Suyun Akılcı Kullanımına Yönelik Eğitim Kitapçığı Orman Koruma Alanları Yönetiminin Güçlendirilmesi Projesi Küre Dağları Milli Parkı

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Suyun Akılcı Kullanımına Yönelik Eğitim Kitapçığı Orman Koruma Alanları Yönetiminin Güçlendirilmesi Projesi Küre Dağları Milli Parkı"

Transkript

1 SU KAYNAKLARININ AKILCI KULLANIMI İÇİN ÇALIŞIYORUZ C100 M57 Y0 K2 Suyun Akılcı Kullanımına Yönelik Eğitim Kitapçığı Orman Koruma Alanları Yönetiminin Güçlendirilmesi Projesi Küre Dağları Milli Parkı

2

3 Suyun Akılcı Kullanımına Yönelik Eğitim Kitapçığı Orman Koruma Alanları Yönetiminin Güçlendirilmesi Projesi Küre Dağları Milli Parkı

4 Suyun Akılcı Kullanımına Yönelik Eğitim Kitapçığı, WWF-Türkiye, 2011 Kitapçık metni: Deniz Şilliler Tapan Tasarım: İris İletişim Çözümleri Fotoğraflar: Aykut İnce, Duygun Baştanlar, Hasan Kırmızıtaş, Yıldıray Lise ORMAN KORUMA ALANLARI YÖNETİMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ Orman ve Su İşleri Bakanlığı Söğütözü Cad. No:14/E Ankara Tel: UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı) Birlik Mahallesi 2. Cadde No:11 Çankaya, Ankara Tel: / Faks: WWF-Türkiye Büyük Postane Cad. No:43-45 Kat: Bahçekapı, İstanbul Tel: / Faks:

5 İÇİNDEKİLER Yaşam için su 5 Mavi gezegen 5 Yaşamın kaynağı su 6 Yaşamın devamlılığı için su 6 Su döngüsü 7 Dünya da ve Türkiye de su kaynaklarının durumu 9 Dünyada su kaynakları tükeniyor 9 Türkiye su zengini mi, su fakiri mi? 10 Su kaynaklarının kullanımı 11 Tarımda su 11 Sanayide su 13 Evlerde su 14 Sinsi düşman: Kirli su 17 Su ve ekosistemler 18 Sulak alanlarımız, can damarlarımız 18 Ormanlar ve temiz içme suyu 20 Ormanlar ve seller 21 Barajlar ve HES ler 22 Küre Dağları Milli Parkı 24 Küre Dağları Parkı nda su kaynaklarının durumu 26 Küre Dağları Milli Parkı çevresinde su kaynaklarına müdahaleler 29 3

6 Siz neler yapabilirsiniz? 30 Etkinlikler 33 Etkinlik 1: Bitkilerde ve hayvanlarda su var mı? 33 Etkinlik 2: Su buza dönüştüğünde hacmi artar mı? 34 Etkinlik 3: Küçük bir su döngüsü yapalım 35 Etkinlik 4: Su döngüsünü tamamlayalım 36 Etkinlik 5: Su evimize nasıl gelir? 37 Etkinlik 6: Kaybolan su 38 Etkinlik 7: Filtrelemek suyu nasıl temizler? 39 Etkinlik 8: Hangi maddeler suda çözünür? 40 Etkinlik 9: Bir su değirmeni yapalım 41 Etkinlik 10: Bir baraja gidelim 42 Etkinlik 11: Küre Dağları Milli Parkı nı tanıyalım 43 Kaynakça 46 4

7 YAŞAM İÇİN SU Mavi Gezegen Bilim adamlarının açıklamalarına göre Dünya yaklaşık 4,5 milyar yaşındadır. Uzaydan bakıldığında küçük bir mavi gezegen olarak görülen Dünya nın üzerinde, hayvanlar, bitkiler, ekosistemler ve yaklaşık yedi milyar insan yaşamlarını sürdürmeye çalışırlar. Başlangıçta sürekli değişen bir eriyik halinde olan dünya, zamanla soğumuştur. Önceleri atmosfer ya da çevreleyen bir gaz tabakası yoktur. Yanardağ patlamaları ve dünyaya çarpan astreoidler önce su buharı, amonyak ve metan gazları salınmasına neden olmuş, daha sonra bu gazlar azot, hidrojen ve oksijene dönüşmüştür. Bu gazlar hızla tüketilerek çeşitli elementlerin oksitlerini, karbondioksiti ve diğer maddeleri yaratmıştır. Maden oksitler ve karbonatların karışımı mineralleri oluşturmuş, gazlar ve su ise yerçekimi sayesinde tutulmuştur. Su ve suyun içinde çözülen tüm maddeler soğuyan yerküre yüzeyinde sıkışıp kalmış, böylece ilk okyanuslar ortaya çıkmıştır. Su yaşamın başlangıcıdır. İlk yaşam biçimlerinin su yüzeyinden yaklaşık 10 metre derinde geliştiği bilim adamlarınca öne sürülür. Su tüm canlıları oluşturan hücrelerin temel bileşenlerinden biridir. 5

8 Yaşamın Kaynağı Su Dünyadaki suyun tamamı beş litrelik bir şişeye konsa, bu şişede insan tarafından ulaşılabilir tatlı su miktarı yalnızca bir yemek kaşığına denk gelir. Başka bir deyişle, ulaşılabilir tatlı su miktarı, toplam su varlığının yüzde birinden bile azdır. Yeryüzündeki suyun yüzde 97 si denizlerde ve okyanuslarda, yüzde ikisi ise buzullarda kilitlidir. Yeryüzündeki toplam su varlığının yalnızca yüzde birini kaplayan tatlı su kaynakları günümüzün en fazla tehdit altındaki doğal kaynaklarındandır. Tatlı su kaynakları, dünyadaki tüm canlı türlerinin yüzde 40 ını ve hayvan türlerinin yüzde 12 sini barındırır. Nüfus artışı, çarpık kentleşme, sektörlerarası eşit olmayan su kullanımı ve yanlış tüketim alışkanlıkları hem su kaynaklarının azalmasına hem de kirlenmesine neden olmakta ve su kaynakları üzerindeki baskı her geçen gün artmaktadır. Su kaynakları dünya üzerinde son derece adaletsiz dağılmıştır. Gelişmekte olan ülkelerin yarıdan fazlasında su hem çok azdır, hem de düşük kalitededir Örneğin, Akdeniz in kuzeyindeki nehir kıyılarına düşen yağış miktarı, güneydekilere göre dört kat daha fazladır. Alaska nın ve Hawai nin kimi bölümlerinde yıllık yağış miktarı ikibuçuk metreyken, Arizona ve Kaliforniya da yıllık yağış miktarı 70 santimetreden azdır. Brezilya, Rusya, Kanada, Endonezya, Çin ve Kolombiya olmak üzere altı ülke dünyanın toplam yenilenebilir tatlı su kaynaklarının yarısına sahiptir. Buna karşılık, yeryüzünün toplam nüfusunun beşte birinin yaşadığı kurak ve yarı kurak bölgelerdeki insanların, su kaynaklarından aldıkları pay yalnızca yüzde ikidir. Binlerce gölü ve akarsuyu bulunan ve yeryüzünün toplam su varlığının yüzde dokuzuna sahip olan Kanada da yaşayan insanlar, günde litre su tüketirler. Temmuz ve Eylül ayları boyunca çok az yağış alan Çad, Nijer ve Mali de ise, günlük su tüketimi 10 litreyi geçmez. Bu miktar, modern tuvaletlerdeki sifonlarda bir seferde tüketilen su miktarına denk gelir. Gana da yaşayan bir kişinin günlük su tüketimi, Amerika da yaşayan bir kişinin günlük su tüketiminden 300 kat, Avrupa da yaşayan bir kişiden ise 70 kat daha azdır. Dünya nüfusunun yüzde 9 u toplam tatlı su varlığının yaklaşık dörtte üçünü kullanmaktadır. Yarım milyar insan ise su kıtlığı çekilen ülkelerde yaşamaktadır. 500 MİLYON SU KITLIĞI ÇEKEN ÜLKELERDE YAŞAYAN İNSAN SAYISI Yaşamın Devamlılığı İçin Su Su, yaşamın tüm süreçlerine etki eder. Hidrojen ve oksijen elemetlerinden oluşan, katı, sıvı ve gaz halde bulunabilen bir madde olan su, doğada her üç halde de var olan tek maddedir. Su, moleküler yapısındaki basitliğe karşın, tam olarak açıklanamayan, çok karmaşık fiziksel ve kimyasal özellikler taşır. 6

9 Oda sıcaklığında renksiz, kokusuz ve tatsız bir madde olan suyun en önemli özelliklerinden biri, başka birçok maddeyi çözmesidir. Suyun bu özelliği canlılar için yaşamsal önem taşır. Su 0 C de donar ve 100 o C de kaynar. Bu durum; amonyak gibi benzer bileşiklerinkine göre beklenen değerlerden yüksektir. Su, katı halindeyken sıvı haline oranla daha az yoğun olan tek maddedir. Bilinen tüm sıvılar ısıları düştükçe büzüşüp hacim kaybeder. Hacim azalınca yoğunluk artar ve böylece soğuk olan kısımlar daha ağır hale gelir. Bu yüzden sıvı maddelerin katı halleri, sıvı hallerine göre daha ağırdır. Ama su, bilinen tüm sıvıların aksine, belirli bir ısıya (+4 C ye) düşene kadar büzüşür, daha sonra birdenbire genleşmeye başlar, donduğunda ise daha da genleşir. Bu nedenle suyun katı hali, sıvı halinden daha hafiftir. Bu sayede göller yukarıdan aşağıya doğru donar ve en üstteki buz tabakası suyun dibine batmaz, su üstünde yüzer. Suyun bu özelliği dünya üzerindeki denizler açısından çok önemlidir. Böylece, denizlerin üstü buzla kaplıyken, diplerde yaşam devam eder. Suyun ısıyı iletme yeteneği diğer sıvılara göre dört kat daha yüksektir. Ancak, buzun ve karın ısı iletkenlikleri düşüktür. Suyun bu özelliğinin de yeryüzündeki yaşam açısından çok önemli bir işlevi bulunmaktadır. Buz, havanın soğukluğunu altındaki su tabakasına çok az iletir. Böylece dışarıdaki hava -50 C yi bulsa bile, denizin üstündeki buz tabakası bir-iki metreyi geçmez, denizin dibi donmaz. Foklar, penguenler ve diğer kutup hayvanları, bu sayede denizin üstündeki buzu delip alttaki suya ulaşırlar. Dağların tepelerinde 30 santimetre kalınlığındaki karlı bir manto, karın altına saklanan hayvanları ve bitkileri örter, soğuktan korur, dış dünyadan yalıtır. Karın altındaki sıcaklık daima donma noktasına yakındır. İşte bu doğal battaniyenin yalıtım gücü, dağlık yerlerde ve soğuk iklimlerde birbirinden farklı canlı türlerinin nasıl olup da yaşayabildiğini açıklar. Susuzluğa dayanmak oldukça zordur. İnsan, hiçbir gıda almadan, yalnızca su içerek yaklaşık 40 gün boyunca yaşamını sürdürebilse de, susuzluğa ancak 10 gün dayanabilir. Henüz yaşamın ilk evresinde olan üç aylık bir fetüsün yüzde 95 i sudur. İnsan organizmasının yüzde si, hayvan organizmasının yüzde i sudan oluşur. Su, insan vücudunun üçte ikisini oluşturur. İnsan beyninin yaklaşık yüzde 75 i, kemiklerinin yüzde 22 si, kanının ise yüzde 83 ü sudur. Su Döngüsü Yerküredeki toplam su miktarı milyonlarca yıldır değişmemiş olsa da, su sürekli olarak kapalı bir sistem içinde hareket eder. Su döngüsü, suyun atmosfer ve yeryüzü arasında sürekli dolaşım sürecidir. Bu süreç, suyun yağış biçiminde yeryüzüne inmesi, buharlaşma ya da bitkilerden terleme yoluyla yeniden atmosfere dönmesi ya da yüzey akışı yoluyla denizlere akarak denizlerden buharlaşma yoluyla atmosfere dönmesi aşamalarını içerir. 7

10 Yeryüzündeki suyun yaklaşık yüzde 97 si okyanus ve denizlerdedir; yüzde ikisini buzullar oluşturur; geri kalanı ise yeraltı sularına, akarsulara ve göllere dağılmıştır. Su döngüsüne bütün bu su kaynakları ayrı ayrı katkıda bulunur ve atmosferdeki suyun tümü, su döngüsü yoluyla ortalama dokuz gün gibi kısa bir süre içerisinde yağış ve yükselme döngüsünden geçer. Su döngüsündeki toplam su miktarı temel olarak sabit kalmakla birlikte, suyun çeşitli süreçler arasındaki dağılımı sürekli değişir. Su döngüsünün en önemli süreçlerinden biri olan buharlaşma, suyun yeryüzünden atmosfere geçmesidir. Buharlaşma sonunda su, sıvı halden gaz haline geçer. Buharlaşmayı etkileyen başlıca etmenler, sıcaklık, nemlilik, rüzgâr hızı ve güneş ışınımıdır. Terleme, suyun bitkilerin yapraklarındaki çok küçük gözeneklerden dışarı doğru buharlaşmasıdır. Buhar halinden sıvı hale geçiş sürecine yoğunlaşma denir. Yoğunlaşma, havanın serbest su yüzeyinden buharlaşma yoluyla o sıcaklıkta içerebileceğinden daha fazla su buharı almış olması durumunda gerçekleşir. Bu durum, soğuma ya da farklı sıcaklıklardaki hava kütlelerinin birbirine karışması halinde ortaya çıkar. Yoğunlaşma sonucunda atmosferdeki su buharı sıvılaşır ve yağış halinde yere iner. Yeryüzüne inen yağış, dört ayrı biçimde dağılır: Bir bölümü buharlaşarak atmosfere geri döner, bir bölümü bitkiler tarafından emildikten sonra yapraklardaki terleme yoluyla buharlaşır, bir bölümü topraktan içeri süzülür, geri kalan ise yüzey sularına karışarak denizlere akar. Toprağın nemi ve yeraltı suları, suyun depolandığı ve yoğun olarak harcandığı iki önemli kaynağı oluşturur. Bu kaynakların doğal dengesi, insan unsurunun genellikle tarım ve sanayi amacıyla araya girmesiyle büyük ölçüde değişikliğe uğrar. 9 GÜN SUYUN ATMOSFERDEKİ DÖNGÜSÜ 8

11 DÜNYADA VE TÜRKİYE DE SU KAYNAKLARININ DURUMU Dünyada su kaynakları tükeniyor Yaşamın temel kaynağı olan su, hem ekosistemlerin devamlılığı hem de insanın varlığı için vazgeçilmezdir. Günümüzde su; tarımsal üretim, endüstriyel kullanım, enerji üretimi, ulusal güvenlik gibi konularda da önemli bir yere sahiptir. Suyun yeterli ve uygun kalitede olması, ekonomik ve sosyal kalkınmanın sürdürülebilirliği açısından ve yoksulluğun azaltılması için kaçınılmazdır. %3 TATLI SU KAYNAKLARININ YERYÜZÜNDEKİ TOPLAM SU VARLIĞINA OLAN YÜZDESİ Dünyadaki tatlı su miktarı çok kısıtlı Dünyanın üçte ikisi sularla kaplıdır; ancak, dünyadaki toplam suyun yaklaşık yüzde 97 si tuzlu sudur. Tüm canlıların yaşam kaynağı olan tatlı suyun oranı yalnızca yüzde 3 tür. Tatlı su kaynaklarının yüzde 70 e yakını buz ve buzulların içinde hapsolmuşken, diğer yüzde 30 luk kısmı yer altındadır. Nehirler, göller gibi yüzeysel tatlı su kaynakları, dünyadaki toplam suyun yaklaşık binde üçünü oluşturur. Hızla artan dünya nüfusuna paralel olarak artan su talebiyle birlikte su kaynakları; miktar, kalite ve tüm diğer sektörel kullanımlar açısından ciddi sorunlarla karşı karşıyadır. Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 20 sine karşılık gelen 1,4 milyar insan yeterli içme suyundan yoksundur. 2,3 milyar kişiyse sağlıklı suya erişememektedir. Dünya Meteoroloji Örgütü nün öngörüsüne göre, 2025 yılından itibaren üç milyardan fazla insan su kıtlığıyla karşı karşıya kalacaktır. Dünyada su kıtlığının ana nedenleri olarak şunlar sıralanabilir: 1. Yenilenebilir kaynak miktarının azlığı 2. Yanlış ve aşırı su kullanımı 3. Hızlı nüfus artışı ile kişi başına düşen su miktarının azalması 9

12 Türkiye su zengini mi, su fakiri mi? Genellikle, bir insanın biyolojik ihtiyaçlarını karşılaması ve yaşamını sürdürebilmesi için, günde en az 25 litre su tüketmesi gerektiği kabul edilir. Ancak, çağdas bir insanın sağlıklı bir biçimde yasaması için gereken içme, yemek pişirme, yıkanma, çamasır gibi amaçlarla kullanılacak su dikkate alındığında, kişi başına günlük ortalama kentsel su tüketim standardı 150 litre olarak kabul edilmektedir. Dünya genelinde bölgelere göre kişi başına su tüketim miktarları sanayilesmis ülkelerde 266 litre iken, Afrika da 67, Asya da 143, Arap ülkelerinde 158, Latin Amerika da 184 litredir. Türkiye de ise kişi başına günlük su tüketimi ortalama 111 litredir. Su zengini, su fakiri Ülkeler su varlıklarına göre sınıflandırıldıklarında; yılda kişi başına düşen ortalama kullanılabilir su miktarı m³ ten az olan ülkeler su fakiri, m³ ten az olanlar su azlığı yaşayan, m³ ten fazla olan ülkeler ise su zengini olarak nitelendirilmektedir. Türkiye de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı yaklaşık m³ tür ve ülkemiz sanıldığı gibi su zengini bir ülke değildir. DSİ Genel Müdürlüğü verileri, 2030 yılında su kaynaklarımızın yüzde 100 verimle kullanılacağını öngörmektedir Türkiye İstatistik Kurumu nun öngörülerine göre, 2030 yılında ülkemizin nüfusu 100 milyona ulaşacaktır. Mevcut nüfus artışı aşırı tüketim ve yanlış planlama ile birleştiğinde 2030 yılında Türkiye, kişi başına düşen m³ kullanılabilir su miktarıyla, su fakiri olma yolunda ilerleyen ve su sıkıntısı çeken bir ülke durumuna gelecektir. Bu veriler göz önüne alındığında, 2050 ya da 2100 yılında, Türkiye nin çok ciddi bir su kriziyle mücadele etmesinin kaçınılmaz olduğu görülür. Ülkemizin net tüketilebilir su miktarı 112 milyar m³/yıl (98 milyar m³ yüzey ve 14 milyar m³ yeraltı suyu olmak üzere) olarak belirtilmektedir. Giderek azalan yağışlar, kaçak su kullanımı ve yeraltı suyuna olan yoğun talep sonucu yeraltı su seviyeleri hızla düşmektedir. Yeraltı kaynaklarında eksilen tatlı suyun yerine tuzlu su girişi olmakta, bunun etkisiyle, yeraltı suları nicelik ve nitelik olarak sürekli bozulmaktadır. Örneğin; Konya Havzası nda yeraltı suyu seviyesi her yıl ortalama 2-3 metre azalmaktadır. Bunda yağışsız geçen kurak dönemlerin etkisi büyüktür. Ancak, havzadaki kaçak kuyu havzanın yeraltı suları ve sulak alanları üzerinde büyük baskı oluşturmaktadır. Avrupa Çevre Ajansı nın verilerine göre, Avrupa da kuraklıktan en çok etkilenecek kesim Akdeniz Havzası dır. Türkiye özeline inildiğinde; Karadeniz Bölgesi ve Marmara Bölgesi nin bir kısmının (İstanbul hariç) düşük su sorunuyla karşı karşıya kalacağı, Ege ve Orta Anadolu Bölgeleri nin ise (özellikle Konya Kapalı Havzası nın) çok ciddi su sıkıntısıyla baş etmek zorunda kalacağı görülebilir. Doğu Anadolu Bölgesi ni orta derecede su sorunları beklemektedir. Yeraltı su kaynakları çevresel ve nükleer etkilerden en az kirlenen su kaynağı olması nedeniyle bir ülkede dikkat ve özenle kullanılması gereken kaynaklardır. 10

13 SU KAYNAKLARININ KULLANIMI Tarımda su Tarımsal üretimde su kaynaklarının miktarı ve kalitesi, hem bu geçim kaynağının sürdürülebilmesi hem de gıda güvenliğinin sağlanması açısından büyük önem taşır. Tarımda su, en önemli girdidir; toprakta bitki için gerekli olan nemi temin ederek verimi artırır, tarım sektörünü iklim koşullarından bağımsız kılar, gübre kullanımını olanaklı hale getirir, üretimin çeşitlenmesine ve birim alandan daha fazla ürün alınmasını sağlar. Günümüzde tarımsal ürünlerin çok büyük bir bölümü sulanarak yetiştirilmektedir. Yeryüzündeki toplam tatlı su miktarının yüzde 70 inden fazlası tarımsal sulama için kullanılmaktadır. Sulanan tarım arazilerinin kapladığı alan, geçtiğimiz yüzyıl içinde yedi katına çıkmıştır de 50 milyon hektar olan sulanan tarım arazisi, günümüzde 350 milyon hektara ulaşmıştır. Yüzölçümü 78 milyon hektar olan Türkiye nin tarım arazileri, yüzölçümünün yaklaşık üçte birine karşılık gelmektedir. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü nün verilerine göre; Türkiye de su kullanımında sektörler itibariyle en büyük pay yüzde 74 ile tarım sektöründedir. Gelişmiş ülkelerdeki sektörel su kullanımlarına bakıldığında ise sanayideki kullanımın en büyük paya sahip olduğu ve tarımsal su kullanımının ikinci sırada yer aldığı görülür. Ülkemizde tarımsal sulamanın yüzde 88,5 inde yüzey sulama yöntemleri (karık, tava ve salma), yüzde 8,5 inde yağmurlama sulama yöntemi, yüzde 3 ünde ise damla sulama yöntemi kullanılmaktadır. Dolayısıyla, tarımda kullanılan suyun büyük bir kısmı yanlış sulama teknikleri ve taşıma sırasındaki kayıplar nedeniyle boşa harcanmaktadır. Tarımda aşırı miktarda tarım ilacı (pestisist) ve kimyasal gübre kullanımı insan sağlığını son derece olumsuz etkiler. Tarım ilaçlarının izleri kaynağından çok uzak yerlerde bile görülebilmektedir. Kuzey Kutbu ndaki kutup ayılarının ve Antartika daki penguenlerin vücudunda, hatta Güney Kutbu nda yağan karda tarım ilaçlarına rastlanmaktadır. Yoğun tarım yapılan arazilerde kullanılan kimyasal gübre, nehirlerle ve yeraltı sularıyla her yere taşınmaktadır. Nitrat en büyük düşmandır. Bitki yetiştirmenin ayrılmaz bir parçası olan ve tarımda çok yaygın kullanılan nitratlı gübre, bitki tarafından tamamen emilmediği durumlarda yüzey sularına karışır. Bu kimyasallar, toprağa her yıl santim santim nüfuz ederek yıllar sonra yeraltı sularına ulaşırlar. Bir kez yeraltı sularına ulaştıktan sonra nitrattan kurtulmak mümkün %70 TARIMSAL SULAMA İÇİN KULLANILAN YERYÜZÜNDEKİ TOPLAM TATLI SU MİKTARI 11

14 değildir. Her yıl iki milyon ton nitratın yolculuğu denizlerde ve okyanuslarda noktalanır. Nitratla kirlenen sular, insanlarda ve hayvanlarda önemli hastalıklara neden olmaktadır. Tarımsal kirlilikle mücadelede örnek: Eğirdir Gölü Eğirdir Gölü Türkiye nin ikinci en büyük tatlı su gölüdür. Eğirdir Gölü ev sahipliği yaptığı türlerin yanında balıkçılık, tarım (özellikle elma üretimi), içme suyu temini gibi kullanım değerleri ile çevresine hayat verir. Tarımsal ve evsel kirlilik, sürdürülebilir olmayan balıkçılık uygulamaları Eğirdir Gölü ndeki ana sorunlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Isparta, yılda tonluk üretim miktarıyla ülkemizdeki elma üretiminin yüzde 20 sini karşılar. Elma başta olmak üzere göl çevresinde yoğun bir şekilde yürütülen meyve yetiştiriciliğinde kullanılan gübre ve tarım ilaçları Eğirdir Gölü nü en çok tehdit eden unsurların başında gelir. WWF-Türkiye tarafından Siemens Ev Aletleri ile işbirliği içinde gerçekleştirilen Yedi Renkli Göle Yedi Renkli Hayat Projesi kapsamında Eğirdir Gölü ndeki kirlilik seviyesini ve kirliliğe sebep olan etmenleri belirlemek ve bölgede gereken önlemleri almak için Eğirdir Gölü Kirlilik Raporu hazırlanmıştır. Rapora göre; Eğirdir Gölü nde kirliliğin ana kaynağını tarımsal atıklar oluşturmaktadır. İlaç ve gübrelemede yüzde 100 den fazla doz aşımı yaşanmaktadır. Aşırı ilaç ve suni gübre kullanılması sonucunda yılda ton azot, 725 ton fosfor ve 15 ton potasyum toprağa ve göl suyuna karışmaktadır. Tarımsal ilaçlamadan kaynaklanan ambalaj atığının miktarı ise yılda 70 tondur. Tarımsal kaynaklı kirlilik yükünü azaltmak üzere proje kapsamında Isparta İl Tarım Müdürlüğü, EKO-BİR, Gelendost Belediyesi ve Bizim Isparta Derneği ile işbirliği içinde bir dizi faaliyet gerçekleştirilmiştir: Tarımsal Zararlılarla Mücadelede Biyo-Teknik Uygulama Pilot Projesi yle ilaç kullanımında yüzde 20 düşüş, verimlilikte yüzde 15 artış sağlanmıştır. Gelendost İlçesi nde beş adet (Yenice, Hacılar, Esinyurt, Madenli, Gelendost Merkez) Zirai İlaç Hazırlama Ünitesi inşa edilmiştir. Zirai İlaç Hazırlama Üniteleri nin 500, Tarımsal İlaç Ambalajı Depolama İstasyonu nun 100 ü aşkın çiftçi tarafından kullanılması ile yılda yaklaşık beş ton ambalaj atığının düzensiz bertarafı engellenmiş, bölgede tarımsal ilaç hazırlanmasından kaynaklanan kirlilik yüzde 50 azamıştır. Isparta Merkez, Barla Beldesi ile Beydere, Yenice, Afşar, Yeşilköy ve Esinyurt köylerinde düzenlenen eğitimler ile 350 den fazla çiftçi doğru ilaçlama, gübreleme, tarımsal mücadelede biyolojik ve biyo-teknik mücadele ve iyi tarım uygulamaları konularında bilgilendirilmiştir. 12

15 Sanayide Su Gelişmiş ülkelerde sektörel su kullanımında sanayide su kullanımı başı çekmektedir. Türkiye de sanayide su kullanımının oranı yüzde 11 dir. Kimya, demir-çelik, metal, kağıt, gıda ve içecek gibi sektörler suyu çok fazla kullanır. Ancak teknolojik gelişmeler sanayide suyun daha etkin ve tasarruflu kullanımını olanaklı kılar. Üretimdeki su ve enerji ihtiyacını azaltacak teknolojik gelişmelerin uygulanması, proses suyu kullanımının özendirilmesi, aşırı su tüketimini engeleyecek ceza ya da ödül sistemlerinin teşvik edilmesi, arıtma tesislerindeki suyun geri kazanılarak yeniden kullanılması, kullanılmış suyun değerlendirilmesi bunlardan bazılarıdır. Sanayi atıkları su kaynaklarının geri dönüşü olmayan bir biçimde kirlenmesine neden olur. Sanayi tesisleri özellikle, suya karışan ağır metal atıklarından sorumludur. Civa, kadmiyum, kurşun, krom, çinko, bakır gibi ağır metaller sanayi tesisleri aracılığıyla göllere, nehirlere, denizlere karışır. Zehirli olan bu maddeler canlıların vücutlarında birikir ve insanlar için ölümcül tehditler oluşturur. Bu nedenle sanayi bölgelerinde insan ve çevre sağlığı açısından gerekli önlemlerin alınması, arıtma tesislerinin yaygınlaştırılması, çalıştırılması, ruhsatlandırılması ve düzenli denetimlerinin yapılması şarttır. Çevre ve Orman Bakanlığı nın verilerine göre; Türkiye de sanayinin ürettiği zehirli ve ağır metaller içeren atık suların yalnızca yüzde 22 si arıtılmakta, yüzde 78 i ise arıtılmadan doğrudan göl, nehir ve denizlere verilmektedir. Önemli derecede kirliliğe neden olarak yaşamı etkileyen çevre facialarının sayısı her geçen gün artmaktadır. Altın ve gümüş madenlerinden sızan siyanür, kaza yapan petrol tankerleri, kimya fabrikalarındaki patlamalarla nehirlere akan atıklar neredeyse günlük yaşamın bir parçası haline gelmiş durumdadır. %78 TÜRKİYE DE ARITILMADAN GÖL, NEHİR VE DENİZLERE AKITILAN ZEHİRLİ ATIK SU MİKTARI 13

16 Evlerde su Türkiye de sektörel su kullanımı itibarıyla evsel su kullanımı yüzde 15 ile ikinci sırada gelir. Su evlerde içme suyu olarak kullanılmasının yanı sıra çeşitli işler için kullanılır. Su; tuvalet sifonlarında kullanıldığı gibi, kişisel temizlik, yemek pişirmek, bulaşık yıkamak, çamaşır yıkamak, evi temizlemek, bahçe sulamak, araba yıkamak gibi amaçlarla da kullanılır. Su sağlıklı bir yaşam için vazgeçilmez bir unsurdur. Günümüzde evsel su kullanımını azaltmaya yönelik birçok ürün bulunur. Bu ürünler; su tasarrufu sağlayan klozetlerden sensörlü musluklara, su ve enerji tasarrufu sağlayan çamaşır makinelerinden bulaşık makinelerine kadar çeşitlilik gösterir. Konutlarda kullanılan suyun yüzde 40 ı tuvalet sifonunun çekilmesiyle harcanır. Her sifon çekişte 6-11 litre su gider. Sifonların gereğinden fazla kullanılması hem temiz suyu tüketir, hem de daha fazla atık su oluşturur. İlk sifonlu tuvalet, İngiltere de 1775 te yapılmıştır. İlk ev içi duşu 1810 da bir İngiliz malikanesinde kullanılmıştır. Birinci Dünya Savaşı nın sonuna gelindiğinde, Amerikalılar ın çoğu, evlerinde özel banyolara, tuvaletlere ve çeşmelerden akan suya sahip olmuşlardır. Türkiye de nüfus artışı, köyden kente göç, plansız kentleşme ve su havzalarının yapılaşmaya açılmasına bağlı olarak içme suyu kaynakları kirlenmekte ve tükenmektedir lı yıllarda kişi %15 EVSEL SU KULLANIMI 14

17 başına düşen yıllık su miktarı yaklaşık m 3 olan Türkiye de bugün nüfusun yüzde 7 si sağlıklı sudan yoksundur. Türkiye de, içme ve kullanma suyu ile ilgili sorunların başında içme suyu sistemlerinde şebekelerdeki kayıp ve kaçaklar, bakım, onarım ve kaçak kontrolü amaçlı sistemlerin bulunmaması, mevcut içme suyu arıtma tesislerinin doğru işletilmemesi, rutin bakım ve yenileme işlemlerinin ihmal edilmesi, belediyelerin politik kaygılarla su satış fiyatlarını düşük düzeyde tutmaları, sayaçsız su kullanımı ve kaçak kuyular sayılabilir. Türkiye İstatistik Kurumu nun 2008 verilerine göre; Türkiye de belediyenin ında içme ve kullanma suyu şebekesi bulunur. Temin edilen suyun yüzde 40 ı barajlardan sağlanmaktadır. Belediyeler tarafından temin edilen su ile Türkiye nüfusunun yüzde 82 sine hizmet verilmektedir. Evlerde ve genel olarak kentlerde oluşan atık sulara kanalizasyon adı verilir. Türkiye İstatistik Kurumu nun 2008 verilerine göre; Türkiye de belediyenin inde kanalizasyon şebekesi bulunmaktadır. Kanalizasyon şebekesi olan belediyelerin deşarj ettiği atık suların yüzde 69 u arıtılmaktadır. Kanalizasyon şebekesi olmayan belediyelerin tamamı atık sularını arıtmadan akarsulara, göllere, denizlere ya da diğer alıcı ortamlara deşarj etmektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda, bir litre atık suyun sekiz litre tatlı suyu kirlettiği bilimsel olarak ortaya konmuştur. İlk su arıtma sistemleri M.Ö li yıllarda Eski Mısır da yapılmıştır. Kum filtresi kullanılarak suyun arıtılması ilk kez 1627 yılında İngiltere de, daha sonra 1685 yılında Avusturya-Osmanlı savaşlarında uygulanmıştır. Su kaynaklarını kirleten bir diğer unsur da evsel atıkların dere, göl ya da nehirlere dökülerek bertaraf edilmesidir yılı verilerine göre Türkiye de belediyeler aracılığıyla bertaraf edilen toplam 24,36 milyon ton atığın yüzde 0,6 sı gömülerek ve dere ya da göle dökülerek bertaraf edilmiştir. Tekniğine göre uzaklaştırılamayan ve depolanamayan katı atıklar ve çöpler önemli derecede çevre kirliliğine neden olur ve insan sağlığını olumsuz yönde etkiler. Çöplerin toplanması, geri kazanılması ve imha edilmesi önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Atıkların yeterince iyi bir şekilde yönetilmemesi çevre ve insan sağlığı için riskler taşır. Araştırmalar bir desimetre küp çöp içinde, adet sineğin üreyebildiğini göstermektedir. Sinekler, dizanteri ve benzeri pek çok salgın hastalığı taşıyabilir. Çöp ve katı atıklar aracılığı ile 200 çeşit bulaşıcı hastalığın taşınıp yayıldığı bilinmektedir. Ayrıca derelere, göllere dökülen çöpler ya da yağışlarla birlikte çöplerden sızan suların toprağa, oradan da yeraltı sularına karışması su kaynaklarını kirletmektedir. Bu nedenle, çöplerin düzenli bertarafı ve depolanması büyük önem taşır. Küre Dağları Milli Parkı çevresinde de evsel atıkların bertarafında çöplerin derelere dökülmesi önemli bir sorundur. Çöpler yağışlarla birlikte derelere karışmakta ve Milli Park için sorun haline gelmektedir. Küre Dağları Milli Parkı nın içinde bulunduğu Kastamonu ve Bartın illerinde ve ilçelerde çöpler için düzenli katı atık depolaması yapılmamaktadır. İlçelerdeki çoğu vahşi depolama alanı da izinsizdir. 15

18 Çöpler belediyeler tarafından yakılmakta ya da gömülmektedir. Atıklar, yağmur ve sel sularıyla nehirlere ve denize ulaşmaktadır. Köylerde kanalizasyon yoktur. Çoğu belediyede de kanalizasyon sistemi tam değildir. Bölgedeki yerleşim alanlarından hiç birinde atık su arıtma tesisi bulunmamaktadır. Atık sular, doğrudan derelere ya da denize deşarj edilmektedir. Özellikle Azdavay, Pınarbaşı ve Şenpazar yerleşimlerinden gelen atık suların boşaldığı dereler Milli Park ı etkilemektedir. Bartın Çayı ve kollarının çevresindeki belde ve köylerde katı atıklar, dere kenarında ya da rastgele yerlerde depolanmaktadır. Aynı şekilde atık sular da doğrudan atıksu taşıma sistemleri ya da akarsular aracılığı ile denize ulaşmaktadır. Su Kirliliğinin Küre Dağları Milli Parkı ve Tampon Bölgesi ne Etkisi Küre Dağları Milli Parkı sınırları içerisinde yerleşim bulunmamakla birlikte, tampon bölgede çok sayıda yerleşim alanı vardır. Bu yerleşim alanlarının çoğunluğunda altyapı ya hiç bulunmamakta ya da yetersiz durumdadır. Kanalizasyon arıtma sistemlerinin ve katı atık toplama sistemlerinin olmayışı Milli Park etrafında çevre, peyzaj ve halk sağlığı yönünden olumsuz sonuçlara neden olmaktadır. Tampon bölgede bulunan bu yerleşimlerde, çöplerin ve evsel atıkların doğrudan akarsu yataklarına boşaltılması, Milli Park ı, akarsu kenarındaki bitki çeşitliliğini ve yapısını olumsuz etkilemektedir. Milli Park çevresindeki karstik ekosistemler de özellikle su kirliliğine karşı hassas ekosistemlerdir. Aktif mağaralar; oluşum süreci devam eden ve içerisine su giriş-çıkışı olan mağaralardır. Mağara içerisine giren suyun şekillendirmesiyle oluşan cadı kazanları, göller gibi oluşumlar özellikle omurgasız hayvan grupları için önemli yaşam alanlarıdır. Atık suların arıtılmadan bölgedeki akarsulara ve su kaynaklarına boşaltılması Milli Park için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Yüzey ve yeraltı suyu kaynaklarının kirletilmesi karstik oluşumlara ve canlılara zarar vermektedir. Bölgenin jeolojik yapısına uygun olarak yüzey suyu kaynakları düdenler şeklinde yer altına batarak, burada yeraltı suyu durumuna gelir. Bu nedenle; yüzey suyu kaynaklarındaki kirlilik yeraltı suyu kaynaklarında ve bu kaynakların etkilediği mağaralarda kirliliğe neden olur. Mağara içi oluşumlardaki suların ph, kimyasal içerik, fiziksel içerik, tuzluluk gib özelliklerindeki değişimler, ekolojik toleransları dar olan mağara canlılarının ve biyolojik çeşitliliğinin azalmasına neden olacaktır. Mağaraya giriş yapan yeraltı sularının kalitesi mağara canlıları açısından oldukça önemlidir. Yeraltı sularının Milli Park çevresindeki bazı yerleşim alanlarında içme suyu olarak da kullanıldığı göz önünde bulundurulduğunda, bu tür kirliliğin önemi daha da artar. 16

19 Sinsi bir düşman: Kirli su Yaşamın kaynağı olan su, kirlendiğinde ölüm nedeni olabilir. Tifo, sarılık, dizanteri gibi hastalıklar kirli suyla insana bulaşır. Suyun kendine özgü yapısı, kirli olup olmadığının anlaşılmasını zorlaştırır; hidrojenle oksijenin oluşturduğu bu basit yapıda her şey erir, içine karışmasını istemediklerimiz ne yaparsak yapalım suyla bütünleşir. Su hep bir yerlere aktığı için, zehri de gittiği yere beraberinde götürür. Dünya Sağlık Örgütü nün (WHO) verilerine göre, Asya daki nehirlerde yer alan yabancı maddelerin oranı, dünya ortalamasının dört katı, OECD ortalamalarının ise 20 katıdır. Latin Amerika daki kanalizasyonların yalnızca yüzde onunda arıtma tesisinin bulunduğu ve gelişmekte olan ülkelerde yeraltı sularının kanalizasyon nedeniyle kirlendiği belirtilmiştir. XIX. yüzyılda Louis Pasteur hastalıkların yüzde 90 ının içme suyundan kaynaklandığını kanıtlar. O zamandan beri tüm dünyada insanlar, içmeden önce suyu mikroplardan arındırır. Dünya Sağlık Örgütü nün (WHO) verileri her yıl 3,5 milyon insanın sudan kaynaklanan hastalıklar nedeniyle yaşamını kaybettiğini göstermektedir. WHO verilerine göre, her yıl yüzde 90 ı beş yaşın altında çocuklar olmak üzere 1,8 milyon insan ishal nedeniyle yaşamını yitirmektedir. İshal vakalarının yüzde 88 ini kirli içme suyundan kaynaklanır. Yüzde 90 ı beş yaşın altında çocuklardan oluşan 1,3 milyon insan ise sıtma nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Su kaynaklarının daha iyi yönetilmesi sağlıksız su nedeniyle bulaşan hastalıkların yayılmasını önler. İklim değişikliğinin de etkileriyle artan su kaynaklı hastalıklar nedeniyle su ve sağlık ilişkisi önemle ele alınmalıdır. 3,5 MİLYON İNSAN HER YIL SUDAN KAYNAKLANAN HASTALIKLAR NEDENİYLE YAŞAMINI KAYBEDİYOR Su kirliliği, 1850 li yıllarda Londra daki kolera salgınında onbilerce kişinin yaşamını kaybetmesine neden olmuştur. Daha sonra Paris te, Londra daki gibi şehir kanalizasyon sisteminin bozukluğundan kaynaklanan kolera salgınında binlerce kişi ölmüştür. Su kirliliği 1960 lı yıllardan başlayarak yeryüzünü daha fazla etkisi altına almaya başlamıştır. Akarsularla taşınan kirlilik sonucu okyanuslara her yıl ton atık boşaltılmaktadır. Konuya doğa açısından bakıldığında, su kirliliğinin bitki örtüsünü ve yaban hayatını olumsuz etkilediği ve bazı canlı türlerinin yok olduğu ya da tehdit altında olduğu görülür. 17

20 SU VE EKOSİSTEMLER 135 TÜRKİYE DEKİ ULUSLARARASI ÖNEME SAHİP SULAK ALAN SAYISI Sulak alanlarımız, can damarlarımız Su kaynaklarımızın başında sulak alanlar gelir. Sulak alanlar dünya yüzeyinin yaklaşık yüzde 6 sını kaplar. 2 Şubat 1971 yılında İran ın Ramsar kentinde imzalanan ve sulak alanların korunmasını ve akılcı kullanımını hedefleyen, kısaca Ramsar Sözleşmesi (Özellikle Su Kuşları Yaşama Ortamı Olarak Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi) olarak anılan sözleşmeye göre, sulak alan tanımı oldukça farklı alanları kapsar. Bataklıklar, turbalıklar, taşkın düzlükleri, nehirler, göller, tuzlalar, mangrovlar (bazı tropikal denizlerin kıyılarında bulunan, ıslak ve tuzlu toprağa uyum sağlamış ağaçlarla oluşan bataklık), deniz çayırı yatakları, mercanlar, gelgit anında altı metreden derin olmayan deniz kıyısı alanları gibi kıyı sulak alanları, atık su arıtım gölcükleri ve rezervuarlar gibi insan yapımı alanlar da sulak alan tanımına dahildir. Dünyanın en önemli genetik rezervuarı olan sulak alanlar, dünyadaki tüm türlerin yüzde 40 ını ve tüm hayvan türlerininse yüzde 12 sini barındırır. Ayrıca sulak alanlar; taşkın kontrolü, yeraltı sularının beslenmesi, kıyı çizgisinin korunması, fırtınalardan koruma, sediman ve besin depolama, iklim değişikliğinin kontrolü, su arıtımı gibi birçok işlev ve sulak alan ürünleri sunma, dinlenme ve turizm olanakları gibi birçok değer taşımaktadır. Sulak alanlar yeraltı sularını besleyerek, taban suyunu dengeleyerek, sel sularını depolayarak, taşkınları kontrol ederek, kıyılarda deniz suyunun girişini önleyerek bölgenin su rejimini düzenler. Bulundukları yörede nem oranını yükselterek, başta yağış ve sıcaklık olmak üzere yerel iklim elemanları üzerinde olumlu etki yapar. Dünyadaki karbonun yüzde 40 ını sulak alanlar muhafaza etmektedir; turbalık ve ormanlık sulak alanlar özellikle karbonun depolanması açısından çok önemlidir. Türkiye de 135 uluslararası öneme sahip sulak alan bulunur. Ramsar Sözleşmesi ile 13 sulak alan koruma altına alınmıştır. Türkiye deki Ramsar Alanları şunlardır: Gediz Deltası (İzmir), Manyas (Kuş) Gölü (Balıkesir), Burdur Gölü (Burdur), Sultansazlığı (Kayseri), Seyfe Gölü (Kırşehir), Göksu Deltası (Mersin), Kızılırmak Deltası (Samsun), Uluabat Gölü (Bursa), Akyatan Lagünü (Adana), Yumurtalık Lagünü (Adana), Meke 18

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3 DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3 İnsan yaşamı ve refahı tarihsel süreç içinde hep doğa ve doğal kaynaklarla kurduğu ilişki ile gelişmiştir. Özellikle sanayi devrimine kadar

Detaylı

Yaşayan bir dünya için. Buket Bahar DıvrakD. 27 Mart 2008, İzmir

Yaşayan bir dünya için. Buket Bahar DıvrakD. 27 Mart 2008, İzmir Yaşayan bir dünya için SUYA DOĞRU BAKMAK Akarsu havzalarının n korunması ve sürdürülebilir su yönetimi y için i in adımlar... Buket Bahar DıvrakD WWF-Türkiye 27 Mart 2008, İzmir YAŞAMIN ÖZÜ: SU SU YOKSA

Detaylı

SU KİRLİLİĞİ HİDROLOJİK DÖNGÜ. Bir damla suyun atmosfer ve litosfer arasındaki hareketi HİDROLOJİK DÖNGÜ

SU KİRLİLİĞİ HİDROLOJİK DÖNGÜ. Bir damla suyun atmosfer ve litosfer arasındaki hareketi HİDROLOJİK DÖNGÜ SU KİRLİLİĞİ HİDROLOJİK DÖNGÜ Atmosfer de bulunan su buharı başlangıç kabul edilirse buharın yoğunlaşarak yağışa dönüşmesi ve yer yüzüne ulaşıp çeşitli aşamalardan geçtik ten sonra tekrar atmosfere buhar

Detaylı

ÇYDD: su, değeri artan stratejik bir nitelik kazanacaktır.

ÇYDD: su, değeri artan stratejik bir nitelik kazanacaktır. ÇYDD: su, değeri artan stratejik bir nitelik kazanacaktır. 2017 Dünya Su Günü Bildirisi 2016 yılı, ilk kayıtların tutulduğu 1880 yılından bu yana en sıcak yıl olarak kayda geçti. 2 yüzyıl, dünya ortalama

Detaylı

SULAMA VE ÇEVRE. Küresel Su Bütçesi. PDF created with pdffactory trial version www.pdffactory.com. Yrd. Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ

SULAMA VE ÇEVRE. Küresel Su Bütçesi. PDF created with pdffactory trial version www.pdffactory.com. Yrd. Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ Sulama? Çevre? SULAMA VE ÇEVRE Yrd. Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ SULAMA: Bitkinin gereksinimi olan ancak doğal yağışlarla karşılanamayan suyun toprağa yapay yollarla verilmesidir ÇEVRE: En kısa tanımıyla

Detaylı

Su, evrende varolan canlı varlıkların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan en temel öğedir. İnsan kullanımı, ekosistem kullanımı,

Su, evrende varolan canlı varlıkların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan en temel öğedir. İnsan kullanımı, ekosistem kullanımı, GELECEĞİN SORUNLARI SU Su, evrende varolan canlı varlıkların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için gerekli olan en temel öğedir. İnsan kullanımı, ekosistem kullanımı, ekonomik kalkınma, enerji üretimi,

Detaylı

Tablo : Türkiye Su Kaynakları potansiyeli. Ortalama (aritmetik) Yıllık yağış 642,6 mm Ortalama yıllık yağış miktarı 501,0 km3

Tablo : Türkiye Su Kaynakları potansiyeli. Ortalama (aritmetik) Yıllık yağış 642,6 mm Ortalama yıllık yağış miktarı 501,0 km3 Dünyadaki toplam su miktarı 1,4 milyar km3 tür. Bu suyun % 97'si denizlerde ve okyanuslardaki tuzlu sulardan oluşmaktadır. Geriye kalan yalnızca % 2'si tatlı su kaynağı olup çeşitli amaçlar için kullanılabilir

Detaylı

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri Okyanuslar ve denizler dışında kalan ve karaların üzerinde hem yüzeyde hem de yüzey altında bulunan su kaynaklarıdır. Doğal Su Ekosistemleri Akarsular Göller Yer altı su kaynakları Bataklıklar Buzullar

Detaylı

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma Demografi (nüfus bilimi), sınırları belli olan bir coğrafyanın nüfus yapısını, özelliklerini ve değişimlerini incelemektedir. Doğum, ölümün yanı sıra göç gibi dinamikleri

Detaylı

Hava Durumu İKLİM İklim Değişiyor Peki Siz Bunun Farkında mısınız? Sera Etkisi Ve İklim Değişikliği En önemli sera gazları Karbon dioksit (CO2) Metan (CH4) Diazot monoksit(n2o) İklim Değişikliğine Sebep

Detaylı

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı ARAZİ BOZULUMU LAND DEGRADATİON Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı LAND DEGRADATİON ( ARAZİ BOZULUMU) SOİL DEGRADATİON (TOPRAK BOZULUMU) DESERTİFİCATİON (ÇÖLLEŞME) Arazi Bozulumu Nedir - Su ve rüzgar

Detaylı

KÜRESEL ĞİŞİKLİĞİ SU KAYNAKLARI VE KONYA HAVZASI NDA SOMUT ADIMLAR. Dr. Filiz Demirayak Genel Müdür fdemirayak@wwf.org.tr

KÜRESEL ĞİŞİKLİĞİ SU KAYNAKLARI VE KONYA HAVZASI NDA SOMUT ADIMLAR. Dr. Filiz Demirayak Genel Müdür fdemirayak@wwf.org.tr KÜRESEL İKLİM M DEĞİŞİ ĞİŞİKLİĞİ SU KAYNAKLARI VE KONYA HAVZASI NDA SOMUT ADIMLAR Dr. Filiz Demirayak Genel Müdür fdemirayak@wwf.org.tr WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) Dünyanın en büyük ve saygın doğa

Detaylı

TÜRKİYE SULAKALANLAR KONGRESİ SONUÇ BİLDİRGESİ 22-23 Mayıs 2009 Eskikaraağaç Bursa

TÜRKİYE SULAKALANLAR KONGRESİ SONUÇ BİLDİRGESİ 22-23 Mayıs 2009 Eskikaraağaç Bursa TÜRKİYE SULAKALANLAR KONGRESİ SONUÇ BİLDİRGESİ 22-23 Mayıs 2009 Eskikaraağaç Bursa Ülkemizde sulakalanların tarihi, bataklıkların kurutulmasının ve tarım alanı olarak düzenlenmesinin tarihiyle birlikte

Detaylı

Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su

Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su döngüsü denir. Su döngüsünü harekete geçiren güneş, okyanuslardaki

Detaylı

İNSAN VE ÇEVRE A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? B. DOĞAYI KONTROL EDEBİLİYOR MUYUZ? C. İNSANIN DOĞAYA ETKİSİ

İNSAN VE ÇEVRE A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? B. DOĞAYI KONTROL EDEBİLİYOR MUYUZ? C. İNSANIN DOĞAYA ETKİSİ İNSAN VE ÇEVRE A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? B. DOĞAYI KONTROL EDEBİLİYOR MUYUZ? C. İNSANIN DOĞAYA ETKİSİ A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? Canlıların hareket etme, büyüme ve yaşamlarını sürdürebilmeleri

Detaylı

BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA

BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA SUCUL BİYOMLAR Sucul biyomlar, biyosferin en büyük kısmını oluşturur. Fiziksel ve kimyasal özelliklerine göre tuzlu su ve tatlı su biyomları olmak üzere iki kısımda incelenir.

Detaylı

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır. PLATO: Çevresine göre yüksekte kalmış, akarsular tarafından derince yarılmış geniş düzlüklerdir. ADA: Dört tarafı karayla

Detaylı

Su Yapıları I Su Kaynaklarının Geliştirilmesi

Su Yapıları I Su Kaynaklarının Geliştirilmesi Su Yapıları I Su Kaynaklarının Geliştirilmesi Yrd. Doç. Dr. Burhan ÜNAL Bozok Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Yozgat Su, tüm canlılar için bir ihtiyaçtır. Su Kaynaklarının

Detaylı

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI 4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI 1. Dünya mızın şekli neye benzer? Dünyamızın şekli küreye benzer. 2. Dünya mızın şekli ile ilgili örnekler veriniz.

Detaylı

10. SINIF KONU ANLATIMI. 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar

10. SINIF KONU ANLATIMI. 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar 10. SINIF KONU ANLATIMI 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar SUCUL BİYOMLAR Sucul biyomlar, biyosferin en büyük kısmını oluşturur. Fiziksel ve kimyasal özelliklerine göre tatlı su ve tuzlu su biyomları

Detaylı

SU HALDEN HALE G İ RER

SU HALDEN HALE G İ RER SU HALDEN HALE GİRER Doğada Su Döngüsü Enerji Kaynağı Güneş Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine

Detaylı

Akdeniz iklimi / Roma. Okyanusal iklim / Arjantin

Akdeniz iklimi / Roma. Okyanusal iklim / Arjantin Akdeniz iklimi / Roma Okyanusal iklim / Arjantin Savan iklimi/ Meksika Savan iklimi/ Brezilya Okyanusal iklim / Londra Muson iklimi/ Calcutta-Hindistan 3 3 Kutup iklimi/ Grönland - - - - - - -3-4 -4 -

Detaylı

KENTLERDE SU YÖNETİMİ İLE UYUM POLİTİKALARI. Dr. Tuğba Ağaçayak

KENTLERDE SU YÖNETİMİ İLE UYUM POLİTİKALARI. Dr. Tuğba Ağaçayak KENTLERDE SU YÖNETİMİ İLE UYUM POLİTİKALARI Dr. Tuğba Ağaçayak İÇERİK Türkiye Ortalama Sıcaklık, Yağış Değerleri İklim Değişikliği ve Su Sorunları Kentler ve İklim Değişikliği Türkiye de Su Kaynakları

Detaylı

B A S I N Ç ve RÜZGARLAR

B A S I N Ç ve RÜZGARLAR B A S I N Ç ve RÜZGARLAR B A S I N Ç ve RÜZGARLAR Havadaki su buharı ve gazların, cisimler üzerine uyguladığı ağırlığa basınç denir. Basıncı ölçen alet barometredir. Normal hava basıncı 1013 milibardır.

Detaylı

Küresel. İklim Değişikliği. ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Küresel. İklim Değişikliği. ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI Küresel İklim Değişikliği ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI 1 Sera etkisi ve İklim Değişikliği Nedir? Dünya, üzerine düşen güneş ışınlarından çok, dünyadan yansıyan güneş ışınlarıyla ısınır. Bu

Detaylı

Bölgesel iklim: Makroklima alanı içerisinde daha küçük alanlarda etkili olan iklimlere bölgesel iklim denir.(marmara iklimi)

Bölgesel iklim: Makroklima alanı içerisinde daha küçük alanlarda etkili olan iklimlere bölgesel iklim denir.(marmara iklimi) YERYÜZÜNDEKİ BAŞLICA İKLİM TİPLERİ Matematik ve özel konum özelliklerinin etkisiyle Dünya nın çeşitli alanlarında farklı iklimler ortaya çıkmaktadır. Makroklima: Çok geniş alanlarda etkili olan iklim tiplerine

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara TÜRKİYE EKONOMİSİ Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü 1 Ankara Ülke Ekonomisinde Etkili Olan Faktörler Tarih Doğal Kaynaklar Coğrafi yer Büyüklük Arazi şekilleri

Detaylı

ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNİTE 6 : İNSAN VE ÇEVRE

ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNİTE 6 : İNSAN VE ÇEVRE ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNİTE 6 : İNSAN VE ÇEVRE C ÇEVRE SORUNLARI VE ETKİLERİ (5 SAAT) 1 Ekosistemlerin Bozulma Nedenleri (Çevre Sorunları) 2 Çevre Kirliliğine Neden Olan (İnsan Kaynaklı) Faktörler

Detaylı

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ Doğal, beşerî ve ekonomik özellikler bakımından çevresinden farklı; kendi içinde benzerlik gösteren alanlara bölge denir. Bölgeler, kullanım amaçlarına göre birbirine benzeyen

Detaylı

Çevre İçin Tehlikeler

Çevre İçin Tehlikeler Çevre ve Çöp Çevre Bir kuruluşun faaliyetlerini içinde yürüttüğü hava, su, toprak, doğal kaynaklar, belirli bir ortamdaki bitki ve hayvan topluluğu, insan ve bunlar arasındaki faaliyetleri içine alan ortamdır.

Detaylı

KÜRESEL ISINMA NEDİR?

KÜRESEL ISINMA NEDİR? HAVA Hava, dışarıda kısa sürede meydana gelen olaylar bütünüdür. Soğur, yağmur yağar, ısınır. Basınç artar veya düşer, ısı yükselir veya düşer. Rüzgar oluşur. Meydana gelenler o güne ve kısa zamana aittir.

Detaylı

Dünya nüfusunun her geçen yıl artması, insanları beslenme, giyinme ve barınma gibi temel ihtiyaçlarını gidermek için değişik yollar aramaya

Dünya nüfusunun her geçen yıl artması, insanları beslenme, giyinme ve barınma gibi temel ihtiyaçlarını gidermek için değişik yollar aramaya Dünya nüfusunun her geçen yıl artması, insanları beslenme, giyinme ve barınma gibi temel ihtiyaçlarını gidermek için değişik yollar aramaya zorlamıştır. Mevcut Dünya topraklarından daha çok verim elde

Detaylı

SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER ve TÜRKİYE. Rifat Ünal Sayman Direktör, REC Türkiye SBE16 Swissotel, İstanbul 14 Ekim 2016

SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER ve TÜRKİYE. Rifat Ünal Sayman Direktör, REC Türkiye SBE16 Swissotel, İstanbul 14 Ekim 2016 SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER ve TÜRKİYE Rifat Ünal Sayman Direktör, REC Türkiye SBE16 Swissotel, İstanbul 14 Ekim 2016 Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Ø Bağımsız, tarafsız ve kâr amacı gütmeyen uluslararası bir

Detaylı

Sorun Analizi (Sorunların Sektörlere Ayrılarak Belirlenmesi)

Sorun Analizi (Sorunların Sektörlere Ayrılarak Belirlenmesi) 1.1 Sorun Analizi I. Beş Yıllık Yönetim planı sürecinde oluşturulan sorun analizi, II. Beş Yıllık Yönetim Planı sürecinde gerçekleştirilen anket ve saha çalışmaları, ayrıca yönetim planı hazırlama sürecinde

Detaylı

Meteoroloji. IX. Hafta: Buharlaşma

Meteoroloji. IX. Hafta: Buharlaşma Meteoroloji IX. Hafta: Buharlaşma Hidrolojik döngünün önemli bir unsurunu oluşturan buharlaşma, yeryüzünde sıvı ve katı halde farklı şekil ve şartlarda bulunan suyun meteorolojik faktörlerin etkisiyle

Detaylı

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA EKOSİSTEM İLE BİYOM ARASINDA İLİŞKİ Canlıların yeryüzünde dağılışını etkileyen abiyotik ve biyotik faktörlere bağlı olarak bitki ve hayvan topluluklarını barındıran

Detaylı

METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI

METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI METEOROLOJI METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI Sayı : 133 Mart 2017 Aylık Bülten www.mgm.gov.tr METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI Sayı : 133 Mart 2017 YAĞIŞ

Detaylı

Ekosistemi oluşturan varlıklar ve özellikleri

Ekosistemi oluşturan varlıklar ve özellikleri On5yirmi5.com Ekosistemi oluşturan varlıklar ve özellikleri Bir bölgedeki canlı varlıklarla cansız varlıkların oluşturduğu bütünlüğe ekosistem denir. Ekosistemdeki canlı ve cansız varlıklar birbiriyle

Detaylı

KADIKÖY BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA MÜDÜRLÜĞÜ

KADIKÖY BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA MÜDÜRLÜĞÜ KADIKÖY BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA MÜDÜRLÜĞÜ ÇEVRE NEDİR? İçinde bulunduğumuz canlı, cansız tüm varlıkların birbirleri ile ilişkilerini içine alan ortam. Çevrenin doğal yapısını ve bileşiminin bozulmasını,

Detaylı

Su, yaşam kaynağıdır. Bütün canlıların ağırlıklarının önemli bir kısmını su oluşturur.yeryüzündeki su miktarının yaklaşık % 5 i tatlı sulardır.

Su, yaşam kaynağıdır. Bütün canlıların ağırlıklarının önemli bir kısmını su oluşturur.yeryüzündeki su miktarının yaklaşık % 5 i tatlı sulardır. DOĞADA SU DÖNGÜSÜ Yaşama birliklerinde ve onun büyütülmüşü olan tabiatta canlılığın aksamadan devam edebilmesi için bazı önemli maddelerin kullanılan kadar da üretilmesi gerekmektedir.doğada ekolojik önemi

Detaylı

Ö:1/5000 25/02/2015. Küçüksu Mah.Tekçam Cad.Söğütlü İş Mrk.No:4/7 ALTINOLUK TEL:0 533 641 14 59 MAİL:altinoluk_planlama@hotmail.

Ö:1/5000 25/02/2015. Küçüksu Mah.Tekçam Cad.Söğütlü İş Mrk.No:4/7 ALTINOLUK TEL:0 533 641 14 59 MAİL:altinoluk_planlama@hotmail. ÇANAKKALE İli, AYVACIK İLÇESİ, KÜÇÜKKUYU BELDESİ,TEPE MAHALLESİ MEVKİİ I17-D-23-A PAFTA, 210 ADA-16 PARSELE AİT REVİZYON+İLAVE NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU Ö:1/5000 25/02/2015 Küçüksu Mah.Tekçam

Detaylı

Su ayak izi ve turizm sektöründe uygulaması. Prof.Dr.Bülent Topkaya Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü

Su ayak izi ve turizm sektöründe uygulaması. Prof.Dr.Bülent Topkaya Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Su ayak izi ve turizm sektöründe uygulaması Prof.Dr.Bülent Topkaya Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Kapsam Ayak izi kavramı Türkiye de su yönetimi Sanal su Su ayak izi ve turizm Karbon ayak

Detaylı

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK İKLİM ELEMANLARI Bir yerin iklimini oluşturan sıcaklık, basınç, rüzgâr, nem ve yağış gibi olayların tümüne iklim elemanları denir. Bu elemanların yeryüzüne dağılışını etkileyen enlem, yer şekilleri, yükselti,

Detaylı

TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ

TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ TARIMSAL KAYNAKLI NİTRAT KİRLİLİĞİNE KARŞI SULARIN KORUNMASI YÖNETMELİĞİ Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Çevre ve Orman Bakanlığından

Detaylı

MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE. Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri

MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE. Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri Türkiye de Sıcaklık Türkiye de Yıllık Ortalama Sıcaklık Dağılışı Türkiye haritası incelendiğinde Yükseltiye bağlı olarak

Detaylı

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale (*)Türkeş, M. ve Koç, T. 2007. Kazdağı Yöresi ve dağlık alan (dağ sistemi) kavramları üzerine düşünceler. Troy Çanakkale 29:18-19. KAZ DAĞI YÖRESİ VE DAĞLIK ALAN (DAĞ SİSTEMİ) KAVRAMLARI ÜZERİNE DÜŞÜNCELER

Detaylı

İnce Burun Fener Fener İnce Burun BATI KARADENİZ BÖLGESİ KIYI GERİSİ DAĞLARI ÇAM DAĞI Batıdan Sakarya Irmağı, doğudan ise Melen Suyu tarafından sınırlanan ÇAM DAĞI, kuzeyde Kocaali; güneyde

Detaylı

Yıllar 2015 2016 2017 2018 2019 PROJE ADIMI - FAALİYET. Sorumlu Kurumlar. ÇOB, İÇOM, DSİ, TİM, Valilikler, Belediyeler ÇOB, İÇOM, Valilikler

Yıllar 2015 2016 2017 2018 2019 PROJE ADIMI - FAALİYET. Sorumlu Kurumlar. ÇOB, İÇOM, DSİ, TİM, Valilikler, Belediyeler ÇOB, İÇOM, Valilikler 1. HAVZA KORUMA PLANI KURUM VE KURULUŞLARIN KOORDİNASYONUNUN 2. SAĞLANMASI 3. ATIK SU ve ALTYAPI YÖNETİMİ 3.1. Göl Yeşil Kuşaklama Alanındaki Yerleşimler Koruma Planı'nda önerilen koşullarda önlemlerin

Detaylı

BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 26 ŞUBAT 2014

BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 26 ŞUBAT 2014 BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM DOÇ. DR. YASEMEN SAY ÖZER 26 ŞUBAT 2014 1 19.02.2014 TANIŞMA, DERSLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER, DERSTEN BEKLENTİLER 2 26.02.2014 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 3 05.03.2014 DOĞAL

Detaylı

1. DOĞAL ÜZERİNDEKİ ETKİLER. PDF created with pdffactory trial version www.pdffactory.com

1. DOĞAL ÜZERİNDEKİ ETKİLER. PDF created with pdffactory trial version www.pdffactory.com SULAMANIN ÇEVRESEL ETKİLERİ SULAMANIN ÇEVRESEL ETKİLERİ Doğal Kaynaklar Üzerindeki Etkiler Biyolojik ve Ekolojik Kaynaklar Üzerindeki Etkiler Sosyoekonomik Etkiler Sağlık Etkileri 1. DOĞAL KAYNAKLAR ÜZERİNDEKİ

Detaylı

HİDROLOJİ Doç.Dr.Emrah DOĞAN

HİDROLOJİ Doç.Dr.Emrah DOĞAN HİDROLOJİ Doç.Dr.Emrah DOĞAN 1-1 YARDIMCI DERS KİTAPLARI VE KAYNAKLAR Kitap Adı Yazarı Yayınevi ve Yılı 1 Hidroloji Mehmetçik Bayazıt İTÜ Matbaası, 1995 2 Hidroloji Uygulamaları Mehmetçik Bayazıt Zekai

Detaylı

1. Nüfus değişimi ve göç

1. Nüfus değişimi ve göç Sulamanın Çevresel Etkileri Doğal Kaynaklar Üzerindeki Etkiler Biyolojik ve Ekolojik Kaynaklar Üzerindeki Etkiler Sağlık Etkileri 1.Nüfus değişimi ve göç 2.Gelir düzeyi ve işgücü 3.Yeniden yerleşim 4.Kültürel

Detaylı

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA CEVAP 1: (TOPLAM 10 PUAN) 1.1: 165 150 = 15 meridyen fark vardır. (1 puan) 15 x 4 = 60 dakika = 1 saat fark vardır. (1 puan) 12 + 1 = 13 saat 13:00 olur. (1 puan) 1.2:

Detaylı

Küresel. İklim değişikliği

Küresel. İklim değişikliği Küresel İklim değişikliği ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI 1 nedir? Küresel iklim değişikliği Çeşitli gaz ve çevre kirliliği gibi olaylar sonucu atmosfer incelmeye başlamıştır. Böylece güneş

Detaylı

SU HALDEN HALE GİRER. Nazife ALTIN. Fen ve Teknoloji

SU HALDEN HALE GİRER. Nazife ALTIN. Fen ve Teknoloji SU HALDEN HALE GİRER SU DÖNGÜSÜ Güneş, yeryüzündeki karaları ve suları ısıtır. Havayı ise yeterince ısıtamaz. Havanın bir kısmı dolaylı yoldan ısınır. Karalar ve suların ısınması sırasında bunlarla temas

Detaylı

ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM

ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM Rehber Öğretmen : Şule Yıldız Hazırlayanlar : Bartu Çetin Burak Demiral Nilüfer İduğ Esra Tuncer Ege Uludağ Meriç Tekin 2000-2001 İZMİR TEŞEKKÜR Bize bu projede yardımda bulunan başta

Detaylı

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi İÇDAŞ A.Ş. Sürdürülebilirlik Yönetim Birimi Amaç ve İçerik Bu eğitim sunumu ile paydaşlarımıza Sürdürülebilirliği tanıtmak ve şirketimizin Sürdürülebilirlik alanında

Detaylı

Ekosistem ve Özellikleri

Ekosistem ve Özellikleri Ekosistem ve Özellikleri Öğr. Gör. Özgür ZEYDAN http://cevre.beun.edu.tr/zeydan/ Ekosistem Belirli bir bölgede yaşayan ve birbirleriyle sürekli etkileşim halindeki canlılar (biyotik faktörler) ve cansız

Detaylı

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir?

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir? 1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir? a. Ova b. Vadi c. Plato d. Delta 2- Coğrafi bölgelerle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? a. Coğrafi özellikleri

Detaylı

Fiziki Özellikleri. Coğrafi Konumu Yer Şekilleri İklimi

Fiziki Özellikleri. Coğrafi Konumu Yer Şekilleri İklimi KİMLİK KARTI Başkent: Roma Yüz Ölçümü: 301.225 km 2 Nüfusu: 60.300.000 (2010) Resmi Dili: İtalyanca Dini: Hristiyanlık Kişi Başına Düşen Milli Gelir: 29.500 $ Şehir Nüfus Oranı: %79 Ekonomik Faal Nüfus

Detaylı

BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ

BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ Topraklar zonal, intrazonal ve azonal topraklar olmak üzere üçe ayrılır. 1. Zonal (Yerli) Topraklar iklim ve bitki örtüsüne bağlı olarak oluşan ve bütün katmanların(horizonların)

Detaylı

TEKİRDAĞ SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TESKİ

TEKİRDAĞ SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TESKİ TEKİRDAĞ SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TESKİ Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine bağlı, müstakil bütçesi bulunan ve kamu tüzel kişiliğine haiz bir kuruluş olan Tekirdağ Su ve Kanalizasyon İdaresi

Detaylı

1.10.2015. Kömür ve Doğalgaz. Öğr. Gör. Onur BATTAL

1.10.2015. Kömür ve Doğalgaz. Öğr. Gör. Onur BATTAL Kömür ve Doğalgaz Öğr. Gör. Onur BATTAL 1 2 Kömür yanabilen sedimanter organik bir kayadır. Kömür başlıca karbon, hidrojen ve oksijen gibi elementlerin bileşiminden oluşmuş, diğer kaya tabakalarının arasında

Detaylı

Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler

Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler Nüfusun Dağılışında Etkili Faktörler Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler 1-Doğal Faktörler: 1.İklim : Çok sıcak ve çok soğuk iklimler seyrek nüfusludur.

Detaylı

Şehirsel Teknik Altyapı. 8. Hafta Ders tekrarı yeni eklemeler

Şehirsel Teknik Altyapı. 8. Hafta Ders tekrarı yeni eklemeler Şehirsel Teknik Altyapı 8. Hafta 10.11.2017 Ders tekrarı yeni eklemeler Altyapıda iki öncelikli konu Bölgesel düzeyde donatı ve altyapılar Kentsel altyapı ve donatı edinimi Bölgesel ve ulusal düzeyde Ulusal

Detaylı

Biliyor musunuz? İklim Değişikliği ile Mücadelede. Başrol Kentlerin.

Biliyor musunuz? İklim Değişikliği ile Mücadelede. Başrol Kentlerin. İklim Değişikliği ile Mücadelede Başrol Kentlerin. Kentler dünya nüfusunun % 54 ünü barındırmaktadır. 2050 yılı itibariyle bu oranın % 66 ya ulaşacağı hesaplanmıştır. Tüm dünyada kentler enerji tüketiminin

Detaylı

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik TARIM VE EKONOMİ Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik düzeyine bağlıdır. Bazı ülkelerde tarım tekniği

Detaylı

HİDROLOJİ. Buharlaşma. Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan. İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü

HİDROLOJİ. Buharlaşma. Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan. İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü HİDROLOJİ Buharlaşma Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü BUHARLAŞMA Suyun sıvı halden gaz haline (su buharı) geçmesine buharlaşma (evaporasyon) denilmektedir. Atmosferden

Detaylı

Horzumalayaka-ALAŞEHİR (MANİSA) 156 ADA 17 PARSEL DOĞAL MİNERALLİ SU ŞİŞELEME TESİSİ NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU

Horzumalayaka-ALAŞEHİR (MANİSA) 156 ADA 17 PARSEL DOĞAL MİNERALLİ SU ŞİŞELEME TESİSİ NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU Horzumalayaka-ALAŞEHİR (MANİSA) 156 ADA 17 PARSEL DOĞAL MİNERALLİ SU ŞİŞELEME TESİSİ NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU Yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde uygun jeolojik şartlarda doğal olarak oluşan,

Detaylı

Küresel İklim Değişikliği ve Ülkemize Etkileri

Küresel İklim Değişikliği ve Ülkemize Etkileri Küresel İklim Değişikliği ve Ülkemize Etkileri Küresel İklim Değişikliği Nedir? Çeşitli gaz ve çevre kirliliği gibi olaylar sonucu atmosfer incelmeye başlamıştır.böylece güneş ışınları dünyaya daha fazla

Detaylı

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

Atoller (mercan adaları) ve Resifler Atoller (mercan adaları) ve Resifler Atol, hayatlarını sıcak denizlerde devam ettiren ve mercan ismi verilen deniz hayvanları iskeletlerinin artıklarının yığılması sonucu meydana gelen birikim şekilleridir.

Detaylı

DÜNYA TARIMININ BAŞLICA SORUNLARI

DÜNYA TARIMININ BAŞLICA SORUNLARI DÜNYA TARIMININ BAŞLICA SORUNLARI Dünya tarımındaki başlıca sorunlar Nüfus artışı ve kişi başına tüketim miktarındaki artış. Tarımsal üretimin dengesiz dağılımı. Az gelişmiş ülkelerde kullanılan tarımsal

Detaylı

CEV 314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon. Türkiye deki Atıksu Altyapısı ve Atıksu Mevzuatı

CEV 314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon. Türkiye deki Atıksu Altyapısı ve Atıksu Mevzuatı CEV 314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon Türkiye deki Atıksu Altyapısı ve Atıksu Mevzuatı Yrd. Doç. Dr. Özgür ZEYDAN http://cevre.beun.edu.tr/zeydan/ Türkiye deki Mevcut Atık Su Altyapısı Su kullanımı ve atık

Detaylı

ÇEV 219 Biyoçeşitlilik. Ötrofikasyon. Ötrofikasyon

ÇEV 219 Biyoçeşitlilik. Ötrofikasyon.   Ötrofikasyon ÇEV 219 Biyoçeşitlilik Ötrofikasyon Öğr. Gör. Özgür ZEYDAN http://cevre.beun.edu.tr/zeydan/ Ötrofikasyon Eutrophication (Bataklıklaşma) kelimesi eski Yunancadaki eutrophos kelimesinden gelmektedir. Eutrophos:

Detaylı

Denizlerimizi ve Kıyılarımızı Koruyalım

Denizlerimizi ve Kıyılarımızı Koruyalım Denizlerimizi ve Kıyılarımızı Koruyalım Denizlerimiz ve kıyılarımız canlı çeşitliliği bakımından çok zengin yerler. Ancak günümüzde bu çeşitlilik azalma tehlikesiyle karşı karşıya. Bunun birçok nedeni

Detaylı

Sera Etkisi. Gelen güneş ışınlarının bir kısmı bulutlar tarafında bloke edilmekte. Cam tarafından tutulan ısı

Sera Etkisi. Gelen güneş ışınlarının bir kısmı bulutlar tarafında bloke edilmekte. Cam tarafından tutulan ısı Sera Etkisi Bir miktarda ısı arz dan kaçmakta Gelen güneş ışınlarının bir kısmı bulutlar tarafında bloke edilmekte CO2 tarafından tutulan Isının bir kısmı tekrar atmosfere kaçabilir. Cam tarafından tutulan

Detaylı

METEOROLOJİ. VI. Hafta: Nem

METEOROLOJİ. VI. Hafta: Nem METEOROLOJİ VI. Hafta: Nem NEM Havada bulunan su buharı nem olarak tanımlanır. Yeryüzündeki okyanuslardan, denizlerden, göllerden, akarsulardan, buz ve toprak yüzeylerinden buharlaşma ve bitkilerden terleme

Detaylı

Yaşar Topluluğu nda Su Riski ve Verimlilik Çalışmaları

Yaşar Topluluğu nda Su Riski ve Verimlilik Çalışmaları Yaşar Topluluğu nda Su Riski ve Verimlilik Çalışmaları 16 Aralık 2015/İZMİR Dilek EMİL Kurumsal İlişkiler Koordinatörü Birleşmiş Milletler Çevre Programı na göre dünyada 1.400 milyon km 3 su bulunuyor.

Detaylı

2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi

2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi 2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi GİRİŞ Tabiatta suyun hidrolojik çevriminin önemli bir unsurunu teşkil eden buharlaşma, yeryüzünde sıvı ve katı halde değişik şekil ve şartlarda bulunan suyun meteorolojik

Detaylı

İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına küresel ısınma denmektedir.

İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına küresel ısınma denmektedir. Küresel Isınma İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına küresel ısınma denmektedir. fosil yakıtların yakılması, ormansızlaşma,hızlı

Detaylı

KORUNAN ALANLARDA ÇEVRE BİLİNCİ VE EĞİTİMİ

KORUNAN ALANLARDA ÇEVRE BİLİNCİ VE EĞİTİMİ KORUNAN ALANLARDA ÇEVRE BİLİNCİ VE EĞİTİMİ Dr. Jale SEZEN Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Tabiat Varlıklarını Koruma Şubesi,Tekirdağ TABİAT VARLIKLARI VE KORUNAN ALANLAR Jeolojik devirlerle, tarih öncesi

Detaylı

ĞİŞİKLİĞİ. Yeni Mücadele ile Yüzleşmek. Kasım 2006

ĞİŞİKLİĞİ. Yeni Mücadele ile Yüzleşmek. Kasım 2006 İKLİM M DEĞİŞİ ĞİŞİKLİĞİ Yeni Mücadele ile Yüzleşmek Kasım 2006 WWF Kimdir? WWF 5 kıtada, 50 den fazla ülkede temsilciliği bulunan dünyanın en büyük ve saygın doğa kuruluşlarındandır. 100 den fazla ülkede

Detaylı

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI. Gökhan BAŞOĞLU

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI. Gökhan BAŞOĞLU YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI İÇERİK 1. DÜNYADAKİ VE ÜLKEMİZDEKİ ENERJİ KAYNAKLARI VE KULLANIMI 1.1 GİRİŞ 1.2 ENERJİ KAYNAKLARI 1.3 TÜRKİYE VE DÜNYADAKİ ENERJİ POTANSİYELİ 2. YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI

Detaylı

Dünyanın ısısı düzenli olarak artıyor. Küresel ortalama yüzey ısısı şu anda15 santigrat derece civarında. Jeolojik ve diğer bilimsel kanıtlar,

Dünyanın ısısı düzenli olarak artıyor. Küresel ortalama yüzey ısısı şu anda15 santigrat derece civarında. Jeolojik ve diğer bilimsel kanıtlar, Dünyanın ısısı düzenli olarak artıyor. Küresel ortalama yüzey ısısı şu anda15 santigrat derece civarında. Jeolojik ve diğer bilimsel kanıtlar, geçmişte yüzey ısısının en yüksek 27 santigrat,en düşük de

Detaylı

saf halde iken tatsız ve kokusuz bir maddedir. Küçük miktarlarda çıplak gözle bakıldığında renksizdir.

saf halde iken tatsız ve kokusuz bir maddedir. Küçük miktarlarda çıplak gözle bakıldığında renksizdir. T.C. saf halde iken tatsız ve kokusuz bir maddedir. Küçük miktarlarda çıplak gözle bakıldığında renksizdir. Okyanuslardan başlayarak su döngüsünü anlatılacak olursa, su çevrimini harekete geçiren rüzgar,

Detaylı

ÇEVRE VE DOĞA KORUMAYLA İLGİLİ ULUSAL VE

ÇEVRE VE DOĞA KORUMAYLA İLGİLİ ULUSAL VE TÜRKİYE NİN TARAF OLDUĞU ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER ÇEVRE VE DOĞA KORUMAYLA İLGİLİ ULUSAL VE ULUSLARARASI ÖRGÜTLER DERS 5 TÜRKİYE NİN TARAF OLDUĞU ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER 1-Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının

Detaylı

5. SINIF FEN BİLİMLERİ YER KABUĞUNUN GİZEMİ TESTİ

5. SINIF FEN BİLİMLERİ YER KABUĞUNUN GİZEMİ TESTİ 1) Aşağıdaki anıtlardan hangisi diğerlerinden farklıdır? A) B) C) D) 2) I Arazide daha önce olmayan, kaynak suların, suya doygun alanların ve su sızıntılarının oluşması. II Bina temelleri altında çatlama,

Detaylı

Dünyadaki toplam su potansiyeli. Dünyadaki toplam su miktarı : 1,4 milyar km 3 3/31

Dünyadaki toplam su potansiyeli. Dünyadaki toplam su miktarı : 1,4 milyar km 3 3/31 İçerik Dünyadaki su potansiyeline bakış Türkiye deki su potansiyeline bakış Su Yönetimi Genel Müdürlüğü Görevleri Mevzuat Çalışmaları Yapılan Faaliyetler Su Tasarrufu Eylem Planı Su Ayakizi Çalışmaları

Detaylı

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YER SEVİYESİ OZON KİRLİLİĞİ BİLGİ NOTU

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YER SEVİYESİ OZON KİRLİLİĞİ BİLGİ NOTU T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YER SEVİYESİ OZON KİRLİLİĞİ BİLGİ NOTU Temmuz 2014 OZON NEDİR Ozon (O 3 ) üç tane oksijen atomunun birleşmesi ile oluşmaktadır. Ozon, atmosferde

Detaylı

Termik santrallerinin çevresel etkileri şöyle sıralanabilir: Hava Kirliliği Su Kirliliği Toprak Kirliliği Canlılar üzerinde Yaptığı Etkiler Arazi

Termik santrallerinin çevresel etkileri şöyle sıralanabilir: Hava Kirliliği Su Kirliliği Toprak Kirliliği Canlılar üzerinde Yaptığı Etkiler Arazi Termik santrallerinin çevresel etkileri şöyle sıralanabilir: 1. 2. 3. 4. 5. Hava Kirliliği Su Kirliliği Toprak Kirliliği Canlılar üzerinde Yaptığı Etkiler Arazi Kullanımı Üzerindeki etkileri ASİT YAĞMURLARI

Detaylı

BÖLÜMLERİ: - 1. Adana Bölümü - 2. Antalya Bölümü YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ: AKDENİZ BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Akdeniz Bölgesi

BÖLÜMLERİ: - 1. Adana Bölümü - 2. Antalya Bölümü YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ: AKDENİZ BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Akdeniz Bölgesi AKDENİZ BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Bölge yurdumuzun güneyinde, Akdeniz boyunca bir şerit halinde uzanır. Komşuları Ege, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgeleri, Suriye, Kıbrıs

Detaylı

HİDROLOJİ DERS NOTLARI

HİDROLOJİ DERS NOTLARI Balıkesir Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü umutokkan@balikesir.edu.tr HİDROLOJİ DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Umut OKKAN Hidrolik Anabilim Dalı Ders Kapsamında Yararlanılabilecek Bazı Kaynaklar Balıkesir

Detaylı

4. Ünite 2. Konu Enerji Kaynakları. A nın Yanıtları

4. Ünite 2. Konu Enerji Kaynakları. A nın Yanıtları ENERJİ KAYNAKLARI 1 4. Ünite 2. Konu Enerji Kaynakları A nın Yanıtları 1. Günümüzde kullanılan nin maliyetinin düşük, çevreye zarar vermeyen... yenilenebilir ve güvenli olmasına önem verilmektedir. 12.

Detaylı

Su Yapıları II. Yrd. Doç. Dr. Burhan ÜNAL. Yrd. Doç. Dr. Burhan ÜNAL Bozok Üniversitesi n aat Mühendisli i Bölümü

Su Yapıları II. Yrd. Doç. Dr. Burhan ÜNAL. Yrd. Doç. Dr. Burhan ÜNAL Bozok Üniversitesi n aat Mühendisli i Bölümü Su Yapıları II Yrd. Doç. Dr. Burhan ÜNAL Bozok Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Yozgat Su, tüm canlılar için bir ihtiyaçtır. 1 Dünya Su Kaynakları Tuzlu Sular; 97,20%

Detaylı

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI:

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI: Ülkemizin güney doğusunda yer alan bölge nüfus ve yüzölçümü en küçük bölgemizdir. Akdeniz, Doğu Anadolu Bölgeleriyle, Suriye ve Irak Devletleriyle

Detaylı

DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN

DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN Heyelan ya da toprak kayması, zemini kaya veya yapay dolgu malzemesinden oluşan bir yamacın yerçekimi, eğim, su ve benzeri diğer kuvvetlerin etkisiyle aşağı ve dışa doğru

Detaylı

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇEVRECİ ŞEHİRLERE DOĞRU Kadir DEMİRBOLAT İklim Değişikliği Dairesi Başkanı 7 Temmuz 2012, Gaziantep Çevreci Şehircilik; Yaşam kalitesi yüksek, Çevreye duyarlı, Tarihi ve kültürel

Detaylı

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar 10. SINIF KONU ANLATIMI 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar EKOSİSTEM İLE BİYOM ARASINDAKİ İLİŞKİ Canlıların yeryüzünde dağılışını etkileyen abiyotik ve biyotik faktörlere olarak bitki ve hayvan topluluklarını

Detaylı

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI VE ÇEVRE MEVZUATI

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI VE ÇEVRE MEVZUATI YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI VE ÇEVRE MEVZUATI Dr. Gülnur GENÇLER ABEŞ Çevre Yönetimi ve Denetimi Şube Müdürü Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü 06/02/2016 YENİLENEBİLİR ENERJİ NEDİR? Sürekli devam eden

Detaylı

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ COĞRAFYA BÖLÜMÜ

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ COĞRAFYA BÖLÜMÜ T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ COĞRAFYA BÖLÜMÜ HAVZA YÖNETİMİ DERSİ Havza Ekosistemini Oluşturan Sosyo-Ekonomik Özellikler Dr. Şevki DANACIOĞLU Doğal Kaynakların Tahribine Neden Olan

Detaylı