İnsan hakları ihlallerinin üzerine gidilecek

Transkript

1 İnsan hakları ihlallerinin üzerine gidilecek Kasım 15, :52:11 İçişleri Bakanı Muammer Güler, "Hükümet olarak, demokratik bir hukuk devletinde asla kabul edilemez olan insan hakları ihlallerinin üzerine şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da büyük bir kararlılıkla gidilecektir" dedi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda İçişleri Bakanlığının 2014 Yılı Bütçesi üzerinde sunum yapan Güler, İçişleri Bakanlığının devlet ve toplum yaşamında çok önemli görevler üstlenmiş temel bakanlıklardan biri olduğunu söyledi. Bakanlığın, kendisine tevdi edilen görevleri 6 ana hizmet birimi, 6 danışma ve denetim birimi, 6 yardımcı hizmet birimi, 4 bağlı kuruluş, 81 il valiliği, 919 ilçe kaymakamlığı ve bunlara bağlı alt birimleri vasıtasıyla sürdürdüğünü belirten Güler, bakanlığın çalışmaları hakkında bilgi verdi. Güler, Türkiye'nin toplam nüfusunun yüzde 79'unun polis, yüzde 21'inin ise jandarmanın sorumluluk bölgesinde yaşadığını belirterek, 8 bin 333 kilometre uzunluğundaki kıyı şeridinin, karasularının ve deniz yetki alanlarının güvenliğinin de Sahil Güvenlik Komutanlığınca gerçekleştirildiğini kaydetti. Jandarma Genel Komutanlığınrda 181 bin 233, Emniyet Genel Müdürlüğünde 264 bin 477 ve Sahil Güvenlik Komutanlığında 5 bin 609 personelin hizmet yaptığını belirten Güler, suçla mücadelede önleyici tedbirlere ağırlık verdiğini ifade etti. "Suçu önlemek, suçu soruşturmaktan çok daha maliyetlidir" diyen Güler, suç soruşturmasına ilişkin teknik ve idari kapasitenin geliştirildiğini, her türlü teknolojik imkana ve ulaslararası akrediteye sahip modern kriminal laboratuvarlar kurulduğunu anlattı. Güler, suçla mücadelede önemli katkı sağlayan MOBESE olarak da bilinen Kent Güvenlik ve Yönetim Sisteminden azami oranda yararlanıldığını ifade ederek, 81 ilde ve büyük ilçelerde bu alt yapının kurulduğunu bildirdi. Organize suç örgütlerine yönelik planlı operasyonlarda bu örgütlerin birçouğunun etkisiz hale

2 getirildiğini dile getiren Güler, aile içi şiddet alanında mağdurları korumak amacıyla, koruyucu ve önleyici tedbirlerin yanı sara "güvenlik butonu" uygulamasının da Bursa ve Adana'da pilot olarak hizmete alındığını söyledi. Güler, bugüne kadar başarılı sonuçlar alınan "Toplum destekli polislik projesi"nin 81 ilde uygulandığını belirterek, bu proje kapsamında dezavantajlı toplum kesimlerinin sosyal yaşama dahil edilmesi ve güvenli yaşama dolaylı olarak olumsuz yönde etki eden yoksunlukların azaltılması amacıyla, bin 530 projenin hayata geçirildiğini vurguladı. Toplum destekli polislerce 23 bin 170 olaya el konulduğunu, 15 bin 880 kişinin yakalanmış ve elde edilen bilgiler sonucunda 6 bin 450 olayın aydınlatıldığını anlatan Güler, özel güvenlik hizmetlerinin etkin bir şekilde yürütülmesi amacıyla gerekli yasal ve idari her türlü düzenlemenin de yapılmakta olduğunu bildirdi. 280 bin özel güvenlik Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun gereğince, bakanlıkça ülke genelinde faaliyet gösteren özel güvenlik şirketlerine ve özel güvenlik eğitim kurumlarına "faaliyet izni" verildiğini belirten Güler, özel güvenlik hizmetleri kapsamında 585 bin 786 kişinin polis, 114 bin 159 kişi de jandarma sorumluluk bölgesinde olmak üzere toplam 699 bin 945 özel güvenlik kimlik kartı verildiğini söyledi. Güler, bunlardan polis sorumluluk bölgesinde 239 bin 488 kişi, jandarma sorumluluk bölgesinde ise 41 bin 427 kişi olmak üzere toplam kişinin özel güvenlik sektöründe fiilen istihdam edildiğini kaydetti. Emniyet teşkilatına orta ve üst kademede amir yetiştiren Polis Akademisinin, tam donanımlı, modern bir eğitim-öğretim kurumu olarak, dünyanın en iyi ve en kaliteli güvenlik üniversitelerinden birisi haline getirildiğini ifade eden Güler, polis memuru yetiştirmek için ise Polis Akademisine bağlı 27 Polis Meslek Yüksekokulunun hizmet verdiğini söyledi. 10 yılda 110 bin polis Güler, emniyet mensuplarının her yıl neredeyse yarısının hizmet içi eğitimden geçirildiğini belirterek, "Polis Meslek Yüksekokulları ve Polis Meslek Eğitim Merkezleri aracılığıyla son 10 yılda toplam 110 bin 606 gencimiz polis teşkilatına kazandırılmıştır" dedi. Üniversite mensuplarına da polis olmanın yolunun açıldığını dile getiren Güler, "Bu çabalarımız sonucunda, iktidara geldiğimizde Emniyet Teşkilatında yüzde 21 olan yüksekokul ve üniversite mezunu polis oranı yüzde 90'a çıkarılmıştır" diye konuştu. Güler, uluslararası eğitimlerin de düzenlendiğini ifade ederek, şu ana kadar Afganistan'dan 972, Libya'dan 804 öğrenciye polislik eğitimi verildiğini, Somali polis gücünde görev yapacakların Türkiye'de eğitim alması için çalışmaların gerçekleştirildiğini bildirdi. Jandarma Genel Komutanlığının da personelinin eğitim çalışmalarını etkin bir şekilde sürdürdüğünü vurgulayan Güler, "Jandarmamızın subay/astsubay ihtiyacını karşılamak amacıyla, 2002 yılında başlanan sözleşmeli subay/astsubay temini devam etmektedir. Bu kapsamda, şu ana kadar 977 sözleşmeli subay istihdam edilmiştir. Jandarma Genel Komutanlığı'nda halen 8 bin 758 uzman erbaş göreve devam etmekte olup, personel yapısının uzmanlaştırılması çalışmaları sürdürülmektedir" dedi. Jandarma, barış için dış görevde

3 Jandarma teşkilatının dünyanın çeşitli kriz bölgelerinde barışı destekleme harekatları kapsamında Bosna Hersek, Kosova, Afganistan ve Libya'da halen 195 jandarma personelinin görev yaptığını anlatan Güler, Jandarma Genel Komutanlığının 21 ülkeyle de ikili ilişkileri bulunduğunu söyledi. Güler, Sahil Güvenlik Komutanlığında da 2013 Ekim ayına kadar ikisi yurt dışında olmak üzere 2 bin 130 personelin çeşitli kurslardan geçirildiğini belirterek, komutanlıkça ikili anlaşmalar kapsamında 2013 yılında 8 ülkeden 43 personele eğitim verildiğini bildirdi. İnsan hakları ihlalleri "Hükümet olarak, demokratik bir hukuk devletinde asla kabul edilemez olan insan hakları ihlallerinin üzerine şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da büyük bir kararlılıkla gidilecektir" diyen Güler, şöyle konuştu: "Bakanlığımız tarafından, kolluk personeli ile ilgili şikayetlerin daha etkili soruşturulması ve izlenmesi için Kolluk Gözetim Komisyonu kurulmasına ilişkin Kanun Tasarısı, TBMM'nin ilgili Komisyonlarında görüşülmüş ve Genel Kurul gündemine getirilmiştir. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından insan hakları konusunda ilk defa 2012 yılı İnsan Hakları Faaliyet Raporu Ağustos 2013 tarihinde yayınlanmıştır. İnsan hakları alanında son yıllardaki çalışmalarla, jandarma personeli eğitimden geçirilmiş, jandarma iç güvenlik birliklerinde bulunan mevcut 2 bin 052 nezarethanenin standartlara uygun hale getirilmesi için başlatılan çalışmalar büyük oranda tamamlanmıştır." Güler bütçe sunumunda, Türkiye'nin uzun yıllardır devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, anayasal düzenine kasteden iç ve dış destekli terör örgütleriyle mücadele ettiğini belirterek, "Hükümet olarak, milli birlik ve beraberliğimizi, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü, devletimizin bekasını ve üniter yapımızın korunmasını en büyük öncelik olarak görüyoruz" diye konuştu. Terörle mücadelenin kolay olmadığını her alanda çok boyutlu topyekün bir mücadele gerektirdiğini tecrübelerden bildiklerini kaydeden Güler, "Hükümetimiz terörle mücadelede bütün imkanları seferber etmekte. Vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini sağlamak, ülkemizin birlik ve beraberliğini güçlendirmek için her türlü tedbiri almaktadır. Aynı zamanda, istihbari ve operasyonel çalışmalarla elde ettiğimiz bilgiler ışığında bölücü, sol ve dini istismar eden terör örgütleriyle mücadelemiz etkin bir şekilde devam etmektedir" şeklinde konuştu. Şehitleri rahmetle, gazileri de minnetle andığını belirten Bakan Güler, "Uzun yıllardır devam eden terörist faaliyetlerden bıkmış olan halkımız, çözüm süreciyle birlikte sağlanan sükunet ortamıyla büyük oranda rahatlamış ve kendini daha rahat ifade etmeye başlamış olup, normalleşme ortamının kazanımları görüldükçe geriye dönüş karşısında bir toplumsal direnç gelişmektedir" dedi. Terörle mücadele için alınan ekonomik ve sosyal tedbirler Terörle mücadelenin önemli bir yönünü de alınan ekonomik ve sosyal tedbirlerin oluşturduğunu, AK Parti iktidarı olarak buna önem vertdiklerini kaydeden Güler, şöyle devam etti: "Bölgelerimiz arasındaki ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme farklılıklarını ortadan kaldıracak, geri kalmışlığın getirdiği işsizlik ve göç gibi sorunları çözmeye yönelik projeler yürütüyoruz. Bu kapsamda, Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP), Doğu Anadolu Projesi (DAP) ve Konya Ovası Projesi (KOP) gibi büyük projelerle, ülkemizin top yekün kalkınması için, ekonomiden sosyal hayata, eğitimden sağlığa, altyapıdan enerjiye her alandaki yatırımlara ağırlık veriyoruz." Güler, terör ve terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören

4 vatandaşların zararlarının karşılandığını kaydetti. Bu kapsamda, 10 Ekim 2013'e kadar Zarar Tespit Komisyonlarına, toplam 364 bin 165 başvuru yapıldığını, bu başvuruların 330 bin 234 adedinin sonuçlandırıldığını anlatan Güler, "Bugüne kadar, zarar gören vatandaşlarımıza toplam 3 milyar 98 milyon 774 bin 389 TL ödenmiştir yılı bütçesinden tahsis edilen 398 milyon 828 bin TL ödeneğin, 203 milyon 479 bin 470 TL'si 10 Ekim 2013 itibariyle kullanılmış, kalan 195 milyon 348 bin 530 TL ödenekle, terör zararlarıyla ilgili karar verilen dosyalar için ödeme yapılmaya devam edilecektir yılı için ise 50 milyon TL ödenek öngörülmektedir" dedi. Güler, Köye Dönüş ve Rehabilitasyon Projesi kapsamında 2013 yılında toplam 82 projenin desteklenmesi uygun görülerek, 25 milyon TL ödeneğin Valiliklere aktarıldığını, 2014 yılı Bütçesi için ise 19 milyon TL ödeneğin öngörüldüğünü dile getirdi. Şehit aileleri ve gaziler İller İdaresi Genel Müdürlüğü'nce, harp ve vazife malülleri, gaziler ve şehitlerin dul ve yetimleri ile bunların kurdukları sivil toplum örgütlerinin talepleri ve karşılaştıkları sorunların takibinin yapıldığını vurgulayan Güler şöyle devam etti: "Şehit yakınları, gaziler ve sivil toplum örgütlerinin sorunlarıyla yakından ilgilenmek üzere İllerimizde Şehit ve Gazi İşlemleri Şube Müdürlükleri kurulmuş olup Şube Müdürlüklerine atamalar yapılmıştır. Köy korucuları dahil, Bakanlığımız mensuplarından, terörle mücadelede şehit olanların yakınları ile yaralananlara tazminat ödenmektedir. Bugüne kadar 15 bin 606 hak sahibi, Bakanlığımız koordinasyonunda kamu kuruluşlarında istihdam edilmiştir. Şehit ailelerine ve gazilerimize bağlanan aylıklarda da artış sağlanmıştır. Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun gereği, 2012 yılında 1 milyon 877 bin 456,55 TL 2013 yılı Ekim ayı sonu itibariyle ise 1 milyon 990 bin 884 TL nakdi tazminat ödemesi yapılmıştır." Trafik güvenliği Bakan Güler, trafik güvenliğinin sağlanmasının en önemli sorunlardan birisi olduğunu dile getirerek, "Trafik kazalarındaki kayıplarımızı asgariye indirmek ve kademeli olarak ortadan kaldırmak amacıyla, ülke genelinde trafik güvenliği alanında faaliyet gösteren tüm oluşumların çatısı olması planlanan Trafik Güvenliği Platformu ile başta kamu kurum ve kuruluşları olmak üzere sivil toplum örgütleri, üniversiteler, iş dünyası ve medya ile birlikte toplumu oluşturan her kesimden kurum ve kişilerin destekleri beklenmektedir. Yapılan araştırmalarda, kazalarda meydana gelen ölümlerin; emniyet kemeri kullanılması durumunda yüzde 50, hız limitlerine uyulması halinde ise yüzde oranında azaldığı tespit edilmiştir" şeklinde konuştu ve 2014 yıllarının 'Emniyet Kemeri ve Hız Kontrol Yılları' olarak belirlendiğini kaydeden Güler, şöyle devam etti: "Araç ve sürücü sayısında meydana gelen artışlara rağmen karayollarımızda altyapının iyileştirilmesi, duble yolların hizmete girmesi ve teknoloji destekli etkin denetimin yaygınlaştırılmasıyla birlikte, 2012 yılında, 2007 yılına göre ölümlü kaza sayısında yüzde 22.4, ölüm sayısında yüzde 25.1 azalma olmuştur yılının ilk sekiz ayında, 2007 yılının ilk sekiz ayına göre; ölümlü kaza sayısında yüzde 24.2, ölüm sayısında ise yüzde 27.1 azalma olmuştur." Güler, hükümet olarak vatandaşlara sunulan güvenlik hizmetlerinin daha etkin ve verimli olması amacıyla, iç güvenlik birimlerimizin her türlü bina, araç, gereç ve diğer ihtiyaçlarının zamanında karşılanmasına özel önem verdiklerini bildirdi.

5 "AK Parti Hükümetleri döneminde Emniyet Teşkilatımıza 25 bin 554 zırhsız, 910 zırhlı olmak üzere toplam 26 bin 464 taşıt kazandırılmıştır" diyen Güler, Emniyet Genel Müdürlüğünce suç ve suçlularla mücadelede daha aktif rol almak için, bir uçak alındığını ve yurt genelinde hizmet verilmeye başlandığını kaydetti. Güler, şöyle konuştu: "Yurt genelinde suç ve suçlularla daha etkin mücadele etmek için 7 Sistem 17 uçaklı Mini İnsansız Hava Aracı ve 1 Sistem 2 uçaklı Midi İnsansız Hava Aracı alımı yapılmıştır. Savunma Sanayii Müsteşarlığı ile müşterek yürütülen 15 adet helikopter alım projesi kapsamında 6 helikopterin kabul işlemleri tamamlanmıştır. Yine Savunma Sanayii Müsteşarlığı ile müşterek yürütülen 20 adet Çift Motorlu Genel Maksatlı Helikopter Alım Projesi, 4 adet Sikorsky S-70i Helikopter Alım Projesi ve 3 adet Keşif Gözetleme Uçağı Alım Projesine başlanmış, çalışmalar devam etmektedir. Ayrıca, Emniyet Teşkilatımızın hizmet yürüttüğü tüm bina, mekan ve tesislerin engelli vatandaşlarımızın ulaşımına uygun hale getirilmesine yönelik gerekli düzenlemeler de devam etmektedir." Jandarma Genel Komutanlığınca, 2012'de terör örgütü tarafından askeri araçlara yönelik yapılan mayın ve tuzaklama eylemlerine karşı alınan tedbirleri geliştirmek ve personel zayiatını önlemek için 65 yeni nesil zırhlı aracın birliklerin kullanımına verildiğini anlatan Güler, 201'te birliklerin kullanımına 99 hafif zırhla "Cobra" aracı verildiğini söyledi. Güler, Savunma Sanayi Müsteşarlığınca yürütülen Mayına Karşı Korumalı Taktik Tekerlekli Araç, yani Kirpi Projesi kapsamında, 2013'te üretimi tamamlanan 20 Kirpi'nin Ocak ayında teslim alınarak kullanılmaya başlandığını da bildirdi. TOMA'ların sayısı artıyor "19 adet Toplumsal Olaylara Müdahale Aracının (TOMA) tedarik işlemleri devam etmekte olup, 4 adedinin Aralık 2013'te, 15 adedinin ise Mart 2014'te teslim alınması planlanmaktadır" diyen Güler, 2012'de, karakol, hizmet binaları, depo, harekat alarm iskan tesisi gibi toplam 82 adet inşaatın tamamlanarak hizmete açıldığını, 375 tesisin inşasına devam edildiğini belirtti. Güler, Sahil Güvenlik Komutanlığınca deniz yetki alanlarında can ve mal emniyetine verilen önem kapsamında 2013'te 2 adet bin 700 tonluk Aarama Kurtarma Gemisi ile 3 adet KAAN-19 Sınıfı sahil güvenlik botunun hizmete alındığını söyledi. Güler, Meltem-2 projesi ile modifikasyonu tamamlanan 3 adet CASA tipi deniz gözetleme uçağının da Mart 2013 itibariyle Sahil Güvenlik Komutanlığı envanterine girdiğini dile getirdi. "MOBESE yaygınlaştı" Suç işlenmesinin önlenmesi ve işlenen suçların faillerinin yakalanması konusunda büyük yararlılıkları görülen MOBESE sisteminin bütün ülkeye yaygınlaştırıldığını bildiren Güler, "2006 yılından bu yana MOBESE sistem kurulumları için genel bütçeden 258 milyon 323 bin 187 TL harcanmıştır. Ayrıca bu rakama yakın bir kaynak da il özel idareleri başta olmak üzere yerel imkanlardan sağlanmıştır. Ekim 2013 itibariyle 81 il merkezi ve 112 büyük ilçemizde MOBESE kurulumu tamamlanmış, 55 ilçemizde kurulum çalışmaları, 42 ilçemizde de ihale işlemleri devam etmektedir" diye konuştu. Suçla mücadele eden birimlerin benzer ihtiyaçları için kullandıkları farklı uygulamaların tek bir uygulama altında birleştirilmesi amacıyla Emniyet Kolluk Hizmetleri Projesi'nin (EKİP) geliştirdiğini bildiren Güler, 19 Ağustos 2013'te kullanıma açılan EKİP uygulamasının Elektronik Belge ve Yönetim Sistemi (EBYS) ile entegre bir şekilde çalışacak yapıda hazırlandığı için dış kurumlarla yürütülecek

6 yazışmaların takip edilebileceği bir uygulama olduğunu kaydetti. Güler, Emniyet Genel Müdürlüğü Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezinin ise 12 Şubat 2012'de faaliyete geçtiğini söyledi. JEMUS ve SAHMUS faaliyette Jandarma Genel Komutanlığınca haberleşme ve bilgi sistem teknolojilerinin sunduğu en ileri seviyedeki imkan-kabiliyetleri kazanmak ve bilginin en küçük birime kadar kesintisiz, eş zamanlı, doğru, emniyetli şekilde ulaştırılmasını sağlamak maksadıyla, milli teknolojiler ve çözümler geliştirilmek suretiyle kısa adı JEMUS olan "Jandarma Entegre Muhabere ve Bilgi Sistemi Projesi"nin de yürütüldüğünü bildiren Güler, JEMUS'un 40 ilde faaliyete geçirildiğini, 11 ilde kurulum-montaj çalışmalarına, 8 ilde de ihale hazırlık işlemlerine devam edildiğini belirtti. Güler, JEMUS'un sağladığı altyapı kullanılarak Sahil Güvenlik Komutanlığınca Sahil Güvenlik Emniyetli Muhabere Sistemi Projesi'nin (SAHMUS) başlatıldığını ve ortak altyapı yatırımı sayesinde önemli miktarda tasarruf sağlandığını bildirdi. Güler, "Sahil Güvenlik Komutanlığımız tarafından yürütülen diğer bir önemli proje de denizlerimizin MOBESE'si olacak 'Sahil Gözetleme Radar Sistemi Projesi'dir. Mart 2013 tarihinde sözleşmesi imzalanan proje tamamlandığında, Türkiye kıyılarında tam radar kaplaması sağlanacak, kaçakçılık ve yasa dışı göç gibi konularda önemli ilerlemeler kaydedilecektir" diye konuştu. Suçla mücadele İşlenen suçların hızlı bir şekilde aydınlatılması amacıyla, modern bilimsel metot ve teknikler kullanılarak, delilden sanığa ulaşılması, üzerinde önemle durduklarını da vurgulayan Güler, bu bağlamda, "Otomatik Avuç ve Parmak İzi Alma Projesi (APFİS)" ve "Olay Yeri İnceleme Malzemelerinin Geliştirilmesi Projesi" gibi projelerle, olay yeri inceleme işlemlerinde kalite standartlarının arttırıldığını bildirdi. Güler, AB ile ortak yürütülen "Türkiye'nin Adli Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi", "Kovan ve Mermi Çekirdeği Bilgisayarlı Analiz ve Tanıma Sistemi (BALİSTİKA)" gibi projelerle de kriminal incelemelerde kalite standartlarının arttığını kaydetti. Bu durumun soruşturma ve kovuşturma süreçlerini doğrudan olumlu etkilediğini, özellikle de tutukluluk sürelerinin azalmasında büyük önem taşıdığını belirten Güler, "Halen ülke genelinde, Emniyet Genel Müdürlüğüne ait 11 adet, Jandarma Genel Komutanlığına ait 4 adet Kriminal Laboratuvar faaliyet göstermektedir" dedi. Spor müsabakalarındaki olaylar Güler, asayiş suçları ile etkin mücadele için 81 ilde kurulan güvenlik timleri ve yıldırım ekiplerinin çalışmaları ile önemli başarılar kazanıldığını ifade ederek, spor müsabakalarında meydana gelen olaylara da değindi. Güler, spor müsabakalarında istenmeyen olayların meydana gelmesinin önlenmesi ve bu olaylara karışanların bir sonraki müsabakaya girişlerinin engellenmesi amacıyla bir proje başlatıldığını belirterek, "6222 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği 14 Nisan 2011 tarihinden günümüze kadar 4 bin 895 kişi hakkında yasal işlem yapılmış, 2 bin 38 şahıs hakkında spor müsabakalarını seyirden men cezası verilmiştir" dedi. Güler, Elektronik Bilet uygulamasına geçilmesiyle, yasaklı kişilere bilet satışının ve spor alanlarına girişlerinin Türkiye Futbol Federasyonu ve Spor Genel Müdürlüğü tarafından da engellenebilmesi için

7 projenin bu kuruluşlar ile paylaşılmasının planlandığını bildirdi. İçişleri Bakanlığı ile Millî Eğitim Bakanlığı arasında imzalanan Protokol çerçevesinde hazırlanan "Güvenli Okul Güvenli Eğitim Projesi"nin de bugüne kadar başarıyla uygulandığını ifade ederek, diğer faaliyetlerle ilgili de bilgi verdi. Güler, karada icra edilen asayiş faaliyetlerine ilave olarak, yasa dışı su ürünleri avcılığı, balık çiftliklerinin kontrolü, gemilerden kaynaklanan deniz kirliliği tespit ve denetim faaliyetlerinin 66 farklı üs ve limanda konuşlu Sahil Güvenlik Komutanlığı yüzer ve hava unsurlarınca yerine getirildiğini söyledi. Bakan Güler, bunun yanı sıra her türlü kaçakçılık ve organize suçlarla, uyuşturucuyla, mali suçlarla, göçmen kaçakçılığı ve insan ticaretiyle, yasa dışı göç ve siber suçlarla mücadelenin de bütün kolluk birimlerince kararlılıkla devam ettiğini bildirdi. Güler, "Hükümetimizin en başarılı olduğu alanlardan birisinin, devlet ve vatandaş arasındaki güven bağını zedeleyen organize suç örgütleri, çeteler ve her türlü kaçakçılık suçları ile mücadele olduğunu vurgulamak istiyorum. Bu başarı, Hükümetimizin, Bakanlığımızın, mülki amirlerimizin ve gece gündüz demeden fedakarca çalışan güvenlik güçlerimizin ortak başarısıdır" değerlendirmesinde bulundu. Güler, alkol ve uyuşturucu etkisinde araç kullanımından kaynaklanan trafik kazalarını önlemek amacıyla yaptırımların ağırlaştırıldığını kaydetti. Sürücü belgelerinin Avrupa Birliği mevzuatına uyumlaştırılması için düzenleme yapıldığını belirten Bakan Güler, "İlk defa sürücü belgesi alanlar için aday sürücülük uygulaması getirilmiştir. Araç tescil ve sürücü belgesi düzenleme sistemimizin, Avrupa Birliği ve e-devlet normlarına uygun, güvenilir bir yapıya kavuşturulması ve bu işlemlerin elektronik ortamda on-line olarak yapılması, tescil belgesi ve sürücü belgelerinin ilgililerin adreslerine gönderilmesi amacıyla 'Araç Tescil ve Sürücü Belgesi İşlemlerinin Elektronik Ortamda Online Olarak Yapılması Projesi' başlatılmıştır" diye konuştu. Güler, "Araç satış, devir ve tescil işlemleri, önceden ortalama 3 iş günü içerisinde tamamlanırken, bu yeni uygulamayla en fazla 5 dakikada sonuçlandırılmaktadır" dedi. Yeni e-pasaportların uluslararası düzeyde gerekli görülen asgari güvenlik özelliklerinin tamamına sahip olacağını belirten Bakan Güler, "Yeni tip, makinede okunabilir, çipli pasaportların yürürlüğe girdiği Haziran 2010 tarihinden günümüze kadar 8 milyon 972 bin 355 pasaport tanzim edilerek hamillerine ulaştırılmıştır. Bugün itibariyle yurt genelinde 81 il ve 370 ilçe olmak üzere toplam 451 pasaport müracaat birimi bulunmaktadır" şeklinde konuştu. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi Bakan Güler, yeni büyükşehir belediyeleri ve ilçelerin kurulmasını kapsayan kanun çerçevesinde ortaya çıkan değişikliklere ilişkin de şunları kaydetti: "2014 yılında yapılacak mahalli idare seçimleri sonrasında Türkiye'de 51 il özel idaresi, bin 394 belediye ve 18 bin 252 köy bulunacaktır. Türkiye Cumhuriyeti'nin ilan edildiği yıllarda, ülkemiz nüfusunun yüzde 85'i köylerde, yüzde 15'i şehirlerde yaşamaktaydı. Yapılacak mahalli idare seçimi ile birlikte ülkemizdeki nüfusun yüzde 93'ü belediye sınırları içerisinde, yüzde 7'si ise belediye sınırları dışında yaşıyor olacaktır. Mahalli idareler alanında yapılan bu değişikliklerle, hem bu alanı düzenleyen temel mevzuat çağdaş esaslara göre yenilenmiş, hem de mahalli idare sistemimizin uluslararası normlara ve özellikle de 'Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı' na uyumu sağlanmıştır." Güler, "Yerel yönetimlerin kaynaklarının artırılması, Hükümetimiz tarafından sürekli bir hedef olarak görülmüş ve bu konuda çıkardığımız kanunlarla, yerel yönetimlerin mali kapasiteleri önemli oranda

8 artırılmıştır" dedi. Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı ve en önemli kırsal kalkınma projelerinden birisinin Köydes Projesi olduğunu kaydeden Bakan Güler, yapılan yatırımlarla kırsal kesimlerde yaşayan vatandaşların da hayat sıtandartlarının yükseltildiğini söyledi. Nüfus ve vatandaşlık işlemleri Güler, kamu hizmetlerinde önemli değişim ve dönüşüm gerçekleştirildiğini, nüfus ve vatandaşlık hizmetleri alanında hayata geçirilen Mernis, T.C. Kimlik Numarası, Kimlik Paylaşımı Sistemi, Adres Kayıt Sistemi ve Mekansal Adres Kayıt Sistemi uygulamalarının başarıyla yürütüldüğünü anlattı. Hükümetin kırtasiyeciliğin ortadan kaldırılmasının öncelikli hedeflerinden olduğunu, hizmetlerde sürat ve etkinliğin sağlanarak vatandaşların yaşamının kolaylaştırılmasının amaçlandığını ifade eden Güler, şöyle devam etti: "T.C. Kimlik Numarası uygulaması ile vatandaşlara sistem tarafından elektronik ve otomatik olarak atanan ve değiştirilemeyen bir numara verilerek; birden çok numara kullanılmasına son verilmiş böylece kurumlar arasında mükerrer işlem yapılmasının önüne geçilmiştir. Kimlik Paylaşımı Sistemi kurularak elektronik ortamda ve merkezi bir yapıda tutulan nüfus kayıtları belirli esaslar çerçevesinde, güncel ve güvenli bir şekilde, 7 gün 24 saat süreyle elektronik olarak kurum ve kuruluşların paylaşımına açılmıştır. Adres Kayıt Sistemi ile adreslerin belli bir standarda kavuşturulması, adres bilgilerinin elektronik ortamda, merkezi bir yapı içerisinde güncel olarak tutulması sağlanmıştır. Devam eden e-vatandaşlık, Dijital Arşiv ve Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı Projesi gibi yeni projelerimiz de bulunmaktadır." Güler, önemli projelerden birinin de kolay taşınabilir, taklit, tahrif ve sahteciliğe imkan tanımayan; geleneksel ve elektronik ortamda güvenli kimlik doğrulama amacıyla kullanılabilecek; biyometrik unsurlar da içeren; uluslararası standartlara uygun yeni bir kimlik kartının geliştirilmesi ile ilgili Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı Projesi olduğunu söyledi. Güler, "Proje ile 10 yıllık kullanım ömrüne sahip, polikarbon materyalden oluşan, temaslı ve temassız çip içeren ve uluslararası standartlara uygun, en gelişmiş güvenlik öğelerini içinde barındıran bir kimlik kartının üretilip, vatandaşlara dağıtılması hedeflenmektedir. Kimlik kartlarının, 2014 yılından itibaren 3-4 yıl içerisinde tüm vatandaşlara dağıtılması öngörülmektedir" diye konuştu. "Sivil toplum kuruluşları, sivil toplumun, katılımcılığın, çoğulculuk ve demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır" diyen Bakan Güler, "Bakanlık olarak sivil toplum örgütlerine büyük önem veriyor ve onları destekliyoruz. Ekim 2013 tarihi itibariyle ülkemizde toplam aktif dernek sayısı 97 bin 924'tür" şeklinde konuştu. Entegre sınır yönetimi Entegre sınır yönetiminin ülkemizin sınır ve iç güvenliği için önemli olduğunu kaydeden Bakan Güler, şöyle devam etti: "Türkiye'nin kara ve deniz sınırlarında yaşanan güvenlik sorunları da sık sık kamuoyu gündemine geldiği için, son dönemde Suriye'de yaşanan olaylar da konuya ayrı bir hassasiyet kazandırmıştır. Her ne kadar 'Kara Sınırlarının Korunması ve Güvenliği Hakkında Kanun' ile kara sınırlarında güvenliğin sağlanması görevi Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na verilmiş ise de, sınırlarda yaşanan her türlü güvenlik sorunu ve yasadışı geçişlerin iç güvenliği, dolayısıyla Bakanlığımızı doğrudan etkilediği açıktır. Diğer taraftan 'Elektrik Piyasası Kanunu' ile sınır güvenliğinin önemli bir unsuru olan sınır aydınlatmalarına ait yatırımların yapılması ve tüketim giderlerinin ödenmesi görevi de İçişleri

9 Bakanlığı'na verilmiştir. Gerekli koordinasyon çalışmaları tamamlanmıştır, başka kaynaklar da kullanılarak Türkiye'nin sınırlarının fiziki güvenlik sistemi açısından tümüyle yeniden elden geçirilmesi ve tam donanımlı bir güvenlik sistemine kavuşturulması amaçlanmaktadır." İltica ve göç Dış kaynaklı göçün son yıllarda hızla yükseldiğini, göç veren kaynak ülke konumundayken, geçiş ve hedef ülkesi konumuna gelindiğini kaydeden Güler, "Dünyada ve özellikle bölgemizde yaşanan savaş, çatışma ve siyasi baskılar, bölgesinde güvenli bir liman olan ülkemizin uluslararası koruma (iltica) hareketlerinden daha fazla etkilenmesine yol açmaktadır. 2011'den itibaren Suriye'den ayrılmaya zorlanmış, geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı bir şekilde geçmiş olan Suriyelilere ve Suriye'de mukim vatansızlara, hiçbir ön koşula bağlı kalmaksızın insanî mülahazalarla acil ve kitlesel sığınma durumlarında uygulanan 'geçici koruma' sağlanmaktadır" şeklinde konuştu. Güler, "Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunuyla; Ülkemizin göç ve uluslararası koruma mevzuatı ve idari sistemi, uluslararası standartlara uygun bir altyapıya kavuşturulacaktır" dedi. Güler, elektronik yazılım projesi ile bakanlığın merkez birimleri, valilikler, kaymakamlıklar ve il-ilçe özel idarelerince yürütülen tüm iş süreçlerinin tamamen elektronik ortamda sürdürüldüğünü, e-imza ve mobil imza kullanıldığını belirtti. Kağıtsız ofis uygulamasına geçilmesiyle bir yılda kağıt, zarf, toner, postalama gibi maliyetlerden yaklaşık olarak 12 Milyon TL tasarruf edildiğini kaydeden Güler, projenin diğer kurumlara bedelsiz olarak verilmesi ile bu kurumların yaklaşık 40 Milyon TL tasarruf edeceğini bildirdi. Acil çağrı tek merkezde toplanacak Acil çağrı durumları için farklı hizmet numaralarının kullanıldığını, bu durumun olaylara müdahaleyi geciktirmekte, zaman ve kaynak israfına yol açmakta olduğunu anlatan Güler, "Birden fazla olan acil çağrı numaralarının, Avrupa ülkelerinde olduğu gibi tek numara '112' altında toplanması amacıyla Bakanlığımız koordinesinde '112 Acil Çağrı Merkezleri Projesi' yürütülmektedir. Proje kapsamında, Antalya ve Isparta illerimizde sürdürülen pilot uygulama tamamlanmış ve 2013 yılı içerisinde 10 ilimizde (Afyonkarahisar, Aksaray, Burdur, Denizli, Karaman, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Mersin ve Niğde) daha çağrı merkezleri faaliyete geçirilmiştir yılı içerisinde 6 ilimizde (Ankara, Hatay, Kahramanmaraş, Trabzon, Kocaeli, Yalova) daha 112 Acil Çağrı Merkezlerinin faaliyete geçirilmesi için çalışmalar yapılması planlanmaktadır" diye konuştu. Hükümet Konaklarının yapılmasıyla ilgili de Güler, "2013 yılı yatırım programında 70 hükümet konağı yer almaktayken, 25 hükümet konağı daha ek yatırım programına alınmıştır. 15 hükümet konağı için ise etüt-proje ödeneği aktarılmıştır. Yılsonu itibariyle 22 hükümet konağının bitirilmesi hedeflenmektedir. Toplamda 110 hükümet konağının inşaat ve etüt-proje süreçleri devam etmektedir" dedi. Bakanlığın 2014 bütçesi 3.5 milyar lira Güler, 2014 Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı'nda, İçişleri Bakanlığı'na 3 milyar 550 milyon 923 bin lira ödenek ayrıldığını bildirdi. Bakan Güler, yılında tahsis edilen ödeneğe göre yüzde artış söz konusu olduğunu söyledi. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün bütçesinin bir önceki yıla göre yüzde 12.4 artışla 16 milyar 557 milyon 13 bin, Jandarma Genel Komutanlığı'nın bütçesinin yüzde 5.4 artışla 6 milyar 156 milyon 691 bin, Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın bütçesinin yüzde 4.7 artışla 452 milyon 488 bin, Göç İdaresi

10 Genel Müdürlüğü bütçesinin ise 125 milyon 634 bin lira olarak öngörüldüğünü bildiren Güler, "Bütçemiz değerli komisyonunuzun tasviplerine mazhar olduğu takdirde, tahsis edilecek olan kaynakların, bakanlığımızın görev alanında bulunan hizmetleri yerine getirirken, en tasarruflu ve hizmete en uygun biçimde kullanılması yönünde her türlü gayret gösterilecektir" diye konuştu.