Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 2, Sayı: 5, Eylül 2014, s

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 2, Sayı: 5, Eylül 2014, s. 15-44"

Transkript

1 Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 2, Sayı: 5, Eylül 2014, s İzzet ÇIVGIN 1 NEOLİTİK TEN MISIR ESKİ KRALLIĞI NIN KURULUŞUNA KADAR MISIR-NÜBYE/SUDAN İLİŞKİLERİ (MÖ ): TAKAS, KÜLTÜREL ETKİLEŞİM VE DEVLETLEŞME Özet Bu makale, yiyecek üretiminin başladığı ve çiftçi-otlatıcı yaşam tarzının doğduğu çağlardan Mısır Eski Krallığı nın kuruluşuna kadar geçen zamanda (MÖ ) Orta ve Aşağı Nil de ikamet eden toplumlar arasındaki kültürel aktarımları, etkileşime zemin sağlayan takas ilişkilerini ve ticari ağlar üzerinde denetim kurma ihtiyacının devletleşme sürecine katkısını incelemeyi amaçlamaktadır. Mısır devletinin doğumu ile seçkinlerin talep ettiği (statü göstergesi) prestijli malların ve hammaddenin ülkeye güvenli biçimde girişini sağlama arzusu arasında doğrudan bir bağ olduğu yadsınamaz. Metinde yanıtı aranan soru, Mısır da devleti görünür kılıp siyasal aktörleri meşrulaştırmak için ihtiyaç duyulan uzun-mesafeli ticaret etkinliğinin aracı güney/nübye topraklarında yaşayan toplumların siyasal kurumsallaşma ve devletleşme dinamikleri üzerinde nasıl bir rol oynadığıdır. Makalede, Aşağı-Orta Nil kültürlerinin coğrafi konumları ile maruz kaldıkları iklim değişikliklerinin geçim biçimi farklılaşmasına ve toplumsal örgütlenmeye etkileri de tartışılacaktır. Anahtar Kelimeler: Eski Mısır ve Sudan, Takas/Ticaret Ağları, Kültürel Etkileşim, Erken Siyasal Seçkinler, Devletleşme. RELATIONS BETWEEN ANCIENT EGYPT AND NUBIA FROM THE NEOLITHIC TIMES TO THE EGYPT S OLD KINGDOM PERIOD ( BC): EXCHANGE, CULTURAL INTERACTIONS AND STATE FORMATION Abstract The purpose of this article is to examine the complex relationship between Ancient Egypt and Nubia, involving cultural transmissions, trade expeditions and military raids from the Neolithic times to the Egypt s Old Kingdom ( Yrd. Doç. Dr., Mardin Artuklu Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset ve Sosyal Bilimler Anabilim Dalı, izzetcivgin@yahoo.fr

2 İzzet Çıvgın 16 BC). Currently, scholars debate whether Lower Nubian society was organized as a complex chiefdom or as a proto-kingdom at the beginning of the 3 rd millennium BC (during the Early Dynastic period of Egypt, BC). Elite demand for exotic/status/prestige/luxury goods can be an initial stimulus to formation of political hierarchy. This statement is likely to be true in the case of early state formation in Egypt. In the same way, Lower Nubia s (region between the First and Second Cataracts of the Nile) prosperity was underpinned by its intermediary position in the long-distance trade networks. The early Nubian policies (Sayala, Qustul) became powerful by controlling the trade routes and shared with their northern neighbors (Egyptian proto-kingdoms) in the moves towards social complexity. But during the maturation of the Egyptian state, early pharaohs conquered the Lower Nubia and could directly control the exchange with the south. While the Lower Nubia experienced cultural decline and poverty, by 2500 BC, a powerful kingdom began to be established around the Third Cataract of the Nile (Upper Nubia): Kerma. A highly stratified (complex) society had emerged in the northern part of Nubia (in direct contact with early Egyptian state), but the first centralized kingdom had emerged in the southern part, in Upper Nubia called Kush by the Egyptians. Keywords: Ancient Egypt and Nubia, Trade Networks, Cultural Interaction, Early Political Elites, State Formation. GİRİŞ: Nil, Çağlayanlar, Mısır, Nübye (Sudan) ve Kültürlere Sınır Çizme Sorunu Dünyanın en eski iki uygarlığının doğduğu merkezler, Dicle-Fırat ın suladığı Güney Mezopotamya ile varlığını Nil e borçlu olan Mısır dır. İki büyük uygarlığın da doğum tarihi MÖ 4. binyılın ikinci yarısıdır. Yüksek kentleşme düzeyi, erken tabakalaşması ve yazılı kültürü sayesinde Mezopotamya uygarlığı Mısır dakinden 1-2 yüzyıl önce zuhur etmiş görünür. Ancak uygarlıkların ortaya çıkışında ve biçimlenişinde en önemli faktörlerden biri olan ticari ağlar, iki bölgedeki devletleşme hızı üzerinde benzer sonuçlara yol açmıştır. Güney Mezopotamya yı kuzeye, batıya ve doğuya bağlayan çapraz yolların sayısı o kadar çoktur ki bunların hepsine birden hâkim olup ticaret üzerinde tekel kurmak neredeyse olanaksızdır. Sümer uygarlığı bu yüzden kent-devletler halinde örgütlenebilmiş, tarımsal artı ürün ün estetik uygarlık eserlerine (anıtsal mimariye ve lüks/prestijli mallara) dönüştürülmesinden ibaret olan refah ekonomisi ni Mısır dan farklı biçimde kurmuştur. Mısır da ticaret esasen Orta ve Aşağı Nil Havzası boyunca işlediği için, nehir boylarına hâkim olan bir devletin ticaret üzerinde tekel kurması, dolayısıyla Sümer kentlerine nazaran çok geniş bir coğrafyaya tek başına hükmetmesi işten bile değildir. Sonuç itibariyle, (indirgemecilikten kaçınmak kaydıyla) Mezopotamya ile Mısır daki siyasal yapı farklılığını iki bölgedeki ticari ağların farklı doğasına bağlamak mümkündür. Yaklaşık 6700 km uzunluğundaki Nil, iki kaynaktan beslenir. Etiyopya ile Uganda da doğan kollar, günümüz Sudan Cumhuriyeti ortalarında Hartum kenti civarında birbirine karışıp Sudan ın kuzeyi ile Mısır ın tamamında birlikte akarlar. Yukarı Nil dendiğinde Uganda ve Etiyopya dan Orta Sudan a kadarki coğrafya anlaşılmalıdır. Orta Nil ise, Hartum (Orta Sudan) ve Asvan (bugünkü Güney Mısır) kentleri arasındaki bölgeyi sular. Nil in 6 çağlayanı Orta Nil üzerindedir. Aşağı Nil, işte bu çağlayanlardan en kuzeyde olan 1. Çağlayan ile nehrin büyük bir delta oluşturarak Akdeniz e döküldüğü iki noktanın arasıdır. Eski Mısır yaklaşık olarak buraya,

3 17 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme yani Aşağı Nil Havzası na karşılık gelmektedir. Kurucu-Kral Narmer e kadar (MÖ. 3100) Aşağı Nil in siyasal birlikten yoksun olduğuna inanan (büyük olasılıkla öyleydi) Eski Mısır ahalisine göre, Narmer den önce ülkeleri Yukarı/Güney ve Aşağı/Kuzey olmak üzere iki parçaydı; Mısır Krallığı ya da 1. Hanedan ın doğumu ancak Narmer in İki Mısır ı birleştirdiği tarihten (3100) sonra mümkün olmuştu. Aşağı ve Orta Nil... Kuzeyden Asvan a kadarki bölge Eski Mısır topraklarını oluşturur. Nübye olarak bilinen coğrafya, 1. Çağlayan ın (Asvan ın) güneyine düşer. İki ülke arasındaki iletişim kanalı sadece Nil değildir. Libya ya doğru uzanan Batı Çölü, göçebe otlatıcıların hareket alanı içindeki Dunqul, Kurkur, Kharga ve Dakhla gibi vahaları da kapsar. 4. binyılda Nübye nin en önemli bölgesel merkezleri Sayala ve Qustul ile Mısır devletinin doğum yerleri olarak niteleyebileceğimiz Hierakonpolis (Nekhen), Naqada ve Abydos arasındaki iletişim ve kültürel etkileşimde bu vahalar da aracı rolü üstlenmişlerdir (Kaynak: Origins-split-mod/page4). Eski Mısır ın güney sınırını oluşturan 1. Çağlayan civarında akış hızlıdır, kayalar yüzeye yakın olduğundan burada taşıt kullanmak zordur. Yine de, eski Mısırlılar bu sıkıntılı durumu avantaja çevirmeyi bilmişlerdir. Yunancası Elefantin olup bugünkü Asvan kentinde 1. Çağlayan civarında konumlanan Abu Adası, Mısır-Nübye sınırını oluşturur; burası güneyden gelecek saldırıların görülebildiği, savunulması rahat bir mevkiidir. Mısır-Nübye sınırını oluşturan 1. Çağlayan bölgesindeki Abu Adası nın Mısır dilinde hem fil hem fildişi anlamına gelmesi, adanın en eski devirlerden beri Mısır ın fildişi talebine karşılık veren bir takas üssü olduğu düşüncesini güçlendirir; Büyük İskender in Mısır ı fethinden sonra da üsse Abu nun Grekçe karşılığı olarak Elefantin denmiştir. Eski Mısırlıların İki Mısır (Neb-Taui: İki Ülke) dedikleri yurt, Akdeniz ile Abu Adası arasındaki bölgeyi kapsamaktadır (Wilkinson, 2011: 32-33). İki Ülke nin kuzeydeki yarısı Ta-Mehu, Aşağı Mısır, güneydeki yarısı Ta-Şemau, Yukarı Mısır dır (Williams, 2011: 88).

4 İzzet Çıvgın 18 İki Ülke (Aşağı ve Yukarı Mısır), adlarını Nil in akış yönünden alırlar. Devletleşmenin anayurdu olan Yukarı Mısır, 1. Çağlayan nahiyesinde bugünkü Asvan kentinin bulunduğu noktadan Süveyş Körfezi nin başlangıç hizasına kadar uzanır. Aşağı Mısır ise, Karun Gölü nün de bulunduğu Feyyum Vahası nı ve Nil Nehri Akdeniz e dökülürken oluşan Delta bölgesini içerir (Kaynak: David, 2003: 59). Mısır dilinde İki Ülke yi tanımlayan bir başka terim Kemet tir ( km.t ). Mısır a Kemet (Kara Ülke) denmesinin nedeni, yukarıdan alüvyon getiren taşkınlar nedeniyle Aşağı Nil tarım arazilerinin siyaha bürünmesidir. Mısırlılar, Kemet e komşu 3 bölgeyi şu biçimde adlandırırlar: güneyde Ta-Nehesi (Siyahların Ülkesi) ya da Ta-Seti (Ok/Yay Ülkesi), batıda Tjehenu ya da Tjemehu (Libya) ve kuzeydoğuda Aamu (Asyalıların ülkesi). Siyahların Ülkesi nden kasıt Nübye (bugünkü Mısır ın güneyi + Sudan ın kuzey yarısı) ve Etiyopya dır. Asya Ülkesi nden Sina Yarımadası, Filistin ve Suriye anlaşılır. Batıda göçebe kavimler yaşar ve Libyalılar kavim

5 19 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme adlarından hareketle Tjehenu/Tjemehu olarak isimlendirilirler (Harkless, 2006: 82). Görüldüğü üzere, Mısır zihniyeti kendisinin merkezde olduğu dünyayı 4 etnik kümeye böler: Mısırlılar, Nübyeliler, Libyalılar, Asyalılar. Bu 4 kimliğin 3 ü aynı kültürde eriyebilir: Coğrafi yakınlıktan ve doğa koşullarının benzerliğinden dolayı Libyalılar ile Nübyeliler Mısır evreninin parçası sayılırlar ve onların yüksek Mısır kültürü ne uyum sağlayabileceklerine inanılır. Libyalılar ile Nübyeliler, etnik değilse bile kültürel açıdan Mısırlılaşmaları doğal görülen gruplardır. Bunların dışında kalan herkes mutlak yabancı kategorisine girer. İkisi arasında seçim yapmak gerekse, Mısırlı Nübyeliyi Libyalıya tercih eder; zira ilki Nil sakini olduğundan Mısır zihniyetine daha yakındır, göçebe olan ikincisi uygarlığı anlamlandırma ve ona uyum sağlama hususunda sorun yaşayabilir. Mısır kültürü etkiye açıktır, Libya ve Nübye den gelen katkılarla yenilenebilir, ama onu tamamen kaldırıp atmak ve yerine bir başka kültür koymak düşünülemez bir şeydir: Ülke farklı geleneklerle ve etnik gruplarla senteze açık olsa bile, Mısır Mısırlı olarak kalmalıdır (Naunton, 2010: , ). Mısırlılık, Aşağı Nil de (Delta ve 1. Çağlayan arasındaki Nil kıyılarında) ikamet etmekle ve ortak bir kültürü/ideolojiyi paylaşmakla kazanılan kimliktir. Aşağı Nil in doğu ve batısındaki çöl bölgelerinde yaşayanlar, kum ahalisi olarak adlandırılmalarından anlaşılacağı gibi, Mısırlı sayılmazlar. Batı Çölü nün büyük vahalarında (Siva, Bahariye, Farafra, Dakhla ve Kharga da) oturan, geçimlerini hayvancılık kadar tarımla da sürdüren, bugünden bakarak maddi kültür, etnik aidiyet ve dini inanış bakımından nehir ahalisi ile aralarındaki farkları sezemediğimiz kum insanları, Nil den uzaklıkları nedeniyle Kemet-dışı topluluklar olarak nitelenirler. Bu bize Mısırlılığın etnik aidiyetle değil, aynı yaşam tarzını paylaşmakla ölçülen bir kimlik olduğunu gösterir km² lik geniş bir alana yayılan Dakhla Vahası sakinleri bile Nehir insanlarının nazarında çölde yaşayan yabancılardır. Mısır devleti vahaları ilhak edip kendine bağladığında da durum değişmez; yazılı kayıtlar vahayı hiçbir Kemetli/Mısırlının uyum sağlayamayacağı nahoş bölgeler, vaha insanlarını da yaratılıştan geçimsiz topluluklar olarak tanımlamayı sürdürürler. Duvar tasvirlerinde bile vaha toplumu Mısırlılardan farklı biçimde resmedilir; fizikleri Mısırlıya benzemeyen bu insanlar, giydikleri hayvan postlarıyla da Kemet in değil yabanıl bir dünyanın parçası oldukları izlenimi verirler (Hubschmann, 2010: 51, 55). Mısırlılar, Eski Krallık döneminde ( ) güneylerinde uzanan toprakları Başlangıç Ülkesi anlamına gelen Ta-Khent terimiyle de tanımlamışlardı. Mısır dan bakıldığında Nübye Nil in doğup geldiği yön olduğundan, başlangıçtan kasıt herhalde Nil in başlangıcıdır. Orta Krallık ta ( ), Nübye yi tarif için Kas Kash ve Kashi terimleri kullanıldı; Yeni Krallık devrinde ( ) aynı kökten türetilen Kush ya da Ksh kavramı yerleşti. Kas sözcüğü ilk kez 2. Çağlayan civarında kurulan Mısır kale-üslerinden Buhen deki bir yazıtta yer alır (Obenga, 2001: 348). Buradan hareketle, Mısırlıların 2. Çağlayan ın güneyine, yani Yukarı Nübye ye Kush adını verdiklerini öne sürebiliriz. Ülkelerini dünyanın merkezine koyan ve komşularına küçümsemeyle bakan Mısırlılar, güney komşularını (kendi üstünlüklerine kıyasla) aşağı öteki olarak görme eğilimindedirler. MÖ. 2. binyılda yaygınlaşan Kush sözcüğü kayıtlarda bu yüzden sefil, tiksinç, biçare anlamlarını verecek biçimde kullanılır. Mısırlıların Nübyelileri tanımlamak için kullandıkları negatif sıfatlar Kush ahalisinin siyah derililiğinden kaynaklanıyor da olabilir. İskelet analizlerine bakılırsa, binyıllarda 1. ve 6. çağlayanlar arasında ikamet eden topluluklar siyah ırka mensupturlar (Adams, 1995: ). Mısır gibi, Nübye de iki bölümden oluşur. Aşağı/Kuzey Nübye, Mısır a komşu olup 1. ve 2. çağlayanlar arasında yer alır. Bugünkü Sudan Cumhuriyeti nin kuzey yarısına denk düşen Yukarı Nübye, çağlayanlar arasındaki bölgenin adıdır. Mısırlılar Aşağı Nübye yi Wawat

6 İzzet Çıvgın 20 sözcüğüyle tanımlıyorlardı; Yukarı Nübye nin Mısır dilindeki karşılığı ise Kush idi. En eski Mısır kayıtlarında (4. binyıl sonu ile 3. binyılın tamamında) Wawat ve Kush un toplamından 1. ve 4. çağlayanlar arasındaki kıyı şeridi ile doğu ve batıdaki yakın çöl bölgeleri anlaşılır. Eski Nübye ya da Mısırlıların adlandırmasıyla Ta-Seti (Ok ülkesi) 1-2. çağlayanlar (Asvan ile Buhen) arası Aşağı Nübye dir (Wawat). Yukarı Nübye (Kush), Nil in iki kolunun birleştiği Hartum dan (6. Çağlayan dan) başlar, 2. Çağlayan a kadar uzanır. Devlet-öncesi karmaşık toplumların doğum yeri Aşağı Nübye olsa da, şeflik / ön-devlet evresini aşan ve krallık adını gerçekten hak eden ilk Orta Nil devleti, MÖ. 2. binyılda Yukarı Nübye de, 3. Çağlayan civarındaki Kerma kentinde hayat bulmuştur. Kush un siyasal merkezi 1. binyıl ortalarında daha güneye/yukarıya, 4. Çağlayan civarındaki Napata kentine, miladi dönemlere girilirken de 5-6. çağlayanlar arasındaki Meroe ye taşınacaktır (Kaynak: David, 2003: 125).

7 21 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme 4. ve 6. çağlayanlar arasının ilk başta Nübye nin parçası olarak görülmemesi, Yukarı Nübye kültürünün erken çağlarda 2-4. çağlayanlar civarına sıkışmış olmasından kaynaklanır. Aslına bakılırsa, kültür evrenini yalnızca doğa unsurlarından (örneğin çağlayanlardan) hareketle tanımlamak doğru bir yaklaşım değildir. Zira iki kültürün doğal sınırı olarak belirlenen bölge de erken etkileşimler sonucunda komşu kültürlerden birinin uzantısına dönüşebilir (Gatto, 2011: 22). Nitekim son yıllarda sayısı artan kazılar sayesinde, Nübye kültürünün 1. Çağlayan ı da aşıp Eski Mısır daki kentleşme sürecinin ilk merkezlerinden Nekhen/Hierakonpolis e kadar uzandığı anlaşılmıştır. Demek ki oluşum evresinde Yukarı Mısır ile Aşağı Nübye kültürleri iç-içedir ve iki kültürün de temelinde diğerinin harcı bulunmaktadır. Hierakonpolis te günlük yaşamın sürdürüldüğü evsel mekânlar kadar mezarlık bölgesinde de bol miktarda Nübye çanak-çömleği keşfedilmiştir. Bunlar, nadir bulunan ve statü göstergesi sayılan ithal ürünler değil, gündelik kullanıma ait keramik objelerdir (Roy, 2011: ). Eski Mısırlıların Ta-Seti dedikleri ülkenin adı Orta Çağ da Nübye olarak yerleşmiş ve günümüze o haliyle gelmiştir. Mısır ın güneyindeki toprakları Nübye terimiyle tanımlayan ilk yazar, Amasya doğumlu Yunan coğrafyacı Strabon dur (MÖ. 64 MS. 24). Asvan ı geçip Aşağı Nübye de de seyahat ettiği sanılan Strabon, orada Nubas adlı bir kavimle karşılaştığını belirtir, MÖ. 9-5 arasında kaleme aldığı Geographika adlı kitabında Mısır ın güneyindeki toprakları bu nedenle Nubia olarak tarif eder (Lobnan Jr., 2004: ; Remler, 2010: 135). Terimin hangi kökten türetildiği aslında tartışmalı bir konudur. Bir görüşe göre, sözcüğün kökü (eski Mısırca) nebu, yani altındır; bu açıklama Nübye nin Eski Mısır ın altın ihtiyacını karşılayan bölge olduğu bilgisiyle desteklenir (Ziegler, 2001: 327). Mısır yazılı kayıtlarında, Bronz Çağı nın (MÖ ) en başından beri, Ta-Seti (Ta-Nehesi) ahalisine verilen ad Nehasyu dur. Belki Nübye ile aynı kökten gelen bu terim, Nil Nehri ile Kızıldeniz arasında yaşayan göçebe kavimleri tarif etmekte kullanılmıştır ve Nübyeli/Zenci anlamına gelmektedir. Bazı yazarlar ise, terimin bugünkü kuzey-güney Sudan (ülke Temmuz 2011 de iki ayrı devlete dönüşmüştür) sınırını oluşturan Nuba Dağları (Cebel el-nuba) ile bağlantılı olduğunu düşünür. Buna göre Nübye nin kökeni eski çağlarda değil Orta Çağ da aranmalıdır; zira Nuba da yaşayan dağlı halkların çeşitli akınlar sonucunda esir edilip köleleştirilmesinden dolayı köle anlamını da veren Nuba sözcüğü, son binyıl içinde Nübye ile özdeşleşmiştir. Kesin olan, Mısırlıların güneylerindeki topraklardan söz ederken Nübye terimini asla kullanmadıklarıdır. Oysa Yukarı Nübye yi tarif eden Kush sözcüğü zamanla Wawat ı (Aşağı Nübye yi) içerecek biçimde genişlemiş ve MÖ. 1. binyılda Nübye nin tamamını tanımlar hale gelmiştir. Bu devirdeki Mısır, Asur, Pers ve Yahudi kayıtlarının hepsinde Nübye nin bütününü tarif ederken başvurulan terim Kush tur (Buzon, 2011: 21). Mısırca Kush, Greklerle Romalıların Etiyopya adlandırmasına denk düşer; Orta Çağ Arapları ise aynı bölgeye Nübye demişlerdir (Adams, 1995: 775). Wawat taki ilk kazıları yöneten ve 1907 de bölgenin en eski maddi kültür varlıklarını keşfeden Amerikalı Reisner ( ), Aşağı Nübye nin ilk çiftçilerini A-Grup Halkı olarak tanımlamıştır. Bunlar, arasında Aşağı Nübye de tarım kültürünü derinleştirerek kimi yazarların şeflik olarak tarif ettiği ön-devleti/ön-uygarlığı yaratan insanlardır. 1. Çağlayan ın güneyinde Mısır dan farklı bir kültür evreninin varlığını saptayan Reisner, pek çok höyükten topladığı arkeolojik bulguları, özellikle de Mısır çanak-çömleğinden hemen ayırt edilen keramik kalıntılarını, (aralarındaki ortak noktaları dikkate alarak) kümelere bölmüş; kümelerin her birine A ile başlayıp X ile sona eren isimler vermiştir. Ancak bazı kümelendirmelerin gereksiz olduğu zamanla anlaşılır. Örneğin B-Grup olarak adlandırılan kümenin anlamlı bir kültürel bütünlük oluşturmadığı, ayrıca A ile B grup maddi kültürlerini içeren mezarların aynı dönemlere ait

8 İzzet Çıvgın 22 oldukları çok geçmeden ortaya konmuş; bu yüzden de, 1960 lardan sonra B-Grup kültüründen bir daha söz edilmemiştir (Gatto, 2006: 61-62). Reisner in yaşadığı dönemlerde, Batılı arkeologlar/tarihçiler, uygarlığın (anıtsal yapıların ve özenli işçilik gerektirdiğinden örgütlenme düzeyi yüksek toplum lara izafe edilen estetik objelerin) mutlaka bir merkezde doğup olgunlaştığını ve oradan da az-gelişmiş çevre/periferi bölgelerine ithal edildiğini düşünme eğilimindeydiler. Bu yaklaşım, kökü Aydınlanma Çağı na (MS. 18. yüzyıla) giden çağdaş uygarlığın Batılılarca yaratıldığı ve coğrafi keşiflerden sonraki kolonyalist yayılma ile az-gelişmiş ülkelere götürüldüğü savıyla uyumludur. Bu mantığın çıkış noktası Batılıların kültürel (hatta ırki) üstünlüğüdür ve eski uygarlıkların gelişme seyrini ortaya sermek için de aynı mantıktan yararlanılmıştır. Buna göre, ilk uygarlıkların arka-bahçesi kabul edilen topraklarda az-gelişmişlikten çıkmanın birinci koşulu komşuya öykünmek, onun kurumsal/siyasal/mali örgütlenmesini kendine uyarlamaktır. Nübye kazılarını yürüten Reisner de çağının adamı olduğundan, büyük kerpiç binaları, maddi kültürü ve tümülüs mezarlarıyla 4. binyılın diğer önemli merkezleriyle kıyaslanabilecek çaptaki Nübye yerleşimlerinin siyah ırka mensup yerliler eliyle kurulmuş olabileceğine ihtimal vermez. Reisner e göre, kazılarda gün yüzüne çıkarılan özenli yapılar onun beyaz saydığı Mısırlıların ticari amaçlarla inşa ettikleri üsler/karakollar ya da kaleler olmalıdır; O, söz konusu yerleşimlerde Mısır devletinin gönderdiği vali-yöneticilerin ikamet ettiğine inandığı için, statü göstergesi hediyelerle dolu Nübye mezarlarında Mısırlı seçkinlerin yattığını öne sürmüştür. 20. yüzyıl başında Nübye yerleşimlerine ilgi duyan diğer araştırmacılar da, onun izinden giderek, karmaşık topluma işaret eden A-Grup maddi kültürü nün tarih sahnesinden çekilişini güneyden (Yukarı Nübye den) gelen siyahî toplulukların neden olduğu yozlaşmaya bağlayabilmişlerdir (Buzon, 2011: 22). Eski Mısır Nil in yalnızca 1/3 ünü kaplar. Ne var ki, nehrin geri kalan 2/3 lük kısmındaki kültürel-toplumsal yapının görkemli Mısır uygarlığının etkisi altında şekillendiği inancı pek yaygındır ların sonunda bazı Yukarı Nil höyüklerinde kazı çalışmaları yürüten Britanyalı O. G. S. Crawford ( ), çabasının çevrede şaşkınlık yarattığını belirtir: Yukarı Nil in uygarlık merkezi olmadığından hareket eden kişiler, bölgedeki kazılardan anlamlı bir sonuç çıkmayacağını düşünmektedirler. Nil i Mısır a indirgeyen bu yaklaşıma göre, (Mısır dan coğrafi uzaklıklarına bakılmaksızın) Nil kıyılarındaki höyüklerde yapılan bütün kazıların nihai amacı Mısır kültürünün uzak bölgelere yayılımını ortaya koymak olmalıdır (Wengrow, 2003: 122). 1. Çağlayan (Asvan) civarında çıkarılan ve MÖ 5-4. binyıl gibi erken çağlara tarihlenen maddi kültür kalıntılarından hareketle Yukarı Mısır ve Aşağı Nübye kültürlerini net çizgilerle ayırmak mümkün değildir. İki bölge arasında çok eskiye dayalı kültürel geçişliliklerin olması doğaldır. Arkeolojik objelerin komşu kültürlerin etkisine maruz kalmaksızın tamamen otantik biçimde üretildiklerini varsaymak, tarihöncesinden beri süregelen kültürel aktarımları gözden kaçırmak ve özcü bir yaklaşımla katışıksız kültür kategorisinin varlığını kabul etmek olurdu. Oysa günümüzdeki gibi, tarihöncesinde ve erken çağlarda da insan toplulukları hem teknik hem zihinsel açıdan temas halindeydiler. Sınır boylarındaki ahali birden çok kültürün taşıyıcısı olabiliyor, iki bölgeden izler taşımakla birlikte kendine ait yerli bir kültür yaratabiliyordu. 1. Mısır ile Nübye de Eşitlikçi Köy Toplumundan Karmaşık Topluma Geçiş Mısır, avcı-toplayıcı yaşam biçiminin hâkim olduğu ve tarım kültürünün bilinmediği Paleolitiğin son demlerinde ( ) çekirdek ailelere ev sahipliği yapıyordu. Ülkenin

9 23 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme tarım ve yerleşik kültürle tanıştığı Neolitik dönemde ( ) ise, aileden büyük toplumsal birimler belirmeye başladı. Çiftçiliğin Mısır a Doğu Akdeniz kıyılarından girdiği hususunda fikir birliği vardır, zira ülkede yetiştirilen bitki ve hayvan türlerinin çoğunun (triticum dicoccum buğdayı, arpa, koyun, keçi) ilk evcilleştirildiği coğrafya Nil boyları değil Güneybatı Asya dır: Yiyecek üretimi Mısır da MÖ. 6. binyılda Güneybatı Asya dan gelen tarım bitkileriyle başladı. Ancak bundan sonra Mısırlılar firavunincirini ve ayakotu denen bir sebzeyi evcilleştirdiler. ( ) Yiyecek üretiminin başka yerlerden gelen tarım bitkilerinin önderliğinde başladığı bölgelerde, acaba o yörenin yaban bitki ve hayvanlarıyla geçinen insanları [avcıtoplayıcılar] bu bitkileri komşularından kendileri mi alıp çiftçilik yapmaya başladılar? Yoksa kendi yörelerine dışarıdan gelen çiftçiler mi ürün paketini yanlarında getirdi[ler]? (...) Mısır da birincisi oldu gibi görünüyor: Yerel avcı yiyecek toplayıcılar önce kendilerinin yaban bitki ve hayvanlardan oluşan beslenme tarzlarına Güneybatı Asya dan gelen evcilleri, çiftçilik ve hayvancılık yöntemlerini eklediler, daha sonra yavaş yavaş yaban besinleri bıraktılar. Yani Mısır da yiyecek üretimini başlatan şey yabancı tarım ürünleriyle çiftlik hayvanları oldu, yabancı insanlar değil. ( ) Mısır ın Nil Vadisi, Bereketli Hilal in Dicle ve Fırat vadilerine doğal çevre olarak çok benzer. Bu yüzden de o iki vadide başarılı olan paket [buğday, arpa, bezelye, mercimek, nohut, keten; koyun, keçi, domuz, sığır] Nil Vadisi nde de başarılı oldu ve o görkemli Mısır uygarlığının doğmasına yol açtı (Diamond, 2002: , 237) Aynı Nehir Üzerinde İki Neolitik Süreç: Mısır da Tarım, Nübye de Otlatıcılık Temelli Yiyecek Üretimi nin Yaygınlaşması (MÖ ) Mısır ile Yukarı Nübye nin yiyecek üretimine geçiş tarihleri arasında çok büyük zaman dilimi bulunmamaktadır. Ancak neolitiğe geçildikten sonra Mısır da tarım kültürü olağanüstü bir sıçrama gerçekleştirirken, coğrafi koşullardan ve hayvan-bitki evcilleştirme süreçlerindeki farklılıktan dolayı Nübye neolitiği otlatıcılık üzerinde yükselmiştir. Diamond dan aktardığımız pasajın da gösterdiği gibi Mısır neolitiği varlığını büyük ölçüde Güneybatı Asya dan ithal evcil türlere borçlu iken, Nübye de otlatıcılık çiftçilikten çok daha önce keşfedilmiştir. Yaşamlarını nehir kıyıları ile (Nil den doğuya doğru uzanan ve iklim değişiklikleri nedeniyle tarihi çağlarda kurumuş olan su yatakları ve göletler sayesinde) yakın çöllerde sürdüren Nübyeli avcılar, aynı coğrafyayı paylaştıkları yerli sığırları evcilleştirerek otlatıcılığa bizzat kendi çabalarıyla geçmiş olabilirler. Güneybatı Asya ile Orta-Amerika da yiyecek üretimi ne geçişin itici gücünü bitki evcilleştirme deneyleri oluşturur. Afrika kıtası ise, neolitikleşmesini aslen sığır evcilleştirmeye borçludur. Sınırlı sayıdaki kemik kalıntılarına bakılırsa, Nübye de sığır evcilleştirmenin tarihi MÖ e kadar götürülebilir. Kanıt azlığından dolayı bu tarih çok iddialı görünse bile Yukarı Nübye nin ilk neolitik merkezlerinden Kerma (3. Çağlayan) bölgesinde evcil olduğu sanılan ve 7000 e tarihlenen kemik örnekleri bulunmuştur. Bu keşfin ortaya koyduğu sonuç, Mısır a Doğu Akdeniz üzerinden MÖ 6000 civarında getirilen evcil bitki-hayvan türlerinden çok önce Nübye civarında yerli sığırların evcilleştirilmiş olduğudur (Gatto, 2011: 22). MÖ. 7. binyılda Nil Vadisi ve ona yakın çöl bölgeleri, ılıman bir iklime ve zengin bitki örtüsüne sahipti. Avcılıktan hayvancılığa geçiş evresindeki Nübyeliler, bitki çeşitliliği sayesinde sığır sürülerine otlak bulmakta zorlanmamışa benziyorlar. Ancak 6. binyıldaki iklim değişikliği çölün bitki örtüsünde belirgin bir yoksullaşma yaratmış ve yaşamlarını toplayıcılıkla sürdüren grupları nehir kıyısına sığınmaya zorlamış olmalıdır. Toplayıcılık açısından sıkıntı yaratan bu durum, otlatıcı yaşam tarzının gelişimine engel değildir. Zira sığır, Nübye çöllerindeki yeni çevresel koşullara uyum sağlayabilecek bir hayvandır (Gatto, 2011: 23-24).

10 İzzet Çıvgın 24 Bugün çöl olarak bildiğimiz Sahra, Nübye de yiyecek üretiminin başladığı devirlerde hala nemli ve ılıman bir iklime sahipti. Sahra yı yaşanması zor bir coğrafyaya çeviren kuraklaşma, oradaki geçim ve yerleşme pratikleri üzerinde köklü değişimlere neden olmuştur. 2. Çağlayan civarındaki Abka yerleşiminde yapılan kazılar, buralarda MÖ arasında yaşayan mezolitik toplumun geçimini büyük ölçüde balık avlayarak ve kabuklu yumuşakça toplayarak sağladığını ortaya koymaktadır. Abka ahalisi yabani hayvan avlayıp bitki toplayıcılığı yapmışsa da, aslen su ürünlerine dayalı bir beslenme rejimine sahiptir. 6. binyılda Abka nüfusunda çok belirgin bir artış gözlenir, doyurulması gereken boğazlar çoğalınca avcı-toplayıcı pratikler de yaygınlaşmıştır. Arkeolojik kalıntılardan anlaşıldığı kadarıyla, gözde av hayvanı devekuşudur. Tüketilen diğer hayvanlar, kedibalığı, Nil levreği, kaz, yabani tavşan, ceylan, sığır ve yabani eşektir. Abkalılar 6. binyılda sığır evcilleştirmeyi başarıp kısmen otlatıcı yaşam tarzına geçmiş olabilirler, ancak arkeolojik bulguların sınırlılığından dolayı bu hususta kati yargıya varmak güçtür (Sadig, 2010: 117, , ). 6. Çağlayan (Hartum) sakinleri ise, Hartum Mezolitiği olarak bilinen dönemlerde ( ), avcı-toplayıcı yaşam tarzını sürdürürken çanak-çömlek üretmeye de başlarlar. Bugünkü Hartum kentinin 40 km kuzeyinde, (MÖ e tarihlenen) Saggai yerleşiminde, özenli işçilik gerektiren çanak-çömlekler ile taş/kemik objeler keşfedilmiştir. Bölgede hayvan evcilleştirme çalışmalarının 7. binyılda başladığına dair izlere rastlanırsa da, evcil türlere ait kalıntı sayısının arttığı devir 6. binyıldır. Yine de Geç Mezolitik Erken Neolitik te ( ) temel geçim kaynağı hala avcılık ve balıkçılıktır (Török, 2009: 25-26, 28). 5. binyıl boyunca, 3. ve 4. çağlayanlar arasında bulunan Dongola bölgesinde otlatıcı kültürün yaygınlaşmaya başladığı açıkça görülür. Nehir kıyısındaki yerleşim sayısında patlama olmuştur; bunlar büyük olasılıkla kuru mevsimlerde hayvanlarına otlak bulmak amacıyla Nil in alüvyonlu ovalarına akan yarı-göçebelerin kurduğu (yarı-zamanlı ikamet edilen) yerleşimlerdir. Aynı devirlerde 3. Çağlayan (Kerma) bölgesinde de otlatıcılığın çok önemli bir geçim kaynağı haline geldiği gözlenir. Ancak hipopotam dişleri, ceylan kemikleri ve çift kabuklu yumuşakça kalıntılarından anlaşıldığı üzere, avcı-toplayıcı pratikler de terk edilmemiştir (Sadig, 2010: 137). Mısır ile Nübye nin avcılık-toplayıcılık-balıkçılıktan yiyecek üretimine geçiş dinamikleri arasında büyük benzerlikler vardır. İkisinde de insanın doğayla kurduğu yeni dengenin (doğanın verdiklerini tüketen insandan onları kendi ihtiyaçları doğrultusunda dönüştürüp üretici konuma geçen insana) pekişmesi zaman almıştır. İki bölge de, bitki-hayvan evcilleştirmeye dayalı yeni geçim anlayışını yavaş ve seçici biçimde benimsemiştir. Ancak 5. binyıl başında hemen bütün Nil Havzası nda ortak olan yaşam biçimleri, yiyecek üretiminin farklı iklimlere ve coğrafi koşullara uyum sağlayıp çeşitlenmesi sonucunda farklılaşır. Binyıl sonlarında, 2. Çağlayan ın kuzeyi ile güneyine, Hartum (6. Çağlayan) bölgesine, Doğu Sahra ya ve nihayet Nil in batısı ile doğusundaki çöllere hâkim olan geçim stratejileri arasında bariz farklar gözlenir. Bu durum, her bölgenin ihtiyaç duyduğu ama kendi başına üretemediği dayanıklı ve dayanıksız mallar için komşusuna müracaat etmesini zorunlu kılmaktadır. Orta Nil Havzası nın 5. binyıl sonu ile 4. binyıl başında dinamik bir takas merkezine dönüşmesinin nedeni işte bu ihtiyaçlar ve dışa bağımlılık halidir. Tam bu noktada, takas ağlarını kuranların öncelikle (içeride üretilmeyen gıda ürünlerini değil) çiftçi-otlatıcı geçim biçiminin yol açtığı toplumsal tabakalaşma sisteminin inşasına yarayan prestijli/egzotik malları talep eden erken seçkinler olduğu belirtilmelidir. Zira 3. Çağlayan ın (dolayısıyla Kerma nın) biraz güneyindeki Kadruka yerleşiminin mezarlarında bulunan bir kadın figürini kumtaşından imal edilmiştir ve en yakın kumtaşı ocağı höyükten 150 km. uzaktadır. 6. Çağlayan bölgesindeki Saggai yerleşiminde de Kızıldeniz e ait (5. binyıla

11 25 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme tarihlenen) yumuşakça kabukları çıkarılmıştır. 2. Çağlayan ahalisi ise, alet yapmak için aynı dönemlerde yüzlerce kilometre öteden (Mısır dan) çakmaktaşları getirtmiştir. Bu tür takas etkinlikleri, evcil bitki-hayvan türlerinin Aşağı ve Orta Nil boyunca yayılmasının birincil nedeni olmalıdır. Çanak-çömlek stillerinin ve süsleme anlayışının yayılması da herhalde yine takasın neden olduğu kültürel karşılaşma ların eseridir (Török, 2009: 32-33). Yukarıda sergilenen tablodan da görülebileceği gibi, Nübye de avcı-toplayıcılıktan çiftçiotlatıcılığa geçiş düz bir çizgi izlememiştir. Çanak-çömlek yapmayı bilen, avcı-toplayıcılık ile balıkçılığı bırakmayan ve bunlara sığır besiciliğini ekleyen Mezolitik (geçiş dönemi) Nübye toplumu, tarım destekli hakiki neolitik evreye girdiğinde bile yiyecek üretimi dışında kalan ekonomik etkinliklerden vazgeçememiş, doğanın sunduklarını tüketme anlayışını sürdürmüştür. Yaşanan coğrafya üretim biçimini belirleyen ana faktördür. Nil kıyı ahalisi, geçimini neolitikten önce balık avlayarak temin ederken, yiyecek üretmeyi öğrenince verimli tarım arazilerine yönelmiştir. Çölde avcılıkla geçinen topluluklar ise, sığır evcilleştirmeyi öğrendikten sonra avcılık ile otlatıcılığı birlikte yürütmeye başlamışlardır. Nübye toplumunun dönüşümünde belirleyici olan gelişme, 6. binyıl sonunda gelen iklim değişikliğidir. Orta Holosen e (MÖ ) denk düşen dönemlerde, aşırı sıcağın neden olduğu kuraklık yüzünden çöl bölgelerinde uzun süreli ikamet olanağı ortadan kalkmıştır. Bu durum, Nübye de otlatıcılık kaynaklı göçebeliğin kökleşmesine yol açmıştır. Aynı devirlerde, Yakın Doğu da evcilleştirilen keçi ve koyun gibi türlerin Mısır üzerinden Orta Nil Havzası na ulaşmasından dolayı, Nübye deki pastoral yaşam biçimi (göçebe çobanlık) çeşitlilik kazanır. Orta Holosen deki kurak iklim nedeniyle çöl bölgelerinde yaşamak zorlaşırken, Nil Vadisi nde tarım kültürü olgunlaşır ve nüfus hızla artar. Mısır da MÖ yıllarından başlayarak neolitik köy toplumunun temellerini atan Bereketli Hilal den ithal bitki türleri nin Nübye coğrafyasına ulaşması 1000 yıla yakın zaman almıştır. Nübye toprağında keşfedilen evcil tohum örneklerinin en eskisi MÖ. 5. binyıl sonuna aittir. 6. Çağlayan civarında hayat bulan Hartum Neolitiği ( ) sırasında tedrici biçimde çiftçi-otlatıcılığa geçilen Nübye de, tarım kültürü ancak Geç Neolitik te ( ), 1-2. çağlayanlar bölgesinde olgunlaşır. Yukarı Nübye de, Kerma (3. Çağlayan) uygarlığının yükselişe geçtiği devirlere (2. binyıla) kadar yiyecek üretimi tarımdan ziyade otlatıcılıktan güç alır. Çobanlıkla çiftçiliğin kesin çizgilerle birbirinden ayrılan ekonomik etkinliklere dönüşmesi Kerma devletinin altın çağını yaşadığı dönemlerde (2. binyıl ortalarında) mümkün olmuştur. Ne ki, çobanlığın Nübye toplumsal kimliğinin ve dini inancının oluşumunda üstlendiği merkezi rol bundan sonra da aşınmayacaktır (Gatto, 2011: 24; Török, 2009: 25-26). Hartum Neolitiği, Yukarı Nübye de avcılık-balıkçılığa eklenen otlatıcılık sayesinde hayat bulur. 3. ve 6. çağlayanlar arasında yaşayan ahalinin geçim pratiklerini temelden sarsan bu gelişme, önceki (mezolitik) döneme nazaran çok daha hareketli bir toplumun ortaya çıkmasına neden olmuştur. Aslen avcılık ile otlatıcılığa dayalı bir ekonomide otlaklar hızla tüketildiği için hayvanlara başka bölgelerde yeni otlaklar arayıp bulmak bir zorunluluktur. Bu ise, avcılık ve balıkçılığa göre daha hareketli bir yaşamı gerektirir (Roy, 2011: 34). İlk başta düşünülenin aksine, avcılık ile yerleşiklik birbiriyle mutlak surette çelişen olgular değildir. Aksine, geçimini balık, timsah ve su aygırı avlayarak sürdüren toplulukların Nehir kıyısındaki göllerin yakınında ikamet etmesi (yerleşik olması) gerekmektedir. (Roy, 2011: 38). Nil Havzası nın iklimi, kabaca arasını kapsayan Mezolitik çağda nemliydi. Bu devirlerde Nil in debisi yüksek olduğundan taşkın ovaları geniş alanları kapsamaktaydı. Bugün çöl olan bölgeler, o vakit savan bitki örtüsüne sahiptiler. Kuraklaşma, savanı çöle çevirdiği gibi,

12 İzzet Çıvgın 26 orada yaşayan insanların da nehir kıyılarına akmasına neden oldu. Bu iki gelişmenin örtüşmesi ise, kıyı yerleşimlerinin büyümesiyle ve kasaba boyutuna ulaşmasıyla sonuçlandı Yerleşim Boyutlarının Büyümesi, Erken Seçkinlerin Statü Kazanma Arzuları, Takas İhtiyacı ve Mısır-Nübye Sınırında Kültürel Geçişlilik Aşağı Nübye nin 4. binyıl boyunca kentleşme eğilimi taşıyan merkezleri Mısır daki geniş yerleşimlerin gölgesinde kalıp yavaş yavaş silinirken, Afrika kıtasının Mısır sınırları dışındaki en eski kenti olan Kerma, ancak 2. binyılda doğdu. Bu kent varlığını 4. binyılda gelen iklim değişikliğine (kuraklaşmaya), otlatıcılıkla çiftçilik arasında kurulan senteze, erken devletleşen Mısır ın talep ettiği abanoz/fildişi gibi malların geçiş noktası üzerinde bulunmasına ve ticari ağlar sayesinde biriken servetin yarattığı tabakalaşmaya borçluydu (Lüscher, 2006: 13-14). Sahra nın çölleşmesi, eski yolların hükmünün kalmadığı anlamına gelmez. Belki çölden geçmek zorlaşmıştır ve uzman rehberler olmadan böyle bir işe girişmek risklidir, ama nehir yollarının güvensiz ve seyahate elverişsiz olduğu durumlarda vahalar kullanılabilir. Batı Çölü, otlatıcılığı ve ticareti kolaylaştıran vahalara sahiptir; Doğu Çölü nün avantajı ise, çok talep edilen değerli taşların ve metallerin buradaki ocaklardan çıkarılıyor oluşudur (Roy, 2011: 41, 43). Asvan çevresinde keşfedilen ve 4. binyıl ortalarına tarihlenen arkeolojik objelerin çoğu, Yukarı Mısır da (neolitikten uygarlığa geçiş sürecini temsil eden ve 4. binyılın son üç çeyreğini kapsayan) Naqada kültürüyle bağlantılıdır. El-Adaima, Naqada, el-mamariya ve Hierakonpolis gibi Yukarı Mısır höyüklerinde, oranı asla % 20 yi aşmasa bile, A-Grup maddi kültür unsurları keşfedilmiştir. Aşağı Nübye nin batısındaki çöllerde/vahalarda ise, A-Grup çanak-çömleklerine rastlanır. Bunlar, Nil kıyılarından vahalara takas mekanizması ile ve çoban-otlatıcılar tarafından sokulmuş olmalıdır. İtalyan arkeolog-antropolog Gatto ya göre, 2. Çağlayan bölgesini Asvan a (1. Çağlayan a), onu da Yukarı Mısır a bağlayan takas ağları içinde Batı çöllerindeki Dunqul, Kurkur, Kharga ve Dakhla vahaları çok önemli işlevler yüklenmiştir. Öyleyse, Nübye ile Mısır arasındaki takas, nehir boyları, Batı Çölü ndeki vahalar ve Doğu Çölü nün altın ocaklarıyla bağlantıyı sağlayan Allaqi Vâdisi gibi (zamanla kuruyan) su yatakları sayesinde sürdürülmüştür. A-Grup kültürünün izlerine daha güneyde (Yukarı Nübye: çağlayanlar arasındaki Dongola bölgesinde) de rastlanır. Bu durum, Aşağı ve (Kerma-Öncesi olarak bilinen) Yukarı Nübye kültürleri arasındaki bağlantının 4. binyılın ikinci yarısına kadar uzandığını ortaya koymaktadır (Gatto, 2006: 62, 64, 68). Yukarı Nübyeliler herhalde Mısır da talep edilen lüks malları güneydeki komşularından (Nil in doğduğu bölgelerden ve ona yakın çevreden) temin edip aracı konumdaki A-Grup seçkinlerine aktarıyor; A-Grup kültürünü yaratan Aşağı Nübyeliler ise, Mısır a egzotik/lüks mal gönderip karşılığında oradan kısa sürede tüketilmesi gereken gıda maddeleri ithal ediyorlardı. Zira A-Grup yerleşimleri nde keşfedilen arkeolojik bulguların başında, sıvı ve tahıl gibi gıda maddelerini saklamaya/taşımaya yarayan geniş hacimli Mısır çömlekleri gelir. Mısır da çok talep edilen metalleri ve yarı-değerli taşları doğu çöllerindeki ocaklardan çıkarıp Aşağı Nil e aktaranların da Nübyeliler olması muhtemeldir (Bianchi, 2004: 36). Mısır-Nübye etkileşimi (Mısır da devletin keşfedildiği 4. binyılın son çeyreğine kadar) tek-yönlü değil karşılıklıdır. A-Grup objeleri Naqada evrenine girerken, Naqada maddi kültürü Aşağı Nübye de ikamet eden A-Grup halkı nın gündelik yaşamına karışır. Aynı coğrafyada, oranı yüksek olmamakla birlikte, Naqada dan bağımsız maddi kültür unsurlarına da rastlanır. Asvan çömlekleri ve taş aletleri, Mısır maddi kültüründen farklı karakteristikler sergiledikleri için yerli Nübye kültürünün ilk örnekleri sayılırlar. Bu durumda Aşağı Nübye kültürünün baştan

13 27 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme beri Mısır etkisine açık olduğunu kabul etmek gerekir. Belki Mısırlı toplulukların 1. Çağlayan ı aşıp buraya yerleşmeleri (kolonileşme) belki Aşağı Nübye sakinlerinin Yukarı Mısır kültürüne özenip onu kendi yaşam tarzlarına uyarlamaları (kültürleşme) sonucunda, Asvan çevresinde tamamen taklit olmasa da Mısır-bağlantılı yeni bir kültür doğmuştur (Gatto, 2009: 132). 5. binyılda Mısır-Nübye sınırında hayat bulan karma kültür, 4. binyılın ikinci yarısına damga vuran A-Grup kültürü nden ziyade Naqada geleneğine yakındır. Bir kısım arkeolog, bu yüzden bazı Mısırlı toplulukların 1. Çağlayan civarına göç ederek orayı kolonileştirdiklerini öne sürebilmiştir. Yukarı Mısır dan Asvan a doğru bölgenin kültürel yapısında değişim yaratacak boyutta bir nüfus akışı olduğunu kanıtlamak zordur. Ortada bir nüfus hareketi varsa bile, onun yol açtığı kültürel temas ın biri çok diğeri daha az gelişmiş iki toplum arasında gerçekleştiği yönündeki klasik paradigmadan uzak durulmalıdır. Göçün kolonileşme terimiyle tarif edilmesi için nüfusun mutlaka kültürel manada yenilikçi bir coğrafyadan pasif alıcı konumdaki yerli topraklarına akması gerekmez (Gatto, 2009: 126). Bu tür yaklaşımlar, yeni yurt arayışı içinde ya da takas ağları üzerinde denetim kurmak niyetiyle anayurdunu terk eden topluluğun kültürünün aktif, dolayısıyla baskın, onun temas ettiği yerli kültürün de pasif, dolayısıyla değişime hazır, yatkın ve yazgılı olduğu kabulüne dayanır. Bu ön-kabulün nedeni kuşkusuz kolonileşme teriminin Avrupalıların Büyük Coğrafi Keşiflerden sonra Amerika ve Afrika kıtalarının bütünü ile Güneydoğu Asya da kurdukları koloni lerden bağımsız düşünülememesidir. Kolonileşme yüzyıllardaki modern kolonileşmeye indirgendiğinde, koloniler aracılığıyla temas kuran kültürlerden birinin diğerini hemen bütün unsurlarıyla tasfiye etmesi doğal görülür. Oysa bu tarz indirgemeler, sınırlardaki katışıklı kültürel yapıyı açıklamayı olanaksız kılar. Kültürlere sınır çizmek zordur. Bugün eski toplumların kültürlerini ve (iç dinamikleri ya da komşularıyla kurdukları çok boyutlu ilişkiler nedeniyle) yaşadıkları kültürel değişmeyi açıklamak için yazılı kayıtlara başvuruyor, bunların yokluğunda arkeolojik bulguların toplamı olan maddi kültürün kapsamını ve tarihsel değişimini ölçmeye çalışıyoruz. Eldeki objelerden yola çıkarak tanımladığımız kültür tabii bir ölçüde kurgusaldır. Naqada kültürü ve A-Grup kültürü gibi kavramlaştırmalar, Yukarı Mısır ın Naqada höyüğü civarında ve onun birkaç yüz km. güneyinde 1-2. çağlayanlar arasında (Aşağı Nübye) ikamet eden insanların kültürlerine dair yaptığımız bir tür soyutlamadan doğmuşlardır. Maddi kültür elle tutulur olsa da, onu çerçeve içine alarak basitleştirmek ister istemez soyutlama gerektirir. İki coğrafya iki farklı kültür evreni olarak tarif edildiğinde, arada kalan ve ana kültürler temel alınarak karma ya da melez terimleriyle tanıtılan kültürleri kendi bütünlükleri içinde kavramak zorlaşır. Bütün bu söylenenlere karşın, eski toplumların toplumsal örgütlenmelerini ve dünyayı anlamlandırma biçimlerini (ideolojilerini) kavramanın yolu arkalarında bıraktıkları eserlerden geçmektedir. 1. Çağlayan ın kuzeyi ile güneyi arasındaki etkileşimin boyutunu ve dönüşümünü ortaya sermek istiyorsak, tartışmalı arkeolojik kültür kavramına başvurmaktan kaçınamayız. İki kültür evreni karşılaştığında ve bu süreçle bağlantılı olarak toplumsal değişme dinamikleri harekete geçtiğinde, etkileşimin sonuçlarına ilk maruz kalanlar sınır boylarıdır. Sınır halkı, göçe açıktır; gelenlerin kültürüyle yakın temas kurduğu ya da komşudan öğrendiği (ihtiyaçlarına uygun) teknikleri ve toplumsal örgütlenme biçimlerini benimsemekten kendini alamadığı için, çoğu kez dışarıdan gelen yeniliklerin ilk uygulayıcısı ve taşıyıcısı dır (Gatto, 2009: 127). Tarihsel dönemlere girilirken, eşitlikçi köy toplumları, yiyecek üretiminin neden olduğu nüfus artışından dolayı tabakalı toplumlara dönüşürler. Yiyecek depolama evresine geçildiğinde

14 İzzet Çıvgın 28 ise, ayrıcalıklı bir grup tarımsal ürün fazlasını depolama ve ihtiyaç halinde yeniden dağıtma sorumluğunu üstlenir. Hiyerarşi düzeyi yüksek yeni bir toplumsal örgütlenme biçimi yaratmaya koyulanlar işte bu seçkinlerdir. Bu gelişmelerin doğal sonucu, bölgelerarası takasın/etkileşimin (neolitik çağla karşılaştırılamayacak ölçüde) artmasıdır. Dünyanın en eski iki uygarlık merkezi Mezopotamya ve Mısır ile bunların yakın komşuları açısından dönüm noktası 4. binyılın ikinci yarısıdır. Bu dönemde, Güney Mezopotamya (Uruk) kültürünün kuzeye, Yukarı Mısır (Naqada) kültürünün Aşağı Mısır a (yine kuzeye) yayıldığı ve her iki örnekte nehir boylarının (ilkinde Aşağı ve Orta Dicle-Fırat; ikincisinde Aşağı Nil) kültürel bir bütünleşme yaşadığı biliniyor. Mezopotamya da buradan siyasal birliğe geçiş zaman alırken, İki Mısır ın siyaseten birleşmesi çok hızlı olmuştur. Bu birleşme, Aşağı Nübye nin bağımsız bir kültür evreni olarak kalmasını olanaksız kılacaktır. Sadede gelirsek, 4. binyıl ve sonrasında iki coğrafya arasındaki etkileşimin uygarlık merkezi Mısır lehine geliştiğini söylemekte beis yoktur; ama önceki dönemlerde (5. binyılın ikinci yarısında) Mısır ve Nübye deki kültürel oluşumlar birbirleriyle etkileşim halinde olsalar bile, a) etkileşimin boyutu sınırlıdır, b) baskın ve çekinik olarak tanımlanabilecek iki kültür evreninin varlığından söz edilemediği için kültürel aktarımların yönünü saptamak zordur. Yukarı Nübyeliler, 3. binyıl ortalarına değin ilkel demokrasiler olarak tanımlanabilecek özerk ve birbirinden kopuk köylerde yaşamışlardır. İktidarını aynı soydan kişilere aktarabilen güçlü bir seçkinler sınıfı ancak MÖ lerde Kerma yerleşimi çevresinde belirmiştir lü yıllarda Kerma kent görünümü kazanmış, Yukarı Nübye deki en önemli siyasal merkez haline gelmiştir. Atölyeleri, dükkân benzeri yapıları, ambarları, seçkinlerin ikametine ayrılmış semtleri ve kerpiç tuğlalı tapınakları ile civar yerleşimlerden hemen ayırt edilen Kerma, Mısır la kurulan ticari ilişkilerin de etkisiyle büyümüştür. Kerma, kuzeyli komşusunun seçkinlerinin yüksek kültür üne kuşkusuz hayran kalmış, ama maddi kültürde ve mimaride komşusunun eserlerini taklit etmek yerine kendi sanatsal anlayışını geliştirmeyi başararak (Adams, 1995: 178) Mısırlı olmayan bir kültür yaratabilmiştir. Mısır da köylülükten devletliliğe/uygarlığa geçişi mümkün kılan dinamikler ve üretim biçimi Nübye dekinden farklıdır. Aslen çoban-otlatıcılıktan beslenen bir yiyecek üretimi sistemi devlet e giden yolu açabilir; ancak orada devletin keşfi için, tarımsal üretime dayalı yerleşik toplumda (Mısır) olduğundan çok daha fazla beklemek gerekir. Mısır devletinin doğuşu ve hızla kurumsallaşması, Sayala ve Qustul gibi Aşağı Nübye merkezlerindeki devletleşmeyi olumsuz etkilemiş olmalıdır; A-Grup maddi kültürü nü ( ) üreten toplumun Mısır yörüngesine girip fırsatı kaçırmasıyla, bayrak nüfuz bölgesinin dışında kalan Yukarı Nübye ye, 3. Çağlayan (Kerma) kültürüne geçmiştir. Yukarı Nübye deki avcı-toplayıcı (eşitlikçi) kültür, otlatıcılığın yaygınlaşmasıyla aşınmıştır; 5. binyılın ilk yarısına ait bazı mezarlar statü farklılaşmasına işaret etmektedir. Mısır ile Nübye arasındaki fark, tarımsal üretimin keşif sürecindeki zamansal açıklık kadar, kurumsallaşma ve hiyerarşikleşme düzeyi yüksek karmaşık toplumlara geçiş hızı ndaki uçurumdan da kaynaklanır. 1. Çağlayan ın kuzeyi (Mısır) ile güneyi (Nübye), 4. binyıldan başlayarak, devletleşmeye zemin hazırlayan siyasal merkezileşme ve ticari faaliyetleri denetleme kapasitesi bakımından da ayrışmıştır Naqada I-II Dönemi ( ): Mısır ile Nübye de Toplumsal Hiyerarşinin Derinleşmesi, Ön-Devlet ler ve Bölgelerarası Siyasal/Kültürel Etkileşim (Mezopotamya daki kentleşme-devletleşme sürecinde büyük rol oynayan Uruk kültürü gibi) 4. binyılın tamamını kapsayan Naqada kültürünün ilk evresi ( ), Yukarı Mısır da karmaşık toplumların gelişini haber verir. İkinci evre ( ), uzun-mesafeli takas ağları,

15 29 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme (kasaba tipi) bölgesel merkezler ve nihayet ön-devletlerin doğum anıdır. Kültürün son evresinde ise ( ), kimi yazarların şeflik olarak tanımladığı ön-devletler tek bir siyasal otorite altında birleşir, İki Mısır bütünleşir ve Erken Hanedanlar Devri ( ) başlar. Mısır devletinin/uygarlığının doğuş öyküsünde en başından (4. binyılın ikinci yarısından) beri belirleyici olan unsur uzun-mesafeli takastır. Zira ekonominin bütünü gibi, onun bir parçası olan takas da kamu yönetimi içinde değerlendirilmiş ve devletin sıkı denetimi altında işlemiştir. Eski Mısır da yabancı/egzotik malların ülkeye girişinin en yaygın yolu, krallık tarafından belli metaları bulup getirmeye memur edilen devlet görevlilerinin örgütlediği/yönettiği uzun-mesafeli ticaret seferleridir (Smith, 2009: 41). Naqada 1C döneminden (3700 den) önce Mısır-Nübye ilişkilerinin boyutunu/gelişimini ortaya sermek neredeyse olanaksızdır. Yine de Yukarı Mısır ın en eski arkeolojik kültürleri olan Tasa ( ) ve Badari nin ( ) Nübye geleneğiyle bağlantılı karakteristikler sergiledikleri söylenebilir. Asvan bölgesinde ikamet eden toplulukların Tasa-Badari ile Aşağı Nübye kültürleri arasındaki etkileşimde aracı rolü oynamış olmaları muhtemeldir (Gatto, 2009: 127). Zira 1. Çağlayan ın kuzeyinde Kubbaniya Vadisi nde yapılan kazılar, sınırdaki kültürün karma yapısını ele vermektedir. Nil den doğu ve batı çöllerine uzanan, çoğunluğu günümüzde kurumuş olan vadi lerden (nehir yataklarından) biri Kubbaniya dır. Burası, Mısır ile Nübye kültürleri arasında gri bir hat oluşturur. Vadideki arkeolojik kalıntılar genel itibariyle Nübye kültürüyle bağlantılıdır; ama çömlekler, taş-bakır objeler ve muskalar Yukarı Mısır kültürünün özelliklerini taşımaktadır. Yine sınırda ve 1. Çağlayan ın kuzeyinde konumlanan, ama bu kez Nil in batısına değil doğusuna düşen Asvan Kom Ombo kazılarında da benzer sonuçlara ulaşılmıştır. Özellikle Şaab Negema adlı vadideki tümülüste keşfedilen çömlekler, erken Nübye ve Mısır kültürlerinin bu ara bölgede kaynaştığını ortaya koymaktadır. Konunun uzmanlarından Gatto ya bakılırsa, Mısır-Nübye kültürel sınırı Orta Krallık gibi geç bir dönemde ( ) bile Kubbaniya-Asvan hattından değil, daha kuzeydeki Hierakonpolis bölgesinden geçmektedir. Mısır devletleşmesinin merkezlerinden Hierakonpolis, tarihi boyunca Nübye maddi kültür öğelerini barındıran bir karşılaşma-temas noktası olarak işlev görmüştür (Roy, 2011: 203, 205). Asvan a yakın mesafedeki Ebu Sübeyra Vadisi nde keşfedilen kaya resimleri, Mısır- Nübye ilişkilerinin farklı bir boyutuna vurgu yapar: Naqada IIC devrinde ( ) çizilen resimlerde, Aşağı Nil Havzası nda bugüne kadar keşfedilen en eski şahin tasviri bulunmaktadır. Şahin 4. binyılın son çeyreğinden itibaren Mısır devlet ideolojisini simgeleyen Tanrı Horus la özdeşleştirildiği için, Mısır Krallığı nın henüz doğmadığı bu kadar erken bir devirde Nübye sınırında bu tasvirin bulunması, 1. Çağlayan bölgesindeki kültürel geçişliliğin boyutunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Belçikalı Huyge ye göre, Sübeyra kayalarındaki figürlerin pek çoğu (zürafalar, kayıklar, silahlarını yukarı kaldırmış insanlar, kıvrık boynuzlu dağ keçileri) güneşle bağlantılı simgeler olup ölümden sonra diriliş temasına vurgu yapmaktadır. Olgun Mısır kozmolojisine (evren tasarımına) özgü tasvirlerle Mısır kraliyet ideolojisinin en önemli unsuru şahin figürü birlikte düşünüldüğünde, Yukarı Mısır da doğacak olan devletin Nübye sınırındaki kültürle bağlantısı net biçimde görülebilir. Tasvirler, Nübye dini sembolizmiyle de ilintilidir. Yağmur mevsiminde suyla dolan gölet-vadinin, onu çevreleyen kayaların ve buraya su içmeye gelen yabani hayvanların (ceylan) resimleri, 1. Çağlayan nahiyesindeki Abu Adası na özgü (ikisi de Nübye kökenli) Satet ve Anuquet adlı tanrıçaları tasvir ederken kullanılan simgelerdir (Gatto, 2009: 128, 132).

16 İzzet Çıvgın 30 Mısır da merkeziyetçi Naqada kültürünün olgunlaştığı (ülkenin kültürel/ekonomik/siyasi açılardan bütünleşerek devletleşme sürecine girdiği) çağlarda, Aşağı Nübye de A-Grup ( ), Yukarı Nübye de ise Kerma-Öncesi ( ) olarak adlandırılan kültürler boy verir. 4. binyıl sonunda, bu üç kültürün siyasal kurumsallaşma düzeyi en yüksek olanı Mısır dakidir. Bu devirde Naqada kültürü üzerindeki Nübye etkisi en aza inerken, A-Grup yerleşimleri nin siyasal seçkinleri devletleşen Mısır ın kraliyet ideolojisini/simgelerini taklit etmeye başlarlar. Ancak bu öykünmeden devlet çıkmayacak; Sayala ve Qustul gibi Aşağı Nübye yerleşimleri, öndevlet / şeflik olmaktan öteye gidemeyeceklerdir. Yukarı Nübye deki durum daha da belirsizdir. Arkeolojik veri yetersizliğinden dolayı kesin yargılara ulaşılamasa da, 2. Çağlayan ın güneyinde kuzeydekine benzer şeflik rejimlerinin kurulduğunu öne süren yazarlar vardır. Zira orada da, 4. binyıl sonlarına ait basit köy sınıfına sokulamayacak denli geniş yerleşimler keşfedilmiştir; bunlar, haneler dışında, yiyecek ambarı ve ağıl gibi toplumsal karmaşıklık işareti sayılan unsurları içermektedir (Gatto, 2011: 25-26). Özetle, Mısır erken devletinin tam anlamıyla zuhur ettiği dönemlerde (MÖ ) Aşağı Nübye ön-devlet evresinde kalmıştır. Toplumsal tabakalaşma yolunda ilerlediğinden kuşku duyulmayan Yukarı Nübye ise, pastoral/otlatıcı yaşam biçimi nden dolayı daha kararsız bir siyasal merkezileşme düzeyine sahiptir. A-Grup yerleşimleri, 1. Çağlayan ın kuzeyindeki Kubbaniya ile 2. Çağlayan ın güneyine düşen Saras arasında bulunur (Török, 2009: 34). 4. binyılın ilk çeyreğinde 1. Çağlayan civarında yoğunlaşan A-Grup kültürü nün kuzey yerine 2. Çağlayan yönünde genişlemesinin nedeni, kuzeydeki kurumsallaşma düzeyi yüksek Mısır kültürü nün Naqada I-II dönemlerinde ( ) bölgeselleşmesi ve A-Grup a kendi alanına sokulma izni vermemesidir (Williams, 2011: 84). A-Grup kültürü nün izini süren araştırmacıların yaşadığı en büyük zorluk, bu kültürü yaratan toplulukların evlerini Nil Vadisi boyunca inşa etmiş olmalarıdır. Mevsimlik taşkınlar, fırınlanmamış kil tuğla gibi zamana dayanıksız malzemeden yapılan evlerin her yıl su altında kalmasına neden olmaktadır. Bu yüzden de, A-Grup kültürü ne ait bulguların neredeyse hepsi mezarlıklardan çıkarılmıştır (Török, 2009: 40). 4. binyıl sonuna ait mezarlar ise, toplumsal tabakalaşmaya işaret etmektedir: Buralara mücevher, silah, levha, keramik saklama kabı, vazo ve kupa gibi statü bildiren mezar hediyeleri konmuştur. Tabakalaşma düzeyi en yüksek Nübye yerleşimi olan Qustul da, büyüklüğü 35 m² yi bulan, üzeri ahşapla örtülü, içinde altın ve bakır objeler barındıran mezarlara rastlanır (O Connor, 1994: 14-20). A-Grup mezarlarındaki Suriye- Filistin e ve Yukarı Mısır a ait çanak-çömlek örnekleri, Nübye kültürünün yoğun bir ticaret etkinliğinin tam merkezinde konumlandığını açıklamaya yeter. A-Grup yerleşimleri, coğrafi konumlarından dolayı kuzeydeki Naqada (Yukarı Mısır) ve güneydeki Kerma-Öncesi (Yukarı Nübye) toplumlarının kültürel etkisine maruz kalmışlardır. Ancak iki kültür arasında takas ağlarının işleyişi ve teknik-ideolojik aktarımlar bakımından aracı rolünü üstlenen Aşağı Nübye, (onu A-Grup adı altında tekil bir kültür evreni olarak tanımlama çabasına karşın) kendi içinde farklı karakteristikler sergilemektedir. Örneğin, ölüler 2. Çağlayan civarında hayvan derisine sarılarak defnedilirken, 1. Çağlayan mezarlarındakiler hasır ya da keten dokumaya sarılmıştır. Ölünün altına konan malzeme de iki bölgede farklılık gösterir: 2. Çağlayan hattında yine hayvan derisi, 1. Çağlayan çevresinde ise hasır ya da tabut. Ölünün ahşap bir yatak üzerine yatırıldığı tek örnek, Orta-Geç A-Grup devrinde ( ) Aşağı Nübye nin en önemli siyasi/ekonomik merkezi olan (ve devletleşme atılımını başlatmaya en çok yaklaşan) Qustul yerleşimidir (Gatto, 2006: 69). 1. Çağlayan civarındaki mezarlarda keşfedilen keten parçaları, Mısır-Nübye etkileşiminin boyutunu gösterdikleri için değerlidirler. Mısır da ölüyü ketene sarma geleneği eskiye dayanır,

17 31 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme hatta 3. binyılın ortalarına doğru uygulanmaya başlayan mumyalama işlemi sırasında da ceset yağlı keten kumaşlarla sımsıkı sarılır. Mısır sınırında yaşayan Aşağı Nübye ahalisinin defin pratikleri nasıl kuzeydeki komşuya benziyorsa, Yukarı Nübye ye komşu 2. Çağlayan bölgesinde de ölünün hayvan derisine sarılıp yine deri üzerine yatırılması doğaldır. Zira Yukarı da yiyecek üretimi sisteminin birincil ekonomik etkinliği hayvan otlatıcılığıdır ve otlatıcı kültürde et-süt dışında hayvanın derisini de farklı alanlarda kullanma geleneği yaygındır. 1. Çağlayan mezarlarında bulunan keten ve saman örnekleri, A-Grup halkının çiftçiliğinin dolaylı bir kanıtı olarak okunabilir. Keten lifi, aynı adı taşıyan bitkinin yan ürünüdür; saman da genellikle tahıl tarımı sonucunda elde edilir. Ayrıca, Erken, Orta ve Geç A-Grup ( ; ; ) dönemlerine ait çeşitli Aşağı Nübye yerleşimlerinde arpa, buğday ve sebze üretildiğine dair doğrudan kanıtlara ulaşılmıştır. Ancak Yukarı da olduğu gibi Aşağı Nübye de de yiyecek üretimi aslen hayvancılığa dayanır. 1. Çağlayan civarında çıkarılan kemik kalıntılarından anlaşıldığı kadarıyla buralarda Bereketli Hilal den ithal evcil türler (keçi, koyun, köpek) yetiştirilirken, 2. Çağlayan nahiyesinde sığır beslenir. Aşağı Nübye ekonomisinde tarım ikincil bir role sahiptir ve Nil kıyıları dışındaki topraklarda hiç yapılmaz (Gatto, 2006: 70-71). 2. Ön-Hanedanlar ( ) ve Erken Hanedanlar ( ) Dönemi: Mısır da Erken Devlet, Aşağı Nübye nin Takas Ağlarını Denetleme Yarışından Düşmesi ve Mısır Kültürel/Siyasal Üstünlüğünün Tescili Mısır, 4. binyılın ikinci yarısına damga vuran Naqada Yayılımı ( ) sayesinde kültürel bir bütünleşme yaşadı. Yukarı Mısır ın hiyerarşik ve merkeziyetçi siyasal kültürünün (ticaret, kültürel aktarımlar ya da göçler yoluyla) Delta ya taşınması, İki Mısır ın homojen bir kültür altında birleşmesini sağladı, Delta daki toplumsal değişme dinamiklerini harekete geçirdi ve siyasal birlikle tamamlanacak olan sürecin önünü açtı. Yukarı (ve daha sonra Birleşik) Mısır seçkinleri, inşa etmek istedikleri siyasal iktidarı kurumsallaştırıp somutlaştırmak (görünür hale getirmek) için ticari yolların sorunsuz işlemesini sağlamak zorundaydılar. Hedefe ulaşmanın tek yolu, İki Ülke yi ticari açıdan bütünleştirmekti. Bu gerçeğin farkına varan seçkinler, Aşağı ve Yukarı Mısır ı uzun vadede tek bir siyasal otorite altında birleştirmek için gerekli adımları atmayı bildiler. Mısır la komşu olduğu ve 4. binyıl başında benzer bir toplumsal karmaşıklık düzeyine eriştiği halde, Nübye de böylesi bir kültürel/ekonomik bütünleşme süreci saptanmaz. Mısır da, erken seçkinler, siyasal otoritelerini meşrulaştırmak için kamu binaları yapıp devletin görünürlüğünü artırmaları ve statü belirten giysiler ile değerli kişisel eşyalar üzerinden kendilerini toplumun kalandan ayrıştırmaları gerektiğini anlamışlardı. Siyasal statüyü sürekli kılmaya / pekiştirmeye yarayan prestijli mallar ile doğal kaynaklar şu şekilde tasnif edilebilir: 1- Giysilerde aksesuar ve dini törenlerde kült objesi olarak işlev gören değerli taşlar / metaller; 2- Hammaddesi, görünümü ve bezemeleriyle yerli örnekleri gölgede bırakan egzotik kaplar, 3- Yalnız seçkinlerin tükettiği yiyecek-içecekler... Bu mallar, biri Filistin Sina Aşağı Mısır, diğeri Sahra Yukarı Nübye Aşağı Nübye Yukarı Mısır olmak üzere iki hattan geliyordu. Aşağı Nübye, ticari ağlar üzerindeki özel konumu sayesinde Mısır ınkine benzer bir devletleşme macerası yaşayabilirdi. Ama öyle olmadı. Kuzeyde Abydos şefliği devlete dönüşüp 3 binyıllık (MÖ ) Eski Mısır Tarihi ni başlatırken, Aşağı Nübye kuzey komşusunun gölgesinde kaldı, şeflikten devlete geçemedi. Orta Nil Havzası ndaki ilk devlet, erken bölgesel merkezlerin yurdu Aşağı Nübye de değil, belki de Mısır dan uzakta olmanın avantajını kullanan (bu sayede kendi dinamikleriyle güç merkezileşmesi yaşayabilen) daha güneydeki Yukarı Nübye de doğdu. Nübye devletleşmesinin niçin ülkenin güney yarısından başladığı (Mısır da da böyle olmuştu,

18 İzzet Çıvgın 32 ama iki bölgenin koşulları farklıydı) ve Mısır ın Orta Nil (1. Çağlayan ın güneyi) üzerinde siyasal ve ekonomik hâkimiyet kurma çabalarının Nübye de karmaşık toplumların oluşumu üzerindeki etkisi aşağıda tartışılmaya çalışılacaktır. Mısır ile Nübye nin ilk ticari/siyasi merkezleri 4. binyılın ikinci yarısında doğmuştur. Yukarı Mısır ın erken bölgesel merkezleri Abydos, Naqada ve Nekhen/Hierakonpolis; Aşağı Nübye ninkiler Sayala ve Qustul dur. Orta-Aşağı Nil in bu 5 bölgesel merkezi, geniş bir ticari ağın parçasıdırlar. Bunlar, Yukarı Nübye ile Mısır arasındaki mal akışının stratejik noktalarına kurulmuşlardır. 5 merkez, Orta Nil (Aşağı Nübye ve Yukarı Mısır) üzerinde sıralanan, kimi yazarların şeflik olarak tanımladığı devlet-öncesi karmaşık toplumların belirdiği topraklardır. Yukarı Mısır daki 3 merkez, İki Ülke nin birleşip tek bir kralın hükmü altına girdiği devletleşme sürecinin başlangıç noktasını oluşturur. Abydoslu ön-krallar, 4. binyıl sonunda kuzeylerindeki Delta ile güneydeki Naqada ve Hierakonpolis i fethedip bu iki merkezin bağımsızlığına son vermişlerdir. İki Ülke nin birleşmesinden önce belli bölgelerde hüküm süren ve henüz bütün Mısır ı yönetemeyen ön-kralların (Akrep I, Çifte Şahin, İri-Hor, Ka, Akrep II ya da Akrep-Kral) 0. Hanedan ı oluşturdukları varsayılır. Buna göre, Mısır 0. Hanedan zamanında ( ) yerel iktidara sahip ön-krallıklar ya da şeflikler biçiminde örgütlenmiştir. Yukarı Mısır daki bölgesel/ticari merkezlerin hepsinde hâkimiyet kurmayı başaran ilk krallar, siyasal birlik adına başlattıkları fetih tamamlandığında, Yakın Doğu ticaret yollarına doğrudan müdahale edebildiler. Ticareti denetleme arzusunun devletleşme sürecine yön veren faktörlerin başında geldiği tezini destekleyen kanıt, kurucu kralların 1. Çağlayan ı aşıp Qustul ön-krallığını kendilerine bağlamak için çaba göstermeleridir. Mısır ön ( ) ya da erken ( ) kralları, muhtemelen takas yolları üzerinde mutlak söz sahibi olup siyasi güçlerini artırmak için Aşağı Nübye yönünde askeri sefer düzenlemişlerdir. Zira 2. Çağlayan bölgesinin Cebel Şeyh Süleyman yerleşimindeki kaya tasvirlerinde bir işgalin resmedildiğine dair kanıtlar bulunur. Kayalara işgali yöneten ön-kralın imzası/ismi bile kazınmış olabilir. Devasa bir akrebin tutsağını sıkıca kavramasına bakılırsa, seferin önderi belki de Mısır ön-kralı (Nekhen in yerel kralı) Akrep II dir. Mısırologlar arasındaki yaygın kanıya göre, sahne Akrep-Kral ın Aşağı Nübye deki hâkimiyetini simgelemektedir. Benzer bir temaya Tarkhan ve Minşat Ebu Ömer gibi Aşağı Mısır yerleşimlerinde de rastlanır. Eğer Aşağı Nübye ile Aşağı Mısır gibi birbirinden çok uzak iki bölgeye hükmünü geçiren ilk kral gerçekten Akrep II ise, o zaman onu İki Mısır ı birleştiren hükümdar olarak selamlayıp bütünleşmenin Narmer den önce (32. yüzyıl sonunda) gerçekleştiğini kabul etmek gerekir. Ne var ki, Akrep II nin Abydos ta da hüküm sürdüğüne dair iz yoktur (Wilkinson, 1999: 39-42; Bestock, 2009: 7). Bu durum iki karşıt yorumun önünü açar. 1- Akrep-Kral ın Aşağı Nübye ile Aşağı Mısır a hükmettiği varsayımı doğru ise, yol üstündeki Abydos un aynı kralın hâkimiyeti altına girmemesi düşünülemez. 2- Nekhenli ön-krala atfedilen hükümdarlık işaretlerine Orta ve Aşağı Nil de rastlanırken Nekhen in en büyük rakibi Abydos ta bunlardan eser olmaması, ancak ilk varsayımın zayıflığına delalet eder. Kaldı ki Akrep-Kral dan hemen sonraki hükümdar Narmer, Nekhenli değil Abydosludur: Akrep-Kral komşu krallığı ilhak etmiş olsa idi, sonraki kralın da Nekhen den çıkması ve İki Mısır Krallığı nı Akrep II nin halefi olarak yönettiğini sonraki kuşaklara aktarması gerekmez miydi? Bütünleşmenin mimarı belki Narmer, belki ondan önceki başka bir kraldır; ancak bütünleşme tarihi Abydos taki kral mezarlarında yatan ve Akrep I olduğu sanılan ön-kralla Narmer in taht dönemleri arasında bir yerlerde olmalıdır ( ).

19 33 Neolitik ten Mısır Eski Krallığı nın Kuruluşuna Kadar Mısır-Nübye/Sudan İlişkileri (MÖ ): Takas, Kültürel Etkileşim ve Devletleşme Yukarı Mısır daki devletleşmenin hızını en iyi yansıtan bölgesel merkez Abydos tur. Kurucu-Kral Narmer in de mensup olduğu Abydos Hanedanı lerde ortaya çıkmıştır ve buraya hükmeden siyasal seçkinlerin yükseliş öyküsü yerleşimde bulunan U-j mezarına bakılarak sezilebilir. U-j mezarına konan hediyelerin en şaşırtıcı olanı, Filistin kökenli yüzlerce çömlektir. Bunlar, Güneydoğu Akdeniz kıyılarından şarap taşımak için kullanılmış olmalılardır. Herhalde mezarda yatan ön-kralın (Akrep I olduğu varsayılan bu kişi, Narmer gibi bütün Mısır toprağına değil, yalnızca Abydos çevresine hükmettiği için kral sözcüğüyle tanımlanmaz) sağlığında, ön-krallık mülkü olarak depolanan şarap çömlekleri, yönetici ölünce onun yanına gömülmüştür. Yukarı Mısır ın diğer ön-devletlerinde de Filistin ve Nübye den ithal egzotik mallara ve değerli sıvı taşıyan çömleklere rastlanır. Nübye ye ulaşan az sayıda Filistin çömleği ise, A-Grup kültürü nün en gelişmiş yerleşimi Qustul da çıkarılmıştır (Roy, 2011: 30). Mısır Krallığı nın doğumu İki Ülke nin Birleşmesi ile başlar: Birleşmenin mimarı sayılan Narmer (3100), 1. Hanedan ın kurucusu ve erken kral ların (Narmer, Hor-Aha, Djer, Djet, Merneith, Den, Anedjib, Semerkhet, Ka) öncüsü kabul edilir hanedanların taht yılları, Erken Hanedanlar Dönemi ( ) olarak adlandırılır. Erken krallar, Birleşik Mısır a hükmetmişlerdir. Onların öncüleri olan, Mısır ın bazı parçalarını yönetebilen ve rakiplerini alt etmezlerse ülkenin bütününde hüküm süremeyeceklerini bilen ön-kralların/ şefler in ( ) hâkimiyet alanı sınırlıdır. Aşağı Nübye de güç merkezileşmesinin yaşandığı Sayala ile Qustul (bugünkü adıyla Cebel Adda) ise, devlet-öncesi karmaşık toplum evresini atlatamadan İki Mısır ın ön ve erken krallarının askeri seferleriyle sarsılmış, kuzey komşularının arka bahçesi olmuşlardır Sahra yı Akdeniz e Bağlayan Takas Ağlarındaki Stratejik Konumları Nedeniyle Devlet Olmaya Yaklaşan Ama Mısır ın Hızlı Yükselişi Sonucunda Bu Şansı Yitiren Aşağı Nübye Merkezleri: Ön-Hanedanlar Dönemi nde ( ) Qustul ve Sayala Aşağı Nübye de neolitik köy toplumundan karmaşık toplumlara geçişi simgeleyen ve bölgelerarası ticaret ağlarına aktif biçimde katılan ilk bölgesel merkezlerin ( şeflik lerin) Sayala ile Qustul olduğunu belirtmiştik. Sayala yı yöneten şef lerin şansı, 1. Çağlayan ın 180 km güneyindeki (altın madeni bakımından zengin) Allaqi Vâdisi nin (kuru nehir yatağının) girişini tutuyor olmalarıdır. Bu merkez, uzunca bir zaman Yukarı Mısır ile Nübye arasındaki ticarette aracı rolü oynamıştır: Mısır dan Nübye ye, oradan da Afrika içlerine giden malların başında şarap, bira, bitkisel/hayvani yağlar, peynir, taş kap-kacaklar, metal objeler, boncuklar, kozmetik paletler ve testiler gelir. Sayala nın 150 km güneyinde kurulan Qustul, Mısır kültürel etkisine maruz kalmış bir başka Orta Nil yerleşimidir. Aşağı Nübye de uygarlık atılımını başlatan bu merkezler, Yukarı Mısırlı ön ve erken kralların müdahalesi olmasaydı da kendi dinamikleriyle devletleşme sürecine girebilirlerdi. Aşağı Nübye nin kadersizliği, ön-devlet izlerinin Qustul a sıkışması, bu kasaba-kentin etkileşim kurabileceği başka bir siyasi/ticari merkezin bulunmaması ve birbirleriyle rekabet ederken benzer bir evrim çizgisi de izleyen Mısır ön-devletleri nin (Abydos, Naqada, Nekhen/Hierakonpolis) siyasal ve ekonomik canlılığının Nübye coğrafyasına ulaşmamış olmasıdır. Yukarı Mısır, Aşağı Nübye üzerinde uyarıcı bir etkiye sahipti: İki bölge arasında mal değiş-tokuşu yapılırken, Mısır kökenli tasvir sembolizmi, düşünceler ve inançlar da Nübye ye girmişti. Öyle anlaşılıyor ki, Yukarı Mısırlı ön ve erken krallar, kendi ülkelerinde siyasal birlik kurar kurmaz Aşağı Nübye deki merkezlerin aracı rolüne son vermek istediler ve Mısır ın buradaki siyasi/ekonomik üstünlüğünü askeri bir hâkimiyete dönüştürdüler. Bağımsız Nübye kültürü çözülürken ve ülke Mısır kültürel evreninin parçası haline gelirken, Nübye deki

20 İzzet Çıvgın 34 Mısırlılaşma da kuzeyden güneye göçler sayesinde hız kesmeden sürmüş olmalıdır (Raffaele, 2003: ). Qustul ve Nekhen deki Geç Hanedan-Öncesi Dönem e (Mısır da Ön-Hanedanlar Evresi: ) ait ikonografik eserler ve sanatsal tasvirler incelendiğinde, iki ön-krallık arasındaki kültürel etkileşimin yoğunluğu hemen anlaşılır. Qustul daki seçkinler mezarlığının zenginliğine bakılırsa, burası Mısır ın bölgesel merkezlerinde (Abydos, Naqada ve Nekhen de) olduğu gibi siyaseten güçlü yöneticilere sahipti; Qustul u yönetenler, Aşağı Nübye nin bütününde ya da büyük kısmında hâkimiyet kurmuş olabilirler. Qustul seçkinlerinin siyasal ve ekonomik güçleri herhalde Mısır ile Sahra-altı Afrika (Sahra Çölü nün güneyi) arasındaki ticarette oynadıkları aracı rolünden kaynaklanıyordu. Zira ticari yolların işleyişine etkin biçimde katılmak ve bunlar üzerinde denetim kurmak devletleşmeyi hızlandıran bir faktördür. Qustul seçkin mezarlarında, Yukarı Mısır ile Suriye-Lübnan-Filistin den ithal çanak-çömlek örneklerine, örneğin sürahi biçimli testilere rastlanmıştır. Sahra-altı Afrika mallarının Mısır a geçişini sağlayan Qustul un Akdeniz den gelen metalara da ulaşabildiği göz önüne alınırsa, bu yerleşimin uzun-mesafeli ticaret ağları içinde vazgeçilmez bir konumda bulunduğundan kuşku duyulamaz (Wilkinson, 1999: 33; Braun, 2011: ). Qustul, Mısır bütünleşmesinin parçası değildir, hatta coğrafi konumuyla İki Mısır ın dışında kalan bir merkezdir. Yine de, Mısır daki kültürel ve siyasal bütünleşmenin ana motifi ticari yolları denetlemek olduğundan, bu yerleşim İki Mısır ın birleşmesine ve Orta Nil Vadisi nde devlet ideolojisinin oluşumuna büyük katkı sunmuştur. Aşağı Nübye de balıkçılık ile avcılığın ekonomi içindeki payının azaldığı ve bölgelerarası takas etkinliğinin yoğunlaştığı Orta-Geç A-Grup Dönemi nde ( ), Mısır ile kültürel etkileşim daha da artar. Yukarı Nil kökenli doğal kaynakların Mısır a ulaşmasını kolaylaştıran A-Grup halkı, ihtiyaç-fazlası sığırlarını da Mısırlı komşularına göndererek bunun karşılığında oradan şarap, bira, bitkisel yağlar ve tahıl getirtmiş olmalıdır. Özenle belirtilmelidir ki Mısır la kültürel/ticari temas hayvan-bazlı beslenmeden bitki-bazlı beslenmeye geçişi hızlandırmıştır: 4. binyıl sonuna doğru arpa, buğday, mercimek ve bezelye ekiminde artış olur, kavun da öğünlerin vazgeçilmez ürünlerinden birine dönüşür (Bianchi, 2004: 44-45). Aşağı Nübye de bulunan mezar hediyelerinin ¾ ü yerlilerin ürettiği objelerdir; geri kalan ¼ ise, Mısır ve Levant tan (Filistin den) ithal edilmiş olmalıdır. Aşağı Nübye de devletleşme potansiyeli olan iki merkezin (Sayala ve Qustul) mezarlarında, Mısır da iktidar simgesi olarak işlev gören (4. binyıl sonlarına ait) topuz başları keşfedilmiştir. Erken A-Grup yerleşimlerinde çok miktarda bulunan topuz başının pür bir iktidar simgesi olduğunu söylemek zordur, ama bu objelere yüklenen anlamın Orta ve özellikle Geç A-Grup kültüründe değiştiği öne sürülebilir. Anlam değişikliği Mısır ın Ön-Hanedanlar evresine geçtiği çağda ( ) gerçekleşmiştir ki bu devir Aşağı Nübye ile Yukarı Mısır kültürleri arasındaki etkileşimin arttığı bir devirdir. Bu yerleşimlerdeki diğer arkeolojik kalıntılar da aynı sonuca işaret etmektedir. Qustul ve Arkaik Horus adı verilen iki buhurdan (tütsü yakma kabı) üzerindeki kabartmalarda, Nil de kayıklarla gerçekleştirilen dini görünümlü geçit törenleri resmedilir. İki örnekte de kayıkların yönü saray benzeri görkemli bir binaya doğrudur ve kral gibi giyinmiş (tahtta oturan) bir figürün başında Yukarı Mısır da kraliyet sembolü sayılan beyaz taç bulunmaktadır (Gatto, 2006: 70-71). Açık biçimde Mısır kültürüne ait temalarla süslenmiş bir buhurdanın 4. binyıl sonunda Aşağı Nübye nin en büyük bölgesel merkez i Qustul da keşfedilmesi, uzun-mesafeli takasın Mısır dan Nübye ye kraliyet ideolojisini yansıtan simgesel objelerin de gönderilmesine varacak denli genişlediğini gösterdiği için anlamlıdır. Bu değerli obje, Nil boyunca yürütülen ticareti

DEVLETİN ADI: Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı BAŞŞEHRİ: Londra YÜZÖLÇÜMÜ: 244.110 km2 NÜFUSU: 57.411.000 RESMİ DİLİ: İngilizce

DEVLETİN ADI: Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı BAŞŞEHRİ: Londra YÜZÖLÇÜMÜ: 244.110 km2 NÜFUSU: 57.411.000 RESMİ DİLİ: İngilizce İNGİLTERE DEVLETİN ADI: Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı BAŞŞEHRİ: Londra YÜZÖLÇÜMÜ: 244.110 km2 NÜFUSU: 57.411.000 RESMİ DİLİ: İngilizce DİNİ: Hıristiyanlık PARA BİRİMİ: Sterlin 1.

Detaylı

BİRECİK İLÇEMİZ Fırat ta Gün Batımı

BİRECİK İLÇEMİZ Fırat ta Gün Batımı BİRECİK İLÇEMİZ Fırat ta Gün Batımı Birecik ilçesi Şanlıurfa Merkez ilçesine 80 km uzaklıkta olup, yüzölçümü 852 km2 dir. İlçe merkez belediye ile birlikte 3 belediye ve bunlara bağlı 70 köy ve 75 mezradan

Detaylı

İktisat Tarihi II. 2. Hafta

İktisat Tarihi II. 2. Hafta İktisat Tarihi II 2. Hafta İKİNCİ DEVRİMİN BAŞLANGICI İkinci bir devrim kendine yeterli küçücük köyleri kalabalık kentler durumuna getirmiştir. Bu dönemde halk yerleşiktir. Köyün kendisi toprak elverdikçe

Detaylı

Urla / Klazomenai Kazıları

Urla / Klazomenai Kazıları Urla / Klazomenai Kazıları Oniki İon kenti arasında anılan Klazomenai, Urla-Çeşme yarımadasının kuzey kıyısında, İzmir Körfezi'nin ortalarında yer almaktadır. Klazomenai arazisinin (khora) doğuda Smyrna

Detaylı

İktisat Tarihi II. I. Hafta

İktisat Tarihi II. I. Hafta İktisat Tarihi II I. Hafta Tarih Öncesi Çağların Bölümlenmesi Taş Çağı Bakır Çağı Tunç veya Bronz Çağı Tarihsel gelişim türün sürdürülmesi ve çoğalmasına katkıda bulunma ölçütüne göre de yargılanabilir.

Detaylı

Doğu Akdeniz de Tarım ve Şehirleşme Süreci. Elif Ünlü Boğaziçi Üniversitesi - Tarih Bölümü

Doğu Akdeniz de Tarım ve Şehirleşme Süreci. Elif Ünlü Boğaziçi Üniversitesi - Tarih Bölümü Doğu Akdeniz de Tarım ve Şehirleşme Süreci Elif Ünlü Boğaziçi Üniversitesi - Tarih Bölümü Arkeoloji insanların kültürlerini ortaya çıkarıp, belgelemek ve analizlerini yapmak suretiyle maddi kültür ve çevresel

Detaylı

İktisat Tarihi II. 1. Hafta

İktisat Tarihi II. 1. Hafta İktisat Tarihi II 1. Hafta İktisat tarihinin görevi ekonomilerin performanslarında ve yapılarında zaman içinde meydana gelen değişiklikleri açıklamaktır. Tarih Öncesi Çağların Bölümlenmesi Taş Çağı Bakır

Detaylı

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak Hanlığı ve Kazakistan konulu bu toplantıda Kısaca Kazak

Detaylı

İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu

İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu Prof. Dr. Bülent Yılmaz Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü E-posta : byilmaz@hacettepe.edu.tr

Detaylı

T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi

T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi LİSANS YERLEŞTİRME SINAVI-3 COĞRAFYA-1 TESTİ 26 HAZİRAN 2016 PAZAR Bu testlerin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir kısmının

Detaylı

Fiziki Özellikleri. Coğrafi Konumu Yer Şekilleri İklimi

Fiziki Özellikleri. Coğrafi Konumu Yer Şekilleri İklimi KİMLİK KARTI Başkent: Roma Yüz Ölçümü: 301.225 km 2 Nüfusu: 60.300.000 (2010) Resmi Dili: İtalyanca Dini: Hristiyanlık Kişi Başına Düşen Milli Gelir: 29.500 $ Şehir Nüfus Oranı: %79 Ekonomik Faal Nüfus

Detaylı

TÜFEK, MİKROP VE ÇELİK

TÜFEK, MİKROP VE ÇELİK TÜFEK, MİKROP VE ÇELİK * Jared Diamond, Tüfek, Mikrop ve Çelik, Çeviri: Ülker İnce, Tübitak Yayınları, Ankara 2006, 17. Baskı, 662 sayfa. ISBN 975.403.271.8 Geleneksel gelişme teorisi özellikle İkinci

Detaylı

AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI

AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI Avusturya da un üretimi sağlayan 180 civarında değirmen olduğu tahmin edilmektedir. Yüzde 80 kapasiteyle çalışan bu değirmenlerin ürettiği un miktarı 500 bin

Detaylı

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders Dr. İsmail BAYTAK Orta Asya Tarihine Giriş Türk Adının Anlamı: Türklerin Tarih Sahnesine Çıkışı Türk adından ilk olarak Çin Yıllıklarında bahsedilmektedir. Çin kaynaklarında

Detaylı

Yüz ölçümü: 301 225 km² Nüfusu : 61.261.254 (2012) Önemli Şehirleri: Napoli, Milano, Torino, Venedik, Cenova

Yüz ölçümü: 301 225 km² Nüfusu : 61.261.254 (2012) Önemli Şehirleri: Napoli, Milano, Torino, Venedik, Cenova Yüz ölçümü: 301 225 km² Nüfusu : 61.261.254 (2012) Önemli Şehirleri: Napoli, Milano, Torino, Venedik, Cenova Başkenti: Roma Dili: İtalyanca Dini: Hristiyanlık Kişi Başına Düşen Milli Gelir: 29.500dolar

Detaylı

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS 31. 32. Televizyonda hava durumunu aktaran sunucu, Türkiye kıyılarında rüzgârın karayel ve poyrazdan saatte 50-60 kilometre hızla estiğini söylemiştir. Buna göre, haritada numaralanmış rüzgârlardan hangisinin

Detaylı

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI:

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Ülkemizin güney doğusunda yer alan bölge nüfus ve yüzölçümü en küçük bölgemizdir. Akdeniz, Doğu Anadolu Bölgeleriyle, Suriye ve Irak Devletleriyle

Detaylı

YÖNETİM Sistem Yaklaşımı

YÖNETİM Sistem Yaklaşımı YÖNETİM Sistem Yaklaşımı Prof.Dr.A.Barış BARAZ 1 Modern Yönetim Yaklaşımı Yönetim biliminin geçirdiği aşamalar: v İlk dönem (bilimsel yönetim öncesi dönem). v Klasik Yönetim dönemi (bilimsel yönetim, yönetim

Detaylı

III.BÖLÜM A - KARADENİZ BÖLGESİ HAKKINDA

III.BÖLÜM A - KARADENİZ BÖLGESİ HAKKINDA III.BÖLÜM Bu bölümde ağırlıklı olarak Kızılırmak deltasının batı kenarından başlayıp Adapazarı ve Bilecik'in doğusuna kadar uzanan ve Kastamonu yu içine alan Batı Karadeniz Bölümü, Kastamonu ili, Araç

Detaylı

Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü dâhil) Projesi için Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED): Ekler

Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü dâhil) Projesi için Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED): Ekler Teslim Edilen: Hazırlayan: IC-Astaldi JV AECOM Ankara, Türkiye Turkey AECOM-TR-R599-01-00 2 Ağustos 2013 Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü dâhil) Projesi için Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi

Detaylı

Türkiye'de Toprakların Kullanımı

Türkiye'de Toprakların Kullanımı On5yirmi5.com Türkiye'de Toprakların Kullanımı Türkiye de arazi kullanımı dağılışı nasıldır? Yayın Tarihi : 14 Kasım 2012 Çarşamba (oluşturma : 12/13/2018) Ülkemiz topraklarının kullanım amacına göre dağılımı

Detaylı

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi: Saray İlçesinin Tarihçesi: Saray İlçesinin ne zaman ve kimler tarafından hangi tarihte kurulduğu kesin bilinmemekle beraber, bölgedeki yerleşimin Van Bölgesinde olduğu gibi tarih öncesi dönemlere uzandığı

Detaylı

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik TARIM VE EKONOMİ Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik düzeyine bağlıdır. Bazı ülkelerde tarım tekniği

Detaylı

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ 1 632-1258 HALİFELER DÖNEMİ (632-661) Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali, her biri İslam ın yayılması için çalışmıştır. Hz. Muhammed in 632 deki vefatından sonra Arap

Detaylı

İktisat Tarihi II. IV. Hafta

İktisat Tarihi II. IV. Hafta İktisat Tarihi II IV. Hafta İnsan Bilgisinde Devrim - devam Çağdaş yabanlarda olduğu gibi eski çağlarda tıp kuramının özü büyüydü. II. Devrimden sonra Babil de doktorlar aynı zamanda rahipti. Mısır da

Detaylı

I. ARA DÖNEM DEN ORTA KRALLIĞA (M.Ö. 2200-1950): MISIR DEVLETİ NDE YAYILMACI İDEOLOJİNİN OLUŞUMU ve AŞAĞI NÜBYE YE UYGULANIŞI *

I. ARA DÖNEM DEN ORTA KRALLIĞA (M.Ö. 2200-1950): MISIR DEVLETİ NDE YAYILMACI İDEOLOJİNİN OLUŞUMU ve AŞAĞI NÜBYE YE UYGULANIŞI * Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, Cilt 70, No. 3, 2015, s. 683-721 I. ARA DÖNEM DEN ORTA KRALLIĞA (M.Ö. 2200-1950): MISIR DEVLETİ NDE YAYILMACI İDEOLOJİNİN OLUŞUMU ve AŞAĞI NÜBYE YE UYGULANIŞI * Öz Yrd.

Detaylı

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1 ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1 Frigler Frigler Troya VII-a nın tahribinden (M.Ö. 1190) hemen sonra Anadolu ya Balkanlar üzerinden gelen Hint Avupa kökenli kavimlerden biridir.

Detaylı

T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi

T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi LİSANS YERLEŞTİRME SINAVI-4 COĞRAFYA-2 TESTİ 18 HAZİRAN 2016 CUMARTESİ Bu testlerin her hakkı saklıdır. Hangi amaçla olursa olsun, testlerin tamamının veya bir

Detaylı

En eski uygarlıklardan biri olan Mısır Uygarlığı Nil nehri vadisinde gelişmiştir. Mısır mimarisinin en önemli yapıtları Mısır Piramitleri dir.

En eski uygarlıklardan biri olan Mısır Uygarlığı Nil nehri vadisinde gelişmiştir. Mısır mimarisinin en önemli yapıtları Mısır Piramitleri dir. MISIR BAHÇELERİ En eski uygarlıklardan biri olan Mısır Uygarlığı Nil nehri vadisinde gelişmiştir. Mısır mimarisinin en önemli yapıtları Mısır Piramitleri dir. pramitler Mısırlıların kralarına yaptıkları

Detaylı

TÜRKİYE DE EN FAZLA GÖRÜLEN BESLENME HATALARI

TÜRKİYE DE EN FAZLA GÖRÜLEN BESLENME HATALARI TÜRKİYE DE EN FAZLA GÖRÜLEN BESLENME HATALARI Türkiye beslenme durumu yönünden hem gelişmekte olan, hem de gelişmiş ülkelerin sorunlarını birlikte içeren bir görünüme sahiptir. Ülkemizde halkın beslenme

Detaylı

COĞRAFİK UYGARLIKLAR. Mezopotamya ya kurulmuş devletler: Sümerler, Akadlar, Babiller, Assurlar ve Elamlılar dır. SÜMERLER AKADLAR ASSURLAR BABİLLER

COĞRAFİK UYGARLIKLAR. Mezopotamya ya kurulmuş devletler: Sümerler, Akadlar, Babiller, Assurlar ve Elamlılar dır. SÜMERLER AKADLAR ASSURLAR BABİLLER COĞRAFİK Mezopotamya, günümüz sınırlarına göre çoğu Irak ta bulunan ve arabistana kadar uzanan dar ve uzun bir platodur. Dicle ve Fırat nehirlerin arasına kurulmuş bu yer varlığının en önemli kısımlarını

Detaylı

Yaşam Boyu Sosyalleşme

Yaşam Boyu Sosyalleşme Yaşam Boyu Sosyalleşme Lütfi Sunar Sosyolojiye Giriş / 5. Ders Kültür, Toplum ve Çocuk Sosyalleşmesi Sosyalleşme Nedir? Çocuklar başkalarıyla temasla giderek kendilerinin farkına varırlar ve insanlar hakkında

Detaylı

TARİH BOYUNCA EKMEK. Dr. Ahmet UHRİ Ege Üniversitesi Arkeolog, Gıda Mühendisi, Öğretim Üyesi

TARİH BOYUNCA EKMEK. Dr. Ahmet UHRİ Ege Üniversitesi Arkeolog, Gıda Mühendisi, Öğretim Üyesi TARİH BOYUNCA EKMEK Dr. Ahmet UHRİ Ege Üniversitesi Arkeolog, Gıda Mühendisi, Öğretim Üyesi DIŞARIDA BİR DİLİM EKMEK GİBİYDİ GÖK İlhan Berk (Bir kıyı kahvesinde) LEŞ YİYİCİLİKTEN TAHIL DEVRİMİNE GİDEN

Detaylı

Eğitim Tarihi. Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi

Eğitim Tarihi. Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi Eğitim Tarihi Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi Türk ve Batı Eğitiminin Tarihi Temelleri a-antik Doğu Medeniyetlerinde Eğitim (Mısır, Çin, Hint) b-antik Batıda Eğitim (Yunan, Roma)

Detaylı

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı III. ÜNİTE TÜRKLERİN TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞI VE İLK TÜRK DEVLETLERİ ( BAŞLANGIÇTAN X. YÜZYILA KADAR ) A- TÜRKLERİN TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞI I-Türk Adının Anlamı

Detaylı

Kütlesel çekim kuvveti nedeniyle cisimler bir araya gelme eğilimi gösterirler, birbirlerine

Kütlesel çekim kuvveti nedeniyle cisimler bir araya gelme eğilimi gösterirler, birbirlerine Türkçe Özet Doğayı araştırmamız çevremizde gördüklerimizle başlar. Onların yapı taşlarını merak ederiz ve biyoloji ile kimyada olduğu gibi mümkün olduğunca küçük ölçeklere inmeye çalışırız. Ancak bu araştırmanın

Detaylı

ÜNİTE:1. Toplumsal Yapıyı Açıklayan Kavram ve Kuramlar ÜNİTE:2. Türkiye de Kültür ve Kültürel Değişim ÜNİTE:3

ÜNİTE:1. Toplumsal Yapıyı Açıklayan Kavram ve Kuramlar ÜNİTE:2. Türkiye de Kültür ve Kültürel Değişim ÜNİTE:3 ÜNİTE:1 Toplumsal Yapıyı Açıklayan Kavram ve Kuramlar ÜNİTE:2 Türkiye de Kültür ve Kültürel Değişim ÜNİTE:3 Türkiye de Aile Kurumu ve Nüşusla İlgili Sorunlar ÜNİTE:4 Türkiye de Eğitim Kurumu ve Sorunları

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI 3-4 Aile bireyleri birbirlerine yardımcı olurlar. Anahtar kavramlar: şekil, işlev, roller, haklar, Aileyi aile yapan unsurlar Aileler arasındaki benzerlikler ve farklılıklar Aile üyelerinin farklı rolleri

Detaylı

Coğrafya Proje Ödevi. Konu: Hindistan ve Nijerya nın Ekonomik Özellikleri. Kaan Aydın 11/D

Coğrafya Proje Ödevi. Konu: Hindistan ve Nijerya nın Ekonomik Özellikleri. Kaan Aydın 11/D Coğrafya Proje Ödevi Konu: Hindistan ve Nijerya nın Ekonomik Özellikleri Kaan Aydın 11/D---1553 Hindistan ın Genel Özellikleri DEVLETİN ADI: Hindistan Cumhuriyeti BAŞKENTİ: Yeni Delhi YÜZÖLÇÜMÜ: 3.287.590

Detaylı

Mısır Eski Krallığı (MÖ ) Devrindeki Ticari Ağların Mısır Uygarlığı İle Nübye/Sudan Devletleşmesi Üzerindeki Etkileri

Mısır Eski Krallığı (MÖ ) Devrindeki Ticari Ağların Mısır Uygarlığı İle Nübye/Sudan Devletleşmesi Üzerindeki Etkileri TAD, C. 34/ S. 58, 2015, s.371-424 Mısır Eski Krallığı (MÖ. 2700-2200) Devrindeki Ticari Ağların Mısır Uygarlığı İle Nübye/Sudan Devletleşmesi Üzerindeki Etkileri The Role of Long-Distance Trade Networks

Detaylı

HACIBAYRAM MEYDANI. Resim 1. Hacıbayram Meydanı düzenleme öncesi Kale'ye bakış(1984 / Fotoğraf M.Tunçer)

HACIBAYRAM MEYDANI. Resim 1. Hacıbayram Meydanı düzenleme öncesi Kale'ye bakış(1984 / Fotoğraf M.Tunçer) HACIBAYRAM MEYDANI Resim 1. Hacıbayram Meydanı düzenleme öncesi Kale'ye bakış(1984 / Fotoğraf M.Tunçer) Türkiye kentlerinin meydan açısından çok farklı ve bir bakıma batı kültürü etkisinde biçimlenen meydanlardan

Detaylı

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI Yrd. Doç. Dr. FATİH ÇINAR TEMEL KAVRAMLAR. Öğretim teknolojisi

ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI Yrd. Doç. Dr. FATİH ÇINAR TEMEL KAVRAMLAR. Öğretim teknolojisi TEMEL KAVRAMLAR Eğitim Öğrenme Öğretme Ortam Teknoloji Araç - gereç Öğretim materyali Eğitim teknolojisi Öğretim teknolojisi İletişim EĞİTİM: Davranışçı yaklaşıma göre eğitim, bireyin davranışında kendi

Detaylı

Sorular 1. Aşağıdaki fotoğraflardan hangisi veya hangileri insanla ilgili özellikleri göstermektedir? I II III

Sorular 1. Aşağıdaki fotoğraflardan hangisi veya hangileri insanla ilgili özellikleri göstermektedir? I II III 2006-07 Öğretim Yılı Merkezi Ölçme-Değerlendirme I.Dönem Sonu 6.Sınıf Sosyal Bilgiler (Coğrafya-Tarih) Ders Sınavı Sınav Başlama Saati:08:30 Tarih:19 Ocak 2007 İsim/ Soy isim: Sınıf:.. Sorular 1. Aşağıdaki

Detaylı

Bozkır hayatının başlıca ekonomik faaliyetleri neler olabilir

Bozkır hayatının başlıca ekonomik faaliyetleri neler olabilir Kısrak sütünden üretilen kımız, darıdan yapılan begni bekni ve boza Türklerin bilinen içecekleriydi Bozkır hayatının başlıca Bu Türklerin kültürün bilinen önemli en eski gıda ekonomik faaliyetleri neler

Detaylı

İTALYA. Sanayi,Turizm,Ulaşım

İTALYA. Sanayi,Turizm,Ulaşım İTALYA FİZİKİ ÖZELLİKLERİ Coğrafi konum Yer şekilleri İklimi BEŞERİ ÖZELLİKLERİ Nüfusu Tarım ve hayvancılık Madencilik Sanayi,Turizm,Ulaşım İTALYANIN KİMLİK KARTI BAŞKENTİ:Roma DİLİ:İtalyanca DİNİ:Hıristiyanlık

Detaylı

COĞRAFYA YEREL COĞRAFYA GENEL COĞRAFYA

COĞRAFYA YEREL COĞRAFYA GENEL COĞRAFYA COĞRAFİ KONUM COĞRAFYA YEREL COĞRAFYA GENEL COĞRAFYA Yeryüzünün belli bir bölümünü FİZİKİ coğrafya BEŞERİ ve gösterir. EKONOMİK -Doğa olaylarını -Kıtalar coğrafya konu alır. -Ülkeler -İnsanlar ve -Klimatoloji

Detaylı

BULDAN DAKİ İLKÖĞRETİM SINIF ÖĞRETMENLERİNİN YAPISALCI ÖĞRENME HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ

BULDAN DAKİ İLKÖĞRETİM SINIF ÖĞRETMENLERİNİN YAPISALCI ÖĞRENME HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ BULDAN DAKİ İLKÖĞRETİM SINIF ÖĞRETMENLERİNİN YAPISALCI ÖĞRENME HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ Aylin YAZICIOĞLU Afyon Kocatepe Üniversitesi,Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı ÖZET: Eğitim,bireylerde istendik davranışları

Detaylı

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

Atoller (mercan adaları) ve Resifler Atoller (mercan adaları) ve Resifler Atol, hayatlarını sıcak denizlerde devam ettiren ve mercan ismi verilen deniz hayvanları iskeletlerinin artıklarının yığılması sonucu meydana gelen birikim şekilleridir.

Detaylı

M.Ö. 2500 de Sümerler in dört tekerlekli savaş arabası

M.Ö. 2500 de Sümerler in dört tekerlekli savaş arabası TEKERLEKLİ ARABAYI SÜMERLER 5000 YIL ÖNCE KEŞFETTİ Tekerlek, Mezopotamya da önce seramikçi çarkında kullanıldı. Ardından Sümerler, iki tekerlekli savaş arabası ve sonra dört tekerlekli araba yaptı. M.Ö.

Detaylı

SU KANALI PROJESİ - ETİYOPYA

SU KANALI PROJESİ - ETİYOPYA SU KANALI PROJESİ - ETİYOPYA İHH Projeler Birimi PROJENİN KONUSU Bu proje, Etiyopya nın Bale bölgesine bağlı olan Selke Deyu köyünün kuruluşundan bu yana temiz su ihtiyacını karşılayamamasından dolayı

Detaylı

KÜRESEL ORTAM: BÖLGELER ve ÜLKELER

KÜRESEL ORTAM: BÖLGELER ve ÜLKELER 392 4. Ünite KÜRESEL ORTAM: BÖLGELER ve ÜLKELER 1. Bölge Kavramı... 146 2. Bölge Sınırları... 148 Konu Değerlendirme Testi-1... 151 145 Bölge Kavramı 393 394 BÖLGE NEDİR? Yeryüzünde doğal, beşeri ve ekonomik

Detaylı

Türkiye nin Dünyaya Açılan Kapısı: Yeryüzü Cenneti Mersin

Türkiye nin Dünyaya Açılan Kapısı: Yeryüzü Cenneti Mersin Türkiye nin Dünyaya Açılan Kapısı: Yeryüzü Cenneti Mersin 80 81 de taçlandırmaktadır. Nitekim Mersin Serbest Bölgesi; 9 bine yakın istihdamı ve Türkiye de faaliyet gösteren 19 Serbest Bölge içerisinde

Detaylı

topraksuenerji-kuzey Çin'de kuraklık çok büyük bir tehdit oluşturuken hükümetin aldığı önlemler de bu tehlikenin daha da artmasına neden oluyor.

topraksuenerji-kuzey Çin'de kuraklık çok büyük bir tehdit oluşturuken hükümetin aldığı önlemler de bu tehlikenin daha da artmasına neden oluyor. Kuzey Çin Kuruyor! 12 Ekim 2013 topraksuenerji-kuzey Çin'de kuraklık çok büyük bir tehdit oluşturuken hükümetin aldığı önlemler de bu tehlikenin daha da artmasına neden oluyor. Perkin'deki Carnegie-Tsinghua

Detaylı

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale (*)Türkeş, M. ve Koç, T. 2007. Kazdağı Yöresi ve dağlık alan (dağ sistemi) kavramları üzerine düşünceler. Troy Çanakkale 29:18-19. KAZ DAĞI YÖRESİ VE DAĞLIK ALAN (DAĞ SİSTEMİ) KAVRAMLARI ÜZERİNE DÜŞÜNCELER

Detaylı

Diğer sayfaya geçiniz YGS / SOS

Diğer sayfaya geçiniz YGS / SOS 18. Doğal ve beşerî unsurlar birbirleriyle karşılıklı etkileşim içindedir. 19. Arazide yön ve hedef bulma sporlarında pusula ve büyük ölçekli haritalar sporcuların en önemli yardımcılarıdır. Sporcular

Detaylı

KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA GEZİMİZ

KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA GEZİMİZ KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA GEZİMİZ Okulumuz Gezi İnceleme ve Tanıtma Kulübümüz 17-18 Ocak 2015 tarihinde bir gece konaklamalı KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA gezisi gerçekleştirdi.. 17 Ocak 2015 Cumartesi sabahı

Detaylı

URARTU UYGARLIĞI. Gülsevilcansel YILDIRIM

URARTU UYGARLIĞI. Gülsevilcansel YILDIRIM URARTU UYGARLIĞI Gülsevilcansel YILDIRIM 120213060 Urartular MÖ birinci yüzyılın başında, Van Gölü ve çevresinde önemli bir devlet Kuran ve günümüze kadar buradaki uygarlıkları etkilemiş bir kavimdir.

Detaylı

BATI MÜZİĞİ TARİHİ 1. ÜNİTE İLK ÇAĞ DÖNEMİ MÜZİĞİ

BATI MÜZİĞİ TARİHİ 1. ÜNİTE İLK ÇAĞ DÖNEMİ MÜZİĞİ BATI MÜZİĞİ TARİHİ 1. ÜNİTE İLK ÇAĞ DÖNEMİ MÜZİĞİ İÇERİK Müzikoloji nedir? Müzik tarihinin Müzikoloji içindeki yeri Müzik tarihinin temel kavramları Etimoloji (Müzik kelimesinin kökeni) Kültürel evrim

Detaylı

LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜME ORANLARI

LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜME ORANLARI RAPOR: TÜRKİYE NİN LOJİSTİK GÖRÜNÜMÜ Giriş: Malumları olduğu üzere, bir ülkenin kalkınması için üretimin olması ve bu üretimin hedefe ulaşması bir zorunluluktur. Lojistik, ilk olarak coğrafyanın bir ürünüdür,

Detaylı

Mekânsal Vatandaşlık (Spatial Citizenship-SPACIT) Yeterlilik Modeli

Mekânsal Vatandaşlık (Spatial Citizenship-SPACIT) Yeterlilik Modeli (Spatial Citizenship-SPACIT) Yeterlilik Modeli eğitimi ile öğrencilerin sahip olmaları beklenen temel bilgi, beceri ve tutumları göstermek üzere bir model geliştirilmiştir. Yeterlilik Modeli olarak adlandırılan

Detaylı

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş Özalp Tarihçesi: Özalp ilçesi 1869 yılında Mahmudiye adıyla bu günkü Saray ilçe merkezinde kurulmuştur. 1948 yılında bu günkü Özalp merkezine taşınmış ve burası ilçe merkezi haline dönüştürülmüştür. Bölgede

Detaylı

Soru Sınıf ve Nu: Müfredat 18. 9.sınıf YGS Harita Bilgisi-Arazi Rehberimiz: İzohipsler

Soru Sınıf ve Nu: Müfredat 18. 9.sınıf YGS Harita Bilgisi-Arazi Rehberimiz: İzohipsler 2010 YGS SOS.BİL. TESTİNDEKİ / COĞRAFYA SORULARININ MÜFREDAT AÇISINDAN ANALİZİ Soru Sınıf ve Nu: Müfredat 18. Harita Bilgisi-Arazi Rehberimiz: İzohipsler 19. Hayali Rehberler: Paraleller ve Meridyenler

Detaylı

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ Erzurum, 2015 Proje adı Şenkaya ilçe merkezinin mekan olarak değiştirilmesi

Detaylı

DERS TANITIM BİLGİLERİ (TÜRKÇE)

DERS TANITIM BİLGİLERİ (TÜRKÇE) 1 DERS TANITIM BİLGİLERİ (TÜRKÇE) Ders Bilgileri Dersin Adı Kodu Yarıyılı Teori Uygulama Laboratuar Yerel AKTS (Saat/Hafta) (Saat/hafta) Kredi Sanat Tarihi EÜT Güz 2 0-2 2 141 Önkoşul(lar)-var ise - Dersin

Detaylı

Sürekli ve Kazançlı Büyüme.

Sürekli ve Kazançlı Büyüme. Sürekli ve Kazançlı Büyüme Didem ESEN Danışmanlık Grup Yöneticisi NMT Danışmanlık ve Eğitim Merkezi Sürekli ve Kazançlı Büyüme. Bir önceki yılın finansal sonuçları, mali tabloları başarılı olarak yorumlanan,

Detaylı

TARIM TARİHİ VE DEONTOLOJİSİ

TARIM TARİHİ VE DEONTOLOJİSİ TARIM TARİHİ VE DEONTOLOJİSİ ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ TARIMSAL BİYOTEKNOLOJİ BÖLÜMÜ Hüseyin UYSAL (Yrd. Doç. Dr.) 3. DERS -İyi Tarım Uygulamaları(ITU=GAP) TARIMIN GELİŞİMİ -Tarihçe

Detaylı

COĞRAFİ KONUM ÖZEL KONUM TÜRKİYE'NİN ÖZEL KONUMU VE SONUÇLARI

COĞRAFİ KONUM ÖZEL KONUM TÜRKİYE'NİN ÖZEL KONUMU VE SONUÇLARI COĞRAFİ KONUM Herhangi bir noktanın dünya üzerinde kapladığı alana coğrafi konum denir. Özel ve matematik konum diye ikiye ayrılır. Bir ülkenin coğrafi konumu, o ülkenin tabii, beşeri ve ekonomik özelliklerini

Detaylı

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla EKONOMİK DURUM

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla EKONOMİK DURUM 15.03.2010 Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla EKONOMİK DURUM 1.5 EKONOMİK DURUM 1.5. Ekonomik Durum Arabistan ın ekonomik hayatı tabiat şartlarına, kabilelerin yaşayış tarzlarına bağlı olarak genellikle;

Detaylı

Arap Yarımadasından Mezopotamya'ya gelen Sami kökenli bir kavimdir.

Arap Yarımadasından Mezopotamya'ya gelen Sami kökenli bir kavimdir. Akadlar,Babiller,Asurlular ve Elamlılar Video Ders Anlatımı AKADLAR M.Ö. 2350 2150 Arap Yarımadasından Mezopotamya'ya gelen Sami kökenli bir kavimdir. Samiler tarafından Orta Mezopotamya da Kral Sargon

Detaylı

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ: TARİHİ : Batı Toroslar ın zirvesinde 1288 yılında kurulan Akseki İlçesi nin tarihi, Roma İmparatorluğu dönemlerine kadar uzanmaktadır. O devirlerde Marla ( Marulya) gibi isimlerle adlandırılan İlçe, 1872

Detaylı

İktisat Tarihi II. III. Hafta

İktisat Tarihi II. III. Hafta İktisat Tarihi II III. Hafta İkinci Devrimin Başlangıcı Tarih öncesi marangozluğun tacı: TEKERLEK Tekerlek yalnızca taşıma işlerine devrim getirmekle kalmadı imalat endüstrisinde de kullanıldı. Hayvanlarla

Detaylı

Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler

Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler Nüfusun Dağılışında Etkili Faktörler Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler 1-Doğal Faktörler: 1.İklim : Çok sıcak ve çok soğuk iklimler seyrek nüfusludur.

Detaylı

Androgojik ve Pedagojik Yaklaşım

Androgojik ve Pedagojik Yaklaşım Androgojik ve Pedagojik Yaklaşım Pedagoji, Yunanca; paid (çocuk) ve agogos (rehberlik) köklerinden türetilmiştir ve özellikle "çocuklara öğretmenin bilim ve sanatı" anlamına gelir. Androgoji (ya da adragoloji)

Detaylı

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma Demografi (nüfus bilimi), sınırları belli olan bir coğrafyanın nüfus yapısını, özelliklerini ve değişimlerini incelemektedir. Doğum, ölümün yanı sıra göç gibi dinamikleri

Detaylı

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir. Çaldıran Tarihçesi: İlçe birçok tarihi medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Medler, Bizanslılar, Urartular, İranlılar ve son olarak Osmanlı devleti bu ilçede hâkimiyet sürmüşlerdir. İlçenin tarih içerisindeki

Detaylı

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN EDİRNE UZUNKÖPRÜ MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI Yunanistan sınırına 6 kilometre uzaklıkta yer alan Edirne nin Uzunköprü ilçesi, Osmanlı İmparatorluğu nun Trakya daki ilk yerleşimlerinden biri. Ergene

Detaylı

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir.

Bu yüzden de Akdeniz coğrafyasına günümüz dünya medeniyetinin doğduğu yer de denebilir. Sevgili Meslektaşlarım, Kıymetli Katılımcılar, Bayanlar ve Baylar, Akdeniz bölgesi coğrafyası tarih boyunca insanlığın sosyal, ekonomik ve kültürel gelişimine en çok katkı sağlayan coğrafyalardan biri

Detaylı

Tarih Öncesi Devirlerde Ekonomik Faaliyetlerin Gelişimi

Tarih Öncesi Devirlerde Ekonomik Faaliyetlerin Gelişimi Tarih Öncesi Devirlerde Ekonomik Faaliyetlerin Gelişimi Paleolitik Çağ (Kaba Taş Devri) Dönem: MÖ 600 000-10 000 Tarih öncesi uygarlığının gelişme sürecinde, kültürel evrelerin en uzunu ve 4. jeolojik

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ YUNAN UYGARLIĞI

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ YUNAN UYGARLIĞI ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ YUNAN UYGARLIĞI İÇİNDEKİLER Yunan Uygarlığı Hakkında Genel Bilgi Yunan Dönemi Kentleri Yunan Dönemi Şehir Yapısı Yunan Dönemi

Detaylı

KONU 2: HAMMADDE KAVRAMI, HAMMADDE ÇEŞİTLERİ, HAMMADDE TEMİNİ VE STRATEJİLERİ

KONU 2: HAMMADDE KAVRAMI, HAMMADDE ÇEŞİTLERİ, HAMMADDE TEMİNİ VE STRATEJİLERİ KONU 2: HAMMADDE KAVRAMI, HAMMADDE ÇEŞİTLERİ, HAMMADDE TEMİNİ VE STRATEJİLERİ İnsan, dünya üzerinde göründüğü andan itibaren, çeşitli gereksinmelerini karşılamakta yardımcı olacak olan alet ve silahlarını

Detaylı

ENFLASYON YOKSULU VURUYOR. Yönetici özeti

ENFLASYON YOKSULU VURUYOR. Yönetici özeti Araştırma Notu 10/68 26 Mart 2010 ENFLASYON YOKSULU VURUYOR Seyfettin Gürsel * ve Onur Altındağ ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon sepeti ağırlıklandırması

Detaylı

Çukurova Bölgesi Sığır Yetiştiriciliğinin Yapısı. Prof. Dr. Serap GÖNCÜ

Çukurova Bölgesi Sığır Yetiştiriciliğinin Yapısı. Prof. Dr. Serap GÖNCÜ Çukurova Bölgesi Sığır Yetiştiriciliğinin Yapısı Prof. Dr. Serap GÖNCÜ Memeli hayvanlardan elde edilen süt, bileşimi türden türe farklılık gösteren ve yavrunun ihtiyaç duyduğu bütün besin unsurlarını içeren

Detaylı

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası: Başkale nin Tarihçesi: Başkale Urartular zamanında Adamma olarak adlandırılan bir yerleşme yeriydi. Ermeniler buraya Adamakert ismini vermişlerdir. Sonraları Romalılar ve Partlar arasında sınır bölgesi

Detaylı

Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı ve Çevresi Yüzey Araştırması 2013 Yılı Çalışmaları

Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı ve Çevresi Yüzey Araştırması 2013 Yılı Çalışmaları Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı ve Çevresi Yüzey Araştırması 2013 Yılı Çalışmaları Yrd. Doç. Dr. Yiğit H. Erbil, Hacettepe Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı

Detaylı

Sudan Cumhuriyeti Büyükelçiliği Ankara

Sudan Cumhuriyeti Büyükelçiliği Ankara Sudan Cumhuriyeti Büyükelçiliği Ankara Sudan daki Yatırım Ortamı ve İş Olanakları 1- Temel Bilgiler: Hazırlayan: Abdelgader ABDALLA* Sunan: Dr. Mutrif SIDDIG** Çeviren: Ufuk TEPEBAŞ Konum: Afrika bölgesinin

Detaylı

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I HEDEFLER İÇİNDEKİLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I Gelişim Psikolojisinin Alanı Gelişim Psikolojisinin Temel Kavramları Gelişimi Etkileyen Faktörler Gelişimin Temel İlkeleri Fiziksel Gelişim Alanı PSİKOLOJİ Bu

Detaylı

İktisat Tarihi I. 8/9 Aralık 2016

İktisat Tarihi I. 8/9 Aralık 2016 İktisat Tarihi I 8/9 Aralık 2016 Kredi, Finans ve Servetler İslam dinindeki faiz yasağının kredi ilişkilerinin gelişmesini önlediği sık sık öne sürülür. Osmanlı kredi ve finans kurumları 17. yüzyılın sonlarına

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara TÜRKİYE EKONOMİSİ Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü 1 Ankara Ülke Ekonomisinde Etkili Olan Faktörler Tarih Doğal Kaynaklar Coğrafi yer Büyüklük Arazi şekilleri

Detaylı

TÜRKİYE'NİN FİZİKİ ÖZELLİKLERİ VE COĞRAFİ KONUMU

TÜRKİYE'NİN FİZİKİ ÖZELLİKLERİ VE COĞRAFİ KONUMU TÜRKİYE'NİN FİZİKİ ÖZELLİKLERİ VE COĞRAFİ KONUMU Bölgelerimiz ve en kalabalık bölümlerinin eşleştirilmesi: İç Anadolu- Yukarı Sakarya Bölümü, Karadeniz - Doğu Karadeniz kıyıları, Ege-Kıyı ovaları, Marmara

Detaylı

ELEKTRONİK TİCARET KISA ÖZET KOLAYAOF

ELEKTRONİK TİCARET KISA ÖZET KOLAYAOF ELEKTRONİK TİCARET KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKAT Burada ilk 4 sayfa gösterilmektedir. Özetin tamamı için sipariş veriniz www.kolayaof.com 2 Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 2 İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE- Bilgi Ekonomisi

Detaylı

COĞRAFYANIN PUSULASI HARİTALARLA COĞRAFYA 2018 KPSS BAYRAM MERAL

COĞRAFYANIN PUSULASI HARİTALARLA COĞRAFYA 2018 KPSS BAYRAM MERAL COĞRAFYANIN PUSULASI HARİTALARLA COĞRAFYA 2018 BAYRAM MERAL 1 Genel Yetenek - Cihan URAL Yazar Bayram MERAL ISBN 978-605-9459-31-0 Yayın ve Dağıtım Dizgi Tasarım Kapak Tasarımı Yayın Sertifika No. Baskı

Detaylı

Dünya Ekonomisinde Tarımın Rolü

Dünya Ekonomisinde Tarımın Rolü Kaynak: Kalkınma Ekonomisi, Feride Doğaner Gönel, Efil Yayınevi, Ekim 2010. Ulusal sınırlarla kısıtlanmış olan toprak faktörü piyasası tekelci piyasa özellikleri gösterir, yani serbest rekabetçi piyasa

Detaylı

BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 26 ŞUBAT 2014

BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 26 ŞUBAT 2014 BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM DOÇ. DR. YASEMEN SAY ÖZER 26 ŞUBAT 2014 1 19.02.2014 TANIŞMA, DERSLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER, DERSTEN BEKLENTİLER 2 26.02.2014 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 3 05.03.2014 DOĞAL

Detaylı

demir ve bronz çağlarının kalıntılarına ulaşılmış, medeniyetlerin doğup yıkıldığı Mezopotamya toprakları üzerindeki Ürdün de, özellikle Roma ve

demir ve bronz çağlarının kalıntılarına ulaşılmış, medeniyetlerin doğup yıkıldığı Mezopotamya toprakları üzerindeki Ürdün de, özellikle Roma ve İsrail - Ürdün Turu Büyük manzaraları görmek için plan yapın, ancak, sokaklarda dolaşmak ve böylesine eski ve kutsal bir yerin gündelik hayatına kendinizi kaptırmak için biraz zaman ayırın. Tarih : 12-09-2016-16-09-2016

Detaylı

Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2.

Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2. Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2. Özel Konum 1. Türkiye nin Matematik (Mutlak) Konumu Türkiye nin Ekvatora ve başlangıç

Detaylı

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir?

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir? 1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir? a. Ova b. Vadi c. Plato d. Delta 2- Coğrafi bölgelerle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? a. Coğrafi özellikleri

Detaylı

ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK

ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK ÜNİTENİN KONULARI Toprağın Oluşumu Fiziksel Parçalanma Kimyasal Ayrışma Biyolojik Ayrışma Toprağın Doğal Yapısı Katı Kısım Sıvı Kısım ve Gaz Kısım Toprağın Katmanları

Detaylı

İlkel Köyden Kente Geçiş Süreci

İlkel Köyden Kente Geçiş Süreci İlkel Köyden Kente Geçiş Süreci Yerleşik Yaşama Geçişte Buğdayın Önemi Buğday dayanıklı bir bitkidir. Zengin toprakta, fakit toprakta yetişir. Uzun süre saklanabilir. Besin değeri zengindir. Çeşitli şekillerde

Detaylı

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları PA 101 Kamu Yönetimine Giriş (3,0,0,3,5) Kamu yönetimine ilişkin kavramsal altyapı, yönetim alanında geliştirilmiş teori ve uygulamaların analiz edilmesi, yönetim biliminin

Detaylı

Bölgesel iklim: Makroklima alanı içerisinde daha küçük alanlarda etkili olan iklimlere bölgesel iklim denir.(marmara iklimi)

Bölgesel iklim: Makroklima alanı içerisinde daha küçük alanlarda etkili olan iklimlere bölgesel iklim denir.(marmara iklimi) YERYÜZÜNDEKİ BAŞLICA İKLİM TİPLERİ Matematik ve özel konum özelliklerinin etkisiyle Dünya nın çeşitli alanlarında farklı iklimler ortaya çıkmaktadır. Makroklima: Çok geniş alanlarda etkili olan iklim tiplerine

Detaylı