Behçet Hastal nda Tedavi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Behçet Hastal nda Tedavi"

Transkript

1 Derleme / Review 1 Treatment of Behçet s Disease Akdeniz Üniversitesi T p Fakültesi Dermatoloji ve Veneroloji Anabilim Dal, Antalya, Türkiye Özet Behçet hastal (BH) ataklarla birlikte uzun süreli bir seyir gösteren ve etyolojisi tam olarak bilinmeyen sistemik bir hastal kt r. Temel patolojisi vaskülit olan hastal k deri ve mukoza belirtilerine ek olarak göz, eklem, vasküler, pulmoner, gastrointestinal, ürogenital, kardiyak ve nörolojik sistem tutulumlar gösterebilmektedir. Hastal k tarihi pek Yolu üzerindeki ülkelerde daha s k olmakla birlikte hemen hemen tüm dünyada görülür. Özellikle genç eriflkinlerde s k rastlanan hastal n tan s, tan koydurucu laboratuar ve histopatolojik bulgular olmad ndan klinik bulgulara dayanmaktad r. BH önceden kestirilemeyen ataklar ve iyilik dönemleri ile uzun süreli bir seyir izler. Erkek cinsiyet ve hastal n erken yaflta ortaya ç kmas kötü seyir nedenleri olarak kabul edilir. Hastal k gerek deri ve mukoza gerekse di er organ tutulumlar ile önemli bir morbidite nedenidir. Di er yandan ölüm h z n da artt rmaktad r. Ölüm genellikle pulmoner arter anevrizmas gibi büyük damarlar n tutulumuna, perforasyona neden olabilen gastrointestinal sistem tutulumuna ve nörolojik tutuluma ba l olarak geliflmektedir. BH de genel anlamda standart bir tedavi flemas yoktur. Hastal n tedavisinde çok say da ilaç de iflik baflar oranlar ile kullan lmaktad r. Son y llarda hastal n etyopatogeneziyle ilgili bilgilerimizin giderek artmas ve yeni ilaçlar n hastal kta kullan lmaya bafllanmas yla tedavide önemli ilerlemeler kaydedilmifltir. Bu derlemede hastal n tedavisinde kullan lan topikal ve sistemik ilaçlar, son y llarda bu alanda sa lanan geliflmelerin fl nda özetlenmeye çal fl lm flt r. (Türk Dermatoloji Dergisi 2007; 1: 1-7) Anahtar kelimeler: Behçet hastal, tedavi, derleme Summary Behçet's disease (BD) is a chronic, relapsing, systemic vasculitis of unknown aetiology with clinical features of mucocutaneous lesions, ocular, vascular, articular, gastrointestinal, urogenital, pulmonary and neurologic involvement. The disease is particularly prevalent in Silk Route populations but has global distribution. BD affects primarely young subjects. The diagnosis is based on clinical criteria, as there is as yet no pathognomonic test. The disease runs a chronic course with unpredictable exacerbations and remissions. The male sex and a younger age of onset are associated with more severe disease, and in addition to considerable morbidity, the disease confers an increased mortality, mainly because of large vessel involvement, especially pulmonary arterial, neurologic involvement and bowel perforation. No standard therapy has yet been established for the treatment of BD, and a wide spectrum of therapeutic agents has been used with varying degrees of success. Treatment of the disease has become much more effective in recent years with the introduction of new drugs. This review overviews the current literature on the therapeutic approaches in the treatment of BD, including local and systemic agents. (Turkish Journal of Dermatology 2007; 1: 1-7) Key words: Behçet s disease, treatment, review Girifl ve amaç Behçet hastal (BH) ataklarla birlikte uzun süreli bir seyir gösteren, çok say da organ tutabilen ve temel patolojisi vaskülit olan sistemik bir hastal kt r. lk kez 1937 y l nda, Prof. Dr. Hulusi Behçet taraf ndan oral ve genital ülserlerle birlikte hipopyonlu üveitten oluflan üç semptomlu bir kompleks olarak tan mlanm flt r (1). Sonraki çal flmalar hastal n bu üç bölge ile s n rl kalmay p sistemik bir seyirle artiküler, pulmoner, gastrointestinal, ürogenital, kardiyak, vasküler ve nörolojik tutulumlar yapabilece ini ortaya ç karm flt r (2). Yaz flma Adresi: Dr., Akdeniz Üniversitesi T p Fakültesi Dermatoloji ve Veneroloji Anabilim Dal Antalya, Türkiye Tel.: Faks: e-posta: ealpsoy@ akdeniz.edu.tr

2 2 Türk Dermatoloji Dergisi 2007; 1: 1-7 Turkish Journal of Dermatology 2007; 1: 1-7 Genellikle yaflam n ikinci on y l n n sonlar na do ru bafllayan hastal k, en s k olarak yafllar aras nda görülmektedir. Bafllang çta, hastal k erkeklerde daha s k rapor edilmiflse de, son 20 y l içindeki araflt rmalar hastal n neredeyse her iki cinsiyette eflit olarak görüldü üne iflaret etmektedir (3). BH hemen hemen tüm dünyada görülmekle birlikte, Türkiye, srail, Yunanistan ve K br s gibi Akdeniz ülkeleri, Irak ve ran gibi Ortado u ülkeleri ve Japonya, Kore, Çin gibi Uzakdo u ülkelerinde di er ülkelere göre daha s k görülmektedir. Hastal n yukar da belirtilen ve tarihi pek Yolu nun geçti i bu ülkelerde daha s k görülmesi, gelifliminde genetik ve/veya çevresel faktörlerin etkili olabilece ine iflaret etmektedir (4). Söz konusu co rafyada BH nin en s k görüldü ü yer Türkiye dir. Yap lan araflt rmalarda Japonya'da prevalans 1/ iken ngiltere'de 1/ ' den daha az olarak saptanm flt r (3). Türkiye de ise hastal n prevalans ile ilgili çal flmalarda; 4-37/ aras nda de iflen oranlar bildirilmifltir (5-7). Azizlerli ve ark. (8) yak n tarihli çal flmalar nda, 12 yafl ve üzeri toplulukta hastal n prevelans n yaklafl k olarak 1/250 olarak bildirmifllerdir. Tüm bu verilerin fl nda, Türk boylar n n tarihsel göç yollar da göz önüne al nd nda BH nin yay l m nda Türklerin önemli bir rol oynad düflünülebilir. Hastal n etyolojisi tam olarak bilinmemektedir. Bugün için üzerinde en çok durulan hipotez; hastal n, viral, bakteriyel vb. gibi çevresel bir antijenle ve/veya s flok proteinleri gibi otoantijenlerle tetiklenen ve genetik olarak hastal a yatk nl k gösteren kiflilerde ortaya ç kan düzensiz bir immün yan t oldu u yönündedir (4). BH hastan n yaflam kalitesini olumsuz yönde etkileyen ya da fonksiyonlar nda engellili e neden olabilen deri/mukoza lezyonlar ve eklem tutulumu ve görmede kayba yol açabilen göz tutulumu ile önemli bir morbidite nedenidir. Di er yandan hastal k özellikle genç erkek hastalarda ölüm h z n artt rmaktad r (9). Ölüm genellikle pulmoner arter anevrizmas gibi büyük damarlar n tutulumuna, perforasyona neden olabilen gastrointestinal sistem tutulumuna ve nörolojik tutuluma ba l olarak geliflmektedir (10). Hastal n do al seyri henüz tam olarak bilinmemektedir. BH önceden kestirilemeyen ataklar ve iyilik dönemleri ile uzun süreli bir seyir izlemektedir. Erkek cinsiyet, hastal n erken yaflta ortaya ç kmas ve HLA-B51 pozitifli i kötü prognoz nedenleri olarak bildirilmifltir (11). Çok merkezli olarak planlanan yak n tarihli çal flmada (12), Akdeniz, Çukurova, F rat, Gazi, nönü ve Mersin Üniversiteleri Dermatoloji ve Veneroloji Anabilim Dallar na baflvuran ve Uluslararas Behçet Hastal Çal flma Grubu nun s - n fland rma kriterlerini dolduran, sistemik tutulumlar aç s ndan tam olarak araflt r lm fl toplam 661 hasta BH nin do al seyri yönünden ayr nt l olarak incelenmifltir. Bu çal flmada, deri ve mukoza lezyonlar en s k gözlenen bulgulard [oral ülser (OÜ), %100; genital ülser (GÜ), %85.3; papülopüstüler lezyonlar (PPL), %55.4, eritema nodozum (EN), %44.2; deri paterji testi (DPT), %37.8]. Bunlar s ras yla eklem (%33.4) ve göz (%29.2) tutulumlar izliyordu. OÜ en s k ortaya ç kan bafllang ç semptomuydu (%88.7). Bunu % 14.2 ile GÜ, % 5.7 ile EN ve % 4.2 ile göz tutulumu takip ediyordu. Hastal n klinik fliddet skoru, düzenli olarak takip ve tedavi edilemeyen Behçet hastalar nda, düzenli olarak izlenebilenlere göre zamanla belirgin derecede bir art fl gösteriyordu. Göz tutulumu ve GÜ s kl hastal n 40 yafl ndan daha önce geliflti i grupta 40 yafl ndan sonra BH geliflen gruba göre anlaml derecede yüksek bulundu. GÜ, göz tutulumu, PPL, tromboflebit ve DPT erkek hastalarda kad n hastalara göre belirgin derecede yüksekti. Büyük damar tutulumu ve nörolojik tutuluma ek olarak gastrointestinal tutulumun da hastal n geç y llar nda geliflebildi i gözlendi. Çal flmam z deri ve mukoza belirtilerinin hastal n bafllang c nda ya da herhangi bir döneminde en s k saptanan ve do al olarak da hastal karakterize eden bulgular oldu unu göstermektedir. Hastal n tan s nda son derece önemli olan bu belirtilerden özellikle OÜ ler hastal n öncü belirtisi olarak dikkat çekmekteydi. Erkek cinsiyet ve erken bafllang ç yafl hastal n fliddetini belirleyen en önemli faktörlerdi. Çal flmam z ayr ca düzenli takip ve tedavinin hastal n seyrinde önemli bir etken oldu una da iflaret etmektedir. Sonuç olarak, gecikmifl tan ve tedavi, hastal n fliddetini ve do al olarak da ölüm h z n artt ran önemli bir risk olarak karfl m za ç kmaktad r. BH için kesin tan koydurucu laboratuar ve histopatolojik bulgular olmad ndan tan klinik bulgulara dayanmaktad r. Bu amaçla kullan lan de iflik tan kriterlerinin ortak özelli i, hastal n tan s n n deri ve mukoza bulgular ve özellikle de OÜ, GÜ, deri belirtileri ve DPT pozitifli inin üzerine kurgulanmas d r. Üstelik deri ve mukoza belirtileri hastalar n ço unda, ciddi organ tutulumundan önce ortaya ç kmaktad rlar. Bu nedenle hastalar n h zla tan nmas nda ve belki de uygun bir tedavi ile ileride geliflebilecek ciddi komplikasyonlar n önlenmesinde deri ve mukoza belirtilerinin önemi yads namaz. Sonuç olarak, Behçet hastalar yla ilgilenen hekimlerin deri ve mukoza belirtilerini iyi bilmesi büyük önem tafl maktad r (13,14). BH de genel anlamda hiçbir ilaç hastal n tüm belirtilerini ortadan kald rmamaktad r. Bu nedenle tedavi var olan lezyonlar n özelli ine göre belirlenmektedir. Tedavide temel amaç hastal n özellikle erken ve aktif dönemindeki geri dönüflümsüz organ hasar n engellemek olmal d r. Hastal n tedavisinde çok say da ilaç kullan lmaktad r. Ne yaz k ki bu alandaki araflt rmalar n henüz çok az kontrollü çal flmalar fleklindedir. Birçok çal flmada ise olgu say s yetersizdir. Üstelik hastal n do al seyrinin ataklar ve iyilik dönemlerini içermesi bu çal flmalardaki tedavi etkinli inin gerçek anlamda de erlendirilmesini de zorlaflt rmaktad r (14). Bu derlemede hastal n tedavisi, son y llarda sa lanan geliflmelerin fl nda özetlenmeye çal fl lm flt r. Behçet hastal nda tedavi Hastal n tedavisini temelde topikal ve sistemik tedavi yaklafl mlar olarak ikiye ay rmak mümkündür. A) Topikal tedavi Bu alandaki deneyimin önemli bir bölümü rekürren aftöz stomatit (RAS) ile ilgili çal flmalardan kaynaklanmaktad r. Bilindi i gibi BH nin OÜ lerinin klinik görünümü ve seyri RAS ile benzerdir (13). Bu nedenle de RAS için önerilen tedavi yaklafl mlar BH nin OÜ leri içinde büyük oranda geçerlidir. Di er yandan topikal tedavilerin lokal etkili oldu u ve hemen daima sistemik bir tedavinin parças olarak ele al nmalar gerekti i unutulmamal d r. 1-Kortikosteroitler Birçok çal flmada hem OÜ hem de GÜ için etkili bulunmufltur. Kortikosteroitler daha çok inflamasyonu bask layarak etkili olduklar ndan, özellikle inflamasyonun yo un oldu u erken dönemde (tercihen ilk 5 gün) kullan ld klar nda etkili olabilmektedirler (14). Genel olarak a r n n fliddetini azalt p, iyileflmeyi h zland r rlar. Ancak, OÜ lerin geç döneminde kullan ld klar nda yara iyileflmesini geciktirerek ülserin iyileflme süresini uzatabilmektedirler (15). OÜ için plastibaz içerisinde triamsinolon s k tercih edilen bir seçenektir. Yine triamsinolon un burun spreyleri bu amaçla 4 kez/gün kullan labilir. Prednizolonun 5 mg l k tabletleri 20 ml su içerisinde çözülerek günde 4 kez gargara fleklinde de uygulanabilir.

3 Türk Dermatoloji Dergisi 2007; 1: 1-7 Turkish Journal of Dermatology 2007; 1: Triamsinolon süspansiyonunun intralezyoner uygulan m (5-10 mg/ml) özellikle büyük çapl ve derin ülserlerde kullan labilir. Uygulama ülser alan na komflu alandan ülser taban na do ru olmal d r. A r y azaltmak için önce topikal anastezikler uygulanabilir (16,17). Yine güçlü topikal kortikosteroitli kremler GÜ de etkilidir. Ayr ca, kortikosteroid ve antibiyotik kombinasyonlar GÜ ataklar n n fliddetini azaltmada etkili olabilir (14). Ayn kombinasyon PPL ve ekstragenital ülserler için de kullan labilir. Ön üveit ataklar nda topikal kortikosteroidli damlalar s kça kullan l r (x3-6/g). Yine topikal midriyatikler veya sikloplejik ajanlar irisin arkaya yap flmas n önlemek ve a r y gidermek için 2 kez/g verilir (18). Topikal kortikosteroid kullan l rken ülser yüzeyi ile de inme süresi mümkün oldu unca artt r lmal ve uygulamadan sonra en az 30 dakika süre ile s v /g da al nmamal d r. Topikal kortikosteroitlerin yan etkileri göz ard edilmemelidir. Nadiren de olsa adrenal süpresyon gözlenebilir. Kandidiyaz geliflimi yönünden hastalar izlenmeli, gerekirse profilaktif olarak antifungaller tedaviye eklenmelidir. 2-Antimikrobiyal ajanlar Genel olarak mikroorganizmalar n kontaminasyonunu ve ikincil infeksiyonlar önlemek için kullan l rlar (15) Antiseptikler (heksetidin, klorheksidin, listerin) OÜ lerin a r yak nmas na etkilidirler. yileflme süresine olan etkileri ise tart flmal d r. RAS için topik antiseptik kullan m ile ilgili 4 kontrollü çal flmadan (19-22) ikisinde listerin (19) ve klorheksidin in (20) a r n n yan s ra OÜ iyileflme h z üzerinde de etkili olduklar bildirilmifltir. Klorheksidin kullananlarda tedavinin 2. haftas ndan itibaren difllerde ve dilde kahverengi renk de iflikli i geliflebilece i unutulmamal d r (14) Antibiotikler Tetrasiklin: Uzun y llardan beri hastalar n OÜ lerinin tedavisi için kullan lmaktad r. lac n 250 mg l k kapsülü 5 ml su içerisinde çözülerek 1-2 dk a z içerisinde tutulduktan sonra yutulur. Günde 4 kez uygulanabilir. laç flurup içerisinde de haz rlanabilir. Yine topikal anestetik etki sa lamak için difenhidramin hidroklorid ile birlikte kullan labilmektedir (14). Tetrasiklin antibakteriyel, antimikoplazmal ve antiviral etkilerinin yan nda kemotaksisi de bask lamaktad r (17). laç a r yak n m n azalt rken iyileflmeyi h zland rmaktad r (15). lac n 5 güne kadar olan kullan mlar nda yan etki gözlenmezken, daha uzun süreli kullan mlarda oral mukozada fungal infeksiyon riski artmaktad r (14) Sefaleksin: lac n 250 mg l k preperatlar 30 ml su içerisinde çözülüp tetrasikline benzer flekilde kullan labilir (17). 3- Sukralfat Peptik ulkus yan nda, RAS ve kemoterapi sonucu ortaya ç - kan oral mukozitte etkinli i gösterilmifl bir preparatt r (23-25). laç ülsere dokuya ba lanarak bir bariyer oluflturur, ayr ca yara iyileflmesini h zland r r. Klini imizde yap lan kontrollü çal flmada (26) BH nin OÜ ve GÜ lerinde kullan lm flt r. Üç ayl k tedavi süresince hasta gruplar na günde 4 kez sukralfat süspansiyon (1g/5 ml) ya da plasebo verildi. OÜ için, hastalar o an ülser olsun olmas n 3 ay boyunca ö ünler sonras rutin a z temizli ini takiben ve gece yatmadan önce 2 dakika süreyle oral gargara fleklinde tedavilerini uygulad lar. GÜ için pamuk uçlu aplikatörler kullan ld. Sukralfat tedavisi OÜ lerin s kl k, iyileflme süresi ve a r yak n mlar n, GÜ lerin ise iyileflme süresi ve a r yak n mlar n tedavi öncesi dönemle karfl laflt r ld nda belirgin derecede azaltt. Sukralfat n etkinli i tedavi sonras takip döneminde giderek azalma gösterdi. 4-Amleksanoks Antiinflamatuvar ve antiallerjik etkilere sahip olan ve henüz ülkemizde bulunmayan ilaç RAS l olgularda a r y azalt rken, ülser iyileflmesini h zland rmaktad r (27-28). 5-Anti-inflamatuvar preperatlar (benzidamin, diklofenak) Genelde geçici bir analjezi sa layarak oral ülserlerin a r yak n m n giderirler. Duyarl l a yol açabilecekleri unutulmamal d r (14,29). 6-Anestezikler Lidokain (2-5%), mepivakain (1.5%), tetrakain (0.5-1%) jel veya mukozal merhemler fleklinde günde 2-3 kez kullan labilir. Daha çok OÜ lerin yaratt a r ve rahats zl k hissini giderirler. Kontakt dermatit en s k görülen yan etkileridir (14,30). 7-Gümüfl nitrat Gümüfl nitrat kalemleri y llard r tedavi amac yla kullan lm flt r. Uygulama ço u hastada rahats zl k hissine yol açmaktad r. yileflme süresine olan etkileri ise s n rl d r. Son y llarda %5 lik solüsyonlar, pamuk uçlu çubuklarla uygulanmaktad r. Hastalarda daha az rahats zl k hissi yaratmas nedeniyle tercih edilmektedir (14,31). 8-Koloni uyar c faktör Ülkemizden 2 ayr yay nda, All ve ark. (32) ve Bacanl ve ark. (33) koloni uyar c faktörlerin topikal uyguland nda OÜ ve GÜ lerin iyileflmesini h zland rd n ve a r y giderdi ini bildirilmifllerdir. 9-Di erleri Topikal olarak EN klasik EN gibi tedavi edilir. Islak pansumanlar (Burow solüsyonu yani %3-5 lik aliminyum asetat) uygulanabilir. Benzer uygulama yüzeysel tromboflebitte de etkilidir. PPL ve ekstragenital ülser için ise antibakteriyel ilaçlar tek bafl - na ya da kortikosteroitli kremlerle kombine edilerek kullan lmaktad r. Oral hijyen yeni ülser geliflimini engellemede önemli olabilir. Bu nedenle üzerinde durulmal ve gerekli önlemler al nmal d r. Ayr ca OÜ li olgularda asitli, kabuklu, sert, ac l ya da tuzlu yiyecekler gibi irrite edici ajanlar ve alkolik içeceklerden sak n lmal d r. B) Sistemik tedavi 1-Kortikosteroitler Hemen hemen hastal n tüm belirtilerinde uzun y llardan beri ve yayg n olarak kullan lan bir seçenektir. Özellikle deri ve mukoza belirtileri, akut üveit ve nörolojik tutulumda etkin bir seçenek olarak kullan l r. Ancak sistemik kortikosteroitlerin bilinen yan etkileri nedeniyle uzun süreli ve yüksek dozda kullan mlar sak ncal olmakta, üstelik hastal n ataklar n ve geliflebilecek sekellerini önlemede etkisiz kalmaktad r. lac n bafllang ç dozu mg/g aras nda de iflir ve en az 4 hafta süreyle tek bafl na ya da kolflisin, interferon vb. ilaçlarla kombine edilerek verilebilir (15). Yine, nörolojik ve büyük damar tutulumlar nda genellikle kombinasyon tedavisinin önemli bir eleman olarak ve daha yüksek dozlarda (ör; 100 mg/g ya da pulse metil prednizolon 1 gr/g, ard fl k 3 gün) kullan labilmektedir. Bununla birlikte, Mat ve ark. n n yak n tarihli kontrollü çal flmalar nda (34), düflük doz depo steroit (metil prednizolon, 40 mg/3hf) kolflisine benzer flekilde kad n hastalarda EN için etkili bulunmufltur. Bu sonuç, yinede daha yüksek ve günlük dozlarda ilac n hastal n di er belirtilerinde etkili olmayaca anlam na gelmemektedir. 2-Kolflisin Tedavide en yayg n olarak kullan lan ilaçlardan birisidir ve nötrofillerdeki artm fl kemotaksis aktivitesini inhibe ederek etkin-

4 4 Türk Dermatoloji Dergisi 2007; 1: 1-7 Turkish Journal of Dermatology 2007; 1: 1-7 lik sa lad düflünülür (35). Kolflisin ile yap lan ilk kontrollü çal flmada (36), sadece EN ve artralji üzerine etkili bulunmufltur. Yurdakul ve ark. (37), yapt klar son kontrollü çal flmada kolflisinin kad n hastalarda GÜ, EN ve artrit s kl n azaltt n göstermifltir. Erkek hastalarda ise sadece artrit üzerine etkili bulunmufltur. lac n dozu mg/gündür. Oligoazospermi, amenore veya dismenore, bitkinlik, saç kayb ve gastrointestinal flikayetler (bulant, kusma, ishal vb.) bafll ca yan etkileridir. Çalgüneri ve ark. (38), 1.2 MÜ benzatin penisilin/3 hf ve kolflisin kullan m n tek bafl na kolflisin kullan m na göre daha etkili bulmufllard r. Bu kombinasyon tek bafl na kolflisin kullan m na göre OÜ, EN s kl k ve süresi üzerine ve GÜ s kl üzerine daha etkilidir. Yak n tarihli bir di er çal flmada, Al-Waiz ve ark. (39), 1.2 MÜ benzatin penisilin/4 hf ve kolflisin kombinasyonunun her iki ilac n tek bafl na kullan m na göre daha etkili oldu unu bildirmifllerdir. 3-Dapson Kolflisine benzer flekilde nötrofillerdeki artm fl kemotaksis aktivitesini inhibe ederek etkinlik gösterir. Kolflisine iyi bir alternatif olan dapsonun mg l k dozlar hastal kta etkili bulunmufltur. Ancak ilac n kesilmesini takiben h zla yeni ataklar gözlenmektedir (40). Sharquie ve ark. n n kontrollü çal flmalar nda (41), OÜ ve GÜ lerin yan s ra EN ve PPL de plaseboya göre anlaml derecede bir etkinlik gözlenmifltir. Tedavi artrit ve epididimit içinde yararl bulunmufltur. Hemolitik anemi ve methemoglobinemi (glukoz 6 fosfat dehidregenaz eksikli i olanlarda fliddetli olabilir) en önemli yan etkileri olup bu ilac n yayg n kullan m n büyük oranda s n rlamaktad r. 4-Levamizol Bir antihelmintik olan ve immunomodülatör etkisi nedeniyle kullan lan levamizol'den özellikle OÜ, GÜ, EN ve PPL de olumlu sonuç al nm flt r. Turanl ve ark. (42), 2 haftada 1 kez, ard fl k 3 gün, 3x40 mg levamizolu 12 ay süreyle kullanm fllar ve OÜ, GÜ ve PPL üzerine etkili bulmufllard r. Övül ve ark. (43), ilac benzer dozda ancak haftada 1 kez ve toplam 6-12 ay süreyle kullanm fllar, özellikle OÜ ve GÜ de etkili, EN de yararl bulmufllard r. Bu ilaçla ilgili BH için yap lm fl tek kontrollü çal flmada, Lehner ve ark. (44), ilac OÜ, GÜ, artrit ve üveitte etkili bulmufllard r. Ancak son y llarda bu ilaçla ilgili yeni bir yay n bulunmamaktad r. lac n yeterince etkili bulunmamas ve daha yeni ve etkili ilaçlar n son 20 y lda ortaya ç kmas bunda etken olabilir. Tat de ifliklikleri ve bulant bafll ca yan etkileridir. Nötropeni, grip benzeri semptomlar, deri döküntüleri ve ürtiker di er yan etkiler aras nda say labilir. 5-Talidomid lac n erkek hastalarda ya da sterilize veya post-menepozal dönemdeki kad nlarda kullan m Amerika Birleflik Devletleri nde kabul edilmifltir (45). Talidomid seçici olarak monositlerden TNF-α sentezini inhibe eder. Hamuryudan ve ark. (46), kontrollü çal flmalar nda, talidomidin hastalar n %22 sinde 8 hafta ve daha uzun süreli olarak OÜ, GÜ ve PPL yi bask lad n göstermifltir. Tedavinin kesilmesini takiben aftöz lezyonlarda yeni ataklar gözlenmifl ve 50 mg/g ile 50 mg/haftada 2 kez lik dozlar n remisyon için gerekli oldu u bildirilmifltir. Talidomidi mg/g dozda 6 ay n üzerinde kullanan hastalar n %6 s nda periferik nöropati ile akral parestezi, %22 sinde ise elektrofizyolojik bozukluklar ortaya ç km flt r. Merkezi sinir sistemi bulgular (uyku hali, bafl a r s ), kserostomi ve kab zl k s k görülen di er yan etkileridir. Ayr ca EN ataklar n artt rd unutulmamal d r. Teratojenitesi nedeniyle hamilelik kontrendikedir. Talidomidin etkisi tedavi kesildikten sonra h zla kaybolur (yaklafl k 20 gün sonra). Denman ve arkadafllar n n yapt (47), 43 hastal k kontrolsüz bir çal flmada 17 ay süreyle, haftada 3 kez, 50 mg l k talidomid dozu etkili bulunmufltur. Üstelik bu dozlarda polinöropati geliflmedi i bildirilmifltir. 6-Azatiopürin laç antiinflamatuvar etkisini hem hümoral hem de hücresel immüniteyi bask layarak gösterir. Hastal n prognozunu de ifltirebildi i gösterilmifl önemli bir ilaçt r. Yaz c ve ark. n n plasebo kontrollü çal flmalar nda (48), azatiopürinin 2.5 mg/kg/g dozunda göz belirtileri ve artrit yan nda OÜ, GÜ ve tromboflebit tedavisinde de etkili bir seçenek oldu u gösterilmifltir. laç yeni göz yak nmalar n n geliflimini önledi i için mukokutanöz belirtilerle bafllayan genç erkek hastalarda uygun bir seçenek olarak kullan labilir. Sterilite, myelotoksisite, immünsupresyon, f rsatç infeksiyonlar ve karaci er hastal önemli yan etkileridir. 7-Siklosporin A laç özgün olarak T lenfosit inhibisyonu yapar ve günümüzde özellikle üveitte kullan lan en etkili seçeneklerden birisidir. Siklosporin 2-5 mg/kg/g dozunda göz ataklar n n say ve fliddetini azalt r, görmeyi düzeltir. Etkisi son derece h zl bafllar. Ancak tedavi kesildi inde hastal k s kl kla tekrarlar. Masuda ve ark. (49), kontrollü bir çal flma ile siklosporin ile kolflisin tedavisini karfl laflt rm fllar ve üveit ataklar n siklosporinin anlaml derecede daha iyi bask lad n göstermifllerdir. laç deri ve mukoza belirtilerinde de belirgin bir iyileflmeye yol açar. Ancak ciddi olabilen yan etkileri nedeniyle dikkatle kullan lmas gereken bir ilaçt r. Kontrollü bir di- er çal flmada (50), ilaç standart tedavi (kortikosteroidleri tek bafl na ya da azatiopürin ile kombine) alan grupla karfl laflt r ld nda OÜ, GÜ, deri belirtileri, tromboflebit, eklem ve nörolojik belirtilerde daha etkili bulunmufltur. Böbrek yetmezli i, hipertansiyon, hirsutismus, gingival hiperplazi ve nörotoksisite ilac n temel yan etkileridir. 8-Metotreksat Nörolojik tutulumun yan s ra fliddetli deri ve mukoza belirtilerinde haftal k mg dozlarda, 4 hafta ve üzeri kullan mda yararl bulunmufltur (51). Hamilelik ve laktasyon da kullan m önerilmez. Ciddi kemik ili i depresyonu, karaci er fonksiyon bozuklu- u, akut enfeksiyonlar, gastrointestinal ülserler, böbrek yetmezli i vb. önemli yan etkileridir. 8-Siklofosfamid H zl etkili alkilleyici ajan olan ilaç özellikle göz tutulumu ve hastal n en fliddetli formlar olan büyük damar tutulumu (pulmoner arter tutulumu vb.) ve nörolojik tutulumda kullan lmaktad r (52,53). Kontrollü bir çal flmada (52) kortikosteroit ile kombinasyonu, tek bafl na kortikosteroit kullan m na göre özellikle göz tutulumunda etkili bulunmufltur. laç, 2-3 mg/kg/g dozlar nda veya yüksek doz pulse olarak mg/m 2 /ay dozlarda kullan l r. Myelosupresyon, pulmoner fibrozis, böbrek toksisitesi, hemorajik sistit, infertilite, malign hastal k geliflimi ve alopesi önemli yan etkileridir. 9- nterferon Antiviral ve immünomodülatör etkileri (lenfoid hücrelerde HLA klas 1 antijen gösterimini, hastalardaki azalm fl do al öldürücü hücre ve T hücre aktivitesini artt rmas vb.) ile BH de etkili oldu u düflünülen bir ilaçt r. Literatürde ülkemizden de de erli çal flmalar n yer ald çok say da çal flma ve olgu sunumu vard r (54-59). laç, haftada 3 kez, 3-12 MÜ aras nda de iflen dozlarda ve farkl sürelerle kullan lmaktad r. Hastalar n büyük bir bölümünde deri ve mukoza belirtileri, eklem ve göz belirtilerinde belirgin

5 Türk Dermatoloji Dergisi 2007; 1: 1-7 Turkish Journal of Dermatology 2007; 1: bir iyileflme bildirilmifltir. Grubumuzun yapt kontrollü çal flmada (59), haftada 3 kez toplam 3 ay süreyle 6 MÜ interferon-α 2a tedavisi özellikle deri ve mukoza lezyonlar nda etkili bulunmufltur. Bu etki tedavinin kesilmesiyle yavaflça ortadan kalkm flt r. Tedavi süresince OÜ süre ve a r yak n m nda, GÜ ve PPL nin s kl nda belirgin bir azalma gözlenmifl, ilaç ayr ca EN ve tromboflebitte yararl bulunmufltur. Yak n tarihli aç k bir çal flmada Kötter ve ark. (60), di er tedavilere dirençli ve görmeyi tehdit eden göz tutulumlu 50 hastaya interferon-α 2a tedavisi uygulam fllard r. Bafllang çta 6 MÜ/gün ile tedaviye bafllanm fl daha sonra yan t al nan hastalar n dozu önceden belirlenen bir tedavi flemas na göre yavaflça azalt lm flt r. Tüm hastalarda retinal infiltratlar 2-3 hafta içerisinde azalm fl ve hastalar n tümünde 24. haftada remisyon sa lanm flt r. Tutulan gözlerin %97 sinde görmede düzelme ya da hastal n ilerlememesi saptanm fl. Takipte hastalar n %40 30 ay hastal ks z bir dönem geçirmifltir. Türkiye kaynakl bir di er çal flmada, Tugal-Tutkun ve ark. (61), standart tedavilere dirençli toplam 44 olguda interferonu 3-6 MÜ/g dozlar nda kullanm fllard r. Sonuç olarak k smi ya da tam yan t oran %91 e ulaflsa da Kötter ve ark. n n çal flmalar na göre daha düflük bir tam yan t oran (%36.4) saptam fllard r. Tedaviye al nan hastalar n farkl etnik yap s ve/veya Tugal-Tutkun ve ark. n n çal flmas nda daha fliddetli göz tutulumuna sahip hastalar n çal flmaya dahil edilmesi nedeniyle bu farkl l k ortaya ç km fl olabilir. nterferon kullan m nda bafll ca yan etki olarak hastalar n ço- unlu unda grip benzeri semptomlar (atefl, üflüme, bafla r s, myalji vb.) gözlenir. Bu yan etki tedaviyi takip eden birkaç saat içerisinde ortaya ç kar ve bir günden daha az sürer. Bulant, kusma, ifltahs zl k, diyare, kilo kayb, kan tablosu de ifliklikleri, psikiyatrik de ifliklikler ve karaci er enzimlerinde geçici yükselme daha az s kl kla ortaya ç kan di er yan etkilerdir. 10- Tümör nekroz edici faktör (TNF)-α antagonistleri TNF-α hastal n patogenezinde suçlanan ve monosit ve lenfositlerce üretilen önemli bir inflamasyon sitokinidir. mmün yan - t n gelifliminde ve düzenlenmesinde önemli bir görev üstlenen TNF-α, özellikle hastal n aktif döneminde artm flt r (62). TNF-α etkisini antagonize eden ilaçlardan özellikle infliksimab ve etanersept son y llarda giderek artan s kl kla tedavide kullan lmaktad r. nfliksimab nötralizan bir antikor olup membrana ba ml ve solubl TNF-α ya yüksek bir seçicilikle ba lanarak etkisini engellemektedir. Çok say da çal flma ile göz (63-67), gastrointestinal (68), eklem tutulumlar (69), serebral vaskülit (70) ve deri ve mukoza belirtilerinde (71-72) etkili oldu u gösterilmifltir. Etanersept p75 kd TNF-α reseptörü ve insan IgG1 in Fc k sm n n dimerik bir füzyon proteinidir. Yak n tarihli kontrollü çal flmada (73), toplam 3 ay süreyle haftada 2 kez 25 mg subkutan uygulanan etanerseptin OÜ, EN, PPL ve artrit ataklar n n say s n azaltt gösterilmifltir. Tedavi sonras takipte hastalar n bir bölümünde yeni ataklar saptanm flt r. TNF-α antagonistlerinin tedavideki yerini belirlemek üzere May s 2006 da Behçet hastal ve/veya TNF-α antagonistleri konusunda deneyimli bir grup yazar bir uzlafl toplant s yapm fl ve sonuçlar n takip eden ilk Behçet kongresinde bildirmifllerdir (74). Buna göre, TNF-α antagonistleri bu alanda yeterince güçlü, randomize ve kontrollü çal flmalar yap lana kadar fliddetli olgularda ve dikkatle kullan lmal d r. Y lda iki veya daha fazla posterior üveit, kronik kistoid maküler ödem veya aktif nörolojik tutulumlu hastalar ve/veya intestinal inflamasyonu veya yaflam kalitesini belirgin derecede s n rlayan eklem, deri ve mukoza belirtileri olan hastalar bu ilaçlar için adayd r. fiu ana kadarki veriler infliksimab n etanerseptten daha etkili oldu unu göstermektedir. Adalimumab ile deneyim ise henüz s n rl d r. nfliksimab fliddetli, geleneksel immünsupresif tedavilere dirençli ya da bu tedavileri tolere edemeyen Behçet hastalar nda tedaviye eklenebilir. Ayr ca infliksimab n etkisinin çok h zl bafllamas nedeniyle bir kerelik infüzyonu (5 mg/kg) görmeyi tehdit eden, çift tarafl posterior göz inflamasyonunda ilk seçenek olarak kullan labilir. Böylece sabit retinal lezyonlar n ve kal c görme kayb n n önüne geçilebilir. Göz yak n mlar n n siklosporin ve/veya azatioprin ile kontrol edilemedi i olgularda, infliksimab n 6-8 haftada bir kez olmak üzere 5 mg/kg l k dozlar yeni ataklar saptanmad sürece 2 y l kullan labilir. TNF-α antagonistleri genel olarak hastal n hemen hemen tüm semptomlar n h zl ve etkili bir flekilde bask lamaktad r. Ayr ca ayn anda kullan lan immünsupresiflerin dozunun azalt lmas na da yard mc olabilmektedirler. Bu nedenle bu grup ilaçlar tedaviye dirençli olgularda yeni ve etkili bir seçenek olarak de erlendirilmelidirler. Bununla birlikte TNF-α antagonistlerinin uzun dönemdeki etkileri henüz bilinmemektedir. Yine ideal doz, s kl k ve süre belirlenmemifltir. Bu ilaçlar kullan ld sürece etkilidir, tedavi kesildi inde yeni ataklar gözlenmektedir. Di er önemli bir sorun ise TNF-α antagonistlerinin son derece pahal olmas d r. nfeksiyon (sinüzit, farenjit, bronflit ve üriner sistem infeksiyonlar, tüberkülozun yeniden aktifleflmesi), otoimmün reaksiyonlar (lupus benzeri sendrom vb.), lenfoproliferatif hastal klar, gecikmifl hipersensitivite reaksiyonlar, nörolojik, kardiyak ve gastrointestinal semptomlar önemli yan etkileridir. Basamakland r lm fl tedavi yaklafl m ve son söz Son y llarda hastal n etyopatogeneziyle ilgili bilgilerimizin giderek artmas ve yeni ilaçlar n hastal kta kullan lmaya bafllanmas yla tedavide önemli ilerlemeler kaydedilmifltir. Bugün hastal n ço u semptomu tedavi edilebilmektedir. Hastal k belli oranlarda kontrol edilebilmektedir. Do al olarak hastal n morbiditesinde ve mortalitesinde önemli iyileflmeler sa lanm flt r. Afla da özetlenmeye çal fl lan tedavi yaklafl m organ tutulumu/lar odakl olup öncelikle kontrollü çal flmalar n ve daha sonrada grubumuzun klinik deneyimleri do rultusunda gelifltirilmifltir (75). Deri ve mukoza tutulumu; GÜ ve/veya EN da, özellikle kad n hastalarda kolflisin ilk seçenek olmal d r. Bu seçenek etkisizse veya hasta erkekse kolflisin benzatin penisilin ile birlikte kullan - labilir. Deri ve mukoza belirtilerinin akut ataklar nda k sa süreli kortikosteroitler kullan labilir. Bu durumda ilac kolflisin gibi bir ilaçla birlikte kullanmak ak lc bir yaklafl m olabilir. Dapson ve talidomid deri ve mukoza belirtilerinde etkili di er alternatiflerdir. fiiddetli ya da yukar daki tedavilere yan ts z olgularda immünsupresifler (azatiopürin, siklosporin vb.) ve biyolojik ajanlar (interferon vb.) kullan labilir. Eklem tutulumu; kolflisin, antiinflamatuvar ilaçlar ve sulfasalazin eklem tutulumunda kullan labilecek ilk seçeneklerdir. Düflük doz kortikosteroit ve azatiopürin bir sonraki basamakta kullan labilecek etkili seçeneklerdir. Biyolojik ajanlardan interferon ve TNF-α antagonistleri tüm bu tedavilere dirençli, fliddetli olgularda kullan lmas gereken alternatiflerdir. Göz tutulumu; önemli bir morbidite nedeni olan göz tutulumunun tedavisi son derece önemli olup özenli bir tedavi yaklafl - m gerektirir. Topikal olarak uygulanan kortikosteroitli göz damlalar, midriyatik ve siklopilejik ajanlarla birlikte anterior üveiti kontrol etmek için kullan labilir. Tedaviye yan ts z olgularda ya da posterior üveit, panüveit ve/veya retinal vaskülitli olgularda im-

6 6 Türk Dermatoloji Dergisi 2007; 1: 1-7 Turkish Journal of Dermatology 2007; 1: 1-7 münsupresifler bafllanmal d r. Bu amaçla siklosporin veya azatiopürin kullan labilir. Baz dirençli olgularda bu iki ilac n birlikte kullan lmas gerekebilir. Seçilmifl olgularda TNF-α antagonistleri, özellikle infliksimab kullan labilir. nterferon, dirençli olgularda di- er önemli bir alternatiftir. Yukar dakilere ek olarak, genellikle sistemik kortikosteroitler posterior üveit, panüveit ve retinal vaskülitin akut ataklar nda tedaviye eklenir. Tedavide son y llarda belirgin bir ilerleme sa lanm flsa da ciddi organ tutulumlar nda tedavi tam anlam yla baflar l de ildir. Bu alandaki tedaviler henüz ampirik yaklafl mlar fleklindedir. Gastrointestinal tutulum; Ülkemiz Behçet hastalar nda nadir görülen bu tutulumda temel seçenekler sulfasalazin (2-4 gr/gün) ve kortikosteroitlerdir. TNF-α antagonistleri, özellikle infliksimab yeni bir alternatif gibi görünmektedir. Cerrahi giriflim barsak perforasyonu ya da inatç kanamalarda tercih edilmelidir. Büyük damar tutulumu, nörolojik tutulum; Kortikosteroit (100 mg/g veya pulse olarak 1 gr/g, birbirini takip eden 3 gün) ve siklofosfamid (2-3 mg/kg/g veya pulse olarak mg/m 2 /ay) bazen azatiopürin ile birlikte hastal kontrol etmek için kullan lmaktad r. Bu alanda, di er etkili tedavilerle birlikte kullan labilecek TNF-α antagonistleri ilerisi için yeni bir umut olarak de erlendirilmektedir. Sonuç olarak, hastal n uzun süreli ve düzenli bir flekilde takip edilmesi gerekmektedir. BH nin sistemik bir hastal k oldu u unutulmaks z n ve ilgili bilim dallar ile iflbirli i içerisinde takip ve tedavi edilmesi büyük önem tafl maktad r. Kaynaklar 1. Behçet H. Über rezidivierende aphthöse, durch ein Virus Verursachte Geschwüre am Mund, am auge, und an den Genitalien. Dermatol Wochenschr 1937;105: Onder M, Gurer MA. The multiple faces of Behcet's disease and its aetiological factors. J Eur Acad Dermatol Venereol. 2001;15: Zouboulis CC. Epidemiology of Adamantiades-Behcet's disease. Ann Med Interne 1999;150: Alpsoy E, Akman A. Behçet hastal : etyopatogenezde yeni kavramlar. Türkiye Klinikleri Dergisi 2007;3: Acar MA, Akbaba M, Yalaz M. Çukurova bölgesinde Behçet hastal prevalans. Deri ve Zührevi Hastal klarda Yenilikler Simpozyumu 1989; dil A, Gürler A, Boyvat A, et al. Behçet s disease prevalence study over 10-year age in park Health Care Center. In; Oliveri I, Salvanani C, Cantini F, eds. 8th Internatianol Congress on Behçet s Disease. Program and absracts. Milano. Prex 1998: Yurdakul S, Günayd n I, Tüzün Y, et al. The prevalance of Behçet s syndrome in rural area in nothern Turkey. J Rheumatol 1988;15: Azizlerli G, Köse AA, Sar ca R, et al. Prevalence of Behcet's disease in Istanbul, Turkey. Int J Dermatol. 2003;42: Yaz c H, Basaran G, Hamuryudan V, et al. The ten-year mortality in Behçet s syndrome. Br J Rheumatol 1996;35: Kural-Seyahi E, Fresko I, Seyahi N, et al. The long-term mortality and morbidity of Behcet syndrome: a 2-decade outcome survey of 387 patients followed at a dedicated center. Medicine (Baltimore). 2003;82: Alpsoy E, Elpek O, Yilmaz F, et al. Androgen receptor levels of oral and genital ulcers and skin pathergy test in patients with Behçet s disease. Dermatology 2005;210: Alpsoy E, Donmez L, Onder M, et al. Clinical features and natural course of Behçet s disease in 661 cases: A multicenter study. XII. International Conference On Behçet s Disease, September 2006, Lisbon-Portugal. 13. Alpsoy E. Behçet hastal n n deri ve mukoza belirtileri. Deri Hastal klar ve Frengi Arflivi 2003;37: Alpsoy E. Behçet s disease: Treatment of mucocutaneous lesions. Clin Exp Rheumatol. 2005;23: Alpsoy E, Akman A. Treatment of Behçet s disease. Therapy 2006;3: Ghate JV, Jorizzo JL. Behcet's disease and complex aphthosis. J Am Acad Dermatol 1999;40: Bang D. Treatment of Behcet's disease. Yonsei Med J 1997;38: Evereklioglu C. Current concepts in the etiology and treatment of Behcet disease. Surv Ophthalmol 2005;50: Meiller TF, Kutcher MJ, Overholser CD et al. Effect of an antimicrobial mouthrinse on recurrent aphthous ulcerations. Oral Surg Oral Med Oral Pathol 1991;72: Addy M, Carpenter R, Roberts WR. Management of recurrent aphthous ulceration. A trial of chlorhexidine gel. Br Dent J 1976;141: Chadwick B, Addy M, Walker DM. Hexitidine mouthrinse in the management of minor aphthous ulceration and as an adjunct to oral hygiene. Br Dent J 1991;171: Hunter L, Addy M. Chlorhexidine gluconate mouthwash in the management of minor aphthous ulceration. A double-blind, placebo controlled cross-over trial. Br Dent J 1987;162: Garnett WR. Sucralfate: alternative therapy for peptic-ulcer disease. Clin Pharm 1982;1: Rattan J, Schneider M, Arber N, et al. Sucralfate suspension as a tratment of recurrent aphthous stomatitis. J Intern Med 1994;236: Pfeiffer P, Madsen EI, Hansen O, et al. Effect of prophylactic sucralfate suspension stomatitis induced by cancer chemotherapy. Acta Oncol 1990;29: Alpsoy E, Er H, Durusoy C, et al. The use of sucralfate suspension in the treatment of oral and genital ulceration of Behcet disease: a randomized, placebo-controlled, double-blind study. Arch Dermatol 1999;135: Greer RO Jr, Lindenmuth JE, Juarez T, et al. A double-blind study of topically applied 5% amlexanox in the treatment of aphthous ulcers. J Oral Maxillofac Surg 1993;51: Binnie WH, Curro FA, Khandwala A, et al. oral paste: a novel treatment that accelerates the healing of aphthous ulcers. Compend Contin Educ Dent 1997;18: Saxen MA, Ambrosius WT, Rehemtula al-kf, et al. Sustained relief of oral aphthous ulcer pain from topical diclofenac in hyaluronan: a randomized, double-blind clinical trial. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 1997;84: Alpsoy E, Zouboulis CC, Ehrlich CE. Mucocutaneous lesions of Behçet s disease. Yonsei Med J 2007; 48: Conklin RJ, Blasberg B. Common inflammatory diseases of the mouth. Int J Dermatol 1991;30: Bacanli A, Yerebakan O, Parmaksizoglu B, et al. Topical granulocyte-colony stimulating factor for the treatment of oral and genital ulcers of patients with Behçet s disease. J Eur Acad Dermatol Venereol 2006;20: All N, Karakayal G, Kahraman I, et al. Local intralesional therapy with rhgm-csf for a large genital ulcer in Behcet's disease. Br J Dermatol 1997;136: Mat C, Yurdakul S, Uysal S, et al. A double-blind trial of depot corticosteroids in Behçet s syndrome. Rheumatology (Oxford). 2006;45: Ben-Chetrit E, Levy M. Colchicine: 1998 update. Semin Arthritis Rheum. 1998;28: Aktulga E, Altac M, Muftuoglu A, et al. A double blind study of colchicine in Behcet's disease. Haematologica 1980;65: Yurdakul S, Mat C, Tuzun Y, et al. A double-blind trial of colchicine in Behcet's syndrome. Arthritis Rheum 2001;44: Calguneri M, Ertenli I, Kiraz S, et al. Effect of prophylactic benzathine penicillin on mucocutaneous symptoms of Behcet's disease. Dermatology 1996;192: Al-Waiz MM, Sharquie KE, A-Qaissi MH, et al. Colchicine and benzathine penicillin in the treatment of Behcet disease: a case comparative study. Dermatology Online Journal. Available at: Sharquie KE. Suppression of Behcet's disease with dapsone. Br J Dermatol 1984;110: Sharquie KE, Najim RA, Abu-Raghif AR. Dapsone in Behcet's disease: a double-blind, placebo-controlled, cross-over study. J Dermatol 2002;29:

7 Türk Dermatoloji Dergisi 2007; 1: 1-7 Turkish Journal of Dermatology 2007; 1: Turanl AY, Mengü K, Cantürk T, ve ark. Behçet hastal nda levamizol ve kolflisin tedavisiyle elde edilen sonuçlar. Deri Hast Frengi Arfl 1991;25: Övül C, Azizlerli G, Özarma an T. II. Behçet günü kitab 1978: Lehner T, Wilton JM, Ivanyi L. Double blind crossover trial of levamisole in recurrent aphthous ulceration. Lancet 1976;2: Jorizzo JL, Schmalstieg FC, Solomon AR Jr, et al. Thalidomide effects in Behçet s syndrome and pustular vasculitis. Arch Intern Med 1986;146: Hamuryudan V, Mat C, Saip S, et al. Thalidomide in the treatment of the mucocutaneous lesions of the Behçet syndrome. A randomized, double-blind, placebo-controlled trial. Ann Intern Med 1998;128: Denman AM, Graham E, Howe L, et al. Low dose thalidomide treatment of Behçet s syndrome. In: Wehchsler B, Godeau P, eds. Behçet s disease. Proceedings of the Sixth International Conference on Behçet s Disease. Paris: Excerpta Medica;1993: Yazici H, Pazarli H, Barnes CG, et al. A controlled trial of azathioprine in Behcet's syndrome. N Engl J Med 1990;322: Masuda K, Nakajima A, Urayama A, et al. Double-masked trial of cyclosporin versus colchicine and long-term open study of cyclosporin in Behcet's disease. Lancet 1989;20;1: Assaad-Khalil SH. Low-dose cyclosporin in Behçet s disease: follow-up controlled study with emphasis on extraocular manifestations and neuro-behçet s disease. In: Behçet s Disease: Basic and Clinical Aspects, O Duffy JD, Kokmen E, eds. New York, Marcel Dekker 1991; Jorizzo JL, White WL, Wise CM, et al. Low-dose weekly methotrexate for unusual neutrophilic vascular reactions: cutaneous polyarteriitis nodosa and Behçet s disease. J Am Acad Dermatol 1991;24: Davatchi F, Shahram F, Chams H, et al. Pulse cyclophosphamide (PCP) for ocular lesions of Behçet s disease: double blind crossover study. Arthritis Rheum 1999;42(Suppl): Ermakova NA: Comparative evaluation of the effectiveness of corticosteroids and cytostatics in treating retinal angiitis in Behçet s disease. Vestn Oftalmol 2002;118: Alpsoy E, Yilmaz E, Basaran E. Interferon therapy for Behçet's disease. J Am Acad Dermatol 1994;31: Azizlerli G, Sar ca R, Köse A, et al. Interferon alfa-2a in the treatment of Behcet's disease. Dermatology 1996;192: Boyvat A, Sisman-Solak C, Gurler A. Long-term effects of interferon alpha 2a treatment in Behçet s disease. Dermatology 2000;201: Hamuryudan V, Moral F, Yurdakul S, et al. Systemic interferon alpha 2b treatment in Behcet's syndrome. J Rheumatol 1994;21: O'Duffy JD, Calamia K, Cohen S, et al. Interferon-α treatment of Behçet s disease. J Rheumatol 1998;25: Alpsoy E, Durusoy C, Y lmaz E, et al. Interferon alpha-2a in the treatment of Behçet disease: A randomized, placebo-controlled and double blind study. Arch Dermatol 2002;138: Kötter I, Zierhut M, Eckstein AK, et al. Human recombinant interferonalpha2a for the treatment of Behçet s disease with sight-threatening posterior or panuveitis. Br J Ophthalmol 2003;87: Tugal-Tutkun I, Guney-Tefekli E, Urgancioglu M. Results of interferon-alfa therapy in patients with Behcet uveitis. Graefes Arch Clin Exp Ophthalmol 2006;244: Santos Lm, Marcos MC, Gallardo Galera JM, et al. Aqueous humor and serum tumor necrosis factor-alpha in clinical uveitis. Ophthalmic Res 2001;33: Sfikakis PP, Theodossiadis PG, Katsiari CG, et al. Effect of infliximab on sight-threatening panuveitis in Behcet's disease. Lancet 2001;358: Wechsler B, Sable-Fourtassou R, Bodaghi B. Infliximab in refractory uveitis due to Behçet s disease. Clin Exp Rheumatol 2004;22: Sfikakis PP, Kaklamanis PH, Elezoglou A, et al. Infliximab for recurrent, sight-threatening ocular inflammation in Adamantiades-Behçet disease. Ann Intern Med 2004;140: Ohno S, Nakamura S, Hori S, et al. Efficacy, safety and pharmacokinetics of multiple administration of infliximab in Behçet s disease with refractory uveoretinitis. J Rheumatol 2004;31: Tugal-Tutkun I, Mudun A, Urgancioglu M, et al. Efficacy of Infliximab in the treatment of uveitis that is refractory to treatment with the combination of azathioprine, cyclosporine, and corticosteroids in behcet s disease. An open-label trial. Arthritis Rheum 2005;52: Travis SP, Czajkowski M, McGovern DP, et al. Treatment of intestinal Behcet's syndrome with chimeric tumour necrosis factor alpha antibody. Gut 2001;49: Sarwar H, McGrath H Jr, Espinoza LR. Successful treatment of long-standing neuro-behçet s disease with infliximab. J Rheumatol 2005;32: Rozenbaum et al. Rosner I, Portnoy E. Remission of Behçet s syndrome with TNFa blocking treatment. Ann Rheum Dis 2002;61: Robertson LP, Hickling P. Treatment of recalcitrant orogenital ulceration of Behcet's syndrome with infliximab. Rheumatology 2001;40: Haugeberg G, Velken M, Johnsen V. Successful treatment of genital ulcers with infliximab in Behçet s disease. Ann Rheum Dis 2004;63: Melikoglu M, Fresko I, Mat C, et al. Short-term trial of etanercept in Behcet's disease: a double blind, placebo controlled study. J Rheumatol 2005;32: Sfikakis PP, Kaklamanis P, Alpsoy E, et al. Anti-TNF agents in the treatment of Behcet's Disease (BD). Part I: Critical review of the available evidence. XII. International Conference On Behçet s Disease, September 2006, Lisbon-Portugal. 75. Alpsoy E. Management of Behcet s Disease. 15th Congress of European Academy of Dermatology and Venereology, 4-8 October 2006, Rhodos-Greece.

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6) over kanseri taramas ndaki yetersizli ini göstermektedir. (1) Transvaginal ultrasonografinin sensitivitesinin iyi olmas na ra men spesifitesinin yeterli olmamas kullan m n k s tlamaktad r. Son yay nlarda

Detaylı

Pediatrik Behçet Hastalar n n Klinik ve Demografik Özellikleri

Pediatrik Behçet Hastalar n n Klinik ve Demografik Özellikleri Özgün Araflt rma/original Article Pediatrik Behçet Hastalar n n Klinik ve Demografik Özellikleri The Clinical and Demographic Characteristics of Pediatric Behçet s Patients Hayriye Sar cao lu, Hatice Erdem,

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin Madde: Her bir ampul 1000 mg Kolin alfoskerat a

Detaylı

FULYA DÖKMECİ. Ankara Üniversitesi Tıp Faültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A. D.

FULYA DÖKMECİ. Ankara Üniversitesi Tıp Faültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A. D. FULYA DÖKMECİ Ankara Üniversitesi Tıp Faültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A. D. AÜTF BEHÇET GÜNLERİ Hasan Ali Yücel Konferans Salonu 19.03.2013 Türk dermatolog Hulusi Behçet Tanımı* AĞIZDA ÜLSERLER GENİTAL

Detaylı

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Hasta Rehberi Say 6 KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Orta kolayl kta okunabilir rehber Konjenital Adrenal Hiperplazi - Say 6 (A ustos 2006 da güncellenmifltir) Bu rehber Reading Üniversitesi, Sa l k Bilimleri

Detaylı

Gebelikte Astım Yönetimi. Dr. Dilşad Mungan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD İmmünoloji ve Allerji BD

Gebelikte Astım Yönetimi. Dr. Dilşad Mungan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD İmmünoloji ve Allerji BD Gebelikte Astım Yönetimi Dr. Dilşad Mungan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD İmmünoloji ve Allerji BD ık Kadın Doğum uzmanları hangi koşullarda astımlı hasta ile karşılaşırlar? Astımlı

Detaylı

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1 Deomed Medikal Yay nc l k Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1 Birinci bask Deomed, 2009. 62

Detaylı

08.11.2008 VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D

08.11.2008 VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D Vitamin D ve İmmün Sistem İnsülin Sekresyonuna Etkisi Besinlerde D Vitamini Makaleler Vitamin D, normal bir kemik gelişimi ve kalsiyum-fosfor homeostazisi için elzem

Detaylı

BEHÇET. Behçet Hastalığı; Behçet Sendromu; Behçet hastalığının sebebi nedir? Behçet hastalığı kimlerde görülür:

BEHÇET. Behçet Hastalığı; Behçet Sendromu; Behçet hastalığının sebebi nedir? Behçet hastalığı kimlerde görülür: BEHÇET Behçet Hastalığı; Behçet Sendromu; Behçet hastalığı ilerleyici kronik damar iltihabıdır. Behçet hastalığı; ağız ve genital bölgede tekrarlayan ülserler ile birlikte göz iltihapları ile karakterize

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA 1. vaka S.P ERKEK 1982 DOĞUMLU YUTMA GÜÇLÜĞÜ ŞİKAYETİ MEVCUT DIŞ MERKEZDE YAPILAN ÖGD SONUCU SQUAMOZ HÜCRELİ CA TANISI ALMIŞ TEKRARLANAN

Detaylı

BEHÇET SENDROMU NDA GÖZ TUTULUMU VE TEDAVİSİ

BEHÇET SENDROMU NDA GÖZ TUTULUMU VE TEDAVİSİ BEHÇET SENDROMU NDA GÖZ TUTULUMU VE TEDAVİSİ Y. Doç. Dr. Şengül Özdek GÜTF Göz Hastalıkları Anabilim Dalı BEHÇET SENDROMU Tıkayıcı tipte vaskülit Hulusi Behçet, 1937 Üveit, retinal vaskülit, Oral ve genital

Detaylı

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENFOMA LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENF SİSTEMİ NEDİR? Lenf sistemi vücuttaki akkan dolaşım sistemidir. Lenf yolu damarlarındaki bağışıklık hücreleri,

Detaylı

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK

ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK ENDOJEN POSTERİOR ÜVEİTLERDE MEDİKAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ DR ŞENGÜL ÖZDEK Uveitler - Prognoz %22 sinde en az bir gözde kanuni körlükle sonuçlanmakta Morbidite İMMÜN MEKANİZMA Ön Üveit: MHC class I/CD8+ sitotoksik

Detaylı

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR Hepatit C nedir? Hepatit C virüsünün neden olduğu karaciğer hastalığıdır. Hepatit C hastalığı olarak bilinir ve %70 kronikleşir, siroz, karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI CASODEX 150 mg film tablet Ağız yoluyla alınır. Etkin madde: 150 mg bikalutamid Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat, magnezyum stearat, polividon, sodyum nişasta glikolat, hipromelloz,

Detaylı

Pnömokokal hastal klar

Pnömokokal hastal klar Pnömokokal hastal klar HASTALIK Pnömokokal hastal klar n etkeni nedir? Pnömokokal hastal klara Streptococcus pneumoniae ad verilen bir bakteri neden olur. Bu bakterinin 80 den fazla tipi vard r. Bunlar

Detaylı

Behçet Hastalığı Son II Yıl Damar Tutulumu ve Tedavisi

Behçet Hastalığı Son II Yıl Damar Tutulumu ve Tedavisi Behçet Hastalığı Son II Yıl Damar Tutulumu ve Tedavisi Dr. Kenan Aksu Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çıkar Çatışması Çıkar Çatışması Yoktur. Vasküler tutuluş (% 25-62) Venöz lezyonlar arteriyel lezyonlardan

Detaylı

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar Hmfl. Özlem SANDIKCI SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi, nfeksiyon Kontrol Hemfliresi,

Detaylı

Behçet Hastalığı ve Gastrointestinal Tutulum

Behçet Hastalığı ve Gastrointestinal Tutulum Behçet Hastalığı ve Gastrointestinal Tutulum (Son II Yıl) Prof. Dr. Mehmet Sayarlıoğlu İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı-Romatoloji Bilim Dalı, İstanbul/Samsun Behçet hastalığı

Detaylı

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI 01.11.2008. 25-D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI 01.11.2008. 25-D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her VİTAMİN BİYOKİMYASI D VİTAMİNİ BU BÖLÜMDE ANLATILACAK KONULAR: Tarihsel Bakış D vitamininin kimyasal ve biyolojik fonksiyonları Besin kaynakları Hazırlayan: V. Murat BOSTANCI Toksisite 1 2 TARİHSEL BAKI

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

Şeker Hastaları için Genel Sağlık Önerileri

Şeker Hastaları için Genel Sağlık Önerileri ÖNEMLİ! İlaçlarınızı düzenli kullanmanız çok önemlidir. Kilonuza dikkat ediniz. Ani bir kan şekeri düşmesi (hipoglisemi) durumuna karşı yanınızda her zaman birkaç adet şeker bulundurunuz. Mutlaka egzersiz

Detaylı

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet Diyabet te Sağlık Önerileri Diyabet BR.HLİ.041 Diyabette Sağlık Önerileri Her sağlıklı birey gibi diyabetli birey de bireysel bakımını sağlamalı; diyabete bağlı gelişen özellikli durumlarda gereken uygulamaları

Detaylı

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

BALIK YAĞI MI BALIK MI? BALIK YAĞI MI BALIK MI? Son yıllarda balık yağı ile ilgili kalp damar hastalıklarından tutun da romatizma, şizofreni, AIDS gibi hastalıklarda balık yağının kullanılmasının yararları üzerine çok sayıda

Detaylı

Romatoid Artrit Tedavisinde MAP Kinaz İnhibitörleri MAP Kinase Inhibitors in Rheumatoid Arthritis Prof Dr Salih Pay 12 Mart 2011

Romatoid Artrit Tedavisinde MAP Kinaz İnhibitörleri MAP Kinase Inhibitors in Rheumatoid Arthritis Prof Dr Salih Pay 12 Mart 2011 Romatoid Artrit Tedavisinde MAP Kinaz İnhibitörleri MAP Kinase Inhibitors in Rheumatoid Arthritis Prof Dr Salih Pay 12 Mart 2011 Cell growth differentiation Inflamation Cytokine production Extracellular-regulated

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. SPRAMAX 1.5 M.I.U film kaplı tablet Ağızdan alınır. KULLANMA TALİMATI Etkin madde: Her kaplanmış tablet; 1.500.000 IU Spiramisin içerir. Yardımcı maddeler: Hidroksipropil selüloz, Prejelatinize Mısır Nişastası,

Detaylı

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR GUATR NED R? Bu kitapç n içeri i Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derne i nin web sitesinden faydalan larak haz rlanm flt r. www.cocukendokrindiyabet.org Tiroid bezi Guatr Tiroid

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. 35, 50 ve 100 gramlık alüminyum tüplerde, uygulayıcısı ve kullanma talimatı ile birlikte karton kutuda kullanıma sunulmaktadır.

KULLANMA TALİMATI. 35, 50 ve 100 gramlık alüminyum tüplerde, uygulayıcısı ve kullanma talimatı ile birlikte karton kutuda kullanıma sunulmaktadır. ESTRIOL Vajinal Krem, 1 mg Vajinal yolla veya haricen uygulanır. KULLANMA TALİMATI Etkin madde: 1 gramında 1 mg östriol bulunur. Yardımcı maddeler: Dekalinyum klorür, Parfüm yağı, Dokusat sodyum, Propilen

Detaylı

KULLANMA TALİMATI FERICOSE

KULLANMA TALİMATI FERICOSE KULLANMA TALİMATI FERICOSE 100mg/5ml İ.V. Enjeksiyonluk Çözelti İçeren Ampul Damar içine uygulanır. Etkin madde: 5 ml lik her bir ampul, 100 mg (20 mg/ml) elementer demire eşdeğer 2700 mg demir hidroksit

Detaylı

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL Hasta Rehberi Say 7 GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL Orta kolayl kta okunabilir rehber Genç Yetiflkinlerde Büyüme Hormonu Eksikli i - Say 7 (A ustos 2006 da güncellenmifltir) Bu rehber Reading

Detaylı

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Dr. Asım Armağan Aydın Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Dr. Asım Armağan Aydın Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu antalya EAH Çalışmaya Katılan

Detaylı

www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Behçet Hastaliği 2016 un türevi 2. TEŞHİS VE TEDAVİ 2.1 Nasıl teşhis edilir? Tanı çoğunlukla klinik olarak konulur. Bir çocuğun Behçet hastalığı için tanımlanmış

Detaylı

ÇOCUKLARDA BEHÇET HASTALIĞI. Özgür KASAPÇOPUR Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Romatoloji Bilim Dalı

ÇOCUKLARDA BEHÇET HASTALIĞI. Özgür KASAPÇOPUR Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Romatoloji Bilim Dalı ÇOCUKLARDA BEHÇET HASTALIĞI Özgür KASAPÇOPUR Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Romatoloji Bilim Dalı Özcan, 12 yaşında erkek çocuğu Başvuru yakınması : Baş Ağrısı

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

Girifl Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) Ecz. Neslihan Güleno lu

Girifl Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) Ecz. Neslihan Güleno lu G R fi Girifl Bu kitapç k Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) taraf ndan, befleri t bbi ürünlerin güvenlili inin izlenmesi ve de erlendirilmesi hakk

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir çiğneme tableti 725 mg (250 mg baza eşdeğer) Pirantel pamoat içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir çiğneme tableti 725 mg (250 mg baza eşdeğer) Pirantel pamoat içerir. KULLANMA TALİMATI KONTİL çiğneme tableti Ağızdan alınır. Etkin madde: Her bir çiğneme tableti 725 mg (250 mg baza eşdeğer) Pirantel pamoat içerir. Yardımcı maddeler: Sodyum siklamat, povidon K-30, sukroz,

Detaylı

KULLANMA TALİMATI SOMATOSTATİN EUMEDICA 250 µg i.v. İnfüzyon için Liyofilize Toz içeren Flakon Damardan uygulanır. Etkin madde: Her flakonda etkin madde olarak, 250 µg somatostatine eşdeğer miktarda hidratlanmış

Detaylı

T bbi Makale Yaz m Kurallar

T bbi Makale Yaz m Kurallar .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Araflt rmalar ve Etik Sempozyum Dizisi No: 50 May s 2006; s. 7-11 T bbi Makale Yaz m Kurallar Dr. Sebahattin Yurdakul ÖZGÜN ARAfiTIRMA USULE

Detaylı

Behçet Hastalığı Eklem Tutulumu ve Tedavisi

Behçet Hastalığı Eklem Tutulumu ve Tedavisi Kitap Bölümü DERMAN Behçet Hastalığı Eklem Tutulumu ve Tedavisi Esra Erkol İnal Epidemioloji Behçet Hastalığı (BH) ilk kez 1937 yılında Türk Tıp doktoru, Hulusi Behçet, tarafından tanımlanmış olup [1];

Detaylı

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit 2016 un türevi 1. ROMATİZMAL ATEŞ NEDİR? 1.1 Nedir? Romatizmal ateş, streptokok adı

Detaylı

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD)

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD) AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD) 1 GÜNDEM Tanım Epidemiyoloji (Hastalığın Yayılımı) Mücadele Soru-Cevap 2 Afrika Hastalığı Nedir? Sivrisinek, kene ve sokucu sineklerle

Detaylı

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON 1 Tarifname Teknik Alan BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON Buluş, böbreküstü bezi yetmezliğinin tedavisine yönelik oluşturulmuş bir formülasyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen

Detaylı

Deomed Medikal Yay nc l k

Deomed Medikal Yay nc l k Deomed Medikal Yay nc l k Schiltenwolf / Henningsen Muskuloskeletal A r lar Biyopsikososyal Yaklafl mla Tan ve Tedavi Türkçe Editörü / M. Sar do an Çeviri / A. Kasabal gil 16.5 x 24 cm, XVI + 320 Sayfa

Detaylı

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar. Cerebral palsi gibi hareket ve postüral kontrol bozukluklar na yol açan hastal klar olan çocuklar, hastal klar n n derecesine ba l olarak yürüme güçlü ü çekmekte veya hiç yürüyememektedir. Hart Walker,

Detaylı

Behçet Hastal nda Tedavi

Behçet Hastal nda Tedavi 92 Sürekli E itim Continuing Medical Education Behçet Hastal nda Tedavi Treatment of Behcet s Disease stanbul Üniversitesi Cerrahpafla T p Fakültesi, Dermatoloji Anabilim Dal, stanbul, Türkiye Özet Behçet

Detaylı

Hepatit B. HASTALIK Hepatit B nin etkeni nedir? Hepatit B hepatit B virüsü (HBV) ile meydana getirilen bir hastal kt r.

Hepatit B. HASTALIK Hepatit B nin etkeni nedir? Hepatit B hepatit B virüsü (HBV) ile meydana getirilen bir hastal kt r. Hepatit B HASTALIK Hepatit B nin etkeni nedir? Hepatit B hepatit B virüsü (HBV) ile meydana getirilen bir hastal kt r. HBV nas l yay l r? Hepatit B, hepatit B li kiflilerin kan veya vücut s v lar yoluyla

Detaylı

.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri. Sempozyum Dizisi No: 55 Ocak 2007; s. 55-68. Doç. Dr. Emire Seyahi

.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri. Sempozyum Dizisi No: 55 Ocak 2007; s. 55-68. Doç. Dr. Emire Seyahi .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri TÜRK YEDE SIK KARfiILAfiILAN HASTALIKLAR I Enfeksiyon Hastal klar, Romatizmal Hastal klar, Afetlerde Ezilme Yaralanmalar Sempozyum Dizisi

Detaylı

BEHÇET HASTALIĞI. Dr. Melike Ersoy. MAA Acıbadem Üniversitesi, Romatoloji BD

BEHÇET HASTALIĞI. Dr. Melike Ersoy. MAA Acıbadem Üniversitesi, Romatoloji BD BEHÇET HASTALIĞI Dr. Melike Ersoy MAA Acıbadem Üniversitesi, Romatoloji BD Konuşma Planı: Behçet Hastalığı kliniği Tanıda güçlükler Tedavi yaklaşımları Behçet Hastalığı (BH) tekrarlayan oral aftöz ülserler,

Detaylı

BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM)

BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM) BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM) Buğday rüşeymi buğday başağının alt kısmında bulunan embriyodur. Buğdayın 1 tonundan sadece 1 kilogram rüşeym elde edilebilmektedir. Rüşeym özel yöntemlerle elde edilmediği

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

Hasta Rehberi Say 6. KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Kolay okunabilir rehber

Hasta Rehberi Say 6. KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Kolay okunabilir rehber Hasta Rehberi Say 6 KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Kolay okunabilir rehber Konjenital Adrenal Hiperplazi - Say 6 (A ustos 2006 da güncellenmifltir) Bu rehber Reading Üniversitesi, Sa l k Bilimleri Enstitüsü,

Detaylı

Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI LUCENTIS 10 mg/ml enjeksiyonluk çözelti içeren flakon Göz içine uygulanır. Etkin madde: Her flakonun 0,3 ml si 3 mg ranibizumab içerir. Yardımcı maddeler: Alfa,alfa-trehaloz dihidrat,

Detaylı

Tarifname KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON

Tarifname KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON 1 Tarifname Teknik Alan KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON Buluş, kronik yorgunluk sendromunun tedavisine yönelik oluşturulmuş bir kompozisyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen

Detaylı

Kronik HCV İnfeksiyonlarında Güncel Tedavi Yaklaşımları Dr. Kaya Süer

Kronik HCV İnfeksiyonlarında Güncel Tedavi Yaklaşımları Dr. Kaya Süer Kronik HCV İnfeksiyonlarında Güncel Tedavi Yaklaşımları Dr. Kaya Süer Near East University Faculty of Medicine Infectious Diseases and Clinical Microbiology HCV tarihçesi 1989 Hepatitis C (HCV) genomu

Detaylı

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK

YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA NÖROTİSİZM VE OLUMSUZ OTOMATİK DÜŞÜNCELER UZM. DR. GÜLNİHAL GÖKÇE ŞİMŞEK GİRİŞ Yaygın anksiyete bozukluğu ( YAB ) birçok konuyla, örneğin parasal, güvenlik, sağlık,

Detaylı

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu;

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu; PROLAKTİNOMA Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu; Prolaktinoma beyinde yer alan hipofiz bezinin prolaktin salgılayan tümörüdür. Kanserleşmez ancak hormonal dengeyi bozar. Prolaktin hormonu

Detaylı

Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş

Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahisi Kliniği Giriş

Detaylı

SÜTÇÜ İNEKLERDE SAĞIM HİJYENİ

SÜTÇÜ İNEKLERDE SAĞIM HİJYENİ SÜTÇÜ İNEKLERDE SAĞIM HİJYENİ Sütçü inek işletmelerinde Yasal düzenlemeler ve standartlara uygun üretim Hayvan sağlığı ve refahı Çalışanların bilgi-becerisi ve memnuniyeti MASTİTİSLERDE AZALMA - SÜT KALİTESİNDE

Detaylı

YENİ ÇALIŞMALAR IŞIĞINDA PROFİLAKSİ

YENİ ÇALIŞMALAR IŞIĞINDA PROFİLAKSİ YENİ ÇALIŞMALAR IŞIĞINDA PROFİLAKSİ Dr Nur Kır İstanbul Tıp Fakültesi 1. RETİNA GÜNLERİ İSTANBUL 2013 AREDS I Çalışması (2001) Amaç: Farklı evrelerdeki YBMD hastalarında yüksek doz antioksidan ve minerallerin

Detaylı

Doç. Dr. Orhan YILMAZ

Doç. Dr. Orhan YILMAZ Yazar Ad 151 Doç. Dr. Orhan YILMAZ İnsanda iletişimin en önemli araçlarından biri olan ses, kişinin duygusal yapısını yansıtan bir olaydır. Yaş ilerledikçe tüm organlarda görülebilen yaşlanma konuşma

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

ntermitan Alerjik Rinit ( AR) hastalar nda desloratadinin etkinlik ve güvenlili inin de erlendirildi i ACCEPT 1 Çal flmas sonuçlar n görmek için

ntermitan Alerjik Rinit ( AR) hastalar nda desloratadinin etkinlik ve güvenlili inin de erlendirildi i ACCEPT 1 Çal flmas sonuçlar n görmek için A LE HEK MLER NE ÖZEL Say :05 Haziran 2014 stanbul Ba c lar ilçesi 14 No lu Aile Sa l Merkezi doktorlar ndan Dr. Levent Arıç ile yapt m z röportaj n tamam n okumak için lütfen t klay n. ntermitan Alerjik

Detaylı

ROMATİZMAL HASTALIKLARDA SİTOKİN HEDEFLİ TEDAVİLER

ROMATİZMAL HASTALIKLARDA SİTOKİN HEDEFLİ TEDAVİLER ROMATİZMAL HASTALIKLARDA SİTOKİN HEDEFLİ TEDAVİLER H. Direskeneli Marmara Tıp Fakültesi Romatoloji Bilim Dalı İnflamasyon Doku Yanıtı (McInnes, Nature Clin Prac Rheumatol 2005; 31) RA da Sitokin Ağı (Firestein,

Detaylı

Deomed Yay nc l k. Birinci bask Deomed, 2012.

Deomed Yay nc l k. Birinci bask Deomed, 2012. Deomed Yay nc l k Kartalo lu / Okutan (Ed.) Sarkoidoz / Güncel Tan ve Tedavi Yaklafl mlar 16.5 x 24 cm, X + 170 Sayfa 44 Resim, 25 Tablo, 5 fiekil 32 Yazar Kat l m yla ISBN 978-975-8882-41-0 Birinci bask

Detaylı

Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ

Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü UYGULAMA VİDEOSU LİTERATÜR GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ SUPRATHEL Geçici Deri Eşdeğeri İle Yenilikçi Yanık ve Yara Tedavisi

Detaylı

ADRENAL KORTİKAL KANSER TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİ

ADRENAL KORTİKAL KANSER TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİ ADRENAL KORTİKAL KANSER TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİ DR GÜRHAN SAKMAN ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ ANABİLİM DALI ADRENAL KORTİKAL KANSER TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİ DR GÜRHAN

Detaylı

NÖROBEHÇET TEDAVİ ALGORİTMASI. Prof. Dr. SABAHATTİN SAİP İ.Ü.CERRAHPAŞA T.F. NÖROLOJİ AD TND NÖROBEHÇET ÇALIŞMA GRUBU

NÖROBEHÇET TEDAVİ ALGORİTMASI. Prof. Dr. SABAHATTİN SAİP İ.Ü.CERRAHPAŞA T.F. NÖROLOJİ AD TND NÖROBEHÇET ÇALIŞMA GRUBU NÖROBEHÇET TEDAVİ ALGORİTMASI Prof. Dr. SABAHATTİN SAİP İ.Ü.CERRAHPAŞA T.F. NÖROLOJİ AD TND NÖROBEHÇET ÇALIŞMA GRUBU BenediktosAdamantiades (1875 1962) BEHÇET HASTALIĞI TANI KRİTERLERİ A.Tekrarlayıcı

Detaylı

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları HEPATİT B TESTLERİ Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları Hepatit B virüs enfeksiyonu insandan insana kan, semen, vücut salgıları ile kolay bulaşan yaygın görülen ve ülkemizde

Detaylı

Çölyak Hastalığı Serolojik Tanısı DR. BURÇİN ŞENER

Çölyak Hastalığı Serolojik Tanısı DR. BURÇİN ŞENER Çölyak Hastalığı Serolojik Tanısı DR. BURÇİN ŞENER HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ AD 1 Glutene duyarlı enteropati Çölyak hastalığı Gluten-intoleransı 2 Çölyak hastalığı nedir?

Detaylı

Azospermi Nedir, Belirtileri Nedir, Nas l Tedavi Edilir?

Azospermi Nedir, Belirtileri Nedir, Nas l Tedavi Edilir? Azospermi Nedir, Belirtileri Nedir, Nas l Tedavi Edilir? Azospermi, al nan meni örne inde hiçbir sperm hücresinin bulunmamas d r. Azospermi sorunu iki ba l kta incelenmektedir; T kan kl a ba l olan ve

Detaylı

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı BİRİNCİ BASAMAKTA GÜNCEL DURUM > 6330 Aile Sağlığı Merkezi

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

Kronik ürtikerde güncel tedaviler

Kronik ürtikerde güncel tedaviler Kronik ürtikerde güncel tedaviler Dr. Emek Kocatürk Göncü İstanbul Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesi Sunum akışı EAACI/GALEN/EDF/WAO Ürtiker Kılavuzu Amerikan Allerji İmmunoloji Akademisi Ürtiker Kılavuzu

Detaylı

HIV/AIDS HASTALI INDA SON GEL fimeler

HIV/AIDS HASTALI INDA SON GEL fimeler /AIDS HASTALI INDA SON GEL fimeler Dr. Aygen Tümer Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) /AIDS hastal sadece eriflkinleri de il, bebek, çocuk, genç, yafll demeden rk, cinsiyet,

Detaylı

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM)

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle /AIDS Dr. Aygen Tümer Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) Dünyada /AIDS Dünya Sa l k Örgütü (DSÖ)/UNAIDS taraf ndan Aral k 2010 tarihinde

Detaylı

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL 2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL NOT: Düzeltmeler bold (koyu renk) olarak yaz lm flt r. YANLIfi DO RU 1. Ünite 1, Sayfa 3 3. DÜNYA HAYVAN POPULASYONU

Detaylı

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac Ders 3: SORUN ANAL Z Sorun analizi nedir? Sorun analizi, toplumda varolan bir sorunu temel sorun olarak ele al r ve bu sorun çevresinde yer alan tüm olumsuzluklar ortaya ç karmaya çal fl r. Temel sorunun

Detaylı

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER Erol LENGERL / Akis Ba ms z Denetim ve SMMM A.fi. 473 474 2. Salon - Paralel Oturum VIII - Sistem ve Süreç Denetiminde Karfl lafl lan

Detaylı

Gebelikte Viral Enfeksiyonlar

Gebelikte Viral Enfeksiyonlar Gebelikte Viral Enfeksiyonlar Prof. Dr. Sabahattin ALTUNYURT Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ABD Perinatoloji BD 2016 İzmir Gebelikte Viral Enfeksiyonlar Gebelikte geçirilen

Detaylı

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma) .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Kanama ve Tromboza E ilim Sempozyum Dizisi No: 36 Kas m 2003; s. 185-189 Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil

Detaylı

mm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3

mm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3 24 P. I. AĞRAS ve Ark. GİRİŞ Ürtikeryal vaskülit histolojik olarak vaskülit bulgularını gösteren, klinikte persistan ürtikeryal döküntülerle karakterize olan bir klinikopatolojik durumdur (1). Klinikte

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 9 Ağustos 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme 2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme Proje bütçesi haz rlarken dikkat edilmesi gereken üç aflama vard r. Bu aflamalar flunlard r: Kaynak belirleme ve bütçe tasla n n haz rlanmas Piyasa araflt

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir. OYUNCA IN ADI Akl nda Tut YAfi GRUBU 4-6 yafl OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir. GENEL KURALLAR Çocuklar n görsel belle inin

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. ONDAREN 8 mg/4 ml I.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul Damar içine uygulanır.

KULLANMA TALİMATI. ONDAREN 8 mg/4 ml I.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul Damar içine uygulanır. KULLANMA TALİMATI ONDAREN 8 mg/4 ml I.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul Damar içine uygulanır. Etkin madde: Her bir ml çözelti 2 mg ondansetron baza eşdeğer miktarda ondansetron hidroklorür dihidrat

Detaylı

Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu

Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu Prof. Dr. Rabin SABA Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Memorial Sağlık Grubu Tedavi hedefleri HIV e bağlı morbidite ve mortaliteyi azaltmak Viral yükü maksimal ve en uzun süreli şekilde bastırmak. İmmun

Detaylı

Selülit ile mücadelede son nokta. Cellulaze. www.ortadoguas.com

Selülit ile mücadelede son nokta. Cellulaze. www.ortadoguas.com Be Selülit ile mücadelede son nokta Cellulaze www.ortadoguas.com Cellulite Laser Workstation Sadece tek bir uygulamadan sonra etkinli i kan tlanm fl, baflar l sonuçlar Cellulaze minimal invaziv bir selülit

Detaylı

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM D YABETLE YAfiAMAK Bu kitapç n içeri i Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derne i nin web sitesinden faydalan larak haz rlanm flt r. www.cocukendokrindiyabet.org Diyabet,

Detaylı

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir.

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir. CO RAFYA AKARSULAR ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir. K ÖRNEK 2 : Bir nehrin deltas ndan, on y ll k bir biriktirme kesiti al narak incelenmifltir. Bu inceleme sonucunda

Detaylı

mediven mediven Mastektomi sonrası oluşan ödem tedavisinde seçilebilecek en doğru ürün. CCL 1 (15 21 mmhg) CCL 2 (23 32 mmhg) Endikasyonlar Koldaki birincil ve ikincil lenf ödemlerin bilekten ba layarak

Detaylı

İNTRAVEZİKAL (MESANE İÇİNE) BACİLLUS CALMETTE GUERİN (BCG) İMMÜNOTERAPİSİ. Soyadı:... Doğum tarihi: Protokol No:... Baba adı: Ana adı:..

İNTRAVEZİKAL (MESANE İÇİNE) BACİLLUS CALMETTE GUERİN (BCG) İMMÜNOTERAPİSİ. Soyadı:... Doğum tarihi: Protokol No:... Baba adı: Ana adı:.. İNTRAVEZİKAL (MESANE İÇİNE) BACİLLUS CALMETTE GUERİN (BCG) İMMÜNOTERAPİSİ Hastanın Adı, Soyadı:.... Doğum tarihi: Protokol No:..... Baba adı: Ana adı:.. Sayın Hasta, Sayın Veli/Vasi Hastanıza yapılan endoskopik

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI AMBREKS PEDİATRİK şurup Ağızdan alınır. Etkin madde: 5 ml (1 ölçek) şurup solüsyonu, 15 mg ambroksol HCl içerir. Yardımcı maddeler: Sorbitol % 70 solüsyonu, metil paraben, propil paraben,

Detaylı

Tarifname. MADDE BAĞIMLILIĞININ TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK OLUġTURULMUġ BĠR FORMÜLASYON

Tarifname. MADDE BAĞIMLILIĞININ TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK OLUġTURULMUġ BĠR FORMÜLASYON 1 Tarifname MADDE BAĞIMLILIĞININ TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK OLUġTURULMUġ BĠR Teknik Alan FORMÜLASYON Buluş, madde bağımlılığının tedavisine yönelik oluşturulmuş bir formülasyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen

Detaylı

Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek. Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler

Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek. Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler Sayın hast, Hastalıkların teşhisi ve tedavisinde son on yılda çok büyük gelişmeler kaydedildi.

Detaylı

Behçet Hastalığı. Neden benim çocuğumda bu rahatsızlık var? Olması engellenebilir miydir? Hastalığın nedeni belli değildir. BH önlenemez.

Behçet Hastalığı. Neden benim çocuğumda bu rahatsızlık var? Olması engellenebilir miydir? Hastalığın nedeni belli değildir. BH önlenemez. Pædiatric Rheumatology InterNational Trials Organisation Behçet Hastalığı Behçet hastalığı nedir? Behçet sendromu veya Behçet hastalığı(bh), nedeni bilinmeyen sistemik bir vaskülittir (yani kan damarlarının

Detaylı

Bovilis Bovipast RSP ile benzersiz koruma

Bovilis Bovipast RSP ile benzersiz koruma Bovilis ile benzersiz koruma Özel kombinasyon Çift adjuvan IRP teknolojisi Erken koruma Maternal antikor varl nda da etkinlik Güvenlik Önerilen afl lama program : Antikor titresi 1. afl lama Bovilis Rapel

Detaylı

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 18 Aral k 1979 da Birle mi Milletler Genel cinsiyet ayr mc l n yasaklayan ve kad n haklar n güvence alt na alan

Detaylı