5-A SINIFI TÜRKÇE PROJESİDİR

Transkript

1

2 2 SELİN SUNGUR BEGÜM BAŞGÜL AZRA GÖKOVALI BATUHAN AKKAYA MERT ÇELEBİ GÖKAY GÖZEN 5-A SINIFI TÜRKÇE PROJESİDİR Birinci Baskı: Mart 2002

3 3 ÖNSÖZ Tiyatroya ve diğer sanat dallarına ilgi duyan arkadaşlar olarak bu projeyi almaya karar verdik.projemiz Tiyatro oyunu yazmaktı. Kendimizdeki yaratıcılık yönümüzü ortaya çıkarmak ve bunu grup içinde paylaşarak yapmak, daha zevkli olacaktı. Önce tiyatro eserlerini inceledik.daha sonra hangi konuyu ele alacağımızı tartıştık.en sonunda kendimizi anlatmaya karar verdik.çocukların yetişkinlerle iyi iletişim kuramadıklarını,bazen iki tarafın birbirlerini anlayamadıklarını gördük. Yazdığımız tiyatro oyununda sorunlarımızı dile getirmeye çalıştık.çalışmalarımızı ders dışındaki saatlerde kütüphanede veya hafta sonları toplanarak yaptık. Eserimizi okurken ;bunun ilk yazma denemesi ve bizim de çocuk olduğumuzu unutmayacağınızı umuyoruz.

4 4 EVDE ÖDEV KARMAŞASI Anlatıcı Bu bir çocuğun ailesinin ve tabii ödevlerinin öyküsü. Sahne açıldığında Çocuk şarkısı söylenmektedir. Şarkı bittiğinde çocuk sahneye girer, annesine seslenir. Daha on yaşımdayım Hayatın başındayım En güzel çağımdayım Hakkım değil mi oyun Kendinizi, benim yerime koyun. Annemle babamın gözbebeği Herkes olmaması ister, bilgi devi Hemen yap, derler ödevi Hakkım değil mi oyun Kendinizi, benim yerime koyun Çocukken yaptıklarını unuturlar, Hep kendilerini haklı bulurlar, Bizleri konuşturmayıp,sustururlar Kendinizi, benim yerime koyun Hakkım değil mi oyun Dünyayı sırtıma yüklediler, Hepsi senin için dediler, Sevgilerini böyle gösterdiler Kendinizi, benim yerime koyun Hakkım değil mi oyun

5 5 Merhaba anne, ben geldim. Merhaba canım günün nasıl geçti? İyi olmaya çalışıyorum işte. Ne olacak? Bu da ne demek oluyor şimdi? Çok mutsuz görünüyorsun. Anne bunu tahmin bile etmek istemezsin. Bütün gün okul... Aaaa. Sınavını unuttum. Fen sınavı nasıl geçti? Eh işte! Yaptık birşeyler. Asıl maraton şimdi başlıyor. Ne demek istediğini anladım. Yine çok ödevim var diyeceksin. Yavrum senin ödeve karşı alerjin mi var? ÖÖF... Anne... Birde espiri yapıyorsun. Hiç anlamıyorsun beni. Ödevini ne bizim için, ne de öğretmenin için yapıyorsun. Bunu kendin için yaptığını bilmelisin. Ben ödevi öğretmene gösterip, azar işitmemek için yapıyorum.

6 6 Sen bunlara ödev mi diyorsun? Bizim zamanımızda öğretmenler o kadar ödev verirdi ki ödev yaparken uyuya kalırdım. Biliyorum anne! Bunu babam da sen de her zaman söylüyorsunuz, ama ben sizin zamanınızda yaşamıyorum. Hem sen söylemiyor musun; biz saklambaç oynardık, körebe oynardık, sokaktan eve gelmezdik diye. Senin görevin derslerine çalışmak! Hem böyle yaparsan üniversiteyi nasıl kazanacaksın? Anne... Ben daha on yaşındayım. Daha şimdiden üniversiteyi mi düşüneceğim. Biz senin için her fedakarlığı yapıyoruz. Tekrar hatırlatıyorum senin görevin ÇA-LIŞ-MAK! Bu görevin içinde oyun oynamak yok mu? Yaz tatilinde bol bol oynayıp, gezmedin mi? Bunlar sana yetmiyor mu? Yetmiyooo... Üff anne, içimi

7 7 kararttın. Tamam yeter ya... ödev, ödev, ödev... Ahmet seni uyarıyorum. Benimle bu şekilde konuşamazsın. Ayrıca bu hafta sonu yeterince oynadın, eğlendin. Tabii... tabii... oynamak için ya yaz tatilini yada hafta sonunu beklemek zorundayım. Sen ödevin ne demek olduğunu anlayamamışsın. Ben ödevin ne demek olduğunu anladım. Bak sana bunu heceleyerek söyleyeyim Öööö... dev... ööö... dev... anlamı içinde DEV işte. Ben seninle uğraşmak istemiyorum. Baban gelince ona hesap verirsin. Biz de sanki seninle yine okula başladık, hergün senin ödevlerinle uğraşıyoruz. Bak anne sen de ödev yapmaktan sıkılmışsın. Bizim işimiz gücümüz var. Tam televizyon izliyorum senin ödev karmaşan başlıyor.

8 8 Peki ben ne yapayım? Bunları ben hergün yaşıyorum. Sanki biz yaşamıyoruz. Dün akşam baban matematik ödevinle iki saat uğraştı. İyi ki bu konuyu açtın anne, babamın yaptığı soruların çoğu yanlış çıktı. Babamın yüzünden azar işittim. Öğretmen ben size bu konuyu anlatmadım mı? dedi. Adamcağız elinden geleni yaptı.sen derslerini dinlemezsen böyle olur işte. Ben dersi dinliyorum anne! Tabi tabi dinliyorsun okula her gittiğimizde derste yaptığın yaramazlıkları dinliyoruz. Tamam, tamam... Ben odama gidiyorum. Derslerimi yapayım. ANLATICI Çok iyi olur. Ahmet çantasını alır ve odasına yönelir. Ama birden geri döner. Anne... Efendim, ne oldu yine...

9 9 Sana bir şey söylemek istiyorum. Arkadaşım Cemil de ödevlerden çok şikayetçi. Eeee... Cemil le bir anlaşma yapsam mı diyorum. Ne anlaşması? Ben Cemil in Beden Eğitimi, Resim, Müzik ödevlerini; o da benim Matematik, Türkçe ve Fen... Kes artık şu saçmalığı... sinirimi bozmaya başladın. Çabuk ödevinin başına! Öff... Pöff... aman... Ses Orkestrasını bırak! Çabuk odana! ANLATICI Ahmet odasına gider ve bilgisayarın başına geçer, başlar oyun oynamaya... Aradan iki saat geçmiştir. Kapı çalar... Ahmet... Kapıyı açsana oğlum, yemeği hazırlıyorum. ANLATICI Ahmet kapıya koşar, gelen

10 10 babasıdır. Ahmet babasının boynuna sarılır. Hoş geldin! Benim dahi babacığım! Hoşbulduk oğlum. Bakıyorum yıkama yağlama yapıyorsun yine, Matematik ödevin var herhalde. Merhaba hayatım, nasılsın? Günün nasıl geçti? İyiyim canım, çok da yorgunum. Hemen yemek yiyip, uzanmak istiyorum. Eğer Ahmet in ödevi yoksa... Yok yok babacığım yardımların için teşekkür ederim ama bugün sınıfta kaldın. Ne demek o... Geldiğimden beri bana bir şeyler söylemek istiyorsun. Dün akşam yaptığınız soruların çoğu yanlışmış. Öğretmenim bana kızınca... Eeee... Ben de doğruyu söyledim.

11 11 Matematik sorularını babam yaptı dedim. Öğretmenim de babanın karnesini gelince veririz dedi. Ne yaptın? Ne yapayım, yalan mı söyleseydim? Evet doğruyu söyleyeceksin ama... Bundan sonra ödevlerini kendin yapacaksın. Ben soruları doğru yaptığım konusunda iddialıyım. Ama yine de siz bunu başkalarına anlatmayın. Bugün işyerinde, akşamki soruları arkadaşlarıma da sordum. Bakalım çözebilecekler mi diye... ANLATICI Ahmet ve annesi babanın durumuna çok gülerler. Demek bana gülüyorsunuz. Bundan sonra oturun birlikte yapın ödevleri. Öff... çok ödevim var baba. Yemeğimizi yedikten sonra başlarsın artık. ANLATICI Bugün ne yemek yaptın bakalım? Beraber mutfağa yönelirler.

12 12 ANLATICI Annem benim en sevdiğim yemeği yapmış. Tabi önce oğlunun istekleri ön planda, her zaman olduğu gibi... Birgün de siz benim sevdiğim yemeği yaparsanız, ben çok memnun olacağım. Söz hayatım. Pazar günü yemekleri Ahmet le ben hazırlayacağız. Yemeğe otururlar: Anne tabaklara yemek koyar. Ödevin konuşmadığı bir yarım saat geçmiştir. Yemekler çok güzel kokuyor, çok acıkmışım. Afiyet olsun. Bugün televizyonda güzel bir film var. Gazetede okudum, kanepeye uzanıp izlemek istiyorum. Ben de izlemek istiyorum. Ödevlerini kim yapacak sen film izlerken? Hem izler hem yaparım. Her akşam bu evde ödev

13 13 seramonisi yaşıyoruz. Dersi iyi dinlesen, anlayamadıklarını öğretmenine sorsan, bunları çekmek zorunda kalmayız. Anneciğim, babacığım ben dersi iyice dinliyorum ama matematik dersini anlamıyorum. Benim okuldayken matematik dersim çok iyiydi. Sen kime benzedin böyle? Evet, evet! Matematiğinin iyi olduğunu dünkü ödevlerden anladık. Lütfen üzerime gelmeyin, ne yapayım. Bizim zamanımızda havuz, tavşan problemleri yoktu işte... ANLATICI Tamam, şimdi kendin söyledin. Her zaman siz bana bizim zamanımızda biz şöyle çalışırdık, biz şöyle başarılıydık dememiş miydiniz. Demek ki sizin zamanınızda dersler kolaymış. Kapatalım artık şu ödev konusunu. Yarım saat içinde yemeklerini bitirirler. Anne ile baba sofrayı

14 14 toplarken Ahmet televizyonun başına geçer. ANLATICI Hadi oğlum! Çabuk derslerinin başına. Şu dizi bitsin kalkıyorum. Çabuk dedim. Hani senin ödevin çoktu. Tamam... gidiyorum Saat ilerlemiş. Ahmet in uykusu gelmiştir.ödevleriyle boğuşmaktadır. Bir an sıkılır Ahmet yat artık. Ödevin bitmedi mi? O kadar geç başlarsa yapmaya yetiştiremez tabi. Ahmet gel bakalım. Sana bir soru soracağım. Ardışık dört sayının toplamı kırk... Baba yaa! Soru çözecek halim kalmadı. Ben yatmaya gidiyorum. Herkese günaydın! ANLATICI Anne ile baba Ahmet in söylediklerine şaşırırlar. Ahmet odasına girer.

15 15 ANLATICI ÖĞRETMEN Herkese günaydın mı! Bu çocuğa bir şeyler oluyor, çok bunaldı galiba... öğretmeniyle konuşsak iyi olacak. Haklısın... Anne ile baba okulda öğretmenle görüşmektedir. Ahmet ödevlerinden çok sıkılıyor. Ödevler biraz fazla mı geliyor acaba? Her öğrencinin kavrama düzeyi aynı olmayabilir. Okulda işlediğimiz konularla ilgili pekiştirici çalışmalar yapması Ahmet için yararlı olacaktır. Ahmet zamanını iyi kullanmıyor olabilir. Çalışma programı yaparsa evdeki yaşamı da daha düzenli olacaktır. Dinleme, eğlenme, çalışma saatlerini iyi ayarlaması gerekiyor. Bunu ayarlamadığı için ödevler ona çok geliyor. Her akşam evde ailece ödev yapıyoruz. ÖĞRETMEN Siz Ahmet ile birlikte ödevin başına oturmayın lütfen... sadece ona sağlıklı bir çalışma ortamı

16 16 yaratın yeter. Sizler ona iyi bir model olmalısınız. Ahmet sizden ne görürse onu yapacaktır. Sizler Ahmet derslerine çalıştıktan sonra bir on on beş dakika çalıştığı konuları karşılıklı konuşabilir, onu yönlendirebilirsiniz. ÖĞRETMEN Ödevi niçin yaptığını bilmiyor. Bu konuyu Ahmet le konuşmalı ve ödevin amacını anlaması için ona yardımcı olmalıyız. Bundan sonra daha sık görüşmeli, Ahmet in sorununu çözmeliyiz. Onu önemsediğimizi hissettirmeliyiz.

17 17 AİLEDE KAVGA ANLATICI Mustafa bey, hem televizyon seyretmekte, arasırada elindeki gazeteye göz atmakta, evin hanımı da, mağaza kataloglarını incelemektedir. Çocukları Gizem ve Bartu ise odalarında ders çalışmaktadırlar. Mustafa bey kendi kendine mırıldanmaktadır. MUSTAFA BEY Allah Allah... sözde krizden çıkıyormuşuz. Bunlar kimi kandırdıklarını zannediyorlar. Milletin halini görmüyorlar herhalde...vatandaşa yalan söylemekten bıkmadılar. NEVAL HANIM Mustafa Vakko yüzde elli ucuzluğa geçmiş.bir ara gidelim mi? MUSTAFA BEY Meral! Sen beni dinlemiyor musun? Ben ekonomik krizden, sen alışverişten söz ediyorsun. NEVAL HANIM Ama fiyatlara bak! Herşey yarı fiyatına. MUSTAFA BEY Ver bakalım şu kataloğu! Bu da ne! Bunlar ucuzluk fiyatı mı?

18 18 NEVAL HANIM Seneye almaya kalksak, kaç para olacağını biliyor musun? MUSTAFA BEY Şuna bak! Bir pantolon doksan milyon. Sen benimle dalga mı geçiyorsun! NEVAL HANIM Ama giyecek hiç bir şeyim kalmadı. MUSTAFA BEY Neval! Neval! Gardrobun kıyafet dolu. Kapağı zor kapanıyor. NEVAL HANIM Ama, onlar kaç senelik biliyor musun? Hepsinin modası geçti. MUSTAFA BEY Geçen yıl aldıklarının modası mı geçti? NEVAL HANIM Tamam, tamam! Bende hata! Suçum seninle konuşmak. İstersem yarın gider, o beğendiğim pantolonu da saati de alırım. MUSTAFA BEY Sen ne biçim konuşuyorsun öyle! NEVAL HANIM Senin anlayacağın dilden konuşuyorum. Sen böyle davrandığın için, yarın gidip onları alacağım! MUSTAFA BEY Peki,hangi parayla? NEVAL HANIM Bankadaki paramla?

19 19 MUSTAFA BEY O parayı niçin bankada tuttuğumuzu unuttun mu? O parayı çocuklarımızın geleceği için ayırmadık mı? NEVAL HANIM Tekrar biriktiririz. MUSTAFA BEY Sen çocuklarını düşünen bir anne olsan böyle davranmazsın. NEVAL HANIM Sen ne demek istiyorsun?ben çocuklarımı düşünmüyor muyum? MUSTAFA BEY Evet düşünmüyorsun. Gezmekten, mağaza mağaza dolaşmaktan çocuklarla ilgilenmiyorsun. Okula gidip çocukların durumunu ne zaman sordun. Çocuklardan sonra eve gelip saat on da yemeğimizi yiyiyoruz. NEVAL HANIM Ben onları bu yaşa kadar büyüttüm. Gece ağladıkları zaman, öbür odaya uyumaya gittiğin günleri unuttun herhalde... ANLATICI Tartışma sırasında iyice seslerini yükseltip birbirlerine bağırmaya başlarlar. Anne ve babalarını duyan çocuklar salona girerler. Gizem üzgün ve ağlamaklı annesine yaklaşır.

20 20 GİZEM BARTU Anneciğim,ne olur,babamla kavga etme. Baba, anneme bağırma! MUSTAFA BEY Çocukların haline bak! Onları düşünen bir anne olsaydın, hergün evde kavga çıkarmazdın. NEVAL HANIM Kavgayı ben mi başlatıyorum? MUSTAFA BEY Sorumsuz davranışlarınla hergün bir kavga nedeni çıkıyor. NEVAL HANIM Bana sorumsuz diyemezsin. MUSTAFA BEY Bunu eve gelen telefon faturasından anlayabilirsin. Saatlerce arkadaşlarınla boşu boşuna sohbet ve dedikodu ediyorsun. NEVAL HANIM Bak şimdi de dedikoducu oldum. MUSTAFA BEY Kazandığım para telefon faturasına gidiyor. GİZEM Anne!Baba!ne olur Kavga etmeyin korkuyorum... NEVAL HANIM Siz çabuk odanıza! ANLATICI İki kardeş odalarına giderler. Birbirlerine sarılmış onların

21 21 kavgalarını dinlemekte ve ağlamaktadırlar. Gizem birden olduğu yere yığılır, bayılmıştır. Bartu koşarak anne ve babasının yanına gider. BARTU Anne! Baba! Çabuk gelin Gizem e birşeyler oluyor. MUSTAFA BEY Ne oldu, ne oldu? NEVAL HANIM Kızım! MUSTAFA BEY Gizem kızım! kendine gel!sana ne oldu!çabuk bir kolonya getirin! NEVAL HANIM Kızım! Üzme bizi, haydi tatlım kendine gel! MUSTAFA BEY Doktor, doktor! Acil Servis! Neydi? numara...neydi? BARTU 112 baba! 112! MUSTAFA BEY Evet! Evet! ANLATICI Ambulans gelmiş, Gizem i hastaneye götürmüşlerdir. Hastahanedeki odada Gizem yatmakta annesi Gizem in elini okşamakta, babası ise düşünceli düşünceli kızına bakmaktadır. NEVAL HANIM Gizem ciğim bizi nasıl korkuttun

22 22 bilemezsin. GİZEM Bana ne oldu anneciğim? MUSTAFA BEY Yavrum benim, seni çok seviyorum.her şey geçti yavrum! İyileşeceksin. ANLATICI DOKTOR İçeriye doktor girer. Nasılsın Gizem! Artık kendine geldin. Seni çok iyi gördüm. NEVAL HANIM Herşey için teşekkür ederiz doktor bey. Gizem in rahatsızlığı ne öğrenebilir miyiz? DOKTOR Gizem küçük bir rahatsızlık geçirdi. Gizem le psikoloğumuz da ilgilenecek. ANLATICI PSIKOLOG Doktor çıktıktan bir süre sonra odaya Psikolog girer. Gizem ile yanlız görüşmek istediğini belirtir. Psikolog bir saat sonra dışarıda bekleyen anne ve babasını yanına çağırır. Birlikte psikoloğun odasına giderler. Anne ve babası suçluluk duygusu içindedirler. Gizem le uzun uzun konuştuk. Sanırım sizlerle de konuşmamız gerekiyor. Gizem çok duygusal ve

23 23 hassas bir çocuk.onu rahatlatmaya çalıştım. Sizler tartıştığınızda, ne kadar üzüldüğünü bana anlattı. Bayılmasının nedeni de bu... Olaylara gösterdiği fiziksel bir tepki... Bedenen hiç bir rahatsızlığı yok. Gizem le bu görüşmemiz tabii ki yeterli değil. Hastahaneden çıktıktan sonrada devam edecek. Çocuklarınızın gelecekte sağlıklı bireyler olmasını istiyorsanız, onlara mutlu bir aile ortamı vermeniz, daha dikkatli olmanız gerekiyor. MUSTAFA BEY Haklısınız doktor bey. NEVAL HANIM Evet MUSTAFA BEY Artık ikimiz de, yaptığımız yanlışın farkındayız. NEVAL HANIM Bundan sonra çocuklarımla daha fazla ilgilenmeye ve onları anlamaya çalışacağım.

24 24 BEN HAKAN DEĞİLİM ANLATICI Çocuk okuldan eve döner. Ah anneciğim,çok yorgunum! Çabuk içeriye gir, evi soğutuyorsun, içerde misafirlerim var. Hemen odana git. ANLATICI 1.KADIN 2.KADIN Karnım çok acıktı ama! Odana birşeyler getiririm. Çocuk bitkin bir şekilde odasına yönelir. Salonda kadınlar oyun oynamakta hem de pastalarını yemektedirler. Anne çocuğun odasına bir tabak pasta getirip yemesini söyler. Daha sonra misafirlerinin yanına dönüp oyuna devam ederler. Kimde kalmıştı şekerim? Sende kaldı, seni bekliyorduk.kim geldi? Kağan, okuldan geldi. Haydi oyuna devam edelim.

25 25 1.KADIN Ben artırıyorum... 2.KADIN Benden devam... 3.KADIN Ben çekiliyorum. Elim pek güzel değil. 1.KADIN Bugün şans benden yana... Her zaman siz kazanacak değilsiniz ya... 1.KADIN Selma bir kürk almış gördünüz mü? Geçen gün karşılaştık. Hava atarak yürüyordu. Havada o kadar güzeldi ki... Kürkün içinde pişip pişmediğini merak ediyorum. (Kadınlar hep birlikte kahkaha atarlar.) 1.KADIN Bu zamanda kürk mü kaldı artık.selma inşallah hayvan severlerle karşılaşmaz (Kadınlar hep birlikte tekrar kahkaha atarlar.) 3.KADIN 1.KADIN Bugün çok kaybettim. Üzülme hayatım... Bir gün senin de şansın döner. ANLATICI Çocuk salona girer,annesine yaklaşır.

26 26 2.KADIN 1.KADIN 3.KADIN Anne dışarıya çıkabilir miyim? Hayır! Ama neden? Olmaz dedim! Kağan kaçıncı sınıfa gidiyor? 3.sınıfta Ay şekerim,senin oğlun Hakan la aynı sınıfa gitmiyor mu? Evet.Anaokulundan beri hep aynı sınıftalar. Hakan kim hayatım? 1.KADIN Bizim Erdem in oğlu... Aman Allah ım ne kadar zeki bir çocuk. Geçen akşam bizdelerdi. Matematik sınavından yüz almış. Kağan kaç puan aldı? (Anne Kağan a dönerek kızgın bir şekilde bakar) Bize matematik notlarının açıklandığını söylemedi. Değil mi Kağan? Ama anne, sen sormadın ki...

27 27 Şimdi soruyorum işte! Kaç aldın söyle bakalım? Yetmiş aldım anneciğim. Bak Hakan yüz almış. Ama anneciğim öğretmen beni de kutladı. Önceki sınavlara göre çok çok iyi dedi, beni alkışlattı. 1.KADIN Hakan her konuda yetenekli maşallah... Çok da güzel piyano çalıyor. Kardeşimin oğlu olduğu için söylemiyorum. Onlarda çocuklarıyla çok ilgileniyorlar. Ben de Kağan a piyano dersi aldırmak istiyorum. Anne ben piyano dersi almak istemiyorum. Arkadaşlarımın çoğu okuldaki basket kursuna gidiyorlar. Basket oynamanın sana ne yararı olacak. Beden Eğitimi öğretmenim çok yeteneklisin diyor.bir ara sizinle de görüşmek istiyormuş. Tamam tamam Kağan! Bunları daha sonra konuşuruz.

28 28 ANLATICI 2.KADIN ANLATICI Anne dışarıya çıkabilir miyim diye sormuştum. Arkadaşlarım voleybol oynuyorlar. Tamam git bakalım. Ama geç kalma... Kadınlar oyuna devam ederler, bir süre sonra... Ayy! saat beşe geliyor. Artık kalksak iyi olacak. Kağan eve döndüğünde, misafirler gitmiş, annesi ortalığı toplamakta, babası da ona yardım etmektedir. (Çocuk içeriye girer ve babasını görür.) Hoş geldin babacığım. Merhaba oğlum. Ne zaman yemek yiyeceğiz anne? Sen önce söyle bakalım. Matematik sınavının okunduğunu niye bana söylemedin? Arkadaşlarımın yanında, ilgisiz anne gibi oldum. Oğlum bizimle herşeyi paylaşmalısın.

29 29 ÇOUK Ama anne, ne zaman aldığım notu söylesem... Eee... Hemen Gökay kaç aldı, Hakan kaç aldı diye arkadaşlarımın notlarını soruyorsun sonra da aldığım nota kızıyorsun. Sen de çok çalışır, onlar gibi olabilirsin. Ben de çok çalışıyorum. Bir gün de bir dersten yüz al da, şu Belma Hanıma hava atayım. Bana Hakan ın aldığı notu söyleyip imalı imalı bakıyor. Ama anne! Sen de arkadaşlarımın aldığı notları soruyorsun. Ben matematikten çoğunlukla seksen, doksan alırdım. Sen kime benzedin acaba? Bak anne, sen de Hakan gibi yüz alamıyormuşsun. Sana benzemediğine göre, demek ki oğlum bana benzemiş. Çünkü sen hep seksen, doksan alırmışsın.

30 30 Ne o! İnanmıyor musunuz.? Benim oğlum sadece bana benzediği için değil, oğlum iyi bir çocuk olduğu için de onunla gurur duyuyorum. ANLATICI Yemekten sonra anne ve baba salonda oturmakta, Kağan da odasında ders çalışmaktadır. Gülçin, Kağan a karşı davranışların çok yanlış. Nedir yanlış olan? Çocuğu devamlı arkadaşları ile kıyaslıyorsun. Kağan hem o arkadaşlarına tepki duyacak,hem de kendine olan güveni kalmayacak. Ama Belma Hanım bugün beni çok sinirlendirdi. Bu gibi arkadaşlarının davranışları seni rahatsız ediyorsa, görüşmek zorunda değilsin. Haklısın galiba... Bazen farkında olmadan hatalar yapıyorum. O, bizim çocuğumuz. Kendisini sevdimizi ve onunla gurur

31 31 duyduğumuzu bilmeli. ANLATICI Anne ve baba Kağan ın odasına girerler. Ahmet ders çalışırken uyuya kalmıştır. Onu yatağına yatırıp, üstünü örterler ve ikisi de onu öperek odadan çıkarlar.