TüRKiYE DEN MüTHiŞ BAŞARI! hazırlandı. Bu dönemde Türkiye'nin toplam borcu % 28

Transkript

1 TüRKiYE DEN MüTHiŞ BAŞARI! hazırlandı. Bu dönemde Türkiye'nin toplam borcu % 28 Uluslararası finansal danışmanlık şirketi McKinsey'nin hazırladığı raporda 47 ülke, borcun milli gelire oranına göre sıralandı. Sıralamaya göre Türkiye, dünyada en az borcu olan dokuzuncu ülke oldu. arttı. Rapora göre Türkiye'nin borcu diğer ülkelerden farklı olarak kamu borcu şeklinde değil özel sektör ve hanehalkı borcundaki artışla büyüdü döneminde Türkiye 'nin kamu borcu % 4 azalırken, özel sektör borcu % 22, hanehalkı borcu % 10, finans sektörü borcu ise % 11 arttı. YÜZDE 40'I YABANCILARIN ELİNDE Raporda Türkiye'de devlet tahvillerinin % 40'ından fazlasının yabancı yatırımcıların elinde olduğu, ABD'de faiz artışı gibi bir dış gelişme sonucu yabancı yatırımcıların yatırımlarını çekmesi durumunda risk oluşabileceği belirtildi. Raporda Arjantin, Nijerya, Suudi Arabistan, Rusya, Meksika ve Endonezya da borcu az olan ülkeler arasında yerini aldı. Ü lkeleri borcun milli gelire oranına göre sıralayan McKinsey'nin 47 ülkelik listesinde Türkiye 38'inci sırada yer aldı itibar ile Türkiye'nin borç/milli gelir oranı % 104 seviyesinde gerçekleşti. Rapor, verilerini kapsayacak şekilde onom HERKES için EKONOMi POLiTiKA 0 Cumartesi KDV dahil 25 Krş MALiYE VERGi KAÇIRANLARA Rant vergisi seçim SONRASINA KALDI A K Parti'nin son yapılan MKYK toplantısında seçime dönük konuların yanı sıra geçtiğimiz günlerde açıklanan 'Şeffaflık Paketi' de gündeme geldi. Bazı üyeler, geçen haftalarda kamuoyuna açıklanan paketin içinde yer alan bazı düzenlemeleri gündeme getirdi. Kamuoyuna rant vergisi olarak yansıyan düzenlemenin inşaat sektörünü rahatsız ettiğini anlattı. Toplantıda, belediyelerde imar planı değişikliklerinin bir memur onayıyla değil belediye meclislerinin kararıyla, 1/5 binlik planların büyükşehir, binlik planların ise ilçe belediye meclisinin aldığı kararla yapılabildiği, şehrin ve bölgenin gelişiminin dikkate alındığı anlatıldı. İşte yeni ehliyetler İ çişleri Bakanı Efkan Ala, yeni kimlik kartlarını ve sürücü belgesinin örneğini gösterdi. Yeni ehliyetler 15 lira karşılığında alınabilecek. İstanbul Sürücü Kursları ve Eğitimcileri Federasyonu (İSKEF) Başkanı Murat Tekin, temmuz ya da ağustos ayında yürürlüğe girme si beklenen Karayolları Trafik Yönetmeliği uya rınca yaklaşık 24 milyon ehliyetin 15 lira karşılı ğında yenileriyle değiştirileceğini belirtti.içişleri Bakanı Efkan Ala da, yeni kimlik kartlarını ve sürücü belgesinin örneğini gösterdi. 1.3 MİLYON KİŞİYE MÜJDE! P rim borcunu yapılandırmayan 1.3 milyon Bağ-Kur'luya verilen müjdenin detayları ortaya çıkıyor. İddiaya göre düzenleme hazır, Meclis'ten geçecek yasa ile borç silinecek, hizmet süresi askıya alınacak. İhtiyaç duyulduğunda bu süre canlandırılabilecek.başbakan Ahmet Davutoğlu'nun prim borcunu yapılandırmak için başvurmayan 1 milyon 305 bin Bağ- Kur'luya verdiği müjdenin detayları belli oldu. Borçlu Bağ-Kur'luların sağlıktan yararlanmasını sağlayacak, hizmet süresine ihtiyacı olmayanlara da emeklilik yolunu açacak düzenlemenin ayrıntıları ortaya çıkıyor. BORSA GöZ ACTIRMADI 55 bin 284 mükellefin vergi incelemesine tabi tutulduğunu belirterek, incelemeler sonucunda yaklaşık 8 milyar liralık vergi kaybının tespit edildiğini ve buna neden olanlara 16,6 milyar liralık ceza kesildiğini bildirdi. V ergi denetiminin tek çatı altında toplanmasının ardından Vergi Denetim Kurulu'nun (VDK), hem kayıtdışı ekonominin hem de vergi kayıp ve kaçağının azaltılmasına yönelik önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini belirten Şimşek, Kurulun, geçen yıl da çalışmalarını etkin şekilde sürdürdüğünü bildirdi. Kurulun, yaklaşık 10 bin vergi müfettişi ile kayıtdışılığa göz açtırmadığını vurgulayan Şimşek, şunları kaydetti: "Geçen yılın tamamında 55 bin 284 mükellef, vergi incelemesine tabi tutuldu. İncelemeler sonucunda yaklaşık 8 milyar liralık vergi kaybı tespit edildi ve buna neden olanlara 16,6 milyar liralık ceza kesildi. Yapılan incelemelerin yaklaşık yüzde 25'inde mükelleflerin bir hesap dönemine ilişkin tüm hesap ve işlemleri kontrol edilmiştir. Tarhiyat Öncesi Uzlaşma Ekonomi 2 Gülşan KURT ROPÖRTAJ Taşkın: Geçmişte kara piyasa dediğimiz buhran vardı Komisyonlarında ise yaklaşık 640 milyon liralık vergi aslının 530 milyon lirasında mükelleflerle uzlaşma sağlandı." "Denetimlerde etkinlik ve verimlik arttı" Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçen yıl, 2013'e göre daha az inceleme yapılmış olmasına rağmen, risk odaklı analiz ve denetimlerle diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla yapılan işbirliği ve koordinasyon sonucunda denetimlerin etkinliği ve verimliğinin arttırıldığını bildirdi. Bu sayede mükellef başına tarhı istenen vergi tutarı ile mükellef başına kesilmesi önerilen ceza tutarının, bir önceki yıla göre sırasıyla yüzde 20 ve yüzde 12 arttığını aktaran Şimşek, "Bu ülkede vergi kaçırılmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Onun için tüm mükelleflerimizi, vergilerini düzgün ve zamanında ödemeye davet ediyorum" diye konuştu. TARIMDA MOBiL DEVRiM Faruk BAKAÇ Güne Bakış Gündemde Neler Var? Yazısı S.4 de G ıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Ülkesel Tarım Envanteri Takip Sistemi hakkındaki bilgilendirme toplantısına katıldı. Sistemin Türkiye deki mobil uygulamaların kullanıldığı en büyük saha projesi olduğunu belirten Eker, proje hakkında bilgiler verdi. VERİLER MERKEZE AKTARILIYOR Yılda 2 defa Türkiye nin tarım parsellerinin tamamının uydu görüntülerini aldıklarını aktaran Eker, 10 bin personelin bu uydu görüntülerindeki parsellerde tek tek çalışmalar yaptığını ve hayvan varlığı, parsel büyüklüğü, işletme bilgileri, makine, ekipman bilgileri ve fotoğrafını, ellerindeki bilgisayarlar la sisteme kaydettiklerini, bilgilerin merkeze aktarıldığını Bugüne kadar 41 bin 106 köy ve mahallede veri girişi yapıldığını ifade eden Eker, 2 bin civarındaki mahalle ve köyde de veri çalışmalarının sürdüğünü bildirdi. Gündem8 DAVUTOĞLU'NDAN BAŞKANLIK SiSTEMi AÇIKLAMASI Türkan BAYRAKÇI İçimden Geldiği Gibi SANA BİR SIR VERECEĞİM Yazısı S.10 da Süleyman GÖKSU EZAN LAFIZLARININ MANALARI Yazısı S.10 da Şüheda YILDIRIM ın Haberi PETROLDE YENi REKOR indirim! S uudi Arabistan, Asya ya yapılan Mart ayı petrol satışları için fiyatları düşürerek ülkenin pazar payı için mücadele ettiği sinyali verdi.uudi Arabistan petrolde pazarı kaybetmemek için elinden geleni yapıyor.dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistan, Asya ya yapılan Mart ayı petrol satışları için fiyatları düşürerek ülkenin pazar payı için mücadele ettiği sinyali verdi.devlete ait olan Saudi Arabian Oil Co. Perşembe günü yaptığı açıklama ile Arap hafif petrolü için resmi satış fiyatını 90 sent indirim ile varil başına 2.30 dolara düşerek Orta Doğu göstergelerinin altında çekti. Söz konusu satış fiyatı, Bloomberg in veri toplamaya başladığı tarihten bu yana, en az 14 yılın en düşüğü olarak kaydedildi.st. Louis te bulunan Confluence Investment Management baş piyasa stratejisti Bill O Grady, Bu hareket Çin deki pazar paylarını korumaya istekli olduklarına yönelik bir başka kanıt sunuyor. En büyük büyüme alanında rekabetçi kalmaya çalışıyorlar dedi.orta Doğu üreticileri, Latin Amerika, Afrika ve Rusya ile Asya daki alıcılar için rekabeti artırıyorlar. Uluslararası Enerji Ajansı verilerine göre Çin 2014 AB- D nin ardından dünyanın ikinci en büyük petrol tüketicisi idi.

2 2 Ekonomi Y Ü Z Y Ü Z E TAŞKIN: GEÇMİŞTE KARA PİYASA DEDİĞİMİZ EKONOMİK BUHRAN VARDI Bu seferki röportaj konuğum Gazeteci Yazar Hasan Taşkın. Hasan Taşkın, Anadolu Ajansı kökenli bir gazeteci Sürekli Sarı Basın Kartı sahibi. Dünya E-Basın Konseyi Başkanı. Esasen AA da uzun yıllar polisiye ve adli olaylarla ilgili araştırma ve inceleme haberleri ile dikkat çekti. Dahası özel dosyalarla ve ses getiren kitapları ile de tanındı. Ancak, kendisinin bilinmeyen bir yönünü ilk kez Gülşan Kurt Ekonomi Gazetesi ortaya çıkarıyor.aa da ekonomi haberleri üzerine önemli çalışmaları da oldu Taşkın ın. Ayrıca Özel bir televizyonda Siyaset programı da yapıyor. İşte biz de biraz ekonomi biraz siyaset konuşalım istedik Hasan Taşkın ile Şu Derin Devlet, İsrail in Gap Senaryosu, Vatikan ın Türkiye Senaryosu, Kıskaç, Uyan gibi en çok satan kitapların yazarı da olan Hasan Taşkın ın gözünden Türkiye nin fotoğrafını okumaya var mısınız? Buyurun o zaman -Hasan bey nasılsınız? Çok teşekkür ederim. Ülkem iyi oldukça ben de çok iyi iyiyim. -Sizinle söyleşimizde biraz Türk siyaseti ile Türk ekonomisinin dününü ve bugününü sizin gözünüzden yansıtmak istiyorum. Sizin bu yönünüzü de okurlar öğrensin istedim. Çünkü derin kitaplarınızdan dolayı sizi hep derinlerde bildi okurlar. Derinlikle kastınızı derin araştırma olarak algılıyorum. Okurlarım da beni derin araştırma kitaplarım ve yazılarımla tanıdı. Ancak, siyasi programlarım ve yazılarımda da beni iyi biliyorlar. Evet, sizin ekonomi ile ilgili yönümü ortaya çıkarmanız çok ince bir araştırma. Bu yüzden sizi tebrik ederim. Amacım ülkem insanını her yönden aydınlatmaya çalışmaktır. Türkiye, artık iki dönemi konuşacaktır. Ak Parti öncesi ve Ak Parti sonrası Türkiye nin son yıllarını iyi anlamak için Ak Parti iktidarından önceki 2002 yılı öncesine bakmak veya hatırlamak gerekir. O dönemde Türkiye, siyasetini Avrupa Birliği ne, ekonomisini de İMF ye teslim etmişti. Borç alan emir alır sözü geçerli durumdaydı. Daha açık söylemek gerekirse repo faizleri yüzde lere çıkmış, bankalar ardı ardına batıyordu. Merkez Bankası, Birleşik Faizi yıllık yüzde e dayanmıştı. Ezilen işçiler seslerini duyurmak için sürekli eylem gerçekleştiriyor, esnaf ise çaresizliğini anlatmak için başbakanlığın önüne Başbakan Bülent Ecevit in gözleri önünde yazar kasasını fırlatıyordu. Memur maaşlarının nasıl ödeneceği tartışılıyordu. Koalisyon Hürmeti, ekonomik buhrandan çıkmak için IMF den 5 milyar dolar borç için adeta yalvarıyordu. İMF de sürekli kemer sıkma talimatları ile Türkiye yi ziyaret ediyordu. Koalisyon hükümeti tam bir çelişki içinde idi. Tüm bu sorunlar ile uğraşması gereken hükümet ise, üniversitelere türbanlı kızların alınmaması, 12 yaşından küçük çocukların kuran öğrenmemesi için tedbirler alıyordu. Kamu alanı söylemi ile inançlı insanlar devlet tarafından dışlanıyordu. Devlet milletine karşı anti demokratik baskı uyguluyordu. Başörtülü anneler asker oğullarının yemin törenlerine dahi alınmıyordu. Şehit cenazeleri ise durmak bilmiyordu. Enflasyon yüzde 70 lerde seyrediyor, Enflasyon canavarı hemen her ay karikatüristlerin gazetelere çizdikleri ve herkesin tanığı sürekli büyüyen bir canavar halini almıştı. Kara Piyasa olarak adlandırılan ekonomik buhran vardı. O dönem batık banka rekoru kırıldı. Bankalar hortumlanmış, demokrasinin ise sadece adı vardı. Başbakan dahil herkes askerden korkar vaziyette emir bekler durumdaydı. Bakanlar kurulu dahi bazen 2 ay toplanamıyordu. Dahası var ama bu kadar hatırlama yeterli sanırım. Ak Parti dönemi öncesi milletin umudu tükenmek üzereydi yılının Kasım ayında iktidara gelen Ak Parti, adım adım, hem demokrasi, hem güçlü devlet ve güçlü ekonomi oluşturdu, hem de ciddi yatırımlar yaparak halkın daha özgür ve yaşamını kolaylaştıran önemli adımlar attı. Güçlü tek parti iktidarının getirdiği moralle toparlanan piyasalar ve ekonomi dünyası, devlet yatırımlarına paralel yatırımlara girişti yılının Kasım ayı ile 2015 yılının Şubat ayı arasında geçen yaklaşık 13 yılda ekonomi, sağlık, eğitim, ulaştırma ve demokratikleşme gibi alanlarda önemli icraatlar gerçekleştirildi. Bu yatırımları ve yaşama dair demokratikleşmeyi gören vatandaşlar da Ak Parti ye desteğini her seçimde daha da artırdı. Türkiye nin hayalleri bir bir gerçekleşmeye başladı. Marmara denizinin dibinden geçen Marmaray ülkenin gururu oldu. İstanbul a dünyanın en büyük havaalanı yapımı için çalışmaların başlaması birçok ülkeyi kıskandırmaya yetti. Ordu da denizin üzerine yapılan Havaalanı da başarılı yatırımların bir örneğini oluşturuyor. Kars havaalanına gittiğinizde gözlerinize inanamıyorsunuz. Duble yollar, tüneller insanımızın hayatını kolaylaştırdı. -Peki, demokratikleşmede yeterince yol alabildik mi?bugün Türkiye nin anti demokratik yaptırımları olduğu söyleniyor. Buna ne diyorsunuz? Cumhuriyet tarihinin en büyük demokratikleşme adımları Ak Parti iktidarında anayasa değişiklikleri ile gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanının halk tarafından 5 artı 5 modeliyle seçilmesine ilişkin anayasa değişikliğinin yanı sıra 12 Eylül 2010 referandumuyla yürürlüğe giren demokratikleşme adımları, yargıda yapısal reformları da beraberinde getirdi. Kadınlara, engellilere ve çocuklara yönelik pozitif ayrımcılık anayasaya girerken, sendikal hakların genişletilmesi, Kamu Denetçiliği Kurumunun (Ombudsmanlık) kurulması gibi önemli uygulamalar Türk hukuk sistemine girdi. Bunlar Türkiye nin 2002 yılının Kasım ayı ile 2015 yılının Şubat ayı arasında geçen yaklaşık 13 yılda ekonomi, sağlık, eğitim, ulaştırma ve demokratikleşme gibi alanlarda önemli icraatlar gerçekleştirildi. Bu yatırımları ve yaşama dair demokratikleşmeyi gören vatandaşlar da Ak Parti ye desteğini her seçimde daha da artırdı. kazanımlarıdır. Anayasa değişikliğiyle siyasi partilerin kapatılması durumunda milletvekillerinin vekilliklerinin düşürülmesine son verildi. Yüksek Askeri Şura kararı ile ordudan atılanlara yargı yolu açıldı. Sivillerin, askeri mahkemelerde yargılanmasına son verildi. Askerlerin, askeri suçlar dışındaki suçlarla ilgili olarak sivil mahkemelerde yargılanması sağlandı. -Peki, biraz da ekonomi konuşalım mı? Bugün Türk ekonomisi ne durumda? 2002 yılında yüzde 70'lerde seyreden yıllık enflasyon, tek haneli rakamlara düştü. Bugün yıllık enflasyon yüzde 7 bandında. Türkiye, 1969 yılından bu yana en düşük enflasyonu son dönemde gördü. 2002'de 26,8 milyar dolar olan Merkez Bankası döviz rezervi, 2015 başında 130 milyar 529 milyon dolara yükseldi yılında 230 milyar dolar milli gelirle dünyanın 26'ncı büyük ekonomisi olan Türkiye, bu yıl Dünya Bankası'nın satın alma gücü paritesine (PPP) göre yaptığı hesaplamalara göre, Türkiye'nin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH) 1 trilyon 315 milyar dolara ulaştı. 2002'de 3 bin 500 dolar olan kişi başı milli gelir de 3 kat artışla 10 bin doları aştı yılında IMF'ye olan 23,5 milyar dolar borç kapatıldı ve yeni bir anlaşma imzalanmadı. Türk Lirasından 6 sıfır atılırken, 2002 yılında 392 TL olan en düşük memur maaşı, 5 kattan fazla artışla 2015'de 2 bin 114 TL'ye yükseldi. Dünü ne yazık ki unutuyoruz. Refahın sonu elbette yok ve insanımız daha çok refaha kavuşma hakkı vardır. Ancak, değişimi ve yeniliği savunamayanlar, hayal kuramayanlar Türkiye ye bir şey katamazlar. İstanbul da 3. Köprünün yapılmasına karşı çıkanlar var. Ak Parti hangi başarılı projeyi uygularsa uygulasın hazmedememe düşüncesi var. Bunlar doğru yaklaşımlar değil. Kin ve hazımsızlık ancak kendimize zarar verir. Daha iyisini yapma iddiasında olanlar olmalı. -Ulaşımda Türkiye istenilen noktada mı? 2002 öncesinde Türkiye genelinde toplam 6 bin kilometre olan bölünmüş yol miktarı, 2015'de 17 bin 258 kilometreye ulaştı. Bölünmüş yollarla birbirine bağlanan şehir sayısını 6'dan neredeyse tüm illeri kapsayan uygulama ile Hükümet, iş dünyasını canlandırmayı ve işsizliği azaltmayı da hedefledi. Ulaştırma Bakanlığı uzmanlarının yaptığı hesaplamalara göre bölünmüş yollar sayesinde yıllık seyahat süresi 175 milyon saat kısalırken, yaklaşık 750 milyon litre yakıt tasarrufu sağlandı. Ulaştırma Bakanlığı verilerine göre bölünmüş yollar sayesinde trafikte ölümlü kaza oranı da yüzde 70 azaldı. İstanbul- Ankara, Ankara-Eskişehir ve Ankara-Konya arasında hızlı tren seferleri başladı. Türkiye, hızlı trenle tanışan dünyanın sekizinci ülkesi oldu. 2003'te 8 milyon kişi yurt içinde havayoluyla seyahat ederken, bu rakam 2014 sonunda 50 milyona ulaştı. Bu dönemde yaklaşık 15 milyon kişi, ilk kez uçağa bindi. -Biraz eğitimden bahsedelim mi? Ak Parti hükümeti döneminde bütçeden savunma harcamalarına ayrılan pay azalırken, eğitime ayrılan ödenek artırıldı bütçesinin yüzde 52'si eğitim yatırımlarına ve harcamalarına ayrıldı. 2002'de 7,5 milyar lira olan Milli Eğitim Bakanlığının bütçesi, 2015'de 62,2 milyar liraya yükseltildi. Osmanlı dönemi artı 79 yıllık Cumhuriyet döneminde yapılan derslik Dünü ne yazık ki unutuyoruz. Refahın sonu elbette yok ve insanımız daha çok refaha kavuşma hakkı vardır. Ancak, değişimi ve yeniliği savunamayanlar, hayal kuramayanlar Türkiye ye bir şey katamazlar. sayısı 346 bin, ama Ak Parti iktidarı döneminde yani yaklaşık 13 yılda yapılan derslik sayısı 235 bin. 2003'ten itibaren ilk ve ortaöğrenimde ders kitapları ücretsiz olarak dağıtıldı. Düşük gelirli ailelerin ilk ve ortaöğretime devam eden çocukları için, annelerin hesabına her ay para aktarma uygulaması başlatıldı. -Türkiye nin sınır bölgeleri ateş çemberi Savunma sanayi yatırımları bu anlamda çok önemlidir. Peki Savunma Sanayiinde neredeyiz? Savunma sanayiinde dışa bağımlılığı Türkiye, 2009'da Nabucco Projesine imza koyarak dünya enerji koridorundaki yerini aldı. Türkiye, Tarımsal Gayri Safi Hasıla büyüklüğünde dünyada 7'nci sıraya yükseldi. azaltmak için geliştirilen çalışmalar, son yıllarda meyvesini vermeye başladı. 2002'de 47 milyon dolar olan savunma sanayii ihracatı, 2015'te 1 milyar doları aştı. Milli helikopter Atak Türkiye nin gururu oldu. Yerli tank Altay, çevre ülkelere ihraç edilen ürünler arasında yerini aldı. İstihbarat amaçlı uçan pilotsuz Anka uçağımız dünyayı kıskandırdı. Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumunun 2002 ihracat rakamı 2 milyon dolarken, kurumun cirosu, 2015'te 800 milyon TL ye ulaştı. Malezya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Hollanda, Ürdün, Pakistan ve Güney Kore, Türkiye'den savunma sanayii ürünü tedarik eden ülkeler arasında yer aldı. Savunma sanayiinde 2002'de 50 milyon dolar olan ARGE harcamalarına ayrılan payı 12 kat artışla 2015'de 600 milyon dolara çıktı. -Türkiye nin dış politikası çok eleştiriliyor. Bu konuda ne diyeceksiniz? Kuzey Afrika'ya açılma stratejisi, Ortadoğu'da dengelere yön verme girişimleri, Türkiye'yi bölgenin lider ülkesi konumuna yükseltirken, Türkiye, 50 yıllık aranın ardından 2009'da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde geçici üye oldu. Türkiye 1 Aralık 2014 itibari ile G20 Dönem Başkanlığı görevini de üstlendi. Sınır komşularıyla başlayan ve çevre ülkelerle geliştirilen iyi komşuluk ilişkileri sayesinde Türk vatandaşlarından vize istemeyen ülke sayısı 70 i aştı. Karşılıklı vize muafiyeti anlaşması üzerinde görüşmelerini sürdüren Dışişleri Bakanlığı, bir yandan da yeni büyükelçilikler ve konsolosluklarla dış temsilcilik ağını geliştirme yönünde adımlar atmaya devam ediyor. Afrika açılımı ile Türk işadamlarının Afrika da da önü açıldı. Türk vatandaşının gerek Avrupa ve gerek Afrika ile Asya da itibarı arttı. -Enerji alanında Türkiye nerede duruyor? 2002 yılında sadece 4 bin 510 kilometre uzunluğunda ve 9 ilde olan doğalgaz iletim hatlarının uzunluğu 18 kat artmış rakamları aklımda. Bu yüzden 2013 yılında doğal gaz iletim ve dağıtım boru hattı 82 bin 500 kilometreye ulaştı. Bugün 72 ilde doğalgaz mevcut. Türkiye, 2009'da Nabucco Projesine imza koyarak dünya enerji koridorundaki yerini aldı. Türkiye, Tarımsal Gayri Safi Hasıla büyüklüğünde dünyada 7'nci sıraya yükseldi. Yaklaşık 30 milyon civarındaki turistle birlikte yılda 100 milyona yakın insanın gıda ihtiyacını karşılayan Türk tarım sektörü, bugün 177 ülkeye bin 530 çeşit tarım ürünü ihraç ediyor yılında 4 milyar dolar olan tarımsal ürün ihracatı, 2014 sonunda 4 kattan fazla artarak 18.7 milyar dolara çıktı. Sporda önemli uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapan Türkiye'ye gelen turist sayısında da önemli artış kaydedildi. Köyü ve şebeke suyu olmayan köy kalmasın anlayışıyla geliştirilen Köydes ve Beldes projeleriyle köy ve mezraların yüzde 90 ı' asfalt yol ve şebeke suyuna kavuştu. -Barış sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye 30 yıldan fazla süredir terörle mücadele etti. Binlerce şehit verdi. Analar ağladı Türkiye, kendisi için yazılan senaryoyu bitirmeye kararlı. Kavga ve kan davasını bitirmeye kararlı. Ben barış sürecinin toplumlar arasında ayrışmanın, kan davasının Gazeteci Yazar Hasan Taşkın ile birlikteyiz bitme süreci olarak görüyorum. Ne ise meseleler kardeşçe oturulup konuşularak, hep birlikte çözülebilir. Çözülmelidir de. Birilerinin istediği gibi olmak ya da onların istediği siyaseti uygulamak zorunda değiliz. İlk kez Ak Parti hükümeti bu süreci bitirmede kesin kararlı. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın bu yönde çok önemli adımları var. Her türlü riski alarak bu kararlılığını Cumhurbaşkanı iken de sürdürüyor. Demokratikleşme paketleri ile dünün yasakları kalktı. TRT Kürtçe yayına başladı. Bugün bakıldığında, yasakların neden konduğu anlaşılamamaktadır. Barış ve kardeşlik, sevgi ve paylaşma hayatın güzellikleridir. Hayatın güzellikleri varken, kavganın ve çatışmanın, hayatları karartmanın anlamı yok. Dilerim kısa sürede sonuç alınır. -Yeni kitap çalışmalarınızın olduğunu öğrendik. Bu konuda biraz detay alabilirmiyiz? Ne ile ilgili bu kitap? - Devletler, hukuk ve kurallar içinde yapamadıkları tüm operasyonlarını gizli tuttukları ve kanunlarla gizlilikleri örtülen istihbarat örgütleri aracılığı ile yaparlar. Toplanan bilgilerde ülkelerinin menfaatlerinin aleyhine faaliyet, ya da öyle olduğunu düşündükleri eylemleri bertaraf etmek için, illegal oluşumlar oluşturulup ve bunları desteklerler. Tüm bunlarla da savaştıklarını belirtilerek kendi çıkarları doğrultusunda dizayn ve düzen oluşturulmaya çalışılırlar. Tüm bu faaliyetlerin içinde, bazen kendi çıkarlarını destekleyecek politikacıları destekler, bazen de iktidarı düşürmek için kitleleri harekete geçirebilirler. Yakın siyasi tarihte bunun çok örneklerini bulabiliriz. Buna en iyi örnek Arap Baharı dır. Arap halklarının demokrasi, özgürlük ve insan hakları taleplerinden ortaya çıkmış; bölgesel, toplumsal bir siyasisilahlı harekettir. Protestolar, mitingler, gösteriler ve iç çatışmalar yaşanmıştır. Halklar, özgürlük mücadelesi adı altında birçok Arap diktatörünü resmen devirmiştir. Tüm bunların arkasında derin güçler vardır. Yeni kitabımda bu güçlerin 3.ünü ele aldım. İstihbarat örgütlerinin nasıl çalıştığını, neler yaptığını, hangi gizli operasyonlar yürüttüğünü yazdım. Yani yine derin araştırmalar ile CİA, MOSSAD ve MİT i ve çalışmalarını okuyacaklar okurlar. Bu kitabı ilk haber veren de sizsiniz. Yine bir ilki haberci olarak duyurdunuz. Dilerseniz daha fazla detay vermeyeyim, bu ay içinde kitap inşallah okurlarla buluşacak. Parola Yayınları kitabın yayıncısı -Son olarak, Dünya E-Basın Konseyi Başkanı olarak tutuklu gazeteciler için neler söylersiniz? Gazeteci demek milletin sesi demektir. Gazeteci milletin özgür haber alma hakkını meslek ilkeleri ışığında yerine getirir. Ayna görevi yapar. Yansıtır. Basın özgür olmalıdır. Tutuklu olan gazeteciler ile ilgili tutuklanma nedenleri eğer düşünce ve haberinden dolayı ise bunu savunmak mümkün değildir. Ancak, başka bilemediğimiz suç varsa, gazeteci de olsa kanunlara uymak zorundadır. Çünkü Gazeteci de hukuk kurallarına uyar. -Çok teşekkür ederim Hasan bey, çok keyifli bir sohbet oldu. Dilerim okurlarımız da aynı keyfi alır. Ben teşekkür ederim, değerli okurlara saygı ve sevgi sunuyorum.

3 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA 3 Çayda "yüzde 1 KDV" talebi ayın, vatandaşın Çtemel gıda maddesi ve milli içeceği haline geldiğini vurgulayan Erdoğan, dünyada birçok ülkede hükümetlerin ve yetkililerin alkol, kolalı ve gazlı içeceklerden halkını uzaklaştırmak için çay içimini özendirdiğini ifade etti.erdoğan, Doğu Karadeniz'de çayın 205 bin ailenin geçim kaynağı olduğunu işaret ederek, "Çay yaklaşık 1 milyon insanımızı ilgilendirmektedir. Bölgemiz için çayın ekonomik anlamda alternatifi yoktur" değerlendirmesini yaptı.türkiye'de çayın son zamanlarda en büyük sorun haline gelen cari açığa hiçbir olumsuz etkisinin olmadığını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti: "Çayın tarladan bardağa kadar hiçbir aşamasında Rize Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan, çayın KDV'sinin yüzde 1'e düşürülmesini istediklerini bildirdi. Erdoğan, yaptığı yazılı açıklamada, Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararına istinaden "Çay" alım ve satımındaki KDV'nin yüzde 8 olarak uygulandığını belirtti. ithal girdi yoktur. Tamamen yerli imkanlarla üretimi yapılmaktadır. Ülkemiz ithal çaya kesinlikle ihtiyaç duymamakta, çay sektörü bir bütün olarak halkımızın tüketeceği çayın tamamını doğal yollardan üreterek, sağlıklı bir ortamda halkımızın tüketimine sunmaktadır. Bu nedenlerden dolayı çayda KDV'nin yüzde 1'e düşürülmesini istiyoruz. KDV oranının yüzde 1'e düşürülmesiyle bir vergi kaybı söz konusu olmayacaktır." "Kayıt dışılık tamamen ortadan kalkar" Erdoğan, çay sektöründe KDV'nin düşürülmesiyle az da olsa mevcut olan kayıt dışılığın tamamen ortadan kalkacağını işaret ederek, açıklamasını şöyle sürdürdü: "KDV kaybı, gelir vergisi ve kurumlar vergisi olarak geri dönecektir. Son yıllarda hükümetin ve devletin temel ekonomik önlemlerinden olan enflasyonun düşmesine de katkıda bulunacaktır. Çay, temel gıda maddeleri arasına alındığı takdirde, enflasyon sepetindeki değişiklik nedeniyle enflasyon oranının düşmesine olumlu etki yapacaktır. Belirttiğimiz nedenlerden dolayı çayda KDV'nin yüzde 8'den yüzde 1'e indirilmesini istiyoruz. Gıda maddelerinde KDV indiriminin gündemde olduğu bu günlerde talebimizin gündeme alınarak kabul edilmesini arz ederiz." Gıda fiyatları gerilemeye devam ediyor irleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü B(FAO), Küresel Gıda Fiyatları endeksinin ocak ayında 182,7 puana gerilediğini bildirdi. FAO'nun resmi internet sitesinde yayımlanan rapora göre, Küresel Gıda Fiyatları endeksi, son aylardaki düşüş trendine ocak ayında da devam etti. Endeks, ocakta bir önceki aya göre yüzde 1,9 azalarak 182,7 puana indi. düşüş trendinde olduğuna işaret edildi Raporda, endeksin 2014 yılının nisan ayından bu yana düşüş trendinde olduğuna işaret edilerek, şu ifadelere yer verildi: "Endeks, ocak ayında kısmen, güçlü stok, dolardaki güçlenmenin devam etmesi ve zayıf ham petrol fiyatlarından etkilendi ve tüm bunlar endekste düşüşe neden oldu. Düşük fiyatlar ayrıca, güçlü üretim beklentilerini yansıtırken, söz konusu güçlü arz koşulları tahıl, domuz eti ve soya yağı fiyatlarının düşmesine yol açtı. Özellikle tahıl üretimi yeni bir rekor için hazırlanıyor. Uluslararası tahıl fiyatları geçen yılın aralık ayından bu yana yüzde 7 geriledi. FAO'nun Tahıl Fiyatları endeksi de ocakta aylık yüzde 3,6 azalışla 177,4 puana indi. Bununla birlikte diğer bir sert düşüşün gözlendiği FAO Bitkisel Yağ endeksi de söz konusu dönemde yüzde 2,9 gerilemeyle 156,0 puan oldu." Ticaret ağırlıklı bir endeks olan FAO'nun Gıda Fiyatları endeksi, uluslararası piyasada işlem gören tahıl, et, süt ürünleri, bitkisel yağ ve şeker olmak üzere 5 ana gıda emtiasının fiyatlarından elde ediliyor.aa "Sahte bal"a geçit yok Reklam Kurulu, geçen yıl bal ile ilgili 2 reklama durdurma, 23 reklama 2 milyon 108 bin 892 lira idari para ve durdurma cezası uyguladı. Kurul, bu yılki ilk toplantısında da iki bal firmasına 10'ar bin lira ve söz konusu tanıtımları durdurma, iki ayrı bal reklamından dolayı da bir televizyon kanalına 400 bin lira idari para cezası verdi. önceki yıla göre yüzde 21 artarak 40 milyar lirayı aştı İnternetten 40 milyarı harcadık eklam Kurulu, 2014 Ryılında bal ile ilgili 2 reklama durdurma, 23 reklama 2 milyon 108 bin 892 lira idari para ve durdurma cezası uyguladı. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yetkililerinden edindiği bilgiye göre, Reklam Kurulu, 232. toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda 182 dosya karara bağlanırken, bu dosyalardan 101'i ön inceleme sonucunda başvurulardaki eksiklikler ve mevzuata aykırılık bulunmaması nedeniyle gündeme alınmadı. Reklam Kurulu'nun karara bağladığı 81 dosyadan, 7'si mevzuata aykırı bulunmadı. Mevzuata aykırı bulunan 74 dosyadan, 58'ine durdurma cezası, 16'sına ise toplam 1 milyon 163 bin 921 lira idari para ve durdurma cezası uygulanmasına karar verildi. Ambalajlar mercek altında Söz konusu toplantıda piyasada "Tuana" ve "Tat Tat" markaları ile satışa sunulan bal numuneleri üzerinde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca gerçekleştirilen analizler neticesinde, adı geçen ballarda taklit ve tağşiş yapıldığı tespit edildi. Ürünlerin ambalajlarında yer alan; "Süzme salgı balı, güvenle al", "Petekli Bal, Doğal Çiçek Balı" şeklindeki tanıtımlardan dolayı "Tuana" markalı balların sahibi Tuana Bitkisel Ürünler Koz. Gıda ile "Tat Tat" markalı balların sahibi Tatlı Tat Gıda hakkında ayrı ayrı 10 bin lira idari para ve söz konusu tanıtımları durdurma cezaları verildi. TV reklamları da kurula takıldı Tüketicileri yanıltıcı nitelikte ve mevzuata aykırı televizyon reklamları da incelendi. Flash TV'de yayınlanan iki ayrı bal reklamının tüketicileri yanıltıcı nitelikte ve mevzuata aykırı olmaları nedeniyle, her reklama 200 bin lira olmak üzere, reklamı yayınlayan Göktuğ Elektronik Yay. San. Tic. İşletmecilik AŞ'ye 400 bin lira idari para cezası verildi. Öte yandan Kurul tarafından, geçen yıl bal ile ilgili 2 reklama durdurma, 23 reklama da 2 milyon 108 bin 892 lira idari para ve durdurma cezası uygulandı.aa eçen yıl banka ve kredi kartlarıyla Ginternet üzerinden harcamalar, önceki yıla göre yüzde 21 artarak 40 milyar lirayı aştı. En fazla harcama ocakta yapıldı. Geçen yıl internet üzerinden banka ve kredi kartlarıyla yapılan harcama tutarı, 2013'e göre yüzde 21 artışla 41 milyar 883 milyon 440 bin lira oldu. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre, geçen yıl banka ve kredi kartlarıyla internet üzerinden gerçekleştirilen 41 milyar 883 milyon 440 bin liralık harcama tutarı, yıl içindeki toplam kartla ödemelerin yüzde 9'unu oluşturdu.banka kartlarıyla internetten en fazla harcama, 4 milyar 469 milyon 720 bin lira ile ocak ayında yapıldı. Bu ayı, 4 milyar 298 milyon 670 bin lira ile temmuz izledi. Önceki yıl banka kartlarıyla internetten 168 milyon 61 bin 356 işlemde 34 milyar 606 milyon 40 bin lira harcanmıştı.aa T HY'nin kendi pilotlarını, kabin memurlarını ve ihitiyacı olduğu diğer elemanları yetiştirdiği Uçuş Eğitim Akademisi'nde çok sayıda, Bilgisayar (7ayrı bölüm ), Elektrik- Elektronik (5 ayrı bölüm), Endüstri Mühendisliği (3 ayrı bölüm), Fizik (3 ayrı bölüm), Matematik, İngilizce(2 ayrı bölüm), İstatistik (2 ayrı bölüm), İşletme 2 ayrı bölüm), Uzay ( Mühendisliği ve Amerikan Kültür ve Edebiyatı dallarında öğretmene ihtiyacı olduğunu duyurdu. THY'nin resmi internet sitesinden yayınlanan duyuruda başvuracak THY öğretmen arıyor adayların üniversitelerin ilanda belirtilen bölümlerinden lisans düzeyinde mezun olma şartı ararken, yüksek lisans derecesinde bölüm şartı olmadığı belirtiliyor. Ayrıca, KPDS/YDS'den 60 puan, TOEFL(IBT)'den 70 puan, IELTS(Academic)'ten 5,5 puan almak ve yılı ve sonrası doğmuş olmak şartları istendi. DUYURUDA BAŞVURU İÇİN ŞÖYLE DENİLDİ : " Yukarıdaki şartları taşıyan adayların, ilana internet üzerinden başvurmaları gerekmektedir. İnternet başvurusu dışında herhangi bir şekilde başvuru kabul edilmeyecektir. İlan, yeterli sayıda başvuru alınana kadar yayında kalacaktır. İlan kriterlerini sağlayan adaylar yazılı sınav ve mülakat aşamalarına davet edilecektir."aa Mercedes'e Türk yazılım azılımın Türkiye için önemini Y Türkiye nin gelecekteki petrolü diye tanımlayan Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Ufuk Güneş, dünya yazılım pazarının 4.8 trilyon dolar, Türkiye de pazarın büyüklüğünün 6.8 milyar dolar olduğunu kaydetti. YASAD Başkanı Güneş, 2011 yılında derneğin yönetimine geldiklerinde pazarın kesin olmamakla birlikte büyüklüğünün 800 milyon dolar civarında olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın stratejisi ve vizyonu sonucu hükümetin yazılıma verdiği önemle birlikte kısa sürede atılıma geçtiklerini anlattı.ankara nın yazılım sektörünü öncelik listesine almasıyla ilgili Güneş in verdiği diğer bir örnek de 2011 de savunma sanayinde yüzde 11 olan yerli yazılım payının bugün yüzde 49 a yükselmiş olması.aa

4 4 Borsa Finans HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Gündemde Neler Var? Şirket Haberleri Burçelik Vana, %45 bedelli sermaye artırımında rüçhan hakkının kullanımı bugün başlıyor. Şirket, yeni payları makbuz şeklinde verecek. T. Telekom, 2014 yılı karından hisse başına brüt 0,52598TL, net 0, TL temettü dağıtılmasını Genel Kurul un onayına sunacak. Temettü verimi nette %6,2. (olumlu) Ford Otosan'ın İnönü Fabrikası tevsi yatırımı için Öncelikli Yatırım Teşvik Belgesi düzenlendi. Ford Otosan'ın Eskişehir İnönü Fabrikası'nda 2018 yılında devreye alınacak Euro 6 emisyonlu kamyon imalat tevsi yatırımı için 331 milyon TL tutarında Öncelikli Yatırım Teşvik Belgesi düzenlendiği açıklandı.oylum Sınai, 2015 yılı içerisinde de Faruk BAKAÇ Türkiye içerisinde A101 ile başlayan, METRO ile devam eden zincir market çalışmalarına ağırlık vereceğini açıkladı. Netaş CEO su Altay: 2015 yılında 4G lisansının verilmesini bekliyoruz. 4G için toplamda 50 milyon dolarlık harcama yapıldığını söyleyen Altay, geliştirdikleri 4G ürünün dünya standartlarında olduğunu Altay ayrıca, 2015 yılını 2014 den daha yi kapatacaklarını, şirketin karlılığının her yıl daha da artacağını, önce bölgesel sonra da küresel marka yapmak istediklerini, Bangladeş, Cezayir ve Kazakistan da derinleşmek istediklerini, K. Amerika da büyümek istediklerini belirtti. Paşabahçe, Avrupa, Afrika ve Çin de şirket satın alabilir, halka açıklık %35-40 olabilir. Şişe Cam Yönetim Kurulu Başkanı Kirman, Paşabahçe nin halka arzında halka açıklık oranının %35-40 a çıkabileceğini, iştiraklerde halka açılma oranını artırabileceklerini, 2014 cironun 7 milyar lirayı aşabileceğini Bağfaş, Teşvik Komisyonu nu ikna edemediği için stratejik teşvik avantajlarından yararlanamıyor. Dünya Gazetesi'nden İbrahim Ekinci ve Burakhan Varol'un haberine göre, Şirket, yatırıma başladığı günden bu güne kadar, bu yatırımla ilgili teşvik anlaşmazlığı nı çözebilmiş değil. Yatırımcı, KAN ve AN yatırımının, teşvik mevzuatına göre stratejik nitelikte olduğu görüşünde. BAGFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve Murahhas Aza Y. Kemal Gençer, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci nin de bu görüşte olduğunu, ancak bürokratları ikna edemedikleri için, yatırımın stratejik yatırım avantajlarından yararlanamadığını (Dünya) Kelebek, 2015 yılında mağaza sayısını 200 e çıkarmayı hedefliyor. Yurtdışında satış noktaları açmayı planlarken, Türkiye nin birçok bölgesinde bayileşme sürecini sürdüren Kelebek, 2015 yılında Kelebek Mobilya mağaza sayısını 130 a, Kelebek Mutfak mağaza sayısını ise 70 e çıkarmayı hedefliyor. Bakan Canikli, Bank Asya'ya ilişkin, "Banka aranan belgeleri gönderirse ve başka ihlaller söz konusu değilse yeniden yönetim hakkı devredilir. BDDK bu kararı almasaydı hukuksuz bir işlem yapmış olurdu. Bu hukuki ve alınması gereken bir karardır" şeklinde konuştu. 15:30_ABD Tarım Dışı İstihdam (Ocak) Beklenti: 230 bin Önceki: 252 bin EMTİA Suudiler petrolde rekor indirime gitti (bloomberght.com) Dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistan, Asya ya yapılan Mart ayı petrol satışları için fiyatları düşürerek ülkenin pazar payı için mücadele ettiği sinyali verdi. bloomberght.com'un haberine göre, Devlete ait olan Saudi Arabian Oil Co. Perşembe günü yaptığı açıklama ile Arap hafif petrolü için resmi satış fiyatını 90 sent indirim ile varil başına 2.30 dolara düşürerek Orta Doğu göstergelerinin altına çekti. Söz konusu satış fiyatı, Bloomberg in veri toplamaya başladığı tarihten bu yana, en az 14 yılın en düşüğü olarak kaydedildi. AVRUPA Yunanistan MB Başkanı, "Yunan bankaları, mevduatlar güvende, nakit akışında problem yok" Yunanistan Merkez Bankası Başkanı Yannis Stournaras, ECB'nin Yunan tahvillerinin teminat olarak kabul etmeme kararı sonrasında yaptığı değerlendirmede, Yunan bankalarının oldukça güvenli olduklarını ve ECB kararının ardından bankaların nakit akışlarında sorun yaşanmadığını bildirdi. Stournaras yaptığı açıklamada, mevduatlar açısından sakin bir günü geride bıraktıklarını, yeni hükümet ile Eurogroup arasında bir anlaşmaya varıldığında ECB'nin kararını geri alacağını Almanya Ekonomi Bakanı, "Reform olmadan Yunanistan'ın borcunda saç traşı yok" Almanya Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel, Yunanistan'ın reformları gerçekleştirmeden borcunda bir saç traşı beklememesi gerektiğini Rusya Ekonomi Bakanı, "Enflasyonun Mart ayında tepe yapmasını bekliyorum" Rusya Ekonomik Kalkınma Bakanı Alexei Ulyukayev, enflasyon tahminlerini revize etmediğini ve enflasyonun Mart ayında tepe yapacağı beklentisini devam ettirdiğini bildirdi. Ulyukayev yaptığı açıklamada, 2015 yılı için enflasyon tahmininin yüzde 13,7 olduğunu ve Mart ayında enflasyonun yüzde seviyesinde tepe yapmasını beklediğini ASYA Çin MB/Lu Lei, "Zorunlu karşılıkların indirilmesi güçlü bir teşvik programının başlangıcı değil" Çin Merkez Bankası'nın araştırma bölümü başkanı Lu Lei, zorunlu karşılık oranlarının 2 yıldır ilk kez düşürülmesini, ekonomi için güçlü bir teşvik programının başlangıcı olarak görülmemesi gerektiğini, para politikasında bir değişiklik olmadığını Çipras'a, "Borç silme olmayacak" dediği bildirildi Avusturya`da Yunanistan rahatsızlığı Güngör URAS Ayşe Teyzem in enflasyonu ile Başçı nın rakamları farklı TCMB Başkanı Başçı nın enflasyonu başka, Ayşe Hanım Teyzem inki başka. Başçı, enflasyonu Tüketici Fiyatları Endeksi ndeki genel değişimden izliyor. Ocak ayında fiyatlar yüzde 1.10 arttı, yıllık artış yüzde 7.24 diyor.ayşe Hanım Teyzem ise ocak ayında gıda ve alkolsüz içecek fiyatları yüzde 3.52 arttı, mutfakta yıllık ortalama fiyat artışı (en az) yüzde oldu diyor. vusturya Başbakanı AWerner Faymann'ın, telefonda görüştüğü Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'a, "Borç silme olmayacak" dediği bildirildi. Başbakanlık'tan yapılan yazılı açıklamaya göre Faymann, Çipras ile dün akşam bir telefon görüşmesi yaptı. Açıklamaya göre Yunanlılar'ın borçlarını ödeme yükümlülüklerini yerine getireceklerinden emin olduğunu belirten Faymann'ın, Çipras'a, borç silme olmayacağı ancak vadenin uzatılması konusunda görüşmeye hazır olduklarını ifade etti. Faymann, ayrıca Yunan hükümetinden somut öneriler beklediklerini ve yükümlülüklerine uydukları takdirde destek vermeye hazır olduklarını aktardı. Yunanistan'ın borçlarının silinmesi veya ertelenmesi ihtimali, Avusturya hükümetini rahatsız ediyor. Önümüzdeki aylarda borç verenlerle Atina arasında borçların geleceğine ilişkin müzakere süreci başlayacak. Masada borçların silinmesi, kredi sürelerinin uzatılması veya faizlerin düşürülmesi olacak. Avusturya 2010 yılında Yunanistan'a 1,56 milyar avro kredi vermiş ve ayrıca verilen 4,3 milyar avro krediye de kefil olmuştu. Borçların silinmesi ihtimal dışı olsa da kredi sürelerinin uzatılması veya faizlerin düşürülmesi durumunda bile kredi değerinin yüzde 10 ile 20 arasında düşeceği tahmin ediliyor. Avusturya'nın bu miktarı batık kredi olarak hesaptan düşmek zorunda kalacağı belirtiliyor.aa Ayşe Hanım Teyzem gibiler enflasyonu, tencere kaynatmak için ceplerinden çıkan paraya bakarak değerlendiriyorlar.türkiye de en alt gelir grubundan en üst gelir grubuna, tüketim için yapılan her 100 TL harcamanın TL si gıda harcamasına gidiyor. Dikkat buyurunuz, bu ülke ortalamasıdır. Ayşe Hanım Teyzem gibi alt gelir gruplarında 100 TL lik tüketim harcamasında gıda ve alkolsüz içecek harcamalarının payı 50 TL veya daha da fazla oluyor. Enflasyon göstergesi olan Tüketici Fiyatları Endeksi, 426 farklı mal ve hizmetin aylık fiyat değişimi izlenerek belirleniyor. Ayşe Hanım Teyzem gibi orta ve alt gelir grubundakilerin ilgilendikleri gıda ve alkolsüz içeceklerdeki fiyat değişimi ise 127 maddeden izleniyor.bu 127 maddenin her birinin, toplam fiyat artışını etkileme gücü farklı. Örneğin domates fiyatındaki değişim, toplam fiyat artışı oranını yüzde 0.55 oranında, sivribiberdeki değişim yüzde 0.12 oranında, patlıcandaki değişim yüzde 0.10 oranında etkiliyor. Tüm gıda ve alkolsüz içecek maddelerindeki fiyat değişimi ise, ülke genelinde belirlenen Tüketici Fiyatları Endeksi ni yüzde oranında etkiliyor. 31 günde % 3.52 artış ABD`de işsizlik başvuruları beklentinin altında arttı ABD'de işsizlik başvurularında artış beklentilerin altında kaldı. ABD'de haftalık işsizlik maaşı başvurularında artış beklentilerin altında kaldı. ABD Çalışma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, 31 Ocak ile sona eren haftada işsizlik maaşı başvuruları önceki haftaya göre 11 bin kişi artarak 278 bine geldi. Piyasalarda beklenti başuruların 25 bin kişi artarak 290 bin olacağı yönündeydi. Bir önceki haftanın rakamı 265 binden 267 bine revize edildi. 4 haftalık ortalama işsizlik maaşı başvuruları 6 bin 500 kişi azalarak 292 bin 750 oldu. İşsizlik maaşından yararlanmaya devam edenlerin sayısı 24 Ocak ile sona eren haftada bir önceki haftaya göre 6 bin artarak 2 milyon 400 bin oldu. 4 haftalık ortalamalara göre işsizlik maaşı başvurusundan yararlananlar 21 bin 250 düşüşle 2 milyon 421 bin 250 olarak açıklandı. İşsizlik sigortalıların oranı ise aynı dönemde mevsimsel düzeltilmiş verilerle yüzde 1,8 olarak kalırken, takvim ve mevsimsel düzeltilmiş verilerle yüzde 2,1 oldu. İşsizlik sigortalıların oranı işsizlik maaşından yararlanmaya devam edenler ile işsizlik maaşı başvurularının oranından hesaplanıyor.aa 2015 yılının ilk ayı olan ocak ayında (31 gün içinde) ülke genelinde fiyatı izlenen 426 mal ve hizmette fiyat artışı ortalama yüzde 1.10 oranında arttı ama gıda ve alkolsüz içeceklerde 31 gündeki artış yüzde 3.52 oranında. Çok yüksek. Ayşe Hanım Teyzem i ilgilendiren 31 günde gıda maddesi fiyatlarındaki bu yüzde 3.52 oranındaki artıştır.ayşe Hanın Teyzem, tencere kaynatmak için 12 ayda bir alış veriş yapmıyor. İşte bunun için 2014 yılı ocak ayından 2015 yılı ocak ayına yüzde oranındaki yıllık artış onu ilgilendirmiyor. Onu ilgilendiren, 12 ay geriye ortalama yıllık fiyat artışı dır. Ocak ayından geriye 12 aylık dönemde gıda ve alkolsüz içeceklerde ortalama fiyat artışı yüzde oldu. İşte Ayşe Hanım Teyzem için mutfak enflasyonu (en az) budur.eğer Ayşe Hanım Teyzem in net geliri bir yılda bu oranda artmamışsa, aynı tencereyi kaynatmak için ya başka harcamalarını kısacak, başka harcamalardan kısamıyorsa, tencereyi eskisi gibi kaynatamayacaktır. Arkada üretici fiyatları var İyi de, durup dururken gıda ve alkolsüz içecek fiyatları neden artıyor? Artıyor, çünkü gıdada üretici fiyatları artıyor. Ocaktan geriye gıda ve alkolsüz içeceklerde üretici fiyatları artışı yüzde oldu. Üretici fiyatı iki nedenle artar: (1) Üretim yetersizdir. Talebi karşılayamaz. (2) Üretim maliyetleri artmaktadır. Maliyet artışı fiyatı artırır. Dikkat buyurunuz, üretici fiyatları artışı tüketici fiyatlarına tam olarak yansımamış. MİLLİYET

5 HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Muhasebe 5 24 milyon ehliyet değişiyor İstanbul Sürücü Kursları ve Eğitimcileri Federasyonu (İSKEF) Başkanı Murat Tekin, temmuz ya da ağustos ayında yürürlüğe girmesi beklenen Karayolları Trafik Yönetmeliği uyarınca yaklaşık 24 milyon ehliyetin 15 lira karşılığında yenileriyle değiştirileceğini belirtti. ekin, yaptığı açıklamada, içinde TStajyer Ehliyet Kanunu'na ilişkin düzenlemelerin de yer aldığı yönetmelik taslağında son aşamaya gelindiğini ifade ederek, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün tarafların görüşlerini de aldığı yönetmeliğin en erken temmuz ya da ağustos ayında yürürlüğe gireceğini kaydetti. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, Avrupa'daki ehliyet sisteminin bir benzerini Türkiye'nin gereksinimlerini de göz önünde bulundurarak değişikliğe gittiğini anlatan Tekin, şöyle konuştu: "Şu anda 9 ayrı ehliyet veriyoruz. Bu ehliyet sınıfları 17'ye çıkacak. Ehliyetlerimizin hepsi değişecek. Otomobil, minibüs gibi küçük araçlar için kullanılan ehliyetler 10, otobüs ve kamyon gibi araçlar için kullanan ehliyetler de 5 yılda bir değiştirilecek. Sürücü, belirtilen süreyi doldurduktan sonra sağlık ocağına gidecek ve tekrar, 'Sürücü olur raporu' alacak. Bu raporu aldıktan sonra 15 lirasını vererek, ehliyetini değiştirecek." Murat Tekin, Türkiye'de yaklaşık 24 milyon ehliyet bulunduğunu, bunların 15 lira karşılığında yenileriyle değiştirileceğini Yeni ehliyetlerin, Avrupa ülkeleri de dahil 80 ülkede geçerli olacağını dile getiren Tekin, "Yönetmelikle küçük ehliyeti alıp, tecrübe edinip daha sonra büyük ehliyete geçme şartı gelecek. Mesela bir kişi direkt (E) sınıfı dediğimiz otobüs, kamyon ehliyetine başvuramayacak. Öncelikle (B) sınıfını alması gerekecek" diye konuştu. İlk defa sürücü kursuna ehliyet almak için başvuran kişinin, yazılı ve direksiyon sınavlarında başarılı olduktan sonra 1 yıl staj göreceğini, bu süre içerisinde Emniyet Genel Müdürlüğü'nün sürücüye 50 ya da 70 ceza puanı hakkı vereceğini anlatan Tekin, sürücünün bu sürede ceza puanını doldurması halinde aldığı stajyer ehliyetin iptal olacağını kaydetti. '1 MİLYON 700 BİN EHLİYET TEHLİKEDE' İSKEF Başkanı Murat Tekin, Motorlu Taşıtlar Sürücü Kursu Yönetmeliği'nin, 29 Mayıs 2013'te değiştiğini, yönetmelikle direksiyon sınavlarının daha da zorlaştığını belirtti. Yönetmeliğin, sınavda başarılı olan kişilere, sertifikalarını emniyete götürmelerine bir süre getirdiğini ve bunun da 2 yıl olduğunu dile getiren Tekin, şu andan itibaren sürücü kursuna başvuracak adayların, sertifikalarını aldıktan sonra bunların üzerinde yazılı olan tarih itibarıyla 2 yıl içerisinde bunu ehliyete dönüştürmek zorunda olduklarını AA Akrabada kalmayı seviyoruz KREDİ MUSLUĞUNU AÇAN İLLER harcamaları 2014 yılı III. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 30.7 artarak 10.7 milyar lira olarak gerçekleşti. eyahate çıkış Ssebeplerinde ikinci sırada yüzde 30 ile "gezi, eğlence, tatil" ve üçüncü sırada yüzde 5,3 ile "sağlık" yer aldı. Bu çeyrekte seyahate çıkanlar 198 milyon 327 bin geceleme sayısı ile en çok "arkadaş, akraba evinde" kaldı. Konaklama türlerine göre geceleme sayısında ikinci sırada 68 milyon 585 bin geceleme ile "kendi evi" yer alırken, "otel" 15 milyon 328 bin geceleme sayısı ile üçüncü sırada yer aldı YILINDAKİ DURUM TÜİK verilerine göre, 2013 yılının tamamında seyahate çıkanların yüzde 65.6'sı tatillerinde "yakınlarını ziyaret" etti. Bu grubu, yüzde 20.1 ile "gezi, eğlence, tatil" amaçlı seyat edenler ve yüzde 7.8 ile "sağlık" amaçlı tatilciler izledi. 22 MİLYON KİŞİ SEYAHATE ÇIKTI TÜrkiye'de 22 milyon kişi tatil dönemi olan üçüncü çeyrekte seyahate çıktı. Seyahate çıkanların bir ve daha fazla geceleme kaydı ile ülke içinde yaptıkları toplam seyahat sayısı bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 7.1 artarak 28 milyon 332 bin seyahat olarak gerçekleşti. ORTALAMA 377 LİRA HARCANDI Bu çeyrekte seyahate çıkanlar 307 milyon 450 bin geceleme yaptı. Ortalama geceleme sayısı 10.9 gece, seyahat başına yapılan ortalama harcama ise 377 TL oldu. TOPLAM HARCAMA 10.7 MİLYAR LİRA Yerli turistlerin, yurtiçinde yaptıkları seyahat KİŞİSEL SEYAHAT Seyahat harcamaları, kişisel veya paket tur harcamaları olarak yapıldı. Yurtiçi turizm harcamasının yüzde 10.2 milyar lira ile 95.2sini kişisel, 518 milyon lira ile de yüzde 4.8ini ise paket tur harcamaları oluşturdu.aa ALIŞVERİŞTE TÜRK FARKI ültür farklılığının Kalışverişe yansıdığı ortaya çıktı. Yapılan araştırmaya göre, Türkler'in alışverişe liste yapmadan çıktıkları ve beğendiklerini aldıkları, Almanlar'ın ise plan çerçevesinde ihtiyaçlarını aldığı belirlendi. İzmir Ekonomi Üniversitesi Lojistik Yönetimi Bölümü ile Bremen Üniversitesi Lojistik Yönetimi Bölümü'nün ortaklaşa yürüttüğü araştırmada, alışveriş alışkanlıkları karşılaştırıldı. Türkler'in alışverişe çıktığında beğendiklerini aldığı, ihtiyaç listelerinin olmadığı ortaya çıkarken; Almanlar'ın neyi nasıl alacaklarını bildikleri, temel ihtiyaç listelerinin oluştuğu aktarıldı. İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Işık Özge Yumurtacı, Türkler'in alışverişte esnek davrandığına, anlık hareket ettiğine dikkat çekerek, "Türkler, indirimde gördüğü ürünü ihtiyaç olmasa da alıyor" şeklinde konuştu.aa ari açık nedeniyle Cfinansmana ihtiyaç duyan Türkiye nin bankalarının yurtdışına kredi musluğu bağlaması şaşkınlık yarattı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre 2014 te bankaların verdiği kredi tutarı toplamda yüzde 18 artarken yurtdışına verilen kredilerde bunun neredeyse 2.5 katı tırmanış yaşandı. Bir kısmı yurtdışındaki şirket satın almaları için kullanılan yurtdışı kredilerin tutarı 11 milyardan 16 milyar liraya kadar yükseldi. Bu tutar 2013 sonuna göre yüzde 42 lik rekor artışa işaret ediyor. 5 milyar lira artan yurtdışı kredilerin 7.7 milyar lirası özel bankalar, 2.5 milyarı yabancı bankalalar ve 5.8 milyarı kamu bankaları tarafından verilmiş durumda. SERMAYE ÇIKIŞINA ARACI OLDULAR Merkez Bankası Ödemeler Dengesi rakamları da 2014 te Türkiye den 6.6 milyar dolarlık rekor sermaye çıkışı olduğunu ve bunun ise şirketlerin yurtdışına yatırım sürecine girmelerinden kaynaklandığını ortaya koymuştu. Şimdi Türk şirketlerin yurtdışı satın almalar için Türk bankalarından kredi kullandığı da ortaya çıkmış oldu. Yani bankalar yurtdışına sermaye çıkışına aracılık etmiş oldular. Habertürk'ün haberine göre, açığın finansmanı için yurdışından kısa vadeli bono borçlanması gerçekleştiren bankaların verdikleri krediler ile uzun vadeli kaynak çıkışına neden olması ülke ekonomisi için dezavantaj oluşturuyor. Yurtdışı krediler gibi yüksek oranlı kredi artışının yaşadığı il ise Van oldu. Toplam kredilerin yüzde 18 artıp 1 trilyon 277 milyara çıktığı 2014 yılı boyunca Van a verilen kredi yüzde 48 arttı ve 2.7 milyardan 4.1 milyara ulaştı. Bir süre önce deprem felaketi yaşayan Van da kredi artışı daha çok yeniden imar planlarından kaynaklandı. Her 2 liranın 1 ini İstanbullu biriktiriyor Tasarruf edilen her 2 liranın 1 lirasını İstanbullu biriktiriyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ile Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre İstanbul, yaklaşık 18 bin lira ile Türkiye de kişi başına tasarruf miktarının en yüksek çıktığı il oldu. Toplam tasarruf mevduatı 260 milyar lira civarında olan İstanbul, bu tasarruf mevduatıyla Türkiye geneli rakamının da yarısına denk geliyor. Nüfusun yaklaşık 77 milyon 695 bin olduğu Türkiye de bankalardaki toplam tasarruf mevduatı miktarı da 595 milyar 141 milyon lirayı buldu. Van dövizde artış lideri 2014 te en fazla mevduat artışı Siirt te gerçekleşti. Bu ilimizde mevduat yüzde 27 artarak 778 milyona ulaştı. İkinci sıradaki Osmaniye de mevduat miktarı yüzde 24 artışla 1.4 milyar liraya çıktı. Gerçek kişilerin mevduatlarına bakıldığında ise artışta lider yüzde 24 ile Hakkâri. Hakkâri de gerçek kişilerin mevduatı 160 milyona ulaştı. Döviz mevduatındaki (DTH) artışın lideri ise yüzde 32 ile Van oldu. AA Yasa tamam prim borçları siliniyor orçlu Bağ-Kur'lulara yönelik Bdüzenlemenin halen Meclis komisyonunda görüşülen torba yasa tasarısına eklenmesi için önerge verildi. Bir değişiklik yapılmazsa, düzenleme yasanın Resmi Gazete'de yayımlandığı tarihi takip eden ay başından itibaren yürürlüğe girecek. Düzenlemeden 12 aydan fazla prim borcu olan esnaf, tüccar, şirket ortağı ve çiftçi gibi Bağ-Kur'lular yararlanacak. Borç silinecek, borcun olduğu dönemdeki hizmet süresi askıya alınacak. NASIL CANLANDIRILACAK? Halen 2 aylık prim borcu olanlar sağlık hizmetlerinden yararlanamıyor. Borç silindiği için bu kişilere hastane kapısı açılacak. Aileleriyle birlikte sağlık hizmetlerinden yararlanmaya başlayacaklar. İleride emeklilik için bu hizmet sürelerine ihtiyaç duyanlar Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvurarak bunları canlandırabilecek. Takvim'in haberine göre, Bağ- Kur'lu askıya alınan bu hizmet sürelerinin tamamını canlandırabileceği gibi, ihtiyacı kadarını da canlandırabilecek. 30 günlük dönemi canlandırmak için başvurulan tarihteki asgari ücretin yüzde 34'ünü ödemek gerekecek. Ödemenin de 3 ay içinde yapılması şartı gelecek. BAĞ-KUR'LUNUN YÜZÜ GÜLDÜ Bağ-Kur borcu olanlara yönelik yeni düzenleme, sevinç yarattı. Yapılandırma imkanından yararlanmak için başvuramayan Bağ-Kur'lular, hem borcun silinip hizmetin askıya alınmasına hem de bu şekilde sağlıktan yararlanma imkanı getirilmesine imkan verecek düzenlemeden memnun. Bağ-Kur'lular, şunları kaydetti. "Borcumuz olduğu için sağlık hizmetlerinden faydalanamıyorduk. Askıya alınan hizmet süresini ilerleyen zamanda yatırıp tekrar emekliliğe saydırma imkanımız olacak."aa ISSN Yıl:71 Sa yı:25067 Tarih:7 Şubat 2015 Cumartesi Ya yın Sa hi bi Akbıyık Yayıncılık A.Ş. Adına Mustafa Azmi AKBIYIK Sorumlu Müdür Bilal ÇETİN Sayfa Editörü Gülşan KURT İda ri Mer kez Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Se fa köy/ Küçükçekmece/İSTANBUL Tel : Fax info@ekonomigazetesi.net Genel Yayın Müdürü Reyhan AYTEKİN Yazı İşleri Müdürü Şüheda YILDIRIM Sayfa Editörü Caner ERDOĞAN Reklam Pazarlama ve Dağıtım Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Se fa köy/ Küçükçekmece/İSTANBUL Tel : Fax info@ekonomigazetesi.net İs tan bul Da ğı tım ECE YAYIN DAĞITIM PAZARLAMA SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ Ya yın Tü rü: Yerel Ticari Sü re li Basıldığı Yer İstanbul Alkım Basım Yayın Dağıtım Tic.A.Ş. Tevfik Bey Mah. Tahsin Tekoğlu Cad. No:2 Sefaköy/ İSTANBUL Tel : Resmi ilanlarınızı internet sitemizden de görebilirsiniz ( EKO NO Mİ Ba sın Mes lek il ke le ri ne uy ma ya söz ver miş tir.

6 6 Dış Ha ber ler HER IRAK Türkiye'den hayırseveler tarafından gönderilen yardımlar, Kerkük'te IŞİD terör örgütü tarafından yerlerinden edilen ailelere dağıtıldı. Yardım paketleri, Kerkük'te faaliyet gösteren Türkmen Kültür Derneği tarafından ihtiyaç sahiplerine dağıtıldı. Toplam 256 aileye; içinde sıvı sağ, pirinç, salça ve şeker gibi gıda maddelerinin bulunduğu yardım paketleri takdim edildi. Cihan Haber Ajansmuhabirine konuşan ihtiyaç sahipleri yardımdan dolayı Türk hayırseverlere teşekkür etti. Türkmen Kültür Derneği Başkan Yardımcısı Hisam Avcı ise, Türkiye'den gelen yardımı daha önce tespit ettikleri 256 aileye teslim ettiklerini ifade etti. UKRAYNA Ukrayna nın güneydoğusunda Rusya yanlısı ayrılıkçıların kontrolündeki Donetsk şehrinde, 27 Numaralı Hastane ye iki top mermisinin isabet etmesi sonucu en az 5 kişinin hayatını kaybettiği, çok sayıda kişinin de yaralandığı bildirildi. Tekstilşçik mahallesindeki saldırının görgü tanıkları ise top mermisinin düştüğü hastane ve kreşin bulunduğu alanda en az 15 kişinin öldüğünü belirtti. İki top mermisinin peş peşe düştüğünü ifade eden görgü tanıkları, hastane önündeki ve girişindeki çok sayıdaki kişinin yaralandığını, yaralıların özel araçlarla taşındığı Patlamaların şiddetiyle hastane çevresindeki apartmanların pencereleri kırıldı. Bina ve park halindeki araçlarda maddi hasar meydana geldi. ALMANYA Almanya Sosyal Demokrat Parti (SPD) lideri Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Sigmar Gabriel, İslam karşıtı Pegida ile görüşmeyle ilgili görüşlerine savunma getirdi. Stern dergisine konuşan Gabriel, Pegida nın da çok açık bir şekilde Almanya ya ait olduğunu Almanya da herkesin Alman milliyetçisi olma, hatta Almanya nın İslamlaştırılması gibi hakkı bulunduğuna dikkat çeken Gabriel, Dresden de Pegida taraftarı ve karşıtlarının tartıştığı bir programa katılmasını da savundu. Gabriel, Orada gündelik hayat endişeleri taşıyan gayet normal Dresdenliler vardı. Bu insanları aşırı sağcılara ve perde arkasındaki popülist sağcılara mı bıraksaydık? diye sordu. RUSYA Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, grip olan bakanların işe gelmemesi ricasında bulundu. Bakanlar Kurulu Toplantısı'nda konuşan Putin, grip virüsüne yakalanan bakanların evde dinlenmesini tavsiye etti. Toplantıda bazı bakanların bulunmadığını farkeden Putin, Hükümet griple başedemiyor. Kayıblarımız var. Hasta olanların işe gelmemesini rica ediyorum. Şaka yapmıyorum. Tamam mı? dedi. Neonazi, NSU terör örgütü üyeleriyle buluştuğunu itiraf etti M ünih Eyalet Yüksek Mahkemesi nde (OLG) devam eden Neonazi cinayetleri davasında ilginç gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütüne atfedilen sekizi Türk olmak üzere toplam 10 kişinin öldüğü cinayet serisinin görüldüğü davada ifade veren Neonaziler, dikkat çekici itiraflarda bulunmaya başladı. Davada, Salı günü ifade veren aşırı sağcı Enrico R., 1990'lı yıllardan beri tanıdığı Beate Zschaepe ve Uwe Mundlos ile 1998 yılında buluştuğunu itiraf etti. Buluşmaya Uwe Böhnhardt'ın da katıldığını söyleyen Enrico R., bunun nedeninin kendisini ilgilendirmediğini iddia etti. Enrico R., NSU üçlüsünün, yer altına saklanan ve söz konusu kasabadaki Neonazilerce desteklendiğini daha sonra öğrendiğini Bir Neonazinin de üçlü için ev aradığı da dile getirilirken, iç istihbaratın bu olanlardan haberdar olmaması ise dikkat çekiyor. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Parlamentos u, Halepçe'nin il olarak ilan edilmesini ön gören 14 maddelik yasayı oy çokluğuyla kabul etti. KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA IKBY Parlamentosundan Halepçe'nin il olmasına onay YE Nİ BU LUŞ LAR -TEK NO LO Jİ Google IŞİD videolarına karşı harekete geçti İ nternet devi Google, IŞİD in infaz ve propaganda videolarının insanlara ulaşmasını engellemek için harekete geçti. Ürdünlü pilot Muaz el- Kesasibe'nin yakılarak infaz edilişini gösteren 22 dakikalık videonun yayınlandıktan ancak saatler sonra Youtube dan kaldırıldığının tespit edilmesinin ardından, şirketin Arapça bilen yeni elemanlar işe aldığı açıklandı. Bu kişilerin başlıca görevinin IŞİD in propaganda paylaşımlarını Google a ait sitelerden kaldırmak olacağı belirtildi. İngiliz Daily Mail gazetesi konu ile ilgili haberinde Google ın bu görev için I rak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Parlamentosu'nun Süleymaniye kentine bağlı Halepçe ilçesindeki "Şehitlik Anıtı Konferans Salonu'- nunda düzenlenen özel oturumunun ilk bölümünde ilçenin statüsü görüşüldü. Oturumun ikinci bölümünde maddeleri görüşen milletvekilleri, yapılan oylamada 14 maddeden oluşan yasayı onayladı. Parlamento Başkanı Yusuf Muhammet Sadık oylamanın ardından düzenlediği basın toplantısında, Halepçe'de özel oturum yapmalarının sebebinin geçmişte yapılan katliamları ve mazlum halkı unutmadıklarını göstermek olduğunu belirtti. "Şehitlerimizi unutmayacağız" diyen Sadık, "Şehitlik Anıtı'ndaki oturumumuzda aynı zamanda Yezidi soykırımına uğrayan kişileri de andık. Toplantıların sonunda Halepçe'nin il kaç kişiyi işe aldığını açıklamadığını ancak Şirkete yakın kaynakların tüm zaman dilimlerinde görev yapacak yeni elemanlarla anlaştığını söylediğini yazdı. İngiltere merkezli radikalleşme karşıtı düşünce kuruluşu Quilliam dan Jonathan Russell konu ile ilgili yaptığı basın açıklamasında internetteki şiddet videolarının IŞİD in yeni destekçiler kazanmasında önemli rol oynadığını söyledi ve Google ın kararını mutlulukla karşılıyoruz. Son altı ayda teknoloji firmalarının radikal paylaşımların yayılmasını engellemek için daha fazla çaba gösterdiğini görüyoruz. Gerçekten bir değişim yaşanıyor. Elbette henüz bu olmasını onayladık. Bundan sonra bize düşen idari sınırların belirlenmesi ve gerekli yerel yönetimlerin işe başlamasını sağlamaktır. Hükümet olarak büyük fedakarlıklar yapan Halepçe halkının arkasındayız" diye konuştu. IKBY Başbakan Yardımcısı Kubat Talabani ise kararın çok sevindirici olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: "Kürdistan hükümeti adına, tüm Halepçe halkını ve şehit ailelerini kutluyorum. Kürdistan Meclisi tarafından alınan bu tarihi karar, bizlere, büyük sorumluluklar yüklüyor. Halkın taleplerini ve ihtiyaçlarını karşılamak için kabinemiz, Halepçe'nin idari yetkilileriyle dayanışma içerisinde olacaktır. Bu kararın alınmasında rolü olan herkese çok teşekkür ediyorum." Halepçe Kaymakamı Erkan Hasan da önlemlerin etkilerini görmek için çok erken ancak şirketlerin doğru yönde adım attığını görmek bizi mutlu ediyor dedi. Google a ait olan video paylaşım sitesi Youtube un kuralları gereği başkalarını şiddet içeren eylemlerde bulunmaya yöneltecek içeriklerin sitede yayınlanması yasak. Ancak site yetkilileri sitenin kullanıcıları tarafından yapılan paylaşımları yayınlamadan önce kontrolden geçirmiyor. Uygunsuz paylaşımlar yine site kullanıcılarından gelen şikayet raporları sonucunda incelenip gerekirse kaldırılıyor. "Gösterilen çabalar, sonuçsuz kalmadı. Halkımıza, Halepçe'nin il statüsü hediye edildi. Bugün alınan karar ile birlikte şehitlerimizin ruhu şad edildi. Halepçe halkı adına, kararın alınmasında rolü olan siyasi partilere şükranlarımı sunuyorum" dedi. Toplantısının sonunda, hükümet yetkilileri ve milletvekilleri, Saddam Hüseyin döneminde rejim tarafından atılan kimyasal bombalar sonucu hayatını kaybedenler için oluşturulan anıta çiçek bıraktı. Halepçe'nin tüm Irak'ta il olarak kabul edilmesi ve alınan kararın resmiyet kazanabilmesi için Irak Meclisi'nin de bu yönde bir karara imza atması gerekiyor. Kürt vekillerin, Halepçe'nin bütçesi ile hudutlarının onaylanması için Irak Meclisi'nde girişimde bulunacakları belirtiliyor. AA Almanya'daki Neonaziler, gazeteci ve siyasileri ölümle tehdit ediyor A lmanya'da İslam karşıtı Dügida taraftarlarının Düsseldorf ta bir Türk avukatı ölümle tehdit etmelerinden sonra Dortmund daki Neonaziler de kentteki gazetecileri hedef göstermeye başladı. Kendileri gibi düşünmeyen herkese düşmanlık yapan Neonaziler, Twitter ve Facebook üzerinden gazetecilere isimlerine düzenlenmiş taziye ilanları yolladı. Edinilen bilgiye göre Neonaziler, bu kentte haftalardır kendilerine karşı olan gazetecilere ve başta SPD liler olmak üzere Yeşiller, Sol Parti ve Korsanlar Partisi mensuplarına sosyal medya üzerinden Av başladı diyerek ölüm tehditleri yolluyor. Tehditlerin altında 2012 yılında Kuzey Ren- Vestfalya (KRV) İçişleri Bakanı Ralf Jäger in yasaklattığı Milli Direnç Dortmund adlı Neonazi gurubu imzasının yer aldığı görüldü. Anonim kişilerden ölüm tehdidi alan gazetecilerden Sebastian Weiermann tehdidi ilk kez Dortmund Ana Tren İstasyonu meydanında Pegida gösterisi yapıldığı zaman gördüğünü kaydederek savcılığa suç duyurusunda bulundu. Dortmund Korsanlar Partisi nden Probert Rutkowski ise haftalardır Neonaziler tarafından telefonla taciz edildiğini duyurdu. Dortmund polisi, kentteki Neonazilerin daha da marjinalleştiğini, bu sebeple de korku ve sindirme havası oluşturma gayreti içinde olduklarını

7 6 ŞUBAT 2015 Politika 7 HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA CHP'li Ağbaba: Şimdi yargı vesayeti var C HP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Maalesef AKP kendi yargı sistemini oluşturdu. Kendi muhaliflerine yargı eliyle ayar veriyor. Eskiden askeri vesayet falan diyorlardı. Şimdi tam bir yargı vesayeti var. dedi. Veli Ağbaba, Malatya Çağdaş Avukatlar Derneği Başkanı Avukat Yusuf Sürücü yü ziyaret etti. Ağbaba, ziyarette yaptığı açıklamada, TBMM'de bu hafta görüşülecek iç güvenlik paketine ilişkin açıklamalarda bulundu. Son dönemde toplumsal muhalefetin yargı eliyle susturulmaya çalışıldığını söyleyen Ağbaba, iktidarı eleştirenlere gözaltı kararı, tutuklama ile gözdağı verildiğine işaret etti. Ağbaba, şöyle devam etti: AKP kimin ne kadar muhalefet yapacağına, nerede yapacağına karar vermeye kalkıyor. Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde bir tweet nedeniyle bir gazeteci hakkında 5 yıl hapis istemiyle dava açıldı, 16 yaşındaki bir genç tutuklandı. Bir kadına el salladığı için ceza verilebiliyor. Her türlü muhalefeti yok etmeye yönelik bir davranış var. Son olarak benim için yani kürsü dokunulmazlığını yok etmek amacıyla fezleke düzenlendi. Aslında bu çok hukuksuz bir uygulama. İlk kez makul şüphe tanımı benim için uygulandı. Biliyorsunuz, C HP MKYK Üyesi Nihat Matkap, AK Parti nin yapay bir ekonomik kalkınma ile yurttaşı oyalayıp kandırdığını belirterek, "AKP den önceki dönemde Türkiye yüzde 5 büyümüştür. AKP döneminde bu rakam yüzde 5 in altında kalmıştır." dedi Mardin de bazı sivil toplum kuruluşlarını ziyaret eden Nihat Matkap CHP İl Başkanlığı binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya CHP İl Başkanı Mahmut Duyan ve CHP ilçe başkanları katıldı. Vatandaş niye uysun ki CHP Merkez Karar Yürütme dolayısı ile kaos ortamı Kurulu Üyesi Nihat Matkap, giderek ülkede artıyor. bölgede seçmenin nabzını yokluyor. Sivil toplum kuruluşları ile vlet başkanı olmak istiyorum, yargı Cumhurbaşkanı şunu söylüyor: 'De- görüşmeler yapan Matkap, önümde engeldir.' Yargıda denetim önümüzdeki seçimler için strateji belirleme çalışmalarını sürdürdüklerini Eğer yargının denetim fonksiyon- fonksiyonlarını kaldırmak istiyor. İktidarı eleştiren Matkap, AK larını kaldırırsa o rejimin adı Parti nin yapay bir ekonomik demokrasi olmaz, o rejimin adı diktatörlük olur, otokrasi olur. Dünyanın kalkınma ile yurttaşı oyalayıp kandırdığını belirterek, "AKP bütün örneklerine bakın; demokrasi Çarpıtılmış rakamlarla 90 yılda ile yönetilen ülkelerde yargı, yapılamayanı yaptık, büyümeyi yürütme, yasama aynı kuvvettedir. kalkınmayı katladık demektedir. Her zaman yürütmenin hükümetlerin AKP den önceki dönemde Türkiye veya devlet başkanlarının tüm icraatları yargının denetimine tabidir. Eğer yüzde 5 büyümüştür. AKP döneminde bu rakam yüzde 5 in altında yargı etkisiz hale gelecekse ve Sayın Matkap AKP borç, yalan, talan ekonomisi uyguluyor kalmış, son 7 yılda ise yüzde 3,5 Recep Tayyip Erdoğan devlet başkanı düzeyinde olmuştur." dedi. AK Parti yi faizcilikle suçlayan Nihat Matkap, "AKP, Cumhuriyet tarihinin en büyük faizcisidir. Türkiye'ye akan sıcak para yılda ortalama yüzde 20 faiz kazanmakta, AKP bununla 'dışarıdan para getiriyoruz' diyerek öğünmektedir. Sıcak paraya yılda 50 milyar faiz ödemesi yapılmaktadır. Hükümet ülke kaynaklarının büyük bölümünü faiz lobisine sunmaktadır. AKP borç, yalan ve talan ekonomisi uyguluyor." şeklinde konuştu 'AKP YAPAN DEĞİL SATAN PARTİDİR' AK Parti nin özelleştirme politikalarını sert bir dille eleştiren Matkap, "AKP yapan değil satan bir partidir. Türkiye de özelleştirmelerin başladığı 1986 yılından 2015 yılına kadar 65 milyar dolarlık satış yapılmıştır. Bunların yüzde 87 lik dilimini oluşturan 57 milyar dolarlık bölümü AKP döneminde yapılmıştır. AKP, Cumhuriyetin ilk yıllarında çakılan çivileri tek tek satmış, üretim ekonomisini çivisini çıkarmıştır." ifadelerini kulandı 'ERDOĞAN YARGININ OLMADIĞI BAŞKANLIK SİSTEMİ İSTİYOR' Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kırşehir mitinginde makul şüphe kavramı daha önce hukukumuzda vardı Aralık operasyonlarıyla birçok pislik ortaya dökülünce, makul şüphe yerine kuvvetli şüphe tanımı getirilmişti. Bakan çocukları, iktidar devreye girince bu değişmişti. Ardından yargı tamamen temizlendi. Meşhur yolsuzluk dosyası hakkında, herkesin bildiği, gördüğü, tanık olduğu şeyler temizlendi. 53 kişiye takipsizlik verildi. Yargı tamamen AKP nin oyuncağı haline gelince makul şüphe yeniden yasalara girdi. 2 Aralık ta düzenleme yasalaştı. Ama bizim hakkımızda düzenlenen fezleke 13 Kasım da düzenlenmiş. 13 Kasım da makul şüphe diye bir şey yok kanunlarımızda. Savcı demek ki öngörüsü yüksek. Biz peşinen bunu yapalım diyor. Bu olsa olsa faşizmdir. Başbakan'ın istediği de budur. TBMM'de bu hafta görüşülecek iç güvenlik paketini de eleştiren Ağbaba, İç güvenlik yasası geçer ise tüm hak arama eylemlerinin hepsi yasaklanabilir. Hatta böyle bir şey düşünüyorsanız evinizden gözaltına alınabilirsiniz. Zaten polis bunu AKP nin ustalık döneminde çok sık uyguluyor. Bu ülkede azıcık demokrasi varsa iç güvenlik paketinin geçmemesi lazım. Tamamen yargıyı yok ediyor. Yürütmenin yargı pozisyonu üstlenmesine yol açıyor. Valiye her türlü yetki veriliyor. Çok tehlikeli bir yasa. Buna oy verecek milletvekilleri bu utanç üzerlerine yapışır. Biz bu yasa tasarısının geçmesine izin vermeyeceğiz. İç güvenlik yasası, otoriterleşmenin, faşizmin, tek adamlığın onaylandığı bir yasa olacak. Toplumsal muhalefeti susturmaya yönelik bir yasa. Bu yasa ile sivil toplum örgütleri ile de düzenleme yapılıyor. TMMOB ile ilgili olarak dava açma hakkı alınıyor. Maalesef AKP kendi yargı sistemini oluşturdu. Kendi muhaliflerine yargı eliyle ayar veriyor. Eskiden askeri vesayet falan diyorlardı. Şimdi tam bir yargı vesayeti var. Umarım 2015 seçimlerinde bu iktidar başımızdan gider. Hukuka adalete inanan bir anlayış gelir. ifadelerini kullandı. Anayasa'yı ihlal ettiğini ve tarafsızlığını bozduğunu ileri süren Nihat Matkap sözlerini şöyle sürdürdü: "Cumhurbaşkanlığı tarafsızlığını bir kenara atarak gayri meşru bir şekilde Kırşehir de AK parti adına Anayasa değişikliği için ot istemesi, bunu TRT ekranlarında Buna hakkı yoktur. Eğer Cumhurbaşkanı yasaları yok sayarsa siz vatandaşların yasaya uymalarını bekleyemezsiniz. Cumhurbaşkanı yasaya uymuyor. olacaksa o zaman bizi Osmanlı döneminden de daha gerisine götürür. Bu nedenle bu seçim bizim için çok önemlidir." 'ERDOĞAN ÇÖZÜM SÜRECİNDE KÜRTLERİ İSTİSMAR EDİYOR' Çözüm süreci konusunda bu güne kadar ne konuşulduğu konusunda kimsenin bilgisi bulunmadığını dile getiren Matkap, "Acaba AKP milletvekillerinin ve bakanlarının haberi var mı? Bugüne kadar kamuoyuna hiçbir bilgi verilmedi. Kimsenin bir bilgisi yok ki herhangi birisi çıkıp bir açıklama yapsın. Bu konuda AKP nin amacı acaba Kürt sorununu çözmek mi yoksa Kürt sorununu kullanarak istismar ederek hedeflediği Türkiye'nin idare ve siyasi yapısını teokratik bir yere götürmek mi? Türkiye'yi diktatörlüğe mi taşımaktır. Bu konuda endişelerimiz vardır." diye konuştu. İl Başkanı Mahmut Duyan ise Mardin den milletvekili olmak isteyen, bilgili, donanımlı, genç ve oy potansiyeline sahip gençlere kapılarının açık olduğunu, gerekirse bu konuda fedakarlık yapıp ikinci hatta üçüncü sırada aday olabileceğini Yücel TANOLEKONOMİ MHP'li Yılmaz: Afyon depremzelerinin borçları yapılandırılmalı M HP Afyon Milletvekili Kemalettin Yılmaz, 3 Şubat 2002 tarifinde Afyon un Sultandağı, Çay, Bolvadin, Çobanlar, ve beldelerde etkili olan depremde zarar görenlerin bankalara olan borçlarının yeninden yapılandırılması gerektiğini Yılmaz, depremi 13 ncü yıldönümünde depreme karşı gerek yerleşim bölgeleri, gerekse dayanıklı yapılar konusunda daha ciddi tedbirler alınması gerektiğine dikkat çekti. Afyon da meydana gelen büyük depremin üzerinden 13 yıl geçtiğinin hatırlatan Yılmaz, 46 vatandaşın yaşamlarını yetirdiğini, 318 vatandaşın yaralandığını, 622 adet de binanın da hasar gördüğünü belirtti. Yılma, Deprem bir doğal afettir. Bunun gibi bir doğal afetin her an ve her yerde yaşanma ihtimalini göz önünde tutarak gerekli tedbirler ciddi şekilde alınmalıdır. Çünkü kaçınılamaz olduğu gibi deprem riskleri insanların alacağı önlemlerle azaltılabilinecektir. Bu konuda titizlik göstererek gerek yerleşim bölgeleri gerek depreme karşı dayanıklı binaların yapılması gerekse deprem sigortalarının yapılması hayat kurtarmak adına ciddi önem arz etmektedir. dedi. Depremin insanların hayatlarına son verdiği gibi yaşattığı acıların yanı sıra ekonomik ve sosyal sıkıntıları da artarak gün yüzüne çıkarmaktadır diyen Yılmaz, 2002 de yaşanmış olan deprem sonucunda zarar gören vatandaşların sıkıntılarının şuan bile hala devam ettiğini kaydetti. Yılmaz, Ziraat Bankası'nda faizli borçlar bulunmaktadır. Bu bankaya olan borçlarını vatandaşlarımız bilmekte ve kabul etmektedir. Fakat ne yazıktır ki depremzedelerimizin bu borcu ödeyebilme gibi şuan için mevcut bir imkânı bulunmaktadır. Vatandaşlarımızın bankaya olan bu borçları ile ilgili yapılandırma noktasında ciddi talepleri vardır. diye konuştu. Bu konuda vatandaşlara karşı biraz daha toleranslı davranılmalı ve borçları konusunda yapılandırmaya gidilmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, şunları söyledi: Bizler bu konuda her zaman için elimizden gelen desteği verdiğimiz gibi takipçisi olmaya da devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle vatandaşlarımıza her türlü sıkıntıları noktasında sahip çıkılmalı ve yanlarında olunmalıdır. Şuan ekonomik açıdan sıkıntı çeken köylümüzün bu sıkıntıdan biran evvel kurtarılması gerekmektedir. Bizlerin tek umudu yaşanmış olan bu acıların tekrar yaşanmaması ve geleceğe dair hazırlıklar yaparken geçmişten ders çıkartarak gerekli önlemlerin alınmasıdır. Demirtaş: İmralı heyeti henüz çalışmasını tamamlamadı H alkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Caferi-Der Başkanı Selahattin Özgündüz'ü ziyaret etti. Basın mensuplarının İmralı Adası'na giden heyet ve süreçle ilgili sorularına cevap veren Demirtaş, "Heyet henüz çalışmasını tamamlamadı, İmralı'dan döndüğü zaman gerekli açıklamayı onlar yaparlar. Biz de bilmiyoruz yani ne konuşuldu, ne yapıldı? Döndükleri zaman hep birlikte öğrenmiş oluruz." dedi. Ziyaretin ardından Özgündüz ve Demirtaş basın mensuplarına açkılamalarda bulundu. Demirtaş, ziyarete ilişkin yaptığı değerlendirmede Türkiye'de siyasetin kutuplaştırıcı ve ötekileştirici yöntemlerle yapıldığını ve bunlardan herkesin zarar gördüğünü Demirtaş, "Bizi birleştirmek adına ya tekliyi dayattılar bize, bunu kabul etmeyeni de bu ülkede ötekileştirmeye çalıştılar. Siyasi bir destek açıklaması için burada değiliz. Allah hepimize bir akıl vermiş, siyasi tercihini kullanır. Ama kullanacağımız akıl ortak yaşama, yeni yaşama, ezilmişliğimize çare oluşturacaksa o zaman değerli anlamlı olur." dedi "ÖZGÜNDÜZ: BÜTÜN PAR- TİLERE AYNI UZAKLIKTA AYNI YAKINLIKTAYIZ" Özgündüz ise Anadolu'da Süryanisi, Rum'u, Ermenisi gibi pek çok kimliğin hepsinin birer çiçek olduğunu ve ihanet edilmediği sürece ortada bir sorun olmadığını ifade etti. Özgündüz, "Ayrılığı bir düşmanlık sebebi olarak gördüğümüz zaman yobazlık orada başlayacak. Bağnazlık orada başlayacak." dedi. Ziyareti için Demirtaş'a teşekkür eden Özgündüz, "Kapımız herkese açık. Türkiye Cumhuriyeti'nin faaliyet izni verdiği bütün partilere aynı uzaklıkta ve yakınlıktayız. Kim bize ne kadar değer verirse bizden de o kadar karşılık görür, hangi parti olursa olsun." ifadesini kullandı. HEYET ÇALIŞMALARINI TAMAMLAMADI Demirtaş basın mensuplarının sorularını da cevapladı. Demirtaş, İmralı'ya gidecek heyet ve sürece ilişkin sorulara, "Heyet henüz çalışmasını tamamlamadı, İmralı'dan döndüğü zaman gerekli açıklamayı onlar yaparlar, biz de bilmiyoruz yani ne konuşuldu, ne yapıldı? Döndükleri zaman hep birlikte öğrenmiş oluruz." dedi. Gazetecinin, İmralı heyetiyle ilgili 'genişletilmiş derken neyi anlamamız gerekiyor, acaba sayı giderek çoğalacak mı katılanların' şeklindeki sorusuna Demirtaş, "Tamamı akşam açıklamada sizlere anlatılır." şeklinde cevap verdi. Demirtaş, MİT Müsteşarı'nın milletvekilliği adaylığı ile ilgili bir değerlendirme yapması istenince de "Herkes kendi adaylığı ile ilgili kendisi karar verir. Herkese hayırlı olsun diyebilirim, ne diyebilirim ki?" şeklinde cevap verdi.

8 8 Gündem HERKES Adaylık ücreti belli oldu Yüksek Seçim Kurulu nun (YSK) seçim takvimini açıklamasının ardından AK Parti de adaylık takvimini belirledi. üksek Seçim YKurulu nun (YSK) seçim takvimini açıklamasının ardından AK Parti de adaylık takvimini belirledi. Düzenlediği basın toplantısı ile Merkez Karar Yönetim Kurulu nun aldığı kararları açıklayan AK Parti Parti Sözcüsü Beşir Atalay, milletvekili aday adaylarından alınacak özel aidat rakamlarının erkeklerde 5 bin, kadınlarda 2 bin 500 olduğunu, engellilerden ise ücret alınmayacağını YOKLAMA 28 ŞUBAT TA Aday adayı başvurularının bitiminden sonra 28 Şubat- 1 Mart arası teşkilat temayül yoklaması yapılacağını dile getiren Atalay, 6 Mart tan itibaren de genel merkezde mülakatların yapılacağını, nihai listenin 23 Mart-7 Nisan arasında belirleneceğini ifade etti. Partinin seçim kampanyası tanıtım programı ise 15 Nisan da düzenlenecek. HİÇ İSTİFA ETMESİNLER Atalay, parti teşkilatında yeni görev alanların aday olmayacağını da Atalay, Yeni seçilen teşkilat başkan ve mensubu arkadaşlarımız aday adayı olmak için istifa etmesinler. Aday listelerine giremeyecekler diye konuştu.aa İÇİN EKONOMİ POLİTİKA hlas Vakfı Kariyer Akademisi İtarafından organize edilen Gençlik ve Spor Bakanlığı Kırşehir Doğa Kampına katılan gençler Kırşehir Valisi Necati Şentürk'ü ziyaret ettiler. Gençleri valilik binasında kabul eden Vali Şentürk, ziyaret boyunca kendisini ziyarete gelen gençlere önemli tavsiyelerde bulundu. Yaptığı konuşmada Vali Şentürk, Değer sahibi bir genç 24 ayar altın gibi saf ve tertemiz olmalıdır. Kuyumcu altının ayarını mihenk taşı ile ölçer. Sizlere en büyük nasihatim yaptığınız her işi Allah rızası gözeterek yapmanızdır. dedi. Şentürk Allah'ın rızası için yapılmayan işte hayır olmayacağını Sohbet sırasında gençlere çeşitli sorular da soran Vali Şentürk, İstanbul'un manevi komutanının kim olduğu sorusuna Süleyman Arif Yörük adlı öğrenciden Ubeydullahı Ahrar Hazretleri cevabını alınca Vali Şentürk'ün çok hoşuna gitti. Genç öğrenciyi alnından öpen Vali Şentürk, doğru cevabı nereden bildiğini sorunca Yörük'de bir menkibede okuduğunu Ziyaretin sonunda gençlerl hatıra fotoğrafı çektiren Vali Şentürk son olarak gençlere olan güvenini Ülkemiz bilgili ve değer sahibi Vali Şentürk, 'Ülkemiz gençlikle kalkınacak' gençler sayesinde gelenekten kopmadan geleceği inşa edecekler. sözleriyle ifade etti. Bakan'dan Edirne açıklaması, 'Önlem almasaydık...' rman ve Su İşleri Bakanı Veysel ölçüm istasyonları kurduk. Debiler OEroğlu, Finlandiya Dış Ticaret arttığı zaman saat önce bilgi Bakanı Lanita Toivakka ile sahibi oluyoruz ve hemen iki sette bakanlıktaki makamında bir araya arasındaki o alanı boşaltıyoruz. geldi. Görüşmede gazetecilerin Oradan insanlar ve hayvanlar gündeme ilişkin sorularını da boşaltılıyor. İster istemez o alan da cevaplandıran Bakan Eroğlu, suyla doluyor dedi. Edirne'de yaşanan taşkınlar ile ilgili Şuanda yaşanan taşkında herhangi açıklamalarda bulundu. bir can kaybının olmadığını ve Bulgaristan'da ve Edirne'deki ani kar hayvanın telef olmadığını ifade eden erimesi ve barajların kapaklarının Bakan Eroğlu, ana yolların da açılması neticesinde Tunca, Arda ve açıldığını vurguladı. Bakan Eroğlu, Meriç nehirlerinin taştığını dile tarihi köprü ve set yanındaki yolun getiren Eroğlu, taşan alanların daha kapalı olduğuna dikkat çekti. Kapalı önce DSİ tarafından belirlenen olan yolların açılması için ekiplerin taşkın alanları olduğunu ifade etti. tamamının çalışma içerisinde olduğunu kaydetti. Başbakan Ahmet Davutoğlu, çok tartışılan Başkanlık sistemine ilişkin ilk kez açıklamalarda bulundu. aşbakan Ahmet BDavutoğlu, "İnsan haklarına inanan, evrensel temel ilkelerden hareket eden bir siyasi kültürün ve zihniyetin olduğu yerde başkanlık sistemi de hürriyetçi, özgürlükçü olur, parlamenter sistemi de olur. Eğer böyle bir zihniyet, böyle bir kültür gelişmemişse her ikisinde de otoriter yapılara gidiş olur. Yani normatif olarak 'Başkanlık sistemi otoriterdir, parlamenter sistem demokratiktir' diye bir ayrım yapmak siyaset bilimi açısından cehalettir" dedi. Başkanlık sisteminin Türkiye'de yeni bir tartışma olmadığının altını çizen Davutoğlu; "Türkiye de başkanlık sistemi 10 yıllardır gündemde. Bu konuya ilk olarak ilkesel olarak ele almak gerekiyor. Son tartışma doğru görmüyorum. Yani hepimizin öncelikle Türkiye nin geleceği ile ilgili bir kararı olayı kişiselleştirmeden, bir karşılık içine girmeden tartışmalıyız. Bu karar ne olursa olsun bu HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA Davutoğlu'ndan Başkanlık sistemi açıklaması ülkenin kararı olacak. Başkanlık sistemiyle ilgili otoriter bir sisteme geçilecek deniyor. Delilin nerede? Türkiye deki parlamenter sistem çok iyi işliyordu da bir gün Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan ya da AK Parti Türkiye de çok iyi işleyen bir sistemi alarak değiştirmek istedi." dedi. "CUMHURBAŞKANIMIZ- LA BU KONUDA BİR TARTIŞMAMIZ OLMAZ" "Demokrasi parlamenter sistemle de başkanlık sistemiyle de uygulanır. Otoriter eylemler parlamenter sistemde de ortaya çıkabilir başkanlık sisteminde de ortaya çıkabilir. Önemli olan siyasi zihniyet. Sayın Cumhurbaşkanımızla bu konuda en ufak bir tartışmamız olmaz. Gelinen noktada sistem işlemiyor." Erdoğan'ın halkın oyuyla seçilmiş bir cumhurbaşkanı olduğunu hatırlatan Davutoğlu şöyle devam etti: "Sistem bir kişi için yapılmıyor. Bir kere yapıldığında 50 yıl 100 yıl işlesin diye yapılıyor. Öyle bir sistem kuralım ki hem ihtiyaçlara cevap versin, hem geçmişteki zorluklardan kurtarsın. Hem de ülkenin siyasi kültürünü yansıtsın. Başkanlık sistemi öncelikli, bizim bu sistem tartışmasını yapmamız lazım. Biz bu konuda dogmatik değiliz. Burada herkesin eteğindeki taşı ortaya koyması, seçilmiş bir cumhurbaşkanı gerçeğiyle bu sistem tartışmasını yapmamız lazım."aa Gündem 9 Demirtaş, 'İmralı'da ne konuşuldu biz de bilmiyoruz' D emirtaş, Caferi-Der Başkanı Selahattin Özgündüz ile dernek binasında bir araya geldi. Basına kapalı olarak bir süre görüşen Demirtaş ve Özgündüz, ardından toplantıyla ilgili olarak gazetecilere bilgi verdi. Demirtaş, Eşitlik, özgürlük, kardeşlik, adalet dışında bizi birleştirecek başka hiçbir şey yoktur. Türkiye'nin temel sorunlarının da bu anlayışla çözülebileceğine biz yürekten inanıyoruz.kimlikler, inançlar, mezhepler arası, bölgeler arası gerilimler çok şükür ki bugüne kadar ülkemizde çatışmaya dönüşmedi. Buna fırsat vermemeliyiz. Bugün Suriye'de, Irak'ta yaşanan felaketler hepimizin başına gelmiş felaketlerdir. Orada katledilen her kardeşimiz mezhebi, dini, inancı, kimliği ne olursa olursun insanlık ailesinin onurlu birer temsilcisi, kardeşimizdir. Bu kardeş kavgasına bütün coğrafyamızda son verebilmenin bir umudur da Türkiye'nin bunun örnek bir modelini oluşturmaktır. AA Sapansız gel Kemal Bey DEBİLER ARTTIĞI ZAMAN 12 VE 20 ÖNCESİNDEN KURDUĞUMUZ SİSTEMLE HABERİMİZ OLUYOR KARAAĞAÇ BÖLGESİ YENİ PROJE İLE KURTULACAK Molotof bombasını silah sayacak tasarıya karşı çıkan ve sokağa çağırdığı gençlerin en önünde yürüyeceğini söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu na İçişleri Bakanı Ala dan cevap geldi: Molotof taşımayacaksan, elinde sapan, bilye olmayacaksa gel yürü. Seni koruruz çişleri Bakanı Efkan İAla, Anadolu Ajansı Editör Masası nda soruları yanıtladı. Meclis te görüşülmesi gelecek haftaya ertelenen İç Güvenlik Yasası na ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ala, eylemlerdeki güvenlik tedbirlerini batı standartlarına kavuşturacak düzenlemeye muhalefetin karşı çıkmasını eleştirdi. NEYE KARŞILAR? Vatandaş esnaf, dükkanında oturuyor, bir gün dükkanına molotof kokteyli atılacak ve dükkanı yanacak. Biz buna razı mı olacağız? Molotofla gösteri mi yapsınlar? Bilyeleri kurşun gibi, o büyük mancınıklara takıp atsınlar mı? Neye karşılar? Kesici, delici, boğucu aletlerle -şu anda da yasaktoplantı, gösteri mi yapsınlar? diyen Ala, önceki gün Meclis grup toplantısındaki konuşmasında halkı sokağa çağıran ve Söz veriyorum o gençlerin en önünde ben olacağım diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu na da cevap verdi. MOLOTOF TAŞIMAYACAKSAN Molotof taşımayacaksan, kuralların belirlediği güzergahta yürüyeceksen, elinde sapan, demir bilye olmayacaksa, yüzünü suç işlemek üzere kapatıp elinde de kanundışı birtakım enstrümanlar olmayacaksa ve kalabalıkların arkasından polisimize, milletimize karşı yaralayıcı şeyler atmayacaksan, yürü. Biz de senin güvenliğini sağlayalım diyen Ala, yasa tasarısının, muhalefet tarafından farklı biçimde yansıtılmaya çalışıldığına dikkat çekti. Kamuoyu araştırmalarında tasarıya yüzde 80 oranında desteğin bulunduğunu ifade eden Ala, Zaten vatandaş bekliyordu, Gezi olaylarında, 6-7 Ekim olaylarında neler yaşadığımızı gördük. Binlerce yer yakıldı, yıkıldı. Çok ciddi bir halk desteği var bu konuda dedi. HDP'nin Tokat hedefi H alkların ise Tokat ta yaklaşık 5 kurmayı hedefliyoruz. bütün yerelinde Demokratik gündür ilçe, belde ve Hatta Tokat ın bütün örgütlülüğümüzü Partisi (HDP) Tokat İl Eşbaşkanı Duran Sakin, Tokat ta yerel örgütü kurduklarını, demokrasi, insan hakları mücadelesinde yerlerini aldıklarını HDP MYK Üyesi Hatice Altınışık köylerde taban yoklaması yaptıklarını kaydetti. Tokat ta hedeflerinin sadece merkezi anlamda bir örgütlenme olmadığını ifade eden Altınışık, Tokat ın tüm ilçelerinde ilçe örgütlülüğümüzü köylerinde meclislerimizi oluşturmayı düşünüyoruz. HDP doğrudan demokrasiye inanan ve doğrudan demokrasiyi yaşama geçirmeye çalışan bir partidir. Tokat ın kuracağız. Önümüzdeki yıl geldiğimde bütün ilçe eşbaşkanlarımızla beraber meclis temsilcilerimizle beraber basın toplantısı yapmayı hedefliyoruz diye konuştu.aa 5 milyon insan eder Jandarmanın yaptığı dinleme hariç, 2012 yılında, 506 bin 522, 2013 te 433 bin 887 dinleme kararı alındığını bildiren Ala, bir kişi hakkında birden fazla dinleme kararı alınabildiğini, o yıl 250 bin kişinin dinlendiğini kaydetti. Ala, Bir karar alınıyor ama onlarca insan, bu kişiyle konuşuyor. Onlar da dinleniyor. Bir kişi yaklaşık 20 kişiyle konuşsa 5 milyon insan eder"dedi. Kaçanları getiririz Paralel örgüt üyelerinin, devlet parasıyla Danimarka dan yüksek teknoloji ürünü dinleme cihazı aldığını ve bununla Cumhurbaşkanı Erdoğan ı başbakanlığı döneminde dinlediğini hatırlatan Ala, Örgütün böcek ekibinden yurtdışına kaçan 5 kişinin takipte ve yeri tespit edildi. Karar alınır, ondan sonra da onlar bulunur, getirilir dedi polis var Emniyet teşkilatı içindeki paralel yapı üyelerine ilişkin soruşturmaların sürdüğünü söyleyen İçişleri Bakanı, gelinen noktada ulaşılan son bilgileri de paylaştı: Şu anki rakamlar itibariyle 3 bin 329 kişi emniyette soruşturuluyor. 510 kişi görevden uzaklaştırıldı. Bunlardan 251 kişi meslekten ihraç edildi. Dosyası hazırlanmış ve gelmiş olan 776 kişi var, meslekten çıkarılsın diye talep edilen kişiye de suç duyurusunda bulunuldu. Tek KPSS değil ki! Soruları çalınan tek sınavın KPSS olmadığını aktaran Ala, şunları söyledi: Artık şirazesinden çıkmış, milyonlarca insanın girdiği sınavların soruları çalınıp verilmiş ve öyle bir mekanizma ki dürüstlükten bahseden insanların kardeşleri, akrabaları da yüzde 100 alıyorlar. Bütün soruları yapıyorlar. Sonra o ortaya çıkıp da ikinci sınav yapılınca da o sınava girmiyorlar. Fakat başka alanlarda sınavlara girmişler, o alanlardaki sınavların sorularının çalındığı da şimdi tespit edildi."aa Burada iki settenin bulunduğunu, bunlardan bir tanesinin yaz settesi olduğunu, diğerinin ise kış settesi olduğunu söyleyen Eroğlu, Aslı olan kış settesidir. Bu setteler 2 bin 500 metreküp saniyeyi taşıyacak kapasitede. Peki niye kış ve yaz settesi var, tabi yaz settesi ile kış settesi arasındaki alan bilhassa yaz aylarında kullanılsın, ekilsin, orada hayvanlar otlaya diye var. Aslında o alan yerleşime yasak. Ama bu Karaağaç bölgesinde bir takım yerleşim yerleri var. Biz tabi Bulgaristan'a otomatik meteoroloji ölçüm istasyonu, aynı zamanda debi Dışişleri'nden Mısır'a sert cevap ışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju DBilgiç, Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya tepki göstererek, bu açıklamanın "devlet yönetimi anlayışı silah-baskı-zulüm üçgenine dayanan Mısır darbe yöneticilerinin trajikomik çabalarından bir yenisini teşkil etmekte" olduğunu belirtti. Bilgiç bir soruya verdiği cevapta, "Mısır Dışişleri Bakanlığınca 4 Şubat günü yapılan açıklama, devlet yönetimi anlayışı silah-baskı-zulüm üçgenine dayanan Mısır darbe yöneticilerinin trajikomik çabalarından bir yenisini teşkil etmektedir. Mısır'ın, zulüm ve istibdadı bir idare şekli sanan mevcut yönetiminin, temel hak ve hürriyetleri benimsemiş çağdaş demokrasiler ile ortak hiçbir yönü olmadığı aşikardır" ifadesini kullandı. Mısır'da 2013 Temmuz'unda yapılan darbe sonrasında siyasi kararlarla verilen toplu idam cezalarının sayısının bine vardığını, bu gidişatın tasvip edilmesinin mümkün olmadığını kaydeden Bilgiç, halkın belirli bir kesimini keyfi kararlarla cezalandırarak ve baskı altına alarak toplumsal barış ve siyasi istikrarın sağlanamayacağını bildirdi. Bilgiç, Mısır'daki baskı rejiminin hukuku ve insan haklarını hiçe sayan, vicdanlara sığmayan uygulamalarının pek çok ülke ve uluslararası kuruluş tarafından da kınandığına ve son 183 idam kararının da diğerleri gibi uluslararası toplumun tepkisine yol açtığına işaret etti.mısır'daki darbe Bulgaristan ile birlikte Tunca için proje yapmayı planladıklarını ancak Bulgaristan'ın bu projeye sıcak bakmadığını vurgulayan Bakan Eroğlu, konuşmasına şöyle devam etti: Projeyi bizzat ben takip ediyorum. Ama ikili işbirliği anlaşması imzalanmadığı için sıkıntı oldu. Şuanda debiler azaldı. Bugün son aldığın değer Edirne içindeki debi bin 422 metreküp/saniyeye düştü. Biz zaten gerekli tahkimatları yapıyoruz ama bizde şöyle orijinal bir proje düşündük. AA yönetiminin, tepkilerini ortaya koyan birçok ülke ve uluslararası örgüt arasından Türkiye'yi kendisine yakışan bir üslupla hedef almasının, içine düştüğü acz ve kompleksin derinliğini gösterdiğini kaydeden Bilgiç, şu ifadelere yer verdi: "Dolayısıyla Mısır'ın yaptığı açıklamanın ciddiye alınması söz konusu değildir. Türkiye'nin gerek gücünü tarihin derinliklerinden alan görgü ve gelenekleri gerek bölge ve uluslararası camia içinde üstlendiği konum ve sorumluluklar, böylesine zavallı bir teşebbüsü muhatap almasına imkan tanımamaktadır. Kahire'deki darbeci zihniyet ne yalanlar uydurursa uydursun, Türkiye Mısırlı kardeşlerimizin barış ve refahı yönündeki ilkeli tutumunu sürdürecektir. Bu çerçevede, Mısır'da demokrasiye tam anlamıyla geri dönülmesine, kardeş Mısır halkının özgür iradesinin siyasi ve toplumsal hayata tam olarak yansıtılmasına ve ülkede ancak bu şekilde kalıcı ve sürdürülebilir bir istikrar, güvenlik ve huzur ortamının sağlanabileceğine dair görüşlerimizi yüksek sesle söylemeye devam edeceğiz."aa CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Yeni Milli Şef'ler çık- masın diye Başkanlık sistem- ini istiyoruz' söz- lerini sorması üzerine "Cumhur- başkanını geçin, benim muhatabım değil" yanıtını verdi. Kadir İnanır HDP'ye hayır demesinin nedenini açıkladı HDP'den aldığı milletvekili adaylığı teklifini geri çeviren ünlü sanatçı Kadir İnanır bu tutumunun nedenlerini anlattı. Uzun süredir Kadir İnanır'ın HDP'den milletvekili adayı olacağı konuşuluyordu. Bu konu, bir süre önce HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a sorulduğunda, "Henüz kendisiyle görüşüp fikrini almadım ama biz Kadir Bey'i partimizde görmek isteriz, en yakın zamanda görüşüp fikrini alacağım" demişti. Demirtaş ile İnanır kısa bir süre önce İstanbul 'da bir araya geldiler. Demirtaş, kendisine "resmen" adaylık teklif etti. İki gün önce katıldığı bir televizyon programında ise İnanır'ın da "sağlığı" elvermediği için bu teklife sıcak bakmadığını açıkladı.sadece meşhur olduğu için vekil yapılmak istendiğinin düşünen Kadir İnanır çok eskiden beri bu hareketin içinde yer almış, yetişmiş, ter dökmüş, emek vermiş birileri dururken, sırf kendisi çok meşhur ve onlara HDP'den gelen milletvekili adaylığı teklifini geri çeviren Kadir İnanır'ın bu tutumunun nedenlerini açıkladı. Kendisi sadece meşhur olduğu için vekil yapılmak istendiğini düşünen İnanır bu konuda emek verenlere haksızlık olacağını yakın duruyor diye önceliğin kendisine verilmiş olmasını haksızlık olarak görüyor. Oturan bir vekil olmak istemeyan ve daha önce geçirdiği biriki sağlık operasyonun bu işi layıkıyla yerine getirmesine engel olacağını belirten İnanır'ın şu anda bir sağlık sorunu yok.aa CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, İç Güvenlik Yasa Teklifi ile ilgili bilgisi olduğunu sanmadığını belirterek, "Çünkü kendisi Başbakanlık koltuğunda oturmakla beraber, ona bilgi verildiğini de sanmıyorum. Orada tahrik edenler biz değiliz, yasayı çıkanlardır, toplumu tahrik edenler" değerlendirmesini yaptı. Kılıçdaroğlu, Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde düzenlenen "Laiklik ve Kadın" paneli sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.bir gazetecinin, "Cumhurbaşkanı'nın bir konuşması oldu, 'Yeni Milli Şef'ler çıkmasın diye Başkanlık sistemini istiyoruz' dedi. Neler söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanını geçin, benim muhatabım değil" yanıtını verdi.kılıçdaroğlu, Başbakan Davutoğlu'nun "sen Anamuhalefet Partisi lideri misin, yoksa provokatör müsün, tahrikçi misin?" sözlerinin sorulması üzerine ise "İç Güvenlik Yasa Teklifi ile ilgili bilgisi olduğunu sanmıyorum. Çünkü kendisi Başbakanlık koltuğunda oturmakla beraber, ona bilgi verildiğini de sanmıyorum. Orada tahrik edenler biz değiliz, yasayı çıkanlardır, toplumu tahrik edenler" dedi.kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:"siz silahla ateş edene bir yıl, sapan kullanana iki yıl verirseniz bu toplumu tahrik eder ve doğru değildir. Ayrıca telefonların dinlenmesi, kişilerin gözaltına alınması, savcı ve mahkeme kararı olmaksızın, bunların yapılması doğru değil. Ayrıca, kötü niyetli müfettişlerin aklanmasına yönelik düzenlemelerde var teklifte, bunlar da doğru değil bunların hiç birisini kabul etmiyoruz. Biz demokrasiyi istiyoruz, insan haklarını istiyoruz, anayasaya aykırı uygulamalar istemiyoruz. Ülkemizi birinci sınıf demokrasi istiyoruz. Almanya'da, Fransa'da, İngiltere'de, Amerika'da, Japonya'da insan hakları için tanınan yetkiler, güvenceler neyse, aynısı Türkiye'de de istiyoruz. Kendi ülkemiz üçüncü sınıf bir demokrasiye layık bir ülke değildir. Biz darbelerden çok çektik, AKP Hükümeti yasalarını ortadan kaldırmak değil, 12 Eylül darbe yasalarını tahkim etmek istiyor. AA

9 10 HER Basın-Kritik KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA TÜRKAN BAYRAKÇI-İçimden Geldiği Gibi Süleyman GÖKSU SANA BİR SIR VERECEĞİM Bir eşyanın sırrı döküldüğünde altından kara bir leke çıkar. Aynanın sırrı döküldüğünde yansıtma özelliğini kaybeder. Sırrı dökülen insan da eşyadan daha farklı olmaz. Sırrın sır olmaktan çıkması yani dökülmesi duygularda ve düşüncede de kara bir leke oluşturur. Elbette ki sırlar farklı farklıdır ve her sırrın paylaşımının sonucu böyle olmayabilir.meseleyi, mahremiyeti ve gizlilik derecesi yüksek konular için düşünelim. Sırrını söyleyen herkesin içine daha sözün sonu gelmeden bir zalim şüphe düşüverir ve işte o anda akıl başa gelir. Ama aramızda kalsın, kimse duymasın. diye çekine çekine edilen tembihler başlar ki benim hem söyleyen hem de söylenilen olarak hiç sevmediğim andır. O anda, sırrını açıklayan için pişmanlıkla karışık kendini kötü hissetme hali başlar.bu durumun şöyle bir neticesi olabilir : Sırçası dökülmüş ayna gibi içi kararır ve sırrını paylaştığı kişi onun gözlerinde artık kendi yansımasını net göremez. Sırra halel geldiği gibi aradaki ilişkiye de halel gelmiştir maalesef. Hazreti Ali (ra)nin dediği gibi sırra sahipken efendi biz iken sırrı söyleyince söz bizim efendimiz oluyor. Geçmişte olmuş bitmiş şeylerin ifşa edilmesi neyse de hali hazırda önemini koruyan bilgilerin ifşa edilmesi sırla ilgili olarak daha olmaması gereken bir durumdur. Sır, sahibi için de karşı taraf için de bir emanettir aslında. Özellikle sır verilen kişi için bu, mezara kadar taşıyacağı bir emanettir fakat birçok insan için taşıması pek zordur. Kendine güvenmeyen, hiç kimsenin sırrını kabul etmesin zira kendine söylenmiş bir sırrı bir başkasına söylemek hem ihanet hem de sırrın sahibini rencide etmek hasebiyle çok yönlü önem arzeder. Bu sebepten olsa gerektir atalar İki kişinin bildiği şey sır olmaz. Sırrını söyleme dostuna o da söyler dostuna. gibi sözlerle birçok ihtarda bulunur, öğüt verirler çünkü mevzu hakikaten önemlidir. İnsanı olgunlaştıran, gözlerine anlamlı bir derinlik veren şeylerden biri de kalbinde sakladığı sırlarıdır. Meseleyi somut bir şey üzerinden düşündüğümüzde sırrın emanet edilmesinin yanlışlığı daha net ortaya çıkıyor. Eğer onları birer fazlalık gibi başkasına verirsek çok değerli bir eşyamızı başkasına geri alamayacağımızı bile bile teslim etmiş oluyoruz. Bu, hem bizim için hem de karşımızdaki için yorucu bir durumdur. Bir dostumun sırrı bana yük değildir ama söyledikten sonra onun pişman olması hatta ihtimali bile bana yüktür ki sır paylaşımı konusunda en önemsediğim konu da budur.bu sebepten biri bana Sana bir sır vereceğim. dediğinde aklıma ilk gelen bu olur. Bazen hayata dair şeyleri taşımakta zorlandığımız, taşırken yorulduğumuz anlar olabilir ve dostumuz, sırdaşımız dediğimiz insanlarla, bizi yoran şeyleri paylaşabiliriz. Bu, insanî bir durumdur. Ama bence yayılması halinde kötü ve zarar verici, telafisi olmayan sonuçlar ortaya çıkacaksa kimse kimseye sırrını vermemeli. Neme lazım Yerin kulağı vardır. Tarih, dili yüzünden her iki dünyasını da mahvetmiş insanlarla doludur. İnsan olarak hepimizin hamurunda merak duygusu var. Sırları, gizli, gizemli şeyleri merak ediyor, öğrenmeyi seviyoruz. Her şeyde olduğu gibi bu konuda da hakikatten uzaklaşmamak, meselenin dinî, ahlakî, hukukî tarafını iyi ölçüp biçerek hareket etmek elbette ki bize daha çok yakışacaktır. İmam-ı Rabbani Hazretleri buyurdular: Bilinmelidir ki ezan lafızları yedidir. 1 - Allâhü Ekber: Allâhü Teâlâ, ibadet edicilerin ibadetine muhtaç olmaktan pek yücedir, asla muhtaç değildir. Bu mübarek lafızların dört defa tekrar edilmesi bu mühim mananın te kîdi içindir. 2- Eşhedü en lâ ilâhe illallah: EZAN LAFIZLARININ MANALARI Ben şehâdet ederim ki Allâhü Teâlâ hem ibadete ihtiyacı olmaktan yüce ve müstağnidir, hem ibadet edilmeye lâyık ve müstehak olan da ancak o sübhânehûdür. 3- Eşhedü enne Muhammeden Resûlullâh: Ben şehâdet ederim ki Peygamberimiz Muhammed Mustafa allallâhü aleyhi ve sellem, Allah sübhânehûnün resûlüdür ve Allâhü Teâlâ ya ibadet yolunu ondan getirip teblîğ eyleyicidir. Cenâb-ı Hak Tekaddes ve Teâlâ hazretlerine layıkı ile ibadet, ancak onun sallallâhü aleyhi ve alâ âlihi ssalevâtü ve t-tahiyyetügetirip tebliğ buyurduklarıyla yapılabilir Hayye ale s-salâh, Hayye ale l-felâh; Bu iki kelime, kılanı felâha götürecek namazı eda etmeye davet eder. 6- Allâhü Ekber: Allâhü Teâlâ ya kimse lâyıkı ile ibadet edemez. 7- Lâ ilâhe illallah: Hiç kimseden Cenâb-ı Tekaddes ve Teâlâ ya lâyıkı ile ibadet sâdır olmaz ise de şüphesiz ibadet edilmeye yegâne lâyık ve müstahak olan ancak odur. İşte namazın ne muazzam ve yüce bir ibâdet olduğunu, vaktinin girmesinin böyle muazzam kelimelerle ilân olunmasından idrâk etmek lâzımdır. İşte ucuzluk ve bolluk bahardan (namazın fazîleti ezandan) belli olur. Allâh ım, bizi Peygamberlerin Efendisi aleyhi ve alâ cemîi l-enbiyâi etemmü ssalavât ve ekmelüttahıyyât hürmetine felâha eren hakiki namaz kılanlardan eyle... (Mektûbât-ı İmam-ı Rabbani, (ks.) 1/m. 303) TEM bağlantı yolunda takla atan otomobile bariyer saplandı: 2 yaralı aza, TEM bağlantı yolu Sağ- Viyadüğü Aksaray is- Kmacılar tikametinde meydana geldi. Sürücüsü Mehmet Dikbakan'ın direksiyon hakimiyetini kaybettiği 34 GU 4925 plakalı otomobil önce bağlantı yolunu ortadan ayıran betona ardından savrularak demir bariyerlere çarptı. Bariyerlerin saplandığı otomobil takla attıktan sonra durabildi. Kaza sırasında telefonla konuştuğu belirtilen Mustafa Dinç'in yara almadan çıktığı otomobilin sürücüsü Mehmet Dikbakan, aracında sıkıştı. Kaza haberi üzerine olay yerine itfaiye, polis ve ambulans ekipleri sevk edildi. Aracında sıkışan Dikbakan, itfaiye ekiplerinin çalışması sonrası otomobilinden çıkartıldı. Ambulansa alınan Dikbakan'a kalp masajı yapıldığı görüldü. Kaza sebebiyle TEM bağlantı yolu Aksaray istikametinde trafik yoğunluğu oluştu. Yaralı Dikbakan, ambulans ile Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Murat BÜLBÜL-EKONOMİ Tedbirsiz yıkım az kalsın faciaya yol açıyordu Ş TEM bağlantı yolu Sağmacılar Viyadüğü Aksaray istikametinde meydana gelen trafik kazasında 1'i ağır iki kişi yaralandı. Bariyerlerin saplandığı araçta sıkışan sürücü, itfaiye ekiplerinin çalışması sonrası araçtan çıkartılabildi. ibeyoğlu'nda tedbir alınmadan başlayan yıkım az kalsın faciaya yol açıyordu. Yıkım sırasında caddeye dökülen beton molozlar üst geçide zarar verdi. Olay yerinde tam o sırada kimsenin geçmemesi olası bir yaralanma ya da can kaybını önledi. Olay Dolapdere Caddesi'nde bir eski fabrika binasının yıkımı sırasında yaşandı. Binanın yıkımı sırasında çevrede yeterli önlemi almayan yetkililer, çevredekilere büyük korku ve panik yaşattı. Yıkım sırasında caddedeki üst geçidin Hırsızın saniyeler içerisinde telefonları cebine atması ve dükkanda sergilediği rahat tavırlar dikkat çekti. Şahsın, Bahçelievler'de yine aynı yöntemle hırsızlık yapan kişi olduğu belirlendi. Olay, Tuzla'da bir cep telefonu dükkanında meydana geldi. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde; bir cep telefonu dükkanına müşteri gibi giren şahıs, iş yeri sahibi Mutallip Baş'a kendisine ve eşine cep telefonu almak istediğini söylüyor. üstüne beton molozlar ve demir parçaları düştü. Şans eseri ölen ya da yaralanan olmadı. Çevredeki vatandaşlar, önlem almadan başlayan yıkıma tepki gösterdi. Bazı vatandaşlar, "Biraz daha önlem almak gerekiyor. Aksaklıklar olduğu belli." dedi. Olay yerinden geçen bir vatandaş ise, "Önlem alınmamış. Araçların burdan geçmesi de sakıncalı." ifadesini kullandı. Bir süre trafiğe kapatılan cadde, yıkıma ara verilmesiyle tekrar trafiğe açıldı. Yıkımın alınacak güvenlik önlemlerinin ardından kaldığı yerden devam edeceği öğrenildi. Şahsın istediği iki adet 3 bin TL değerinde telefonu kutusu ile tezgaha bırakan Baş, bir yandan da satış işlemleri için hazırlık yapmaya başlıyor. İş yerinde çalışan diğer görevli bayan da poşet almak için tezgahın altına eğiliyor. Bu sırada müşteri kılığındaki şahıs el çabukluğu ile saniyeler içerisinde kutuların içerisindeki telefonları alarak cebine koyuyor. Daha sonra telefonların ücretini ödemek istediğini ancak üzerinde döviz olduğunu söyleyen hırsızı iş yeri sahibi bitişik dükkandaki kuyumcuya yönlendiriyor. İş yeri sahibi ile birlikte dükkandan ayrılan hırsız bu defa da otomobilinde bir miktar TL bulunduğunu ve onu alıp geleceğini söyleyerek kayıplara karışıyor. İş yerinde görevli bayan da telefonları müşteriye teslim etmeden önce son kontrolleri yapmak isterken kutuların boş olduğunu fark ediyor. Güvenlik kamera kayıtlarını inceleyen Baş, soyulduğunu anlayarak polise müracaat ediyor. İş yeri sahibi Mutallip Baş, olayın gerçekleştiği gün bir vatandaşın gelerek, Eşime ve kendime cep telefonu alacağım. dedikten sonra fiyatı en yüksek olan iki modeli istediğini söyleyerek şunları söyledi: "Şahıs telefonları almak istediğini söyleyince kutuları ile tezgahın üzerine koydum. Bu sırada ben başka bir müşteri ile ilgilenmeye başlarken görevli bayan arkadaşımız da telefonları koyacağı Telefon hırsızı, bu kez Tuzla'da ortaya çıktı Tuz la'da, te le fon al ma ba ha ne siy le gir di ği dük kan dan 3 bin TL de ğe rin de 2 te le fon ça - lan şa hıs, gü ven lik ka me ra la rı na ya ka lan dı. poşeti almak için tezgaha eğilmiş. Şahıs bu sırada el çabukluğu ile telefonları kutularından çıkartarak cebine koymuş. Bana üzerinde döviz olduğunu söyleyince parayı bozdurması için yan taraftaki kuyumcu dükkanına yönlendirdim ve birlikte dışarıya çıktık. Ancak kuyumcuya girmeden otomobilinde bir miktar TL cinsinden parası olduğunu ve onu da alıp geleceğini söyleyerek ayrıldı. Ben de telefonları almaktan vazgeçtiğini düşünerek dükkana geri döndüm. Bu sırada bayan arkadaşım da kutuların içerisinin boş olduğunu fark etmiş. Güvenlik kamera kayıtlarını incelediğimde şahsın el çabukluğu ile telefonları kutularından çıkartarak cebine koyduğunu gördüm ve polise müracaat ettim." İnternette yaptığı araştırmada aynı kişinin Bahçelievler'de aynı yöntemle başka bir dükkandan telefon çaldığını gördüğünü söyleyen Baş, hırsızın bir an önce yakalanmasını istediğini ifade etti. Kamyon sürücüsü, devrilen damperin altında can verdi Kağıthane'de bir inşaat alanına kum boşaltmak için yanaşan kamyonun sürücüsü damperi kaldırdı. Kalkan damper bir anda kamyonun üstüne devrildi. Şoför koltuğuna sıkışan sürücü, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Olay Hamidiye Mahallesi Ferman Caddesi'nde gerçekleşti. Bir inşaata kum getiren kamyon geri geri inşaat alanına yaklaştı. İddialara göre sürücü Turan Köse'nin kumu boşaltmak için kaldırdığı damper dengeyi tutturamayınca birden aracın üstüne devrildi. Aracın şoför kolduğunda sıkışan Köse, itfaiye ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Olay yerinde hayatını kaybeden Köse'nin naaşı ceset torbasına konularak savcı incelemesi için bekletiliyor. Kazayı gören vatandaşlar ise aracın geri geri inşaata yaklaştığını damperin kalkdığı sırada dengeyi kaybederek aracın üstüne devrildiğini anlattı. Mahallenin gençleri inşaat işçilerine saldırdı: 3 yaralı Maltepe'de, inşaat işçileri ile mahallenin gençleri arasında çıkan bıçaklı kavgada 2 si ağır 3 işçi çeşitli yerlerinden yaralandı. Mahalle sakinleri, işçilere saldıranların uyuşturucu kullandıklarını iddia etti. Olay, Gülsuyu Mahallesi Pınar Sokak'ta meydana geldi. İddialara göre, uyuşturucu kullanan mahallenin bazı gençleri ile bir inşaatta çalışan işçiler arasında sözlü tartışma yaşandı. Olay yerinden ayrılan gençler kısa süre sonra sopa, bıçak ve palalarla geri dönerek inşaat işçilerine saldırdı. Yaşanan arbedede inşaatta çalışan işçilerden İsa yılmaz, İsmet Tali, Muhacir Koç bıçak ve pala ile çeşitli yerlerinden yaralandı. Olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. İhbar üzerine gelen sağlık ekipleri ilk müdahaleyi olay yerinde yaptı. Mahalle sakinleri ve polis ekipleri de sağlık görevlilerine yardımcı olmak için seferber oldu. Durumu ağır olan iki yaralı olay yerine gelen ambulansla Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Bir sağlık görevlisi de ikinci ambulansı bekleyen ve kan kaybeden yaralının yanında kalarak acil yardım çalışmasını sürdürdü. Kadın sağlık görevlisinin, bir ara telefonla 112 komuta merkezini aradığı ve ambulansın bir an önce gelmesini istediği görüldü. Son yaralı da bir süre sonra olay yerine gelen ambulans ile aynı hastaneye götürülerek tedavi altına alındı. Bu arada, zanlılar da olay yerinden kaçarak izini kaybettirdi. Polis olay mahalline geniş çaplı incelemelrde bulundu. Olaya tepki gösteren mahalle sakinleri, mahallelerinde uyuşturucu kullanımı nedeniyle can güvenliklerinin olmadığını, uyuşturucu kullanan gençlerin sokaklarda sürekli önlerini kestiğini Saldırıyı gerçekleştiren gençlerin de olayı uyuşturucunun etkisiyle gerçekleştirdiğini iddia etti.

10 Eğitim11 HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA MEB yeni 'TEOG Kılavuzu'nu öneriye sundu Mil li Eği tim Ba kan lı ğı (MEB) Müs te şar Yar dım cı sı Sa lih Çe lik, li se le re gi riş için ya pı lan Te mel Eği tim den Or - ta öğ re ti me Ge çiş (TE OG) sis te min de öğ ren ci yer leş tir me si ne iliş kin ha zır la dı ğı "Or ta öğ re tim Ku rum la rı na Ge çiş Uy gu la ma sı Ter cih ve Yer leş tir me e-kı la vu zu" tas la ğı nı pay daş la rı nın gö rüş ve öne ri le ri ne sun du. elik, AA muhabirine yaptığı açık eğitim-öğretim Çlamada, yılında ilk kez liselere giriş için uygulamaya alınan TEOG'a ilişkin çalıştay düzenlediklerini, öğrenci ve öğretmen sınav memnuniyetini anketler yoluyla ölçtüklerini belirterek, bunların sonucunda sınav memnuniyetinin yüzde 90'ların üzerine çıktığını bildirdi. Salih Çelik, böylece öğrencilerin okul dışında bir dershane arayışına girmediğini anlattı. Bozok Üniversitesi Uygulamalı Anaokulu ve Kreşi kayıtları başladı D Ü N K Ü Sınavlara ilişkin yakalanan başarıyı ve memnuniyeti ortaöğretime geçiş uyglamasının devamı olan yerleştirmede de elde etmek için bir komisyon kurulduğunu bildiren Çelik, komisyonun çalışmaları sonucu eğitim-öğretim yılında uygulanmak üzere, "Ortaöğretim Kurumlarına Geçiş Uygulaması Tercih ve Yerleştirme e-kılavuzu" taslağının hazırladığını aktardı. Salih Çelik, e-klavuzun kamuoyunun bilgisine sunulduğunu bildirerek, şöyle devam etti: "Yerleştirme işleminin de hiçbir öğrenciyi mağdur etmeden ve yerleştirme puan üstünlüğüne göre gerçekleşmesini sağlamak amacıyla oluşturulan e-kılavuz taslağını 15 gün süresince tüm paydaşların, veli, öğretmen, öğrenci, üniversiteler, basın-yayın organları, köşe yazarları ve kamuoyunun görüş ve önerilerine açtık. Ç Ö Z Ü M Taslak kılavuzumuz, dün itibarıyla MEB'in web sayfasında yayımlandı. Paydaşlar taslağa ilişkin görüş ve önerilerini 15 gün içerisinde "odsgm_odydb@meb.gov.tr", "ortaksinav@meb.gov.tr" e-posta adreslerinden Milli Eğitim Bakanlığına ulaştırabilecek Buradan gelecek tüm görüş ve öneriler, e-yerleştirme çalışma grubumuz tarafından dikkatle değerlendirilip son şekli verilerek uygulamaya konulacaktır. Böylece öğrenci, veli ve toplumun katılımı sağlanmış ve en etkili verimli ve yerindelik ilkesine uygun olarak öğrencilerimiz tercihlerine, ortaöğretime yerleştirme puan üstünlüğüne göre okullarıyla buluşturulup eğitim öğretimi aksatmadan devamı sağlanmış olacaktır." -Özel okul kayıt tarihlerinin öne alınması Salih Çelik, taslak kılavuza ilişkin bugün basına yansıyan bazı haberlere ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Eleştirilerin, kılavuzun bir bütün olarak değerlendirilmeden sadece bazı bölümleri dikkate alınarak yapıldığına dikkati çeken Çelik, "Burada öğrenci mağduriyetini ortadan kaldıran bir uygulamayı hayata geçirmek istiyoruz. Dolayısıyla eleştirileri, dikkatle takip ediyoruz. Muhtemel olumsuzlukları gidermek için de gerekli düzenlemeleri yapacağımızdan öğrenci ve velilerin şüphe duymamasını isteriz. Özellikle de bunun taslak olduğunu ifade etmek istiyoruz. Kimsenin mağdur edilmesi gibi bir durum yaşanması söz konusu değildir" açıklamasını yaptı. -Özel okuldan devlet okuluna nakil, merkezi yerleştirmeyle yapılacak Taslakta, sınavla öğrenci alan özel okulların kayıt işlemlerini, 24 Haziran-10 Temmuz 2015 tarihlerinde yapması gerektiğini anımsatan Çelik, şunları kaydetti: "Bu özel okula gidecek öğrencilerin mağduriyeti değil, öğrencilerimizin kendi tercihlerini kullanabilmelerine imkan vermektir. Daha sonra yapılacak tercihlerin alınması sürecinde bu öğrencilerin devlet okullarını tercih edememeleri, devlet okullarına geçişlerine bir engel değildir. Yerleştirme işleminin tek seferde yapılmasından hareketle öğrencilerimizin kendi tercihleriyle gitmek istedikleri okullardaki kullanılacak kontenjanları fırsat vermeyi öngörmüştür. Sınavla öğrenci alan özel okula kayıt yaptıran öğrencilerin de daha sonra fikir değiştirmesi halinde nakil yoluyla devlet okullarına geçmesi mümkün olacak. Devlet öğrencinin mutluluğu için vardır." AA Yozgat Bozok Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu bünyesinde Yozgat İl Milli Eğitim Müdürlüğü destekleriyle hizmete açılan Uygulama Kreşi ve Anaokulu, ikinci dönem eğitim öğretim yılı için öğrenci kayıtlarına başladı. Son derece modern, çağın gerektirdiği tüm altyapı eğitim olanakları ile donatılan Uygulamalı Anaokulu ve Kreşin yöneticisi Maşide Gürcü, yaptığı açıklamada, Bozok Üniversitesi Uygulamalı Anaokulu ve Kreşi'nde uygulanan eğitim programının çocuk merkezli, oyun temelli, keşfederek öğrenme öncelikli ve aile eğitimi ile katılıma önem veren bir misyonla görev yapacağını Eğitim uygulamalarının, çocukların yaş ve YÖK Başkanlığı'ndan 'katlamalı harç' açıklaması Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı, katlamalı harç uygulaması ile öğrencilerin mağduriyet yaşadığı şeklinde haberler üzerine yazılı açıklama yaptı. Yapılan duyuruda, öğrenim ücreti ve harçlarla ilgili işlemlerin YÖK tarafından değil, ilgili mevzuat çerçevesinde kanun ile düzenlendiği vurgulandı. gelişim seviyelerine uygun olarak hedeflendiğini belirten Gürcü, Amacımız, çocukları okul ortamına adapte edip sosyal yaşam becerilerini vererek topluma uyum sağlamaktır. Daha sonra seviyelerine göre başarı düzeyini baz alan faaliyetler uygulamaktır. Programımız çocukların gelişim düzeylerine ve özelliklerine dayanmakta ve bu saye de tüm gelişim alanlarının geliştirilmesini ön görmektedir. Psikomotor, sosyal, duygusal, dil ve bilişsel gelişim alanlarını en üst düzeye çıkarmak hedeflerimiz arasında ilk sıralarda yer almaktadır." dedi. Bozok Üniversitesi Uygulamalı Söz konusu harç meselesinin, 26 Kasım 2014 tarih ve sayılı Mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanan 6569 Sayılı Kanun'un 29. maddesi ile 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu'- nun 46. maddesinde yapılan değişiklikle düzenlendiğine işaret edilen açıklamada, şunlar yer aldı: Bu hükme göre Diploma programlarının hazırlık sınıfı eğitimi hariç olmak üzere, iki yıllık önlisans ve dört, beş ve altı yıllık lisans programlarından (açıköğretim programları hariç) bu süreler sonunda mezun olamayan öğrencilerden, ilgili dönem için öngörülen katkı payı ya da öğrenim ücretinin yanı sıra bu maddenin (c) fıkrasına göre hesaplanan kredi başına ödenecek katkı payı veya öğrenim ücreti; dersin alınacağı dönem için belirlenen kredi başına katkı payı veya öğrenim ücretinin yüzde elli fazlası ile hesaplanarak alınır. Çift ana dal programında kayıtlı olan Anaokulu ve Kreşi'nde bir yönetici, 2 öğretmen, 1 yardımcı öğretmen ve 1 personel ile hizmet verileceğini ifaden eden Gürcü, "Modern şekilde dizayn edilmiş sınıflar, oyun odası ve yemekhaneye sahip kreşte, çocukların sabah den akşam ye kadar güvenli bir şekilde eğlenirken öğrenmelerine yardımcı olacak faaliyetler düzenleneceğini, drama, Jimnastik, Halk Oyunları, Değerler Eğitimi ve İngilizce eğitimi gibi etkinliklerin yer alacağı branş dersleri planlanmaktadır. Kreşe ay arası çocukların kayıtları yapılabilecek. Kreşte yarı zamanlı eğitim ücreti 80 tam zamanlı eğitim ücreti ise 240 TL olarak belirlendi." diye konuştu. öğrencilerden ise diploma programının öğrenim süresi ve ilave bir yıl sonunda bu madde hükümlerine göre katkı payı veya öğrenim ücreti alınır. Yükseköğretim Kurulu olarak bu kanun hükmünün uygulanmamasına yönelik karar alınması mümkün değildir. Bununla birlikte Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı sorunun çözümü için hazırlamış olduğu öneriyi ilgili mercilerle paylaşmaya başlamış olup görüşmeler sürdürülmektedir. Ç E N G E L B U L M A C A

11 12 Sağlık HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA Balık olsun da isterse cıvalı olsun Yazı ve konuşmalarımı takip edenler hap şeklinde alınan vitamin, mineral, antioksidan, omega 3 gibi her türlü ürüne şiddetle karşı olduğumu, bunları normal beslenen bir insanın yeteri kadar alabileceğini savunduğumu çok iyi bilirler. Bu mevzuda en çok karşılaştığım itirazların başında Hocam, tamam balık yiyelim iyi hoş ama balıktaki cıvanın zararları ne olacak? gelir. The American Journal of Clinical Nutrition isimli tıp dergisinde yayınlanan yeni bir araştırma bu konuda da benim ne kadar haklı olduğumu bir kere daha ispatlamış oldu (1). Araştırma, balık tüketiminin fazla olduğu Seyşeller Cumhuriyetinde 1500 den fazla kadın ve bunların çocukları üzerinde gerçekleştirildi. Çocuklar 20 aylarını doldurduktan sonra iletişim, davranış ve motor maharetleri bir dizi testle değerlendirildi. Annelerin gebe iken toplanan saç tellerinde doğum öncesindeki cıva maruziyeti ölçüldü. Araştırmanın sonuçları BİR: Doğum öncesi cıva maruziyeti ile nörolojik gelişim arasında bir ilişki ortaya konamadı. İKİ: Cıva seviyesi ile psikomotor gelişim endeksi (PDI) düşüklüğü sadece omega 6/omega oranları yüksek olan annelerin çocuklarında görüldü. ÜÇ: Omega 3 seviyeleri yüksek olan annelerde cıva fazlalığında PDI nin daha iyi olduğu belirlendi. DÖRT: Omega 6/omega 3 oranı yüksekliği tüm testlerde daha düşük test skorlarıyla ilişkili bulundu. BEŞ: Cıva maruziyeti ile düşük test skorları arasında bir ilişki bulunamadı. Seyşeller de 30 sene süren ve çocukların 20 yaşına kadar takip edildikleri çalışmada da balık tüketimiyle nörolojik gelişim arasında herhangi bir ilişki bulunamamıştı. Omega 3 ve omega 6 zıt etkili Gelişmiş ülkelerde yaşayanların diyetlerinde bir başka PUFA formu olan omega 6 daha fazla bulunuyor. Omega 3 yağ asitleri birçok hastalığın altında yatan temel patoloji olan enflamasyonu baskılarken omega 6 ise enflamasyonun artmasına yol açıyor. Cıvanın zararlı etkileri de oksidasyon ve enflamasyon yoluyla gerçekleştiği için araştırmacılar omega 3 ün beyin gelişimine olumlu tesirleri yanında cıvanın menfi tesirlerini de önlediği şeklinde yorumluyorlar. Araştırmada omega 6 seviyeleri daha yüksek olan annelerin çocuklarında motor beceriyi gösteren test sonuçlarının daha kötü olması da buna delil olarak gösteriliyor. Adalar kümesi Seyşeller Hint Okyanusu nda bir adalar Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA kümesi olan Seyşeller sürekli olarak düşük miktarda cıva alınmasının sağlığa etkilerinin araştırılması için ideal bir yer olduğu kabul ediliyor. Ülkenin 89 bin kişiden oluşan vatandaşları USA ve Avrupa ülkelerinde yaşayanlara nazaran 10 mislinden çok fazla balık ve deniz ürünleri tüketiyorlar. Tıbbi fetva kurumu FDA ve yandaşları gebe kadınların cıva ile ilgili endişelerden dolayı bazı balık türlerini haftada 2 defadan fazla yememelerini tavsiye ediyor. Cıva nerden geliyor? Balıklarda cıva bulunması tabiatın ve insanların kendi yarattıkları bir çevre kirliliği sorunudur. Kömürle çalışan elektrik santralleri, döküm ve yanan atıklarla fazla miktarda cıvanın atmosfere karışır ve bu cıva sonunda yağmurla veya karla yeryüzüne geri döner. Cıvalı bu su nihayetinde okyanus sularına karışır ve dolayısıyla buralarda yaşayan balık ve diğer deniz canlılarına ve onların yenmesiyle de insanlara geçer. Balık ne kadar büyükse cıvanın da o kadar fazla olduğuna inanılır çünkü o balığın yediği deniz yaratıklarında da cıva vardır. Bu olaya biyo-akümülasyon adı verilir ve buna göre de insanlara büyük balıkları fazla tüketmemeleri tavsiye edilir. İnsan vücudunda biriken fazla miktarda cıvanın özellikle çocuklarda sinir sistemi üzerine ciddi zararları olabileceği biliniyor. Gelelim neticeye Bu araştırma balıkta bulunan omega 3 yağ asitlerinin bebeğin beyin gelişimi üzerine müspet etkilerinden başka cıvanın yapabileceği hasarları da önleyebileceğini gösteriyor. Tekrar hatırlatıyorum: BİR: Sağlıklı beslenen, haftada 2-3 gün balık yiyen insanların kesinlikle omega haplarına ihtiyacı yoktur. Omega 3 e verilen para sokağa atılan paradır. İKİ: Balıkta sadece omega 3 değil vitamin, mineral, antioksidan, protein gibi pek çok besin ögesi vardır. Allah tek başına omega 3 yaratmadığına ve bunu bir takım besinlerin içine koyduğuna göre bunun mutlaka bir hikmeti olmalıdır. Yani içinde sadece omega 3 bulunan endüstri ürünü bir hapı içmekle omega 3 bulunan besinleri yemenin aynı etkiyi yapması mümkün değildir. ÜÇ: Omega 3 hapları, sadece, çeşitli hastalıklara veya özel bazı durumlara bağlı olarak ortaya çıkan tablolarda ve bu eksiğin gıdalarla tamamlanması mümkün olmadığında tavsiye edilebilir. DÖRT: Hep söylüyorum: Balık yiyin, hem karnınız doysun, hem ağzınız tatlansın hem de paranız ilaç endüstrisinin kasasına gitmesin. Üşüme, yorgunluk, kilo artışı, çarpıntı, sinirlilik ve iştahsızlık gibi birçok belirti ile kendini gösteren tiroit hastalıkları, erkeklere oranla kadınlarda daha fazla görülüyor. Uzmanlar, tiroidinde nodül tespit edilen hastanın mutlaka cerraha yönlendirilmesi gerektiğini belirtti. Memorial Etiler Tıp Merkezi Genel Cerrahi Bölümü nden Prof. Dr. Gürsel Soybir, tiroit hastalığı ve tedavide kullanılan cerrahi yöntemler hakkında açıklamalarda bulundu. Tiroit hastalığı ile ilgili Soybir, "Tiroit bezi, besinlerle alınan iyotu toparlar ve T3- T4 adı verilen tiroit hormonlarını üretir. Bir insanın sağlıklı olabilmesi için tiroit hormonlarının devamlı ve yeterli miktarda salgılanması gerekmektedir. Az miktarda salgılanması vücut fonksiyonlarının yavaşlamasına, fazla miktarda salgılanması ise vücut fonksiyonlarının hızlanmasına neden olmaktadır." dedi. Tiroitin gebe kalmayı engelleyebileceğini söyleyen Pror. Dr. Soybir, "Çocuk sahibi olmak isteyen kadınların gebelik öncesi mutlaka tiroit fonksiyonlarının değerlendirilmesi gerekmektedir. Tiroit bezi az çalışan kadınlar, gebe kalmakta zorluk çekmekte, gebe kaldıkları takdirde de düşük ihtimali artmaktadır. Tiroit hormonu eksikliği anne karnındaki bebeğin zeka ve fiziki gelişimini de olumsuz etkilemektedir. Tedavi ile tiroit fonksiyonu normale dönen kadınlarda riskler ortadan kalkmaktadır." diye konuştu. Prof Dr. Soybir, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Tiroit bezinin kendi başına, devamlı ve vücut gereksinimden fazla olacak Küçük yaşta görülen 'skolyoz' erken tedavi edilmeli Uzmanlar, ebeveynlerin skolyozu erken tanımaları, çocuğun bir uzman kontrolünde takibinin yapılması ve ameliyat sonrası bakımın önemli olduğunu belirtti. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Çağatay Öztürk, skolyoz rahatsızlığı hakkında bilgiler verdi. Ebeveynlerin skolyozu erken tanımaları, çocuğun bir uzman kontrolünde takibinin yapılması ve ameliyat sonrası bakımın önemli olduğunu söyleyen Öztürk, "Doğuştan gelen bir rahatsızlık olan skolyoz, çocuğun ana rahminde iken omurgalarının anormal oluşması veya birleşik kalması sonucu gelişebilen; ana etkenin genetik yatkınlık olduğu düşünülen bir hastalık. Henüz küçük yaşlarda görülen skolyoz, genellikle doğumsal problemlere bağlı oluyor ve hızlı ilerliyor. Küçük yaş skolyozu tedavi edilmezse akciğer ve solunum problemleri, kalp problemleri, ciddi kozmetik ve psikolojik sorunlara sebep oluyor." dedi. Doç. Dr. Çağatay Öztürk açıklamasını şöyle sürdürdü: Bu hastalık sıklıkla ergenlik döneminde belirginleştiği için tedaviye başlamak ve tedavi sürecini de iyi dinlenerek, gözetim altında geçirmek gerekir. Ebeveynlerin skolyoz ameliyatı olduktan sonra çocuklarının sağlığına vakit ayırmaları ve bunun için çocukların boş olduğu dönem olan sömestr tatilini tercih etmeleri idealdir. ifadelerini kullandı. Tiroit en çok kadınlarda görülüyor şekilde tiroit hormonu üretmesine hipertirodi denmektedir. Menopoz döneminde nispeten sık görülen hipertiroidi, bu dönemde zaten artan kemik erimesi riskini daha da artırır. Gebelerde hipertirodi tedavi edilmezse, preeklampsi olarak bilinen tansiyon yüksekliği- gebelik zehirlenmesi, bebekte gelişme geriliği, erken doğum ve bebeği anne karnında kaybetme riski artmaktadır." Hastalığın tedavisi ile ilgili Soybir, "Tiroit bezinin yol açtığı bazı rahatsızlarda ilaç ve radyoaktif iyot tedavisi uygulanmaktadır. Tiroidin iyi ve kötü huylu hastalıkları cerrahi olarak tedavi edilmektedir. Tiroit bezinden kaynaklanan rahatsızlıkların doğru teşhisi için aile öyküsünün yanı sıra hastanın şikayetlerinin belirlenmesi de çok önemlidir. Bunun yanında, ultrason ve sintigrafi de kesin tanının konulmasında kullanılan son derece güvenli yöntemlerdir." şeklinde konuştu. Tiroidinde nodül tespit edilen hastanın mutlaka cerraha yönlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Soybir, KÜÇÜK YAŞ SKOLYOZ HASTALIĞI TEDAVİ SEÇENEKLERİ Skolyoz hastalığının tedavisi ile ilgili Öztürk, "Skolyoz hastalığında saptanan bulguların omurga diziliminde bozukluk, omuz dengesizliği, belde asimetri ve kalça kemiklerinin birinde öne çıkıklık olduğunu belirtiyor. Küçük yaşta ortaya çıkan skolyoz tedavisi çocuğun yaşına, eğriliğin türüne ve yerine göre değişiklik gösteriyor. Tedavi seçenekleri ise gözlem, korse tedavisi ve skolyoz ameliyatı şeklinde üç başlıkta toparlanabiliyor. Omurga eğikliklerine göre 25 dereceye kadar gözlem yapılıyor, derece arası korse kullanımı tavsiye ediliyor, derece "Tiroit bezinde, nodül belirlenmiş hastaların, kesinlikle bir cerraha yönlendirilmesi gerekmektedir. Yapılan biyopsi tetkikinde kanser belirlenirse ya da kanser şüphesi varsa kesinlikle cerrahi yöntem uygulanmalıdır. Bunun yarı sıra kanser riski bulunmasa dahi nodülün ya da tiroit bezinin çok büyüyüp etraftaki organlara baskı yapması ağrı, yutkunma güçlüğü gibi şikayetlerin gözüktüğü durumlarda da cerrahi yöntem önemli bir tedavi seçeneğidir. Bazı tip kanserlerde tiroit bezinin tamamının ya da tama yakınının alınması öngörülmektedir. Büyük tümörlü hastalarda ya da daha kötü seviyeli kanser tiplerinde çıkarılan tiroit dokusuna ilave olarak, boyundaki lenf nodlarının da çıkarılması gerekmektedir. Çok sayıda iyi huylu tiroit nodülleri olan veya büyük guatrı olan hastalarda da tiroit bezinin tamamının çıkarılması etkili bir yöntemdir. Tek taraflı nodülü olan diğer tiroit lobu normal olan hastalarda ise, tiroit dokusunun yarısının alınması yeterli olmaktadır." ifadelerini kullandı. Doğuştan gelen bir rahatsızlık olan skolyoz, çocuğun ana rahminde iken omurgalarının anormal oluşması sonucu, omurganın göğüs veya bel bölgelerinden yana doğru eğriliyor. sonrasına ise ameliyat öneriliyor. 0-5 yaş arası çok küçük çocuklarda ise korse uygulamak zor olduğu için genel anestezi altında yapılan düzeltme, gövde alçıları tercih ediliyor. 50 derecenin üstündeki eğriliklerde en son tedavi yöntemi olan skolyoz ameliyatı uygulanıyor. Skolyoz ameliyatı iyileşme süresi bir haftayı buluyor. Fiziksel kısıtlamaların olduğu bu dönemde çocukların ebeveynleri hastalığın bilincinde olmaları ve kontrol ederek takip etmeleri gerekiyor. Bu bilinçle ebeveynler genelde ameliyat ve sonraki tedavi süreçleri için çocuklarının evde oldukları sömestr dönemlerini tercih ediyor." ifadelerini kullandı. AA Marmara'nın batısı ve Kıyı Ege'nin, gece Marmara'nın doğusu, İç Ege ve Batı Karadeniz'in batısıda etkili olacak şiddetli yağış konusunda Meteoroloji vatandaşları uyardı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nden alınan tahminlere göre, ülke genelinin parçalı ve az bulutlu, zamanla batı bölgelerin çok bulutlu, akşam saatlerinde Marmara'nın batısı ve Kıyı Ege'nin, gece Marmara'nın doğusu, İç Ege ve Batı Karadeniz'in batısının yağmur ve sağanak yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yapılan son değerlendirmelere göre; ülke genelinin parçalı ve az bulutlu, zamanla batı bölgelerin çok bulutlu, akşam saatlerinde Marmara'nın batısı ve Kıyı Ege'nin, gece Marmara'nın doğusu, İç Ege ve Batı Karadeniz'in batısının yağmur ve sağanak yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Bu sabah ve gece saatlerinde Doğu Karadeniz'in iç kesimleri, Doğu Anadolu'nun kuzey ve doğusu ile İç Anadolu'nun kuzeydoğusunda buzlanma ve don olayı, iç ve doğu bölgelerde yer yer pus ve sis hadisesi bekleniyor. Hava sıcaklığının; Kuzey ve iç kesimlerde 2 ila 4 derece artarak, ülkemiz genelinde mevsim normallerinin üzerinde seyretmeye devam edeceği tahmin ediliyor..rüzgarın ise, genellikle güney ve güneydoğu, Güneydoğu Anadolu ile Doğu Akdeniz'de doğu ve kuzeydoğu yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, Ege kıyıları, Batı Akdeniz'in batısı ile Çanakkale çevrelerinde yer yer kuvvetli olarak (40-60 km/saat) esmesi bekleniyor. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve az bulutlu 16 İstanbul: Parçalı zamanla çok bulutlu, akşam saatlerinde batısı ile boğaz çevresi, gece il geneli yağmur ve sağanak yağışlı 16 İzmir: Parçalı zamanla çok bulutlu, akşam saatlerinde sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlı 20 Adana: Parçalı ve az bulutlu 20 Antalya: Parçalı ve az bulutlu, zamanla batısı çok bulutlu 20 Samsun: Parçalı ve az bulutlu 21 Trabzon: Parçalı ve az bulutlu 17 Erzurum: Parçalı ve az bulutlu 2 Diyarbakır: Parçalı ve az bulutlu 13 İS TAN BUL AN KA RA İZ MİR AN TAL YA Bu gün 7 Şubat Cumartesi Bu gün 7 Şubat Cumartesi Bu gün 7 Şubat Cumartesi Bu gün 7 Şubat Cumartesi 10 3 Rüz gar Nem 14 % Rüz gar Nem 13 % Rüz gar Nem 22 % Rüz gar Nem 20 % 72

12 Turizm13 HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA 2015 kış turizminde hedef 5 milyon turisti aşmak! 2015 kış turizminde hedef 5 milyon turisti aşmak! 2014 yılında kış turizminde 4 milyon 800 bin turist ağırlandığını belirten TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, "Bu rakamın bu kış döneminde 5 milyonun üzerine çıkmasını bekliyoruz" dedi. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Kış Turizmi Raporu'nu yayınladı. Rapora göre, deniz, kum, güneş denildiğinde ilk akla gelen ülkeler arasına yerleşen Türkiye, turizm sektörünü 12 aya yaymak için son yıllarda kış turizmine de ağırlık vermeye başladı. 10 yıl önce aralıkocak-şubat aylarında 2.7 milyon ziyaretçi ağırlanırken, bu sayı 2014 itibarıyla 4.8 milyon kişiyi aştı. Kış turizminde Avusturya, İsviçre ve Fransa gibi zorlu rakipleri olan Türkiye, kış sezonunun vazgeçilmezi olan kayak tesislerinde de ilerleme kaydediyor. Bugün itibarıyla Kültür Manavgat'tan yurtdışı tanıtım atağı MASTOB Başkanı Cengiz Haydar Barut, Manavgat'ın yurtdışındaki tanıtımı için fuarlara katılmaya devam ettiklerini Manavgat Side Turistik Otelciler Birliği Derneği (MASTOB) 2015 turizm fuarlarındaki tanıtımlarına Utrecht - Hollanda'da Vakantiebeurs Fuarı ile başlayarak Stuttgart -Almanya ve Zürih - İsviçre ile devam ederken Almanya'nın Hamburg kentinde başlayan fuar ile senenin 4. fuarında tanıtımını sürdürüyor. Fuarlarda özellikle Manavgat standı ilgi odağı olurken diğer ülkelere göre Türkiye'nin standının daha çok ziyaretçi aldığı gözlendi. Dernek Başkanı Cengiz Haydar Barut, Hamburg'dan sonra daha önce hiç katılamadıkları Estonya'nın Talınn kentindeki fuarda stand açacaklarını, Baltık pazarının da Manavgat bölgesine artan ilgisi dolayısı ile burada olmak gerektiğini sözlerine ekleyen Barut, Talınn'den sonra Münih ve Budapeşte fuarlarında tanıtımlara devam edeceklerini açıkladı. Baltık, bunların ardından da Mart'ta başlayacak olan İTB Berlin fuarına odaklanacaklarını sözlerine ekledi. AA ve Turizm Bakanlığı'na kayıtlı kayak merkezlerinin sayısı 28, buna Turizm Bakanlığı belgeli olmayan ancak farklı idareler tarafından kayak merkezi olarak belirlenen ya da hedef gösterilen alanlar da eklenince bu sayı 51'e yükseliyor. Toplam yatak kapasitesine bakıldığında da, halihazırda Turizm Bakanlığı belgeli 28 tesiste 9 bin 549 yatak kapasitesi varken, hedef bu rakamı 78 bin 645'e ulaştırmak. 2026'da yapılacak Kış Olimpiyatları'na talip olan Türkiye'de yatırım ve tesis anlamında daha gidilecek çok yol var. Son yıllarda tesis sayısının ve kalitesinin artması ve artan talep bu hedefe ulaşmanın, devletin de desteği ile, çok zor olmayacağını gösteriyor. Nitekim 2015 kış sezonu için Türkiye'ye olan ilgi ve fiyatlar da potansiyeli ortaya koyuyor. Kış Turizmi Raporu hakkında değerlendirmelerde bulunan TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, "Deniz, kum, güneş turizminde dünyanın önde gelen turizm ülkelerinden birisi olarak yerini sağlamlaştıran Türkiye son yıllarda alternatif tatil seçenekleriyle de öne çıktı. Üzerinden kar eksik olmayan yüksek dağları ve kayak merkezleriyle kış turizmi, sağlık ve termal tesis yatırımlarıyla desteklenince Türkiye'nin turizm vitrinine çıkardığı önemli bir ürün oldu" dedi. Ulusoy, kış döneminde ağırlanan turist sayısının geçen kış 4.8 milyon olduğunu belirtirken, bu rakamın bu kış döneminde 5 milyonun üzerine çıkmasını beklediklerini anlattı. Ulusoy, Uludağ, Palandöken, Kartepe ve Kartalkaya'da yeni tesislerle birlikte dünyada isimlerini duyurduklarını vurgularken, bölgelerde artan doluluk oranlarının da bunun bir göstergesi olduğunu belirtti. Ulusoy, "Kış turizmine çok uygun olan Türkiye'de turizmciler el ele verirse dünyadaki kayak merkezlerinin yüzde 83'ünü bünyesinde bulunduran Alpler'deki tesisler ile yarışırız" diye konuştu. Türkiye, geçen kış aralık, ocak, şubat aylarında toplam 4.8 milyon turist ağırladı, bu kış döneminde bu rakamın 5 milyonu aşması bekleniyor. Türkiye'de Turizm Bakanlığı belgeli 28 kayak merkezi var, Bakanlık dışındaki idareler tarafından kayak merkezi olarak belirlenen ya da hedef gösterilen noktalar da eklenince toplam rakam 51'e yükseliyor. Bakanlık belgeli kayak merkezlerinde yatak kapasitesi şu an 9 bin 549. Hedef ise bu rakamın 78 bin 645'e yükselmesi. Türkiye kayak merkezi sayısında dünyada 18'inci sırada yer alıyor. Kalite, popülerlik ve fiyat açısından Türkiye'deki kayak merkezleri neredeyse Alpler'i yakalamış durumda. Sömestr döneminde Uludağ'da 5 gecelik tatilin faturası ulaşım hariç 2 bin 500 liraya ulaşırken, bu fiyat, son yıllarda Türkler'in ucuz kayak keşfi olan Bulgaristan'ın Bansko kayak merkezinde bir tatilin neredeyse 3 katına denk geliyor. Türkiye'de kayak faturası dünya kayak turizminin en popüler destinasyonu Alpler'deki bazı tesisleri sollamış, bazı tesislere ise çok yaklaşmış durumda. Avusturya'daki Zell Am See'de 5 gecelik fatura 2 bin 473 TL, Fransa'daki Chamonix'de ise 2 bin 755 TL. Dünyadaki kayak merkezlerinin yüzde 36 ile önemli bir kısmı Alpler'de yer alıyor. Dünyada kayakçıların yüzde 45'i Alpler'i tercih ediyor. Büyük kayak merkezi olarak tanımlanan ve yıllık ziyaretçi sayısı 1 milyon ve üzeri olan kayak merkezlerinin önemli bir kısmı bu iki ülkede bulunuyor. Fransa'da 14, Avusturya'da 14 olmak üzere toplam 28 kayak merkezi yılda 1 milyon ve üzerinde kayakçı ağırlıyor. Türkiye kış turizminde büyümek için adımlar atıyor Kış Olimpiyatları'na talip olan Türkiye 2015 yılında Kış Turizmi master planı açıklayacak. Buna göre, hangi bölgelerin kış turizmi potansiyel taşıdığı belirlenecek ve bu bölgelerin hangilerinin öncelikli alan olduğu ortaya konacak. Ayrıca, kış turizmi merkezlerine yönelik yatırım planlaması yapılacak ve kış turizm merkezlerinde yeni işletmecilik modelleri geliştirilecek. Rus turist kaybının en düşük seviyede tutulması için çalışma yapılmalı Unsur Tour Turizm Seyahat Acentesi Sahibi Aziz Günyeli, Antalya bölgesi için Rus turizminin önemli olduğunu, sezon öncesi muhtemel yüzde 35 oranındaki kaybın şubat ayı sonuna kadar çözüme kavuşturulması gerektiğini Rusların Antalya bölgesinde 23 yıldır düzenli tatil yapma alışkanlığının bulunduğunu belirten Günyeli, Ruble'nin uluslararası para birimleri karşısında değer kaybetmesinin Side-Manavgat destinasyonu için risk olduğunu kaydetti. Bölgeye tatil için Almanlardan sonra ikinci sırada Ruslar olduğunu belirten Günyeli, destinasyona son 5 yıl içinde gelen Rus turist sayısının yüzde 21'den yüzde 33 seviyesine çıktığını, bu rakamın iyi korunmasına özen gösterilmesinin altını çizdi. Sezonla ilgili Side'de açıklama yapan Günyeli, Rusların Antalya merkez, Kemer, Kundu, Belek, Lara, Manavgat, Okurcalar, Side, Kızılağaç Turizm Bölgesi, Çolaklı ve Alanya'da tatil yaptığını kaydetti. Son yıllarda harcama potansiyeli olan Rus turistlerin bölge destinasyona gelmeye başladığının altını çizen Günyeli, "Bölge turizmi için Rus turizmi çok önemli. Destinasyonda Alman ve Rus turist dengesi çok iyi korunmalı. Rubledeki değer kaybı bu dengeyi 2 ay önce bozdu. Bu dengenin turizm sezonu öncesi yeniden kurulması gerekir. Rus turistler, tatil sonrası ülkelerine dönmeden önce bölgeden tekstil ve hediyelik eşya ürünleri almada önemli potansiyel. Rus turizmi kaybı esnafı çok olumsuz etkiler. Sezon öncesi iyi bir çalışma yapılarak muhtemel Rus turist kaybını en düşük seviyede tutmalıyız." diye konuştu. İmkansız dokunuşlar/dua sergisi Merinos Tekstil Müzesi nde Bursa Merinos Tekstil Sanayi Müzesi, Doç. Dr. Yüksel Şahin in 5. kişisel sergisi olan İmkansız Dokunuşlar/Dua liftekstil sergisine 5- Şubat-31 Mart tarihleri arasında ev sahipliği yapıyor. Anadolu Üniversitesi Mimarlık ve tasarım Fakültesi Moda Tasarım Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Yüksel Şahin in Çağdaş Lif- Tekstil Sanatları Projesi kapsamında İmkansız Dokunuşlar/Dua isimli 5. kişisel sergisi, düzenlenen törenle Merinos Tekstil Sanayi Müzesi sanat galerisinde izlenime sunuldu. Serginin açılışına Küratör Prof. Dr. Ayten Sürür, Kültür Sanat Danışmanı Ahmet Erdönmez ve sanatseverler katıldı. Toplam 22 parçadan oluşan sergi, 5 Şubat-31 Mart 2015 tarihleri arasında ziyaret edilebilecek. Serginin açılışında konuşan Küratör Prof. Dr. Ayten Sürür, açılan serginin Çağdaş Lif-Tekstil Sanatları Projesi nin bir parçası olduğunu 2015 senesinde müzenin uluslararası platformda önemli sanatçıları çalışmaları Bursa ya çekeceğini belirten Sürür, "İmkansız Dokunuşlar/Dua lif-tekstil sergisi, alışılmışın dışında bir yaklaşım ele almış. Doğa, kültür, sanat arasındaki güçlü ilişki, sanatçının kendi birikimiyle sentezlenen süreci yansıtmış. Projenin yürütülmesinde desteği esirgemeyen T.C. BAKIRKÖY 6. İCRA DAİRESİ TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI başta Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe olmak üzere Ahmet Erdönmez e, Muhterem Çevik e, serginin yapılmasında emeği geçen Ayşegül Kömürcüoğlu ve Mehmet Zahid Cihanlı ya teşekkür ederim." dedi. Kültür Sanat Danışmanı Ahmet Erdönmez ise serginin çok değerli çalışmaları bünyesinde barındırdığını belirterek, tüm Bursalıları sergiye davet etti. Doç. Dr. Yüksel Şahin, sergide doğa, kültür ve sanat arasındaki ilişkiyi göstermek istediğini anlattı. Şahin, kendi kültürel birikimleriyle aktarmaya çalıştığını dile getirdi. Akdeniz dağlarında 2014/1265 TLMT. Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin % 50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin % 50'sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 1. İhale Tarihi : günü, saat arası, 2. İhale Tarihi : günü, saat arası, İhale Yeri : Sanayi Mah.Ferah Sk.No:33 (Davutpaşa Otoparkı) Güngören/İstanbul No Takdir Edilen Değeri TL. Adedi KDV Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) ,00 1 % 1 16 Z 5928 Plakalı, 2006 Model, FORD Marka, FOCUS C-MAX GHİA 5K TDCİ Tipli, 5C34680 Motor No'lu, WF0MXXGCDM5C34680 Şasi No'lu, Rengi Siyah, Aracın Muhtelif Yerlerinde Çizik Mevcut, Anahtar ve Ruhsat Yok BASIN:20366/ yaptıkları doğa yürüyüşü sırasındaki keşiften yola çıktığını anlatan Şahin, Susam Dağı nda tanık olduğu yangın sonrası halin kendisini etkilediğini ve Dua ismini verdiği sergiyi hazırladığını Şahin, "Ödemiş ipeği üzerinde yanmış ağaç katmanlarını düz pesend iğne el işi nakış ve sallama kasnak nakışı ile serigrafi baskıyı birlikte kullandım. İşlerimde doğa, kültür ve sanat arasındaki kuvvetli ilişkiyi, geçmişten izlerle irdeledim. Nakışladığım işler, bir tür metamorfik içerik taşıyor." diye konuştu. Aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup: Birinci artırmanın aşağıda belirtilen gün, saat ve yerde yapılacağı ve o gün kıymetlerinin % 50'sine istekli bulunmadığı taktirde, yine aşağıda belirtilen gün, saat ve aynı yerde 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin % 50'sini bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; birinci artırmadan on gün önce başlamak üzere artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebileceği, birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden başlamak üzere ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebileceği, mahcuzun satış bedeli üzerinden aşağıda belirtilen oranda KDV nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 1. İhale Tarihi : günü, saat arası, 2. İhale Tarihi : günü, saat arası, İhale Yeri T.C. BAKIRKÖY 17. İCRA DAİRESİ TAŞINIRIN AÇIK ARTIRMA İLANI : DENİZ YEDİEMİN METİN DENİZ BEŞTELSİZ MAH. 114 SOK.N:8 ZEYTİNBURNU/İSTANBUL 2014/9089 ESAS No Takdir Edilen Değeri TL. Adedi KDV Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) ,00 12 Adet % Adet DERİ CEKET YAKASI VE KOLLARI KÜRKLÜ KISA BAYAN DERİ CEKET ,00 59 % Adet DERİ CEKET YAKASI VE KOLLARI KÜRKLÜ UZUN BAYAN DERİ CEKET 3 100,00 1 % 18 1 Adet DERİ CEKET BAYAN KISA DERİ CEKET BASIN:20269/ SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞINDAN GAYRİMENKUL SATIŞ İLANI Mülkiyeti Kurumumuza ait aşağıda tapu bilgileri yazılı gayrimenkullerin, Sosyal Güvenlik Kurumu Taşınmazlar Yönetmeliğinin 21, 22 ve 23 üncü maddelerine göre açık artırma usulü ile satışı yapılacaktır. Kurumumuz 2886 Devlet İhale Kanununa tabi olmayıp gayrimenkul satış ihalesini yapıp yapmamakta tamamen serbesttir. Satış ihalesi ile ilgili verilen bilgiler taahhüt niteliğinde olmayıp genel bilgi mahiyetindedir. İhaleye katılmak isteyenler, taşınmazın İhale dokümanını, İdarenin adresinde bedelsiz olarak görebilir. Satın alınmak istenilen gayrimenkul için belirlenen Şartname satın alma bedeli; tahsilata yetkili bankalara "Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeme yapma" talebiyle müracaatta bulunarak, "Beyana Dayalı Tahsilat" menüsünden TCKN veya Vergi Numarası ile 1008 kodundan yatırılarak, Kurumun İnşaat ve Emlak Daire Başkanlığının Adakale Sok.No:30 Kızılay/ANKARA adresinden alınması zorunludur. Teminat olarak, Devlet İhale Kanunu ile Kamu İhale Kanununda belirtilen tedavüldeki Türk parası, tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kurum ve kuruluşlar tarafından verilen süresiz kesin teminat mektupları, Resmi Gazete 'de belirlenen günlük bedelleri üzerinden Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen devlet iç borçlanma senetleri ve bu senetlerin yerine geçen belgeler kabul edilir. Başka teminatlar kabul edilmez. Teklif ve belgeler, İhale günü, İhale saatine kadar ihalenin yapılacağı Adakale Sok.No:30 Kızılay/ANKARA (Sosyal Güvenlik Kurumu İnşaat ve Emlak Daire Başkanlığı) adresine teslim edilecektir. Daha fazla bilgi almak isteyenler Kuruma ait / no.lu telefonlardan bilgi alabilirler. İhale Komisyonuna bizzat müracaat edilerek ihaleye iştirak edilir. Posta ve başka yöntemlerle ihaleye iştirak edip ihaleye katılmayan teklif sahibinin teklifi son ve kesin teklif olarak kabul edilir. İhale gün ve saatinden sonra İdareye ulaşan teklif ve belgeler değerlendirmeye alınmaz. İSTANBUL İLİNDE KAYTLI SATIŞ İHALESİ YAPILACAK OLAN GAYRİMENKUL İl İlçe Mahalle Ada Parsel Y.Ölçümü (m 2 ) Niteliği Günü Saati Şartname Bedeli (TL) Muhammen Bedel (TL) (KDV Hariç) Teminat Tutarı (TL) İstanbul Kartal Aşağı ,23 Arsa , , ,00 BASIN:18178/

13 14 Magazin-Tv Chloe Loughnan Ortaç, hastaneye kaldırıldı hloe Loughnan Ortaç, çekimleri saatler süren C SHOW TV'nin sevilen yarışması Bu Tarz Benim in temposuna dayanamadı. Yarışmada jüri üyeliği yapan güzel model, önceki gün hastanelik oldu.sabaha karşı te apar topar hastaneye kaldırılan Loughnan ı eşi Serdar Ortaç hastane girişinde karşıladı..haber MERKEZİ HERKES İÇİN EKONOMİ POLİTİKA fotoğraf çektirme isteğini geri çevirmedi eremcem ile Keşi Seda Güven önceki akşam Zeynep Casalini yi dinlemeye gitti. Konser çıkışı otomobillerine doğru yürüyen çiftin önünü bir taksici kesti. Keremcem, hayranı olduğunu söyleyen ve aracını yolun ortasına bırakan taksicinin fotoğraf çektirme isteğini kırmadı. HABER MERKEZİ 'Huzurum Kalmadı' şarkısı ile düet yaptı Erbil eski eşi Tuğba Coşkun'la tatile gitti MAli ehmet Erbil, eski eşi Tuğba Coşkun ile Amerika'ya uçtu. Çocukları Ali Sadi'yi de yanlarına alan Coşkun ve Erbil Kaliforniya'ya gittiler. Seyahate Coşkun un kız kardeşi Şeyda ve eşi Uğursay Yeğin de eşlik etti. Erbil yolculuktan kareleri Instagram hesabından paylaştı.haber MERKEZİ KANAL AKIŞLARI erdi Tayfur ve Necla Nazır ın tek Fkızı olan, küçük yaşlarda piyano ve keman çalmaya başlayan ve Tuğçe Tayfur, daha önce 'Elim Kolum Bağlı', 'Bekle Beni', 'Ah Akşamlar şarkılarını besteledi.sanat ve tasarım alanında üniversite eğitimi görürken ayrıca şan eğitimi alan Joker isimli bir grubun solistliğini üstlenen Tuğçe Tayfur, ABD de yaşadığı dönemde, kuzeninin arkadaşı Taner Şafak la tanıştıktan sonra Türkiye de maksi single çıkarmaya karar verdi. Ferdi Tayfur, kızı ve Taner Şafak a destek oldu. Pop şarkılar besteleyen Tuğçe Tayfur ve Taner Şafak maksi single'da, 'Kalp Dayanmaz', 'Köle Olup', 'Yok Olsam' şarkılarının söz ve bestelerini hazırladı. Ferdi Tayfur, maksi single'da yıllarca dillerden düşmeyen Huzurum Kalmadı şarkısını kızı Tuğçe Tayfur ile birlikte okuyarak düet yaptı.tuğçe Tayfur, Taner Şafak ile hafızalarda yer eden şarkılara imza atmak istediklerini belirtirken, "Parçalarımızı kulaklar işitsin, dilden dile geçsin diye söylüyoruz" dedi.haber MERKEZİ 07:101'de Bugün 07:25Osmanlı Tokadı 09:00Rüzgar Gülü 09:50Çizgi Sinema "El Dorado Yolu" 11:351'de Bugün 11:506 Mantı 13:001'de Bugün 13:15Savaşta Barışta Türk Ordusu 13:40Hayat Ağacı 16:00Gezelim Görelim 16:45Beni Böyle Sev 19:00Ana Haber Bülteni 19:45Spor 19:50Hava Durumu 19:55Hayat Ağacı 06:00Akasya Durağı 08:00Çok Güzel Hareketler Bunlar 09:30Magazin D 16:00Ben Bilmem Eşim Bilir 19:00Kanal D Ana Haber Bülteni 20:00Güllerin Savaşı 04:35Benim Annem Bir Melek 05:00Beyaz Gelincik 06:00Dizi TV 08:30Adanalı 11:00Yahşi Cazibe 13:30Alemin Kıralı 16:00Kızlar ve Anneleri Haftanın Finali 18:45ATV Ana Haber 20:00Kertenkele 23:20Gün Işığı 05:40Küçük Kadınlar 07:00Benim Hala Umudum Var 08:00Dizi 10:00Dizi 12:00Dizi 14:00Dizi 16:30Dizi 18:30Star Haber 19:15Star Life 20:00Urfalıyam Ezelden 23:30Dada Dandinista 07:00 Pis Yedili 08:00 Ayı Kardeşler 08:30 Pepee 09:00 Show Dünyası 10:00 Her Şey Dahil 12:00 Lezzet Haritası 13:00 Yol Arkadaşım 15:45 Bu Tarz Benim 19:00 Show Ana Haber 20:00 Güldür Güldür Show 09:00Piyasa Ekranı 09:45Cnbc-e.com'da Bugün 10:00Piyasa Ekranı 10:45Piyasaya Bakış 11:00Piyasa Ekranı 12:00Finans Cafe 14:00Piyasaya Bakış 14:30İş Dünyasından 15:00Piyasaya Bakış 15:30Piyasa Ekranı 16:00Kapanışa Doğru 16:45Cnbc-e.com'da Bugün 17:00Son Baskı 17:30Piyasaya Bakış 18:00Back at the Barnyard 18:30Kung Fu Panda 05:30Çocuklar Duymasın 07:30Murat Güloğlu İle Çalar Saat Hafta Sonu 10:00Çocuklar Duymasın 13:00BKM Güldür Güldür 14:15O Hayat Benim 17:00Emanet 19:00FOX Ana Haber Hafta Sonu 20:15Kiraz Mevsimi 23:30Bir Erkek Bir Kadın Bir Çocuk 07:30Batman 09:00Duck Dodgers 10:00Aramızda Kalsın 13:00Oynat Bakalım 15:30Çok Güzel Hareketler Bunlar 17:15Yabancı Sinema 19:30Yabancı Sinema 21:30Yabancı Sinema 00:00Gerçek Adalet 01:45Ekip 49 03:30Yedi Psikopat 05:10Dudaktan Kalbe 06:15Yeter Ki Sen Kazan 07:00Her Sabah 08:452. Sayfa 10:30Doktor Aytuğ 12:30Öğle Haberleri 12:50Derya'nın Dünyası 14:45Dudaktan Kalbe 16:15Dolu Dolu Anadolu 17:50Sıcak Gündem 18:00Ana Haber 18:50Yeter Ki Sen Kazan 19:50Fünye 21:45Kayıp Kimlik 23:45Hayatın Rengi 01:00Magic City 01:50Banshee 02:40American Horror Story 03:20Uzak İhtimal 04:50Kanıt 06:00Çirkin Ördek Yavrusu ile Farecik 06:40Ejder Avcıları 08:00Can Dostum 10:40Women 18:20Çok Gezenti 23:20Homeland 08:45Lifestyle 08:55 Hava Durumu 09:00Haber Merkezi 09:15Ekonomi Piyasalar 09:20Spor 09:30Ekonomi Notları 10:00Haber Merkezi 10:15Ekonomi Piyasalar 10:20Spor 10:30Seçim Aktüel 10:45Spor 10:55Hava Durumu 11:00Haber Merkezi 11:15Ekonomi Piyasalar 11:20Spor 11:30Haber Merkezi 11:35Ekonomi Piyasalar 11:40Spor 02:00Gece Haberleri 02:15Tarafsız Bölge 04:00Gece Haberleri 04:155N1K 05:20Serra ile İtalyan İşi 06:00Güne Merhaba 07:40Spor 07:50Güne Merhaba 08:40Spor 08:49Güne Merhaba 09:00Parametre 10:00Haber 10:35Paranın Gündemi 11:00Haber 12:00Bugün 13:48Hava Durumu 14:00Günlük 14:50Hava Durumu 11:35Spor Bülteni 11:55Hava Durumu + Yol Durumu 12:00Ajans Bugün 12:35İşin Sırrı 12:503 Dakika 12:55Hava Durumu + Yol Durumu 13:00Ajans 13:50Hava Durumu 13:55Yol Durumu 14:00Ajans 14:30Spor Bülteni 14:50 3 Dakika 15:00Ajans Gün İçi 15:25Bize Sorun 16:00Ajans Gün İçi 16:30Spor Bülteni 12:00Haber Masası 12:25Dünya Raporu 12:35Ekonomide Görünüm 12:45Spor Bülteni 13:00Gün Ortası 13:35Ekonomide Görünüm 13:45Spor Bülteni 14:00Gün Ortası 14:45Ekonomide Görünüm 15:00Güne Bakış 15:35Ekonomide Görünüm 15:45Spor Bülteni 16:00Güne Bakış 16:35Ekonomide Görünüm 16:45Spor Bülteni 17:00Akşam Haberleri 18:00Akşam Raporu 20:00Televizyon Gazetesi

14 Spor15 HER KES İÇİN EKO NO Mİ PO Lİ Tİ KA Zirve yarışında puan kaybına tahammülü olmayan bordo-mavililer, tüm planlarını galibiyet üzerine yaptı. Karadeniz kaplanları, ezeli rakiplerine yenerek hem Kadıköy'deki 16 sezonluk galibiyet hasretini dindirmek hem de zirveye bir adam daha yaklaşmak istiyor. Zorlu maçın hazırlıklarına dün yaptığı son çalışmayla tamamladı Trabzonspor, öğleden sonra da özel uçakla İstanbul a gidecek. Bordo-mavili ekipte sakatlıkları bulunan Onur, Bosingwa ve Waris ile Fatih Öztürk bugünkü maçta forma giyemeyecek. Zorlu maç öncesi Fırtına nın en önemli eksiği kaptan Bosingwa olacak. Son iki sezondur ortaya koyduğu performansla takımın en iyileri arasında yer alan tecrübeli futbolcunun eksikliği önemli bir kayıp olarak görülüyor. Zorlu müsabaka her iki Se zo nun ikin ci ya rı sın da ki 2 ma çı nı da ka za nan Trab zons por, 19. haf ta mü sa ba ka sın da bu ak şam dep - las man da Fe ner bah çe ile kar şı la şa cak. Trabzonspor, zirve yarışında yara almak istemiyor takım açısından da ilginç bir buluşma olacak. İki takım arasında sezonundan sonra oynanan her müsabaka şike iddiaları nedeniyle oldukça gergin geçti. Yarınki maç ayrıca, hem Ersun Yanal hem de Erkan Zengin boyutuyla bir başka ilginç buluşmaya tanıtlık edecek. Geçtiğimiz sezon Fenerbahçe yi şampiyon yapan, ancak bu sezon başında Aziz Yıldırım ile yaşadığı sorunlar nedeniyle görevini bırak teknik direktör Yanal, eski takımına karşı ilk kez maça çıkacak. Kadıköy deki karşılaşma, devre arasında transferi Fenerbahçe ile Trabzonspor arasında krize dönüşen, fakat bordo-mavili takıma imza atan Erkan Zengin açısından da ilginç olacak. Trabzonspor Teknik Direktörü Ersun Yanal, Fenerbahçe yi deplasmanda yenebilecek kapasiteye ve kadroya sahip olduklarını, Kadıköy e 3 puan için gideceklerini Fenerbahçe-Trabzonspor karşılaşmalarının Türk futbolunun renklerinden bir tanesi olduğunu belirten Yanal, futbolun içinde kalmak, futbolun en güzel tarafı olan oyunun sonuca olan etkilerine konsantre olmaktan başka bir düşüncelerinin olmadığını belirtti. Sonuç ne olursa olsan futbolun kazanması gerektiğine vurgu yapan tecrübeli hoca, şunları söyledi: Oynayacağımız maçın sonucu ne olursa olsun, futbol adına iyi şeyler yapıp futbol adına sahada kalmalıyız. Ben bugünden itibaren de futbol adına her şeyin daha iyi olması için mücadele edeceğim. Arkadaşlarımı da oyuncularımızı da bu konuda yönlendireceğim. G.Saray da Pandev tehlikesi Ocak ayı transfer döneminde Goran Pandev'in Galatasaray ile Galatasaray formasıyla 11 maçta Galatasaray'dan ayrılabileceği 1+1 yıllık sözleşmesi bulunuyor. oynarken, bunların 9'unda yarım konuşulan ve İtalya Serie A'dan saatten daha fazla görev yaptı. birkaç takımın talip olduğu Goran Pandev, sarı-kırmızılı kulüpte kalmıştı. İtalyan basını, Galatasaray'da kalan Makedon golcünün yaz transfer sezonunda İtalya'ya döneceğini iddia etti. Galatasaray'daki sözleşmesi sezon sonunda bitecek olan Pandev'in Genoa'ya transfer olacağı belirtildi. Makedon oyuncunun sözleşmesindeki madde gereği eğer 27 maçta en az 30 dakika oynaması durumunda, kontratı 1 yıl daha uzayacak. Pandev Galatasaray'da sezonu için euro sabit transfer ücreti alırken, kontratının uzaması halinde yeni sezonda euro transfer ücreti alacak. Goran Pandev şuana kadar 31 yaşındaki oyuncu sezon sonuna kadar 18 maçta daha en az yarım saat oynamazsa, sezon sonunda serbest olarak Galatasaray'dan ayrılabilecek. İtalyan medyası da Genoa'nın golcü oyuncuyu bonservis bedeli olmadan kadrosuna katma niyetinde olduğunu yazdı. Haber Merkezi Güneş: Böyle ligde şampiyon olsan ne olur olmasan ne olur Bursaspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, Türkiye Kupası C Grubu'nda Centone Karagümrük'ü 3-0 yendikleri maçın ardından yaptığı açıklamada, "Adam tekme atmaya gelmiş. Böyle ligde şampiyon olsan ne olur, olmasan ne olur." dedi. B aşarılı teknik adam, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada, "Kupa maçları ve lig maçlarının arda arda gelmesi sıkıntı oluyor. Dinlenme dönemi olmuyor. Bu dengesizliği en az zararla atlatmak istiyoruz. Bir de sertlikler oldu. İki oyuncu sakatlandı. Diğeri kart görebilirdi. Savaşa mı geldik anlamadık. İstanbul'da darbe yedik atılan yok. Burada darbe yedik, bir şey olan yok. Suçluyu cezalandırmazsan oyuncu buna devam eder. Sertlik devam eder, bir kavgadır devam ediyor. Bir de rakip teknik direktör benden şikayetçi oluyor. Burada her gün rapor yazıyorlar, Karabük'te niye yazmıyorsunuz, İstanbul'da niye yazmıyorsunuz. Şöyle bir maçta, öndeyim ilk defa böyle sinirlendim. Adam Bilic: Takımın performansından memnunum Ziraat Türkiye Kupası F Grubu son maçında Çaykur Rizespor ile 0-0 berabere kalarak grup ikincisi olarak bir üst tura çıkan Beşiktaş'ta teknik direktörü Slaven Bilic, maç içerisinde sakatlanan Miloseviç ve Opare'nin durumuna üzüldüklerini Bilic, takımının performansından memnun olduğunu belirtti. Bilic, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, iki takım açısından da iyi bir maç olduğunu ifade ederek, "Yarışmacı bir maçtı ve baskı yoktu. Pazar günü farklı bir baskı olacak. Genel olarak takımın performansından memnunum, sadece final paslarını ceza sahası içerisinde iyi yapamadık. Ligde süre almayan oyuncular iyi oynadı ve takım için ne kadar önemli olduklarını gösterdi. Genç oyuncular Eslem ve Raşit beni mutlu etti. Günay iyi oyun oynadı. Mustafa Pektemek uzun bir sakatlık döneminin ardından geri döndü. Maalesef üzüntü verici iki sakatımız var. Miloseviç ve Opare sakatlandı. Durumlarına bakıp değerlendireceğiz." dedi. Genç oyuncuların performansının kendisini mutlu ettiğini belirten Biliç, "Atınç genç bir oyuncu ve takımın bir parçası. Kupa ve hazırlık kampında Furkan ve Oğuz gibi oyuncuları kullandık. Eslem ve Raşit'i profesyonel sözleşmeleri olmadığı için kullanamamıştık. Bugün iyi oynadılar. Çok parlak bir gelecekleri var ama henüz hiçbir şey başarmış değiller. Bizim de öyle yapmalılar. Önlerinde çok uzun süre var." diye konuştu. ÇAYKUR RİZESPOR CEPHESİ Çaykur Rizespor Teknik Direktörü Hikmet Karaman ise "İki takım için iyi maç oldu. Maçtan önce puan ve grup sıralamasının belli olması genç oyuncuları oynatıp yarış içerisinde neler yapabileceğini görme fırsatı bulduk. Memnunum, pazar günü maç farklı olacak. İki takımı da tebrik ediyorum. Hafta sonu oynayacağımız maçla ligdeki yerimizi değiştirmek istiyoruz. Pazar ligde Beşiktaş, çarşamba Fenerbahçe ile kupada oynayacağız. Taraftarlarımızı hafta sonu Karadenizli sporseverleri bekliyoruz. Hafta sonu hak edenin kazandığı bir maç olsun istiyoruz. Her iki takımda birbirini çok iyi tanıyor. Beşiktaş saygı duyulacak iyi bir ekip. Minimum hata ile oynamak zorundayız. Aksi taktirde işimiz zor." şeklinde konuştu. tekme atmaya gelmiş. Böyle ligde şampiyon olsan ne olur, olmasan ne olur." diye konuştu. Centone Karagümrük Teknik Direktörü Ferruh Özgün ise yaptığı açıklamada, "Türkiye liglerinin en formda takımı Bursapor'u tebrik ediyorum. Çok üst seviyede bir takım. Liglerin üstünde futbol oynuyorlar. Ama şunu söylemeden geçemeyeceğim. Bizler bir camiayı temsil ediyoruz. Bursaspor'u tebrik ediyorum ama yedek kulübesinde bize yapılanları hak etmedik. Bunlar hoş değil. Futbolda sertlikler olur. Ancak pozisyonların kasti olmadığını düşünüyorum. Yedek kulübesinin bize yaptığı hareketleri hak etmedik. Teknik heyetin bize yaptıklarını yadırgadım. Futbolda bunların olmaması lazım." dedi. Servet ten G.Saray itirafı 007 ile 2012 yılları 2arasında Sarı-Kırmızılı formayı giyen Servet Çetin, Galatasaray'da neler yaşadığı sorusuna "Ben Galatasaray'ı gerçekten çok seviyorum. Zamanımı dolu dolu geçirdim. Allah'a şükür Galatasaray'da ekmek yedik. Çok mutlu günlerim oldu. Üzüldüğüm anlar da. Ama bunlar olağan şeyler. Takılmıyorum. Arkaya bakmayı sevmiyorum. Herkes bir takımı tutuyor. Ama biz neredeysek orada işimizi yapıyoruz. Tabii ki oralarda kalmak isterdim. Ama şartlar sizi başka yerlere getiriyor. Şu an Mersin için elimden geleni yapıyorum" yanıtını verdi. Bu sezon 18 maçın tamamında da 90 dakika sahada kalan 34 yaşındaki tecrübeli oyuncu, performasınının sırrını verdi. "Elimden ne geliyorsa onu yapmaya çalışı-yorum. Yeri geldiğinde sakat sakat da oynuyorum. Hasta olarak da oynadığım günler oldu. Bunu kimse bilmez. Herkes sahadaki performansına bakar. Bu sene de çok hasta olduğum halde oynadığım maçlar oldu. Belki bu benim zararıma oluyor; ama benim kişiliğim böyle. Elimden geleni yapıyorum. Allah da beni ödüllendiriyor" diye konuştu. Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim'e bir kırgınlığı olmadığını söyleyen Milli oyuncu, "Fatih hocaya kesinlikle bir kırgınlığım yok. Ben Fatih hocayı çok severim" ifadelerini kullandı. A Milli Takım'a tekrar çağrılma ihtimalin var mı? sorusuna ise "Çağrılırsam giderim, oynarım. Çağrılmazsam da kendi takımımda oynarım. Sorun değil. Önemli olan, Milli Takım'ın başarısı" yanıtını verdi. Servet, Şu anda en beğendiğin, gelecek vadettiğini düşündüğün stoper kim sorusuna Semih Kaya yı beğeniyorum. Umarım üzerine koyar. Ülkemizde şans verilirse stoper çıkar. Skora endeksli bir anlayış olduğu için hep tecrübeli oynatayım kazanayım anlayışı var; ama bazı oyuncuları da oynatmadan kazanamazsınız. AA

15 onom K HERKES için EKONOMi POLiTiKA 0 Cumartesi KDV dahil 25 Krş REDi B ir kısmı yurtdışındaki şirket satın almaları ŞEFFAFLIK SEÇiM musluğunu AÇAN iller Cari açık nedeniyle finansmana ihtiyaç duyan Türkiye nin bankalarının yurtdışına kredi musluğu bağlaması şaşkınlık yarattı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre 2014 te bankaların verdiği kredi tutarı toplamda yüzde 18 artarken yurtdışına verilen kredilerde bunun neredeyse 2.5 katı tırmanış yaşandı. için kullanılan yurtdışı kredilerin tutarı 11 milyardan 16 milyar liraya kadar yükseldi. Bu tutar 2013 sonuna göre yüzde 42 lik rekor artışa işaret ediyor. 5 milyar lira artan yurtdışı kredilerin 7.7 milyar lirası özel bankalar, 2.5 milyarı yabancı bankalalar ve 5.8 milyarı kamu bankaları tarafından verilmiş durumda. SONRASINDA OLACAK Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında uygulanması konusunda görüş ayrılığı çıkan mal bildirimi ve imar düzenlemelerini içeren Şeffaflık Paketi revize ediliyor. İtirazlar ve sakıncalar üzerine yeniden gözden geçirilecek paket seçim sonrasına kaldı. A K Partinin geçen salı günü yapılan son Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısında, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile Başbakanlık arasında görüş ayrılığına neden olan Şeffaflık Paketi de gündem konusu oldu. 15 Ocak ta Ak Parti Grup Başkanvekilleri ve yönetim kurulu üyelerini Cumhurbaşkanlığı Sarayı nda ağırlayan Erdoğan, paketin özellikle mal bildirimi ve imara ilişkin düzenlemelerine itiraz ederek, Mal bildirimini il ilçe başkanları düzeyine indirirseniz, bu görevi üstlenecek kişiyi bulamazsınız. İnşaat sektörü ekonominin lokomotifidir. İmarda yapılan düzenlemelerin bu sektöre zarar vermemesi gerekir demişti. Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık arasında istişare ve danışma mekanizmasının yeterince işletilememesinden yakınan Erdoğan şu uyarıyı yapmıştı: Şeffaflık konusunda açıklanan pakette yer alan düzenlemelerin bir kısmını, 2010 yılında yayınladığımız Başbakanlık genelgesiyle zaten hayata geçirdik. Diğer konular gündeme getirilirken çok dikkatli olunmalı. Böyle bir düzenlemenin zamanlaması ve içeriği çok önemli. Seçim öncesinde doğru gelmiyor. BAŞ BAŞA 3 GÖRÜŞME Erdoğan, parti yöneticilerine yaptığı bu değerlendirmelerden sonra Davutoğlu ile de ikisi baş başa olmak üzere üç görüşme yaptı. Davutoğlu nun bu görüşmelerde paketin amacıyla ilgili ayrıntıları Erdoğan ile paylaştığı belirtiliyor.paket, iki gün önce yapılan son MKYK toplantısında konuşulurken, Başbakan Ahmet Davutoğlu, düzenlemenin ek vergi veya yük getirdiği şeklindeki değerlendirmelerin doğru olmadığını Davutoğlu, düzenlemenin haksız kazançın önlenmesi ve suistimallere izin verilmemesi için hazırlandığını dile getirdi. İYİ ANLATAMADIK Davutoğlu, imar düzenlemelerinin inşaat sektörüne yük getirmediğini, imar düzenlemeleri nedeniyle değer kazanan alanların daha iyi değerlendirilmesi ve belediyelerin bundan pay almasına dönük olduğunu bir kez daha anlattı. Davutoğlu, Düzenlemenin daha iyi anlatılmasını sağlamalıyız dedi. MKYK toplantısına katılan ilgili bakanlar da Paketi, inşaat sektörü ve ilgililerin görüş ve önerilerini alarak hazırlamıştık bilgisini verdiler.bazı MKYK üyeleri de özellikle belediyelerde imar planı değişikliklerinin tek bir kişinin onayıyla değil, belediye meclislerinin kararıyla yapılabildiğini anlattılar. Üyeler, 5 binlik planların büyükşehir, binlik planların ise ilçe belediye meclisinin aldığı kararla yapılabildiğini, şehrin ve bölgenin gelişiminin dikkate alındığını dile getirdiler. Düzenlemenin yapılmadan önce tüm itirazlar ve olası sakıncaların yeniden gözden geçirilmesi ve bir daha değiştirilmek zorunda kalmayacak bir düzenlemenin yapılmasını daha doğru olacağı görüşü hakim oldu. Düzenleme bu nedenle seçimlerden sonraya kalacak. Çiçek in istediği siyasi etik komisyonu da ertelendi ŞEFFAFLIK paketi seçim sonrasına kalınca, TBMM Başkanı Cemil Çiçek in Meclis te kurmak istediği siyasi etik komisyonu planı da ertelenmiş oldu. Çiçek, siyasi etik komisyonu kurulması için siyasi partilere çağrı yapmıştı. Çiçek, Bu metni 25 inci dönem parlamentosuna hediye edelim ve beyaz bir sayfa açılsın demişti. Ancak Çiçek in çağrısına muhalefet olumsuz yanıt vermişti. Komisyonun kurulma çalışmalarının, Başbakan Ahmet Davutoğlu nun açıkladığı şeffaflık paketine paralel olarak sürdürülmesi planlanıyordu. İnşaatçılar mektup yazdı TARTIŞMALI imar değişikliği paketine ilişkin inşaatçılar da Başbakan Yardımcısı Ali Babacan a mektup yazarak taleplerini dile getirmişlerdi. Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) üyelerinin Babacan a yazdığı mektupta rant vergisinin sadece bireysel başvurulardan talep edilmesi, kamunun talep dışı yaptığı işlemlerden vergi almaması gerektiği belirtilmişti. Şu andan itibaren geçerlidir demişti BAŞBAKAN Davutoğlu, 14 Ocak ta açıkladığı Şeffaflık Paketi nde imarla ilgili düzenlemelerini Şu andan itibaren geçerlidir ifadesini kullanmıştı. Davutoğlu nun dile getirdiği düzenlemeler şöyleydi: İmar kanunu ile 3 temel husus gelecek. İmar uygvulamaları adil ve hızlı olacak. Bu konudaki her gecikme mağduriyete neden oluyor. İmar planı değişiklikleri sonucu değer artışından belediyelerin pay almasını sağlayacak. Her belediye planların yapımı kabul edilenlerin askıya çıkarılmasına ilişkin mevzuatta web üzerinden bilgilendirebilecek. Kültür ve Turizm bakanlığı da yapacak. Yeni bir düzenleme ortaklık payı ve vatandaşların bir belirsizlik içine düşmesi belirlenecek.plan değişikliği tarihi kültürel ve doğal dokuyu koruyarak yapılacak. Plan değişikliği rutin bir işlem olmayacak. SERMAYE ÇIKIŞINA ARACI OLDULAR Merkez Bankası Ödemeler Dengesi rakamları da 2014 te Türkiye den 6.6 milyar dolarlık rekor sermaye çıkışı olduğunu ve bunun ise şirketlerin yurtdışına yatırım sürecine girmelerinden kaynaklandığını ortaya koymuştu. Şimdi Türk şirketlerin yurtdışı satın almalar için Türk bankalarından kredi kullandığı da ortaya çıkmış oldu. Yani bankalar yurtdışına sermaye çıkışına aracılık etmiş oldular. Açığın finansmanı için yurdışından kısa vadeli bono borçlanması gerçekleştiren bankaların verdikleri krediler ile uzun vadeli kaynak çıkışına neden olması ülke ekonomisi için dezavantaj oluşturuyor. Yurtdışı krediler gibi yüksek oranlı kredi artışının yaşadığı il ise Van oldu. Toplam kredilerin yüzde 18 artıp 1 trilyon 277 milyara çıktığı 2014 yılı boyunca Van a verilen kredi yüzde 48 arttı ve 2.7 milyardan 4.1 milyara ulaştı. Bir süre önce deprem felaketi yaşayan Van da kredi artışı daha çok yeniden imar planlarından kaynaklandı. HER 2 LİRANIN 1 İNİ İSTANBULLU BİRİKTİRİYOR Tasarruf edilen her 2 liranın 1 lirasını İstanbullu biriktiriyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ile Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre İstanbul, yaklaşık 18 bin lira ile Türkiye de kişi başına tasarruf miktarının en yüksek çıktığı il oldu. Toplam tasarruf mevduatı 260 milyar lira civarında olan İstanbul, bu tasarruf mevduatıyla Türkiye geneli rakamının da yarısına denk geliyor. Nüfusun yaklaşık 77 milyon 695 bin olduğu Türkiye de bankalardaki toplam tasarruf mevduatı miktarı da 595 milyar 141 milyon lirayı buldu. VAN DÖVİZDE ARTIŞ LİDERİ 2014 te en fazla mevduat artışı Siirt te gerçekleşti. Bu ilimizde mevduat yüzde 27 artarak 778 milyona ulaştı. İkinci sıradaki Osmaniye de mevduat miktarı yüzde 24 artışla 1.4 milyar liraya çıktı. Gerçek kişilerin mevduatlarına bakıldığında ise artışta lider yüzde 24 ile Hakkâri. Hakkâri de gerçek kişilerin mevduatı 160 milyona ulaştı. Döviz mevduatındaki (DTH) artışın lideri ise yüzde 32 ile Van oldu. Diğer Doğu illeri Hakkâri, Kilis, Batman ve Bingöl de DTH artışında rekor artışa imza attı. Döviz kurundaki son dönemdeki artışlar bu illerin doğru tercih yaptığını gösteriyor. ANKARA İKİNCİ SIRADA YER ALDI BDDK rakamları 2014 te en fazla kredi batıran ilin ise Batman olduğunu ortaya koydu. Batman da kredi batığı geçen yıla göre yüzde 63 artarak 138 milyon liraya çıktı. Bir firmanın 1 milyar liranın üstünde kredi batırdığı Ankara da kredi batıranlar listesine ikinci sıradan girdi. Başkentte 1 yılda toplam 2 milyar lira battı. Bu tutar Türkiye de bir yıl boyunca artan 6 milyarlık kredi batığının üçte birini ifade ediyor. Ankara da batık kredi miktarı 3.2 milyardan 5.2 milyara çıktı. THY yeni kargo tesisinin açılışını yaptı Türk Hava Yolları'nın (THY) yeni kargo tesisleri çok sayıda davetlinin katılımıyla törenle hizmete girdi. T ürk Hava Yolları'nın (THY) yeni kargo tesisleri Turkish Cargo, Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Atatürk Havalimanı Mülki İdare Amiri Mehmet Türk, DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal, THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, THY Genel Müdürü Temel Kotil ve çok sayıda davetlinin katılımıyla törenle hizmete girdi. Törende konuşan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, THY'nin kendi imkanları ile gerçekleştirdiği yatırımdan duyduğu memnuniyeti ifade etti.gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli de, THY'nin Türk ekonomisine yaptığı katkılardan dolayı çok mutlu olduklarını belirtti. SÖKÜLÜP GÖTÜRÜLECEK Atatürk Havalimanı'nda yeni hizmete giren Turkish Cargo yeni tesislerinin açılışında konuşan THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, yeni hizmete giren kargo binasının sökülüp taşınabilir özellikte olduğu için, yeni havalimanı hizmete girdiği zaman da bu binayı oraya taşıma imkanları olacağını vurguladı.topçu, şöyle konuştu 48'i kargo noktası olmak üzere 108 ülkede 260'tan fazla uçuş noktasına, 9 kargo uçağının yanı sıra Türk Hava Yolları filosundaki 253 yolcu uçağının kargo kapasitesini de kullanarak hizmet veren Turkish Cargo, bu yeni tesisle birlikte sektörel liderlik, sürdürülebilir büyüme, artan müşteri memnuniyeti, operasyonel etkinlikte artış ve mükemmellik gibi birincil hedeflerine ulaşmada önemli bir mesafe kat etmiş bulunuyor. Tesis, uluslararası standartlardaki altyapısı ile kargo kabulü ve operasyonel süreçlerde hızlılık, operasyonda yalın süreç akışları, daha geniş kargo kabul alanı, farklı tip ve büyüklüklerde özel kargo depolama alanları, kombine operasyon alanları, daha büyük ve düzenli operasyon alanı, daha yüksek kapasiteli depolama alanları, kapsayıcı ve yüksek kaliteli güvenlik sistemleri gibi bünyesinde bulunan birçok kargo hizmet detayını inovatif bir yaklaşımla tasarladıktan sonra müşterilerinin kullanımına sunuyor. TESİSE AİT BAZI TEKNİK DETAYLAR; Yıllık tonaj kapasitesi 1.2 milyon ton olan tesisin kullanılan toplam taban alanı (Kara ve Hava Tarafı) 71 bin metrekare. Kapalı depo alanı ise 43 bin metrekare.