Atmosferik Plazma Tekniğinin Sentetik Tekstil Materyallerine Uygulanabilirliğinin Araştırılması. Proje No: 107M527

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Atmosferik Plazma Tekniğinin Sentetik Tekstil Materyallerine Uygulanabilirliğinin Araştırılması. Proje No: 107M527"

Transkript

1 Atmosferik Plazma Tekniğinin Sentetik Tekstil Materyallerine Uygulanabilirliğinin Araştırılması Proje No: 107M527 Prof.Dr. Necdet SEVENTEKĐN Yrd.Doç.Dr. Esen ÖZDOĞAN HAZĐRAN 2008 ANKARA

2 ÖNSÖZ Ülkemizin en büyük sanayi dallarından birisi olan tekstil sanayinde çok fazla su tüketimi olmaktadır. Küresel ısınma ve çevre sorunları nedeniyle su tüketiminin en aza indirilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, tekstil sektöründe yaş işlemlere alternatif yöntemlerin kullanımı ile ilgili çalışmalar hız kazanmıştır. Alternatif yöntemlerden birisi de plazma teknolojisi dir. Tekstil sektöründe sentetik liflerin kullanımı ucuz olmaları ve iyi özelliklere sahip olmaları nedeniyle artmıştır. Ancak bu liflerin hidrofobluk, düşük adhezyon, düşük boyanabilirlik gibi bazı dezavantajları bulunmaktadır. Bu dezavantajları gidermek için kimyasal yaş işlemlere alternatif olarak plazma işlemlerinin kullanımı gün geçtikçe artmaktadır. Yapılan çalışmada atmosferik plazma işlemleri ile poliester, polipropilen ve poliamid liflerinin yüzey modifikasyonları yapılarak, hidrofillik ve boyanabilirlik özellikleri incelenmiştir. Bu çalışmada bana yardımlarını esirgemeyen Yrd. Doç. Dr. Esen ÖZDOĞAN ve Arş Gör. Necla YAMAN a teşekkürlerimi sunarım. Bu çalışma, TÜBĐTAK tarafından desteklenmiştir. Prof. Dr. Necdet SEVENTEKĐN 2

3 ĐÇĐNDEKĐLER ÖNSÖZ... 2 ĐÇĐNDEKĐLER... 3 TABLOLAR DĐZĐNĐ... 6 ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ... 8 ÖZET ABSTRACT GĐRĐŞ GENEL BĐLGĐ PLAZMA Plazma Tanımı ve Özellikleri Plazmaların Sınıflandırılması Sıcaklığa göre sınıflandırma Basınca göre sınıflandırma Plazma Türleri Plazma Đşlemine Etki Eden Parametreler Cihaz parametreleri Đşlem Parametreleri Diğer Parametreler Plazma Đşlemi Sonunda Elde Edilen Etkiler Plazma Etkisinin Değerlendirilmesi Đçin Kullanılan Yöntemler Temas açısı Taramalı elektron mikroskobu (Scanning electron microscope) Atomik güç mikroskobu (Atomic force microscopy) FTIR spektroskopisi (Fourier transform infrared spectroscopy) XPS (ESCA) (X-Ray photoelectron spectroscopy - Electron spectroscopy for chemical analysis) Plazmanın Kullanım Alanları Plazma teknolojisinin tekstil endüstrisinde kullanımı Doğal Liflerde Vakum Plazma Teknolojisinin Kullanımı Doğal Liflerde Atmosferik Plazma Teknolojisinin Kullanımı Sentetik Liflerde Vakum Plazma Teknolojisinin Kullanımı Sentetik Liflerde Atmosferik Plazma Teknolojisinin Kullanımı

4 ĐÇĐNDEKĐLER (Devam) 3.12 Çalışmanın Amacı GEREÇ VE YÖNTEM Materyal Kumaşlar Kimyasal Maddeler Kullanılan kimyasal maddeler Boyarmaddeler Kullanılan Cihazlar ve Makineler Ön Đşlemler Poliester haşılının sökülmesi Poliamid haşılının sökülmesi Ekstraksiyon Numune Boyutları Plazma Đşlemleri Plazma cihazı Plazma gazı Argon plazma işlemi Azot plazma işlemi Oksijen plazma işlemi Hidrofilliğin Değerlendirilmesi Temas açısı ölçümleri Boyama işlemleri Asit boyarmaddeler ile boyama Bazik boyarmaddeler ile boyama Küp boyarmaddeler ile boyama Boyama Sonrası Değerlendirme Renk ölçümü Yıkamaya karşı renk haslığı tayini Sürtünmeye karşı renk haslığı tayini Işığa karşı renk haslığı tayini SEM Analizleri FTIR Analizleri ESCA Analizleri

5 ĐÇĐNDEKĐLER (Devam) 5. BULGULAR Sentetik Materyallerin Hidrofilliklerinin Değerlendirilmesi Poliester kumaşların hidrofilite sonuçları Polipropilen kumaşların hidrofilite sonuçları Poliamid kumaşların hidrofilite sonuçları Sentetik Materyallerinin Boyanabilirliklerinin Değerlendirilmesi Poliester kumaşların boyama sonuçları Poliester kumaşların asit boyama sonuçları Poliester kumaşların bazik boyama sonuçları Poliester kumaşların küp boyama sonuçları Polipropilen kumaşların boyama sonuçları Polipropilen kumaşların asit boyama sonuçları Polipropilen kumaşların bazik boyama sonuçları Polipropilen kumaşların küp boyama sonuçları Poliamid kumaşların boyama sonuçları Poliamid kumaşların asit boyama sonuçları Poliamid kumaşların bazik boyama sonuçları Plazma Đşleminden Sonra Sentetik Materyallerin Yüzey Morfoloji Değişimleri (SEM) Poliester liflerin SEM görüntüleri Polipropilen liflerin SEM görüntüleri Poliamid liflerin SEM görüntüleri Plazma Đşleminden Sonra Sentetik Materyallerin Yüzey Kimyasal Bileşimindeki Değişimler (ATR-FTIR ve XPS) Poliester liflerin ATR-FTIR ve XPS sonuçları ATR-FTIR ESCA (XPS) Polipropilen liflerin ATR-FTIR ve XPS sonuçları ATR-FTIR ESCA (XPS) Poliamid liflerin ATR-FTIR ve XPS sonuçları ATR/FTIR ESCA (XPS) TARTIŞMA VE SONUÇ REFERANSLAR

6 TABLOLAR DĐZĐNĐ Tablo 1. Çalışmada kullanılan dokuma kumaşların özellikleri Tablo 2 Denemelerde kullanılan boyarmaddeler (www. classicdye.com/pdf/catalog.pdf; color index katolok ismi) Tablo 3 Argon ve azot plazma işlemi görmüş poliester kumaşların temas açıları (º) Tablo 4 Argon ve azot plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların temas açıları (º) Tablo 5 Argon ve azot plazma işlemi görmüş poliamid kumaşların temas açıları (º) Tablo 6 Plazma işlemi görmüş poliester kumaşların küp boyarmadde ile boyama sonuçları Tablo 7 Farklı sürelerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların asit boyama sonrası yıkama, ışık ve sürtme haslık sonuçları Tablo 8 Farklı güçlerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların asit boyama sonrası yıkama, ışık ve sürtme haslık sonuçları Tablo 9 Plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların farklı asit boyarmaddeler ile boyama sonrası ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları Tablo 10 Azot plazma ve EDA/TETA ile işlem görmüş polipropilen kumaşların asit boyama sonuçları Tablo 11 Azot plazma ve EDA/TETA aşılanmış polipropilen kumaşların asit boyama sonunda elde edilen ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları Tablo 12 Optimum koşullarda işlem görmüş polipropilen kumaşların farklı asit boyarmaddeler ile boyama sonuçları (Monomerli) Tablo 13 Farklı asit boyarmaddeler ile boyanmış polipropilen kumaşların ışık, sürtünme ve yıkama haslık sonuçları (Monomerli) Tablo 14 Farklı sürelerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların bazik boyama sonrası ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları Tablo 15 Farklı güçlerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların bazik boyama sonrası ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları Tablo 16 Farklı bazik boyarmaddeler ile boyanmış polipropilen kumaşların ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları Tablo 17 Azot plazma+mononmer ile işlem görmüş polipropilen kumaşların bazik boyama sonuçları Tablo 18 Azot plazma işlemi+monomer aşılama sonrası bazik boyama yapılmış polipropilen kumaşların ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları Tablo 19 Optimum koşullarda işlem görmüş polipropilen kumaşların farklı bazik boyarmaddeler ile boyama sonuçları (Monomerli) Tablo 20 Farklı bazik boyarmaddeler ile boyanmış polipropilen kumaşların ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları (Monomerli)

7 TABLOLAR DĐZĐNĐ (Devam) Tablo 21 Farklı sürelerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların küp boyama sonrası yıkama, ışık ve sürtme haslık sonuçları Tablo 22 Plazma sonrası küp boyarmadde ile boyanmış polipropilen kumaşların ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları Tablo 23 Farklı küp boyarmaddeler ile boyanmış polipopilen kumaşların ışık, sürtme ve yıkama haslık sonuçları Tablo 24 Đşlemsiz ve farklı koşullarda plazma işlemi görmüş poliester kumaşların yüzey bileşimi Tablo 25 Đşlemsiz ve farklı koşullarda plazma işlemi görmüş poliester kumaşların C1s pikleri altında kalan alanlar Tablo 26 Đşlemsiz ve farklı koşullarda plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların yüzey bileşimi Tablo 27 Đşlemsiz ve farklı koşullarda plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların C1s pikleri altında kalan alanlar Tablo 28 Đşlemsiz ve farklı koşullarda plazma işlemi görmüş poliamid kumaşların yüzey bileşimi Tablo 29 Đşlemsiz ve farklı koşullarda plazma işlemi görmüş poliamid kumaşların C1s pikleri altında kalan alanlar

8 ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ Şekil 1 Maddenin dört hali Şekil 2 Plazma sonunda yüzeyde meydana gelen modifikasyonlar Şekil 3 Plazma etkisiyle oluşan yüzey aktivasyonu Şekil 4 Plazma ile elde edilen temizlenmiş yüzey Şekil 5 Plazma etkisiyle oluşan aşınma Şekil 6 Plazma etkisiyle meydana gelen aşılama Şekil 7 Plazma etkisiyle meydana gelen polimerizasyon Şekil 8 Islanma özellikleri farklı olan yüzeyler ( 26 Şekil 9 Taramalı elektron mikroskobu ( 28 Şekil 10 AFM nin çalışma prensibi ( 29 Şekil 11 AFM de kullanılan üç farklı mod ( 30 Şekil 12 FTIR cihazı ve temel çalışma prensibi Şekil 13 ATR düzeneği ve çalışma mekanizması Şekil 14 XPS cihazı ve temel çalışma prensibi (www-ipcms.u-strasbg.fr) Şekil 15 Atmosferik plazma cihazı Şekil 16 Plazma ünitesi ve ünitenin iç kısmı Şekil 17 Asit boyarmaddeler ile boyama grafiği Şekil 18 Bazik boyarmaddeler ile boyama grafiği Şekil 19 Küpleme grafiği Şekil 20 Küp boyarmadde ile boyama grafiği Şekil 21 Argon ve azot plazma işlemi görmüş poliester kumaşların temas açıları ( ) Şekil 22 Argon ve azot plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların temas açıları (º) Şekil 23 Argon ve azot plazma işlemi görmüş poliamid kumaşların temas açıları (º) Şekil 24 Farklı sürelerde plazma işlemi görmüş poliester kumaşların bazik boyama sonuçları Şekil 25 Farklı sürelerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların asit boyama sonuçları Şekil 26 Farklı güçlerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların asit boyama sonuçları Şekil 27 Plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların farklı asit boyarmaddeleri ile boyama sonuçları Şekil 28 Azot plazma ve EDA/TETA ile işlem görmüş polipropilen kumaşların asit boyama sonuçları

9 ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ (Devam) Şekil 29 Optimum koşullarda işlem görmüş polipropilen kumaşların farklı asit boyarmaddeler ile boyama sonuçları (Monomerli) Şekil 30 Farklı sürelerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların bazik boyama sonuçları Şekil 31 Farklı güçlerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların bazik boyama sonuçları Şekil 32 Polipropilen kumaşların farklı bazik boyarmaddeler ile boyama sonuçları Şekil 33 Azot plazma işlemi+monomer ile işlem görmüş polipropilen kumaşların bazik boyama sonuçları Şekil 34 Optimum koşullarda işlem görmüş polipropilen kumaşların farklı bazik boyarmaddeler ile boyama sonuçları Şekil 35 Farklı sürelerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların küp boyama sonuçları Şekil 36 Farklı güçlerde plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların küp boyama sonuçları Şekil 37 Polipropilen kumaşların farklı küp boyarmaddeler ile boyama sonuçları Şekil 38 a) Đşlemsiz, b) 200 W-60 s argon, c) 130 W -60 s argon ve d) 130 W-60 s azot plazma işlemi görmüş PES kumaşlara ait SEM resimleri Şekil 39 a) Đşlemsiz, b) 200 W-60 s argon, c) 130 W-60 s argon, d) 130 W-60 s azot plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların SEM resimleri Şekil 40 a) Đşlemsiz, b) 200 W-60 s argon, c) 130 W-60 s argon, d) 130 W-60 s azot plazma işlemi görmüş poliamid kumaşların SEM resimleri Şekil 41 a) Đşlemsiz, b) 130 W-60 s azot, c) 130 W-60 s argon, d)200 W argon plazma işlemi görmüş PES kumaşlara ait ATR-FTIR spektrumları Şekil 42 A: işlemsiz, B: 130 W-60 s argon, C: 130 W-60 s azot ve D: 200 W-60 s argon plazma işlemi görmüş poliester kumaşların XPS spektrumları Şekil 43 A: işlemsiz, B: 130 W-60 s argon, C: 130 W-60 s azot ve D: 200 W-60 s argon plazma işlemi görmüş poliester kumaşların C1s pikleri Şekil 44 a) Đşlemsiz, d) 130 W-60 s argon, e) 130 W-60 s azot, f) 200 W-60 s argon plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşlara ait ATR-FTIR spektrumları Şekil 45 A: işlemsiz, B: 130 W-60 s argon, C: 130 W-60 s azot ve D: 200 W-60 s argon plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların XPS spektrumları Şekil 46 A: işlemsiz, D: 130 W-60 s argon, E: 130 W-60 s azot ve F: 200 W-60 s argon plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların C1 s pikleri Şekil 47 a) Đşlemsiz, b) 200 W-60 s argon, c) 130 W-60 s argon, d) 130 W-60 s azot plazma işlemi görmüş PA kumaşlara ait ATR-FTIR spektrumları Şekil 48 A: Đşlemsiz, B: 130 W-60 s argon, C: 130 W-60 s azot, D: 200 W-60 s argon plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların XPS spektrumları

10 Şekil 49 A: Đşlemsiz, B: 130 W-60 s argon, C: 130 W-60 s azot, D: 200 W-60 s argon plazma işlemi görmüş polipropilen kumaşların C1s pikleri

11 ÖZET Küreselleşen dünyada artan rekabet koşulları ve çevre sorunları tekstil sektörü için yeni arayış ve anlayışları beraberinde getirmiştir. Geleneksel tekstil terbiye işlemleri yüksek enerji, su ve kimyasal madde tüketimine neden olan, kirlilik yaratan, maliyeti yüksek, çevresel atığa sebep olan ve ürünün performansını olumsuz yönde etkileyen işlemlerdir. Yeni anlayışlar dahilinde, günümüzün sıkı ekonomik ve ekolojik taleplerini karşılayacak çok fonksiyonlu, basit ve çevre dostu yöntemlerin gündeme getirilmesi gerekmektedir. Plazma teknolojisi de bu anlamda önemli bir alternatif haline gelmektedir. Çalışmada; sentetik liflerden poliester, polipropilen ve poliamid gibi lifleri azot, oksijen ve argon olmak üzere üç farklı atmosferik plazma ortamında işleme tabi tutulmuş ve yüzeyde meydana gelen modifikasyonlar farklı yöntemlerle incelenmiştir. Anahtar Kelimeler: Plazma, atmosferik plazma, azot plazma, oksijen plazma, argon plazma, yüzey modifikasyonu, poliester, polipropilen, poliamid. 11

12 ABSTRACT In the globalizing word, increased competition terms and environmental problems bring about new search and mentalities. Conventional textile treatments are high energy and water consuming expensive processes which cause effluent and also affects the performance of the product in an unfavorable way. In the concern of new mentalities new methods which are multifunctional, easy, environment friendly and provide today s strict economic and environmental demands have to be developed. In this concept plasma technology is is an important alternative for textile industry. In this research, synthetic fibers like polyester, polypropylene and polyamide were treated with nitrogen, oxygen and argon atmospheric plasma and surface modifications were investigated by different methods. Key Words: Plasma, atmospheric plasma, nitrogen plasma, oxygen plasma, argon plasma, surface modification, polyester, polypropylene, polyamide. 12

13 1. GĐRĐŞ Günümüzde artan çevre sorunları, tekstil sektörü için alternatif işlemlerin kullanımı ile ilgili çalışmalara hız kazandırmıştır. Tekstil terbiyesi işlemleri yüksek enerji ve su tüketimine neden olan, kirlilik yaratan, yüksek maliyetli, çevre dostu olmayan ve ürün performansı üzerine olumsuz etkileri de olabilen işlemlerdir. Tüm bu nedenlerle, yaş tekstil terbiyelerinin bu dezavantajlarını elimine edebilecek, basit ve temiz yöntemler gündeme gelmiştir. Alternatif olan bu işlemler ile su, enerji tüketiminin azaltılması, işlem süresinin azaltılması ve çevre kirliliğini minimum düzeye indirilmesi planlanmaktadır. Bu bağlamda değerlendirildiğinde plazma teknolojisi de alternatif yöntemlerden birisidir. Plazma; elektriksel olarak nötr olan ve rasgele doğrultularda hareket eden yüklü parçacıklar topluluğudur. Sabit basınç altında gaz halindeki bir maddenin sıcaklığı oldukça fazla artırılırsa, gaz atomlarından bir ya da birkaç elektron kopmakta ve gaz atomları serbestçe hareket eden yüklü parçacıklara (pozitif iyonlar ve elektronlar) ayrışarak maddenin dördüncü halini "PLAZMA" meydana getirmektedir. Plazma ortamında iyonlar, elektronlar, fotonlar, uyarılmış atomlar veya moleküller, radikaller, metastable atomlar, nötr atom veya moleküller bulunabilmektedir. Plazma işlemi ile materyallerin temel özellikleri bozulmamaktadır. Ortamda oluşan reaktif parçacıklar yüzey aktivasyonu, temizleme, aşındırma, asılama, çapraz bağlanma gibi çeşitli modifikasyonları gerçekleştirmektedir. Bu etkiler sonucu tekstil mamullerinin hidrofilliği, kimyasal reaktifliği, kaplamalara ve matrislere adhezyonu artmakta, materyal yüzeyinin temizlenmesi sağlanmaktadır. Ayrıca monomer kullanılması durumunda materyale, güç tutuşurluk, su/yağ iticilik, antibakteriyellik, alkali dayanım gibi özellikler de kazandırılabilmektedir. Plazmanın su gereksinimi olmaması, işlemin gaz fazında gerçekleşmesi, kullanılan kimyasal madde miktarının çok az olması, endüstriyel atığa sebep olmaması, işlemin sadece lif yüzeyinde etkili olması, enerji tasarrufu sağlaması gibi yaş işlemlere göre çeşitli avantajları bulunmaktadır. Plazmalar üretildikleri basınca göre, vakum ve atmosferik plazmalar olarak adlandırılmaktadır. Vakum plazmalar, alçak basınçlarda ve oda sıcaklığında oluşturulmaktadır. Vakum plazmalarında işlem, kontrollü ve kapalı bir sistemde gerçekleşmektedir. Bu nedenle, vakum plazmaların kesikli çalışılması, pahalı olması, yatırım maliyetinin yüksek olması, cihaz temizliğinin zor olması, etkinin cihaz özelliklerine bağlı olması gibi dezavantajları vardır. Atmosferik plazma, atmosferik koşullar altında meydana 13

14 gelen bir plazma çeşididir. Atmosferik plazmanın vakum plazmadan en önemli farkı vakum tertibatına gerek duyulmaması ve kontinü bir şekilde çalışılabilmesidir. Ancak elde edilen etkiler vakum plazmadaki kadar etkili değildir (Dai and Kviz 2001; Kang and Sarmadi, 2004a,b; Verschuren et al., 2005; www. Kolzer.it, 2005). Proje çalışmasının amacı poliester, poliamid, polipropilen gibi sentetik tekstil materyallerinin azot atmosferik plazma işlemi sonunda yüzeylerinde meydana gelen modifikasyonun belirlenmesidir. 14

15 2. GENEL BĐLGĐ Modifikasyon; herhangi bir materyalde meydana gelen sınırlı değişiklik olarak tanımlanmaktadır. Yüzey modifikasyonu, materyallerin temel özelliklerinin değiştirilmeden, yüzeylerinde fiziksel ve/veya kimyasal değişimler meydana gelmesini sağlamaktadır. Tekstil materyallerinin modifikasyonu, mamulden beklenilen özelliğe göre ön terbiye ve bitim işlemleri ile elde edilebilmektedir. Ön terbiye işlemlerinde meydana gelen modifikasyonlar ile boyamayı engelleyen her türlü madde uzaklaştırılabilirken, bitim işlemlerinde elde edilen modifikasyonlarla tekstil mamulüne yeni fonksiyonlar kazandırılmaktadır. Tekstil materyallerinin yüzey modifikasyonu için kullanılan yöntemler temelde kimyasal, biyokimyasal ve fizikokimyasal olarak ayrılmaktadır. Halen yaygın olarak kullanılan kimyasal yöntemlere karşın biyokimyasal ve fizikokimyasal yöntemlerin endüstriyel ölçekte uygulanabilirliğinin yaygınlaştırılması için çalışmalar devam etmektedir. Kimyasal Yöntemler: Tekstil materyallerinde kimyasal modifikasyon, herhangi bir kimyasal maddenin aplikasyonu sonucunda meydana gelen kimyasal reaksiyon (hidroliz) ve kimyasal maddelerin tekstil materyallerinin yüzeyine kovalent bağlar ile bağlanması seklinde meydana gelmektedir. Biyokimyasal Yöntemler: Kimyasal yöntemlerin dezavantajlarını ortadan kaldırmak amacıyla geliştirilen alternatif yöntemlerden birisi de tekstil terbiyesinde enzim kullanımıdır. Enzimler, spesifik kimyasal reaksiyonları katalizleme yeteneğine sahip, yüksek moleküllü protein yapıda olan kompleks organik polimerlerdir. Endüstriyel olarak mikroorganizmaların fermantasyonu sonucu elde edilmektedirler. Fizikokimyasal Yöntemler: Kimyasal yöntemlerin dezavantajlarının fazla olması, son yıllarda fizikokimyasal yöntemlerin ticari anlamda önemini artırmıştır. Bunun sonucu olarak, mamul özelliklerinin modifikasyonunda klasik yaş işlemlerin yerini alacak şekilde çalışmalar yoğunlaşmıştır. Fizikokimyasal yöntemlere örnek olarak; korona boşalması, ısıl işlemler, plazmalar, UV ve γ-radyasyonu, elektron veya iyon bombardımanı, ozon, lazer gibi işlemler verilmektedir (Yaman, 2008). 15

16 3. PLAZMA Fizikokimyasal modifikasyonlardan olan plazma, materyalin temel özelliklerini değiştirmeden sadece yüzeyde çeşitli modifikasyonların meydana gelmesini sağlamaktadır. Günümüzde kağıt endüstrisinde, biyoloji ve biyomedikal, materyal aşındırma veya sertleştirme teknolojisinde, uzay sanayisinde, yarı iletken teknolojisinde, elektronik cip yapımında, iletişim teknolojisinde, elmas yapımında, kaplama ve dekorasyon teknolojisinde, sterilizasyon ve arıtma sistemlerinde, güneş enerjisi ve optik sanayisinde, otomobil ve tekstil endüstrisi gibi bir çok alanda kullanılmaktadır. 3.1 Plazma Tanımı ve Özellikleri Plazma, maddenin dördüncü hali olup, temel veya uyarılmış halde bulunan elektronlardan, iyonlardan gaz atomlarından ve moleküllerinden oluşan ve toplam yükü nötr olan iyonize gaz olarak tanımlanabilmektedir (Thompson, 1962). Termal dengedeki katı bir madde, genellikle sabit basınçta sıcaklığının arttırılması ile sıvı hale geçmekte, sıcaklık artırılmaya devam ederse, sıvı; gaz haline geçmektedir. Yeterince yüksek bir sıcaklıkta gaz içindeki moleküller, rastgele doğrultularda serbestçe hareket eden gaz atomlarını oluşturmak için ayrışmaktadır. Eğer sıcaklık daha fazla arttırılırsa gaz atomlarından bir ya da birkaç elektron kopmakta ve serbest hareket eden yüklü parçacıklara (pozitif iyonlar ve elektronlar) ayrışarak maddenin dördüncü hali olan "PLAZMA"yı oluşturmaktadır. Şekil 1 de maddenin dört hali verilmektedir. MADDENĐN HALLAERĐ Katı Sıvı Gaz Plazma Sıcaklık veya Enerji Şekil 1 Maddenin dört hali ( 16

17 Plazmada radikaller, elektronlar, iyonlar, nötr atomlar, uyarılmış parçacıklar, UV ışınları bulunmaktadır. Maddenin plazma hali, çok yüksek sıcaklıklarda veya güçlü elektrik ve/veya magnetik alanlarla oluşturulabilmektedir K nin üzerindeki sıcaklıklarda tüm molekül ve atomlar iyon haline geçmektedir. Güneş sisteminin dışında, evrenin % 99 unun plazma halinde olduğu düşünülmektedir. Evrenin yaklaşık % 99 unu kapladığını düşünülen doğal plazmaların dünya yüzeyinde oluşması pek mümkün olmamaktadır. Atmosferin katmanlarından iyonosfer, güneş (hidrojen plazma), simsek ve yıldırım doğal plazmalara verilebilecek örneklerdendir ( Gril, 1993; Akan, 2005; Nehra et al.,2005; Verschuren and Kiekens; 2005). Yapay plazmalar ise laboratuar koşullarında alev, elektriksel boşalım, kontrollü nükleer reaksiyonlar, şok, yanma ve benzeri etkilerle oluşturulabilmektedir. Plazma halinin sürdürülebilmesi için sağlanan enerjinin kesintisiz olması gerekmektedir. Plazma oluşumunda güç kaynağı olarak; DC (direk akım), AC (alternatif akım), MW (mikro dalga), RF (radyo frekansı) kullanılabilmektedir. Glow deşarj plazmalar, korona ve füzyon plazmalar bunlara örnek olarak verilebilmektedir (Akan, 2005). Plazma, maddenin gaz haline yakın görünmekle birlikte, iki faz arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır: Gazlar nötr parçacıklardan meydana geldiği için elektriği iletmezken, iyonize olmuş gazdan meydana gelen plazmalar iyi bir elektriksel iletkendir. Gazlar yayılma eğilimi gösterirken, plazmalarda toplanma eğilimi vardır. Gazlarda moleküller ve atomlar arasındaki çekim kuvvetleri zayıf iken, plazmalarda yüklü parçacıklar arasında etkin çekim kuvvetleri vardır. Plazma elektromanyetik dalgalarla etkileşim halinde olmasının yanı sıra kendisi de elektromanyetik alan oluşturabilmektedir (Thompson, 1962; Akan, 2005). 3.2 Plazmaların Sınıflandırılması Plazmalar üretim yöntemlerine göre sınıflandırılabildiği gibi, plazması elde edilen gazın sıcaklığına, basıncına, parçacık yoğunluğuna ve iyonlaşma derecelerine göre de sınıflandırılabilmektedir. Bu çalışmada ise sınıflandırma sıcaklık ve basınca göre yapılmaktadır Sıcaklığa göre sınıflandırma Plazma, içindeki parçacıkların sıcaklığına göre yapılan sınıflandırmada plazmalar, Toplam termodinamik dengede olan plazmalar (TTD Plazmaları), 17

18 Lokal termodinamik dengede olan plazmalar (LTD Plazmaları), Lokal termodinamik dengede olmayan plazmalar (Non-LTD Plazmalar) olarak üç gruba ayrılmaktadır (Thompson, 1962; Akan, 2005). Toplam termodinamik dengede olan plazmalar (TTD Plazmaları) da plazma içindeki her türün sıcaklığı birbirine eşittir. Bu tür plazmalar yalnızca güneşte ve yıldızlarda meydana gelen doğal plazmalardır (Akan, 2005). Lokal termodinamik dengede olmayan plazmalar (Non-Ltd plazmalar) da elektronlar ile nötr atomlar ve iyonlar arasında termal denge yoktur. Bu nedenle, elektronların sıcaklıkları diğer türlerden çok yüksek ve türler arasındaki sıcaklık farklı oldukça yüksektir. Bu tür plazmalarda nötr atomların (gazın) sıcaklığı çok düşük olduğu için soğuk plazmalar olarak da adlandırılabilmektedirler. Tekstil materyallerinin yüzey modifikasyonunda da yaygın olarak kullanılan plazma soğuk plazmadır (Akan, 2005). Lokal termodinamik dengede olan plazmalar (LTD Plazmaları) da foton hariç ortamdaki tüm türlerin sıcaklıkları birbirine eşittir. Bu tür plazmalar laboratuar koşullarında atmosferik basınçlarda üretilebilmekte ve bunlar genellikle Termal Plazmalar olarak adlandırılmaktadır. Termal plazmalar yüksek basınçlarda meydana geldiği için Yüksek Basınç Plazmaları olarak da adlandırılmaktadır (Kral 1973; Gril 1993; Akan, 2005; Nehra et al.,2005; Verschuren and Kiekens, 2005) Basınca göre sınıflandırma Plazmaların sınıflandırılmasında kullanılan diğer bir kriter de basınçtır. Bu sınıflandırmada plazmalar temel olarak atmosferik ve vakum olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Vakum plazmalar, genellikle 10 mtorr ve 1 Torr altındaki basınçlarda oluşan plazma türüdür. Đşlem kontrollü, kapalı bir sistemde gerçekleşmektedir. Düşük basınçta elektron ve iyonların ortalama serbest yol uzunluğu artmaktadır; yani ortamda bulunan gaz molekülü, atomu veya uyarılmış tür sayısı az olduğu için meydana gelen çarpışma sayısı da azalmakta; diğer türlerin yüzeyle etkileşim olasılığı artmaktadır. Bunların yanında vakum plazmalarda, elektron, iyon, VUV ve UV ışınlarının sinerjik etkisi yüzey modifikasyonunu önemli boyutta etkilemekte ve atmosferik plazmadan daha etkili sonuçların elde edilmesini sağlamaktadır. Vakum plazmalarda ortama beslenen gaz miktarı kontrol edilebilmektedir. Bu sayede plazma işleminde gaz karışımları kontrollü bir şekilde yapılabilmektedir. Sistemin pahalı olması, işlem görecek materyal özelliklerinin cihaza bağımlı olması, işlemin kesikli olması sistemin en önemli dezavantajlarındandır. Kapalı sistemlerde yarı kontinu çalışabilen donanımlar olsa da çok fazla yer kaplamakta, kapasitesi sınırlı olmakta ve 18

19 ekonomik acıdan birçok uygulama için kullanılamamaktadır. Kullanılan gaz, gaz akısı, basınç, uygulanan güç gibi değişkenler işlem etkinliğini belirlemektedir (Kral 1973; Gril 1993; Canup, 2000; Akan, 2005; Nehra et al.,2005; Verschuren and Kiekens, 2005). Atmosferik plazmalar, vakum plazmanın dezavantajlarından kaçınmak için son yıllarda cazip bir işlem haline gelmiştir. Atmosferik koşullar altında meydana gelmektedir. Atmosferik plazmanın vakum plazmadan en önemli farkı vakum tertibatına gerek duyulmadan ve acık en kontinu bir şekilde çalışılabilmesidir ( Gril, 1993; Akan, 2005; Nehra et al.,2005; Verschuren and Kiekens; 2005). 3.3 Plazma Türleri Plazmalar donanımın özelliklerine göre glow deşarj, dielektrik bariyer deşarj ve korona deşarj olarak sınıflandırılmaktadır. Glow deşarj: En eski plazma tipidir. Düşük ve atmosferik basınçta inert veya reaktif bir gazla üretilebilmektedir. Tüm plazma türleri içinde en yüksek düzgünlüğe ve esnekliğe sahiptir. Kapalı bir sistemde bir çift veya bir seri elektoroda DC, AC, RF, MW gibi farklı gerilimler uygulanarak elde edilebilmektedir. Dielektrik bariyer desarj (DBD): En az birisi dielektrik malzeme ile kaplanmış bir elektrot çiftine voltaj uygulanmasıyla oluşmaktadır. Klasik atmosferik plazmalarda, meydana gelen arklar sonucunda bölgesel ısınmalar ve uniform olmayan bir etki oluşmaktadır. DBD de ise dielektrik kaplama kapasitör görevi görmekte, termal olmayan plazma oluşumunu sağlamakta ve korona plazmaya göre daha homojen etkiler sağlamaktadır. Plazmanın elde edilmesi için, uygulanan voltajın, gazların bozunması için gerekli olan voltajdan büyük olması gerekmektedir (Kral 1973; Gril 1993; Canup, 2000; Dai and Kviz, 2001; Akan, 2005). Korona desarj: Atmosferik basınç altında, düşük frekansta veya puls şeklindeki yüksek voltlarda bir çift elektrot arasında meydana gelmektedir. Sivri uçlu, yüksek voltajlı elektrottan materyale doğru yönlenmiş parlak filamenlerle karakterize edilmektedir. Korona boşalması tam bir plazma değildir, iyonlaşma etkisi ile elektronlar ve iyonlar oluşmaktadır. Uniform olmaması, yüzeyde küçük deliklerin oluşması, işlem kontrolünün zor olması bu işlemin dezavantajları arasında sayılabilmektedir (Kral 1973; Gril 1993; Canup, 2000; Dai and Kviz, 2001; Akan, 2005). 3.4 Plazma Đşlemine Etki Eden Parametreler Plazmanın fiziksel ve kimyasal özelliklerini dolayısıyla elde edilen yüzey modifikasyon derecesini etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. 19

20 3.4.1 Cihaz parametreleri Elektriksel alanın cinsi, elektrotlar ( bağlanma şekli, elektrotların şekli, yüzey alan oranı, elektrotların kaplaması), manyetik alan, gaz akış tertibatı (basınç, kapasite, debi) gibi faktörler bu grupta değerlendirilmektedir. Elektriksel alanın cinsi: DC, AC, RF, MW gibi farklı kaynaklar kullanılarak plazma oluşturulabilmektedir. Uygulanan elektriksel alan; gazın iyonizasyonunu sağlayacak enerjiyi sağlamalıdır (Akan, 2005; Ward and Benerito, 1982). Elektrotların yapısı: Plazma genellikle elektrot cifleri arasına farklı frekanslarda elektriksel alanın uygulanması ile elde edildiği için, kullanılan elektrotların yapısı işlem etkinliği acısından çok önemlidir. Bu yüzden cihazda bulunan elektrotların şekilleri, yerleşimi, bağlanma şekilleri, toplam yüzey alanına oranı, (varsa) yüzeyinde bulunan kaplamanın cinsi, kalınlığı, elektriksel özellikleri gibi faktörler dikkate alınmalıdır. Elektrotların içeride veya dışarıda bulunması plazmanın kimyasal bileşimini etkilerken; kapasitif veya induktif olarak bağlanması homojeniteyi etkilemektedir. Yüzeyde bulunan her hangi bir kaplama ise deşarjların homojenitesini dolayısıyla verimi etkilemektedir ( Choi et al.,2005) Pompa yapısı: Cihazın içine gaz transferini ve işlem sonunda meydana gelen uçucu bileşiklerin uzaklaşmasını sağlayan pompanın basıncı ve kapasitesi sistemin temizliğini ve işlem süresini etkilemektedir (Europlasma Technical Papers) Đşlem Parametreleri Kullanılan gaz özellikleri, uygulanan basınç ve güç, materyal özellikleri işlem parametreleri olarak değerlendirilmekte ve işlem etkinliğini belirlemektedir. Kullanılan gaz: Plazmayı oluşturan gaz cinsi, debisi, bileşimi, plazma yoğunluğunu (plazmada bulunan iyonların, elektronların, nötr ve uyarılmış moleküllerin, fotonların oranı) dolayısıyla yüzeyde meydana gelecek modifikasyonu etkilemektedir (Europlasma Technical Papers). Plazma iyonize olmuş gazlardan oluşmaktadır. Đyonizasyon, herhangi bir nedenden dolayı atomdan bir elektron kopartılması veya atoma bir elektron bağlanması ile atomun yük dengesinin bozulmasıdır. Đyonizasyon sonucu oluşan nötr atom iyona dönüşmektedir. Bu durum, yüksek enerjili elektron veya fotonlardan kaynaklanabilmektedir. Đyonizasyon, kimyasal parçalanmalara kıyasla daha yüksek enerjilerde meydana gelme eğilimi göstermektedir. Reaktif gazlarda 106 molekülden 104 u serbest radikaller oluştururken; 106 molekülden 1 tanesi iyonize olmaktadır. Bu nedenle reaktif gazlarda baskın olan etki serbest 20

21 radikal oluşumudur. Soy gazlar havaya nazaran daha kolay iyonize olurlar; yani iyonlaşma potansiyelleri daha düşüktür. Poletti ve arkadaşları tarafından yapılan bir çalışmada argon plazma, helyum ve hava plazmadan daha etkili bulunmuştur. Bu durum, yüzey bombardımanında etkin olan iyon çapının artması ile açıklanmıstır (Seventekin, 1983; Lynch et al.,1999; Poletti et al.,2003). Gazın akış oranının artması ile, aşınma veya polimerizasyon belli bir noktaya kadar artmakta bu noktadan sonra, işlem etkinliğini güç belirlemektedir. Gaz miktarının artması ancak gücün de artması ile etkili olabilmektedir (Europlasma Technical Papers). Plazma işlemi sırasında materyal yüzeyinde hem aşındırma hem de yığıtlama (redeposition) meydana gelmektedir. Đşlemin toplam etkisi kullanılan gaza bağlıdır. Eğer yığıtlama oranı daha fazla ise, plazma polimerizasyonu; aşındırma oranı daha fazla ise, meydana gelen olay aşındırma olarak adlandırılmaktadır. Genellikle hidrokarbon yapısındaki gazlar ile polimerizasyon; soy gazlar ile aşındırma etkileri elde edilmektedir (Poletti et al.,2003; Europlasma Technical Papers). Azot ve su (buharı) gibi gazlar temelde reaktif olmayan fakat plazma etkisi ile reaktif hale gelen gazlardır. Đşlem parametrelerine ve polimer tipine bağlı olarak C-O, C=O, O-C=O ve C-O-O gibi fonksiyonel gruplar veya yüzeyde aşınmalar meydana gelmektedir. Kullanılan gaz, işlem verimliliğinin yanında plazmanın rengini de etkilemektedir. Plazma rengi yüksek enerjili atomların, iyonların veya moleküllerin daha düşük enerji seviyelerine düşerken yaydıkları radyasyon sonucu oluşmaktadır. Enerji seviyelerindeki temel farklılık nedeniyle, her gazın karakteristik bir emisyonu dolayısıyla farklı bir rengi olmaktadır (Thompson, 1962; Uygulanan basınç: Plazma işlemleri vakum (düşük basınç) ve atmosferik basınç (yüksek basınç) olmak üzere iki şekilde gerçekleştirilmektedir. Vakum plazmada, işlem kontrollü ve kapalı bir sistemde gerçekleştirilmektedir. Genellikle düşük sıcaklıklarda çalışıldığı için materyalde termal bir zarar meydana gelmemektedir. Đşlem sonunda sıcaklığa bağlı olmayan ve atmosferik plazma işlemi sonunda gözlenemeyen radikaller oluşmakta böylece daha iyi etkiler elde edilmektedir. Kontinu olmaması, cihazın kapasitesinin artırılması durumunda fazla yer kaplaması ve ilk yatırım maliyetinin yüksek olması bu işlemin en önemli dezavantajlarıdır. Atmosferik plazma; vakum plazmaya alternatif, acık hava basıncında çalışabilen, kontinu çalışmaya uygun, vakum tertibatı gerektirmeyen bir plazma çeşididir (Vohrer et 21

22 al.,1998; Dai and Kviz, 2001; Shenton and Stevens, 2001; Kang and Sarmadi, 2004; Verschuren and Kiekens, 2005; Europlasma Technical Papers). Uygulanan güç: Uygulanan güç, plazma yoğunluğunu direk olarak etkilemektedir. Gücün artırılması durumunda iyonize olan gaz miktarı artmakta, plazma yoğunluğu dolayısıyla işlem etkinliği artmaktadır. Fakat uygulanan güç yüksek değerlere ulaştığında, materyal zarar görebilmektedir (Sun and Stylos, 2004; Europlasma Technical Papers). Đşlem süresi: Đşlem süresinin artması, yüzeyin plazma ile etkileşme süresini artırdığı için, daha iyi sonuçlar elde edilebilmektedir. Fakat optimum sürenin üzerine çıkılması durumunda, materyal zarar görebilmekte veya istenmeyen etkiler elde edilebilmektedir (Europlasma Technical Papers). Geçiş hızı: Kontinü atmosferik ve roll to roll vakum plazmalar için geçerli olan bu kriter materyalin plazmaya maruz kalma suresini etkilediği için, elde edilen etkilerin derecesini belirlemektedir (Europlasma Technical Papers). Kullanılan materyal: Plazma işlemi sadece yüzeyde etkili olduğu için kullanılan materyalin özellikleri önem taşımaktadır. Özellikle yüzeyde oluşan serbest radikal miktarı lifin hem yüzey, hem yapısal özellikleriyle yakından ilişkilidir. Yapılan bir çalışmada; soğuk plazma işlemi sonunda pamuk liflerindeki serbest radikal yoğunluğunun yun liflerine göre daha fazla olduğu; bunun nedeninin lifin morfolojik yapısı ve kopan kimyasal bağların konumundan kaynaklandığı bildirilmiştir. Kullanılan materyalin cinsinin yanında, yapısı da işlem verimliliği açısından önem taşımaktadır. Özellikle atmosferik plazmada elde edilen etkiler ince yüzeylerde daha belirgin olmaktadır (Gril, 1993; Verschuren and Kiekens, 2005; Poll et al.,2001; Kang and Sarmadi, 2004; Europlasma Technical Papers) Diğer Parametreler Reaktörün temizliği, cihazın boşalma süresi gibi birçok parametre sayılabilmektedir. Reaktör temizliği: Cihazın plazma kabininde bulunan her hangi bir kirlilik plazmanın kimyasal bileşimini ve elde edilen etkiyi değiştirebilmektedir. Bu yüzden cihazın temiz olması elde edilecek etkinin homojenliği açısından oldukça önemlidir (Europlasma Technical Papers). Cihazın boşalma süresi: Vakum plazmalar için geçerli olan bu kriter, işlem sonunda plazma kabinindeki gazın boşaltılmasıyla ilgili olup; cihaz kapasitesiyle orantılıdır (Europlasma Technical Papers). Söndürme gazı: Bazı durumlarda plazması elde edilen gazın deaktive edilebilmesi için bazı gazlara ihtiyaç duyulmaktadır (Europlasma Technical Papers). 22

23 Atmosferik plazmada açık hava şartlarında çalışıldığı için böyle bir durum söz konusu değildir. 3.5 Plazma Đşlemi Sonunda Elde Edilen Etkiler Plazma materyal ile etkileşime geçtiğinde, plazmayı oluşturan türler çarpışmalar sonunda enerjilerini materyale vermekte; yüzeyde bulunan bazı bağlar kopmakta, radikaller oluşmakta ve buna bağlı olarak yüzeyde modifikasyonlar meydana gelmektedir. Yüzey aktivasyonu, aşındırma, çapraz bağlanma, zincir kopması, dekristalizasyon, oksidasyon ve diğer kimyasal reaksiyonlar bu modifikasyonlara örnek olarak verilebilmektedir. Tüm bu modifikasyonların sonunda materyalin temel özellikleri değişmeden kalmaktadır. Plazma işlemi sonunda tekstil mamullerinin hidrofilitesi, adhezyonu, temizliği, sterilizasyon derecesi, yüzey sürtünme katsayısı artırılabilmektedir. Bunların yanında uygun monomerler kullanılarak yüzeyde oluşturulan ince film tabakaları ile su/yağ /kir iticilik, güç tutuşurluk, antimikrobiyellik gibi etkiler elde edilebilmektedir (Shenton and Stevens, 2001; Shenton et al.,2002; Virk et al.,2004; Shahidi, 2005). Plazma işlemi esnasında oluşan reaktif parçacıklar, polimerin temel özelliklerini bozmadan yüzeyde çeşitli modifikasyonlara sebep olmaktadır. Bu modifikasyonlar, yüzey aktivasyonu, temizleme, aşındırma, aşılama, çapraz bağlanma şeklinde meydana gelebilmektedir (Şekil 2) ( 23

24 M: Soy Gaz Monomer Organik Moleküller Reaktif Gazlar Enerji -P-: Polimer Zinciri Glow Deşarj Modifikasyonlar Çapraz bağlanma Aşındırma Aşılama Aktivasyon Şekil 2 Plazma sonunda yüzeyde meydana gelen modifikasyonlar ( Yüzey aktivasyonu: Yüzey aktivasyonu, zayıf bağların reaktif karbonil, karboksil ve hidroksil grupları ile yer değiştirmesidir. Plazma işleminden sonra yüzey süper aktif hale gelmekte ve amino grubu gibi fonksiyonel gruplar sayesinde de aktivasyon gerçekleşebilmektedir. Materyal Đşlem öncesi Đşlem sırasında Đşlem sonunda Şekil 3 Plazma etkisiyle oluşan yüzey aktivasyonu Temizleme: Temizleme, yüzeyden organik artıkların uzaklaştırılması işlemidir. Đyon bombardımanı sırasında yüzeyde bulunan gözle görülmeyen kirlilikler (yağ filmleri, Siartıkları, kısmen absorbe edilmiş kirler) fiziksel olarak buharlaştırılarak uzaklaştırılmaktadır. Đşlemin etkinliği kontaminasyona ve kullanılan gaza göre değişmektedir. Plazma işleminde 24

25 mekanik bir etkileşim olmadığı için parçacıklar veya anorganik kontaminasyonlar uzaklaştırılamamaktadır. Materyal Şekil 4 Plazma ile elde edilen temizlenmiş yüzey Aşındırma: Aşındırma ile yüzeydeki zayıf kovalent bağlar koparılmakta, ve bunun sonucunda ortaya çıkan iyon ve radikaller gaz fazında buharlaşabilen ürünler oluşturmaktadır. Materyalde meydana gelen aşınma maddenin buharlaşması sonucu meydana gelmektedir. Aşınma etkisi ile toplam yüzey alanı artmaktadır. Böylece, materyalin özellikle adhezyon özelliği artırılmaktadır. Koruyucu Tabaka Silikon Aşındırılmış yüzey Şekil 5 Plazma etkisiyle oluşan aşınma Aşılama: Aşılama, plazma polimerizasyonu etkisiyle yüzeyde ince bir polimer tabakasının oluşturulmasıdır. Gaz seçimi ve işlem parametrelerine bağlı olarak hidrofil, hidrofob gibi farklı özelliklere sahip bir tabaka oluşturulmaktadır. Aşılanmış yüzey Şekil 6 Plazma etkisiyle meydana gelen aşılama Çapraz bağlanma: Çapraz bağlanma, plazma işlemi sırasında polimer yapısında meydana gelen parçalanmalar sonunda oluşan reaktif grupların etkileşimi sonucu oluşmaktadır. Çapraz bağlanmalar sonunda polimer zincirleri bağlanıp üç boyutlu bir ağ oluşturmaktadır. Bu işlem için işlem gazında karbon, silisyum veya kükürt gibi bağ yapıcı 25

26 atomlar bulunmalıdır. Çapraz bağlanma seviyesi basınç, gaz akısı, uygulanan elektriksel güç gibi işlem parametrelerine bağlı olarak değişmektedir. Şekil 7 Plazma etkisiyle meydana gelen polimerizasyon Yüzeyde meydana gelen bu modifikasyonlar sonucu; yüzeyin temizlenmesi sağlanmakta, materyalin hidrofilliği, yüzeyin kimyasal reaktivitesi ve bununla bağlantılı olarak kaplamalara ve matrislere adhezyonu artmaktadır ( Plazma Etkisinin Değerlendirilmesi Đçin Kullanılan Yöntemler Tekstil mamullerinin yüzeyinde meydana gelen değişiklikler hidrofilite, kapilarite ölçümü ve boyama gibi yöntemlerle değerlendirilebilmektedir. Fakat bu yöntemler enstrumental yöntemler olmadığı için yüzeyde meydana gelen modifikasyonlar hakkında çok net sonuçlar vermemekte; sadece işlemlerin birbiri arasında karşılaştırılması amacıyla yapılmaktadır. Enstrumantal analiz yöntemlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte günümüzde, farklı donanımlar kullanarak yüzeyde meydana gelen değişim, oluşan yeni gruplar, kopan veya oluşan bağlar hakkında yorum yapılabilmektedir. Temas açısı ölçümü, SEM, AFM, FTIR, XPS (ESCA) bu yöntemlerden en sık kullanılanlarıdır Temas açısı Islanabilirlik; herhangi bir katı yüzeyin, herhangi bir sıvı ile temas ettiğinde sıvıyı absorbe etme yeteneği olarak tanımlanmaktadır. Islanabilirlik, sıvının katı yüzeydeki bulunma durumunu/yayılmasını belirlemektedir ( Şekil 8 Islanma özellikleri farklı olan yüzeyler ( 26

27 Şekil 8 de görüldüğü gibi katı bir yüzeye bir damla bırakıldığı zaman, damla ya aynen kalmakta, ya da kısmen veya tamamen dağılmaktadır. Eğer katı-sıvı ara yüzeyinde sıvı molekülleri arasında bulunan adhesif kuvvetler katı-sıvı arasında bulunan kohesif kuvvetlerden daha zayıf ise, sıvı katı yüzeyde yayılma eğilimi gösterecek; daha güçlü ise, damla halinde yayılamadan kalacaktır. Eğer ıslanabilirlik iyi ise, bu damla materyalin yüzeyinde ince bir film tabakası meydana getirmektedir ( Yüzeyin ıslanabilirliğinin belirlenmesi için kullanılan yöntemlerden birisi temas açısı ölçümüdür. Temas açısı, katı, sıvı ve gaz olarak adlandırılan maddenin üç fazının da bulunduğu noktadan damlaya teğet çizilen doğrunun eğimidir. Temas açısının küçük olması, ıslanabilirliğin iyi; büyük olması ise yetersiz olduğunu göstermektedir. Temas acısı 0 olduğunda sıvı katı yüzeye tamamen yayılmakta; 180 olduğunda hiç yayılmamaktadır. Açı 90 nin üzerinde olduğunda, katı yüzey hidrofob; açı 90 in altında olduğunda hidrofil olmaktadır. Yüzey gerilimi, sıvının viskozitesi, sıvının katı yüzeyi ıslatma hızı, sıvının sıcaklığı gibi faktörler temas açısını etkilemektedir ( Temas açısı, materyalin üzerine her hangi bir sıvıdan bir damla bırakılarak, çeşitli optik sistemlerin yardımıyla belli bir süre sonra damlanın boyutlarına bakılarak belirlenebilmektedir. Temas açısının belirlenmesinde farklı teknikler kullanılmakta ve kullanılan donanımın özelliğine göre tekniğin hassasiyeti değişmektedir. Çekilen fotoğraftan temas açısı manuel olarak belirlenebilmektedir. Kullanılan tekniklerden birisi, merceğinde açı ölçümünü sağlayan mikroskoptur. Sıvının görünümü yatay ekseninde açıölçer bulunan bir ekrana yansıtılıp açı ölçülebilmektedir. Hassasiyeti yüksek olan teknikler ise genellikle damlanın durumunun yansıtıldığı bir ekran ve temas acısının hesaplanmasını sağlayan yazılımdan oluşmaktadır. Veya görüntü büyütülerek bir monitore aktarılmakta ve her üç fazın bulunduğu noktanın eğimi alınarak da belirlenebilmektedir. Bunların yanında damlanın damlatılmasından kısa bir sure sonra çekilmiş bir fotoğraftan da hesaplanabilmektedir ( Bu yöntemlerle kullanılan sıvının kritik yüzey geriliminden ve meydana gelen temas açısından yola çıkılarak malzemenin yüzey enerjisi belirlenebilmektedir Taramalı elektron mikroskobu (Scanning electron microscope) Taramalı Elektron Mikroskobunda (SEM) görüntü, yüksek voltaj ile hızlandırılmış elektronların numune üzerine odaklanması, bu elektron demetinin numune yüzeyinde 27

28 taratılması sırasında elektron ve numune atomları arasında oluşan çeşitli girişimler sonucunda meydana gelen etkilerin uygun algılayıcılarda toplanması ve sinyal güçlendiricilerinden geçirildikten sonra bir katot ışınları tüpünün ekranına aktarılmasıyla elde edilmektedir. Modern sistemlerde bu algılayıcılardan gelen sinyaller dijital sinyallere çevrilip bilgisayar monitörüne verilmektedir (en.wikipedia.org; Şekil 9 Taramalı elektron mikroskobu ( Taramalı elektron mikroskobu; optik kolon, numune hücresi ve görüntüleme sistemi olmak üzere üç temel kısımdan oluşmaktadır. Optik kolon kısmında; elektron demetinin kaynağı olan elektron tabancası, elektronları numuneye doğru hızlandırmak için yüksek gerilimin uygulandığı anot plakası, ince elektron demeti elde etmek için kondenser mercekleri, demeti numune üzerinde odaklamak için objektif merceği, bu merceğe bağlı çeşitli çapta apatürler ve elektron demetinin numune yüzeyini taraması için tarama bobinleri yer almaktadır. Görüntü sisteminde; elektron demeti ile numune girişimi sonucunda oluşan çeşitli elektron ve ışımaları toplayan dedektörler, bunların sinyal çoğaltıcıları ve numune yüzeyinde elektron demetini görüntü ekranıyla senkronize olarak tarayan manyetik bobinler bulunmaktadır. Mikroskopta yapılacak incelemelerde numuneler genellikle inorganik ve organik olarak iki grupta toplanabilmektedir. Ayrıca inorganik numuneler de metal ve metal-olmayanlar seklinde iki gruba ayrılabilmektedir. Metal numuneler iletken oldukları için yüzeyleri kaplama yapılmadan incelenebilmektedir. Ancak metal olmayan yalıtkan numunelerin yüzeylerinin en fazla 20 nm mertebesinde iletkenliği sağlayan altın veya karbon ile kaplanması gerekmektedir (en.wikipedia.org; 28

29 SEM çok net sonuçlar verdiği için gerek yüzey karakterizasyonunda gerekse modifikasyonların değerlendirilmesinde yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Dai ve Kviz yun liflerini plazma işlemine tabi tutmuşlar ve meydana gelen aşınma etkisini SEM resimleriyle açık bir şekilde ispat etmişlerdir (Dai X.J. and Kviz L, 2001) Atomik güç mikroskobu (Atomic force microscopy) Atomik güç mikroskobu, (AFM), ince bir kolda takılı olan çok ince bir iğne tarafından materyallerin üst yüzeylerinin incelendiği bir mikroskoptur. Prob ve üst yüzey arasındaki güçlerin değerlendirilmesi ile üst yüzey yapısından oldukça net görünümler elde edilebilmektedir. AFM, yüzey yapısını nanometre boyutunda görüntülemek ve yüzey kuvvetlerini belirlemek amacıyla kullanılan bir araştırma mikroskobudur. Şekil 10 AFM nin çalışma prensibi ( Yüzey topografisine göre kantileverin uç kısmında bulunan nano boyuttaki iğnenin, konumu değişmektedir. Kantileverde meydana gelen bu değişim, fotodedektore yansıtılan lazer ısınları tarafından belirlenmekte ve yüzey topografisi çıkartılmaktadır. AFM, iletken olan veya olmayan tüm yüzeylerin topografisinin çıkartılmasında kullanılabilmektedir ( AFM de temel olarak 3 farklı şekilde ölçüm yapılabilmektedir (Şekil 11). Bunlar, direk temas (CONTACT MODE) modu, temassız mod (NON CONTACT MODE) ve titresimli (TAPPING) mod olarak adlandırılmaktadır (Poletti, 2003 ). 29

30 Şekil 11 AFM de kullanılan üç farklı mod ( Temas modu; adından da anlaşılacağı gibi, kantileverin ucu, numune ile temas halindedir. Bu yöntemin en önemli dezavantajı, numunenin temas sırasında yan kuvvetlere maruz kalmasıdır. Temas modunda, kantilever, Van der Walls, adhezyon veya kapilar (yüzey gerilim kuvvetleri) kuvvetlere maruz kalabilmekte ve bu nedenle kantileverin ucu yüzeye doğru çekilmektedir. Ancak bu şekilde numuneler zarar görebilmekte ve elde edilen görüntü çok sağlıklı olmamaktadır. Titresimli mod; işlem hava veya diğer gazların olduğu ortamda yapıldığında, kantilever rezonans frekansında salınım yapmakta ve salınım suresince yüzey ile fazla temas etmemektedir. Numune ile uç temas etmekte ancak titreşim sayesinde yüzey analizi sırasında oluşan yan kuvvetler olabildiğince azaltılmaktadır FTIR spektroskopisi (Fourier transform infrared spectroscopy) FTIR, Fourier dönüşümünün kullanıldığı bir IR spektroskopisidir. Fourier dönüşümü, Fourier tarafından bulunmuş, fonksiyonları başka fonksiyonlara çeviren dönüşümdür. Bu dönüşüm sayesinde integrallenebilir fonksiyon çeşitli genlikte ve frekansta sinus ve kosinus fonksiyonlarının toplamı şeklinde yazılabilmektedir. Bu dönüşüm sayesinde IR spektroskopisinin yorumlanabilmesi daha kolay olmaktadır ( Şekil 12 FTIR cihazı ve temel çalışma prensibi 30

31 Spektroskopik yöntemlerde ısıma şiddeti, frekansın veya dalga boyunun bir fonksiyonu olarak alınırken FTIR da zamanın bir fonksiyonu olarak alınmaktadır. Yani elde edilen spektrum zaman tabanlıdır. Işık kaynağından yayılan IR ışıması bir dalga boyu ayırıcısından geçmeden örnek ile etkileşmektedir. ATR/FT-IR (Attenuated total reflectance fourier transform infrared spectroscopy) ATR bir çesit IR spektoskopisidir. Tekniğin farkı her hangi bir on hazırlık gerektirmemesidir. Numune Şekil de görüldüğü gibi probun altına yerleştirilip ölçüm yapılmaktadır. Şekil 13 ATR düzeneği ve çalışma mekanizması Ölçüm, çalışma ve değerlendirme prensipleri FTIR ile aynıdır. Şekil 13 de ATR mekanizması ve düzeneği görülmektedir. Katı örneklerde, potasyum bromür (KBr) yardımı ile birkaç tonluk basınç altında ince şeffaf bir tablet oluşturularak spektrum alınmaktadır. Çözeltilerin spektrumunun alınması sırasında seçilen çözücünün IR bölgesinin her yerinde ışığı geçirebilir olması önemlidir. Bu nedenle en fazla tercih edilen çözücüler karbontetraklorür, kloroform, karbondisülfür, siklohekzan, benzen, tetrakloroetilendir. Sıvılar ve gazlar için ise havası boşaltılmış hücreler kullanılmaktadır ( Klasik katı analizlerinin aksine tekstil materyallerinin karakterizasyonu veya materyallerde meydana gelen değişimlerin belirlenmesi amacıyla ATR düzeneği kullanılmaktadır. Değerlendirme yapılacak materyal herhangi bir ön hazırlık aşamasına gerek olmadan düzeneğe yerleştirilmekte ve ölçüm yapılmakta, fakat numunenin kirlilik içermemesi gerekmektedir. ATR nin avantajlarından birisi de numuneye analiz sırasında herhangi bir zarar verilmemesidir XPS (ESCA) (X-Ray photoelectron spectroscopy - Electron spectroscopy for chemical analysis) XPS, fotoelektrik etki mekanizmasına dayanan analitik bir teknik olup, materyallerin yüzey analizinde kullanılmaktadır. X-ısını fotoelektron spektroskopisi, numunenin yüzey 31

EGE ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ (DOKTORA TEZĐ)

EGE ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ (DOKTORA TEZĐ) EGE ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ (DOKTORA TEZĐ) ATMOSFERĐK PLAZMA KULLANILARAK SENTETĐK LĐFLERĐNĐN YÜZEYSEL ÖZELLĐKLERĐNĐN DEĞĐŞTĐRĐLMESĐ ÜZERĐNE BĐR ARAŞTIRMA Necla YAMAN Tekstil Mühendisliği

Detaylı

Malzeme Bilimi ve Nanoteknolojiye Giriş

Malzeme Bilimi ve Nanoteknolojiye Giriş Malzeme Bilimi ve Nanoteknolojiye Giriş TARAMALI TÜNELLEME MİKROSKOBU ATOMİK KUVVET MİKROSKOBU YÜZEY KUVVETLERİ VE AKM 21301126 UĞUR BATUHAN PENEKLİ Taramalı Tünelleme Mikroskobu Giriş ve Tanım Taramalı

Detaylı

NANOTEKNOLOJİNİN DEZENFEKSİYON UYGULAMALARINDAKİ YERİ VE ÖNEMİ

NANOTEKNOLOJİNİN DEZENFEKSİYON UYGULAMALARINDAKİ YERİ VE ÖNEMİ NANOTEKNOLOJİNİN DEZENFEKSİYON UYGULAMALARINDAKİ YERİ VE ÖNEMİ Doç.Dr.Gülnur TARHAN ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ Tıp Fakültesi,Tıbbi Mikrobiyoloji AnabilimDalı ENFEKSİYON HASTALIKLARI İnsanlık tarihinin başlangıcından

Detaylı

TARAMA ELEKTRON MİKROSKOBU SCANNING ELECTRON MICROSCOPE (SEM)

TARAMA ELEKTRON MİKROSKOBU SCANNING ELECTRON MICROSCOPE (SEM) GAZİ ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MEM-317 MALZEME KARAKTERİZASYONU TARAMA ELEKTRON MİKROSKOBU SCANNING ELECTRON MICROSCOPE (SEM) Yrd. Doç. Dr. Volkan KILIÇLI Arş.

Detaylı

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ Infrared (IR) ve Raman Spektroskopisi Yrd. Doç. Dr. Gökçe MEREY TİTREŞİM Molekülleri oluşturan atomlar sürekli bir hareket içindedir. Molekülde: Öteleme hareketleri, Bir eksen

Detaylı

BÖLÜM 7. ENSTRÜMENTAL ANALİZ YÖNTEMLERİ Doç.Dr. Ebru Şenel

BÖLÜM 7. ENSTRÜMENTAL ANALİZ YÖNTEMLERİ Doç.Dr. Ebru Şenel BÖLÜM 7. ENSTRÜMENTAL ANALİZ YÖNTEMLERİ 1. SPEKTROSKOPİ Bir örnekteki atom, molekül veya iyonların bir enerji düzeyinden diğerine geçişleri sırasında absorplanan veya yayılan elektromanyetik ışımanın,

Detaylı

SEM İncelemeleri için Numune Hazırlama

SEM İncelemeleri için Numune Hazırlama SEM İncelemeleri için Numune Hazırlama Giriş Taramalı elektron mikroskobunda kullanılacak numuneleri, öncelikle, Vakuma dayanıklı (buharlaşmamalı) Katı halde temiz yüzeyli İletken yüzeyli olmalıdır. Günümüzde

Detaylı

MALZEME BİLGİSİ. Atomların Yapısı

MALZEME BİLGİSİ. Atomların Yapısı MALZEME BİLGİSİ Dr.- Ing. Rahmi ÜNAL Konu: Atomların Yapısı 1 Atomların Yapıları Atomlar başlıca üç temel atom altı parçacıktan oluşur; Protonlar (+ yüklü) Nötronlar (yüksüz) Elektronlar (- yüklü) Basit

Detaylı

Prof. Dr. Durmuş KAYA Öğr. Gör. Muharrem EYİDOĞAN Arş. Gör. Enes KILINÇ

Prof. Dr. Durmuş KAYA Öğr. Gör. Muharrem EYİDOĞAN Arş. Gör. Enes KILINÇ Prof. Dr. Durmuş KAYA Öğr. Gör. Muharrem EYİDOĞAN Arş. Gör. Enes KILINÇ Karabük Üniversitesi Enerji ve Çevre Teknolojileri Birimi durmuskaya@hotmail.com, dkaya@karabuk.edu.tr Sunum içeriği Karabük üniversitesi

Detaylı

DOĞAL KAYNAKLAR VE EKONOMİ İLİŞKİLERİ

DOĞAL KAYNAKLAR VE EKONOMİ İLİŞKİLERİ DOĞAL KAYNAKLAR VE EKONOMİ İLİŞKİLERİ Doğal Kaynak ve Ekonomi İlişkisi 1- Büyük sermaye ve doğal kaynaklara sahip gelişmiş ülkeler, doğal kaynaklardan etkin şekilde faydalanma yollarını aramaktadır. Örneğin,

Detaylı

Online teknik sayfa GME700 EKSTRAKTIF GAZ ANALIZ CIHAZLARI

Online teknik sayfa GME700 EKSTRAKTIF GAZ ANALIZ CIHAZLARI Online teknik sayfa A B C D E F H I J K L M N O P Q R S T Sipariş bilgileri Tip Stok no. Talep üzerine Uygulama yeri ve müşteri gereklilikleri doğrultusunda kullanılacak cihazın özellikleri ve spesifikasyonları

Detaylı

TAVLAMA KOŞULLARININ ÖĞÜTME PERFORMANSI VE UNA ETKİLERİ

TAVLAMA KOŞULLARININ ÖĞÜTME PERFORMANSI VE UNA ETKİLERİ TAVLAMA KOŞULLARININ ÖĞÜTME PERFORMANSI VE UNA ETKİLERİ H Ü S A M E T T İ N A L İ Ç A Ğ L A R G E N E L M Ü D Ü R Y A R D I M C I S I G E N Ç D E Ğ I R M E N A. Ş. TAVLAMA Tavlama; tanenin nem düzeyini

Detaylı

TABANLI DENEY UYGULAMASI

TABANLI DENEY UYGULAMASI KĐMYA EĞĐE ĞĐTĐMĐNDE PROJE TABANLI DENEY UYGULAMASI DERS SORUMLUSU: PROF.DR. ĐNCĐ MORGĐL HAZIRLAYAN ORAY COSKUN PROJE HEDEF SORUSU SOLUDUĞUMUZ HAVADAKĐ SO2 VARLIĞININ TESBĐTĐ VE SO2 NĐN KÜRESEL ISINMAYA

Detaylı

FİZİK ANABİLİM DALI. Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Fizik Anabilim Dalı ANS Kampüsü, Afyonkarahisar

FİZİK ANABİLİM DALI. Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Fizik Anabilim Dalı ANS Kampüsü, Afyonkarahisar FİZİK ANABİLİM DALI Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Fizik Anabilim Dalı ANS Kampüsü, Afyonkarahisar Telefon (272) 228 14 23 Faks (272) 228 14 22 1992 yılında kurulmuş olan Fizik Anabilim

Detaylı

Cuma materyallerinden. Le Châtelier İlkesi: Denge halindeki bir sisteme dış etki uygulandığı zaman, denge dış etkiyi şekilde davranır.

Cuma materyallerinden. Le Châtelier İlkesi: Denge halindeki bir sisteme dış etki uygulandığı zaman, denge dış etkiyi şekilde davranır. 35.1 5.111 Ders 35 Kinetik Konu: Kataliz Bölüm 13 (kısım 13.14-13.15) Cuma materyallerinden Le Châtelier İlkesi: Denge halindeki bir sisteme dış etki uygulandığı zaman, denge dış etkiyi şekilde davranır.

Detaylı

5. ÜNİTE ÜÇ FAZLI ALTERNATİF AKIMLAR

5. ÜNİTE ÜÇ FAZLI ALTERNATİF AKIMLAR 5. ÜNİTE ÜÇ FAZLI ALTERNATİF AKIMLAR KONULAR 1. Üç Fazlı Alternatif Akımların Tanımı Ve Elde Edilmeleri 2. Yıldız Ve Üçgen Bağlama, Her İki Bağlamada Çekilen Akımlar Ve Güçlerin Karşılaştırılması 3. Bir

Detaylı

ESD TEMELLERİ. www. atexegitim.com

ESD TEMELLERİ. www. atexegitim.com ESD TEMELLERİ Kapsam 1. Bölüm: ESD ile ilgili genel kavramlar 2. Bölüm: İyonizerlerin tanımı ve tipleri 3. Bölüm: İyonizerlerin kullanım alanları 4. Bölüm: Sorular ve Kapanış 1. Bölüm: ESD ile ilgili genel

Detaylı

20.03.2012. İlk elektronik mikroskobu Almanya da 1931 yılında Max Knoll ve Ernst Ruska tarafından icat edilmiştir.

20.03.2012. İlk elektronik mikroskobu Almanya da 1931 yılında Max Knoll ve Ernst Ruska tarafından icat edilmiştir. SERKAN TURHAN 06102040 ABDURRAHMAN ÖZCAN 06102038 1878 Abbe Işık şiddetinin sınırını buldu. 1923 De Broglie elektronların dalga davranışına sahip olduğunu gösterdi. 1926 Busch elektronların magnetik alanda

Detaylı

Nanomalzemelerin Karakterizasyonu. Yapısal Karakterizasyon Kimyasal Karakterizasyon

Nanomalzemelerin Karakterizasyonu. Yapısal Karakterizasyon Kimyasal Karakterizasyon Nanomalzemelerin Karakterizasyonu Yapısal Karakterizasyon Kimyasal Karakterizasyon 1 Nanomalzemlerin Yapısal Karakterizasyonu X ışını difraksiyonu (XRD) Çeşitli elektronik mikroskoplar(sem, TEM) Atomik

Detaylı

Modern Fiziğin Teknolojideki Uygulamaları

Modern Fiziğin Teknolojideki Uygulamaları 40 Modern Fiziğin Teknolojideki Uygulamaları 1 Test 1 in Çözümleri 1. USG ve MR cihazları ile ilgili verilen bilgiler doğrudur. BT cihazı c-ışınları ile değil X-ışınları ile çalışır. Bu nedenle I ve II.

Detaylı

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ RMAA LABORATUARI

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ RMAA LABORATUARI ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ RMAA LABORATUARI DENEY FÖYÜ DENEY ADI SABİT SICAKLIK ANEMOMETRESİ İLE HIZ ÖLÇÜMÜ DERSİN ÖĞRETİM ÜYESİ DENEYİ YAPTIRAN ÖĞRETİM

Detaylı

FİLTRELİ KOMPANZASYON SİSTEMLERİ

FİLTRELİ KOMPANZASYON SİSTEMLERİ FİLTRELİ KOMPANZASYON SİSTEMLERİ Harmoniklerin yoğun olduğu sistemlerde harmonik akımların ve buna bağlı olarak harmonik gerilim bozulmalarının artışını engellemek için kompanzasyon sistemleri filtreli

Detaylı

ERSAN İNCE MART 2018

ERSAN İNCE MART 2018 ERSAN İNCE MART 2018 YÜN NEDİR? Keratin (yün proteini): % 33, Kir ve Pislik: % 26, Ter tuzları: % 28, Yün vaksı: % 12, Anorganik maddeler: % 1. -Epiderm (pul) tabakası, korteks (orta) tabaka ve medüla

Detaylı

Malzemelerin elektriksel özellikleri

Malzemelerin elektriksel özellikleri Malzemelerin elektriksel özellikleri OHM yasası Elektriksel iletkenlik, ohm yasasından yola çıkılarak saptanabilir. V = IR Burada, V (gerilim farkı) : volt(v), I (elektrik akımı) : amper(a) ve R(telin

Detaylı

Atmosferik Plazma Đşlemi Kullanılarak Poliamid Kumaşların Özelliklerinin Değiştirilmesi Üzerine Bir Araştırma

Atmosferik Plazma Đşlemi Kullanılarak Poliamid Kumaşların Özelliklerinin Değiştirilmesi Üzerine Bir Araştırma Tekstil Teknolojileri Elektronik Dergisi Cilt: 3, No: 1, 2009 (1-10) Electronic Journal of Textile Technologies Vol: 3, No: 1, 2009 (1-10) TEK OLOJĐK ARAŞTIRMALAR www.teknolojikarastirmalar.com e-issn:xxx-xxx

Detaylı

Kimyasal Bağ. Atomları birarada tutan kuvvetlere kimyasal bağ denir

Kimyasal Bağ. Atomları birarada tutan kuvvetlere kimyasal bağ denir Kimyasal Bağlar Kimyasal Bağ Atomları birarada tutan kuvvetlere kimyasal bağ denir İyonik bağ Kovalent bağ Polar Kovalent bağ Apolar Kovalent bağ Metalik bağ Lewis bağ teorisi Kimyasal bağlanma için atomun

Detaylı

KİR TUTMAYAN LOTUS-NANO CAM KAPLAMALAR

KİR TUTMAYAN LOTUS-NANO CAM KAPLAMALAR NANOSOLAR KİR TUTMAYAN LOTUS-NANO CAM KAPLAMALAR www.smsenerji.com NanoSolar 1 Herhangi bir malzemenin yüzeyi, sadece objenin çevresi ile ayrıştığı fiziksel ayrım noktası olmamakla birlikte, objenin estetik

Detaylı

GENEL ÖZELLİKLERİ: Tüm canlılarda sudan sonra en fazla bulunan moleküllerdir. Canlının kuru ağırlığının %50 si proteindir. Oldukça büyük ve kompleks

GENEL ÖZELLİKLERİ: Tüm canlılarda sudan sonra en fazla bulunan moleküllerdir. Canlının kuru ağırlığının %50 si proteindir. Oldukça büyük ve kompleks PROTEİNLER GENEL ÖZELLİKLERİ: Tüm canlılarda sudan sonra en fazla bulunan moleküllerdir. Canlının kuru ağırlığının %50 si proteindir. Oldukça büyük ve kompleks maddelerdir. Hücrede ribozom organelinde

Detaylı

EGE ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ (YÜKSEK LĐSANS TEZĐ) ATMOSFERĐK PLAZMA KULLANILARAK DOĞAL LĐFLERĐNĐN YÜZEYSEL ÖZELLĐKLERĐNĐN

EGE ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ (YÜKSEK LĐSANS TEZĐ) ATMOSFERĐK PLAZMA KULLANILARAK DOĞAL LĐFLERĐNĐN YÜZEYSEL ÖZELLĐKLERĐNĐN I EGE ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ (YÜKSEK LĐSANS TEZĐ) ATMOSFERĐK PLAZMA KULLANILARAK DOĞAL LĐFLERĐNĐN YÜZEYSEL ÖZELLĐKLERĐNĐN DEĞĐŞTĐRĐLMESĐ ÜZERĐNE BĐR ARAŞTIRMA Hatice Aylin KARAHAN Tekstil

Detaylı

MERKEZ LABORATUVAR. Moleküler Biyoloji Deneylerinde Sıklıkla Kullanılan Bazı Aletlerin Tanıtımı

MERKEZ LABORATUVAR. Moleküler Biyoloji Deneylerinde Sıklıkla Kullanılan Bazı Aletlerin Tanıtımı MERKEZ LABORATUVAR Moleküler Biyoloji Deneylerinde Sıklıkla Kullanılan Bazı Aletlerin Tanıtımı Yüksek Performans Sıvı Kromatografisi (HPLC) Karbonhidratların, organik asitlerin, vitaminlerin, amino asitlerin

Detaylı

Malzeme muayene metodları

Malzeme muayene metodları MALZEME MUAYENESİ Neden gereklidir? Malzemenin mikroyapısını tespit etmek için. Malzemelerin kimyasal kompozisyonlarını tesbit etmek için. Malzemelerdeki hataları tesbit etmek için Malzeme muayene metodları

Detaylı

Uzaktan Algılama Teknolojileri

Uzaktan Algılama Teknolojileri Uzaktan Algılama Teknolojileri Ders 1 - Giriş Alp Ertürk alp.erturk@kocaeli.edu.tr Öğretim Üyesi Bilgileri İsim: Alp ERTÜRK E-mail: alp.erturk@kocaeli.edu.tr Görüşme Saatleri: Belirlenecek (Ders ile ilgili

Detaylı

VE GIDALARDA KULLANIM POTANSİYELLER YELLERİ. ÜSTÜN, Sadettin TURHAN

VE GIDALARDA KULLANIM POTANSİYELLER YELLERİ. ÜSTÜN, Sadettin TURHAN ANTİFR FRİZ Z PROTEİNLER VE GIDALARDA KULLANIM POTANSİYELLER YELLERİ N. Şule ÜSTÜN, Sadettin TURHAN Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, Samsun, Türkiye Antifriz

Detaylı

İLERİ SOL JEL PROSESLERİ

İLERİ SOL JEL PROSESLERİ İLERİ SOL JEL PROSESLERİ Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Kaplama ve İnce Filmler Sol-jel kaplamalar birçok fonksiyona sahiptir. Bunlardan en belli başlı olanı, görünür ışık dalga boyunda transparan oksitlerin

Detaylı

İstatistiksel Mekanik I

İstatistiksel Mekanik I MIT Açık Ders Malzemeleri http://ocw.mit.edu 8.333 İstatistiksel Mekanik I: Parçacıkların İstatistiksel Mekaniği 2007 Güz Bu materyallerden alıntı yapmak veya Kullanım Şartları hakkında bilgi almak için

Detaylı

Dersin Adı Alan Meslek/Dal Dersin Okutulacağı Dönem/Sınıf/Yıl Süre Dersin Amacı. Dersin Tanımı Dersin Ön Koşulları

Dersin Adı Alan Meslek/Dal Dersin Okutulacağı Dönem/Sınıf/Yıl Süre Dersin Amacı. Dersin Tanımı Dersin Ön Koşulları Dersin Adı Alan Meslek/Dal Dersin Okutulacağı Dönem/Sınıf/Yıl Süre Dersin Amacı Dersin Tanımı Dersin Ön Koşulları Ders İle Kazandırılacak Yeterlikler BİLGİ FORMU Apre Teknikleri Tekstil Tekstil Terbiye

Detaylı

GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU

GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU Güneş ışınımı değişik dalga boylarında yayılır. Yayılan bu dalga boylarının sıralı görünümü de güneş spektrumu olarak isimlendirilir. Tam olarak ifade edilecek olursa;

Detaylı

8. Sınıf Fen ve Teknoloji. KONU: Sıvılarda ve Gazlarda Basınç

8. Sınıf Fen ve Teknoloji. KONU: Sıvılarda ve Gazlarda Basınç Sıvılar bulundukları kabın her yerine aynı basıncı uygulamazlar. Katılar zemine basınç uygularken sıvılar kabın her yerine basınç uygularlar. Sıvı basıncı, kapta bulunan sıvının hacmine, kabın şekline

Detaylı

KİMYA. davranış. umunu, reaksiyonlar sırass. imleri (enerji. vs..) gözlem ve deneylerle inceleyen, açıklayan a

KİMYA. davranış. umunu, reaksiyonlar sırass. imleri (enerji. vs..) gözlem ve deneylerle inceleyen, açıklayan a KİMYA Maddenin yapısını, özelliklerini, farklı koşullardaki davranış ışlarını,, bir maddeden diğer bir madde oluşumunu, umunu, reaksiyonlar sırass rasındaki değişimleri imleri (enerji vs..) gözlem ve deneylerle

Detaylı

HCS Teknik Bobinaj Soğutma Kompresörleri Bakım, Onarım, Revizyon - VAKUMLAMA (TAHLİYE)

HCS Teknik Bobinaj Soğutma Kompresörleri Bakım, Onarım, Revizyon - VAKUMLAMA (TAHLİYE) 1.1 TERİMLER VE TANIMLAR - Vakum: Atmosfer basıncının (14.7 psi) altındaki basınçlar, 0 ile 30 ıskalalı inç civa sütunu ile gösterilir. - Vakumlama: Soğutma sisteminden hava ve nemin uzaklaştırılması.

Detaylı

İleri Elektronik Uygulamaları Hata Analizi

İleri Elektronik Uygulamaları Hata Analizi İleri Elektronik Uygulamaları Hata Analizi Tuba KIYAN 01.04.2014 1 Tarihçe Transistör + Tümleşik devre Bilgisayar + İnternet Bilişim Çağı Transistörün Evrimi İlk transistör (1947) Bell Laboratuvarları

Detaylı

Emisyon Ölçümlerinin Planlanması

Emisyon Ölçümlerinin Planlanması Emisyon Ölçümlerinin Planlanması Prof.Dr.Abdurrahman BAYRAM Dokuz Eylül Üniversitesi, Çevre Mühendisliği Bölümü Tınaztepe Yerleşkesi 35397 Buca-İzmir Tel: 0232 3017113 Faks: 0232 3017280 E-posta: abdurrahman.bayram@deu.edu.tr

Detaylı

Elyaf Karışımlarının Boyanması

Elyaf Karışımlarının Boyanması Elyaf Karışımlarının Boyanması 1 Karışım Liflerin Gerekliliği Karışım terimi, iplik üreticileri tarafından, iki ya da daha fazla iplik çeşidinden komponent liflerin karışımıyla oluşmuş iplikleri, tek bir

Detaylı

X IŞINLARININ ELDE EDİLİŞİ

X IŞINLARININ ELDE EDİLİŞİ X IŞINLARININ ELDE EDİLİŞİ Radyografide ve radyoterapide kullanılan X- ışınları, havası boşaltılmış bir tüp içinde, yüksek gerilim altında, ısıtılan katottan çıkan elektron demetinin hızlandırılarak anota

Detaylı

5/21/2015. Transistörler

5/21/2015. Transistörler Transistörler İki polarmalı yüzey temaslı transistörler, teknik ifadelerde BJT ( Bipolar Junction Transistör) olarak adlandırılmaktadır. Transistör birçok elektronik devrede uygulama bulan işaret yükseltme

Detaylı

İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü 321 Cevher Hazırlama Laboratuvarı I HİDROSİKLON İLE SINIFLANDIRMA

İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü 321 Cevher Hazırlama Laboratuvarı I HİDROSİKLON İLE SINIFLANDIRMA 1. GİRİŞ İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü 321 Cevher Hazırlama Laboratuvarı I HİDROSİKLON İLE SINIFLANDIRMA Hidrosiklon, hidrolik sınıflandırıcıda yerçekimiyle gerçekleşen

Detaylı

Özet. Giriş. 1. K.T.Ü. Orman Fakültesi, Trabzon., 2. K.Ü. Artvin Orman Fakültesi, Artvin.

Özet. Giriş. 1. K.T.Ü. Orman Fakültesi, Trabzon., 2. K.Ü. Artvin Orman Fakültesi, Artvin. Deniz Kıyılarında Biriken Katı Atık Maddelerin Örnekleme Yoluyla Tür ve Miktar Olarak Belirlenmesine İlişkin Bir Çalışma ( Trabzon Beşirli Deresi Küçük Yoroz Burnu Arası ) 1 Hasan Zeki KALAY, 1 Sezgin

Detaylı

SK 1200 Seviye Alarm Kontrolörü Montaj ve Kullanım Kitapçığı

SK 1200 Seviye Alarm Kontrolörü Montaj ve Kullanım Kitapçığı SK 1200 Seviye Alarm Kontrolörü Montaj ve Kullanım Kitapçığı SK 1200 MKK v10.02-tr 1 İÇİNDEKİLER 1. ÖNEMLİ NOTLAR... 3 2. TANIMLAMA... 4 3. TEKNİK ÖZELLİKLER... 5 4. MONTAJ ve KABLOLAMA... 5 4.1. Montaj...

Detaylı

BARA SİSTEMLERİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER

BARA SİSTEMLERİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER BARA SİSTEMLERİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER Günümüzde bara sistemlerinde iletken olarak iki metalden biri tercih edilmektedir. Bunlar bakır ya da alüminyumdur. Ağırlık haricindeki diğer tüm özellikler bakırın

Detaylı

Bir katı malzeme ısıtıldığında, sıcaklığının artması, malzemenin bir miktar ısı enerjisini absorbe ettiğini gösterir. Isı kapasitesi, bir malzemenin

Bir katı malzeme ısıtıldığında, sıcaklığının artması, malzemenin bir miktar ısı enerjisini absorbe ettiğini gösterir. Isı kapasitesi, bir malzemenin Bir katı malzeme ısıtıldığında, sıcaklığının artması, malzemenin bir miktar ısı enerjisini absorbe ettiğini gösterir. Isı kapasitesi, bir malzemenin dış ortamdan ısı absorblama kabiliyetinin bir göstergesi

Detaylı

Online teknik sayfa MCS100E PD SEOS ÇÖZÜMLERI

Online teknik sayfa MCS100E PD SEOS ÇÖZÜMLERI Online teknik sayfa MCS100E PD A B C D E F H I J K L M N O P Q R S T 15267 14181 certified certified Sipariş bilgileri Tip MCS100E PD Stok no. Talep üzerine Uygulama yeri ve müşteri gereklilikleri doğrultusunda

Detaylı

3. Bölüm. DA-DA Çevirici Devreler (DC Konvertörler) Doç. Dr. Ersan KABALCI AEK-207 GÜNEŞ ENERJİSİ İLE ELEKTRİK ÜRETİMİ

3. Bölüm. DA-DA Çevirici Devreler (DC Konvertörler) Doç. Dr. Ersan KABALCI AEK-207 GÜNEŞ ENERJİSİ İLE ELEKTRİK ÜRETİMİ 3. Bölüm DA-DA Çevirici Devreler (D Konvertörler) Doç. Dr. Ersan KABA AEK-207 GÜNEŞ ENERJİSİ İE EEKTRİK ÜRETİMİ Dönüştürücü Devreler Gücün DA-DA dönüştürülmesi anahtarlamalı tip güç konvertörleri ile yapılır.

Detaylı

SERTLİK ÖLÇME DENEYLERİ

SERTLİK ÖLÇME DENEYLERİ SERTLİK ÖLÇME DENEYLERİ Sertlik nedir? Sertlik genel anlamda, malzemelerin kesmeye, çizilmeye, aşınmaya veya kendisine batırılmaya çalışılan cisimlere karşı göstermiş oldukları kalıcı şekil değiştirme

Detaylı

Sentetik Çuval. www.dempocuval.com

Sentetik Çuval. www.dempocuval.com Sentetik Çuval www.dempocuval.com Konya Organize Sanayi Bölgesinde 1997 yılında kurulan firmamız, 8000 m² si kapalı toplam 25000 m² alanda son sistem makine parkuru ve kendi alanında uzman personeli ile

Detaylı

TERMAL KAMERA RAPORU

TERMAL KAMERA RAPORU TERMAL KAMERA RAPORU BEST Enerji Yönetimi ve Danışmanlık Hizmetleri Orta Mah. Yalnız Selvi Cad. No: 19 UpTwins Residance A Blok Kat: 15 D: 159 34880 Soğanlık / Kartal / İstanbul Tel: (216) 290 44 11 info@bestenerji.net

Detaylı

Etlik Piliç Kümeslerinin Serinletilmesinde Güneş Enerjisi Kullanımının Tekno-Ekonomik Analizi. Yrd. Doç. Dr. Metin DAĞTEKİN

Etlik Piliç Kümeslerinin Serinletilmesinde Güneş Enerjisi Kullanımının Tekno-Ekonomik Analizi. Yrd. Doç. Dr. Metin DAĞTEKİN Etlik Piliç Kümeslerinin Serinletilmesinde Güneş Enerjisi Kullanımının Tekno-Ekonomik Analizi Yrd. Doç. Dr. Metin DAĞTEKİN Hayvan başına verimin arttırılmasında, Yüksek verim özelliğine sahip ırkların

Detaylı

Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen

Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen ix xiii xv xvii xix xxi 1. Çevre Kimyasına Giriş 3 1.1. Çevre Kimyasına Genel Bakış ve Önemi

Detaylı

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Emisyon Ticaret Sistemi ve Örnek Uygulamaları Ankara, 18.01.2016 Küresel Karbon Bütçesi Küresel ortalama sıcaklıklarda bugün itibariyle

Detaylı

EKSTRÜZYON KALIPÇILIĞI DERSİ ÇALIŞMA SORULARI. a. Matkap tezgâhı. b. Taşlama tezgâhı. c. Freze tezgâhı. d. Torna tezgâhı. a. Kalıp boşluklarını işleme

EKSTRÜZYON KALIPÇILIĞI DERSİ ÇALIŞMA SORULARI. a. Matkap tezgâhı. b. Taşlama tezgâhı. c. Freze tezgâhı. d. Torna tezgâhı. a. Kalıp boşluklarını işleme EKSTRÜZYON KALIPÇILIĞI DERSİ ÇALIŞMA SORULARI 1. Yapım resmi ve montaj resmi çiziminde uygulanan işlem basamaklarından birincisi aşağıdakilerden a. Ölçülendirme b. Antet oluşturma c. Çizim tasarımının

Detaylı

Hidrojen doğada serbest halde bulunmaz, bileşikler halinde bulunur. En çok bilinen bileşiği ise sudur.

Hidrojen doğada serbest halde bulunmaz, bileşikler halinde bulunur. En çok bilinen bileşiği ise sudur. HİDROJEN Hidrojen 1500'lü yıllarda keşfedilmiş, 1700'lü yıllarda yanabilme özelliğinin farkına varılmış, evrenin en basit ve en çok bulunan elementi olup, renksiz, kokusuz, havadan 14.4 kez daha hafif

Detaylı

FFT FAN ve FİLTRE TEKNOLOJİLERİ Yılmaz ÜNAL 2015

FFT FAN ve FİLTRE TEKNOLOJİLERİ Yılmaz ÜNAL 2015 Yılmaz ÜNAL 2015 (Literatür-Patent Taraması) Seminerler, Patentler Makaleler, Kitaplar, Konu ile ilgili teoriler, Endüstride uygulaması yapılan tesisler, (Literatür-Patent Taraması) (Teknik Ziyaret)

Detaylı

SCROLL VE PİSTONLU TİP SOĞUTMA KOMPRESÖRLERİNİN KAPASİTE VE VERİMLERİNİN ÇALIŞMA ŞARTLARI İLE DEĞİŞİMİ

SCROLL VE PİSTONLU TİP SOĞUTMA KOMPRESÖRLERİNİN KAPASİTE VE VERİMLERİNİN ÇALIŞMA ŞARTLARI İLE DEĞİŞİMİ SCROLL VE PİSTONLU TİP SOĞUTMA KOMPRESÖRLERİNİN KAPASİTE VE VERİMLERİNİN ÇALIŞMA ŞARTLARI İLE DEĞİŞİMİ Emirhan BAYIR / Serhan KÜÇÜKA DSİ Bursa Bölge Müdürlüğü Dokuz Eylül Üniversitesi Makina Mühendisliği

Detaylı

Osiloskobun çalışma prensibi. F = q E (8.1)

Osiloskobun çalışma prensibi. F = q E (8.1) 8 Osiloskop Deneyin amacı Osiloskobun ve CRT ekranların çalışma prensibini öğrenmek. Genel bilgiler Osiloskobun çalışma prensibi Eğer q yükü taşıyan bir parçacık E elektrik alanının etkisi altında ise

Detaylı

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ Spektroskopiye Giriş Yrd. Doç. Dr. Gökçe MEREY SPEKTROSKOPİ Işın-madde etkileşmesini inceleyen bilim dalına spektroskopi denir. Spektroskopi, Bir örnekteki atom, molekül veya iyonların

Detaylı

X IŞINLARININ NİTELİĞİ VE MİKTARI

X IŞINLARININ NİTELİĞİ VE MİKTARI X IŞINLARININ NİTELİĞİ VE MİKTARI X IŞINI MİKTARINI ETKİLEYENLER X-ışınlarının miktarı Röntgen (R) ya da miliröntgen (mr) birimleri ile ölçülmektedir. Bu birimlerle ifade edilen değerler ışın yoğunluğu

Detaylı

POLİMER KİMYASI -13. Prof. Dr. Saadet K. Pabuccuoğlu

POLİMER KİMYASI -13. Prof. Dr. Saadet K. Pabuccuoğlu POLİMER KİMYASI -13 Prof. Dr. Saadet K. Pabuccuoğlu İlerleme: Başlama adımında oluşan iyon çifti (karbokatyon negatif yüklü karşıt iyonu) diğer monomer birimlerini katarak büyüme gerçekleşir. veya Bazı

Detaylı

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI Plazma Sprey Kaplama Maddenin katı, sıvı ve gaz hâlinden başka çok yüksek sıcaklıklarda karşılaşılan, plazma olarak adlandırılan dördüncü bir hâli daha vardır. Langmuir'e

Detaylı

HİZMETLERİMİZ CE İŞARETLEMESİ LABORATUVAR HİZMETLERİ ELEKTROMANYETİK UYUMLULUK TESTLERİ ELEKTRİKSEL GÜVENLİK TESTLERİ ÇEVRESEL TESTLER RİSK ANALİZLERİ

HİZMETLERİMİZ CE İŞARETLEMESİ LABORATUVAR HİZMETLERİ ELEKTROMANYETİK UYUMLULUK TESTLERİ ELEKTRİKSEL GÜVENLİK TESTLERİ ÇEVRESEL TESTLER RİSK ANALİZLERİ EGE TEST CENTER, Egetest Center Elektrik Elektronik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ünvanıyla 03.03.2016 tarihinde kurulmuştur. İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi (İZTEKGEB)'nde faaliyetlerine başlayan

Detaylı

Plazma Teknolojilerinin Yün Elyafı Üzerindeki Etkileri Üzerine Bir İnceleme. A Study on The Effects of Plasma Technologies On Wool Fiber

Plazma Teknolojilerinin Yün Elyafı Üzerindeki Etkileri Üzerine Bir İnceleme. A Study on The Effects of Plasma Technologies On Wool Fiber Plazma Teknolojilerinin Yün Elyafı Üzerindeki Etkileri Üzerine Bir İnceleme Kadir AKCALI 1, Meliha OKTAV BULUT 2 1 Süleyman Demirel Üniversitesi, Mühendislik Mimarlık Fakültesi, Tekstil Mühendisliği Bölümü,

Detaylı

ELK273 Elektrik ve Elektronik Mühendisliğinin Temelleri Ders 6- Kondansatör

ELK273 Elektrik ve Elektronik Mühendisliğinin Temelleri Ders 6- Kondansatör ELK273 Elektrik ve Elektronik Mühendisliğinin Temelleri Ders 6- Kondansatör Yard.Doç.Dr. Ahmet Özkurt Ahmet.ozkurt@deu.edu.tr http://ahmetozkurt.net http://www.mee.tcd.ie/~ledoyle/teaching/1e6/capacitorstransientsandapplications.ppt

Detaylı

YENİ BİR İLETKEN POLİMER: POLİ(3,8 DİAMİNOBENZO[c]SİNNOLİN) ELEKTROKİMYASAL ÜRETİMİ VE ELEKTROKROMİK ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ

YENİ BİR İLETKEN POLİMER: POLİ(3,8 DİAMİNOBENZO[c]SİNNOLİN) ELEKTROKİMYASAL ÜRETİMİ VE ELEKTROKROMİK ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ YENİ BİR İLETKEN POLİMER: POLİ(3,8 DİAMİNOBENZO[c]SİNNOLİN) ELEKTROKİMYASAL ÜRETİMİ VE ELEKTROKROMİK ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ Eda AKGÜL a *, Ahmet Ferat ÜZDÜRMEZ b, Handan GÜLCE a, Ahmet GÜLCE a, Emine

Detaylı

BOSSA DIŞ GİYİM İŞLETMESİNDE FASON İPLİK İMALATI TERMİN SÜRELERİNE ALTI SIGMA ARAÇLARI İLE İSTATİSTİKSEL YAKLAŞIM

BOSSA DIŞ GİYİM İŞLETMESİNDE FASON İPLİK İMALATI TERMİN SÜRELERİNE ALTI SIGMA ARAÇLARI İLE İSTATİSTİKSEL YAKLAŞIM 1 BOSSA DIŞ GİYİM İŞLETMESİNDE FASON İPLİK İMALATI TERMİN SÜRELERİNE ALTI SIGMA ARAÇLARI İLE İSTATİSTİKSEL YAKLAŞIM İbrahim ÖRGERİN ÖZET Bu çalışmada, BOSSA Dış Giyim İşletmeleri nde fason iplik imalatı

Detaylı

Kiraz Boylama Rehberi. InVision 5 Görüş Açılı Kabin. Özet

Kiraz Boylama Rehberi. InVision 5 Görüş Açılı Kabin. Özet Kiraz Boylama Rehberi InVision 5 Görüş Açılı Kabin Özet Bölgesel ürün farklılıkları, makinanın konfigürasyonu, InVision programını kullanan operatörün bilgi ve kabiliyetine bağlı olarak makinanın performansında

Detaylı

Yanal kafes. FLEXCREEL Rund FLEXCREEL. İki sistemin avantajlarını kombine eder. Size ait makine parkının tümü için daha fazla etkinlik

Yanal kafes. FLEXCREEL Rund FLEXCREEL. İki sistemin avantajlarını kombine eder. Size ait makine parkının tümü için daha fazla etkinlik MEMMINGER-IRO yanal kafes: Bireysel bobin alımı ADVANCED KNITTING TECHNOLOGY Yanal kafes FLEXCREEL FLEXCREEL Rund Size ait makine parkının tümü için daha fazla etkinlik İki sistemin avantajlarını kombine

Detaylı

9. SINIF DENEME SINAVLARI DAĞILIMI / DİL VE ANLATIM

9. SINIF DENEME SINAVLARI DAĞILIMI / DİL VE ANLATIM DİL VE ANLATIM 01 İletişim 02 İnsan, İletişim ve Dil - Dilin İşlevleri 03 Dil-Kültür İlişkisi 04 Dillerin Sınıflandırılması 05 Türk Dilinin Tarihî Gelişimi ve Türkiye Türkçesi 06 Türkçenin Ses Özellikleri

Detaylı

12. SINIF KONU ANLATIMLI

12. SINIF KONU ANLATIMLI 12. SINIF KONU ANLATIMLI 3. ÜNİTE: DALGA MEKANİĞİ 2. Konu ELEKTROMANYETİK DALGA ETKİNLİK VE TEST ÇÖZÜMLERİ 2 Elektromanyetik Dalga Testin 1 in Çözümleri 1. B manyetik alanı sabit v hızıyla hareket ederken,

Detaylı

BİTKİ FİZYOLOJİSİ. 2. Hafta

BİTKİ FİZYOLOJİSİ. 2. Hafta BİTKİ FİZYOLOJİSİ 2. Hafta 1 Su Bitki Bünyesinin Bileşimi Bitkilerin hayatsal faaliyetleri için çok gerekli olan maddedir. - Hücre protoplazmasının %80-95 ini oluşturur. - Tüm metabolik olaylarda kullanılan

Detaylı

12. SINIF KONU ANLATIMLI

12. SINIF KONU ANLATIMLI 12. SINIF KONU ANLATIMLI 3. ÜNİTE: DALGA MEKANİĞİ 2. Konu ELEKTROMANYETİK DALGA ETKİNLİK VE TEST ÇÖZÜMLERİ 2 Elektromanyetik Dalga Etkinlik A nın Yanıtları 1. Elektromanyetik spektrum şekildeki gibidir.

Detaylı

+ 1. ) transfer edilir. Seri. Isı T h T c sıcaklık farkı nedeniyle üç direnç boyunca ( dirençler için Q ısı transfer miktarı aşağıdaki gibidir.

+ 1. ) transfer edilir. Seri. Isı T h T c sıcaklık farkı nedeniyle üç direnç boyunca ( dirençler için Q ısı transfer miktarı aşağıdaki gibidir. GİRİŞ Isı değiştiricileri (eşanjör) değişik tiplerde olup farklı sıcaklıktaki iki akışkan arasında ısı alışverişini temin ederler. Isı değiştiricileri başlıca yüzeyli ısı değiştiricileri, karışımlı ısı

Detaylı

PASLANMAZ ÇELİKLER Özellikle son yıllarda ülkemizde paslanmaz çelik sektöründe önemli gelişmeler kaydedilmektedir. Dr. Azim GÖKÇE

PASLANMAZ ÇELİKLER Özellikle son yıllarda ülkemizde paslanmaz çelik sektöründe önemli gelişmeler kaydedilmektedir. Dr. Azim GÖKÇE PASLANMAZ ÇELİKLER Tüm dünyada yaygın olarak kullanılmakta olan paslanmaz çelik, ülkemizde de endüstriyel toplumun her alanında kullanılmaktadır. Türkiye de paslanmaz çelik yassı mamül üretimi yapılmamakta,

Detaylı

WEBER MINING. Boşluk doldurma Havalandırma Sağlamlaştırma Su kontrolü. Yüksek kaliteli dolgu ve enjeksiyon ürünlerimizin başlıca kullanım alanları

WEBER MINING. Boşluk doldurma Havalandırma Sağlamlaştırma Su kontrolü. Yüksek kaliteli dolgu ve enjeksiyon ürünlerimizin başlıca kullanım alanları WEBER MINING 1960 yılında Adolphe WEBER tarafından kurulmuş olan WEBER MINING, Rouhling-Fransa da bulunan ileri teknoloji ile donatılmış tesislerinde verimlilik ve güvenlik odaklı kimyasal ürünlerin imalatını

Detaylı

ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI

ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI Gülnaz Gültekin*, Orhan Sevindik**, Elvan Tokmak*** * Gazi Üniversitesi, Teknik Eğitim Fakültesi, Matbaa Öğretmenliği Bölümü, Ankara ** Ankara Ü., Eğitim Bil. Ens.,

Detaylı

1. ENDÜSTRİYEL KİRLETİCİLER. info@motifair.com

1. ENDÜSTRİYEL KİRLETİCİLER. info@motifair.com 1. ENDÜSTRİYEL KİRLETİCİLER Problem: Endüstride çeşitli çalışma prosesleri kirliliklere sebep olur. Bunlar: Tozlar Dumanlar Yağ buharları Gazlar Sakatlanmalar: İnsan vücudu çeşitli zararlı kirliliklere

Detaylı

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI PVD Kaplama Kaplama yöntemleri kaplama malzemesinin bulunduğu fiziksel durum göz önüne alındığında; katı halden yapılan kaplamalar, çözeltiden yapılan kaplamalar, sıvı ya

Detaylı

Eklentiler. Eklentiler

Eklentiler. Eklentiler ,2 X X testregistrierung Solenoid valf Damperlerin devre sonu konumlarını (AÇIK ve/veya KAPALI) algılamak ve pnömatik servomotorlara kontrol giriş sinyali sağlamak için Konum anahtarları gaz sızdırmaz

Detaylı

HISTOLOJIDE BOYAMA YÖNTEMLERI. Dr. Yasemin Sezgin. yasemin sezgin

HISTOLOJIDE BOYAMA YÖNTEMLERI. Dr. Yasemin Sezgin. yasemin sezgin HISTOLOJIDE BOYAMA YÖNTEMLERI Dr. Yasemin Sezgin yasemin sezgin HÜRESEL BOYAMANIN TEMEL PRENSİPLERİ Hem fiziksel hem kimyasal faktörler hücresel boyamayı etkilemektedir BOYAMA MEKANIZMASı Temelde boyanın

Detaylı

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry Chapter 4: Biomolecules, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry/Hikmet Geckil Chapter 4: Biomolecules 2 BİYOMOLEKÜLLER Bilim adamları hücreyi

Detaylı

Sektör eşleştirmeleri

Sektör eşleştirmeleri Sektör eşleştirmeleri İspanya ve Türkiye Avrupa Futbol Şampiyonası 2016 Sektör : Otomotiv Maça ilişkin ön inceleme 4:3 * Sektöre yönelik Atradius alacak riski durumu/iş performansı görünümünün karşılaştırması

Detaylı

Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER. Avrupa Birliği

Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER. Avrupa Birliği Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER Projenin Malta, Portekiz ve Türkiye de cinsiyet ayrımcılığı problemlerini çözme amacıyla ilgili

Detaylı

YÜKSEK DAYANIKLILIK, DAHA ÇOK VERİMLİLİK: LUTZ HALI VE KUMAŞ İMALATI BIÇAK AĞIZLARI

YÜKSEK DAYANIKLILIK, DAHA ÇOK VERİMLİLİK: LUTZ HALI VE KUMAŞ İMALATI BIÇAK AĞIZLARI DOKUMACILIK Ürün çeşitleri kesiti talep halinde daha başka modeller! YÜKSEK DAYANIKLILIK, DAHA ÇOK VERİMLİLİK: LUTZ HALI VE KUMAŞ İMALATI BIÇAK AĞIZLARI ÖZEL BIÇAK AĞIZLARI FOLYO SENTETİK VE CAM ELYAF

Detaylı

Dalga boyu aralığı Bölge. Dalga sayısı aralığı (cm. ) Yakın 0.78-2.5 12800-4000 Orta 2.5-50 4000-200 Uzak 50-1000 200-10

Dalga boyu aralığı Bölge. Dalga sayısı aralığı (cm. ) Yakın 0.78-2.5 12800-4000 Orta 2.5-50 4000-200 Uzak 50-1000 200-10 IR spektroskopisi Dalga boyu aralığı Bölge Dalga sayısı aralığı (cm (mm) ) Yakın 0.78-2.5 12800-4000 Orta 2.5-50 4000-200 Uzak 50-1000 200-10 Kızıl ötesi bölgesinde soğurma, moleküllerin titreşme ve dönme

Detaylı

GÜNEŞ ENERJİSİ DENEY FÖYÜ

GÜNEŞ ENERJİSİ DENEY FÖYÜ GÜNEŞ ENERJİSİ DENEY FÖYÜ 1. Deneyin Amacı: Güneş pilleri hakkında bilgi sahibi olmak Fotovoltaik modüllerin seri ve paralel bağlı olma durumlarında akım-voltaj karakteristiklerinin ölçülmesi 2. Güneş

Detaylı

ELEKTRİK DAĞITIM SEKTÖRÜNDE ENERJİ KALİTESİ

ELEKTRİK DAĞITIM SEKTÖRÜNDE ENERJİ KALİTESİ ELEKTRİK DAĞITIM SEKTÖRÜNDE ENERJİ KALİTESİ Ali CESUR Müşteri İlişkileri ve Tarifeler Müdürü ELENKE Elektrik Enerjisi Kalite Enstitüsü Derneği Yön.Kur.Bşk.Yrd. KONU BAŞLIKLARI ELEKTRİK PİYASASI KANUNUNDA

Detaylı

Karar Destek Sistemi (DSS) Yazılımı ve Arayüzü

Karar Destek Sistemi (DSS) Yazılımı ve Arayüzü Karar Destek Sistemi (DSS) Yazılımı ve Arayüzü Karar destek programı Action Script 3.0 yazılım diliyle hazırlanmıştır. Program arayüzü farklı sayfalardan oluşmaktadır. Bu sayfalar; dahili kaynak girişi,

Detaylı

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ UV-Görünür Bölge Moleküler Absorpsiyon Spektroskopisi Yrd. Doç.Dr. Gökçe MEREY GENEL BİLGİ Çözelti içindeki madde miktarını çözeltiden geçen veya çözeltinin tuttuğu ışık miktarından

Detaylı

Ölçme Hataları ve Belirsizlik Analizi

Ölçme Hataları ve Belirsizlik Analizi Ölçme Hataları ve Belirsizlik Analizi Yeryüzünde, ister bir kenar ister bir açı birkaç kez ölçüldüğünde her ölçü değeri arasında az çok farkların olduğu görülür. Yapılan her ölçünün sonucunu aynı bulmak

Detaylı

DERS BİLGİ FORMU Dersin Adı Alan Meslek/Dal Dersin okutulacağı Dönem /Sınıf/Yıl Süre Dersin amacı Dersin tanımı Dersin Ön Koşulları Ders ile

DERS BİLGİ FORMU Dersin Adı Alan Meslek/Dal Dersin okutulacağı Dönem /Sınıf/Yıl Süre Dersin amacı Dersin tanımı Dersin Ön Koşulları Ders ile DERS BİLGİ FORMU Dersin Adı Alan Meslek/Dal Dersin okutulacağı Dönem /Sınıf/Yıl Süre Dersin amacı Dersin tanımı Dersin Ön Koşulları Ders ile kazandırılacak yeterlikler Dersin İçeriği Yöntem ve Teknikler

Detaylı

İÇİNDEKİLER 2

İÇİNDEKİLER 2 Özgür Deniz KOÇ 1 İÇİNDEKİLER 2 3 4 5 6 Elektrotlar Katalizörler Elektrolit Çalışma Sıcaklığı Karbon Nikel, Ag, Metal oksit, Soy Metaller KOH(potasyum hidroksit) Çözeltisi 60-90 C (pot. 20-250 C) Verimlilik

Detaylı

4-Yaman N., Oktem T. ve N. Seventekin, Karbon Liflerinin Özellikleri ve Kullanım Olanakları, Tekstil ve Konfeksiyon, 2, (2007).

4-Yaman N., Oktem T. ve N. Seventekin, Karbon Liflerinin Özellikleri ve Kullanım Olanakları, Tekstil ve Konfeksiyon, 2, (2007). Doç. Dr. Necala YAMAN TURAN Uşak Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Bölümü Bir Eylül Kampüsü UŞAK Telefon: 0276 221 21 21-2735 Faks: E-Posta: yaman.necla@mail.com A) Kısa Özgeçmiş

Detaylı

Infrared Spektroskopisi ve Kütle Spektrometrisi

Infrared Spektroskopisi ve Kütle Spektrometrisi Infrared Spektroskopisi ve Kütle Spektrometrisi 1 Giriş Spektroskopi, yapı tayininde kullanılan analitik bir tekniktir. Nümuneyi hiç bozmaz veya çok az bozar. Nümuneden geçirilen ışımanın dalga boyu değiştirilir

Detaylı