YALBURT YAYLASI ARKEOLOJIK YÜZEY ARAŞTIRMA PROJESI 2010 ARAZI ÇALIŞMALARI RAPORU

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "YALBURT YAYLASI ARKEOLOJIK YÜZEY ARAŞTIRMA PROJESI 2010 ARAZI ÇALIŞMALARI RAPORU"

Transkript

1 YALBURT YAYLASI ARKEOLOJIK YÜZEY ARAŞTIRMA PROJESI 2010 ARAZI ÇALIŞMALARI RAPORU Ömür Harmanşah Yard. Doç. Dr., Öğretim Üyesi, Brown Üniversitesi (ABD), Joukowsky Arkeoloji ve Eskiçağ Dünyası Enstitüsü, Araştırmacı, Koç Üniversitesi (İstanbul), Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi. Peri Johnson Dr., Pennsylvania Üniversitesi (ABD) Akdeniz Dünyası Sanat ve Arkeolojisi Ana Bilim Dalı Uğur Doğan Doç. Dr., Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Coğrafya Bölümü Giriş (Ömür Harmanşah) Yalburt Yaylası Arkeolojik Yüzey Araştırması Projesi nin ilk arazi sezonu 27 Temmuz- 23 Ağustos 2010 tarihleri arasında, Konya ili, Ilgın ilçesi sınırları içerisinde, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü nün resmi izni ile, Yard. Doç. Dr. Ömür Harmanşah (Brown Üniversitesi-ABD) başkanlığında gerçekleştirilmiştir. Projenin bakanlık temsilcisi Topkapı Müzesi uzmanlarından arkeolog Sedrettin Öğünç idi. Kendisine projemize olan profesyonel katkıları, özverili çalışması ve anlayışı için minnettarız. Arazi çalışmalarına Doç. Dr. Özdemir Koçak (Selçuk University), Doç. Dr. Uğur Doğan (Ankara Üniversitesi), Dr. Peri Johnson (Pennsylvania Üniversitesi-ABD), Dr. Murat Ataol (Çankırı Karatekin Üniversitesi) ile öğrenciler Yasemin Özarslan (Orta Doğu Teknik Üniversitesi-University College London), Bochay Drum (Brown Üniversitesi-ABD) ve Emre Zöhra (Ankara Universitesi) katılmışlardır. Projenin finans kaynağı Brown Üniversitesi Richard B. Salomon Öğretim Üyeleri Araştırma Ödülü ile yine Brown Üniversitesi Joukowsky Arkeoloji ve Eskiçağ Dünyası Enstitüsü ve Mısırbilim ve Batı Asya Çalışmaları Bölümü nün sağladığı fonlarla karşılanmıştır. Bizlere kapılarını ve imkanlarını açan Ilgın Şeker Fabrikası na, yardımlarını esirgemeyen Ilgın Belediye Başkanlığı ve Ilgın Kaymakamlığı na teşekkür ederiz. Dr Peri Johnson and Doç Dr. Özdemir Koçak arazi çalışmaları sırasında ekibin arazi koordinatörlüğünü üstlendiler ve yüzey seramikleri ve buluntularının toplanması 1

2 çalışmalarını yönettiler. Ömür Harmanşah mimari araştırmalar ve topografik yüzey ölçümlerinden sorumlu oldu. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Coğrafya bölümünden Doç Dr. Uğur Doğan başkanlığındaki, ve D. Murat Ataol ve Emre Zöhra dan müteşekkil üç kişilik ekip bölgenin jeolojisi ve jeomorfolojisi konusunda araştırmalarda bulundu. Proje amaçları ve objektifler (Ömür Harmanşah) Beş yıllık, uzun vadeli bir araştırma programı içinde düşünülen proje, Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Havuzu, Köylütolu Yaylası Hitit barajı ve Ilgın ilçesi çevresinin arkeolojik olarak araştırılmasını hedef almaktadır. Bu rapor bu amaçla 2010 yılında gerçekleştirilen ilk arazi sezonunda yapılan çalışmaları, arazi metodolojisini ve kısmî olarak da alınan ilk sonuçları özetlemeyi amaçlamaktadır. Kısa adıyla Yalburt Yaylası Projesi, aslında, Geç Tunç ve Erken Demir Çağı nda Anadolu yarımadasındaki kaya oyma ve kutsal pınar anıtlarını konu alan daha büyük ölçekli bir çalışmanın arazi bileşenini teşkil etmektedir (Harmanşah 2007). Yalburt Yaylası Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi bu açıdan Yalburt Kutsal Havuzu ve Köylütolu Barajı nı arkeolojik kapsamı içinde değerlendirilerek, bölgedeki uzun vadeli Tunç ve Demir Çağı yerleşim sistemleri içindeki yeri ve öneminin anlaşılması amaçlar. Proje temel olarak Ilgın Çavuşçu Gölü Havzası, Ilgın-Karaköy-Kaleköy vadisi ile Yalburt ve Köylütolu Yayla anıtların çevresinde odaklanırken, Ilgın İlçesi idari sınırları içinde öncelikle bölgenin arkeolojik peyzaj, yerleşim yapısı ve jeomorfolojik tarihini irdeler (Harita 1). Arazi çalışmaları sırasında özellikle Geç Tunç Çağı-Hitit İmparatorluk Dönemi ve sonrasındaki Demir Çağları kalıntıları üzerinde yoğunlaşılmıştır. Dört haftalık sezon boyunca, ondört ayrı mahalde geniş çaplı arkeolojik yüzey araştırma faaliyetlerinde bulunulmuş, bu mahallerden dördünde henüz tescilli olmayan arkeolojik sit alanlar tespit edilmiştir. Belli başlı, seçilen bazı arazilerde yoğun olarak topografik ölçüm ve mimari belgeleme, sistematik olarak yüzey buluntularının toplanması, yüzey buluntu yoğunluklarının haritalanması çalışmaları yapılmıştır. Mahal sakinleri ile enformel görüşmelerle birlikte bölgede yapılan jeolojik ve jeomorfolojik incelemelerle bu arkeolojik çalışmalar desteklenmiştir. Arazi sezonu boyunca GIS (Coğrafi Bilgi Sistemleri) temelli bir arazi veritabanının ve ayrıca bununla ilişkilendirilmiş bir seramik veritabanının tasarımı, kurumu ve verilerin bu veritabanlarına işlenmesine çalışmalarımızda öncelik tanınmıştır. 2

3 Bölgede daha önce yapılan arkeolojik çalışmalar (Ömür Harmanşah) Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Havuz kompleksi ile bu anıtın hemen güneybatısında yeralan höyük (Yalburt Höyüğü) Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürlüğü nü temsilen sayın Raci Temizer başkanlığında bir arkeolog ekip tarafından yılları arasında kazılmış ve bu çalışmalar kısıtlı olarak yayınlanmıştı (Temizer 1984, 1988) yılı içerisinde Yalburt Yaylası ndaki su kaynağında yapılan hafriyat çalışmaları sırasında alanda Luvice hieroglif yazıtlı kireçtaşı bloklar ele geçmiş, bunun akabinde Sayın Raci Temizer in ekibi 1971, 1972 ve 1975 yıllarında üç sezon boyunca Yalburt Yaylasında kazı ve koruma çalışmalarında bulunmuşlardır. Ortaya çıkan kesme taşlardan inşa edilmiş hiyeroglif havuzun iç yüzüne kabartma olarak işlenmiş hiyeorglif Luvice yazıt bilahere çeşitli bilim adamlarınca yayınlanmış ve yazıtın Hitit Kralı 4. Tudhaliya (M.Ö ) zamanına tarihlenen, Hitit Kralı nın batıdaki Lukka ve Wiyanawanda ülkelerine yaptığı seferlerden bahis açan bir kommemoratif (anıştırıcı) yazıt olduğu anlaşılmıştır (Poetto 1993; Hawkins 1995: 67-85; Karasu, Poetto and Savaş 2000). Benzer bir biçimde Kadınhanı ilçesine bağlı Köylütolu köyünün Kuzeydoğusundaki Büyük Büvet Mevkii nde 1884 yılında M. Sokolowski adlı araştırmacı Luvice Hiyeroglif yazıtlı bir yapı taşı tespit etmiştir ki bu yazıt daha sonra buluntu yerinin hemen doğusundaki Büyük Büvet anıtsal toprak bent yapısı ile ilişkilendirilmiştir. Eğer bu ilişkilendirme doğru ise, sözkonusu baraj yapıtı Hititler tarihinden bilinen en anıtsal baraj yapıtı olmalıdır (Garstang 1959: 92; Masson 1980; Emre 1993: 8-9). Ilgın bölgesindeki ilk sistematik yüzey araştırması Selçuk Üniversitesi nden Prof. Dr. Hasan Bahar ve ekibi tarafından 1993 yılında gerçekleştirilmiştir (Bahar 1994) Sezonunda üzerinde çalıştığımız pek çok arkeolojik alan Prof. Bahar ve ekibi tarafından tespit edilmiş ve halihazırda yayınlanmış arazilerdir. Sayın Bahar a bu yeni yüzey projesine verdiği akademik destek ve halen Akşehir Müzesi nde muhafaza olunan kendi yüzey buluntularını bizimle paylaşmak konusundaki cömertliği için ayrıca minnettarız. Jeomorfolojik Araştırma (Uğur Doğan) Ilgın çevresinde arkeoloji ekibi ile birlikte başlıca arkeolojik sitlerin çevreleri olmak üzere kısa süreli bir jeomorfolojik araştırma yapılmıştır. Bu çalışmadan elde edilen ön bulgular aşağıda sunulmuştur. 3

4 Ilgın çevresinde Paleozoik, Mesozoik, Neojen ve Kuaterner dönemlerine ait jeolojik formasyonlar görülür. Paleozoik ve Mesozoik formasyonları metakonglomera, metakumtaşı, fillit, rekristalize kireçtaşı ve dolomitik mermerlerden oluşur. Kıvrımlanmış olan bu formasyonlarda antiklinal ve senklinal yapıları görülür. Konglomera, kiltası, marn, kireçtası ve kömür seviyeleri içeren Miosen-Pliosen formasyonu Mesozoik yaslı birimler üzerinde açılı uyumsuzlukla gelmektedir. Kuaterner e ait birimler ise akarsu vadilerinde ve Ilgın Gölü çevresinde ve Ilgın Ovası nda görülür. Ilgın gölü çevresinde doğu-batı ve kuzey-güney yönlerinde uzanan normal fay sistemleri. Neotektonik dönemde oluşan bu faylara bağlı olarak Ilgın Gölü depresyonu oluşmuştur. Tektonik çukurluğa yerleşmiş olan göl muhtemelen Son Buzul Maksimumu nda bugünkünden çok geniş bir alana yayılmıştır. Yapılan araştırmada göle ait sekilere rastlanmamıştır. Gölün Anadolu daki diğer göllerden farklı olarak Son Buzul Maksimumu na veya sonrasına ait bir sekisinin bulunmaması, gölün bugünkü Ilgın Ovası na yayılmış olması ve hatta Kaleköy Kale Tepesi eteğindeki boyun noktasından dışa akışı sağlayan göl ayağının varlığı ile ilgili olmalıdır. Göl çevresinde yer alan arkeolojik yerleşmeler de (höyükler) göl seviyesinde zaman içerisinde önemli bir yükselme olmadığını göstermektedir. Gölün çevresindeki topografyada ise tepelik dağlık alanlar ve onların arasında uzanan düz düze yakın az eğimli sahalar dikkati çeker. Dağlık-tepelik alanların etek kısımlarında fillitler ve onların üzerinde kıvrımlı rekristalize kireçtaşı ve dolomitler görülür. Bu durum sahanın Mesozoik sonrasından itibaren devam eden erozyon sürecini ve bu sürece bağlı olarak karstik taban düzeyi olan fillit ve kireçtaşı-mermer kontağı hemen her yerde yüzeyde görülür yani askıda kalmıştır. Dolayısıyla kireçtaşımermerden yeraltına sızan yağmur-kar suları dağ ve tepelerin eteklerindeki geçirimsiz olan fillitler ve geçirimli olan kireçtaşı-mermer kontaklarından tabaka kaynağı olarak yüzeye çıkmaktadırlar. Hitit Çeşmesi nin yapılmasına neden olan su kaynağı da bunlardan biridir. Bu kaynaklar aynı zamanda karstik yeraltısuları olarak da adlandırılabilir. Dağ ve Tepeler arasında yer alan çukur alanlar tabanları erozyon süreci ile parçalanmış eski polyelerdir. (karstik ovalar). Sahanın tektonik olarak yükselmesi ve 4

5 akarsularda başlayan derine kazma süreci muhtemelen Kuaterner de polye tabanlarının parçalanmasına, fillitlerin yüzeye çıkması ile de karstlaşma sonucunda polye oluşumuna yol açan kireçtaşı ve mermerlerin yüksekte kalmasına neden olmuştur. Böylece eski polye tabanları fillitler içerisinde gelişmiş dalgalı az eğimli düzlüklere dönüşmüştür. Aynı zamanda Hitit çeşmesi kuzeyinde görüldüğü gibi çözünme dolinleri ve tespit edilen çökme dolini bu karstik sürecin parçalarıdır. Arkeolojik yüzey araştırma metodolojisi (Ömür Harmanşah ve Peri Johnson) 2010 sezonunda yapılan arazi çalışmalarının önemli bir kısmını, çalışma bölgesinde daha önceki araştırmalardan ve yayınlardan bilinen arkeolojik alanların tekrar ziyaret edilmesi ve ayrıntılı olarak kayda geçirilmesi teşkil etti. Projenin araştırma odağını oluşturan iki arkeolojik alana çalışmalarımızı odakladık: Yalburt Yaylası (SU 101) ve Köylütolu Yaylası Büyük Büvet Mevkii (SU 105). Bunların dışında pek çok arkeolojik alan ziyaret edildi ve belgelendi. Bunların arasında dört adet daha önceden çalışılmamış, tescili yapılmamış arkeolojik sit alan bulunmaktadır. Bunlar SU 103 Şangır Mağazası, SU 106 Ören Çeşmesi, SU 111 Orta Tepe (Kayaboğazı mevkii), SU 114 Tokar Mevkii olarak sıralanabilir. Bu arazilerle ilgili ayrıntılı tartışma aşağıdadır. Yalburt Yaylası Projesi yüzey araştırma veritabanında, üzerine çalışılan her mahal bir araştırma birimi olarak belirlenmiş ve her biri için birer SU (Survey Unit-Araştırma Birimi) numarası tespit edilmiştir. Her araştırma birimi üzerine yapılacak çalışma, ilgili ya da en yakın köye giderek köy muhtarıyla ve köyün yaşlıları ile zaman elverdiğince görüşmeler yapmakla başlar. Bu bir yandan arkeolojik ekibin yerel halk nezdinde tanınmasına yarar, hem de bölgedeki kalıntılar ve harabeler konusunda ayrıntılı bilgi alınmasına olanak tanır. Mahal sakinlerine sorulan sorular genellikle çevredeki muhtemel arkeolojik kalıntılar etrafında şekillense de, yerli halkın gündelik toprak kullanımı, tarım ve hayvancılık faaliyetleri, kültürel yaşamı hakkında da bilgi toplamaya çalışır. Bunun ötesinde pınarlar, mağaralar, düdenler, taş ocakları ve benzer karstik jeolojik oluşumlar hakkında edinilen bilgiler de bu proje açısından değerlidir. 5

6 Projede rol alan her bir araştırmacıya kişisel birer alan çalışması defteri teslim edilir, ki kendilerinden bu defterlere gündelik olarak arazide not tutmaları beklenir. Bu defterler önünde sonunda proje defterleri dir, dolayısıyla deftere geçilen notlar gelecek kuşak araştırmalarınca anlaşılabilecek ve kullanılabilecek nitelikte tutulmalıdır. Araştırmacıların gerekli notların kayda geçirmek için akşamları ofise dönmeyi beklemeleri salık verilmez, mümkün olabildiğince bütün notlar arazide yazılır, ölçekli çizimler arazide tamamlanır. Alan çalışması sırasında, arazi başkanı araştırmacıların notları yetiştirebilmeleri için zaman tanımalıdır. Her bir araştırma birimi için, birime yapılan ilk ziyaret sırasında arazi başkanı bir SLR Formu (Site/Landscape Reconnaissance Form - Arazi/Peyzaj Keşif Formu) doldurur (Bkz. Ek 1). Bu form arazinin konumu ve daha geniş coğrafi ilişkileri konusunda genel bir bilgi verir. Arazi başkanı formu çalışma sırasında, ekibin farklı uzmanlık alanlarından gelen elemanları ile (jeoloji, hidroloji, bitki örtüsü, toprak cinsi, vs. konularda) müzakere ederek doldurur. Bu arada arazinin genel bir eskizi çıkarılarak, arazi birimi çanak çömlek toplanması ve mimari belgeleme için anlamlı mahal lere (locus) bölünür. Bu mahaller, çoğunlukla arazinin topografik özellikleri, yerleşim yapısı, yüzeydeki mimari kalıntılar ve bazen de güncel arazi kullanımına göre belirlenir. Mahal dağılımı belirlenip haritalandıktan sonra, araştırmacılar tercihan ikili takımlara bölünerek belirlenen mahaller içerisinde tanılayıcı (diyagnostik) yüzey seramiklerinin toplanması gerçekleştirilir, seramikler mahallere göre ayrıştırılarak toplanır. Her takım kendi mahallinin el GPS i ile sınırları çizilerek ve ayrıntılı eskiz yolu ile haritalanmasından sorumludur, ki bu haritalar bütün belli başlı doğal ve kültürel öğeleri (ağaçlar ve çalılar, anakaya kütleleri, kuyular, çeşme ve su kaynakları, binalar vb.) içermelidir. Ayrıca her mahal için birer Mahal Formu (Locus Form) doldurulur (Bkz. Ek 2). Bu formlar, mahallin topografyası, jeolojik yapısı, bitki örtüsü ve yüzey görünürlüğü, hidroloji, harabelerin, eski ve yeni binaların bulunup bulunmadığı, anakaya ve taş ocağı izleri hakkında temel ve özet bilgi verir. Mümkün olduğu noktalarda Flip Video Kamera ya da Dijital Fotoğraf Makinası ile görsel olarak belgelenir. Her bir mahal içerisinde bulunan eskiçağdan kalma mimari kalıntılar birer Özellik (Feature) olarak kayda geçirilirler ve araştırmacılar bu kalıntılar için birer Özellik formu doldururlar. Özelliklerin belgelenmesi tekniğine araştırmacı kişisel olarak karar verir: kalıntıların durumuna göre bazı temel ölçümlerin alınması 6

7 hazırlanan eskizler ve fotoğraflama ile yetinilebilirken, bazı durumlarda daha ayrıntılı, ölçekli ölçüm ve çizim (plan, kesit, cephe) üretilir. Daha karmaşık yapılar, daha sonra EDM ve ekip çalışması ile ayrıntılı belgeleme için ertelenir. Seramikler belirlenen mahallere göre torbalanır ve proje kampına götürülmeden önce tanılayıcı (diyagnostik-formlu) parçalara göre ve yüzey malzemesinin dengeli bir temsili gözönüne alınarak tekrar elden geçirilir. Proje kampında her mahal ilk analizler sırasında Mahal Seramik Formu na (Locus Ceramics Form [LCF]) işlenir. Bu formlara tanılayıcı olan ve tanılayıcı olmayan parçaların sayısı ile her seramik mal kategorisinin yüzdelik oranı işlenir. Böylelikle seramiklerin o mahaldeki kronolojik (zamandizimsel) dağılımı ortaya çıkmış olur. LCF Formu ayrıca her bir çanak çömlek parçasının kısa tanımlarını içerir. Ek sayfalar sayısız miktarda parçanın tanımlanabilmesine olanak verir. Belli seramik parçaları daha ayrıntılı bir analiz için seçilir ve Seramik Kayıt Formu na işlenir (Ceramics Record Form [CRF]). Bu parçalar ya şekil olarak tanılayıcıdırlar ya da mal kategorileri açısından kullanışlıdırlar. Bir seramik mal kategorisi, görsel analiz yoluyla, seramik hamur muhteviyatı ve yüzey muamelesinin birleşiminden oluşur. Örneğin, Orta Demir Çağı nın en yaygın malları mika-şist katkılı ve çark yapımı, dış yüzeyleri açkısız ve siyah astarlı gri hamurlu seramiklerdir. Hamurların petrografik ve diğer analizleri planlanmaktadır. Seramik mallar kap biçimlerine göre de ayrılırlar. İlk arazi sezonunda projemiz, ileriki sezonlarda analiz ve belgelemenin kolaylaştırılabilmesi için seramik mal kategorilerinin ve şekil kategorilerinin listelerini oluşturmaya başlamıştır. Araştırma Birimleri Aşağıda çalışması yapılan Araştırma Birimlerinin herbiri hakkındak özet bilgi sunulmaktadır. Tablo 1. Yüzey Araştırma Birimleri (2010) Araştırma Yer adı UTM Doğu UTM Kuzey Rakım Birim No SU 100 Ilgın (Kent Merkezi) m SU 101 Yalburt Yaylası m SU 102 Çobankaya Höyüğü m SU 103 Şangır Mağaza m SU 104 Kale Tepesi, Karaköy m. 7

8 SU 105 Köylütolu Yayla m. SU 106 Ören Çeşmesi, Karasevinç m. SU 108 Karasevinç Köyü m SU 109 Şarampol Tepe m. SU 110 Vakıf Ağılı Mahallesi m. SU 111 Orta Tepe Kaya Boğazı m Mev. SU 112 Yılanlı Dağ m SU 113 Navruşuk Höyük, m Gedikören SU 114 Tokar Mevkii, Gedikören m. SU 115 Göktepe Höyük m SU 100 Ilgın (kent merkezi) Ilgın kent merkezinde, Behlül Bey Mahallesi, Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi üzerinde bulunup, Ilgın Hüseyin Aksoy Lisesi ve Jandarma İlçe Komutanlığı karşısındaki Redif Taburu Konağı olarak bilinen Eski Askerlik Şubesi nin Vakıflar Genel Müdürlüğü nce yapılan restorasyon ve onarım çalışması bu sene tamamlanmış ve bina Ilgın Belediyesi ne devredilmiştir. Sözkonusu binada etnografik ya da arkeolojik eserlerin sergilendiği bir müze kurulması planlanmaktadır. Bu yapının bitişiğindeki park alanında çevre düzenlemeleri sırasında belediye alanda bulunan, eskiçağdan kalma bazı taş mimari parçaları yol kenarında biraraya getirmiştir. Bunu durumu değerlendirerek, ekibimizle de bu 12 mimari elemanı belgelemeye karar verdik. Ilgın Belediye Başkanlığı ve Konya Arkeoloji Müzesi nin verdiği bilgilere göre bu arkeolojik malzemenin yeni düzenlenen parkta muhafaza edilerek sergilenmesi planlanmaktadır. Belgelenen oniki parçanın arasında ikiye bölünmüş Roma dönemine ait bir mezar steli, bir sütun altlığı, iki sütun parçası, bir sütun pervazı, ve farklı şekillerde kesilmiş başka mimarı parçalar bulunmaktadır. Parçaların tek tek eskizleri yapılarak ölçüleri yapılmış, kısa tarifleri kayda geçirilmiştir. Mezar steli üzerindeki yazıt Peri Johnson tarafından kaydedilmiştir. Mimari elemanların oldukça anıtsal, Roma dönemine ait bir yapıdan geldiği düşünülmektedir. Ilgın şehir merkezinin eskiçağda Tyraeion adıyla bilinen önemli bir Roma kenti olduğu bilinmekte, ancak modern kentsel alan içinde Roma kent merkezinin hangi mevkide bulunduğu bilinmemektedir. Önümüzdeki sezonlarda, kent merkezinde yapılacak başka faaliyetlerle eski kent merkezinin yeri tespit edilmeye çalışılacaktır. Prof. Dr. Hasan Bahar tarafından 1993 te ziyaret edilen 8

9 ve M.Ö. ikinci bin seramiği barındırdığı bildirilen, yine kent merkezi sınırları içindeki Ilgın Höyüğü nde bu sezon bir çalışma yapılmamıştır. SU 101 Yalburt Yaylası Yalburt Yaylası, Ilgın ın kuş uçumu 19 km kadar Kuzey-Kuzeydoğusunda, Gavur Dağı nın eteklerine 1366 m rakımda kurulmuş, bugün Çobankaya (eski adıyla Şuhut) köyüne bağlı, bir yayla yerleşmesidir (Harita 3). Orhaniye, Çömlekçi ve Çobankaya köylerini Büyükoba ya bağlayan asfalt yol üzerinde, adı geçen köylerin içinde bulundukları tarımsal peyzaja ve Çavuşçu Gölüne nâzır bir konumda kurulmuştur. Yayla yerleşmesinin hemen kuzeydoğusunda, yol kenarındaki su kaynağında 1970 yılında yapılan sondaj faaliyetleriyle ortaya çıkan Hitit imparatorluk dönemi havuzu, daha sonra Raci Temizer başkanlığında Anadolu Medeniyetleri Müzesi adına yürütülen kazılarla ortaya çıkarılmıştır. Kazılarda havuzun Roma döneminde Hitit blokları ile özgün yapıdan çok daha küçük bir ölçekte, aynı konumda tekrar inşa edildiği belirlenmiştir. Aynı kazılar sırasında, Hitit havuzunun güneybatısında yeralan yüksek kireçtaşı kayalık üzerinde kurulmuş olan höyük yerleşimi 3 büyük açma ile araştırılmış, buradaki yerleşimin Erken Roma ve Helenistik döneme tarihlenen bir kale yerleşimi olduğu Temizer tarafından ortaya konmuştur. Yalburt Yaylası araştırma birimi nde 2010 sezonunda beş güne yayılan, uzun soluklu bir çalışma yapılmıştır. Bu süreç içinde jeoloji ve jeomorfoloji, sistematik yüzey buluntu toplanması, Elektronik Teodolit, elde taşınan GPS ve geleneksel yöntemlerle mimari ve topoğrafik ölçümler alınmış, fotoğraflama ve video çekimleri çalışmaları yapılmış, Yalburt Yaylası sakinleri ile enformel görüşmelerde bulunulmuştur. Yalburt Yaylası nda jeologların yaptıkları çalışmaya göre, Yalburt Hitit Anıtı anıtın hemen arkasındaki kayalık alandan kesilen kireçtaşı mermer taşlardan inşa edilmiştir. Yalburt pınarı, sözkonusu alanda jeolojik olarak mermer ile şistin biraraya geldiği bir noktada ortaya çıkar. Doç. Dr. Uğur Doğan ın raporunda bu konuda şöyle denmektedir: Bu noktada bulunan su kaynağı çeşmenin kuzeyindeki dağlık alandan yeraltına sızan yağış suları mermerler arasından süzülerek mermerlerin oluşturduğu senklinalin en alçak noktasından tabaka kaynağı olarak yüzeye çıkmaktadır. Çeşmenin şu anda biraz daha aşağı kesimde bulunması insan eliyle olmuştur. 9

10 2010 sezonunda Yalburt Yaylası araştırma alanı nda yaptığımız yüzey taramaları sonucunda, alanın beklenmedik bir biçimde, en geç Geç Tunç Çağı ndan bugüne değin hemen hemen kesintisiz uzanan zengin ve geniş ölçekli bir yerleşim tarihi arzettiği ortaya çıkmıştır. Alan içindeki yerleşim dönemden döneme oldukça farklı boyutlarda olmuş, ancak sonunda, özellikle Geç Roma döneminde son derece yaygın bir yerleşime dönüşmüştür. Alanın tarıma elverişli topraklardan uzaklıği göz önüne alındığında, bu bizler için beklenmeyen bir durum arzetmiştir. Bugün ovadaki Çobankaya (Şuhut) köyünün yayla yerleşimi olan Yalburt Yaylası nın, eski çağlarda (Hitit, Demir Çağı/Frig, Helenistik ve Roma dönemlerinde) da benzer bir işleve sahip olması muhtemeldir. Yalburt Yaylası araştırma birimi, yüzey malzemesi toplama amaçlı olarak altı mahalle (loci) bölünmüştür (Harita 2): 1. Hitit Havuzu ve çevresi alanı 2. Yalburt Höyüğü 3. Yalburt Yaylası çağdaş köy yerleşimi 4. Kalkamak Sırtı nın Çeşme Deresi ne bakan Batı yakası 5. Kalkamak Sırtı Doğu yamaçları 6. Kalkamak Sırtı höyüğü 7. Asfalt yolun doğusunda 1984 te iş makinaları ile yapılmış hafriyat alanı 8. Asfalt yol 9. Yalburt Yaylası yerleşmesi (köy) 10. Yayla yerleşmesinin batısında kuru dere yatağının öte yakası 11. Yayla yerleşmesinin batısında kuru dere yatağının güney ucunda terkedilmiş kuyu ve çevresi 12. Asfalt yolun altında Çeşme Deresi ne kadar olan alan 13. Karatepe nin eteklerinde kuru dere yatağına kadar olan yamaç 14. Hitit Havuzunun güneyi, Yalburt Höyüğü nün aşağı yamacı 15. Kalkamak Sırtının Güney eteğindeki üçgen alan 16. Kalkamak Sırtı üzerindeki mezarlık Bu alanlarda toplanan seramiklere bakıldığında, Hitit Havuzu ve çevresinde, ve ayrıca Kalkamak sırtı ve mezarlığı çevresinde yoğunlaşan Orta ve Geç Demir Çağı na tarihlenebilecek bir yerleşimin varlığı, özellikle yaygın Demir Çağ gri seramiklerinden anlaşılmıştır. Bölgede araştırılan diğer Demir Çağı yerleşimlerine nazaran pithosların 10

11 ve kaba çanak çömleğin azlığı buradaki Demir Çaği yerleşiminin daha elit, daha varlıklı bir yerleşim olduğuna işaret eder. Raci Temizer ve ekibi Hitit Havuzu kazıları sırasında, havuzun hemen Kuzeydoğusuda Roma dönemi su kanalının altında, tabanın 50 cm kadar aşağısında 2. seviye olarak kabul edilip gri seramiklere bağlı olarak Frig dönemine tarihlenen, moloz taş duvarlı bir oda açığa çıkarmışlardır (Anadolu Medeniyetleri Müzesi Arşivi ndeki Yalburt kazısı notlarından). Kalkamak Sırtında tespit ettiğimiz Demir Çağı yerleşimi, bu kültür tabakası ile çağdaş olmalıdır. Kalkamak sırtı ile Hitit havuzu arasında zaman içinde yapılmış büyük kanal hafriyatları, betonarme çeşme inşaatı, bekçi bınaları inşaatı ve asfalt yol, bu iki alan arasındaki topoğrafik ve arkeolojik bağlantının anlaşılmasını güçleştirmektedir. Helenistik dönemde yerleşim Kalkamak Sırtındaki (Mahal 6) varlığını devam ettirirken Yalburt Höyüğü Alanına da sıçrar (Mahal 2). Bu açıdan Raci Temizer tarafından da araştırılan Yalburt Höyüğü yerleşimi, helenistik dönemde yeni inşa edilen bir kale, bir elit yerleşim niteliğinde olmalıdır. Bu önerimiz, seramik buluntuların niteliği ile de desteklenmektedir: höyük alanında çok sayıda törensel ziyafetlerin verildiği buluntulardan anlaşılmaktadır. Höyük te bulunan Ege Denizi-Batı Anadolu kültürleri ile ilintili mallar bu görüşü güçlendirir. Hitit havuzunun devşirme malzemelerle tekrar inşa edildiği Roma döneminde ise, yüzey buluntularının gösterdiği kadarı ile, Yalburt yaylasındaki yerleşim daha önceki dönemlere nazaran kat be kar yaygınlaşır. Yerleşim özellikle Çeşme Deresi nden çağdaş yayla köyüne doğru genişler. Yalburt Höyüğü ndeki Erken Roma yerleşmesinin de ötesinde Yayla köyünün batısında yeralan dere yatağı boyunca Geç Roma ve Erken Bizans dönemlerine tarihlenebilecek, kaçakçılar tarafından talan edilmiş dikdörtgen oda mezarlar gözlenmiştir. Kalkamak Sırtı ve çevresinde, Karadağ sırtlarında sayısız miktarda taş temelli konut yapıları, son derece gelişmiş bir kanalizasyon sistemiyle birlikte yüzeyde gözlemlenebilmektedir ve bu yapılar kaliteli Geç Roma seramikleri sunarlar. Yerleşmenin farklı alanlarında, özellikle dere yatağı boyunca anıtsal, uzun duvar yapıları da gözlemlenmektedir. Önümüzdeki sezonlarda Yalburt Yaylasındaki bu uzun soluklu ve yaygın yerleşimin daha ayrıntılı belgelenmesi hava fotoğrafları, jeofizik yüzey taraması, Elektronik Teodolitle topoğrafik ölçüm ve mimari belgeleme yolu ile yapılması planlanmaktadır. 11

12 SU 102 Çobankaya Höyüğü Çobankaya Höyüğü, eski adı Şuhut olan Çobankaya köyü yerleşim sınırları içinde, köyün Doğu kıyısında, Yalburt Yaylası na tırmanan asfalt yolun hemen batı yakasında yeralır. Küçük çaplı (toplam alan 0.69 ha) ancak yüksekçe bir höyük olan yerleşim, yol tarafından, kuzeyden ve güneyden yapılaşma ve yol yapımı sebebiyle dramatik bir şekilde kesilmiştir (toplam yüksekliği yaklaşık 15 m.dir). Höyüğün en yüksek yerinin batı tarafında olduğu düşünülürse, höyüğün önemli bir miktarda yendiği anlaşılabilir. Höyüğün hemen güneyi ile doğusunda yoğun bir şekilde su toplandığı, halen aktif olan bir kaç çeşme ve kuyudan anlaşılmaktadır. Yine höyüğün doğusundaki bir dizi meyve bahçesi ve bostan alanları yine bu su kaynaklarından yararlanmaktadır. Höyük üzerinde toplanan seramiklere bakıldığında, en üst 1 m.lik kısmında Geç Kalkolitik ve Ilk Tunç Çağı yoğunlukta olduğunu, ve büyük ihtimalle höyüğün önemli bir hacminin bu devirlerde oluştuğunu söyleyebiliriz. Höyüğün tepesine yakın bir alanda gözlenen taş duvar ile de yine Ilk Tunç Çağı seramikleri ile ilişkilendirildi. Orta Tunç Çağı is sadece yol tarafındaki höyük kesitinden elde edilen iki muhtemel seramik parçası tarafında temsil edilmekteler. Höyüğün Kuzey yamacında ve tepede ince Helenistik tanılayıcı (diyagnostik) mallar ile mika-şist katkılı, siyah sırlı siyah astarlı, muhtemelen Demir Çağı na tarihlenebilecek büyük kâseler ele geçmiştir. Bu Demir Çağı malzemesi yoğun olarak Orta Demir ve Geç Demir olmalıdır. Höyüğün uzun ve yoğun bir Kalkolitik ve Ilk Tunç yerleşiminin ardından Orta Tunç Çağı nda da sürekliliğinin olduğu, ancak Geç Tunç ve Erken Demir Çağlarında terk edildiği düşünülebilir. Orta Demir Çağı nda tekrar yerleşilerek Helenistik dönemin sonuna kadar varlığını sürdürdüğü anlaşılmaktadır. Höyükte Roma dönemi seramiklerine rastlanmamıştır. Halbuki, höyüğün güneyindeki çeşme/su kaynağı yakınında görülen devşirme sütun parçası yakınlarda Roma ya da Bizans dönemine ait bir yerleşimin olabileceğini düşündürmüştür. SU 103 Şangır Mağazası Yerli halk tarafından Şangır Mağaza adıyla anılan mağara, Yalburt Yaylasının 2.3 km kuzeydoğusunda bulunan bir obruktur. Obruğun jeolojik yapısını inceleyen Doç. Dr. Uğur Doğan a göre, Şangır Mağaza civarında bir zamanlar yüzeysel akış gösteren 12

13 sular, sahanın tektonik olarak yükselmesi sonucunda yer altında akışını sürdürmeye başlamıştır. Mağara çevresinde görülen dolinler ve kuru vadiler bu durumun kanıtıdır. Yeraltında akışını sürdüren karstik sular mağaraların oluşmasına yol açmıştır. Bu mağaralardan birini tavanının çökmesi sonucunda 20 m derinliğinde m çapında obruk oluşmuş ve dolayısıyla obruğun oluşumuna yol açan Şangır Mağaza mağarasının varlığı ortaya çıkmıştır. Ayrıca mağaranın oluşmasına yol açan karstik sular mağaranın doğusunda mermer ve fillit kontağından çıkmaktadır. Daha önceden arkeolojik kalıntıları bilinip halk tarafından piknik alanı kullanılan mağarada bugüne kadar arkeolojik bir çalışma gerçekleştirilmemiş, dolayısıyla arkeolojik sit alanı olarak tescili yapılmamıştır (Boran ve diğerleri 2001: 28). Yalburt Yaylası sakinlerinden ögrendiğimiz kadarı ile 2009 yılı sonlarına doğru iş makinalarıyla mağara mahalline gelen eski eser kaçakçıları mağaranın doğal yapısı üzerinde ve buradaki yüksekliği yer yer 5 m.yi bulan arkeolojik kültür tabakaları ve kalıntıları üzerinde tamiri imkansız zararlar vermişlerdir. Yalburt Yaylası sakinleri mihmandarlığında ulaştığımız Şangır Mağaza mağarasında büyük bir kepçe ile esaslı bir operasyon yapıldığı tespit edilen izlerden anlaşılmıştır. Şangır Mağaza çökmüş alan yüzeyinde yaptığımız taramalarda yoğun bir buluntu zenginliğine tanık olduk. Bu buluntuları Helenistik ve Roma dönemlerine tarihlenebilecek çanak çomlek, pişmiş toprak heykelcikler, taş heykel parçaları, yazıtlı bir stel, mimari parçalar, kemik parçaları, tütsü kapları, mimari terrakotalar ve çatı kiremitleri oluşturmaktadır. Mağaranın iç yüzeyindeki arkeolojik depolama anlaşıldığı kadarı ile yerleşim katmanlaşmasıyla değil atık/adak çukuru olarak işlev görmesiyle oluşmuş olmalıdır. Dolayısıyla mağara tabanındaki arkeolojik toprak içi hayvan kemikleri, minyatür kaplar, az kullanılmış ya da hiç kullanılmamış adak kapları ile dolu, organik kalıntılarca zengin siyah renkli bir topraktan müteşekkildir. Kaçakçı tahribatının yoğun olduğu bölümlerdeki stratigrafik kesitlerden anlaşıldığı kadarı ile bazı kesitler 4-5 metre kalınlıktadır ve bu katmanlar arasında taban görülmemiştir. Kalıntıların niteliği, katmanlaşmanın yapısı, buluntuların çeşit, tip ve korunma dereceleri göz önüne alındığında Şangır Mağaza Düdeninin Helenistik ve Roma dönemlerinde içinde kutsal şölenlerin düzenlendiği ve adakların adandığı bir mağara kült merkezi olduğu anlaşılmaktadır, ancak gelecek sezonlarda yapılacak arkeolojik çalışmalar bu tarihleme ve yorumun tekrar gözden geçirilmesine imkan sağlayacaktır. 13

14 Şangır Mağaza da gözlenen seramikleri iki önemli grup temsil eder: a) aşınma izi taşımayan son derece ince kaplar b) pişirme kapları. Mağaradan çıkan metalik astarlı terra sigillata malları bölgedeki Şarampol Tepe gibi benzer malzeme sunan arazilerle karşılaştırıldığında, Şangır Mağaza malzemesinin sadece bir kez kullanılmış kaplar olduğu izlenimi uyanmaktadır. Bu kaplardan bazıları libasyon kapları olmalıdır. mağarada tarihlenebilecek en erken kaplar M.Ö. 4. yy a tarihlenen siyah sırlı kaplardır ancak bu tarihlemeyi kesinleştirmek için bu konuda daha ayrıntılı çalışma yapılmalıdır. Bu siyah sırlı kapların hemen hepsi oldukça temel formlu çanaklardır. Mağaradaki törensel etkinlik büyük ihtimalle M.S. 3. yy civarında sonlanmış olmalıdır, ancak mağaradan toplanan Roma dönemine ait çanak çömleğin ayrıntılı incelenmesi ile bu tarihleme de daha rafine hale gelecektir. Mağara için üç değişik çatıya ait kiremitler ele geçmiştir. Bunlar arasında en iyi temsil edilen çatı pek de sık rastlanmayan çift silme kenarlı ve kırmızı astarlı yassı kiremitlerden inşa edilmiştir. Iki ila üç mimari terrakota parçası ise siyah astarlıdır. Mağara tabanında kireçtaşından, iyi yontulmuş pek çok mimari parça ile Eski Yunanca yazıtlı bir mezar steli ele geçmiştir. Tarihleri itibarı ile mimari parçalar ve stelin, mağaradakı kült aktivitelerinin sona erdikten sonra alanın bir taş ocağına dönüştürülmüş olması ile ilişkilendirilebilir. Yine mağara tabanında bulunmuş olan iki adet tütsü kabı içlerinde külleri ile ele geçmiştir ve kimyasal analiz için bulunmaz bir fırsat sunar. Konya Arkeoloji Müzesi ne sezon sonunda verilen bir dilekçe ile Şangır Mağaza arkeolojik arazisinin kaçakçılarca tehdit edilen durumu göz önüne alınarak, mağara içinde bulunan taşımaz kültür varlığı kapsamına giren bir mezar steli ve bir adet sütun kaidesinin acil olarak Konya Müzesine getirilmesi talebinde bulunulmuştur. Konya Arkeoloji Müzesi bu çalışmanın Bölge Koruma Kurulu tarafından alınacak kararla mümkün olabileceğini, dilekçemizi kendilerine ileteceklerini beyan etmişlerdir. Konya Bölge Koruma Kurulu ile yaptığımız görüşmelerde Şangır Mağaza Obruğunun arkeolojik sit alan olarak tescilli olmadığı anlaşılmıştır. Yukarıda Tablo 1 de koordinatları verilen bu arazinin Bölge Koruma Kurulu tarafından incelenerek tescilinin yapılması gereklidir. Ayrıca, Şangır Mağazası Obruğunda halen kaçakçı tahribatı tehlikesi içinde bulunan, ekte fotoğrafları verilen mermer stel ve mimari 14

15 parçanın kısa zamanda yine Konya Bölge Kurulu kararı ile Konya Arkeoloji Müzesi ne aktarılması dilenmektedir (Resim 1-2). SU 104 Kale Tepesi, Karaköy Kale Tepesi, bugün Karaköy sınırları içinde, köyün 2.5 km güneybatısında ve Ilgın ın 11 km doğu-kuzeydoğusunda bulunan, çevreye son derece hakim yüksek ve kayalık bir tepedir (Harita 4). Tepe, hemen 2.2 km kuzeyindeki, daha önceden otlak olanı olarak bağlı olduğu Kaleköy e de ismini verir. Halk arasında Çetminin Kale olarak adlandırılan kale (Boran ve diğerleri 2001: 158), daha önceki yayınlarda Kaleköy kalesi (Bahar 1999: 34), Bulasan/Zaferiye (Dinçol vd. 2000: 3) ve Zaferiye (Bulasan) kalesi (Yakar vd. 2001: 716) olarak da geçmektedir. Kale tepesi Ilgın dan Düğer ve Mahmudiye ye uzanan sulak vadinin Zaferiye köyünün kuzeydoğusunda en daraldığı boğaza hakim bir konumdadır. Tepenin ova ile buluştuğu kuzeydoğu yamacında çevre köylerinin yoğun olarak içme suyu almak üzere kullandığı Kale Çeşmesi adı verilen su pınarı bulunmaktadır. Jeomorfolog Uğur Doğan a göre, Kale Tepesi fillit-kalker kontağının yüzeylendiği bir noktada yeralır. Kalenin bulunduğu tepe kireçtaşlarından oluşmuştur. Buradaki su kaynağı da kireçtaşından sızan suların geçirimsiz olan fillitlerden aşağıya sızmayarak kaynak şeklinde yüzeye çıkması sonucunda oluşmuştur. Kalenin hemen aşağı kısmında bulunan dere ise fillit üzerinde akmaktadır. Bu alanda bulunan küçük bir bent eski bir yapının devamı olarak kullanılıyor olabilir. Kale Tepesinin yine kuzeydoğu yamacında, su kaynağının hemen üst kısmında savunma duvarlarının anıtsal kesme taş işçiliği göz alıcı şekilde korunmuş yaklaşık olarak 70 m.x60 m. lik bir alanda izlenebilen, tepeye de ismini veren bir kale yapısı yeralır. Bu gözalıcı anıtsal kale, yer yer 8-9 taş sırası yüksekliğinde korunmuştur, her bir taş sırasının yüksekliği 60 ile 85 cm. arasında değişir. Kale yapısı daha önceki çalışmalarda kısaca irdelenmiş, genel izlenim olarak Helenistik döneme atfedilmiş (Dinçol vd. 2000: 3), Prof. Hasan Bahar ve ekibi tarafından genel ölçümleri yapılmış ve yayınlanmıştır (Bahar vd. 1996: Levha CXXXIII). Prof. Jak Yakar, Prof. Dr. Ali ve Belkıs Dinçol, ile Avia Taffet Kale yapısının Hitit taş işçiliğine olan benzerliklerine dikkat çekmişlerdir (Yakar vd. 2001: 716) senesinde kale duvarlarının anıtsal duvarları üzerine yaptığımız sınırlı çalışmalarda, taş işçiliğinin ve mimari ayrıntıların 15

16 Yalburt Yaylası Hitit Kutsal Havuzu ile çok büyük benzerlikler gösterdiği anlaşılmış, Kale yapısının çok büyük ihtimalle Hitit imprataorluk çağının sonlarında işa edilerek Demir Çağı ve Helenistik dönemlerde kullanılmaya devam ettiği düşünülmüştür. Bu öngörümüz, Kale Tepesinin Doğu yamacında ilk defa olarak tespit ettiğimiz anıtsal kesme taşlarla kabartmalı olarak inşa edilmiş yapı ile desteklenmektedir. Doğu yamacından ovaya doğru dökülen su akıntı yatağı üzerine yüksekçe bir seviyede, inşa edilmiş yapı 3 m. x 3 m. lik bir oda mekanı ile onun doğusundaki taş platformdan oluşur. Odanın Batı duvarında iki taş sırası boyunca yükselen, çerçeveli anıtsal bir nişe sahiptir. Yapı yakın dönemde kaçakçılar tarafından kazılarak yüzeye çıkarılmış, bazı taşları dinamitlenmek suretiyle yerlerinden oynatılmıştır. Taş işçiliği ve mimari ayrıntılar yine yapının kale ile çağdaş olduğunu açıkça göstermektedir. Konumu ve mimarisi göz önüne alındığında küçük bir kutsal havuz olduğu düşünülebilir. Bu çalışmalar ötesinde, kale yapısı çevresinde ve özellikle Kale Tepesinin doğu yamacında vadiye inen teraslarda son derece yaygın bir aşağı kent yerleşiminin olduğu yüzey seramik buluntuları ve mimari kalıntılar sayesinde söylenebilir. Doğu teraslarlarında bazı uygun tarlalar belirlenerek belirlenerek, bu tarlalarda yürümeye dayalı sistematik yüzey buluntu toplaması gerçekleştirdik. Yüzde 50 kapsamlı olarak araştırma elemanlarının 4 er metre aralıkla yerleştirilmesi ve eş hızlarda yürüyerek gördükleri tüm seramikleri toplamaları prensibine dayanan bu yüzey taraması ilk sonuçlarına göre, aşağı kentin Orta ve Geç Demir Çağları ile Helenistik ve Roma dönemlerinde yoğun olarak yerleşildiği anlaşılmıştır. Ayrıca kale civarından Erken İmparatorluk dönemine (M.S. 1. yy) tarihlenebilecek muhtemelen Germanicus a ait bir de sikke ele geçmiştir. Önümüzdeki yıllarda bu kale yerleşmesinin kentsel bouyutlarnın ve eskiçağdaki tarihinin araştırılabilmesi için, ayrıntılı ve uzun soluklu bir çalışma düşünülmekte ve önümüzdeki sezonlarda bu arazide arkeolojik yüzey taraması, jeofizik taramalar ve mimari belgeleme çalışması planlanmaktadır. Böylelikle Hitit döneminın bu önemli kale yerleşmesinin, sadece 3.8 km güneydoğusundaki Köylütolu Barajı ile olan ilişkisi de araştırılabilecektir. 16

17 SU 105 Köylütolu Yayla Barajı Köylütolu Barajı Ilgın ın 14 km doğusunda ve Köylütolu köyünün 3.9 km kuzeybatısında halk arasında Büyük Büvet denen mevkide yeralır (Harita 4). M. Sokolowski nin 1884 yılında Büyük Büvet yapısınin batısındaki tarlalardan birinde tespit ettiği hiyeroglif Luvice yazıtlı anıt bugün Ankara Anadolu Medemiyetleri Müzesi ndedir, ve pek çok bilim adamı tarafından, 4. Tudhaliya zamanına tarihlenir. Anıt, Hittit İmparatoruna bağımlı, Hitit kraliyet ailesinden gelen bir prens olan yerli vali tarafından yaptırılmış olan Köylütolu Barajı anıtının inşasını kutlar. Köylütolu Yayla Barajı 750 m. uzunluğunda ve en geniş yerinde 120 m. genişliğinde, ovadan (kuzey yamacında) 18 m. kadar yükselen büyük bir baraj bendinden müteşekkildir. Bent, uzunluğu boyunca zarif bir yay çizerek güney tarafında genişçe bir su toplama havzası oluşturur. Bu havzanın doğu ve batı yakaları iki doğal kireçtaşı sırtınca tanımlanır. Arazide yaptığımız çalışmalarda, baraj bendi ve yakın çevresinin topoğrafyası el-gps aygıtları ile kabaca haritalanmış, EDM (Elektronik Teodolit) kullanılarak barajdan bir Kuzey-Güney topografik kesiti alınmıştır. Yüzey seramiğine hemen hemen hiç rastlanmamış, bulunan sınırlı miktardaki seramiğin de Roma dönemine tarihlendiği belirlenmiştir. Yapılan bir başka çalışma, baraj bendinin farklı noktalarında kaçakçılarca açılmış çukurların kesit çizimlerinin yapılarak, baraj bendinin katmanlaşması ve inşa tekniği hakkında zengin bilgi edinilmesi olmuştur. Katmanların önemli bir kısmı taşınma yolu ile getirilmiş, yerli olmayan karbonat içeriği yüksek yeşil toprak, demir içeriği yüksek kırmızı killi toprak, kırıntılı kireçtaşı kollüvyal malzemeden oluşur. Bendin en üst tabakalarında da moloz taş dolgu gözlenir. Köylütolu Barajı dolayısıyla son derece büyük bir işgücü yoğunlaşması, krali yatırım ve iyi bir planlama ve emek organizasyonu ile gerçekleşmiş bir proje olmalıdır. Doç. Dr. Uğur Doğan tarafından, baraj seddinin güneyınde, barajın toplama havzası olarak düşünülen alanda, tarlaların orta yerinde tek bir noktada yapılan jeolojik el sondajı çalışmasında 1.5 m. derine inilmesine rağmen göl sedimentlerine rastlanmamıştır. Doğan ın bildirdiği üzere, sondajda yüzey erozyonunun ve karasal sedimantasyonun eseri olan yalnızca kırmızı renkli kumlu killi silt tespit edilmiştir. Önümüzdeki senelerde daha kapsamlı bir jeolojik sondaj planlanarak bu havzanın 17

18 muhtemel çökelti katmanlarına erişilerek, baraj kullanım tarihi ve çevresel veriler değerlendirilecektir. Köylütolu Yayla Barajı su havzasının ve onu beslemiş olan muhtemel su kaynakları 1/ lik haritalar aracılığı ile araştırılmış, bu vesile ile daha önce tescillenmemiş olan Ören Çeşmesi arkeolojik alanı tespit edilmiştir. SU 106 Ören Çeşmesi, Karasevinç Ören Çeşmesi Ilgın ın 19 km güneydoğusunda, Karasevinç köyü sınırları içinde, köyün 1.4 km güneybatısında yeralır (Harita 4). Köylütolu Barajı nın su toplama havzası ve su kaynaklarını araştırırken, 1/ lik haritalar üzerinde tespiti yapılmıştır (Resim). Bilindiği kadarı ile arkeolojik alan tescilli değildir. Ören Çeşmesi mevki adından anlaşılacaği üzere, hem çok dönemli arkeolojik kalıntılar, bir ortaçağ mezarlığı ve höyük içeren bir ören yerdir, hem de bölgedeki önemli su kaynaklarındandır. Bugün su pınarının sularının hemen hepsi bir boru şebekesi ile çevre köylere dağıtılmaktadır. Bu yüzden arazinin mevcut jeomorfolojisi oldukça değişime uğramış, alan suyun yer altına alınmasıyla çok daha kuru hale gelmiştir. Halihazirda Ören Çeşmesi höyüğünün 100 m. kadar güneydoğusunda, yakın dönemde taş ve betondan inşa edilmiş bir sulama havuzu da mevcuttur (15 m. x 25 m.). Havuzun hemen güneyinde ise 100 m. x 120 m. lik hâlâ yeşil ve sulak olan yarıbataklık bir alan mevcuttur. Bu bataklık alanın etrafında alçak seviyelerde kireçtaşı kayalıkları bataklığın çevresini saran platonun kenarlarından toprak üzerine çıkmaktadır. Bataklık alanından kuzeye doğru, bugün kuru olan dere yatağı kavak ağaçları dizisi ve teraslanmış tarlalar arasından uzanmaktadır. Dere yatağına bakan vadi teraslarından, doğuda bulunan bir dizi teras Roma dönemine ait bolca seramik ve çatı kiremidi sunmaktadır. Bu alan halk arasında Ören Kolu Mevkii olarak adlandırılmaktadır. Dikdörtgen şekilli planlı bir şekilde inşa edildiği anlaşılan bu teraslarda pek çok moloz taş duvar temeli yüzeyde izlenebilmektedir. Dere yatağı boyunca kıvrılarak uzanan bu yapılar su kaynağından kuzeye en az 450 m. kadar izlenebilmiştir. Bataklık alanının hemen kuzeybatısında ovadan yükselen bir höyük mevcuttur. Höyüğün doğu yanı dere yatağı tarafındaki yüzü dik yamaçlıdır muhtemelen tarih içindeki tahribata bağlı olarak değişmiş bir morfolojisi vardır, ancak bu değişimin 18

19 eskiçağda mı yoksa yakın dönemlerde mi olduğu anlaşılamamıştır. Bu durum höyüğün üzerine oturduğu doğal tepenin topoğrafik özelliği ile ilişkili olabilir- höyük büyük ihtimalle bir vadi terasının kıyısına konumlanmıştır. Bu alanda yüzeyde hırpalanmış toprak gözlenmez, ayrıca höyüğün bu yakasından toplanmış olan seramikler bu alanda bir toprak hafriyatı ile ortaya çıkarılmış bir malzeme değildir. Höyüğün batısındaki vadi teraslarına bakılırsa, höyük fazla yüksek bir katmanlaşma olmadığı düşünülmüştür. Höyüğün güneyinde kireçtaşı kayalıklarının toprak yüzüne çıktığı gözlemlenmiştir. Dolayısıyla, dere yatağının içinde uzandığı vadi, iki ayrı jeolojik peyzajı ayrıştırmaz. Aksine benzer kireçtaşı anakayalı jeolojisine sahip vadi terasları arasında erozyonla oluşmuş bir unsur olmalıdır. Bataklık alanı ve rezervuar havuzunun doğusunda yaklaşık 180 m. x 50 m. boyutlarındaki oval bir tepenin üzerinde ortaçağdan kalma olduğu düşünülen bir mezarlık alanı bulunmaktadır. Mezarlıkta kullanılmış olan mezar taşlarından bir kısmı antik çağdan kalma mimari bloklardan devşirildıği anlaşılmıştır. Bu blaoklardan en az bir tanesi, taş kesme tekniği ve mimari ayrıntıya bağlı olarak Hitit dönemine tarihlenebilmektedir. Bu sebeple, bu alanda Hitit mimari eserinin gelecekte tespit edilebileceği umut edilmektedir. Özellikle bataklık alanında, eskiçağdan kalma su kaynağı ile ilgili havuz yada benzer yapıların bulunması ihtimali üzerinde durmaktayız, dolayısıyla önümüzdeki senelerde bu alanda jeofizik çalışmaları yapılması planlanmaktadır. Ören Çeşmesi arazisi aşağıdaki mahallere ayrılarak yüzey buluntu toplaması yapılmıştır. Bu mahaller şöyle sıralanır: 1. Ortaçağ mezarlık alanı 2. Höyük Batı tarlası ve yamacı 3. Rezervuar havuzu ve bataklık alan 4. Ören Kolu mevkii - Dere yatağının doğusundaki Kuzeydoğu terasları 5. Höyük Tepesi Doğu Tarlası 6. Höyük tepesi Orta Tarla 7. Höyük Kuzeydoğu yamacı 8. Höyüğün eteğindeki Doğu tarlası 9. Kuzey Tarla 10. Höyük-genel olarak Derenin doğu tarafı. 19

20 Yüzeyden toplanan seramik ve küçük buluntulara genel olarak bakılırsa, höyüğün önemli bir kısmının İlk Tunç Çağı na, muhtemelen de buna ek olarak Geç Kalkolitik Döneme tarihlenebileceği görülür. Bu seramiklerde beklenmedik bir şekilde birörnek fabrike sahip, yüksek açkılı yüzeylere sahip el yapımı oksitlenmiş mallar görülür. Bunlar arasında yoğunlukla dik duvarlı, düz ağızlı, yüksek kulplu çanaklara rastlanır. Kalkolitik çanak çömlek parçaları parlak değildir, ancake ele geçen parçalar yüksek miktarda samanlı, kabaca bititilmiş kaplardır. Höyüğün yüzeyinde ayrıca Erken Demir Çağı ndan Helenistik döneme uzanan bir yerleşim gözlenir. Erken Demir Çağı na tarihlenebilecek bir miktar el yapımı seramik ele geçmiştir. Bunlara yine ek olarak az miktarda Orta Demir Çağı na ait boyalı kaplara rastlanmıştır. Demir Çağı seraniklerini siyah astarlı gri seramikler oluşturur ve bunların şekilleri genellikle yonca ağızlı testiler ve gövdeden kenarlı çanaklardır. Geç Demir ve Helenistik dönemin tek merkezli kenarlı çanakları da gözlenir. Höyük te Roma dönemine ait buluntu ele geçmemiştir. Roma döneminde Höyük yerine dere yatağının doğusundaki Ören Kolu mevkii teraslarına yerleşilmiştir. Tıpkı Yalburt yaylası yerleşiminde de gözlendiği gibi Ören Çeşmesi nde de Roma döneminde suyun pişmiş toprak künklerle dağıtımının yaygınlaşması ile yerleşme Höyük ten aşağılara, vadi teraslarına taşınmış olmalıdır. Vadi teraslarında büyük ölçeklı bir köy yerleşimi sözkonusu olmalıdır. Höyüğün kuzeyinde gözlenen moloz taş duvarların, mezarlık ile çağdaş olup ortaçağa ait olabileceği düşünülmüştür Konya Bölge Koruma Kurulu ile yaptığımız görüşmelerde Ören Çeşmesi nin arkeolojik sit alan olarak tescilli olmadığı anlaşılmıştır. Yukarıda koordinatları verilen bu arazinin Bölge Koruma Kurulu tarafından incelenerek tescilinin yapılması gereklidir. SU 108 Karasevinç Kadınhanı ilçesine bağlı olan Karasevinç Köyü, Ilgın ın 18.5 km güneydoğusunda yeralır. Ören Çeşmesi arkeolojik alanına giderken uğranan Karasevinç köyünde köy camisi yakınında devşirme mimari parçalar ile inşa edilmiş bir çeşme görülmüş ve belgelenmiştir. Köyde daha ayrıntılı bir çalışma yapılmamıştır. SU 109 Şarampol Tepe 20

21 Şarampol Tepe, Çavuşçu Gölü nün güneydoğu kıyısında doğal ve gözalıcı kayalık bir tepenin üzerine kurulmuş, höyükleşmiş bir kale yerleşmesidir. Ilgın ın kuzeybatısına düşen tepe kuş uçuşu Ilgın a sadece 4.5 km.dir ve Ilgın a bağlı Vakıf Ağılı Mahallesi sınırları içerisinde kalır (Harita 2). Tepe 20. yüzyılın ikinci yarısında arkeolojik olmayan önemli müdahalelere maruz kalmıştır yıllarında hizmete giren Çavuşçu Gölünü güneyden sınırlayarak şeker pancarı için yeni tarımsal araziler yaratan baraj bendi çalışması sırasında höyüğün tepesi düzlenmiştir. Buna ek olarak Tepe nin batısında büyük ebatlı bir sulama kanalı açılmış ve Göl ün taşan sularını muhafaza ederek tarım alanlarını koruyacak bir hendek inşa edilmiştir. Vakıf Ağılı Mahallesi sakinlerinden aldığımız bilgilere göre Devlet Su İşleri Müdürlüğü bu hafriyatlar sırasında bir arslan heykeli bulmuş ve heykeli Konya DSİ Müdürlüğü Binası bahçesinde halen sergilemektedir. Sözkonusu anıtı ekibimiz henüz inceleme fırsatı bulamamıştır. Tepenin güneybatı tarafında son derece büyük ve derin bir mermer ocağı açılmış, alınan parçalar muhtemelen bent inşasında kullanılmıştır. Barajın açılışına dair resmi tören yine 1960 lı yıllarda tüm bölgeye ve göle hakim Şarampol Tepe de yapılmış, bu nedenle tepeye doğu yamacından tırmanan bir araç yolu inşa edilmiştir. Höyükteki ikinci kademe teraslama, 10 yıl kadar önce Ilgın Kaymakamlığı nın ağaçlandırma çalışması amacı ile yapılmıştır. Höyüğün en tepesinde çakıltaşi ile döşeli düzlükte bir damlama sulama ünitesi ve bir de trafo binası mevcuttur. Yüzey araştırması ve seramik toplanması amacı ile tepenin yamaçları 4 ayrı mahalle bölündü: Kuzey, Güney, Doğu ve Batı Yamaçları. Son derece şaşırtıcı olarak her bir mahal farklı seramik gruplarını beaberinde getirdi. En çarpıcı farklılaşmalar Güney ve Doğu yamaçları arasında oldu. Her iki yamaç da, dik olan Batı ve ve kayalığı bol olan Kuzey yamaçlarından çok daha fazla malzeme sunmuşlardır. Doğu ve Güney yamaçları arasındaki toplanan malzeme farkı muhtemelen höyüğün tepesinin düzlenmiş ve çevresinde hafriyat yapılmış olmasından kaynaklanıyor olmalıdır. Güney yamaçlar erken-orta ve Geç Demir Çağlara ait çarpıcı bir seramik zenginliği sunmuştur. Bu malların önemli kısmını depolama pitosları, büyük amforalar ve pekçok büyük ebatlı yonca-ağızlı testilerdir. Bundan daha tanılayıcı olan seramikler ise şevli yonca ağızlı karenalı çanaklar, düz tabanlı leğen ve testilerdir. Doğu yamacı bunlarla karşılaştırılabilecek Demir Çağı malları sergiler ancak buna ek olarak Helenistik döneme ait ince ve gündelik mallar da ele geçmiştir. Höyüğün tepesi 21

22 düzlendiğinde büyük ihtimalle Helenistik tabakalar bu yüne doğru sürüklenmiştir. Doğu Yamacı ndaki teraslama 2 metreye kadar varan yükseklikteki toprak kesitleri açmıştır ancak bu tahrip edilmiş kesitlerde yerleşim tabakalanması gözlenememiştir. Yamacın en dibinde bir atış poligonu vardır ve burada kapsamlı bir hafriyatla yüksekçe bir kesit açığa çikmıştır. Bu kesitlerden, burada yerleşim tabakalanmasından çok Helenistik döneme ait çanak çomlek de ihtiva eden çöp atığı katmanları gözlenmiştir. Höyüğün bu teraslarındaki yıkım ve teraslama çalışmalarına rağmen Helenistik yerleşimin bu alanda derin olduğu anlaşılmaktadır. Bu durum Güney yamacı için geçerli değildir. Güney yamacının yukarısındaki yükselti üzerinde (höyüğün tepesinden yaklaşıldığında buraya düşük seviyedeki teras denebilir), ve ağaçlandırma yapılmış güney yamacın üst kademelerinde kepçenin açtığı kesitler büyük ebatlı kabaca şekillenmiş, muhtemelen bir savunma duvarında kullanılmış beyaz kireçtaşı mimari bloklar gözlenmiştir. Daha dik olan Batı ve kuzeybatı yamaçlarında anakayanın ortaya çıktığı alanlar eskiçağda muhtemelen taş ocağı olarak kullanılmıştır. Bu yamaçlarda önemli bir kültürel kalıntıya rastlanmamıştır. Önümüzdeki sezonlarda, Şarampol Tepe nin Çavuşçu Gölü ile birleştiği güneybatı kesimi araştırılmalıdır. Ayrıca yerel yönetimler ile ortaklaşa bir çalışmayla höyüğün teraslama, ağaçlandırma, yol açımı gibi tahrip edici faaliyetlerden korunması amacı ile çalışmalar yapılmalıdır. SU 110 Vakıf Ağılı Mahallesi Şarampol Tepe çalışmaları sırasında köy muhtarı ve köyün ileri gelen,eri ile görüşmeler yapmak üzere ziyaret edilen Vakıf Ağılı Mahallesinde mahalle camiinin güneydoğu köşesinde yazıtlı mermer bir mezar steli tespit edilmiş, çizimleri yapılarak belgelenmiştir (Harita 2). SU 111 Orta Tepe (Kayaboğazı mevkii) Kayaboğazı Mevkii nde, Şarampol Tepe nin hemen 500 m. güneydoğusundaki Orta Tepe, tarlalık düz ovanın içinde yükselen, Şarampol Tepe den Ilgın yönüne doğru 22

MAĞARALARI VE YERLEŞİM ALANI

MAĞARALARI VE YERLEŞİM ALANI TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI ENVANTERİ ENV. NO. 58.01.0.02 ÇİMENYENİCE KÖYÜ, KÖROĞLU TEPELERİ, I39-a4 MAĞARALARI VE YERLEŞİM ALANI İL SİVAS İLÇE HAFİK MAH.-KÖY VE MEVKİİ Çimenyenice Köyü GENEL

Detaylı

2007-2010 İzmir İli Arkeolojik Yüzey Araştırmaları

2007-2010 İzmir İli Arkeolojik Yüzey Araştırmaları 2007-2010 İzmir İli Arkeolojik Yüzey Araştırmaları Menderes İlçesi: Menderes ilçesine bağlı Oğlananası Köyü ne yakın, köyün 3-4 km kuzeydoğusunda, Kısık mobilyacılar sitesinin arkasında yer alan büyük

Detaylı

Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı ve Çevresi Yüzey Araştırması 2013 Yılı Çalışmaları

Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı ve Çevresi Yüzey Araştırması 2013 Yılı Çalışmaları Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı ve Çevresi Yüzey Araştırması 2013 Yılı Çalışmaları Yrd. Doç. Dr. Yiğit H. Erbil, Hacettepe Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı

Detaylı

STRATONIKEIA ANTİK KENTİ SU YAPILARI. Antik kent Muğla Milas yolu üzerindedir. Aşağıda görüldüğü gibi Helenistik kurulmuştur.

STRATONIKEIA ANTİK KENTİ SU YAPILARI. Antik kent Muğla Milas yolu üzerindedir. Aşağıda görüldüğü gibi Helenistik kurulmuştur. STRATONIKEIA ANTİK KENTİ SU YAPILARI Antik kent Muğla Milas yolu üzerindedir. Aşağıda görüldüğü gibi Helenistik kurulmuştur. 1 2 MİLAS MÜZE MÜDÜRÜ HALUK YALÇINKAYA TARAFINDAN YAZILMIŞ RAPOR Muğla, Yatağan

Detaylı

BEÇİN KALESİ KAZISI KALE ÇEŞMESİ SONUÇ RAPORU

BEÇİN KALESİ KAZISI KALE ÇEŞMESİ SONUÇ RAPORU BEÇİN KALESİ KAZISI KALE ÇEŞMESİ SONUÇ RAPORU Prof. Dr. Kadir PEKTAŞ* Muğla İli, Milas İlçesi, Beçin Kalesi nde 20.05.2013 tarihinde başlatılan kazı çalışmaları 24.12.2013 tarihinde tamamlanmıştır. Kazı

Detaylı

DASKYLEİON 2011 KAZI SEZONU ÇALIŞMALARI

DASKYLEİON 2011 KAZI SEZONU ÇALIŞMALARI DASKYLEİON 2011 KAZI SEZONU ÇALIŞMALARI Daskyleion da 2011 sezonu kazıları Hisartepe Höyüğü nün doğu yamacında, yerleşimin ana girişinin aşağısında, Hellenistik Dönem yolunun iki yakasında; Akropolis te

Detaylı

Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü dâhil) Projesi için Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED): Ekler

Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü dâhil) Projesi için Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED): Ekler Teslim Edilen: Hazırlayan: IC-Astaldi JV AECOM Ankara, Türkiye Turkey AECOM-TR-R599-01-00 2 Ağustos 2013 Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü dâhil) Projesi için Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi

Detaylı

TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA ENVANTERİ ENV. NO. SİT ADI

TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA ENVANTERİ ENV. NO. SİT ADI TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI ENVANTERİ ENV. NO. SICAK SU KAYNAĞI İL SİVAS İLÇE ŞARKIŞLA MAH.-KÖY VE MEVKİİ Alaman Köyü GENEL TANIM: Alaman Köyü ile Kale Köyü arasında, Alaman Köyü ne 300 m. uzaklıktadır.

Detaylı

15. MÜZE ÇALIŞMALARI ve KURTARMA KAZILARI SEMPOZYUMU

15. MÜZE ÇALIŞMALARI ve KURTARMA KAZILARI SEMPOZYUMU T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü 15. MÜZE ÇALIŞMALARI ve KURTARMA KAZILARI SEMPOZYUMU 24-26 NİSAN 2006 ALANYA T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayın No : 3082

Detaylı

TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA ENVANTERİ ENV. NO. SİT ADI

TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA ENVANTERİ ENV. NO. SİT ADI TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI ENVANTERİ ENV. NO. ZARA ŞEHİTLİĞİ İL SİVAS İLÇE ZARA MAH.-KÖY VE MEVKİİ GENEL TANIM: Sivas ili, Zara ilçe merkezinde bulunan ve Milli Savunma Bakanlığı, Zara Askerlik

Detaylı

MUGLA LETOON ANTİK KENTİ ÖZDİRENÇ UYGULAMALARI

MUGLA LETOON ANTİK KENTİ ÖZDİRENÇ UYGULAMALARI Özel Bölüm MUGLA LETOON ANTİK KENTİ ÖZDİRENÇ UYGULAMALARI İsmail Ergüder*, Ezel Babayiğit*, Doç. Dr. Sema Atik Korkmaz** * TKİ Kurumu Genel Müdürlüğü 06330, Ankara. ** Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler

Detaylı

ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU KAZI DESTEĞİ: POLEMAİOS ONUR ANITININ KAZI, RESTİTÜSYON VE RESTORASYON RAPORU

ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU KAZI DESTEĞİ: POLEMAİOS ONUR ANITININ KAZI, RESTİTÜSYON VE RESTORASYON RAPORU ATATÜRK KÜLTÜR, DİL VE TARİH YÜKSEK KURUMU KAZI DESTEĞİ: POLEMAİOS ONUR ANITININ KAZI, RESTİTÜSYON VE RESTORASYON RAPORU Kutsal alanlardaki Onur Anıtları, kente ya da kentin kutsal alanlarına maddi ve

Detaylı

RESULOĞLU YERLEŞİMİ VE MEZARLIK ALANI 2013 YILI KAZI RAPORU

RESULOĞLU YERLEŞİMİ VE MEZARLIK ALANI 2013 YILI KAZI RAPORU RESULOĞLU YERLEŞİMİ VE MEZARLIK ALANI 2013 YILI KAZI RAPORU Resuloğlu yerleşimi ve mezarlık alanı Çorum / Uğurludağ sınırları içinde, Resuloğlu (Kaleboynu) Köyü nün kuş uçumu 900 m kuzeybatısındadır. Yerleşim

Detaylı

AĞILKAYA (PAĞAÇ) HÖYÜĞÜ

AĞILKAYA (PAĞAÇ) HÖYÜĞÜ AĞILKAYA (PAĞAÇ) HÖYÜĞÜ TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI ENVANTERİ ENV. NO. 58.00.3.02 ADI AĞILKAYA (PAĞAÇ) HÖYÜĞÜ HARİTA İL SİVAS İLÇE MERKEZ MAH.-KÖY VE MEVKİİ Ağılkaya Köyü, Çövenlik Mevkii GENEL

Detaylı

BURGAZ KAZILARI 2008 YILI ÇALIŞMALARI

BURGAZ KAZILARI 2008 YILI ÇALIŞMALARI BURGAZ KAZILARI 2008 YILI ÇALIŞMALARI Numan Tuna, Nadire Atıcı, İlham Sakarya Burgaz örenyerindeki 2008 yılı kazı, belgeleme ve restorasyon-konservasyon çalışmaları Prof.Dr. Numan Tuna başkanlığındaki

Detaylı

YALBURT YAYLASI ARKEOLOJiK YÜZEY ARAŞTIRMASI (ILGIN, KONYA) 2011 SEZONU ARAZi ÇALIŞMALARI RAPORU

YALBURT YAYLASI ARKEOLOJiK YÜZEY ARAŞTIRMASI (ILGIN, KONYA) 2011 SEZONU ARAZi ÇALIŞMALARI RAPORU YALBURT YAYLASI ARKEOLOJiK YÜZEY ARAŞTIRMASI (ILGIN, KONYA) 2011 SEZONU ARAZi ÇALIŞMALARI RAPORU Ömür Harmanşah Yard. Doç. Dr., Öğretim Üyesi, Brown Üniversitesi (ABD), Joukowsky Arkeoloji ve Eskiçağ Dünyası

Detaylı

2011 YILINDA DOĞU ANADOLU BÖLGESİN DE URARTU BARAJ, GÖLET ve SULAMA KANALLARININ ARAŞTIRILMASI ALİKÖSE KANALI

2011 YILINDA DOĞU ANADOLU BÖLGESİN DE URARTU BARAJ, GÖLET ve SULAMA KANALLARININ ARAŞTIRILMASI ALİKÖSE KANALI 2011 YILINDA DOĞU ANADOLU BÖLGESİN DE URARTU BARAJ, GÖLET ve SULAMA KANALLARININ ARAŞTIRILMASI Oktay BELLİ ALİKÖSE KANALI Aliköse Kanalı, Tuzluca İlçesi nin yaklaşık olarak 36 37 km. güneybatısında bulunmaktadır.

Detaylı

2014 Yılı Akhisar Thyateira (Thyatira) Antik Kenti ve Hastane Höyüğü Kazıları

2014 Yılı Akhisar Thyateira (Thyatira) Antik Kenti ve Hastane Höyüğü Kazıları 2014 Yılı Akhisar Thyateira (Thyatira) Antik Kenti ve Hastane Höyüğü Kazıları Prof.Dr.Engin Akdeniz Adnan Menderes Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Tepe Mezarlığı Hastane Höyüğü Akhisar

Detaylı

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ: TARİHİ : Batı Toroslar ın zirvesinde 1288 yılında kurulan Akseki İlçesi nin tarihi, Roma İmparatorluğu dönemlerine kadar uzanmaktadır. O devirlerde Marla ( Marulya) gibi isimlerle adlandırılan İlçe, 1872

Detaylı

BÖLÜM 16 YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GELİŞMESİ

BÖLÜM 16 YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GELİŞMESİ BÖLÜM 16 YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GELİŞMESİ TOPOĞRAFYA, YÜKSELTİ VE RÖLİYEF Yeryüzünü şekillendiren değişik yüksekliklere topoğrafya denir. Topoğrafyayı oluşturan şekillerin deniz seviyesine göre yüksekliklerine

Detaylı

ARAŞTIRMA SONUÇLARI TOPLANTISI 2. CİLT

ARAŞTIRMA SONUÇLARI TOPLANTISI 2. CİLT ARAŞTIRMA SONUÇLARI TOPLANTISI 2. CİLT T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü PDF processed with CutePDF evaluation edition www.cutepdf.com T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI

Detaylı

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır. PLATO: Çevresine göre yüksekte kalmış, akarsular tarafından derince yarılmış geniş düzlüklerdir. ADA: Dört tarafı karayla

Detaylı

ORDU SIRA NO İLÇESİ ADI SİT TÜRÜ 1 FATSA GAGA GÖLÜ 1.VE 3. DERECE DOĞAL SİT ALANI 2 MERKEZ

ORDU SIRA NO İLÇESİ ADI SİT TÜRÜ 1 FATSA GAGA GÖLÜ 1.VE 3. DERECE DOĞAL SİT ALANI 2 MERKEZ ORDU DOĞAL SİT ALANLARI SIRA NO İLÇESİ ADI SİT TÜRÜ 1 FATSA GAGA GÖLÜ 1.VE 3. DERECE DOĞAL SİT ALANI 2 MERKEZ BAYADI KÖYÜ KURUL KAYALIKLARI 1. DERECE ARKEOLOJİK VE DOĞAL SİT ALANI, 3. DERECE DOĞAL SİT

Detaylı

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri Okyanuslar ve denizler dışında kalan ve karaların üzerinde hem yüzeyde hem de yüzey altında bulunan su kaynaklarıdır. Doğal Su Ekosistemleri Akarsular Göller Yer altı su kaynakları Bataklıklar Buzullar

Detaylı

TEMEL HARİTACILIK BİLGİLERİ. Erkan GÜLER Haziran 2018

TEMEL HARİTACILIK BİLGİLERİ. Erkan GÜLER Haziran 2018 TEMEL HARİTACILIK BİLGİLERİ Erkan GÜLER Haziran 2018 1 HARİTA Yeryüzündeki bir noktanın ya da tamamının çeşitli özelliklere göre bir ölçeğe ve amaca göre çizilerek, düzlem üzerine aktarılmasına harita

Detaylı

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ 1 INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ Yrd.Doç.Dr. Orhan ARKOÇ e-posta: orhan.arkoc@kirklareli.edu.tr Web : http://personel.kirklareli.edu.tr/orhan-arkoc 2 BÖLÜM 12 Baraj Jeolojisi 3 Barajlar ve Baraj inşaatlarında

Detaylı

HABERLER ÖZBEKİSTAN-TÜRKİYE ULUSLARARASI ARKEOLOJİK ÇALIŞMALAR PROJESİ: ÖZBEKİSTAN DA YERKURGAN MERKEZ TAPINAĞI 2013 YILI ARKEOLOJİK KAZI ÇALIŞMASI

HABERLER ÖZBEKİSTAN-TÜRKİYE ULUSLARARASI ARKEOLOJİK ÇALIŞMALAR PROJESİ: ÖZBEKİSTAN DA YERKURGAN MERKEZ TAPINAĞI 2013 YILI ARKEOLOJİK KAZI ÇALIŞMASI HABERLER ÖZBEKİSTAN-TÜRKİYE ULUSLARARASI ARKEOLOJİK ÇALIŞMALAR PROJESİ: ÖZBEKİSTAN DA YERKURGAN MERKEZ TAPINAĞI 2013 YILI ARKEOLOJİK KAZI ÇALIŞMASI İlk Özbekistan-Türkiye uluslararası arkeolojik çalışmalar

Detaylı

Bayraklı Höyüğü - Smyrna

Bayraklı Höyüğü - Smyrna Bayraklı Höyüğü - Smyrna Meral AKURGAL Smyrna, İzmir Bayraklı daki höyük üzerinde yer alır. Antik dönemde batısı ve güneyi denizle çevrili küçük bir yarımadacıktır. Yüz ölçümü yaklaşık yüz dönüm olan Bayraklı

Detaylı

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ 4/3/2017 1 INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ Yrd.Doç.Dr. Orhan ARKOÇ e-posta : orhan.arkoc@klu.edu.tr Web : http://personel.klu.edu.tr/orhan.arkoc 4/3/2017 2 BÖLÜM 4 TABAKALI KAYAÇLARIN ÖZELLİKLER, STRATİGRAFİ,

Detaylı

ŞANLIURFA İLİ MERKEZ İLÇESİ NEOLİTİK ÇAĞ VE ÖNCESİ 2015 YILI YÜZEY ARAŞTIRMASI RAPORU

ŞANLIURFA İLİ MERKEZ İLÇESİ NEOLİTİK ÇAĞ VE ÖNCESİ 2015 YILI YÜZEY ARAŞTIRMASI RAPORU ŞANLIURFA İLİ MERKEZ İLÇESİ NEOLİTİK ÇAĞ VE ÖNCESİ 2015 YILI YÜZEY ARAŞTIRMASI RAPORU Şanlıurfa İli, Merkez İlçesi, Neolitik Çağ ve Öncesi adlı yüzey araştırması projesi, Türk Tarih Kurumu Başkanlığı ve

Detaylı

TOPOĞRAFİK HARİTALAR VE KESİTLER

TOPOĞRAFİK HARİTALAR VE KESİTLER TOPOĞRAFİK HARİTALAR VE KESİTLER Prof.Dr. Murat UTKUCU Yrd.Doç.Dr. ŞefikRAMAZANOĞLU TOPOĞRAFİK HARİTALAR VE Haritalar KESİTLER Yeryüzü şekillerini belirli bir yöntem ve ölçek dahilinde plan konumunda gösteren

Detaylı

Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı Aralık 25, 2006 2 İçindekiler 0.1 Antik Yerleşimler......................... 4 0.2 Roma - Bizans Dönemi Kalıntıları...............

Detaylı

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale (*)Türkeş, M. ve Koç, T. 2007. Kazdağı Yöresi ve dağlık alan (dağ sistemi) kavramları üzerine düşünceler. Troy Çanakkale 29:18-19. KAZ DAĞI YÖRESİ VE DAĞLIK ALAN (DAĞ SİSTEMİ) KAVRAMLARI ÜZERİNE DÜŞÜNCELER

Detaylı

Adıyaman'ın İsmi Nereden Geliyor?

Adıyaman'ın İsmi Nereden Geliyor? ADIYAMAN Adıyaman'ın İsmi Nereden Geliyor? Rivayete göre; Adıyaman şehrini doğu, batı ve güney yönlerinde derin vadiler çevirmiştir. Bu vadilerin yamaçları zengin meyve ağaçları ile kaplı olduğu gibi,

Detaylı

YEŞİLOVA HÖYÜĞÜ- İZMİR İN PREHİSTORİK YERLEŞİM ALANI

YEŞİLOVA HÖYÜĞÜ- İZMİR İN PREHİSTORİK YERLEŞİM ALANI YEŞİLOVA HÖYÜĞÜ- İZMİR İN PREHİSTORİK YERLEŞİM ALANI Yeşilova Höyüğü İzmir in Prehistorik Yerleşim Alanı içinde 2005 yılından beri kazısı süren bir yerleşim merkezidir. Kazı çalışmaları, Ege Üniversitesi,

Detaylı

Kültür ve Turizm Bakanlığından: İZMİR 1 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR /687 Toplantı Tarihi ve No :

Kültür ve Turizm Bakanlığından: İZMİR 1 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR /687 Toplantı Tarihi ve No : Kültür ve Turizm Bakanlığından: İZMİR 1 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR 35.003/687 Toplantı Tarihi ve No : 21.07.2016-180 TOPLANTI YERİ Karar Tarihi ve No : 21.07.2016-4841 İZMİR

Detaylı

KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU

KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU KONURALP TEKNİK GEZİ RAPORU Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü lisans programında yer alan Arch 471 - Analysis of Historic Buildings dersi kapsamında Düzce nin Konuralp Belediyesi ne 8-14 Ekim 2012 tarihleri

Detaylı

HİERAPOLİS, 06/08/14-21/08/14 ÇALIŞMALARI MERMER RESTORASYONU ÇALIŞMALARI

HİERAPOLİS, 06/08/14-21/08/14 ÇALIŞMALARI MERMER RESTORASYONU ÇALIŞMALARI HİERAPOLİS, 06/08/14-21/08/14 ÇALIŞMALARI MERMER RESTORASYONU ÇALIŞMALARI 1- Aziz Philippus Kilisesi ait mermerlerin üzerindeki restorasyon uygulamaları. Aziz Philippus Kilisesi nin mermer levhalarının

Detaylı

PANAZTEPE- MENEMEN KAZISI

PANAZTEPE- MENEMEN KAZISI PANAZTEPE- MENEMEN KAZISI 1982 yılında Manisa Müzesine satılan bir grup eser bilim dünyasının dikkatini çekti. Bu eserler bir mezarlık soygununa işaret ediyordu. Soyulan mezarlar açıkça M.Ö. 2. binyılın

Detaylı

2011 YILI RESULOĞLU KAZISI

2011 YILI RESULOĞLU KAZISI 2011 YILI RESULOĞLU KAZISI Çorum ili, Uğurludağ ilçesi, Resuloğlu köyü sınırları içerisinde alan Resuloğlu mezarlığı ve yerleşim alanında 2011 yılında gerçekleştirilen kazılar 18.07.2011-23.09.2011 tarihleri

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI TARİHİ BAHÇELERDE RÖLÖVE VE RESTORASYON

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI TARİHİ BAHÇELERDE RÖLÖVE VE RESTORASYON ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI TARİHİ BAHÇELERDE RÖLÖVE VE RESTORASYON Rölöve, bir yapının, kent dokusunun veya arkeolojik kalıntının yakından incelenmesi, belgelenmesi, mimarlık

Detaylı

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir. Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir. Kuzeyde Sırbistan ve Kosova batıda Arnavutluk, güneyde Yunanistan,

Detaylı

Doğal ve doğal olmayan yapı ve tesisler, özel işaretler, çizgiler, renkler ve şekillerle gösterilmektedir.

Doğal ve doğal olmayan yapı ve tesisler, özel işaretler, çizgiler, renkler ve şekillerle gösterilmektedir. HARİTA NEDİR? Yeryüzünün tamamının veya bir parçasının kuşbakışı görünümünün, istenilen ölçeğe göre özel işaretler yardımı ile küçültülerek çizilmiş örneğidir. H A R İ T A Yeryüzü şekillerinin, yerleşim

Detaylı

Haritanın Tanımı. Harita Okuma ve Yorumlama. Haritanın Tanımı. Haritanın Özellikleri. Haritanın Özellikleri. Kullanım Amaçlarına Göre

Haritanın Tanımı. Harita Okuma ve Yorumlama. Haritanın Tanımı. Haritanın Özellikleri. Haritanın Özellikleri. Kullanım Amaçlarına Göre Haritanın Tanımı Harita Okuma ve Yorumlama Doç. Dr. Hakan BÜYÜKCANGAZ HARİTA: Yer yüzeyinin tümünün ya da bir kısmının, doğal ve yapay özelliklerini bir projeksiyon sistemine göre ve belirli bir ölçekte

Detaylı

BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ

BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ BAŞLICA TOPRAK TİPLERİ Topraklar zonal, intrazonal ve azonal topraklar olmak üzere üçe ayrılır. 1. Zonal (Yerli) Topraklar iklim ve bitki örtüsüne bağlı olarak oluşan ve bütün katmanların(horizonların)

Detaylı

Ömür Harmanşah Yard. Doç. Dr., Öğretim Üyesi, Brown Üniversitesi (ABD), Joukowsky Arkeoloji ve Eskiçağ Dünyası Enstitüsü

Ömür Harmanşah Yard. Doç. Dr., Öğretim Üyesi, Brown Üniversitesi (ABD), Joukowsky Arkeoloji ve Eskiçağ Dünyası Enstitüsü YALBURT YAYLASI ARKEOLOJIK YÜZEY ARAŞTIRMA PROJESI (ILGIN, KONYA) 2012 SEZONU ARAZi ÇALIŞMALARI RAPORU Ömür Harmanşah Yard. Doç. Dr., Öğretim Üyesi, Brown Üniversitesi (ABD), Joukowsky Arkeoloji ve Eskiçağ

Detaylı

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ 1 INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ Dr.Öğr.Üyesi Orhan ARKOÇ e-posta: orhan.arkoc@kirklareli.edu.tr Web : http://personel.kirklareli.edu.tr/orhan.arkoc 2 BÖLÜM 12 Baraj Jeolojisi 3 12.1.Baraj nedir? Barajlar

Detaylı

MUĞLA-BODRUM-MERKEZ ESKİÇEŞME MAHALLESİ-BARDAKÇI MEVKİİ 9 PAFTA 14 ADA 70 ve 90 PARSELLER KORUMA AMAÇLI İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

MUĞLA-BODRUM-MERKEZ ESKİÇEŞME MAHALLESİ-BARDAKÇI MEVKİİ 9 PAFTA 14 ADA 70 ve 90 PARSELLER KORUMA AMAÇLI İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU İÇİNDEKİLER TABLOSU 1. PLANLAMA ALANININ TANIMI... 1 2. MEVCUT PLAN DURUMU... 2 3. PLANLAMA GEREKÇESİ-PLANLAMA KARARLARI... 5 4. EKLER... 9 i 1. PLANLAMA ALANININ TANIMI Plan değişikliği yapılan alan;

Detaylı

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

PLAN AÇIKLAMA RAPORU BALIKESİR İLİ, KARESİ İLÇESİ, ATATÜRK MAHALLESİ, ADA 4324/PARSEL 30, ADA 4325/PARSELLER 8-9-10 VE 11 DE KAYITLI TAŞINMAZLAR İÇİN HAZIRLANAN 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

Detaylı

Kültür ve Turizm Bakanlığından: ANTALYA KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR Toplantı Tarihi ve No : Karar Tarihi ve No :

Kültür ve Turizm Bakanlığından: ANTALYA KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR Toplantı Tarihi ve No : Karar Tarihi ve No : Kültür ve Turizm Bakanlığından: ANTALYA KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR Toplantı Tarihi ve No : 12.07.2017-183 TOPLANTI YERİ Karar Tarihi ve No : 12.07.2017-6497 ANTALYA Antalya İli, Manavgat

Detaylı

SUALTI ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ UNDERWATER RESEARCH SOCIETY

SUALTI ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ UNDERWATER RESEARCH SOCIETY SUALTI ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ UNDERWATER RESEARCH SOCIETY 13 Eylül 2012 Sayı: SAD-12/26 Konu: İzmir İli Karaburun İlçesinde kıyı tahribatı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel

Detaylı

TOKAT DOĞAL SİT ALANLARI

TOKAT DOĞAL SİT ALANLARI TOKAT DOĞAL SİT ALANLARI SIRA NO İLÇESİ ADI SİT TÜRÜ 1 NİKSAR EFKERİT VADİSİ DOĞAL VE ARKEOLOJİK SİT ALANI 2 ZİLE EVRENKÖY MAĞARASI 2. DERECE DOĞAL SİT ALANI 3 PAZAR BALLICA MAĞARASI 2. DERECE DOĞAL SİT

Detaylı

ASSOS KAZISI 2015 YILI SONUÇ RAPORU. 2015 yılı çalışmaları kapsamında aşağıda listelenen alanlarda kazı çalışmaları gerçekleştirilmiştir (Resim 1).

ASSOS KAZISI 2015 YILI SONUÇ RAPORU. 2015 yılı çalışmaları kapsamında aşağıda listelenen alanlarda kazı çalışmaları gerçekleştirilmiştir (Resim 1). ASSOS KAZISI 2015 YILI SONUÇ RAPORU Çanakkale ili Ayvacık ilçesine bağlı Behram Köy'de bulunan Assos antik kentindeki 2015 yılı kazı çalışmaları 6 Temmuz'da başlamış ve 31 Ekim'de tamamlanmıştır. Kazı

Detaylı

Konu: 2015 Yılı Erzurum-Erzincan İl ve İlçeleri Yüzey Araştırması Sonuç Raporu TÜRK TARİH KURUMU BAŞKANLIĞINA

Konu: 2015 Yılı Erzurum-Erzincan İl ve İlçeleri Yüzey Araştırması Sonuç Raporu TÜRK TARİH KURUMU BAŞKANLIĞINA Konu: 2015 Yılı Erzurum-Erzincan İl ve İlçeleri Yüzey Araştırması Sonuç Raporu TÜRK TARİH KURUMU BAŞKANLIĞINA Bu yüzey araştırması, 664 sayılı Atatürk Kültür, Dil Ve Tarih Yüksek Kurumu Teşkilat Ve Görevleri

Detaylı

DENİZ BİYOLOJİSİ Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı

DENİZ BİYOLOJİSİ Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı DENİZ BİYOLOJİSİ Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı JEOLOJİK OSEONOGRAFİ Genelde çok karmaşık bir yapıya sahip olan okyanus ve deniz

Detaylı

NOTION ARKEOLOJIK YÜZEY ARAŞTIRMASI, 2016

NOTION ARKEOLOJIK YÜZEY ARAŞTIRMASI, 2016 NOTION ARKEOLOJIK YÜZEY ARAŞTIRMASI, 2016 A. Giriş Üçüncü sezon Notion Arkeolojik Yüzey Araştırması 19 Mayıs 2016 tarihinde başlayıp 14 Haziran 2016 tarihinde sona ermiştir. Araştırma başkanı Christopher

Detaylı

Tokat ın 68 km güneybatısında yer alan Sulusaray, Sabastopolis antik kenti üzerinde kurulmuştur.

Tokat ın 68 km güneybatısında yer alan Sulusaray, Sabastopolis antik kenti üzerinde kurulmuştur. Çekerek ırmağı üzerinde Roma dönemine ait köprüde şehrin bu adı ile ilgili kitabe bulunmaktadır. Tokat ın 68 km güneybatısında yer alan Sulusaray, Sabastopolis antik kenti üzerinde kurulmuştur. Antik Sebastopolis

Detaylı

Teos Çevre Düzenleme Projesi ve Uygulanması İle İlgili Çalışmalar:

Teos Çevre Düzenleme Projesi ve Uygulanması İle İlgili Çalışmalar: Teos Çevre Düzenleme Projesi ve Uygulanması İle İlgili Çalışmalar: Teos antik kentinde 25 Temmuz 2010 tarihinde başlayan yeni dönem kazı çalışmalarının öncelikli amacı, kazı evi ve deposunun yapımı için

Detaylı

Kültür ve Turizm Bakanlığından: İZMİR 2 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR 45.13/97 Toplantı Tarihi ve No :

Kültür ve Turizm Bakanlığından: İZMİR 2 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR 45.13/97 Toplantı Tarihi ve No : Kültür ve Turizm Bakanlığından: İZMİR 2 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR 45.13/97 Toplantı Tarihi ve No : 14.10.2016-298 TOPLANTI YERİ Karar Tarihi ve No : 14.10.2016-7164 İZMİR Manisa

Detaylı

COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701

COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701 COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701 Türkiye de Arazi Kullanımı Türkiye yüzey şekilleri bakımından çok farklı özelliklere sahiptir. Ülkemizde oluşum özellikleri birbirinden farklı

Detaylı

koşullar nelerdir? sağlamaktadır? 2. Harita ile kroki arasındaki fark nedir?

koşullar nelerdir? sağlamaktadır? 2. Harita ile kroki arasındaki fark nedir? 1. Bir çizimin harita özelliği taşıması için gerekli koşullar nelerdir? 2. Harita ile kroki arasındaki fark nedir? 3. Haritalar günlük hayatımızda ne gibi kolaylıklar sağlamaktadır? 4. Haritalar hangi

Detaylı

ARKEOLOG TANIM A- GÖREVLER

ARKEOLOG TANIM A- GÖREVLER TANIM İnsanın dünya üzerinde görülmesinden ortaçağa kadar geçen süreç içinde insana ilişkin her türlü kalıntı ve buluntuyu, doğal çevre ile insan arasındaki ilişkileri, yüzey, sualtı araştırmaları ve kazılarla

Detaylı

2419 ADA 45 PARSEL MİMARİ PROJE RAPORLARI

2419 ADA 45 PARSEL MİMARİ PROJE RAPORLARI UNESCO DÜNYA MİRASI ALANI İÇERİSİNDE YER ALAN ZEYREK BÖLGESİNDE 2419 ( 13,34,35,42,45,50,51,52,58,59,68 PARSELLER) NO'LU ADADA SİVİL MİMARLIK ÖRNEĞİ YAPILARIN RÖLÖVE, RESTİTÜSYON, RESTORASYON PROJELERİ

Detaylı

GÖKÇESU (MENGEN-BOLU) BELDESİ, KADILAR KÖYÜ SİCİL 112 RUHSAT NOLU KÖMÜR MADENİ SAHASI YER ALTI PATLAYICI MADDE DEPOSU NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU

GÖKÇESU (MENGEN-BOLU) BELDESİ, KADILAR KÖYÜ SİCİL 112 RUHSAT NOLU KÖMÜR MADENİ SAHASI YER ALTI PATLAYICI MADDE DEPOSU NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU GÖKÇESU (MENGEN-BOLU) BELDESİ, KADILAR KÖYÜ SİCİL 112 RUHSAT NOLU KÖMÜR MADENİ SAHASI YER ALTI PATLAYICI MADDE DEPOSU NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU Planlama Alanı : Bolu ili, Mengen ilçesi, Kadılar

Detaylı

COĞRAFYA BÖLÜMÜ NDEN EDREMİT KÖRFEZİ KUZEY KIYILARINA ARAZİ ÇALIŞMASI

COĞRAFYA BÖLÜMÜ NDEN EDREMİT KÖRFEZİ KUZEY KIYILARINA ARAZİ ÇALIŞMASI COĞRAFYA BÖLÜMÜ NDEN EDREMİT KÖRFEZİ KUZEY KIYILARINA ARAZİ ÇALIŞMASI Fen Edebiyat Fakültesi, Coğrafya Bölümü 4. Sınıf öğrencilerine yönelik olarak Arazi Uygulamaları VII dersi kapsamında Yrd. Doç. Dr.

Detaylı

Beşparmak, Karakümes ve Marçal Dağları'ndan oluşan dağlara "Batı Menteşe Dağları" denir.

Beşparmak, Karakümes ve Marçal Dağları'ndan oluşan dağlara Batı Menteşe Dağları denir. Beşparmak, Karakümes ve Marçal Dağları'ndan oluşan dağlara "Batı Menteşe Dağları" denir. yukarıda adı geçen dağlardan oluşan "Doğu Menteşe Dağları" arasında arasında Çine Çayı Vadisi uzanır. Aydın iline

Detaylı

DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN

DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN Heyelan ya da toprak kayması, zemini kaya veya yapay dolgu malzemesinden oluşan bir yamacın yerçekimi, eğim, su ve benzeri diğer kuvvetlerin etkisiyle aşağı ve dışa doğru

Detaylı

MANİSA İLİ, ŞEHZADELER İLÇESİ, YUKARIÇOBANİSA MAHALLESİ, PARSEL: /1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

MANİSA İLİ, ŞEHZADELER İLÇESİ, YUKARIÇOBANİSA MAHALLESİ, PARSEL: /1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU SINIR PLANLAMA LTD.ŞTİ MANİSA İLİ, ŞEHZADELER İLÇESİ, YUKARIÇOBANİSA MAHALLESİ, PARSEL:2677-2678 1/1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU Nisan-2017 Milli Kütüphane Caddesi No:31

Detaylı

2500 YILLIK YERLEŞİM YERİ: AVŞAR AVŞAR DA ÖREN YERLERİ

2500 YILLIK YERLEŞİM YERİ: AVŞAR AVŞAR DA ÖREN YERLERİ 2500 YILLIK YERLEŞİM YERİ: AVŞAR AVŞAR DA ÖREN YERLERİ Avşar, Gerede Yazı ovasının en verimli ve düz alanına yerleşmiştir. Sulamanın en yapılabildiği araziler Avşar a aittir. Bu bakımdan çok eskilerden

Detaylı

***Yapılan bir çizimin harita özelliğini gösterebilmesi için çizimin belirli bir ölçek dahilinde yapılması gerekir.

***Yapılan bir çizimin harita özelliğini gösterebilmesi için çizimin belirli bir ölçek dahilinde yapılması gerekir. HARİTA BİLGİSİ Harita Kuşbakışı görünümün Ölçekli Düzleme aktarılmasıdır. ***Yapılan bir çizimin harita özelliğini gösterebilmesi için çizimin belirli bir ölçek dahilinde yapılması gerekir. Kroki Kuşbakışı

Detaylı

02 Nisan 2012. MĠMARLIK BÖLÜM BAġKANLIĞINA,

02 Nisan 2012. MĠMARLIK BÖLÜM BAġKANLIĞINA, 02 Nisan 2012 MĠMARLIK BÖLÜM BAġKANLIĞINA, Amasra Teknik Gezisi 12-13 Mart 2012 tarihleri arasında, ARCH 222 - Arhitectural Design 4 dersi için Bir Sanatçı İçin Konut, ARCH 221 - Arhitectural Design 3

Detaylı

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi 12. Babil Arkeolojisine giriş. Nabupolazar ve Nabukadnezar Dönemi Babil, İştar Kapısı Babil Kenti Kentin Geç Babil Dönemi plan şeması, 1.8 km. uzunluğunda şehrin

Detaylı

GÖLMARMARA MAHALLESİ, 234 ADA 1 PARSEL VE ÇEVRESİNE AİT

GÖLMARMARA MAHALLESİ, 234 ADA 1 PARSEL VE ÇEVRESİNE AİT GÖLMARMARA (MANİSA) GÖLMARMARA MAHALLESİ, 234 ADA 1 PARSEL VE ÇEVRESİNE AİT NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU HAZIRLAYAN etüdproje TEL/FAKS:0 236 713 09 36 M. PAŞA CAD. UĞURSOY İŞHANI KAT:2

Detaylı

KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA GEZİMİZ

KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA GEZİMİZ KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA GEZİMİZ Okulumuz Gezi İnceleme ve Tanıtma Kulübümüz 17-18 Ocak 2015 tarihinde bir gece konaklamalı KARTEPE-MAŞUKİYE-SAPANCA gezisi gerçekleştirdi.. 17 Ocak 2015 Cumartesi sabahı

Detaylı

SANAT TARİHİ SANAT TARİHİ NEDİR? Sanat Tarihi, geçmişte varlık göstermiş uygarlıkların ortaya koyduğu her tür taşınır ve taşınmaz maddi kültür varlıklarını inceleyen bir bilim dalıdır. Güzel Sanatlar ve

Detaylı

İnce Burun Fener Fener İnce Burun BATI KARADENİZ BÖLGESİ KIYI GERİSİ DAĞLARI ÇAM DAĞI Batıdan Sakarya Irmağı, doğudan ise Melen Suyu tarafından sınırlanan ÇAM DAĞI, kuzeyde Kocaali; güneyde

Detaylı

ARKEOJEOFİZİKSEL ÇALIŞMA RAPORU

ARKEOJEOFİZİKSEL ÇALIŞMA RAPORU PATARA LİMANI ARKEOJEOFİZİKSEL ÇALIŞMA RAPORU DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ DENİZ BİLİMLERİ VE TEKNOLOJİSİ ENSTİTÜSÜ Bakü Bulvarı No: 100 35340 İnciraltı, İZMİR Özet Patara Kazısı nda, iç liman ve haliç çevresinde

Detaylı

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1 ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1 Frigler Frigler Troya VII-a nın tahribinden (M.Ö. 1190) hemen sonra Anadolu ya Balkanlar üzerinden gelen Hint Avupa kökenli kavimlerden biridir.

Detaylı

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI Konya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI Konya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Toplantı Tarihi ve No : 17.04.2015-128 Karar Tarihi ve No : 17.04.2015-2746 Toplantı Yeri: AKSARAY Aksaray İli, Güzelyurt İlçesi, I.,II.,III.Derece Arkeolojik Sit Alanı olan Ihlara Vadisi sit sınırlarına

Detaylı

MANİSA İLİ KIRKAĞAÇ İLÇESİ SARIAĞA MAHALLESİ 16 ADA 5 PARSEL UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ

MANİSA İLİ KIRKAĞAÇ İLÇESİ SARIAĞA MAHALLESİ 16 ADA 5 PARSEL UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ 1-) PLANLAMA ALANININ TANIMI a.) COĞRAFİ KONUM, NÜFUS ve İDARİ YAPI Kırkağaç, Manisa nın kuzey batısında, İzmir-Bandırma demiryolu üzerindedir. Manisa ya uzaklığı 79 km. dir. Denizden yüksekliği 100 m

Detaylı

Gemlik-Armutlu Karayolu nun bitişiğinden güneye doğru uzanmaktadır.

Gemlik-Armutlu Karayolu nun bitişiğinden güneye doğru uzanmaktadır. PLAN DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU: Kapsam: Hazırlanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği Bursa İli, Gemlik İlçesi, Yeni Mahallesinde, H22-A-09-A-1-C, pafta, 956, 957 nolu imar adaları ile çevresini

Detaylı

MENTEŞE YÖRESİ Kıyı Ege Bölgesinün Büyük Menderes Oluğu güneyinde kalan kesimine "Menteşe Yöresi" denilmektedir. 13. yüzyılda Manteşe yöresi

MENTEŞE YÖRESİ Kıyı Ege Bölgesinün Büyük Menderes Oluğu güneyinde kalan kesimine Menteşe Yöresi denilmektedir. 13. yüzyılda Manteşe yöresi MENTEŞE YÖRESİ MENTEŞE YÖRESİ Kıyı Ege Bölgesinün Büyük Menderes Oluğu güneyinde kalan kesimine "Menteşe Yöresi" denilmektedir. 13. yüzyılda Manteşe yöresi Bizanslıların elinde bulunuyordu. Bizanslıların

Detaylı

YAKIN DOĞU ARKEOLOJİSİ / GEÇ-HİTİT KRALLIĞI

YAKIN DOĞU ARKEOLOJİSİ / GEÇ-HİTİT KRALLIĞI YAKIN DOĞU ARKEOLOJİSİ / GEÇ-HİTİT KRALLIĞI Timothy P. Harrison PATİNA KRALLIĞI NIN BAŞKENTİ TELL TAYINAT Kazı çalışmaları, bit hilani olarak adlandırılan birkaç büyük saray kompleksini ve zarif bir şekilde

Detaylı

Yeraltısuları. nedenleri ile tercih edilmektedir.

Yeraltısuları. nedenleri ile tercih edilmektedir. DERS 2 Yeraltısuları Türkiye'de yeraltısularından yararlanma 1950den sonra hızla artmış, geniş ovaların sulanmasında, yerleşim merkezlerinin su gereksinimlerinin karşılanmasında kullanılmıştır. Yeraltısuları,

Detaylı

KONYA OVASI ÇEVRESİNDE SON YILLARDA ARTAN OBRUK OLUŞUMU HAKKINDA ÖDN: 2

KONYA OVASI ÇEVRESİNDE SON YILLARDA ARTAN OBRUK OLUŞUMU HAKKINDA ÖDN: 2 KONYA OVASI ÇEVRESİNDE SON YILLARDA ARTAN OBRUK OLUŞUMU HAKKINDA ÖDN: 2 Doğu ATEŞ 2018 Konya Ovası Çevresinde Son Yıllarda Artan Obruk Oluşumu Hakkında Doğu ATEŞ 1 Son yıllarda özellikle yerel gazeteler

Detaylı

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı. Anadolu Üniversitesi Yılı Side Kazısı Çalışmaları. (12 Temmuz-8 Eylül 2010)

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı. Anadolu Üniversitesi Yılı Side Kazısı Çalışmaları. (12 Temmuz-8 Eylül 2010) T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Anadolu Üniversitesi 2010 Yılı Side Kazısı Çalışmaları (12 Temmuz-8 Eylül 2010) Doç. Dr. Hüseyin Sabri Alanyalı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Anadolu Üniversitesi RAPOR

Detaylı

Roma mimarisinin kendine

Roma mimarisinin kendine Roma Bahçe Sanatı Daha sonraları Roma İmparatorluğunun en fazla geliştiği yıllarda, Romalı generallerin harpler sonucu dünyanın dört köşesine Roma mimarisinin taşınmasına sebep olmuştur. Roma mimarisinin

Detaylı

Urla / Klazomenai Kazıları

Urla / Klazomenai Kazıları Urla / Klazomenai Kazıları Oniki İon kenti arasında anılan Klazomenai, Urla-Çeşme yarımadasının kuzey kıyısında, İzmir Körfezi'nin ortalarında yer almaktadır. Klazomenai arazisinin (khora) doğuda Smyrna

Detaylı

Kültür ve Turizm Bakanlığından: AYDIN KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR Toplantı Tarihi ve No : Karar Tarihi ve

Kültür ve Turizm Bakanlığından: AYDIN KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR Toplantı Tarihi ve No : Karar Tarihi ve Kültür ve Turizm Bakanlığından: AYDIN KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR 20.03.85 Toplantı Tarihi ve No : 18.09.2015-107 TOPLANTI YERİ Karar Tarihi ve No : 18.09.2015-4234 AYDIN Denizli İli,

Detaylı

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

PLAN AÇIKLAMA RAPORU BALIKESİR İLİ, KARESİ İLÇESİ, ATATÜRK MAHALLESİ, ADA 8219, PARSEL 17 DE KAYITLI TAŞINMAZ İÇİN HAZIRLANAN 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU ARALIK 2017 Balıkesir İli, Karesi

Detaylı

TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA ENVANTERİ ENV. NO. 58.06.2.02 SİT ADI

TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA ENVANTERİ ENV. NO. 58.06.2.02 SİT ADI TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI ENVANTERİ ENV. NO. 58.06.2.02 j.39 C-1 AKÇAKALE KALESİ (HÖYÜK) İL SİVAS İLÇE KANGAL MAH.-KÖY VE MEVKİİ Akçakale Köyü GENEL TANIM: Sivas ili, Kangal ilçesi, Alacahan

Detaylı

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ BEŞEYLÜL MAHALLESİ

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ BEŞEYLÜL MAHALLESİ MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ- İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ BEŞEYLÜL MAHALLESİ 1201 ADA ve 1202 ADA 10 PARSEL 1/5000 VE 1/1000 ÖLÇEKLİ İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA

Detaylı

Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik

Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarının Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik (Resmi Gazete Tarihi: 10.12.1987 Resmi Gazete Sayısı: 19660) BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Amaç ve kapsam

Detaylı

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir?

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir? 1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir? a. Ova b. Vadi c. Plato d. Delta 2- Coğrafi bölgelerle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur? a. Coğrafi özellikleri

Detaylı

PARK-BAHÇE VE PEYZAJ MİMARİSİ

PARK-BAHÇE VE PEYZAJ MİMARİSİ PARK-BAHÇE VE PEYZAJ MİMARİSİ Yrd.Doç.Dr. Simay KIRCA 2017-2018 Güz Yarıyılı DERS 5 KÜLTÜREL PEYZAJLAR Kültür; toplumların yaşam biçimleri, gelenek ve göreneklerinin, üretim olanaklarının bileşkesi olarak

Detaylı

TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA ENVANTERİ ENV. NO. SİT ADI

TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI KORUMA ENVANTERİ ENV. NO. SİT ADI TÜRKİYE DOĞAL VE KÜLTÜREL VARLIKLARI ENVANTERİ ENV. NO. KUŞAKLI HÖYÜĞÜ İL SİVAS İLÇE ALTINYAYLA MAH.-KÖY VE MEVKİİ Altınyayla Bucağı, Başören Köyü GENEL TANIM: Sivas ili, Altınyayla ilçesine bağlı Başören

Detaylı

ETÜT SAFHASI. Hazırlayan Raci SELÇUK Peyzaj Y. Mimarı

ETÜT SAFHASI. Hazırlayan Raci SELÇUK Peyzaj Y. Mimarı ETÜT SAFHASI Hazırlayan Raci SELÇUK Peyzaj Y. Mimarı ETÜT SAFHASI NİÇİN PEYZAJ? Estetik.. Erezyon önleme.. Rüzgar yada kar izolasyonu.. Rekreasyon alanı oluşturma.. Mülkünüze artı bir değer katma.. DİZAYN

Detaylı

YAYLALARDAKİ ARAZİ KULLANIM DEĞİŞİMİNİN CBS İLE İZLENMESİ: TRABZON ÖRNEĞİ. Yrd. Doç. Dr. Mustafa ATASOY

YAYLALARDAKİ ARAZİ KULLANIM DEĞİŞİMİNİN CBS İLE İZLENMESİ: TRABZON ÖRNEĞİ. Yrd. Doç. Dr. Mustafa ATASOY YAYLALARDAKİ ARAZİ KULLANIM DEĞİŞİMİNİN CBS İLE İZLENMESİ: TRABZON ÖRNEĞİ Yrd. Doç. Dr. Mustafa ATASOY AKSARAY ÜNİVERSİTESİ Mühendislik Fakültesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü TMMOB Harita

Detaylı

Kültür ve Turizm Bakanlığından: ANTALYAKÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR Toplantı Tarihi ve No : 15.09.2015/123 Karar Tarihi ve No :

Kültür ve Turizm Bakanlığından: ANTALYAKÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR Toplantı Tarihi ve No : 15.09.2015/123 Karar Tarihi ve No : ANTALYAKÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU Toplantı Tarihi ve No : 15.09.2015/123 TOPLANTI YERİ Karar Tarihi ve No : 15.09.2015/4054 ANTALYA Antalya İli, Döşemealtı İlçesi, Bademağacı Mahallesinde,

Detaylı

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ Erzurum, 2015 Proje adı Şenkaya ilçe merkezinin mekan olarak değiştirilmesi

Detaylı