Siyah Amerikalılar Siyah Amerikalılar

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Siyah Amerikalılar Siyah Amerikalılar"

Transkript

1 Siyah Amerikalılar Siyah Amerikalılar, Amerika Birleşik Devletleri'inde yaşayan, ataları Afrika kökenli kişileri belirten terim. Siyah Amerikalıların büyük çoğunluğu, Kuzey Amerika'ya zorla getirilmiş kölelerin soyundan gelmektedirler. Siyah Amerikalı nüfus aynı zamanda, Siyah Afrika, Batı Hint Adaları ve Latin Amerika'dan yakın dönemdeki göçlerle artmıştır. ABD'deki siyah nüfus, 1790'larda yaklaşık 'ken, 1990'da 30 milyona yaklaşmıştır. Toplam nüfusa oranlandığındaysa, 1790'da siyah nüfus toplam nüfusun % 19,3'üyken, 1930'da % 7,9'una düşmüş, artış, 1930'dan sonra gerçekleşmiştir. Siyah Amerikalı nüfusunun tam olarak ne kadarının Afrikalı ataların soyundan geldiği bilinmemektedir. Bunun nedeni, son 300 yılda ABD'de, Afrika soyundan gelenler ile beyaz Avrupalılar ve Kızılderililer arasında, büyük bir ırk karışması yaşanmış olmasıdır. Siyah Amerikalılar arasındaki fiziksel farklılıklar, ABD'deki öbür ırk grupları içinde gözlenen farklılıklar kadar sivridir. Ten renginin tonları koyu kahverengiden fildişine kadar değişir. Beden biçimi açısından da siyah Amerikalılar kısa ve şişmandan, uzun ve zayıfa kadar farklılık gösterirler. Burun biçimi, gaga burundan, enli ve düz buruna, saç rengi açık kestaneden koyu kahverengiye, saç yapısı kıvırcıktan, yumuşak ve düze kadar değişir. Tarihsel olarak, ABD'de bağlı olunan ırkın belirlenmesi açısından baskın görüş, siyah Afrikalıların soyundan gelenlerin siyah sayılması yönündedir. ABD'nin bazı kesimlerinde, özellikle Ayrılık Savaşı'ndan önce Güney'de, bağlı olunan ırk grubunun belirlenmesini tanımlayan yasalar çıkarılmıştır. Irk kavramı, ABD'de siyah azınlığa uygulandığı biçimiyle biyolojikten öte, toplumsal ve siyasal bir kavramdır. Not: Köle alıcılarına mezatla satılan siyah aileler, genellikle parçalanırdı. Köleciliğin Amerika'da gelişmesinin nedeni, Güney'in toprağın işlenmesine dayalı tarım sistemi dolayısıyla ucuz işgücüne duyulan talepti (Chicago Historical Society). KÖLELİK DÖNEMİNDE SİYAHLAR : Yeni Dünya'ya ilk Afrikalılar, İspanyol ve Portekizli sömürgecilerle birlikte geldiler. 1600'de Orta Amerika'da, Güney Amerika'da ve Antil adaları bölgesinde özgür ve köle yaklaşık Afrikalı vardı. 1619'da, günümüzde ABD'yi oluşturan bölgeye Afrikalılar, HollandalI bir gemi kaptanının Jamestown'da sattığı kölelerle ayak bastılar. Sonra, toprağın bol, işgücününse çok az olduğu ülkeye, işçi eksikliğini doldurmak için gün geçtikçe daha çok siyah köle getirildi. XVII. yy'ın sonunda, ortalama Afrikalı Yeni Dünya'ya yerleşmişti arasında bu sayı 'a ulaştı: 1810'dan sonraysa, siyah köle getirildi. Bunların bazıları doğrudan doğruya Kuzey Amerika'daki İngiliz kolonilerine götürüldüler. Öbürleri, önce Batı Hint Adaları'nda köle olarak çalıştırıldılar; sonra yeniden satılıp, yarı kıtaya götürüldüler. ABD'de kölecilik: İlk getirilen Afrikalılara, Avrupa kökenli hizmetkârlarla aynı biçimde davranılıyordu. Ama bu eşitlik uzun sürmedi. XVII. yy'ın ilk yarısında siyah ve beyaz hizmetkârlara çok farklı davramlmaya başlandı. 1662'de Virginia yasalarında Afrikalıların ömür boyu hizmetkâr kalacakları yolunda bir madde, yer aldı. 1667'deyse "vaftizci tarikatından olmanın, kişinin köle ya da özgür olma durumunu değiştirmeyeceği" belirtildi. 1740'ta, Kuzey Amerika'daki kolonilerde kölecilik sistemi iyice gelişti. Virginia'da o yıl çıkarılan bir yasada, kölelerin "bütün amaçlar... için... sahiplerinin malı oldukları" açıklandı. Afrikalı ataların soyundan gelenlerin, Kuzey Amerika'daki öbür insanların kişisel malı oldukları ilkesi, ilk Afrikalının Kuzey Amerika'ya ulaşmasından sonra geçen üç buçuk yüzyılın üçte ikisi boyunca geçerli oldu. Etkileri, İngiliz kolonilerinin bağımsızlığa kavuşmalarına ve köleciliğe karşı ulusal ülküler geliştirilmesine karşın, artarak sürdü. Çeşitli ideolojik muhalefete karşın, ABD'de kölelik sistemi 1865'e kadar yürürlükte kaldı; üstelik, o tarihten sonra da, siyahlar karşıtı akımın etkisi sürdü. Amerikan Bağımsızlık Savaşı'ndan önce bütün kolonilerde, kölecilik geçerliydi. Bağımsızlığın ülküleri ve köleciliğin getirdiği kazançların sınırlı olması, Kuzey eyaletlerinde XVIII. yy'ın son çeyreğinde köleciliğin kaldırılmasına yol açtı. Oysa Güney eyaletlerinde, tütün üreticileri ve pamuk çiftçilerinin ucuz işçi çalıştırma gereksinmeleri nedeniyle, kölecilik sistemi gün geçtik çe güçlendi. 1850'de, Kuzey Amerika'daki siyah nüfusun % 92'si Güney'de toplanmıştı ve bunların yaklaşık % 95'i köleydi. Tarlalarda yaşam güçtü ve siyahların kültür geleneklerini sürdürmelerine izin verilmiyordu. Köle pazarlarında, erkekler karılarından, çocuklar annelerinden ayrılıyordu. Ailesel ve kabilesel bağlar kopmuştu. Kölelerin yüzde 50'si, köle sahibinin yüzde 10'unun malıydı. Tarım alanlarındaki bu yoğunlaşmanın, pek çok siyahın yaşamı için önemli sonuçları vardı. Çiftlik sisteminde, genel davranış biçiminin sonucu olarak, siyah işçilerin çalışmasını denetlemekle görevli "gözcü"ler, acımasız davranıyor, siyahlara "hayvan" gözüyle bakıyorlardı. Ceza, kölenin sahibinin ya da sahibinin vekilinin insafına kalmıştı. Köleler, köle sahibi tarafından bağışlanmadıkça mülk edinemiyorlardı; bir başkasının dişi kölelerinden birinin ırzına geçmek, başkasının mülkiyet hakkının çiğnenmesi dışında cezai sonuç doğurmuyordu. Köleler, mahkemede beyazlara karşı tanıklık yapamıyorlardı. Konut, giyecek

2 ve yiyecekleri en düşük nitelikliydi ve ancak kölelerden istenen işi yapmalarına yetecek kadar veriliyordu. Bu kuralları uygulamayan köle sahiplerine de katı cezalar verilmekteydi. Güney'in büyük kesiminde, bir siyaha okuma-yazma öğretmek yasaktı. Not: Mat Turner, 1831'de bir grup köle arkadaşını köleliğe karşı ayaklanmaya kışkırttı. Virginia'daki bu ayaklanma, Turner'ın ve arkadaşlarından on altısının asılmasıyla sona erdi. O tarihten sonra Güneyli yasa koyucular, kölelerin denetimini elde tutmak için, yasaları sertleştirdiler. Siyahların muhalefeti: Bütün Güney eyaletlerinde köleleri denetim altında tutmayı ve herhangi bir muhalefeti önlemeyi amaç alan yasalar vardı. Bununla birlikte, 1800'deki Prosser ve Bowler ayaklanması, 1822'de Denmark Vesey'in öncülük ettiği ayaklanma, 1831'de Nat Turner ayaklanması, vb. birçok küçük başkaldırı oldu. Ama, yasaların siyahlara karşı yaptırımları daha da artırmasından başka işe yaramadı. Siyahların silah taşımaları ve yanlarında beyaz biri bulunmadıkça biraraya toplanmaları yasaklandı. Güney'de ya da Kuzey'de yaşayan özgür siyahlarsa, Güneyli siyah kölelerin karşılaştıklarından biraz farklı tepkilerle ve hareketlerle karşılaşıyorlardı. Oy verme ve eğitim gibi toplumsal-ekonomik etkinlikler başlamıştı. 1857'de ABD Yüksek Mahkemesi'nde görülen Dred Scott-Sandford davası, eyaletlerde siyahlara yapılan davranışları anayasal güvence altına aldı. Dava sonucunda varılan karar şöyle özetlenebilir: "Özgür de olsalar, siyah Amerikalılar, Bağımsızlık Bildirisi'nde tanımlanan yurttaş sözcüğünün kapsamına alınmayacak, bu bildiriyle sağlanan hiçbir hakkı isteyemeyecek bu bildirinin sağladığı yurttaş ayrıcalıklarından yararlanama yacaklardır". Siyahlar, kölelik durumuna çeşitli yollarla karşı çıktılar. Prosser, Vesey ve Turner gibi kölelik sistemine açıkça karşı çıkanların yanı sıra, binlerce siyah köle kaçıp, ABD'nin kuzey kesimine ya da Kanada'ya yerleşti. Bazıları, güç koşullar altında bireyselliklerini korumaya ve içlerinde Afrikalı atalarından izler bulmaya çalıştılar. Geri kalanlarsa, beyaz Amerika'nın onlara benimsettiği rolü kabul ettiler. Bazı alanlarda, bu durum, beyazların siyahlardan üstün olduklarına tanıklık eden "Tom Amca"ya da "Sambo" kişilikleri gibi siyahların doğmasıyla sonuçlandı. Yasal statünün yokluğuna ve yerel köle ticaretinin olumsuz etkilerine karşın, siyah aile, yetişkinler ve çocuklar arası ilişkileri düzenlemedeki geleneksel işlevine yeniden kavuştu. Afrikalı dinsel uygulamalardan etkilenen ve kölelerin, kendilerini köle sahibinin gözlerindekinden farklı biçimde algılamalarını sağlayan dinsel etkinlikler yaygınlaştı. Siyahlar, Güney dışında, Protestanlık içindeki mezhepleri ve birçok vaftizci kiliseleri içeren ayrı kiliseler kurdular. Bu arada, Philadelphia'da, Richard Ailen, Özgür Afrika Toplumu adı da verilen Afrika Metodist Piskopos Kilisesi'ni kurdu. Not: Siyah toplumbilimci ve yazar W.E.B. Du Bois, Siyah Halkın Ruhu (1903) adlı yapıtında Booker T. Washington'un uzlaşma stratejisine karşı Çıkmıştır. Ayrılık Savaşı: Ulusal siyasette, kölelik konusu, ulusun oluşma günlerinden başlayarak yer aldı. 1820'de, Missouri Uzlaşması, Kongre tarafından belirlenen bir ölçüyle, Missouri eyaletinin kuzeyinde kalan topraklarda köleciliği yasakladı. 1850'lerde, kölecilik konusu, ülkeyi bölgesel sınırlara böldü; bununla birlikte, pek çok bölgede, hem kölecilik, hem de kölecilik karşıtlığı, siyahlara karşı olma duygusunu da içermekteydi. Köleliğin kaldırılması yandaşları dışındaki Kuzeyliler, kölelik kurumunun ardından, özgür işgücünün ortaya çıkmasından çok, düne kadar köle olan siyahların, insan haklarından yararlanmalarının getireceği toplumsal sonuçları düşünüyorlardı. Lincoln'ün seçilmesiyle farkına varılan tehlikeler yüzünden Güney ayrıldığında, Kuzey, iç savaşı hızlandıranın kölecilik değil, ayrılma olduğunu açıkladı. Başkan Lincoln, Güney eyaletlerinde köleciliğe federal koruma verilmesini öngören bir anayasa değişikliğini destekledi: Kaçan köleler, savaşın ilk döneminde, federal birlikler tarafından sahiplerine geri götürüldü. Daha sonra, savaşın insanlarda yarattığı etkinin sonucu olarak, köleliğin kaldırılması yandaşlarını destekleyenlerin sayısı arttı. Başkan Lincoln de tutumunu değiştirip, 1862'de yayınladığı "Azat Bildirisi"yle, 1 Ocak 1863'te, hâlâ Birliğe karşı ayaklanmanın sürdüğü yerlerde yaşayan kölelerin özgür sayılacaklarını açıkladı. Bununla birlikte, Birlik içinde ve Birlik denetimi altındaki Konfederasyon topraklarında yaşayan köleler, bu bildirinin dışında tutulmuşlardı. Başlangıç bölümünde bildiri, ana tema olarak ordu propagandası yapıyordu: Köleler, yalnızca, onları özgür bırakacak gerçek bir otoritenin bulunmadığı bölgelerde özgür olarak tanımlanıyordu. Federal otoritenin denetimi altındaki bölgelerde buna hiçbir tepki görülmedi ve Azat Bildirisi, kölelik konusunda bir dönüm noktası olmadı. Savaş Güney'in çeşitli kesimlerinde yayıldıkça, siyahların yaptığı gösteriler, Güneylilerin, "mutlu köle nüfus" konusundaki gözlemlerinin yanlışlığını ortaya koydu. Köleler, Kuzeyli askerî birliklerin yaklaştıkları çizgiye, lojistik sorunlar yaratacak kadar kalabalık sayılarda yığıldılar. 1862'den başlayarak siyahları Birlik ordusu içinde kullanma hazırlıkları yapıldı. "Renkli Alayları" adı verilen birimler altında toplanan siyahın 'i Konfederasyon bölgesinden geliyordu. Konfederasyon, başlangıçta, siyahları asker olarak tanımayı reddetti. Öteki birliklerin tersine, güç durumda kalan siyah askerlere

3 teslim olma hakkı tanınmadı ve pek çok siyah asker, teslim olmaktansa savaşarak öldü. Siyahlar, Ayrılık Savaşı sırasında 200'den çok çarpışmaya katılmışlardır ve savaşın çeşitli nedenleriyle ölen siyah sayısı 'dir. Siyah askerlere daha düşük ücret ödenmesi, vb. ırk ayrımcı tutumlara karşın, siyahlar arasında askerden kaçma olaylarının sayısı, toplam Birlik ordusu içindekinin % 50'sinden az olmuştur. YENİDEN YAPILANMA VE SONRASI : Yeniden yapılanma ( ) dönemi boyunca, Birlik siyaseti, 1865'te Anayasa'nın 13. maddesiyle öngörülen köleliğin bütünüyle kaldırılmasına yöneldi. Aynı zamanda hükümet siyaseti de 14. (1868) ve 15. (1870) Tashih kararnamelerinin dile getirdiği siyahlara eşit haklar istemine yakınlaştı. Bununla birlikte, siyahlara eşit haklar tanınması düşüncesi, Güney'de olduğu kadar, Kuzey'dede geniş bir muhalefetle karşılaştı. Siyahlann katılımı: Yeniden yapılanma sırasında siyahlar, toplum yaşamının her alanında etkin görevler üstlendiler. Oy kullandılar ve Güney'de yeni eyalet anayasalarının yapılmasında etkili rol oynadılar. Yerel düzeyde ve eyalet düzeyinde siyasal görevler aldılar: 14 siyah ABD Temsilciler Meclisi'ne, 2 siyah da Senato'ya üye seçildi. Ayrıca siyahlar, daha önce hiçbirinin katılamadığı halk eğitim sisteminin kurulmasında baskı yaptılar ve çalıştılar. Federal Ajans'ın ve kuzey kiliseleri topluluğu Freedmen Bürosu'nun yardımıyla özel okullar ve kolejler kurdular. Federal birlikler tarafından destek verilen yasalarla, kamuya açık yerlere girmelerine olanak tanındı. Eski köleler, el konan toprakların ya da federal hükümetin topraklarının aile çiftlikleri olarak bölüneceğini ve kendilerine dağıtılacağını umuyorlardı. Bu umutlar gerçekleşmediyse de, küçük bir topluluk toprak edinebildi; geri kalan siyahlarsa, eski köle sahiplerine ekonomik açıdan bağımlı kaldılar. Beyazların muhalefeti: Siyahların haklarına en büyük saldırı, yeniden yapılanma dönemindeki federal siyasetleri baskıcı ve öç almaya yönelik bulan Güneyli beyazlardan geldi. Şikâyetlerinin en büyüğü, eyalet hükümetlerinin siyahların denetimine girmiş olmasıydı (oysa bu doğru değildi). Pek çoğu, siyahları siyaset sahnesinden uzaklaştırmak ve savaş öncesi duruma elden geldiğince yakın koşullar oluşturmak istiyordu. Federal hükümet, bu isteklerini gerçekleştirecek yasal düzenlemeleri yaptıkça, yasal ve yasal olmayan kuruluşlar, amaçlarına ulaşmak için etkinliğe geçtiler. 1860'ların sonlarında kurulan Ku Klux Klan, vb. örgütlerin yasa dışı eylemleri, Kuzey'de siyah vatandaşların haklarının korunmasına yönelik ilginin gün geçtikçe azalmasıyla birleşince, Demokrat Parti'nin eyalet hükümetlerinde denetimi ele geçirmesiyle sonuçlandı. 1877'de son federal birliklerin de Güney'den çekilmesi ve "yeniden yapılanma"nın resmen sona ermesiyle, Güneyli eyaletlerde beyazların kuralları bütünüyle eski biçiminde uygulanmaya başlandı ve siyah vatandaşların hakları bir kez daha tehlikeye girdi. Güney'in ırk sistemi: "Yeniden yapılanma"nın bitmesiyle birlikte, siyah vatandaşlar açısından son derece güç bir dönem başladı. Vatandaşlık haklarının korunması için siyahlar, bu hakların varlığına kesin biçimde karşı çıkan kişilerin denetimindeki eyalet hükümetlerine bel bağlamaya zorlandılar. Federal hükümet, gittikçe siyahların haklarıyla ilgili konulardan uzaklaşıp, Güneyli beyazların durumunu yönetim ve yargı alanlarında desteklemeye yöneldi. Güney'de, savaşın hemen ardından, yasa dışı şiddetle birlikte başlayan siyahların haklarından yoksun bırakılmaları, XX. yy'ın ilk yıllarında aşağı yukarı bütünüyle amacına ulaştı. Pek çok Güney eyaletinde oy vergisi, okur-yazarlık testleri ve "Büyükbaba Koşulu"adı verilen koşul,siyahların oy vermelerini yasaklarken, beyazların oy kullanma hakkının sürekliliğini sağlamayı amaç alan kurallar kondu. Bu çalışmalar sonucunda, Alabama'da 1900'de olan siyah seçmen sayısı, 1901 'de anayasada yapılan değişikliklerin sonucu olarak 3 000'e düştü. Louisiana'da da, benzer bir hareketle, 1869'da olan siyah seçmen sayısı, 1904'te 1 342'ye düştü. Güney'de, siyahların oy verme haklarındaki kökten düşüş, gündelik yaşamın çeşitli alanlarında siyahların beyazlardan kurumsallaşmış ayrılığını kolaylaştırdı. Siyahlar jürilere alınmadılar; otellerde, lokantalarda, eğlence yerlerinde siyahlara servis yapılmadı. Toplu taşıma araçlarında ve kamuya açık yerlerde, kendilerine ayrılmış bölümlerde oturmaya zorlandılar ve her ırk için ayrı eğitim sistemi geliştirildi. Birinci Dünya Savaşı'nın ardından, Jim Crow Yasası'yla Güney'in her yanında siyahlar ile beyazların ayrı tutulması yasallaştı. Jim Crow Yasası, ABD'nin öbür kesimlerinde de ya yasalarla ya da yerel uygulamanın içinde ortaya çıktı. Bu yasanın Anayasa'ya uygunluğu 1896'da, Plessy-Ferguson davasıyla onaylandı. ABD Yüksek Mahkemesi'ndeki bu davada, bir Louisiana yasasının getirdiği tren vagonlarında ırka göre ayrım yapılması onaylandı. Siyahlar ile beyazlar arasındaki eşitsizlik, özellikle eğitim alanında açığa çıktı. İkinci Dünya Savaşı'nın başlarına kadar, Güney'deki belli devlet okulları 12 yıllık halk eğitiminden siyahların yararlanmalarını engelliyordu. "Yeniden yapılanma" dönemi sonrasındaki siyahların güçsüzlüğüne, arasındaki linç olayı da tanıklık eder. Bununla birlikte, Güneyli beyazların siyahlan siyasal haklarından yoksun bırakma ve toplumsal eşitlikten yararlandırmama çabalarına karşın, "yeniden yapılanma" sonrasında, siyahların ekonomik durumlarını geliştirme ve siyasal haklarından yararlanma doğrultusunda etkinlikler ve çabalar bir ölçüde başarılı oldu: 1870'te, 10 yaşın üstündeki siyah nüfusun yüzde 80'i okuma yazma bilmezken, bu oran 1900'de % 50 azalmıştı. Toprak sahipliği de, hâlâ düşük olmasına karşın, önemli miktarda artmıştı: 1901'de, Güney'deki siyahların % 25'i kendi toprağının sahibiydi arasında, toplam 13 dönemde, yedi siyah ABD Temsilciler Meclisi'ne seçildi. Bu arada siyahların haklarını geliştirmeye yönelik çeşitli örgütler kuruldu. Bunların en çok tanınanı 1909'da kurulan Renkli İnsanların Gelişmesi İçin ulusal Dernek'tir. Kurucularından, William E. B. Du Bois, siyahların haklarının tam olarak ve acilen verilmesi için savaşanların başında gelir. Bu dönemde, siyahlar için tam ırk eşitliği sağlanmasına yönelik çabalara karşın, tarihçiler "yeniden yapılanma" sonrası dönem ırkçılığında, Siyahların uzlaşmacılığına dikkat çekmişlerdir. Bazı Siyahlar tarafından benimsenen uzlaşmacı tavırlar siyahların

4 toplumsal haklan için çalışmadan önce, sabırlı olmalarını ve ekonomik eşitlik kazanmak için çok çalışmalarını öneren siyah eğitimci Booker T. Washington'un görüşlerinde simgeleşir. Görüşleri pek çok muhafazakâr beyazın görülerine uygundur; ancak aralarında Du Bois'nın da bulunduğu birçok siyah önder tarafından karşı çıkılmıştır. Not: Marcus Carvey, siyah kültürünün geliştirilmesini savunarak, arasında siyah Amerikalıları Afrika'da bağımsız bir ulus kurulması doğrultusunda yüreklendirmiştir. GEÇİŞ DÖNEMİ: Birinci Dünya Savaşı, siyah Amerikalıların tarihinde bir dönüm noktası oldu. Siyahların Güney'den yavaş yavaş Kuzey'e göç etmeleri den sonra Avrupa dan ABD'ye göçün azalması ve Kuzey kentlerinde işçiye olan talebin artması sonucu, savaş sanayisine de bağlı olarak arttı. Siyahların, kentlerde kalabalık topluluklar halinde biraraya gelmeleri, Amerikalı beyazlar gibi ırkçı tutumlar sergileyen Avrupalı beyazlarla kaynaşmaları ve"dünyayı demokrasinin yeşerebileceği duruma getirin" yolunda savaş propagandaları, siyahların umutlarını, düşlerini ve özlemlerini artırdı. Bununla birlikte, ırk ayrımcı düşünceler, linç olayları siyah ayaklanmaları ve siyahlara uygulanan kıyımlar, Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki bu iyimser ortama kadar, Kuzey'de yoğun biçimde sergilendi. Bu eylemler, siyahların siyaset alanındaki çabalarını olumsuz etkilediyse de, siyahlar değişen tutumlar sayesinde, kimliklerini dile getirmenin başka yollarını buldular yıllarında, siyah Amerikan edebiyatı, müzik ve sanatında önemli ürünler verildi ve ırk bilinci yükseldi. Evrensel Zenci Geliştirme Derneği'nin kurucusu ve siyah ulusçuluğun önde gelen isimlerinden siyah önder Marcus Garvey, yapıtlarında "siyah ırk bilinci"ni başarıyla yansıttı yıllarındaki büyük ekonomik bunalımdan, siyahlar beyazlara oranla daha az etkilendiler; çünkü siyah toplumun ekonomisi zaten bunalım içindeydi. Bununla birlikte, ekonomik ölçüye göre, en alt uçtaki topluluk en çok zarar gören topluluk olduğu için, ekonomik koşulların kötüleşmesi siyahlara da zarar verdi. "Yeni Çözüm" siyasetiyle gerçekleştirilen reformlar, özellikle ekonomik sonuçlarla bağlantılıydı; siyahların azınlık ırk grubu konumlarından kaynaklanan sorunlarına çözüm getirmiyordu. Bununla birlikte, "Yeni Çözüm" çalışmaları kapsamında yoksullara yardım edilmesi sonucunda, "yeniden yapılanma" döneminden beri, siyahlar hükümetten ilk kez yardım aldılar. Franklin D. Roosevelt'in ırkçılığa karşı duyarlı olması, Cumhuriyetçi Parti'ye karşı artan soğuklukla birleşince, siyahlar Demokrat Parti'ye oy vermeye başladılar; ama bu yönelim, siyahlar açısından genellikle kötü sonuçlar doğurdu;çünkü Demokratların denetimi altındaki yargı mekanizmasının önemli noktalarına, ırk ayrımcı görüşlerini açıkça dile getiren kişiler getirildi. İkinci Dünya Savaşı'nda, Nazi ırkçılığına karşı savaşın ABD'deki ırkçılığı da zayıflatacağına inanan siyahlar, bütün içtenlikleriyle savaşa katıldılar. Orduya katılan siyahın yaklaşık yarım milyonu deniz aşırı birliklerde görev aldı. Bununla birlikte Birinci Dünya Savaşı'nda olduğu gibi, siyahlar genellikle geri hizmetlerde kullanıldı ve pek çoğu temel silahları kullanmayı bile öğrenemedi. Savaş sanayilerinde çalışan azınlık gruplarından işçilerin mesleki eğitimlerini geliştirmeleri için Başkan Roosevelt, "Ulusal Uygun İş Eğitimi Komitesi"ni kurduysa da, Kuzey ile Güney'in birçok bölümünde, Jim Crow Yasası uygulamalarının etkinliği sürdü. TOPLUMSAL HAKLAR HAREKETİ: İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra, ABD'deki ırklar arası ilişkilerin değişmesini pek çok şey etkiledi. Savaş sırasındaki Nazi karşıtı propagandalar sayesinde birçok Amerikalı, kendi ülkelerindeki ilkeler ile ırkçılık gerçeği arasındaki çelişkiyi fark etti. Kuzey'deki ve Günev'deki kentlerde siyah nüfusun artması, siyasal etki yaratma konusunda siyahların potansiyellerini yükseltti. Aynı zamanda, bölgesel sorunlardan önce gelen ırka bağlı ulusal sorunları yansıttı. Bideşmiş Milletler Merkezi'nin ABD'de kurulmasıyla, soğuk savaş döneminde, SSCB'ye karşı ABD'nin önderlik etmesi düşünülen bir dünyada ırklar arası eşitsizlik daha görünür duruma geldi. Irkçılığa karşı beyazlardan oluşan küçük bir topluluğun gün geçtikçe büyümesi, siyahlara destek sağladı. Bununla birlikte ırklararası ilişkilerin değişmesinde en etkili çıkışı, siyahlar kendileri yaptılar. Irkçılığa karşı yasal hareket: Siyahların ırkçılığa ilk büyük saldırısı mahkemeler aracılığıyla oldu. Yüksek öğrenimle ilgili bir dizi davada. Yüksek Mahkeme, siyahlara ayrılan olanakların açıkça yeterli olmadığı durumlarda, eskiden yalnızca beyazlara açık öğrenim kurumlarına siyahların da alınmasını kabul etti. Yasal olarak en temel değişiklik 1954'te oldu. Kansas Eğitim Meclisi'nin bir davasında, Yüksek Mahkeme fırsatların ayrılmasının, doğası gereği eşitsiz olduğuna karar verdi. Bu karara karşın, Güney'de okulların karma duruma gelmesi, on yıldan uzun sürdü. Kuzey'de, siyahlar ile beyazların birbirlerinden ayrı yaşamalarının okullara uzanması ve "beyaz" okullara siyahların girişinin sınırlanmasıyla, devlet okullarında ırk ayrımı 1954'ten sonra arttı. Ayrımcılığa karşı verilen savaşta ikinci büyük çıkış, 1955'te Montgomery'de otobüs boykotunda gerçekleşti. Boykot, Rosa Parks adlı siyah bir kadının, bir beyaza otobüste yer vermeyi reddetmesiyle başladı. Kadının tutuklanması, siyahların Montgomery'de bir dizi miting düzenlemelerine ve ırk ayrımcılığın uygulandığı otobüsleri boykot etmelerine yol açtı: Bir yıldan uzun süren boykot, % 100 etkili oldu. Martin Luther Kingjr. adlı vaftizci tarikatından bir papazın toplumsal haklar hareketinde şiddete başvurmaksızın izlediği stratejisini açıklayarak ülke çapında ün kazanmasından sonra, mahkemeler otobüslerde ırk ayrımı yapılmasını, anayasaya aykırı buldular. Şiddet karşıtı hareket: Boykot sırasında doğan şiddet karşıtı hareket, ülkenin her yanındaki siyahlar ve beyaz destekçileri tarafından yayıldı. Oturma eylemleri ve özgürlük yürüyüşleri yapıldı; halka açık yerlerde ırk ayrımına son verilmesi istendi; her türden protesto gösterileri yapıldı. Bu eylemlerin başlıcaları, Washington'da 28 Ağustos 1963'te yapılan, 'den çok siyah ve beyazın sürmekte olan ırk ayrımcılığını, protesto ettiği

5 yürüyüş ile Birmingham'da (Nisan 1963) ve Selma'da (Mart 1965) yapılan geniş katılımlı gösteriler oldu. Bu toplumsal hak eylemleri NAACPve CORE (Irksal Eşitlik Kongresi, kuruluşu 1942) gibi uzun süre önce kurulmuş örgütler, yeni oluşan Kuzey Hıristiyan Öncülük Konferansı ve SNCC (Şiddet Karşıtı Öğrenci Koordinasyon Komitesi) gibi ülke çapında örgütler ile "Dallas Eyaleti Seçmenler Birliği", "Princeton İnsan Haklan Birliği" gibi yerel örgütler tarafından yönlendirildi. Irk ayrımcıların bu eylemlere yanıtı, soruna yol açan dış kışkırtıcıları suçlamak oldu. Birçok yasa görevlisi, eylemleri engellemek için katı önlemler aldılar ve eylemcilerin barışçı yollarla protesto haklarını korumayı reddettiler. Siyah ve beyaz eylemcilere karşı şiddet uygulaması yaygınlaştı. Üç toplumsal hak savunucusu Philadelphia'da 1964'te acımasızca öldürüldü. Birmingham'da 16. caddedeki Vaftizci kilisesinin bombalanması olayında dört siyah çocuk öldü. Güney eyaletlerinin her yanında düzinelerle siyah kilisesi yakıldı ya da bombalandı. Selma'da, 1965'teki eylemlerde iki beyaz ve bir siyah öldürüldü. Toplumsal haklar hareketinin tanınmış önderi Martin Luther King Jr., 1968'de bir suikastte öldü. Irk ayrımcıların bu kıyıcı tepkisine federal yanıt, birkaç yeni yasanın kabul edilmesi oldu; bunların en önemlileri 1964 ve 1965'te çıkarıldı: Toplumsal Haklar Yasası (1964), Jim Crow Yasası'ndan geride kalan yapıyı bozdu: Medeni Haklar Yasası (1964), siyahların okullara kayıt ve oy verme haklarına karşı çıkan yerel hükümetlerin ve tek tek bireylerin eylemlerine son vermek için çıkarıldı. Kentlerde kargaşa ve militan protesto: 1960 yıllarının ortasında ve sonunda, siyah önderler, siyasal başarının sınırlarını, ekonomik değişime katılamamayı ve yurt içindeki ırksal sorunlar ile ABD'nin yurt dışında uyguladığı siyasetin ilişkisini gün geçtikçe daha çok sorgulamaya başladılar. Şiddet karşıtı denge eylemlerinin gettolardaki siyah halkın yaşamında önemli değişiklikler yapamamasının bazı siyahlar tarafından kavranmasıyla da, muhalefet hareketi şiddetlendi. 1965'te Los Angeles'in Watt kesiminde, bütün bu sayılanlarla bağlantılı bir siyahlar ayaklanması başlatıldı. Saldırılarda, temel olarak, beyazların mülkleri ve gettolardaki beyaz otorite yapıları hedef alındı. 1968'de Martin Luther King Jr.'ın öldürülmesiyle yeni bir ayaklanma dalgası ülkeye yayıldı: Başkan Lyndon Johnson tarafından kurulan Halk Ayaklanmaları Ulusal Danışma Komisyonu'nun yayınladığı bir raporda, arasında 150'den çok ayaklanma ya da büyük karışıklık patlak verdiği açıklanmıştır; yalnızca 1967'de, 83 kişi öldürülmüş (çoğu siyah), kişi yaralanarak, 100 milyon doları aşkın değerdeki mal hasar görmüştür. 1960'ların sonunda gelişen siyah bilinçlenme hareketi ve saldırgan toplumsal haklar eylemleri, beyazların geri adım atmasıyla sonuçlandı. Siyah gurur: Ayaklanmalar, beyazların geri adım atması ve siyah toplumdaki yeni gelişmeler, 1960'ların sonunda toplumsal haklar hareketinin bir aşamasının sona ermesine yol açtı. 1970'lerde ve 1980'lerin başında siyahların hareketinin başlıca özelliği, siyah olma bilincinin ve siyah onurunun gelişmesi oldu. Bu değerler, yeni bir canlanma sağladı ve gün geçtikçe daha çok siyah, ABD'de ırk sorunlarıyla baş etmenin anahtarının, birey ve topluluk olarak kendileriyle ilgili duygularında olduğunu fark ettiler. Siyah gurur kavramı başlangıçta, siyah güzeldir ve siyah güç gibi sloganlarla dile getirildi. Siyah güç sloganı (1966), o dönemde Şiddet Karşıtı Öğrenci Koordinasyon Komitesi'nin başkanı olan Stokely Carmichael tarafından ortaya atıldı ve 1960'ların ikinci yarısında, daha çok toplumsal hak isteyen radikal eylemcilerin canlanma çığlığı oldu. Bu slogana dayalı Siyah Panterler Afrika-Amerika Birliği Örgütü, Siyah Müslümanlar hareketi, vb. örgütler gelişti. Siyah ırk kavramının önde gelen sözcüleri arasında Malcolm X, imamu Amiri Baraka (eski adı LeRoi Jones), Ron Karenga ve Huey Newton sayılabilir. Siyah siyasal hareket: 1960 yıllarından başlayarak adalet, eşit fırsat ve siyasal katılım elde etmek amacıyla bir çok siyah, siyasal hareketlere yöneldi. Bu sürece verilen adıyla, "ikinci yeniden yapılanma" dönemi boyunca, özellikle Güney'de kayıtlı siyah seçmen sayısında düzenli bir artış oldu; bunu, seçilmiş siyah devlet görevlilerinin artışı izledi. 1965'teki "oy hakkı eylemi"nden önce bile, 1960'ta Demokrat John Kennedy'nin başkan seçilmesinde olduğu gibi, bazı kuzey eyaletlerinde siyah seçmenlerin oyları etkiliydi başkanlık seçiminde Demokrat aday Jimmy Carter'a siyahların büyük desteği, bazı Kuzey ve Güney eyaletlerinde, beyaz seçmenlerinin eleştirilerine yol açtı. 1960'lardaki toplumsal hak eylemcilerinden Jesse Jackson, 1984'te Demokrat Parti başkanlık adayı seçimleri için düzenlediği kampanyanın ilk aşamasında 3 milyondan çok oy (ortalama % 75 siyah oy) aldıysa da, seçimi kazanmak için gereken delege sayısını tamamlayamadı. 1988'de ikinci kez adaylığını koyduğunda da, ilk aşamada 6,6 milyon oy ve delegelerin % 30'unun oyunu kazanarak başkanlık için ilk "ciddi" siyah aday oldu. Jackson'un oyları % 92 siyah ve % 12 beyaz seçmenin oylarından oluşuyordu. Geniş kitleleri ilgilendiren konulara parmak basan Jackson, özellikle genç seçmenleri çekti ve ulusal siyaset sahnesinde seçkin bir yer edindi yıllarından bu yana seçimle gelen devlet görevlileri arasında, siyahların sayısında artış görülmektedir. 1988'de okul yönetimi kurullarından Kongre'ye kadar her düzeyde seçimle işbaşına gelen siyah devlet görevlisi sayısı 6 680'dir. Thurgood Marshall, 1967'de Yüksek Mahkeme'ye üye seçilen ilk siyah olmuştur. Aynı yıl, Massachusetts'den Edward W. Brooke, "yeniden yapılanma" döneminden beri ABD Senatosu'na seçilen ilk siyah üyedir. Kongre üyeleri arasında da 12 eyaletten 12 siyah vardı. 1960'ların ortalarından 80'le-re Los Angeles'te Tom Bradley, Newark'ta Kenneth Gibson ve Sharpe James, Gary'de Richard Hatcher, Atlanta'da Maynard Jackson, New Orleans'da Ernest Mo-rial, Cleveland'da (Ohio) Carl Stokes, Washington'da Walter Washington,

6 Detroit'te Coleman Young, Chicago'da Harold Washington, Philadelphia'da Wilson Goode belediye başkanlığı yapmışlardır. GÜNÜMÜZDE SİYAH AMERİKALILARIN KÜLTÜRÜ: Günümüzde ABD'deki siyahlar, temelde kentlidirler. XX. yy boyunca, Güney'deki köylerden, Kuzey ve Batı'daki kentlere taşınmaları, ABD tarihindeki en büyük insan göçlerinden birini oluşturmuştur. Nüfusun bu kadar büyük oranlarda taşınması hem eskiden, hem de yeni göç eden siyahlar bağlamında fabrikalara ve toplumsal yapıya büyük bir yük bindirmiştir. Bunlara, düşük üç ret, yüksek işsizlik oranı, eğitimsizlik ve ırk ayrımcılığından kaynaklanan sorunlar da eklenir. XX. yy'ın, ABD'deki siyahlar açısından sürekli bir bunalım durumu olduğu söylenebilir. Bununla birlikte, siyah toplum, siyah Amerikalıların gün geçtikçe daha çok kıvanç duydukları bir dizi farklı kültür özelliği üretmiştir. Bu özelliklerin birçoğu Afrika kökenli kültür geleneklerini yansıtır, ama geri kalanlar ABD'deki siyah Amerikalıların özgünlüğünün kanıtıdır. Siyah Amerikalıların kültürünün özgün yanlan, özellikle müzik, sanat ve edebiyat alanlarında görülür. Aynı biçimde, konuşmalara, aile düzenine ve giyime, yaşama biçiminin öbür alanlarına da yansır. Afrikalı atalar, köleliğin düşmanca ortamında yaşamak ve Jim Crow Yasası, siyah Amerikalıların yaşamının kültür örneklerinin biçimlenmesinde önemli etkiler yaratmıştır. Müzik ve sanat: Müzik alanındaki siyah Amerikalı gelenekleri, Afrikalı kökler ile Amerikan deneyiminin karışımını yansıtır. Blues ve ilahilerin, kısa bir cümle ya da sözcüğün koronun söylediği ilahiyle almaştığı, Afrika kökenli geleneksel çağrı-yanıt şarkısına bir dönüş olduğu söylenebilir. Aynı zamanda, siyahların kişisel deneyimlerini ve ABD ortamına kendilerinden gerçekleştirmeleri beklenen uyumu da yansıtırlar. James Weldon Johnson'un yazıları ve Fisk Üniversitesi Jübile Şarkıcılarının ABD ve Avrupa turları, siyah dinsel halk müziğini siyah olmayan topluluğa tanıtmış, Bessie Smith ve W. C. Handy, bu müziğin gelişmesinde önemli rol oynamışlardır. Louis Armstrong ve Duke Ellington'un popülerliklerini hiç yitirmemiş olmaları da, cazın uyandırdığı ilginin açık göstergesidir. Cazın öteki müzik türleri üstündeki etkisi hemen fark edilebilir. 1984'te Michael Jackson, pop müzik alanını, daha önce kimsenin yapamadığı kadar ele geçirmiş ve sekiz Grammy Ödülü kazanmıştır. Bir dizi konser müzisyeni arasındaysa, özellikle Paul Robeson, Marian Anderson ve Leontyne Price'ı anmak gerekir. Siyah Amerikan edebiyatı ve sanatının gelişmesi, siyah müziğinin-kinden daha yavaş olmuştur. Siyahları ilgilendiren konulara eğilen ilk dönem sanatçıları ve yazarları, üslup açısından beyazların çalışmalarından ayırt edilemeyen yapıtlar vermişlerdir. 1920'lerde sanat canlılığı kent merkezlerine geçmiş, bu merkezlerin en ünlüsü New York olmuştur. "Harlem Rönesansı" önemli kişiler üretmiştir. Bunların başlıcaları arasında Langston Hughes, Countee Cullen ve James Weldon Johnson gibi şairler, Claude McKay ve Jean Toomer gibi yazarlar, Aaron Douglas ( ) ve Laura Wheeler ( ) gibi ressamlar ile heykelci Meta Warrick ( ) sayılabilir. Müzik alanında da Paul Robeson, Ethel Waters, Harry T. Burleigh ( ) ve Nathaniel Dett ( ) önde gelen kişilerdir. Harlem Rönesansı'nın yapıtları ve Richard Wright gibi yazarlar, siyahlar arasında ırk bilincinin gelişmesinde ve ırk ayrımcılığına karşı çıkmalarında etkili olmuşlardır. Bu temalar özellikle, James Baldwin, Amiri Baraka, Gwendolyn Brooks, Ralph Ellison, Douglas Turner Ward ve John A. Williams'ın yapıtlarında ağırlıktadır. Not: Temsilciler Meclisi'nirı ilk siyah kadın üyesi Shirley Chisholm, 1972 deki başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti'den aday adayı olmuş, ama seçilememiştir. lesse Jackson, başkanlık adaylığı yarışında ikinci olduktan sonra, 1988'de Atlanta'da yapılan Demokratik Ulusal Toplantı'da alkışları yanıtlarken. 1984'te de aday olan Jackson, 1988'de oy desteğini ikiye katlamıştır. Eğitim: İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki dönemde, yükseköğrenim görmek isteyen siyahların birçoğu, Güney'deki siyahlarla özel okullarda okumuşlardır.bunların başlıcaları arasında Fisk Üniversitesi, Atlanta Üniversitesi,Talladega Koleji, Marehouse Koleji, Spelman Koleji sayılabilir. 1940'larda halkın vergileriyle desteklenen siyahlar için yükseköğretim kurumlarında, bazı iyileştirmeler yapılmış ve ilk kez siyah öğrenciler, daha önce yalnızca beyazların okudukları okullarda görülmeye başlanmıştır. 1970'lerde "beyaz" okullara giren siyahların yüzdesi düzenli olarak artmış; ama 1980 lerde yeniden gerilemiştir. Günümüzde, siyah çocukların büyük çoğunluğu yasal olarak karma okullara girebilmektedir. Bununla birlikte bu kurumların çoğu, azınlık topluluklarından öğrencilere ayrılmış görünmektedir. Bir başka açıdan da, karma okullara giden siyahların birçoğu, bir tür ırkların ayrılması niteliğinde kasıtlı ya da kasıtsız gruplaşmalar yüzünden, beyaz öğrencilerle pek ilişki kurmamaktadır. Basın ve spor: Kentleşmeden ciddi biçimde etkilenen kurumlardan biri de siyah basındır. Büyük siyah gazeteler, dergiler ve radyo istasyonları, kentlerdeki siyah nüfus çoğalmasının, onları bir gereklilik ve gelir kapısı haline getirmesi sonucu doğmuştur. En eski ve saygın siyah gazeteler arasında Baltimore Afro-American (kuruluşu 1892), Chicago Daily Defender (1905), New York Amsterdam News (1909) ve Atlanta Daily Worlds 928) sayılabilir. Son yirmi otuz yıldır, çoğunluğunu dergilerin oluşturduğu pek çok siyah yayın çıkmıştır. Bunların en başarılıları, her ikisi de Chicago'da Johnson yayıncılık tarafından yayımlanan Jet ve Ebony'dir. Son yıllarda, siyahların beyazlarla eşitlik temelinde başarılı oldukları bir alan da spordur. 1940'lardan önce boks

7 ve atletizm dışında, ırkların ayrılmadığı spor yarışmaları pek görülmezken, Jackie Robinson'un 1947'de Brooklyn Dodgers beyzbol takımına alınmasıyla değişme süreci başlamıştır. Günümüzde siyahlar gerek, okul, gerek profesyonel basketbol, beyzbol ve futbol takımları ile boks ve atletizmde ön plana çıkmışlardır. Gelmiş geçmiş önemli siyah sporcular arasında, boksta Joe Louis ve Muhammed Ali,atletizmde Jesse Owens ve Carl Lewis, futbolda Jim Brown ve O.J. Simpson, basketbolda Wilt Chamberlain, Bill Russell ve Kareem Abdul-Jabbar, beyzbolda Willie Mays, Heney Aaron, Frank Robinson ve Reggie Jackson unutulmaz adlardır. Büyük profesyonel takımlarda koçluk ve menecerlik gibi görevlerin siyahlara açılması daha çok zaman almıştır. John Thompson, 1984'te NCAA basketbol final karşılaşmasında Georgetown Üniversitesi'nin, Seul'deki 1988 Olimpiyatları'nda da ABD basketbol takımının koçluğunu yapmış, 1989'da 1. beyzbol ligi oyuncusu Bill White, Ulusal Lig başkanlığına (ABD spor liglerindeki ilk siyah başkan) seçilmiştir. Öbür alanlar ve son gelişmeler: Fırsatların önünü kesen tarihsel adaletsizlik ve eşitsizliğe karşın, siyah Amerikalılar pek çok başka alanda da önemli başarılar kazanmışlardır. Charles Drew'in kanbilim alanındaki çalışmaları Kızıl Haç Kan Bankası'nın kurulmasını sağlamıştır; 1950'de Ralph Bunche, ABD ikinci sekreterliğine getirilmiştir. Uzaydaki ilk siyah Amerikalı Hava Kuvvetlerinden Yarbay Guion S. Bluford, 1983'teki uçuşta yer almıştır. 1990'ların bu ilk yıllarında da, siyahların ortalama geliri, hâlâ beyazlarınkinin altındadır. Ekonomik alanda siyahların elde ettikleri gelişmelere karşın, çok sayıda siyah yoksulluk içinde yaşamayı sürdürmektedir. Pek çok siyah, Ronald Reagan döneminde alınmış kararların (yoksullara yardım fonlarının programdan çıkarılması ve büyük sermayeye desteğin artırılması), toplumlarına ciddi biçimde zarar verdiği görüşünü paylaşmaktadır. Yönetim alanında, George Bush döneminde alınan kararlar da pek farklı değildir. Siyah Rodney King'e karşı fiziksel güç kullanan Los Angelesli bir polise Kaliforniya mahkemesinin ceza vermemesi üstüne 30 Nisan 1992'de Los Angeles'ta patlak veren ve hızla öbür kentlere yayılan şiddet olayları, siyah toplumun patlamaya hazır bir bomba durumunda olduğunun bir göstergesidir. Kaynak Linki: Siyah Amerikalılar - Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Bilgisiz Adam

ABD BAŞKANLIK SİSTEMİ Hacı Dede Hakan KARAGÖZ

ABD BAŞKANLIK SİSTEMİ Hacı Dede Hakan KARAGÖZ ABD BAŞKANLIK SİSTEMİ Araştırma Raporu Ekonomik Araştırmalar ve Proje Müdürlüğü KONYA Aralık, 206 www.kto.org.tr İÇİNDEKİLER Başlık Sayfa. ABD SİYASİ YAPISI..3 2. ABD BAŞKANLIK SİSTEMİ.. 3. ABD BAŞKANLARININ

Detaylı

2008 AMERİKAN BAŞKANLIK SEÇİMLERİ NE GENEL BİR BAKIŞ 2008 AMERİKAN BAŞKANLIK SEÇİMLERİ NE GENEL BİR BAKIŞ

2008 AMERİKAN BAŞKANLIK SEÇİMLERİ NE GENEL BİR BAKIŞ 2008 AMERİKAN BAŞKANLIK SEÇİMLERİ NE GENEL BİR BAKIŞ Neslihan Kaptanoğlu TEPAV Dış Politika Etütleri Programı 2008 AMERİKAN BAŞKANLIK SEÇİMLERİ NE GENEL BİR BAKIŞ Amerika Birleşik Devletleri, 4 Kasım 2008 de 55. Başkan ve Başkan Yardımcılığı seçimlerini

Detaylı

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI Uluslararası Arka Plan Uluslararası Arka Plan Birleşmiş Milletler - CEDAW Avrupa Konseyi - Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

Detaylı

Amerikan ırkçıları: Ne ölçüde popülerler ve amaçları ne?

Amerikan ırkçıları: Ne ölçüde popülerler ve amaçları ne? Amerikan ırkçıları: Ne ölçüde popülerler ve amaçları ne? Donald Trump'ın başkanlığa seçilmesi, aşırı sağcı ve ırkçı grupların yeni bir enerji bulmasındaki ana faktör olarak değerlendiriliyor. 15.08.2017

Detaylı

Olimpizm -2- Spor Bilimleri Anabilim Dalı

Olimpizm -2- Spor Bilimleri Anabilim Dalı Olimpizm -2- Spor Bilimleri Anabilim Dalı Antik (Klasik) ın tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte ın tarihinin M.Ö. XIV. yüzyıla kadar uzandığı tahmin edilmektedir. Antik (Klasik) ının Yunanistan'ın

Detaylı

İNSAN HAKLARI SORULARI

İNSAN HAKLARI SORULARI 1. 1776 Amerikan ve 1789 Fransız belgelerine yansıyan doğal haklar öğretisinin başlıca temsilcisi kimdir? a) J. J. Rousseau b) Voltaire c) Montesquieu d) John Locke 4. Aşağıdakilerden hangisi İngiliz hak

Detaylı

İ Ç İ N D E K İ L E R

İ Ç İ N D E K İ L E R İ Ç İ N D E K İ L E R ÖN SÖZ.V İÇİNDEKİLER....IX I. YURTTAŞLIK A. YURTTAŞLIĞI YENİDEN GÜNDEME GETİREN GELİŞMELER 3 B. ANTİK YUNAN-KENT DEVLETİ YURTTAŞLIK İDEALİ..12 C. MODERN YURTTAŞLIK İDEALİ..15 1. Yurttaşlık

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2014 2015 ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 15.09.2014 TANIŞMA DERSİ TANIŞMA DERSİ 17.09.2014 22.09.2014

Detaylı

IFLA/UNESCO Çok Kültürlü Kütüphane Bildirisi

IFLA/UNESCO Çok Kültürlü Kütüphane Bildirisi Bu bildiri UNESCO Genel Konferansı nın 35. oturumunda onaylanmıştır. IFLA/UNESCO Çok Kültürlü Kütüphane Bildirisi Çok Kültürlü Kütüphane Hizmetleri: Kültürler Arasında İletişime Açılan Kapı İçinde yaşadığımız

Detaylı

ABD'nin bireysel silahlanmayı kontrol edememesinin 5 nedeni

ABD'nin bireysel silahlanmayı kontrol edememesinin 5 nedeni ABD'nin bireysel silahlanmayı kontrol edememesinin 5 nedeni Las Vegas'ta 58 kişinin öldüğü silahlı saldırı sonrası, ABD'de bireysel silahlanmanın kontrolünün artırılması çağrıları yeniden alevlendi. Ancak

Detaylı

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U) DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

Detaylı

OY HAKKI, SEÇİM ve SEÇİM SİSTEMLERİ

OY HAKKI, SEÇİM ve SEÇİM SİSTEMLERİ OY HAKKI, SEÇİM ve SEÇİM SİSTEMLERİ Sınırlı Oy Hakkı 1) Servete ve Vergiye Bağlı Seçme Hakkı 2) Yeteneğe Bağlı Seçme Hakkı (örneğin, İtalya da 1912 seçimleri, İngiltere de 1945 e kadar uygulanan seçimler)

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER...XIII KISALTMALAR...XXI TABLOLAR

Detaylı

9.Sınıf Sağlık Hizmetlerinde İletişim. 3.Ünte Toplumsal İletişim HUKUK KURALLARI / İNSAN HAKLARI 21.Hafta ( / 02 / 2014 )

9.Sınıf Sağlık Hizmetlerinde İletişim. 3.Ünte Toplumsal İletişim HUKUK KURALLARI / İNSAN HAKLARI 21.Hafta ( / 02 / 2014 ) 9.Sınıf Sağlık Hizmetlerinde İletişim 3.Ünte Toplumsal İletişim HUKUK KURALLARI / İNSAN HAKLARI 21.Hafta ( 17-21 / 02 / 2014 ) HUKUK KURALLARI 2 HUKUK : Bir toplum içinde yaşayan insanların;.) Birbirleriyle

Detaylı

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ 215 DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 25 Kasım 1981 tarihli ve 36/55 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI 7 Ocak 2015 İstanbul, Sabancı Center Sayın Konuklar, Değerli Basın Mensupları,

Detaylı

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiyenin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ V GİRİŞ 1 A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5 BİRİNCİ BÖLÜM: AVRUPA SİYASAL TARİHİ 1 2 I.

Detaylı

1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN

1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XV GİRİŞ...1 1. BÖLÜM KAVRAM, TARİHÇE VE KAVRAMLAR ARASI İLİŞKİLER BAĞLAMINDA KENDİ KADERİNİ TAYİN I. KENDİ KADERİNİ TAYİNİN ANLAMI...5 A. Terim Sorunu...8

Detaylı

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR ANAYASANıN TEMEL ILKELERI 2 1. madde Türkiye devleti bir cumhuriyettir. 2. Madde Cumhuriyetin nitelikleri Cumhuriyetçilik Başlangıç ilkeleri Atatürk

Detaylı

Tarih Fransız koloniciler, Nova Scotia da Avrupalıların ilk yerleşim birimini kurdu Hudson s Bay Company kuruldu.

Tarih Fransız koloniciler, Nova Scotia da Avrupalıların ilk yerleşim birimini kurdu Hudson s Bay Company kuruldu. Konumu Kanada, Kuzey Amerika kıtasının en kuzeyinde bulunan ülkedir. Batıda Büyük Okyanus, doğuda Atlantik Okyanusu arasında kalır. Kuzeyda Arktik Denizi, güneyde Amerika Birleşik Devletleri arasında kalır.

Detaylı

1: İNSAN VE TOPLUM...

1: İNSAN VE TOPLUM... İÇİNDEKİLER Bölüm 1: İNSAN VE TOPLUM... 1 1.1. BİREYİN TOPLUMSAL HAYATI... 1 1.2. KÜLTÜR... 3 1.2.1. Gerçek Kültür ve İdeal Kültür... 5 1.2.2. Yüksek Kültür ve Yaygın Kültür... 5 1.2.3. Alt Kültür ve Karşıt

Detaylı

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar:

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar: Kadın Dostu Kentler Projesi İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün ulusal ortağı ve temel paydaşı olduğu Kadın Dostu Kentler Projesi, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu-UNFPA ve Birleşmiş Milletler

Detaylı

(Resmî Gazete ile yayımı: 11.12.1992 Sayı : 21432 Mükerrer)

(Resmî Gazete ile yayımı: 11.12.1992 Sayı : 21432 Mükerrer) 25 Kamu Hizmetinde Örgütlenme Hakkının Korunmasına ve İstihdam Koşullarının Belirlenmesi Yöntemlerine İlişkin 151 Sayılı Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun (Resmî Gazete ile yayımı:

Detaylı

ODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ. 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı. Ders Adı : Siyaset ÇalıĢma Yaprağı 13 SĠYASET

ODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ. 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı. Ders Adı : Siyaset ÇalıĢma Yaprağı 13 SĠYASET ODTÜ G.V. ÖZEL LĠSESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ZÜMRESĠ 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı Ders Adı : Siyaset ÇalıĢma Yaprağı 13 Adı Soyadı : No: Sınıf: 11/ SĠYASET Siyaset; ülke yönetimini ilgilendiren olayların bütünüdür.

Detaylı

Günümüzdeki ilke ve kuralları belirlenmiş evlilik temeline dayanan aile kurumu yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahiptir. (Özgüven, 2009, s.25).

Günümüzdeki ilke ve kuralları belirlenmiş evlilik temeline dayanan aile kurumu yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahiptir. (Özgüven, 2009, s.25). Günümüzdeki ilke ve kuralları belirlenmiş evlilik temeline dayanan aile kurumu yaklaşık 4000 yıllık bir geçmişe sahiptir. (Özgüven, 2009, s.25). Tarihsel süreç içinde aile kavramının tanımı, yapısı, türleri

Detaylı

ÇOCUK HAKLARINA DAİR SÖZLEŞME

ÇOCUK HAKLARINA DAİR SÖZLEŞME ÇOCUK HAKLARINA DAİR SÖZLEŞME Dr. Günay SAKA HALK SAĞLIĞI ANABİLİM DALI 1 Dersin amacı Bu bir saatlik dersin sonunda Dönem III öğrencileri, Çocuk Hakları Sözleşmesi ile ilgili bilgi sahibi olacaklardır.

Detaylı

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) SORULAR İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) 1- İdarenin denetim yollarından biri olarak, idari yargının gerekliliğini tartışınız (10 p). 2- Dünyadaki idari yargı sistemlerini karşılaştırarak, Türkiye nin mensup

Detaylı

DERS PROFİLİ. Amerikan Siyaseti POLS 233 Güz 3 3+0+0 3 6. Yrd. Doç. Dr. Ödül Celep

DERS PROFİLİ. Amerikan Siyaseti POLS 233 Güz 3 3+0+0 3 6. Yrd. Doç. Dr. Ödül Celep DERS PROFİLİ Dersin Adı Kodu Yarıyıl Dönem Kuram+PÇ+Lab (saat/hafta) Kredi AKTS Amerikan Siyaseti POLS 233 Güz 3 3+0+0 3 6 Ön Koşul Yok Dersin Dili Ders Tipi Dersin Okutmanı Dersin Asistanı Dersin Amaçları

Detaylı

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR III. Sınıf Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Risk Gruplarına Yönelik Sosyal Politikalar Dersi Notları-VI Doç. Dr. Şenay GÖKBAYRAK İçerik Engellilere

Detaylı

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi Madde 23: Çalışma Hakkı

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi Madde 23: Çalışma Hakkı İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi Madde 23: Çalışma Hakkı Gülşah Özcanalp Göktekin Uzman Sosyolog / İş ve Meslek Danışmanı Liderlik Enstitüsü Eğitim ve İstihdam Hizmetleri Çalışma Evrensel Bir Haktır İnsan

Detaylı

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. SİYASAL PARTİLER Siyasi Parti Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. Siyasi partileri öteki toplumsal örgütlerden ayıran

Detaylı

bireysel özgürlük dayanışma eşit haklar öz saygı katılım

bireysel özgürlük dayanışma eşit haklar öz saygı katılım bireysel özgürlük dayanışma eşit haklar öz saygı katılım Temel haklar Santé Belçika herkese vatandaşlık ve İnsan Haklarına saygıyı temin eden Demokratik Devlet hakka saygıyı temin eder. Devlet, sadece

Detaylı

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ 5 Aralık 2011 ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ I.YENĠ BĠR ANAYASA MI? GENĠġ KAPSAMLI BĠR ANAYASA DEĞĠġĠKLĠĞĠ MĠ? Anayasa hazırlığıyla ilgili olarak kamuoyunda önemli bir tartışma yaşanıyor:

Detaylı

SAĞLIK YÖNETİMİ TÜRKİYE DE SAĞLIK HİZMETLERİNİN GELİŞİMİ VE ÖRGÜTLENMESİ

SAĞLIK YÖNETİMİ TÜRKİYE DE SAĞLIK HİZMETLERİNİN GELİŞİMİ VE ÖRGÜTLENMESİ SAĞLIK YÖNETİMİ TÜRKİYE DE SAĞLIK HİZMETLERİNİN GELİŞİMİ VE ÖRGÜTLENMESİ Kaynak: Sağlık İşletmeleri Yönetimi Prof. Dr. Dilaver TENGİLİMOĞLU Doç. Dr. Mahmut AKBOLAT Yrd. Doç. Dr. Oğuz IŞIK *Türkiye de Sağlık

Detaylı

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...v GİRİŞ... 1 Birinci Bölüm Antik Demokrasi I. ANTİK DEMOKRASİNİN

Detaylı

KARŞILAŞTIRMALI SİYASAL SİSTEMLER

KARŞILAŞTIRMALI SİYASAL SİSTEMLER SORULAR 1- Demokrasiyi halkın halk için halk tarafından yönetimi olarak tanımlayan kimdir? A) Lincoln B) Montesquieu C) Makyavel D) Schumpeter E) Dahl 2- Demokrasi kavramı ile ilgili aşağıdaki ifadelerden

Detaylı

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Eylül 2016

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Eylül 2016 İşsizlik ve İstihdam Raporu-Eylül 2016 İşsizlikte patlama! İki yılda 473 bin yeni işsiz! Geniş tanımlı işsiz sayısı 6 milyonu aştı Tarım istihdamı 420 bin, imalat sanayi 47 azaldı Toplam istihdam artışının

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XVII I. BÖLÜM TBMM IX. DÖNEM ( )

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XVII I. BÖLÜM TBMM IX. DÖNEM ( ) IX İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XVII I. BÖLÜM TBMM IX. DÖNEM (1950 1954) A. 1950 SEÇİMLERİ... 3 Seçim Sonuçları... 3 Meclis Başkanlığı Seçimi... 4 Cumhurbaşkanlığı Seçimi...

Detaylı

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI

ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI ULUSAL ÇALIŞTAY SONUÇLARI 1 Nasıl bir anayasa yapım süreci? Maddeleri değil ilkeleri temel alan Ayırıcı değil birleştirici Uzlaşmaya zorlamayan Uzlaşmazlık alanlarını ihmal etmeyen Mutabakatı değil ortak

Detaylı

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ Hazırlayanlar: Habib Hürmüzlü, ORSAM Danışmanı / Bilgay Duman, ORSAM Ortadoğu Uzmanı / Temmuz - Ağustos 2013 - Sayı: 27 15 Temmuz 2013: Tuzhurmatu olaylarının araştırılması

Detaylı

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı Yargıtay, tanımı Anayasa ile yapılan, işlevleri, mensupları ve bunların seçimi ve diğer kuruluş esasları, Anayasa'da

Detaylı

Bu bölümde A.B.D. nin tarihi ve A.B.D. hakkında sıkça sorulan konular hakkında genel bilgilere yer verilmektedir.

Bu bölümde A.B.D. nin tarihi ve A.B.D. hakkında sıkça sorulan konular hakkında genel bilgilere yer verilmektedir. - 1 - I. A.B.D. HAKKINDA GERÇEKLER Bu bölümde A.B.D. nin tarihi ve A.B.D. hakkında sıkça sorulan konular hakkında genel bilgilere yer verilmektedir. 1- Genel bakış A.B.D. nin değişen nüfus yapısı: http://usinfo.state.gov/journals/itsv/0699/ijse/ijse0699.htm

Detaylı

ANAYASAL ÖZELLİKLER. Federal Devlet

ANAYASAL ÖZELLİKLER. Federal Devlet ANAYASAL ÖZELLİKLER Ulus devlet, belirli bir toprak parçası üzerinde belirli bir nüfus ve egemenliğe sahip bir örgütlenmedir. Ulus-devlet üç unsura sahiptir: 1) Ülke (toprak), 2) Nüfus, 3) Egemenlik (Siyasal-Yönetsel

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm AZINLIK KAVRAMI BAŞLARKEN... 1

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm AZINLIK KAVRAMI BAŞLARKEN... 1 vii İÇİNDEKİLER BAŞLARKEN... 1 Birinci Bölüm AZINLIK KAVRAMI I. Azınlık Tanımı... 5 A) Azınlık Tanımı Vermenin Zorluğu... 5 B) Uluslararası Daimi Adalet Divanı nın Azınlık Tanımı... 10 C) Capotorti Tanımı...

Detaylı

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ 209 ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 20 Aralık 1993 tarihli ve 47/135 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

ÇOCUK HAKLARI HAFTA 2

ÇOCUK HAKLARI HAFTA 2 HAFTA 2 Bu haftaki ders önü sorularımız: 1. Size göre hak kavramı nedir? Çocukluğunuzu da göz önünde tutarak sahip olduğunuz/olmadığınız veya kullanabildiğiniz haklarınızı tartışınız. 2 Geçmişte çocuklar

Detaylı

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ 2015 2016 ÖĞRETİM YILI I. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2. DERS SAATİ 28.09.2015 30.09.2015 05.10.2015 07.10.2015 12.10.2015 TANIŞMA

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: Gezi Parkından dünyaya yansıyan ses daha fazla özgürlük, daha fazla demokrasi sesidir. Tarih : 15.06.2013 Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye de görev yapan yabancı

Detaylı

İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ

İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ 203 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 10 Aralık 1948 tarih ve 217 A(III) sayılı Kararıyla ilan edilmiştir. 6 Nisan 1949 tarih ve

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM KASIM HAFTA DERS SAATİ 06-07 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF T.C. İNKILAP TARİHİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI Milli Uyanış İşgaline Milli Uyanış İşgaline Milli Uyanış İşgaline Milli Uyanış

Detaylı

ULUSAL İNSAN HAKLARI KURUMLARI ULUSLARARASI STANDARTLARA UYGUNLUĞUN YORUM İLKELERİ

ULUSAL İNSAN HAKLARI KURUMLARI ULUSLARARASI STANDARTLARA UYGUNLUĞUN YORUM İLKELERİ Doç. Dr. Abdurrahman EREN İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ULUSAL İNSAN HAKLARI KURUMLARI ULUSLARARASI STANDARTLARA UYGUNLUĞUN YORUM İLKELERİ İÇİNDEKİLER

Detaylı

ALMANYA DA 2012 EYLÜL AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER

ALMANYA DA 2012 EYLÜL AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER ALMANYA DA 2012 EYLÜL AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası 2012 Ağustos ayı itibariyle çalışanların sayısı, bir ay öncesine göre 43.000

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

İKİ AYDA 500 BİN YENİ İŞSİZ Krizin Tahribatı

İKİ AYDA 500 BİN YENİ İŞSİZ Krizin Tahribatı İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 15 Kasım 2018, İstanbul İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU Kasım 2018 İKİ AYDA 500 BİN YENİ İŞSİZ Krizin Tahribatı Gerçek İşsiz Sayısı 6,4 Milyona Yaklaştı Kayıtlı İşsiz

Detaylı

TARİHSEL VE TOPLUMSAL GELENEK

TARİHSEL VE TOPLUMSAL GELENEK İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 KISALTMALAR 17 BİRİNCİ BÖLÜM: TARİHSEL VE TOPLUMSAL GELENEK I. İSLAMİYET ÖNCESİNDE KURULAN DEVLETLER VE ANAYASAL YAPI 20 A. HUN DEVLETİ (MÖ. IV. yy.-ms 4. yy) 20 B. GÖKTÜRK DEVLETİ

Detaylı

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem NEDEN Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem YERLi VE MiLLi BiR SiSTEM Türkiye, artık daha büyük. Dünyada söz söyleyen ülkeler arasında. Milletinin refahını artırmaya başladı. Dünyanın en büyük altyapı

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Yargı Örgütü Dersleri YARGI, YARGIÇ, MAHKEME VE YARGILAMA KAVRAMLARI Kuvvetler ayrılığı ilkesi-1 Bir devlette, üç erk (kuvvet) vardır: Yasama,

Detaylı

Üretimde iş bölümünün ortaya çıkması, üretilen ürün miktarının artmasına neden olmuştur.

Üretimde iş bölümünün ortaya çıkması, üretilen ürün miktarının artmasına neden olmuştur. Fabrika Sistemi Üretimde işbölümünün ortaya çıkması sonucunda, üretim parçalara ayrılmış, üretim sürecinin farklı aşamalarında farklı zanaatkarların (işçilerin) yer almaları, üretimde aletlerin yerine

Detaylı

Devrim Öncesinde Yemen

Devrim Öncesinde Yemen Yemen Devrimi Devrim Öncesinde Yemen Kuzey de Zeydiliğe mensup Husiler hiçbir zaman Yemen içinde entegre olamaması Yemen bütünlüğü için ciddi bir sorun olmuştur. Buna ilaveten 2009 yılında El-Kaide örgütünün

Detaylı

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETKİNLİĞİ SANATSAL ETKİNLİKLER

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETKİNLİĞİ SANATSAL ETKİNLİKLER 9TOPLUMSAL ETKİNLİKLER 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETKİNLİĞİ SANATSAL ETKİNLİKLER 11111 260 01 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 11111 262 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR

Detaylı

1.ÇAĞDAŞ EĞİTİM SİSTEMİNDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİ VE REHBERLİK. Abdullah ATLİ

1.ÇAĞDAŞ EĞİTİM SİSTEMİNDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİ VE REHBERLİK. Abdullah ATLİ 1.ÇAĞDAŞ EĞİTİM SİSTEMİNDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİ VE REHBERLİK Geleneksel eğitim anlayışı bireyi tüm yönleri ile gelişimini sağlama konusunda sorunlar yaşanmasına neden olmuştur. Tüm bu anlayış ve

Detaylı

-Türkiye ve Avrupa Sosyal Şartı-

-Türkiye ve Avrupa Sosyal Şartı- -Türkiye ve Avrupa Sosyal Şartı- Onaylama Türkiye, Yenilenmiş Avrupa Sosyal Şartını 27/06/2007 tarihinde onaylamış ve yenilenmiş Şart ta yer alan 98 paragraftan 91 ini kabul etmiştir (Türkiye daha önce

Detaylı

(Resmi Gazete ile yayımı: Sayı:24026)

(Resmi Gazete ile yayımı: Sayı:24026) -2135- TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU KURULUŞ VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (Resmi Gazete ile yayımı: 20.4.2000 Sayı:24026) Kanun No Kabul Tarihi MADDE 1. - 17.6.1992 tarihli

Detaylı

Türkiye nin Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Karnesi

Türkiye nin Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Karnesi Türkiye nin Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Karnesi Özet Türkiye nin ILO Karnesi Zayıf! 31 Mayıs 2016, İstanbul Türkiye ILO lerini En Çok İhlal Eden Ülkelerden Uluslararası Çalışma Örgütü nün (ILO) 105.

Detaylı

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Kamulaştırma, Mülkiyet Hakkının Korunması, Ek Protokol - 1

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Kamulaştırma, Mülkiyet Hakkının Korunması, Ek Protokol - 1 T.C. D A N I Ş T A Y Esas No : 2012/3492 Karar No : 2013/5107 Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Kamulaştırma, Mülkiyet Hakkının Korunması, Ek Protokol - 1 Özeti : Kentsel dönüşüm ve

Detaylı

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ BASINA VE KAMUOYUNA Erkek egemen kapitalist sistemde kadınların en önemli sorunu 2011 yılında da kadına yönelik şiddet olarak yerini korudu. Toplumsal cinsiyetçi rolleri yeniden üreten kapitalist erkek

Detaylı

2013 ABD Hükümeti Bütçe Krizi

2013 ABD Hükümeti Bütçe Krizi 2013 ABD Hükümeti Bütçe Krizi 1 Ekim 2013 tarihinde ABD Temsilciler Meclisi, Obamacare olarak bilinen sağlık reformunun bir yıl ertelenmesini içeren tasarıyı kabul etti. Tasarının meclisten geçmesinin

Detaylı

TOPLUMSAL CİNSİYET TOPLUMDA KADINA BİÇİLEN ROLLER VE ÇÖZÜMLERİ

TOPLUMSAL CİNSİYET TOPLUMDA KADINA BİÇİLEN ROLLER VE ÇÖZÜMLERİ 445 TOPLUMSAL CİNSİYET TOPLUMDA KADINA BİÇİLEN ROLLER VE ÇÖZÜMLERİ Aydeniz ALİSBAH TUSKAN* 1 İnsanların bir biçimde sınıflanarak genel kategoriler oturtulması sonucunda ortaya çıkan kalıplar ya da bir

Detaylı

151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME

151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME 151 NOLU SÖZLEŞME KAMU HİZMETİNDE ÖRGÜTLENME HAKKININ KORUNMASI VE İSTİHDAM KOŞULLARININ BELİRLENMESİ YÖNTEMLERİNE İLİŞKİN SÖZLEŞME ILO Kabul Tarihi: 7 Haziran 1978 Kanun Tarih ve Sayısı: 25 Kasım 1992

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XVII I. BÖLÜM TBMM X. DÖNEM ( )

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XVII I. BÖLÜM TBMM X. DÖNEM ( ) IX İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... V İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR... XVII I. BÖLÜM TBMM X. DÖNEM (1954 1957) A. 1954 SEÇİMLERİ... 3 Seçim Sonuçları... 3 Meclis Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi... 4 X. Dönemde

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm ANAYASA KAVRAMI Soru 1 : "Anayasa" deyince ne anlaşılır, ne anlamak gerekir? 7 Soru 2 : Türk tarihindeki anayasa hareketlerinin başlıca aşamaları ve özellikleri nelerdir? 15 İkinci

Detaylı

İş Yeri Hakları Politikası

İş Yeri Hakları Politikası İş Yeri Hakları Politikası İş Yeri Hakları Politikası Çalışanlarımızla olan ilişkilerimize değer veririz. İşimizin başarısı, küresel işletmemizdeki her bir çalışana bağlıdır. İş yerinde insan haklarının

Detaylı

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU

Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU Doç. Dr. SERDAR GÜLENER TÜRKİYE DE ANAYASA YARGISININ DEMOKRATİK MEŞRULUĞU İÇİNDEKİLER İKİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...VII BİRİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...IX İÇİNDEKİLER... XIII KISALTMALAR... XIX TABLO LİSTESİ... XXI

Detaylı

CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI

CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI CUMHURBASKANININ YETKİ VE SORUMLULUKLARI CİFT BASLILIK BİTİYOR Cumhurbaşkanı ile Başbakanın yetkileri birleştiriliyor. Cumhurbaşkanı yürütmenin başı oluyor. Yönetimde çift başlılık ortadan kalkıyor. Cumhurbaşkanları

Detaylı

İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU

İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU 1- Kadın istihdamı özendirilmeli Sorun: Gelişmiş ülkelerin çoğunda kadınların işgücüne katılım oranları yüzde 60-80 aralığında. Gelişmekte olan ülkelerde

Detaylı

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER DUNYA GIDA GUNU ACLIGA KARSI BIRLESELIM Dr Aysegul AKIN FAO Turkiye Temsilci Yardimcisi 15 Ekim 2010 Istanbul Bu yılki kutlamanın teması, ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde dünyadaki açlıkla mücadele

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ

AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ Haklarımız, Özgürlüklerimiz 15 temel maddeyi içeren T-şörtler Haklarımız, Özgürlüklerimiz Madde 2 Yaşama hakkı İnsan hakları herkese aittir: her erkeğe, kadına ve çocuğa

Detaylı

Beyin Gücünden Beyin Göçüne...

Beyin Gücünden Beyin Göçüne... On5yirmi5.com Beyin Gücünden Beyin Göçüne... Beyin göçü, yıllardır pek çok ülkenin kan kaybı... Peki gençler neden ülkelerini tekederler? Hangi sebepler ülkelerin beyin gücünü kaybetmesine sebep olur?

Detaylı

Cumhurbaşkanı. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Cumhurbaşkanı. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Cumhurbaşkanı Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu 2 3 Cumhurbaşkanı bir ülkede yönetim hakkının kalıtımsal, soya dayalı, kişisel olmadığını Kanyanğının dinsel kaynaklardan ilahi tanrısal

Detaylı

MAYIS 2010 YAŞASIN 1 MAYIS ALANLARDAYIZ!

MAYIS 2010 YAŞASIN 1 MAYIS ALANLARDAYIZ! MAYIS 2010 YAŞASIN 1 MAYIS ALANLARDAYIZ! İşçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs; tüm yurtta olduğu gibi İstanbul da da coşkuyla kutlandı.1978 1 Mayıs ın ardından ilk kez izin verilen

Detaylı

İnsanlık ailesinin tüm üyelerinde bulunan onuru ve onların eşit ve ayrılmaz haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu,

İnsanlık ailesinin tüm üyelerinde bulunan onuru ve onların eşit ve ayrılmaz haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu, İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ* İnsanlık ailesinin tüm üyelerinde bulunan onuru ve onların eşit ve ayrılmaz haklarını tanımanın dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu, İnsan haklarının

Detaylı

ABD Donanmasının kuruluşu ile Osmanlı nın ilgisi ne? CEMAL TUNÇDEMİR

ABD Donanmasının kuruluşu ile Osmanlı nın ilgisi ne? CEMAL TUNÇDEMİR ABD Donanmasının kuruluşu ile Osmanlı nın ilgisi ne? CEMAL TUNÇDEMİR ABD Donanmasının (US Navy), kuruluşunun 241 nci yıl dönümü dolayısıyla Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Dennis Malone Carter ın

Detaylı

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu DÜNYA EKONOMİSİ Teknoloji, nüfus ve fikir hareketlerini içeren itici güce birinci derecede itici güç denir. Global işbirliği ağıgünümüzde küreselleşmişyeni ekonomik yapının belirleyicisidir. ASEAN ekonomik

Detaylı

Afganistan'da Afyon Üretimi Dosyası (İnfografik)

Afganistan'da Afyon Üretimi Dosyası (İnfografik) Afganistan'da Afyon Üretimi Dosyası (İnfografik) Uzun yıllar süren iç savaşlar ve dış müdahaleler sonucu istikrarsızlaşan Afganistan, dünya afyon üretiminin yaklaşık olarak yüzde 90'ını karşılıyor. 28.04.2016

Detaylı

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) 2014 2015 GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00 A. ANLATIM SORUSU (10 puan) Temsilde adalet yönetimde istikrar kavramlarını kısaca açıklayınız. Bu konuda

Detaylı

Dünya Mültecileri Hakkında Anahtar İstatistikler

Dünya Mültecileri Hakkında Anahtar İstatistikler Dünya Mültecileri Hakkında Anahtar İstatistikler Avrupa ve ABD'ye göç eden mülteciler nüfusu nasıl etkiledi? Avrupalıların, AB politikalarına bakışı nasıl? ABD halkının mültecilere bakışı nasıl? 29.06.2016

Detaylı

GÜNEY EGE KALKINMA AJANSI BİLGİLENDİRME SUNUMU

GÜNEY EGE KALKINMA AJANSI BİLGİLENDİRME SUNUMU GÜNEY EGE KALKINMA AJANSI BİLGİLENDİRME SUNUMU içerik Bölgesel Kalkınma Ajanslarına Genel Bakış Düzey 2 Bölgeleri ve Kalkınma Ajansları Güney Ege Kalkınma Ajansı Yatırım Destekleme Süreci Ajansın Gelecek

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Yargı nedir? Türk hukukunda yargının bölümleri Anayasa Yargısı İdari Yargı Adli Yargı TEMEL HUKUK YARGI Yargı, devletin hukuk

Detaylı

SOSYAL GÜVENLİK HAKKI AÇISINDAN YAŞLI BAKIMI

SOSYAL GÜVENLİK HAKKI AÇISINDAN YAŞLI BAKIMI Doç. Dr. ŞEBNEM GÖKÇEOĞLU BALCI SOSYAL GÜVENLİK HAKKI AÇISINDAN YAŞLI BAKIMI İsveç Modeli ve Uluslararası Belgeler Işığında Bir İnceleme İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...XI KISALTMALAR... XV GİRİŞ...1

Detaylı

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU

DERSİMİZİN TEMEL KONUSU DERSİMİZİN TEMEL KONUSU 1 1. TÜRK HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARINI TANIMAK 2. TÜRKIYE DE NELER YAPABİLİRİZ SORUSUNUN CEVABINI BULABİLMEK DERSİN KAYNAKLARI 2 SİZE GÖNDERİLEN MATERYAL: 1. 1982 Anayasası: https://www.tbmm.gov.tr/anayasa/anayasa_2011.pdf

Detaylı

GÜLŞAH VARDAR HAMAMCIOĞLU Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi TÜRK MEDENİ KANUNU NA GÖRE YERLEŞİM YERİ

GÜLŞAH VARDAR HAMAMCIOĞLU Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi TÜRK MEDENİ KANUNU NA GÖRE YERLEŞİM YERİ GÜLŞAH VARDAR HAMAMCIOĞLU Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi TÜRK MEDENİ KANUNU NA GÖRE YERLEŞİM YERİ İÇİNDEKİLER SUNUŞ... vii ÖNSÖZ...ix İÇİNDEKİLER... xiii KISALTMALAR...xxi GİRİŞ...1

Detaylı

1. VATANDAŞLARIMIZI İLGİLENDİREN GELİŞMELER

1. VATANDAŞLARIMIZI İLGİLENDİREN GELİŞMELER 1. VATANDAŞLARIMIZI İLGİLENDİREN GELİŞMELER 1.1. İş Piyasası Eylül ayında çalışanların sayısı, bir ay öncesine göre mevsimsel etkilerden arındırılmış olarak 35.000 artmıştır. Mevsimsel etkilerden arındırılmamış

Detaylı

Chapter 4 (devam) Uluslararası İşgücü Hareketi

Chapter 4 (devam) Uluslararası İşgücü Hareketi Chapter 4 (devam) Uluslararası İşgücü Hareketi Uluslararası İşgücü Hareketi İşgücü neden göç eder ve işgücü göçü ne etki doğurur? İşçiler ücretler nerede en yüksekse oraya göç ederler. Sektörler yerine

Detaylı

Seçim süreci hakkında sorular ve cevaplar

Seçim süreci hakkında sorular ve cevaplar Hamburg Uyum Meclisi Genel bilgiler Seçim süreci hakkında sorular ve cevaplar 1. Uyum Meclisi ne için gereklidir? Entegrasyon; örneğin politika, ekonomi, iş piyasası, eğitim, sosyal işler, kültür, din,

Detaylı

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar Dt. Evin Toker dtevintoker@gmail.com Şiddet Nedir? Dünya Sağlık Örgütü (WHO) şiddeti; fiziksel güç veya iktidarın kasıtlı bir tehdit veya gerçeklik biçiminde bir

Detaylı

YRD. DOÇ. DR. ULAŞ KARAN. Uluslararası İnsan Hakları Hukuku ve Anayasa Hukuku Işığında EŞİTLİK İLKESİ VE AYRIMCILIK YASAĞI

YRD. DOÇ. DR. ULAŞ KARAN. Uluslararası İnsan Hakları Hukuku ve Anayasa Hukuku Işığında EŞİTLİK İLKESİ VE AYRIMCILIK YASAĞI YRD. DOÇ. DR. ULAŞ KARAN Uluslararası İnsan Hakları Hukuku ve Anayasa Hukuku Işığında EŞİTLİK İLKESİ VE AYRIMCILIK YASAĞI İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR...XXI GİRİŞ VE YÖNTEM I.

Detaylı

Türkiye Futbol Federasyonu nun Türk Hukukundaki Yeri

Türkiye Futbol Federasyonu nun Türk Hukukundaki Yeri Türkiye Futbol Federasyonu nun Türk Hukukundaki Yeri Aytaç ÖZELÇİ TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU NUN TÜRK HUKUKUNDAKİ YERİ Spor ve Hukuk Türk Spor Yönetiminin Tarihsel Gelişimi Bir Spor Dalı Olarak Futbol

Detaylı

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ CEDAW Nedir? CEDAW sekiz temel Birleşmiş Milletler insan hakları sözleşmesinden biridir. BM İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMELERİ Medeni ve Siyasi

Detaylı