ĠSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESĠ NE

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ĠSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESĠ NE"

Transkript

1 ĠSTANBUL 13.AĞIR CEZA MAHKEMESĠ NE (TMK ile görevlendirilmiģ) DOSYA NO: 2009/191 MÜTALAAYA KARġI ESAS HAKKINDA SAVUNMA VEREN 5. Bölüm de Tutuklu : E. Kur. Alb. Dursun ÇĠÇEK- (TC. No: ), Silivri MÜDAFĠĠ GümüĢsuyu Beyoğlu/ĠSTANBUL TARĠH :31 Mayıs 2013 : Av. Ġrem ÇĠÇEK- Ġnönü Caddesi No.30 IĢık Apartmanı No.1 KONU : Ġddialara konu Sahte Ġrtica Ġle Eylem Yazısı, iddia olunan Ergenekon Terör Örgütü ve Ġnternet Andıcı Kapsamında Savunmanın sunulmasıdır. BEYANLARIMIZ : Öncelikle belirtmek isterim ki, mahkemeniz iddia makamı tarafından hazırlanan sözde mütalaa yı ciddiye almıyoruz. Gerek yazılı ifademizde gerekse sözlü beyanlarımızda ifadelerimizin muhattabı,, adından baģka hiçbir niteliği mütalaa olmayan bu kağıt yığını değildir. Hiçbir somut veriye dayanmayan, savcıların tayahhül dünyalarına ait de olsa mantık kuramı ile çeliģen vehakikatı kalıbına bir türlü uyduramadıkları iddianameleri,, adının mütalaa kelimesi ile eģsesli olması dıģında hiçbir ortak unsuru olmayan bu kağıt yığınıile beraber tüm dava dosyası 120 milyon sayfayı bulmaktadır.her gün yüzlerce sayfa okunsa bile bu dava dosyasını bitirerek, yeterince inceleyerek savunma yapabilir hale gelinmesi mümkün değildir.bu gerçek mahkemenizce bilinmesine rağmen binlerce sayfa iddianameyi birleģtirerek yargılamayı, torba yasalar gibi, torba yargılamaya çevirmek ve arap saçına döndürülmüģ bir dava dosyası ile delillerin değerlendirilmesi aģaması sanki yasal bir zorunluluk değilmiģçesine, atlanmak sureti ile esas hakkındaki savunmaya geçilerek müvekkillerimin savunmalarını kısıtlamak, bu süre içerisinde bizleri ise 10(On) dakika konuģturmak, buradaki yargılamayı bir kez daha adil olmaktan çıkarmıģtır.aslında kutsal olan ama açık yasa hükümlerinin dahi tanınmadığı ve kanun koyucunun iradesinin en kibar tabirle kâle alınmadığı bu salonda bir değeri olmayan savunmanın, 1

2 mahkemece, yargılamaya devam edebilme aparatı olarak görüldüğü bir kez daha gün yüzüne çıkmıģtır. Savunmamız hazır değildir ve verdiğiniz iki saatlik süre savunma için yeterli değildir. Ancak mahkemenizin savunma yapmak için hazır olmadığımızı beyan etmemiz halinde, susma hakkının kullanılacağı yönündeki kararı, hukuka açıkça aykırı ve savunma hakkın yok eder niteliktedir. Ancak savunmaya hazır olmadığımızı beyan ettiğimiz vakit, mahkemenizin müvekkilimin susma hakkını kullandığı yönünde müvekkilimin iradesini gasbederek alacağı muhtemel bir karar karģısında ve bu karara kısa sürede etkili Ģekilde itiraz edebileceğimiz bir merci bırakılmadığından en azından söyleyebildiklerimizi tutanağa geçirme kararı aldık. 1- MAHKEMENĠZ GÖREVSĠZ VE YETKĠSĠZ BĠR MAHKEMEDĠR, Yargılama sırasında gerek müvekkilim gerek tarafımızdan, Anayasaya ve yürürlükteki yasalara göre Mahkemenizin görevli olmadığı ve "görevsizlik kararı" vererek yargılamadan çekilmeleri yönünde itirazda bulunulmuģtur. Bu talepler mahkeme tarafından dikkate alınmamıģ, hiçbir değerlendirme yapılmamıģ ve yargılamaya de facto olarak (fiilen) devam edilmiģtir. Müvekkilim Dursun ÇĠÇEK, Genelkurmay BaĢkanlığı nda görev yaptığı sırada asker kiģi iken yargılanmasına baģlanmıģtır. SoruĢturmanın baģladığı tarih itibari ile Anayasanın 145. maddesi ve CMK 250/3 maddesi gereği asker kiģilerin yargılanmaları askeri yargı yetkisi içindeydi. Bu sebeple askerleri sivil yargıda yargılamaya engel teģkil eden yasanın değiģtirilmesi yoluna gidilmiģtir. 6 Haziran 2009'da ve 5918 sayılı kanunun 7. maddesi ile CMK madde 250/3. fıkrada yer alan "hâli dahil" ibaresi "hâlinde" Ģeklinde değiģtirilmiģtir. Bu değiģikliğin anayasaya aykırı olduğu iddiası ile konu Anayasa Mahkemesine taģınmıģtır. Anayasa Mahkemesi öncelikle "yürütmeyi durdurma" kararı vermiģ ve yapmıģ olduğu inceleme neticesinde ise değiģikliğin Anayasanın 145. maddesine aykırı olduğunu tespit ederek tarihinde "iptal kararı 1 " vermiģtir tarihinde CMK'dan tamamen kaldırılan 250/3 maddesinin son hali; "Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay ın yargılayacağı kiģilere iliģkin hükümler ile (...) askerî mahkemelerin görevlerine iliģkin hükümler saklıdır." Ģeklinde kalmıģtır. Anayasa Mahkemesinin vermiģ olduğu 1 Anayasa Mahkemesinin tarihli; Esas 2009/52 ve Karar 2010/16 sayılı Kararı 2

3 yürütmenin durdurulması ve iptal kararları uyarınca Özel Yetkili Savcılık, görevsiz olmasına rağmen soruģturmaya yasal dayanaktan mahrum olarak fiilen devam etmiģtir. SoruĢturmanın yürütülmesi ve ardından iddianame tanzimi ve yargılamanın yapılması Anayasa'nın 2. ve 37. maddeleri ile hukuk devleti ilkelerine açıkça aykırıdır2. Anayasanın 145. Maddesinde Yapılan DeğiĢiklikAnayasa Mahkemesi iptal kararından sonra ( tarihinde), bu kez Anayasanın 145 maddesi değiģtirilerek45"...anayasal düzene ve bu düzenin iģleyiģine karģı islenen suçlar her halde adliye mahkemelerinde görülür" Ģeklindedir. Bu anayasa değiģikliği ile görevsiz olan Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları görevli kılınmaya çalıģılmıģtır. Ancak bu halde dahi CMK madde 250'de bir değiģiklik yapılamamıģ olması mevcut hukuki boģluğu ortadan kaldırmamıģtır. Nitekim Anayasa Mahkemesinin söz konusu iptal kararında "karģı oy3" kullanan Mahkeme BaĢkanı Sn. HaĢim Kılıç da bu konuda bir "yasal boģluk" olacağını açıkça ifade etmiģtir. Anayasalar genel kuralı belirler. Bu genel kuralların uygulamaya yönelik düzenlenmesi ise kanunların anayasaya uygun hale getirilmesi ile mümkündür. Dolayısıyla yapılmıģ bir Anayasa değiģikliği bu yargılamada Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemelerinin doğrudan yetkili olduğu sonucu doğurmaz. Daha da önemlisi ise 145. Maddeye eklenen bu cümlenin, huzurdaki davanın yargı yetkisini, askeri yargıdan, adli yargıya taģımaya yönelik bir giriģim olduğu açıktır. Bu durum Anayasa'nın 37. maddesinde tanımlanan "Doğal Hakim Ġlkesine" açıkça aykırıdır4. CMK.12 ye göre; Davaya bakmak yetkisi, suçun iģlendiği yer mahkemesine aittir. TeĢebbüste son icra hareketinin yapıldığı, kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleģtiği ve zincirleme suçlarda son suçun iģlendiği yer mahkemesi 2 04 Haziran 2003 ve E.2002/132 ve Karar 2003/46 sayılı Anayasa Mahkemesi Kararında, hukuk devletini"...eylem VE İŞLEMLERİ HUKUKA UYGUN, insan haklarına saygı gösteren, Anayasaya aykırı durum ve tutumlardan KAÇINAN,... Anayasa ve hukukun üstünlüğü kurallarıyla kendini bağlı sayıp, YARGI DENETİMİNE AÇIK OLAN, yasaların ÜSTÜNDE, yasa koyucunun da BOZAMAYACAĞI, TEMEL HUKUK İLKELERİ VE ANAYASAYA BULUNDUĞU bilincinde olan devlet..." olarak tanımlamıştır. 3 Anayasa Mahkemesi'nin CMK 250/3'e yönelik iptal kararında muhalif görüşte olan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Sn. Haşim Kılıç " karşı oy" yazısında "...önceki iradesi ortadan kalkan yasama organının, iptal sonunda ortaya çıkan yeni durumu gözeterek yasal bir düzenleme yapması kaçınılmaz hale gelmiştir." şeklindeki ifadesi ile yasal boşluğa dikkat çekmiştir. 4 Balyoz Davası Ortak Temyiz Dilekçesi 3

4 yetkilidir. Davaya esas konu olan sahte Ġrtica ile Mücadele Eylem Planı, Ġnternet Siteleri, Faili Meçhul Ġhbarlar gibi müvekkilim hakkındaki iddianame ye ve mütalaa ya yansıtılan belgelerin Ankara da, müvekkilim Genelkurmay Karargâhı nda görev yaptığı sürede hazırlandığı ve olayların Ankara da gerçekleģtiği iddia edilmektedir. Müvekkilim Ankara da yakalanmıģtır. Müvekkil hakkında hazırlanan iddianamede suç yeri olarak Ankara yazılmıģtır. Madde metni açık olup davaya bakma konusunda yetkili olan mahkeme Ankara daki mahkemeler olduğu halde mahkemenize yapmıģ olduğumuz yetki itirazları, sözde örgütün merkezinin Ġstanbul ili olduğu gerekçesi ile reddedilmiģtir. Ancak iddianamede, mütalaada ve bugüne kadar toplanan hiçbir belgede sözde örgütün merkezinin Ġstanbul olduğuna yönelik hiç bir tespit yapılamamıģtır. Kaldı ki müvekkile yöneltilen Hükümete KarĢı ġuç un Ġstanbul da iģlenmesi madden mümkün değildir. YARGILAMANIN ÖZEL YETKĠLĠ MAHKEMELER TARAFINDAN SÜRDÜRÜLMESĠNĠN ANAYASAYA AYKIRILIĞI CMK 250. maddesi 6352 sayılı Kanunun 105. Maddesi ile tarihi itibari ile yürürlükten kaldırılmıģtır.özel Yetkili Mahkemelerin görev ve yargı çevresini belirleyen bu maddenin CMK'dan kaldırılmıģ olmasına karģın, 6352 sayılı kanunun "Geçici 2/4 Maddesi " ile bu mahkemelerin "Terörle Mücadele Kanununun 10. maddesinde" yer alması sağlanmıģtır. DeğiĢikliği sağlayan 6352 sayılı yasanın Geçici 2/4 maddesi;" Ceza Muhakemesi Kanununun yürürlükten kaldırılan 250 nci maddesinin birinci fıkrasına göre görevlendirilen mahkemelerde açılmıģ olan davalara, kesin hükümle sonuçlandırılıncaya kadar bu mahkemelerce bakmaya devam olunur. Bu davalarda, yetkisizlik veya görevsizlik kararı verilemez."ģeklindir. KaldırılmıĢ olan Mahkemeniz ve savcılığınız bazı davalar açısından varlığını sürdürerek "eģitlik" ve "adil yargılanma" ilkelerinin ihlali yanında yasama organının yargılama faaliyetine müdahalesini yasaklayan "kuvvetler ayrılığı ilkesini" de açıkça ihlal etmektedir. 2- ĠDDĠAYA KONU SUÇ TARĠHĠ- DURSUN ÇĠÇEK ĠN HEDEF SEÇĠLMESĠ Suç tarihi ve yeri: 2008 yılı ve öncesi ANKARA olarak belirtilmiģtir. Ancak müvekkilim hakkındaki iddialar Ġnternet Andıcı 2009 tarihli olup, sahte irtica ile mücadele yazısının ise Nisan 2009 tarihli olduğu Taraf Gazetesi nde Mehmet Baransu tarafından haber yapılmıģtır. 4

5 Sözde Ergenekon Terör Örgütü nün 1950 lerde kurulduğu iddia edilmekte ve 1999 yılından önce 50 yıllık geçmiģi olduğu belirtilerek bu sanal kurgular ile Türkiye tarihinde iģlenen toplu katliamların, faili meçhullerin üstü kapatılmak istenmektedir yılında müvekkilim henüz doğmamıģtır yılında ise, Altay Tim Komutanı Tiran/ Arnavutluk ġubat Ay Temmuz 1999 Amfibi Tugay Kurmay BaĢkanı Foça/ Ġzmir Ağustos Yıl görev yapmıģtır. Bu görev süreleri dahil olmak üzere sözde örgütün neresinde, hangi görev ile ve ne Ģekilde yer almıģtır. Müvekkilimin sözde örgüt yöneticisi olarak yargılanması karģısında Ġddia makamı ve mahkemeniz, kararında buna cevap vermek zorundadır. Ancak esas hakkında mütalaada sözde örgütün kuruluģu, kurucuları, 50 yıllık faaliyeti, mali kaynakları, örgüt üyeleri arası iliģkilerin ne Ģekilde sağlandığı konusunda hiçbir somut delile dayanılmadan yorum yapılarak sanal bir örgüt kurulmaya çalıģılmıģtır. Bu haliyle Savcılar arasında, hakimler arasında, CumhurbaĢkanları arasında yani herkes için bir örgüt yaratılabilir. Herkes yaratılan sanal örgütün üyesi haline getirilebilinir. Mütalaanın soruģturma safhatı bölümünde yer alan 57. Sayfasında müvekkilimin tarihinde dinlenmeye baģlandığı yazılmakta ise de bu ifade uydurmadır.. Müvekkilim hakkındaki soruģturmanın; faili meçhul bir ihbar nedeniyle yapılan bir aramada Avukat Serdar ÖZTÜRK ün Ankara daki bürosunda ele geçirildiği iddia edilen taklit imzalı sahte Ġrticayla Mücadele Eylem Planın bir fotokopisinin soruģturma dosyasından sızdırılarak bir gazetede yayınlanmasından sonra tarihinde baģladığı SoruĢturma Savcısı tarafından mahkemenize gönderilen yazı ile bildirilmiģtir. (EK-1) Ancak iģbu yazıdan da anlaģılacağı üzere müvekkilim hakkında hiçbir soruģturma açılmamıģken, tarihinden itibaren dinlenmeye alındığı tespit edilmiģtir. (Ek-2) Müvekkilimin yasa dıģı usullerle dinlendiği ve takip edildiği bahse konu hukuka aykırı iģlemlerin suç ve suçlu yaratmayı amaçlayan bir çete tarafından organize edildiği ortaya çıkmıģtır. TEM ġube Müdürlüğünün gün ve 2009/4701 Sayılı Talep yazısında, iletiģimin dinlenilmesi ve kayda alınması talebinin gerekçesi olarak; , , tarihlerinde Ġstanbul'da bulunan Cumhuriyet isimli gazeteye el bombalarının atıldığı; tarihinde DanıĢtay 2. Dairesine yönelik gerçekleģtirilen silahlı saldırı sonucu Yüksek Hakim MUSTAFA YÜCEL ÖZBĠLGĠN in öldürüldüğü, iki yüksek hakimin yaralandığı; tarihinde Ġstanbul un Ümraniye ilçesinde bir adrese düzenlenen operasyonda 27 adet el bombasının ele geçirildiği; günü EskiĢehir ilinde gerçekleģtirilen operasyon 5

6 sonucu 12 adet el bombası, 2 adet uzun namlulu silah, 11 kg. C3 patlayıcı, 11 kg. TNT patlayıcının ele geçirildiği; bahsedilen eylemlerin Ergenekon terör örgütü tarafından gerçekleģtirildiği yönünde kuvvetli suç Ģüphesinin bulunduğu, Ergenekon yapılanmasının EGM'nin raporu ile terör örgütü yapılanması olarak mütalaa edildiği; terör örgütü mensuplarının suç delilleri ile birlikte tespiti, suç unsurları ile birlikte yakalanabilmesinin temini için bu aģamada baģka türlü delil elde etme imkanı olmadığından Ģüphelilerin kullandığı iletiģim araçlarının teknik takip altına alınması gerektiği sonucuna varıldığı iddiası ile müvekkil Dursun ÇĠÇEK dinlenmek istenmiģtir. ĠĢbu karar TEM ġubenin gün ve 2009/(2009)/ )(10681) sayılı yazısı ile3 ay süre ile uzatılmıģtır. Talebin gerekçesinde; Ünal ĠNANÇ isimli sahsın Ankara ili Yenimahalle ilçesi Kardelen Mahallesi 505 sokak siyasal 2 sitesi no: 106 sayılı ikametinden yapılan aramada elde edilen 1 'den 2'ye kadar "TAKIP EDĠLECEK LĠSTE" baģlıklı dokümanın yapılan incelemesinde; dokümanın "TAKĠP EDĠLECEK LĠSTE" baģlıklı, alfabetik sıraya göre sıralanmıģ 71 adet TSK mensubu Subay ve Astsubay isim ve soy isimlerinin yazdığı 43 isim karģısında cep telefonu numaralarını yazdığı bazı isimlerin karģısında açıklamaların bulunduğu görülmesi üzerine Cumhuriyet BaĢsavcılığının (CMK 250 SMY) 2007/1536 ve 2008/1756 sayılı soruģturma kapsamında yapılan operasyonlarda hakkında iģlem yapılan Ģahıslardan ele geçirilen bilgi, belge, doküman, dijital malzemeler içeriğinde bahse konu dokümanda ismi geçen askeri personel ile ilgili detaylı inceleme yapıldığında yapılan arģiv sorgulamasında; Dursun ÇĠÇEK isimli sahsın dokümanda bulunduğu, iddia edilmektedir. (Ek-3) Ünal ĠNANÇ ve Avukatı ile yapılan görüģmede, iddiaya konu liste ile hiçbir illiyet bağlarının olmadığı, ikametinde böyle bir listenin bulunmadığı tespit edilmiģtir. Ġddia edilen listede adı geçen Dursun ÇĠÇEK isimli kiģiye ait telefon numarasının, daha sonraki safhada iletiģimin dinlenmesini talep edenler tarafından değiģtirilerek müvekkile ait telefon numarası yazılarak sahte delil üretildiği ortaya çıkmıģtır. Ġddiaya konu sahte listeyi kim, ne maksatla üretmiģ ve iftiralara gerekçe göstermiģtir? Müvekkilim neden hakkında hiçbir soruģturma yokken hedef seçilmiģtir? Yargılama sürecinde TEM ġubenin gün ve 2009/4701 Sayılı talep yazısı ile gün ve 2009/(2009)/ )(10681) sayılı talep yazısı tarafımızdan yapılan talepler sonucunda gönderilmiģtir. Ancak Ġstanbul 11. ACM nin Tarih ve Teknik Takip no. 2009/331 Sayılı kararı mahkemenizin yazdığı müzekkereye rağmen gönderilmemiģtir. Bu fiil suçu gizleme ve delil karartma amacına yönelik olduğu Ģüphesini kuvvetlendirmiģtir. 6

7 Mütalaa dahil müvekkil hakkında hazırlanan iddianame de DanıĢtay Saldırısı, Cumhuriyet Gazetesini bombalama iddiası, Ümraniye el bombaları..vb konular hakkında hiçbir iddia bulunmamaktayken alınan bu dinleme ve takip kararları bugün yaratılan yargılamada müvekkilimin hedef seçildiğini göstermektedir. Ancak müvekkilim hakkında hiçbir soruģturma baģlamamıģken hukuka aykırı bir Ģekilde dinleme kararı almak isteyenler bu kararında müvekkilim yerine bir baģka Dursun ÇĠÇEK i dinlemiģlerdir. (Ek-4) AY, AĠHS, CMK.135 ve müteakip maddelerine aykırı iģlem yapılarak, telefon ve adres bilgileri farklı bir Dursun ÇĠÇEK ağır suçlamalarla 6 ay boyunca dinlenmiģtir.bu kiģiye telefonlarının dinlendiği, suç bulunmadığı için dinleme kayıtlarının süresi içinde imha edildiği de bildirilmemiģtir. Ġstanbul TEM ġubenin gün ve 2009/4701 Sayılı talep yazısı ile gün ve 2009/(2009)/ )(10681) sayılı yazısını hazırlayan, Ġstanbul 11. ACM nin Tarih ve Teknik Takip no. 2009/331 Sayılı Kararını göndermeyen kiģilerin tespiti ve haklarında mahkemenize yaptığımız suç duyurularının gereğinin yapılması, Ġstanbul 11. ACM nin Tarih ve Teknik Takip no. 2009/331 Sayılı Kararının Ġstanbul Cumhuriyet BaĢsavcılığındantalep edilmesi, kararların gerekçelerinin ve sonuçlarının incelenmesi adil yargılanma hakkının bir gereğidir. 3- SUÇ TANIMI Tarihli sözde mütalaanın Sanıkların Hukuki Durumları BaĢlığı altında sayfasında; T.C. hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teģebbüs etmek denilerek TCK 312.maddesindeki suçun müvekkil tarafından iģlediği iddia edilmiģtir sayılı TCK. M. 312 de yer alan hükümete yönelik suç, cebir ve Ģiddet kullanarak teģebbüs edilmesi ile oluģacak Ģekilde kaleme alınmıģtır. Madde gerekçesinde ise çok açıktır. "maddede tanımlanan suçun oluģabilmesi için cebir ve Ģiddetin varlığı gerekir. Cebir ve Ģiddetin yanında elveriģli hareketlerle doğrudan doğruya icraya baģlanması gerekmektedir. TCK madde. 312 de yer alan suçun gerçekleģmesi için hükümeti ortadan kaldırmak veya görevini tamamen yapılmasını engellemek ya da görevini kısmen yapılmasını engellemeye yönelik teģebbüs hareketlerinden biri veya bir kaçını oluģması gerekir. 7

8 Ġddia makamı, müvekkilimin gerçekleģtirdiğini iddia ettiği fiillerin hangisinin hükümeti ortadan kaldırmaya ya da görevini kısmen veya tamamen engellemeye yönelik olduğu konusunu açıkça belirtmesi gerekirken. Hiçbir somut olgu olmadan farazi tespitler yapmıģtır. Sadece madde metnini yazarak; sanık bu fiili iģlemiģtir demek bir savcının iģi olamaz. Fiil ve netice arasında illiyet bağı kurulmalı, hangi neticenin, hangi fiille gerçekleģtirildiği izah edilmelidir. ĠSNAT EDĠLEN SUÇTA ĠCRA HAREKETLERĠNĠN ĠRDELENMESĠ "ĠĢlenmesi kastedilen bir suçun icrasına elveriģli vasıtalarla baģlayan fail, elinde olmayan sebeplerden ötürü suçun oluģması için gerekli fiilleri tamamlayamamıģ veya bu fiilleri bitirmesine rağmen suç oluģmamıģ" ise suça teģebbüs söz konusu olmaktadır. Bu hükme göre, suça teģebbüsün mümkün olabilmesi için failin suç iģleme kastıyla ve aynı zamanda elveriģli vasıtalar kullanarak suçun icrasına doğrudan doğruya baģlamıģ olması gerekmektedir 5. Failin eylemlerini suç iģleme kastı ile gerçekleģtirmesi ve icra hareketlerine elveriģli vasıtalar ile baģlamıģ olması lazımdır. Bütün bu açıklamalar çerçevesinde suça teģebbüsün tartıģılabilmesi için öncelikle failin hazırlık hareketlerini aģan, icra hareketi olarak kabul edilebilecek bir eyleminin olması gerekir 6. Failin salt kastını ortaya koyan fiilleri ve/veya failin suç iģlemek için elveriģli vasıtalara sahip olması teģebbüsten bahsedilmesi için yeterli değildir. Ceza hukuku prensip olarak failin kötü niyeti ile değil hareketi ile ilgilenir 7. Failin cezalandırılabilmesi için cezalandırılabilir bir fiilinin bulunması gerekir 8. Ceza hukukunda kavramlar savcıların o kavramları nasıl anlamak istediklerine göre Ģekillenmez. Ġcra yapılmıģ mı, yapılmamıģ mı sorusu, yer, zaman, olay, yapanların sayısı, kimliği, niteliği, ellerindeki elveriģli vasıtaları ile gösterilebilmiģ ve delillerle ispatlanmıģ olmalıdır. 5 Özek, Çetin s Balyoz Davası Ortak Temyiz Dilekçesi 7 Hakeri, s Koca/Üzülmez, s. 78; Hakeri, s. 124., Erem/ Toroslu, s. 67 8

9 Müvekkilim Dursun Çiçek hakkındaki iddia,sözde Ġrtica Ġle Mücadele Yazısı nı yazmak ve bunu Erzincan da uygulamaktır. Müvekkilimin Erzincan Ġline hiç gitmediğine iliģkin onlarca delil mahkemeniz dosyasında mevcuttur. Aynı Ģekilde Erzincan davası sanıkları ile de herhangi bir iletiģimde olduğu iddiasını destekler 20 ayrı suçtan soruģturma geçirmiģ bir yalancı bir savcının beyanları dıģında tek bir delil bulunmamaktadır. Tüm bu açıklamalar ıģığında velev ki Ġrtica Ġle Mücadele Yazısı doğru kabul edilse bile bu yazının müvekkil tarafından uygulamaya konduğu ya da buna teģebbüs ettiğine dair en ufak bir delil bulunmakta mıdır? Müvekkilim hangi Fethullah Gülen Cemaati evine silah ve mühimmat koymuģtur? Hangi televizyon kanalında hükümet aleyhine yayın yapılmasını sağlamıģtır? Bu soruların hiçbirisinin cevabı sözde mütalaada bulunmamaktadır. YaĢar-Gökçen-Artuç un Yorumlu Uygulmalı Türk Ceza Kanunu, Adalet Yayınevi 2010 sayfa 8264 te verdikleri örnekte aynen plan çerçevesinde de olsa henüz planın icrasına baģlanmamıģken örgüt üyesinin evinde belirlenen yerlere konuacak bomba düzeneğinin montajına yönelik olarak yapılan davranıģlar hazırlık hareketleri niteliğindedir ve bu durumda cea verilemez denmektedir. Bu durumda sözde irtica ile mücadele yazısının sahte ve hayal ürünü olduğu bir an için bir tarafa konulsa bile bu durumda dahi hazırlık hareketi olarak değerlendirilebilecek fiilin ceza hukuku açısında cezalandırılamayacağı açıktır. Ġddia makamı, müvekkilimin hangi hareketinin icra aģamasına baģlanması olarak nitelendirdiğini ve ne sebeple icra hareketinin gerçekleģtirilemeyip teģebbüs aģamasında kaldığını açıklamak zorundadır. Yine müvekkilimin hangi eyleminin cebir içerdiğini açıklamak zorundadır 9. Cebir, sözlük anlamıyla, "zorlayıģ" demektir. Hukuk açısından da, zor kullanma anlamına gelen cebir, temel olarak cebir kullananın cebredilene fiziki veya manevi bir baskı uygulayarak onun belli bir yönde hareket etmesini veya hareketsiz kalmasını sağlamayı amaçlar 10. Cebrin, dıģ dünyada ortaya çıkan ve karģı tarafça hissedilen bir eylem niteliğinde olduğu açıktır. Dava konusu olaya bakıldığında cebir 9 Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin tarihli 2009/11204, 2010/855 kararında, TCK 146 maddesi ile ilgili olarak "cebir ve şiddet" eylemlerinin gerçekleştirilmiş olması üzerinde özellikle durmuştur. 10 Ayrıntılı değerlendirmeler için bkz: Erol Cihan, Cebir Kullanma Cürmü, istanbul, 1978, s. 63 vd; İlhan Üzülmez, Tehdit, Şantaj ve Cebir Suçları, Turhan Kitabevi, Ankara, 2007, s. 171; Recep Gülsen, Ceza Hukukunda Sorumluluğu Kaldıran Nedenlerden Kaza, Mücbir Sebep, Cebir ve Tehdit, Seçkin Yayınevi, Ankara, 2007, s. 132 vd. 9

10 ile iģlenmiģ bir hareketin bulunmadığı açıkça görülmektedir. Dava konusu Olayda DıĢ dünyada ortaya çıkan ve karģı tarafça hissedilen nitelikte bir eylem yoktur. Kanun gerekçesinde, cebir ve Ģiddetin bir olayda mevcut bulunması dahi, suçun neticeyi gerçekleģtirmeye elveriģli olup olmadığının tespitinde kullanılabilecek ölçütlerden yalnızca biridir. Bir baģka deyiģle, suçun gerçekleģmiģ olabilmesi için cebir ve Ģiddetin mevcudiyeti zorunlu olmakla birlikte, yeterli de değildir. Söz konusu cebir ve Ģiddetin hükümeti devirmeye elveriģli olmadığının tespit edilmesi halinde, ceza verilemez. Dava konusu olayda ise, böyle bir elveriģlilik değerlendirmesi yapılabilmesinin ön koģulu olan "cebir ve Ģiddet" unsuru dahi gerçekleģmemiģ olmasına rağmen, Savcılık müvekkilimi ağırlaģtırılmıģ müebbet hapis ile yargılatmak istemektedir. Sözde mütalaa, imza sahteliği iddiaları mahkeme huzurunda hiçbir Ģekilde araģtırılmamıģ, sahte olduğuna iliģkin çok sayıda belge ve bilginin dosyaya eklendiği Sözde Ġrtica Ġle Mücadele yazısına ve zaten medyada yer almıģ haberleri içerir internet sitesi haberlerine dayanmaktadır. Sahtelik iddiaları hiçbir Ģekilde araģtırılmaksızın ve mahkeme huzurunda tartıģılmaksızın yapılan bu değerlendirmeler hukuka aykırıdır. Ayrıca TCK 312.maddedeki suçun mağduru hükümet olduğundan, hükümeti temsilen BaĢbakan a tebligat çıkmadan davaya devam edilemez. Bu davada suçun mağduru birinci derecede hükümet yani bakanlar kuruludur. Bu durumda CMK 233.maddesi uyarınca mağdurun çağrılarak mahkeme tarafından dinlenmesi zorunludur. Çünkü yasanın bu hükmü mağdura tebligat konusunda mahkemeye bir takdir hakkı bırakmamıģtır. Mağdur bu durumda ister ise CMK 237. madde uyarınca davaya katılma talebinde bulunabilecektir. 4- CMK MADDE 226 KAPSAMINDA EK SAVUNMA HAKKI VERĠLMESĠ, Müvekkilim hakkında hazırlanan iddianamenin sevk maddesi TCK.314/2, yani örgüt üyeliği iddiasıdır. Ancak mütalaada, hiçbir yasal delil ve somut olgu gerekçe gösterilmeden TCK 314/1 yani örgüt yöneticiliği suçlaması tecziyesi talep edilmiģtir. Müvekkil Hakkındaki suçlamanın hukuki niteliği değiģtirilmiģ ve ceza ağırlaģtırılmıģtır. Bu gerekçe ile CMK.226 kapsamında ek savunma hakkı verilmelidir. 10

11 Suçun niteliğinin değiģmesi Madde 226 (1) Sanık, suçun hukukî niteliğinin değiģmesinden önce haber verilip de savunmasını yapabilecek bir hâlde bulundurulmadıkça, iddianamede kanunî unsurları gösterilen suçun değindiği kanun hükmünden baģkasıyla mahkûm edilemez. (2) Cezanın artırılmasını veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek hâller, ilk defa duruģma sırasında ortaya çıktığında aynı hüküm uygulanır. (3) Ek savunma verilmesini gerektiren hâllerde istem üzerine sanığa ek savunmasını hazırlaması için süre verilir. Madde metninden de anlaģılacağı üzere, sözde örgüt üyeliği suçundan yargılanırken, iddia makamınca sözde örgüt yöneticiliği suçundan cezalandırılma istenmesi verilecek savunma süresinin makul ve savunmayı hazırlayabilecek bir zaman dilimi olmasını zorunlu kılmaktadır. Diğer tüm tutuklu sanıkların hemen tamamında aynı değiģikliğe gidilmesi karģısında mütalaanın okunmasından hemen 20 gün sonra esas hakkındaki savunmalara baģlanması yasanın ruhuna ve savunma hakkına uygun düģmemektedir. Sanık yeni değiģen duruma göre savunmalarını yapabilecek halde bulundurulmadıkça mahkeme, iddianamenin dıģına taģmayacak ve mütalaada istenen ceza hükümlerinden ötürü sanık hakkında hüküm tesis edemeyecektir. 5- ĠDDĠALARA KONU AKP VE GÜLENĠ BĠTĠRME PLANI ADI VERĠLEREK PAZARLANAN YAZI SAHTEDĠR, SÖZDE MÜTALAADAKĠ ĠDDĠALAR KĠM OLDUĞU BELLĠ OLMAYAN SAHTEKAR ĠHBARCILARIN BEYANININ TEKRARINDAN ĠBARETTĠR. (EK-5) Siyasi maksatlı bir operasyon yapmak için suç ve suçlu yaratmayı amaçlayan bir çete tarafından hazırlanmıģ, zamanı geldiğinde SoruĢturma Savcısına ulaģtırılarak ağır bir insanlık suçu olan hak ve özgürlük ihlallerine gerekçe gösterilmiģtir. Müvekkilime yönelik suçlamalara esas teģkil ettiği ileri sürülen taklit imzalı sahte planda isim, tarih, mekân ve eylem temelinde çok sayıda maddi hatanın olması iddiaların gerçek dıģı ve planın sahte olduğunu göstermiģtir. Tarih, evrak kayıt bilgileri, baģlık bilgileri, dağıtım planı dâhil eylem planı formatında bulunması gereken temel bilgileri içermeyen, üslup, kapsam ve format olarak yetersiz olan üç maddelik Eylem Planı olmaz. Sahte planın içerik ve üslup olarak ne kadar hatalı olduğu, bir Kurmay Albay tarafından hazırlanma olasılığının bulunmadığı maddi gerçeği dosyada bulunan mukayeseli inceleme raporları, renkli olarak açıkça anlaģılır bir hale getirilerek mahkemenize defalarca sunulmuģtur(ek-6). 11

12 Taklit imzalı sahte planın bir belge veya evrak olmadığı, baģlık ve kayıt bilgilerini içermediği, belgede kopya numarası, yayımlayan makam, yayımlandığı yer ve tarih saat grubu, plan numarası, zaman dilimi, görev bölümü gibi, belgeye resmi evrak niteliği kazandıracak herhangi bir unsurun bulunmadığı, savcılık ve bilirkiģiler tarafından çok sayıda yazı ve rapor ile tespit edilmiģ, tanık beyanları ile desteklenmiģtir. Ek-7. Sahte yazıyı gördüğünü söyleyen tek bir tanık bulunmamaktadır. Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından görevlendirilen üç uzman tarafından tarihinde hazırlanan BilirkiĢi Raporunda; Ġncelenen planın TSK Karargah ÇalıĢma Usulleri ve Askeri Yazım Teknikleri ile ilgili emir, talimat, yönerge ve uygulamalara göre hiçbir askeri yazı biçimine uymadığı, resmi evrak niteliği taģımadığı, çok sayıda maddi hata içerdiği, bazı ifadelerin askeri yazım teknikleri ve yazıģma gelenekleri ile örtüģmediği sonucuna ulaģıldığı vurgulanmaktadır. Aynı kapsamda görevlendirilen üç subay tarafından 18 Haziran 2009 tarihinde hazırlanan ve Askeri Savcılığa sunulan BilirkiĢi Raporunda; format, kullanılan üslup ve terminoloji, içerik ve planda yazılı olan cümlelerin kurumsal kriterlere ve usullerle kesinlikle uygun olmadığı ifade edilmektedir. TSK Harekat Planı ve Eklerini Hazırlama Yönergesi (MY 368-2), TSK Karargah Hizmetleri Yönergesi (MY 75-1 (B)) ve TSK Bilgi Destek Talimnamesi (MT 31-1) esasları ile askeri esas, usul ve terminolojiye göre konunun uzmanı bilirkiģiler tarafından hazırlanan Mukayeseli Eylem Planı Formatı ve içeriği dikkate alındığında çok sayıda maddi hata içeren planın gerçek olduğunu iddia etmek meslek hayatını hep birinciliklerle taçlandırmıģ, doktorasını yapmıģ bir Kurmay Subaya Hakaret niteliği taģımaktadır. Savcı Mütalaanın Sayfasında Dursun ÇĠÇEK imzalı Ġrtica Mücadele Palnının askeri yazım tekniğine uygun olup olmadığı ile ilgili olarak Askeri Savcılığın soruģturma aģamasında yaptırdığı bilirkiģi raporunda, söz konusu belgenin farklı açılardan Askeri Yazım Tekniklerine olduğuna dair hususların ileri sürüldüğü, ancak yapılan son inceleme ile bu husuların tutarlı olmadığı, yine benzer konularda Dursun ÇĠÇEK in beyanlarının da gerçeği yansıtmadığı, hatta bizat sanık tarafından hazırlanan benzer çalıģmaların Irticayla Mucadele Eylem planı ile Ģekilsel olarak benzediğidolayısıylaġrticaġle Mücadele Eylem Planın bu yönde inkarının ve kullanılanargümanlarındayanaksızolduğuanlaģılmıģtır demektedir. Savcının dayanaksız bulduğu bilimsel raporlardır!.. Hakikat korkusu olmayan savcının ileri sürdüğü, müvekkilim tarafından hazırlanan ĠrticaĠle Mücadele Yazısına benzer olan belge hangi belgedir ve nerededir?yapılan son çalıģma nedir?hiçbirinin 12

13 somut cevabını vermeyecek durumda olan mahkemeniz savcısı, soyut ifadelerin arkasına sığınmaktadır. Ayrıca Mütalaanın sayfasında yer alan, Sanığın söz konusu belgeyi kendisinin haziırlamadığını ve altındaki imzanın kendisine ait olmadigini savunmasına karģın, imzasını degistirme yönündeki davranıģları altı çizilmesi gereken bir husustur. Yine sanığın Mart 2006 tarihli "Sivil Toplum Örgütleri" baģlıklı andıçı düzenlemiģ olması da belgenin içeriği yönünden sanığın benzer çalıģmalar içinde olduğunu gösteren önemli bir delildir. Ģeklindeki ifade savcının suç ve suçlu yaratma çabasının bir ürünüdür. Müvekkilim taklit edilen bir imzası olduğunu gördüğü vakit doğal bir refleksle daha önce kullandığı, nispeten eski imzasına göre zor olan parafını değiģtirerek imza olarak kullanmaya baģlanmıģtır. Bu değiģiklikten Askeri Savcıya söz etmiģtir. O tarihte henüz Ġstanbul 'Özel Yetkili' Savcıları tarafından müvekkilim iafedeye dahi çağırılmamıģtır. Kaldı ki müvekkilim tarihinde eski kullandığı imzayı Askeri Savcılığın soruģturma evrakına atmıģtır. ġayet müvekkilimin imzasını değiģtirme gibi bir amacı olsaydı bir soruģturma evrakını imzalaması düģünülemezdi. Mart 2006 tarihli Andıç'ın var olmadığına iliģkin Genelkurmay açıklama yapmıģtır. Kaldı ki iddialara konu Sivil Toplum Andıcı ile Sahte Ġrtica Ġle Mücadele Yazısının içeriği birbirinden tamamen farklıdır. Sahte yazı içerisinde yer alan cümlelerdeki sözde görevlerin müvekkilim tarafından icra edilmesi imkânsızdır. Ġnsanların evine suç aleti koymak, arama kararı çıkararak bunları yakalatmak ve o insanları askeri yargıda yargılanmasını sağlamak gibi adli eylemler hukuk devleti olan ülkemizde ancak kolluk kuvvetleri ve savcılar tarafından icra edilebilecek ve iģlenebilecek bir suç niteliğindedir. Genelkurmay BaĢkanlığının veya iddianamede ileri sürüldüğü gibi bir albayın yapabileceği eylemler değildir. Müvekkil hakkındaki suçlamalar iģlenemez suç niteliğindedir. Yasal delil makul ve mantıklı olmalıdır. Parmak ve avuç içi izi dâhil hiç bir elektronik ve dijital iz bırakmadan, hiç bir gerçek tanık Ģahit olmadan, içerik, üslup ve format olarak yetersiz, üzerinde hiçbir tarih ve kayıt bilgisi olmayan, uygulama imkânı bulunmayan sahte bir planın müvekkilim tarafından hazırlanması ve altına imzasının atılması iddiası akla ve mantığa aykırıdır. Genelkurmay BaĢkanlığı Adli MüĢavirliği tarafından hazırlanan bilgi notuna göre sahte plan; üzerinde hazırlanma tarihi bulunmayan yakın bir tarihte üretilmiģ bir yazıdır. (EK-8) Aynı bilgi notuna göre Avukat Serdar ÖZTÜRK ün bürosunda bulunduğu iddia edilen 326 belgenin yılları arasında askeri eğitim ve iģbirliği faaliyetlerine yönelik resmi belgeler olduğu, 13

14 ancak 4 sayfalık eylem planının Genelkurmay BaĢkanlığı kayıtlarında bulunmadığı ifade edilmiģtir. Taklit imzalı sahte planın bir fotokopisini, müvekkilimin hiç tanımadığı ve telefonla dahi görüģmediği Av. ÖZTÜRK e verdiğini doğrulayan hiçbir delil ve bulgu yoktur. Avukat Serdar ÖZTÜRK ün Bürosunda 04 Haziran 2009 tarihinde yapılan arama sonucu hazırlanan Arama ve El Koyma Tutanağının birinci sayfasında yazılı ve üzeri çizili olan; Oda giriģene göre sol tarafında bulunan siyah renkli etajerden; 1 den 40 a kadar numaralandırılmıģ Av. Özge EVCĠ tarafından paraflanmıģ el yazısı, bilgisayar çıktısı doküman, çizildi notunun ikinci sayfada, ÇalıĢma masasının üzerindeki mavi klasörden alınan Ģeklinde düzeltilmesi dikkat çekmektedir. (EK-9) Avukat ÖZTÜRK; söz konusu tutanakta ifade edilen Mavi Klasörün bürosuna gizlice konulduğunu ve bu konuda suç duyurularında bulunduğunu ifade etmiģ ve bu iddiasını destekleyen kanıtları mahkemeye sunmuģtur.sürekli olarak bir arama ve tutuklama kararı bekleyen, bu nedenle bürosunda CD ve taģıyıcı disk kullanımını yasaklayan bir avukatın, arasındaki 21 yıllık eski gizli evrakları içeren dosyayı Taklit Ġmzalı Sahte Plana kılıf olacak ve kendisine komplo kurulmasına destek verecek Ģekilde masasının üzerinde bırakarak Ģehir dıģına gitmesi hayatın normal akıģına aykırıdır. Av.ÖZTÜRK ile müvekkilim ilk defa mahkeme salonunda tanıģmıģtır. Kendisinin de ifade ettiği gibi aralarında hiçbir irtibat yoktur. Naip Hakim tarafından Genelkurmay Bilgi Destek Daire BaĢkanlığına ait bilgisayar imajlarındaki üç milyondan fazla belge üzerinde iki yıl süren bir araģtırma ve inceleme sonucu hazırlanan rapora göre, iddiaya konu eylem planı hakkında hiçbir bilgi ve bulguya rastlanmamıģtır. Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından yapılan soruģturma gereği hazırlanan onlarca bilirkiģi raporunun, 75 adet bilgisayar ve 24 adet yazıcıda yapılan incelemenin, Naip Hakim tarafından yıllar süren bir inceleme sonucu hazırlanan raporun ortaya koyduğu somut bir gerçek vardır. Bu maddi gerçek ise plan sahtedir. Ġmza taklittir. Taklit Ġmzalı Sahte Planın bir fotokopisinin 12 Haziran 2009 tarihinde bir gazetede yayınlanması üzerine aynı gün Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından müvekkilimin ÇalıĢma Ofisinde yapılan aramaya ve BilirkiĢi Görevlendirilmesine yönelik SoruĢturma Tutanağında ifade edildiği gibi, savcılığın çok muteber gördüğü ancak kim olduğu belli dahi olmayan, faili meçhul ihbarcının iddialarının aksine, arama ve soruģturma derhal baģlatılmıģtır. (EK-10) 12 Haziran günü saat 14

15 10.50 de Askeri Savcı ve bilirkiģi heyeti Ģubede arama yapmıģ, 3. Bilgi Destek ġubesinde mevcut 14 bilgisayar hard diskini incelemek üzere almıģtır. Müvekkilim Hakkında soruģturma açılması nedeniyle idari bir tedbir olarak, Genelkurmay Harekât BaĢkanlığınca tarihinde yazılan bir emirle müvekkilim geçici görevle, Genelkurmay Harekât BaĢkanlığı Eğitim Daire BaĢkanlığı Terörle Mücadele Mükemmeliyet Merkezinin Akademik Kurulunda görevlendirilmiģtir.(ek-11) Bahse konu tarihten itibaren Bilgi Destek Daire BaĢkanlığından ayrılan müvekkilim yine faili meçhul ihbar mektubunda gündeme getirilen belge imha tarihleri olarak belirtilen Mayıs tarihlerinde Genelkurmay a giriģ dahi yapmamıģtır. Ayrıca Genelkurmay BaĢkanlığı Askeri Savcılığı tarafından 17 Haziran 2009 tarihinde müvekkilimin oturduğu lojman ve arabada 5 saat süre ile arama yapılmıģ, evdeki diz üstü bilgisayarın imajı ve cep telefonu dahil çok sayıda CD ve dijital ürüne el konmuģtur. Aynı gün görevlendirilen bilirkiģiler tarafından yapılan ve 19 Haziran 2009 tarihinde hazırlanan bilirkiģi raporunda; incelenen ürünler içinde, Ġrticayla Mücadele Eylem Planı ve/veya içeriği ile örtüģen herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı ifade edilmiģtir. (EK-12) Dava Dosyasında bulunan, Jandarma Kriminalin Tarihli Uzmanlık Raporu na göre; taklit imzalı sahte plan üzerinde müvekkilimin parmak ve avuç içi izi dâhil hiçbir fiziki ve dijital izi yoktur. (EK-13) Sahtekar ihbarcı, sözde planı müvekkilimin çalıģma odasında, dolabının içindeki klasörde bulduğunu iddia etmektedir. Bu iddianın gerçek dıģı olduğu bu raporla sabit hale gelmiģken iddia makamının bu rapordan sözde mütalaasında hiç bahsetmemesi dikkat çekicidir. Bu raporu görmezden gelen iddia makamı bir de sözde mütaasının Sayfasında, Ayrıca, Jandarma Kriminal Laboratuvarınca düzenlenen tarihli raporda, ihbar mektubu ve ekindeki belgeler ile "Ġrticayla Mucadele Eylem Plani" baģlıkı belgenin farklı yazıcılardan cıkarıldığı vurgulanmıģtır. Bu hususta, ihbar mektubunu gönderen kimligi tespit edilemeyen Ģahsın, söz konusu belgeyi ihbar mektubu içeriginde belirtildigi Ģekilde gizlice temin ettigini açikca ortaya koymaktadır. Demek suretiyle orta zekalı bir insanın dahi tek bir okuyuģta kanmayacağı bu iddiayı ortaya atmayı makul görmüģ ve mütaalasına neden sözde dediğimizi bir kez daha teyit etmiģtir. Ayrıca, savcının hukuk idrakine göre, ihbar mektubu ile sözde irtica ile mücaele yazısının farklı yazıcılarda çıkmıģ olması bu sözde irtica ile mücadele yazısının müvekkilimden sadır olduğuna delil olarak gösterilmeye çalıģılmıģtır. Halbu ki salt ihbar mektubu ile farklı bir yazıcıdan çıkması nedeni ile bir yazının müvekkilime ait olma olasılığı ne kadar ise cumhuriyet savcısına ait olma olasılığı da en az o kadardır hatta daha fazladır çünkü ne Genelkurmayın bilgisayarlarında ne de müvekkilimin evinde yapılan aramada el konulan bilgisayarda 15

16 böyle bir yazıya dair bir emare dahi bulunamamıģtır. ġu durumda mantık kuralı gereği müvekkilime bu sözde yazı nedeni ile yüklenen Ģüphe derecesi ne kadar ise savcıya ya da emniyetteki bir memura yüklenebilecek Ģüphe derecesi müvekkiliminkinden daha fazla olmak zorundadır. Öyle ki iddia makamının bu zorlama yorumu, Jandarma Kriminalin hazırladığı Tarihli Uzmanlık Raporunda, faili Meçhul Ġhbar Mektubu ile tarihinde Çukurambar/ANKARA dan postayla gönderildiği iddia edilen yazıların ve sahte planın, Bilgi Destek Daire BaĢkanlığındakullanılan24 adet yazıcının çıktısı olmadığı, Bilgi Destek Dairesinde kullanılan kağıtlar ile aynı nitelikte olmadığı yönündeki bilimsel tespitini de yok saymaktadır. Yine sahte belge üzerinde klasörlendiğini gösterir zımba ve/veya delgeç izinin bulunmadığı yönündeki raporda yok sayılmıģtır. (EK-14) Jandarma Kriminal in Tarihli Uzmanlık Raporu nda ayrıca, müvekkilime ait olmayan 9 adet parmak izi ile 5 adet avuç içi izinin sahte plan üzerinde mevcut olduğunu belirtilmiģtir. Kim oldukları nedense bir türlü bulunamayan ihbarcıların bulunmasını engelleyecek nitelikte mahkemeniz, Savunmanın ısrarlı taleplerine rağmen 14 adet parmak ve avuç içi izinin bulunması yönündeki taleplerimizi reddetmiģtir. Ancak Taklit imzalı sahte planı ve faili meçhul mektupları hazırlayan iftiracılara ve gerçek suçlulara ait olduğu değerlendirilen bu izlerin kime ait olduğunun tespit edilmesi maddi gerçeği bulmak ve adaletin gereğini yapmak zorunda olan mahkemenin görevi ve vicdani sorumluluğudur. Yine sahte ihbar mektuplarında yer alanın aksine Askeri Savcılığın soruģturmaya baģladığı gün, ġube Personeli tarafından kullanılan 14 adet bilgisayarın sabit diski üzerinde teknik inceleme yapılarakbilirkiģi Heyeti tarafından tarihinde hazırlanan Raporda; incelenen 14 sabit diskin içeriğinde adı geçen planla ilgili hiçbir bilgi ve belgenin izine rastlanmadığı kayıt altına alınmıģtır. (EK- 15) Askeri Savcılığın tarihinde görevlendirdiği BilirkiĢi tarafından, Bilgi Destek Daire BaĢkanlığındaki taģınabilir kızaklı sabit diskte Ġrticayla Mücadele Eylem Planı hakkında bir dijital iz incelemesi yapılmıģtır tarihinde hazırlanan raporda; Sabit disk üzerinde belirlenen anahtar kelimeler ile yapılan veri arama iģlemi sonucunda söz konusu dokümanın hiçbir dijital izine rastlanmadığı vurgulanmaktadır. (EK-16) Askeri savcılığın görevlendirdiği bilirkiģi tarafından 31 Ekim- 25 Kasım 2009 tarihleri arasında yaklaģık bir ay süreyle 75 adet bilgisayarın sabit 16

17 diskiüzerinde yapılan incelemede, Ġrticayla Mücadele Eylem Planı hakkında hiçbir dijital ve elektronik iz bulunmamıģtır. (EK-17) Raporda ifade edildiği gibi, müvekkilim tarafından kullanılabilecek bütün bilgisayarlar incelenmiģ ve sahte planın hazırlanmadığı gerçeğinin tespiti bir kez daha yapılmıģtır. Yine Bilgi Destek Daire BaĢkanlığının TSK Ġntranet Sistemindeki 01 Nisan- 12 Haziran 2009 döneminde Ġrticayla Mücadele Eylem Planı hakkındaki bütün dijital izlerin tespit edilmesi maksadıyla Askeri Savcılığın görevlendirdiği bilirkiģi tarafından; Haziran 2009 tarihleri arasında yapılan bilirkiģi incelemesinde MA3 Ģifreleri açılamayan 33 adet dokümanın Ģifreleri çözülerek incelenmiģtir. Adı geçen bilirkiģi tarafından tarihinde hazırlanan BilirkiĢi Raporunda; Ġrticayla Mücadele Eylem Planı konulu yazıya, TSK-NET ve Ġnternet Dosya Sunucuları üzerinde bulunan kullanıcı hesapları içerisinde rastlanmadığı ifade edilmektedir. (EK-18) Aynı kapsamda TSK Ġntranet Sistemindeki 15 Ağustos Nisan 2009 dönemini kapsayacak Ģekilde Ġrticayla Mücadele Eylem Planı hakkındaki bütün dijital izlerin tespit edilmesi maksadıyla 05 Nisan 2010 tarihinde ikinci kez bilirkiģi görevlendirmesi yapılmıģtır. Adı geçen bilirkiģi tarafından tarihinde Askeri Savcılığa sunulan BilirkiĢi Raporunda; Ġrticayla Mücadele Eylem Planı konulu yazıya, TSK-NET ve Ġnternet Dosya Sunucuları üzerinde bulunan kullanıcı hesapları içerisinde rastlanmadığı ifade edilmiģtir. Genelkurmay BaĢkanlığı Karargâhında bütün yazıģmaların TSK-NET Sistemi içinde yapıldığı dikkate alındığında, bahse konu taklit imzalı sahte planın Genelkurmay BaĢkanlığı Karargâhında 15 Ağustos Haziran 2009 tarihleri arasındaki dönemde hiçbir dijital izinin olmadığı bilirkiģi raporu ile tespit edilmiģtir. Bu tespitlere ek olarak, Genelkurmay BaĢkanlığınca 31 Ocak 2010 tarihinde 54 bilgisayar kasasından sökülen 60 adet hard disk ile bilirkiģilere tahsis edilmiģ ve daha sonra Genelkurmay istihbarat BaĢkanlığınca kullanılmıģ olan BiM numaralı bilgisayar CMK.125 dikkate alınarak incelenmesi maksadıyla mahkemenize gönderilmiģtir. (EK-19) Mahkemeniz Naip Hakimi olan Hüsnü Çalmuk iki yıl süren incelemesi sonunda, günü Genelkurmay Bilgi Destek Dairesinde bulunan bütün bilgisayarların hard disklerin de bulunan yüzbinlerce evrakı incelemiģtir. Bu evrak arasında ön rapor verilmesi aģamasından sonra bulunan Ģifreli dosyaların tamamına yakının da bulunduğu ifade edilmektedir. Aslında Naip Hakimin hazırlaması gereken ancak TEM görevlilerince hazırlanmıģ iģbu tutanakta, iddiaya konu Ġrtica Ġle Mücadele Yazısının bulunamadığı ifade edilmektedir. Fakat 17

18 bu gerçek bu kadar yalın anlatılmıyor. Çünkü anlatılmak istenmiyor ve tam bu noktada TEM Polisleri devreye giriyor ve; Genelkurmay Askeri savcılığının yaptığı ilk bilirkisi incelemelerinin 01 Nisan- 12 Haziran aralığına bağlanması, ilk incelemelerin sonunda da incelenen bilgisayarların bir kısmının silinmiģ olması ve sunucu yedekleri üzerinde sadece kelime bazlı arama yapılması aranan suça konu belgenin bulunması iģlemini imkânsız hale sokmuģtur Bu kadar yanlıģ, yanlı, taraflı beyan olmaz dedirtiyor insana. Aslında mahkemeniz bu raporu hazırlayanlara Ģunu birkez daha hatırlatmalı olmayan Ģeyi var edemezsiniz!.yüzbinlerce sayfa belge aranacak, Ģifreli olanlarda incelenecek, sunucu yedekleri taranacak, iki yıl boyunca didik didik sahte plan aranacak sonra sanki bunların hiçbiri yapılmamıģ gibi hayali tespitler yazılacak. Bu arada Askeri BilirkiĢiler ve Savcılarda niteliksiz görülecek. Yaptıkları bütün iģlemler yok sayılacak. Suça konu belgeyi sakladıkları, imha ettikleri iddia edilecek!! Yapılan bu inceleme ile iddia makamının sözde mütalaasında da çok kez vurguladığının aksine, TSKNET Sistemine kayıtlı yazı ve verilerin, istense dahi o yazıyı hazırlayan kiģi veya Ģube müdürü tarafından silinemeyeceği ispatlanmıģtır. Böylece Evrak ve belge silme, yani delil karatma iddialarının gerçek dıģı olduğu somutlaģmıģtır. Yapılan araģtırmada, Naip Hakim görevlendirilmesinin esas amacı olan, TSKNET Sistemi dijital arģiv kayıtlarında; Taklit Ġmzalı Sahte Ġrticayla Mücadele Eylem Planı hakkında iddiaları doğrulayacak hiçbir iz bulunmamıģtır. Ġddiaya konu planın sahte olduğu ve müvekkilim tarafından hazırlanmadığı Naip Hakim tarafından hazırlanan bu rapor ile bir kez daha teyit edilmiģtir. Raporda; Yapılan kelime bazlı aramalarda, suça konu "irticayla Mücadele Eylem Planı"nda geçen kelimelerden bir kısmı bulunmuģ ise de, suça konu belgeye rastlanılamamıģtır. Denilerek maddi gerçek ifade edilmiģtir. Ġddiaya göre insanların evine suç aleti koymak ve onları arama kararları ile yakalatmak, sonra da askeri yargıda yargılanmasını sağlamak, Genelkurmay BaĢkanlığında görevli bir albayın yapabileceği bir eylem midir? Sıkıyönetim dönemlerinde dahi bu tür adli görevler kolluk veya savcılar tarafından yapılmıģtır. Bir Kurmay Albayın veya Genelkurmay BaĢkanlığının anayasal demokratik hukuk devleti olan ülkemizde suçluları yakalama ve yargılama yetkisi ve görevi hiçbir zaman olmamıģtır. Ülkemizde bu iģlemleri ancak ve ancak yargı ve kolluk görevlileri yapabilir. Sahte plandaki bu üslup ve ifadeler sahtekârların ve imza taklitçilerinin kim olduğunu, yani gerçek suçluları iģaret etmektedir. Ġddiaya konu sahte planın müvekkilim tarafından hazırlanmadığını tespit eden Genelkurmay Askeri Savcılığı 24 Haziran 2009 tarihinde müvekkilim hakkında KovuĢturmaya Yer Olmadığı Kararını vermiģtir. Söz konusu kararda; iddiaya konu planın sahte olduğu ve Genelkurmay BaĢkanlığında 18

19 hazırlanmadığının tespit edildiği vurgulanarak, kim tarafından, ne zaman ve nerede hazırlandığına yönelik soruģturma konusunda görevsizlik kararı verilmiģ ve dosya bu gerekçe ile Ġstanbul Cumhuriyet BaĢsavcılığına göndermiģtir. Bahse konu gerçek dıģı iddialar gerekçe gösterilerek medya yayınları nedeniyle kötü niyetli kiģi ve suç örgütlerine hedef gösterilen müvekkilimin yaģama hakkıdahil temel hak ve özgürlükleri tehdit edildiğinden 03 Kasım 2009 tarihinde yetkili makamlar tarafından hakkında koruma kararı alınmıģtır. 5- SORUġTURMA EVRESĠNDEKĠ BĠLĠRKĠġĠ ĠNCELEMELERĠNĠN HUKUKA AYKIRILIĞI SoruĢturmada aldırılmıģ bilirkiģi raporları yasa ve usule aykırıdır. SoruĢturmada görevlendirilen bilirkiģilerin tarafsızlık ve bağımsızlıkları tartıģmalı olmaktan çıkmıģ, kesin bir hal almıģtır. Bu husus yargılama sırasında savunma avukatları tarafından dile getirilmiģ ve onlarca kez Ģikayet konuusu olmuģtur. BilirkiĢilerin seçilmeleri ve görevlendirilmeleri açıkça usul ve yasaya aykırı olup, müvekkilim için kurulan komplonun parmak izleri niteliğindedir. Ayrıca aģağıda detaylı olarak izah edileceği üzere bu raporların gerçeğin aydınlatılması için değil, üzerinin örtülmesi ve hatalı yönlendirme amacıyla hazırlandığına dair ciddi Ģüpheler taģımaktadır. CMK md. 64, BilirkiĢi olarak atanan bir tüzel kiģi ise, kendisi adına incelemeyi yapacak gerçek kiģi veya kiģilerin isimlerini, bilirkiģi atayacak merciinin onayına sunar Ģeklinde bir düzenleme içermektedir. SoruĢturma Savcısı Zekeria Öz ise tamamen bu açık yasa hükmüne aykırı iģlemi ile Ģüphe çekmektedir. ġöyle ki, çeliģkili imza mukayese raporları kriminal gerçekler ihlal edilerek, özel olarak seçilen kiģiler tarafından sipariģ üzerine 1 günde hazırlanmıģtır. Ġstanbul Cumhuriyet BaĢsavcılığı nın tarihli yazıya ve eklerinde yer alan yazıģmalara göresoruģturma Savcıları ile Ġmza Mukayese raporu hazırlayan ATK, Emniyet ve Jandarma Kriminal arasında imza incelemesi yapacak kiģilerin tespitine yönelik hiçbir yazıģma yapılmamıģtır. CMK md. 64, BilirkiĢiler, il adlî yargı adalet komisyonları tarafından her yıl düzenlenen bir listede yer alan gerçek veya tüzel kiģiler arasından seçilirler. Cumhuriyet savcıları ve hâkimler, yalnız bulundukları il bakımından yapılmıģ listelerden değil, diğer illerde oluģturulmuģ listelerden de bilirkiģi seçebilirler. 19

20 Kanunların belirli konularda görevlendirdiği resmî bilirkiģiler öncelikle atanırlar. Ancak kamu görevlileri, bağlı bulundukları kurumla ilgili davalarda bilirkiģi olarak atanamazlar. ġeklinde bir düzenleme içermektedir. Müvekkilimin yargılandığı davada iktidar partisi ve onun üyesi olan Adalet ve ĠçiĢleri Bakanı müģteki olarak bu davaya taraftır. Bu nedenle doğrudan her iki bakana bağlı, maaģ ve özlük haklarını adı geçen bakanların verdiği ve ita amiri olduğu kiģiler tarafından hazırlanan imza mukayese raporları hukuka ve yasaya aykırıdır. Bu açık yasa hükmüne rağmen soruģturma savcıları sadece Adalet ve ĠçiĢleri Bakanlığına bağlı resmi kurumlardan imza mukayese raporu talep etmiģ, üniversiteler ve özel bilirkiģilerden herhangi bir imza mukayese raporu almamıģtır. CMK.66/1:BilirkiĢi incelemesi yaptırılmasına iliģkin kararda, cevaplandırılması, uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren sorularla inceleme konusu ve görevin yerine getirileceği süre belirtilir. Bu süre, iģin niteliğine göre üç ayı geçemez. Özel sebepler zorunlu kıldığında bu süre, bilirkiģinin istemi üzerine, kendisini atayan merciin gerekçeli kararıyla en çok üç ay daha uzatılabilir. ġeklinde bir düzenleme içermektedir. Taklit imza hakkında hazırlanan imza mukayese raporları sadece 1-2 günde acil olarak hazırlanmıģ, Savcılar tarafından imzanın taklit olup olmadığı, neden siyah renkli keçeli kalemle atıldığı, parmak izi olup olmadığı, iddialarımız doğrultusunda imzanın ıslak imza makineleri ile atılmıģ olup olmadığı gibi maddi gerçeği ortaya çıkaracak hiçbir soru sorulmadan imza incelemesi talep edilmiģtir. Hatta SoruĢturma Savcısının talep yazısında inceleme yapacak kiģilerin vereceği raporu yönlendirmeye yönelik ifadelerin yer alması, hazırlanan raporların CMK.66/1 e aykırı olduğunu, hukuki delil niteliği taģımadığını bir kez daha ortaya koymaktadır. CMK.66/6: Gerekli olması halinde, bilirkiģi, mağdur, Ģüpheli veya sanığa mahkeme baģkanı, hâkim veya Cumhuriyet savcısı aracılığı ile soru sorabilir. Ancak, mahkeme baģkanı, hâkim veya Cumhuriyet savcısı, bilirkiģinin doğrudan soru sormasına da izin verebilir. Muayene ile görevlendirilen hekim bilirkiģi, görevini yerine getirirken zorunlu saydığı soruları, hâkim, Cumhuriyet savcısı ve müdafi bulunmadan da mağdur, Ģüpheli veya sanığa doğrudan doğruya yöneltebilir. ġeklinde açık bir hüküm vardır. Ayrıca CMK.68: Mahkeme, her zaman bilirkiģinin duruģmada dinlenmesine karar verebileceği gibi, ilgililerden birinin istemesi halinde de açıklamalarda bulunmak üzere duruģmaya çağırabilir. Cumhuriyet savcısının, katılanın, vekilinin, Ģüphelinin veya sanığın, müdafiin veya kanunî temsilcinin istemi üzerine bilimsel mütalaa hazırlayan uzmanın duruģmada dinlenmesi hususunda da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır. denilmektedir. Yasanın bu açık hükmüne 20

Temmuz 1999 Amfibi Tugay Kurmay Başkanı Foça/ İzmir Ağustos 1999-2001

Temmuz 1999 Amfibi Tugay Kurmay Başkanı Foça/ İzmir Ağustos 1999-2001 Öncelikle belirtmek isterim ki, iddia makamı tarafından hazırlanan sözde mütalaa yı ciddiye almıyoruz. Gerek yazılı ifademizde gerekse sözlü beyanlarımızda ifadelerimizin muhattabı, adından başka hiçbir

Detaylı

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru no.29628/09 Hikmet KÖSEOĞLU/TÜRKİYE

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru no.29628/09 Hikmet KÖSEOĞLU/TÜRKİYE AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR BaĢvuru no.29628/09 Hikmet KÖSEOĞLU/TÜRKİYE Başkan, Nebojša Vučinić, Yargıçlar, Paul Lemmens, Egidijus Kūris, ve Bölüm Yazı

Detaylı

10 Ocak 2013 BASIN AÇIKLAMASI

10 Ocak 2013 BASIN AÇIKLAMASI BASIN AÇIKLAMASI 10 Ocak 2013 1. 10 Ocak 2013 tarihli Star gazetesinde KARARGÂHTA 107 SAYFA başlığı atında ve Samanyolu Haber Televizyon kanalının yine 10 Ocak 2013 tarihindeki haber bültenlerinde Balyoz

Detaylı

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK Devletin yargı gücünü temsil eden adalet organlarının bir suçun işlenmip işlenmediği konuusnda ortaya çıkan ceza uyuşmazlığını çözerken izleyecekleri yöntemini gösteren normlar bütünündne oluşan hukuk

Detaylı

İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NA

İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NA Av. Hüseyin ERSÖZ Eski Büyükdere Cad. No: 22 Park Plaza Kat: 11 Maslak 34398 Sarıyer Istanbul Tel: 0 (212) 345 06 06 Pbx Fax: 0 (212) 345 06 18 16 Ocak 2014 İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI'NA SOR. NO

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN Kanun Numarası: 5320 Kanun Kabul Tarihi: 23/03/2005 Yayımlandığ Resmi Gazete No: 25772 Mükerrer Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 31/03/2005

Detaylı

Sayı: / Aralık 2014 Konu: Aile Hekimliği Nöbet ŞUBE / TEMSİLCİLİKLERE

Sayı: / Aralık 2014 Konu: Aile Hekimliği Nöbet ŞUBE / TEMSİLCİLİKLERE Sayı: 300-2014/1847 29 Aralık 2014 Konu: Aile Hekimliği Nöbet ŞUBE / TEMSİLCİLİKLERE İlgi: a- 300-2014/862 sayı ve 14.05.2014 tarihli yazımız. b- 300-2014/930 sayı ve 02.06.2014 tarihli yazımız. Ġlgi yazılarımızda

Detaylı

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR. DURUŞMA TALEPLİDİR. ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA DAVACI VEKİLİ DAVALILAR : Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı : Oğuzlar Mah. Barış Manço Cad. Av. Özdemir Özok

Detaylı

DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK Bakanlar Kurulu Karar Tarihi - No : 28/11/1982-8/5743 Dayandığı Kanun Tarihi - No : 14/07/1965-657 Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi - No

Detaylı

İstanbul 13 ncü Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı na

İstanbul 13 ncü Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı na İstanbul 13 ncü Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı na (CMK 250 nci Madde İle Görevli) Esas No : 2010/106 Talepte Bulunan Sanık : (Avukat) Serdar ÖZTÜRK, TCKN: 18689107606 Müdafiiler : Avukat Cahit Karadaş-

Detaylı

5. A. TELEFON DİNLEMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER

5. A. TELEFON DİNLEMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER 5. A. TELEFON DİNLEMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER İddianame içeriğinde müvekkilimize isnat edilen suçlara ilişkin olarak toplam 10 adet telefon görüşmesi yer almaktadır. Bu telefon görüşmelerinin; 2

Detaylı

ÖNSÖZ 3 EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAZISI 5 İÇİNDEKİLER 7-12 KANUNLAR VE KAYNAKLAR 13-15 BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgiler 17-29 1. Dersin adı ve konusu 17

ÖNSÖZ 3 EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAZISI 5 İÇİNDEKİLER 7-12 KANUNLAR VE KAYNAKLAR 13-15 BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgiler 17-29 1. Dersin adı ve konusu 17 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 3 EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAZISI 5 İÇİNDEKİLER 7-12 KANUNLAR VE KAYNAKLAR 13-15 BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgiler 17-29 1. Dersin adı ve konusu 17 2. Dersin amacı ve planı 18 3. CMH ve Hukuk

Detaylı

2- Dâvanın, her biri hakkında aynı sebepten neşet etmesi. hükmü öngörülmüş. iken,

2- Dâvanın, her biri hakkında aynı sebepten neşet etmesi. hükmü öngörülmüş. iken, A- 01/10/2011 yürürlük tarihli 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu ndan önce yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu nun 43. maddesinde düzenlenen İHTİYARİ DAVA ARKADAŞLIĞI müessesesi

Detaylı

DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK (R.G.:12.01.1983 / 17243) BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler Amaç Madde 1-Bu Yönetmelik Devlet Memurlarının Şikayet ve Müracaatları ile ilgili

Detaylı

İçindekiler Önsöz 5 Kısaltmalar 19 Giriş 21 Birinci Bölüm İDARÎ YARGININ GELİŞİMİ VE TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL GÖRÜNÜMÜ I. YARGISAL DENETİMİNDE

İçindekiler Önsöz 5 Kısaltmalar 19 Giriş 21 Birinci Bölüm İDARÎ YARGININ GELİŞİMİ VE TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL GÖRÜNÜMÜ I. YARGISAL DENETİMİNDE İçindekiler Önsöz 5 Kısaltmalar 19 Giriş 21 Birinci Bölüm İDARÎ YARGININ GELİŞİMİ VE TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL GÖRÜNÜMÜ I. YARGISAL DENETİMİNDE SİSTEMLER VE İDARİ YARGININ GELİŞİMİ 23 A. İdarenin Yargısal

Detaylı

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR BaĢvuru no. 24886/07 Abdurrahman YABAN / Türkiye Başkan, Helen Keller, Yargıçlar, Egidijus Kūris, Jon Fridrik Kjølbro, ve

Detaylı

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ TÜRK HUKUK SİSTEMİ İdari Yargı Adli Yargı Askeri Yargı Sayıştay Anayasa Mahkemesi İDARİ YARGI SİSTEMİ İdarenin eylem ve işlemlerine karşı açılan davaların görüşüldüğü,

Detaylı

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI İSTANBUL

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI İSTANBUL KARARIN ÖZÜ : Sivil Savunma Uzmanlığı nın Görev ve ÇalıĢma Yönetmeliği. TEKLİF : Sivil Savunma Uzmanlığı nın 31.03.2010 tarih, 2010/1043 sayılı teklifi. BAġKANLIK MAKAMI NA; Ġlgi: 18.03.2010 tarih ve 129

Detaylı

Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na

Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na Suç Duyurusunda Bulunan : (Avukat) Serdar ÖZTÜRK TCKN :18689107606 5 No lu L Tipi C. İ.K. C Blok No:9 SİLİVRİ/ İSTANBUL Şüpheliler :1- Celalettin CERRAH - Suç Tarihinde

Detaylı

Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na

Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na 1 Fatih Cumhuriyet Başsavcılığı na Suç Duyurusunda Bulunan : (Avukat) Serdar ÖZTÜRK TCKN :18689107606 5 No lu L Tipi C. İ.K. C Blok No:9 SİLİVRİ/ İSTANBUL Şüpheliler Suç :1- Hüseyin ÇAPKIN- Suç Tarihinde

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2016/5846 Karar No. 2016/6871 Tarihi: 22.03.2016 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2017/1 İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27 HUKUKİ DİNLENİLME HAKKININ KAPSAMI

Detaylı

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/03/2012-31/03/2012)

AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/03/2012-31/03/2012) T.C. ADALET BAKANLIĞI KANUNLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 01/04/2012 AYLIK FAALĠYET RAPORU (01/03/2012-31/03/2012) İÇİNDEKİLER 1- SORU ÖNERGELERĠ... 3 1.1- BAKANLIĞIMIZA YÖNELTĠLEN... 3 1.1.1- Ankara Milletvekili

Detaylı

T.C. ĠÇĠġLERĠ BAKANLIĞI Nüfus ve VatandaĢlık ĠĢleri Genel Müdürlüğü

T.C. ĠÇĠġLERĠ BAKANLIĞI Nüfus ve VatandaĢlık ĠĢleri Genel Müdürlüğü T.C. ĠÇĠġLERĠ BAKANLIĞI Nüfus ve VatandaĢlık ĠĢleri Genel Müdürlüğü Sayı : B.05.0.NÜV.0.10.00.03/121/35404 13/04/2011 Konu : Adrese ĠliĢkin Ġdari Para Cezaları Maliye Bakanlığından konuya iliģkin alınan

Detaylı

SORUŞTURMA ADIMLARI KILAVUZU

SORUŞTURMA ADIMLARI KILAVUZU SORUŞTURMA ADIMLARI KILAVUZU EK-1 Sayın..(1).(2) nin.(3) tarih ve..(4) sayılı yazısı ile.(5) dığı iddiasıyla. (6) hakkında Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği

Detaylı

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT Sirküler Rapor 07.10.2011/ 114-1 MİRASÇILIK BELGESİ VERİLMESİ VE TERK EDEN EŞİN ORTAK KONUTA DAVET EDİLMESİ İŞLEMLERİNİN NOTERLER TARAFINDAN YAPILMASINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK YAYIMLANDI

Detaylı

T.C. SĠLĠVRĠ BELEDĠYE BAġKANLIĞI ÖZEL KALEM MÜDÜRLÜĞÜ. GÖREV VE ÇALIġMA YÖNETMELĠĞĠ. Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Temel Ġlkeler

T.C. SĠLĠVRĠ BELEDĠYE BAġKANLIĞI ÖZEL KALEM MÜDÜRLÜĞÜ. GÖREV VE ÇALIġMA YÖNETMELĠĞĠ. Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Temel Ġlkeler T.C. SĠLĠVRĠ BELEDĠYE BAġKANLIĞI ÖZEL KALEM MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIġMA YÖNETMELĠĞĠ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Temel Ġlkeler Amaç ve Kapsam MADDE 1 Bu Yönetmeliğin amacı; Silivri Belediye

Detaylı

ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru n o 46766/13 Yılser GÜNGÖR ve diğerleri / Türkiye

ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR. BaĢvuru n o 46766/13 Yılser GÜNGÖR ve diğerleri / Türkiye ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR BaĢvuru n o 46766/13 Yılser GÜNGÖR ve diğerleri / Türkiye T.C. Adalet Bakanlığı, 2013. Bu gayri resmi çeviri, Adalet Bakanlığı, Uluslararası Hukuk ve DıĢ

Detaylı

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı Yargıtay, tanımı Anayasa ile yapılan, işlevleri, mensupları ve bunların seçimi ve diğer kuruluş esasları, Anayasa'da

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler 9333 CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN Kanun Numarası : 5320 Kabul Tarihi : 23/3/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 31/3/2005 Sayı : 25772 (M.) Yayımlandığı Düstur :

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİNDE İSTİNAF. Doç.Dr. Hakan KARAKEHYA Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi

CEZA MUHAKEMESİNDE İSTİNAF. Doç.Dr. Hakan KARAKEHYA Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi CEZA MUHAKEMESİNDE İSTİNAF Doç.Dr. Hakan KARAKEHYA Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi İstinaf Kavramı Ġstinaf, ilk derece mahkemelerinin verdikleri hükümlerin, bölge adliye mahkemesi (BAM) tarafından

Detaylı

Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi

Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi 02.11.2011 tarihli ve 28103 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI Sirküler Rapor 28.03.2013/84-1 ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI ÖZET : Anayasa Mahkemesi, 5.3.2013 tarihli ve 2012/829 sayılı Başvuru Kararında,

Detaylı

Hüseyin Yıldırım Danıştay şemasına Aslı gibidir' imzası atmıştı.

Hüseyin Yıldırım Danıştay şemasına Aslı gibidir' imzası atmıştı. Sahte Danıştay suikastı şeması, kumpas olduğu ortaya çıkan İstanbul ve İzmir Askeri Casusluk davaları Bu üç davanın altında Genelkurmay eski Adli Müşaviri Albay Muharrem Köse ve Deniz Binbaşı Hüseyin Yıldırım

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar 21 MAYIS 2007 TARİHLİ 26528 SAYILI RESMİ GAZETE DE YAYINLANAN DEĞİŞİKLİKLERİ DE KAPSAYAN CEZA MUHAKEMESİ KANUNU GEREĞİNCE MÜDAFİ VE VEKİLLERİN GÖREVLENDİRİLMELERİ İLE YAPILACAK ÖDEMELERİN USUL VE ESASLARINA

Detaylı

CEZA USUL HUKUKU DERSİ (VİZE SINAVI)

CEZA USUL HUKUKU DERSİ (VİZE SINAVI) Sınav başlamadan önce Adınızı Soyadınızı T.C. HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ Numaranızı okunaklı olarak yazınız. Sınav Talimatlarını okuyunuz. Dersin Adı : Ceza Usul Hukuku Adı

Detaylı

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. 28 Nisan 2014 Basın Toplantısı Metni ; (Konuşmaya esas metin) Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu.. -- Silahlı Kuvvetlerimizde 3-4 yıldan bu yana Hava Kuvvetleri

Detaylı

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) SORULAR İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) 1- İdarenin denetim yollarından biri olarak, idari yargının gerekliliğini tartışınız (10 p). 2- Dünyadaki idari yargı sistemlerini karşılaştırarak, Türkiye nin mensup

Detaylı

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti T.C. D A N I Ş T A Y Esas No : 2014/3745 Karar No : 2014/3772 ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti Özeti :

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı HATA BİLDİRİM FORMU (Usulsüzlük, Yolsuzluk, Etik Kural İhlali)

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı HATA BİLDİRİM FORMU (Usulsüzlük, Yolsuzluk, Etik Kural İhlali) Hata adı: Hata türü: (yönetim/operasyonel/stratejik/bilgi Teknolojileri/izleme ve raporlama) Hatanın gerçekleşme tarihi: Hatanın sebepleri/olası sebepleri: Hatanın etkilediği faaliyet/süreç adı: Sorumlu

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI GENEL OLARAK Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 148. maddesinde yapılan değişiklik ile Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolu açılmıştır. 23 Eylül 2012

Detaylı

Yorumluyorum. Ceza Hukuku Perspektifinden Güncel Olaylara Bakış

Yorumluyorum. Ceza Hukuku Perspektifinden Güncel Olaylara Bakış Yorumluyorum Ceza Hukuku Perspektifinden Güncel Olaylara Bakış Ceza Hukuku Perspektifinden Güncel Olaylara Bakış Ersan ŞEN Hukuk Kitapları Dizisi: 1062 ISBN 978 975 02 1394 6 Birinci Baskı: Ocak 2011

Detaylı

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : 27243 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : 27243 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : 27243 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Esas Sayısı : 2009/16 Karar Sayısı : 2009/46 Karar Günü : 12.3.2009 İTİRAZ

Detaylı

İŞ MAHKEMELERİ KANUNU

İŞ MAHKEMELERİ KANUNU 2243 İŞ MAHKEMELERİ KANUNU Kanun Numarası : 5521 Kabul Tarihi : 30/1/1950 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 4/2/1950 Sayı : 7424 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 3 Cilt : 31 Sayfa : 753 Madde 1 İş Kanununa

Detaylı

ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ. sanıkların askerî cezaevinde işledikleri

ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ. sanıkların askerî cezaevinde işledikleri T#'C. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ ESAS NO î 1988/37 KARAR NO î 1988/38 ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan sanıkların askerî cezaevinde işledikleri suça ait davanın,aynı

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BİLAL MÜŞTAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/233)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BİLAL MÜŞTAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/233) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BİLAL MÜŞTAK BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/233) Karar Tarihi: 22/3/2017 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Başvurucu : Burhan ÜSTÜN :

Detaylı

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Yardımcı Kuruluşlar Hükümete veya bakanlıklara görevlerinde yardımcı olmak, belirli konularda görüş bildirmek, bir idari

Detaylı

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR BaĢvuru No: 21719/10 Bilal ÇETİNER / Türkiye Başkan Nebojša Vučinić, Yargıçlar Paul Lemmens, Egidijus Kūris ve Bölüm Yazı

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİNDE SES VE GÖRÜNTÜ BİLİŞİM SİSTEMİNİN KULLANILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK. (Resmi Gazete: 20 Eylül 2011, sayı: 28060) BİRİNCİ BÖLÜM

CEZA MUHAKEMESİNDE SES VE GÖRÜNTÜ BİLİŞİM SİSTEMİNİN KULLANILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK. (Resmi Gazete: 20 Eylül 2011, sayı: 28060) BİRİNCİ BÖLÜM CEZA MUHAKEMESİNDE SES VE GÖRÜNTÜ BİLİŞİM SİSTEMİNİN KULLANILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK (Resmi Gazete: 20 Eylül 2011, sayı: 28060) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam MADDE 1 (1)

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR. Başvuru Numarası: 2013/8492. Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM KARAR

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR. Başvuru Numarası: 2013/8492. Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM KARAR TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR Başvuru Numarası: 2013/8492 Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM Başkan : Alparslan ALTAN ler : Serdar ÖZGÜLDÜR Recep KÖMÜRCÜ Engin YILDIRIM M. Emin

Detaylı

3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanununun bu hükmünden yola çıkarak, İçişleri Bakanlığının emniyet ve asayişi sağlamada, yürütme organları olarak

3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanununun bu hükmünden yola çıkarak, İçişleri Bakanlığının emniyet ve asayişi sağlamada, yürütme organları olarak J.T.G.Y.K. 1 Amaç MADDE 1 - Bu Kanun, Türkiye Cumhuriyeti Jandarma Teşkilatının görev, yetki ve sorumluluklarına, hizmetin getirdiği bağlılık ve ilişkilere, teşkilat ve konuşa ait esas ve usulleri düzenler.

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 11 Ekim 2012 Nr. Ref.: RK 311/12 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Başvuru No: KI 76/11 Başvurucu Avni Aliaj Yüksek Mahkeme nin Pkl. nr. 25/2011 sayı ve 22 Mart 2011 tarihli kararı ile Yüksek Mahkeme nin

Detaylı

Bilgisayar, internet ve bilişim alanında uzmanlaşmış teknik personelin ve hızlı soruşturma ile yargılamanın temeli olan, konusunda uzmanlaşmış

Bilgisayar, internet ve bilişim alanında uzmanlaşmış teknik personelin ve hızlı soruşturma ile yargılamanın temeli olan, konusunda uzmanlaşmış HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI 14-17 KASIM 2013-ZONGULDAK Grup Adı Grup Konusu : CEZA 5. GRUP : BİLİŞİM SUÇLARI KİŞİSEL VERİLERİN KAYDEDİLMESİ GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI - İNSAN

Detaylı

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA Davanın Konusu : Uyuşmazlık, davacının 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere

Detaylı

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ

AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR (BaĢvuru no. 63017/11) Namık Kemal BATAR ve Diğerleri / TÜRKİYE T.C. Adalet Bakanlığı, 2014. Bu gayriresmî çeviri, Adalet

Detaylı

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM İDARENIN DENETLENMESI I. GENEL OLARAK...1 II. YARGI DIŞI DENETİM...2 A. İdari Denetim...2 1. Genel İdari Denetim...2

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/1967 Karar No. 2014/1792 Tarihi: 10.02.2014 İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43 TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ İŞYERİNE YENİ ALINAN İŞÇİLERİN

Detaylı

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU İDARİ YARGILAMA AÇIK DERS MATERYALİ USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI İDARİ YARGININ GÖREV ALANININ ÖLÇÜTÜ Uyuşmazlığın idari işlevden kaynaklanması

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR NURAN CEYLAN ÖZBUDAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/2890)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR NURAN CEYLAN ÖZBUDAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/2890) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR NURAN CEYLAN ÖZBUDAK BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/2890) Karar Tarihi: 16/2/2017 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Yrd. Başvurucu Vekili

Detaylı

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM İDARENIN DENETLENMESI I. GENEL OLARAK...1 II. YARGI DIŞI DENETİM...2 A. İdari Denetim...2 1. Genel İdari Denetim...2

Detaylı

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur.

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur. İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA Müşteki Vekilleri Şüpheli Konu Müsnet Suç : (T.C.:.)./ 3 Ümraniye İstanbul : Av. Aytekin TETİK & Av. Ahmet AYDIN - Adres Antette :...T.C.:2...2 Üsküdar İstanbul

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ

ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ Ayrıntılı Bilgi ve On-line Satış İçin www.hukukmarket.com İSMAİL KÖKÜSARI Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARININ TÜRLERİ VE NİTELİKLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii İÇİNDEKİLER...ix

Detaylı

T.C. HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU

T.C. HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU T.C. HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU Sayı : 87742275-010.03-0124-2014 30/04/2014 Konu : En üst dereceli kolluk amirleri hakkındaki araştırma, inceleme ve soruşturma işlemleri GENELGE No: 3 Bilindiği

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034 Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İkinci Dairesi aşağıda isimleri yazılı üyelerin katılımı ile tarihinde toplandı....eski Hâkimi hâlen emekli... (... ) ile... Hâkimi... (...) hakkında, Hâkimler ve Savcılar

Detaylı

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM İdarenin Denetlenmesi I. GENEL OLARAK...1 II. YARGI DIŞI DENETİM...2 A. İdari Denetim...2 1. Genel İdari Denetim...2

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/13462) Karar Tarihi: 22/12/2016 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Yrd. Başvurucu : Burhan ÜSTÜN

Detaylı

MADDE 2 : Bu Yönetmelik, Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince müdafi veya vekil görevlendirilmesi ile bu kişilere yapılacak ödemeleri kapsar.

MADDE 2 : Bu Yönetmelik, Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince müdafi veya vekil görevlendirilmesi ile bu kişilere yapılacak ödemeleri kapsar. 21 MAYIS 2007 TARİHLİ 26528 SAYILI RESMİ GAZETE'DE YAYINLANAN DEĞİŞİKLİKLERİ DE KAPSAYAN CEZA MUHAKEMESİ KANUNU GEREĞİNCE MÜDAFİ VE VEKİLLERİN GÖREVLENDİRİLMELERİ İLE YAPILACAK ÖDEMELERİN USUL VE ESASLARINA

Detaylı

ÜÇÜNCÜ KISIM Olağanüstü Kanun Yolları. BİRİNCİ BÖLÜM Karar Düzeltme ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının İtiraz Yetkisi

ÜÇÜNCÜ KISIM Olağanüstü Kanun Yolları. BİRİNCİ BÖLÜM Karar Düzeltme ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının İtiraz Yetkisi ÜÇÜNCÜ KISIM Olağanüstü Kanun Yolları BİRİNCİ BÖLÜM Karar Düzeltme ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının İtiraz Yetkisi Bölge adliye mahkemelerinde karar düzeltme Madde 339- Bölge adliye mahkemesi ceza

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2012/299. Karar No 2013/422

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2012/299. Karar No 2013/422 Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İkinci Dairesi aşağıda isimleri yazılı üyelerin katılımı ile tarihinde toplandı.... eski hâlen... İdare Mahkemesi Üye Hâkimi... (...) hakkında,... Bölge İdare Mahkemesi

Detaylı

TÜRKĠYE FUBOL FEDERASYONU GENEL KURUL ĠÇ TÜZÜĞÜ

TÜRKĠYE FUBOL FEDERASYONU GENEL KURUL ĠÇ TÜZÜĞÜ TÜRKĠYE FUBOL FEDERASYONU GENEL KURUL ĠÇ TÜZÜĞÜ I-BAġLANGIÇ HÜKÜMLERĠ MADDE 1 Amaç ĠĢbu iç tüzüğün amacı, Türkiye Futbol Federasyonu ( TFF ) genel kurul toplantılarında izlenecek tüm usul ve esasları belirlemektir.

Detaylı

5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel Suçlarla Ġlgili Bölüm. Önerilen DeğiĢiklik Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42)

5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel Suçlarla Ġlgili Bölüm. Önerilen DeğiĢiklik Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42) 5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel saldırı Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42) Madde 102- (1) Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal eden kişi, mağdurun şikayeti üzerine, iki yıldan

Detaylı

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I ÖZET : - 1 GÜNLÜK ÇALIŞMA TESPİTİ : Zorunlu çalışma süresinin tespiti olmayıp, sadece 1 gün çalışıldığının tespiti istemini barındırmakta olup, bu tür davalarda işverenin davalı olarak gösterilme zorunluluğunun

Detaylı

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA: Sanık. 30/08/2014 tarihinde emniyet görevlileri tarafından yapılan üst aramasında uyuşturucu olduğu değerlendirilen madde ele geçirildiği, ekspertiz raporu uyarınca ele geçirilen maddenin uyuşturucu niteliğine

Detaylı

7035 SAYILI YASA İLE TEMYİZ SÜRELERİ DEĞİŞTİ

7035 SAYILI YASA İLE TEMYİZ SÜRELERİ DEĞİŞTİ 7035 SAYILI YASA İLE TEMYİZ SÜRELERİ DEĞİŞTİ Ceza ve hukuk yargılamasında 05.08.2017 tarihinden itibaren verilen kararlara karşı, (5 Ağustos 2017 Tarihli ve 30145 Sayılı Resmî Gazete Mükerrer yayınlanan

Detaylı

T.C. Genelkurmay Başkanlığı

T.C. Genelkurmay Başkanlığı T.C. Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği ne Şikayet Eden :(Avukat) Serdar ÖZTÜRK, TCKN: 18689107606 Halen Silivri 5 Nolu L Tipi C.İ.K. nda TUTUKLU Vekilleri : Avukat Demet REÇBER- Avukat H. Cahit KARADAŞ

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/841 Karar No. 2014/834 Tarihi: 24.01.2014 İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45 PROFOSYONEL SENDİKA YÖNETİCİSİNİN HİZMET ÖDENEĞİ HUKUKA AYKIRI BULUNARAK İPTAL

Detaylı

Sahte Banknotların İncelenmesi Ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

Sahte Banknotların İncelenmesi Ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik Sahte Banknotların İncelenmesi Ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik Adalet Bakanlığından: Resmi Gazete Tarihi : 09/08/2005 Resmi Gazete Sayısı : 25901 BİRİNCİ BÖLÜM :Amaç,

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2017/40952 Karar No. 2017/22871 Tarihi: 25.10.2017 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21 SENDİKANIN ASIL İŞVEREN ALT İŞVEREN İLİŞKİSİNİN MUVAZAALI OLUP OLMADIĞININ

Detaylı

ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam

ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç ve kapsam ULUSAL Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠ KONSEYĠ YÖNETMELĠĞĠ BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam MADDE 1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı, Ulusal ĠĢ Sağlığı ve Güvenliği Konseyinin kuruluģ amacını,

Detaylı

6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU KAPSAMINDA. ADAM ÇALIġTIRANIN SORUMLULUĞU. Av. Mustafa Özgür KIRDAR ERYĠĞĠT HUKUK BÜROSU / ANKARA

6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU KAPSAMINDA. ADAM ÇALIġTIRANIN SORUMLULUĞU. Av. Mustafa Özgür KIRDAR ERYĠĞĠT HUKUK BÜROSU / ANKARA 6098 SAYILI BORÇLAR KANUNU KAPSAMINDA ADAM ÇALIġTIRANIN SORUMLULUĞU Av. Mustafa Özgür KIRDAR ERYĠĞĠT HUKUK BÜROSU / ANKARA 14.09.2017 1-Genel Olarak Borçlar Kanunu nda kusursuz sorumluluk halleri, kusursuz

Detaylı

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU Anayasa Mahkemesi İçtüzüğünün 59. maddesine göre hazırlanmıştır. 1 BİREYSEL BAŞVURU FORMU I- KİŞİSEL BİLGİLER A- GERÇEK KİŞİLER İÇİN BAŞVURUCUNUN 1- T.C. KİMLİK

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı Yargı Örgütü Dersleri Türk yargı teşkilatının genel görünümü ve bunu oluşturan çeşitli yargı kolları ANAYASA YARGISI Anayasa Yargısı-1 Anayasa

Detaylı

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA 25.5.2005 tarihli ve 5352 Sayılı Adli Sicil Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifim gerekçesi ile birlikte ektedir. Gereğini arz ederim. 29 Ocak

Detaylı

YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEYEN (DAVACI):

YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEYEN (DAVACI): YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEYEN (DAVACI):. ADINA BİRİNCİ BASAMAK SAĞLIK ÇALIŞANLARI BİRLİK VE DAYANIŞMA SENDİKASI VEKİLİ: AV. BASRİ VURAL Esentepe Mah. Emekli Subay Evleri Cemil Cahit Toydemir Sk. 53.

Detaylı

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM İdarenin Denetlenmesi I. GENEL OLARAK...1 II. YARGI DIŞI DENETİM...2 A. İdari Denetim...2 1. Genel İdari Denetim...2

Detaylı

tarihli ve 5352 sayılı ADLÎ SĠCĠL KANUNU 1 (Resmi Gazete: 1 Haziran 2005/25832)

tarihli ve 5352 sayılı ADLÎ SĠCĠL KANUNU 1 (Resmi Gazete: 1 Haziran 2005/25832) 25.5.2005 tarihli ve 5352 sayılı ADLÎ SĠCĠL KANUNU 1 (Resmi Gazete: 1 Haziran 2005/25832) DEĞĠġĠKLĠK YAPAN KANUNLAR: 1) 6.12.2006 tarihli ve 5560 sayılı Kanun (Resmi Gazete: 19 Aralık 2006/26381). 2) 26.2.2008

Detaylı

OHAL KAPSAMINDAKİ SORUŞTURMA VE KOVUŞTURMALARDA AVUKATLARIN SAVUNMA HAKLARININ KISITLANMASI KONULU ARAMA KONFERANSI SONUÇ RAPORU

OHAL KAPSAMINDAKİ SORUŞTURMA VE KOVUŞTURMALARDA AVUKATLARIN SAVUNMA HAKLARININ KISITLANMASI KONULU ARAMA KONFERANSI SONUÇ RAPORU OHAL KAPSAMINDAKİ SORUŞTURMA VE KOVUŞTURMALARDA AVUKATLARIN SAVUNMA HAKLARININ KISITLANMASI KONULU ARAMA KONFERANSI SONUÇ RAPORU GİRİŞ 1. Türkiye Barolar Birliği tarafından 11 Kasım 2017 tarihinde OHAL

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/28964 Karar No. 2015/29704 Tarihi: 02.11.2015 İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9 SENDİKALARIN DEMOKRATİK İŞLEYİŞE SAHİP OLUP OLMADIĞINI SENDİKA GENEL KURULLARININ

Detaylı

2011 YILI FAALİYET RAPORU

2011 YILI FAALİYET RAPORU 2011 YILI FAALİYET RAPORU 1 YARGITAY CUMHURĠYET BAġSAVCILIĞININ GÖREVLERĠ Yargıtay Cumhuriyet BaĢsavcılığı Anayasa; 6216 sayılı Anayasa Mahkemesi'nin KuruluĢu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun, 2247

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI Sirküler Rapor 21.01.2013/33-1 AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI ÖZET : 23 Eylül 2012 tarihi itibarıyla Avrupa İnsan

Detaylı

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y. T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU ŞİKAYET NO : 04.2013.1870 KARAR TARİHİ : 10/03/2014 RET KARARI ŞİKAYETÇİ ŞİKAYET EDİLEN İDARE ŞİKAYETİN KONUSU :F.Y. : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Ziyabey Cad. No:6 Balgat/ANKARA

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101 T.C YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/15329 Karar No. 2013/8585 Tarihi: 29.04.2013 İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/1 5510 S. SGK/101 5510 SAYILI YASANIN YÜRÜLÜĞÜNDEN ÖNCE MEMUR VE İŞTİRAKÇİ OLANLARIN

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 T.C YARGITAY 22.HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/15013 Karar No. 2013/4250 Tarihi: 01.03.2013 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 VAKIF ÜNİVERSİTELERİNDE ÇALIŞAN- LARIN KIDEM İHBAR TAZMİNATI HAKLARININ İDARİ

Detaylı

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN Kanun No. 4483 Resmi Gazete Tarih: 4.12.1999; Sayı: 23896 Amaç MADDE

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi Esas Sayısı : 2010/52 Karar Sayısı : 2011/113 Karar Günü : 30.6.2011 R.G. Tarih-Sayı : 15.10.2011-28085 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi İTİRAZIN KONUSU : 26.9.2004

Detaylı

DERS 15: Adli Bilişim

DERS 15: Adli Bilişim DERS 15: Adli Bilişim HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU Kanun Numarası : 6100 Kabul Tarihi : 12/1/2011 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 4/2/2011 Sayı : 27836 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 50 İKİNCİ BÖLÜM

Detaylı

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü) IV- KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİ İLE İLGİLİ GENELGELER 1. GENELGE NO: 2007/02 Tüketicinin ve Rekabetin Korunması lüğü GENELGE NO: 2007/02...VALİLİĞİNE Tüketiciler tarafından Bakanlığımıza ve Tüketici Sorunları

Detaylı

ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDAKARAR

ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDAKARAR ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDAKARAR Emre EKĠCĠ / TÜRKĠYE DAVASI (Başvuru no.696/10) T.C. Adalet Bakanlığı, 2013. Bu gayri resmi çeviri, Adalet Bakanlığı, Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler

Detaylı

(BaĢvuru no. 21038/09)

(BaĢvuru no. 21038/09) AVRUPA ĠNSAN HAKLARI MAHKEMESĠ ĠKĠNCĠ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR (BaĢvuru no. 21038/09) Dilaver GÖRÜR ve Mehmet Ali İNCESU / TÜRKİYE Başkan, NebojšaVučinić, Yargıçlar, Paul Lemmens, Egidijus

Detaylı

1.) Kamu Görevlileri Etik DavranıĢ Ġlkeleri ile BaĢvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik aģağıdakilerden hangisi hakkında uygulanamaz?

1.) Kamu Görevlileri Etik DavranıĢ Ġlkeleri ile BaĢvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik aģağıdakilerden hangisi hakkında uygulanamaz? Test 3 1.) Kamu Görevlileri Etik DavranıĢ Ġlkeleri ile BaĢvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik aģağıdakilerden hangisi hakkında uygulanamaz? A) Bakanlar kurulu üyeleri B) Mahalli idareler ve bunların

Detaylı

Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1 Bu

Detaylı