SANDALYELER DE UÇAR!?

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "SANDALYELER DE UÇAR!?"

Transkript

1 istanbul teknik üniversitesi basın yayın kulübü arıyorum otuzbirinci sayı, mayıs iki bin on beş süreli yayın ISSN: itü gazetesi İTÜ ASIRLARDIR ÇAĞDAŞ PEKİ EŞİT Mİ? Geçtiğimiz günlerde İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörlüğü nün yayımladığı Cinsel Taciz ve Ayrımcılığı Önleme Yönergesi ile Uygulama asları(ctaöyue) kitapçığı hakkında okulumuz kulüplerinden, Kadın Araştırmaları Kulübü yle temasa geçtik....sayfa 10 SANDALYELER DE 21 Nisan tarihinde, İstanbul Teknik Üniversitesi Stratejik Araştırma Kulübü (İTÜSAK) tarafından düzenlenen ve Uluslararasıİlişkiler ve Stratejik Analizler Merkezi (TÜRKSAM) Başkanı Dr. Sinan Oğan ın UÇAR!? konuşmacı olarak katıldığı «100. Yılında Ermeni Meselesi: Soykırım Yalanı» isimli panelin afişleri kulüple alakası olmayan iki grup arasında afiş gerginliği yarattı. Etkinlik için hazırlanan ve asılma izni olan afişler, panele katılan konuşmacının siyasi yönünden rahatsız olan kişilerce indirildi. İTÜ lü Milliyetçiler ise bu durumdan rahatsız oldukları için yeni bir afiş hazırlatarak ertesi gün bunu Merkezi Derslik binası ve yemekhanenin çeşitli yerlerine astılar....sayfa 8 BİLİMSEL ETİK YAZI DİZİSİ DEVAM EDİYOR Bir önceki sayımızda başladığımız, üniversite içinde kopyacılıktan ödev yaptırmaya ve intihale kadar her türlü etik dışı sorunu sorguladığımız ve sorgulattığımız yazı dizimizin bu ikinci ve son bölümünde Öğrenci İşleri Dekanı Prof. Dr. Yılmaz Taptık ve Meteoroloji Mühendisliği bölümünden Prof.Dr. Zerefşan Kaymaz hocalarımızın görüşlerine yer veriyoruz....sayfa 12 İTÜ NÜN BİTMEYEN İNŞAATLARI ÖLÜ DAMLALAR PROJESİ Şimdilerde duvarlarda ya da sokaklarda bir yerlere gizlenmiş USB bellekler görürseniz hiç şaşırmayın, USB bellekler sayesinde hiç tanımadığınız insanlar ile paylaşımda bulunup, bu eşsiz sanat projesine kolayca katılabilirsiniz....sayfa 13 İstanbul Teknik Üniversitesi, teknik bir okul olmasının yanı sıra inşaatları bitmeyen bir şantiye üniversitesi aynı zamanda... SAYFA 4 KISIRKAYA: BARINAK MI TOPLAMA KAMPI MI? İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından Sarıyer kıyılarında yapımı tamamlanan ve kısa süre içerisinde açılması planlanan Kısırkaya Geçici Sahipsiz Hayvan Bakımevi ve Bahçeli Yaşam Alanı na tepkiler çığ gibi büyüyor. Hayvan Haklarını Koruma ve Geliştirme Derneği hayvan barınağını yürütmenin durdurulması ve iptaline İTÜ Gönüllülük Kulübü geçtiğimiz ay çalışmalarına yeni bir proje ekledi. Ver Bi Pati Projesi. Var olanı korumak ve uyum içerisinde kalmak sloganı ile başlattıkları bu projede öncelikli amaçları, kampüsteki hayvanların yaşam koşullarını iyileştirmek, standartları yükseltmek ve kampüs sakinleri ile paylaşabilecekleri bir yaşam alanı sağlamak. SAYFA5 ilişkin dava açarak yargıya taşıdı.davanın ilk duruşması 19 Mart 2015 tarihinde 6. İdare Mahkemesi nde görüldü. SAYFA 5 BİLİM KURGU VE BEYAZ PERDE Sözlükteki tanımı evrenin ya da olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilmi olan bilim, neden, merak Hep teknik App Teknik ve amaç besleyen bir olgu olarak günümüze kadar birçok alt dala bölünmüş, insanların daha iyi yaşam koşullarına kavuşmasına, bilinmeyenleri bulmasına ve yeni şeyler öğrenmesine ön ayak olmuştur....sayfa 14 SAYFA 11 Mühendis olacak ve yaz okulu yapacak İTÜlüler için yeni applerle karşınızda. DÜZELTME VE ÖZÜR 30. sayımızda yer alan İTÜ Mobil haberinde adı geçen Funda Bilgin in adı yanlışlıkla Funda Dingin olarak yazılmıştır. Arıyorum Gazetesi olarak kendisinden özür dileriz.

2 ARIYORUM 2 THE BEE OF VIENNA ÜÇÜNCÜLÜKLE DÖNDÜ Bilge Dönmez bilge.donmez@itu.edu.tr ARIGE Nedir? Arı Teknoloji Geliştirme Kulübü, öğretim yılında Ümit Yelken ve Hasbi Sevinç isimi öğrenciler tarafından robot tasarlayıp üretmek ve bu robotlarla yarışmalara katılmak amacıyla kurulmuştur. Ancak tecrübesizlikleri sebebiyle ilk yılında üretim yapamayan ekip, 1,5 yıldır her dönem, tasarlayıp ürettikleri yeni robotlarıyla en az bir yarışmaya katılıyor Bahar döneminde ise ekip 3 yarışmaya katılarak en yoğun dönemini yaşamıştır. Şimdiye kadar ağırlıklı olarak çöp toplayan robotlar üreten ekip bu kategorinin mühendislik açısından onlara daha çok şey kattığına inanıyor. Oldukça zorlu ve maliyetli olan bu kategoride sürekli yeni şeyler üretmeleri gerektiği için bu kategoriyi tercih eden ekip, kazandığı tecrübelerle ürettiği son robotu The Bee of Vienna dört renk ayırabilecek teknolojiye sahip. Okulda birçoğumuz tarafından ilk kez, Amerika da düzenlenen Model Uydu Yarışması nda rekor puanla birinci olduktan sonra duyulan ekip 1,5 yıldır katıldıkları yarışmaların %80 inden dereceyle dönüyor. Kurulduğundan beri 7 tane robotu hem tasarlayan hem de üreten ekip, zamanla kazandığı tecrübeler sayesinde kullanılan teknolojiyi her robotunda bir üst noktaya taşıyor. Avusturya da kazandığı üçüncülükten sonra ekip gözünü uluslararası yarışmalara çevirdi. İSTANBUL TAŞERON ÜNİVERSİTESİ! Recep Bayır bayırre@itu.edu.tr Gölet Yurtları nda Bir Taşeron İşçi İşten Atıldı Gittiği yarışmaların neredeyse hepsinden ödülle dönen Arı Teknoloji Geliştirme Kulübü (ARIGE), bu kez de Viyana dan üçüncülükle döndü. Türkiye de katıldıkları yarışmalara göre oldukça farklı bir konsepte olan Robot Challenge için ekip, Ocak ayından itibaren hazırlıklara başlamıştı. Otonom çalışan robotları yarışmadan yaklaşık bir ay önce hazır olmasına ve kendi ürettikleri pistte defalarca denemelerine rağmen yaşadıkları talihsizlik yüzünden, robotu son gece sabahlayarak neredeyse yeniden yapmaları gerekti. Yarışmadan yaklaşık Robot Challenge Vienna (2015) - The Bee of Vienna (Üçüncülük) Yıldız Savaşları 15 / YTÜ (2015) - (Dördüncülük) Robot Günleri 15 / ODTÜ (2015) - Çöp Arı (Puanlama sistemindeki hatadan dolayı kategori iptal edildi.) Ayazağa Yerleşkesi nde hizmet İTÜ vermekte olan Gölet Öğrenci Yurtları projesinde taşeron bir firmaya bağlı resepsiyonist olarak çalışan Birol Tufan ın tarihinde işine son verildi. İşten çıkarılma nedenini sorduğumuz Birol Tufan, Gölet Öğrenci Yurtları pojesinin esas sahibi olan Arı Kültürel A.Ş. ye bağlı taşeron firma olarak faaliyet yürüten My Servis Group Yönetim Hizmetleri A.Ş. nin taşeron işçisi olarak tarihinde işe başladığını, işe başladığı tarihten itibaren bağlı olduğu 4857 sayılı iş kanununa aykırı haksızlıklarla ve hukuksuzluklarla karşılaştığını belirtti. Karşılaştığını iddia ettiği bu sorunların çözümü için Arı Kültürel A.Ş. nin genel müdürü Kudret Sözer ve My Servis A.Ş. nin proje müdürü Zafer Korkmaz ile birçok kez görüştüğünü ancak tespit ettiği sorunlara bir türlü çözüm üretilmediğini belirtti. Birol Tufan kendisine ve ilgili projede taşeron işçi olarak çalışmakta olan toplam 48 resepsiyoniste yapılan haksızlıkları ve hukuksuzlukları gündeme getirdiği için işine son verildiğini iddia etti. Konuyla ilgili gerek İTÜ Rektörlüğü ne gerekse İTÜ Taşeron Denetleme Komisyonu na yazmış olduğu dilekçelerde, yapıldığını iddia ettiği hukuksuzlukları belirtti. ARIGE nin Geçmiş Başarıları yarım saat önce bitirilen robotu deneyemeden yarışa sokan ekip çöp toplayan kategorisinde gruplarında yaptıkları yedi maçtan altısını kazanıp birinden de beraberlikle ayrılarak grubu, diğer gruplardaki rakiplerine göre oldukça iyi bir puanla birinci olarak tamamladılar. Yaşadığı talihsizliğe rağmen adını finaldeki son sekize yazdıran ekip; finaldeki üç maçtan sonra yarışmadan üçüncülükle ayrıldı. IRL 2014 / İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü - Çöp Toplayan Kategorisinde (İkincilik) CanSat Competition / A.B.D. (2014) - (Birincilik) Yıldız Savaşları 14 / YTÜ - Dalan Arı (İkincilik) Öğrenciler de Taşeron Firmadan Şikayetçi! Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz, 3 yılı aşkın süredir Gölet Yurtları nda kaldığını belirten Ahmet Mert, yurtta taşeron olarak çalışan resepsiyonistlere üstleri tarafından kötü muamele yapıldığını, çalışanların yoğun baskıya uğradığını, bazı zamanlarda 24 saat mesaiye kalmak için zorlandıklarını belirtti. 3 yılı aşkın süredir bizzat karşılaştığı, arkadaşlarından ve çalışanlardan duyduğu resepsiyonistlere yönelik haksızlıkların, hukuksuzlukların, kötü muamelelerin artık son bulması adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı na dilekçe yazdığını, yine yurtta kalan diğer öğrencilerin de benzer girişimlerde bulunduğunu belirtti. Sosyal medya üzerinden de paylaştığı dilekçede resepsiyonistlere yönelik gözlemlenen kötü muameleleri şu şekilde belirtti: İTÜ Taşeron Denetleme Komisyonu nedir? 13 Mayıs 2014 tarihinde Soma da meydana gelen maden faciasında SOMA A.Ş. ye bağlı taşeron işçi olarak çalışan 301 madencinin yaşamını yitirmesinin ardından yaşanan faciayı bir katliam olarak nitelendiren ve bu Orhan Tüfek tufeko@itu.edu.tr ROBOT CHALLENGE NEDİR? Robot Challenge yarışması, 2004 yılından beri her yıl Avusturya nın başkenti Viyana da düzenleniyor. Yarışmada, Dünya nın her yerinden 2000 den fazla robot 14 farklı kategoride yarışıyor. 56 ülkenin katıldığı yarışma, 2004 yılından beri robotik alanda yapılan en büyük etkinliklerden biri. Bu yıl Nisan tarihlerinde düzenlenen yarışmada ülkemizi ve okulumuzu çöp toplayan kategorisinde ARIGE ekibinden Talha Gülbudak (Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği), Samet Hatipoğlu (Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği), Erkan Şen (Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği), Erdem Şen (Makine Mühendisliği) ve Ümit Yelken (Makine Mühendisliği) temsil etti ve üçüncülükle döndüler. Birinciliği ve ikinciliği ise Hydra ve GunSort-2 robotlarıyla iki Rus ekip kazandı. katliama tepki olarak İTÜ Maden Fakültesi ni işgal eden İTÜ Öğrencileri nin talebi üzerine, bu ve benzeri katliamların yaşanmaması için kurulması istenen, çalışma yönergesi 19 Aralık 2014 tarihinde yapılan İTÜ Senato toplantısında kabul edilerek resmi olarak kurulan komisyondur. Komisyonun amacı çalışma yönergesinde belirtildiği üzere üniversite içerisinde taşeronluk ilişkisi kapsamında istihdam edilen işçilere iş mevzuatı hükümleri ile tanınan haklarının yerine getirilmesinin takip edilmesi ve mevcut haklarının geliştirilmesi konularında üniversiteye danışmanlık görevi yapmaktır. Komisyonun içerisinde yine çalışma yönergesinde belirtildiği üzere sendika temsilcileri, taşeron işçi temsilcileri, öğrenci temsilcileri, araştırma görevlisi temsilcileri bulunmak zorundadır.

3 ARIYORUM 3 Geçtiğimiz Ay İTÜ de Neler Oldu? Bu yıl 12.si İstanbul Teknik Üniversitesi Kapalı Spor Salonu nda 2 Nisan 2015 te gerçekleşen Red Bull Paper Wings in kazananları belli oldu. En uzun mesafede 49 metre mesafe ile Uludağ Üniversitesi nden Selman Aydın ve en uzun havada kalma kategorisinde yine Uludağ Üniversitesi nden Görkhan Emiroğulları finale çıkma hakkı kazandı. Kazananlar kağıt uçaklarını 8-9 Mayıs ta Avustralya Salzburg da dünya finalinde uçurmaya hazırlanıyor. İTÜ İEE Öğrenci Kolu nun bu yıl 4.sünü düzenlediği İTÜ nün ilk ve tek oyun sektörüyle alakalı etkinliği olan İTÜ Video Oyun Festivali(İVOFest) Nisan 2015 tarihinde İTÜ Ayazağa Kampüsü Elektrik Elektronik Fakültesinde gerçekleştirildi Nisan tarihleri arasında Çevre Mühendisliği Kulübünün düzenlediği Sürdürülebilir Ekosistem Günleri düzenlendi. Kongrenin genel başlıkları olarak gri suyun alternatif bir su kaynağı olarak kullanımı, membran teknolojileri, %100 yenilenebilir enerji, ambalaj atıklarının geri kazanımı, ekonomik büyümenin çevresel maliyetleri ve sanat dünyasında çevre algısı gibi konular işlendi. 6 Nisan 2015 günü Mezunlar Derneği mentorluk programını tanıttı. İTÜ Müzikal Topluluğu geleneksel sene sonu gösterisi olarak düzenledikleri Hairspray i Nisan tarihlerinde İTÜ Maçka Mustafa Kemal Amfisinde gerçekleştirdi. İTÜ Ginova, İTÜ ARI Teknokent, İTÜ Mezunlar Derneği ve Türkiye Fütüristler Derneği (TFD) işbirliği ile gerçekleşen Hayalden Hayata Gelecek Çalıştayı nın birincisi 16 Nisan Perşembe günü SDKM Seminer Salonu nda Yaşamın Geleceği başlığıyla gerçekleşti. İTÜ Ultimate Frizbi Takımı Hollanda da üniversiteler arası turnuvada okulumuzu temsil etti ve spirit of the game ödülünün sahibi oldu. 11 Nisan 2015 günü finali Süleyman Demirel Kültür Merkezinde yapılan ve bu yıl 9.su düzenlenen İTÜRO roboto ev sahipliği yaptı. Yarışmalar Çizgi İzleyen, Basketbol, Mikro Sumo, Yangın Söndüren, Merdiven Çıkan, Labirent, Renk Seçen, Kendini Dengeleyen, Senaryo ve Serbest kategorilerinde gerçekleştirildi. İTÜ Astronomi Kulübünün düzenlediği ve Doç. Dr. Kerem Cankoçak ın sunumunu yaptığı Genel Göreliliğin 100. Yılı isimli bilimsel toplantı 28 Nisan Salı günü gerçekleştirildi. 1 Mayıs Cuma günü gerçekleşen Türkiye Üniversiteler Arası Okçuluk Şampiyonası nda okulumuzu temsil eden İTÜ Okçuluk Kulübü Klasik Yay Erkek Takımı (Nurullah Talha Görücü, Yusuf Tolunay Kozan ve Gökberk Yılmaz) Türkiye ikincisi, Klasik Yay Bayan Takımı (Gözde Fırtın, Ceren Güngör ve Rüveyda Gargı), Türkiye üçüncüsü ve Klasik Mix Takımı (Nurullah Talha Görücü ve Gözde Fırtın) Türkiye beşincisi oldu.

4 ARIYORUM 4 İTÜ NÜN BİTMEYEN İNŞAATLARI ren Elektrik-Elektronik binası da bahar yarıyılı başlangıcı ile tamamlanmış olacak. Tüm inşaatlarda hem can güvenliği hem de çevreyi koruma adına birçok önlem alıyoruz. sözlerini kullandı. Karaca nın bu sözlerinde bir ay önce yaşanmış olan bu iş kazasına değinmemiş olması, kazanın görmezden gelindiğine yönelik tartışmalara neden oldu. Melis Yalçın yalcınmel@itu.edu.tr 7 Ağustos 2014 tarihinde iş güvenliği uzmanlarının çalışması gereken bir alana Avukat Özlem Kahraman Engin atandı. 21 Ekim 2014 tarihinde ise İTÜ Rektörlüğü nde gerçekleştirilen iş cinayetlerinde hayatlarını kaybeden işçilerin aileleriyle olan görüşmeden çıkan sonuç kapsamında, işverenler değil işçilerin kusurlu olduğu yönünde bir karar çıktı. İ stanbul Teknik Üniversitesi, teknik bir okul olmasının yanı sıra inşaatları bitmeyen bir şantiye üniversitesi aynı zamanda Kampüsün merkezinden en ücra köşelerine varana dek bir inşaat yapısı ile karşılaşmak mümkün. Bu bağlamda, kampüsün ana kapısından girip de turnikelerden geçtiğimiz andan itibaren tabiri caizse şantiye alanına da giriş yapmış bulunuyoruz. Elektronik fakültesinin hemen yanı başındaki laboratuvar inşaatı, fakültenin hemen yanındaki alana yapılan peyzaj çalışmaları, az ileride eski AVM yeni Kovan olarak bilinen yapının inşaası, hemen aşağı tarafta Selfiş in önü, inşaat fakültesinin arkası, ağaçlı yol, teknokentler derken kafamızı çevirdiğimiz her alanda bir inşaat görmemiz mümkün hale geliyor. Peki bu inşaatlar devam ederken İstanbul Teknik Üniversitesi nde iş güvenliği ne ölçüde sağlanmakta? 4 Temmuz 2014 te İTÜ nün web sayfasında İTÜ de İş Sağlığı ve İş Güvenliği İçin Yeni Adım kapsamında bir haber yapıldı. Web sitesinde belirtilen bu yeni adıma göre, İTÜ olarak iş sağlığı ve güvenliği kapsamında kuralcılıktan ibaret bir yaklaşım sergilemekten ziyade, iyileştirici ve önleyici bir anlayış esas alınacak; çalışanların sağlığını ve güvenliğini koruyan, verimi ve kaliteyi arttıracak methodlar kullanılacak; yapının sorumluluk alanı gereğince önce işçiler daha sonrasında da memurlar koruma altına alınacaktı. Ancak haberin yayınlanmasından yaklaşık bir buçuk ay sonra, 19 Ağustos 2014 günü, Elektrik-Elektronik Fakültesi Ek Bina inşaatında çalışan işçilerden Melik Yalçın, meydana gelen bir iş kazasında hayatını kaybetti. İTÜ Rektörlüğü nün olaydan iki gün sonra konu ile ilgili yaptığı tek açıklama ise yine üniversitenin web sitesinden yayımlanan bir taziye mesajı oldu. Daha sonrasında 24 Eylül 2014 tarihinde, İTÜ24 ile yapılan bir röportaj sırasında ise rektör Karaca Şu anda inşaatı sü Mevcut inşaat alanlarındaki güvenlik durumu ne? DBH Global İnşaat ın İstanbul Teknik Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi nin hemen yanına yapılan Ulusal Yüksek Başarımlı Hesaplama Merkezi inşaatındaki durumu gözlemlediğinizde iş güvenliği konusunda tedbirsizlik hemen göze çarpıyor. Çatıda çalışan bir işçinin emniyet kemerinin, reflektif yeleği ve baretinin olmaması, ara katlarda çalışan işçilerin baret yerine şapka takıyor olmaları, metal kesim işiyle uğraşan ustaların koruyucu gözlük takmamaları iş kazaları için davetiye çıkarmakta. Buna karşın yüklenici firmanın bu durumlara karşı aldığı bir önlemin olmaması, bir başka işçinin de hayatını kaybetmesine neden olabilecek durumda. İTÜ de inşaat çalışmaları devam ederken, yeni bir inşaat haberi daha geldi. İstanbul Teknik Üniversitesi rektörü Mehmet Karaca, daha öncesinde verdiği röportajlarda görev süresi bitmeden, bir ihtiyaç olduğunu düşündüğü için İTÜ ye bir cami yapacağını açıkladı. Buna karşılık İTÜ öğrencileri sosyal medya üzerinden açtıkları kampanyada yine ihtiyaç dahilinde bir Budist Tapınağı yapılmasını istediklerini dile getirdiler. İTÜ ye cami: Müesses Nizam ın müesseseleri meselesi mi? R Recep Bayır bayırre@itu.edu.tr ektör Mehmet Karaca nın röportajında, İTÜ ye yakışır, sembol bir cami yapılacağını duyurmasının ardından tartışmalar da başladı. Bir kısım öğrenci İTÜ deki mescitlerin yetersiz ve koşullarının iyi olmadığını, üstelik cuma namazı gibi İslam inancına göre cemaat ile kılınması farz olan namazlar için mescitlerden herhangi birine sığamadıklarını dolayısıyla kampüse bir cami yapılmasının elzem olduğunu dile getiriyor. Öğrencilerin önemli bir kısmı ise bir bilim yuvası olması gereken İTÜ nün laboratuvarlarının, dersliklerinin, yurtlarının, öğrenci çalışma alanlarının, yemekhanelerinin, ulaşım olanaklarının yetersiz olduğunu, siyasal iktidarın ve üniversite yönetiminin öncelikli olarak bu ihtiyaçların giderilmesi için gerekli adımları atması gerektiğini dile getiriyorlar. Rektör Karaca ise cami inşası için üniversitenin öz kaynaklarının kullanılmayacağını, yapılacak bağışlarla inşa edileceğini dolayısıyla yapılacak olan bu yapının üniversitenin diğer ihtiyaçlarını karşılamaya bir engel teşkil etmediğini belirtiyor. Peki Türkiye deki onlarca üniversitede inşa edilmekte olan camiler sadece pratik anlamda bir mekan ihtiyacını karşılamaya dönük olarak mı inşa ediliyor, yoksa meselenin ideolojik-politik bir arka planı da var mı? Diyanet İşleri Başkanlığı nın verilerine göre Türkiye de 80 i aşkın üniversitede cami inşaatları sürmekte. Bunların 15 tanesi ibadete açıldı, 50 tanesi de 2015 yılının sonun kadar ibadete açılacak. Örneğin Çanakkale 18 Mart Üniversitesi nde son 4 yılda kampüsteki mescit sayısı 53 e çıktı, yapımı devam eden iki caminin de tamamlanmasının ardından üniversitedeki cami sayısı da 3 olacak. Üniversitenin rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, 2015 yılının sonuna kadar üniversite içerisinde ibadethane kapasitesinin artacağını ve Türkiye toplamında 15 bini aşacağını belirtiyor. Prof. Dr. Laçiner e göre yapımı süren camilerin de tamamlanmasının ardından ÇOMÜ nün Üç Camili Üniversite sıfatı kazanacağını belirtiyor. Laçiner, camilerin -rektör Karaca nın da belirttiği gibiüniversite dışı kaynaklarla finanse edildiğini de ekliyor. ların manevi yönden gelişmesini, camilerden istifade etmesini istiyoruz. diyor. Görmez, ayrıca Camilerin müesseseleşmesini istiyoruz. Sadece ibadet vaktinde, namazdan önce açılıp kapanan mekân olmaktan çıkarmak istiyoruz. diye de ekliyor. İnşa edilmekte olan camilerin finansmanının üniversitenin öz kaynakları olmadığı, hayır kurumları, yardım dernekleri ve bağışlar yoluyla sağlanacağı vurgusu ise akıllara Deniz Feneri Derneği ni getiriyor. Almanya da 1999 da kurulan Deniz Feneri Derneği nin yılları arasında 41 milyon 423 bin 158 avro bağış topladığı biliniyor. Bankalardan çekilen yüksek miktarların emniyete bildirilmesi sonucu kara para aklandığı şüphesiyle savcılık harekete geçmiş ve şüpheliler hakkında dava açmıştı. Uzantıların Türkiye de olduğunu iddia eden ve soruşturmayı yüzyılın yolsuzluğu olarak niteleyen Alman yargısı, dosyayı Türkiye ye göndermiş ancak sanıklar Türkiye de birer birer aklanmıştı. Elbette bu sadece bir örnek... Ancak üniversitelere inşa edilecek herhangi bir yapının kaynağının hangi kurumlar tarafından ne amaçla finanse edileceğinin kararının üniversitenin tüm bileşenlerinin karar alma süreçlerinde aktif yer alması ile alınması halinde kafalardaki bağzı şüphelerin giderilebilmesi mümkün gözüküyor. Yine Görmez in müesseseleşme vurgusu üniversitelere yapılacak camilerin yalnızca birer cami olmayacağı endişelerini taşımamıza neden olabilir. Namaz dışında da vakit geçirilecek, sosyal aktivitelerin artması amacıyla sosyal-kültürel etkinliklerin yapılacağı çok amaçlı üniversite camilerinde çeşitli tarikat ve cemaatlerin üniversite yapılanmaları/örgütlenmeleri, bu alanda faaliyet yürüten bağzı kulüpler ile üniversite öğrencilerinin iyi niyetli bir şekilde dile getirdikleri ibadethane ihtiyacı talebi istismar edilebilir. Bu şekilde tariflenen camiler ile cemaat-tarikat ağlarının üniversitelerdeki hareket alanı daha da genişlemeye, bir bilim yuvası olması gereken, bilim ve teknikteki ürettikleriyle sembol yaratması gereken üniversitelerin başka amaçlara hizmet edeceği endişesi duyulabilir. Üniversite camilerinin bu yönü kimi görüşlere göre Atatürk döneminde kapatılmış olan tekke ve zaviyelerin mevcut siyasal iktidarın eliyle postmodern birer versiyonlarına dönüştürüldüğünde belirtiliyor. Dolayısıyla bu durum seküler bir toplum ve bilimsel-laik üniversite noktasında büyük endişelere sebep oluyor. Sonuç olarak tartışma daha epey sürecek gibi gözüküyor. Tüm bu endişelerin giderilerek İTÜ ye sembol bir cami yapılması ise verili durumda pek de mümkün gözükmüyor. Arıyorum İTÜ Gazetesi Yayın Kurulu Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez de üniversite gençliğinin camilerle buluşmasını önemsediklerini vurguluyor ve Türkiye de yaklaşık 20 milyon genç var. Bu gençlerimize ulaşmak istiyoruz. Şehirlerdeki üniversite camilerini önemsiyoruz. Bu camilere gençlerle iletişim kuracak din görevlileri görevlendireceğiz. On- Genel Yayın Yönetmeni ve Koordinatör Büşra Bayat Tasarım Haber Kurulu Faruk Yılmaz Meltem Yurttaş R. Tunahan Moralı Umur Can Kaya Alper Kıvanç Ergen Atakan Çiçek Esra Tanısalı Işılsu Yıldırım Melis Yalçın Orhan Tüfek Recep Bayır Umur Aktürk Zeynep Deliballı Reklam Sorumluları Ahmet Buğra Başer Bilge Dönmez Ege Konyalı Onur Can Sungur

5 İTÜ GÖNÜLLÜLÜK KULÜBÜ VER Bİ PATİ PROJESİ yemek yerken insanlara rahatsızlık vermesi engellenecek. Odakların yanlarına yerleştirilecek su pınarları ile de özellikle sıcak yaz aylarında kedi ve köpeklerin susuz kalmasının önüne geçilecek. ARIYORUM Kısırkaya: Barınak mı Toplama Kampı mı? 5 Ahmet Buğra Başer basera@itu.edu.tr -Hayvanların sağlıklı olması ve kontrollerinin düzenli yapılmasını sağlamak için her birine birer sağlık karnesi sağlanacak ve eksik aşılar tamamlanacak. Diğer kontroller anlaşılan gönüllü veterinerler ve belediyelerin desteği ile sağlanacak. -Okula bağışlanan kulübeler belirlenen bölgelere yerleştirilecek. İTÜ Gönüllülük Kulübü geçtiğimiz ay çalışmalarına yeni bir proje ekledi. Ver Bi Pati Projesi. Var olanı korumak ve uyum içerisinde kalmak sloganı ile başlattıkları bu projede öncelikli amaçları, kampüsteki hayvanların yaşam koşullarını iyileştirmek, standartları yükseltmek ve kampüs sakinleri ile paylaşabilecekleri bir yaşam alanı sağlamak. Projenin planlanan dört aşaması şöyle: -Beslenmelerinin düzenli hale getirilmesi için rektörlüğün de izni ile yemekhane ve işletmelerden artan yemekler bir araç yardımı ile günün belirli saatlerinde alınarak belirlenen bölgelerde oluşturulan beslenme noktalarına bırakılacak. Bu lokasyonlar için besleme odakları alınarak hem yemeklerin yerlere dökülmemesi sağlanacak, hem de hayvanların -Kedi ve köpeklerinde kampüs sakini olduğunu vurgulamak adına her birine İTÜ logolu tasmalar takılacak. Proje ile ilgili çalışmalara başlayan gönüllüler, şimdiye kadar planlarını gerçekleştirmek üzere okulda 1 haftalık bir kermes düzenledi ve elde edilen gelir ile bahsedilen tasmaların siparişini verdi. Yemekhaneden artan yemeklerin toplanması ve dağıtılması için gereken izni de alan Ver Bir Pati ekibi, yemekhanenin aktif olmadığı dönemler için de 650 kg kuru mama bağışı alarak kampüs hayvanlarının koşullarının iyileştirilmesi için çalışmalarına devam etmekte. Recep Bayır bayirre@itu.edu.tr İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından Sarıyer kıyılarında yapımı tamamlanan ve kısa süre içerisinde açılması planlanan Kısırkaya Geçici Sahipsiz Hayvan Bakımevi ve Bahçeli Yaşam Alanı na tepkiler çığ gibi büyüyor. Hayvan Haklarını Koruma ve Geliştirme Derneği hayvan barınağını yürütmenin durdurulması ve iptaline ilişkin dava açarak yargıya taşıdı.davanın ilk duruşması 19 Mart 2015 tarihinde 6. İdare Mahkemesi nde görüldü nu, Derin Ekoloji Derneği, Dört Ayaklı Şe hir, Bağımsız Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri, Yunuslara Özgürlük Platformu, Yeryüzüne Özgürlük Derneği, Faytona Binme Atlar Ölüyor İnisiyatifi, Sarıyer Kent Dayanışması, İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu, Hayvanlara Adalet Platformu ve Kuzey Ormanları Savunması katıldı. Hayvanseverlere göre Kısırkaya hem yönetmeliğe uygun değil hem de tecrit edilen hayvanların sistematik itlafı için atılmış bir adım. Hayvanseverler tarafından hazırlanan ve sosyal medyada yaygınlaştırılmaya çalışılan Kısırkaya Hayvan Barınağı Gerçekleri başlıklı görselde de projenin en başta hayvan haklarına, daha sonra mevzuata aykırı bir şekilde inşa edildiği, kısa bir süre içerisinde, sokak hayvanlarının tecrit edileceği, kontrol ve denetimin sağlanamayacağı bir toplama kampı haline dönüşeceği belirtiliyor. Projenin İstanbul un tüm sokak hayvanlarını ilgilendirdiği ve bölgenin ranta açılmasında projenin bir basamak olduğu değerlendirmelerine yer veriliyor. Davada Hayvan Haklarını Koruma ve Geliştirme Derneği adına tarafsız bilirkişilerce keşif yapılması talebinde bulunuldu. Duruşma sonrası Hayvan Haklarını Koruma ve Geliştirme Derneği adına konuşan avukat Kemal Uçar, bu talebi dile getirerek Burası barınma yeri değil, daha çok esir toplama kampına dönüşmüş durumda. Sağlıklı hayvanların bile sağlığını kaybedeceği bir yer olarak inşa edilmiş. Barınağın kapatılması için uğraşıyoruz dedi. Duruşmaya Yeryüzüne Özgürlük Derneği, İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyo

6 ARIYORUM 6 MÜHENDIS İTÜ IYI BIR IŞ ADAMI INSAN Ahmet Buğra Başer basera@itu.edu.tr YETIŞTIRIR Onur Can Sungur sunguro@itu.edu.tr Bir önceki dönem Mezunlar Derneği Başkanı Erol Bilecik ile keyifli bir İTÜ sohbeti gerçekleştirdik. Arıyorum a İTÜ nün hayatını nasıl etkilediğini ve mentorluk sistemini anlattı. Lisans eğitimi için Teknik Üniversite yi tercih etmenizin özel bir nedeni var mıydı? Erol Bilecik: Benim yaşam öykümde de bu yanıtı hazır olan sorulardan bir tanesi açıkçası. Zaman zaman da gerçekten keyifle anlatıyorum. Ben Antakya-Hatay doğumluyum. Belki de İTÜ nün klasik öğrenci profillerinden bir tanesiyim. Çünkü bildiğim kadarıyla İTÜ hala %65-70 öğrencisini Anadolu şehirlerinden alan bir üniversitedir. Benim de özellikle ortaokul ve lise dönemlerimde, İTÜ de okuyup yaz tatillerinde şehre gelen abilerimiz ablalarımızın sayısı azdı. Abilerimize çok büyük bir hayranlık duyardım. Onların konuşma biçimleri bile bizi etkilerdi. Nedense ilkokul dönemlerinden bu yana hep elektrik mühendisi olma isteği vardı. Ağabeylerimizi gördükçe İTÜ de okumak ve mühendis olmak benim için hep olmazsa olmazlardan bir tanesiydi. Sizin zamanınızla kıyasladığımızda sosyallik açısında İTÜ nün şimdiki halini nasıl buluyorsunuz? Şu an bence fena değil. Ben 81 girişli bir mezunum. Aşağı yukarı 34 yıl öncesinden bahsediyoruz. Sadece sosyallik açısından bakarsak, yeşil çimlerde oturup muhabbet etmekten ve müzik yapan arkadaşları dinlemekten başka bir sosyallik yoktu. Şu an İTÜ bambaşka Bağını koparmayan İTÜ lülerden biri olarak bu ayrıma rahatlıkla yapabiliyorum. İTÜ nün size kazandırdıkları hakkında neler söyleyebilirsiniz? İTÜ nün bana net olarak kattığı birçok şey var. Bunlardan bir tanesi: sınıf arkadaşımla evlendim, sevgili İnci ile. İş hayatımdaki arayışlarıma son verdi. Aile kökenlerim girişimciliği tercih eden bir yapıda. Babam mobilyacıydı. O dönemde herkes kendi işini yapardı, zaten başka bir kavram yoktu. Anadolu da genelde insanlar girişimciliğe yöneltilirler. İTÜ network avantajı getiriyor. Bunu iyi kullanan öğrencilerin yapmak istediklerine daha kolay ulaşacaklarını sanıyorum. Yüz bin yaşayan mezunun çok önemli bir faydası olabilir. Bu anlamda bana da çok katkıda bulunan, fikirlerini aldığım İTÜ lüler olmuştu. Size vizyon katan mezunlar mı oldu yoksa ders anlatan hocalar mı? Ben birebir bilgisayar mühendisliği yaptım demiyorum. Bugüne kadar getirdiğim Index Grubun durumuna baktığım zaman bilgisayar mühendisliği okumadan da yapılacak işlerden bir tanesi. Günün sonu itibariyle, dünyanın her yanındaki teknolojiyi Türkiye ye getiren şirketi kurmuş oldum. İTÜ bilgisayar mühendisliği mezunu olarak başlangıçta özellikle, daha az bir sermaye ve daha geniş bir network kullanma kabiliyeti ile daha analitik düşünen bir beyne sahip oluyorsunuz. Bunun hepsi gerçekten İTÜ sayesinde olmuştu, hiç abartmıyorum. Yani sizin hayatınıza İTÜ şekil verdi diyebilir miyiz? Böyle dersek %100 doğru tanımla başını ve sonunu da köşelemiş oluruz. Mezunlar Derneği ndeki başkanlığınızı anlatır mısınız? yılları arasında bulundum... Bulunduğum bütün STK larda içindeki delegasyonu iyi oturttuktan sonra çalışmayı bırakmayı kendine hedef belirlemiş insanlardan bir tanesiyim. Tabi İTÜ nün yeri bambaşka ama orada da kendi inanışımı bozmamış olmaktan çok memnunum. Benim standardım (eğer farklı bir metodoloji yoksa sivil toplum örgütünün kuruluş tüzüğünde vs.), üç yıl hizmet et, bayrağı biraz daha yukarı çek ve devret. Burada da 2014 Nisan ayında sevgili Veli Tan a devretmiştim. Çünkü bunlar bizim profesyonel mesleklerimiz değil ama zorunda kaldığımız, zorunluluğunu keyifle hissettiğimiz şeyler. Bayrağı yukarı çekip daha fazla farkındalık yaratabiliyorsanız. İTÜ hem iyi bir mühendis, hem iyi bir iş adamı, hem iyi bir insan Erol Bilecik 1962 yılında Antalya da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini yine Antakya da tamamladı da İTÜ Bilgisayar Mühendisliği nden mezun oldu de Nixdorf Computer de sistem analisti olarak çalışmaya başladı ve 2 yıl boyunca bu görevini sürdürdü. yetiştirir bunu da sizden sonrakilere hatta daha gençlere devretme inanışı içerisindeyim. Mentorluk sistemi nasıl gelişti? Bilecik 1989 yılında Index Bilgisayar ın kurucu ortaklarından olarak firmanın Genel Müdürlük görevini üstlendi. Halen Index Grup bünyesindeki Index Bilgisayar A.Ş., Despec A.Ş., Datagate A.Ş., Neteks A.Ş, Neotech A.Ş. ve Teklos A.Ş. nin CEO sudur yılları arasında, Türk bilgisayar sektöründeki en eski sivil toplum kuruluşu olan TÜBİSAD ın (Türkiye Bilişim Sanayicileri ve İşadamları Derneği) başkanlığını yaptı. Yönetim kurulundaki arkadaşların ortak görüşüyle ortaya çıkmış olan en keyifli projelerden bir tanesiydi. Hatta öyle güzel bir yapı da oturmuştu ki, fikir olarak 4-5 arkadaşımızın ortaya koymuş olduğu fikirdi. Üniversite yönetimiyle ve senatoyla çok keyifli bir diyalogla daha doğrusu ilk etapta iki yüze yakın bir menti alma planımız vardı. İlk başvuran iki yüzü almak üzere tamamıyla elektronik ortamdan almıştık başvuruyu. Uzun bir müddet keyifle devam eden bir yapı oldu. Özel sektörlerden gelmiş olan insanlarız. Kendi şirketlerini kuranlar var. Başlangıçta en çok ihtiyaç duyduğumuz şeylerden bir tanesi bu anlamda büyüklerin bizimle fikirlerini paylaşmasıydı. Eğer bunu da bir İTÜ lü öğrencinin bir İTÜ lü ağabeyinden, ablasından yapabilirse daha değerli olacağına inandık. Çünkü Onur Can senin aşağı yukarı ne hissettiğini bilemem ama takriben tahmin etme şansım var. Senin kafanda 10 soru işareti varsa en azından 3 tanesinin net yanıtını bende diyebilirim. Adı mentorluk belki yeni bir kavram ama insanlığın ilk zamanlarında beri devam eden bir şey. Biz bunu çok iyi formatlamıştık. Çok keyifli beraberlikler çıktı diye düşünüyorum. Şu an mezunlarla İTÜ arasındaki ilişkiyi nasıl buluyorsunuz? Mezunlarla İTÜ arasındaki ilişkinin ilk gün itibarıyla hem savunan hem de bu konu hakkında daha fazla farkındalık yaratmaya çalışan insanlardan bir tanesiyim. Diğer üniversitelerle karşılaştırdığımız zaman mezunlarla ilişki konusunda daha başarılıyız diye düşünüyorum. Diğer üniversitelerin ortalamasının çok üzerinde Bu kadar geçmişi ve tarihi, yüz bin üzerinde mezunu ve geniş bir ağı olan bir üniversitenin mezunlarla ilişkisinin daha fazla olması gerektiğini düşünüyorum. Doğru yoldayız ama hala yolumuz var. Kısaca bir mentorluk yapmanızı istesek, acaba İTÜ lülere ne tavsiye edersiniz? Belki mühendislik eğitiminden biraz dışarı çıkabiliriz ama bir miktar daha fazla hayatı kucaklayabilecek KDV nin yüzde kaç olduğunu, muhtasar beyannamesinin ayın kaçında yatırılması gerektiği, biraz vergi nedir, ne değildir İş hayatına hazır öğrenciler yetiştirebilecek kavramlara dokunması gerektiğine inanıyorum öğrencilerimizin. İşinizin direk parçası değil ama dolaylı olarak etkileyebilecek şeyleri, iş hayatınızı kolaylaştıracak şeyleri bilmekte fayda var. Bunun için İTÜ öğrencilerine tavsiyem, yaz aylarını çok iyi değerlendirmeleri ve iyi bir mentor seçimi yapmaları... Rahatlıkla görüşebileceği, mümkünse İTÜ lü bir mentor çok fayda sağlar. İyi bir staj yapmalılar. Kendi yol haritalarını çıkarmaları konusunda staj oldukça faydalıdır. Yabancı dil eksikliği varsa yaz dönemi bunun için de bir ilaç olmalı. Birden fazla dil yerine tek dil yeterlidir. Yarım yarım iki dil bilmek yerine iyi akıcı bir İngilizce fazlasıyla yeterlidir. Özetle, yaz dönemi ıskalanmaması gereken bir dönem gerçekten.

7 ARIYORUM 7 Flipped Classroom Onur Can Sungur sunguro@itu.edu.tr TÜRKİYE NİN İLK VE TEK FOTOĞRAF MAKİNELERİ MÜZESİ Yolunuz bir gün Bakırköy e düşerse, Bakırköy ün en sakin ve sessiz mahallesi olan Osmaniye Mahallesine gidin ve Türkiye nin ilk ve tek kamera müzesini ziyaret edin. En eskisinden en yenisine kadar 1100 den fazla fotoğraf makinesinin, çeşit çeşit fotoğrafların ve bu hobiye dair aklınıza gelebilecek her şeyin yer aldığı muhteşem bir müze karşılayacak sizi. 35 yıllık biriktirmenin sonucunda 2005 yılında, uzun yıllar hayalini kurduğu bu müzeyi hayata geçiren Hilmi Nakipoğlu ile yaptığımız tatlı sohbeti siz okurlarımız için gazetemize taşıyoruz Fotoğrafa olan ilginiz nasıl başladı? Edilgen bir şekilde sınıfta beklemek ya da o esnada dinlemek değil de aslında zaten kafalarında birtakım sorularla birlikte daha aktif olarak derse katılmalarını sağlamayı amaçlayan bir yöntem. İ TÜ Ayazağa Kampüsü ne 20 dakikalık mesafede bulunan MEF(Modern Eğitim Fen) Üniversitesi, bu eğitim öğretim yılının başında ilk öğrencilerini kabul etti. Kurucu rektörlüğüne Muhammed Şahin in getirildiği üniversite, Türkiye deki üniversitelerde alışılagelmiş eğitim sistemlerine yeni bir bakış açısı getirdi. Klasik sistemdeki gibi ders anlatıcısının merkezde olduğu bir eğitim modeli yerine, öğrenci merkezli bir eğitim modeli olan flipped classroom sistemini, üniversitenin tüm programlarına uygulayan tek üniversite oldu. FLIPPED CLASROOM NEDİR? Flipped classroom, dersin işleniş sıralamasını değiştirmeye yönelik, özellikle yeni kuşak için geliştirilen bir eğitim modelidir. Akademisyenin sınıfta dersi anlattığı ve sonrasında öğrencilerin işlenen derse yönelik uygulamalar yapmasının istendiği geleneksel eğitim modelini tersine çevirmeye yönelik bir sistem olarak tasarlanmıştır. Önceleri yurt dışında liselerde uygulanan bu model, İbrahim Arıkan tarafından kurulması planlanan MEF Üniversitesi nde uygulanmak istenmiş, konu hakkında akademisyenlere danışılmış ve işlemez cevabı alınmıştır. Bunun üzerine lise ve üniversite öğrencilerinin fikri alınmış ve model, öğrenciler tarafından çok beğenilmiştir. Yapılan çalışmalar ve değerlendirmeler üzerine flipped classroom sistemi ile eğitim hayatına başlayan MEF Üniversitesi, öğrenci merkezli bu sistemi, yine öğrencilerin fikirlerini alarak Türkiye ile tanıştırmıştır. Geleneksel eğitim sistemiyle flipped classroom sistemi sınıftan önce, sınıfta ve sınıftan sonra şeklinde üçe ayrılarak karşılaştırılabilir. Flipped classroom modelinde ise, sınıfa gelmeden önce internetten akademisyenin hazırladığı ders anlatım videoları izlenir ve ders kaynaklarına bakılır. Geleneksel eğitim sisteminde, sınıfa gelmeden önce ders kaynakları incelenerek akademisyenin anlatacağı derse ön hazırlık yapılır. Sınıfta, akademisyenin anlattıkları dinlenilir ve sınıftan sonra, verilen ödevler, projeler ve uygulamalar yapılır. Flipped classroom modelinde ise, sınıfa gelmeden önce internetten akademisyenin hazırladığı ders anlatım videoları izlenir ve ders kaynaklarına bakılır. Sınıfta akademisyenin rehberliğinde uygulama yapılarak ders konusu tar- tışılır. Böylelikle öğrencilerin kafalarındaki sorular derste bitirilmiş olur. MEF te bunun uygulamasını Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bahar Beşlioğlu ilk ağızdan anlatıyor: Genel olarak derslerden önce dersin içeriğiyle ilgili dakikalık bir ya da birden fazla video hazırlıyoruz öğretim üyeleri olarak Bunu, öğrenciler derse gelmeden önce izliyorlar. Yine okumalar ekliyoruz onunla ilgili, gerekirse şemalar, görsel malzemeler ekliyoruz. Bunun yanı sıra yine derse gelmeden önce sorular ekliyoruz ve bu sorular doğrultusunda ne kadar anlaşılmış, hangi konuda ne gibi sıkıntılar söz konusu, hangi konular anlaşılmamış bu verilere göre hem bir kanı sahibi oluyoruz hem de öğrencileri gruplandırabiliyoruz. Öğrenciler derse hazırlıklı gelmiş oluyorlar. Derse geldiklerinde de öncelikle bunu herkesin izleyip izlemediği, bu materyalleri okuyup okumadığıyla ilgili soru sorduktan sonra duruma göre öğrenciler arasında gruplandırma yaparak onların kendi aralarında tartışmalarını sağlıyoruz. Daha sonra da hep beraber konuyu tartışıyoruz. Böylece dersin dersten sonra kalan kısmı öğrencilerin kafalarındaki sorular derste yanıtlanmış olarak dersten ayrılmış oluyorlar. Yani problem çözme bölümü ders esnasında halledilmiş oluyor ve aynı zamanda öğrenciler içeriği bilerek geldikleri için kafalarındaki soruları da düşünecek vakitleri oluyor. Böyle bir sistem var. Sonraki haftalarda ya da dersi kaçıran öğrenciler için de o videoları tekrar izleme şansları oluyor. Yine tartışma platformu var bu blackboard dediğimiz sistem içinde. Burada da yine dersten önce ya da dersten sonra kendi aralarında da, dersin hocasıyla da bu konuları tartışabiliyorlar. Öğrencilerin aktif olduğu bir sistem flipped classroom modeli. Edilgen bir şekilde sınıfta beklemek ya da o esnada dinlemek değil de aslında zaten kafalarında birtakım sorularla birlikte, daha aktif olarak derse katılmalarını sağlamayı amaçlayan bir yöntem. Şuan ABD de Teksas Üniversitesi, Vanderbilt Üniversitesi ve Washington Üniversitesi nde ayrıca Avustralya da Queensland Üniversitesi nde bu sistemle eğitim veriliyor. Flipped classroom, bilgisayar ve internet kullanımının üst düzeyde yer aldığı bir eğitim modeli olarak MEF Üniversitesi yle birlikte Türkiye de de yerini aldı. Hilmi Nakipoğlu: Ben 12 yaşından beri fotoğraf çekiyorum. Annemin çeyiz sandığını açtım, içindekileri çıkardım. Birkaç tane fotoğraf kartı, birkaç tane film... Bu fotoğraflarla başladı ilgim. İnsanlar fotoğrafları neden bastırıyorlardı eskiden? Eskiden filmler vardı. Daha eskiden cam negatifler vardı. Halk dilinde arabi dediğimiz filmler. Kolleksiyonerliğe ise 1970 ten sonra başladım. Birgün baktım bin yüz küsur tane fotoğraf makinesi biriktirmişim. Hayalimde müze vardı. Hedefi olmayan gemiye, rüzgarın da etkisi olmaz. Hedefi belirleyeceksin ki rüzgar alsın götürsün seni. Sonunda bu müzeyi kurdum. Şimdi mobil müze düşünüyorum. Öyle köy köy, kasaba kasaba gezdirecek adam lazım. Hani bir bankanın tiyatro reklamı var ya, jeneratörü çalıştırıyor, tırın arkasından sandalyeleri çıkarıyorlar, sinemayı kuruyorlar. Ben de onun benzerini mobil fotoğraf müzesi şeklinde yapma hayalim var çünkü elimde hala daha tane fotoğraf makinesi var. Ama mimar ya da mühendis değilim. Mimarlar estetiğe, mühendisler statiğe dikkat etmek zorundalar. Ama ben müteahhit olarak hem estetiğe, hem de statiğe dikkat etmek zorundayım. İşinizi iyi yapmak zorundasınız. Boynunuzda veballer var. Asli meslek olarak müteahhitlik yaptım ama asli mesleğin kafada bittiğine inanıyorum. Asli mesleğin yanında 2-3 tane de hobi edinilmesi gerektiğine Bu yüzden tüm o saydığım sanatsal işleri hobi olarak yaptım. Yaptığım tüm işlerden zevk aldım, her zaman zevk aldığım işleri yaptım. Bu yüzden, hayatınızı süsleyin. Yapacağınız bir işte önemli olan, sizin nasıl hissettiğinizdir. Böyle bir bakış açısı taşıyan insanları göremiyoruz etrafımızda. Sizin bu yolu seçmenizde aileniz size destek oldu mu? Destek olmadılar ama köstek de olmadılar. Bu da bir yerde destek sayılır. Ben bu müzeyi hiç kimseden destek almadan yaptım. Makinelerimin çoğunu İstanbul dan, bir kısmını da seyyar satıcılardan, kimisini Sirkeci, Çınaraltı ndan paramla satın aldım. Ben sigara müptelası olsaydım, hem param, hem sağlığım giderdi. Oraya harcayacağım parayı buraya harcamışım. Zaten gönül işlerinde para pul ikinci planda kalmalıdır. Önemli olan sizin ne düşündüğünüz ve hissettiğiniz olmalıdır. Koleksiyon kültürü size ne kattı? Hayatınızı süsleyin Fotoğraf dışında nelerle uğraştınız? Ortaokul-lise hayatımda fotoğraf kulübümü kurdum. Tiyatrolar oynadım. Akşam Gazetesi nin tiyatro yarışmalarına, Milliyet Gazetesi nin ses yarışmalarına katıldım. Şarkı da söyledim. Resim yaptım. Görsel sanatların hemen hemen hepsi ile ilgilendim. Yıllar sonra da bu okulu, Nefus Nakipoğlu Zihinsel Engelliler Okulu nu kurdum. Engellilik bir tercih midir, bir kader midir? Kimse bunu tercih etmez. Onların kaderlerine ortak olmak gerekir. Ateş düştüğü yeri yakar, söndürmek hepimize düşer. Okulu kurarken tüm fiziksel yaklaşımları ve estetiği ile ben ilgilendim. Dünya sanatını, dünya kültürünü toplamak, biriktirmek; insanlığa bu anlamda bir müze ile ulaştırmak, benim iş hayatında daha eğlenceli, daha motivasyonu yüksek bir insan olmamı sağladı. Fotoğraf, tiyatro, müzik Bunların hepsi hayatımızın parçaları... Bunlar hayatımızda her şeyin daha zevkli olmasını sağlar. Ben şimdi eğitim yuvalarının kurucusuyum. Orada da Haydi çocuklar, koleksiyon yapalım! sloganı ile aşılamaya çalışıyoruz.

8 ARIYORUM Nisan Olayları: AFİŞ GERGİNLİKLERİ Nisan tarihinde, İstanbul Teknik Üniversitesi Stratejik Araştırma Ku- 21 lübü (İTÜSAK) tarafından düzenlenen ve Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Analizler Merkezi (TÜRKSAM) Başkanı Dr. Sinan Oğan ın konuşmacı olarak katıldığı «100. Yılında Ermeni Meselesi: Soykırım Yalanı» isimli panelin afişleri kulüple alakası olmayan iki grup arasında afiş gerginliği yarattı. Etkinlik için hazırlanan ve asılma izni olan afişler, panele katılan konuşmacının siyasi yönünden rahatsız olan kişilerce indirildi. İTÜ lü Milliyetçiler ise bu durumdan rahatsız oldukları için yeni bir afiş hazırlatarak ertesi gün bunu Merkezi Derslik binası ve yemekhanenin çeşitli yerlerine astılar. İkinci afişin asılması karşıt görüşlü iki grup arasındaki olayların çıkmasına sebep oldu. Gün içerisinde farklı zaman dilimlerinde üç öğrenci darp edildi. Saat sularında kişilik grup tarafından darp edilen öğrenci için ise Mediko dan çağrılan ambulans uzun süre gelmediği için güvenlik görevlileri tarafından arabayla İstinye Devlet Hastanesi ne götürüldü. Akşam saatlerinde okulun öğrencisi olmadığı halde okula girerek Merkezi Derslik binasında afişleri söken öğrenci grupları ile güvenlikler arasında yaşanan olaylarda iki güvenlik görevlisi ile gruptan da bir kaç kişi yaralandı. 22 Nisan da yaşanan afiş gerginliklerinden hemen sonra yaşanan bir diğer afiş gerginliği ise 24 Nisan daydı. Bu kez olaylar iki karşıt grup arasında değil, öğrenciler ile güvenlik görevlileri ve polis arasında yaşandı. Bir grup öğrencinin öğle arasında toplanacağı duyumunun alınması üzerine polisin TOMA ile birlikte okula girmesi, öğrencileri şaşırttı. Öğlen saatlerinde 1915 anması için Merkezi Derslik binası önünde toplanan, 24 Nisan ve 1 Mayısla ilgili afişler asan gruba ilk müdahale güvenlik görevlilerinden geldi. Güvenlik görevlileri öncelikle afişlerin toplanmasını talep edip ardından afişleri toplamaya başladı. Öğrenciler de buna izin vermeyince güvenlik görevlileriyle öğrenciler arasındaki gerginlik büyüyerek arbedeye dönüştü. Polisin de dahil olmasıyla arbede giderek büyüdü. Sekiz öğrenci gözaltına alındı ve ifadeleri alınan öğrenciler akşam saatlerine doğru serbest bırakıldı. Olayların durulması üzerine sularında yeniden bir araya gelen grup ise afişlerinin bir kısmını yeniden asıp 22 Nisan da yaşanan olayla ve ülkücülerin ağırlıklı olduğu üniversiteler üzerinden faşizm ile ilgili açıklama yaptıktan sonra olaysız dağıldı. 24 Nisan da yaşanan olaylarla ilgili görgü tanıklarından Erkan Şen in 24 Nisan deki ifadesi; Yaklaşık yarım saat önce medde gerçekleşen olayın ayrıntılarını yazmak istiyorum ki herkes ne olduğunu bilsin ve bilgi kirliliği olmasın. (başlarken de söyleyeyim İTÜ de hiçbir gruba dahil değilim hatta hiçbir grupla konuşmuşluğum dahi yoktur.) Neden yazdığımsa söz konusu masanın hemen yanındaki masada oturan biri olmam. Ne oldu peki? Saat 1.30 civarında okula bir TOMA girdi. Olay yok bir şey yok bu TOMA nın burada ne işi var diye düşünüyorduk. Yan masamızda ise üzerinde 1 Mayıs afişleri bulunan bir masada 3 kişi oturmuş muhabbet ediyordu. Derken Espresso Lab kepenk kapadı. Ne oluyor diye etrafa bakınırken. Bir anda 40 civarında güvenlik aniden Espresso Lab kapısından yanımızdaki masaya koşmaya başladı Al al al! diyerek afişleri söktüler. Masadaki çocuklar dahi hiç kimse bir şey beklemiyordu, sandalyeden düşercesine koştular. İşlem başarılıydı kırk tane güvenlik 4 afişi sökmüştü. Daha sonra güvenlikler MED in girişinden gelen maskeli gaz bombaları taşıyan polisle birleşip MED in girişine yakın olan başka bir masadaki afişlere yöneldiler. Bu sefer afişleri tutan insanlar vardı orada ve coplarla onları uzaklaştırıp afişleri söktüler. Cop yiyenlerden bazıları da güvenliklere vurdu ve kısa süreli bir arbede çıktı. Bu sırada gördüğüm şey elinde copları bulunan ve toplamda 80 kişiyi bulan güvenlik ekibinden 2 kişi öğrencilere sandalye attı. Sonra polisin bastırmasıyla iki grup birbirinden ayrıldı. Espresso Lab ın önünde duran güvenlik ekibinin başı olduğunu tahmin ettiğim iki kişiye (sivil giyimli elinde telsiz emir veriyordu) tepkimi göstererek; Abi ne yapıyorsunuz adamların suçu neydi? Pankart sökmek için 40 güvenlik 3 adama saldırmak nedir? Burada olay çıkartana kadar dün kapıları tutsaydınız. dedim. Verdiği cevap birinin; Biz de emir kuluyuz. oldu. Öteki ise Dün görev değişimine denk geldi girmişler ama 2 kişiyi hastanelik etmişler, bi görseniz çocukların halini... dedi. Kim etmiş? deyince Aynı grup bunlar. dedi. Aynı grup olduğunu nerden biliyorsunuz? Gördünüz mü? deyince Onlarmış! dedi. İyi de bu adamların bir kaçını tanıyorum. Bunlar okul öğrencisi. Girmek için neden turnikeden atlasın? Kartını okutur geçer. deyince bir şey diyemedi. Sonuç olarak benim gördüğüm şu 40 güvenlik + polis ve TOMA 3 adamın oturduğu masadaki afişi sökmek için MED in içine saklanıp aniden çıkarak baskın yaptı. İki güvenlik öğrencilere sandalye attı. Polisin birini de elindeki gaz silahını çalkalarken gördüm bu arada, sanki deodorant sıkacak. Ve bütün bu olay sonucunda okulun huzurunu ve insanların keyfini bozmak pahasına 7 afiş indirilerek destan yazıldı arada öğrenciler dayak yedi. 24 Nisan da yaşanan olayla ve rektörlüğün yaptığı açıklamayla ilgili İstanbul Teknik Üniversitesi Öğrenim Üyeleri Derneği nin adresinden yaptığı açıklamalar; Üniversite, özel güvenlik birimlerinin keyiflerince şiddet uygulayabileceği bir alan değildir. İTÜDER, tarihinde İTÜ Maslak kampüsünde meydana gelen olaylar çerçevesinde, Özel Güvenlik Birimlerinin üniversite içerisinde öğrencilere yönelttiği keyfi şiddet uygulamasını nefretle kınamaktadır. Üniversite, bu birimlerin öğrencilere, çalışanlara ya da Öğretim Üyelerine gönüllerince saldırabilecekleri bir alan değildir. İTÜDER in Üniversite Yönetiminden talebi, bu saldırganların derhal tespit edilip cezalandırılmalarıdır.itüder YÖNETİM KURULU şeklinde oldu. 22 ve 24 Nisan olaylarıyla ilgili rektörlüğün 24 Nisan da adresinden yaptığı açıklamaya ve İstanbul Teknik Üniversitesi Öğrenim Üyeleri Derneği nin adresinden yaptığı açıklamanın tamamına aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz. TARAFLAR NE DİYOR İTÜ lü Milliyetçilerle yaptığımız röportaja göre: Öncelikle olayların nasıl başladığını anlatabilir misiniz? 21 Nisan da «100. Yılında Ermeni Meselesi: Soykırım Yalanı» isimli panel yapıldı ve 20Nisan da bunun için afiş hazırlanmıştı. Afişler izinli olmasına rağmen söküldü. Bunları sökenler 7-8 kişilik bir gruptu. Bu kişiler okulda tanımadığımız ve okuldan olmadığını tahmin ettiğimiz kişilerdi. Bu nedenle izinli afişin kaldırılması rektörlüğe şikayet edildi ve MED deki afişleri güvenliğin aldığı, yemekhanedeki afişin ise 2-3 öğrenci tarafından söküldüğü ortaya çıktı ve haklarında soruşturma açıldı. Ancak etkinliğin sökülen afişlerinin üzerine DİP tarafından düzenlenecek olan «Bir Sınıf Mücadelesi Olarak Ermeni Soykırımı» panelinin afişleri asılmıştı. Biz de afişlerin sökülmesi ile yeni afişler basıldı. Peki 22 Nisan daki darp olayları nasıl gerçekleşti? 22 Nisan da İTÜ lü milliyetçilerden oluşan ufak bir grup öğlen yemekhanede yemek yediği esnada bir arkadaşımız dövülüyor ve yüzünde morluklar oluşuyor. Bu olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Akşam saatlerinde ise İTÜ lü milliyetçilerden oluşan bir başka grup yemekhanede yemek yiyor.yemekhaneden çıktıklarında 20 kişilik grup vda peşlerinden çıkıyor ve arkadaşlarımız Merkezi Derslik ile Süleyman Demirel Kültür Merkezi arasında karşılarından da gelen büyük grubu fark ediyor. Bir anda «Faşizme karşı omuz omuza!» ve «Faşizmi kendi kanında boğacağız!» sloganları atan yaklaşık 70 kişilik grup arasında kalan arkadaşlarımız rektörlük binasına gitmeye karar veriyor ve rektörlük binasına doğru koşuyorlar. MED civarında kalabalık grup arkadaşlarımızın üzerine soda şişeleri ve sopalar fırlatıyor. Bir arkadaşımız koşarken SDKM civarında diğer arkadaşların gerisinde kalıyor ve başına isabet eden soda şişesi sebebiyle yere yığılıyor. Bu sırada yere yığılan arkadaşımıza, gruptan yaklaşık kişi saldırıyor. Arkadaşımızın yere yığıldığını fark eden bir başka arkadaşımız hemen yardımına koşuyor ancak o da tartaklanıyor. Her ikisinin de vücutlarının pek çok yerine özellikle de kafalarına vuruluyor. Grubun dağılmasıyla ambulans aranıyor ancak uzun süre ambulans gelmiyor. Güvenlik görevlilerinin arabasıyla arkadaşımız, İstinye Devlet Hastanesi ne götürülüyor. Bu sırada dört arkadaşımız da ona refakat ediyor sularında getirildiği hastaneden yaklaşık üç saat sonra taburcu ediliyor; ancak ilerleyen saatlerde yeniden hastaneye götürülüyor. Bu kez Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi ne giden arkadaşımızın burada tomografisi çekiliyor ve saat sularında da buradan taburcu oluyor. Her iki arkadaşımızda olayla ilgili polise de ifade verdi. 22 Nisan vda MED yaşanan afiş gerginliğiyle alakanız nedir? Afişleri sökenlerin ülkücü olduğu ve okul dışından olduğu söyleniyor? Ülkü Ocakları haberi sosyal medya üzerinden alıyor. Biz kendileriyle iletişim kurmadık. Akşam saatlerinde Ülkü Ocakları ndan gelen kişilik grup güvenlik tarafından okula alınmıyor ancak zorla giriyorlar. Okula girdikleri gibi MED e yöneliyorlar. Burada bütün afişler söküyorlar. Grup dışarı çıkmak isterken güvenlik buna izin vermiyor ve güvenlik coplarla gruba saldırıyor. Grupla güvenlik görevlileri arasında arbede yaşanıyor. Olaylarda iki güvenlik görevlisi ve gruptan 4-5 kişi yaralanıyor. Ancak bizim 24 Nisan da yaşanan olaylarla hiçbir ilgimiz yok. HDP İTÜ Gençlik Organizasyonuyla yaptığımız röportaj: Olayların nasıl başladığını anlatır mısınız? Öncelikle şunu belirtmeliyim ki 22 ve 24 Nisan daki olayların çıkış sebepleri birbirinden farklı. 22 Nisan olayları iki karşıt gruplar arasında afiş yüzünden gerçekleşmişken, 24 Nisan olaylarının genel sebebi güvenlik görevlileri ve polis ile öğrenciler arasında yaşanan afiş gerginliğiydi. 22 Nisan olaylarıysa; 21 Nisan da gerçekleşen 100. Yılında Ermeni Meselesi: Soykırım Yalanı isimli panelin afişlerinin sökülmesiyle başladı. 24 Nisan da ise HDP İTÜ Gençlik Organizasyonu olarak biz MED in dışarısına Ermeni meselesiyle ilgili afişler astık. Fotoğraflarda ise 1915 olaylarında hayatını kaybeden Ermeniler ve Hrant Dink vardı. Aynı gün Devrimci İşçi Partili İTÜ ler tarafından da MED e 1 Mayısla ilgili afişler asıldı. 22 Nisan daki olaylarda karşı gruptan iki kişiyi darp ettiğiniz doğru mu? Olayların yaşandığı sırada SDKM ye biraz uzaktaydım tam olarak kaç kişi olduğunu göremedim. Ama bir veya iki kişi yaralandı. Peki 22 Nisan akşamında yaşanan olaylar? Okuldan olmayan ülkücü sloganlar atan bir grup MED e girip tüm afişleri söktü. 24 Nisan da yaşanan olayları biraz daha detaylı anlatabilir misiniz? MED in dışarısında HDP-İTÜ olarak bizim ve DİP-İTÜ vnün 1915 olayları ve 1 Mayısla ilgili afişleri vardı. Güvenlik görevlileri DİP- İTÜ grubunu uyararak afişlerin kaldırılmasını istedi, ancak bizim afişlerimiz anmayla ilgili olduğu için bizi uyarmadı ve bize afişlerin kalabileceğini söyledi. Biz ise DİP-İTÜ grubuna destek olduk. Bunun üzerine güvenlik görevlileri DİP-İTÜ grubunun etrafını sardı ve bize de DİP-İTÜ grubuna destek olduğumuz için afişlerimizi sökeceklerini söylediler. Güvenlik görevlileriyle öğrenciler arasında küçük sürtüşmeler başladı ancak herhangi bir darp olayı yaşanmadı. Güvenlik görevlileri DİP-İTÜ afişlerini söktü, bunun üzerine DİP-İTÜ afişleri yeniden astı. Güvenlik amiri afişler tekrar asılınca Afişleri kaldırın yoksa polis olaya müdahale edecek. dedi. Ve afişler kaldırılmayınca güvenlik görevlileri öğrencilere müdahale etti. Arbede yaşandı. Bu sırada güvenlik görevlisi öğrencilere sandalye attı, afişler de indirildi. Polis de bu olaylardan sonra öğrencilere müdahale etti ve polis plastik mermi kullandı. Polis sağduyu çağrısı yaparak güvenlik görevlilerini sakinleştirmeye çalıştı. Bunun üzerine öğrenci grubu tekrar MED e geldi. MED in önünde olaylara dahil olmayan üniversite öğrencileri polis ve güvenlik amirleri ile görüştü. Polisler geri çekildi. DİP-İTÜ ve bizim tarafımızda afişler 3. kez tekrar asıldı. 24 Nisan da sekiz öğrenci ne zaman gözaltına alındı? Afişlerin yeniden asılması üzerine saat beş sularında polisler geri geldi. Polis grubu dağıtmaya yönelik müdahale de bulundu. Sivil polisler ve çevik kuvvet öğrencilerin etrafını MED civarında sardı ve öğrenciler EEB ve FEB yönüne dağıldı. Bu müdahaleden sonra sekiz kişi göz altına alındı; göz altına alınanlardan biri Erasmus yapan bir doktora öğrencisi. Gözaltına alınmaları polis değil güvenlik yaptı, hatta polis öğrencileri gözaltına almaya çok sıcak bakmadı. Güvenlik görevlileri yasak olduğu halde öğrencileri ters kelepçeledi. Olaylar hiç ilgisi olmayan bir öğrenci de bu olaylar sırasında gözaltına alındı ve kendisinin darp raporu da var. Güvenlik görevlileri öğrencilere küfretti ve öğrencileri darp ettiler. Gözaltına alınan öğrenciler Pınar Mahallesi ndeki Asayiş Büro ya götürüldü. Orada ifadeleri alınarak serbest bırakıldılar. Ahmet Buğra Başer basera@itu.edu.tr Bilge Dönmez bilge.donmez@itu.edu.tr Orhan Tüfek tufeko@itu.edu.tr

9 ARIYORUM 9 YÖK mü Bunun Çaresi? Kaldıracağız dediler ama... Melis Yalçın Öğrencilerin, akademisyenlerin üniversite iradesini tanımayan YÖK e karşı duruşları her dönemde devam etti. Bunun neticesinde, İkinci Özal Hükümeti programı, YÖK Kanunu nun değişeceğini, günün koşullarına uyum sağlayacağını vaad etse de durum değişmedi. Sonrasında Özal ı takip eden Akbulut, Yılmaz, Demirel, Çiller hükümetleri de YÖK sisteminin kaldırılacağını dile getirseler de hiçbir zaman YÖK kaldırılmadı, bu döneme dek varlığını sürdürmeyi başardı. yalcinmel@itu.edu.tr YÖK ün 50/d Silahı YÖK: Yüksek Öğretim Kurumu nun Hayatımıza Girişi 1982 Anayasası nın kabulü ile birlikte ünivversitelerde yeni bir dönemin de kapıları açılmış oldu. Anayasanın 131. Maddesi, yüksek öğrenimi planlamak, denetlemek ve düzenlemek amacıyla bir yeni kurumun varlığını tanımlayıp Yüksek Öğretim Kurumu nu kurdu. Anayasanın özel yetkilerle donattığı Yüksek Öğretim Kurumu, öğretim elemanlarının yetiştirilmesinden, üniversitenin ne zaman açılıp kapanacağına, rektör atamalarına, gerekli gördüğü taktirde üniversite öğrenimine ara vermeye, düzene aykırı hareket edenlerin üniversite ile ilişiğinin kesilmesine varana kadar üniversitenin tüm işlerinde yetki sahibi olan bir kurum oldu. Yirmi dört üyeden oluşan YÖK kadrosunun üyelerinin yedisi cumhurbaşkanı, altısı Bakanlar Kurulu, biri Genelkurmay, ikisi Milli Eğitim Bakanlığı ve sekizi de Üniversiteler Arası Kurum tarafından belirlenmesi gerektiği de yine maddede yer alan esaslardan biriydi. Böylelikle üniversitenin kaderi, üniversite dışındaki insanların inisiyatifine bırakıldı. Çare Tek Tip Öğrenci diyen YÖK YÖK ün ilk başkanı olan İhsan Doğramacı, 23 Aralık 1983 tarihli, 1981 Yükseköğretim Reformu ve İki Yıllık Uygulama Sonuçları, başlıklı broşürde, Cumhuriyet tarihimizde 1933 Üniversite Reformu ndan sonra yüksek öğretim kurumlarından köklü bir bünye değişikliği gerçekleşmiş olmaktadır. derken aslında YÖK ün gelecek icraatları hakkında da bilgi veriyordu. Zira sonraki yıllarda gerçekleşecek olan tek tip öğretim üyesi ve tek tip öğrenci derneği gibi çalışmalar, Doğramacı nın da bahsettiği köklü değişikliklere ilk örnekler olarak karşımıza çıktı yıllarında 6 Kasım da gerçekleştirilen YÖK e Hayır! yürüyüşleri, 1980 Darbesi nin ardından engellenen öğrenci hareketlerinden sonra yeni bir öğrenci ayaklanmasının sinyallerini veriyordu, YÖK ve hükümet ise kol kola girerek öğrenci ayaklanmalarına engel olmak adına Tek Tip Öğrenci Derneği çözümünü hayata geçiriyordu. Bu proje, Her üniversitede tek bir dernek kurulacak, kurulan dernekler rektör tarafından denetlenecek ayrıca üniversiteye kayıt yaptıran herkes bu derneklerin doğal bir üyesi olacak. diyordu. Tüm bu kısıtlamalara rağmen öğrenciler YÖK e karşı durmaktan vazgeçmediler ve projenin yürürlükten kaldırılmasını sağladılar Darbesi nden sonra hazırlanan 1982 Anayası nın 131. Maddesi nin belirttiği temeller üzerinden hareketle YÖK, üniversitelerin iç işlerine kolayca müdahale edebilme ve kendi istediği doğrultuda yönetme şansına sahip bir kurum olarak varlığını sürdürüyor ve bugün hala üniversitelerin kendi nüvesini tanımayıp her koşulda üniversiteye karışmaya devam ediyor. Şubat 2011 de yürürlüğe giren torba yasa kapsamındaki 50/d maddesine göre araştırma görevlilerinin, öğrenim süreleri boyunca sınırlı burslu olarak yorumlanması ve 22 Haziran 2012 de İTÜ Rektörlüğü ne gönderilen YÖK yazısında belirtilen; lisans ve doktora çalışmalarını tamamlamayan araştırma görevlilerinin görevlerinin bitmesi gerektiğini belirtmesi bu durumun en somut verilerinden. Yüzlerce araştırma görevlisini madur eden bu kararla YÖK, bir kez daha doğrudan üniversiteye müdahale ettiğini göstermiş oldu. YÖK ün Rektörü mü Üniversitenin Rektörü mü? Bu zamana kadar yapılan rektörlük seçimlerinde YÖK, son beş ayda otuz dört üniversitenin on ikisinde birinci seçilen rektör adaylarını alt sıralara taşıdı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise bu rektör adaylarından, Çanakkale 18 Mart, Muş Alparslan üniversitelerinde en çok oyu alanı değil, YÖK ün birinci sırada sunduğu adayları rektör olarak seçti. İstanbul Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet in Ak Parti den milletvekili adayı olması üzerine, geçtiğimiz günlerde yeni rektörü belirlemek için üniversitede rektörlük seçimi yapıldı. Yapılan seçim sonucunda 1202 oyla seçimi kazanan aday Prof. Dr. Raşit Tükel birinci olurken eski rektör Yunus Söylet in danışmanı Mahmut Ak 908 oyla ikinci oldu. YÖK ün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan a gönderdiği sıralama ise bu doğrultuda olmadı. YÖK ün listesinde birinci sırada Mahmut Ak yer alırken ikinci sıra Prof. Dr. Raşit Tükel e verildi. Prof. Dr. Raşit Tükel in ikinci sıraya alınmasına tepki gösteren öğretim görevlileri ve öğrenciler çeşitli açıklamalarda bulunup Raşit Tükel in yalnız olmadığının altını çizdiler. İTÜ Öğrenci Konseyi nden Açıklama Daha önceki rektörlük seçimlerinde aynı sıkıntıyla karşılaşan ve birinci aday olan Prof. Dr. Muhammed Şahin yerine, Prof. Dr. Mehmet Karaca nın rektör olarak atandığı İstanbul Teknik Üniversitesi nin Öğrenci Konseyi de Prof. Dr. Raşit Tükel e olan desteklerini şu şekilde belirtti: İstanbul Üniversitesi nde yapılan rektörlük seçimlerinde en yüksek oyu alan Raşit Tükel in Yüksek Öğretim Kurumu tarafından ikinci sırada sunulmasının şaşkınlığı ve üzüntüsü içerisindeyiz. Bizler İTÜ Öğrenci Konseyi olarak üniversitelerin demokrasinin yaşatıldığı ve yükseltiği yerler olmasını arzu ediyor, sandık iradesine saygı duyulmasını bekliyoruz. Artık rektörlük seçimlerinde en yüksek oyu alan adayın atanıp atanmayacağını dert etmek yerine, başta öğrenciler olmak üzere üniversitelerin diğer bileşenlerinin seçim sürecine nasıl dahil edilebileceğini tartışmak istiyoruz.. İTÜ Asistan Dayanışması ndan Raşit Tükel e Destek ve Dayanışma Mesajı: Özgür, demokratik, katılımcı ve özerk üniversite için İstanbul Üniversitesi yönetimine aday olan ve rektörlük seçimlerinde 1202 oy alarak birinci olan Prof. Dr. Raşit Tükel i tebrik ediyoruz. Bu sonuçla, Raşit Hoca artık İstanbul Üniversitesi nin rektör adayı değil, REKTÖ- RÜDÜR. İÜ lü akademisyenlerin iradesi bu yöndedir. Bu iradenin çiğnenmesi, akademisyenlerin taleplerini ve demokratik bir yönetimin gereklerini hiçe saymaktır. Olması gereken, seçimi kaybeden diğer adayların bu iradeye saygı göstererek adaylıktan çekilmesi, Raşit Tükel in tek aday olarak YÖK e sunulması ve Cumhurbaşkanı nın sandık iradesinin gereği olarak atamayı yapmasıdır. Aksi davranışlar, İÜ bileşenleri ve kamuoyu açısından gayrimeşru olacak ve bu duruma karşı her türden demokratik mücadele biçimini meşru kılacaktır. İTÜ de 2008 rektörlük seçiminden bu yana yaşananlar, İÜ de yapılacak atamanın sonuçları açısından ibret vericidir yılındaki seçimlerde, Muhammed Şahin in ikinci olmasına rağmen rektör olarak atanması sonrası etkin bir karşı duruş sergilenememiştir yılında ise, Muhammed Şahin birinci, Mehmet Karaca ikinci seçildiği halde Mehmet Karaca rektör olarak atanmıştır. Bu durum, akademisyen iradesine saygının önemini ve üniversitenin demokratik işleyişinin herkese lazım olduğunu ironik bir şekilde gözler önüne sermiştir deki karşı duramayış ve otoritenin gücünden yararlanan kişinin bu sefer otoritenin mağduru konumuna düşmesi, hiç bir tepki oluşmamasına ve anti-demokratik anlayışın kanıksanmasına neden olmuştur. Bu yaşananların sonucunda İTÜ, gerek idari gerekse akademik işleyişte tarihinde hiç görmediği kadar tepeden inmeci ve baskıcı bir yönetim anlayışıyla, iş barışı ve akademik nesnelliğin ortadan kalktığı bir üniversite haline dönüşmüştür. İTÜ nün içler acısı durumu, ulusal medya aracılığı ile birçok defa kamuya yansıdığından bilinenleri bu yazıda tekrar etmeye gerek duymuyoruz. İstanbul Üniversitesi nin üniversite olarak kalabilmesi için, başta İÜ bileşenleri olmak üzere tüm demokrat kesimlerin, Raşit Tükel in resmen de rektör olabilmesini sağlamak gibi önemli bir görevi vardır. Bu görevi başarıyla yerine getirmek adına, İÜ bileşenlerinin sorumluluk alarak kararlı bir duruş sergileyeceğine inanıyor; İTÜ Asistan Dayanışması olarak güçlü bir şekilde dayanışma halinde olacağımızı belirtiyoruz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan rektörlük seçim sonuçlarını açıkladı: Oluşturulan kamuoyu, Raşit Tükel in yaklaşık 300 oy fazla alması, Tükel in rektör olarak seçilmesine yetmedi ve İstanbul Üniversitesi rektörü Mahmut Ak oldu. İstanbul Üniversitesi öğrencileri büyük bir direnç göstererek Mahmut Ak ı rektör olarak tanımadıklarını dile getirdiler. Bununla birlikte diğer üniversiteler de İstanbul Üniversitesi nin bu duruşunun yanında olduklarını gösterdiler. Prof. Dr. Raşit Tükel nasıl bir üniversite istediğini şöyle kaleme alıyor: Nasıl bir üniversite? Üniversite, akademik özerkliğin bir koşulu olarak, neyi öğreteceğine, neyi araştıracağına ve araştırma ve öğretimin kimin tarafından yapılacağına kendisi karar vermelidir. Üniversitede bilgi, hiyerarşik bir ast-üst ilişkisi üzerinden üretilemez. Bilimsel özgürlükler kullanılırken, toplumun gereksinimleri ve önceliklerini temel alınmalı, araştırma alanları bilimsel gelişmeler doğrultusunda seçilmeli, eğitim ve öğretim programları ve müfredatlar akademik gelişmelere uygun olarak düzenlenmelidir. Üniversitede bilim insanları liyakat temel alınarak seçilmelidir. Üniversite öğrencilerinin eleştirel, sorgulayıcı düşünmeyi öğrenmeleri, yaratıcılıklarını geliştirmeleri eğitimin temel amaçlarından olmalıdır. Demokratik, katılımcı, özgür ve özerk bir üniversite için İstanbul Üniversitesi nin Seçilmiş Meşru Rektörü Prof.Dr. Raşit Tükel, İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi

10 ARIYORUM 10 İTÜ ASIRLARDIR ÇAĞDAŞ PEKİ EŞİT Mİ? Meltem Yurttaş Geçtiğimiz günlerde İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörlüğü nün yayımladığı Cinsel Taciz ve Ayrımcılığı Önleme Yönergesi ile Uygulama Esasları(CTAÖYUE) kitapçığı hakkında okulumuz kulüplerinden, Kadın Araştırmaları Kulübü yle temasa geçtik. Kadın Araştırmaları Kulübü: Üç dönemdir aktif olan bu kulüp, kulüp toplantılarını yalnızca bayanlarla yapıyor. Yoğun okul dönemleri dışında haftalık atölyeler, tartışmalar yapıyorlar. Bunun dışında 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nde kampüste mor hafta ilan ediyor ve çeşitli paneller, tartışmalar, film gösterimleri organize ederek kampüsün gündemini bu yönde belirlemeye çalışıyorlar. Kadın araştırmaları kulüplerinde, bir öğrenci temsilcisinin daimi olarak kurulda bulunmasının gerektiğine inanıyoruz. Kitapçığın içeriği konusunda eksiklikler olduğunu düşünen kulüp üyeleri: Özellikle her koşulda her iki tarafa da psikolojik danışmanlık sağlamak önemlidir. Psikolojik destekle tacizi gerçekleştirenin davranış değişikliğine gitmesini sağlamaya çalışılmalıdır. Diğer önemli hususta birçok üniversitenin cinsel taciz ve ayrımcılığı önleme kurulunda olduğu gibi kurulda üniversitenin kadın çalışması yapan öğrenci kulüplerinden bir öğrenci temsilcisi bulunması gerekliliğidir şeklinde konuşuyor. Kitapçıktaki disiplin suç ve cezaları bölümündeki ceza yeterliliği konusuna değinildiğinde bahsi geçen cezaları kesinlikle yeterli bulmamakla birlikte, bu cezalardan taciz edenin öğrenci olamayacağına dair bir sonuç çıktığını belirttiler. Aynı zamanda diğer üniversitelerin cinsel tacizi önleme yönergelerinde cezalar kısmı, taciz edenin öğrenci olma ihtimaline göre de düzenlenmiş olduğunu ve İTÜ nün bu konudaki eksikliğinin ne derecede ciddi olduğuna değindiler. Üstelik ceza kısmında sadece tecavüz hakkında cezai yaptırım bulunduğunun ve taciz konusunda herhangi bir madde olmadığını fark etmemizi sağladılar. Toplumsal Cinsiyet içerikli bir ders zorunlu olmalı. Kitapçığın tek başına yeterli olup olmadığı hususunda aynı zamanda yan eylemlerde bulunulmasına dikkat çeken kulüp üyeleri toplumsal cinsiyet içerikli bir dersin zorunlu olması gerektiğini, kadınların tacize ayrımcılığa uğradıklarında başvurabilecekleri, psikolojik yardım alabilecekleri bir merkezin oluşturulması gerektiğini düşündüklerini söylediler. İstanbul Teknik Üniversitesi nin cinsel taciz ve ayrımcılık konuları karşısındaki tutumunu sorduğumuzda geçmişte yaşanan örnekler üzerinde konuşmayı tercih etiiler: Geçen bahar yarıyılı döneminde kütüphaneye yakın olan yurtların birinde barınan bir bayan öğrencinin yaşadığı olayı sosyal medyada paylaşması ve birçok kadının bu durumdan rahatsız olduğunu dile getirmesiyle bizim de haberimiz olmuştu. Taciz suçunu işlemek üzere arabalı bir erkek kampüse giriyor (burada bir güvenlik zafiyeti olduğu aşikâr, daha sonra okul ile alakalı olmadığı öğrenildi) ve kadın yurtlarının önünde cinsel taciz, laf atmak gibi fiiller işleyerek kadın öğrencileri taciz ediyor. Rektörlüğün gelen tepkiler üzerine aldığı önlem o bölgede güvenlik sayısını ve devriyeyi arttırmak oldu ki bu da aynı şekilde kadınların rahatsız olduğu bir durum yarattı. Hala okula arabayla giriş çıkışlar bir denetime tabi değil. Bir diğer konu da geçen sene erkek öğrencilerin kadın yurtlarına yaptıkları bir yürüyüş sonrasında cama çıkan kadınlara veya dışarı çıkan kadınlara yurt müdürlüklerinin ve güvenliklerin tavrı oldu. Burada erkek öğrencilere hiç bir uyarı yapılmazken, kadınlara içeri girmeleri gerektiği yoksa haklarında soruşturma açılacağı söylendi. Buradan görülüyor ki cinsiyet eşitliği üniversitemizde yaygın bir fikir olarak varlığını sürdürmüyor. Yalnızca yönergeler çıkarmak da yeterli değil. Onları işletmek de önemli ve bu noktada İTÜ yönetiminin henüz bir adım attığını göremedik. Özellikle LGBTİ bireylere yönelik ayrımcılık hala devam etmekte. Kulüp açma olanakları yaratılmıyor. Gerçek eşitlik için cinsiyet kimliklerine, cinsel yönelimlere karşı üstü kapalı biçimde uygulanan görmezden gelme politikasından vazgeçilmeli. Onların yaşadığı taciz sorunu kadınların yaşadığı taciz sorunundan ayrı tutulmamalı. Öğrencilerin tutumu söz konusu olduğunda benzer bir durumla karşılaşıyoruz. Toplumsal cinsiyet rolleri gereğince teknik=erkek işi olarak görüldüğünden öğrenciler arasında ayrımcılığın ve tacizin oldukça yüksek seviyede olduğunu belirten kulüp üyeleri, savlarını örneklerle desteklemeyi ihmal etmediler. Kimya laboratuvarlarında şakayla karışık bulaşık kadınların işi deyip deney aletlerini kadınlara temizletmeye çalışan asistanlar Her yılın ilk kar yağdığı gün aslında toplu bir kartopu şölenine dönecek bir etkinliği kadınları taciz etmek ve dalga geçmek amacıyla kullanan erkek öğrenciler Görünür olmayan tacizi görünür kılmaya çalışıyoruz. İnsanları cinsel taciz ve ayrımcılık konuları hakkında bilinçlendirmek hakkında neler yaptıklarını sorduğumuzda: Dönem içinde okumalar ve tartışmalar yapıyoruz. Onun dışında okul içinde afiş çalışmaları ile görünür olmayan tacizi görünür kılmaya çalışıyoruz. Yani en çok yaygın kanı olan Benim sınıf arkadaşım, sevgilim, öğretmenim, akrabam; beni taciz etmez. algısını kırmak gerektiğini düşünüyoruz. Birçok istatistik gösteriyor ki tacize uğrayan insanların büyük bir kısmı bunu en yakınındaki insanların yaptığını belirtiyor. Ancak bu konuda daha çok insana ulaşmak için bazı yeni yöntemler denemek istiyoruz. diyorlar.

11 ARIYORUM 11 Hep teknik App Teknik İ yisiyle kötüsüyle bir yılı daha bitirdik sayılır. Bahar geldi, ağaçlar yeşerdi, çiçekler açtı.daha da iyisi dersler bitti, bahar şenlikleri başladı. Hepinize iyi eğlenceler ve bütünlemesiz finaller dilerim. Gelecek yıl görüşmek üzere... FARUK YILMAZ, Kod Yazma Yardımcısı Bilimsel Arama Motoru C4DROID Wolfram Alpha (Android) (Android-IOS-WinPhone) Bilgisayar okuyanlar iyi bilir. Her hafta yetiştirmeniz gereken bir ödev vardır ve bu ödevlerden başınızı kaşımaya bile fırsatınız kalmaz. Diğer dersleri geçseniz bile c++ dersini geçmek başlı başına büyük bir sorundur. Sürekli kod yazmanız gerekmekte, dahası hocanın istediği şekilde de çalışması gerekmektedir. İşte bu uygulama ile telefonunuzdan c/c++ dilinde kod yazabilirsiniz. Program sadece yazmakla kalmıyor kodunuzu compiler bile ediyor. Kantinde, ringde hatta metroda bile çalışıyor; çünkü program internet bağlantısı olmadan bile yazdığınız programı derleyebilip hatalarınızı gösterebiliyor. Wolfram alpha Mathematica yazılımının üreticileri tarafından geliştirilmiş özel bir arama motorudur. Arama motoru dediysek de bildiğiniz arama motorlarından değil, bilimsel arama motoru. Uygulama mantıksal ve matematiksel ifadeleri anlayabiliyor ve kendisine yöneltilen sorulara yeterli doğrulukta cevaplar verebiliyor. Matematik, fizik, kimya, finans, müzik, mühendislik, sağlık gibi pek çok bilim dalındaki soruları cevaplayabiliyor. En sevindirici tarafı ise matematik becerisinin mükemmel olması Programı açtığınızda matematikle ilgili her şeyi sorup cevabını alabileceğiniz bir bilgisayar alt yapısıyla karşı karşıya kalıyorsunuz. Sadece arama yerine denklemi yazıyorsunuz ve sonucu göstermesini bekliyorsunuz. Uygulama integral ve diferansiyel denklemler çözebiliyor, dahası grafik bile çizebiliyor. Canınız sıkılınca What are you doing? diye sorduğunuzda, I am doing computation for the World. diye bir cevap alıp yapay zeka ile sohbete başlıyorsunuz. Eğitim Portalı Kitap Tedarikçisi Udemy Bookwire (Android-IOS-WinPhone) (Android-IOS) Herhangi bir kişinin herhangi bir konu hakkında eğitim verebileceği veya eğitim alabileceği bir eğitim platformu Udemy. Program, eğitmenlere kurumlara bağlı kalmadan bireysel olarak eğitim verebilecekleri bir ortam sağlıyor. Şimdi bile birçok farklı konuda e yakın kurs barındıran uygulamada, derslerin konularında da bir sınır yok. Web tasarımından yogaya, fotoğrafçılıktan spora kadar hemen her konuyu bulabilmek mümkün. Sitedeki derslerin dörtte üçü ücretsiz, diğerlerinin fiyatı ise 12 ile 399 dolar arasında değişiyor. Eğer ders vermek isterseniz Udemy paranızın yüzde 30 unu kendine saklayıp, kalanı sizlere bırakıyor. Aynı anda birden fazla kurs almanın mümkün olduğu uygulamada kursların sonunda Udemy sertifikası alabiliyorsunuz. Udemy hem bir şeyler öğrenmek isteyenlere hem de öğretmek isteyenlere yönelik oldukça eğlenceli bir platform. Kütüphaneyi kullananlar bilir popüler kitapları ödünç almanın ne kadar zor olduğunu Bazen bir kitap için bir aya yakın beklemeniz gerekebilir. İTÜ kütüphanesinden kitap isteğinde bulunabilirsiniz fakat bürokratik işlemlerle uğraşmak istemediğiniz için fazla ilgilenmiyor olabilirsinizi. Bunun farkına varan yönetim Bookware uygulaması ile çok kolay bir şekilde kitap isteği yapılmasını sağlamayı amaçlıyor. Uygulamayı indirdikten sonra karşılaştığınız ve kütüphanenin satın almasını istediğiniz kitabın arkasındaki barkodu okutarak ya da ISBN sini girerek kolayca kitap isteğinde bulunabiliyorsunuz. Kitap isteğinde bulunmak isteyen İTÜ mensupları için Kullanıcı adı: itubip şifre:itu2015 olarak belirlenmiştir. Elektronik Hesaplayıcı ElectroDroid (Android) Elektronikçi arkadaşlarımın işine yarayacağını düşündüğüm kolay ara yüzlü bu uygulama mühendis adaylarının üzerinden hesaplama yükünü bir nebze almış oluyor. Uygulama güç hesaplama, direnç renk kodları hesabı, entegre hesapları, pinler, pil ömrü hesaplama, kondansatör hesapları gibi karışık hesapları otomatik olarak yapıyor. Dahası program Türkçe dil desteği de sağlıyor.

12 ARIYORUM 12 ÜNİVERSİTELERDE BİLİMSEL ETİK Bir önceki sayımızda başladığımız, üniversite içinde kopyacılıktan ödev yaptırmaya ve intihale kadar her türlü etik dışı sorunu sorguladığımız ve sorgulattığımız yazı dizimizin bu ikinci ve son bölümünde Öğrenci İşleri Dekanı Prof. Dr. Yılmaz Taptık, Meteoroloji Mühendisliği bölümünden Prof. Dr. Zerefşan Kaymaz ve yine Meteoroloji Mühendisliği bölümünden Ar. Gör. Emine Ceren Kalafatoğlu hocalarımızın görüşlerine yer veriyoruz İnsanlar bunu neden yapıyor sualini sormakta fayda görüyorum. Bunların saltnot hevesinden yapıldığı düşüncesinde değilim. İnsanlar bunu eğitim öğretimin içinde bulunduğu değerler çerçevesinde yapıyorlar. Bu bütünleşik bir olay Öğretim üyesi her yıl aynı ödevleri veriyorsa, öğretim üyesi öğrenciye bireysel olarak üzerinde çalışacağı sualler vermiyorsa bu takdirde bunun gerçekleşmeme olasılığı çok yüksek. Ben bir soru verdiğimde bunu sınıftaki 8 kişinin yapacağı, geri kalan 38 kişinin de bu ödevi o 8 kişiden kopya çekeceğine eminim. Ben genellikle verdiğim ödevi öğrencinin araştırmasına yönelik veririm. Gelecek derse kadar şu soruları yapın diye ödevler vermem. Herkesin kendi ödevini kendi yapacağından emin olsam belki. Bunun yerine hemen hemen her dönem takım çalışmasına dayanan proje ödevleri veriyorum. Verdiğim ödevle ilgili var olan literatürü çok iyi tanırım ve herhangi birisi kopyala-yapıştır yaptı ise bunu anlarım. Öğretim üyeleri kendilerinizi yenilemek zorundadırlar. Benim bu konuda ilk baltayı vuracağım kişi öğretim üyesidir. Öğretim üyesi rol modeldir. Rol model öğrenciye gelecekte nasıl olacağını gösteren kişidir. Teknik Üniversite bu kadar zengin bir öğretim üyesi kadrosuna sahip Her biri ayrı nitelikte insanlar. Herkesin başka yeteneklerini kendinde toplayarak öğrencinin kendine bir rol model oluşturduğunu görmek isteriz. Ancak maalesef bu böyle olmuyor. Çünkü artık öğretim üyeleri eğitimi rutine bağlanmış bir şekilde yürütüyorlar. Yani üzülerek söyleyeceğim şey, öğretim üyelerinin bir kısmı senelik sararmış ders notlarından ders anlatmaya çalışıyorlar. O kağıtlarda yazanlar yanlış değildir, yanlış olamaz. Ancak bu durum sizin kendinizi yenilemediğinizi gösterir. Karşınızdakinin, geleceğe hazırlanan kişinin hakkınızdaki görüşü olumsuz olacaktır. İkinci bir konu, öğrenci etik davranışın dışına nasıl çıkıyor? Her toplumun içinde etik dışı davranışlar sergileyen insanlar vardır. Bunun bugün itibari ile yaklaşık olarak İTÜ de lisans, yüksek lisans ve doktorada 30 bin öğrenci var. Güncel öğrencilerden 16 bini lisansta. 16 bin lisans öğrencisinde bu söylediğiniz aykırılıkların miktarı %1-2 yi geçmez. Burada olayın bu boyutuna takılmak gereksizdir. Bu 30 bin öğrencinin tertemiz ufak tefek muzurluklar dışında üniversitede işi karıştıran 1000 kişi var. Önüme gelen adamlar %99 aynı adamlar. Bu adamlar 4 yıl boyunca sorunlu. Bu 1000 kişi 30 bin kişinin hayatı ile oynuyor. Kayıtlarla konuşmak gerekirse, ders satmak 150 liradan başlıyor. Hiç kendi ihtiyacı olmayan derse yazılıyor, sonra dolan kontenjanları birisi add diğeri drop ediyor ve işi bitiriyorlar. Bunu paralı ya da parasız hiçbir şekilde yapmak doğru değil. Tek sorun yetersiz kontenjan gibi görünüyor ders seçimleri sırasında... Bu yetersiz kontenjanlar da, tamamen lüzumsuz adamların gidip o derse kaydolmalarından ve asıl alacak olanlara yer kalmamasından kaynaklanıyor. Çocuklar ortalıkta dolaşıp o dersi almaya çalışıyor. Bir mühendis neyi aradığını, nereden bulacağını ve bulduğunda nasıl faydalanacağını bilen adamdır. Bir başka örnek Bundan 2 yıl önce kayıtların ilk gününe girdik. Kayıtlar açıldı 5 dakika sonra sistem kitlendi. Tüm kayıtları durdurdum sistemi kilitleyenleri tek tek buldum. 30 tane 1. Sınıf öğrencisi. Hepsini buraya çağırdım. Neden yaptınız? dedim. Bir program yazmışlar. Dakikada 1000 kez enter tuşuna basıyor. Sürekli olarak. Abilerimizden böyle gördük. dediler. Ceza vermeden o sefer geçirdik. Ertesi yıl tek bir kişi yine bizi kilitledi. Onu da buldum. Kendisi ile uzun uzun konuştuk, anlattık. Galiba artık bulaşmadan devam ediyor hayatına. Bütün bunların hepsi etik dışı davranışlar kategorisinde. Bu bir anlayış meselesi Bir insan üniversiteye neden gelir? Üniversite bir öğrenme mecrasıdır. Ben hiç birinize bir şeyleri ezberletip, beş dakika sonra unutacağınız bilgileri kafanıza sokmak için burada değilim. Ben size düşünmeyi öğretmek istiyorum. Kafayı çalıştırmayı öğretmek istiyorum. Bir mühendis neyi aradığını nereden bulacağını ve bulduğunda nasıl faydalanacağını bilen adamdır. Okuduğunu anlama kapasitesi bakımından Türkiye çok gerilerde. İki türlü öğrenme vardır. Uyuma yönelik öğrenme kendin için yeterli olan kadarına çaba gösterdiğin öğrenmedir. Yani hayatınızda hep bir hedef var, o hedefe nasıl ulaşacağınız birileri tarafından deşifre edilmiş ve o doğrultuda gidiyorsunuz, önemli olan en kısa zamanda cevabı bulmak, problemin nasıl çözüleceğini öğrenmek değil.ikinci şekil, kendini geliştirmek için öğrenmektir. Kendinizi ne yönde geliştirmek istiyorsanız o yönde konulara eğilmeniz şeklindeki öğrenmedir. Önemli olan insanların kendi istekleri doğrultusunda ilerleyebilecekleri bir yola girmeleridir. Bunun iyi analiz edilmesi gerekir. Eğer iyi analiz edilebilirse, işte o zaman bu etik dışı faaliyetler en aza inecektir. Ama bundan herkesin tamamen vazgeçeceğini beklemek saçmalıktır. Kopya çekmenin en basit tarifi başka birinin hakkını gasp etmektir. Bu durum birçok şeye sebep olur. Hiç hak etmediği halde o dersten geçmek, o dersin ortalamasını etkileyerek başka insanların ders durumlarına müdahalede bulunmak, sürekli olarak bunları yapmak suretiyle hakkı olanların bazı pozisyonlara gelmesine engel olmak vs. Benim dışarıdan, biraz da büyüteçle bakarak durum hakkındaki değerlendirmem bu. Bunu alışkanlık haline getirmek artık olayı farklı konumlara getirmek demektir. İnsanları mecbur bırakmayacaksınız yılında üniversitede ilk etik dersini açan kişiyim. Sınıf 200 kişi. Ben derslerimi anlatıyorum. Gruplara ayırdım öğrencilerimizi. Dünyada iş etiği ile ilgili çalışma dosyaları verdim ve sunumlara hazırlanmalarını söyledim. Bir grup verdiğim dosya dışında da bazı araştırmalarda bulundu. Bir fabrika atık temizleme merkezi kuruyor fakat tüketim maliyetlerini çok arttırıyor. Bu yüzden tesis bunu gündüz çalıştırıp gece kapatıyor. Bu durumu sınıfta tartışıyoruz. Bir grup Biz gelecek haftaya kadar bu konuya hazırlanalım. dedi ve bir sonraki hafta teatral bir şekilde buna hazırlandılar. En son aşamada durumu ileten mühendisin buna karşı çıkmak nedeni ile işten atılması durumu söz konusu edildi. Napalım? dediler. Ben de Siz ne yapardınız? dedim. Öğrencilerden biri Ben az önce size babamın hayatını oynadım. dedi. Babası aynı durumla karşı karşıya kalmış. Peki baban ne yaptı? dedim. Hiçbir şey yapamadı çünkü iki tane çocuk okutuyor. Bir şey diyemeden devam etmek zorunda kaldı. dedi. İşte İnsanları mecbur bırakmayacaksınız. Bu absürt olayların engellenmesinin yolu birinci planda hocadan geçiyor. Hocanın ilk görevi dersi sevdirmektir. Ders içi motivasyonu arttırmaktır. Bu olay gerçekleştiği zaman bu gibi etik dışı durumların önüne geçilmiş olunur. Ama hiçbir zaman sıfırlanmaz. Mesele ben 5 yıldır o bahsettiğimiz bin kişiyi değiştiremiyorum. Ama eğitim bu gibi sorunların üzerinden inşaa edilemez. Bu insanlar sistemin içindeki çürük elmalardır. En iyisi bu elmaları ayıklamaktır. Bunu da sizin yaptığınız gibi arkadaşlarınızı uyararak yapmak en iyisidir. Kendi toplumunuza böyle bir mesaj vermeniz çok önemli. Prof. Dr. Yılmaz Taptık Öğrenci İşleri Dekanı Problem sadece öğrencilerden kaynaklanmıyor. Öğrencileri aldığı notlara göre değerlendiren bir sistem var önümüzde. Bu neden, pek çok irdelenmesi gereken nedenin yanında en ön sıraya oturuyor ve çok önemli bir faktör. Öğrenci notu ile tüm geleceğini şekillendireceğini düşünüyor. Evet, tabii ki öğrenciyi değerlendirmek için öğrencilerin aldıkları notlar bir değerlendirme aracı, ama öğrencinin yeteneğini kavramak ve ortaya çıkarmak için yeterli değil. Kendi kendine çalışarak düşük not almış olan öğrencilerin yaptıkları bire bir çalışmalarda ve araştırmalarda, kopya ile notu yüksek olan öğrencilerden, daha iyi performans sergilediğini görebiliyoruz. Buna ilaveten; öğrencilerin diğer ders yüklerinin çok olması ve çalışmaya o dersin gerektirdiği kadar zaman ayıramaması, öğrencilerin aldıkları dersi mecburen almak ve okumak zorunda hissetmeleri ve dolayısıyla çabucak geçerek kurtulmak istemeleri kopya nedenlerinden bazıları. Daha birçok sebep sayılabilir ve bu nedenlerin derinlemesine irdelenmesi gerektiğine inanıyorum. Hatta bizim üniversitemizde de var mıdır bilemiyorum ama bazen kopya çekmeyi bir macera veya başarılması zor bir engel olarak görerek yakalanmadan kopya çekmekten heyecan duyan öğrencilerin de olduğunu duyuyorum. Karşısındakini kandırdığını düşünerek eğlenen, bundan hoşlanan öğrencilerin de olduğunu düşünüyorum. Öğrenci yaptığı işten, öğrenmekten, zevk almalıdır. Bu tür aşırı durumlar hariç bu konuda tüm sorumluluğu öğrenciye yüklemenin bir çözüm olduğunu düşünmüyorum. Öğrenci yaptığı işten, öğrenmekten, zevk almalı. Zevk alarak yaptığı bir şeyden kopya çekme gereğini duymaz. Bunun yanı sıra ödevler, projeler, sınavlar ilgi çekici, heyecan verici, iddialı, uğraştırıcı ama aynı zamanda zevk verici ve öğrencinin sınıfta öğrendiklerini ortaya koyucu, kabiliyetini ortaya çıkarıcı şekilde olmalıdır. Öğrenci ödevlerini, projelerini, sınavlarını kendisi yaptığında tattığı heyecan ve gururun, aldığı zevkin her şeyin üstünde olduğunu görmeli. Kopya konusunda en çok üzüldüğüm şeylerden biri de öğrencilerin kopya çekmeleri ile övünüyor ve karşılarındakini kandırdıklarını düşünüyor olmalarıdır. Bu tür bakış açısına sahip öğrencilerin sadece kendi geleceklerine zarar verdiklerini görmeleri gerekir. Diğeri ise, kopya çekmeden bir şeyler yapmaya çalışan arkadaşlarının haklarını yemiş olduklarının farkında olmamaları veya farkında iseler de bunun onların umurunda olmamasıdır. Yanlış bir şey yapılmışsa, yapan kişi bu yanlışının yaptırımına katlanmalıdır. Kopya çekmelerini nasıl önlemeliyiz? Bence öğrencinin kopya çektiğini tespit etmek, göstermek ve ceza vermek bunu önlemek için yeterli değil. Cezadan ziyade nedenlerini anlayıp etkili, caydırıcı tedbirler almanın yolunu bulmanın daha doğru olacağını düşünmekteyim. Burada ortaya çıkan çok doğal bir soru, Kopya çekmeden öğrenimini sürdürenlerin haklarını nasıl korumalıyız? sorusudur. Hangi ceza ile kopyayı önleyelim? sorusu olmamalıdır. Öte yandan kopya çekmek bir suçtur, doğru olmayan bir davranıştır ve sonuçta bu durumdan mağdur olacak masum insanlar vardır. Dolayısıyla buna teşvik edici fırsatlar da verilmemelidir. Bugünkü üniversite sistemimizde kopya çekene bakıyorsunuz, bazen hiç ceza verilmediği oluyor veya bir caydırıcılığı yok. Bunun da doğru olduğunu düşünmüyorum. Yanlış bir şey yapılmışsa, yapan kişi bu yanlışının yaptırımına katlanması gerekir. Sonuçta yapılan hareket bilinçli bir harekettir. Farkında olmadan kimse kopya çektim diyemeyeceğine göre... Öğrenciler günümüzde sanıyorum kopya çekme işlemini çok masumane ve doğal ve olağan görüyorlar. Bugünkü sosyal medya ve teknik ortamda kopya çekmenin tonlarca türü gelişmiş vaziyette. Hangi birini, nasıl engelleyeceksiniz? Dolayısıyla aslında görev öğrencilere, bunu yapmanın doğru olmadığı anlamalarını sağlamak ve onlar da bu bilinci canlandırmak olmalıdır. Yapan kişi bundan rahatsızlık duymalı; doğru olmadığı için rahatsızlık duymalı; başkasının hakkını yediği için rahatsızlık duymalı; bundan bir şey kazanamayacağı için rahatsızlık duymalı; insanları yanılttığı için rahatsızlık duymalı; annesini babasını, öğretmenlerini, arkadaşlarını, daha da önemlisi kendisini kandırdığı için rahatsızlık duymalı; kopya çekerek yaptığını aslında çalışarak yapabileceğini göremediği için rahatsızlık duymalı; bu şekilde kendine olan güvenini zedelediği için rahatsızlık duymalı vs vs vs Bunun yanlış olduğunu kavramaları, olayın kapsamının bu çağda artık mezuniyetten yıllarca sonra gülerek anlatacakları hey gidi günler hey vakası olmadığını görmeleri gerekir. Prof. Dr. Zerefşan Kaymaz Meteoroloji Mühendisliği YAZI DİZİSİ 2

13 ARIYORUM 13 Ölü Damlalar Projesi Orhan Tüfek Şimdilerde duvarlarda ya da sokaklarda bir yerlere gizlenmiş USB bellekler görürseniz hiç şaşırmayın, USB bellekler sayesinde hiç tanımadığınız insanlar ile paylaşımda bulunup, bu eşsiz sanat projesine kolayca katılabilirsiniz. New York ta yaşayan Alman sanatçı ve blog yazarı Aram Bartholl un geliştirdiği projeyle, hiç tanımadığınız insanlar ile dosya ve bilgi alışverişinde bulunurken eğlenme şansına da erişebilirsiniz. İlk olarak New York ta duvarlara gizlenen 5 USB bellek ile başlayan proje şu anda Almanya dan İtalya ya, Kanada dan Senegal e, hatta Türkiye de Çanakkale Kayalar köyüne bile uzanmış durumda. Paylaşımda bulunmak ve projeye katılmak ise oldukça vbasit: bir nokta belirlemek ve buraya USB belleği metal kısmını dışarda bırakacak şekilde sabitlemek ve içinde herhangi bir belge paylaş mak Paylaşılan belge bir video, resim ya da metin olabiliyor; bu konuda kısıtlama mevcut değil, tabi ki etik değerler içinde kaldıkça. Belleğin gizlendiği noktanın, diğer insanları da bilgilendirilmesi için Bartholl un oluşturduğu sitesine kayıt olunması ve belleğin bırakıldığı yerin kaydedilmesi ise yeterli olmakta. Böylece bırakılan USB belleğe bilgisayarını bağlayan kişi kolayca paylaştığınız verilere erişebilecektir. Proje hakkında daha fazla bilgi edinmek için veya projeye bir USB belek de siz koymak için com sitesini ziyaret edebilirsiniz. Ölüm Damlalar projesi insanların arasında paylaşım faaliyetlerini geliştirerek insanlara eşsiz bir sanat projesi sunmuş olsa da bazı durumlarda kötü durumları da ortaya çıkarmıştır. Bütün insanların ölü damlalar noktasına sınırsız erişim ve paylaşımda bulunabilmesi nedeniyle ölü damlalar içinde bir takım illegal paylaşımlar ya da virüslü dosyaların da paylaşılması söz konusu olmuştur. Nitekim Toronto da bulunan bir ölü damlalar noktasında uyuşturucu kullanımı ile bilgiler ve pornografik içeriğin paylaşıldığı görülmüştür. Ayrıca daha önceden belirlenen ölüm damlalar noktalarının da başka insanlar tarafından tahrip edilmesi ya da çalınması da söz konusudur. Türkiye de İzmir in Bornova ilçesinde ve Konya da bulunan ölü damlalar noktası sitede mevcut olarak görünmesine rağmen çalınma ya da bozulma nedeniyle kullanılamaz durumdadır. Ölü Damlalar Aslında Nedir? Ölü damlalar doğrudan karşılaşma gerektirmeyen ve gizli konumu kullanarak iki kişi arasındaki öğeleri takas etmek ya da paylaşmak için kullanılan bir casusluk yöntemidir. Ajanlar, daha önceden belirlenmiş bir noktaya belge ya da takas edilmek istenilen şeyleri bırakarak karşı tarafa bu takas ürünlerini herhangi bir temas gerektirmeden aktarmada kullanmışlardır. Ölü damla yerleri, halkın ya da polisin fark etmemesi için gizli yerler olarak seçilmişlerdir. En yaygın olarak kullanılan noktalar olarak ise duvarlar arasındaki tuğla araları ya da ağaç oyuklarıdır. Ölü damlalar yöntemi ajanlık faaliyetlerinde anlık yakalanmaların önlenmesinde yararlı olsa da kusursuz değildir. Operatörler biri ele geçirildiğinde, bu konumu açığa çıkarılabilmekte ya da karşı taraf gözetim altında tutulurken diğer taraf yakalanabilmekteydi. Ölü damlalar ile bilgi paylaşımı çevrimiçi yani internet ile paylaşımın mümkün olmadığı, özellikle 2. Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş döneminde çokça popüler olmuş ve ajanlar tarafından kullanılmıştır.

14 ARIYORUM 14 BİLİM KURGU VE BEYAZ PERDE Zeynep Deliballı Sözlükteki tanımı evrenin ya da olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilmi olan bilim, neden, merak ve amaç besleyen bir olgu olarak günümüze kadar birçok alt dala bölünmüş, insanların daha iyi yaşam koşullarına kavuşmasına, bilinmeyenleri bulmasına ve yeni şeyler öğrenmesine ön ayak olmuştur. Bilim bize gerçekte olan ama görünemeyen şeyleri buldurmaya çalıştığı için insanları her yönüyle cezbeder. İnsanlar da olabilecek ihtimaller için hayal kurmaya başlayıp daha sonra bunları düşünceye dökünce ortaya Bilim Kurgu çıkar. Köklerini mitolojiden alan bilim kurgunun ilk eserlerine 2.Yüzyıldan itibaren rastlanır. 2. yy da Lucian ın True History si, 1001 Gece Masalları ndaki bazı hikâyeler, 10. yy da The Tale of the Bamboo Cutter, 13. yy da Ibn al-nafis in Theologus Autodidactus u, Cyrano de Bergerac ın Voyage de la Terre à la Lune u, ve 17. yy da Des états de la Lune et du Soleil bunlara örnektir. 18. Yüzyılda artık bir edebiyat türü olarak kabul gören bilim kurgu asıl büyük patlamasını 19. Yüzyılda yapmıştır. JULES VERNE Bilim kurgu deyince akla ilk gelen isimlerden olan Jules Verne in bilim kurguya olan tutkusu daha küçük bir çocukken gemileri seyredip hayaller kurmasıyla başlamıştır. Hatta rivayet edilir ki; 12 yaşındaki Jules gemide tayfalık yapmak için kaçmıştır, babası onu yakaladığında bundan sonra yalnız hayal dünyasında seyahat edeceğine dair ailesine söz vermiştir. Yıllar sonra Verne evlenmiş ve borsada bir işe başlamıştır ancak maceracı ruhundan hiç bir şey kaybetmemiştir; borsacılık yaparken aynı zamanda edebiyat, coğrafya ile ilgilenmiş; astronomi, meteoroloji ve fizyoloji alanlarındaki deneyleri, keşifleri yakından takip etmiştir. Fransız baloncu Nadar ile tanışmak Verne için dönüm noktası olmuştur. O sıralar adını Dev koyduğu sıcak hava balonu yapmaya çalışan Nadar ile tanışan Verne, ondan romanı için gerekli teknik bilgileri alıp ilk romanı olan Balonla 5 Hafta adlı eserini yazmış, kitabın basım süreci ne kadar zorlu olsa da Verne romanını 1863 yılında yayımlatıp bir anda büyük bir başarı elde etmiştir. Kitabın başarısından sonra borsacılığı bırakıp tamamen edebiyata yönelen Verne; birçok başarılı bilim kurgu eseri yazmıştır. Bunların içinden en başarılı olan romanları; Dünyanın Merkezine Yolculuk (1864), Aya Seyahat (1865), Denizler Altında Yirmi Bin Fersah (1870), Seksen Günde Devr-i Âlem (1873) olmuştur. Bu kitaplar daha sonra sinemaya aktarılıp büyük başarı sağlamıştır. Her sinema türü gibi bilim kurgu sineması da edebiyattan beslenir. Nitekim ilk bilim kurgu filmi de yine bir edebi beslenmedir yılında Georges Melies tarafından yazılan ve yönetilen Aya Yolculuk filmi Jules Verne nin yazdığı Ay a Seyahat ve H. G. Wells in yazdığı Aydaki İlk İnsanlar romanlarından uyarlanmıştır. Yaklaşık 14 dakika süren bu filmde bir grup bilim adamının Ay a gitmek üzere planlar yapması, sonunda başarılı olarak Ay a gitmeleri ve burada başlarına gelen olaylar anlatılmaktadır. Film kullandığı özel efektleriyle de sinema tarihinde bir ilktir. Jules Verne nin Seksen Günde Devri Âlem kitabı dünyada en çok okunan kitap olmuştur ve 3 kez beyaz perdeye uyarlanmıştır. En çok bilineni 2004 yapımı Jackie Chan in başrolünde oynadığı filmdir. Bu uyarlamada da diğer iki filmde olduğu gibi kitabın konusuna sadık kalınarak İngiliz mucit Phileass Fogg un 80 günde dünyayı gezme çabası anlatılmaktadır. Film aynı zamanda tarihin en çok zarara uğrayan filmi olmuştur. Bilim kurgu kitapları genelde temelini bilimsel gerçeklerden alıp üstüne hayalden bir bina inşa eder. Ancak Jules Verne nin eserleri bilimle başlayıp bilimle bittiğinden ve hayale çok yer vermediğinden onun bilim kurgu yazarı olarak değil de yalnızca bilim yazarı ya da teknoloji yazarı olarak anılması gerektiği iddia edilir. H. G. WELLS Herbert George Wells, birçok edebiyat türünde eserler vermesine rağmen bilim kurgu romanlarıyla daha çok tanınır ve Jules Verne ile birlikte bilim kurgunun babası kabul edilir. En bilinen ve beğenilen bilim kurgu eserleri: Zaman Makinası(1895), Görünmez Adam (1897), Dünyaların Savaşı(1898) olmuştur. Wells in Zaman Makinası kitabı iki kez sinemaya uyarlanmıştır. Konusu kitapla birebir aynı olan filmlerde, bilim adamı ve mucit olan kahramanımızın azimle çalışarak zaman makinesini icap edip farklı zamanlara yaptığı yolculuklar anlatılmaktadır. İlk olarak 1899 dan 2030 lara, oradan da yıl sonrasına yolculuk yapar. Bu milyonlarca yıl uzaklıktaki gelecekte, insanoğlunun iki düşman ırka bölündüğünü fark eder ve kendini acımasız bir savaşın tam ortasında bulur. Eserin iki uyarlaması da çok başarılı bulunmuştur. Kitabın ve filmlerin de verdiği mesaj açıktır; Biz ne kadar kendimizi teknolojik olarak ilerletsek de, savaş olduğu müddetçe gelecekten hiç umut beklenmemelidir. Görünmez Adam kitabı da ilk olarak 1933 yılında beyazperdeye aktarılmış daha sonra 1940 da devam filmi gösterime girmiştir. Filmde kitapla paralel olarak; görünmez olmanın yöntemini bulan ve bu sırrı kendi üzerinde deneyen bir bilim adamının görünmez olduktan sonra yaşadıkları anlatılır. İlacın etkisiyle görünmez olan adam, artık formülü tersine çevirip eski haline geri dönememektedir. Yüzünü sargı bezleriyle kaplayıp gözlüğünü takarak İngiltere nin küçük bir köyüne yerleşir. Burada kendisini eski haline döndürebilecek deneyleri uygulamaya başlar. Ancak sonuçlar son derece ürkütücü olacaktır; çünkü onu görünmez yapan ilaç aynı zamanda kurbanını yavaş yavaş delirtmektedir de... Wells in diğer bir başarılı kitabı olan Dünyaların Savaşı filmi 2005 yılında ünlü yönetmen Steven Spielberg tarafından sinemaya uyarlanmıştır. Filmde kitapta olduğu gibi Marslıların dünyayı işgali anlatılır. Önce Londra yakınlarına meteor benzeri nesnelerin düşmeye başlar. Silindir biçimindeki kapsüllerin içinden çıkan Marslılar, inşa ettikleri üç ayaklı devasa savaş makinaları ve ellerinde bulunan ısı ışını gibi teknolojik silahlarla kısa sürede insanları öldürmeye ve dehşet saçmaya başlarlar. Film gişede büyük bir hasılat rekoru kırarak dünya çapında 591 milyon $ hasılat elde etmiştir. İlham kaynağı Jules Verne olan Wells, onunla teknolojiye önem verme konusunda hemfikirdir ancak Verne nin eserleri olayların bilimsel olarak nasıl olabileceğini anlatmaya çalışırken Wells in eserlerinde teknik ve bilimsel konular baştan savma bir şekilde geçiştirilir. Wells in Aydaki İlk İnsanlar kitabını ve Jules Verne nin Aya Yolculuk kitaplarını ele aldığımızda, Wells in derdinin aslında teknolojik gelişmelerin nerelere kadar ilerleyebileceğini göstermek değil, Aydaki hayatın nasıl olabileceğine dair düşünceler üretmek olduğunu görürüz. Bugün bilimkurgu sinemasında köşe taşı olarak adlandırabileceğimiz filmlerin tabanında; Jules Verne, H.G Wells, Arthur C. Clarke ve Phillip K. Dick gibi büyük yazarların ve dolayısıyla da bilimkurgu edebiyatının yattığını söyleyebiliriz. Bu eserlerden ilham alarak yüzlerce uyarlama bilim kurgu kitabı yazıldı, yüzlercesi sinemaya uyarlandı ve uyarlanmaya devam etmektedir. Ancak bazı bilim kurgu uyarlamaları var ki onlar sinema tarihine isimlerini altın harflerle yazdırmıştır Şimdi gelin bilimkurgu edebiyatı-sinema birlikteliğinin en iyi örneklerine bakalım. BULUT ATLASI/CLOUD ATLAS David Mitchell in 2004 yılında yayımlanan filmle aynı ismi taşıyan romanından sinemaya uyarlanan Bulur Atlası, 2012 ABD-Almanya ortak yapımı bir bilim kurgu filmidir. Yönetmenliğini ve senaryosunu, Matrix Üçlemesi ve V for Vendetta gibi sinema tarihinin en iyi filmlerine imza atmış Wachowski Kardeşler ve Tom Tkywer üsttlendiği filmin başrollerinde Tom Hanks, Hugo Weaving, Halle Berry, Jim Sturgess, Hugh Grant gibi oyuncular yer almaktadır. Film sıra dışı geriye dönüş ve ileriye atlama teknikleriyle farklı dönemlerde yaşamış altı ayrı karakterin hikayesini anlatır. Hikayeler farklı görünebilir ama aslında amaç hep aynıdır ve aralarında ince bağlantılar vardır ve eğer 171 dakikalık uzun süresine dayanıp, sıkılmadan izleyebilirseniz size mükemmel bir son sunma vaadini vermektedir. Bulut Atlası filminin konsepti resmi olarak şöyle açıklanmıştır: «Bireylerin davranışların geçmişteki, günümüzdeki ve gelecekteki diğer bireylerin yaşamları üzerindeki etkileri üzerine bir araştırma, katil bir ruhun kahramana dönüşmesi ve bir iyiliğin asırlar boyunca dalgalanarak bir devrime ilham olması.»

15 ARIYORUM 15 FRANKENSTEIN Mary Shelley tarafından edebiyat dünyasına kazandıran Frankenstein, çoğu insan tarafından korku romanı olarak bilinse de aslında bir bilim kurgu ve felsefi roman türüdür da yazılmış olan roman; tıp öğrencisi olan Victor Frankenstein ın ceset parçalarından oluşturduğu ölü vücudu, elektrik akımı vererek canlandırmayı başarmasını ve daha sonra yaşadığı iç hesaplamayı anlatır. İlk olarak 1910 yılında sinemaya uyarlanan Frankenstein daha sonraları da pek çok kez sinemaya uyarlansa da en iyi uyarlama 1931 yılında James Whale ın yönetmenliğini yaptığı film olmuştur. Filmde, her ne kadar romanın vermek istediği Tanrıya başkaldırma, kendini ona eş değer görme vb. alt metinler, yaratık filmi yapma arzusunun içinde kaybolsa da fantastik ve bilim kurgusal öğeleri o zamanın teknolojisiyle mükemmel yansıtmasıyla akıllarda kalmıştır. 2001: BİR UZAY DESTANI/2001: A SPACE ODYSSEY 2001: Bir Uzay Destanı filmi 1968 yılında Stanley Kubrick tarafından yönetilen bir bilim kurgu filmidir. Ünlü bilim kurgu yazarı Arthur C. Clarke ın The Sentinel adlı kısa hikayesinden esinlenen Kubrick yazarla kafa kafaya vermiş ve senaryosunu beraber kaleme alıp ortaya mükemmel bir bilim kurgu filmi çıkarmıştır. Filmde Kubrick üç parçalı bir anlatım tercih etmiş ve maymundan mekanikleşen insana oradan da yeni bir insan formuna evrilen türü ele almıştır. Film döneminin çok ötesindeki görsel efektleri ve yaratıcı uzay mekiği tasarımları gibi pek çok özelliğiyle bilim kurgu sinemasında yeni bir çağ açmıştır. GERÇEĞE ÇAĞRI/TOTAL RECALL Oscar ödüllü filmin hikâyesi Philip K. Dick in We Can Remember It For You Wholesale adlı kısa hikâyesine dayanmaktadır yılında sinemaya uyarlanan filmin yönetmenliğini Paul Verhoeven yapmıştır. Başrollerini Arnold Schwarzenegger ve Sharon Stone un oynadığı filmde, Mars a dair rüyalar gören Douglas ın insanları Mars a tatile yollayan Rekall adlı şirkete başvurması ve bu yolculukta gerçek kimliğinin ortaya çıkması anlatılır yılında geçen film En İyi Görsel Efekt dalında Oscar kazanmıştır. AZINLIK REPORU/THE MINORITY REPORT ŞEY/THE THING Şey, 1982 ABD yapımı bilim kurgu ve korku filmidir. Şey aslında 1951 yapımı Christian Nyby filmi The Thing from Another World un yeniden yapımıdır. Ancak yeniden çekimde 1951 yapımına esin kaynağı olan John W. Campbell, Jr. ın yazdığı Who Goes There? romanına daha sadık kalınmıştır. Filmde, şekil değiştirebilen bir uzaylı yaratığın buzda donduktan sonra canlandırılması daha sonra Antartika daki bir bilimsel araştırma istasyonuna sızıp Norveçli araştırma ekibini öldürmesi ve devamından gelişen olayları anlatılır. Film 2011 yılında 1982 yılındaki filme paralel olarak yeniden uyarlanmıştır. DR. GARİPAŞK/DR. STRANGELOVE Dr. Garipaşk (İngilizce orijinal adı: Dr. Strangelove or: How I Learned to Stop Worrying and Love the Bomb / Dr. Garipaşk veya: Nasıl Kaygılanmayı Bırakıp Bombayı Sevmeyi Öğrendim) Peter George un Kırmızı Alarm isimli romanından uyarlanan, yönetmenliğini Stanley Kubrick in yaptığı 1964 yapımı bir bilim kurgu/politik hiciv/komedi filmidir. Filmin başrolünde oynayan Peter Sellers üç farklı rolde oynamıştır. Soğuk savaş dönemi USA-SSCB ilişkilerini kara bir mizahla ele alan film, teknolojinin insanın elinde nelere kadir olacağı söylemiyle sonlanır. Total Recall filminin büyük başarı yakalaması nedeniyle ikinci filmi çekilmek istenmiş ancak sonradan planlar değişince Philip K. Dick in The Minority Report(Azınlık Raporu) eseri Steven Spielberg in yönetmenliğinde 2002 yılında sinemaya uyarlanmıştır. Başrolünde Tom Cruise un oynadığı film, 2054 ün Amerika sında geçmektedir. Filmin konusu; Dedektif John Anderton, psişik güçlere sahip kahinler ve bazı teknolojik aygıtlar sayesinde cinayetleri daha işlenmeden önce fark edip suçluları yakalayan özel bir polis biriminin başındadır. Anderton ın kusursuz işlediğine inandığı sistem, birdenbire tersine döner. Anderton ın şefi olduğu birim, cinayet suçlamasıyla onun peşine düşer. Avcı artık av olmuştur... İnsanın kendi kaderini belirleyip belirleyemeyeceği sorunsalı üzerine eğilen film, yola çıktığı hikayenin üzerine koyarak bilim kurgu başyapıtlarından biri olmuştur. BIÇAK SIRTI/BLADE RUNNER Yönetmenliğini Ridley Scott ın yaptığı, başrolünde Harrison Ford un oynadığı 1982 yapımı BIÇAK SIRTI filmi, Philip K. Dick tarafından yazılan, 1968 senesinde yayınlanan Android ler Elektrikli Koyun Düşler Mi? adlı bilim kurgu romanından uyarlanmıştır. Blade Runner kaçak Replikant ları (yapay insan/android) avlayan avcı demektir. Filmde, yıllarca blade runner olan Rick Deckard ın tam yorulup emekli olmaya karar verdiği zaman, çaldıkları bir uzay gemisiyle dünyaya beş Replikant ın geldiğini öğrenmesi ve milyonlarca insanın yaşadığı bir şehirde bu beş Replikant ın peşine düşmesi anlatılır. Film vizyona girdiği zaman izleyiciler tarafından pek tutulmasa da zamanla bir kült olmuştur. B MAYMUNLAR CEHENNEMİ/PLANET OF APES Fransız yazar Pierre Boulle nin 1964 yılında yayınlanan bilim kurgu romanı Maymunlar Gezegeni, 1968 de ilk olarak sinemaya Maymunlar Cehennemi adıyla uyarlandı. Filmde, bir grup astronotun yaptıkları bir uzay yolculuğu sonunda maymunların hüküm sürdüğü bir gezegene düşmeleri ve orada maymunlar tarafından esir alınmaları anlatılır. ilim kurgu sinema için büyük bir hazinedir; tüm gizemi ve gizemli olduğu kadar gerçekçi olmasıyla da insanları kendine çeker. Sayısız bilim kurgu eseri sinemaya aktarılmıştır ve aktarılmaya devam edilmektedir. Görülüyor ki bilim kurgunun konuları insanlar hayal ettikçe ve araştırdıkça asla tükenmeyecektir ama unuttuğumuz çok önemli bir şey var ki o da; Acaba dünya böyle kirlenmeye devam ettikçe, bilimin bu hızlı ilerlemesinin bir değeri olacak mıdır?

16 16 C M Y CM MY CY CMY K kafepi_reklam_sayfasi.pdf :51:18 ARIYORUM

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ

OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ OKULLAR HAYAT OLSUN OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ Okullarımız halka açıldı Okullar eğitim-öğretim saatleri dışında; akşam saatleri, hafta sonları ve yaz aylarında halkımızın hizmetine açıldı. Derslikler,

Detaylı

IEEE Türkiye Başkanlar Kurultayı

IEEE Türkiye Başkanlar Kurultayı İTÜ IEEE ailesinden merhaba! 1992 yılından beri İTÜ Elektrik-Elektronik Fakültesi nde faaliyet gösteren, teknik üniversite öğrencisinin mesleki ve sosyal açıdan gelişimini hedefleyen sayısız çalışma yapan

Detaylı

SOSYALLEŞEBİLEN ÖĞRENCİNİN İLETİŞİMİ DE GÜÇLÜ OLUYOR

SOSYALLEŞEBİLEN ÖĞRENCİNİN İLETİŞİMİ DE GÜÇLÜ OLUYOR 2007 yılında Çankaya Üniversitesi İşletme Bölümü nden birincilikle mezun olan, ayrıca Uluslararası Ticaret Bölümümüzde çift ana dal yapan, 2010 yılında da İşletme Yönetimi Yüksek Lisans Programı ndan mezun

Detaylı

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,

Detaylı

Bilgi Çağına Uyumlu, Doğru Kariyer Yolları

Bilgi Çağına Uyumlu, Doğru Kariyer Yolları Bilgi Çağına Uyumlu, Doğru Kariyer Yolları KARİYER ZİRVESİ & FUARI MÜ Kariyer Merkezi(MARKAM); Yaşam boyu öğrenme felsefesi ışığında ve bilgi toplumu olma yolunda, öğrencilere yönelik kariyer planlama

Detaylı

GAZ ANTEP KOLEJ VAKFI ÖZEL OKULLARI

GAZ ANTEP KOLEJ VAKFI ÖZEL OKULLARI ANAOKULU LKOKUL ORTAOKUL ANADOLU L SES FEN L SES CEM L ALEVL KOLEJ GAZ ANTEP KOLEJ VAKFI ÖZEL OKULLARI ÖĞRENCİNİN Adı : Soyadı : Sınıfı : Eylül 2013 Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe 2 Eylül 2013 Pazartesi

Detaylı

BURSA KENT KONSEYİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NİN KATKILARIYLA

BURSA KENT KONSEYİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NİN KATKILARIYLA BURSA KENT KONSEYİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NİN KATKILARIYLA KENT KONSEYİ MEVZUATI YASA 5393 SAYILI BELEDİYE KANUNU (TC Resmi Gazete Tarih: 13 Temmuz 2005, Sayı 25874) Kent Konseyi MADDE 76 Kent Konseyi

Detaylı

Çeviri Köyü Projesi Hakkında. Çeviri Köyü Projesi, insana ve doğaya önem veren bir yaşam alanı oluşturma gayesi ile yola çıktı.

Çeviri Köyü Projesi Hakkında. Çeviri Köyü Projesi, insana ve doğaya önem veren bir yaşam alanı oluşturma gayesi ile yola çıktı. 1 Çeviri Köyü Projesi Hakkında Çeviri Köyü Projesi, insana ve doğaya önem veren bir yaşam alanı oluşturma gayesi ile yola çıktı. Kimsiniz Siz? Çeviri Köyü Projesi Hakkında Neyi, Niye Yapıyorsunuz? Birlikte

Detaylı

Biz beyaz yakalılarız. Günümüzün çoğu plazalarda geçer. 9-6, 9-9, bazen de ne kadar giderse o kadar çalışırız. Adımız aynı zamanda kimliğimiz.

Biz beyaz yakalılarız. Günümüzün çoğu plazalarda geçer. 9-6, 9-9, bazen de ne kadar giderse o kadar çalışırız. Adımız aynı zamanda kimliğimiz. Biz beyaz yakalılarız. Günümüzün çoğu plazalarda geçer. 9-6, 9-9, bazen de ne kadar giderse o kadar çalışırız. Adımız aynı zamanda kimliğimiz. Beyazız. Bir rengin tarafı değiliz. Elimizden geldiğince iyilik

Detaylı

Đsmail Hilmi Adıgüzel

Đsmail Hilmi Adıgüzel Đsmail Hilmi Adıgüzel Gençlik Platformu / Kurcu Başkan Marka Yönetimi Derneği / Yönetim Kurulu Üyesi Türkiye Fotoğraf Gönüllüleri / Genel Koordinatör Đnternet Medya ve Bilişim Federasyonu / Yönetici Gravga

Detaylı

21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da

21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da 21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da geleceğin mimarı nesiller artık bizim ellerimizde, güvenle... Keşke Hep Çocuk Kalsak! Büyüyünce ne olacaksın diye sorarlar. Oysa çocuk kalmak en güzel şey değil midir?

Detaylı

Baykal'ın. Tekne'de siyaset!..

Baykal'ın. Tekne'de siyaset!.. 8 TEMMUZ 2013 0 212 260 23 60-0 212 260 52 29 %50 ye varan indirimler Tekne'de siyaset!.. CHP NİN eski genel başkanı Deniz Baykal, Kadıköy, Beşiktaş ve Bakırköy'ün CHP'li belediye başkanları ile 'tekne

Detaylı

Genç Fikirler Kulübü. 2014-2015 Akademik Yılı Bülteni. Genç Fikirler Kulübü

Genç Fikirler Kulübü. 2014-2015 Akademik Yılı Bülteni. Genç Fikirler Kulübü 2014-2015 Akademik Yılı Bülteni 2014-2015 Akademik Yılı Bülteni OSMANİYE KORKUT ATA ÜNİVERSİTESİ GENÇ FİKİRLER KULÜBÜ -2015 Akademik Yılı Bülteni İçindekiler Kulübümüz Hakkında 1 Yönetim Kurulu 2 Bülten

Detaylı

29.06.2015 Pazartesi İzmir Basın Gündemi

29.06.2015 Pazartesi İzmir Basın Gündemi 29.06.2015 Pazartesi İzmir Basın Gündemi Rektör Prof.Dr. Galip Akhan, 29-Haziran-14 Temmuz 2015 tarihleri arasında Hafta içi Her gün Saat: 09.30-17.00 saatleri arasında aday öğrenci ve ebeveynlerine açık

Detaylı

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR BALIKESİR - 30.09.2014 HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR Balıkesir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hüseyin Gündoğdu, Ankara ve Hatay Tabip odaları üyelerinin Gezi Parkı olayları sürecinde hukuka aykırı

Detaylı

Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti

Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti Bodrum Sutopu Takımı, Başkan Kocadon u ziyaret etti Türkiye Sutopu Federasyonu na bağlı Bodrum Yarımada Su Sporları Kulübü sporcuları, elde ettikleri başarının ardından Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon

Detaylı

Zaman İçinde Üniversitelerdeki Değişim

Zaman İçinde Üniversitelerdeki Değişim Tarihçe Zaman İçinde Üniversitelerdeki Değişim 3. Nesil üniversiteleri oluşturan nedenler!"#"$%&'&(%&$&)*"$+&,&$"(%-./01/%+&,2-1*,1$2(2(%.(231$02*1,1$2%/&-(&/%4,5)*5$+&-&%64$,&+&0" 71/(4,482%49&/,"%)2$/1*,1$2(%*1+1,%&$&)*"$+&,&$"("(%9")&$"-&%-:(,1(92$+1,1$2

Detaylı

Malzeme Şenliği' Mart 2018

Malzeme Şenliği' Mart 2018 Malzeme Şenliği'18 8-9-10-11 Mart 2018 YAPIT Nedir? Kilis 7 Aralık Üniversitesi Yapı Topluluğu, kısa adıyla YAPIT, 2013 yılında kurulmuş bir öğrenci topluluğudur. Kurulduğundan bu yana seminerler, belgesel

Detaylı

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor. OKUMA - ANLAMA: ÖĞRENCİLER HER GÜN NELER YAPIYORLAR? 1 Türkçe dersleri başladı. Öğrenciler her gün okula gidiyorlar, yeni şeyler öğreniyorlar. Öğretmenleri, Nazlı Hanım, her Salı ve her Cuma günü sınav

Detaylı

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN ve ZAMAN

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN ve ZAMAN 2. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (31 Ekim - 16 Aralık 2016) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz.

Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim Velimizi Sen Bilmezsin Biz Bağış Alamıyoruz Cümlelerini kurarken bir daha düşüneceksiniz. Aşağıda Emek vererek Yazmış olduğumuz yazı ve bilgileri 5 dakika ayırıp okur inceler ve bizden ücretsiz bir örnek kayıt dosyası talep ederseniz. Biz Fakir Okuluz Bizim Velimiz Bize Destek Olmuyor Bizim

Detaylı

İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz?

İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz? On5yirmi5.com İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz? İmam Hatip Liseleri Son günlerin en gözde hedefi Katsayı, Danıştay, ÖSS ve başörtüsüyle oluşan okun saplandığı tam 12 noktası. Kimilerinin ötekileri Yayın Tarihi

Detaylı

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi etmeden hırsızlık olayını gerçekleştirmeleri ise dikkat çekti. Polis şüphelilerin

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi etmeden hırsızlık olayını gerçekleştirmeleri ise dikkat çekti. Polis şüphelilerin 3 NİSAN 2013 0 212 260 23 60-0 212 260 52 29 %50 ye varan indirimler Hırsızlar kamerada TA bir kuruyemişçiye giren hırsızlar işyerindeki kasadan 650 TL parayı alarak kayıplara karıştı. Güvenlik kameraları

Detaylı

ÖĞRENCİLERİMİZİN DİKKATİNE:

ÖĞRENCİLERİMİZİN DİKKATİNE: DUYURU Tarih: (01.12.2015) ÖĞRENCİLERİMİZİN DİKKATİNE: 1. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN (DİKEY VE YATAY GEÇİŞ ÖĞRENCİLERİ DAHİL) YENİ ÖĞRENCİ ANKET FORMU, BİLGİ TOPLAMA ANKETİ VE ÖĞRENCİ TANITIM-İLETİŞİM FORMLARINI

Detaylı

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek

Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek Tarih: 19.01.2013 Sayı: 2014/01 İSMMMO dan Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı Raporu Türkiye nin geleceğini 25 milyonluk kitle belirleyecek İSMMMO nun Türkiye nin Yaratıcı Geleceği / Y Kuşağı adlı

Detaylı

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU Yayın Tarihi :06.12.2014 Sayfası :1-16. Syf Yayın Tarihi :06.12.2013 Sayfası :10.Syf Yayın Tarihi :06.12.2014 Sayfası :7. Syf Yayın Tarihi :06.12.2014 Sayfası :1-11. Syf Yayın Tarihi :06.12.2014 Sayfası

Detaylı

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ Kendinizden biraz bahseder misiniz? -1969 yılında Elazığ'da dünyaya geldim. İlk orta ve liseyi orada okudum. Daha sonra üniversiteyi Van 100.yıl Üniversitesi'nde okudum. Liseyi

Detaylı

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU Sayfası :5. Syf Sayfası :7. Syf Sayfası :6. Syf Sayfası :7. Syf Sayfası :3. Syf Sayfası :7. Syf Sayfası :İnternet Sitesi SON DAKİKA GAZETESİ Sayfası :İnternet Sitesi Karabağlar Belediyesi Farkındalık Yaratacak

Detaylı

RIDVAN DİLMEN BODRUMSPOR U ZİYARET ETTİ

RIDVAN DİLMEN BODRUMSPOR U ZİYARET ETTİ RIDVAN DİLMEN BODRUMSPOR U ZİYARET ETTİ Spor yorumcusu Rıdvan Dilmen, yeni sezon hazırlıklarını sürdüren Bodrum Belediyesi Bodrumspor u ziyaret etti. Yeni sezon öncesi ilk hazırlık dönemini Yalı Çiftlik

Detaylı

Pazartesi İzmir Basın Gündem

Pazartesi İzmir Basın Gündem 21.03.2016 Pazartesi İzmir Basın Gündem İZMİR İN KALBİ İKÇÜ DE ATIYOR! İzmir de kalp nakli gerçekleştiren ikinci merkez olan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, iki

Detaylı

Her güzelin bir kusuru var

Her güzelin bir kusuru var Her güzelin bir kusuru var Posted date: Ekim 30, 2012 Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi bu yıl ilk kez düzenlenen İstanbul Tasarım Bienali kapsamında hazırladığı Her güzelin bir kusuru var

Detaylı

Yüzyüze Dersler Video Konferans Danışmanlık E - Öğrenme Sanal Sınıf E - Öğrenme İçeriği Doğru Meslek Seçimine Destek Bursu Tüm programlarda, Plato MYO tarafından hazırlanan Mesleki Eğilim Testi ni uygulayan

Detaylı

Sevgi evlerinde kalan kardeşlerimize konser düzenledik. Huzurevi ziyaretlerimiz ara sıra oluyor,gönül Köprüsü diye bir proje de yer alıyoruz.

Sevgi evlerinde kalan kardeşlerimize konser düzenledik. Huzurevi ziyaretlerimiz ara sıra oluyor,gönül Köprüsü diye bir proje de yer alıyoruz. Hitit Üniversitesi Aktif Yaşam Kulübü olarak,engelli kardeşlerimize farklı eğlenceler düzenledik. Farkındalık programları yaptık, 2 yılda 5 okula kitap yardımında bulunduk. Sevgi evlerinde kalan kardeşlerimize

Detaylı

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi 80 EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi Sayın İnşaat Mühendisi Adayı, İnşaat Mühendisliği Eğitimi Kurulu, İMO 40. Dönem Çalışma Programı çerçevesinde İMO Yönetim Kurulu nca İnşaat Mühendisliği Eğitimi

Detaylı

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN ve ZAMAN

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN ve ZAMAN 2. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (30 Ekim - 15 Aralık 2017) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ Organ bağışı BODRUM BAHÇEŞEHİR KOLEJİ NDE ORGAN BAĞIŞI VE NAKLİ KONULU SEMİNER DÜZENLENDİ Bodrum Bahçeşehir Koleji Ortaokul öğrencileri, Fen ve Teknoloji dersi kapsamında Bodrum Acıbadem Hastanesi Anestezi

Detaylı

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİLERİNE ÜST DÜZEY OLANAKLAR SAĞLIYOR

ÜNİVERSİTEMİZ ÖĞRENCİLERİNE ÜST DÜZEY OLANAKLAR SAĞLIYOR Çankaya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü nden 2006 da lisans derecesini alarak aynı bölümde 2009 yılında yüksek lisansını tamamlayan H. Emre Akkuş ile Çankaya Üniversitesi ve sektör hakkında

Detaylı

Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi tarafından düzenlenen Filistin Ulusal Projesi Görüşler ve Perspektifler Sempozyumu Filistin in çeşitli kesimlerinden

Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi tarafından düzenlenen Filistin Ulusal Projesi Görüşler ve Perspektifler Sempozyumu Filistin in çeşitli kesimlerinden Neler Yaptık? Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi, Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın himayesinde 15 16 Eylül 2015 tarihleri

Detaylı

TED ANTALYA KOLEJİ ÖZEL LİSESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIFLAR MESLEKİ REHBERLİK PROGRAMI MESLEĞİMİ TANIYORUM ETKİNLİĞİ RAPORU

TED ANTALYA KOLEJİ ÖZEL LİSESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIFLAR MESLEKİ REHBERLİK PROGRAMI MESLEĞİMİ TANIYORUM ETKİNLİĞİ RAPORU TED ANTALYA KOLEJİ ÖZEL LİSESİ 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIFLAR MESLEKİ REHBERLİK PROGRAMI MESLEĞİMİ TANIYORUM ETKİNLİĞİ RAPORU Lise PDR biriminin Mesleki Rehberlik Programı kapsamında 11. sınıflara

Detaylı

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU Sayfası :6. Syf Sayfası :1-3. Syf Sayfası :9. Syf Sayfası :6. Syf Sayfası :8. Syf Sayfası :1. Syf Sayfası :4. Syf Sayfası :6. Syf Sayfası :1-3. Syf Sayfası :4. Syf Sayfası :İnternet Sitesi Karabağlar da

Detaylı

TBD Antalya Şube Başkanı Akyelli: Özellikle yazılımcıların yatırımlarını Antalya da yapmamaları için hiçbir neden yok

TBD Antalya Şube Başkanı Akyelli: Özellikle yazılımcıların yatırımlarını Antalya da yapmamaları için hiçbir neden yok TBD Antalya Şube Başkanı Akyelli: Özellikle yazılımcıların yatırımlarını Antalya da yapmamaları için hiçbir neden yok Antalya daki 4 üniversitenin sektör için gerekli eğitimleri verdiği, Akdeniz Üniversitesi

Detaylı

GEÇMİŞTEN BUGÜNE DOĞUŞ

GEÇMİŞTEN BUGÜNE DOĞUŞ DOĞUŞ ÜNİVERSİTESİ GEÇMİŞTEN BUGÜNE DOĞUŞ Doğuş markası, eğitime adanmış yarım asra yaklaşan bir anlam ifade etmektedir. Doğuş Üniversitesi eğitimde ilklerin sahibi, yeniliklerin öncüsü olarak, geçmişinden

Detaylı

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ NE HOŞGELDİNİZ

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ NE HOŞGELDİNİZ NE HOŞGELDİNİZ Sevgili Öğrencilerimiz; 2008 yılında kurulan Gümüşhane Üniversitesi nin dünyaya açılan penceresi sloganıyla kısa sürede büyük gelişim sağlayan Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi,

Detaylı

2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI ANADOLU İLKOKULU. Eko - OKULLAR 1. DÖNEM FAALİYET RAPORU

2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI ANADOLU İLKOKULU. Eko - OKULLAR 1. DÖNEM FAALİYET RAPORU 2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI ANADOLU İLKOKULU Eko - OKULLAR 1. DÖNEM FAALİYET RAPORU Anadolu İlkokulu nu temsilen bu yıl ilk kez eko- okul projesinde görev alacak bir grup olarak büyük bir heyecan ve

Detaylı

KAROT ekibi Dünya Şampiyonluğunu Rektör Prof. Dr. Polat ile Paylaştı

KAROT ekibi Dünya Şampiyonluğunu Rektör Prof. Dr. Polat ile Paylaştı KAROT ekibi Dünya Şampiyonluğunu Rektör Prof. Dr. Polat ile Paylaştı Japonya da 17-18 Aralık tarihleri arasında 28 incisi düzenlenen Uluslararası Sumo Robot Yarışması'nda ikinci kez Dünya şampiyonu olan

Detaylı

MÜKAD Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği

MÜKAD Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği Sayı: 1 2018 MÜKAD MÜKAD Haber Bülteni +90 312 434 44 38 www.mukad.org.tr Kültür Mah.Dr. Mediha Eldem Sok. No:62/16 Yenisehir Çankaya/ANKARA KÜNYE Değerli dostlar merhaba, Şu an okumakta olduğunuz bülten,

Detaylı

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ RÜZGAR ENERJİSİ KULÜBÜ RÜZGAR ENERJİSİYLE ÇALIŞAN ARABA PROJESİ RAPORU

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ RÜZGAR ENERJİSİ KULÜBÜ RÜZGAR ENERJİSİYLE ÇALIŞAN ARABA PROJESİ RAPORU YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ RÜZGAR ENERJİSİ KULÜBÜ RÜZGAR ENERJİSİYLE ÇALIŞAN ARABA PROJESİ RAPORU ÖZET - Rüzgar Enerjisi Kulübü(REK) Tanıtımı - Türkiye nin Rüzgar Enerjisiyle Çalışan İlk Profesyonel Arabası:

Detaylı

Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor

Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda

Detaylı

SPoD, Ruh Sağlığı Çalıştayının 5 incisini Düzenledi

SPoD, Ruh Sağlığı Çalıştayının 5 incisini Düzenledi SPoD, Ruh Sağlığı Çalıştayının 5 incisini Düzenledi Ruh sağlığı uzmanlarıyla beraber yürütülen 40 saatlik çalıştay programının, trans danışanlara yönelik beşinci ve son kısmı; 3 Kasım'da İstanbul Bilgi

Detaylı

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ BÖLÜM 7 EMO GENÇ ÇALIŞMALARI. - EMO Genç Etkinliklerimiz

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ BÖLÜM 7 EMO GENÇ ÇALIŞMALARI. - EMO Genç Etkinliklerimiz TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ BÖLÜM 7 EMO GENÇ ÇALIŞMALARI - EMO Genç Etkinliklerimiz 9. dönem çalışma raporu / 2010-2011 EMO-GENÇ ETKİNLİKLERİ EMO nun toplumsal yaşamdaki yerini bugünün

Detaylı

KOACELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ TÜRKİYE AÇIK SU YÜZME ŞAMPİYONASI KOCAELİ

KOACELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ TÜRKİYE AÇIK SU YÜZME ŞAMPİYONASI KOCAELİ KOACELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ TÜRKİYE AÇIK SU YÜZME ŞAMPİYONASI KOCAELİ Kocaeli Büyükşehir Belediyesi nin en önemli etkinliklerinden biri olan Türkiye Açık Su Yüzme Şampiyonası Gençlik Hizmetleri ve Spor

Detaylı

FABRİKALARDAN. Beton Sempozyumu nda. hazır beton sektörüne ışık tuttu

FABRİKALARDAN. Beton Sempozyumu nda. hazır beton sektörüne ışık tuttu Beton Sempozyumu ile hazır beton sektörüne ışık tuttu Akçansa nın katkılarıyla, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen Beton Sempozyumu, sektörün profesyonel ve akademisyenlerini

Detaylı

Gezimiz, meslekler ve bölümler ile ilgili olarak birçok

Gezimiz, meslekler ve bölümler ile ilgili olarak birçok Ankara Üniversite Oryantasyon Gezisi Mesleki rehberlik çalışmaları çerçevesinde 9. sınıf öğrencilerimize Ankara gezisi düzenlendi. Öğrencilerimizin, birçok üniversite ve bölüm hakkında bilgi sahibi olmalarını

Detaylı

İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ

İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ İngiltere de Şubat ayından beri yüksek ateş, epileptik atak ve şiddetli ağrı şikayeti İle defalarca İngiltere deki hastanelere

Detaylı

ÇOCUK EĞİTİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ÇOCUK EĞİTİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ÖRNEK GÖRSEL Proje İçin Son Kontroller Yapıldı Destekliyor projesi Aralık ayında son bulurken projenin asıl önemli kısmı olan sürdürülebilirlik aşaması için çalışmalar başladı. Proje kapsamında destek

Detaylı

Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti. SPoD CHP Beyoğlu Belediyesi Başkan Aday Adayı Gülseren Onanç ile görüştü

Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti. SPoD CHP Beyoğlu Belediyesi Başkan Aday Adayı Gülseren Onanç ile görüştü Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti SPoD un ve Uzman Psikiyatrist Dr. Seven Kaptan ın gönüllü işbirliğiyle düzenlenen Trans Terapi Toplantısı nın yedincisi 4 Eylül Çarşamba

Detaylı

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ REHBERLİK VE KARİYER MERKEZİ (ÖRKAM) YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ REHBERLİK VE KARİYER MERKEZİ (ÖRKAM) YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ REHBERLİK VE KARİYER MERKEZİ (ÖRKAM) YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1- Bu yönergenin amacı, Yıldız Teknik Üniversitesi Sağlık, Kültür

Detaylı

Uluslararası Hukuk Kulübü

Uluslararası Hukuk Kulübü 1 T.C Beykent Üniversitesi Uluslararası Hukuk Kulübü 2017 2018 Akademik Yılı Tanıtımı Hakkımızda 2 T.C Beykent Üniversitesi Uluslararası Hukuk Kulübü (BUHK, UHK veya Beykent UHK) 25.06.2016 tarihinde T.C

Detaylı

Davetkar Atıf YAPI - HİZMET BİNASI - KAYSERİ

Davetkar Atıf YAPI - HİZMET BİNASI - KAYSERİ YAPI - HİZMET BİNASI - KAYSERİ Davetkar Atıf fotoğraflar: Alp Eren (Altkat Architectural Photography) ARALIK 17 / OCAK 18 - XXI 42 YARIŞMA SONUCU ELDE EDİLEN PROJE, HEM SÜREKLİ KULLANICILARI HEM DE ÇEVRE

Detaylı

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, bakım ve rehabilitasyon çalışmaları tamamlanarak dünya standartlarında bir tesis haline getirilen Bodrum Belediyesi

Detaylı

İŞLETME VE YÖNETİM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ GİRİŞİMCİLİK BÖLÜMÜ

İŞLETME VE YÖNETİM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ GİRİŞİMCİLİK BÖLÜMÜ İŞLETME VE YÖNETİM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ NEDEN GİRİŞİMCİLİK? Girişimcilik geleceğin mesleği olacak Gelişmekte olan ekonomilerde mevcut işletmelerde çalışmak kadar kendi işini kurmak da önemli olmaya başlıyor

Detaylı

Harcamaları kısıtladı

Harcamaları kısıtladı Beşiktaş Gazetesi Günlük web Gazetesi 08.09.2012 Harcamaları kısıtladı Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman bugüne değin yapmış olduğu harcamalarla geçmiş dönemle ıyaslandığında adeta taş çıkardı. Geçmiş

Detaylı

TEMA il toplantisi okulumuzda yapildi. TED KAYSERİ KOLEJİ 1-5 ŞUBAT 8. SINIF TEOG HAZIRLIK PROGRAMI

TEMA il toplantisi okulumuzda yapildi. TED KAYSERİ KOLEJİ 1-5 ŞUBAT 8. SINIF TEOG HAZIRLIK PROGRAMI TEMA il toplantisi okulumuzda yapildi. TEMA il toplantisi okulumuzda yapildi. Toplantiya il milli egitim sube muduru Osman Sekerci, TEMA il baskani E.Ü. ogretim gorevlisi Abdulkadir Dagli ve okullarda

Detaylı

Tekfen Filar Mini Resim Yarışması Sonuçlandı 2013 / 2014 SAYI: 19. Haftanın Bazı Başlıkları

Tekfen Filar Mini Resim Yarışması Sonuçlandı 2013 / 2014 SAYI: 19. Haftanın Bazı Başlıkları 2013 / 2014 SAYI: 19 İklim Değişikliği Konferansı Haftanın Bazı Başlıkları Tekfen Filar Mini Resim Yarışması Sonuçlandı Hayatın İçinde Öğreniyoruz İklim Değişikliği Konferansı Tanıdık ve Tanıttık Uludağ

Detaylı

2. ROBOT YARIŞMASI VE ÖDÜL TÖRENİ YOĞUN KATILIMLA BESYO SPOR SALONUNDA YAPILDI

2. ROBOT YARIŞMASI VE ÖDÜL TÖRENİ YOĞUN KATILIMLA BESYO SPOR SALONUNDA YAPILDI 2. ROBOT YARIŞMASI VE ÖDÜL TÖRENİ YOĞUN KATILIMLA BESYO SPOR SALONUNDA YAPILDI Ordu Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulunun organize ettiği, bu yıl Çizgi İzleyen Robot ve Sumo Robot olmak üzere

Detaylı

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri. - 12.Ocak 2015 Adana Hilton Otel

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri. - 12.Ocak 2015 Adana Hilton Otel BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ - Basın Toplantısı Haber Küpürleri - 12.Ocak 2015 Adana Hilton Otel 13.01.2015 Salı Adana İşi nde acayip soygun Bir Acayip Soygun Adana İşi adlı uzun metraj filmin çekimleri

Detaylı

Öğrenmek İstiyorum Kampanyası

Öğrenmek İstiyorum Kampanyası Öğrenmek İstiyorum Kampanyası TRABZON DA KAMPANYAYA İLGİ ARTIYOR sağlık üreme sağlığı bilgilerinin girmesine yönelik olarak başlanan Öğrenmek İstiyorum Kampanyası kapsamında Trabzon da ilgi gün geçtikçe

Detaylı

VİZYONUMUZ Bilim, teknoloji ve sana8a uzmanlığı ve yara?cılığı ile uluslararası, lider bir üniversite olmak. MİSYONUMUZ İstanbul Teknik Üniversitesi

VİZYONUMUZ Bilim, teknoloji ve sana8a uzmanlığı ve yara?cılığı ile uluslararası, lider bir üniversite olmak. MİSYONUMUZ İstanbul Teknik Üniversitesi VİZYONUMUZ Bilim, teknoloji ve sana8a uzmanlığı ve yara?cılığı ile uluslararası, lider bir üniversite olmak. MİSYONUMUZ İstanbul Teknik Üniversitesi nin varlık nedeni; bilim, teknoloji ve sana8a bilginin

Detaylı

Kıbrıs'ta öğrenci olmak

Kıbrıs'ta öğrenci olmak On5yirmi5.com Kıbrıs'ta öğrenci olmak Kıbrıs'ı tercih etmek isteyenler, bu haberimizi okumadan tercih formlarını doldurmayın! Yayın Tarihi : 2 Ağustos 2012 Perşembe (oluşturma : 4/13/2019) Zuhal Erkek'in

Detaylı

EYLÜL - EKİM BÜLTENİ

EYLÜL - EKİM BÜLTENİ EYLÜL - EKİM BÜLTENİ İSTANBUL GENÇ BARIŞ İNİSİYATİFİ DERNEĞİ Mecidiyeköy Mahallesi Şehit Er Cihan Namlı Caddesi No: 39/8 Şişli/İstanbul 1 GBİ ARTIK BM KÜRESEL İŞBİRLİĞİ AĞI ÜYESİ! DÜNYA BARIŞ GÜNÜNDE FESTİVAL

Detaylı

Müteşebbis Üniversiteliler Bilgi İletişim Topluluğu

Müteşebbis Üniversiteliler Bilgi İletişim Topluluğu Müteşebbis Üniversiteliler Bilgi İletişim Topluluğu www.munbit.org Tanıtım Dosyası 02 Müteşebbis Üniversiteliler Bilgi İletişim Topluluğu MÜNBİT, dünyayı değiştireceğine inanan, engelleri aşacağını bilen,

Detaylı

2013/2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI.. ORTAOKULU 7.SINIFLAR YIL SONU ŞUBE ÖĞRETMENLER KURULU TOPLANTI TUTANAĞI

2013/2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI.. ORTAOKULU 7.SINIFLAR YIL SONU ŞUBE ÖĞRETMENLER KURULU TOPLANTI TUTANAĞI 2013/2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI.. ORTAOKULU 7.SINIFLAR YIL SONU ŞUBE ÖĞRETMENLER KURULU TOPLANTI TUTANAĞI TOPLANTI TARİHİ : TOPLANTI YERİ : Öğretmenler Odası TOPLANTI SAATİ : 10:30 GÜNDEM : 1-Açılış ve yoklama

Detaylı

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik. gösterir. BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik. gösterir. BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN ANA SINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (31 Ekim - 16 Aralık 2016 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

ÇAĞDAŞ EĞİTİM KOOPERATİFİ ÖZEL 3 MART İLKÖĞRETİM OKULU

ÇAĞDAŞ EĞİTİM KOOPERATİFİ ÖZEL 3 MART İLKÖĞRETİM OKULU ÇAĞDAŞ EĞİTİM KOOPERATİFİ ÖZEL 3 MART İLKÖĞRETİM OKULU Uyguladığı kooperatif modeli ile eğitimde ülkemizde tek ve örnek bir kurum olan Çağdaş Eğitim Kooperatifi, kurulduğu tarihten bu yana hep eğitimin

Detaylı

ÜRÜN KATEGORİSİYLE İLGİLİ:

ÜRÜN KATEGORİSİYLE İLGİLİ: ÜRÜN KATEGORİSİYLE İLGİLİ: 1. Gün içinde ürünü ne zaman satın aldı/tüketti/kullandı? (Hangi saatlerde) 2. Ürünü kendisi mi satın aldı, başkası mı? Kim? 3. Ürünü tüketmesini/satın almasını/kullanmasını

Detaylı

Aktivist Programı - Başvuru. Kimler Başvurabilir

Aktivist Programı - Başvuru. Kimler Başvurabilir Aktivist Programı - Başvuru Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, Türkiye deki aktif bireylerin, sivil toplum örgütlerinin ve platformların desteklenmesi amacıyla 2012 yılı sonlarında Sivil Düşün AB Programını

Detaylı

Türk filmleri günü!..

Türk filmleri günü!.. Neşeyle kutladılar Beşiktaş Belediyesi ve Halk Eğitim Merkezi ile birlikte ortaklaşa düzenlenen Meslek Edindirme Kursları'ndan Bilgisayar Kursu öğrencileri 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü neşeyle kutladı,

Detaylı

İAFİP İSTANBUL ATATÜRK FEN İŞ PLATFORMU İAFEST 14 SPONSORLUK DOSYASI

İAFİP İSTANBUL ATATÜRK FEN İŞ PLATFORMU İAFEST 14 SPONSORLUK DOSYASI İAFİP İSTANBUL ATATÜRK FEN İŞ PLATFORMU İAFEST 14 SPONSORLUK DOSYASI 1 Birlikte Daha Güçlüyüz! İAFL ortak paydasında bir araya gelerek dayanışma ve yardımlaşma kültürümüzü geliştirmek önceliğimizdir. İş

Detaylı

TED Üniversitesi, Türk Eğitim Derneği nin eğitim alanındaki 91 yıllık deneyimini yükseköğretime taşımasıyla 2009 yılında, Ankara da kurulmuş, genç,

TED Üniversitesi, Türk Eğitim Derneği nin eğitim alanındaki 91 yıllık deneyimini yükseköğretime taşımasıyla 2009 yılında, Ankara da kurulmuş, genç, TED Üniversitesi, Türk Eğitim Derneği nin eğitim alanındaki 91 yıllık deneyimini yükseköğretime taşımasıyla 2009 yılında, Ankara da kurulmuş, genç, dinamik, çağdaş bir şehir üniversitedir. Önce insan ilkesi

Detaylı

MARMARA ÜNİVERSİTESİ BAHÇELİEVLER KAMPÜSÜ 23-24 Aralık 2014. w w w.sektorgunleri. c o m

MARMARA ÜNİVERSİTESİ BAHÇELİEVLER KAMPÜSÜ 23-24 Aralık 2014. w w w.sektorgunleri. c o m MARMARA ÜNİVERSİTESİ BAHÇELİEVLER KAMPÜSÜ 23-24 Aralık 2014 M.Ü. İşletme Kulübü 2014 yılında isim değiştirerek Marmara Üniversitesi Yaratıcı İşletmeciler Kulübü adını almıştır. M.Ü. İşletme Kulübü, 2002

Detaylı

İsterlerse Hristiyan öğrencilerimize de din kültürü sorusu sorabiliriz

İsterlerse Hristiyan öğrencilerimize de din kültürü sorusu sorabiliriz Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt, 8. sınıf öğrencilerinin girdiği ortak sınavlara ilişkin, "Sınav sonuçlarını, ocak ayının ilk haftası, hatta şunu söyleyebilirim, 2 Ocak Cuma 18.00'de

Detaylı

zaferin ve başarının getirdiği güzel bir tebessüm dışında, takdir belgesini kaçırmış olmanın verdiği üzüntü. Yanımda disiplinli bir öğretmen olarak bilinen ama aslında melek olan Evin Hocam gözüküyor,

Detaylı

SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT ANASINIFI FAALİYET TAKVİMİ

SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT ANASINIFI FAALİYET TAKVİMİ ANASINIFI SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT ANASINIFI FAALİYET TAKVİMİ 21 Eylül Veli Toplantısı Anasınıfı Zümresi Okul İçi 10 Ekim Malatya Park AVM Anasınıfı Zümresi Okul Dışı 26 Ekim Aileler

Detaylı

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi: www.sanliurfa.com

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi: www.sanliurfa.com Günlük Haber Bülteni 13.03.2015 İNTERNET HABERLERİ İnternet Haber Sitesi: www.sanliurfa.com Tarih:12.03.2015 İNTERNET HABERLERİ İnternet Haber Sitesi: www.sabah.com.tr Tarih:12.03.2015 İNTERNET HABERLERİ

Detaylı

ARALIK E-BÜLTEN YIL:2018 SAYI:12 DÖNEM:1

ARALIK E-BÜLTEN YIL:2018 SAYI:12 DÖNEM:1 ARALIK E-BÜLTEN YIL:2018 SAYI:12 DÖNEM:1 SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI VARANK SAMSUN TEKNOPARK TA Bir dizi ziyaret ve temaslar için Samsun da bulunan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Samsun Teknopark

Detaylı

MOTİVASYON. Nilüfer ALÇALAR. 24. Ulusal Böbrek Hastalıkları Diyaliz ve Transplantasyon Hemşireliği Kongresi Ekim 2014, Antalya

MOTİVASYON. Nilüfer ALÇALAR. 24. Ulusal Böbrek Hastalıkları Diyaliz ve Transplantasyon Hemşireliği Kongresi Ekim 2014, Antalya MOTİVASYON Nilüfer ALÇALAR 24. Ulusal Böbrek Hastalıkları Diyaliz ve Transplantasyon Hemşireliği Kongresi Ekim 2014, Antalya Motivayon nedir? Motivasyon kaynaklarımız Motivasyon engelleri İşimizde motivasyon

Detaylı

Uludağ Projesi, İlk Adımlar (Kalite Takımı)

Uludağ Projesi, İlk Adımlar (Kalite Takımı) Uludağ Projesi, İlk Adımlar (Kalite Takımı) A. Murat Eren (meren@uludag.org.tr) 16 Mart 2005 Özet Bu belgede Uludağ Projesi Kalite Takımı nın amacından, nasıl bu takımın bir üyesi olunabileceğinden bahsedilmeye

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

ELÇİN ÜNER GfK Türkiye Yönetici Ortağı

ELÇİN ÜNER GfK Türkiye Yönetici Ortağı Sürdürülebilir Marka Şehir: İzmir Araştırması ELÇİN ÜNER GfK Türkiye Yönetici Ortağı Araştırmanın Amacı İzmir in sürdürülebilirlik konusunda bir marka şehir olması yolunda İzmir de yapılan / yapılması

Detaylı

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Mayıs 2010 DİKKAT

DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri Çerçevesinde BÖLÜM 4 SINAV GÖREVLİSİNİN KİTAPÇIĞI. Dönem Mayıs 2010 DİKKAT ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙ ΕΙΑΣ, ΙΑ ΒΙΟΥ ΜΑΘΗΣΗΣ ΚΑΙ ΘΡΗΣΚΕΥΜΑΤΩΝ ΚΡΑΤΙΚΟ ΠΙΣΤΟΠΟΙΗΤΙΚΟ ΓΛΩΣΣΟΜΑΘΕΙΑΣ Eğitim, Hayatboyu Öğrenme ve Din İşleri Bakanlığı Devlet Dil Sertifikası DÜZEY B1 Avrupa Konseyi Ortak Dil Ölçütleri

Detaylı

HAZİRAN 2016 AYI KOMİSYONLARA HAVALE EDİLEN TOPLANTI GÜNDEM MADDELERİ-SONUÇLARI

HAZİRAN 2016 AYI KOMİSYONLARA HAVALE EDİLEN TOPLANTI GÜNDEM MADDELERİ-SONUÇLARI HAZİRAN 2016 AYI KOMİSYONLARA HAVALE EDİLEN TOPLANTI GÜNDEM MADDELERİ-SONUÇLARI 1.GÜNDEM MADDESİ: 5393 SAYILI Belediye kanununun 76.maddesi gereğince İçişleri - Darıca lı Gençlerin genç yaşta tecrübe edinmeleri

Detaylı

Değerli meslektaşlarım,

Değerli meslektaşlarım, Türkiye Deprem Mühendisliği Derneği (TDMD) tarafından 11-13 Ekim 2017 tarihlerinde Eskişehir Anadolu Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenecek olan Dördüncü Uluslararası Deprem Mühendisliği ve Sismoloji

Detaylı

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu Hayallere inanmam, insan çok çalışırsa başarır Pelin Tüzün, Bebek te üç ay önce hizmete giren Şef makbul Ev Yemekleri nin

Detaylı

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN

MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN MUĞLA GAZETECİLER CEMİYETİNDE GÖREV GENÇLERİN Muğla Gazeteciler Cemiyeti 12. Seçimli Genel Kurulu Konakaltı İskender Alper Kültür Merkezinde gerçekleşti. 23 yıldır cemiyet başkanlığını yürüten duayen gazeteci

Detaylı

Kimya Kongresi. 28. Ulusal. 15-21 Ağustos 2016 MERSİN. Mersin Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü. (Uluslararası Katılımlı)

Kimya Kongresi. 28. Ulusal. 15-21 Ağustos 2016 MERSİN. Mersin Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü. (Uluslararası Katılımlı) 28. Ulusal Kimya Kongresi (Uluslararası Katılımlı) 15-21 Ağustos 2016 Mersin Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü MERSİN SPONSORLUK DOSYASI www.kimya2016.org DİZİN Genel Bilgiler 2 Destek

Detaylı

İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ

İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ Dumlupınar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü, yaklaşık bir yıllık hazırlık sürecinin

Detaylı

2. AKADEMİK KAMP GERÇEKLEŞTİRİLDİ

2. AKADEMİK KAMP GERÇEKLEŞTİRİLDİ 2. AKADEMİK KAMP GERÇEKLEŞTİRİLDİ Elektrik Mühendisleri Odası nın (EMO) Görüntü İşlemede İleri Uygulamalar ve Son Gelişmeler başlığı altında düzenlediği 2. Akademik Kamp çalışmalarına, İzmir Şirince deki

Detaylı

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ Geleceğe ışık tutan, Başöğretmen Atatürk ün emanetine sahip çıkıp, eserinin üzerine imza atan, bilgiyi öğretmekten

Detaylı