluş Savaşı Dönemi'nde, araştırma alanında yaşayan ve bağcılıkla uğraşan Rumların alanı terk etmesi ve onlardan boşalan alanlara tütüncülükle uğraşan Balkanlardan ve Yunanistan'dan gelen göçmenlerin yerleştirilmesi, araştırma alanının yaşadığı en köklü değişimlerden birini oluşturmuştur. 80 li yıllara kadar genelde göç veren ve nüfusu artmayan araştırma alanında, uzun bir dönem oluşan yeni duruma uyum sağlanamamıştır lerden sonra liman kentlerinin, adalar ile özellikle deniz ticaretine bağlı ekonomik yapısının bozulması sonucunda kıyıda kurulmuş çok sayıda yerleşim yeri ortadan kalkmıştır (Şekil) (Emiroğlu, 1988). Cumhuriyet Dönemi'nde İzmir iline bağlanan araştırma alanı, 1950 lerden sonra turizmin hızla gelişmesinden etkilenerek, İzmir ilinin, hatta ülkemizin en önemli turizm alanlarından birisi durumuna gelmiştir. Özellikle, 1960 lardan sonra araştırma alanında ikinci konutlar, hızlı bir şekilde gelişmeye başlamıştır (Mater, 1982). 51

52 Güçlü Yönler Şekil 4.4: Yarımadada 1920 den sonra terk edilen köyler Urla: Airai Antik Kenti, Klazomenai Antik Kenti (MÖ 3000 den itibaren), Klazomenai Yağhanesi(MÖ 6.yy), Limantepe Höyüğü (MÖ 6000), Değirmentepe, Dubatepe Nalbanttepe Tümülüsleri, Karantina Adası (İZKA Kalkınma Sayfası Web) Seferihisar: Teos antik kenti-dionysos Tapınağı (MÖ2.yy), Tiyatro, Odeon, Liman kalıntıları, Lebedos antik kenti, Koçibey Mescidi, Gözsüzler Mescidi, Turabiye Camisi, Sığacık Camisi, Ağa Camisi, Yeni Cami, Hıdırlık Camisi (Selçuklu ve Osmanlı Dönemi), Sığacık Kalesi (16.yy) (İZKA Kalkınma Sayfası Web) Karaburun: Çeşitli Arkeolojik Kalıntılar, Büyükada Arkeolojik Sit Alanı, Antik Taş Ocağı, Kale Kalıntısı (İZKA Kalkınma Sayfası Web) Çeşme: Erythrai Antik Kenti, Gölkayası Tepesi, Kervansaray (1528), Anonim Çeşme-1792, Kaymakam Çeşme (1829), Hacı Memiş Cami (1832), Hacı Mehmet Cami (1842) (İZKA Kalkınma Sayfası Web) Tablo 4.2: Karaburun Urla Çeşme Seferihisar Güzelbahçe Temiz ve derin denizin varlığı Korunmuş ve korunmaya olanak sağlayan bir doğal yapıya sahip olması Akdeniz Havzası nda nesli tükenmekte olan Akdeniz Foku nun ve Ada Martısının yaşam alanlarının bulunması Doğal şifalı bitkilerin varlığı ve zengin aroması (endemik bitki türleri) Kıyıların tekne gezilerine olanak vermesi Tıbbi nane ve defnenin varlığı Kuş çeşitliliğinin fazlalığı 52

53 Tehditler Fırsatlar Zayıf Yönler Nehir ve göl gibi yüzey sularının olmaması ve yeraltı su rezerv miktarının belirsiz oluşu Akdeniz Deniz Foku türünün balık çiftliklerinin olumsuz etkileri nedeniyle korunamaması Su ürünleri ve körfeze yönelik bütüncül bir planın olmaması Yakın çevrede benzer doğal ve korunmuş bir alanın ve yerleşmenin olmaması İlçenin bakir doğası turizm ve bazı özel tarım ürünleri yetiştiriciliği için en önemli avantaj Ağ ve kafes balıkçılığının denizi kirletmesi ve trol ve gırgır avcılığının kıyı balıkçısının gelirini tehdit etmesi İkinci konutlara dayalı kıyı yapılaşması Yapımı devam eden yol çalışmaları 53

54 4.2. Karaburun Yarımadasının Jeolojik ve Tektonik Özellikleri İnceleme alanı ve yakın çevresinde Prekambriyen den günümüze kadar oluşmuş çeşitli yaş ve türdeki kaya toplulukları yüzeyler. Aşağıda, bölgedeki kaya toplulukları paleotektonik dönem temel kayaları ile bunlar üzerinde örtü birimlerini oluşturan Neojen ve Kuvaterner birimleri olmak üzere iki grupta anlatılmıştır. İnceleme alanının genel jeolojisini tanımlamaya yönelik aşağıdaki bilgiler önceki çalışmalardan özetlenmiştir Temel Kaya Birimleri İnceleme alanındaki paleotektonik dönem temel kaya birimleri Menderes masifi ve İzmir-Ankara Kenet Kuşağı olmak üzere iki grupta toplanır (Şekil 1.1). Tüm Batı Anadolu nun temelini oluşturan Menderes masifi metamorfik kayalardan oluşur. Masifin çekirdeği yüksek derecede metamorfizma geçirmiş gnays ve şistler oluşturur. Okay (2000) da Menderes masifini oluşturan kaya birimlerinin stratigrafisi detaylı olarak tanımlanmıştır. Buna göre masifin çekirdeği Prekambriyen yaşlı gnayslardan oluşur. İstif üste doğru Paleozoyik yaşlı mika-şistler, Permo-Karbonifer yaşlı metakuvarsit, siyah fillit ve koyu renkli rekristalize kireçtaşları ile devam eder. Bunların üzerine Mezozoyik yaşlı neritik kireçtaşları gelir. Paleosen ve Alt Eosen ise istifte rekristalize pelajik kireçtaşları ile temsil edilir. Menderes masifi metamorfik çekirdek karmaşık (core complex) olarak kabul edilir. Şengör ve diğerleri, 1984; Yılmaz, 1997, Yılmaz ve diğerleri, 2000 de çok evreli metamorfizma geçirmiş olan Menderes masifindeki esas metamorfizmanın yaşı milyon yıl olarak önerilmiştir. Menderes masifine ait kaya birimleri Gediz grabeni güneyinde Bozdağ yükselimi ile Torbalı-Gümüldür-Kuşadası körfezi arasında yüzeyler Turgutlu güneyinde masife ait metakuvarsitler yüzlek verir. Lengeranlı ve diğerleri, 1998 e göre kuvarsitler üzerinde yer alan rekristalize kireçtaşları Bozdağ kütlesi üzerinde adadağlar şeklindeki yükselimleri meydana getirir. Torbalı kuzeyinde Çapak köyü yöresinde masifine ait mikaşistler ve mermerler izlenir. Torbalı güneyinde Paleozoyik mermerleri yaygındır. Özdere-Gümüldür yöresinde ise mikaşistler yaygın izlenen kaya topluklarıdır. Anadolu nun paleotektonik dönem coğrafyasının önemli tektonik yapılardan olan İzmir-Ankara kenet kuşağı birimleri inceleme alanında yaygındır. Bu zon kuzeydeki Sakarya kıtası ile Menderes masifi arasında tektonik bir birliktir. Bornova fliş zonu (Okay ve Siyako, 1991) veya Bornova karmaşığı (Erdoğan, 1990) olarak adlandırılmış olan bu tektonik birlik Üst Kretase Paleosen yaşlı kaya topluklarından oluşur. Fliş fasiyesindeki kırıntılı kayalar ile bunlar içerisinde irili ufaklı bloklar oluşturan serpantinit, çört, diyabaz ve kireçtaşlarından bu tektonik birliğin litolojileridir. Birimin bazı kesimleri metamorfizmaya uğramıştır. 54

55 Şekil 4.5: Batı Anadolu nun Paleotektonik Dönem Birlikleri (Yılmaz, 1997). Karaburun yarımadasında yüzeyleyen paleotektonik dönem kaya topluklarının bölgesel tektonik içerisindeki konumu tartışmalıdır. Bu bölgedeki kaya toplukları bölgesel çalışmalarda İzmir-Ankara kenet kuşağı içerisinde değerlendirilir. Alt Karbonifer-Alt Kretase yaş aralığındaki birimlerden oluşan bu kaya topluluğu Erdoğan, 1990 a göre Karaburun kuşağı olarak ayrı bir tektonik birlik olarak tanımlanmış ve İzmir-Ankara zonu içerisindeki blokların kaynağı olarak gösterilmiştir. Günümüzde aktif Gülbahçe fayının bu paleotektonik yapıya karşılık gelmesi muhtemeldir (Şekil 1.2). 55

56 Neojen ve Kuvaterner İzmir ve çevresinde Neojen ve Kuvaterner birimleri Menderes masifinin metamorfik birimleri ile İzmir-Ankara Kenet Kuşağına ait temel birimler üzerindeki örtü kayalarını oluşturmaktadır. Neojen yaşlı birimler genelde akarsu ve göl fasiyesinde gelişmiş çökel kayalar ile çeşitli türdeki volkanik kayalardan oluşur. İnceleme alanındaki Neojen kaya toplulukları İzmir kuzeyinde Foça-Aliağa-Menemen, İzmir güneyinde Urla, Seferihisar- Torbalı ve Gediz Grabeni çevresinde geniş yayılımlıdır. Bölgedeki Neojen birimleri birbirine geçişli sedimanter kayalar ile volkanitlerden oluşan Alt Miyosen-Erken Pliyosen yaş aralığındaki kayalarla temsil edilir. Araştırmalara göre bölgesel stratigrafide Neojen istiflerinin tabanını Alt-Orta Miyosen yaşlı kaya toplulukları oluşturur. Bu birimler akarsu fasiyesinde çökelmiş kumtaşı, şeyl, kireçtaşı ve çakıltaşlarından oluşur. Tabandaki kırıntılılar Cumaovası-Kuşadası körfezi arası ve Torbalı-Kemalpaşa yöresinde temel kayalar üzerine yaslanır. Birim içerisindeki kırıntılılardan özelikle çakıltaşlarının bileşimi yaslandıkları temel kayalara göre değişkendir. Üste ise bunları uyumsuzlukla üzerleyen Geç Miyosen-Pliyosen çökelleri gelir. En üstteki bu paket kireçtaşı, marn ve kiltaşlarından oluşur. Üst Miyosen-Erken Pliyosen birimleri Urla yarımadası, Buca-Cumaovası, Foça yarımadası ve Bornova doğusunda yaygın kaya türlerini meydana getirirler. İzmir kuzeyinde Menemen-Foça-Aliağa çevresinde yeralan Miyosen birimleri son derece karmaşık bir stratigrafiye sahiptir. Bu birimler flüviyal ve gölsel fasiyeste karasal birimlerden ve bu birimlerle iç içe son derece yaygın bir volkanizmadan oluşmaktadır. Kaya (1981), volkanizmanın iki ayrı dönem içerdiğini ve bunlardan birincisini geçiş, ikincisinin ise silisik karakterde olduğunu belirtmiştir. Neojen çökelleriyle geçişli lav, aglomera ve tüflerden oluşan volkanitler topoğrafyada yükselimler şeklinde izlenen volkan kompleksleri meydana getirir. İzmir kuzeyindeki Yamanlar dağı, Menemen yöresindeki Dumanlıdağ bunların oluşturduğu strato-volkan komplekslerine karşılık gelmektedir. Cumaovası ve Foça yöresinde Üst Miyosen-Erken Pliyosen paketinin en üst bölümü asidik patlamalarla gelişmiş olan riyolitik volkanizma ürünlerinden oluşur ve morfolojik olarak lav domları ve tıkaçlarla karakteristiktir. Kuvaterner birimleri Gediz Grabeni, Cumaovası ve Küçükmenderes ovaları ile Gediz deltasında geniş düzlükler oluşturur. Kayan, 2000 e göre İzmir körfezi çevresinde Kuvaterner, Holosen yaşlı delta, yelpaze deltası ve yelpaze çökellerinden oluşur. Yelpaze deltaları körfez güneyinde Narlıdere ve Limanreis yöresinde körfez içine doğru küçük diller şeklindedir. Körfez doğusunda kalan alüvyon yelpazesi çökellerinin doldurduğu Bornova düzlüğü kıyı kesiminde bataklıklara geçişlidir. Körfez kuzeyinde yer alan Holosen yaşlı Gediz deltasının yüzeyi taşkın çökelleriyle örtülüdür. Kıyı kesiminde delta yüzeyinde lagün gölleri ve art bataklıklar yer alır. 56

57 Şekil 4.6: Batı Anadolu grabenlerinin basitleştirilmiş haritası (Bozkurt, 2001). İzmir ve çevresi neotektonik dönemde açılmalı tektonik rejimin egemen olduğu Batı Anadolu da yer alır (Şekil 2.1 ve 2.2). İzmir kent yerleşimi söz konusu açılmalı tektonik rejimin ürünü olan Gediz grabeninin batı ucunda D-B uzanımlı tektonik bir oluğa yerleşmiş aynı adlı körfezi çevreler. İzmir ve çevresi tarihsel dönemlerden bu yana yoğun deprem aktivitesine sahne olmuştur (MTA, 2005). Bölgede çeşitli araştırıcılar tarafından belirlenen fayların özellikleri ile ilgili detaylı bilgiler aşağıda sunulmuştur. İzmir in kuzeyinde Aliağa ilçesi ile Manisa nın Osmancalı beldesi arasında uzanana Güzelhisar fayı, Şaroğlu ve diğerleri (1987, 1992) tarafından Menemen kuzeyindeki KD-GB uzanımındaki fay zonu içerisinde tanımlanmıştır. Güzelhisar fayı yaklaşık 25 km uzunluğundadır. Fay K70B genel doğrultuludur. Genel morfolojisi doğrultu atımlı faylara özgü topoğrafik bir yapı sunar. Bölgesel aktif tektonik çatı içerisinde değerlendirildiğinde fayın eğim atım bileşenli sağ yönlü doğrultu atımlı olduğuna 57

58 yorumlanmıştır. Güzelhisar fayının kestiği en genç jeolojik birim Miyosen yaşlı volkanitler ve çökel kayalardır. Fayın Holosen aktivitesine ilişkin jeolojik bulgular elde edilememiştir. Jeomorfolojik bulgular ise fayın Kuvaterner de etkin olduğuna işaret etmektedir. Bu nedenle Güzelhisar fayı olasılı diri fay olarak kabul edilmiştir (MTA, 2005). Emre ve Barka, 2000 de İzmir körfezinin doğusunda, bu körfezi güneyden morfolojik olarak sınırlandıran D-B uzanımlı fayı Ġzmir fayı olarak adlanmıştır. İzmir körfezinin doğu yarısı bu fayın kuzey bloğunda gelişmiş bir tektonik çukurluk veya oluk niteliğindedir. Bu tektonik oluk, Batı Anadolu açılmalı tektonik rejimi içerisinde şekillenmiş en büyük çöküntü havzalarından birini oluşturan Gediz graben sisteminin batıya doğru devamında yer alır. Fayın kuzey bloğunda şekillenmiş İzmir çöküntü havzasının tabanı Karaburun yarımadası ile Bayraklı arasında Ege Denizi suları altındadır ve körfezi oluşturur. Körfezin kuzeyi Gediz nehri deltası tarafından doldurularak düzenlenmiştir. Çöküntünün körfez doğusunda kalan bölümü Bornova alüvyon düzlüğünü meydana getirir (MTA, 2005). İzmir fayı Güzelbahçe ile Pınarbaşı arasında toplam 35 km uzunluğunda eğim atımlı normal bir faydır. Batı ucunda fay ikiye çatallanır. Güney kolu KD-GB doğrultulu ve sağ yönlü doğrultu atımlı Seferihisar fayının doğrultusunda sonlanır. KB ya yönelen kuzey kol ise olasılıkla İzmir körfezi tabanında Çiçekadaları ile Uzunada doğusunda yer alan K/KB-G/GD doğrultulu fay zonuyla bağlantılıdır (MTA, 2005). İzmir in güneybatısında Gaziemir ile Doğanbey arasında KD-GB genel uzanımlı yapısal hat Tuzla fayı olarak tanımlanmıştır (Emre ve Barka, 2000). Aynı fay çeşitli araştırmalarda değişik isimlerle anılmaktadır. Fay, Türkiye Diri Fay Haritası nda Cumaovası çizgiselliği (Şaroğlu ve diğ., 1987, 1992), Eşder (1988) de Cumalı ters fayı, Genç ve diğerleri (2001) nde ise Orhanlı fayı olarak adlanmıştır. Doğanbey burnu ile Gaziemir arasında fayın karadaki uzunluğu 42 km dir. Doğanbey körfezinde MTA Sismik-1 araştırma gemisiyle yapılan sismik çalışmalar Tuzla fayının GB da Ege Denizi tabanında devam ettiğini göstermiştir. Denizaltı devamıyla birlikte değerlendirildiğinde fayın uzunluğu 50 km yi aşar. Tuzla fayı, Seferihisar yükselimini oluşturan Bornova flişine ait metamorfik kayalarla Cumaovası-Ege Denizi arasında yüzeyleyen Neojen yaşlı kaya toplulukları arasında tektonik dokanak oluşturmaktadır. Önceki araştırmalarda bölgede bu faya paralel uzanan ve Neojen kayalarını da kesen irili ufaklı çok sayıda fay haritalanmış ve bu yapılar arasında Miyosen yaşlı sedimanter ve volkanitlerden oluşan istifin çökeldiği havza Çubukludağ grabeni olarak tanımlanmıştır (MTA, 2005). 58

59 Şekil 4.7: İzmir, Aliağa, Karaburun, Alaçatı, Doğanbey ve Kuşadası dolayındaki sualtı faylarının genel görünümü (Ocakoğlu ve diğ., 2005). 59

60 Şekil 4.8: Türkiye ve çevresindeki temel tektonik yapıları gösteren harita ve Batı Anadolu daki temel fay sistemleri (Uzel ve diğ., 2011). İzmir in güneybatısında Seferihisar yöresindeki Sığacık körfezi ile Güzelbahçe arasında uzanan Seferihisar Fayı, sualtı verileri fayın güneye doğru Ege Denizi tabanında devamlılık sunduğuna işaret eder (Ocakoğlu ve diğ., 2004, 2005). Seferihisar fayının Sığacık körfezi ile Gülbahçe arasında karadaki uzunluğu 23 km olup, sualtı bölümüyle birlikte fayın toplam 30 km lik bir uzunluğa ulaştığı sanılmaktadır. K20D genel doğrultulu olan fay güney yarısında Bornova flişine ait kaya toplukları içerisinde ve alüvyon düzlüklerinde izlenir (MTA, 2005). Seferihisar fayının İzmir-Ankara zonu içerisinde Üst Kretase-Paleosen yaşlı Bornova flişiyle temsil edilen bir tektonik zonda yer aldığı ve Miyosen de de aktif olduğuna ilişkin yorumlar yapılmıştır (Kaya, 1979). Sözbilir ve diğerleri (2003) nde ise bu 60

61 paleotektonik yapının Seferihisar dan Balıkesir Bigadiç yöresine kadar olan kesiminin Üst Miyosen de reaktivite kazandığı ve günümüzde 150 km uzunluğunda aktif bir fay zonu oluşturduğu ileri sürülmüştür Yenilenebilir Enerji Türkiye nin rüzgar potansiyeli en yüksek alanlardan biride Karaburun yarımadasıdır (Şekil 4.9). Ekonomik RES yatırımı için 7 m/s veya üzerinde rüzgar hızı gerekmektedir. Yarımadadaki rüzgar hızı 7m/s üzerindedir. Bu nedenle, yarımadada son yıllarda çok sayıda santral lisansı alınmış ve enerji üretimine başlanmıştır (Şekil 4.10). Şekil 4.9: Yarımada ve çevresinin rüzgar haritası Yarımada da %35 kapasite faktörüne göre yıllık toplam enerji üretim kapasitesi kwh/yıl (8760 x 0,35 x = ) dir. Yarımada da lisans alan ve işletme konumuna gelmiş rüzgar santralleri ile ilgili bilgileri Tablo 1 de sunulmuştur. Bu verilere göre, yarımada yakın zamanda yenilenebilir enerji kaynakları açısından önemli bir üs olacaktır. 61

62 Şekil 4.10: Yarımadada Rüzgar Santrallerin bulunduğu alanlar Tablo 4.3: Yarımada da Rüzgâr santrallerinin adı ve gücü Santralin Bulunduğu Alanı Santral Adı Ünite Sayı Toplam Gücü (MW) Alaçatı Alaçatı Res Alaçatı_ Manastir Manastır Res Çeşme_ Germiyan Çeşme Res 3 1,5 Alaçati Mazı-3 Res 9 22,5 Karaburun Karaburun Res Ovacık - Çobandağı - Kızılkaya - Karadağ- Balıtepe Ovacık Res Siğacik - Korkmazdağ - Kiliçpinar Tepe Seferihisar Res 8 16 Bitiktepe-Değirmendağı-Kemerdağı-Düzlendağı- Mordoğan Mordoğan Res 13 30,75 62

63 Siğacik-Korkmazdaği-Kiliçpinaritepe Korkmaz Res Çeşme Karadağ-Çiftlik Köyü Karadağ Res 13 16,25 Kocadağ Kores Kocadağ-2 Res 6 15 Ovacik - Kakliktepe - Merdivenitepe - Çobantepe Çeşme Res 8 16 Ovacik - Araplar Daği Urla Res Bozköy Değirmentepe Kargılık Tepeleri - Yaylaköy Yaylaköy Res 5 15 Kizilkayakaradağ - Karadağ Alaçatı Res Sineklidağ - Çitlikdağ Urla Res Aşağıovacık Başovacık Yellicebelen Dağı - Yenicepınar Mordoğan Res Demircili - Akçahisar - Cumaliköy - Giziligediği Demircili Res Haseki - Sarpincik - Kizilcadağ Sarpıncık Res Siğacik - Korkmazdaği - Kiliçpinaritepe Seferihisar Res Su Kaynakları Ekolojik açıdan son derece özgün özelliklere sahip olan Karaburun Yarımadası hem turizm hem de tarım açısından ülkemizin önemli yerlerinden bir tanesidir. Yarımada da son yıllarda turizm ile ilgili aktiviteler hızlı bir şekilde artmaktadır. Aynı zamanda yöre tarım açısından önemli özellikler sunmakta ve yöre halkının önemli bir geçim kaynağı konumundadır. Bu iki sektöründe gelişmesinin en önemli parametrelerinden bir tanesi ise su kaynaklarıdır. Karaburun yarımadasında ekolojik özellikleri yanında jeolojik özellikleri de son derece ilginçtir. İnceleme alanı ve yakın çevresinde Prekambriyen den günümüze kadar oluşmuş çeşitli yaş ve türdeki kaya toplulukları yüzeyler. Bölgede su taşıma potansiyeline sahip karstik kireçtaşları ve çatlaklı volkanik kayaçlar yer almaktadır. Bu kayaçlar yarımadanın büyük bir kısmını kapsamaktadır. Karstik kaynaklardan gelen suların büyük bir bölümü denize boşalmaktadır. Bölgenin su ihtiyacının büyük bölümü yeraltısularından karşılanmaktadır (Şekil 1). Bölgede Devlet su işleri ve özel şahıslar tarafından yapılan derin sondajlar bulunmaktadır. Bölgenin batı kesimlerinde yapılan sondajlar yer yer 257 m bulmuştur (Tablo 1). Yarımadadaki bütün köylerin içme suları yeraltısuyu kaynaklarından sağlanmaktadır. Bu alanda suların debileri oldukça düşüktür. Kıyıya yakın kesimlerse açılmış olan sondajlarda tuzlanmalar gözlenmiştir. Genel olarak daha sığ açılmış kuyularda aşırı su çekimi nedeni ile de tuzlu su girişimi görülmektedir. Tuzlanma özellikle, Çeşme ilçesinin içme suyunu sağlayan Ildırı bölgesinde, Karaburun ilçesinin batı kesimlerinde (Karareis ve çevresi) yoğun gözükmektedir. Bölgenin jeolojik özellikleri ile ilgili çok sayıda araştırma olmasına 63

64 rağmen hidrojeolojik ile ilgili çalışmalar son derece azdır. Çoğu çalışma ise lokal boyuttadır. DSİ tarafından Karaburun Yarımadasının hem içme hem de tarım arazilerinin sulamak için bir adet gölet ve üç adet baraj inşa etmiştir (Şekil 2). Seferihisar barajının göl hacmi 29.1 hm 3 tür. Bu baraj 1200 ha alanı sulamaktadır (Tablo 4.15). Alaçatı Barajı içme suyu amaçlı yapılmıştır. Çeşme ilçesinin içme suyu bu barajdan sağlanmaktadır. Göletler ile ilgili yapılan bu çalışmalar ise sadece lokal özelliktedir. Karaburun ilçe sınırları içinde yer alan Mordoğan Göleti hem sulama hemde içme suyu amaçlı olarak kullanılmaktadır (Şekil 4.11). Yarımadada yüzlek veren karstik kaynakların kirlenme potansiyeli son derece yüksektir. Bu karstik kaynakların kaynaklanan suların büyük bölümü ise denize boşalmaktadır. Şekil 4.11: Yerleşim yerlerinde içmesuyu amacı ile açılmış bulunan kuyuların yerleri Barajın Yeri Akarsuyu İzmir - Seferihisar Yassı Çayı Seferihisar Barajı Amacı Sulama İnşaatın (başlama-bitiş) yılı Gövde dolgu tipi Zonlu toprak ve kaya Gövde hacmi 1,5 hm 3 64

65 Yükseklik (talvegden) 54 m Normal su kotunda göl hacmi 29,1 hm 3 Normal su kotunda göl alanı 0,8 km 2 Sulama alanı ha Güç - Yıllık Üretim - Barajın Yeri Akarsuyu İzmir - Çeşme Hırsız Deresi Alaçatı Barajı Amacı İçme suyu İnşaatın (başlama-bitiş) yılı Gövde dolgu tipi Zonlu toprak dolgu Gövde hacmi 0,3 hm 3 Yükseklik (talvegden) 13,3 m Normal su kotunda göl hacmi 16,5 hm 3 Normal su kotunda göl alanı 2,6 km 2 Sulama alanı - Güç - Yıllık Üretim - Şekil 4.12: Yarımada da bulunan barajlar Göletin Yeri İzmir-Karaburun Mordoğan Eğlenhoca köyü Karaburun - Mordoğan Göleti Akarsuyu Amacı Kaşkudan Dere Sulama + İçmesuyu İnşaatın (başlama-bitiş) yılı Gövde dolgu tipi Zonlu toprak dolgu Depolama hacmi 1,57 hm 3 65

66 Aktif Hacim 1,25 hm 3 Ölü Hacim 0,15 hm 3 Yükseklik (talvegden) Yükseklik (temelden) Sulama Alanı 31,05 m 36,20 m 130 ha Proje rantabilitesi 2,70 Şekil 4.13: Yarımada da bulunan gölet Tablo 4.4: Yarımada daki su yapıları ve suladıkları alanlar Tesisin Adı ĠĢletmeye Girdiği Yıl Cazibe ( ha ) Sulama Pompajlı Sulama ( ha ) Toplam Sulama Alanı ( ha ) Brüt Net Brüt Net Brüt Net Seferihisar Mordoğan Göleti Sul Güzelhisar Ovaları Sulaması Mansap Tablo 4.5: Yarımada da içme suyu amacı ile açılmış bulunan kuyular Lokasyon Tarih X Y TİP Derinlik SSS (m) DSS (m) Debi (L/s) Yer Seferihisar SK Kuyu Jandarma Muharebe Seferihisar SK Kuyu Jandarma Muharebe Seferihisar SK Kuyu 170 Artezyen Beyler Seferihisar SK Kuyu 96 (+) Beyler Seferihisar SK Kuyu İhsaniye Seferihisar SK Kuyu Ulamış Cesme SK Kuyu Germiyan Cesme SK Kuyu Germiyan Cesme SK Kuyu Germiyan 66

67 Cesme SK Kuyu Ildırı Cesme SK Kuyu Ovacık Cesme SK Kuyu Ovacık Urla SK Kuyu Zeytineli Urla SK Kuyu kuru Zeytineli Urla SK Kuyu Zeytineli Urla SK Kuyu Zeytineli Urla SK Kuyu 180 Artezyen Zeytinler Urla SK Kuyu Barbaros Urla SK Kuyu Gülbahçe Urla SK Kuyu Gülbahçe Urla SK Kuyu Kadıovacık Urla SK Kuyu Kuşçular Urla SK Kuyu kuru Ovacık Urla SK Kuyu Özbek Urla SK Kuyu KHO Atat Kampı Urla SK Kuyu Atat Bölge Birlik Komutanlığı Urla SK Kuyu İst. Svş TB. Komutanlığı Lokasyon Tarih X Y TİP Derinlik SSS (m) DSS (m) Debi (L/s) Yer Urla SK Kuyu İst. Svş TB. Komutanlığı Urla SK Kuyu Menteş Kara Harp Okulu Urla SK Kuyu Menteş Kartal Böl Urla SK Kuyu Uzunada Askeri Tesisleri Urla SK Kuyu Menteş-Ilıksu Karaburun SK Kuyu kuru Akdağ Ana Jet Üssü Karaburun SK Kuyu Akdağ 209 nolu Radar Karaburun SK Kuyu kuru Ambarseki Karaburun SK Kuyu Ambarseki 67

68 Karaburun SK Kuyu Ambarseki Karaburun SK Kuyu Ambarseki Karaburun SK Kuyu kuru Ambarseki Karaburun SK Kuyu Eğlenhoca Karaburun SK Kuyu Eğlenhoca Karaburun SK Kuyu İnecik Karaburun SK Kuyu Saip Karaburun SK Kuyu Sarpancık Karaburun SK Kuyu Tepeboz-Yeni Liman 4.5. Jeotermal Sistemler Yerküre deki volkanik alanlar levha hareketlerinin yoğun olarak yaşandığı bölgelerde yaygın olarak izlenmektedir. Jeotermal sistemler de genellikle kabuğun ince, volkanik ve özellikle ülkemizde, tektonik etkinliğin yoğun olduğu alanlarda gelişmektedir (Şekil 4.14). Batı Anadolu da, mantonun muhtemel domsal yapısı veya dalmanın neden olduğu köşe konveksiyon hücresi akımı nedeniyle kabuk incelmesi, ilave olarak kuzeylerde volkanik faaliyet ve graben tektoniği etkisi, sığ derinlikteki ısı kaynağı ve akısı nedeniyle en etkin, yüksek rezervuar (287 o C) sıcaklığına sahip jeotermal sistemler gelişmiştir. 68

69 Şekil 4.14: Türkiye de jeotermal kaynakların dağılımı ve tektonizma ile ilişkisi Jeotermal sistemler, içerisindeki akışkanın kökenine göre magmatik, fosil ve meteorik kökenli olmak üzere üçe ayrılır. Dünyadaki fosil ve magmatik sistemlerin toplamının % 6 civarında olduğu sanılmaktadır. Ülkemizdeki jeotermal sistemler ise meteorik kökenli akışkana sahip sistemlerdir. Diğer adıyla Devirli Sistem olarak ifade edilen bu sistemde, yağış suları derinlere süzülerek ısınıp, tekrar yüzeye çıkar. Bu sistemde; ısı kaynağı, hazne kaya, örtü kaya ve beslenme faktörleri sistemi bütünleyen ana öğelerdir (Şekil 4.15 ve 4.16): Isı Kaynağı: Yeraltında jeotermal sistemin içinde dolaşan suyun/akışkanın ısıtılmasını sağlayan ve yer kabuğunun derinliklerinde bulunan ısı kaynağı; genç bir volkanik ve/veya tektonik etkinliğe bağlı olarak oluşabilir. Şekil 4.15: Jeotermal sistemin öğelerinin şematik gösterimi 69

70 DERİNLİK m. OLUŞUMU ELEKTRİK ÜRETİMİ Süzülme SUSTURUCU 500 Soğuk su Kaynağı Sıcaksu Kaynağı BUHAR AYIRICI (SEPERATÖR) Soğuk yeraltısuyu 0 Akifer 500 Isınma Örtü Kayaç Üretim Buhar Hattı Re-enjeksiyon Soğuk su 1000 REZERVUAR 1500 Temel Kayaç Sıcaklık 2000 Sıcak Akışkan 2500 Isı Akısı 7-15 km. Magmatik İntruzyon (Isı Kaynağı) SICAKLIK o C Şekil 4.16: Volkanik olmayan bir alandaki jeotermal sistemin öğeleri ve kullanım olanakları (Koçak, 2006) Hazne Kaya (Rezervuar): Jeotermal sistemlerin oluşmasında diğer önemli etken, yeraltına süzülen suların depolanabileceği gözenekli ve geçirimli kayalardan oluşan hazne kayadır. Rezervuar yararlı bir sıcaklıkta akışkan içeren hacim olarak tanımlanabilir. Rezervuar kayacın gözenekliliği ne kadar akışkan içerdiğini gösterirken geçirgenlik ise üretilen akışkanın hızını belirler. Gözeneklilik ve geçirgenlik rezervuar içinde yere bağlı olarak değişim gösterebilir. Örtü Kaya: Hazne kayalarda sıcak akışkanın depolanabilmesi, bu akışkanın sahip olduğu ısıyı koruyabilmesi, hazne kaya üzerinde düşük geçirgenlikte örtü kaya bulundurmasına bağlıdır. Beslenme: Bir jeotermal alanın potansiyeli, o alana su gelimi (beslenme) ile doğrudan ilişkilidir. Beslenmeyi; alana düşen meteorik sular, havzaya gelen yeraltı ve yer üstü suları sağlamaktadır. Yeryüzündeki sular yerçekimi ile kırık, çatlak, fay, kıvrım ve diğer yollardan sızarak yerin derinliklerine gider, orada ısınarak herhangi bir yolla tekrar yükselip yeryüzüne çıkar. Beslenme bu şekilde gerçekleşir. Bu güne kadar yapılan araştırmalara göre yeryüzünde mevcut sıcak ve mineralli suların çoğu meteorik kökenli sulardır. Yerin derinliklerinden yukarıya doğru yükselen (jüvenil) sular yüzeyden derinlere sızan sularla değişik ortamlarda ve bölgelerde birbiriyle değişik oranlarda karışır ve üçüncü bir tür sıcak ve maden sularını oluştururlar. Bunlara karışık sular adı verilir. Jeotermal akışkanı oluşturan sular, meteorik ve jüvenil kökenli veya her ikisinin çeşitli oranlarda karışımı ile oluştuklarından, yerkabuğundaki hazneler sürekli olarak beslenmekte ve kaynak yenilenebilmektedir. Beslenmedeki mevsimsel ve yıllık değişimlerin genellikle etkisi olmakla birlikte pratikte, beslenmenin üzerinde bir tüketim olmadıkça jeotermal kaynakların tükenmesi söz konusu değildir. Reenjeksiyon (geri basım) jeotermal rezervuarlardan yapılan sondajlı üretimlerde jeotermal akışkanın çevreye atılmaması ve rezervuarı beslemesi için kullanım 70

71 sonrasında tekrar yeraltına gönderilmesi işlemidir. Reenjeksiyon birçok ülkede yasalarla zorunlu hale getirilmiştir. Jeotermal Enerjinin Kullanım Alanları Genel olarak yüksek sıcaklıklı kaynaklar (>150 C) elektrik üretiminde, orta ve düşük sıcaklıklı kaynaklar (<150 C) ise jeotermal akışkanın ısı içeriğinden yararlanılan ve doğrudan kullanım olarak adlandırılan hacim, bölgesel, sera ısıtma, ısı pompası, su ürünleri yetiştiriciliği, endüstriyel kullanımlar, kurutma, balneoloji vb. uygulamalarda kullanılır (Gudmundsson, 1988). Jeotermal kaynakların sıcaklıklarına bağlı olarak kullanım alanları Tablo.4.6 da verilmiştir (Lindal, 1973). Tablo 4.6: Jeotermal kaynakların sıcaklığı bağlı olarak kullanım alanları (Lindal, 1973). Sıcaklık ( C) Kullanım Alanı 200 Kağıt endüstrisi, organik kimyasallar 190 Suni ipek, kumaş, asetik asit tuzu, sentetik kauçuk 180 Yüksek konsantrasyon solüsyonunun buharlaşması, amonyak absorpsiyonu ile soğutma, kağıt endüstrisi 170 Hidrojen sülfit yolu ile ağırsu eldesi, diyatomitlerin kurutulması 160 Kereste kurutulması, balık vb. kurutma 150 Konvansiyonel elektrik üretimi, Bayer yöntemiyle alüminyum eldesi 140 Tarım ürünlerinin kurutulması, konservecilik 130 Şeker rafinasyonunda buharlaştırma, buharlaşma ve kristalizasyon ile tuz eldesi 120 Destilasyon ile temiz su eldesi, tuz eldesi; tuzlu çözeltinin konsantrasyonu, çok yönlü buharlaştırma 110 Çimento kurutma 100 Organik madde kurutma, ( yosun, ot, et, sebze vb.) yün yıkama ve kurutma 90 Binary elektrik üretimi, balık kurutma, yoğun buz çözme işlemleri 80 Hacim ısıtma, sera ısıtma 70 Soğutma (alt sınır) 60 Kümes ve ahır ısıtma 50 Mantar yetiştirme, balneoloji 40 Toprak ısıtma 30 Yüzme havuzları, fermantasyon, damıtma, sağlık tesisleri, buz çözme 20 Balık çiftlikleri 71

72 Orta ve düşük sıcaklıklı jeotermal kaynaklar (T<150 C); hacim, bölgesel ısıtma sistemi, ısı pompaları, sera ısıtma, su ürünleri yetiştiriciliği, endüstriyel prosesler, balneoloji 1 vb. ısı ihtiyacı olan uygulamalarda kullanılabilir. Jeotermal enerjinin doğrudan kullanımı tarih öncesi çağlara dayanır. Etrüskler, Romalılar, Yunanlılar, Amerikan Kızılderilileri, Yeni Zelanda yerlileri, Çinliler, Meksikalılar ve Japonlar bu çağlarda sıcak suları genellikle sağlık amacıyla kullandıklarına dair kanıtlar bırakmışlardır. Ortaçağda, Araplar ve Türkler daha sonraları Türk hamamları olarak bilinen termal banyoların geleneksel kullanımına etki etmişler ve geliştirmişlerdir. Bu kullanım modern balneoloji endüstrisine liderlik etmiştir ve jeotermal enerjinin en yaygın kullanım alanıdır (Şekil 4.17) (Barbier, 1997). (a) (b) Şekil Pamukkale (Türkiye) (a), Blue Lagoon (İzlanda) (b) (Virginmedia,2009; ). Jeotermal kaynaklar, bölgesel ısıtma sistemleri ile çok sayıda hacme ulaşıp, ekonomik bir kullanım sağlarlar. Bölgesel ısıtma sistemleri, jeotermal kuyulardan elde edilen sıcak akışkanı, bir ısı merkezinde ısı değiştirgecinden geçirerek enerjisini temiz akışkana aktarırlar. Bu ısınmış temiz akışkan şehir içinde dolaşan borular aracılığı ile binalara, işyerlerine ve evlere ulaştırılır. Örnek bir jeotermal bölgesel sistemi Şekil 4.18 de şematik olarak verilmiştir. 72

73 Şekil Jeotermal bölgesel ısıtma sistemi, şematik (Virginmedia,2009). Bir diğer hacim ısıtma sistemi ise ısı pompalarıdır (Şekil 3). Aynı zamanda yaz aylarında soğutma imkanı da sağlayan ısı pompaları; hava, yer ve su kaynaklı olmak üzere üç grupta toplanır. Ülkemizde yaygın olarak kullanılan klimalar, hava kaynaklı ısı pompalarıdır. Toprak kaynaklı ısı pompaları, toprak sıcaklığının belli bir derinliğin altında yıl boyunca sabit kalması avantajını kullanır. Su kaynaklı ısı pompaları ise ya düşük kaynaklı jeotermal kuyu, yeraltı suyu yada yüzey sularını kullanarak bu kaynakların enerjisi alır. Bunun üzerine kompresör yardımı ile bir miktar daha enerji ekleyerek hacim içinde istenilen sıcaklığı sağlar (Şekil 4.19). Şekil Basitleştirilmiş ısı pompası sistemleri, şematik (Dickson ve Fanelli, 2009). 73

74 Jeotermal kaynakların bir diğer kullanım alanı sera ısıtmasıdır. Bitkilerin ihtiyaç duyduğu optimum sıcaklıklar, sürekli olarak 50 C ve üzerindeki jeotermal kaynaklardan sağlanabilir. Bu sayede hem pahalı ve çevresel etkileri fazla olan fosil yakıt kullanımı ortadan kalkar, hem de ürün daha hızlı büyüyeceğinden rekolte artar (Şekil 4.20). Jeotermal seranın ülkemizde, gelişimi hızlı bir şekilde artmaktadır. Türkiye de jeotermal kaynaklarla ısıtılan seralar, 2012 verilerine göre dekar dır (GEKA, 2012). Şekil Jeotermal enerji ile ısıtılan seralar Jeotermal kaynakların su ürünleri yetiştiriciliğinde kullanımı ile su sıcaklığı optimum değerlerde korunarak canlının gelişme periyodundan daha kısa sürede daha fazla ürün elde edilebilmekte, tür çeşitliliği sağlanabilmekte ve tropik türler yetiştirilebilmektedir (Şekil 4.21). Yarımadada Jeotermal Şekil Su ürünleri yetiştiriciliği (Virginmedia,2009) Jeotermal enerji günümüzde enerji üretimi amacıyla kullanılan en temiz kaynaklardan biridir. Sondajlarla rezervuardan yüzeye çıkarılan sıcak su ve buhar jeotermal enerjinin üretiminde kullanılmaktadır. Elde edilen termal enerji; dogrudan konut ısıtmasında, tarımsal ve endüstriyel amaçlı olarak kullanımının yanında daha yüksek sıcaklıktaki sistemlerden elde edilen enerji, elektrik üretiminde kullanılabilmektedir. Türkiye jeotermal enerji potansiyelinin %70 i Ege Bölgesinde ve bölgenin jeotermal potansiyelinin yaklaşık %10 u da İzmir il sınırlarında bulunmaktadır. 74

75 Yarımada jeotermal kaynakları açısından Batı Anadolu nun en önemli yerlerinden biri konumundadır. Yarımadanın termal turizm açısında yakın gelecekte Dünya da marka olma yolundadır. Yarımadada Seferihisar, Çeşme-Şifne ve Urla-Gülbahçe jeotermal kaynakları bölge ekonomisi için çok önem arz etmektedir. Henuz aktif olarak kullanılmayan Seferihisar ilçesi jeotermal alanında geniş bir alana yayılmış çok sayıda kaynak yer almaktadır. Bunlardan Doğanbey Tuzlası jeotermal kaynağında yüzeyde ºC sıcaklık ve 50 lt/sn debi, Cumalı kaynağında 72ºC sıcaklık ve 5 lt/sn debiye sahip jeotermal kaynaklar belirlenmiştir. Yörede 2009 m derinliğe kadar üretim kuyuları açılmıştır (Tablo 4.7). Seferihisar alanı, elektrik, sera, bölgesel ısıtma ve termal turizm için uygun kaynaklardır. Tablo 4.7: Seferihisar Jeotermal sahasında açılmış bulunan üretim kuyuları Kuyu Adı Derinlik (m) Sıcaklık ( 0 C) Üretim (ton/saat) G-2A CM CM G-3A G-17A G-12A TZ SH SH DI Çeşme ilçesi de jeotermal kaynaklar açısında oldukça zengindir. Jeotermal enerjinin kullanımıyla eğlence, sağlık ve spor bileşenleriyle iç ve dış turizm potansiyeli açısından Çeşme son derece önemli bir konumdadır. Jeotermalin Çeşme de kullanımı İzmir Valiliğinin 2001 yılı başında, Çeşme Otelciler Birliği ve otellerin temsilcileri ile yaptığı toplantılarla hız kazanmıştır yılında Çeşme Jeotermal 2001 Projesi geliştirilmiştir. Bu proje kapsamında; Çeşme deki otellerin termal su ihtiyacının karşılanması, Çeşme deki otellerin ısıtılması ve sıcak su gereksinimlerinin karşılanması, Kamu binalarının ısıtılması, Çeşme Termal Tedavi Merkezi termal su gereksiniminin karşılanması Çeşme termal Aqua Park termal su gereksiniminin, ısıtılmasının ve sıcak su gereksiniminin karşılanması ve Çeşme deki konutların ısıl konfor gereksinimlerinin karşılaması hedeflenmiştir. Günümüzde, Çeşme de bazı oteller jeotermal suyu kullanmaktadır. Kış turizminde ilçenin payı giderek büyümektedir. Yarımadada diğer önemli saha İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü sınırları içerisnde bulunan Gülbahçe Jeotermal sahasıdır. Burada fay zonları boyunca çok ancak çok sayıda kaynak bulunmaktadır. Bu alanda Roma döneminde kalma hamam 75

76 bulunmaktadır ve bu alandaki sıcak su kaynağının yüzey sıcalığı 33 C dir. Şu an için aktif konumda değildir. 76

77 V. Turizm 5.1. Agroturizm / Ekoturizm Yarımada da kıyı turizmi egemendir ve Urla, Karaburun, Çeşme, Seferihisar, ilçeleri kıyılarında son yılın en önemli turizm türüdür (Doğa Master Planı). Coğrafi konumu, tarihsel ve kültürel kaynaklarının çeşitliliği ve deniz-kum-güneş temelli kitle turizmine yönelik altyapısıyla geniş bir turizm yelpazesine sahip olmasına karşın, yarımadanın turizm potansiyeli bugüne kadar yeterince değerlendirilmemiştir (Doğa Master Planı). Yarımadanın özellikle potansiyel taşıdığı turizm türlerinden birisi de ekoturizmdir. Ekoturizm, doğal bölgelere yapılan, doğal çevreyi korumayı, doğal çevre ile etkileşim içerisinde yaşayarak kendine has bir kültür yaratmış olan yöre insanını ve kültürünü tanımayı amaçlayan sorumlu bir seyahat olarak tarif edilmektedir (Özhan, 1997). 1990'lı yıllarda gelişme gösteren ekoturizm kavramı, kırsal ve kültürel turizmin unsurlarını içermekte ve hassas doğal ve kültürel alanlarda geliştirilebilecek en uygun turizm türü olarak ifade edilmektedir (Orhan ve Karahan, 2010). Ecotourism Society n tanımı ile ekoturizm doğal ve kültürel çevreye, çevreyi koruyarak ve fakat yerel halkın refahını gözeterek yapılan bir seyahattir (Orhan ve Karahan, 2010). Yarımada deniz, kum, güneş gibi kaynaklarla gerçekleştirilen kitle turizmi yanında tarih, kültür, sanat, doğal güzellikler ve yerel halkı ile önemli ekoturizm potansiyeline sahiptir. Yarımadanın sahip olduğu ekoturizm potansiyeli özetlenen ekoturizm kavram ve kapsamının temel esasları doğrultusunda değerlendirildiğinde, Yarımadanın Doğal ve Kültürel Mirası üzerinde ön plana çıkmaktadır. Bu kapsamda Yarımadanın; Şekil 5.1. Turizm de öne çıkan ilçeler 77

78 Kıyı jeomorfolojisi: Alçak (plajlı kıyı) ve yüksek (falezli) kıyılar olmak üzere, Karst jeomorfolojisi : Mağaraları, ve diğer doğal miras karakterindeki erime şekilleri, Doğal bitki örtüsü tür ve dağılış özellikleri, Fauna tür ve dağılış özellikleri, Tarihi özellikler: Turizm için öneme sahip her türlü tarihi miras (kale, camii, köprü, her türlü yapı, ören yeri, vb.), Ekonomik özellikler: Geleneksel el sanatları (dokuma, tel kırma, ahşap ve metal işçiliği, vb.), Kültürel özellikler: Festivaller, şenlikler, Yerleşim özellikleri: Kırsal yerleşimler, terk edilmiş köyler (Yaylalar, dağ köyleri ve orman köyleri, vb.). Doğa Koruma Alanları; Tanay Tabiat Parkının deniz manzarasına sahip olması, çadır yeri ve bungalov imkanının olması, kamping ve plaj hizmetlerini bir arada verebilmesi (Doğa Turizmi Stratejisi), Ekmeksiz Plajı Tabiat Parkının deniz manzarasına sahip olması, çadır ile konaklama imkanının olması, kamping ve plaj hizmetlerini bir arada verebilmesi (Doğa Turizmi Stratejisi). Gümüldür Tabiat Parkının deniz manzarasına sahip olması, çadır yeri imkanının bulunması, kamping ve plaj hizmetlerini bir arada verebilmesi, geleneksel müşteri kitlesinin olması, ulaşım yönünden avantajlı olması (Doğa Turizmi Stratejisi). 78

79 79

80 5.2. Jeoturizm Karaburun Yarımadası'nda, kendi içinde oldukça düzenli Paleozoyik ve Mesozoyik yaşlı göreli bir otokton istif ile, allokton konumlu çeşitli tektono-stratigrafik birimler bulunmaktadır. İzmir flişi ve Yeniliman serpantiniti, göreli otokton konumlu Paleozoyik ve Mesozoyik kaya birimleri ile tektonik ilişkilidir. Bütün bu birimleri, Neojen ve Kuvaterner yaştaki çeşitli kaya birimleri uyumsuz olarak örter (Şekil 5.2 ve 5.3). 80

81 Şekil 5.2: Karaburun yarımadasının jeoloji haritası (Çakmakoğlu ve Bilgin, 2003). 81

82 Şekil 5.3: Karaburun Yarımadası stratigrafik kolon kesiti (Çakmakoğlu ve Bilgin, 2003). Antik Mermer Ocakları Karaburun Yarımadasında çok sayıdaki mermer ocaklarından Balıklıova-Ildır yolunun hemen yakınında ve Gerence köyü güneydoğusunda bulunan Ocaklar, "Gerence Formasyonu" olarak tanımlanan kireçtaşlarında antik dönemde açılmıştır. 82

83 Gerence formasyonu (Trg) Formasyon, genelde kırıntılılardan ve çörtlü karbonatlardan oluşur. Tabanda hemen her yerde aynı özelliği göstermez; genelde çakıltaşı, lamellibranş ve gastropod fosilli yumrulu marn, kumtaşı, killi-siltli kireçtaşı, bazı yerde buruşuk görünümlü, bol kalsit damarcıklı kahvemsi gri, koyu gri, ince-orta tabakalı kireçtaşları ile başlar. Üste doğru bejden kahverengine kadar değişen ve arada 1-2 metre kalınlığında pembemsi bej renkli kireçtaşı düzeylerinin de gözlendiği, kalın katmanlı, bol kalsit damarcıklı, yer yer masif ve değişik kalınlıkta, çoğun algli kireçtaşları bulunmaktadır. Şekil 5.4: Atik ocakların bulunduğu bölgeler Formasyonun orta kesimlerinde çeşitli renkte kireçtaşı ve bunlarla ardalanmalı çamurtaşı, marn, kumtaşı, kahvemsi kırmızı, bejimsi yeşil renkli radyolarit ve kırmızı pelajik kireçtaşı aradüzeyleri bulunmaktadır. Kırıntılı kesimler yanal yönde kireçtaşına geçer. Kireçtaşları bazı yerlerde çok sık çört bantları içerir. Birim üste doğru, gri, açık gri, kahvemsi pembe, sarımsı beyaz renklerde ve değişik kalınlıkta, bol kırık ve çatlaklı kireçtaşları ile devam eder. Bu kesimlerde kireçtaşı ve çört kırıntılarından oluşmuş intraformasyonal breş düzeyleri gözlenir. Karaburun Yarımadasının özellikle güneyinde, türbiditik kireçtaşlarının oransal artışı gözlenmektedir. En üstte ise, yer yer ammonitli ve yumrulu, genelde pembe, pembemsi kırmızı renklerde, orta-kalın tabakalı kireçtaşları ve killi kireçtaşları ( ammonitico rosso fasiyesi ) yer alır. 83

84 Birim, tanımlanan kapsamıyla, önceki çalışmalar ve fosil bulgularına göre Gerence formasyonu için Geç? Skitiyen-Erken Ladiniyen yaşı öngörülmüştür. Gerence formasyonu, kıyı ve sığ deniz ile, çoğun duraylı göreli derin denizel ortam koşullarında çökelmiştir. ANTİK OCAK -I Pembe, bordo renklerde mikritik kireçtaşları içinde açılmış olan ocak, yaklaşık 50x10m boyutlarındadır. Ayna üzerinde çokça "antik keski izleri" görülür; birkaç terkedilmiş blok bulunur. Eklemli yapısı nedeniyle az sayıdaki üretimden sonra terk edildiği sanılmaktadır. Türkiye genelinde mermer sektöründe sıkça rastlanıldığı gibi ocak, günümüzde de işletilmeye çalışılmıştır (Şekil 5.5.). ANTİK OCAK -II Genellikle pembe, bordo, bej renklerdeki kireçtaşları çakıl ve bloklarından oluşan kireçtaşı breşi Hacımustafaoğlu ve Kun (1999) tarafından "Ege Vişne Mermeri" olarak tanımlanmıştır. Gerence formasyonunun Üst Skitiyen-Alt Anisiyen'deki platformun kırılması ile göreli derinleşen denizel ortama kireçtaşı çakıl ve bloklarının dökülmesi sonucu oluştuğu söylenebilir. "Bu kayaç kireçtaşı, dolomit çakılları ile çört kırıntıları, kuvars taneleri ve kalsit damarları içerir. akılları birbirine bağlayan matriks FeO ve CO 3 'li kırmızıkahverengi bir özellik göstermektedir. Örneklerin kimyasal analizinde SiO 2, Al 2 O 3, Fe 2 O 3 oranları ortalama %1'in altında, MnO, Na 2 O ve TiO 2 oranları ise eser miktardadır. CaO oranı ise %45 civarında, MgO miktarı %10'un üzerinde ölçülmüştür. Günümüze kadar 200 m 3 'lük üretim yapılmıştır (Çakmakoğlu ve Bilgin, 2003; Hacımustafaoğlu ve Kun, 1999). 84

85 Şekil 5.5: Antik Ocak 1 den görünüm 85

86 Şekil 5.6: Antik 2 ocaktan görünüm Karaburun Yarımadası oldukca çok sayıda fosil bulunmaktadır. Bunlardan Naticellaacutecostata/"CüceGastropod" III en özgünleridir. Gastropodların Skitiyen'de ayırtman bir türü olan Naticella'ya ( cüce gastropod yakıştırması da yapılır), tüm Türkiye'de olduğu gibi, Karaburun yarımadasında da ender olarak bulunur. Gerence formasyonu kapsamında ayırtlanan Boynuzcuk üyesi nin marn, kumlu/yumrulu kireçtaşlarında ( vermiküler fasiyes ) rastlanır; 86

87 Myoporia sp. Claraia sp. gibi makro fosillerin yanısıra birçok mikrofosilin birlikteliği (Geç) Skitiyen (Verfeniyen) yaşını doğrular. Şekil 5.7: Fosillerin bulunduğu alanlar Ildır güneyinde Elmacıkmevkii Domuzçukuru'nda ve Gerence körfezi Harapağıl mevkii güneydoğusunda çok ender, ancak Küçükbahçe güneyinde İnceburun- Boynuzcuk mevkiinde oldukça zengin Naticella sp. topluluğu vardır. Güvenç ve diğerleri (1977) ve Konuk (1979) Naticella acutecostata olarak belirtirler. 87

88 Şekil 5.8: Naticella sp. Topluluğunun bulunduğu kesimler 4.1 Gastronomi Turizmi Yöresel lezzetleri çok çeşitli olan Urla-Çeşme-Karaburun yarımadası gastronomi turizmi açısından büyük bir potansiyele sahiptir. Urla da meşhur olan Urla Güveci tüm bölgede çok eski dönemlerden beri bilinen ünlü bir yemektir. İnsanların İzmir 'den faytonlarla buraya güveç yemeye geldikleri, ilk önce kasaptan et satın aldıkları, eti pişmek üzere fırına verdikleri ve etleri beklemek ve ardından yemek üzere meyhane geçtikleri bilinmektedir. Urla Katmeri, Kulaklı Mantı, Karaköy Katmeri, Çalkama, Şevket-i Bostan, Kuzu etli arapsaçı, Enginarlı pilâv, Kabak Çiçeği Dolması, Ekmek Dolması Urla da meşhur olan diğer lezzetlerdir. Seferihisar da Tavuklubörek, Topalak, Keşkek, Kulaklıçorba ve Armola Peyniri meşhurdur. Armola peyniri, Seferihisar ilçesindeki birkaç mandıra ve evlerde yapılmakta, keçi sütünden yapılan süzme yoğurt, keçi sütü loru ve beyaz peynirin karışımıyla ortaya çıkmaktadır. Armola, hafif bir peynir olması ve istendiğinde 88

89 domates salatasına sos olarak kullanılabilme özelliği nedeniyle çok tercih edilmektedir (Yarımada Yarışması, 2009). Karaburun da Kabak zıngatası, Tava katmeri, Otlu Börek, El Böreği,"Dede Sarığı" (kelle peyniri rendesi ve sütlü peynir), Ot salatası, Yoğurtlu "Masır Böreği", Patlıcan Dalangısı, Patlıcan mücveri, Börülce salatası, Patlıcan bastı, Keşkek, Fava bakla, Lor böreği, Arapsaçı yemeği, Kabak çiçeği dolması, Arapsaçı köftesi, Sarmaşık yemeği, Pirinçli börek, Tavşan çullam, Körmen (Yabani Sarımsak) Köftesi ve Öküz Köftesi meşhurdur. Karaburun daki meşhur tatlılar, Kesme Tatlı, Lor tatlısı, Damat tatlısı, Sündürme" adlı peynir tatlısı, Cevizli kıvırma, Nişan tatlısı, Fırında ceviz tatlısıdır. Pelte Reçel ve bal çeşitleri, enginar ve karabaşotu çiçeği reçelleri, onbinlerce çeşitli şifalı ot-bitki örtüsünden oluşan çiçek balı bulunmaktadır. Kopanisti peyniri (acı peynir), Keçi sütünden yapılan lor, Kelle peyniri, Tulum peyniri, Sepet peyniri, Kurutulmuş enginar çiçeği tohumu ile mayalanan sütle yapılan özel peynir meşhurdur. Peksimet (Sarpıncık, Parlak, Salman, Küçükbahçe ve Yayla köyleri), Odun fırını ekmeği ve un kurabiyesi (Mordoğan ve Balıklıova) meşhurdur. Çeşme de İzmir Kumrusu, Papaz yahnisi, saf zeytinyağından yapılan yemekler, Badem Sütü, Kaz Budu ve Alaçatı Köftesi meşhurdur. Sakız muhallebisi, dondurması ve Sakız Reçeli yerele özeldir (Yarımada Yarışması, 2009) Marina Turizmi Çeşme, marina turizmi açısından yarımada içerisinde en aktif olan ilçedir. Seferihisar ve Urla da da marina/yat turizmi gelişmektedir. Güzelbahçe için de bir marina/yat limanı projesi ihtiyacı bulunmakta ve Yelki bölgesinde yapılması düşünülmektedir Spor Turizmi Urla-Çeşme-Karaburun yarımadası spor turizmi açısından büyük bir potansiyele sahiptir. Urla da at çiftlikleri, binicilik kursları, yelken kulübü; Çeşme de rüzgâr sörfü, yelken vb. deniz sporları (ör. Çağla Kubat Sörf Akademisi) aktif olarak faaliyettedir. Engelliler için spor (bowling, dart, okçuluk, yüzme, binicilik, masa tenisi ve modifiye edilmiş sporlar ör. tekerlekli sandalye basketbolu); Kara sporları (oryantiring, dağ bisikleti, yol bisikleti, binicilik, triatlon, kayak-buzpateni); Hava sporları (yamaç paraşütü, paraşüt, mikrolayt); Su sporları (yüzme, yelken, kitesurf, windsurf, kürek, su kayağı, yat yarışları); Sualtı sporları (dalgıçlık, sualtı navigasyonu, sualtı ragbisi, sualtı görüntüleme, monopalet, sualtı hokeyi); Aktiviteler (trekking, mağaracılık, yamaç paraşütü, oryantiring, kampçılık, izcilik, atla gezinti, yüzme, dağcılık, balık tutma, yat gezintileri, çim kayağı, kuş gözlemciliği, zorbing, fotoğrafçılık gezi turları) bir kısmı uygulanmakta olan ve uygulanma potansiyeli bulunan spor faaliyetleridir (Yarımada Yarışması, 2009). VI. Konut 6.1. Urla-Çeşme-Karaburun Yarımadasında Kentsel Yerleşimler ve Kırsal Yerleşimler 89

90 İzmir Kentsel Bölgesinin batı aksını oluşturan Yarımada, geçmişten günümüze kentsel ve kırsal yerleşimlerin yer aldığı bir coğrafya olmuştur. Urla da Klazomenai, Çeşme-Ildırı da Erythrai, Seferihisar da Teos gibi eski yerleşimlerin yanı sıra, Urla, Çeşme, Karaburun, Seferihisar kasabaları, ilçe merkezleri olarak ve kentsel nitelikli yerleşimler olarak uzun yıllardır var olmuşlardır. Urla ve Güzelbahçe yerleşimi, İzmir ana kentinin günümüzde kesintisiz olarak devam ettiği yerleşik alan sınırları içinde yer almaktadır yılı ağustos ayı itibariyle, anılan beş ilçeden üçü, İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBŞB) sınırları içinde yer almaktadır. Güzelbahçe, Urla ve Seferihisar ilçeleri ve bu ilçe sınırları içindeki yerleşimler, İBŞB sınırları içindedirler. İBŞB sınırları içindeki bu ilçelerdeki kırsal yerleşimler de İBŞB sınırları içinde yer almaktadırlar. Yarımada nın en batı ucunda yer alan Çeşme İlçesi ve Yarımada nın en kuzey kesiminde yer alan Karaburun İlçeleri ise, İBŞB sınırları dışındadır. Şekil 6.1: İzmir Büyükşehir Belediyesi sınırları (Kaynak: (erişim tarihi ) Çeşme İlçesi nin sınırları içinde, ayrı bir belediye statüsüne sahip Alaçatı yerleşimi; Karaburun İlçesi sınırları içinde ise ayrı bir belediye statüsüne sahip olan Mordoğan yerleşimi yer almaktadır yılında onaylanmış olan 6360 sayılı yasayla, gelecek yıl, yukarıda özetlenen yerel yönetim yapısı değişecektir. Anılan Yasaya göre 2014 yılında yapılacak yerel seçimlerle birlikte, İBŞB sınırları genişleyecek ve tüm İzmir İlinin sınırlarını kapsayacaktır. Bu nedenle de, günümüzde İBŞB sınırları dışında kalan ÇeĢme ve Karaburun Ġlçeleri de; ĠBġB sınırları içine alınacaktır. İBŞB sınırının il sınırlarına dek genişletilmesinin yanı sıra; Çeşme İlçesinin sınırları içindeki Alaçatı Belediyesi, Karaburun İlçesinin sınırları içindeki Mordoğan Belediyesi, 90

91 tüzel kiģiliklerini kaybedeceklerdir ve ilçe merkezi belediyesinin mahalleleri haline geleceklerdir. Tüzel kişiliklerini yitirecek olan diğer yerleşimler ise, kırsal yerleşimlerdir. İBŞB sınırları içindeki tüm ilçelerde var olan köylerin tüzel kiģilikleri kaldırılacaktır ve bu köyler, her ilçede bir tane olacak ilçe merkez belediyesinin mahalleleri haline geleceklerdir. Yukarıda, Yarımada da yer alan yerleşimlerin idari yapılarında büyük değişikliklere neden olacak 6360 sayılı Yasanın getireceği değişiklikler özetlenmiştir. Bu değişimin olası sonuçları ise, çalışmanın daha sonraki aşamalarında ve yapılacak yerel çalıştayların sonuçları da göz önüne alınarak ayrıntılı olarak değerlendirilecektir. Ancak bu aşamada, Yarımada özelinde şu saptamalar yapılabilir; Tüm il sınırları içinde İBŞB gibi bir üst yerel yönetim biriminin olması; planlama, altyapı ve hizmet sunulması ve ortak projeler geliştirilmesi konusunda, eşgüdümün sağlanması ve niteliğin yükseltilmesi açısından olumlu gelişmelere neden olabilir, Karaburun İlçesi sınırları içinde bugün var olan iki belediyeden birisi olan Mordoğan Belediyesi nin kapatılması ve İlçe Merkez Belediyesi olan Karaburun Belediyesi ne bağlanması, altyapı ve hizmet sunumu açısından ve yerel halkın belediye olan iletişiminin sağlanması ve yönetime katılması açısından sorunlara neden olabilir. Karaburun İlçe Merkezi ile Mordoğan Belediyesi arasında yaklaşık olarak 20 km. mesafe ve çok sayıda viraj vardır. Yerel halkın Belediye başkanına, çalışan personele, sunulan hizmete erişiminde sorunlar oluşabilir. Benzer sorunlar, daha alt düzeyde de olsa, Alaçatı yerleşiminde yaşayanlar için de gündeme gelebilir. Anılan yasal düzenlemeden en çok etkilenmesi beklenen yerleşimler ise, kırsal yerleşimlerdir. Kırsal yerleşmelerin tüzel kişiliklerinin sona erecek olması, Yarımada nın kırsal yerleşimlerinde yaşayanların kendilerini yeterince ifade edememelerine, zaten çoğunun nüfus kaybetmekte olduğu bu yerleşimlerdeki çözülmenin giderek hızlanmasına neden olabilir. Yarımada yı oluşturan beş ilçeden Güzelbahçe ve Urla, yukarıda da değinildiği gibi, İzmir Anakentinin yerleşim alanlarının kesintisiz devam ettiği ilçelerdir. Kuzeyde Karaburun, batıda Çeşme, güneyde Seferihisar, göreli olarak hem birbirinden, hem anakentten biraz daha uzakta ve aralarında çoğunlukla tarım alanlarının, ormanların ya da makiliklerin yer aldığı yerleşimlerdir. 91

92 Şekil 6.7: İzmir ili ulaşım altyapısı, 2013 (Kaynak: İzmir İli Bölge Planı Hazırlanmasına Yönelik Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası İlişkilerin Tespiti Çalışması, 2013) İzmir Anakentinin batı aksına özel oto, şehirlerarası otobüsler ve minibüsler ve yük taşıyan kamyon-tır araçlarının erişimini arttıran İzmir-Çeşme otoyolu; doğu-batı aksında, Yarımada yı bir anlamda ikiye de bölmüştür. Kuzey-güney doğrultusunda, ekolojik bütünlüğü olan Yarımada, bu otoyolla neredeyse ortadan ikiye bölünmüş ve doğal yapı üzerinde olumsuz etkileri olmuştur. İzmir-Çeşme Otoyolu, Yarımada daki yerleşim desenini de etkilemiştir. Otoyol kenarında, saçaklanarak gelişen kimi sürekli konut, kimi ikinci konut siteleri inşa edilmiştir ve edilmektedir. Çoğunlukla mevzii imar planları aracılığıyla gerçekleştirilen bu konut siteleri, birbiriyle ilişkisiz bir biçimde, bütüncül olmayan ve buna bağlı olarak da yeterli teknik-sosyal altyapı donanımına sahip olmadan yapılaşmışlardır. Güzelbahçe-Seferihisar karayolunun doğusu, Urla İlçesi sınırları içinde Otoyolun kuzeyi ve güneyi, söz konusu sitelerin yer seçtiği alanlar olmuştur. Kimi kez tarım alanlarında, kimi kez özel mülkiyette olmakla birlikte, fiilen orman bitki örtüsünün oluşmuş olduğu arazilerde veya çok eğimli yamaçlarda yapılaşmış olan bu sitelerde yapılı çevre kalitesinin de üst düzeyde olduğunu söylemek mümkün değildir. Çok özellikli bir topoğrafyaya ve peyzaja sahip olan Yarımada kıyıları ve koylarında ise ne yazık ki çoğunlukla ikinci konut siteleri yer almaktadır. Özellikle, Urla İlçesi sınırları içindeki kıyılar ve koylar, Karaburun İlçesi sınırları içindeki kıyılar, Seferihisar İlçesinin Doğanbey ve Ürkmez sahilleri, Çeşme İlçesinin birçok koyu ve kıyıları ikinci konut yerleşimlerinin oluştuğu alanlardır. Kıyılardaki ikinci konut 92

93 yapılaşması, Ülkemizde 1980 li yıllardan sonra hızlanan bir süreçtir sayılı İmar Yasasının yürürlüğe girdiği 1985 yılından sonra, belediyelere plan onama yetkisi verilmiş ve kıyılarımızdaki yapılaşma son 30 yılda hızla artmıştır. Ne yazık ki çoğunlukla son 30 yılda oluşmuş olan bu yapı stoğunun çok nitelikli olduğunu söylemek mümkün değildir. İzmir Anakentinin yerleşik alanının kesintisiz olarak devam ettiği Güzelbahçe ve Urla İlçesi sınırları içindeki kıyılardaki yapılaşma ise çoğunlukla artık sürekli konut olarak kullanılmaktadır. Yarımada kıyılarında turizm tesislerinin kısmen yer seçtiği kıyılar ise, Seferihisar İlçesi nde Sığacık ve Ürkmez, Urla İlçesi nde İskele ve Çeşmealtı, Karaburun İlçesi nde Mordoğan sahili ve İskele ve Bodrum Koyu kıyılarıdır. En çok turizm tesisi Çeşme İlçesi sınırları içinde yer almaktadır, Çeşme Merkez, Ayaseranda, Dalyan, Ilıca, Altınkum ve Alaçatı kıyıları, turizm tesislerinin yer seçtiği kıyılardır. Turizm tesislerinin bir bölümünün fiziki nitelikleri ise yerel değerlerle uyumlu değildir. Yarımada, bir yandan da çok değerli tarım alanlarına sahip kırsal yerleşmelerin, köylerin yer seçtiği bir coğrafyadır. Bu kırsal yerleşmelerin birçoğu nüfus kaybetmekte ve tarımsal üretimden uzaklaşmaktadır. Yaşlı nüfusu barındıran bu köylerin büyük çoğunluğunda, genç nüfus köylerinden ayrılmakta ve kentte çalışmayı tercih etmektedir. Yarımada kırsalında bulunan köylerin bir bölümünde, mevcut köy yapılarının bir kısmı kentlerden gelen kişiler tarafından satın alınarak yenilenmekte ve çoğunlukla ikinci konut olarak kullanılmaya başlamaktadır. Bazı köylerde ise tümüyle yeni yapılar inşa edilerek yine çoğunlukla ikinci konut olarak kullanılmaktadır. Köyde yaşamaya devam eden ve yeni konuta ihtiyaç duyan ailelerin yaptığı yeni konutlar ve ikinci konut amaçlı yeni yapılan/yenilenen konutların temel sorunu ise, yerel mimari kimliğe uyumsuz yapılaşmadır. Yarımada, çok özel ve korunması gerekli doğal peyzaja sahiptir, bu doğal peyzaja ve kimi kez kentsel ve kırsal yerleşmelere de olumsuz etkileri olabilen yatırım kararları ve fiziki gelişmeler, özellikle son yıllarda sıklıkla gündeme gelmektedir. Yerel halkın itiraz ettiği, kamuoyuyla bu itirazlarını farklı eylemlerle paylaştığı yatırım kararlarının başında, çok değerli koylara ve yerleşimlere yakın yer seçen, balık çiftlikleri, taģ ocakları ve çok sayıda ve yerleşmelerin çok yakınında inşa edilmekte olan rüzgar santralleri dir. Bu yatırımların yoğunlaştığı kesimler ise, balık çiftlikleri açısından; Seferihisar Sığacık, Karaburun koyları, Çeşme Gerence Koyu, rüzgar türbinleri açısından ise Karaburun dağları ve köyleridir. İzmir il bütününde Yarımada yerleşimlerinin, Anakent ve diğer ilçelerle etkileşim düzeyine bakıldığında, Güzelbahçe ve Urla İlçesi yerleşimlerinin, anakentle ilişkisinin çok yoğun olduğu görülür. Çeşme, Seferihisar ve Karaburun İlçelerindeki yerleşimlerin anakentle ve birbirleriyle olan ilişkileri diğerlerine göre daha alt düzeydedir 93

94 Şekil 6.8: İzmir İlçe Düzeyi Mekansal etkileşim büyüklükleri (Kaynak: İzmir İli Bölge Planı Hazırlanmasına Yönelik Fonksiyonel Bölge ve Alt Bölgelerin ve Bölgelerarası İlişkilerin Tespiti Çalışması, 2013 Yukarıda, Yarımada bütünündeki genel nüfus yapısı ve yerleşimlerin fizik özellikleri,sahip olduğu değerler ve sorun alanları özetlenmiştir. Aşağıda, Yarımada daki ilçeler sırayla ele alınacak ve daha ayrıntılı olarak, kentsel yerleşmeler ve kırsal yerleşmeler ayrıntısında incelenecektir. Güzelbahçe İlçesi Güzelbahçe-merkez (2012 ADNKS) Çamlı: Küçükkaya: 167 Payamlı: 283 Güzelbahçe İlçe toplamı:

95 Şekil 6.9: Güzelbahçe İlçesi sınırları içinden geçen otoyol. (Kaynak: Güzelbahçe İlçesi, İzmir Anakentinin batı aksında ve anakent yerleşik alanının sınırları içinde yer almaktadır. Güzelbahçe İlçe Merkezi Belediyesi ve 3 köyün bulunduğu İlçe nin 2012 yılı itibariyle toplam nüfusu; kişidir. Merkez şehir nüfusu kişi olan yerleşimin, 2011 yılı nüfusu kişidir. İlçenin toplam nüfusu son bir yılda yaklaģık olarak 3000kiĢi artmıģtır. Şekil 6.10: Güzelbahçe yerleşiminin güney yamaçları. (Kaynak: Güzelbahçe yerleşimi, yukarıda da değinildiği gibi, İzmir-Çeşme otoyolu ile, doğu-batı doğrultusunda ikiye bölünmüştür. Otoyolun güneyinde ve yamaçlarda yer alan yerleşimin bir bölümü de, otoyolun güneyinde ve kıyıda yer almaktadır. Yanda yer alan fotoğrafta da görüldüğü gibi, otoyolun bir bölümü, zeytinlik alanları da ikiye bölerek geçirilmiştir. Otoyolun güneyinde ve yamaçlarda yer alan yerleşimde, daha az katlı ve kısmen müstakil konutlardan oluşan yapılar yer almaktadır. 95

96 Şekil 6.11: Sahil yolunda düzenlenmiş olan yaya mekanları (Kaynak: Otoyolun kuzeyinde ve sahilde denize paralel olarak uzanan yerleşimin ana caddesi üzerinde 3-4 katlı apartmanlar yer almaktadır. Denize paralel olarak uzanan Mithatpaşa Caddesi üzerinde yerleşimin ticari merkezi oluşmuştur. Otoyolu kullanmayan, kent içi trafiğini oluşturan taşıtlar, bu ticari merkezden geçerken, özellikle tatil günlerinde, zaman zaman trafik sıkışıklığına neden olmaktadırlar. Ticari merkezin oluştuğu kesimde, alt katlarında ticari fonksiyonların olduğu yapıların bir bölümü, oldukça eskidir ve derenin iki yanında görsel kirlilik oluşturmaktadırlar. Otoyol ile, sahil arasında kalan tarım alanlarında ise halen tarım yapılmaktadır. Örtü altı üretim ve çiçekçiliğin yapıldığı, zeytinliklerin bulunduğu bu tarım alanlarının gelecekte de korunması gereklidir, ancak bu tarım alanlarına doğru, çok katlı yapılaşma eğilimi alanda gözlenmektedir. Şekil 6.12: Otoyol ve deniz arasındaki tarım alanları (Kaynak: Otoyolun güneyinde ve deniz kenarında sahile paralel olarak uzanan sahil yolu ve onun bir bölümünü oluşturan sahil düzenlemesi ve yaya yolu, hem bu İlçede yaşayanlar için, hem çevrede yaşayanlar için önemli ve değerli bir rekreasyon alanıdır. Özellikle son yıllarda, sahilde düzenlenmiş olan plajlar, yerel halk için ve giderek tüm İzmirliler için önemli bir potansiyele sahiptir. İlçedeki balıkçı barınakları ve Balık Hali 96

97 ve kıyıdaki balık lokantaları, tüm kente hizmet veren yapılardır. Kent içi deniz ulaşımına yönelik olarak yapılmış olan Güzelbahçe Vapur İskelesinin ise etkin olarak kullanıldığını söylemek mümkün değildir. Kent içi plajların geliştirilmesi açısından Güzelbahçe sahilleri çok büyük potansiyele sahiptir. Ancak Mithatpaşa Caddesi üzerinde ve yolla deniz arasında kalan, kimi oldukça eski yapı grupları, denizle ilişkiyi zaman zaman kesmektedirler. Sahil boyunca sürekliliği olan yaya yolu, bu yapılarla kesilmektedir ve denizle görsel iletişim de kopmaktadır. Şekil 6.13: Güzelbahçe yerleşimi-izmir-çeşme otoyolu ve kıyı yerleşimi ve mevzii planlar. (Kaynak: Google earth, tarihli görüntü) İlçede 2006 yılı verilerine göre ve resmi kayıtlara göre, 36 adet gecekondu bulunmaktadır. Kamuoyunda imar affı olarak bilinen, 2805, 2981vb. yasalara dayanarak başvuruda bulunan gecekondularla bu sayı 92 adede ulaşmaktadır. (İZTO, Güzelbahçe) Güzelbahçe Atatürk Mahallesi Islah İmar Planı 1998 yılında onaylanmıştır (İKNİP Raporu, 2006). Güzelbahçe yerleşimiyle Seferihisar İlçe Merkezi arasında, çok sayıda ve çoğunlukla mevzii imar planları ile yapılaşmış siteler yer almaktadır. Bu sitelerin bir bölümündeki konut yapıları sürekli konut, bir bölümü ikinci konut, bir bölümü ise boştur. Seferihisar-Güzelbahçe karayolunun doğusunda yer alan bu konut siteleri, birbiriyle ilişkilendirilmemiş parça parça imar planları ile yapılaştıkları için, bir bütünlük oluşturamamaktadırlar. Bu konut gelişme bölgesinde bütüncül bir ulaşım sistemi, altyapı sistemi ve ortak teknik-sosyal donatı alanlarının sunumu yetersizdir. Anılan konut sitelerinin bir bölümü çok eğimli yamaçlarda, bir bölümü Seferihisar- Güzelbahçe Karayolunun batısında yer almaktadır. Bir anlamda şehirlerarası bir 97

98 karayolu niteliğinde olan bu arterin, doğusu ve batısı arasındaki yaya geçişlerinin sağlanması ve yaya kaldırımları sorunludur. Şekil 6.14: Güzelbahçe-Seferihisar arasındaki mevzii planlarla yapılaşmış konut alanları (Kaynak: Google earth, tarihli görüntü) İlçede giderek huzur evleri ve eğitim kurumları yer seçmeye başlamıştır. İlçede açılmış olan özel okullar, Avni Akyol Fen Lisesi ve Güzelbahçe Anadolu Lisesinin kurulması ve Maltepe Askeri Lisesinin İlçe sınırları içinde olması önemlidir. (İZTO, Güzelbahçe) İlçede Milli Eğitim Bakanlığı na bağlı 3 ü resmi, 5 i özel olmak üzere, 8 lise; 5 resmi 11 ilköğretim okulu; 1 i resmi 6 anaokulu yer almaktadır. ( Dr. Burhan Özfatura Kütüphanesi, Büyükşehir Belediyesine bağlı olarak hizmet vermektedir. Güzelbahçe Belediyesi Amfi Tiyatrosu, kültürel etkinlikler için kullanılırken, İlçede sinema salonu bulunmamaktadır. Güzelbahçe de sörf, optimist, dağ bisikleti vb. spor yarışmaları, yöresel ev yemekleri yarışmaları ve en güzel bahçe, deniz-dağ fotoğraf yarışmaları gibi yarışmalar, Belediyesi nce düzenlenmektedir. (İzmir 2012 kültür ekonomisi ve kültür altyapısı envanteri ve İzmir kültür ekonomisi gelişme stratejisi, İZKA) İlçede büyük bir sanayi kuruluşu yoktur. Kemik unu, elektro bobinaj, boya, baharat, madeni eşya, elektrik malzemeleri ve tekstil ve zeytinyağı fabrikaları gibi küçük sanayi işletmeleri vardır. ( İzmir Büyükşehir Belediyesi Kentsel Bölge Nazım İmar Planı Raporu nda yer alan verilere göre; 2006 yılında; Güzelbahçe Belediyesi sınırları içindeki arazi kullanım dağılımı aşağıdaki gibidir; 98

99 Konut alanı: 157,4 ha MİA ve alt merkez: 14,1 ha Çalışma alanları: 7,1ha Kamu tesis alanları: 109 ha Rekreasyon, spor, yeşil alan: 15,7 ha Alt yapı: 3,7 ha Toplam alan: 307 ha Güzelbahçe ve İzmir Anakent arasındaki ulaşım, İBŞB otobüsleri ile sağlanmaktadır. Aşağıdaki hatlarda belediye otobüsleri oldukça sık olarak servis vermektedirler; Fahrettin Altay-Siteler Bademler-Fahrettin Altay Zeytinalanı-Konak Güzelbahçe-Halkapınar Yelki-Güzelbahçe Belediye otobüslerinin yanı sıra, Fahrettin Altay Güzelbahçe arasında özel minibüsler de hizmet vermektedirler. Urla Ġlçesi Urla-merkez: kiģi (2012 ADNKS) Bademler Barbaros: 301 Balıklıova: 876 Birgi: 100 Demircili: 206 Kadıovacık: 216 Kuşçular: 2150 Nohutalan : 150 Ovacık: 139 Uzunkuyu: 422 Özbek: 1062 Zeytineli: 268 Yağcılar. 527 Zeytinler: 338 Urla ilçe toplamı: İzmir Anakentinin batı aksında yer alan Urla İlçesi, Çamlıçay Deresi ile Güzelbahçe İlçesi nden ayrılmaktadır. İlçe merkezinde yaşayan nüfus, 2012 yılı itibariyle kişidir. İlçe toplam nüfusu ise kişidir yılı İlçe toplam nüfusu ise kişidir. Son bir yıl içinde, İlçe toplam nüfusu yaklaşık olarak 1000 kiģi artmıģtır. 14 köyü olan Urla İlçesi nin en büyük köyleri Bademler ve Balıklıova Köyleridir. Urla İlçesi ve Urla Ovası da tıpkı Güzelbahçe İlçesinde olduğu gibi, İzmir-Çeşme Otoyolu ile doğu-batı doğrultusunda ikiye bölünmüştür. İlçe Merkezi yerleşimi, otoyol 99

100 ile eski İzmir-Çeşme karayolu arasında konumlanmıştır. Bir başka anlatımla Otoyol, Urla İlçe Merkezi yerleşiminin güneyinden ve dışından geçmektedir. Şekil 6.15: Urla yerleşiminin genel görünüşü (Kaynak: Geçmişi M.Ö yılına dek uzanan Urla yerleşimi, çok parçalı ve dağınık bir yerleşim biçimine sahiptir. Bu parçalı yerleģim yapısının ilkini, Ġlçe Merkezi yerleģimi oluşturmaktadır. İlçe resmi kurumları ve sürekli yaşayan nüfusun konutları çoğunlukla, Kasaba merkezinde yer almaktadır. Denizden yaklaşık olarak 4 km. içerde konumlanmış olan Urla Merkez yerleşiminde, genellikle 2-3 katlı yapılar bulunmaktadır. Kasabanın kuzey-güney doğrultusunda uzanan ana caddesinin iki yanında apartmanlar biçiminde konut yapıları yer almaktadır. Kent merkezine yaklaştıkça, bu apartmanların alt katlarında ticaret birimleri bulunmaktadır. Bu ana cadde, Kasabanın meydanına ve geleneksel ticaret merkezi, arasta sına ulaşmaktadır. Kasabanın kuzey-doğusunda Bin Konutlar olarak adlandırılan ve kooperatifler tarafından inşa ettirilen müstakil konutlardan oluşan siteler yerleşimi yer almaktadır. Bu konut siteleri, sürekli olarak Urla da yaşayan kentlilerin yerleştiği sitelerdir. Kasaba merkezi olan bu yerleşim alanı, kendi içinde bütünlüğü olan bir yerleşimdir. Çok nitelikli ve kültürel, mimari değeri yüksek yapı stoğu, Kasabanın kimliğine değer katmaktadır. 100

101 Şekil 6.16: Urla-İskele, denizden görünüş (Kaynak: Parçalı yerleşim yapısının, ikinci bileģeni, Kasabanın deniz kıyısındaki yerleşimidir ve kuruluş tarihi daha eskidir. Urla İskelesi olarak ve Çeşmealtı olarak adlandırılan bu yerleşimler, hem sürekli yaşayanların, hem de yalnızca yazın kullanılan ikinci konutların bulunduğu yerleşim alanlarıdır. Önemli arkeolojik sit alanlarından birisi olan ve tarihi M.Ö.2000 yılına dek uzanan Klazomenai antik yerleşimi, Urla-İskele de yer almaktadır. Küçük bir ticaret merkezi, balıkçı lokantaları ve kafelerin, turistik tesislerin ve konut alanlarının yer aldığı Urla-İskele yerleşimi, İzmirlilerin tüm sene hafta sonları sıklıkla gittikleri, yeme-içme-dinlenme mekanlarının yer aldığı bir kıyı yerleşimidir. Urla-İskele de çok sayıda mimari-kültürel değere sahip ve tescilli yapı vardır. Urla- İskele mahallesine bir dolgu yol ile bağlanmış olan Karantina Adası nda, uzun yıllar Urla Devlet Hastanesi hizmet vermiştir. Kıyıya paralel olarak uzanan Urla-İskele yerleşimi, yine denize paralel olarak gelişmiş olan Çeşmealtı yerleşimi ile artık birleşmiştir ve iki yerleşimin arasında DDY Kampı yer almaktadır. Deniz kıyısında ağırlıklı olarak ikinci konut ve kısmen turistik tesislerin yer aldığı Çeşmealtı yerleşiminin batısında ve yamaçlarda Denizli ve Güvendik Mahalleleri yer almaktadır. Gerek bu yamaçlar, gerekse de kıyıdaki ikinci konutlar ile bu yamaçlar arasındaki alan zeytinliktir. Konutların bir bölümü ne yazık ki bu zeytinlik alanların yok edilmesiyle oluşmuştur. Şekil 6.17: Urla-Çeşmealtı (Fotoğraf: İ.Yaşartekin, Google Earth) Aşağıdaki uydu görüntülerinden Urla Kasabasının genel yerleşim dokusu ve otoyol ile olan ilişkisi görülmektedir. Urla yerleşiminin parçalı yapısının ikinci bileşenini oluşturan Urla-İskele ve Çeşmealtı yerleşimleri ise yine alttaki uydu fotoğrafından görülmektedir. Çeşmealtı yerleşiminin kuzeyinde ise Menteş Askeri alanı yer almaktadır. Urla merkez Kasaba yerleşimi ile İskele yerleşimi arasında nitelikli tarım alanları yer almaktadır. Klazomenai antik kentinin yer aldığı arkeolojik sit alanı ise, İskele yerleşiminin güney-doğusunda yer almaktadır. İskele ve Çeşmealtı yerleşmeleri, özellikle hafta sonları, plajları ve yeme içme mekanlarıyla, piknik yapılacak mesire yerleri ile, pansiyon ve küçük otelleriyle tüm İzmirlilerin çok önemli bir rekreasyon alanıdır. Bu nedenle kimi kez bu bölgede Çeşmealtı-İzmir karayolunda trafik sıkışıklığı olabilmektedir. 101

102 Şekil 6.18: Urla-Merkez yerleşimi ve otoyol ilişkisi ve genel yerleşim düzeni (Kaynak: Google earth, tarihli görüntü) Şekil 6.19: Urla-İskele ve Çeşmealtı yerleşimleri genel yerleşim düzeni ve zeytinlik alanlar (Kaynak: Google earth, tarihli görüntü) Urla yerleşiminin parçalı yapısının üçüncü bileģenini, Gülbahçe Körfezinin güneydoğu kıyısındaki Özbek Köyü ve çevresindeki yapılaşma, İçmeler ve çevresindeki yapılaşma ve Gülbahçe Köyü ve çevresindeki yapılaşma oluşturmaktadır. Gülbahçe ve İçmeler yerleşimleri arasında ise İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE) yer almaktadır. Gülbahçe Köyünün batısı ve kuzeyinde yer seçen İYTE Yerleşkesinde, 1994 yılında yapılaşma başlamıştır yılından bu yana bu alanda eğitim vermekte olan İYTE, halen gelişimini sürdürmektedir. Mayıs 2013 verilerine göre, Enstitü de 2419 lisans, 1021 lisansüstü olmak üzere, toplam 3430 öğrenci eğitim görmektedir. 518 akademik, 365 idari personeli olan kurumda toplam çalışan sayısı 102

103 ise 893 kişidir. Özetle İYTE nin öğrenci ve çalışan toplam nüfusu, 4323 kişidir ( yılında kurulan ve Yerleşkenin sınırları içinde kurulmuş olan ve halen gelişimini sürdürmekte olan İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi (İZTEKGEB) web sayfasından edinilen bilgiye göre; alanda 2013 yılı itibariyle 70 firma yer almaktadır ve 282 kişi çalışmaktadır ( Şekil 6.20: Urla-Gülbahçe Körfezi- İçmeler- Özbek-Gülbahçe yerleşimleri ve İYTE Kampus alanı (Kaynak: Google earth, tarihli görüntü) Gülbahçe Körfezi çevresinde yer alan; İçmeler, Özbek, Gülbahçe yerleşimlerinde; bir yandan sürekli yaşayan yerel halkın konutları, bir yandan da yalnızca yazları kullanılan ikinci konutlar ve siteler yer almaktadır. Bu bölgedeki konutların hemen tümü müstakil ve 1-2 katlı konutlardır. İçmeler yerleşiminin doğusunda yer alan yamaçlarda ise göçmen konutları olarak adlandırılan ve Bulgaristan dan göç ederek Türkiye ye geldiklerinde bu bölgeye yerleştirilen nüfusun yaşadığı bir mahalle yer almaktadır. Bu mahallede önce 1-2 katlı olan yapılar, giderek 3-4 katlı apartmanlara dönüşmüştür. Bu yerleşim alanlarında yaşayanların günlük gereksinimini karşılayacak düzeyde, alışveriş mekanları ve Özbek kıyılarında balıkçı lokantaları yer almaktadır. Gülbahçe mahallesinde ise, özellikle İYTE li öğrencilerin gereksinimlerini karşılamaya uygun, özel apart yapıları, restoran ve kafeler oluşmaya başlamıştır. Öğrencilerin bir bölümü de kışları boş kalan yazlık konutları kiralamaktadırlar, bir bölümü de Urla da ve Çeşmealtı nda ev kiralamaktadırlar. Öğretim üyelerinin bir bölümü ise Urla da ve Çeşmealtı nda ev kiralayarak veya satın alarak yaşamaya başlamışlardır. İYTE nin bu bölgedeki konut alanlarının ve hizmet sektörünün gelişmesine katkısı, gelecek yıllarda daha da üst düzeyde olabilir. Ancak İçmeler yerleşiminde zemin suyu 103

104 yüksektir ve yerleşim alanı içinden çok sayıda dere/su kanalı denize ulaşmaktadır. Bölgenin depremselliği de göz önüne alınarak yapılaşmanın yönlendirilmesi gerekmektedir. Gerek İçmeler, gerekse de Gülbahçe ve Özbek yerleşimlerinin, kıyıları; sörf, günübirlik turizm, yeme-içme ve dinlenme tesislerinin yapılması için çok uygundur. Deniz çok sığ olduğu için yüzme ve dalma etkinliğine çok uygun olmayan bu kıyıların bir bölümünün potansiyelini değerlendirmek üzere, Urla Belediyesi 2013 yılında bir tasarım yarışması açmıştır. Ġçmeler Sahil Düzenlemesi Ulusal Öğrenci Kentsel Tasarım Projesi YarıĢması, 2013 yılının Mart ayında tamamlanmıştır. Bu yarışmaya, oldukça üst düzeyde bir katılım gerçekleşmiş ve kolaylıkla uygulanabilir ve çok iyi fikirler geliştirilmiştir. Gülbahçe-İçmeler-Özbek yerleşimlerine ve Gülbahçe Körfezi kıyılarına, İzmir-Çeşme otoyolu ile ve eski İzmir-Çeşme karayolu ile ulaşılmaktadır. Urla Belediyesi ve İBŞB belediye otobüsleri, Urla ya, bu bölgeye ve Balıklıova ya hizmet vermektedirler. Fahrettin Altay/Üçkuyular semt garajından da düzenli olarak; Urla, Gülbahçe ve İYTE minibüs seferleri yapılmaktadır. Urla dan da İçmeler, Gülbahçe, Çeşmealtı ve İYTE ye düzenli minibüs seferleri yapılmaktadır. Bölgeye deniz ulaşımı ise yoktur. Şekil 6.21: Balıklıova Köyü ve yeni açılan Gülbahçe-Karaburun yolu (Kaynak: Google earth, tarihli görüntü) Urla yerleşiminin parçalı yapısının dördüncü bileģeni Balıklıova Köyü ve Gülbahçe- Balıklıova arasındaki ikinci konut siteleridir. Gülbahçe ile Balıklıova köyü arasında, Karapınar da daha yoğun olmak üzere sürekli konut ve ikinci konut yerleşimleri kıyıya paralel olarak yer almaktadır. Karaburun Yarımadası nın giriş noktasında yer alan Gülbahçe ve Balıklıova yerleşimleri, Karaburun karayolu üzerinde yer almaktadırlar. Gerek Gülbahçe yerleşmesi gerekse de Balıklıova yerleşmesi, Karaburun 104

105 karayolunun her iki tarafında gelişmiştir. Dükkanlar ve balık lokantaları, özellikle de Balıklıova da bu karayolunun her iki tarafında yer seçmişlerdir. İzmir den veya başka yerlerden Karaburun Yarımadası nda yer alan Mordoğan, Karaburun kasabalarına ve köylere giden taşıtlar, bu karayolunu kullanmak zorundadırlar. Bu yolu kullanan yolcular, özellikle de Balıklıova da durarak alışveriş yapmak istemekte, veya balık lokantalarına gitmek istemekte ve araçlarını yol üzerine park etmektedirler. Bu durum ise zaten dar olan yol kesiti nedeniyle trafik sıkışıklığına neden olmaktadır. Özellikle hafta sonlarında trafik sıkışıklığı daha da artmaktadır. Benzer durum, Gülbahçe, Kaynarpınar, Karapınar yerleşimleri için de söz konusudur. Gülbahçe-Karaburun arasındaki bu karayolunun bir başka özelliği de, doğaya olabildiğince uygun geçirilmeye çalışıldığı için oldukça virajlı bir yol olmasıdır. Gülbahçe kavşağından Karaburun a dek 182 adet viraj olduğu, değişik kaynaklarda ifade edilmektedir. Dolayısıyla Yarımada ya erişim, bu karayolu nedeniyle biraz zordur. Bu nedenle de çok üst düzeyde doğal peyzaj değerlerine sahip olan Karaburun Yarımadası büyük ölçüde bugüne dek korunabilmiştir. Karaburun Yarımadası na erişimi kolaylaştırmak ve bu trafik sıkışıklığı sorununu çözmek gerekçeleriyle; Gülbahçe-Karaburun arasında, tümüyle yeni bir karayolu inşa edilmektedir. Ancak bu yeni karayolu, Yarımada nın doğal yapısında ciddi tahribatlara da neden olmuştur. Yarımada nın ulaşılabilirliğinin artması ise bu coğrafyada yeni taleplerin oluşmasına neden olacaktır. Bu taleplerin içinden yalnızca, Yarımada nın değerlerini koruyan ve onu zenginleştirecek potansiyele sahip olanlar desteklenmelidir li yıllardan sonra gündeme gelen ve Yarımada nın doğal değerlerine zarar veren, çok sayıda ve kıyıya yakın balık çiftlikleri, taş ocakları, yine çok sayıda ve köylere yakın rüzgar türbinleri, yerel kimliğe ve değerlere aykırı yapılaşma, bu coğrafyanın ana sorun alanlarını oluşturmuştur. Açılmakta olan yeni karayolu ile bu sorunların artması riski vardır. Urla İlçesi ndeki beģinci grup yerleşmeleri, ayrı ayrı ve mevzii imar planlarıyla yapılaşmış, müstakil konut siteleri oluşturmaktadır. İzmir-Çeşme otoyolunun kuzey ve güneyinde yapılaşmış ve yapılaşmakta olan bu siteler, sürekli konut veya ikinci konut olarak inşa edilmişlerdir. Böylesi dağınık bir yapılaşma biçimi ise kentsel servislerin sunumunda sorunlara neden olabilmektedir. Kuşkusuz, tarımsal niteliği yüksek olan arazilerde veya özel mülkiyette bile olsa, fiilen orman bitki örtüsünün olduğu arazilerde bu sitelerin yapılmasının doğaya çok olumsuz etkileri olacağı açıktır. Yukarıda nitelikleri özetlenen yerleşimlere, İzmir-Çeşme otoyolu ve İzmir-Çeşme eski karayolu aracılığıyla ulaşılmaktadır. İzmir-Çeşme eski yolu olarak adlandırılan bu karayolu, çok yoğun olarak kullanılmakta ve Güzelbahçe sahili boyunca sürekliliği olan Mithatpaşa Caddesi ne bağlanmaktadır. Bu yol bir yandan şehirlerarası yol fonksiyonunu üstlenmekte, bir yandan da kent içi ana arter fonksiyonunu üstlenmektedir. Yolun her iki tarafında belli kesimlerde alış-veriş mekanları, balık lokantaları vb. kullanımlar yer almaktadır. Gerek bu kullanımların servis gereksiniminin sağlanması, gerekse de yayaların yolun karşısına geçmelerine ilişkin sorunlar gözlenmektedir. 105

106 Şekil 6.22:: Urla İlçesi nde otoyolun kuzey ve güneyinde, farklı konumlarda yapılaşmış olan müstakil konut siteleri (Kaynak: Google earth, tarihli görüntü) Bu karayolunun Karaburun a, Çeşme ye giden karayolu olması nedeniyle, turizm tesislerinin ve müstakil, bahçeli evlerin bahçelerinin düzenlenmesinde ve bitkilendirilmesinde kullanılacak olan fidanlar ve çiçeklerin yetiştirildiği fidanlıklar ve bahçe mobilyaları satışı yapan ticari birimler, bu yolun üzerinde yer seçmektedirler. Yol üzerinde yer seçen diğer kullanımlar ise, yeme-içme mekanları ve at çiftlikleridir. Özetlenen bu kullanımlar; Urla İlçesi nin doğasına ve gereksinimlerine uygun kullanımlardır ve yerel ekonomiye katkı da sağlamaktadır. Ancak birbirleriyle uyumlu olan bu kullanımların arasında, yer yer inşaat malzemeleri satan taş, kum vb. malzeme depolayan tesisler de yer seçmektedir. Bu kullanımlar ise, hemen bitişiğindeki örneğin restorana veya fidanlıklara toz ve gürültü bağlamında olumsuz etkide bulunmaktadır. Bir diğer olumsuz boyutu ise görsel kirliliğe neden olmalarıdır. İzmir Kentsel Bölge Nazım İmar Planı Raporunun 2006 yılı tespitlerine göre, Urla da arazi kullanım değerleri aşağıdaki gibidir; Konut alanı: 899,3 ha. MİA ve alt merkez: 6,5 ha. Çalışma alanı: 6,5 ha Kamu tesis alanları: 3473,3 ha Turizm tesis alanları: 13,2 ha 106

107 Rekreasyon ve spor alanları: 11,8 ha. Alt yapı alanları: 31,15 ha Toplam. 4448,35 ha Urla, İzmir Anakentinin bir parçası konumundadır, Urla da yaşayan ve Anakentte çalışan veya tam tersi konumda olan çok sayıda kentli vardır. Bu özelliğinin yanı sıra, Urla aynı zamanda Yarımada ya gidişte herkesin kentin kuzeyinden veya güneyinden de olsa, geçmek durumunda kaldığı bir kenttir. Kıyılarıyla, köyleriyle, değerli tarım alanları ve doğal peyzajıyla, sahip olduğu tarihsel, kültürel, mimari değerleriyle, Yarımada içinde çok özel bir konuma sahiptir. Seferihisar Ġlçesi Seferihisar-merkez: (2012 ADNKS) Beyler: 525 İhsaniye: 68 Çamtepe:133 Kavakdere: 254 Düzce: 841 Orhanlı: Gödence: 308 Turgut: 317 Gölcük:121 Seferihisar Ġlçe toplamı: İzmir Anakentinin güney-batısında yer alan Seferihisar İlçesinin merkez yerleşim nüfusu, kişidir. İlçe sınırları içinde, dokuz köyün olduğu İlçenin 2012 yılı toplam nüfusu ise kişidir yılı toplam ilçe nüfusu ise kişidir. Son bir yıl içinde 577 kiģi artmıģtır. Seferihisar İlçe Merkezi, Güzelbahçe-Seferihisar- Ürkmez-Kuşadası Karayolunun doğusunda ve denizden içerde gelişmiş bir yerleşimdir. İzmir merkeze uzaklığı yaklaşık olarak 45 km. dir. Tıpkı Urla gibi, bir yandan deniz kıyısında Sığacık, Akarca, Doğanbey, Ürkmez gibi yerleşim alanları vardır, bir yandan da, Güzelbahçe aksına doğru, Karayolunun doğusunda ve batısında mevzii imar planlarıyla gelişmiş konut siteleri vardır. Arkeolojik, doğal ve kentsel sit alanlarının olduğu İlçe de çok sayıda tescilli yapı da bulunmaktadır. M.Ö yılına dek uzanan bir geçmişe sahip olan Teos, Lebedos antik kentleri, bu İlçede yer almaktadır. Kamuoyunda, 2009 yılında, Türkiye nin ilk yavaģ Ģehir unvanını alan kenti olarak adını son yıllarda daha çok duyuran kentte, bu hareketin benimsediği ilkeler doğrultusunda politikalar ve projeler hayata geçirilmeye çalışılmaktadır. Mimari, 107

108 kültürel ve doğal değerlerin korunması, yerel kültüre ve organik tarıma önem verilmesi, sakin bir yaşam tarzı ve yemek kültürünün benimsenmesi, trafik karmaşasından uzak, gürültü, görüntü kirliliğinin olmadığı yaşam çevrelerinin yaratılmasına çalışmak, belediyenin ana politikalarını oluşturmaktadır. Şekil 6.23: Seferihisar İlçe Merkezi uydu görüntüsü (Google Earth tarihli görüntü) Şekil 6.24: Seferihisar genel görünüş (Kaynak: İlçe merkezi yerleşimi, İzmir-Seferihisar-Gümüldür-Kuşadası karayolunun doğusunda yer almaktadır ve yerleşmenin güneyi ve batısında ise mandalina bahçeleri yer almaktadır. İzmir Bölge Planı İlçe Toplantılarında, dile getirilen sorunlardan birisi, yapılaşmanın bu tarım alanlarına zarar verecek şekilde gelişmesi riskidir. Yapılaşmanın bu tarım alanlarına doğru gelişmesi riski vardır. Mevsimlik tarım işçilerinin ulaşım ve barınma problemleri ise bir diğeridir. Kent dokusunun bozulmaya başlaması, kültürel mekanlar ve spor alanlarının yetersizliği ise dile getirilen diğer sorunlar olmuştur. 108

109 İlçe, sahip olduğu doğal, kültürel, mimari değerlerin yanı sıra, jeotermal kaynaklar açısından üst düzeyde potansiyele sahiptir. Bu nedenle hem sağlık turizmi, hem enerji üretimi, hem sera ısıtma ve meyve kurutmada kullanılması mümkündür. İlçe merkezinin kuzeyinde, Güzelbahçe-Seferihisar yolunun doğusunda ve batısında, mevzii imar planlarıyla oluşmuş sürekli konut ve/veya ikinci konut siteleri yer almaktadır. Şekil 6.25: Mevzii planlarla yapılaşmış konut siteleri (Google Earth tarihli görüntü) Üstteki ve alttaki uydu fotoğraflarından görüldüğü gibi, birbirinden kopuk ve ilişkisiz olarak yapılaşan bu konut siteleri, aralarda boşluklar bırakılarak, çoğunlukla yeterli sosyal ve teknik altyapı donatısı yaratılamadan gerçekleşmektedir. Oluşan fiziki çevre ise, kentsel kimlikten yoksun ve ne yazık ki niteliksiz bir fiziki çevre olmaktadır ve bu konutların bir bölümü boş kalmaktadır. Gerek mevzii imar planlarıyla gerçekleştirilen bu konut siteleri, gerekse de yol boyu yer seçmiş olan benzin istasyonları, restoranlar, kırsal yerleşmelerin bir bölümü ve eğitim kurumları; Güzelbahçe-Seferihisar-Gümüldür Karayolundan hizmet almaktadırlar. Bir başka anlatımla, tıpkı Güzelbahçe ve Urla da olduğu gibi, Seferihisar yerleşiminde de tek bir ana yol, hem şehirlerarası karayolu, hem kent içi ana arter görevini üstlenmektedir. Bu ise yolun trafik akışında sorun yaratmaktadır. Daha da önemlisi, yayalar açısından yolda karşıdan karşıya geçmek sorun olabilmektedir, engelli erişimi ise daha da sorunludur tarihinde, Seferihisar Belediye Başkanı ile yapılan görüşmede, son 6 aydır farklı disiplinlerden uzmanlarla yapılmış olan çalışma sonucunda, Seferihisar da yapılacak binaların tipolojisini belirleyen kent kimliği metni nin hazırlandığını ve Meclis Kararına sunulmasının beklendiğini belirtmiştir. Sn. Soyer, kentte bisiklet kullanımının yaygınlaştırılmasını sağlamak amacıyla, bisikletler alındığını, Seferihisarlı kartı hazırladıklarını ve bununla bisiklete ücretsiz binmenin mümkün olduğunu, ancak kullanımın sınırlı düzeyde kaldığını belirtmiştir. Organik ürünlerin pazarlanacağı, organik pazarın kurulmakta olduğunu, mandalina üreticilerinin birlik kurarak ihracat yapmaya başladıklarını ve ilk kez bu düzeyde para kazanmaya başladıklarını belirtmiştir. Seferihisar İlçesinin kıyıda yer alan diğer yerleşim alanları içinde çok özel ve önemli konuma sahip olan yerleşim, Sığacık yerleşimidir. 109

110 Şekil 6.26: Sığacık yerleşimi ve Teos Marina (Google Earth tarihli görüntü) Sığacık yerleşimi, Seferihisar Kentinin batısında, Sığacık Körfezi nde yer almaktadır. Teos Arkeolojik sit alanına yakın konumda olan Sığacık ta, Kale ve Kale içinde geleneksel konut dokusu ve mimari kimliğe sahip konutlar, restoranlar, alışveriş mekanları ve Teos Marina yer almaktadır. Bu Marina 2013 yılında International Marina Certification Institute (IMCI) tarafından yapılan Dünyadaki ilk 10 marina içine girmeyi başarmıştır (D.B.Şarman, , Yerel Haber) Tarihi M.Ö yılına dek uzanan Teos arkeolojik sit alanı kazılarının son 2 yıldır devam etmekte olduğu, Teos un aktörler birliği tarafından kurulan ilk kent olduğu, Sn. Soyer tarafından ifade edilmektedir. Haziran ayında yapılan görüşmede Sığacık Kale İçinde yer alan 40 konutun onarılacağı ve ev pansiyonculuğu yapmalarının sağlanacağı bir projeyi hayata geçirme aşamasında olduğunu ifade etmiştir. 110

111 Şekil 6.27: Sığacık (Kaynak: Gerek Seferihisar da yaşayanlar için, gerekse de İzmir ve tüm ülkeden gelenler için Sığacık ve Teos ve Akkum Plajları önemli varış noktalarıdır. Üst düzeyde kültürel, mimari ve doğal değerlere sahip olan bu yerleşimin karşı karşıya kaldığı risk ise kamuoyunda geniş yankı bulan bir girişimdir. Sığacık Körfezi nde yapılmış olan Orkinos Çiftliğinin yapım aşamasında yerel halk ve yerel yönetim bu yatırıma karşı çıkmıştır. Belediye Başkanının verdiği bilgiye göre, Mahkeme tarafından verilmiş olan yürütmeyi durdurma kararına karşın, yeni bir ÇED raporu ile, balık çiftliği, yeniden üretime başlamıştır ve bu yatırımın İlçe turizmine zarar verebilecektir. Seferihisar İlçesinin güney-batı ve güney kıyıları ise, ağırlıklı olarak ikinci konut sitelerinin yapılaştığı kıyılardır. Akarca, Doğanbey, Ürkmez kıyıları; Gümüldür ve Özdere yi de içine alan ve çok geniş bir koy olan Doğanbey Koyunu çevrelemektedir ve bu koy; Kuşadası Körfezi ne bağlanmaktadır. Doğal ve çok geniş ve çok güzel plajlara sahip olan bu koy ve çevresi, hemen tümüyle ikinci konutlarla çevrelenmiştir. Bu sitelerin bir bölümünün bulunduğu araziler ise eskiden mandalina üretiminin yapıldığı arazilerdir. Az sayıda nitelikli turizm tesisinin yer aldığı, kış aylarında boş kalan, binlerce yazlık konutun yer aldığı bu ikinci konut yerleşim alanlarında, gerekli ortak kullanım alanları yeterli düzeyde değildir ve altyapı sorunlarının çözümü ve hizmetlerin sunumunda sorunlar yaşanabilmektedir. Bir diğer çok önemli sorun ise, aşağıdaki uydu görüntüsünde de çok net görüldüğü gibi, ulaşım sistemiyle ilgilidir. Kıyıdaki ikinci konut sitelerinin kuzeyinden, İzmir-Seferihisar-Ürkmez-Kuşadası karayolu geçmektedir. Gerek sürekli konut, gerekse de ikinci konut yerleşimleri, bu karayolunun kuzeyinde/kara tarafında da devam etmektedir. Şehirlerarası karayolu, bu yerleşim alanlarının ortasından geçmektedir. Yolun her iki tarafında, bu yoldan servis alan ticaret ve hizmet birimleri yer almaktadır. Tıpkı Güzelbahçe, Urla ve Seferihisar İlçe Merkezinde olduğu gibi, burada da şehirlerarası, karayolu aynı 111

112 zamanda kent içi ana arter fonksiyonunu üstlenmektedir. Hem trafik emniyeti açısından, hem yayaların ve özellikle engellilerin karşıdan karşıya geçmesinde büyük sorunlar yaşanabilmektedir. Böylesi bir yapılaşma biçimi, kıyıya ulaşan geniş yeşil koridorların yaratılmasını, günübirlik turizm ve nitelikli turizm tesislerinin, bu çok güzel koyda ve kıyıda yer seçimine engel olmaktadır. Şekil 6.28: Doğanbey ve Ürkmez kıyılarındaki ikinci konut siteleri (Google Earth ) Şekil 6.29: Doğanbey ve Ürkmez kıyılarındaki ikinci konut siteleri (Kaynak: yılı itibariyle bu coğrafyada atık su arıtma tesisinin yapılmış olması, bu çok güzel koyun kirlenmesinin önüne geçilmesi açısından çok önemlidir yılının Haziran ayında, Seferihisar Belediye Başkanı ile yapılan görüşmede, Seferihisar da bir üniversite kurulması talebi, Sn. Soyer tarafından gündeme getirilmiştir. Su altı araştırması, arkeoloji, deniz suyu arıtılması vb. konularda 112

113 çalışacak deniz bilimleri üniversitesi, sağlık, gastronomi ve yerelin bilgisini üretecek yavaş şehir üniversitesi, düşünülen projeler olarak aktarılmıştır. Doğa Okulunun inşaatı tamamlanmıştır ve Yaratıcı Yazarlık Okulu nun inşaatı ise sürmektedir. Seferihisar ve kıyılarına İBŞB otobüsleri; İzmir den erişimi ve Havaalanına erişimi düzenli olarak sağlamaktadır. F.Altay Semt Garajından kalkan minibüsler ise Gümüldür ve Özdere ye dek ulaşımı sağlamaktadırlar. Deniz ulaşımı ise yoktur. İzmir Kentsel Bölge Nazım İmar Planı çalışmalarının 2006 yılı verilerine göre; Seferihisar da mevcut arazi kullanımı dağılımı şöyledir. Konut: 325,8 ha Çalışma alanları: 3,3 ha Kamu tesis alanları: 328 ha Turizm tesis alanları: 19,7 ha Rekreasyon alanı: 4 ha Toplam: 680,8 ha Seferihisar İlçesi; doğal güzellikleri, çok güzel koyları ve uzun sahilleri, kültürel ve mimari mirası, Teos Arkeolojik Sit Alanı ve jeotermal kaynakları ile çok önemli potansiyellere sahip bir İlçedir. Yavaş Şehir statüsünü kazanmış olması ise, sahip olduğu bu değerlerin korunmasını ve geliştirilmesini daha olanaklı kılmaktadır Kültürel Değeri Olan Yerleşimler ve Tescilli Yapılar Yarımadada İzmir 1 No lu Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu nca 2012 yılına kadar tescil altına alınmış toplam 178 adet sit alanı bulunmaktadır (Tablo 1). Bu alanlar Arkeolojik, Doğal ve Kentsel Sit Alanı olarak üç farklı statüye sahiptir. Alan büyükleri göz ardı edildiğinde sayıca en fazla tescil % 51 Doğal Sit Alanlarına aittir. Arkeolojik Sit Alanı tescil sayısı %46 ile ikinci sıradadır. Sayıca en fazla sit alanına sahip ilçemiz Çeşme dir. Karaburun ilçesi sit alanı tescil sayısı en az ilçelerimizden biri olmakla birlikte yüzölçümü açısından en geniş Doğal Sit Alanlarına sahip ilçedir. Güzelbahçe diğer az sayıda sit alanına sahip ilçe olup, kararların büyük çoğunluğunu Doğal Sitler oluşturmaktadır. Tablo 6.2: Yarımada da yer alan Sit Alanlarının İlçeler bazında türlerine göre dağılımı (Kaynak: İzmir Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanteri, 2012) SEFERİHİSAR URLA GÜZELBAHÇE KARABURUN ÇEŞME TOPLAM Arkeolojik Sit 1. Derece

114 Alanları 2. Derece Derece ve 3. Derece , 2. ve 3. Derece ve 2. Derece 1 1 Derecesi belirtilmemiş Kentsel Sit Alanları Derece Derece Derece Doğal Sit Alanları 1. ve 2. Derece 1 1 Derecesi belirtilmemiş , 2. ve 3. Derece ve 3. Derece 1 1 TOPLAM Tablo 6.3: Yarımada da yer alan Taşınmaz Kültür Varlıklarının İlçeler bazında türlerine göre dağılımı (Kaynak: İzmir Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanteri, 2012) TÜRÜ SEFERİHİSAR URLA GÜZELBAHÇE KARABURUN ÇEŞME TOPLAM Arkeolojik Sit Kalıntı 3 3 Arkeolojik Alanları Sit Tepe 1 1 Tümülüs Taş Ocakları 1 1 Kentsel Sit Alanları Doğal Sit Doğal Alanları Sit Burun 1 1 Sıcak Su Kaynağı

115 Arkeolojik ve Doğal Sit Alanları Kentsel ve Doğal Sit Alanları 1 1 Şehitlik Anıtlar abideler ve Abide 1 1 Kalyon 1 1 Anıt Mezarlık Mezarlar Hazire Kaya Mezarı 1 1 Kalınıtılar Mescit Dinsel Yapılar Türbe Cami Kilise 3 3 Su Kanalı 2 2 Çeşme Şadırvan 1 1 Medrese 2 2 Hamam Kültürel Yapılar Külliye 3 3 Şadırvan 1 1 Köprü 7 7 Değirmen Kuyu 1 1 Han 1 1 Sarnıç

116 Kervansaray 2 2 Diğer Taşınmaz Konut Konut-İşyeri 4 4 Sivil Mimari Konut-Lokanta 1 1 Konut-Depo 1 1 Tekel Lojmanı 1 1 Konak 1 1 Doğal Varlıklar Ağaç Konut - dükkan Konut - işyeri 5 5 Depo Han-otel İşyeri 8 8 Endüstriyel ve Ticari Yapılar Kahvehane 2 2 Sabun Fabrikası 1 1 Zeytinyağı Fabrikası 1 1 Ambar 2 2 Dükkan Kayıkhane 4 4 Lokanta 1 1 Belediye Binası Halk Eğitim Merkezi 1 1 İdari Yapılar Postane Sağlık Binası 2 2 Diğer Askeri Yapılar Kale

117 TOPLAM VI. Tarım İzmir İl nüfusunun ( kişi) % 9 u köylerde, kalan kısmı il ve ilçe merkezlerinde yaşamaktadır yılında Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı çiftçi ailesi bulunmaktadır (GTHB, 2012). İzmir deki çiftçilerin %5.7 si Yarımada ilçelerinde yaşamaktadır. İzmir ili hayvan varlığı büyükbaş, küçükbaş olup, yılda ton sütün yanı sıra, hayvansal üretimde beyaz et; su ürünleri üretiminde ise Çipura ve Levrek öne çıkmaktadır. Bitkisel üretimde Zeytin, Mandarin, Kestane, Pamuk, Silajlık -Dane Mısır, Enginar, Kiraz, Şeftali, Erik, Üzüm ve Domates önemli ürünlerdir. Yarımada İlçelerinin nüfus dağılımına bakıldığında, en fazla nüfus kişi ile Urla İlçesi ndedir. Urla yı, Çeşme (33931), Seferihisar (30890), Güzelbahçe (25335) ve Karaburun (8848) ilçeleri takip etmektedir. Yarımada Nüfusunun %21.0 i köy ve bucaklarda yaşamaktadır. Köyde yaşama oranı en yüksek olan ilçe %69.2 ile Karaburun dur. Bunu %36.9 ile Çeşme, %15.7 ile Urla, %11.2 ile Seferihisar izlemektedir. Güzelbahçe nüfusunun %5.9 luk bir kısmı köy ve bucaklarda yaşamaktadır. Güzelbahçe de şehirleşme nedeni ile köy ve kent yaşamı iç içe girmiştir (Çizelge 3) yılı verilerine göre, Çiftçi Kayıt Sistemi ne kayıtlı çiftçi sayıları Çeşme de 235, Karaburun da 383, Seferihisar da 1246, Urla da ise 704 tür. Yarımadadaki çiftçilerin %48.5 i Seferihisar da yaşamaktadır (Çizelge 4). İzmir ili yüzölçümünde %16 lık paya sahip olan Yarımada ilçeleri, İzmir deki tarım alanlarının %7.1 ini oluşturmaktadır. Yarımada da tarım alanlarının ilçelere göre dağılımında en fazla tarla, sebze, süs bitkileri ve zeytin alanlarının Urla da, bağ, meyve ve narenciye alanlarının en çok olduğu ilçe de Seferihisar dır. Ayrıca, Urla ilçesinde 7836 dekarlık tarıma elverişli boş arazinin bulunmaktadır. Özellikle kente göç ve spekülatif amaçlı arsa/arazi satın alınması sonucu yarımadada boş arazilerin oranı yüksektir (Çizelge 5). Yarımada toplam tarım alanlarının ( dekar) %6.5 i (15792 dekar) boş bırakılmaktadır. Köyden göç ve yarımada dışında yaşayan kişilerin konut ya da yatırım amaçlı olarak arazi satın alıp kullanmaması gibi nedenlerle tarıma elverişli bu araziler boş kalmaktadır. İzmir İl inin dekarlık kullanabilir tarım alanın büyük kısmını tarla bitkileri (%39.7), zeytin (%28.3), sebze (%12.4), meyve (%8.5), bağ (%3.3) ve narenciye (%1.3) oluşturmaktadır (GTHB, 2012). Çeşme de, dekarlık tarım alanın büyük kısmını sebze (%39.2), zeytin (%20.5) tarla bitkileri (%15.9) ve bağ (%11.1) oluşturmaktadır. Enginar, Kavun ve 117

118 Zeytin; öne çıkan ürünlerdir. Ayrıca, kültür balığı üretimi ile Çipura, Levrek, Sargoz, Granyöz ve Orkinos yetiştirilmektedir (GTHB, 2012). Karaburun da, dekarlık tarım alanın büyük kısmını zeytin (%78.6), tarla bitkileri (%9.8), sebze (%3.3) ve narenciye (%2.7) oluşturmaktadır. Bitkisel üretimde enginar, mandarin, zeytin ve açık alanda nergis; su ürünleri üretiminde Çipura, Levrek ve Orkinos önemlidir. İzmir İlindeki keçi varlığının %7.7 si Karaburun ilçesindedir (GTHB, 2012). Seferihisar da, dekarlık tarım alanında, zeytin (%66.2), narenciye (%16.9), bağ (%5.3), tarla bitkileri (%4.8) ve sebze (%3.5) yetiştirilmektedir. Bitkisel üretimde mandarin, enginar, üzüm, nar; hayvansal üretimde Keçi Sütü; su ürünleri üretiminde ise Alabalık öne çıkmaktadır (GTHB, 2012). Urla da, dekarlık tarım alanında, zeytin (%58.2), sebze (%16.8) ve tarla bitkileri (%12) yetiştirilmektedir. Bitkisel üretimde kavun, enginar, üzüm, yulaf, mandarin, zeytin yanında iç ve dış mekân süs bitkileri üretimi de öne çıkmaktadır. Çipura, Levrek ve Alabalık da önemli su ürünleri sayılmaktadır (GTHB, 2012). Yarımadada en fazla sığır (3832), koyun (7292) ve tavuk varlığına sahip ilçe Urla; en fazla keçiye (21350) sahip ilçe de Karaburun dur. İzmir ilindeki keçi varlığının %7.7 si Karaburun ilçesindedir (Çizelge 6; Hata! BaĢvuru kaynağı bulunamadı. 7). Arıcılık tüm Yarımada da yürütülen bir faaliyettir. Urla, 10 köyle arıcılığın en yaygın olduğu ilçe olmasına rağmen, kovan sayısı, bal ve balmumu üretiminde Seferihisar öne çıkmaktadır (Çizelge 8). Tablo 7.1: İlçelere Göre Nüfus Dağılımı (2012) ĠLÇELER Ġlçe Merkezi Köy ve Bucak Toplam Nüfus % Nüfus % Güzelbahçe Çeşme Karaburun Seferihisar Urla TOPLAM Kaynak: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Kayıtları, Tablo 7.2: Çiftçi Kayıt Sistemine Kayıtlı Çiftçiler Ġlçeler Çiftçi Sayısı Yarımada daki Payı (%) Ġzmir deki Payı (%) Güzelbahçe

119 Çeşme Karaburun Seferihisar Urla Yarımada Toplamı Ġzmir Toplamı Kaynak: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Kayıtları, Tablo 7.3: Tarım Alanlarının İlçelere Göre Dağılımı Tarım Alanları (Dekar)/ ĠLÇELER Güzelbahç e ÇeĢme Karaburu n Seferihis ar Urla Yarımada Toplamı Ġzmir Toplamı Yarımada nı n Ġzmir deki Payı (%) Tarla Alanı Sebze Alanı Süs Bitkileri A Bağ Alanı Meyve Alanı Narenciye Alanı Zeytin Alanı Kavaklık Alanı Nadas Alanı Tarıma Elverişli Boş Arazi Toplam Tarım Alanı Yüzölçümü (da.) Kaynak: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Kayıtları, Tablo 7.4: İlçelere Göre Hayvan Varlıkları ĠLÇELER Güzelbahçe ÇeĢme Karaburun Seferihisar Urla Saf Kültür S I Ğ I R Kültür Melezi Yerli + Diğer Toplam

120 KOYUN Yerli+ Diğer Toplam Kıl Keçisi KEÇĠ Saanen Toplam Kaynak: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Kayıtları, Tablo 7.5: İlçelere Göre Tavuk Varlıkları ĠLÇELER Güzelbahçe Çeşme Karaburun Seferihisar Urla İşletmelerde Yıl Sonunda Mevcut Tavuk Sayısı (Adet) Broiler Yumurtacı Toplam Köy Tavuğu Sayısı (adet) Tavuk Yumurta Sayısı (1.000 adet) Kaynak: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Kayıtları, Tablo 7.6: İlçelere göre arıcılık bilgileri ĠLÇELER Güzelbahçe ÇeĢme Karaburun Seferihisar Urla ARI KOVANLARI Eski Usul Kovan Sayısı Yeni Usul Kovan Sayısı ÜRÜNLER Bal (Kilo) Balmumu (Kilo) Arı Besleyen Köyler Sayısı Kaynak: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Kayıtları, URLA Her ne kadar son yıllarda tarımdan uzaklaşma söz konusu olsa da halen ilçede tarım ekonomik yapının belirleyicisi durumundadır. Tarım sektöründeki en çok uğraşı alanı tahıl, zeytincilik, sebze, meyve ve çiçekçiliktir. Özellikle 1980 li yıllardan bu yana İçmeler, Özbek, Zeytinalanı mahalleleri ile Bademler ve Kuşçular köylerinde seracılık faaliyetleri önem kazanmıştır. Zeytinalanı ve İçmeler Mahallesi ile Kuşçular Köyü ndeki seralarda sebze üretimi yoğunluktayken Bademler Köyü ve Özbek Mahallesi nde kesme çiçek ve süs bitkileri üretilmektedir. 120

121 Ayrıca, büyükbaş ve küçükbaş hayvan besiciliği ve balıkçılık, ekonomik yapının diğer belirleyici unsurlarındandır. Avlanan balıklar içinde levrek, çipura, barbun, lidaki, sardalya, kefal, Özbek kefali, kalamar, çinekop, trança başlıcalarıdır. İlçenin Balıklıova Köyü, Gülbahçe Mahallesi Karapınar Mevkii, Uzunkuyu Köyü Mersin Körfezi ve Zeytinler Köyü Kokar Mevkiinde; 11 adet denizde kafes balıkçılığı yapan işletme bulunmaktadır. Bu işletmelerde genel olarak çipura ve levrek ve az da olsa karagöz, sinarit ve eşkina balığı üretimi yapılmaktadır ( İlçede 2006 yılı itibariyle silajlık ve dane mısır, buğday, yonca (kuru), fiğ (yeşil), arpa (diğer), nohut, sorgum (dane) ve tütün üretimi yapılmaktadır ( İlçe ihracatında en önemli ürünler; çiçek ve pastörize yumurtadır. İlçede açıkta ve örtü altında süs bitkileri üretimi yapılmaktadır. Üretilen türler; kasım patı, sümbül, nergis ve glayöldür. Örtü altında da ağırlıklı olarak karanfil yetiştirilmektedir. İklimin etkisiyle bitki örtüsü ağırlıklı makilik alanlardan oluşmakta ve Uzunkuyu, Zeytineli, Yağcılar, Demirciler köyleri civarında çam ormanları bulunmaktadır. Ayrıca çınar, zeytin, kavak, incir ve meyve ağaçları ilçenin genel bitki örtüsü içinde yer almaktadır. Ağaç varlığı içinde zeytin ağaçları önemli bir paya sahiptir. URLA ĠLÇESĠ ARAZĠ VARLIĞI Urla ilçesi arazi varlığı, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu nda belirtilen lejanta göre dört ana başlık altında toplanmıştır. Bu yasa kapsamında ve ayrıca 4342 sayılı mera kanununda, kullanımı ve korunmasının gerekli olduğu belirtilen mera alanlarına arazi varlığı içerisinde yer verilmiştir. ĠLÇE GENELĠNDE ALANSAL DEĞERLENDĠRME Urla ilçesi tarım arazilerinin sınıflandırılmasında 5403 sayılı yasa ve yönetmeliğinde belirtilen kriterler uygulanmıştır. Meteoroloji Genel Müdürlüğü web sayfasında İzmir ili için son 35 yıl itibarıyla çok yıllık ortalama yağış miktarı 734,3 mm olarak verilmiştir ( ) sayılı yasa ve yönetmeliği kriterlerine göre, çok yıllık ortalama yağış miktarının 640mm ve yukarısında olması durumunda, mutlak tarım arazileri ve özel ürün arazilerinin eğim eşiği değişmektedir. İzmir ili için özel ürün arazilerinin eğim eşiği en az %8 olarak belirtilmektedir. Arazi eğim değerleri, sayısal yükseklik modeli ve toprak haritalarındaki eğim eşikleri birlikte değerlendirilerek derecelendirilmiştir. Urla ilçesi yüzölçümü ,27 ha dır. Bu projenin yapıldığı tarih ve ilgili kurumlardan sağlanan verilerin hassasiyetine bağlı olarak İlçenin arazi kullanım şekilleri belirlenmiştir (Çizelge 1, Şekil 1 ve 2). Arazi Kullanım ġekli İlçe arazi kullanım şeklinin yaklaşık % 66 lık bir bölümünü orman oluşturmaktadır. Urla ilçesi arazi kullanım şekillerinin alansal dağılımı aşağıdaki gibidir; 121

122 Su yüzeyleri: İlçe içerisine 39 adet ve farklı büyüklüklerde hayvan ve tarımsal sulama göleti bulunmaktadır. En büyükleri Bademler ve Birgi göletleri olmak üzere toplam 26,86 Ha lık bir alan kaplamakta ve ilçe yüzölçümünün %0.04 ünü oluşturmaktadırlar. Mera: İlçede 89,55 ha ile ilçenin %0,13 lük bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu alanlar tescili yapılmış alanlar olup, İlçe mera varlığı bu alanın üzerindedir. Ancak mera komisyonlarınca çalışmaları devam eden alanlar ile tescili henüz yapılmamış mera alanları dahil edilmemiştir. İleri tarihlerde güncellenme gereksinimi olan bir katman olarak çalışılmıştır. Köy YerleĢim Alanları: İlçe genelinde ha ile %0.29 luk bir alan kaplamaktadır. Nohutalan köyüne ait tescilli köy yerleşik alanı bulunmadığından bu köye ait fiili yerleşim alanı Köy Yerleşim Alanı olarak kabul edilmiştir. Kentsel YerleĢim Alanları: İzmir Büyükşehir Belediyesinden alınan verilere göre incelenen bu alanlar ilçe genelinde 4.073,14 ha ile %5,92 lik bir alan kaplamaktadır. Yerleşim alanı olarak planlanan bu alanların henüz yapılaşma olmamış bölümlerinde yada binalar arasında hala tarla tarımı yapılan araziler ile dikili tarım arazileri tesbit edilmiştir. Ancak bu araziler İBB tarafından sağlanan imar plan sınırları içerisinde kalması nedeniyle yerleşim alanı olarak kabul edilmiştir. Orman: Bu veriler, devam eden Orman Kadastro çalışmalarından alınmıştır. Alt ölçekli çalışmalar için mutlaka Orman Bölge Müdürlüğünün görüşü alınması gerekmektedir. İlçe içerisinde ,74 ha lık alan ile en fazla orman arazileri bulunmaktadır. Orman arazileri ilçe yüzölçümünün toplam 66,06 lık bir alanını kaplamaktadır. Orman+YerleĢim Alanları: Kimi bölgelerde Orman Genel Müdürlüğü tarafından Yerleşime tahsis edilen alanlar bulunmaktadır. Özellikle Yüksek Teknoloji Enstitüsü Kampüs alanı ve Menteş Askeri Sahası gibi alanlar orman mülkiyeti içerisinde görünmesine karşın Yerleşim Alanı olarak da bildirildiğinden bu alanlar ayrı bir lejant içerisinde tespit edilmiştir. Bu alanlar toplam 3.620,62 ha olup ilçe yüzölçümünün %5,26 sını kaplamaktadır Sayılı Kanun Uygulama Alanları: 5403 sayılı kanununda belirtilen Mutlak Tarım Arazileri, Marjinal Tarım Arazileri, Özel Ürün Arazileri, Dikili Tarım Arazilerini içermektedir. Orman, yerleşim ve su yüzeyi dışında kalan ilçe arazileri 5403 sayılı yasa ve yönetmeliğinde belirtilen kriterlere göre incelenmiş ve sınıflandırılan bu araziler ,72 ha ile ilçe yüzölçümünün %22,31 lik bir bölümünü kaplamaktadır. 122

123 Tablo 7.7: Urla İlçesi Arazi Kullanım Şekli Alansal Dağılımı Şekil 7.1: Urla İlçesi Arazi Kullanım Şekli Oransal Dağılımı Şekil 7.2: Urla İlçesi arazileri kullanım haritası 123

124 Bireysel olarak Önceden tarım dışı izinlendirilmiş arazilerin bir bölümünün daha sonra yapılan planlama çalışmaları sonucunda İzmir Büyükşehir Belediyesince de onanlı imar planları içerisinde yer aldığı görülmüştür. Urla ilçesi tarım arazileri varlığının kendi içerisindeki dağılımları incelendiğinde, % lik oran ile marjinal tarım arazilerinin en geniş yüzölçümü grubu oluşturduğu, en küçük yüzölçümlü grubu ise %0.55 lik oran ile Mutlak Tarım Arazilerinden izinlendirilmiş alanların oluşturduğu görülmüştür (Çizelge 2, Şekil 3 ve 4). Çalışma esnasında orman kadastral sınırları ile örtüşen ha lık dikili tarım arazileri varlığı belirlenmiştir. Belirlenen bu arazilerin, orman ile sınır sorunu olan yada Orman Genel Müdürlüğü tarafından zeytin arazisi olarak üreticilere tahsis edilen arazilerden oluştuğu görülmüştür. Bu arazilerin ilgili kurumların yerinde incelemesi ve verilerini güncellemeleri durumunda, oluşturulan bu veri tabanının da güncellenmesi gerekmektedir. Tablo 7.8: Urla ilçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Oluşturulmuş Sınıflarının Alansal Dağılımı Şekil 7.3: Urla ilçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Oransal Sınıflarının Oransal Dağılımı 124

125 Şekil 7.4: Urla İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Sınıflandırılmış Haritası Arazi Kullanım Kabiliyet Sınıfları Bu çalışmada, Urla ilçesi Arazi Kullanım Kabiliyet sınıflarının (AKK) dağılımı da incelenmiştir. Revize edilmiş toprak haritası temel alınarak ve tematik sorgulama yöntemi ile yapılan çalışma sonucunda en fazla yüz ölçüme sahip AKK grubunu % luk bir oran ile VII sınıf arazilerin oluşturduğu belirlenmiştir. Buna karşılık en verimli tarım arazilerin içerisinde bulunduğu I sınıf arazilerin ise sadece %3.73 lik bir bölümü oluşturduğu görülmüştür. Bu sonuç, Urla ilçesinde verimli tarım arazilerinin kıtlığını ve korunması gerektiğini açıkça göstermektedir (Çizelge 3, Şekil 5 ve 6). Tablo 7.9: Urla İlçesi Arazilerinin Arazi Kullanım Kabiliyet Sınıflarına Göre Alansal Dağılımı İlçe sınırından fark olan 651,63 ha toprak haritası üzerinde yerleşim (YR) olarak nitelenen alanlardır. 125

126 Şekil 7.5: Urla İlçesi Arazilerinin Arazi Kullanım Kabiliyet Sınıflarına Göre Oransal Dağılımı Şekil 7.6: Urla İlçesi Arazilerinin Arazi Kullanım Kabiliyet Sınıfları Haritası Toprak Derinliği Urla ilçesi arazi sınıflandırması projesi kapsamında, Urla ilçesi topraklarının derinliklerine göre dağılımı da incelenmiştir. Toprak derinlikleri derecelendirilmesi ulusal toprak haritalarında kullanılan kriterler dikkate alınarak yapılmıştır. Revize edilmiş toprak haritası temel alınarak ve tematik sorgulama yöntemi ile yapılan çalışma sonucunda en fazla yüz ölçüme sahip toprak derinlik grubunu % likbir oran ile çok sığ (0-20 cm) topraklı arazilerin oluşturduğu belirlenmiştir. Buna karşılık derin profilli toprakların ise ancak %8.38 lik bir bölümü oluşturduğu görülmüştür. 126

127 Tablo 7.10: Urla ilçesi Arazilerinin Toprak Derinliğine Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.7: Urla İlçesi Arazilerinin Toprak Derinliğine Göre Oransal Dağılımı Şekil 7.8: Urla İlçesi Arazileri Toprak Derinliği Haritası 127

128 Arazi Eğimi Urla ilçesi arazi eğimi ulusal toprak haritasındaki kriterlere göre incelenmiştir. İlçe arazilerinin AKK sınıflarına uyumlu olarak, en geniş yüzölçüme dik ve çok dik eğimli arazi eğim grubunun sahip olduğu görülmüştür (Çizelge 5, Şekil 9 ve 10). Buna karşın özellikle sulu tarım yapmaya uygun düz-düze yakın eğimli arazi grubunun ise % 3.96 lık bir oran ile en az yüzölçüme sahip olduğu belirlenmiştir. Tablo 7.11: Urla İlçeri Arazilerinin Eğim Gruplarına göre Alansal Dağılımı Şekil 7.9: Urla İlçeri Arazilerinin Eğim Gruplarına göre OransalDağılımı 128

129 Şekil 7.10: Urla İlçeri Arazileri Eğim Grupları Haritası Toprak Erozyonu Bu proje sürecinde ilçe arazilerinin erozyon özellikleri de incelenmiştir. Revize edilmiş toprak haritası kullanılarak yapılan sorgulama sonucunda ilçenin eğimli ancak tarım yapılan bölümlerinde daha çok olmak üzere önemli ölçüde erozyon tehdidi altında olduğu görülmüştür. İlçe arazilerinin %77.73 lük bölümünün şiddetli ve çok şiddetli erozyon etkisi altındadır (Çizelge 6, Şekil 11 ve 12). Tablo 7.12: Urla İlçesi Arazilerinin Toprak Erozyonu Alansal Dağılımı 129

130 Şekil 7.11: Urla İlçesi Arazilerinin Toprak Erozyonu Oransal Dağılımı Şekil 7.12: Urla İlçesi Arazilerinin Toprak Erozyonu Haritası Toprak Sorunları Ulusal toprak haritalarında AKK sınıflarının tanımlaması için alt sınıf özellikleri de birlikte vermektedir. Bu özellikler AKK sınıfın hangi toprak özelliğine bağlı olarak oluştuğunu göstermektedir. Alt sınıf olarak tanımlanan bu özellikler; toprak yetersizliği için s harfi, drenaj sorunu için w ve eğim-erozyon sorunun varlığını göstermek için ise e harfi ile simgelenmişlerdir. Alt sınıflar içerisinde kullanılan toprak yetersizliği kavramı sığlık, taşlılık, tuzluluk, alkalilik, çok ince yada çok kaba bünye ve diğer 130

131 çoraklık etmenlerinin varlığı vb. toprak özellikleri kastedilmektedir. Örneğin IVws simgesi ile tanımlanan bir AKK sınıfının, yetersiz dranaj ile birlikte çoraklık yada kaba veya çok ağır bünye sorunu nedeni ile IV. Sınıf olduğunu açıklamaktadır. Urla ilçesi revize toprak haritasında AKK sınıflarının ulusal standart ölçütlerine uyumlu olarak tanımlanmasında kullanılan alt sınıf özelliklerine göre arazi toprak özellikleri incelenmiştir. Buna göre, ilçe arazilerinde görülen toprak yetersizlikleri içerisinde eğim-erozyon ve toprak yetersizliği (es) etkisinin birlikte olduğu alanların % lik bir oran ile en fazla yüzölçüme sahip olduğu görülmüştür. Bu durum, özellikle toprak muhafaza amaçlı çalışmalın bölgede etkili olarak yürütülmesi gereğini ortaya koymaktadır. Tablo 7.13: Urla İlçesi arazilerinin alt toprak sınıflarına göre alansal dağılımı Şekil 7.13: Urla İlçesi Arazilerinin Alt Toprak Sınıflarına Göre Oransal Dağılımı 131

132 Şekil 7.14: Urla İlçesi Arazilerinin Alt Toprak Sınıflarına Göre eğim ve toprak sorunları haritası Tablo 7.14: Urla İlçesi Arazi Sınıfsal Alansal Dağılımı Şekil 7.15: Urla İlçesi Arazi Sınıfları Oransal Dağılımı 132

133 Şekil 7.16: Urla İlçesi Arazi Sınıfları Haritası SEFERĠHĠSAR Seferihisar ilçesi yüzölçümü ,80 ha dır. Bu projenin yürütüldüğü tarih ve ilgili kurumlardan sağlanan verilerin hassasiyetine bağlı olarak ilçenin arazi kullanım şekilleri belirlenmiştir (Çizelge 9, Şekil 17 ve 18) Arazi Kullanım ġekli Su yüzeyleri: İlçe içerisine sulama amaçlı İl Özel İdaresi tarafından yaptırılan Ulamış ve Payamlı Göleti ile DSİ tarafından yapılan Seferihisar Barajı, Kavakdere Barajı ve Ürkmez Barajı bulunmaktadır. İlçe içerisinde toplam 333,50 ha lık bir alan kaplamakta ve ilçe yüzölçümünün %0,91 ini oluşturmaktadırlar. Mera: İlçede Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından tescili yapılmış mera bulunmamaktadır. Mera komisyonlarınca çalışmaları devam eden alanlar ile tescili henüz yapılmamış mera alanlar sisteme dahil edilmediğinden ileri tarihlerde güncellenme gereksinimi olan bir katman olarak görülmektedir. Köy YerleĢik Alanları: İlçe genelinde 108,60 ha ile %0,30 luk bir alan kaplamaktadır. Kentsel YerleĢim Alanları: Seferihisar ve İzmir Büyükşehir Belediyesinden alınan verilere göre incelenen bu alanlar, ilçe genelinde 4.349,80 ha ile %11.90 lık bir alan kaplamaktadır. Ancak Askeri Bölge ve Orman sahasında kalan yerleşim alanları da değerlendirildiğinde toplam 6.023,20 ha yerleşim alanı ilçe yüzölçümünün %16,48 ini kaplamaktadır. Yerleşim alanı olarak planlanan alanların henüz yapılaşma olmamış bölümlerinde ya da binalar arasında hala tarla tarımı yapılan araziler ile dikili tarım 133

134 arazileri tespit edilmiştir. Ancak bu araziler ilgili Belediyeler tarafından sağlanan plan sınırları içerisinde kalması nedeniyle yerleşim alanı olarak kabul edilmiştir. Orman: Bu veriler, devam eden Orman Kadastro çalışmalarından alınmıştır. Alt ölçekli çalışmalar için mutlaka Orman Bölge Müdürlüğünün görüşü alınması gerekmektedir. İlçe içerisinde ,00 ha lık bir alan ile bulunmaktadır. Orman arazileri ilçe yüzölçümünün toplam %33,68 sini kaplamaktadır. Orman+YerleĢim Alanları: Kimi bölgelerde Orman Genel Müdürlüğü tarafından askeri alan gibi yerleşime tahsis edilen veya planlama çalışmaları sırasında farkedilemeyen orman mülkiyetinde alanlar üzerinde yerleşim alanları bulunmaktadır. Bu alanlar ayrı bir lejant içerisinde tespit edilmiştir. Bu alanlar toplam 1.673,40 ha olup ilçe yüzölçümünün %4,58 ini kaplamaktadır. Sulama Sahaları: Seferihisar ilçesinde DSİ ve İzmir İl Özel İdaresi tarafından yapılan toplam 3.010,70 ha sulama sahası bulunmaktadır Sayılı Kanun Uygulama Alanları: 5403 sayılı Kanunda belirtilen Mutlak Tarım Arazileri, Marjinal Tarım Arazileri, Özel Ürün Arazileri, Dikili Tarım Arazilerini içermektedir. Orman, yerleşim ve su yüzeyi dışında kalan ilçe arazileri 5403 sayılı yasa ve yönetmeliğinde belirtilen kriterlere göre incelenmiş ve sınıflandırılan bu araziler ,50 ha ile ilçe yüzölçümünün %48,63 lük bir bölümünü içermektedir. Tablo 7.15: Seferihisar İlçesi Alan Kullanım Şekli Alansal Dağılımı 134

135 Şekil 7.17: Seferihisar İlçesi Alan Kullanım Şekli Oransal Dağılımı Şekil 7.18: Seferihisar İlçesi Alan Kullanım Haritası Seferihisar ilçesi tarım arazileri varlığının kendi içerisindeki dağılımları incelendiğinde; Mutlak Tarım Arazileri: İlçede Mutlak tarım arazilerinin yüzölçümü 1.639,00 ha olup 5403 sayılı Kanunun uygulama alanlarının %9,22 sini kaplamaktadır. Özel Ürün Arazileri: Bu kritere uygun alan Seferihisar ilçesinde bulunamamıştır. Marjinal Tarım Arazileri: Bu araziler ilçe genelinde ,40 ha ile 5403 sayılı kanunun uygulama alanlarının % 63,61 lik bir bölümünü kaplamaktadır. Mutlak Tarım Arazilerinden ĠzinlendirilmiĢ Alanlar: 88,00 ha ve 5403 sayılı Kanunun uygulama alanlarının %0,49 luk en küçük yüzölçümlü grubu oluşturduğu görülmüştür. Dikili Tarım Alanları: 5403 sayılı kanunun uygulama alanları içerisinde 4.745,10 ha ile %26,68 bir alan kapsamaktadır. Ancak çalışma esnasında orman kadastral sınırları ile örtüşen 142,00 ha lık dikili tarım arazileri varlığı belirlenmiştir. 135

136 Belirlenen bu arazilerin, orman ile sınır sorunu olan ya da Orman Genel Müdürlüğü tarafından zeytin arazisi olarak üreticilere tahsis edilen arazilerden oluştuğu görülmüştür. Bu arazilerin ilgili kurumların yerinde incelemesi ve verilerini güncellemeleri durumunda, oluşturulan bu veri tabanının da güncellenmesi gerekmektedir. Ayrıca yerleşime açılmış imarlı bölgeler içerisinde, henüz yapılaşma olmamış ve fiili durumu dikili alan olan 142,10 ha lık bir dikili tarım arazisi ile köy yerleşik alanları içerisinde kalan 15,70 ha lık bir dikili tarım arazisi varlığı da tespit edilmiştir Tablo 7.16: Seferihisar İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Oluşturulmuş Sınıfların Alansal Dağılımı 136

137 Şekil 7.19: Seferihisar İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Oluşturulmuş Sınıfların Oransal Dağılımı Şekil 7.20: Seferihisar İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Sınıflandırma Haritası Arazi Kullanım Kabiliyet Sınıfları Bu çalışmada, Seferihisar ilçesi Arazi Kullanım Kabiliyet (AKK) sınıflarının dağılımı da incelenmiştir. Revize edilmiş toprak haritası temel alınarak ve tematik sorgulama yöntemi ile yapılan çalışma sonucunda en fazla yüzölçüme sahip AKK grubunu % 58,21 lik bir oran ile VII. sınıf arazilerin oluşturduğu belirlenmiştir. Buna karşılık en verimli tarım arazilerin içerisinde bulunduğu I. sınıf arazilerin ise sadece %5,79 luk bir bölümü oluşturduğu görülmüştür. Bu sonuç, Seferihisar ilçesinde verimli tarım arazilerinin kıtlığını ve korunması gerektiğini açıkça göstermektedir. Tablo 7.17: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Kabiliyet Sınıflarına Göre Alansal Dağılımı 137

138 Sınıflandırılamayan olarak belirtilen 783,40 ha toprak haritası üzerinde yerleşim (YR) ve göl (GL) olarak nitelenen alanlardır. Şekil 7.21: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Kabiliyet Sınıflarına Göre Oransal Dağılımı Şekil 7.22: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Kabiliyet Sınıfları Haritası Toprak Derinliği İzmir İli Arazi Sınıflandırması Projesi kapsamında, Seferihisar ilçesi topraklarının derinliklerine göre dağılımı da incelenmiştir. Toprak derinlikleri derecelendirilmesi ulusal toprak haritalarında kullanılan kriterler dikkate alınarak yapılmıştır. Revize 138

139 edilmiş toprak haritası temel alınarak ve tematik sorgulama yöntemi ile yapılan çalışma sonucunda en fazla yüzölçüme sahip toprak derinlik grubunu % 52,82 lik bir oran ile Çok Sığ (0-20 cm) derinliğe sahip arazilerin oluşturduğu belirlenmiştir. Buna karşılık 90 cm den derin profilli toprakların ise % 12,48 lik bir bölümü oluşturduğu görülmüştür. Tablo 7.18: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Toprak derinliğine Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.23: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Toprak derinliğine Göre Oransal Dağılımı 139

140 Şekil 7.24: Seferihisar İlçesi Arazileri Toprak Derinliğine Haritası Arazi Eğimi Seferihisar ilçesi arazi eğimi ulusal toprak haritasındaki kriterlere göre incelenmiştir. İlçe arazilerinin AKK sınıflarına uyumlu olarak, en geniş yüzölçüme çok dik eğimli arazi eğim grubunun sahip olduğu görülmüştür (Çizelge 23, Şekil 25 ve 26). İlçenin %20 nin üzerinde eğimi olan arazilerinin tüm arazilere oranı yaklaşık %78 dir. Buna karşın özellikle sulu tarım yapmaya uygun düz-düze yakın eğimli arazi grubunun ise % 9,96 lık bir orana sahip olduğu belirlenmiştir. 140

141 Tablo 7.19: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Eğim Gruplarına Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.25: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Eğim Gruplarına Göre Oransal Dağılımı 141

142 Toprak Erozyonu Şekil 7.26: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Eğim Grupları Haritası Bu proje sürecinde ilçe arazilerinin erozyon özellikleri de incelenmiştir. Revize edilmiş toprak haritası kullanılarak yapılan sorgulama sonucunda ilçenin eğimli ancak tarım yapılan bölümlerinde daha çok olmak üzere önemli ölçüde erozyon tehdidi altında olduğu görülmüştür. İlçe arazilerinin toplam %74,58 lik bölümü şiddetli ve çok şiddetli erozyon etkisi altındadır (Çizelge 14, Şekil 27 ve 28). Bu durum tarım yapılan toprakların en değerli katmanı olan yüzey ve hatta yüzey altı horizonlarının kaybedildiğini, bunun sonucunda toprakların verimsizleştiğini göstermektedir. Bu çalışma sonucunda öncelikli olarak erozyona kaşı koruma planlarının yapılması gerekliliği anlaşılmıştır. 142

143 Tablo 7.20: Seferihisar İlçesi Toprak Erozyonu Alansal Dağılımı Şekil 7.27: Seferihisar İlçesi Toprak Erozyonu Oransal Dağılımı 143

144 Şekil 7.28: Seferihisar İlçesi Toprak Erozyonu Haritası Toprak Sorunları Seferihisar ilçesi revize toprak haritasında AKK sınıflarının ulusal standart ölçütlerine uyumlu olarak tanımlanmasında kullanılan alt sınıf özelliklerine göre arazi toprak özellikleri incelenmiştir (Çizelge 15, Şekil 29 ve 30). Buna göre, Seferihisar ilçesinde drenaj ve tuzluluk alkalilik görülen alanlarının ilçe yüzölçümüne oranı %0.24 olmasına karşın, ilçe arazilerinde görülen toprak yetersizlikleri içerisinde eğim-erozyon ve toprak yetersizliği (erozyon, sığlık, kayalılık ve taşlılık) (es-se) etkisinin birlikte olduğu alanların %84,41 lik bir oran ile en fazla yüzölçüme sahip olduğu görülmüştür. Bu durum, özellikle toprak muhafaza amaçlı çalışmaların bölgede etkili olarak yürütülmesi gereğini ortaya koymaktadır. 144

145 Tablo 7.21: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Alt Sınıflarına Göre Eğim ve Toprak Sorunlarına Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.29: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Alt Sınıflarına Göre Eğim ve Toprak Sorunlarına Göre Oransal Dağılımı 145

146 Şekil 7.30: Seferihisar İlçesi Arazilerinin Alt Sınıflarına Göre Eğim ve Toprak Sorunları Haritası Büyük Toprak Grupları Seferihisar ilçesi büyük toprak grubu envanteri ve haritası, proje süresince revize edilen toprak haritasından CBS ortamında tematik sorgulama yöntemi ile üretilmiştir. Buna göre ilçe topraklarının büyük çoğunluğunun iki büyük toprak grubu tarafından oluştuğu görülmüştür. İlçe arazileri jeolojik yapısı ile doğrudan ilişkili olan bu duruma bağlı olarak, Çoğunlukla kireçsiz ana materyale sahip mağmatik ve metamorfikler üzerinde oluşan Kireçsiz Kahverengi büyük toprak grubunun %39,76 lık oran ile Kretase yaşlı kireç taşları üzerinde oluşan KırmızıKahverengi Akdeniz Büyük Toprak Grubunun ise %24,77 lik bir oran ile ilçe sınırları içerisindeki en yaygın iki grubu oluşturduğu belirlenmiştir. 146

147 Tablo 7.22: Seferihisar İlçesi Büyük Toprak Grupları Alansal Dağılımı Şekil 7.31: Seferihisar İlçesi Büyük Toprak Grupları Alansal Dağılımı 147

148 Şekil 7.32: Seferihisar İlçesi Büyük Toprak Grupları Haritası Tablo 7.23: Seferihisar İlçesi Arazi Sınıfları Alansal Dağılımı 148

149 Şekil 7.33: Seferihisar İlçesi Arazi Sınıfları Oransal Dağılımı Şekil 7.34: Seferihisar İlçesi Arazi Sınıfları Haritası 149

150 KARABURUN Karaburun ilçesi yüzölçümü ,40 ha dır. Bu projenin yürütüldüğü tarih ve ilgili kurumlardan sağlanan verilerin hassasiyetine bağlı olarak ilçenin arazi kullanım şekilleri belirlenmiştir (Çizelge 18, Şekil 35 ve 36). Arazi Kullanım ġekli Su yüzeyleri: İlçe içerisine 17 adet ve farklı büyüklüklerde hayvan ve tarımsal sulama göleti bulunmaktadır. En büyüğü Eğlenhoca Göleti olmak üzere toplam 21,30 ha lık bir alan kaplamakta ve ilçe yüzölçümünün %0,05 ini oluşturmaktadırlar. Mera: İlçede Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından tescili yapılmış mera bulunmamaktadır. Ancak mera komisyonlarınca çalışmaları devam eden alanlar ile tescili henüz yapılmamış mera alanları dahil edilmediğinden iileri tarihlerde güncellenme gereksinimi olan bir katman olarak çalışılmıştır. Köy YerleĢim Alanları: İlçe genelinde 92,90 ha ile %0,22 lik bir alan kaplamaktadır. Kentsel Yerleşim Alanları: Karaburun ve Mordoğan Belediyesi ile İl Özel İdaresinden alınan verilere göre incelenen bu alanlar, ilçe genelinde 1.732,60 ha ile %4,06 lık bir alan kaplamaktadır. Yerleşim alanı olarak planlanan bu alanların henüz yapılaşma olmamış bölümlerinde ya da binalar arasında hala tarla tarımı yapılan araziler ile dikili tarım arazileri tespit edilmiştir. Ancak bu araziler ilgili Belediyeler ve İl Özel İdaresi tarafından sağlanan imar plan sınırları içerisinde kalması nedeniyle yerleşim alanı olarak kabul edilmiştir. Orman: Bu veriler, devam eden Orman Kadastro çalışmalarından alınmıştır. Alt ölçekli çalışmalar için mutlaka Orman Bölge Müdürlüğünün görüşü alınması gerekmektedir. İlçe içerisinde ,50 ha lık alan ile en fazla orman arazileri bulunmaktadır. Orman arazileri ilçe yüzölçümünün toplam %56,3 ünü kaplamaktadır. Orman+YerleĢim Alanları: Kimi bölgelerde Orman Genel Müdürlüğü tarafından yerleşime tahsis edilen veya planlama çalışmaları sırasında atlanan orman mülkiyetinde alanlar bulunmaktadır. Bu alanlar ayrı bir lejant içerisinde tespit edilmiştir. Bu alanlar toplam 201,50 ha olup ilçe yüzölçümünün %0,47 sini kaplamaktadır. Sulama Sahaları: Karaburun ilçesinde DSİ tarafından yapılan Mordoğan (135,5 ha) ve Salman Sulamaları (186 ha) ile İzmir İl Özel İdaresi tarafından yapılan Yayla (17,58 ha) ve Parlak (152,7 ha) sulama sahaları bulunmaktadır. Bu alanlar veri tabanında ayrı birer tabaka olarak bulunmaktadır Sayılı Kanun Uygulama Alanları: 5403 sayılı Kanunda belirtilen Mutlak Tarım Arazileri, Marjinal Tarım Arazileri, Özel Ürün Arazileri, Dikili Tarım Arazilerini içermektedir. Orman, yerleşim ve su yüzeyi dışında kalan ilçe arazileri 5403 sayılı yasa ve yönetmeliğinde belirtilen kriterlere göre incelenmiş ve sınıflandırılan bu araziler ,60 ha ile ilçe yüzölçümünün %38,89 luk bir bölümünü kaplamaktadır. 150

151 Tablo 7.24: Karaburun İlçesi Arazi Kullanım Şekillerinin Alansal Dağılımı Şekil 7.35: Karaburun İlçesi Arazi Kullanım Şekillerinin Oransal Dağılımı 151

152 Şekil 7.36: Karaburun İlçesi Arazi Kullanım Şekli Haritası Karaburun ilçesi tarım arazileri varlığının kendi içerisindeki dağılımları incelendiğinde (Çizelge 19, Şekil 37 ve 38); Mutlak Tarım Arazileri: İlçede Mutlak tarım arazilerinin kapladığı alan 696,00 ha olup 5403 sayılı Kanunun uygulama alanlarının %4,19 unu kaplamaktadır. Özel Ürün Arazileri: Bu alanlar daha çok ilçenin kuzey bölgelerinde yer almakta ve toplam 81,30 ha ile 5403 sayılı Kanunun uygulama alanlarının %0,49 unu oluşturmaktadır. Marjinal Tarım Arazileri: Bu araziler ilçe genelinde ,20 ha ile 5403 sayılı kanunun uygulama alanlarının % 78,17 lik bir bölümünü kaplamaktadır. Mutlak Tarım Arazilerinden ĠzinlendirilmiĢ Alanlar: 65,90 ha ve 5403 sayılı Kanunun uygulama alanlarının %0,40 lık en küçük yüzölçümlü grubu oluşturduğu görülmüştür. Dikili Tarım Alanları: 5403 sayılı kanunun uygulama alanları içerisinde 2.782,20 ha ile %16,75 lık bir alan kapsamaktadır. Ancak çalışma esnasında orman kadastral sınırları ile örtüşen 133,30 ha lık dikili tarım arazileri varlığı belirlenmiştir. Belirlenen bu arazilerin, orman ile sınır sorunu olan ya da Orman Genel Müdürlüğü tarafından zeytin arazisi olarak üreticilere tahsis edilen arazilerden oluştuğu görülmüştür. Bu arazilerin ilgili kurumların yerinde incelemesi ve verilerini güncellemeleri durumunda, oluşturulan bu veri tabanının da güncellenmesi gerekmektedir. Ayrıca yerleşime 152

153 açılmış imarlı bölgeler içerisinde, henüz yapılaşma olmamış ve fiili durumu dikili alan olan 154,20 ha lık bir dikili tarım arazisi ile köy gelişim ve yerleşim alanları içersinde kalan 16,3 ha lık bir dikili tarım arazisi varlığı da tesbit edilmiştir. Tablo 7.25: Karaburun İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Oluşturulmuş Sınıfların Alansal Dağılımı Şekil 7.37: Karaburun İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Oluşturulmuş Sınıfların Alansal Dağılımı 153

154 Şekil 7.38: Karaburun İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantı Sınıfları Haritası Arazi Kullanım Kabiliyet Sınıfları Bu çalışmada, Karaburun ilçesi Arazi Kullanım Kabiliyet (AKK) sınıflarının dağılımı da incelenmiştir. Revize edilmiş toprak haritası temel alınarak ve tematik sorgulama yöntemi ile yapılan çalışma sonucunda en fazla yüzölçüme sahip AKK grubunu % 76,80 lik bir oran ile VII. sınıf arazilerin oluşturduğu belirlenmiştir. Buna karşılık en verimli tarım arazilerin içerisinde bulunduğu I. sınıf arazilerin ise sadece %1,52 lik bir bölümü oluşturduğu görülmüştür. Bu sonuç, Karaburun ilçesinde verimli tarım arazilerinin kıtlığını ve korunması gerektiğini açıkça göstermektedir (Çizelge 20, Şekil 39 ve 40). Tablo 7.26: Karaburun İlçesi Arazilerinin Kullanım Kabiliyet Sınıflarına Göre Alansal Dağılımı 154

155 Sınıflandırılamayan alan olarak belirtilen 147,50 ha toprak haritası üzerinde yerleşim (YR) olarak nitelenen alanlardır. Şekil 7.39: Karaburun İlçesi Arazilerinin Kullanım Kabiliyet Sınıflarına Göre Oransal Dağılımı Şekil 7.40: Karaburun İlçesi Arazilerinin Kullanım Kabiliyet Sınıfları Haritası 155

156 Toprak Derinliği İzmir İli Arazi Sınıflandırması Projesi kapsamında, Karaburun ilçesi topraklarının derinliklerine göre dağılımı da incelenmiştir. Toprak derinlikleri derecelendirilmesi ulusal toprak haritalarında kullanılan kriterler dikkate alınarak yapılmıştır. Revize edilmiş toprak haritası temel alınarak ve tematik sorgulama yöntemi ile yapılan çalışma sonucunda en fazla yüzölçüme sahip toprak derinlik grubunu % 48,85 lik bir oran ile Litozolik arazilerin oluşturduğu belirlenmiştir. Buna karşılık 90 cm den derin profilli toprakların ise ancak %2,48 lik bir bölümü oluşturduğu görülmüştür (Çizelge 21, Şekil 41 ve 42). Tablo 7.27: Karaburun İlçesi Arazilerinin Toprak Derinliğine Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.41: Karaburun İlçesi Arazilerinin Toprak Derinliğine Göre Oransal Dağılımı 156

157 Şekil 7.42: Karaburun İlçesi Arazilerinin Toprak Derinliği Haritası Arazi Eğimi Karaburun ilçesi arazi eğimi ulusal toprak haritasındaki kriterlere göre incelenmiştir. İlçe arazilerinin AKK sınıflarına uyumlu olarak, en geniş yüzölçüme dik ve çok dik eğimli arazi eğim grubunun sahip olduğu görülmüştür (Çizelge, Şekil). Buna karşın özellikle sulu tarım yapmaya uygun düz-düze yakın eğimli arazi grubunun ise % 2,56 lık bir orana sahip olduğu belirlenmiştir (Çizelge 22, Şekil 43 ve 44). 157

158 Tablo 7.28: Karaburun İlçesi Arazilerinin Eğim Gruplarına Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.43: Karaburun İlçesi Arazilerinin Eğim Gruplarına Göre Oransal Dağılımı 158

159 Şekil 7.44: Karaburun İlçesi Eğim Haritası Toprak Erozyonu Bu proje sürecinde ilçe arazilerinin erozyon özellikleri de incelenmiştir. Revize edilmiş toprak haritası kullanılarak yapılan sorgulama sonucunda ilçenin eğimli ancak tarım yapılan bölümlerinde daha çok olmak üzere önemli ölçüde erozyon tehdidi altında olduğu görülmüştür. İlçe arazilerinin toplam %91,71 lik bölümü şiddetli ve çok şiddetli erozyon etkisi altındadır (Çizelge 23, Şekil 46 ve 47). Tablo 7.29: Karaburun İlçesi Toprak erozyonu Alansal Dağılımı 159

160 Şekil 7.45: Karaburun İlçesi Toprak Erozyonu Oransal Dağılımı Şekil 7.46: Karaburun İlçesi Arazilerinin Toprak Erozyonu Haritası 160

161 Toprak Sorunları Karaburun ilçesi revize toprak haritasında AKK sınıflarının ulusal standart ölçütlerine uyumlu olarak tanımlanmasında kullanılan alt sınıf özelliklerine göre arazi toprak özellikleri incelenmiştir. Buna göre, ilçe arazilerinde görülen toprak yetersizlikleri içerisinde eğim-erozyon ve toprak yetersizliği (es-se) etkisinin birlikte olduğu alanların %94 lük bir oran ile en fazla yüzölçüme sahip olduğu görülmüştür. Bu durum, özellikle toprak muhafaza amaçlı çalışmaların bölgede etkili olarak yürütülmesi gereğini ortaya koymaktadır (Çizelge 24, Şekil 47 ve 48). Tablo 7.30: Karaburun İlçesi Arazilerinin Alt Toprak Sınıflarına Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.47: Karaburun İlçesi Arazilerinin Alt Toprak Sınıflarına Göre Alansal Dağılımı 161

162 Şekil 7.48: Karaburun İlçesi Arazileri Alt Sınıflarına Göre Eğim ve Toprak Sorunları Haritası Büyük Toprak Grupları Karaburun ilçesi büyük toprak grubu envanteri ve haritası, proje süresince revize edilen toprak haritasından CBS ortamında tematik sorgulama ile üretilmiştir. Buna göre ilçe topraklarının büyük çoğunluğunun iki büyük toprak grubu tarafından oluştuğu görülmüştür. İlçe arazileri jeolojik yapısı ile doğrudan ilişkili olan bu duruma bağlı olarak, Kretase yaşlı kireç taşları üzerinde oluşan Kırmızı Kahverengi Akdeniz Büyük Toprak Grubunun %45,38 lik bir oran ile ve çoğunlukla kireçsiz ana materyale sahip mağmatik ve metamorfikler üzerinde oluşan Kireçsiz Kahverengi büyük toprak grubunun ise %42,89 luk oran ile ilçe sınırları içerisindeki en yaygın iki grubu oluşturduğu belirlenmiştir (Çizelge 25, Şekil 49 ve 50). 162

163 Tablo 7.31: Karaburun İlçesi Büyük Toprak Grupları Alansal Dağılımı Şekil 7.49: Karaburun İlçesi Büyük Toprak Grupları Oransal Dağılımı 163

164 Şekil 7.50: Karaburun İlçesi Büyük Toprak Grupları Haritası Tablo 7.32: Karaburun İlçesi Arazi Sınıfları Alansal Dağılımı 164

165 Şekil 7.51: Karaburun İlçesi Arazi Sınıfları Oransal Dağılımı Şekil 7.52: Karaburun İlçesi Arazi Sınıfları Haritası 165

166 ÇEġME Çeşme ilçesi yüzölçümü ,10 ha dır. Bu projenin yürütüldüğü tarih ve ilgili kurumlardan sağlanan verilerin hassasiyetine bağlı olarak ilçenin arazi kullanım şekilleri belirlenmiştir (Çizelge 27, Şekil 53 ve 54). ÇEġME ĠLÇESĠ ARAZĠ SINIFLARININ ALANSAL DEĞERLENDĠRMESĠ Çeşme ilçesi yüzölçümü ,10 ha dır. Bu projenin yürütüldüğü tarih ve ilgili kurumlardan sağlanan verilerin hassasiyetine bağlı olarak ilçenin arazi kullanım şekilleri belirlenmiştir (Çizelge 2, ġekil 1 ve Harita 2). Arazi Kullanım ġekli Su yüzeyleri: İlçe içerisine içme suyu amaçlı Kutlu Aktaş Baraj Gölü bulunmaktadır. En büyüğü Eğlenhoca Göleti olmak üzere toplam 165,50 ha lık bir alan kaplamakta ve ilçe yüzölçümünün %0,62 sini oluşturmaktadırlar. Mera: İlçede Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından tescili yapılmış 2 ayrı bölgede mera bulunmaktadır. Toplam 95,60 ha alan kapsayan meralar Çeşme İlçesinin %0,36 sını kaplamaktadır. Ancak mera komisyonlarınca çalışmaları devam eden alanlar ile tescili henüz yapılmamış mera alanlar sisteme dahil edilmediğinden ileri tarihlerde güncellenme gereksinimi olan bir katman olarak görülmektedir. Köy YerleĢik Alanları: İlçe genelinde 26,90 ha ile %0,10 luk bir alan kaplamaktadır. Kentsel YerleĢim Alanları: Çeşme ve Alaçatı Belediyesi ile İl Özel İdaresinden alınan verilere göre incelenen bu alanlar, ilçe genelinde 4.459,70 ha ile %16,64 lık bir alan kaplamaktadır. Yerleşim alanı olarak planlanan bu alanların henüz yapılaşma olmamış bölümlerinde ya da binalar arasında hala tarla tarımı yapılan araziler ile dikili tarım arazileri tespit edilmiştir. Ancak bu araziler ilgili Belediyeler ve İl Özel İdaresi tarafından sağlanan imar plan sınırları içerisinde kalması nedeniyle yerleşim alanı olarak kabul edilmiştir. Orman: Bu veriler, devam eden Orman Kadastro çalışmalarından alınmıştır. Altölçekli çalışmalar için mutlaka Orman Bölge Müdürlüğünün görüşü alınması gerekmektedir. İlçe içerisinde 7.369,30 ha lık bir alan ile bulunmaktadır. Orman arazileri ilçe yüzölçümünün toplam %27,50 sini kaplamaktadır. Orman+YerleĢim Alanları: Kimi bölgelerde Orman Genel Müdürlüğü tarafından yerleşime tahsis edilen veya planlama çalışmaları sırasında farkedilemeyen orman mülkiyetinde alanlar üzerinde yerleşim alanları bulunmaktadır. Bu alanlar ayrı bir lejant içerisinde tespit edilmiştir. Bu alanlar toplam 51,70 ha olup ilçe yüzölçümünün %0,19 unu kaplamaktadır. Sulama Sahaları: Çeşme ilçesinde DSİ ve İzmir İl Özel İdaresi tarafından yapılan sulama sahaları bulunmamaktadır Sayılı Kanun Uygulama Alanları: 5403 sayılı Kanunda belirtilen Mutlak Tarım Arazileri, Marjinal Tarım Arazileri, Özel Ürün Arazileri, Dikili Tarım Arazilerini içermektedir. Orman, yerleşim ve su yüzeyi dışında kalan ilçe arazileri 5403 sayılı 166

167 yasa ve yönetmeliğinde belirtilen kriterlere göre incelenmiş ve sınıflandırılan bu araziler ,40 ha ile ilçe yüzölçümünün %54,59 luk bir bölümünü içermektedir. Tablo 7.33: Çeşme İlçesi Arazi Kullanım ġekli Alansal Dağılımı Şekil 7.53: Çeşme İlçesi Arazi Kullanım ġekli Oransal Dağılımı 167

168 Şekil 7.54: Çeşme İlçesi Arazileri Kullanım Haritası Çeşme ilçesi tarım arazileri varlığının kendi içerisindeki dağılımları incelendiğinde; Mutlak Tarım Arazileri: İlçede Mutlak tarım arazilerinin yüzölçümü 1.957,60 ha olup 5403 sayılı Kanunun uygulama alanlarının %13,38 ini kaplamaktadır. Özel Ürün Arazileri: Bu alanlar daha çok ilçenin kuzey bölgelerinde yer almakta ve toplam 155,60 ha ile 5403 sayılı Kanunun uygulama alanlarının %1,06 sını oluşturmaktadır. Marjinal Tarım Arazileri: Bu araziler ilçe genelinde ,30 ha ile 5403 sayılı kanunun uygulama alanlarının % 78,20 lik bir bölümünü kaplamaktadır. Mutlak Tarım Arazilerinden ĠzinlendirilmiĢ Alanlar: 26,10 ha ve 5403 sayılı Kanunun uygulama alanlarının %0,18 lık en küçük yüzölçümlü grubu oluşturduğu görülmüştür. Dikili Tarım Alanları: 5403 sayılı kanunun uygulama alanları içerisinde 1.048,80 ha ile %7,17 lik bir alan kapsamaktadır. Ancak çalışma esnasında orman kadastral sınırları ile örtüşen 113,80 ha lık dikili tarım arazileri varlığı belirlenmiştir. Belirlenen bu arazilerin, orman ile sınır sorunu olan ya da Orman Genel Müdürlüğü tarafından zeytin arazisi olarak üreticilere tahsis edilen arazilerden oluştuğu görülmüştür. Bu arazilerin ilgili kurumların yerinde incelemesi ve verilerini güncellemeleri durumunda, oluşturulan bu veri tabanının da güncellenmesi gerekmektedir. Ayrıca yerleşime açılmış imarlı bölgeler içerisinde, henüz yapılaşma olmamış ve fiili durumu dikili alan 168

169 olan 216,60 ha lık bir dikili tarım arazisi ile köy yerleşik alanları içerisinde kalan 4,80 ha lık bir dikili tarım arazisi varlığı da tespit edilmiştir. Tablo 7.34: Çeşme İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Yasa Lejantına Göre Oluşturulmuş Sınıfların Alansal Dağılımı Şekil 7.55: Çeşme İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Kanun Lejantının Uygulandığı Alanlardaki Arazi Sınıflarının Oransal Dağılımı 169

170 Şekil 7.56: Çeşme İlçesi Arazilerinin 5403 Sayılı Kanun Lejantına Göre Sınıflandırılması Arazi Kullanım Kabiliyet Sınıfları Bu çalışmada, Çeşme ilçesi Arazi Kullanım Kabiliyet (AKK) sınıflarının dağılımı da incelenmiştir. Revize edilmiş toprak haritası temel alınarak ve tematik sorgulama yöntemi ile yapılan çalışma sonucunda en fazla yüzölçüme sahip AKK grubunu % 44,21 lik bir oran ile VII. sınıf arazilerin oluşturduğu belirlenmiştir. Buna karşılık en verimli tarım arazilerin içerisinde bulunduğu I. sınıf arazilerin ise sadece %4,01 lik bir bölümü oluşturduğu görülmüştür. Bu sonuç, Çeşme ilçesinde verimli tarım arazilerinin kıtlığını ve korunması gerektiğini açıkça göstermektedir (Çizelge 29, Şekil 57 ve 58). 170

171 Tablo 7.35: Çeşme İlçesi Arazilerinin Kullanım Kabiliyet Sınıflarına Göre Alansal Dağılımı Sınıflandırılamayan alan olarak belirtilen 548,30 ha toprak haritası üzerinde yerleşim (YR) ve göl (GL) olarak nitelenen alanlardır. Şekil 7.57: Çeşme İlçesi Arazilerinin Kullanım Kabiliyet Sınıflarına Göre (AKK) Oransal Dağılımı 171

172 Toprak Derinliği Şekil 7.58: Çeşme İlçesi Arazilerinin Kullanım Kabiliyet Sınıfları (AKK) Haritası İzmir İli Arazi Sınıflandırması Projesi kapsamında, Çeşme ilçesi topraklarının derinliklerine göre dağılımı da incelenmiştir. Toprak derinlikleri derecelendirilmesi ulusal toprak haritalarında kullanılan kriterler dikkate alınarak yapılmıştır. Revize edilmiş toprak haritası temel alınarak ve tematik sorgulama yöntemi ile yapılan çalışma sonucunda en fazla yüzölçüme sahip toprak derinlik grubunu % 48,72 lik bir oran ile Çok Sığ (0-20 cm) derinliğe sahip arazilerin oluşturduğu belirlenmiştir. Buna karşılık 90 cm den derin profilli toprakların ise ancak % 4,21 lik bir bölümü oluşturduğu görülmüştür (Çizelge 30, Şekil 59 ve 60). 172

173 Tablo 7.36: Çeşme İlçesi Arazilerinin Toprak Derinliğine Göre Alansal Dağılımı Toprak Derinliği Toplam (ha) Şekil 7.59: Çeşme İlçesi Arazilerinin Toprak Derinliğine Göre Oransal Dağılımı 173

174 Şekil 7.60: Çeşme İlçesi Arazilerinin Toprak Derinliği haritası Arazi Eğimi Çeşme ilçesi arazi eğimi ulusal toprak haritasındaki kriterlere göre incelenmiştir. İlçe arazilerinin AKK sınıflarına uyumlu olarak, en geniş yüzölçüme orta ve dik eğimli arazi eğim grubunun sahip olduğu görülmüştür (Çizelge 31, Şekil 61 ve 62). Buna karşın özellikle sulu tarım yapmaya uygun düz-düze yakın eğimli arazi grubunun ise % 5,216 lık bir orana sahip olduğu belirlenmiştir. 174

175 Tablo 7.37: Çeşme İlçesi Arazilerinin Eğim Gruplarına Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.61: Çeşme İlçesi Arazilerinin Eğim Gruplarına Göre Oransal Dağılımı 175

176 Şekil 7.62: Çeşme İlçesi Arazileri Eğim Haritası Toprak Erozyonu Bu proje sürecinde ilçe arazilerinin erozyon özellikleri de incelenmiştir. Revize edilmiş toprak haritası kullanılarak yapılan sorgulama sonucunda ilçenin eğimli ancak tarım yapılan bölümlerinde daha çok olmak üzere önemli ölçüde erozyon tehdidi altında olduğu görülmüştür. İlçe arazilerinin toplam %72,55 lik bölümü şiddetli ve çok şiddetli erozyon etkisi altındadır (Çizelge 32, Şekil 63 ve 64). Bu durum tarım yapılan toprakların en değerli katmanı olan yüzey ve hatta yüzey altı horizonlarının kaybedildiğini, bunun sonucunda toprakların verimsizleştiğini göstermektedir. Bu çalışma sonucunda öncelikli olarak erozyona kaşı koruma planlarının yapılması gerekliliği anlaşılmıştır. 176

177 Çizelge 7.38: Çeşme İlçesi Toprak Erozyonu Alansal Dağılımı Şekil 7.63: Çeşme İlçesi Toprak Erozyonu Oransal Dağılımı 177

178 Şekil 7.64: Çeşme İlçesi Arazileri Erozyon Haritası Toprak Sorunları Çeşme ilçesi revize toprak haritasında AKK sınıflarının ulusal standart ölçütlerine uyumlu olarak tanımlanmasında kullanılan alt sınıf özelliklerine göre arazi toprak özellikleri incelenmiştir. Buna göre, ilçe arazilerinde görülen toprak yetersizlikleri içerisinde eğim-erozyon ve toprak yetersizliği (es-se) etkisinin birlikte olduğu alanların %84,41 lik bir oran ile en fazla yüzölçüme sahip olduğu görülmüştür. Bu durum, özellikle toprak muhafaza amaçlı çalışmaların bölgede etkili olarak yürütülmesi gereğini ortaya koymaktadır (Çizelge 33, Şekil 65 ve 66). 178

179 Çizelge 7.39: Çeşme İlçesi Arazilerinin Alt Toprak Sınıflarına Göre Alansal Dağılımı Şekil 7.65: Çeşme İlçesi Arazilerinin Alt Toprak Sınıflarına Göre Oransal Dağılım 179

180 Şekil 7.66: Çeşme İlçesi Arazileri Alt Sınıflarına Göre Eğim Ve Toprak Sorunları Haritası Büyük Toprak Grupları Çeşme ilçesi büyük toprak grubu envanteri ve haritası, proje süresince revize edilen toprak haritasından CBS ortamında tematik sorgulama yöntemi ile üretilmiştir. Buna göre ilçe topraklarının büyük çoğunluğunun iki büyük toprak grubu tarafından oluştuğu görülmüştür. İlçe arazileri jeolojik yapısı ile doğrudan ilişkili olan bu duruma bağlı olarak, Çoğunlukla kireçsiz ana materyale sahip mağmatik ve metamorfikler üzerinde oluşan Kireçsiz Kahverengi büyük toprak grubunun %39,76 lık oran ile Kretase yaşlı kireç taşları üzerinde oluşan Kırmızı Kahverengi Akdeniz Büyük Toprak Grubunun ise %24,77 lik bir oran ile ilçe sınırları içerisindeki en yaygın iki grubu oluşturduğu belirlenmiştir (Çizelge 33; Şekil 65 ve 66). 180

181 Çizelge 7.40: Çeşme İlçesi Büyük Toprak Grupları Alansal Dağılımı Şekil 7.67: Çeşme İlçesi Büyük Toprak Grupları Oransal Dağılımı 181

182 Şekil 7.68: Çeşme İlçesi Büyük Toprak Grupları Haritası Çizelge 7.41: Çeşme İlçesi Arazi Sınıfları Alansal Dağılımı 182

183 Şekil 7.69: Çeşme İlçesi Arazi Sınıfları Oransal Dağılımı Şekil 7.70: Çeşme İlçesi Arazi Sınıfları Haritası GÜZELBAHÇE Not: Güzelbahçe ile ilgili veriler İzmir Metropol Kent ilçleri ile bütünleşik olduğundan bu ilçelerin arasından ayrıştırılması gerekmektedir. İlgili güncelleme raporun final taslağında yer alacaktır. 183

Güzelbahçe İlçe Raporu

Güzelbahçe İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler Yüzölçümü, 2002: 116,91 km 2 Nüfus, ADNKS, 2012: 28.469 kişi Nüfus Yoğunluğu, 2012: 243 kişi Şehirleşme Oranı, 2012:

Detaylı

Güzelbahçe İlçe Raporu

Güzelbahçe İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler Yüzölçümü, 2002: 116,91 km 2 Nüfus, ADNKS, 2012: 28.469 kişi Nüfus Yoğunluğu, 2012: 243 kişi Şehirleşme Oranı, 2012:

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Seferihisar Özet Raporu

2010-2013 İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Seferihisar Özet Raporu 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Seferihisar Özet Raporu Kasım 2010 1 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Seferihisar Özet Raporu Nüfus Yapısı - Sosyoekonomik Gelişmişlik 1 Seferihisar

Detaylı

YARIMADA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA STRATEJİSİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. Yrd.Doç.Dr. Koray Velibeyoğlu, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü 1 Kasım 2013, İzmir

YARIMADA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA STRATEJİSİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. Yrd.Doç.Dr. Koray Velibeyoğlu, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü 1 Kasım 2013, İzmir YARIMADA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA STRATEJİSİ MEVCUT DURUM ANALİZİ Yrd.Doç.Dr. Koray Velibeyoğlu, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü 1 Kasım 2013, İzmir Çalışma Ekibi Yrd.Doç.Dr. Koray Velibeyoğlu, Doç.Dr.

Detaylı

İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları GÜZELBAHÇE

İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları GÜZELBAHÇE 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları GÜZELBAHÇE 2014 2023 İzmir Bölge Planı Yönetişim Çerçevesi ve Süreç Tasarımı 2014-2023 İzmir Bölge Planlama Süreci Basın ve Bilgilendirme Toplantısı İlçe Toplantıları

Detaylı

İzmir Yenilik Ekosistemi 2018 İzleme Raporu

İzmir Yenilik Ekosistemi 2018 İzleme Raporu Yenilik Ekosistemi 2018 İzleme Raporu 2018, İZKA Tüm hakları saklıdır. Bu eserin tamamı ya da bir bölümü, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca kullanılmadan önce hak sahibinden 52. Maddeye

Detaylı

1. EKONOMİK YAPI. 1.1. Temel Ekonomik Göstergeler

1. EKONOMİK YAPI. 1.1. Temel Ekonomik Göstergeler 1. EKONOMİK YAPI 1.1. Temel Ekonomik Göstergeler Bölge sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasına göre 26 Bölge arasında son sırada bulunmaktadır. İller arasında bir karşılaştırma yapıldığında 81 il içersinde

Detaylı

Ġzmir Bölge Planı Ġlçe Toplantıları. Urla Özet Raporu

Ġzmir Bölge Planı Ġlçe Toplantıları. Urla Özet Raporu 2010-2013 Ġzmir Bölge Planı Ġlçe Toplantıları Urla Özet Raporu Aralık 2010 1 2010-2013 Ġzmir Bölge Planı Ġlçe Toplantıları Urla Özet Raporu Nüfus Yapısı - Sosyoekonomik GeliĢmiĢlik 1 Urla nın nüfusu 2009

Detaylı

Narlıdere İlçe Raporu

Narlıdere İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler Yüzölçümü,2002:64,03 km 2 Nüfus, ADNKS, 2012:63.301 kişi Nüfus Yoğunluğu, 2012: 989 kişi Şehirleşme Oranı, 2012: %

Detaylı

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014 Türkiye Cumhuriyeti Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014 Sürdürülebilir Bir Üretim Altyapısı Çevreye Duyarlı VGM Güvenli Verimli BSTB İleri Teknoloji Yüksek Katma Değer 2 20 nün Kuruluşu 17 Ağustos

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Narlıdere Özet Raporu

2010-2013 İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Narlıdere Özet Raporu 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Narlıdere Özet Raporu Kasım 2010 1 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Narlıdere Özet Raporu Nüfus Yapısı Hızlı Kentleşme Hızlı Nüfus Artışı Göç

Detaylı

GENEL SOSYOEKONOMİK GÖRÜNÜM

GENEL SOSYOEKONOMİK GÖRÜNÜM GENEL SOSYOEKONOMİK GÖRÜNÜM 2014 yılı Adrese Dayalı Nüfus Sayımı na göre Afyonkarahisar ın nüfusu 706.371 dir ve ülke genelinde 31. sıradadır. Bu nüfusun 402.241 i il ve ilçe merkezlerinde, 304.130 u ise

Detaylı

Dış Paydaş Toplumsal Katkı Araştırması Anketi Sonuçları

Dış Paydaş Toplumsal Katkı Araştırması Anketi Sonuçları ANKARA YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ İstatistik Araştırma ve Uygulama Merkezi 28.9.217 Dış Paydaş Toplumsal Katkı Araştırması Anketi Sonuçları 1 İÇİNDEKİLER Sayfa Yönetici Özeti 3-4 Dış Paydaş Toplumsal

Detaylı

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı 29.05.2013

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı 29.05.2013 2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı 29.05.2013 Küresel Turizm Sektörü Dünya daki turist sayısı 2011 yılında bir önceki yıla göre % 4,6 ve 2012 de %4 artışla 1,035 milyar

Detaylı

Bayraklı İlçe Raporu

Bayraklı İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler Yüzölçümü, 2002: 37 km 2 Nüfus, ADNKS, 2012: 309.137 kişi Nüfus Yoğunluğu, 2012: 8.350 kişi Şehirleşme Oranı, 2012:

Detaylı

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR?

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR? YEREL KALKINMA POLİTİKALARINDA FARKLI PERSPEKTİFLER TRC2 BÖLGESİ ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR? BÖLGESEL GELIŞME ULUSAL STRATEJISI BGUS Mekansal Gelişme Haritası

Detaylı

Türkiye de Stratejik Çevresel Değerlendirme: İhtiyaçlar, Zorluklar ve Fırsatlar

Türkiye de Stratejik Çevresel Değerlendirme: İhtiyaçlar, Zorluklar ve Fırsatlar Technical Assistance for Implementation of the By-Law on Strategic Environmental Assessment EuropeAid/133447/D/SER/TR Stratejik Çevresel Değerlendirme Yönetmeliği'nin Uygulanması Teknik Yardım Projesi

Detaylı

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları NARLIDERE

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları NARLIDERE 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları NARLIDERE 2014 2023 İzmir Bölge Planı Yönetişim Çerçevesi ve Süreç Tasarımı 2014-2023 İzmir Bölge Planlama Süreci Basın ve Bilgilendirme Toplantısı İlçe Toplantıları

Detaylı

Hibe Programını Uygulayan Kuruluş. Türkiye İş Kurumu 31.956.649,89 245. Avrupa Birliği Bakanlığı. Sivil Toplum Geliştirme Merkezi

Hibe Programını Uygulayan Kuruluş. Türkiye İş Kurumu 31.956.649,89 245. Avrupa Birliği Bakanlığı. Sivil Toplum Geliştirme Merkezi 2002-2013 Döneminde Uygulanan AB Hibe Programları 2002-2013 Yılları Arasında Uygulanan AB Hibe Programları 2002-2013 yılları arasında sosyal içerikli konularda 62 farklı hibe programı kapsamında sivil

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Balçova Özet Raporu

2010-2013 İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Balçova Özet Raporu 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Balçova Özet Raporu Aralık 2010 1 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Balçova Özet Raporu Nüfus Yapısı -Sosyoekonomik Gelişmişlik 1 Balçova nın nüfusu

Detaylı

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Gelecek Turizmde Çoruh Vadisi Deneyimi

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Gelecek Turizmde Çoruh Vadisi Deneyimi Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Gelecek Turizmde Çoruh Vadisi Deneyimi 12.12.12 Atılım Üniversitesi, Ankara Pelin Kihtir Öztürk pelin.kihtir@undp.org UNDP Türkiye üç alanda çalışıyor: 1. Demokratik

Detaylı

KAMU KURUMLARI VE BELEDİYELER İLE YÜRÜTÜLEBİLECEK ÇALIŞMA VE PROJELER

KAMU KURUMLARI VE BELEDİYELER İLE YÜRÜTÜLEBİLECEK ÇALIŞMA VE PROJELER KAMU KURUMLARI VE BELEDİYELER İLE YÜRÜTÜLEBİLECEK ÇALIŞMA VE PROJELER 1- Kalkınma Ajansı Destekleri A. Mali Destekler 50.000 500.000 TL arasında değişen bölgesel önceliklere göre farklı konu başlıklarında

Detaylı

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Balçova İlçe Raporu

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Balçova İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler Yüzölçümü, 2002: 21,22 km2 Nüfus, ADNKS, 2012: 77.843 kişi Nüfus Yoğunluğu, 2012: 3706 kişi Şehirleşme Oranı, 2012:

Detaylı

II. KKTC KOBİ ZİRVESİ GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİ GELECEK STRATEJİLERİ KONFERANSI

II. KKTC KOBİ ZİRVESİ GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİ GELECEK STRATEJİLERİ KONFERANSI II. KKTC KOBİ ZİRVESİ GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİ GELECEK STRATEJİLERİ KONFERANSI KKTC GENEL VE EKONOMİK BİLGİLER 2 KKTC Genel ve Ekonomik Bilgiler Nüfus (2014); 313.626 Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (2015); 10,2

Detaylı

Dış Paydaş Toplumsal Katkı Araştırması Anketi Sonuçları

Dış Paydaş Toplumsal Katkı Araştırması Anketi Sonuçları ANKARA YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ İstatistik Araştırma ve Uygulama Merkezi 28.9.217 Dış Paydaş Toplumsal Katkı Araştırması Anketi Sonuçları 1 BÖLÜM-I I. YÖNETİM ANLAYIŞI Tablo 1. Saygın ve güvenilir

Detaylı

İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Kınık Özet Raporu

İzmir Bölge Planı. İlçe Toplantıları Kınık Özet Raporu 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Kınık Özet Raporu Aralık 2010 1 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Kınık Özet Raporu Nüfus Yapısı Kınık ın toplam nüfusu 2009 Adrese Dayalı Nüfus

Detaylı

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı. Kurulan ve Kapanan Şirketler

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı. Kurulan ve Kapanan Şirketler T.C. MALİYE BAKANLIĞI Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı Kısa Rapor Şirketler: 78/1 19 Kasım 2005 Kurulan ve Kapanan Şirketler DİE verilerine göre; 2005 Ekim ayında 2.966, Ocak-Ekim

Detaylı

amasya çorum samsun tokat TEMEL GÖSTERGELERLE TR83 BÖLGESİ

amasya çorum samsun tokat TEMEL GÖSTERGELERLE TR83 BÖLGESİ amasya çorum samsun tokat TEMEL GÖSTERGELERLE TR83 BÖLGESİ sunuş Türkiye de kurulan 26 kalkınma ajansı, bölgesel gelişme dinamiklerini bütün aktörlerin katılımını sağlayan bir anlayışla harekete geçirmek

Detaylı

pln 301 şehir planlama projesi III

pln 301 şehir planlama projesi III pln 301 şehir planlama projesi III evrensel kültürel mozaik melis karagözlü onur acar özge şener evrensellik uyum için herhangi bir önlem almaya ve özelleşmiş bir tasarıma gerek duyulmadan en geniş kitlelerce

Detaylı

08 Kasım 2012. Ankara

08 Kasım 2012. Ankara 08 Kasım 2012 Ankara KOBİ ler ve KOSGEB Türkiye de KOBİ tanımı KOBİ tanımı 250 den az çalışan istihdam eden, Yıllık bilanço veya net satış hasılatı 25 milyon TL yi geçmeyen işletmeler Ölçek Çalışan Sayısı

Detaylı

2016 Ankara Mali Destek Hibeleri

2016 Ankara Mali Destek Hibeleri 2016 Ankara Mali Destek Hibeleri Ankara Kalkınma Ajansı, 2015 yılı ikinci teklif çağrısı kapsamında üç ayrı mali destek programı ile toplam 21.000.000 TL tutarında desteği aşağıda belirtildiği şekilde

Detaylı

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI 2010-2013

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI 2010-2013 GÜNEY EGE BÖLGE PLANI 2010-2013 SUNUM AKIŞI Bölge Planı Hazırlık Süreci Paydaş Analizi Atölye Çalışmalarının Gerçekleştirilmesi Mevcut Durum Analizi Yerleşim Yapısı ve Yerleşmeler Arası İlişki Analizi

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ SEFERİHİSAR SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ SEFERİHİSAR SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ SEFERİHİSAR SONUÇ RAPORU Tarih: 2 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 50 Katılımcı listesindeki Sayı: 40 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan

Detaylı

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ VİZYON BELGESİ (TASLAK) Türkiye 2053 Stratejik Lokomotif Sektörler MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ Millet Hafızası ve Devlet Aklının bize bıraktığı miras ve tarihî misyon, İstanbul un Fethinin

Detaylı

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi Doç.Dr.Tufan BAL Dersin İçeriği Kırsal Kalkınma Kavramının Tarihçesi Kırsal Kalkınmada Temel Amaç Kırsal Alan Kalkınma Politikaları Kırsal

Detaylı

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ DIYARBAKıR ın İÇİNDE BULUNDUĞU EKONOMİK ORTAM 2 DIYARBAKıR GENEL BİLGİLER Nüfus Diyarbakır: 1.607.437 Türkiye:76.667.864 KOBİ

Detaylı

Erhan DEMİRCAN PPKB Uzmanı

Erhan DEMİRCAN PPKB Uzmanı 2014 YILI MALİ DESTEK PROGRAMLARI BAŞVURULARININ ANALİZİ Erhan DEMİRCAN PPKB Uzmanı Ocak, 2014 Diyarbakır İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ... 3 2. KOBİ MALİ DESTEK PROGRAMI... 4 2.1. Diyarbakır/Şanlıurfa Dağılımı...

Detaylı

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Urla İlçe Raporu

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Urla İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Yüzölçümü, 2002: 703,65 km 2 Nüfus, ADNKS, 2012: 54.556 kişi Nüfus Yoğunluğu,

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ DİKİLİ SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ DİKİLİ SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ DİKİLİ SONUÇ RAPORU Tarih: 11 Ocak 2011 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 70 Katılımcı listesindeki Sayı: 62 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMLARI İÇİN YEREL TEŞVİK MEKANİZMALARI «İZMİR» TUREK, 5 Kasım 2015

YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMLARI İÇİN YEREL TEŞVİK MEKANİZMALARI «İZMİR» TUREK, 5 Kasım 2015 YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMLARI İÇİN YEREL TEŞVİK MEKANİZMALARI «İZMİR» TUREK, 5 Kasım 2015 Yerel Birimler: Kalkınma Ajansları 26 Kalkınma Ajansı Temel Görevler Bölgesel Kalkınma Planları hazırlamak Finansal

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİNE UYUM DANIŞMA VE YÖNLENDİRME KURULU 2015 YILI 1. TOPLANTISI 11 MART 2015

AVRUPA BİRLİĞİNE UYUM DANIŞMA VE YÖNLENDİRME KURULU 2015 YILI 1. TOPLANTISI 11 MART 2015 AVRUPA BİRLİĞİNE UYUM DANIŞMA VE YÖNLENDİRME KURULU 2015 YILI 1. TOPLANTISI 11 MART 2015 ANA EYLEM 2: YENİLİK ve İYİ UYGULAMALARIN DEĞİŞİMİ İÇİN İŞBİRLİĞİ Yenilik ve İyi Uygulamaların Değişimi için İşbirliği;

Detaylı

Bağımsız Değerlendirici İlanı

Bağımsız Değerlendirici İlanı Bağımsız Değerlendirici İlanı Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı tarafından TR61 (Isparta, Antalya, Burdur) Düzey 2 Bölgesinde 2011 yılı ve takip eden yıllarda yürütülecek mali destek programlarına başvuruda

Detaylı

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ AFYONKARAHİSAR IN İÇİNDE BULUNDUĞU EKONOMİK ORTAM 2 AFYONKARAHİSAR GENEL BİLGİLER Nüfus; Afyonkarahisar: 709.015 Türkiye:78.741.053

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÇEŞME SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÇEŞME SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÇEŞME SONUÇ RAPORU Tarih: 7 Ocak 2011 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 50 Katılımcı listesindeki Sayı: 46 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 5 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

EKONOMİK VE SOSYAL GÖSTERGELER 2014

EKONOMİK VE SOSYAL GÖSTERGELER 2014 EKONOMİK VE SOSYAL GÖSTERGELER 214 SOSYAL YAPI EĞİTİM İŞGÜCÜ EKONOMİK DIŞ TİCARET BANKACILIK TURİZM SOSYAL YAPI GÖSTERGELERİ YILLAR VAN TÜRKİYE 199 637.433 56.473.35 2 877.524 67.83.524 21 1.35.418 73.722.988

Detaylı

EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU

EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU Hazırlayan: Erhan DEMİRCAN Uzman Bu Rapor Karacadağ Kalkınma Ajansı tarafından, Türkiye ve TRC2 (Diyarbakır, Şanlıurfa) Bölgesi güncel ekonomik gelişmelerinin bölge aktörlerince

Detaylı

1. GENEL EKONOMİK GÖSTERGELER

1. GENEL EKONOMİK GÖSTERGELER 1. GENEL EKONOMİK GÖSTERGELER 1.1. GSYİH (Gayri Safi Yurt İçi Hasıla) 1. Ekonomik kalkınmanın önemli göstergelerinden biri olan kişi başına düşen GSYİH, TÜİK tarafından en son 2001 yılında hesaplanmıştır.

Detaylı

Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri. H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı

Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri. H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı Yaşanabilir Şehirler Sempozyumu 1. İZKA 2. İzmir Bölge Planı 3. Yaşanabilir Şehir Hedefleri İçerik 1.

Detaylı

BÖLGESEL TURİZM GELİŞTİRME KOMİTELERİ BİLGİ NOTU

BÖLGESEL TURİZM GELİŞTİRME KOMİTELERİ BİLGİ NOTU Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi İnovasyona Dayali Turizm Stratejisi ve Eylem Planı BÖLGESEL TURİZM GELİŞTİRME KOMİTELERİ BİLGİ NOTU TRA1 / 2012 Her hakkı saklıdır. ÖNSÖZ Bu doküman, Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma

Detaylı

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları KARŞIYAKA

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları KARŞIYAKA 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları KARŞIYAKA 2014 2023 İzmir Bölge Planı Yönetişim Çerçevesi ve Süreç Tasarımı 2014-2023 İzmir Bölge Planlama Süreci Basın ve Bilgilendirme Toplantısı İlçe Toplantıları

Detaylı

www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ

www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ www.geka.org.tr BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ Öncelikler ve İhtisaslaşma Organizasyon ve Eşgüdüm Yaşam Kalitesinin Artırılması Sürdürülebilir Kalkınma Bilgi Toplumuna Dönüşüm Rekabet Gücünün

Detaylı

Başkent Üniversitesi, 9. ÜSİMP Ulusal Kongresi 17 Mayıs Mart 2017, Ankara

Başkent Üniversitesi, 9. ÜSİMP Ulusal Kongresi 17 Mayıs Mart 2017, Ankara Başkent Üniversitesi, 9. ÜSİMP Ulusal Kongresi 17 Mayıs 17 7 Mart 17, Ankara İÇERİK Ankara Kalkınma Ajansı Onuncu Kalkınma Planı Bölge Planı 11-13 Bölge Planı 14-23 Ankara Kalkınma Ajansı Tarafından Sağlık

Detaylı

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ YALOVA NIN İÇİNDE BULUNDUĞU EKONOMİK ORTAM 2 YALOVA GENEL BİLGİLER Nüfus (2016); Yalova: 241.665 Türkiye:79.814.871 Nüfus Yoğunluğu

Detaylı

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007 TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007 1 Adana Gelecek Stratejisi Konferansı Çalışmanın amacı: Adana ilinin ekonomik, ticari ve sosyal gelişmelerinde

Detaylı

BURSA ESKİŞEHİR BİLECİK KALKINMA AJANSI 2014-2023 TR41 BÖLGE PLANI BURSA TURİZM ÖZEL İHTİSAS KOMİSYONU TOPLANTISI BİLGİ NOTU

BURSA ESKİŞEHİR BİLECİK KALKINMA AJANSI 2014-2023 TR41 BÖLGE PLANI BURSA TURİZM ÖZEL İHTİSAS KOMİSYONU TOPLANTISI BİLGİ NOTU BURSA ESKİŞEHİR BİLECİK KALKINMA AJANSI 24-223 TR4 BÖLGE PLANI BURSA TURİZM ÖZEL İHTİSAS KOMİSYONU TOPLANTISI BİLGİ NOTU , bin Türkiye, milyon Turizm Sektörü Türkiye 223 Turizm Stratejisi nde illerimizin

Detaylı

TRB2 BÖLGESİ EKONOMİK SOSYAL GÖSTERGELER SOSYAL YAPI EKONOMİK YAPI DIŞ TİCARET FİNANSAL YAPI VE DESTEK TURİZM BİTLİS HAKKARİ MUŞ VAN

TRB2 BÖLGESİ EKONOMİK SOSYAL GÖSTERGELER SOSYAL YAPI EKONOMİK YAPI DIŞ TİCARET FİNANSAL YAPI VE DESTEK TURİZM BİTLİS HAKKARİ MUŞ VAN TRB2 BÖLGESİ EKONOMİK SOSYAL GÖSTERGELER SOSYAL YAPI EKONOMİK YAPI DIŞ TİCARET FİNANSAL YAPI VE DESTEK TURİZM TRB2 BÖLGESİ EKONOMİK SOSYAL GÖSTERGELER SOSYAL YAPI EKONOMİK YAPI DIŞ TİCARET FİNANSAL YAPI

Detaylı

ERASMUS+ ( ) 2016

ERASMUS+ ( ) 2016 ERASMUS+ (2014-2020) 2016 Yürütme Ajansı na Sunulan Merkezi Projeler Merkezi Projeler MERKEZİ PROJELER NİÇİN ÖNEMLİDİR? Sektörlere yön veren kurum ve kuruluşlarla ortaklık kurmayı sağlar, Proje sonuçlarının

Detaylı

TR42 DOĞU MARMARA BÖLGESİ 2011 YILI OCAK-ŞUBAT-MART AYLARI EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU

TR42 DOĞU MARMARA BÖLGESİ 2011 YILI OCAK-ŞUBAT-MART AYLARI EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU TR42 DOĞU MARMARA BÖLGESİ 2011 YILI OCAK-ŞUBAT-MART AYLARI EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU T.C. DOĞU MARMARA KALKINMA AJANSI NİSAN, 2011 BÖLÜM 1: DOĞU MARMARA TR42 BÖLGESİ NE GENEL BAKIŞ BÖLÜM 2: ULUSAL GÖSTERGELER

Detaylı

Yerel yönetimler (belediye, il özel idaresi, köy tüzel kişiliği, muhtarlıklar),

Yerel yönetimler (belediye, il özel idaresi, köy tüzel kişiliği, muhtarlıklar), Teşvik Yatırım Teşvikleri AB HİBE DESTEKLERİ 1. Hibe Programı Nedir? AB-Türkiye Mali İşbirliği kapsamında yürütülen bölgesel kalkınma programlarında belirlenen öncelik alanlarında hibe programı uygulamasıyla

Detaylı

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ Doç. Dr. Mustafa Türkmen ERÜ Mühendislik Fak. 20 Mayıs 2016 KAYSO Sunum Planı KÜSİ Çalışma Grubu KÜSİ İl Planlama

Detaylı

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı. 10.04.2013 Anadolu Üniversitesi

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı. 10.04.2013 Anadolu Üniversitesi 2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı 10.04.2013 Anadolu Üniversitesi Küresel Turizm Sektörü Dünya daki turist sayısı 2011 yılında bir önceki yıla göre % 4,6 ve 2012

Detaylı

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ NEVŞEHIR GENEL BİLGİLER Nüfus Nevşehir: 285.460 Türkiye: 76.667.864 Okur Yazarlık Oranı (6+Yaş) Nevşehir: %95 Türkiye: %93

Detaylı

Karabağlar İlçe Raporu

Karabağlar İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler Yüzölçümü, 2002: 71 km 2 Nüfus, ADNKS, 2012: 466.023 kişi Nüfus Yoğunluğu, 2012: 6.563 kişi Şehirleşme Oranı, 2012:

Detaylı

Karabağlar İlçe Raporu

Karabağlar İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler Yüzölçümü, 2002: 71 km 2 Nüfus, ADNKS, 2012: 466.023 kişi Nüfus Yoğunluğu, 2012: 6.563 kişi Şehirleşme Oranı, 2012:

Detaylı

SANAYİ LOKOMOTİF SEKTÖR OLMAKTAN ÇIKTI

SANAYİ LOKOMOTİF SEKTÖR OLMAKTAN ÇIKTI etkinlikler SANAYİ LOKOMOTİF SEKTÖR OLMAKTAN ÇIKTI IV. Makina Tasarım ve İmalat Teknolojileri Kongresi Makina Mühendisleri Odası Konya Şubesi sekretaryalığında düzenlendi... IV. Makina Tasarım ve İmalat

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı Seferihisar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz

2010-2013 İzmir Bölge Planı Seferihisar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2010-2013 İzmir Bölge Planı Seferihisar İlçe Bilgilendirme Toplantısına Hoşgeldiniz 2 Aralık 2010 PPKB Kalkınma Ajansları Belli bir coğrafi alanın, sektörel ve genel kalkınma problemlerini belirleyip,

Detaylı

www.gencfikirlerguclukadinlar.com

www.gencfikirlerguclukadinlar.com www.gencfikirlerguclukadinlar.com 2013 Proje Hakkında Proje T.C. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Intel Türkiye ve KAGİDER tarafından hayata geçirilmektedir. 18 30 yaş arası gençlerin, yaşadıkları

Detaylı

BALIKESİR de. Yatırım Yapmak İçin 101 Neden

BALIKESİR de. Yatırım Yapmak İçin 101 Neden BALIKESİR de Yatırım Yapmak İçin 101 Neden Coğrafi Konum 1. Türkiye nin ekonomik hareketliliğinin en yüksek olduğu Marmara Bölgesi nde yer alması, 2. Marmara ve Ege Denizi ne kıyılarının bulunması, 3.

Detaylı

Program Koordinatörü Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

Program Koordinatörü Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Onuncu Kalkınma Planı (2014-2018) KAMU ALIMLARI YOLUYLA TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VE YERLİ ÜRETİM PROGRAMI EYLEM PLANI Program Koordinatörü Bilim, Sanayi ve Teknoloji KASIM 2014 KAMU ALIMLARI YOLUYLA TEKNOLOJİ

Detaylı

2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Karabağlar Özet Raporu

2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Karabağlar Özet Raporu 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Karabağlar Özet Raporu Aralık 2010 1 2010-2013 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Karabağlar Özet Raporu Nüfus Yapısı - Sosyoekonomik Gelişmişlik 1 Karabağlar

Detaylı

I. ULUSAL ÜNİVERSİTELER ÇEVRE MERKEZLERİ TOPLANTISI

I. ULUSAL ÜNİVERSİTELER ÇEVRE MERKEZLERİ TOPLANTISI I. ULUSAL ÜNİVERSİTELER ÇEVRE MERKEZLERİ TOPLANTISI 20.05.2009 tarih ve 27233 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Adnan Menderes Üniversitesi Şehir Sağlığını Geliştirme Araştırma ve Uygulama

Detaylı

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. NÜFUS ve KENTLEŞME

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. NÜFUS ve KENTLEŞME TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ NÜFUS ve KENTLEŞME 211 İÇİNDEKİLER 1.NÜFUS... 1 1.1. Nüfus Büyüklüğü, Nüfus Yoğunluğu ve Nüfus Artış Hızı... 3 1.2. Yaş ve Cinsiyet Dağılım Özellikleri... 8 1.2.1. Nüfusun

Detaylı

Çalışma alanları. 19 kasım 2012

Çalışma alanları. 19 kasım 2012 Çalışma alanları 19 kasım 2012 Çalışma alanları Hizmet alanları Sanayi alanları Tarım tarımsal üretim tarım+ticaret kenti Sanayi imalat sanayi atölyeden hafif sanayi fabrikaya ağır sanayi seri üretim (fordizm)

Detaylı

ANKARA KALKINMA AJANSI

ANKARA KALKINMA AJANSI ANKARA KALKINMA AJANSI MALİ DESTEK PROGRAMLARI 2012 TEKLİF Ç A Ğ R I S I Yaşam kalitesi yüksek, dünya ile rekabet eden, düşünce ve yeniliğin başkenti Ankara Ankara Kalkınma Ajansı Ülkelerin hatta şehirlerin

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYINDIR SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYINDIR SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BAYINDIR SONUÇ RAPORU Tarih: 4 Ocak 2011 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 65 Katılımcı listesindeki Sayı: 62 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BERGAMA SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BERGAMA SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ BERGAMA SONUÇ RAPORU Tarih: 28 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 60 Katılımcı listesindeki Sayı: 53 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

AB ve Türkiye Sivil Toplum Diyaloğu - IV Tüketicinin ve Sağlığın Korunması Hibe Programı

AB ve Türkiye Sivil Toplum Diyaloğu - IV Tüketicinin ve Sağlığın Korunması Hibe Programı AB ve Türkiye Diyaloğu - IV Tüketicinin ve Sağlığın Korunması Avrupa Birliği Bakanlığı, Katılım Öncesi AB Mali Yardımı kapsamında finanse edilen diyalog sürecini desteklemeye devam etmektedir. Diyaloğu-IV

Detaylı

Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi 2013-2023

Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi 2013-2023 Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi 2013-2023 İÇERİK Amaç, Vizyon Hazırlık Süreci İnovasyona Dayalı Mevcut Durum Stratejiler Kümelenme ile ilgili faaliyetler Sorular (Varsa) İNOVASYON & KÜMELENME

Detaylı

AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları

AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları AB 2020 Stratejisi ve Türk Eğitim Politikasına Yansımaları Y. Doç. Dr. Tamer Atabarut Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi Müdürü atabarut@boun.edu.tr Avrupa 2020 Stratejisi: Akıllı, Sürdürülebilir

Detaylı

ANKARA KALKINMA AJANSI. www.ankaraka.org.tr

ANKARA KALKINMA AJANSI. www.ankaraka.org.tr ANKARA KALKINMA AJANSI www.ankaraka.org.tr TÜRKİYE'NİN En Genç Kalkınma Ajansı Ankara Kalkınma Ajansı bölge içi gelişmişlik farklarını azaltmak, bölgenin rekabet gücünü artırmak ve gelişimini hızlandırmak

Detaylı

Siirt İli İşgücü Piyasasında Nitelikli İşgücü İhtiyacı ve Mesleki Eğitim by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ

Siirt İli İşgücü Piyasasında Nitelikli İşgücü İhtiyacı ve Mesleki Eğitim by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT  ÜNİVERSİTESİ SİİRT İLİ İŞ GÜCÜ PİYASASINDA NİTELİKLİ İŞGÜCÜ İHTİYACI İNÖNÜ ÜNİRSİTESİ / FIRAT ÜNİRSİTESİ / ARDAHAN ÜNİRSİTESİ / SİİRT ÜNİRSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ İÇİNDEKİLER A-) İş Gücü Piyasası B-)

Detaylı

Seyitgazi ve Turizm Gürcan Banger

Seyitgazi ve Turizm Gürcan Banger Seyitgazi ve Turizm 31 Ağustos 2013 Seyitgazi 2 Elimizde ne var? Seyitgazi, ağırlıklı potansiyel olarak değerlendirilmeyi bekleyen inanç turizmi, tarih turizmi, doğa ve köy turizmi, dış alan sporları turizmi

Detaylı

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA M. SİNAN ÖZDEN 2 AĞUSTOS 2017 İSTANBUL PLAN Plan, yapılacak bir işin tasarıları toplamıdır. Plan, bir amaca ulaşmada izlenecek yol ve davranış biçimini gösterir. Plan, bir düşünceyi,

Detaylı

Kırsalda Ekonomik Çeşitlilik Mali Destek Programı

Kırsalda Ekonomik Çeşitlilik Mali Destek Programı Kırsalda Ekonomik Çeşitlilik Mali Destek Programı 02 İzmir Kalkınma Ajansı, İzmir il sınırları dâhilinde faaliyet gösteren, sorumlu bulunduğu bölgenin sürdürülebilir kalkınmasını sağlamak üzere bölgenin

Detaylı

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Kiraz İlçe Raporu

2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları. Kiraz İlçe Raporu 2014-2023 İzmir Bölge Planı İlçe Toplantıları Mayıs, 2013 Nüfus Yapısı Genel Bilgiler Yüzölçümü, 2002: 571,96 km 2 Nüfus, ADNKS, 2012: 44.009 kişi Nüfus Yoğunluğu, 2012: 77 kişi Şehirleşme Oranı, 2012:

Detaylı

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ Kentsel planlama toplum yararını esas alan güvenli ve sürdürülebilir yaşam çevresi oluşturmaya yönelik bir kamu hizmetidir. Kent planlama, mekan oluşumunun nedenlerini,

Detaylı

AB PROGRAMLARI VE TÜRKİYE

AB PROGRAMLARI VE TÜRKİYE AB PROGRAMLARI VE TÜRKİYE Çisel İLERİ 27 Şubat 2017 Mali Yardımlar IPA Fonları 2014-2020 Döneminde 4.453,9 milyon avro Ana yararlanıcı kamu, bakanlıklar Türkiye AB Programları Toplam bütçe yaklaşık 100

Detaylı

KISA TARİHÇE : ŞEHİR ÖZELLİKLERİ :

KISA TARİHÇE : ŞEHİR ÖZELLİKLERİ : KISA TARİHÇE : Namık Kemal Üniversitesi 2006 yılında kurulmuş olan bir devlet üniversitesidir. Üniversitenin merkez yerleşkesi, Marmara nın İncisi unvanıyla anılan Tekirdağ dadır. ŞEHİR ÖZELLİKLERİ : Tekirdağ

Detaylı

2011 Yılı Teklif Çağrısı Proje Eğitim Toplantısı Program Amaç ve Öncelikleri, Uygunluk Kriterleri, Başvuru ve Değerlendirme Süreci

2011 Yılı Teklif Çağrısı Proje Eğitim Toplantısı Program Amaç ve Öncelikleri, Uygunluk Kriterleri, Başvuru ve Değerlendirme Süreci 2011 Yılı Teklif Çağrısı Proje Eğitim Toplantısı Program Amaç ve Öncelikleri, Uygunluk Kriterleri, Başvuru ve Değerlendirme Süreci 3 Ağustos 2011 ANKARA Gündem 2011 Teklif Çağrısı Kapsamı Mali Destek Programları

Detaylı

11. -9, KENTLEŞME HIZLANIRKEN EĞITIMLI, GENÇ NÜFUS GÖÇ EDIYOR ORTA KARADENIZ DE KIRSAL KALKINMANIN ROLÜ VE TARIM TOPRAKLARININ KORUNMASI

11. -9, KENTLEŞME HIZLANIRKEN EĞITIMLI, GENÇ NÜFUS GÖÇ EDIYOR ORTA KARADENIZ DE KIRSAL KALKINMANIN ROLÜ VE TARIM TOPRAKLARININ KORUNMASI ORTA KARADENIZ DE KIRSAL KALKINMANIN ROLÜ VE TARIM TOPRAKLARININ KORUNMASI TR83 BÖLGESİ Samsun un da içinde yer aldığı TR83 bölgesi, toplam yüzölçümü 37.523 kilometrekare ile Türkiye nin yaklaşık yüzde

Detaylı

AB PROGRAMLARI VE TÜRKİYE

AB PROGRAMLARI VE TÜRKİYE AB PROGRAMLARI VE TÜRKİYE Çisel İLERİ 13 Ocak 2017 İKV Kamuoyu Araştırması 2016 Araştırmanın Künyesi: Nisan 2016 Türkiye genelinde 18 il 1254 katılımcı 7 bölge Araştırmayı nerede yaptık? AB yi duydunuz

Detaylı

AB MALİ YARDIMLARI VE TÜRKİYE

AB MALİ YARDIMLARI VE TÜRKİYE AB MALİ YARDIMLARI VE TÜRKİYE Eskişehir Sanayi Odası 25 Kasım 2015 Mali Yardımlar IPA Fonları 2014-2020 Döneminde 4.453,9 milyon avro Ana yararlanıcı kamu, bakanlıklar Türkiye AB Programları Toplam bütçe

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU Tarih: 15 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 60 Katılımcı listesindeki Sayı: 57 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan

Detaylı

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ KOCAELİ NİN İÇİNDE BULUNDUĞU EKONOMİK ORTAM 2 KOCAELİ GENEL BİLGİLER Nüfus; Kocaeli: 1.780.055 Türkiye:78.741.053 Nüfus Yoğunluğu

Detaylı

Avrupa Birliğine Uyum Danışma ve Yönlendirme Kurulu Toplantısı

Avrupa Birliğine Uyum Danışma ve Yönlendirme Kurulu Toplantısı Avrupa Birliğine Uyum Danışma ve Yönlendirme Kurulu Toplantısı Sakarya Ticaret Borsası Sakarya da Tarım ve Hayvancılık Sektör Analizi ve Öneriler Raporu Projesi 1. Proje fikrini oluşturan sorunları nasıl

Detaylı

BULGARİSTAN ÜLKE RAPORU 05.02.2015

BULGARİSTAN ÜLKE RAPORU 05.02.2015 BULGARİSTAN ÜLKE RAPORU 05.02.2015 BULGARİSTAN ÜLKE RAPORU 05.02.2015 YÖNETİCİ ÖZETİ Uludağ İhracatçı Birlikleri nin kayıtlarına göre, Bursa dan Bulgaristan a ihracat yapan 585 firma bulunmaktadır. 31.12.2013

Detaylı

2003 yılında tarımın milli gelirlerimizdeki payı yüzde 12,6 iken, 2006 yılında yüzde 11,2 ye indi.

2003 yılında tarımın milli gelirlerimizdeki payı yüzde 12,6 iken, 2006 yılında yüzde 11,2 ye indi. Tarım Sektörünün İhracattaki Yeri ve Önemi Şebnem BORAN Ülkemizde son yıllarda önceliğin sanayi sektörüne kayması sonucu ekonomimizde göreceli olarak tarım ürünlerinin ihracatımızdaki ağırlığı giderek

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ İÇ GÖÇ RAPORU 22.07.2014 Eğer bir ülkede gelişmiş bölgelerde büyük

Detaylı

MUĞLA İLİ TARIM VE HAYVANCILIK ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU

MUĞLA İLİ TARIM VE HAYVANCILIK ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU MUĞLA İLİ TARIM VE HAYVANCILIK ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU 08.05.2013 Güney Ege Kalkınma Ajansı 2014-2013 Bölge Planı çalışmaları kapsamında, Ekonomik Araştırmalar ve Planlama Birimi tarafından 8 Mayıs 2013

Detaylı

Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz

Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz Ferda Ulutaş Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı KALKINMA AJANSLARI VE BÖLGE PLANLARI İÇİN ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ ÇALIŞTAYI 31 Ocak 1 Şubat 2013 CK Farabi

Detaylı