AB-Türkiye İlişkisinde Yeni Adım: NABUCCO Cem Işık Olcay Işık

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "AB-Türkiye İlişkisinde Yeni Adım: NABUCCO Cem Işık Olcay Işık"

Transkript

1 AB-Türkiye İlişkisinde Yeni Adım: NABUCCO Cem Işık Olcay Işık Özet Bu çalışmada enerji kaynaklarından biri olan doğal gaz, Türkiye ve Avrupa Birliği açısından taşıdığı önem itibariyle incelenmiştir. Ayrıca, NABUCCO projesiyle Türkiye üzerinden Avrupa ya iletilmesi düşünülen doğal gazın, diğer enerji türlerine alternatif olmasında etkili olan avantajları ele alınmıştır. Dünya siyasetine yön veren, ülkelerin sınırlarını belirleyen, yeni birliklerin oluşmasına ve pek çok ülkenin bu birliklere katılmasına vesile olan enerji, günümüzde doğal gaz ile ön plana çıkmış, Avrupa Birliği ve Türkiye ilişkileri bu doğrultuda NABUCCO projesiyle farklı yönde şekillenmiştir. Anahtar Kelimeler: NABUCCO Enerji Projesi; AB Doğal Gaz Mevzuatı, Enerji Ekonomisi ve Politikaları. Abstract In this study, one of the most important energy source of natural gas which is the importance of Turkey and the European Union are examined. Moreover, the NABUCCO project, intended to be transported to Europe via Turkey with the advantages of natural gas is discussed. The study results indicate that world politics have lead, country limits, the new union to occur, and many countries that union participation in the direction of the requests to hear the occasion of its energy, today a new and alternative types of natural gas in the foreground out, in line with the European Union and Turkey has started to form relationships with the NABUCCO project. Keywords: NABUCCO Energy Project, EU Natural Gas Regulation, Energy Economics and Politics. Uzman, Atatürk Üniversitesi, Erzurum; isikc@atauni.edu.tr Okutman, Atatürk Üniversitesi, Hukuk Fakültesi, olcaycankayaisk@yahoo.com 1

2 1. Giriş Enerji, insan hayatında vazgeçilmez yerini aldığı ilk günlerden beri ülkelerin ekonomik ve siyasi politikalarında, ikili ilişkilerinde ve hukuk kurallarının oluşumunda etkili olmuş önemli bir faktördür. Keşfedildiği ilk dönemlerde çeşitlilik arz etmeyen enerji türlerine, günümüzde kaynakların azalmış olması ve çevresel kaygılar nedeniyle farklı türler katılmıştır. Ülkelerin uluslararası arenada varlıklarını sürdürebilmeleri ve bir güç olarak kendilerini kabul ettirebilmelerinde enerjinin önemi büyüktür. Küreselleşme olgusunun yoğun olarak yaşandığı günümüz ekonomilerinde karşılıklı ilişkilerin bir sonucu olarak ortaya çıkan etkileşim süreci, yeni bir ekonomik düzeni de beraberinde getirmiştir. Ülkelerin enerji kaynaklarına sahip olması bu yeni ekonomik düzenin şekillenmesinde etkili olan önemli bir unsurdur. Enerji kaynaklarına sahip olan ülkeler ulusal çıkarları için bir takım enerji politikaları üretir ve uygularlar. Enerji kaynakları açısından kısıtlı imkânlara sahip olan bazı ülkeler ise dünya siyasetine yön vermede önemli rol oynayan enerji konusunda, dünya düzeninin dışında kalmamak için kendine yeni roller geliştirir. İşte bu çalışma Türkiye nin enerji odaklı yenidünya düzeninde vazgeçilemez bir yere sahip olması ve bu amaçla üretilen enerji politikalarına katkıda bulunmak maksadıyla uygulamaya konulan NABUCCO projesinin, ülkemiz ve diğer bazı ülkeler açısından önemi ve etkilerini ortaya koymaktadır. Çalışmanın devamında enerji birliklerinin ortaya çıkış süreci ele alınmıştır. Ardından neden doğalgaz sorusunun cevabı aranmış ve doğalgazın artan önemi vurgulanmıştır. Daha sonraki kısımda NABUCCO projenin ortaya çıkışı ve gelişim süreci ele alınmıştır ve devamında AB ile yeniden şekillenen ilişkiler çerçevesinde NABUCCO projesinin Türkiye- AB ilişkilerine olan etkileri üzerinde durulduktan sonra, ülkemiz doğalgaz politikalarının temelini oluşturması açısından AB doğal gaz mevzuatı incelenmiştir. Sonuçlara ilişkin değerlendirme ve öneriler ise son kısmı oluşturur. 2. Enerji Birlikteliklerinin Ortaya Çıkış Süreci Dünya nüfusunun hızla artan yapısı ve petrolün günümüz dünyasında kullanım alanları göz önünde bulundurulduğunda, iktisadi bir sonuç olarak arz-talep dengesi içerisinde ülkelerin petrole olan bağımlılıkları giderek artmaktadır. Zaten ülkelerin gelişmişlik düzeylerinin en önemli göstergelerinden biri, kişi başına düşen enerji tüketimidir (Kaygısız vd., 2005). Enerji türleri içerisinde kullanım alanı en geniş olan türlerden biri de petroldür. Petrolün pek çok alanda kullanılan bir enerji türü olması, onu zamanla hem ekonomik bir güç hem de siyasi bir güç haline getirmiştir. Ancak petrol de pek çok enerji kaynağı gibi sınırlıdır. Bu sınırlı enerji kaynağının stratejik önemi üretici ve tüketici ülkeler tarafından 2

3 kısa sürede fark edilmiş ve zaman içinde bu ülkelerin ekonomik manada kalkınma ve büyüme modelleri petrol üzerine kurulmuştur (Bayraç, 2007). AB enerji politikalarının gelişim süreci incelendiğinde, 2. Dünya Savaşı sonrası Fransa ve Almanya nın sahip olduğu demir-çelik kaynaklarının devletler üstü bir otoritenin yönetimine devredildiği görülür. Bu şekilde Avrupa nın uluslararası güvenliği ve ekonomik büyümesi için son derece önemli bir yere sahip olan demir ve çelik kaynakları hakkında mevcut olan farklı devletlerin farklı yöndeki çıkarları birleştirilerek, AB ülkeleri ortak bir çıkar paydasında bir araya getirilmeye çalışılmış, böylece Avrupa da enerji kaynaklı yeni bir savaşın önlenmesi anlayışı hâkim olmuştur. Bu anlayışın neticesinde 1951 tarihli Paris Antlaşması ile Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT) kurulmuştur. Avrupa da günümüze kadar devam eden ekonomik ve politik bütünleşme bu şekilde başlamıştır. Bu tarihten yedi yıl sonra, 1958 yılında, Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu (AAET) ve Avrupa Ekonomik Topluluğunu (AET) kuran antlaşmalar imzalanmıştır. O zamandan beri, enerji politikası, ekonomik bütünleşmeye paralel bir biçimde, kademeli olarak gelişmiştir (İktisadi Kalkınma Vakfı, 2009). 20. yüzyılın ilk çeyreğinde pek çok Avrupa ülkesi için tükenmez zannedilen ve çok ucuz olduğu düşünülen petrolün aslında öyle olmadığı ancak yılları arasında üretici Arap ülkelerinin koyduğu ambargo ile anlaşılmıştır. Petrol ihracının ekonomilerinin büyük bir bölümünü oluşturduğu ülkelerin 1960 yılında OPEC i (Petrol İhraç Eden Ülkeler Topluluğu) kurmalarıyla, bu ülkeler petrol ithal eden ülkelerin ekonomilerini etkileyen büyük bir güç olmayı başardılar. OECD ülkeleri ekonomilerinin etkilenerek kontrol altına alınmasını engellemek maksadıyla bir araya gelerek IEA ve Uluslararası Enerji Ajansını (International Energy Agency) kurdular. Uluslararası Enerji Ajansını oluşturan ülkeler zamanla OPEC ülkelerinin koyduğu ya da koyması muhtemel enerji ambargolarını etkisiz kılmak için bazı stratejiler geliştirdi. Ortak bir petrol stoku havuzu oluşturmak bu planlardan biridir (Pamir, 2005). Sovyet ülkelerinin bağımsızlıklarını ilan etmesi; bu ülkelerin köklü tarihi, zengin kültürü, genç nüfusu, enerji ve doğal kaynaklarıyla bir Avrasya gerçeğini ortaya çıkarmıştır. Toplam dünya nüfusunun ve enerji kaynaklarının dörtte üçünü oluşturan, toplam enerji üretiminin yüzde altmışını gerçekleştiren Avrasya, doğal kaynaklar açısından zengin bir bölge konumundadır. Avrasya ülkelerinin sahip olduğu zengin doğal kaynakların Avrupa ülkelerine ulaştırılması ülkemiz vasıtasıyla olacaktır. Zira Türkiye nin stratejik konumu bu iletim ilişkisi için idealdir. İşte böylece Avrasya-Türkiye-AB arasında enerji işbirliğini başlatan, küresel ve bölgesel güçler arasında önemli bir rekabet alanı oluşturarak Avrasya nın zengin doğal 3

4 kaynaklarını uluslararası ekonomik ve politik sisteme sevk ve entegre eden bir yapı oluşmaktadır (TBMM 21 dönem - 4 yıl kayıtları). 3. Neden Doğalgaz? Doğal gaz, organik canlılar olan bitki ve hayvanların milyonlarca yıl gibi uzun bir zaman diliminde yeryüzü katmanları arasında kum, çamur ve diğer materyaller ile oksijensiz bir ortamda yüksek basınca ve sıcağa maruz kalması ile oluşan; metan, etan, propan, butan ve pentane gibi yanıcı gazlardan meydana gelen; renksiz, kokusuz ve havadan hafif olan; fosil yakıtların aksine çok daha temiz bir şekilde yanan ve bu yanma sonucunda havaya sadece karbondioksit, su buharı ve çok az miktarda nitrojen oksit emisyonuna neden olan bir hidrokarbon gaz çeşididir (Bülbül, 2007). İlk zamanlarda fosil yakıt kaynaklarına olan rağbet, toplumları daha ucuz, daha güvenli ve sürekli enerji kaynaklarına ulaşma çabasına sevk etmiştir. Bakıldığında, fosil yakıtlar, dünya üzerinde bolca bulunan, yüksek yoğunlaşmaya sahip, yenilenebilir enerjiye göre ucuz, dolaşıma girmeleri kolay ancak yandıktan sonra çevre kirliliğine yol açan yakıtlardır. Diğer enerji türlerine nazaran doğal gaz ise çevreyle uyumlu olması ve daha ucuz olması itibariyle ülkelerin tercih ettiği bir enerji türüdür. Bugün çevre kirliliğinin asıl sebebi, enerji tüketimindeki artıştır. Ekonomik faaliyetlerin ve para arzının artmasıyla enerji tüketimindeki süreklilik; bir taraftan doğal kaynakların tükenmesi, diğer taraftan çevre kirliliği sorunlarını gündeme getirmektedir (Ayvaz, 1991). Avrupa Birliği, enerji tüketiminin oldukça fazla olduğu ülkelerden oluşmaktadır. Ancak bu ülkelerin kendi ihtiyacını karşılayacak enerji kaynaklarına sahip olmadığı ortadadır. Zamanla üye sayısında meydana gelen artış, birliğin enerji ihtiyacını ve kaynak yokluğu nedeniyle enerji sağlanması için başka ülkelere olan bağımlılığını arttırmıştır. AB, özellikle petrol ve doğal gaz üretimi konusunda kendi ihtiyacını karşılamaktan yoksundur. Bu nedenle Rusya, Hazar Bölgesi ve Körfez ülkelerinden ithalat yoluyla enerji ihtiyacını karşılamaktadır. AB ülkelerinin enerji ihtiyacını karşılamak için kurulması düşünülen enerji ağları içinde ülkemiz petrol ve doğal gaz transferini sağlayacak olan kilit ülke konumundadır (Tonuş, 2005). Günümüzde doğalgaz yeni ve etkin bir tür olması itibariyle enerji çeşitleri içinde ön plana çıkmıştır. Ancak ülkemizde doğalgazın bir enerji türü olarak kabul edilmesi ve kullanılması, pek çok ülkeye nazaran oldukça yenidir (EMO, 1996). 4. NABUCCO Projesi nin Doğuşu AB Enerji Politikasının ana hedefi; tüketiciye daha yüksek kalitede ve kesintisiz bir biçimde ucuz enerji hizmeti sunmaktır. Bu hizmeti verilirken iç pazarın doyurulması, arz 4

5 güvenliliğinin sağlanması ve etkin talep yönteminin devreye sokulması gerekir. Tüm bunlar yapılırken çalışmaların çevre boyutu göz önüne alınmalı, kömür kullanımı -azaltılamasa bileen azından sabit tutulmalı ve doğalgaz tüketimi arttırılmalıdır (İktisadi Kalkınma Vakfı, 2009). Aslında doğal gazın enerji çeşitleri arasındaki engellenemez yükselişi, AB ülkelerinin alternatif enerji türü doğal gaza olan gereksinimlerinden kaynaklanır. Petrolün kaynağından tüketiciye ulaştırılması, doğal gazın iletiminden daha kolaydır. Buna rağmen AB ülkelerinin doğal gazı petrole tercih etmelerinin temel nedeni; güçlü ekonomilere sahip bu ülkelerin üretimde kullanılan enerjinin sürekliliğiyle çeşitliğinin korumak ve üretimi ucuza mal etmek istemeleridir. Doğal gazın sıvılaştırılarak deniz yoluyla taşınması, alıcı ülkeler için boru hattıyla iletimden daha pahalıya mal olmaktadır. Bu sebeple taşınması ancak deniz yoluyla mümkün olan sıvılaştırılmış doğal gazdan ziyade, boru hatları vasıtasıyla taşınan doğal gaz dünya enerji piyasasında rağbet görmektedir. Ancak doğal gaz rezervleri açısından oldukça zengin olan ülkelerle ekonomileri oldukça gelişmiş ve enerji talebi artış eğiliminde olan AB ülkeleri sınır komşusu olmadığından, bu ülkeler Türkiye nin transit ülke olma konumunu kullanmak zorundadırlar (Caha, 2007). Ülkemizin doğal gaz iletiminde kilit noktayı teşkil etmesi, halen mevcut ve önümüzdeki yıllar itibariyle tamamlanacak olan doğal gaz boru hatlarıyla desteklenmiştir. Avrupa ülkelerinin doğal gaz ihtiyacını karşılamak için oluşturulan belli başlı boru hatları şunlardır; Rus doğal gazını Avrupa ya ulaştıran Mavi Akim Boru Hattı, İran gazını Avrupa ülkelerine ulaştıran İran-Türkiye Doğal Gaz Boru Hattı, Azerbaycan gazının iletildiği Şahdeniz Boru Hattı ve Türkiye-Yunanistan Boru Hattı dır (Caha, 2007). AB nin doğal gaz ihtiyacı için Rusya ya bağımlılığını ortadan kaldırmak ya da en azından azaltmak için gündemde olan projelerden biri de NABUCCO Projesi dir. Bu proje Avrupa ülkelerinin doğal gaz ihtiyacının giderilmesinde kaynak çeşitliliği sağlayacaktır. NABUCCO Projesi yeni bir doğal gaz boru hattıyla Hazar Denizi, Orta Doğu ve Mısır doğal gazının Türkiye üzerinden Bulgaristan, Romanya, Macaristan ve Avusturya ile daha ötedeki Orta ve Batı Avrupa ülkelerine ulaştırılması amaçlanmıştır. Yaklaşık uzunluğu 3300 km. olan doğal gaz boru hattı Gürcistan-Türkiye ve İran-Türkiye doğal gaz boru hatlarını devreye sokup, bunları Avusturya ya kadar ulaştıracaktır. İki aşamadan oluşan bu projedenin ilk adımı; 2010 yılında başlayacak olan ve Ankara-Baumgarten (Avusturya) arasında yaklaşık uzunluğu 2000 km. olan doğal gaz boru hattının yapımıdır yılında başlayacak olan ve 2014 yılında tamamlanması düşünülen ikinci adımdaysa ülkemiz sınırları içerisinde bir noktada birleşmek üzere ayrı ayrı Türkiye-Gürcistan ve Türkiye-İran doğal gaz boru 5

6 hatlarının yapımı düşünülmektedir. İkinci adımı takiben ilerleyen dönemde, doğal gaz boru hatlarının anahtar noktalarındaki istasyonların kapasitesi 31 bcm/y e ulaşıncaya kadar devamlı bir yükseliş sağlanması hefeflenmektedir 1. (TBMM - 4 Mart 2010 tutanakları) Şekil.1: NABUCCO Projesi Geçiş Güzergahı 2 Kaynak Şubat Azerbaycan Başbakan Birinci Yardımcısı Yakup Eyübov un 9 10 Eylül 2008 tarihinde düzenlenen Türkmenistan ve Azerbaycan ın Doğal Gaz Potansiyeli, Enerji, Ekonomik ve Ekolojik İşbirliği Stratejileri Forumu çerçevesinde yaptığı konuşmada 2008 yılı Azeri doğal gaz üretiminin yaklaşık 28 milyar metreküp olacağını açıklamıştır. Ancak bu miktarın mevcut iç talep ve dış satım anlaşmaları dikkate alındığında NABUCCO boru hattına verilecek gazın tamamını oluşturmadığını, bununla birlikte Türkmenistan doğal gazının Avrupa ya ulaştırılmasına yardımcı olunabileceğini belirtmiştir. Bu beyanı takiben NABUCCO projesi çerçevesinde Türkmenistan doğal gaz rezervlerinin önemi artmıştır (Göknel, 2008). BP nin Haziran 2006 Dünya Enerji İstatistik Raporuna göre Türkmenistan ın doğal gaz rezervi 2,9 trilyon metreküptür (Avrasya Uygulama ve Araştırma Merkezi, 2010). (Dünya doğal gaz rezervleri için ek 1 e bakınız). Türkmenistan da yeni keşfedilen doğal gaz rezervi ile bu kapasitenin muazzam bir miktara ulaşacağı tahmin edilmektedir. Üstelik İran ile Türkiye arasında yapılan doğal gaz anlaşmalarına sıcak bakmayan ABD hükümetinin 1 2 Nabucco Gas Pipeline International GmbH in önderliğinde yürütülecek olan bu projede Nabucco nun ortakları her biri eşit hisseye sahip Avusturya OMV Gas & Power GmbH, Romanya Transgaz S.A. Medias, Macaristan MOL Hungarian Oil ve Gas Plc, Bulgaristan BULGARGAZ Holding EAD, Almanya RWE Supply&Trading GmbH ve Türkiye BOTAŞ tır. Nabucco Projesi boru hattını göstermektedir ve sitesinden alınmıştır. Toplamda 3300 km lik uzunluğa sahip olacak boru hattı 7.9 milyar dolar yatırımı içerip 2015 yılında tamamlanması planlanmaktadır. 6

7 Türkmen gazının NABUCCO projesiyle Avrupa ya ulaştırılmasında yardıma hazır olduklarını belirtmeleri manidardır (Orsam, 2010). Türkmenistan, Rusya üzerinden geçen boru hatları yardımıyla doğal gaz ithalatını gerçekleştirmektedir. Türkmenistan-Türkiye-Avrupa boru hattı projesinin hayata geçirilebilmesi için 29 Ekim 1998 tarihinde Türkiye ve Türkmenistan arasında bir mutabakata varılmış, bu anlaşmayla otuz yıl boyunca ülkemize 16 milyar metreküp, Avrupa ülkelerine14 milyar metreküplük doğal gazın tedarik edileceği hükme bağlanmıştır ( sayılı kanun). Ardından 12 Mart 1999 yılında Türkmenistan ve Türkiye arasında doğal gaz alım satımına ilişkin prensip anlaşması 4 imzalanmıştır. Bu anlaşmanın süresi de otuz yıldır. 18 Kasım 1999 tarihinde Hazar Geçişli Boru Hattı nın Gerçekleştirilmesine İlişkin Prensiplere Yönelik Hükümetler arası Deklarasyon akdedilmiştir. Türkmenistan 19 Şubat 1999 tarihinde Trans Hazar Boru Hattı projesinin yapımını PSG (Pipeline Solution Group) şirketine vermiştir. Ancak Türkmenistan ın 19 Şubat 2000 tarihinde sonra eren görevlendirme belgesini (Mandate Latter) yenilememesi, bazı sorunlara yol açmıştır. Bu sebeple PSG`nin ortaklarından biri olan General Electric Capital ve Bechtel konsorsiyumdan çekildiğini açıklamış, diğer ortak Royal Dutch Shell ise konsorsiyumdan ayrılmıştır (TİKA, 2010). Türkmenistan`ın 2003 Nisan ayında Rusya ile 25 yıllık doğal gaz alım-satım anlaşması yapmasıyla, NABUCCO projesinden umutlu olan AB ülkeleri ve ABD ile bu projede trans ülke olarak bazı avantajları yakalayacağını düşünen ülkemiz zarar görmüştür. Zira Türkmenistan imzaladığı bu anlaşmayla 2004 yılı için 6 milyar, 2006 yılına kadar on milyar, 2009 yılına kadar yılda 8 milyar, daha sonraki yıl yaklaşık yetmiş milyar metreküp doğal gazı Rusya`ya satmayı taahhüt etmiştir (BYEGM, 2003). Hatta bunun için Türkmenistan`dan Rusya`ya, Kazakistan topraklarından geçen yeni bir doğal gaz boru hattının inşa edilmesi konusunda iki devlet arasında anlaşmaya varılmıştır. Bu şekilde Türkmen gazıyla Avrupa ülkelerinin doğal gaz ihtiyacının karşılanabileceği düşünülmüştür. Ancak böylesi büyük bir geliri kaybetmeyi göze alamayan Rusya, Türkiye`nin NABUCCO projesiyle etkin bir rol üstlenmesine engel olmaya çalışmıştır. 3 Türkiye Büyük Millet Meclisi Azerbaycan Cumhuriyeti, Gürcistan, Türkiye Cumhuriyeti ve Türkmenistan Arasında Hazar Geçişli Boru Hattı Projesinin Uygulanmasına İlişkin Hazar Geçişli Boru Hattının Uygulanma Deklarasyonun Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Mart 1999 tarihinde T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ile Türkmenistan Başbakan Yardımcısı arasında, Aşkabat'da "Doğal Gaz Alım-Satım Anlaşması"nın önemli konularının mutabakata bağlandığı bir "Prensip Anlaşması" imzalanmıştır. Bunu takiben. 21 Mayıs 1999 tarihinde ise Askabat'da iki taraf arasında. Türkmenistan'dan Türkiye'ye 16 Milyar m3/yıl kapasiteli doğal gazın alım-satımına dair 30 yıl süreli "Doğal Gaz Alım-Satım Anlaşması" imzalanmıştır. Anlaşma'ya göre gaz teslim noktası Gürcistan-Türkiye sınırı olacaktır. Türkmenistan'dan Türkiye'ye nakli sözkonusu olan Türkmen gazının 2002 sonu itibariyle teslimatı planlanmıştır. 7

8 AB ile Türkiye arasındaki doğalgaz odaklı ekonomik ve politik ilişkilerde NABUCCO Projesi ne derece önemliyse, ülkemizin AB üyeliği çerçevesinde müktesebat uyum zorunluluğu da o derece önemlidir. Ülkemizin hâli hazırda oluşmakta olan doğalgaz mevzuatına kaynak teşkil etmesi açısından AB doğal gaz mevzuatı incelenmelidir. AB, oluşumu yıllar önce başlamış olan, müktesebatının birincil kaynağını teşkil eden uluslararası antlaşmalarla vücut bulmuş, aslında temelini yine bir enerji birliği olan ve 18 Nisan 1951 yılında Paris Antlaşması yla kurulan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu nun oluşturduğu, yaklaşık yarım yüzyılı aşkın bir süredir üye devletlerin sayısının siyasi ve ekonomik politikalar çerçevesinde giderek arttığı ve ülkemizin de pek çok gerekçeyle itibar ettiği uluslar üstü bir oluşumdur (Gümrük Müsteşarlığı, 2009). Bu oluşumda üye ülkeler, iç hukuk kurallarının büyük bir kısmını AB müktesebatına uydurmuş olan ülkelerdir. Ülkemiz örneğinde olduğu gibi üyeliğe aday olan ülkeler ise adaylık sürecinin başlamasıyla iç hukuk normlarını AB müktesebatına uygun hâle getirmekle yükümlü olurlar. Bu sebeple AB doğalgaz mevzuatını genel hatlarıyla incelemek gerekir. Topluluk kurallarının birincil kaynağını oluşturan uluslararası antlaşmalarda doğalgaza ilişkin hukuk kurallarının yer almadığını görürüz. Doğal gaz hususundaki yasal düzenlemeler, ikincil kaynak olarak nitelendirilen regülâsyon ve direktiflerle hükme bağlanmıştır. Bu ikincil kaynaklardan regülâsyonlar iç hukukumuzda tüzük olarak adlandırılmıştır. Tüzükler tüm üye devletler için bağlayıcı niteliktedir. Yani üye devletler işlerine geldiği şekilde ya da ulusal çıkarlarına uymadığı ölçüde bu tüzükleri uygulamaktan imtina edemezler. Ayrıca tüzükler doğrudan uygulanabilir niteliktedir. Yani üye devletlerin iç hukuklarında bu tüzükleri uygulayabilmesi için ayrıca uygulama mevzuatı çıkarılmasına gerek yoktur. Bu tüzüklerle AB üyesi ülkelerin vatandaşlarına tıpkı kendi yasalarıyla düzenlendiği gibi hak ve yükümlülükler öngörülebilir. Tüzükler de tıpkı iç hukukumuzdaki kanunlar gibi Resmi Gazete de (ancak bu kez Avrupa Birliği Resmi Gazetesi) yayınlanarak yürürlüğe girerler. Avrupa Topluluğu Antlaşması nın 249. maddesinde düzenlenen tüzüklerin özelliklerinden bahsedilirken, bunların genel geçerliliğe sahip ve doğrudan uygulanabilen kurallar olduğu belirtilmiştir (Özdemir, 2001). Tüzüklerin genel geçerliliğe sahip olması demek, onların tıpkı iç hukukumuzda kanunlar gibi genel ve soyut olması anlamına gelir. Zira kanunlar da, tüzükler gibi belli bazı kişiler için, sırf onlara uygulansın diye çıkarılmamakta, bilakis kapsamında olan, aynı durumda bulunan herkese aynı şekilde uygulanmaktadırlar. Tüzüklerin doğrudan uygulanması kavramı ile kastedilen şey ise onların yürürlüğe girdikleri tarihten itibaren, yürürlükten kalkacakları tarihe kadar, üye devletlerin kendi iç mevzuatları gibi herhangi bir 8

9 aktarım işlemine gerek olmaksızın direk olarak uygulanabilmeleri ve fakat normlar hiyerarşisi açısından kendi iç hukuk normlarının üstünde yer almalarıdır. Direktifler, Avrupa Birliği doğal gaz mevzuatında çokça kullanılan diğer bir ikincil kaynak türüdür. Üye devletler tarafından uygulanması, topluluğun amaçlarının gerçekleştirilmesi için lüzumlu görülen kurallara direktif denir. AB mevzuatı içinde yer alan bir direktif tek bir devleti ilgilendirebileceği gibi, tüm üye devletleri kapsar nitelikte de olabilir. Tüm üye devletlere yönelik olan direktiflerin AB Resmi Gazetesinde yayınlanması zorunludur. Bu açıdan direktifleri iç hukukumuzda yönetmeliklere benzetmek mümkündür. Fakat direktifler, tüzükler gibi doğrudan uygulama etkisine sahip metinler değildir. Direktiflerin üye ülkeler tarafından uygulanabilmesi ancak bir aktarma işlemiyle olur. Aktarma işlemi açısından üye devletler sınırlandırılmamış, direktifin herhangi bir aktarım işlemiyle iç hukukta etkili kılınabileceği öngörülmüştür. AB için önem arz eden nokta; direktifle öngörülen sürede direktifin amacının üye devlet veya devletlerce gerçekleştirilmiş olmasıdır. Böylece üye devlet sadece süre itibariyle sınırlandırılmıştır. Yani direktifler öngörülen amacın süresinde gerçekleştirilmesi gereği itibariyle üye devletler için bağlayıcı niteliktedir. Bununla beraber üye devlete aktarma işlemi için tanınan bu sürenin sona ermiş olmasına rağmen, direktifin o ülkenin iç hukukuna uyarlanmamış olması ve bu durumdan zarar görenlerin mevcudiyeti halinde, direktifin aktarma işlemine gerek olmaksızın, doğrudan uygulanabileceği, bu şekilde bazı koşullarda direktiflerin de regülâsyonlar gibi doğrudan uygulama etkisine sahip olacağı ATAD (Avrupa Topluluğu Adalet Divanı) içtihatlarıyla sabittir (Erol, 2000). AB nin doğal gaz ve diğer hususları içeren ve 34 başlık halinde oluşturulmuş müktesebatında yer alan regülâsyon ve direktiflerin sadece üye devletlerce uygulanması ve iç hukuklarının bu kurallar çerçevesinde tekrar şekillenmesi yeterli olmayıp, aynı zamanda üyeliğe aday ülkelerin de bu süreçte iç hukuk kurallarını genel başlıklar -ayrı ayrı incelenmek suretiyle- AB müktesebatına uygun hale getirilmesi gereklidir. İkili ilişkileri çok daha önceye dayanan Türkiye ve Avrupa nın, AB nin kurulmasından sonra ilk resmi ilişkisi 31 Temmuz 1959 yılında ülkemizin Avrupa Ekonomik Topluluğu na yaptığı ortaklık başvurusuyla başlar (TAV). Bu başvurunun topluluk tarafından kabul edilmesinin üzerine, 12 Eylül 1963 yılında imza edilen Ankara Antlaşması ise ülkemizin AB ne katılımı yönünde ilk adımdır (DTM, 2004) yılında Katma Protokol ün imzalanmasıyla birlik yolunda önemli bir aşama kaydetmiş olan Türkiye, 17 Aralık 2004 tarihli Avrupa Konseyi Sonuç Bildirgesi ile hâla devam eden ortaklık sürecinde üyeliğe aday ülke durumundadır (ABGS, 2010). 9

10 5. NABUCCO Projesinin Türkiye-AB İlişkilerine Etkileri Avrupa nın enerji ihtiyacının 2030 yılına kadar en az yüzde 70 oranında artacağı öngörülmektedir. Ülkemizin AB ile ilişkilerinde NABUCCO Projesi stratejik bir öneme sahiptir. Ancak geniş kapasiteli bir proje olmasına rağmen NABUCCO nun bile Avrupa ülkelerinin enerji ihtiyacını karşılamaya yetmeyeceği düşünülmektedir (Doğan, 2009). NABUCCO Projesi, Türkiye ve Avrupa arasındaki bağları güçlendirici bir etkiye sahiptir. Uzun vadede bu projeyle ülkemizin AB ülkeleri arasındaki siyasi ağırlığı artmış olacak ve böylece projenin Avrupa insanı üzerindeki psikolojik etkisi belirgin hâle gelecektir. Kış aylarında gaz kesintilerinden dolayı sıkıntı çeken milyonlarca Avrupa vatandaşı, Türkiye yi ilk kez, enerji güvenliğine yardımcı olan bir ülke olarak görmüş olacaktır (Piebalgs, 2009). Önümüzdeki dönemlerde Avrupa nın artacak olan enerji ihtiyacını karşılamak için önemli bir alternatif olan NABUCCO Projesi, İran gibi ambargo uygulanan bir ülkenin dahi içerinde bulunması düşünülen yeni projelerin devreye sokulmasını sağlamaktır. Bu şekilde ülkemiz enerji alanında sadece AB ilişkilerinde değil, dünyada söz sahibi olan bir ülke olacaktır. Bu sayede Türkiye enerji arz güvenliğinde çeşitliliği sağlamakla kalmayıp, enerji köprüsü olma işlevini güçlendirme hedefini de gerçekleştirmiş olacaktır (SAE, 2007). NABUCCO Projesi; ülkemizin, Güney Doğu Avrupa ve Orta Avrupa ülkelerinin enerji güvenliği sağlayacak olması sebebiyle tam bir "dünya projesi" olacaktır. Dolayısıyla Türkiye, AB nin enerji çeşitliliği ve arz güvenliği gibi bazı sorunlarıyla mücadele etmesinde ona destek olmak suretiyle büyük gelişme kaydedecektir (Barroso, 2009). NABUCCO projesi, enerjinin yanında, istikrar ve barış projesi olarak da değerlendirilebilir. Böylece karşılıklı bağımlılığı artıran, ekonomiden dış politikaya kadar bütün ilişkileri içeren özelliğiyle proje, geniş bir coğrafyaya yayılmış ülkeler arasında bir köprü rolü üstlenmiş olacaktır. Bu projeyle Türkiye, Avrupa ülkelerinin enerji arz güvenliği meselesinin çözümünde önemli bir parçası olacak ve AB ne üyelik yolunda kredibilitesini arttıracaktır (TÜTEV, 2009). 6. Avrupa Birliği Doğal Gaz Mevzuatı Zaman içinde doğal gaz petrole alternatif bir enerji kaynağı olmuştur. Zira çevresel nedenlerden ötürü doğal gaz kullanımı tüm dünyada diğer fosil yakıt kaynaklarına göre daha avantajlıdır. Doğal gazın hem konutlarda hem de elektrik üretimi için sanayide tercih edilen bir enerji türü olması nedeniyle kullanımı yaygınlaşmış ve bundan dolayı hukuki düzenlemelere ihtiyaç duyulmuştur. AB doğalgaz direktif ve regülâsyonları da bu hukuki düzenlemelerdendir. Bilhassa 1973 yılında patlak veren Yom Kippur savaşı ve 1979 İran 10

11 devrimi nedeniyle ortaya çıkan bu iki petrol krizinin ardından, dünya enerji piyasasında doğal gaza olan talep, diğer fosil yakıt türlerine nazaran payını arttırmıştır (Uysal, 2008). Aslında dünyadaki petrol rezervlerinin sınırlı olmasından dolayı yaşanan alternatif enerji kaynağı arayışları doğal gaz rezervlerine ulaşılmasını ve bunların kullanılmasını sağlamıştır. Fakat dünyadaki diğer fosil kaynakları için söz konusu olan sınırlı rezerv durumu, doğal gaz için de geçerlidir. Sınırlı doğal gaz rezervlerinin belirli ülkelerin elinde bulunması AB ni enerji konusunda dışa bağımlı olmaktan kurtulmak için çözüm arayışlarına itmiştir. Doğal gaz piyasası, gazın sıvılaştırılarak gemilerle taşınması veya tüketiciye boru hattı vasıtasıyla ulaştırılması ve diğer enerji türlerinden farklı özelliklere sahip olması nedeniyle özel hukuki düzenlemelere ihtiyaç duyan bir piyasadır. Bu ihtiyacın karşılanması maksadıyla AB ilk doğal gaz direktifini 1998 yılında yürürlüğe koymuştur. Ardından 2003 yılında yeni bir gaz direktifi topluluk enerji müktesebatında yerini almıştır (Uysal, 2008). Doğal gaz endüstrisi ikili yapıya sahip bir ağ endüstridir. Çünkü doğal gaz üretildiği yerden boru hatlarıyla tüketileceği yere ulaştırılırken ve tüketicilere dağıtılırken doğal bir monopol niteliğindedir. Ancak doğal gazın üretim ve pazarlanma aşaması, serbest piyasa ortamında devam edebilecek bir niteliğe sahiptir. Doğal gaz sektörünün kendine has özellikleri ile her ülke için farklılık gösteren doğal gaz mevzuatları, endüstrinin liberalizasyon sürecinin yavaş ilerlemesine sebep olmaktadır. Bu nedenle AB ülkeleri arasında doğal gaz mevzuatı açısından eşgüdümün henüz tam olarak sağlanamamıştır 5. AB müktesebatı içinde yer alan doğal gaz mevzuatı aşağıdaki direktif ve regülâsyonlardan oluşur Green Paper Avrupa Birliği ortak bir enerji politikası yürütmekten oldukça uzaktır. Ancak birliği oluşturan her bir ülkenin enerji politikaları vardır. Bu farklı enerji politikalarını yeknesaklaştırmak maksadıyla AB nin bazı gayretleri olmuştur. Topluluk üye devletler arasında ortak bir enerji politikası oluşturmak maksadıyla ilk girişimini 1960 yılında hazırlanan green paper ile gerçekleştirmiştir. Ancak AB ye üye ülkeler -üzerinde oldukça kapsamlı çalışmalar yapıldığı halde- green paper hükümlerini doğrudan uygulamak yerine iç mevzuatlarını bu belgedeki düzenlemelere uyumlu hale getirmişlerdir. Bu adaptasyon süreci uzan almıştır. Ülkemizin henüz üye olmadığı topluluk adaylık sürecinde AB doğal gaz 5 Liberalizasyon, herhangi bir sektörde rekabetin tesis edilmesinin önünde bulunan bütün engellerin kaldırılması çabası olarak tanımlanabilir. 11

12 müktesebatının üstlenilmesi yükümlülüğünü yerine getirirken, gayet dikkatli davranması gerekmektedir (Uysal, 2008). Green paper raporunun özet değerlendirme bölümündeki bilgiler ışığında, birliğin toplam ithalatının yaklaşık % 6 sını enerji kalemi oluşturmaktadır. Kullanılan doğal gazın % 40 ı ise Rusya dan temin edilmektedir. Ayrıca arz güvenliğinin sağlanması maksadıyla AB nin enerji ithal ettiği ülkeler açısından kaynak çeşitliliği oluştutması zorunlu görülmüştür. Bu raporla AB nin genişlemesi sürecinde farklı ülkelerin izlediği enerji politikalarındaki liberalizasyon, konu itibariyle üzerinde durulması gereken bir sorun olarak tespit edilmiştir. Mevcut enerji kaynaklarının tüketimiyle doğrudan ilintili olan küresel iklim değişikliklerinin varlığı ve bunlara ilişkin bazı tedbirlerin alınması gerektiği üzerinde durulan bu raporda, AB nin enerji geleceğini güvence altına alması konusunda bir takım ciddi önlemler acilen alınması gerektiği belirtilmiştir (Pamir, 2005) AKÇT Enerji Protokolü Enerji konusunda ikinci somut çalışma, 1964 yılında AKÇT nin kabul ettiği protokoldür. Bu protokolle birlik enerji konusunda hedeflenen temel amaçları belirlemiş, üye ülkelerse belirlenen bu amaçlara ulaşmak için üzerlerine düşen yükümlülükleri yerine getirme konusunda sorumluluk altına girmişlerdir. Ancak üye ülkelerin enerji konusundaki temel ihtiyaçlarını karşılayacak ortak politika henüz belirlenememiştir (Uysal, 2008) /377/EEC Sayılı Elektrik ve Doğal Gaz Direktifi 1990/377/EEC direktifi ise sadece elektriği değil doğal gazı da kapsaması ve bunlarda fiyat şeffaflığını sağlamak maksadıyla düzenlenmiş olması açısından önemlidir. Direktifin genelinde enerji fiyatlarındaki şeffaflığın sağlayacağı avantajlardan bahsedilmektedir. Öyle ki, fiyat şeffaflığı ortak pazarda bozulmamış rekabet şartlarının desteklenmesidir. Asıl olan başarı, iç enerji piyasasının kolay işlemesinin sağlanmasıdır. Ayrıca enerji fiyat şeffaflığının tüketiciye, farklı enerji kaynakları ve farklı tedarikçiler arasında seçme özgürlüğü tanımasının da ayrı bir avantaj olduğu görülür 6. Ancak devamında şeffaflığın enerji kaynağından enerji kaynağına hatta bölgeden bölgeye yahut ülkeden ülkeye farklılık gösterdiği ve bu durumun bir iç enerji piyasasının oluşturulup, oluşturulamadığı sorusunu akla getirdiği belirtilerek diğer gerekçeler /377/EEC sayılı Avrupa Konseyi Direktifidir. Council Directive (EEC) 90/377 on a Community procedure on improve the transparency of gas and electricity prices charged to industrial end-users; [1990] OJ L 185/16, Brussels. 12

13 sıralanmıştır (Uysal, 2008). Ayrıca bu direktifle Avrupa Toplulukları İstatistik Ofisi`nin (SOEC) üye ülkeler ve ilgili firmalarla olan ilişkileri düzenlenmektedir /30/EC Sayılı Doğal Gaz Direktifi Doğalgaza ilişkin AB ortak politikasının oluşturulması maksadıyla 22 Haziran 1998 tarihinde 98/30/EC doğal gaz direktifi kabul edilmiştir. Aslında 98/30/EC gaz direktifi, 96/92/EC elektrik direktifiyle aynı ilkeleri içermektedir. Nasıl elektrik direktifiyle elektrik piyasası rekabete açıldıysa, 98/30/EC gaz direktifiyle de birliğe üye ülkelerin gaz piyasalarının rekabete açılması sağlanmıştır. Ayrıca üye ülkelerin güvenlikle ilgili olan kamu hizmeti yükümlülüklerini (arz güvenliği, düzen, arz değeri, kalitesi ve çevrenin korunması gibi) gereği gibi yerine getirmeleri için bazı tedbirler içermektedir. Bu çerçevede direktifi uygulamakla yükümlü olan ülkelerin gaz piyasasını rekabete açık hale getirmeleri ve piyasadaki teşebbüslere eşit muamele edilmesini garanti altına almaları gerekmektedir (Hall, 1997). Son 30 yılda politik, çevresel, ekonomik ve enerji piyasasındaki gelişmeler nedeniyle değişikliğe uğrayan AB enerji politikası, temelde heterojen yapılı milli politikalara dayanmaktadır. İşte Avrupa Konseyi tarafından çıkarılan bu direktif milli politikaların farklılıklarını bertaraf etmek maksadıyla aynı potada eritmeyi ve enerji politikasında bir birlik oluşturmayı amaçlamıştır (Coll-Mayor vd., 2007). Görüldüğü üzere bu direktif ile aslında AB ye üye ülkelere yahut üyelik için aday statüsünde olan ve birlik müktesebatını her halükârda adapte olmakla mükellef olan ülkelere, bu işi nasıl yapmaları gerektiği izah edilmeye çalışılmıştır. Daha sonra 2003 yılı itibariyle AB tarafından kabul edilen 2003/54/EC sayılı elektrik direktifi ve 1228/2003 sayılı elektrik regülâsyonu ile birlikte yürürlüğe giren 2003/55/EC sayılı gaz direktifinde, gaz piyasasına ilişkin daha kapsamlı düzenlemelere yer verilmiştir. Yeni direktifle tüm üye ülkeler için gaz piyasasındaki rekabet, mesken dışı kullanıcıları kapsayacak şekilde genişletilmiştir yılında AB ye 10 yeni ülkenin katılmasıyla birlikte, çok farklı enerji politikalarını yürüten ülkelerden oluşan bir birlik tezahür etmiştir (Coll- Mayor vd., 2007). Öngörülen bu durum üzerine Avrupa Konseyi 2003/796/EC sayılı Komisyon kararıyla European Regulators Group for Electricity and Gas, (ERGEG) grubunu kurdu. Bu düzenleyici grup, uluslararası elektrik ve gaz piyasası için gerçekleştirilmek istenen bütünlük için Avrupa Konseyini bağımsız ulusal düzenleyici makamlara karşı destekleyen bir danışma grubu olarak hakaret eder ( ). 13

14 /55/EC Sayılı Doğal Gaz Direktifi 26 Haziran 2003 yılında kabul edilen 2003/55/EC sayılı gaz direktifini ana hatlarıyla inceleyecek olursak, direktifin ikinci maddesine göre bazı somut düzenlemelerin yapılması ihtiyacı doğmuştur. Zira bundan önceki enerji direktiflerinin uygulanmasıyla erişilen deneyim göstermektedir ki, gaz piyasasının ulusal boyuttan çıkıp uluslararası hâle dönüşmesinin faydalı yönleri vardır. Örneğin, verimlilik arttırılırken fiyatlara yansıyan düşüşler ve daha yüksek hizmet standartlarının tesis edilmesi amacıyla rekabet edilebilirliğin arttırılması bu faydalara örnek gösterilebilir. Ancak, bu direktifle uluslararası gaz pazarındaki önemli kusurlar ve bu kusurların giderilmesine yönelik olasılıkların mevcudiyeti, somut düzenlemelere duyulan gereksinimi ortaya çıkarmıştır. Pazara ilişkin tedbirlerin alınması ve bu direktifin yayınlanmasıyla ulaşılmak istenen amaçlar; Pazar hâkimiyetinin risklerini azaltmak ve şartların eşitlenmesini sağlamak suretiyle pazardaki yıkıcı rekabeti engellemek, İletim ve dağıtım tarifelerinin uygulanmasında ayrım yapılmamasını sağlamak, Bu direktif vasıtasıyla, bu direktiften daha önce yayınlanmış tarifelere dayanan şebekelere ulaşmak ve mesken içi kullanıcıların haklarının koruma altına alınmasını sağlamak 7. Direktifin ikinci maddesinde Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyinin enerji piyasası liberalizasyon çalışmalarından bahsedilmektedir. Parlamento ve Konseyin yaptığı çalışmalarla Avrupa vatandaşları için garanti altına alınan özgürlükler -malların serbest dolaşımı, hizmet ve yerleşme serbestliği- ancak tüm kullanıcıların özgürce tedarikçilerini seçebildiği ve tüm tedarikçilerin kullanıcılarına yine özgürce teslimatta bulunmalarını sağlayan tamamen serbest bir piyasada mümkün olabilir 8. Ayrıca direktifin geri kalan kısmını özetlemek gerekirse, şebeke erişiminin sağlanması için iletim ve dağıtım sisteminde dikey yoğunlaşmaların mevcut olduğu hallerde yasal olarak ayrı işletmeler tarafından hizmetin görülmesinin yerinde olacağı, birden fazla ulusal müessese tarafından yürütülen düzenleyici çalışmaların şebeke erişiminde ayrımcılık yapılmayacağını garanti etmesi bakımından önemli olduğu, tarifelerin yayımlanılarak yürürlüğe girmesi gerektiği, enerji piyasasının gelişimini tamamlaması için gerekli olan teşviklerin verilmesinin gerekliliği, depolamaya ve yardımcı hizmetlere ilişkin hükümlere açıklık getirilmesi gerektiği, 7 ve /55/EC sayılı Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Doğal Gaz İç Piyasası Hakkında Ortak Kurallar Direktifidir. (Council Directive 2003/55/EC of the Concerning Common Rules for the Internal Market in Natural Gas and repealing Directive 98/30/EC, OJ L176/57, , Brussels) 14

15 arz güvenliği ve sürekliliğinin sağlanmasına ilişkin tedbirlerin üye ülkelerce en kısa sürede alınmasının yerinde olacağı, sadece doğal gaz değil aynı zamanda sıvı doğal gaz (LNG) ve biyogazla bio kütleden elde edilen gazların da bu direktif kapsamında değerlendirilebileceği, ayrıca bunların tekniğine uygun ve güvenli bir şekilde taşınmasının da direktifçe düzenlendiği belirtilmiş, nihayet üye devletlerin direktifi uygulama yönünde sebep oldukları farklılıkları en kısa sürede gidermeleri gerektiği konusunda ifadeler yer almıştır /67/EC Sayılı Doğal Gaz Direktifi 2003/55/EC sayılı doğal gaz direktifini, 2004/67/EC sayılı direktif izler. Bu direktifin ilk maddesinde doğal gazın topluluk enerji arzında artan bir öneme sahip olduğundan ve green paper da belirtildiği üzere enerji arzının güvenliği için belirlenen Avrupa siyasetine göre, Avrupa Birliği nin doğal gaz talebinde birlik dışı ülkelere bağımlılığının daha da artacağı beklenmektedir 6. Bu talep artışının yeniden organizasyonu için yapılacak düzenlemeler AB nin dışa bağımlılıktan mümkün olduğunca kurtarılması içindir. Doğal gaz rezervlerinin büyük ölçüde birlik dışı ülkelerde olması nedeniyle bu bağımlılık azaltılamıyor olsa bile, en azından bu konudaki düzenlemelerin etraflıca yapılması birliğin enerji piyasasındaki çıkarlarını koruma açısından önem arz eder. Bu zamana kadar doğal gaza ilişkin çıkarılan tüm direktiflerle doğal gaz piyasasının liberalizasyonunun gerçekleşmesi amaçlanmıştır 7. Fakat AB nin gaz talebinin karşılanması için birlik dışı ülkelere bağımlı olmasının, gaz arzında meydana gelebilecek kısıntılar göz önünde bulundurulduğunda pek çok Avrupa ülkesinin ekonomilerini büyük ölçüde zarara uğratacağı ortadadır. Bu olumsuzluğu engellemek maksadıyla üye ülkelerce bir ortak arz güvenliği politikasının oluşturulması gerekmektedir. Bu ortak politikayla piyasadaki oyuncuların rol ve sorumluluklarının belirlenmesi şarttır. Arz güvenliğinin piyasa oyuncuları için gerektirdiği sorumluluğununsa, hem eski hem de yeni şirketler için orantısız yük getirmemesi gerektiği belirtilmiştir. Topluluk gaz piyasasındaki büyüme karşısında, özellikle mesken kullanıcıları söz konusu olduğunda sabitlenmiş gaz arzının güvenliği önemlidir. Böylece arz güvenliğinin sağlanması için çok çeşitli araçların -eğer izin verilir ise- endüstri ve üye ülkeler için mevcut olduğu belirtilmiştir. Uzun süreli doğal gaz sözleşmeleri dikkate alındığında, piyasadaki gelişmeler üye ülkelerin hazırladığı raporların göz önünde bulundurulmasıyla Avrupa Komisyonu tarafından incelenmelidir 9. 5, 6, 7 ve /67/EC, Article 2,3,4,5,6,7,8 Avrupa Konseyi Direktifidir ve ayrıca uzun süreli doğal gaz sözleşmesi; on yıldan fazla süreli gaz arzı sözleşmelerine denir. 15

16 AB ye üye ülkelerin doğal gaz arzı konusunda giderek artan taleplerinin karşılanmasının o ülkelerin ve birliğin ekonomik durumu açısından ne kadar önemli olduğu, gaz arzı ve arz güvenliği gibi konularda üye ülkelere yardım ve üye ülkeler arasında iş birliğinin sağlanması maksadıyla bir grup kurulması gerektiğinden söz edilir. Ayrıca üye ülkeler acilen konuya ilişkin ulusal kanun tasarıları kabul etmeli ve yayınlamalıdır 10. Kısaca 2004/67/EC sayılı gaz direktifi, diğer kıstaslarla birlikte bu hareketin temelini oluşturan doğal gaz arzının güvenliğinin korunması için alınması gerekli önlemleri düzenlemektedir /2005 Sayılı Doğal Gaz Regülâsyonu Direktifin 1. maddesinde şimdiye kadar Avrupa Parlamentosunun ve Avrupa Konseyinin iç doğal gaz piyasasının oluşması için oldukça etkili düzenlemeler yaptığı belirtilmiştir. Ancak bu regülâsyonla yapılan şey, iç piyasanın oluşumunun tamamlanması için gerekli olan değişiklikleri gerçekleştirmek ve teknik düzenlemeler yapmaktır. Direktifin geri kalan kısımlarında, taşıma sözleşmelerinin uyumlu bir şekilde düzenlenmesi gerektiğinden, Eylül 2003 yılında düzenlenen forumda belirlenen temel yöntemlerle bu regülâsyonun amacının ayrı bir önem arz eden iletim ağı ve üçüncü kişi iletim servisleri, hizmet fiyatlandırmalarındaki şeffaflık, dengeleme sistemlerinin düzenlenmesi olduğu belirtilmiştir 11. Regülâsyona göre uygulanacak olan erişim tarifeleri şeffaf olmalıdır. Gerçek tarifeleri yansıtan erişim tarifeleri düzenlenirken, düzenleyici kurumlar tarafından hazırlanan referans değerleri de (Benchmark) göz önünde bulundurulmalıdır. Bu tarifeler ve uygulama yöntemleri verimli ve rekabete açık bir doğal gaz ticaretinin yürütülmesine destek olmalıdır. Sistem işletmecileri iletim hizmetlerini ayrım yapmaksızın tüm kullanıcılara ulaştırmalıdır. İletim hizmetleri hem kesintisiz hem de kesintili olarak sunulabileceğinden, kesinti olma ihtimali fiyatlara yansıtılmalıdır 12. Tüm bu direktif ve regülasyonlara ek olarak belirtilmesi gereken bir diğer gelişme, Masstricht Antlaşmasıyla kurulan (TEN E) Trans-Avrupa Enerji Ağlarıdır. Bu projeyle birlik içinde tek pazarın oluşturulmasına büyük katkı sağlanmıştır. Enerji iç piyasasının geliştirilmesi için katkıda bulunmak, arz güvencesinin iyileştirilmesini sağlamak, Avrupa da sosyo-ekonomik birliğini gerçekleştirmek maksadıyla yardımda bulunmak TEN E projesinin Ayrıca bu yönerge Doğal Gaz Arz Güvenliğinin Sağlanmasına İlişkindir. (Council Directive 2004/67/EC of 26 April 2004 concerning measures to safeguard security of natural gas supply) /67/EC, Avrupa Konseyi Direktifidir. Article v.d 11 ve /2005, Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Regülasyonudur. Article 3 16

17 hedeflerindendir. Ayrıca bu projeyle doğal gaz ve elektrik ağlarının geliştirilmesi amaçlanmıştır (Dura ve Atik, 2007). 7. Sonuç Bu çalışmada Avrupa Birliği gibi dünyada enerji ihtiyacı ve tüketimi açısından ilk sırada yer alan ulus üstü bir oluşum incelenmiştir. Bu oluşumun gündemde olan alternatif enerji kaynaklarına duyduğu yeri doldurulamaz ihtiyaç ve bu ihtiyacın giderilmesi için ortaya konulan NABUCCO Projesi iletim ağ geçidinde kilit noktası durumundaki ülkemiz ve AB arasındaki ilişkiler ele alınmıştır. Neden doğalgaz başlıklı kısımda ise, NABUCCO projesiyle Türkiye üzerinden Avrupa ya taşınılması düşünülen doğal gazın, diğer enerji türlerine nazaran çevreyle daha uyumlu ve maliyetinin daha düşük olması gibi avantajları üzerinde durulmuştur. Enerji güvenliği konusundaki tartışmaları farklı bir boyuta taşıyan NABUCCO boru hattı, AB için Türkiye nin ne denli önemli bir ülke olduğunu ortaya koyarak, ülkemizin bölgesel siyasetteki gücünü arttırmıştır. AB nin Türkiye yi enerji taşıma koridorunun bir parçası olarak görmesi, buna karşın Türkiye nin stratejik konumunu bir avantaja dönüştürüp bu iletimde sadece transit ülke olmak yerine, dünya ve bölge enerji piyasasında önemli bir terminal olma yönündeki istek ve iradesi bu projeyle tecelli etmiştir. Türkiye nin enerji politikalarının belirlenmesinde doğal gaza aşırı bağımlılığı ve iç üretimin yetersizliği dış tedarikçi bulma ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Bu ihtiyaç dışa bağımlılığı bir avantaja çevirme arzusu içerisinde olan ülkemizi hem kendi tedarik imkânlarını arttırma, hem de Avrupa nın enerji güvenliğinde söz sahibi olma açısından yeni politikalar geliştirmeye itmiştir. Doğalgaz rezervlerinin de sınırlı bir ömrü vardır. Bu sebeple doğal gaz yerine alternatif enerji kaynaklarının bulunması gerekmektedir. Türkiye artan enerji ihtiyacını karşılamak için güneş, rüzgâr, hidrojen, hidroelektrik ve jeotermal enerji yatırımlarını hızlandırmalıdır. Bu enerji kaynaklarının yenilenebilir olması ve doğaya zarar vermemeleri onları daha da önemli hale getirmektedir. Diğer taraftan üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizin dalga enerjileri, gel-git ve akıntı enerjilerine de yönelmesi stratejik enerji planlarına dâhil edilmelidir. AB nin doğalgaz açığını kapatmak adına sadece Hazar bölgesinin değil, Rusya nın, İran ın, Irak ın ve Mısır ile bölgedeki diğer ülkelerin de katılımını içerir NABUCCO gibi diğer projelerin Türkiye tarafından devreye sokulmasıyla ülkemizin uluslararası siyasetteki rolü arttırılmalıdır. Ayrıca ülkemizde yenilenebilir enerji kaynaklarına verilen önem arttırılmalı, bu alana ilişkin yatırım ve teşvikler yapılmalıdır. NABUCCO projesi Türkiye AB ilişkilerinde bir dönüm noktası olmakla beraber Türkiye nin enerji alanındaki tek kozu da 17

18 olmayacaktır. Türkiye dâhil 75 ülkenin Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) Tüzüğü nü imzalamasıyla rüzgâr, güneş ve termal gibi alanlarda da zengin potansiyele sahip olan ülkemiz kendini AB ilişkilerinde kuvvetlendirecektir. AB enerji piyasasının denetimsiz yapısı Rusya gibi enerji kaynaklarının yoğun olduğu ülkelerin AB ye nüfuz etmesine yol açmış, bu surette bilhassa Rusya zengin doğalgaz kaynaklarını AB ye karşı bir silah olarak kullanmıştır. AB ise Rusya nın kendini üstün gördüğü bu savaşta alternatif tedarikçilerin sağlayacağı doğal gaza ulaşmak için NABUCCO projesini devreye sokmuştur. Rusya NABUCCO projesi yerine önerdiği diğer projelerin hayata geçirilmesi için birlik içerisinde üstün konuma sahip Fransa ve İtalya gibi ülkeleri de yanına almış, tüm bu gelişmeler Türkiye yi adı geçen ülkelerle ekonomik ve siyasi ilişkilerde yeni politikalar ortaya koyma mecburiyetine itmiştir. Rusya nın NABUCCO projesine alternatif projeler oluşturmuş olması AB içerisinde yeni dinamiklerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. NABUCCO projesinin Türk-Rus ilişkilerinde yarattığı olumsuzluklar, karşılıklı güven ve iş birliğine dayanan bir anlayışla Mavi Akım-II ve Güney Akım gibi yeni projeleri ortaya çıkarmıştır. NABUCCO nun kendisine verebileceği zararı öngören Rusya, elini daha çabuk tutarak bu projeye alternatif yeni projeler üreterek Türkiye ile 3. doğalgaz anlaşmasını imzalamıştır. Bu durum NABUCCO nun etkisini azaltırken, Türkiye yi enerji bakımından Rusya ya daha yakın hâle getirmiştir. AB nin ortak enerji politikasına uyan her projeye destek vermesi durumunda NABUCCO Projesinin bir an evvel devreye sokulamayışı Türkiye AB ilişkilerinde yavaşlama yönünde yansımaları da beraberinde getirecektir. Son olarak, Türkiye nin Rusya ve İran la yapmış olduğu anlaşmalar, AB enerji politika hedeflerine paralel hâle getirilmelidir. ABD Avrasya Enerji Özel Temsilcisi Büyükelçi Richard Morningstar, Senato Dış İlişkiler Komitesi Cumhuriyetçi Parti Grubu Başkanı Senatör Richard G. Lugar ın 2008 yılı Eylül ayında yaptıkları açıklamalarda NATO ve AB'nin ortak bir enerji politikası olmamasının ABD'nin de bölgedeki çıkarlarını zedeleyeceğini belirtmiş ve NABUCCO projesi üzerinde anlaşmaya varılamamasının Rusya'nın elini daha da güçlendirdiğini ifade etmişlerdir. Kaynakça ABGS, T.C. Avrupa Birliği Genel Sekreterliği, 21 Ekim Avrasya Uygulama ve Araştırma Merkezi, Okan Üniversitesi, 2 Mart Ayvaz, Z. (1991) Enerji, Ekonomi, Entropi ve Çevre Kirliliği, Ekoloji Dergisi,

19 Barroso, J.M. (2009) Nabucco, Türkiye- AB İlişkilerinde Yeni Bir Dönemin Başlangıcı Olabilir, Bayraç, N. (2007) Uluslar arası Petrol Piyasasının Ekonomik Analizi, BP Statistical Rewiev of World Energy, 2006, 25 Haziran Bülbül, M. O. (2007) Doğalgaz ile İlgili Tezi, Rekabet Kurumu Uzmanlık Tezleri Serisi, Rekabet Kurumu, Ankara. BYEGM, Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü 4 Kasım Caha, H. (2007) Türkiye`nin Enerji Koridoru Olma Politikası: Düş mü? Gerçek mi? 2023 Enerji Dergisi, Mart Coll-Mayor, D., Paget, M. ve Lightner, E. (2007) Future Intelligent Power Grids: Analysis of The Vision in The European Union and The United States, Energy Policy, 35, Council Directive 90/377/EEC of 29 June 1990 Concerning a Community Procedure to Improve the Transparency of Gas and Electricity Prices Charged to Industrial End-Users Council Directive 2004/67/EC of 26 April Aralık,2008. Directive 2003/55/EC of the European Parliament and of the Council of 26 June erişim tarihi, Doğan Y. P. (2009) Enerji Stratejileri, Türkiye NABUCCO Projesinde Daha Önemli Roller Yüklenmelidir, TÜRKSAM, Dura, H. ve Atik, C. (2007) Avrupa Birliği, Gümrük Birliği ve Türkiye, 393. DTM, Dış Ticaret Müsteşarlığı, 4 Kasım EMO, Elektrik Mühendisleri Odası, Erol, K. (2000) Rekabet Kurallarının Ülke Dışı Uygulanması, Rekabet Kurumu Yayını, Ankara. Hall, D. (1997) EU Competition Policies and Public Services, Official Journal L, 4. European Regulators Group for Electricity and Gas, Haziran Şubat Göknel, M. (2008) Avrupa Birliği nin Enerji Politikası, http//: Gümrük Müsteşarlığı, 17 Eylül İktisadi Kalkınma Vakfı Eylül Kaygısız Z., Saraçlı S. ve Dokuzlar K. U. (2005) İllerin Gelişmişlik Düzeyini Etkileyen Faktörlerin Path Analizi Ve Kümeleme Analizi İle İncelenmesi, VII. Uluslararası Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi, Ekonometri Bölümü İstanbul, Mayıs ORSAM, Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi, Ocak Özdemir, S. (2001) Avrupa Topluluğunda İkincil Mevzuat ve Karar Alma Usulleri, Ankara,2. Pamir, N. (2005). Avrupa Birliğinin Enerji Sorunsalı ve Türkiye, Stratejik Analiz,

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) :

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) : Günümüzde küresel olarak tüm ülkelerin ihtiyaç duyduğu enerji, tam anlamıyla geçerlilik kazanmış bir ölçüt olmamakla beraber, ülkelerin gelişmişlik düzeylerini gösteren önemli bir kriterdir. İktisadi olarak

Detaylı

ÜNĠVERSiTESĠ ULAġTIRMA VE LOJĠSTĠK BÖLÜMÜ LOJĠSTĠK KULÜBÜ 7.LOJĠSTĠK ZĠRVESĠ. 10 Mayıs 2010. Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Nabucco Boru Hattı Projeleri

ÜNĠVERSiTESĠ ULAġTIRMA VE LOJĠSTĠK BÖLÜMÜ LOJĠSTĠK KULÜBÜ 7.LOJĠSTĠK ZĠRVESĠ. 10 Mayıs 2010. Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Nabucco Boru Hattı Projeleri ĠSTANBUL ÜNĠVERSiTESĠ ULAġTIRMA VE LOJĠSTĠK BÖLÜMÜ LOJĠSTĠK KULÜBÜ 7.LOJĠSTĠK ZĠRVESĠ 10 Mayıs 2010 Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Nabucco Boru Hattı Projeleri Osman Z. Göksel BOTAġ BTC Proje Direktörü Nabucco

Detaylı

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA 2018 Yenilenebilir Enerji Kaynakları SUNU İÇERİĞİ 1-DÜNYADA ENERJİ KAYNAK KULLANIMI 2-TÜRKİYEDE ENERJİ KAYNAK

Detaylı

TÜRKIYE NİN MEVCUT ENERJİ DURUMU

TÜRKIYE NİN MEVCUT ENERJİ DURUMU TÜRKIYE NİN MEVCUT ENERJİ DURUMU Zinnur YILMAZ* *Cumhuriyet Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Çevre Mühendisliği Bölümü, SİVAS E-mail: zinnuryilmaz@cumhuriyet.edu.tr, Tel: 0346 219 1010/2476 Özet Yüzyıllardan

Detaylı

Türkiye nin Enerji Politikalarına ve Planlamasına Genel Bakış

Türkiye nin Enerji Politikalarına ve Planlamasına Genel Bakış Türkiye nin Enerji Politikalarına ve Planlamasına Genel Bakış Yrd. Doç. Dr. Vedat GÜN Enerji Piyasası İzleme ve Arz Güvenliği Daire Başkanı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 28-29-30 Haziran 2007, EMO-İÇEF,

Detaylı

Azerbaycan Enerji Görünümü GÖRÜNÜMÜ. Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi. www.hazar.org

Azerbaycan Enerji Görünümü GÖRÜNÜMÜ. Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi. www.hazar.org Azerbaycan Enerji GÖRÜNÜMÜ Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi EKİM 214 www.hazar.org 1 HASEN Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi, Geniş Hazar Bölgesi ne yönelik enerji,

Detaylı

4646 Doğal Gaz Piyasası Kanunu

4646 Doğal Gaz Piyasası Kanunu Madde 0003: Tanımlar Bu Kanunun uygulanmasında; 4646 Doğal Gaz Piyasası Kanunu BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Tanımlar ve Yetki Bakanlık : Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığını,

Detaylı

AVRUPA ENERJİ BORU HATLARI

AVRUPA ENERJİ BORU HATLARI AVRUPA ENERJİ BORU HATLARI GÜNEY GAZ KORİDORU PROJELERİ ÇELİK BORU İMALATÇILARI DERNEĞİ 2012 AVRUPA ENERJİ BORU HATLARI GÜNEY GAZ KORİDORU PROJELERİ 1. Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP)

Detaylı

(*Birincil Enerji: Herhangi bir dönüşümden geçmemiş enerji kaynağı) Şekil 1 Dünya Ekonomisi ve Birincil Enerji Tüketimi Arasındaki İlişki

(*Birincil Enerji: Herhangi bir dönüşümden geçmemiş enerji kaynağı) Şekil 1 Dünya Ekonomisi ve Birincil Enerji Tüketimi Arasındaki İlişki Nüfus artışı, kentsel gelişim ve sanayileşme ile birlikte dünyada enerji tüketimi gün geçtikçe artmaktadır. Dünya nüfusunun 2040 yılına geldiğimizde 1,6 milyarlık bir artış ile 9 milyar seviyesine ulaşması

Detaylı

PETFORM Hakkında 2000 yılında kurulan PETFORM, geçtiğimiz 9 yılda tüm enerji mevzuatı değişikliklerinde (Doğalgaz Piyasası Kanunu, Petrol Piyasası Kan

PETFORM Hakkında 2000 yılında kurulan PETFORM, geçtiğimiz 9 yılda tüm enerji mevzuatı değişikliklerinde (Doğalgaz Piyasası Kanunu, Petrol Piyasası Kan Şeffaf ve Rekabetçi Bir Doğalgaz Piyasası Oluşturma Yolunda Çözüm Önerileri Nusret Cömert Yönetim Kurulu Başkanı PETFORM Hakkında 2000 yılında kurulan PETFORM, geçtiğimiz 9 yılda tüm enerji mevzuatı değişikliklerinde

Detaylı

Liberalleşmenin Türkiye Enerji. 22 Şubat 2012

Liberalleşmenin Türkiye Enerji. 22 Şubat 2012 Liberalleşmenin Türkiye Enerji Piyasasına Etkileri i 22 Şubat 2012 Liberalleşmenin son kullanıcılara yararları somutları çeşitli sektörlerde kanıtlanmıştır Telekom Havayolu Liberalleşme öncesi > Genellikle

Detaylı

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? Dr. Fatih Macit, Süleyman Şah Üniversitesi Öğretim Üyesi, HASEN Bilim ve Uzmanlar Kurulu Üyesi Giriş Türk Konseyi nin temelleri 3 Ekim 2009 da imzalanan Nahçivan

Detaylı

European Gas Conference 2015 Viyana

European Gas Conference 2015 Viyana GAZMER - GAZBİR European Gas Conference 2015 Viyana Toplantı Notları Rapor No : 2015 / 001 Tarih : 29.01.2015 Bu rapor 27.01.2015-29.01.2015 tarihlerinde yapılan Avrupa Gaz Konferansına katılım gösteren;

Detaylı

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR -- YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ Prof. Dr. Zafer DEMİR -- zaferdemir@anadolu.edu.tr Konu Başlıkları 2 Yenilenebilir Enerji Türkiye de Politikası Türkiye de Yenilenebilir Enerji Teşvikleri

Detaylı

11 Eylül: AET Bakanlar Konseyi, Ankara ve Atina nın Ortaklık başvurularını kabul etti.

11 Eylül: AET Bakanlar Konseyi, Ankara ve Atina nın Ortaklık başvurularını kabul etti. ARAŞTIRMA RAPORU ÖZEL ARAŞTIRMA--AVRUPA BİRLİĞİ TÜRKİYE KRONOLOJİSİ 20/06/2005 1959 1963 1964 1966 1968 1970 1971 1972 1973 31 Temmuz: Türkiye, AET ye ortaklık için başvurdu. 11 Eylül: AET Bakanlar Konseyi,

Detaylı

ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET

ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET Av. Mert Karamustafaoğlu (LL.M.) FU Berlin Erdem&Erdem Ortak Avukatlık Bürosu Rekabet ve Uyum Uzmanı Date: 2/11/2017 ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASASI

Detaylı

Yakın n Gelecekte Enerji

Yakın n Gelecekte Enerji Yakın n Gelecekte Enerji Doç.Dr.Mustafa TIRIS Enerji Enstitüsü Müdürü Akademik Forum 15 Ocak 2005 Kalyon Otel, İstanbul 1 Doç.Dr.Mustafa TIRIS 1965 Yılı nda İzmir de doğdu. 1987 Yılı nda İTÜ den Petrol

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI

AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI AVRUPA BİRLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI Hazırlayan: Ömer Faruk Altıntaş Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü Daire Başkanı ANKARA 5 Nisan 2007 Birincil Kurucu Antlaşmalar Yazılı kaynaklar

Detaylı

TBMM DIŞİLİŞKİLER VE PROTOKOL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR

TBMM DIŞİLİŞKİLER VE PROTOKOL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN HAZIRLANMIŞTIR A V R U P A B İİ R L İİ Ğ İİ H U K U K U 1)) AVRUPPA TOPPLLULLUK HUKUKUNU OLLUŞŞTURAN TEEMEELL ANTLLAŞŞMALLAR BİRİNCİ İL HUKUK 1951-Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu Antlaşması 18/3/1951 de Paris'de imzalandı.

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü

Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü Yrd. Doç. Dr. Münevver Cebeci Marmara Üniversitesi, Avrupa Birliği Enstitüsü AVRUPA BİRLİĞİNEDİR? Hukuki olarak: Uluslar arası örgüt Fiili olarak: Bir uluslararası örgütten daha fazlası Devlet gibi hareket

Detaylı

Dünyada Enerji Görünümü

Dünyada Enerji Görünümü 09 Nisan 2014 Çarşamba Dünyada Enerji Görünümü Dünyada, artan gelir ve nüfus artışına paralel olarak birincil enerji talebindeki yükseliş hız kazanmaktadır. Nüfus artışının özellikle OECD Dışı ülkelerden

Detaylı

TÜRKĐYE NĐN ENERJĐ ARZ POLĐTĐKALARI

TÜRKĐYE NĐN ENERJĐ ARZ POLĐTĐKALARI TÜRKĐYE NĐN ENERJĐ ARZ POLĐTĐKALARI Selahattin HAKMAN TÜSĐAD Enerji Çalışma Grubu Üyesi Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Enerji Arz ve Talebi 6000 (Mtoe) 5000 4000 3000 2000 1000 0 1980 2000 2006 2015

Detaylı

Yenilenebilir Enerji Kaynakları

Yenilenebilir Enerji Kaynakları Yenilenebilir Enerji Kaynakları Nurel KILIÇ Türkiye de tüketilen birincil enerjinin % 39 u petrol, % 27 si kömür, % 21 i doğal gaz ve % 13 ü büyük oranda hidroelektrik ve diğer yenilenebilir kaynaklardan

Detaylı

Enerji ve İklim Haritası

Enerji ve İklim Haritası 2013/2 ENERJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Enerji ve Çevre Yönetimi Dairesi Başkanlığı Enerji ve İklim Haritası Uzm. Yrd. Çağrı SAĞLAM 22.07.2013 Redrawing The Energy Climate Map isimli kitabın çeviri özetidir.

Detaylı

ÜLKEMİZDE ENERJİ ARZ GÜVENLİĞİ VE ALINAN TEDBİRLER

ÜLKEMİZDE ENERJİ ARZ GÜVENLİĞİ VE ALINAN TEDBİRLER ÜLKEMİZDE ENERJİ ARZ GÜVENLİĞİ VE ALINAN TEDBİRLER TÜRKİYE BİRİNCİL ENERJİ TALEBİ Türkiye Birincil Enerji Talebi (Milyon TEP) 61% Son 13 yılda: Politik istikrar 77 124 İsikrarlı ekonomik büyüme İyileşen

Detaylı

5.5. BORU HATLARI 5.5-1

5.5. BORU HATLARI 5.5-1 5.5. BORU HATLARI Türkiye coğrafi ve jeopolitik açıdan çok önemli bir konumda yer almaktadır. Ülkemiz, dünyanın en büyük ham petrol ve doğal gaz rezervlerinin bulunduğu Ortadoğu ve Orta Asya ülkeleri ile

Detaylı

18 Aralık 2009, İstanbul Ayşen SATIR

18 Aralık 2009, İstanbul Ayşen SATIR Çevre Alanında Kapasite Geliştirme Projesi AB Çevresel Bilgiye Erişim Direktifi nin Uyumlaştırılması ve Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü Semineri 18 Aralık 2009, İstanbul Ayşen SATIR 1 2003/4 Çevresel

Detaylı

NABUCCO PROJESİ, 28 MART 2009, ODTÜ MEZUNLARI DERNEĞİ NABUCCO PROJESİ

NABUCCO PROJESİ, 28 MART 2009, ODTÜ MEZUNLARI DERNEĞİ NABUCCO PROJESİ NABUCCO PROJESİ, 28 MART 2009, ODTÜ MEZUNLARI DERNEĞİ NABUCCO PROJESİ VE TÜRKİYE H. Saltuk DÜZYOL BOTAŞ Genel Müdürü TÜRKİYE VE AB NİN DOĞAL GAZDA BAĞIMLILIK SORUNU Source: Nabucco-Pipeline.com AB NİN

Detaylı

Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu

Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu Nusret Cömert Yönetim Kurulu Başkanı 2030 Yılına Doğru Enerji Politikaları ve Enerji Düzenlemelerinin Geleceği Kongresi 26 Kasım

Detaylı

Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu

Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu Nusret Cömert Yönetim Kurulu Üyesi ve Eski Başkanı TUROGE 2011 16 Mart 2011 Ankara PETFORM Hakkında 2000 yılında kurulan PETFORM,

Detaylı

ENERJİ. KÜTAHYA www.zafer.org.tr

ENERJİ. KÜTAHYA www.zafer.org.tr ENERJİ 2011 yılı sonu itibarıyla dünyadaki toplam enerji kaynak tüketimi 12.274,6 milyon ton eşdeğeri olarak gerçekleşmiştir. 2011 yılı itibarıyla dünyada enerji tüketiminde en yüksek pay %33,1 ile petrol,

Detaylı

BMİDÇS -COP16 SONRASI DEĞERLENDİRMELER

BMİDÇS -COP16 SONRASI DEĞERLENDİRMELER BMİDÇS -COP16 SONRASI DEĞERLENDİRMELER AYŞE YASEMİN ÖRÜCÜ ODTÜ Mezunları Derneği Ankara, 2011 Tespitler Kopenhag-Cancun: İD BM kapsamında çözülebilecek bir konu mu? Kopenhag maliyeti: 1 trilyon $;belirsizlik

Detaylı

2. GENEL BİLGİLER TABLOSU (2012)

2. GENEL BİLGİLER TABLOSU (2012) T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI 2013 A. MISIR GENEL BİLGİLERİ 1. HARİTA ve BAYRAK 2. GENEL BİLGİLER TABLOSU (2012) Nüfusu : 85 milyon Yüzölçümü : 1.001.450 km 2 Dil : Arapça Din : Sünni Müslüman %90, Kıpti %9,

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

Title of Presentation. Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL

Title of Presentation. Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL Title of Presentation Hazar Havzası nda Enerji Mücadelesi Dr. Azime TELLİ 2015 ISTANBUL İçindekiler 1- Yeni Büyük Oyun 2- Coğrafyanın Mahkumları 3- Hazar ın Statüsü Sorunu 4- Boru Hatları Rekabeti 5- Hazar

Detaylı

Enervis H o ş g e l d i n i z Ekim 2015

Enervis H o ş g e l d i n i z Ekim 2015 Enervis H o ş g e l d i n i z Ekim 2015 Dünya Enerji Genel Görünümü Genel Görünüm Dünya Birincil Enerji Tüketimi 2013-2035 2013 2035F Doğalgaz %24 Nükleer %4 %7 Hidro %2 Yenilenebilir Petrol %33 Kömür

Detaylı

AR& GE BÜLTEN Yılına Girerken Enerji Sektörü Öngörüleri

AR& GE BÜLTEN Yılına Girerken Enerji Sektörü Öngörüleri 2006 Yılına Girerken Enerji Sektörü Öngörüleri Nurel KILIÇ Dünya da ve Türkiye de ulusal ve bölgesel enerji piyasaları, tarihin hiçbir döneminde görülmediği kadar ticaret, rekabet ve yabancı yatırımlara

Detaylı

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı.

1.- GÜMRÜK BİRLİĞİ: 1968 (Ticari engellerin kaldırılması + OGT) 2.- AET den AB ye GEÇİŞ :1992 (Kişilerin + Sermayenin + Hizmetlerin Serbest Dolaşımı. TÜRKİYE AB İLİŞKİLERİ HAFTA 2 Roma Antlaşması Avrupa Ekonomik Topluluğu AET nin kurulması I. AŞAMA AET de Gümrük Birliğine ulaşma İngiltere, Danimarka, İrlanda nın AET ye İspanya ve Portekiz in AET ye

Detaylı

Tarım & gıda alanlarında küreselleşme düzeyi. Hareket planları / çözüm önerileri. Uluslararası yatırımlar ve Türkiye

Tarım & gıda alanlarında küreselleşme düzeyi. Hareket planları / çözüm önerileri. Uluslararası yatırımlar ve Türkiye Fırsatlar Ülkesi Türkiye Yatırımcılar için Güvenli bir Liman Tarım ve Gıda Sektöründe Uluslararası Yatırımlar Dr Mehmet AKTAŞ Yaşar Holding A.Ş. 11-12 Şubat 2009, İstanbul sunuş planı... I. Küresel gerçekler,

Detaylı

Orta Asya daki satranç hamleleri

Orta Asya daki satranç hamleleri Orta Asya daki satranç hamleleri Enerji ve güvenlik en büyük rekabet alanı 1 Üçüncü on yılda Hazar Bölgesi enerji kaynakları Orta Asya üzerindeki rekabetin en ön plana çıktığı alan olacak. Dünya Bankası

Detaylı

AB Çevre Mevzuatı Rıfat Ünal Sayman REC Türkiye Direktör Yrd.

AB Çevre Mevzuatı Rıfat Ünal Sayman REC Türkiye Direktör Yrd. AB Çevre Mevzuatı Rıfat Ünal Sayman REC Türkiye Direktör Yrd. Haziran 2012 İstanbul İçerik REC AB Mevzuatı AB Mevzuatı ve Türkiye AB Çevre Mevzuatı AB Çevre Mevzuatı ve Türkiye Değerlendirme Bölgesel Çevre

Detaylı

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI ENERJİ Artan nüfus ile birlikte insanların rahat ve konforlu şartlarda yaşama arzuları enerji talebini sürekli olarak artırmaktadır. Artan enerji talebini, rezervleri sınırlı

Detaylı

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu DÜNYA EKONOMİSİ Teknoloji, nüfus ve fikir hareketlerini içeren itici güce birinci derecede itici güç denir. Global işbirliği ağıgünümüzde küreselleşmişyeni ekonomik yapının belirleyicisidir. ASEAN ekonomik

Detaylı

Orta Asya da Çin ve Rusya Enerji Rekabeti

Orta Asya da Çin ve Rusya Enerji Rekabeti Orta Asya da Çin ve Rusya Enerji Rekabeti 05.02.2013 Toplam 26.2 trilyon metreküp ispat edilen doğalgaz rezervleriyle dünyadaki ispat edilen doğalgaz kaynaklarının yüzde 11,7 sini elinde bulunduran Türkmenistan,

Detaylı

Bölgesel Güç Olma Yolunda Türkiye nin Enerji Görünümü ve Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu

Bölgesel Güç Olma Yolunda Türkiye nin Enerji Görünümü ve Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu Bölgesel Güç Olma Yolunda Türkiye nin Enerji Görünümü ve Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu Nusret Cömert Yönetim Kurulu Başkanı World Energy Outlook 2010 Türkiye Tanıtımı 24 Kasım 2010 İstanbul PETFORM

Detaylı

Dünyada Enerji Görünümü

Dünyada Enerji Görünümü 22 Ocak 2015 Dünyada Enerji Görünümü Gelir ve nüfus artışına paralel olarak dünyada birincil enerji talebi hız kazanmaktadır. Özellikle OECD dışı ülkelerdeki artan nüfusun yanı sıra, bu ülkelerde kentleşme

Detaylı

ENERJİ VERİMLİLİĞİ MÜCAHİT COŞKUN

ENERJİ VERİMLİLİĞİ MÜCAHİT COŞKUN ENERJİ VERİMLİLİĞİ MÜCAHİT COŞKUN 16360019 1 İÇİNDEKİLER Enerji Yoğunluğu 1. Mal Üretiminde Enerji Yoğunluğu 2. Ülkelerin Enerji Yoğunluğu Enerji Verimliliği Türkiye de Enerji Verimliliği Çalışmaları 2

Detaylı

Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş. Özet bilgi dokümanı

Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş. Özet bilgi dokümanı Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş. Özet bilgi dokümanı MAYIS 2010 Şirket e genel bakış Şirket in faaliyetleri 2007 yılında kurulan Başkent Doğalgaz Dağıtım A.Ş. ( Başkentgaz veya Şirket ), Türkiye nin en büyük

Detaylı

Türkiye nin Yeni AB Stratejisi ve Ulusal Eylem Planları

Türkiye nin Yeni AB Stratejisi ve Ulusal Eylem Planları T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Türkiye nin Yeni AB Stratejisi ve Özlen Kavalalı Müsteşar Yardımcısı V. 50 yıldan fazla bir geçmişe sahip Türkiye-AB ilişkileri günümüzde her iki tarafın da yararına olan

Detaylı

AB Çevre Müktesebatı Semineri Avrupa Birliği Kurumsal Yapısı, Temel Belgeler ve AB Müktesebatı

AB Çevre Müktesebatı Semineri Avrupa Birliği Kurumsal Yapısı, Temel Belgeler ve AB Müktesebatı AB Çevre Müktesebatı Semineri Avrupa Birliği Kurumsal Yapısı, Temel Belgeler ve AB Müktesebatı Hazırlayanlar: Kerem Okumuş- Gülün Egeli 25 Kasım 2010, Ankara AB Çevre Müktesebatı Yapısı Avrupa Antlaşmaları

Detaylı

Türkiye nin Endüstriyel Emisyonlar Direktifine Uyumu: Enerji Sektörü Üzerindeki Muhtemel Maliyetler

Türkiye nin Endüstriyel Emisyonlar Direktifine Uyumu: Enerji Sektörü Üzerindeki Muhtemel Maliyetler tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Türkiye nin Endüstriyel Emisyonlar Direktifine Uyumu: Enerji Sektörü Üzerindeki Muhtemel Maliyetler Ankara, 24 Mart 2015 Çerçeve Temel endişe: İklim değişikliği

Detaylı

ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ ENERJİ TÜKETİMİ

ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ ENERJİ TÜKETİMİ ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ Enerji, modern kişisel yaşamın, üretim ve iletişim süreçlerinin en önemli aktörlerinden biri. Enerjinin tüketimi küresel düzeyde hızla artmaya devam ederken üç ana ihtiyaç baş gösteriyor:

Detaylı

Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/

Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/ Sayın Arsuz Belediye Başkanım,/ Saygıdeğer Konuşmacılar,/ Değerli Katılımcılar,/ Arsuz Belediyesi nin ev sahipliğinde düzenlenen/ bölgemizin enerji sektöründeki durumu/ ve geleceği hakkında görüşmeler

Detaylı

tepav Aralık2013 N DOĞALGAZ TÜKETİMİ ARTIYOR, DEPOLAMA KAPASİTESİ YERİNDE SAYIYOR DEĞERLENDİRMENOTU

tepav Aralık2013 N DOĞALGAZ TÜKETİMİ ARTIYOR, DEPOLAMA KAPASİTESİ YERİNDE SAYIYOR DEĞERLENDİRMENOTU DEĞERLENDİRMENOTU Aralık2013 N201343 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Ozan ACAR 1 Analist, Ekonomi Etütleri DOĞALGAZ TÜKETİMİ ARTIYOR, DEPOLAMA KAPASİTESİ YERİNDE SAYIYOR Avrupa nın doğalgaz

Detaylı

Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu

Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu Türkiye nin Enerji Görünümü Işığında Doğalgaz Piyasasının Liberalizasyonu Nusret Cömert Yönetim Kurulu Üyesi STEAM 13.Uluslararası Enerji Arenası 8 Eylül 2011 İstanbul PETFORM Hakkında 2000 yılında kurulan

Detaylı

ENERJİ ÜRETİMİ VE ÇEVRESEL ETKİLERİ

ENERJİ ÜRETİMİ VE ÇEVRESEL ETKİLERİ ENERJİ ÜRETİMİ VE ÇEVRESEL ETKİLERİ Prof. Dr. Ferruh Ertürk Doç. Dr. Atilla Akkoyunlu Çevre Yük. Müh. Kamil B. Varınca 31 Mart 2006 İstanbul İçindekiler İÇİNDEKİLER...İ ÇİZELGELER LİSTESİ...İİİ ŞEKİLLER

Detaylı

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 6, Sayı: 77, Eylül 2018, s

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 6, Sayı: 77, Eylül 2018, s Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 6, Sayı: 77, Eylül 2018, s. 584-590 Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date Yayınlanma Tarihi / The Publication Date 02.08.2018 15.09.2018 Hasan ALSHAGHEL İstanbul

Detaylı

Türkiye nin Enerji Teknolojileri Vizyonu

Türkiye nin Enerji Teknolojileri Vizyonu Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 26. Toplantısı Türkiye nin Enerji Teknolojileri Vizyonu Prof. Dr. Yücel ALTUNBAŞAK Başkanı Enerji İhtiyacımız Katlanarak Artıyor Enerji ihtiyacımız ABD, Çin ve Hindistan

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI AZERBAYCAN ÜLKE RAPORU

İZMİR TİCARET ODASI AZERBAYCAN ÜLKE RAPORU İZMİR TİCARET ODASI AZERBAYCAN ÜLKE RAPORU TEMMUZ 2016 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ 1. ÖZET BİLGİLER Resmi Adı : Azerbaycan Cumhuriyeti Nüfus : 9,780,780 Dil :Resmi dil Azerice dir. Rusca ve Ermenice

Detaylı

ENERJİ KAYNAKLARI ve TÜRKİYE DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI

ENERJİ KAYNAKLARI ve TÜRKİYE DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI ENERJİ KAYNAKLARI ve TÜRKİYE DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI ENERJİ KAYNAKLARI ve TÜRKİYE Türkiye önümüzdeki yıllarda artan oranda enerji ihtiyacı daha da hissedecektir. Çünkü,ekonomik kriz dönemleri

Detaylı

TÜRKİYE NİN RÜZGAR ENERJİSİ POLİTİKASI ZEYNEP GÜNAYDIN ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI ENERJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

TÜRKİYE NİN RÜZGAR ENERJİSİ POLİTİKASI ZEYNEP GÜNAYDIN ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI ENERJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE NİN RÜZGAR ENERJİSİ POLİTİKASI ZEYNEP GÜNAYDIN ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI ENERJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ GİRİŞ POTANSİYEL MEVZUAT VE DESTEK MEKANİZMALARI MEVCUT DURUM SONUÇ Türkiye Enerji

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI AVRUPA BİRLİĞİ ve KADIN Avrupa Birliği Bakanlığı Sunum İçeriği AB nin kadın-erkek eşitliği ile ilgili temel ilkeleri AB nin kadın istihdamı hedefi AB de toplumsal cinsiyete duyarlı

Detaylı

Arz Güvenliğini Etkileyen Faktörleri

Arz Güvenliğini Etkileyen Faktörleri Arz Güvenliği Mevsimsel Gaz Çekişlerin dengelenmesi Ani gaz Çekişlerinin Karşılanması Kesintisiz Gaz Arzının Sağlanması Alım Satım Taahhütlerinin Yerine Getirilmesi Gaz Alım Satışlarına Esneklik Kazandırılması

Detaylı

PETFORM PANELLERİ I KAPANIŞ KONUŞMASI

PETFORM PANELLERİ I KAPANIŞ KONUŞMASI PETFORM PANELLERİ I KAPANIŞ KONUŞMASI Tarih : 16.09.2008 Mekân : Sheraton Hotel Ankara Konuşmacı : Hasan Köktaş (EPDK Başkanı) Petrol Platformu Derneği ve Türkiye enerji sektörünün saygıdeğer temsilcileri,

Detaylı

DOĞAL GAZ PİYASALARINDA ARZ GÜVENLİĞİ

DOĞAL GAZ PİYASALARINDA ARZ GÜVENLİĞİ DOĞAL GAZ PİYASALARINDA ARZ GÜVENLİĞİ AVRUPA BİRLİĞİNDE ARZ GÜVENLİĞİ VE DÜZENLEYİCİ KURUMLAR TÜRKİYE DOĞAL GAZ PİYASASINDAKİ HUKUKİ DURUM Dr. Özlem Döğerlioğlu IŞIKSUNGUR Yönetici Ortak ozlem@dogerlihukuk.com

Detaylı

İÇİNDEKİLER SUNUŞ... XIII 1. GENEL ENERJİ...1

İÇİNDEKİLER SUNUŞ... XIII 1. GENEL ENERJİ...1 İÇİNDEKİLER SUNUŞ... XIII 1. GENEL ENERJİ...1 1.1. Dünya da Enerji...1 1.1.1. Dünya Birincil Enerji Arzındaki Gelişmeler ve Senaryolar...1 1.2. Türkiye de Enerji...4 1.2.1. Türkiye Toplam Birincil Enerji

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE KURULU BİLGİ NOTU

YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE KURULU BİLGİ NOTU YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE KURULU BİLGİ NOTU Yükseköğretim Kalite Kurulunun Kurulma Nedeni Yükseköğretimde yapısal değişikliği gerçekleştirecek ilk husus Kalite Kuruludur. Yükseköğretim Kurulu girdi ile ilgili

Detaylı

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan Biliyor musunuz? Enerji İklim Değişikliği İle Mücadelede En Kritik Alan Enerji üretimi için kömür, petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıtların kullanımı sanayileşme devriminden beri artarak devam etmektedir.

Detaylı

AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası

AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası OTP harcamalarının AB bütçesinin önemli bölümünü kapsaması, bu politikayı bütçe tartışmalarının da odak noktası yaparken, 2014-2020 Mali Çerçeve içinde tarım, kırsal

Detaylı

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2009 yılını % 7,2 oranında düşüşle kapanmış ve 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk ayında ise halı

Detaylı

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır. 1992 yılına gelindiğinde çevresel endişelerin sürmekte olduğu ve daha geniş kapsamlı bir çalışma gereği ortaya çıkmıştır. En önemli tespit; Çevreye rağmen kalkınmanın sağlanamayacağı, kalkınmanın ihmal

Detaylı

Bu dönemde birincil enerji tüketiminin yıllık ortalama yüzde 5,7, elektrik tüketiminin ise yüzde 6,7 oranında büyüdüğü tespit edilmiştir.

Bu dönemde birincil enerji tüketiminin yıllık ortalama yüzde 5,7, elektrik tüketiminin ise yüzde 6,7 oranında büyüdüğü tespit edilmiştir. Avrupa Birliği Sürecinde Enerji Sektörünün Konumu ve Enerji Yol Haritaları AB ye tam üyelik sürecinde Türkiye, ekonomik ve sosyal hayatın bütün alanlarında olduğu gibi, enerji konusunda da Avrupa Birliği

Detaylı

Nilgün Ş. AÇIKALIN Daire Başkanı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Transit Petrol Boru Hatları Dairesi Başkanlığı

Nilgün Ş. AÇIKALIN Daire Başkanı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Transit Petrol Boru Hatları Dairesi Başkanlığı Nilgün Ş. AÇIKALIN Daire Başkanı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Transit Petrol Boru Hatları Dairesi Başkanlığı Türkiye 10. Enerji Kongresi ve Uluslararası 5. Enerji Fuarı Türkiye nin Enerji Koridoru

Detaylı

PETFORM Üyesi 34 Enerji Şirketi

PETFORM Üyesi 34 Enerji Şirketi Nusret Cömert Yönetim Kurulu Başkanı PETFORM Üyesi 34 Enerji Şirketi AKSA ALADDIN MIDDLE EAST ARGM ATTİLA DOĞAN İNŞAAT AVRASYA GAZ BOSPHORUSGAZ BP ÇALIK ENERJİ EDISON EGEGAZ ENERCO ENERJİ ENERGY OPERATIONS

Detaylı

Kuruluş 843 (Verdun Anlaşması) ( 1958 Cumhuriyet ) Tarım %1,8, Endüstri %19,3, Hizmetler %78,9

Kuruluş 843 (Verdun Anlaşması) ( 1958 Cumhuriyet ) Tarım %1,8, Endüstri %19,3, Hizmetler %78,9 FRANSA ÜLKE BÜLTENİ Başkent Resmi Dil(ler) Yönetim Biçimi Cumhurbaşkanı Başbakan Paris Fransızca Parlamenter Başkanlık Tipi Cumhuriyet Nicolas Sarkozy François Fillon Kuruluş 843 (Verdun Anlaşması) ( 1958

Detaylı

PETROL BORU HATLARININ ÇUKUROVA'YA KATKILARI VE ÇEVRESEL ETKİLERİ

PETROL BORU HATLARININ ÇUKUROVA'YA KATKILARI VE ÇEVRESEL ETKİLERİ Dosya PETROL BORU HATLARININ ÇUKUROVA'YA KATKILARI VE ÇEVRESEL ETKİLERİ Hüseyin ERKUL Yrd. Doç. Dr., İnönü Üniversitesi İ.İ.B.F. Kamu Yönetimi Bölümü herkul@inonu.edu.tr Yeliz AKTAŞ POLAT Arş. Gör., İnönü

Detaylı

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

İKV DEĞERLENDİRME NOTU 44 Aralık 2011 İKV DEĞERLENDİRME NOTU Dünden Bugüne Nabucco Projesi Çisel İLERİ İKTİSADİ KALKINMA VAKFI [Metni yazın] www.ikv.org.tr AB ve Türkiye nin Gözde Projesi Nabucco 2000 li yılların başında Baden-Wüttemberg

Detaylı

ÇELİK BORU SEKTÖR RAPORU (2017) ÇELİK BORU İMALATÇILARI DERNEĞİ

ÇELİK BORU SEKTÖR RAPORU (2017) ÇELİK BORU İMALATÇILARI DERNEĞİ ÇELİK BORU SEKTÖR RAPORU (217) ÇELİK BORU İMALATÇILARI DERNEĞİ Türkiye Çelik Boru Üretimi Türkiye çelik boru üretimi, 2 li yılların başında sektöre yapılan yatırımlarla önemli bir ivme kazanmıştır. 2-27

Detaylı

Türkiye ve Avrupa Birliği

Türkiye ve Avrupa Birliği Türkiye ve Avrupa Birliği Türkiye ve Avrupa Birliği İlişkisi Avrupa Birliği 25 Mart 1957 tarihinde imzalanan Roma Antlaşması'yla Avrupa Ekonomik Topluluğu adı altında doğdu. Türkiye 1959 yılında bu topluluğun

Detaylı

ÖMER FARUK BACANLI. DTD Genel Sekreteri 10 Eylül 2015

ÖMER FARUK BACANLI. DTD Genel Sekreteri 10 Eylül 2015 ÖMER FARUK BACANLI DTD Genel Sekreteri 10 Eylül 2015 * DTD hakkında Genel Bilgi, * Ulaştırma Sektör üne Genel Bakış, * Türkiye nin Ulaştırma Sektör ündeki Yeri, * Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleştirilmesi,

Detaylı

PETROL VE DOĞALGAZ ZENGİNİ ÜLKELER ORTASINDA TÜRKİYE

PETROL VE DOĞALGAZ ZENGİNİ ÜLKELER ORTASINDA TÜRKİYE WEC- TÜRKİYE 10. ENERJİ KONGRESİ PETROL VE DOĞALGAZ ZENGİNİ ÜLKELER ORTASINDA TÜRKİYE Tebliğ Sahipleri: Y.Müh.Tuğrul ERKİN Semih DURAN Bosphorus Gas Corparation A.Ş 1 Doğalgaz 2.Dünya Savaşından sonra

Detaylı

TÜRKİYE DOĞAL GAZ MECLİSİ 2013-2014 KIŞ DÖNEMİ DOĞAL GAZ GÜNLÜK PUANT TÜKETİM TAHMİNİ VE GELECEK YILLARA İLİŞKİN ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER

TÜRKİYE DOĞAL GAZ MECLİSİ 2013-2014 KIŞ DÖNEMİ DOĞAL GAZ GÜNLÜK PUANT TÜKETİM TAHMİNİ VE GELECEK YILLARA İLİŞKİN ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER 2013-2014 KIŞ DÖNEMİ DOĞAL GAZ GÜNLÜK PUANT TÜKETİM TAHMİNİ VE GELECEK YILLARA İLİŞKİN ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER 2014 İÇİNDEKİLER 1. Talebe İlişkin Baz Senaryolar 2. Doğal Gaz Şebekesi Arz İmkânlarına

Detaylı

İÇİNDEKİLER TABLO VE ŞEKİLLER...

İÇİNDEKİLER TABLO VE ŞEKİLLER... İÇİNDEKİLER TABLO VE ŞEKİLLER...4 1.Yönetici Özeti... 11 2.Giriş... 12 3.Sektörel Analiz... 13 3.1 Birincil Enerji Kaynaklarına Bakış...13 3.1.1 Kömür... 13 3.1.1.1 Dünya da Kömür... 14 3.1.1.1.1 Dünya

Detaylı

İKİLİ İŞBİRLİĞİ. çevre ve ormancılık alanında otuz üç (33) Ülke ile toplam otuz yedi (38) tane,

İKİLİ İŞBİRLİĞİ. çevre ve ormancılık alanında otuz üç (33) Ülke ile toplam otuz yedi (38) tane, İKİLİ İŞBİRLİĞİ 1. İkili İşbirliği Türkiye tarafından; çevre, iklim değişikliği, meteoroloji, ormancılık ve su alanında sürdürülen uluslararası ilişkilerin temelinde: karşılıklı dostluğun geliştirilmesi

Detaylı

Dünya Enerji Görünümü Dr. Fatih Birol Baş Ekonomist, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İstanbul, 20 Aralık 2013

Dünya Enerji Görünümü Dr. Fatih Birol Baş Ekonomist, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İstanbul, 20 Aralık 2013 Dünya Enerji Görünümü 2013 Dr. Fatih Birol Baş Ekonomist, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) İstanbul, 20 Aralık 2013 Günümüzde dünyanın enerji görünümü Enerji sektöründeki bazı ezberler bozuluyor. Ülkelerin

Detaylı

TÜRKİYE DE ENERJİ SEKTÖRÜ SORUNLAR ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. 25 Kasım 2015

TÜRKİYE DE ENERJİ SEKTÖRÜ SORUNLAR ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. 25 Kasım 2015 TÜRKİYE DE ENERJİ SEKTÖRÜ SORUNLAR ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ 25 Kasım 2015 1 Türkiye de Enerji Sektörü Ne Durumda? Fosil kaynaklar bakımından oldukça yetersiz olan Türkiye enerjide %73 oranında dışa bağımlıdır.

Detaylı

PETFORM üyelerinin 2 ana faaliyet alanı: Arama Üretim Sektörü Doğalgaz Piyasası

PETFORM üyelerinin 2 ana faaliyet alanı: Arama Üretim Sektörü Doğalgaz Piyasası Küresel Dinamikler Işığında Türkiye Doğalgaz Piyasası Altan Kolbay Genel Sekreter ODTÜ Mezunları Derneği Ankara 17 Nisan 2010 PETFORM Hakkında 2000 yılında kurulan PETFORM, geçtiğimiz 10 yılda tüm enerji

Detaylı

DOĞALGAZ TEDARİĞİ İÇİN KİLİT BAĞLANTI. Karadeniz den Geçecek Güney Akım Deniz Doğalgaz Boru Hattı

DOĞALGAZ TEDARİĞİ İÇİN KİLİT BAĞLANTI. Karadeniz den Geçecek Güney Akım Deniz Doğalgaz Boru Hattı DOĞALGAZ TEDARİĞİ İÇİN KİLİT BAĞLANTI Karadeniz den Geçecek Güney Akım Deniz Doğalgaz Boru Hattı 1 Güney Akım Deniz Doğalgaz Boru Hattı Rusya da bulunan dünyanın en geniş gaz rezervlerini doğrudan Avrupa

Detaylı

AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ

AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ AVRUPA BİRLİĞİ TARİHÇESİ Bilindiği üzere; Belçika, Federal Almanya, Fransa, Hollanda, İtalya ve Lüksemburg tarafından, 1951 yılında Paris te imzalanan bir Antlaşma ile Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT)

Detaylı

4646 SAYILI DOĞAL GAZ PİYASASI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI TASLAĞI İLE ÖNGÖRÜLEN DÜZENLEMELER

4646 SAYILI DOĞAL GAZ PİYASASI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI TASLAĞI İLE ÖNGÖRÜLEN DÜZENLEMELER 4646 SAYILI DOĞAL GAZ PİYASASI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI TASLAĞI İLE ÖNGÖRÜLEN DÜZENLEMELER 1 4646 SAYILI DOĞAL GAZ PİYASASI KANUNUNDAKİ YENİLİKLER Lisans sahibi şirketler aralarında

Detaylı

(Resmi Gazete ile yayımı: 13/06/2000 Sayı:24078)

(Resmi Gazete ile yayımı: 13/06/2000 Sayı:24078) -2182- TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE RUSYA FEDERASYONU HÜKÜMETİ ARASINDA RUS DOĞAL GAZININ KARADENİZ ALTINDAN TÜRKİYE CUMHURİYETİNE SEVKİYATINA İLİŞKİN 15 ARALIK 1997 TARİHLİ ANLAŞMAYA EK PROTOKOLÜN

Detaylı

AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ

AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ AVRUPA TOPLULUKLARININ TARİHSEL GELİŞİMİ 1. AVRUPA TOPLULUKLARI 1.1. Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT) Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu nun kurulması yönündeki ilk girişim, 9 Mayıs 1950 tarihinde Fransız

Detaylı

6- REKABET POLİTİKASI

6- REKABET POLİTİKASI 6- REKABET POLİTİKASI 8 Mart 2001 tarihli Katılım Ortaklığı Belgesinin yayımlanmasından bugüne kadar yapılmış olan idari düzenlemeler Ek 6.1 de gösterilmiştir. I- ÖNCELİKLER LİSTESİ ÖNCELİK 6.1 Rekabet

Detaylı

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ ÇERÇEVE SUNU Gülçiçek ÖZKORKMAZ Başkanlık Baş Danışmanı Mukim Özel Temsilciler Direktörü ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI ve TÜRKİYE ÜZERİNE

Detaylı

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi İÇDAŞ A.Ş. Sürdürülebilirlik Yönetim Birimi Amaç ve İçerik Bu eğitim sunumu ile paydaşlarımıza Sürdürülebilirliği tanıtmak ve şirketimizin Sürdürülebilirlik alanında

Detaylı

Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi. Avrupa Ekonomik ve Sosyal

Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi. Avrupa Ekonomik ve Sosyal Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi ve y Uzun bir ortak tarih Türkiye, Avrupa Ekonomik Topluluğu na (EEC) katılmak için ilk kez Temmuz 1959'da başvuru yaptı. EEC yanıt

Detaylı

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ

ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ STRATEJİK VİZYON BELGESİ ULUSLARARASI KARADENİZ-KAFKAS KONGRESİ Ekonomi, Enerji ve Güvenlik; Yeni Fırsatlar ( 20-22 Nisan 2016, Pullman İstanbul Otel, İstanbul ) Karadeniz - Kafkas coğrafyası, tarih boyunca

Detaylı

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi. Uluslar arası İlişkiler Bölümü

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi. Uluslar arası İlişkiler Bölümü TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Uluslar arası İlişkiler Bölümü Avrasya da Ekonomik İşbirliği İmkanları: Riskler ve Fırsatların Konsolidasyonu Mustafa Aydın Ankara, 30 Mayıs 2006 Avrasya Ekonomik

Detaylı

RUSYA FEDERASYONU ÜLKE RAPORU 14.04.2015

RUSYA FEDERASYONU ÜLKE RAPORU 14.04.2015 RUSYA FEDERASYONU ÜLKE RAPORU 14.04.2015 RUSYA FEDERASYONU ÜLKE RAPORU 14.04.2015 YÖNETİCİ ÖZETİ Uludağ İhracatçı Birlikleri nin kayıtlarına göre, Bursa dan Rusya Federasyonu na ihracat yapan 623 firma

Detaylı

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ 2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ Ülkemiz halı ihracatı 2009 yılını % 7,2 oranında düşüşle kapanmış ve 1 milyar 86 milyon dolar olarak kaydedilmiştir. 2010 yılının ilk iki ayının

Detaylı