PDR günlüğü. Geleceğin Meslekleri. Renkler Psikolojimizi Nasıl Etkiler? Çocuklarda Cinsel Eğitim. Kendimizi Tanıyor muyuz? Dil Konuşma Bozuklukları

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "PDR günlüğü. Geleceğin Meslekleri. Renkler Psikolojimizi Nasıl Etkiler? Çocuklarda Cinsel Eğitim. Kendimizi Tanıyor muyuz? Dil Konuşma Bozuklukları"

Transkript

1 PDR günlüğü Güncel Eğitim Aktüalite Dergisi Cilt 1 Sayı:3 Renkler Psikolojimizi Nasıl Etkiler? Kendimizi Tanıyor muyuz? Etkili Bir Öğretim İnsanlar Neden Değişik Dillerde Konuşurlar? İçin Öneriler Anne! Baba! Beni Düzgün Yetiştirin İstismara Uğramış Çocuğa Eğitim Ortamında Yaklaşım Rehber Öğretmenin Rolü Ailelerin Çocuklarını Cinsel Tacizden KorumaK İçin Yapmaları Gerekenler Çocuğunuz İlk Aşkıyla Karşınızda Peki Şimdi Neler Olacak? Kötü Bir Haber Vermenin En Akıllıca Yolu Çocuklarda Cinsel Eğitim Kasım 2012 Geleceğin Meslekleri Mutlu Olmanın Altın Kuralları Etkili Bir Öğretim İçin Eğitimcilere Öneriler Aşk da; Bir Tür Uyuşturucudur Pembe Neden Kadınların Rengidir? Yürek Isıtacak Bir Kaç Rehberlik Hikayesi Dil Konuşma Bozuklukları Çocuğunuzun Aşağılık Kompleksi Edinmesine Neden Olmayın

2 Editörün Değerlendirmesi Merhaba sevgili okurlarım öncelikle özür dileyerek başlamak istiyorum bu sayımıza zira en uygun giriş bu olacaktır. Et gelelim açıklamamaıza bildiğiniz gibi dergimizi ilk olarak mayıs 2012 yılında yayın hayatına başlattık ardından kısa sürede büyük bir gelişimle ikinci sayımızı çıkardık haziran ayında o günden bu yana üçüncü sayımızla ilgili bir çok aksilik yaşandı çok uzun bir süre sonra ancak kasım ayı itibariyle bu sayımızı siz kıymetli okuyucularımızın beğenilerine sunabiliyoruz Bu süre zarfında o kadar olumsuz şey oldu ki amacım bunları anlatarak sizlerin keyfini kaçırmak değil.bu sebeple bunları bir kenara bırakıp sizleri dergimizin üçüncü sayısı ile baş başa bırakmak istiyorum. Dergimizin üçüncü sayısında bir çok alana değinmeye gayret gösterdik ki hem mesleki hemde genel kültürümüze hitap edebilsin. Uzun bir zaman emek harcanan dergimizi umarım beğeni ile okur geri dönüşlerinizle bizleri onurlandırırsınız. Sevgi saygılarımla... İdris Gündüzalp Psikolojik Danışman Her türlü görüş öneri eleştirileriniz için iletişim adreslerimiz; Web site: pdrgunlugu@gmail.com idrispdr@hotmail.com

3 İÇİNDEKİLER Çocuklarda Cinsel Eğitim Pembe Neden Kadınların Rengidir? Etkili Bir Öğretim İçin Eğitimcilere Öneriler Mutlu Olmanın Altın Kuralları Zihinsel Özürlü (Mental Retardasyon) Çocukları Olan Ailelere Önerile Çocuğunuzun Aşağılık Kompleksi Edinmesine Neden Olmayın Renkler Psikolojimizi Nasıl Etkiler Çocuğunuz İlk Aşkıyla Karşınızda Peki Şimdi Neler Olacak? Kendimizi Tanıyor muyuz? Kendini Tanıma Egzersizi İstismara Uğramış Çocuğa Eğitim Ortamında Yaklaşım Rehber Öğretmenin Rolü Anne! Baba! Beni Düzgün Yetiştirin Kötü Bir Haber Vermenin En Akıllıca Yolu Nedir? Ailelerin Çocuklarını Cinsel Tacizden KorumaK İçin Yapmaları Gerekenler Aşk da; Bir Tür Uyuşturucudur İnsanlar Neden Değişik Dillerde Konuşurlar? Gelecekte Hangi Meslek, Hangi Alan Hangi Sektör Önde Olacaktır? Dil Konuşma Bozuklukları Nedenleri Anne Babalara Çocuk EğitimindeYürek Isıtacak Bir Kaç Öykü

4 Çocuklarda Cinsel Eğitim Çocukların dünyaya nasıl geldiği ile ilgili bir ödev hazırlayan çocuk, e geldiğinde bu konuyu babasına sorar. Baba, ben nasıl dünyaya geldim? Baba yanıt rir: Seni leylekler getirdi, biz de çok mutlu olduk seni büyüttük. Tatmin edici bir yanıt alamayan çocuk hemen büyükbabasına gider sorar, Büyükbaba: Babanı çöplükte bulduk, bir ağlama sesi duydum yanına gittim, baban orada bir sepetin içinde duruyordu. Hemen alıp e getirdim büyüttük der. İstediği yanıtı bir türlü alamayan çocuk çaresizlik içinde ödev kâğıdına şunları yazar; Öğretmenim, bizim ailede son iki kuşaktır normal doğuma rastlanmamıştır.daha öncesini soracak kişi olmadığı için bilemiyorum. 21.Yüzyılda hâlâ tabu sayılan, ancak fırsat bulunan her ortamda konuşulan cinselliğin çocuk gelişimindeki önemi göz ardı edilemez. Cinsellik birçok anne babanın,hatta öğretmenlerin bile yok saymayı tercih ettiği bir konudur. Bunun en önemli nedenlerinden biri,cinsel eğitimin seks eğitimi ile karıştırılmış olmasıdır. Toplum olarak sağlıklı nesiller yetiştirmek; bedensel, ruhsal, zihinsel, sosyal cinsel yönden kendisi çevresi ile barışık bireyler yetiştirmekle mümkündür. Bu konuda yürütülmüş pek çok araştırmada ana babaların çoğunun üreme cinsiyet konusunda çocuklara küçük yaşta bilgi rmeyi savunduğunu, fakat yine bu aynı kişilerin çocuklarına hiçbir bilgi rmemiş olduğu görülmüştür. Bunun temel nedeninin, anne babaların konuyu nasıl ele alacaklarını bilemeyişlerine dayandığı düşünülmektedir. Çekingenlikleri, yaşamın bu doğal parçasını küçük yaşta öğrenmenin sakıncalı etkileri olabileceği düşüncesinden çok, bu konudaki bilgisizliklerden konunun onları tedirgin etmesinden kaynaklanır.işte tipik tepkilerden birkaçı:

5 Bu konuyu nasıl açıklayacağımı bilemiyorum., Acele etmeme gerek yok, nasıl olsa öğrenir., Bunu anlatırken hangi kelimeleri kullanmam gerektiğini bilmiyorum.

6 Anne babanın, kendisinin bu konudaki çekingenliği bilgi rmeyi hep yarına bırakma eğilimini doğurduğu gibi, çocuğun bu konudaki sorularının da yanıtsız kalmasına yol açmaktadır. Çoğumuz cinsiyet üreme konusunda, anne babalarımız tarafından yeterince eğitilmemiş olmamızın zorluklarını yaşamış olabiliriz. Buna rağmen bu yanlış tutumu kendi çocuklarımıza karşı sürdürmekte de direniriz. Kendimizi rahat hissetmediğimiz bir konuda çocuğumuza yardımcı olmamız oldukça güçtür. Mimiklerimiz, ses tonumuz, kelime seçimimiz, bedenimizin gerginliği ya da gevşekliği çocuğumuzu istekli ya da isteksiz biçimde dinlememiz ona duygularımız hakkında fikir rir. Kimi anne babalar, cinsel konulardan hiç söz etmez. Bu yaklaşım, çocuğa bu konudaki merakını bastırması gerektiği izlenimi rir. Cinsellik tabu haline gelir, giderek düşünmek bile yasaklanır. Çocuk böylece susar, soru sormaktan vazgeçer görünüşte bu konulara ilgi göstermez. Ancak içinde cevaplanmamış birçok soru durur. Bu durumda en büyük tehlike bu soruları daha bilgili bir arkadaşın cevaplamasıdır. Kimi anne babalar ise çocuktan hiçbir şey gizlemeyerek cinsel eğitimin en doğrusunu rdiklerine inanırlar.çocuğun yanında fazlasıyla açık kıyafetlerle dolaşabilir, birlikte yıkanabilirler.çok seçici davranmadan,çocukların rahatlıkla ulaşabileceği şekilde kaynaklar sunarlar (dergi, kitap, tv kanalı, internet gibi). Bu davranışlar çocuğun merakını gereksiz yere kamçılar. Kavramaya hazır olmadığı gözlemlerle aklı karışır.ayrıca ailenin bu tutumu, toplumun cinsel davranışlardan beklediği gizlilik özellik anlayışı ile çelişir. Öyleyse doğru tutum ne olmalıdır? Cinsel eğitim doğumdan başlayarak ergenlik dönemine kadar olan dönemi kapsar. Cinsel eğitime başlamak için belirli bir yaş bulunmamasına rağmen anne babalar, ilk sorularla çocukları 3 4 yaşlarındayken karşılaşırlar. Genel prensip olarak açıklamalar sade bir dille, dürüst bir şekilde bilimsel kaynaklardan yararlanılarak yapıldığı takdirde gelecekte karşılaşılabilecek olası zorluklar yaşanmayacaktır. Ancak aylar boyunca bu tür bir sorunun sorulduğu an beklenerek hazırlanmış olan derleme bilgiler bir solukta çocuğa anlatılmamalıdır. Çünkü ihtiyacı olandan fazla bilgi rilmesi çocuğun kafasını karıştıracaktır. İşte Siz Değerli Anne Babaların Sıklıkla Sorduğunuz Sorular Bizim Yanıtlarımız. Çevrede cinselliği çağrıştıran öğreten bu kadar uyaran varken (Dergi, gazete, tv, bilgisayar, arkadaş vb.) ben ne derece bunların önüne geçebilir çocuğuma doğru bir cinsel eğitim rebilirim? Özellikle küçük yaşlarda çocukların aileye aile bireylerine duyduğu gün çok farklıdır. Eğer sorularını sormaya başladığı ilk andan itibaren onunla sağlıklı bir iletişim kurabilirseniz açıklamalarınız yukarıda anlatıldığı şekilde olursa diğer bütün olumsuz etkilerin önüne geçebilirsiniz. Çocuğumun diğer soruları tamam, ama cinsellik neden bu kadar sıkıcı ürkütücü geliyor? Cinselliği sıkıcı ürkütücü yapan sizin bu konuya yüklediğiniz değerlerdir. Cinselliği çocuğunuzun cinsel gelişimini diğer gelişim alanları gibi doğal karşılamalı böyle yaklaşmalısınız. Kendi inandıklarımı değerlerimi çocuğuma aktarmam ne kadar sağlıklı? Çocuğumun da kendine göre bir hayat felsefesi olması daha iyi olmaz mı? Çocuğunuzun sizden bağımsız bir hayat görüşü olması ayaklarını yere sağlam basması önemlidir.o sizin bir uzantınız olmamalıdır.ancak şurası unutulmamalıdır ki çocuğunuzun hayatı anlamasında kendi yolunu belirlemesinde ailenin önemi çok büyüktür.öncelikle kendi inançlarınızdan yola çıkarak aile değerlerinizi oluşturmanız gerekmektedir.çünkü bir ailenin yapısı, değerleri misyonu bir diğerine göre farklılıklar gösterebilir. Sahip olduğunuz değerleri belirleyip bunların hangilerini çocuğunuza aktaracağınıza iyi karar rin.gerçekten inandıklarınızı çocuklarınıza aktarmaktan çekinmeyin. Medya, çocuklarımız üzerinde çok etkili. Kontrol edilemez boyutta cinsellik şiddet içeren yayınlar var.çocuğumu bunlardan nasıl koruyabilirim?

7 Et, medya gerçekten önemli bir unsur. Çocukların dikkate alındığı korunmaya çalışıldığı bir programcılık anlayışının olduğu da söylenemez. Ancak, televizyon izleme konusunda Türk ailesinin bilinçli olmadığı da bir gerçektir.çoğu ailenin tek eğlence aracının televizyon olması beraberinde bazı tehlikeleri de getirmektedir.sabahtan akşama kadar açık bir televizyonda elbette çocuk için zararlı sahneler görme olasılığı da fazladır. sorusu ya sorunu olduğunda, bunu mutlaka ailesi ile paylaşması gerektiğini, kendisi için yararlı olanın bu olduğunu öğretin. Cinsellik üreme konusunda bilgi sahibi olan çocuk, bunu arkadaş kardeşleriyle uygulamaya kalkar mı? Genellikle hayır. Belki kısa süreli olarak taklit edebilir. Çünkü bir yetişkin kadar hormonları gelişmemiştir. Bu yüzden bildiklerini oyunlarla Çocuğuma cinsel gelişimi ile ilgili bilgileri ne geçiştirecektir. Ancak tepki rildiğini anlarsa, zaman rmeliyim? oyunları arttırabilir. Zaman zaman takip etmekte yarar vardır. Çocuğa cinsel bilgileri rmenin belli bir başlangıç yaşı olmamasıyla birlikte, genellikle üç yaş Cinsel eğitim neden bu kadar önemlidir? civarında soruların başladığı görülmektedir. Çocuğun soru sormasını bekleyin. Aradan bir süre Cinsel eğitimi sadece cinsel bilgilerin rildiği, geçmesine rağmen hâlâ beklediğiniz sorular cinsiyet üreme organlarının tanıtıldığı, doğum gelmiyorsa dikkatli olmalı çocuğunuzu çok iyi olayının anlatıldığı bir konu olarak algılamak gözlemlemelisiniz. Bu konuyu başka yerlerden yanlıştır. Cinsel eğitim sayesinde çocuk kendi öğreniyor olabilir. Bu durumda uygun ortamın bedenine karşı cinsin bedenine saygı duymayı yaratılarak bazı açıklamaların yapılması yararlı öğrenir. Bu durum, çocuğun ileriki yaşantısında olur. Soru sormamanın iki nedeni vardır: Birincisi kendi cinsiyetindekilerle karşı cinsten kişilerle size sormayı denemiştir, ama bu anlamda bir sağlıklı, düzeyli iletişim kurmasına neden olur. yakınlık görememiştir.ikincisi, ihtiyacı olan bilgileri evde bulunan büyük çocuklardan, Çocuğun kendi bedenini özelliklerini tanıması çevredeki dergilerden,televizyondan ya da başka kendine günini arttıran bir özelliktir. Cinsel kanallardan öğreniyor demektir. gelişimi ile ilgili bilgileri erken yaştan itibaren sindire sindire alan bu anlamda sağlam temel Çocuğumun sorduğu sorulara yanıt rirken oluşturan kişi,bedenine karşı olan ölçütüm ne olmalı? Sorulan soruları ne ölçüde sorumluluklarını bilir. Cinsel eğitimi aşama aşama yanıtlamalıyım? yaşına uygun olarak alan çocuğun,sonraki yaşamında karşı cinsle kurduğu ilişkilerde daha Temel alacağınız en önemli ölçüt yaşı olmalıdır. dengeli olduğu bilinmektedir. Çocuğunuzun merakını gidermeli ancak kafasını karıştırmamalısınız. Eğer sorduğu soruya o an Cinsel eğitimi kız çocuğuna anne, erkek yanıt rmek için kendinizi yeterli çocuğuna baba rse daha iyi olmaz mı? hissetmiyorsanız Sorduğum bu soruyu şu an sana nasıl açıklayacağımı bilemiyorum. Senin anlayacağın şekilde anlatmam için bana zaman Eğer böyle bir yaklaşım benimsiyorsanız hata r. En kısa zamanda yanıtlayacağım. diyerek yapıyorsunuz demektir. Çocuğunuz soruyu kime düşünme fırsatı yaratabilir, okuyabilir ya da bir sormuşsa o ebeynin yanıt rmesi ya da birlikte uzmana sorabilirsiniz. yanıt rilmesi daha uygundur. Önemli olan konunun doğal seyri içinde çocuğun fazla ilgisini Çocuğumun başka çocuklarla cinsellik konusunu çekmeden eğitim rmektir. konuşması sakıncalı mıdır? Çocuğunuz yalnızca kendi cinsiyeti ile ilgili Et.Çünkü diğer çocukların ne derece sağlıklı bilgileri değil kız erkek cinsiyetini birlikte bilgi sahibi olduğunu bilemeyiz. Ona bilgi merak edecektir.ergenliğe doğru kız çocuğa rirken, bazı konuların çok özel olduğunu bu annenin, erkek çocuğa babanın kendi nedenle bu konularda herkesle konuşmamak yaşamlarından örnekler rerek bilgilendirmesi gerektiğini söylemeliyiz.çocuğunuza, herhangi bir daha yararlı olabilir.

8 Çocuğumuzun yatak odamızda (ya yatağımızda) bizimle birlikte uyumasına izin rmeli miyiz? Hayır. Çocuğunuz mutlaka kendi yatağında odasında uyumalıdır. Zaman zaman alışkanlık yapmayacak ölçüde yatağınıza gelmesine izin rebilir ama tekrar yatağına dönmesini sağlayabilirsiniz. Ancak bu konu her zaman sınırları zorlayacak bir cazibeye sahiptir. Çocuğum gecenin herhangi bir zamanında, kapıyı tıklatma gereği bile duymaksızın yatak odamıza giriyor. Nasıl engellerim? Çocuğunuza kendi odasının sizin odanızın özel olduğunu başkalarının odasına girerken izin alması gerektiği vurgulayın. Odaya izinsiz girme alışkanlığı devam ediyorsa bunu uygun bulmadığınızı belirtin.hoşunuza gitmediğini söz davranışlarınızla hissettirin. Ancak bunun için cezaya başvurmayın. Çocuğumla birlikte banyoya girmem sakınca yaratır mı? Genellikle 3 yaşa kadar çocuklar anne babanın çıplaklığını çok fazla önemsemeyebilir. 4 5 yaşından itibaren bunun farkına varacaktır. Bu yaşlarda anne babanın örtünmesinde yarar vardır. Yetişkin vücudu ile kendi vücut ölçülerini karşılaştıran çocuğun kafasında yanıtlanması zor sorular oluşabilir. Anne babanın mahremiyeti kadar çocuğun mahremiyetine de saygı duyulmalı bu mahremiyete uygun davranılmalıdır. Çocukla konuşurken,vücudumuzdaki özel organları başkalarına göstermenin uygun olmadığı vurgulanmalıdır. Ailece TV ya da film seyrederken hiç beklemediğimiz bir anda çocuk için zararlı olabilecek (ya da yaşına uygun olmayan) sahneler çıkıyor, bu durumda yapmamız gerekenler nelerdir? Ansızın çıkan erotik sahneler karşısında ailelerin sıklıkla gösterdiği tavır hemen kanal değiştirmek ya da filmi ileri sarmaktır. Bu tutum yanlıştır, çünkü çocuğunuz göreceği kadarını görmüştür. Böyle davrandığınızda çocuğunuz; 1.Konuya daha fazla ilgi duymaya başlar, filmin ayrıntılarını devamını öğrenmek için özel bir çaba harcayabilir. 2.Gördüğü sahnelere anne babasının aşırı tepki göstermesinin nedenini araştırmak için konuya daha fazla ilgi gösterebilir, hatta uygulamaya kalkışabilir. 3.Anne babanın yöntemini benimseyip cinselliği kötü, onaylanmaz zararlı olarak algılayabilir cinselliğe karşı tavır geliştirebilir. Yine de aile olarak bilinçli bir TV izleme politikası oluşturabilir, yayınların filmlerin hangilerinin izleneceğine karar rip kalan zamanlarda TV izlemek yerine daha yararlı ortak etkinlikler yapabilirsiniz.

9 Çocukların Cinsel Soruları Bu Soruların Cevapları Bu nedir? Erkek çocuklar için Bu senin penisindir. Nasıl ki görme organımız göz, duyma organımız kulak ise penis de senin cinsiyet (üreme) organındır. Kız çocukların üreme organına vajina denir. Erkek çocukların cinsiyet organları penis testislerden oluşur. Testisler penisin altında durur torba şeklindedir. Testislerin içinde, büyüdüğün zaman sperm üretmeyi sağlayacak 2 tane yuvarlak organ bulunur. Penis ise ince uzundur. Tıpkı parmak gibidir. Penis aynı zamanda idrar yapmayı sağlayan bir organdır. Penis (büyüdüğün zaman) testislerde üretilen spermlerin dışarı çıkmasını sağlar. Kız çocuklar için: Bu senin cinsiyet (üreme) organındır. Buna vajina denir. Erkek çocukların cinsiyet organına penis denir. Vajina dıştan görebildiğimiz kadarıyla kızların vücuduna yapışık bir şekilde durur ama içeri doğru devam eder.bu yüzden erkek çocuklarınki gibi görünmez. İçeriden karnına kadar uzanan bu organlar, tıpkı mide, akciğer ya da bağırsaklar gibidir. Nasıl ki bu organlar görülemiyorsa, vajinanın içerdeki bölümü de görünmez. Bu organlar, büyüdüğün zaman çocuğunu büyütmeye doğumuna kadar korumaya yardımcı olacak zamanı geldiğinde de bebeğin dışarı çıkmasını sağlayacak yapıdadır. Vücudun içinde 2 tane yumurta üreten yer vardır. Ancak bu yumurtalar bizim göremeyeceğimiz kadar küçüktür. Büyüdüğün zaman burası yumurta üretmeye başlayacak. Bu yumurtalar büyüdüğün zaman eğer karar rirsen çocuğunun olmasını sağlayacak. Öneriler Çocuğunuza bu bilgilerin hepsini birden rmeyiniz. Her paragraf, çocuk daha ayrıntılı sorular yönelttiğinde,yaşına uygun olarak söylenmelidir. Çocuğunuza bilgi rirken penis, vajina, yumurta terimlerini kullanmakta çekinmeyin. Şimdiden doğru terimlerle tanışmasında bilmesinde yarar vardır, her ne kadar terimler ona yabancı gelse de Farklı yerlerde cinsiyet üreme organlarının adı değişik isimlerle söylenebilmektedir. Bu nedenle daha ilk başta çocuğunuzun bilimsel adları öğrenmesi yararlı olur. Bunun bir başka yararı da bu isimleri söylerken kendinizi daha rahat hissetmenizdir. Bebek anne karnına nasıl girer? Babanın vücudunda (testislerinde) üretilen spermler,penis yardımıyla bir yolculuğa çıkarlar içlerinden bir tanesi annenin vücudunda bulunan yumurta hücresiyle birleşir.bu birleşme sonucunda bebek oluşur büyümeye başlar.babanın vücudunda tahmin edemeyeceğin kadar çok sayıda (milyonlarca) sperm bulunur.bu spermler babanın vücudundan çıktıktan sonra annede bulunan yumurtaya ulaşmak için hızla koşmaya başlarlar.tabii ki en sağlıklısı en hızlı koşanı ilk önce yumurtaya ulaşır.yumurtaya ilk ulaşan spermi içine alan yumurta,hemen kapılarını diğer spermlere kapatır.çünkü bebeğin olabilmesi için bir tane sperm yeterlidir.sonra spermle birleşen yumurta hızla büyümeye başlar.işte bu,bebeğin ilk halidir. Benim de çocuğum olur mu? Kız çocuklar için Elbette olur. Ancak bunu için öncelikle büyümen gerekir. Bir bebeği taşıyabilmek dünyaya getirebilmek için vücudunun, annenin vücudu kadar büyümesi gereklidir. Şu an senin vücudun bir bebek dünyaya getirmek için yeterince büyümemiş olgunlaşmamıştır.ayrıca bir bebeğin sorumluluğunu alabilecek büyütebilecek duruma gelmen gerekir. Tıpkı annen gibi Erkek çocuklar için Elbette olur. Ancak bunu için öncelikle büyümen gerekir. Şu an senin vücudun bir bebeğin olması için yeterince büyümemiş olgunlaşmamıştır. Bir bebeğin oluşabilmesi için cinsiyet organlarında sperm üretilmeye başlanmış olması bir bebeğin sorumluluğunu alabilecek duruma gelmen gerekir. Tıpkı baban gibi Annemin vajinasını, babamın penisini görebilir miyim? Üzgünüm,hayır.Çünkü vücudumuzdaki bazı organlar özeldir.bu organları başkalarına göstermemiz doğru değildir.anne babanın cinsiyet organları (vajina penis) annenin ğöğüsleri özeldir. Bunları herkese göstermek ya isimlerini söylemek gerekli değildir.ayrıca insanların bu organlarımıza dokunmasına bunlarla ilgili konuşmasına da izin rmemeliyiz.bu bültenle sıkça sorulan bazı soruları cevaplandırmayı dikkatinizi bu konuya çekmeyi hedefledik. Fakat cinsel eğitim konusu, bu bültenin içeriği ile sınırlandırılamayacak kadar geniş bir konudur.

10 Trafik Canavarı Olmayalım Trafik de birkaç saniyelik dikkat kaybınız sizin yada karşınızdaki kişilerin tüm yaşamını mahfedebilir. Lütfen, uzun bir yaşam için kısa bir dikkatinizi trafikten alıkoymayın.

11 Pembe Neden Kadınların Rengidir? Araştırmacılar temelde bu farklılığın;eski çağlarda kadınların toplayıcı oldukları dönemde kırmızımsı renkleri tercih etmesinin daha olgun sağlıklı meylerle ilişkili olduğunu buldular. Son çalışmalar mavi için genel bir tercihin varlığını ortaya koydu. Önceki çalışmalarda renk seçerken cinsiyet farkı fikrini destekleyen kanıtlar bulunmuyordu. Renk seçimindeki cinsiyet farklılı ğının eski dönem lerde iş bölü münde kadın erkeğin kendine özgü fonksiyonel uzmanlıkla rıyla ilgili olduğunu düşündük. diyen Newcastle Ünirsitesi nden araştırmacı Anya Hurlbert; Kırmızımsı şeyleri beğenmek için biyolojik sebepler var. diye de ekledi. Bu çalışmada araştırmacılar bir grup kadın erkeğin karanlık bir odada bilgisayar monitöründen 1000 çift renkli dikdörtgene bakmalarını mümkün olan en kısa sürede en beğendiklerini işaretlemelerini istedi. Araştırmanın devamında Hurlbert meslektaşları renk tayfı boyunca sonuçları analiz etti erkeklerin maviyi tercih ederken kadınların pembemsi renklere yöneldiğini gözlemlediler. Kadınlar daha kesin çizgilere sahip. Sarı yeşil bölgelerde az yükselişten doruğa; morumsu renklerden kırmızımsı bölgelere ulaşıyorlar. Sarı yeşilin tercih edilmemesi bu renklerin olgunlaşmamış sebze mey rengiyle aynı olmasıyla ilişkilendiriliyor. Hulbert kadınların tercihlerinin pembe olmasının doğal mavi için ise genel bir tercih ile geliştirilmiş olabildiğine inanıyor. Erkekler için renkleri düşünmek daha az önemliydi; çünkü onların avcı olarak sadece koyu gizli bir şeye nişan alıp vurmaya ihtiyacları vardı. Havva ya gelince belki elmayı seçmesinde başka bir sebep vardı. diyen Hurlbert Kırmızı iyi olgun bir meynin rengidir. diye ekledi.

12 Etkili Bir Öğretim İçin Eğitimcilere Öneriler Etkili öğretim, akılla birlikte yüreği de rmektir. Bir içtenliktir. Öğrenciyi sadece iyi öğrenmesi konusunda moti etmek değil, aynı zamanda onların nasıl öğrenmeleri gerektiğini bu yolda ne gibi yöntemlere gereksinimleri olduğunu göstermeyi de kapsar. Bunu eğitimci, öyle bir tarzda yapmalıdır ki, öğrenci için belli bir anlamı bu anlam içinde belli bir yeri bütün bunların hafızasında bıraktığı bir şeyler olsun. Bu sizin eğitme sanatınıza olan bir tutkuyu gerektirir. Bu tutkuyu özellikle öğrencilerinize hissettirebilmeniz gerekir. Etkili öğretim, öğrencilere bir bilgi tüketicisi olarak davranmaktır. Üretiminizin her aşamasında bulunmanız gerekir. Ürününüzün her şeyiyle ilgili olmalısınız. Yeni gelişmeler, yeni kaynaklar, alanınızı ilgilendiren her konuyla ilgili yeni gelişmelere duyarlı olmanız gerekir.bilgi yalnızca akademik dergiler yayınlar dünyasında yaşayan bir şey değildir. Etkili öğretim, bu bilgiyi gerçek hayatın dünyasına aktarır.öğretirken,teori ile pratik arasında iyi bir köprü kurmalısınız. Fildişi kulelerde yaşayan insanların işi değildir öğretim.alanında her konuyla ilgili,diğer konularda uzmanlarıyla sürekli ilişki içinde olan,uygulamada yardımcı interaktif bir yaşam biçimini içeren anlayış etkili bir öğretimdir. Etkili öğretim, dinleme, sorgulama, eleştirel olma,sorumluluk duygusu taşımayı gerektirir.her öğrencinin her sınıfın ayrı birer dünya olduğunu aklınızdan çıkarmamalısınız. Cevapları siz değil,öğrenci bulmalıdır. Ama,doğal olarak, yol gösteren siz olmalısınız.karşılıklı, sözlü bir iletişim ağı kurmalısınız.bu ağ içinde eğitim şekillenmeli. Öğrenciyi her zaman daha iyi olanı bulmaya sürüklemelisiniz.etkili öğretim aynı zamanda iyi insan olmakla ilgili de bir şeydir.saygı bu saygının gerektirdiği eğitim uzmanı kişiliğiniz hayatınızın her alanında olmalı. Etkili öğretim, uyulması gerekli katı bir müfredat değildir. Katı kuralcı olarak, etkili bir eğitimci olamazsınız.

13 Aksine, esnek, akıcı deneyimci bir tarz gerektirir iyi öğretim. Konuyu karşılıklı sorgulayan sınıfında tepkilerini meraklarını göz ardı etmeyen bir süreçtir bu. Konunun değişen bağlamlarına ne kadar iyi ayak uydurabildiğinizle ilgilidir. Sınıfta yapmak istediklerinizin yüzde onunu yaptığınızı hissedip kendinizi hala konuya meraklı buluyorsanız,böyle bir sürece girmişsiniz demektir.eğer daha fazla bilgilendiriyorsa neden önceden düşündüğünüz süreçten kopmayasınız ki? Etkili öğretim, yaratıcılık gerektiren bir dengeleme süreci gibidir. Bir tarafta konuya hâkim bir otorite olmak, diğer tarafta ise öğrencinin merakını kamçılamak... Etkili öğretim, aynı zamanda bir tarzdır. Siz, etkili öğretimin bir eğlence olması gerektiğini mi sanıyorsunuz? bahis mi oynuyorsunuz? Yani anlattığınız konunun ciddiyeti hiç mi yok? Etkili öğretim sanıldığı gibi, kürsüsüne ellerini dayamış bir şekilde, öğrencinin gözünde sürekli bir şeyler vızıldayan bir öğretmen öngörmez. Etkili öğretim,yetenekleri zihinleri besler,onları korur geliştirir.her öğrenciye ayırdığınız bir zaman olmalıdır.öğrencinize ayırdığınız zaman kadar, dersinize,anlatacağınız konuya hazırlanmaya da zaman ayırmalısınız. Konuyla ilgili öğretiminizi zenginleştirecek materyaller hazırlamalısınız. Etkili öğretim, güçlü hissedilir bir liderlik, kurumsal bir destek, kaynaklar, personel tahsis edilmiş bir fonla desteklenmelidir. Etkili öğretim yalnız eğitimi ilgilendiren kurumlarla sağlanmaz. Bunu destekleyen ama görünmeyen başka kurumların da desteği gerekir.öğretim sürecinde yer alan tam zamanlı öğretmenden, ücretli öğretmene kadar, herkesin görüşünü kapsayan bir organizasyonel eşgüdüm şarttır. Etkili öğretim, kıdemli öğretmenlerle yeni öğretmenler arasında takım ruhunun teşvik edilmesi, mesleki gelişime katkı gibi meslektaş birlikteliğini desteklemek açısından aktif bir danışmanlık da gerektirir. Böylece, meslekte başarısızlığın önüne geçilebilir kariyer Etkili bir eğitimci sınıfını her öğrencisini birebir geliştirmek için de programlar geliştirilmiş olur. tanır. Etkili öğretmen, kendisini bir orkestrayı yöneten maestro gibi algılamalıdır. Her öğrenci Son olarak, etkili öğretim bir eğlence, bir tutku değişik bir enstrümanı, farklı performansta çalan sonuçta gerçek ödüllerdir. Her ne kadar bu bir müzisyen gibidir. ödüller açıkça görülmese de, öğrencinizin başarısını, gülen yüzünü daha iyi bir kariyere Etkili öğretimin önemli bir unsuru daha vardır. kavuşmuş olduğunu görmeniz bile, size sonuca Mizah. Öğrenciyi kendinizden korkutmamak için ulaşmanın hazzını recektir. mizahı zaman zaman kullanmalısınız. Zararsız şakalar yapmalısınız. Bu şakalarınız öğrenciyi Etkili öğretmenler, bu işi bir sanat olduğu için kırmayacak biçimde olmalıdır. Şakalarınızla yapar, para için değil... Bu onların yaşam öğrenciye bir arkadaş olduğunuzu göstermelisiniz. biçimidir. Etkili öğretmenler başka bir şekilde de yaşayamazlar zaten

14 Mutlu Olmanın Altın Kuralları Bilimsel araştırmalar baz alınarak mutlu olmanın basit etkili 6 yolu açıklandı. Listede kah içmekten acı biber yemeğe kadar birbirinden ilginç yöntemler yer alıyor 1.Daha erken yatın: ABD de bulunan Michigan Ünirsitesi nde yapılan bir araştırmaya göre gecede 7 saat ya daha fazla uyuyanlar mutlu olmaya daha yatkın. Araştırmayı yürüten psikolojiprofesörü Norbert Schwarz, 6 saat ya daha az uyumak bazı kişilerde psikolojik, zihinsel duygusal olarak kötü etkilere yol açıyor diyor. 2.Odaklanın; Harvard Ünirsitesi nden araştırmacı Matthew Killingsworth, İnsanlar bir şeylere odaklanmayı bıraktığında endişelendikleri konular hakkında düşünmeye daha yatkın diyor. Zihni meşgul tutmak olumsuz düşüncelere kapılmayı önlüyor. 3.Kah için; Harvard Ünirsitesi nde yapılan bir araştırmaya göre günde 2 ya daha fazla fincan kah içen kadınların depresyona yakalanma riskleri diğerlerine göre yüzde 15 oranında daha az. 4 fincan bu oranın yüzde 20 olmasını sağlıyor. 4.İyi biri olun; California Ünirsi tesi nde yapılan bir araştırmaya göre birine teşekkür etmek ya iyi görün düğünü söylemek kişinin kendisinin de mutlu olmasını sağlıyor. 5.Yatağınızı Yapın; Mutluluk Projesi adlı kitabın yazarı Gretchen Rubin sabahları yatak toplamanın kişiyi birşey başardığı hissini receği için mutlu edeceğini söylüyor. Uzmanlar yatak toplamak gibi günlük basit işlerin mutlu ettiğini belirtiyor. 6.Acı yiyin; New York State Ünirsitesi nde yapılan bir araştırmaya göre acı biber yemek beyinde endorfin salgılanmasına neden olduğu için kişiyi mutlu ediyor.

15

16 Zihinsel Özürlü (Mental Retardasyon) Çocukları Olan Ailelere Öneriler Özürlü,özel eğitime muhtaç,engelli,özel gereksinimli,özel çocuk,farklı,yaşıtlarından geriden gelen çocuk,farklı gelişimsel özellikleri olan çocuk vb. gibi bir çok tanımla ifade ettiğimiz toplumumuzun eğitim sistemimizin içinde yer alan çocuklarımız bugün temel yaşam gereksinimlerine enaz diğer çocuklar kadar ihtiyaç duymaktadırlar. Farklı gelişimsel özellikler gösteren çocukların içinde büyük bir kısmı mental retardasyonu (zihinsel engel) olan çocuklar oluşturmaktadır. Bu engel özür grubu akademik becerilerdeki eksiklikle tarif edilebilecek hafif düzey mental retardasyondan en basit temel yaşam becerilerini bile yapamayacak kadar eksiklikleri ifade eden ağır düzeyde mental retardasyona kadar farklı düzeylerde görülebilen bir durum olup her düzeyin kendine has özellikleri bulunmaktadır. Bu noktada ailelerin çocuklarının tüm özelliklerini bilmeleri çocuklarına ilişkin algılarını beklentilerini bu özelliklere göre kurgulamaları hem çocuğun sağlığı hemde aile içi huzur günin oluşması açısından çok önemlidir. Bu aşamada aile öncellikle çocuğuna ilişkin algısını şekillendirmeli,beklentilerini oluşturmalı çocuğuna bu çerçede davranmalıdır. Yukarıda yer alan unsurları sıraladıktan sonra şimdide hangi düzeyde olursa olsun mental retardasyonu olan tüm çocuklarımıza davranışlarımızda nelere dikkat etmemiz gerektiği konusunda sizlere çeşitli öneriler sunmak istiyoruz. ÖNERİLER Çocuğu olduğu gibi kabul edin. Çocuğunuzu suçlamayın. Çocuğunuzdan utanç duymayın. Çocuğunuzu aşırı derecede korumayın. Çocuğunuzu ihmal etmeyin. Çocuğunuzu çok şeyler yapmaya zorlamayın. Çocuğunuzu diğer çocuklarla kıyaslamayın. Çocuğunuza onu daima sevdiğinizi hissettirin. İlgili secen davranın. Onu bağımsız, kendi kendine yeter, ileride yalnız kaldığında temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek duruma getirin.

17 İşte güzel bir örnek; Anne özel gereksinimleri olan çocuğu ile başardıkları. Çocuğunuza kızıp bağırmayın. Onu aşağılayıcı, tehdit edici, küçük düşürücü sözler söylemeyin. Onun günini sarsıcı sözler söylemeyin. Ondan beklediğiniz davranışları onun anlayacağı bir dille açıklayın. Çocuğunuzun kaygılarını, sıkıntılarını isteklerini dinleyin. Onda korku, kaygı yaratacak telkinlerde bulunmayın onu korkutmayın. Onu kendine günmeye alıştırın. Olumlu ödüller(aferin, çok güzel vb.) rin. Yaptığı her olumlu davranışı hemen takdir edin. Hiçbir olumsuz, cesaret kırıcı tepkide bulunmayın. Çocuğunuz inatlaşıyorsa inatlaştığı anda dikkatini başka konuya çekin. İnatlaştığı zaman siz de onunla inatlaşmayın. İnatlaştığı zaman istediği şeyi o anda değil de sakinleşince yapın. Çocuğunuz saldırgan davranışlarda bulunuyorsa, saldırganlığın beğenilmeyen bir davranış olduğunu ona gösterin. Saldırganlıkta ona örnek olmayın. Saldırgan olduğu anda isteklerini yerine getirmeyin. Saldırganlık anında öfkesini boşaltacağı işler rin. Dayakla cezalandırmayın. Onu olumlu işlere, etkinliklere yöneltin. Olumlu örnekler seçin, kötü örnekler göstermeyin. Ona yapabileceği basit sorumluluklar rin. Öğreteceğiniz işleri küçük parçalara ayırarak öğretin. Öğrendiklerini sık sık tekrarlatın. Çocuğunuzda konuşma bozukluğu varsa onu bol bol konuşturun. Sözcükleri düzgün söylediğinde onu ödüllendirin. Onunla daima açık net konuşun.

18 Çocuğunuzun Aşağılık Kompleksi Edinmesine Neden Olmayın Çocuğunuza "Asla Sen Yapamazsın" Demeyin Çocuğunuzun kendisine rdiği değer çok önemlidir. Çocuğunuzun sorunları nasıl ele aldığını gözleyerek bir işe günle kararlılıkla mı katıldığını, yoksa o işe başlamamak için bin bir çeşit bahane mi yarattığını görebilirsiniz. Tembellik, miskinlik deyip geçmeyin, çocuğunuzun derdi büyük! Ah şu çocuk tembel olmasa kim bilir neler yapacak!" "Sen bizim aileden kimseye benzemiyorsun, çıkmadı bizden senin gibi, Bir baltaya sap olduğun günleri göremeden öleceğim. diye ailede başlayan cümleler okulda, eğitimcilerinde çare bulamadığı sorunlar olarak çocuk yaşamında yer eden unsurlar haline gelir. Zavallı çocuk ezilir, kendi kafasında küçük bir yer bulup bütün bunları oraya doldurur. Her yeni şeye başlarken gidip kafasındaki bu küçük odacığı ziyaret eder panikle o yapacağı şeyden vazgeçmenin, kaçmanın yollarını aramaya başlar... Aşağılık kompleksi olan çocuk ailenin özürlüsü, okulun özürlüsü, çevrenin özürlüsü, dahası hayatının bir özür olduğunu her an düşünerek, kendi içinde patlamaya hazır bir anksiyete ile büyüme yollarında çabalayıp durur. Peki çocuğumuzun aşağılık kompleksine düşmemesi gelişiminin sağlıklı bir şekilde ilerleyebilmesi için neler yapmamalıyız.işte reçetemiz; Asla Çocuğunuza Böyle Davranmayın 1.Çocuğunuz yanlış bir davranış içerisinde ise asla asla onu ne kadar kötü günlerin beklediği türünde konuşmalar yapmayın. 2.Çocuğunuzu aşağılamayın, utandırmayın. Alay ederek küçük düşürerek eğitim konusunda hiçbir yere varamazsınız. 3.Okuluna arkadaşlarına karşı ilgisiz kalmayın. Unutmayın ki toplumsallaşmanın bu ilk basamağında cesaretinin kırılmaması gerekir. 4. Sen küçüksün, söze karışma gibi sözler sarf etmeyin. 5.Asla başkalarıyla kıyaslamayın. Aksi halede onun kendi kişiliği olduğunu en başından görmezden gelmiş olursunuz. 6.Çocuğunuza karşı sabırsız olmayın. Yeni bir insan öyle kolay yetişmiyor, siz de kolay yetişmediniz, unutmayın. 7.Değişken tavırlar sergilemeyin, bir aşırı disiplin, bir rahatlık çocuğunuzun dengesini bozacaktır.sert davranışlarla onu ürkütüp kaçırmayın. 8.Maddî manevî problemlerinizi çocuğunuzun yanında çözümlemeye çalışmayın. Sizin bir süre için yaşayacağınız sıkıntı onun hayatını kaplayabilir.

19 Çocuğunuza "Sen kötü bir çocuksun." yerine "Bu yaptığın yanlış bir davranış, bu davranışını şöyle düzeltebilirsin." demeyi ilke edinin. Çocuğunuzu değil davranışları ele alın. Çocuğunuza Yardımcı Olmak Elinizde! Çocuğunuzun aşağılık kompleksini giderme konusunda nasıl yardımcı olabilirsiniz? 1.Çocuğunuza yakın olmaya çalışın. Küçük dünyasının büyük problemlerini en az onun kadar ciddiye aldığınızı gösterin. 2.Yapabileceği, başarabileceği şeyler olduğuna onu inandırmaya çalışın, cesaretlendirin. 3.Önce küçük başarılarını alkışlayarak gelecek olan büyük başarılar konusunda destek olun yeni başarıları olacağına inandırın. 4.Çocuğunuza 5.Yapacağı 6.Çocuğunuza yavaş işlere gelecek yavaş bağımsızlığını cesaretle konusunda rin. sarılmasının, cesaret, umut Kendi gücüne başarının iyilikle yolu günmesini olduğunu hareket etmeyi sağlayın. anlatın. aşılayın.

20 Renkler Psikolojimizi Nasıl Etkiler Renklerin insan davranışları psikolojisini önemli ölçüde etkilediği bugün kesinleşmiş bir gerçek olarak bilim dünyasında kendine yer bulmaktadır.kanada'da bir okulda yapılan deneyde, odaların renk ışık düzenlerinin değiştirilmesi ile bazı öğrencilerin zeka düzeylerinin disiplin sorunlarının olumlu biçimde etkilendiği tespit edilmiştir. Erkekler yeşil, deniz mavisi, turuncu koyu mor renkleri tercih ederken, Ancak insan gözünün ışık rengi algılayan ağ tabakasının görme sinirleri vasıtasıyla bunu beyne ilettikten sonra beyinde nasıl fizyolojik etkiler yarattığını renk bilimciler henüz açıklayamıyor. Bir binada sarı renge boyanmış bir tavan, odayı daha yüksek, sarı renkli duvarlar ise daha geniş gösterir. Aslında gözümüze gelen görüntü iki çeşit görme hücresi aracılığı ile taranır. Silindir ya çomak şeklinde olanlar ışığı, koni şeklinde olanlar ise rengi algılar. Gözümüzde 7 milyon konik 100 milyon kadar silindirik hücre vardır. Renge duyarlı konik hücreler ağ tabakasının ortasında,ışığa duyarlı silindirik hücreler ise kenarında daha yoğundur.bu nedenle gece gökyüzünde gözümüzün kenarından gördüğümüz bir yıldızı,ona doğrudan bakınca göremeyiz. Çünkü burada ışığa hassas silindirik hücreler daha az olduğundan görüntü kaybolur.aynı şekilde gözümüzün kenarıyla baktığımız şekillerde renkler kaybolur. Yapılan deneylerde,pembe renge bakan kişilerin rahatladıkları,kırmızı, turuncu sarı gibi sıcak renklere bakanlarda tansiyonun yükseldiği,nabzın solunumun hızlandığı,terlemenin çoğaldığı,mavi rengin ise tam tersi etki yarattığı belirlenmiştir.araştırmalar insanların en çok mavi rengi sevdiklerini, bunu kırmızı yeşilin takip ettiğini göstermektedir. Kadınlar firuze yeşili, açık mavi, pembe gibi açık uçuk renkleri, Çocuklar ise mavi, kırmızı, yeşil, sarı turuncu gibi canlı renkleri daha çok sevmektedirler. Kliniklerin sıcak renklere boyanması, beyaz rengin hastalarda yarattığı hüzün duygusunu azaltır. Ayaküstü hazır duvarları iştah boyanırken, yiyecek açtıran satan dükkanların portakal rengine Yarış arabalarında kırmızı ya turuncu sarı renkler tercih edilir. Aslında bir renk olmayan, daha doğrusu renksizlik olan siyah da makam araçlarının klasik rengidir.

21 Kırmızı renk kan rengidir, asırlar boyu tehlikenin tahribatın simgesi olmuştur. Trafik ışıklarında 'dur' sinyali olarak kullanılmasının nedeni de budur. Ameliyathanelerde, bulaşan kan rengini belli etmeyeceği için mantıken kırmızı giysi kullanılması gerekirken, teskin edici mavi yeşil renkler tercih edilir.

22 Çocuğunuz İlk Aşkıyla Karşınızda Peki Şimdi Neler Olacak? "Aşık oldum" diye haykıran yavrunuz karşısında, panikleyip onu "Bu yaşta ne işin var böyle şeylerle?" diyerek paylar mısınız? Yoksa ona bu hissettiği duygunun ne kadar değerli özel olduğunu mu anlatırsınız? Her şeyin ilkini birlikte yaşadınız. İlk gülücük, ilk diş, ilk adım, ilk sözcük işte sıra bu küçük kalbin hızla atmasına geldi. Sevgi yumağı olmuş 5 yaşındaki yavrunuz dayanamaz bir gün size (kimi kızara bozara,kimi rahatça) "Anne ben aşık oldum!" deyirir. Yavrunuzun yaşadığı bu derin duygunun "aşk" olmadığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü çocuklar gerçekten aşık oluyorlar. Cinsel gelişimleri tamamlanmamış hormonal faaliyetleri başlamamış olsa da,"saf aşk" denen katıksız sevgiyi sonuna kadar hissediyorlar.; 3 6 yaş cinsel kimliğin oluşumu için önemli biraz da ilginç bir dönemdir. Cinsel kimlikler oluşmaya başlar. Kız çocuklar babalarına, erkek çocuklar annelerine tutkuyla bağlanırlar. Ancak bir süre sonra kendi cinsleri ebeyni birer tehdit unsuru olarak görüp, ilgilerini başkalarına yöneltirler. Cinsel kimlikler oluşurken çocuklar karşı cinsten başkalarına,özellikle de yaşıtlarına yönelirler. Öte yandan, insanların aşık olacakları eş seçecekleri insan hakkında beyinlerinde taşıdıkları şablonların 2 ile 8 yaşlar arasında oluştuğu düşünülüyor. Bu özellikler sadece yakınlarında olan anne, baba, kardeş bakıcı, akraba, öğretmen, arkadaşlar tarafından değil,sinema,tv,dergi vb. kaynaklarda rastladıkları etkilendikleri sanal kişilerle de belirleniyor. Öncelikle Onu Anladığınız Gösterin Çocuğunuz aşık olduğunu söylediğinde, ilk tepkiniz; "Ben onu görmüştüm, gerçekten çok iyi bir çocuk.onu beğenmeni anlıyorum" gibi cümlelerle onu anladığınızı göstermek olmalı. Ona aşkın doğal çok özel bir duygu olduğunu,

23 Duygularına saygı göstermeyerek alay eder ya da bunun kötü bir şey olduğunu söyleyerek onu azarlarsanız ciddi sorunlara yol açabilirsiniz. Onu utandırmak yapılacak en tehlikeli harekettir. Tehdit, baskı azar ise içine dönmesine sebep olur. Çocuk bir anda mutluluktan koparak kendini derin bir utancın günsizliğin içinde bulur. Kendini sevmeyen beğenmeyen ya da duygu düşüncelerinden dolayı suçluluk duyan,içe kapanık ya duygularını ifade edemeyen bir kişilik geliştirebilir. Ebeynlere Öneriler 1.Onu dinleyin.dinlemek birinci en önemli unsurdur. Böylece duygu düşüncelerini ifade etmekten sıkılmaz, çekinmez başkalarının duygularına da önem rir. Siz onu dinlediğiniz için o da sizi dinler fikirlerinize önem rir 2.Aşık olduğunu söylediği arkadaşını eleştirmeyin. Bu büyük bir hata olur.size olan günini kaybedersiniz. 3.O anlatmadıkça durup durup aşkından konu açmayın zorla anlattırmaya çalışmayın. 4.Samimi dürüst olun. 5.İnanmadığınız bir konuda çocuğunuzu ikna etmeye çalışmayın. 6.Çocuğunuza zaman ayırmayı ertelemeyin. 7.Olur olmaz yerde çocuğunuzun size anlattıklarını başkalarına anlatmayın. 8.Duygularıyla alay etmeyin başkalarınıda alay etmesine izin rmeyin. 9.Henüz çok küçük olabilir ama unutmayın duyguları onun en değerli hazinesi. Onu duygularını ciddiye alın. 10.Size gün duymasını sağlayın. Böylece aranızda daha da güçlü bir bağ oluşur. Birkaç Günde Unutulur Erken çocukluk döneminde yaşanan aşklar değişen ilgi alanları hareketli ruh hali nedeni ile pek uzun sürmez. Eğer uzarsa da endişelenil memelidir.ilgi alanları sürekli yer değiştirdiği için, çocuğunuzun ilgisi de bir başka kişiye ya da olaya kayacaktır. Eğer düşündüğünüzden uzun süren bir gönül ilişkisi kurduysa bu sizi endişelendirmeye başladıysa bir uzmandan yardım almanızda fayda olabilir. Aşık Olduğu Kişiyle Nasıl Bir İlişki Kuruyor? Okul öncesi dönemde çocuk, yoğun duygularını aynı cinsiyetten olan ebeynini ya da örnek model seçtiği bir başka yetişkini taklit ederek gösterir. Yani çocuk aşkını taklit ederek yaşar. Çocuğun ilk aşkı derin sevgisini, cinsel gelişimini aynı zamanda yetişkin hayatını taklit ederek büyümeye başladığını gösterir. Televizyonda, çevresinde ebeynlerinde gördüğü davranışları taklit ederek yürütür ilişkisini bu aynı zamanda "Ben büyüyorum" demenin başka bir yoludur. Biz evleneceğiz Yetişkini taklit eden çocuk çevresinde gördüğü çiftlerin önünde sonunda evlendiklerini bir yuva kurduklarını da bilmektedir. Doğal olarak o an yoğun duygular hissettiği karşı cinsle ilgili bir takım gelecek planları yapabilir bunu dile getirebilir. "Büyüyünce onunla evleneceğim" dediğinde, "İleride biriyle evlenmeyi düşünmen ne güzel! Büyüdüğünde de duyguların hala aynı ise neden olmasın?" diyerek onu rahatlatabilirsiniz. Paniklemeyin onu kıracak öfkelendirecek alaycı sinirli yaklaşımlardan kaçının. Çocuğunuz Sadece İdolune mi Aşık Çocuklar, okul öncesi dönemde genellikle yakın arkadaşlarına aşık olurken, daha büyük yaşlarda bir şarkıcıya ya da bir oyuncuya da aşık olabilirler. Bu süreç de tamamen normaldir, ancak çocuk sadece bu tip bir aşkla yetiniyorsa, sosyalleşmeyle ilgili ya da kendine günle ilgili bazı sorunları var olabilir ya da bu tip sorunlar geliştirmeye yatkın olabilir. İşte, tam da bu noktada aynayı kendinize çevirmekte fayda var. Çocuğunuz size duygularından bahsettiğinde,ona takındığınız tavır nasıldı? Belki de onu incittiniz.bu nedenle çocuğunuzla olan ilişkinizde davranışlarınız son derece önemli.

24 Kendimizi Tanıyor muyuz? Çağlar boyunca insanoğlu bu soruyla ilgilenmiş yaşamsal zorlukları, ruhsal sıkıntıları aşmak için kendini bilmeyi, kendini daha çok tanımayı anlamayı öğütleyen öğretiler geliştirmiştir. Bu konuda Köknel (1999), en eski ruhsal tedavilerden günümüzde kullanılan tedavi yöntemlerine kadar bütün tedavilerin amacının,insanın kendisini tanımasına yardımcı olmak yol göstermek olduğunu ifade etmektedir. 1.Fiziksel özelliklerim nelerdir? (Uzun boy, siyah saç, beden, kaş göz, ten rengi vb.) 2.Düşünce Duygu Davranış örüntülerim nelerdir? 3.İstek gereksinimlerim neleri içeriyor? (İhtiyaçlar, uğraşlar, etkinlikler, ortamlar vb.) 4.Amaç değerlerim nelerdir? ( Hayatta benim için önemli şeyler: ) 5.Yetenek becerilerim nelerdir? ( Neyi daha iyi yapar, neleri başarabilirim vb.) 6.Sosyal çevrem neleri/kimleri kapsıyor? Kendini tanımak; bireyin psikolojik fiziksel açıdan sahip olduklarını bilmesi, 7.Belirgin kişilik özelliklerim nelerdir? ( çalışkan, kendinde olanların olmayanların farkında tembel,sorumluluk sahibi, vurdumduymaz, olması ile bunları akılcı gerçekçi bir gözle sabırlı, sabırsız, tez canlı,iyimser, kötümser vb.) değerlendirmesi ile ilgilidir. Kendini tanıma; bir insanın fiziksel özelliklerini, duygularını, düşüncelerini, istek gereksinimlerini, güçlü zayıf yönlerini, amaç değerlerini, yeteneklerini becerilerini tanımasını bilmesini bunların farkında olmasını ifade eder. Kendisini iyi tanıyan bir insan yaşayacakları karşısında neler hissedeceğini, neler düşüneceğini nasıl davranacağını olacağa/yaşanacağa yakın öngörebilir. Kendini bilmek, insanın kendine ait kişisel, fiziksel, duygusal sosyal birçok özelliği akılcı gerçekçi bir biçimde bilmesini, kavramasını, anlamasını fark etmesini ifade eder. Bireyin gelişim özellikleri dikkate alındığında ergenlikle birlikte başlayan bu süreç genç yetişkinlikle birlikte olgunlaşmaya gelişmeye başlar. Kendini daha iyi tanıyıp olumlu ya da olumsuz görülen özelliklerin bilinçli bir şekilde değerlendirilmesi bu yolculuğa çıkan bireylerin ilk durağı olarak nitelendirilebilir. Çünkü insanlar kendilerinde olan biteni akılcı olmayan şekilde ele aldıklarında bir takım duygusal sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Erol Özmen in (2005) kendini tanıma kılavuzu adıyla sıraladığı bir dizi soru da yine kendini tanıma yolculuğu için kullanılabilecek riler elde etmemizi sağlamaktadırş.buna göre bireyler aşağıdaki soruları kendine sorarakta kendilerini tanıma becerilerini geliştirebilirler.bunun için aşağıdaki soruları konuları tek tek ele alıp bir kağıda yazmanız en sonunda size sizin hakkınızda ayna tutacak, size ait önemli bilgilerin toplandığı bir araca dönüşecektir.

25 Kendini Tanıma Egzersizi Şimdi sizden aşağıdaki listeyi incelemenizi istiyoruz. Aşağıda yer alan tüm alanlarda gerekli cevapları kendinize rebiliyorsanız bilin ki kendinizi tam olarak tanıyabiliyorsunuzdur. Ancak unutulmaması gereken en önemli şey objektif olmak olmak istediğiniz değil olduğunuz özelliklerin ifade edilmesidir. Beden İstek gereksinimler Fiziksel özelliklerinizi tanımlayınız: Bedeninizin genel görünümü Yüzünüzün görünüşü Vücut ağırlığınız Boy uzunluğunuz Teninizin rengi Fiziksel özellikleriniz ile ilgili duygu düşünceleriniz Beğenip beğenmediğiniz Hoşnut olup olmadığınız Başkalarının fiziksel özellikleriniz hakkında ne düşündüğü Fiziksel özellikleriniz günlük yaşamınızı nasıl etkiliyor İstek gereksinimlerinizi tanımlayınız Nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığınızın farkında mısınız? Amaç değerler Birey olarak yaşamdaki amaçlarınızı tanımlayınız Ahlaki, etik, sosyal bireysel değerlerinizi tanımlayınız Duygu Yaşadığınız duyguların farkında mısınız? Şu an hangi duyguyu yaşıyorum, bu duyguyu yaşamamın kaynağı ne olabilir? Yaşadığım duygunun düşündüklerimle bir ilgisi var mı? Yaşadığım duygunun çevremdekilerle bir ilgisi var mı? Çatışma sırasında ne tür duygular yaşıyorum? Duygularının kendisini nasıl yönlendireceğinin farkında olmak Düşünce Her zaman aklınızdan geçenleri neden böyle düşündüğünüzü bilir misiniz? Şu an ne düşünüyorum, böyle düşünmemin kaynağı ne olabilir Şu an yaşadığım duygular düşündüklerimi etkiliyor mu? Davranış Yetenek beceriler Yeteneklerinizi, becerilerinizi, güçlü zayıf yönlerinizi tanımlayınız Neyi bilip neyi bilmediğinizin farkında mısınız? Neyi yapıp neyi yapamayacağınızı biliyor musunuz? Sosyal çevre İnsanlarla ilişki kurma biçiminizi tanımlayınız İçinde bulunduğunuz sosyal çevreyi sosyal çevreniz içindeki rolünüzü tanımlayınız Sosyal çevrenizden kaynaklanan güçlerinizi tanımlayınız Kişilik Özellikleriniz Nasıl bir insansınız tanımlayınız Başa çıkma stratejilerinizi baş etme gücünüzü tanımlayınız Çatışma çözme biçiminizi tanımlayınız Çatışma çözme biçiminiz yaşadığınız duygulardan ne kadar etkileniyor? Sizi en iyi hangi sıfatlar (çalışkan / tembel, sorumluluk sahibi / vurdumduymaz, sabırlı / sabırsız tezcanlı, iyimser / kötümser gibi) tanımlar, belirtiniz Çatışmadan kaçınan bir kişi misiniz? Ne olursa olsun çatışmayı kazanmak mı istersiniz? Uzlaşmacı mısınız? Ödün rebilir misiniz? Yaşadığınız olaylar karşısında nasıl bir davranış göstereceğinizi tahmin edebiliyor musunuz? Yaşadığınız duygular davranışlarınızı etkiliyor mu? Şu an ben ne yapıyorum? "Kendinizi tanımak istiyorsanız kendiniz Neden böyle davranıyorum? hakkında çok konuşmak yerine kendinizi çokça Böyle davranmamın kaynakları neler olabilir? dinlemeyi tercih edin"

26 İstismara Uğramış Çocuğa Eğitim Ortamında Yaklaşım Rehber Öğretmenin Rolü Eğitim, en genel tanımıyla bireyde davranış değiştirme süreci olarak tanımlanmaktadır. Bununla birlikte, eğitimin dolaylı bir girişim olması, okul denilen özel bir fiziki çevrenin yaratılmasını gerektirmiştir. Okul ortamı oluşturulurken; gerçek çevrede olmayıp istenen ya da olup da istenmeyen kavram süreçlerin, bu özel çevrede yer alıp almamasına dikkat çekilmiştir. Bu özel çevrenin görevi gerçek çevreyi, çocuğa kolaylaştırarak, temizleyerek öğretmektir. Okul yönetiminde rol oynayan bu kişilerin her birinin uzmanlık rolleri birbirinden farklı olmasına karşın, çocukların özelliklerini tanıyabilmelerinin yanı sıra değerlendirme, yönlendirme sosyal destek konularında eğitim almış olmalarıdır. Okul yöneticileri, okulda eğitimsel amaçların gerçekleştirilmesi için gerekli insan madde kaynaklarının bir araya getirilmesi eş güdülemesi sürecine yönelik rolleri sergilerken; öğretmenler daha çok sınıf içi eğitim öğretim etkinlikleri üzerinde; rehber öğretmenler ise doğrudan öğrencinin kendisini tanımasına,kendini gerçekleştirmesine,içinde bulunduğu yakın uzak çevre ile uyum sağlayacak sağlıklı bir kişilik yapısı kazanmasına yönelik çalışmalarda bulunmaktadırlar. Dolayısıyla, istismar olgularında tanıma, değerlendirme yönlendirme konusunda okul ortamında görev alan kişilerden beklenen roller,okul yöneticilerinden öğretmenlere, öğretmenlerden de rehber öğretmenlere doğru gittikçe daha belirgin bir biçimde ortaya çıkmaktadır.buna göre, istismara uğramış çocuklara okul ortamında ortaya konacak yaklaşımda rehber öğretmenin rolü ne olmalıdır? Burada üzerinde durulan kolaylaştırma, temizleme dengeleştirme eylemleri, okulu çevreden tamamıyla ayırmak anlamında yorumlanmamalıdır. Çünkü, bir okulun çevresini, onu etkileyen varlıkların, olay olguların, değerlerin düşüncelerin oluşturduğu göz önünde bulundurulursa, okulu çevreden ayırmak ya da soyutlamak teoride mümkün olsa da uygulamada mümkün değildir.ancak çevrenin kötü etkilerini okulun iyi etkileriyle karşılayabilmek okulun en temel görevleri arasında yer almaktadır. Öte yandan, okulun çevresini yakın çevre uzak çevre olmak üzere ikiye ayırmak da mümkündür. Bunlardan ilki aile öğrenci lilerinden oluşurken, ikincisi siyasal, sosyal, ekonomik kültürel yapılardan oluşmaktadır. Rehber öğretmenin bu konudaki rolünü ortaya koymadan önce çocuk istismarı kavramı Okulun, çocuğun yaşamında ailesinden sonra gelen istismar türleri üzerinde durmak,istismarın okul en önemli yer olması,çocuğun yaşantısının uzak ortamında nasıl hangi biçimde ortaya çıktığını çevreden çok, yakın çevrenin etkisi altında olduğunu belirlemek yararlı olacaktır. ortaya koymaktadır. Dolayısıyla, yakın çevrenin iyi ya da kötü etkilerini uzak çevreye kıyasla daha kısa sürede okulda görmek mümkün olmaktadır. Bunlardan bir bölümü istismarla ilgilidir gerçekleşen istismar olgularının ya da olaylarının kötü izlerinin okula taşınması kaçınılmazdır. Bu durumda okulun yerine getirmesi gereken birtakım görevleri bulunmaktadır. İstismar olgularında okul tarafından ortaya konulması gerekenleri tanımlama, değerlendirme yönlendirme olarak üç grupta toplamaktadırlar.yerine getirilmesi beklenen bu görevler okul yöneticileri, öğretmenler rehber öğretmenler çerçesinde ele alınmaktadır. Tüm gün çocuklarla birlikte olan, onların özelliklerini iyi tanıyan eğitimciler, çocuklarda meydana gelebilecek davranış değişikliklerini fark edebilme tanıma tanımlama şansına sahiptirler.

27

28 Ortamında Duygusal istismarın öğretmenden kaynaklanması Yaklaşımı durumunda ise öğretmene yönelik olarak öfke kontrolü, öğrencilerin gelişim dönemleri Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı özellikleri, iletişim becerileri, etkili sınıf gibi okul dışında gerçekleşen istismar olgularının yönetimi vb.konularda çalışmalar yapılabilir. etkisi okula taşındığı gibi okul içinde de istismar Evde ya da okulda nerede olursa olsun bir olgularına rastlamak mümkündür. Bu önemli olan istismar söz konusu olduğunda çocuğa hayır deme öyküye göre, istismarın, istismar türlerinden becerisi, kendini ifade edebilme becerisi hangisine girdiğini ortaya koymaktır. Bunu zorlayıcı yaşam olaylarıyla başetme becerisi öz saygısını güçlendirici yaparken de tanılayıcı bilgilerden hareket kazandırılmalı, çalışmalar yapılmalıdır. Eğer rehber öğretmen edilmesi gerekmektedir. Rehber öğretmenin öncelikle yapması gereken kendisine gelen çocuk aileye yapılması gereken psikolojik istismar olgusunun öyküsünü almaktır. Bu yardım sürecinin kendi mesleki sınırlılıklarını durumda,rehber öğretmen(lerin) daha önce aştığını düşünürse, uygun bir sağlık kuruluşuna belirtilen istismarlarla ilgili nedenlerden birkaçını yönlendirme yapılmalıdır. Her iki durumda da bir arada gözlemeleri durumunda, o çocuğun çocuk izlemeye alınmalı, belli aralıklarla istismar davranışına maruz kalmış olabileceği görüşmeler yapılmalıdır. İstismar türünün ihmal şüphesi üzerinde durmaları harekete geçmeleri olması durumunda ise, rehber öğretmenin görüşme sırasında öğrenciden alınan öykünün, gerekmektedir. ihmalin göstergeleri olan süreklilik SED le yerinde olacaktır. İhmal ya da istismara uğramış çocuk görüşmeye karşılaştırılması korku, kaygı, suçluluk gibi olumsuz duygularla gelebilir. Rehber öğretmen ilk görüşmede çocuğa Burada rehber öğretmen,öğrencinin sınıf saygı duyduğunu, onu olduğu gibi kabul ettiğini öğrencisi olması durumunda sınıf öğretmeni,6. göstererek bir gün ortamı yaratmalıdır. 7.sınıf öğrencisi olması durumunda da şube rehber öğretmeniyle işbirliğinde bulunmalıdır. bakımsız olması, hava Sabırlı bir şekilde, empatik tepkiler rerek Örneğin,çocuğun aktif dinleme yaparak onu anladığını çocuğa koşullarına göre giyinmemesi, yaşına uygun bir gösterir. Çocuğun kendini suçlu hissetmesine gelişim düzeyinde olmaması, çocukta öğrenme engel olacak özgünini artıracak tepkiler konusunda güçlüklerin olması durumunda ihmal durulabilir. rir.süreçte sosyal yaşama uyumunu üzerinde akademik başarısını artırmak bu zorlu yaşam olayı ile başetmesini sağlayacak beceriler (öfke Böyle bir durumda, öğretmen aileyle kontrolü, çatışma çözme, hayır diyebilme, görüşülerek bu ihmalin nedenleri ortaya çalışılmalıdır. İhmalin, ailenin iletişim becerileri vb.) geliştirmesine yardımcı konulmaya ekonomik durumundan kaynaklanması durumunda olur. aile belediye,kaymakamlık, sosyal yardımlaşma dayanışma kurumu gibi kurumlara İstismarın duygusal istismar çerçesinde ele yönlendirilir. alınabilmesi için öykünün daha önce dile getirilen duygusal istismar göstergeleri bağlamında değerlendirilmesi gerekir. Ancak, duygusal Rehberlik servisine gelen istismar olgusunun, istismar olması durumunda,rehber istismar diğer istismar türlerinden bağımsız fiziksel öğretmenin çocukta gözlenen kırılma ya olarak ele alındığında, bu istismara ilişkin ortaya konan göstergelerin nereden kaynakladığını yaralanmanın gerçek kaza ile olup olmadığına belirlenmesi gerekmektedir. Bu da çocuk, dikkat etmesi gerekir. Aile çocukla öğretmen aile ile yapılan görüşmeler görüşülerek yaralanmaya sebep olan kazanın nasıl doğrultusunda mümkün olacaktır. Sorunun oluştuğu konusunda bilgi alınır, elde edilen aileden kaynaklanması durumunda ailenin yapısı bilgilerdeki tutarlı tutarsız yönler ailenin çocukla olan ilişkiler gözden geçirilmeli, işbirliğine yatkınlığı değerlendirilir. Ayrıca aileye, etkili ana baba tutumları, etkili ödül öğrenci en yakın sağlık kuruluşuna yönlendirilir ceza davranışları, aile içi sağlıklı iletişim, doktordan bilgi alınır. Fiziksel istismar öğretmen çocukların gelişim dönemleri özellikleri tarafından gerçekleştirildiyse durum derhal okul bildirilmelidir. vb.konularda rehberlik yapılmalıdır. yönetimine İstismara Rehber Uğramış Çocuğa Okul Öğretmenin

29 Bununla birlikte, söz konusu istismar aileden kaynaklanıyorsa, sosyal hizmetler çocuk esirgeme kurumuna bildirilmesi yerinde olacaktır. Rehber öğretmen karşı karşıya kaldığı istismar olgusunun cinsel istismar olması durumunda ne yapacaktır? Daha önce vurgulandığı üzere, istismar türleri içinde baş edilmesi kabul edilmesi en güç olanı, cinsel istismardır. Bir de buna rehber öğretmenin deneyimsizliği eklendiğinde, bu istismar türüyle baş etmek daha da güçleşmektedir. Burada üzerinde durulan istismar türüyle nasıl baş edilmesi gerektiğini birkaç yaşanılmış örnek olaydan yola çıkarak ortaya koymak daha doğru olacaktır. Örnek Olay 1: Mağdur, 8. sınıf kız öğrencisidir. Okula devamsızlık yapan öğrenci,daha önce bir kız arkadaşıyla evden kaçmıştır. Bir gece e gelmeyen öğrenciyi polisler bulup getirmiştir. Rehber öğretmen öğrenciyi neden okula devamsızlık yaptığını öğrenmek için görüşmeye almıştır. Rehber öğretmen, görüşme süreci ilerlediğinde konuyu öğrencinin anne babasıyla ilişkilerine getirmiştir. Anne çalışmaktadır, gündüzleri evde yoktur. Baba evdedir, çalışmamaktadır sürekli alkol kullanmaktadır,ayrıca evde çırıl çıplak bir vaziyette dolaşmaktadır. Baba, evde sürekli olarak açık saçık yayın yapan kanallar izlemektedir. Öğrencinin, okula devam eden küçük bir kardeşi vardır. Öğrenci, okul çıkışı onunla e gitmekte ona bakmaktadır. Yaşadıkları ev gecekondudur. Ev küçük olup bütün yaşantı bir odada geçmektedir. Baba öğrenciyi yanına çağırmakta birlikte film izlemek istediğini belirtmektedir. Görüşmelerde, rehber öğretmen dolaylı olarak babasının kendisine dokunup dokunmadığını sormuştur. Öğrenci hayır yanıtını rse de alınan yanıt öğretmeni ikna etmemiştir. Rehber öğretmen yine bir görüşmede öğrenciye aynı soruyu tekrarlamıştır. Öğrenci, bu soruyu karşısında herhangi bir yanıt rmemiş ağlamıştır.rehber öğretmen, bu durumda ne olduğunu anlamıştır. Ne yapabilirim? sorusunun yanıtını aramaya başlamıştır. Sosyal hizmetlerden yardım almayı düşünmüş, ancak öğrenci bunu kabul etmemiştir.ardından anne okula dat edilmiştir. Anneyle yapılan görüşmede uygun bir dille konu kendisine aktarılmıştır. Anne durumu kabullenmemiştir. Öğrenci, o günden sonra okula gelmemiştir. Rehber öğretmen okul idaresini de yanına alarak öğrencinin evine gitmiş, ancak anne ile yapılan görüşmenin ardından ailenin yaşadıkları evden taşındıklarını nereye gittiklerini kimsenin bilmediğini öğrenmiştir. Örnek 1 de yer alan cinsel istismar olgusu aile içi ensest ilişkiye örnek olarak rilebilir. Çelik (2007: 135), okula herhangi cinsel istismar olgusu ulaştığında bunun acil durum yönetimi (kriz yönetimi) olarak ele alınması gereken durumlardan biri olduğuna işaret etmektedir. Bu durumda okul yönetimi okul acil durum yönetim ekibi mağdur olan suçu işleyen şahsın kimliklerini mahremiyetlerini korumalıdır. Olayla ilgili haberlerin mümkün olduğunca gizli kalmasına yayılmamasına dikkat edilmelidir. Okul personelinin yapması gereken mağdur öğrenciye yardımcı olmak, korumak,öğrenci/öğrencilerin korkularını azaltmaya çalışmak olası dedikoduların yayılmasına önlemektir. Burada rehber öğretmenin gizlilik ilkesine uyduğu açık bir biçimde ortadadır. Bununla birlikte, böylesi önemli bir olayda rehber öğretmen ile öğrenci arasında konuşulanların gizli kalması doğru mudur? Bu soruya rilecek yanıt, çocuğun yaşamında yer alan böylesi bir durumda gizliliğin yalnızca rehber öğretmenle sınırlı kalmayacağı yönündedir.dolayısıyla rehber öğretmenin çocuğun öğretmenini okul yöneticisini haberdar etmesi daha doğru bir yaklaşımdır. Diğer bir ifadeyle, gizlilik ilkesinin sınırları ilk başta, bu üç kişiyle sınırlı tutulmalıdır. Rehber öğretmen gizlilik ilkesine bağlı kalmakla birlikte, öğrencinin şube rehber öğretmenine okul yöneticisine zamanında haber rmemiştir.istismarı şu ana kadar kendisi dışında hiç kimse bilmemektedir. Oysa, rehber öğretmenin böylesi bir durumdan belirtilen kişileri başlangıçta bilgilendirmemiş olsa da daha sonra kesinlikle haberdar etmiş olması gerekir. Örnek Olay 1 de üzerinde durulması gereken noktalardan bir diğeri de bildirim zorunluluğu ile ilgilidir. TCK nin 98. maddesi bildirim yükümlülüğü çocukları da kapsamaktadır. Söz konusu maddeye göre, çocuklara yapılan istismar ihmali bilen, gören, haberdar olan herkesin

30

31 yetkili makamlara bildirmesi gerekmektedir. gerekenlerden biri de 5 yıl daha az hizmeti bulunan öğretmenlerin diğerlerine göre, Örnek Olay 1 de rehber öğretmen durumu okul istismarının risk belirtilerini saptama yönetimine iletmiş olsaydı, okul yönetiminin yazılı düzeylerinin daha yüksek olmasıdır. Yalın bir dilekçeyle Cumhuriyet savcılığına, mahalle diğerleri (2002: 28) cinsel istismarda en temel karakoluna, sosyal hizmetler çocuk esirgeme öğenin yetişkin bir kişinin gücünü kullanarak, bir kurumuna, il emniyet müdürlüğü çocuk şubesine, çocuğun gereksinimlerini yok sayma ya da çocuk koruma merkezlerine bildirmesi söz konusu yadsıyarak kendi doyumu için çocuğu kötüye olabilirdi. Okul yönetiminin bunu yapmakta kullanması olduğunu belirtmektedir. Bu isteksiz davranması durumunda ise belirtilen bağlamda, okul dışında yaşanan cinsel istismar yerlerden birine kendisinin başvurması gerekirdi. olgularının okula taşındığı gibi bazen okul içinde TCK, bir istismar durumundan haberdar olan bir öğrencilerin kendi aralarında birbirlerine cinsel kişinin mutlaka yukarıda belirtilen yerlerden istismar uyguladıkları da görülebilmektedir. birine başvurmasını öngörmektedir. Aksi durumda Aşağıda rilen örnek olay bununla ilgilidir. istismarı bilen kişi de suçlu durumu düşmekten kendini kurtaramayacaktır. Bu nedenle rehber Örnek Olay 2: öğretmenlerin ihmal, istismar durumları, bu durumlarla karşılaştıklarında yapmaları gereken 5. sınıfta olan üç erkek öğrenci aynı sınıfta müdahaleler yasal hükümler konusunda bilgi bulunan gelişimsel bakımında geri kalmış, sahibi olmaları gerekir. özgüni eksik, kendini savunamayan bir erkek öğrenciye teneffüste, okul tuvaletinde cinsel Tugay, ilgili çalışmasında, araştırmaya katılan 400 istismarda bulunurken,olay bunu fark eden diğer öğretmenden % 47,5 si istismar ihmalin bir öğrenci tarafından, olaya dahil olan bildirilmesinin zorunluluğu olduğunu belirtirken, % öğrencilerin sınıf öğretmenlerine bildirilmiştir i emin olmadığını, % 19.3 ü de hayır Öğretmen ne yapacağını bilemediğinden doğruca yanıtını rmiştir. Bu riler bir bütün olarak ele rehberlik servisine gelmiştir. Çocuklar hemen alındığında öğretmenlerin çocuk istismar görüşmeye alınmıştır. Öğrencilerle yapılan ihmalinin bildirim zorunluluğu olduğunu görüşmelerde, olayın birkaç kez gerçekleştiği bilmedikleri ortaya çıkmaktadır. Yine aynı anlaşılmıştır.durum okul yönetimine araştırmada öğretmenlerin % 10,5 (42 bildirilmiştir. Ardından, mağdur öğrenci lisi ile öğretmen) inin çocuk ihmal istismarından görüşme yapılmış, ancak li çocuğunu ne şüphelendikleri, tanımladıkları ya da şüphelenip okuldan almaya ne de sınıfını değiştirmeye tanımladıkları olguları yetkili kurum ya da kişilere yanaşmamıştır. Ayrıca olayın gizli kalmasını diğer (sosyal hizmetler, polis, rehber öğretmen gibi) çocukların ailelerine bahsedilmemesini bildirmiş oldukları gözlenmiştir. istemiştir.rehber öğretmen, diğer çocuklara bu olaydan kimseye bahsetmemeleri, aksi halde çok Erol (2007:3) ise araştırmasında, öğretmenlerin fena olacağı söylenmiştir. Bu sürede aileye istismar konusundaki bilgi yetersizliklerini ortaya çocuğa psikolojik destek rilmiştir. Mağdur koymaktadır. Araştırma sonucuna göre, öğrenciyi, ailesi psikiyatriye götürmüştür. öğretmenler için konuyla ilgili birinci bilgi Öğrenciler sürekli gözlem altında tutulmuştur. kaynağının medya olduğu ortaya çıkmıştır. Bu bulgu öğretmenlerin mezun olduğu okullarda Alanyazında çocuk cinsel istismarı, bir çocukla çocuk istismarına ilişkin ya hiç bilgi almadıklarını ondan yaşça büyük bir kimse arasında geçen ya da aldıkları kısmi bilginin yetersiz olduğunu cinsel içerikli temas etkileşim olarak göstermektedir. Araştırmaya katılan tanımlanmaktadır. Buradan yaklaşıldığında öğretmenlerin 1/3 ü konu hakkında bilgiyi öğrencilerin aynı yaşta olması,örnek Olay 2 nin internetten öğrenmiştir. Buradan yola çıkarak bir cinsel istismar olgusu biçiminde ele öğretmenlere yönelik yeterli sayıda konferans alınmasını gerektirir mi? sorusunun sorulmasına seminer gibi etkinliklerin yapılmadığı söylenebilir. yol açmaktadır. Belirtilen soruya yanıt rebilmek için bir davranışın cinsel istismar Öğretmenlerin yaklaşık % 8 i hizmet içi eğitim olarak tanımlanabilmesinde başvurulan dört kurslarına katılarak bilgi sahibi olduklarını ayırıcı ölçüte göre ele alınması gerekmektedir. belirtmişlerdir. Burada üzerinde durulması

32 Bunlardan ilki rıza ölçütüdür. Bu ölçüte göre, razı olunan davranış fiiller istismar olarak ele alınmaz.bununla birlikte, kabul edilmiş ya rıza gösterilmiş ilişkide, eğer şiddet, güç kullanımı, kandırma ya bağımlılık varsa, yapılan davranış bir cinsel istismar olarak değerlendirilir. İkincisi yaş farkı ölçütüdür. Buna göre cinsel istismara uğrayan eğer 13 yaşından küçükse, yapılan davranışın istismar kapsamına alınabilmesi için istismarcı ile arasında en az beş yaş olması, eğer yaş arasında ise istismarcının çocuktan en az 10 yaş ya daha büyük olması gerekmektedir. Üçüncü ölçüt yöntemdir. Buna göre, istismarcının amacına ulaşmak için kullandığı yönteme bakılır. İstismarcı amacına ulaşmak için zor kullanmışsa, baskı, korku, yalan, hile ya hediye rerek bir aldatma ya da kandırma varsa, çocukla yetişkin arasında yaş farkına bakılmaksızın istismar yargısına gidilir. Dördüncüsü ise yasal ölçüttür. Bu ölçütler yasalar tarafından belirlenen ölçütleri içermektedir. Örneğin, TCK n ın 102, 103, maddeleri cinsel suçları kapsamakta olup, maddeler yalnızca çocuğa karşı işlenen cinsel suçları içermektedir. Ancak bu maddelerde, yaş farkına ilişkin bir ifade bulunmamakta, yalnızca 104. maddenin 2. fıkrasında istismarcının mağdurdan 5 yaş büyük olması durumunda cezanın 2 kat arttırılacağı belirtilmektedir. Dolayısıyla arada yaş farkının olup olmaması cinsel istismarın tanılanması için yasal bir kriter değildir. Eğer çocuk, cinsel haz alma amacıyla herhangi bir eylemde herhangi bir kiş i tarafından kullanılmış ise, bu cinsel istismar olarak tanımlanabilir. Burada tekrar yukarıda sorulan sorunun yanıtına dönülecek olursa, mağdur öğrenci cinsel davranışı kabul etmiş ya razı olmuş görünmektedir. Bununla birlikte, söz konusu olayda belirtildiği gibi mağdur öğrencinin gelişimsel olarak yaşıtlarına göre geri olması, özgün eksikliği taşıması kendini savunamayacak konumda olması Örnek Olay 2 nin yöntem ölçütü çerçesinde de ele alınmasını gerektirmektedir. Dolayısıyla olaya bir istismar olgusu biçiminde yaklaşılması daha doğru olacaktır. Bu noktada, belirtilen olayda,öğrencilerle yapılan görüşmelerin ardından mağdur durumda olan öğrencinin ailesi haberdar edilmiş, diğer öğrencilerin aileleri haberdar edilmemiştir. Oysa, burada diğer öğrencilerin ailelerinin de haberdar edilmesi gerekirdi. Bunun yerine, bu öğrencileri baskı sindirme yoluyla olayın üzerinin kapatılması sağlanmıştır. Böylesi bir davranış mağdur öğrenciyi koruma adına yapılmış olsa bile bunun doğru olmadığını söylemek gerekir. En az mağdur olan öğrencinin ailesi kadar diğer öğrenci/öğrencilerin ailesinin de olaydan haber edilmesi belirtilen öğrencilerin de tedavi sürecine dahil edilmesi daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Mağdur çocuğun lisinin olayın gizli kalması yönünde bir yaklaşımı tercih etmesinin, etiketlenme,aşağılanma, küçümseme,korkma, utanç duyma gibi toplumsal etkenlerden ileri geldiği söylenebilir. Çukurova Ünirsitesince yapılan bir araştırmada ailelerin istismarı gizli tutma eğiliminin giderek azaldığı görülmüştür. Araştırmada 484 çocuktan sadece 53 ünün ailesi (% 11) durumu gizlemeye çalışırken, 428 inin (% 89) ailesinin ise yardım arayışına girdiği belirlenmiştir. Çeçen (2007:7) etiketlemenin, istismara uğrayan çocukta kalıcı olumsuz etkilere neden olabileceğine dikkat çekmektedir. İstismara uğrayan çocuk utanç, suçluluk, kirlenmişlik gibi duyguları zaman içinde benliğine yerleştirir. Dolayısıyla çocuk kendini zamanla olumsuz algılamaya başlar. Bu olumsuz kavramlar saldırgan tarafından çocuğa yöneltilir. Saldırgan çocuğu ayıplayarak,utandırarak, suçluluk hissi uyandırarak ya da aşağılayarak olanları gizlemeye çalışabilir. Akranlar arasında cinsel istismar söz konusu olduğunda, cinsel içerikli oyun ile cinsel istismar birbirine karıştırılabilmektedir. Bununla birlikte, çocuk gelişimini iyi bilen bir rehber öğretmen, bu ayrımı yapabilir. Ayrıca, akranların, cinsel içerikli davranışları birbirlerine uygulamaları durumunda,çocuğun bu davranışları nereden öğrendiği sorgulanmalı, eğer başka birinden öğrenmiş ya da cinsel içerikli görüntülere maruz kalmış ise bunların kim tarafından ne boyutta yapıldığı araştırılıp asıl istismar ortaya çıkarılmalı Etiketlenme duygusunu güçlendiren ise çocuğun bu durumun yasal bildirimi yapılmalıdır. yakın çevresindeki kişilerdir. Çevredeki kişiler bu etiketlemeyi çocuğu sürekli ayıplayarak

33 Okulda yaşanan ya da ortaya çıkan bir istismar durumunda mağdur öğrencinin bir başka okula naklinin yapılması öngörülür. Bu, bazı kişilerce mağdur öğrencinin cezalandırıldığı anlamına geldiği,aksine burada okuldan uzaklaştırılarak cezalandırılması gerekenin diğer öğrenci/öğrenciler olması gerektiği dile getirilmektedir. Belirtilen kişilerin dile getirdikleri doğru olmakla birlikte,mağdur öğrencinin okulda kalması durumunda olayın bir biçimde diğer öğrenciler tarafından duyulması ile başka istismar olaylarının önünün açılacağı kaygısı yaşanmaktadır. Mağdur aileler de çoğu zaman çocuklarını bulundukları okuldan başka bir okula almayı tercih etmektedir.örnek Olay 2 de, Örnek Olay 1 in aksine, okul yönetiminin haberdar edildiği gözlenmektedir. Okul yönetiminin böylesi bir durumdan haberdar edilmesi okul içinde alınabilecek günlik önlemlerinin artırılması bakımından önemlidir. yönetiminden bir kişinin yanında olması gerekmektedir. Aksi takdirde rehber öğretmen sonradan ortaya çıkacak olumsuzluklarla baş etmekte zorlanabilir. Yine mağdur eden öğrencinin de başka bir okula nakli sağlanabilir. Bu durumda her iki öğrenci/öğrencilerin gittikleri okulun aynı olmamasına dikkat edilmelidir. Her iki öğrenci/öğrencilerin uygun kurumlara yönlendirmeleri yapılmalı izlemeye alınmalıdır. Ailelerle yapılan görüşmelerde, olayın gizli kalmasını istemeleri, psikolojik destek yönlendirmeyi geri çevirmeleri durumunda ne yapılacaktır? Örnek Olay 3: Öğretmen asıl branşı fizik olmasına karşın, sınıf öğretmeni olarak atanmış, ancak okulda matematik derslerine girmektedir. Öğretmen,eşinden ayrılmış psikolojik sorunları olan hatta tedavi gören bir kişidir. Bazen öğretmenler odasında yaptığı konuşmalar esprileri soğuk duş etkisi yaratmaktadır. Bir gün 8. sınıf kız öğrencileri, rehber öğretmene matematik öğretmenlerinden şikayetçi olduklarını belirtmişlerdir. Öğrencilere göre, öğretmen ellerini sürekli edep yerlerine götürmekte, kız öğreniciler bir soru sorduğunda onların yanına gelerek, yanlarına oturmakta, ellerini omuzlarına atmakta, bize askerde şunu derlerdi, şöyle yaparlardı gibi argolu sözler konuşmaktadır. Rehber öğretmen konuyu okul yöneticisine iletilmiştir. Okul yöneticisi, bunun daha öncede olduğunu, kendisinin öğretmeni uyardığını belirtmiştir. Okul yöneticisi, söz konusu olan öğretmenle bir de rehber öğretmenin görüşmesini istemiştir. Bunun üzerine rehber öğretmen, anılan öğretmenle bir görüşme yapmış olay izlemeye alınmıştır. Öğretmen, takip eden öğretim yılında başka bir okula kendi iste ğiyle tayin olmuştur. Aile bunu istemiyorsa, bu durumda aileyi zorlamak yerine ailenin bilgilendirildiği fakat ailenin başka bir yardım ya da yönlendirme kabul etmediği görüşme tutanağına yazılmalıdır. Çünkü, bu ne rehber öğretmeni ne de okul yönetimini yasal olarak günce altına almaz. Yapılacak en doğru davranış yaşanan istismarı ilgili yerlere bildirmektir. Ayrıca aileye, çocukla ilgili bundan sonraki süreçte nasıl bir yaklaşım sergilemeleri gerektiği konusunda bilgi rilmelidir. Söz konusu bu yaklaşım ne aşırı abartılı bir ilgi ne de ihmal boyutunda olmamalı, normal bir iletişimin biçimi şeklinde sergilenmelidir. Aileye, olayı tekrar tekrar konuşmaması, ne olduğu konusunda çocuğu sorgulamaması, fakat çocuk olay hakkında konuşmak isterse yargılamadan sözünü kesmeden onun kendini ifade etmesine imkan rmesi gerektiği konusunda bilgi rilmelidir. Mağdur eden durumda olan öğrencinin ailesi ile yapılan görüşmede rehber öğretmen tek başına hareket etmemelidir. Bu nedenle, mağdur durumda olan çocuğun ailesi ile görüşülürken, öğrenci/öğrencilerin sınıf öğretmeni okul Okullarda gözlenen cinsel istismar olguları yalnızca okul dışında yaşanmış istismarın okula taşınması ya da öğrencilerin kendi aralarında yaşadıkları istismarlar değildir. Bunların dışında bir de öğretmenlerin öğrencilere yönelik cinsel istismarları olabilmektedir. Buna ilişkin gerek yazılı gerek görsel basında haberlere rastlamak mümkündür. Örnek Olay 3 okuldaki böylesi bir istismar durumuna ilişkindir. Örnek Olay 3 te bahsedilen durum aynı zamanda TCK 105. maddeye de girmektedir. Dolayısıyla, bu öğretmen hakkında adli bildirim de yapılabilir.öğretmen öğrenci arasında yaşanan cinsel istismar söz konusu olduğunda ise,idari soruşturma kesinlikle yeterli olmayıp adli

34

35 bildirimin de okul yönetimi tarafından yapılması gerekir. Daha önce belirtilen, İlk orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi Tecziyeleri Hakkında Kanun un 27. Maddesine göre öğrencisine karşı iffetsiz davranışta bulunan öğretmenlerin meslekten çıkarılacağı yer almasına karşın, burada söz konusu olan öğretmenin, ilkinde okul yönetimince uyarılması ikincisinde de bu işin rehber öğretmen tarafından yerine getirilmesinin istenmesi, okullarda böylesi durumların üzerine pek fazla gidilmediği, üzerinin kapatılmaya çalışıldığını göstermektedir. Sonuç Öneriler Okul ortamında yaşanan istismar olgularına yaklaşımı, yalnızca rehber öğretmenin müdahalesi boyutuna indirgemek yanlıştır. Bununla birlikte, böylesi bir durumdan çocuğun en az örselenme ile çıkmasını sağlamak için rehber öğretmenin yapacağı müdahale psikolojik destek sürecinin daha belirleyici olduğu söylenebilir. Fakat gerek rehber öğretmenler gerek öğretmenler gerekse de okul yöneticileri istismar olgusuyla karşılaştıklarında tam olarak ne yapacaklarını bilmemektedirler.buradan hareketle, rehber öğretmenlerin kendilerinden beklenen rolleri daha gerçekçi bir biçimde ortaya koyabilmeleri için bu konuda ciddi bir eğitimden geçmeleri gerekli görülmektedir. Söz konusu bu eğitime öğretmenlerin hizmet öncesi eğitimlerinde, eğitim fakültelerinin lisans programlarına bir Çocuk İstismarı adlı ders konularak başlanılabilir. İlk aşamada böyle bir şey mümkün gözükmese de eğitim fakültelerinde rilen Sınıf Yönetimi adlı derste çocuk istismarına bir ünite konusu olarak yer rilebilir. Diğer yandan, şuan görevde bulunan öğretmen okul yöneticilerine yönelik olarak Risk Altındaki Çocuklara Yaklaşımlar adı altında, konuya farkındalıklarını artıracak hizmet içi eğitim çalışmaları yapılabilir. Yapılacak eğitim çalışmaları, okul ortamında bu tür olguların yaşanmaması için ne gibi önlemlerin alınması ortaya çıkan herhangi bir istismar olgusunda nelerin yapılması gerektiği konusunda olacaktır. Kuşkusuz,öğretmenlerin okul yöneticilerinin gerek hizmet öncesi gerek hizmet sonrasında istismar konusunda farkındalık yaratacak eğitim çalışmalarına tabi tutulmaları konuyla ilgili kurumların bir araya gelmesiyle mümkün olacaktır. Bu planın uygulanmasında okul müdürünün başkanlığında okul rehber öğretmeninin koordinasyonunda kontrollü hızlı davranılması gerekmektedir. Ayrıca bu planda hangi tür olayda kimlerden nasıl yardım alınabileceği de açıkça belirtilmelidir. Mağdur istismar davranışında bulunan kişiler ile onların aileleriyle mümkünse sadece rehber öğretmenin görüşmesi, diğer görevlilerin ise sorumlulukları çerçesinde rehber öğretmenden bilgi edinebilmeleri sağlanmalıdır. Mağdur fiili işleyenlerin sağaltımında mutlaka uzman bir kişiden psikolojik destek alınması gerekmektedir. Rehber öğretmenlerin lisans eğitimlerine bakıldığında bu konuda özel bir eğitimden geçmedikleri aşikardır. Ayrıca rehber öğretmenler zamanla konu hakkında eğitim almış olsalar bile,olguların çok sıkça kendilerine iletilmemiş olmalarından dolayı, yeterince tecrübe sahibi olmayabilirler. Bu tür olgularda tüm görevlilerin sınırlılıkları, yeterlilikler dikkate alınarak yardım süreci planlanmalıdır. Bunların dışında rehber öğretmenlerin, bulundukları okullarda görev yapan öğretmen, okul yöneticileri ailelere yönelik olarak istismarı önleyici çalışmalar yapması bir zorunluluktur. Örneğin, Adalı nın (2007: 86) yaptığı araştırmada, ilkokul üç, dört, beşinci sınıfl arda okuyan 10, yaşlarındaki öğrenciler onların ailelerine istismara ilişkin bilgilendirme eğitiminin,hem lilerin hem de öğrencilerin istismar konusu hakkında sahip oldukları bilgiyi genel olarak değiştirdiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu noktada, rehber öğretmenlerin lilere öğrencilere onların istismara ilişkin farkındalıklarını artıracak seminer çalışmalarında bulunması faydalı olacaktır. Seminerler rehber öğretmenler tarafından rileceği gibi alanında uzman kişiler okula dat edilerek de gerçekleştirilebilir. Rehber öğretmenlerin çocukların temel haklarından biri olan günli bir ortamda yaşama bakım görme hakkı konusunda çocuklara, ailelere okul çalışanlarına bilgi rmesi tüm bu hedef gruplarda farkındalığı artıracak, ihmal istismar olgularında azalmaya yol açacaktır.

36 Anne! Baba! Beni Düzgün Sevgili anne babacığım biliyorum ki ben sizden küçük tecrübesizim ama bunlara rağmen sizden daha iyi bildiğim şeylerde var.şimdi sizinle bunlardan bir kaçını paylaşmak istiyorum.bunları paylaşalım ki beni daha doğru sağlıklı yetiştirin. Yetiştirin edemediğimi unutmayın. İşte bu yüzden her zaman doğru olamıyor söylediklerim,yaptıklarım. Soru sorduğumda geçiştirmeyin, cevabı ertelemeyin. Eğer böyle yaparsanız,artık soru sormadığımı göreceksiniz cevapları, istediğim bilgileri başka yerden arayacağım. Tutarsız olmayın. Bu benim aklımı tamamen karıştırır size günimi kaybetmeme neden olur. Beni şımartmayın. Her istediğimin yerine getirilmemesi gerektiğini çok iyi biliyorum, sadece sizi test ediyorum! Bana karşı disiplinli, katı olmaktan korkmayın. Ben bunu tercih ederim, kendimi emniyette günde Korkularımın aptalca olduğunu hissediyorum. söylemeyin. Bana korkularım korkunç şekilde gerçekler anlamaya çalışırsan Kötü alışkanlıklar edinmeme müsaade beni sakinleştirebilir, günimi etmeyin. Bunların erken dönemlerde kazanmama yardımcı olabilirsin. teşhis edilip önlenmesi hususunda sizlere Kendinin mükemmel ya hep başarılı güniyorum. olduğunu bana devamlı söyleme, Olduğumdan da küçük hissetmemi asla hatırlatma bile. sağlamayın. Bu benim sadece daha da fazla aptalca hareket etmemi sağlar! Çünkü senin bunların hiçbiri olmadığını Elinden geliyorsa beni lütfen başka anladığımda bu bana çok büyük şok olur. insanların önünde düzeltmeye çalışma. Benden özür dilemenin senin asla Eğer benimle özel baş başa yavaşça yapmayacağın bir iş olduğunu sakın konuşursan çok daha fazla etkili olacak. düşünme. Dürüstçe özür dilemen benim sana sürpriz beklenmedik şekilde Hatalarımın günah olduğunu yakınlaşmamı, ısınmamı sağlayacak. hissettirmeye çalışma bana.bu benim değerlerimi sarsıyor. Denemeyi, yeni şeyleri öğrenmeyi, anlamayı, keşfetmeyi çok sevdiğimi asla Beni olacaklardan/ sonuçlardan unutma. Onsuz olamam, alış. koruma.bazen acı çekerek öğrenmem gerekiyor."senden nefret ediyorum" Ne kadar çabuk büyüdüğümü dediğimde üzülme. Bazen nefret ettiğim unutma.bana ayak uydurman çok zor sen değilsin; beni yönlendirmek için olmalı, lütfen dene. kullandığın gücün. Çok fazla sevgi anlayış olmadan büyüyüp gelişemeyeceğimi lütfen Küçük hastalıklarıma fazla üzülme. Bazen unutma, ama bunları sana söylemem bunlarla istediğim, ihtiyacım olan ilgiyi gerekmiyor, öyle değil mi? buluyorum çevremde, sende. Lütfen sağlıklı olun spor,egzersiz Şikayet etme, söylenme. Söylenirsen, yapın. Sizlere ihtiyacım var sevgili kendimi sanki sağırmışım gibi korumam anneciğim babacığım.lütfen beni gerekecek. yalnız bırakmayın bu hayatta... Kendimi arzu ettiğim kadar iyi ifade Sizi daima sen çocuğunuz...

37

38

39 Kötü Bir Haber Vermenin En İstanbul'da Ankara'daki Akıllıca Yolu Nedir? ünirsitede babasına okuyan genç kız telefon etmiş: "Baba, merhaba. Ben Lale..." "Ooooo. Güzel kızım benim. N'abersin bakalım?..." "Hiç sorma babacığım. Hiç keyfim yok valla..." "Hayırdır? Bi sorun mu var?... Kız ağlamaya başlar; babası ise üzüntü meraktan kafayı yemektedir: "N'ooldu kızım? Anlatsana..." "Murat evi terk etti. Boşanmak istiyormuş." "Ne evi lan? Ne boşanması? Sen ne zaman evlendin de boşanıyorsun?..." "Hani senin hiç hoşlanmadığın esrarkeş çocuk vardı ya. Ben onunla evlendim." "İyi halt ettin, zilli. Neyse, artık yapacak bir şey yok. Versin mahkemeye, hemen boşanın." "Boşanalım ama benden 10 milyar istiyor. Eğer rmezsem, iyi zamanlarımızda çektiği çıplak fotoğraflarımı internetten herkese yollayacakmış..." "Püüh. Rezil... Çıplak fotograf çektirdin, öyle mi?" "Ama babacığım. O benim kocamdı. Ne biliyim böyle bir puştluk yapacağını." "Peki. Olan olmuş artık. Yarin havale ederim parayı... Öğleden sonra Bankaya gidip çekersin; sonra da alıp yakarsın o kahrolası fotoğrafları..." "Sağol baba. Eeee. Sey...Bir de kürtaj için 2 milyara ihtiyacim var..." Adam artık iyice fenalaşır. Boguk bir sesle konuşur: "Kürtaj mı? Bir de hamile mi kaldın o çocuktan sen?..." "Aslında ondan degil... Zenci bi çocuk vardı...zaten o yüzden ayrılıyoruz ya... " Adam bayılmak üzeredir. Nabzı yükselir, tansiyonu düşer, artık inleyerek konuşmaktadır: " Biz seni oraya okumaya yollamıştık. Sen ne haltlar çevirmişsin. Allah'ım. Nedir bu başımıza gelenler...okulu bitirir bitirmez Ankara'ya dönüyorsun, yoksa kırarım bacaklarını..." "İstersen hemen dönebilirim babacığım. Ben geçen yıl okuldan atıldım çünkü... " Adam masanın üzerindeki soğuk su dolu sürahiyi başından aşağıya devirir ancak bu şekilde konuşmasını sürdürebilir: "Okuldan mı atıldın? Hani birlikte avukatlık yapacaktık, zilli?...eh ulan? Sen hele bir gel buraya.ben sana yapacağımı bilirim. Evden dışarıya adım attırmayacağım sana. İlk isteyenle de evlendirieceğim..." "O iş zor be baba. Biliyorsun, moda oldu, artık evlenmeden önce eşler birbirlerinden saglık raporu istiyorlar... Pek iyi bir rapor sunacağımı zannetmiyorum ben..." "Allahım, çıldıracağım... Bir de cinsel hastaliklar haaa...kesin o zencidendir..." "Çok pis arkadaşları vardı. Bilmem artık hangisinden kapmışımdır..." Güm diye bir ses duyulur. Adam kısa bir süre için kendinden geçmiştir; ancak hemen kendisini toparlayıp tekrar telefonu alır. "Hemen bu aksam dayını yolluyorum oraya. Seni alıp gelecek. Adresini r bakayım..." " Mahmutpaşa Karakolundayım... Gelirken kefalet için de biraz para getirsin yanında..." "Karakol mu?... Bir de karakola mı düştün layyynnn? Ne yaptın?..." "Dün kafam çok bozuktu, çok içmişim. Araba kiralayıp dolaşmaya çıktım. O kafayla Arnavutköy'de kokoreççi dükkanına girdim. Ama neyse ki kimse ölmedi. Dükkan sahibiyle kiralık araba firmasına biraz para rmek gerekir sanırım..." Adam artık iyice fenalaşmıştır. Hatta fenalaşmak ne kelime; adeta kahrolmuştur. Telefonda kısa bir sessizlik olur. Kız tekrar konuşmaya başlar: "Babacığım. Sakın üzülme. Bütün bunlar bir şakaydı. Ben sadece sınıfta kaldığımı söylemek için aramıştım..." Bunun üzerine adam sevinçle mutlulukla haykırır: "Canın sağolsun be güzelim, boşeerrr. Okul da neymiş? Hiç mühim değil, tatlı canın sağolsun senin..." İşte ancak kötü bir haber böyle güzel bir şekilde söylenebilir. :))

40 Ailelerin Çocuklarını Cinsel Tacizden KorumaK İçin Yapmaları Gerekenler Cinsiyet toplumdaki en temel kategorilerden birisidir.cinsiyeti belirleyen şey ise biyolojik yapıdır.temelde cinsiyet rolleri fizyolojik farklılıktan dolayı ortaya çıkmıştır.bireylerin psikolojik yönden sağlıklı uyumlu olabilmesi iki cinsiyetin de roller açısından farklı olmaması için, cinsiyet farkı gözetmeksizin kendine uygun, kendini gerçekleştirici doyurucu cinsiyet rollerini benimsemesi gerekmektedir. Cinsel taciz olgularında cinsiyetler arasında eşitlik kavramında bir karmaşıklık durumu hâkimdir.cinsel taciz olayları yalnızca taciz edileni ilgilendiren bir problem gibi görülse de, özellikle bayanların bedensel ruhsal bütünlüğünü tehdit etmekte, onların toplumsal yapı içerisinde sağlıklı bir şekilde yaşamlarını sürdürmeleri başkalarıyla normal bir etkileşimde bulunmalarını çok zorlaştırmaktadır. Ayrıca bayanları gelecekle ilgili karamsarlığa itip, iyi beklentilerine engel olan bir davranış biçimidir. Cinsel tacizin içine istenmeyen cinsel yorumlar,şakalar el hareketinden;başka bir öğrencinin sırasına cinsel resimler, fotoğraflar notlar bırakmak; tuvalete ya soyunma odalarına belli bir öğrenciyle ilgili duvar yazıları yazmak; cinsel içerikli dedikodular yaymak;kendini teşhir etmek ya röntgencilik; cinsel amaçlı dokunma,

41 haberdar olamamaktır.özellikle ülkemizde, son yıllarda sayısı hızla artan TV kanallarıyla kontrol edilemez hâle gelen filmler TV programlarında şahit olunan bu durumlar birçok aileyi olumsuz etkilemektedir. Ailelerin çocuklarını cinsel tacizden korumaları için yapılması gereken şeyler şunlardır: Anne baba olarak, cinsel taciz konusunda bilgili bilinçli olun.çocuğunuzu cinsel taciz konusunda bilgilendirin korunma yollarını öğretin. Çocuğunuzun cinsel gelişimini yakından takip edin.çocuğunuzla açık iletişim kurun.eğer sizinle her konuyu paylaşmasını sağlayabilirseniz,cinsel tacize uğrayıp uğramadığını öğrenebilir önlem alabilirsiniz.çocuğunuza ilgi şefkat gösterin.ona olan sevginizi güninizi belirtmekten çekinmeyin.çocuğunuzu çok sevin,ama sevgi göstermenin yolu onu elleyerek, sağına soluna çimdik atarak ya da ısırarak sevmek değildir.böyle yaklaşımlarla sevilen çocuklar,"çok sevginin göstergesi mutlaka dokunmaktır."yargısına ulaşmasın ki,çevredeki diğer insanlar dokunduğunda,onların da kendisini çok sevdiğini düşünmesin. avuçlama ya çimdikleme; başka bir öğrenciye sürtünme; giysilerini çekiştirme; cinsel imalarla başka bir öğrencinin önünü kesme zorla öpme diğer cinsel eylemlere kalkışma girer. Cinsel taciz; bir çocuk ya da yetişkinin, başka çocuk/çocukların ya da yetişkin/yetişkinlerin, istemediği cinsel davranışlarına maruz kalmasıdır.cinsel taciz, genelde çocuğa yakın olan kişiler tarafından gerçekleştirilmektedir. Çimdikleme, okşama, sıkıştırma, öpme, el ile sarkıntılık etme, laf atma, uygunsuz sözcüklerle rahatsız etme gibi davranışlar cinsel taciz kapsamına girer. Anne babaları en fazla korkutan kaygılandıran, çocuklarının, kendilerinin olmadığı bir ortamda (mahalle ya da okulda), bu tür bir durum ile karşı karşıya gelmesi bundan Çocuğunuza aile fertleri yakın aile fertleri dışındaki kişilere fazla yaklaşmamasını öğretin. Çocuğunuza yabancı insanlarla öpüşmemesini, yanına fazla yaklaşmalarına izin rmemesini kuşkulu davranışların neler olabileceğini öğretin. Çocuğunuza çok sevmenin göstergesinin dokunmak, öpmek, okşamak olmadığını, bazen tatlı bir söz ya da bakışın bile bunun için yeterli olduğunu vurgulayın. Son olarak, en önemlisi çocuğunuza "HAYIR" demeyi öğretin. Sadece cinsellik konusunda değil, her konuda hoşlanmadığı bir şeyi anne, baba, kardeş dâhil, hiç kimsenin ona yapmasına izin rmemesi, gerekirse uygun bir dille "Hayır" demesi gerektiğini öğretin. Özetlemek gerekirse, çocuğunuzu cinsel tacizden korumak için: İnsanlarla mesafeli iletişim kurmasını,yaşadığı her durumu sizinle paylaşabileceği sıcak açık aile ortamı sağlamayı,en önemlisi,"hayır" demeyi öğretin,bu özellikler aslında sadece çocuklarda değil,tüm yetişkinlerde de olması gereken sağlıklıinsanların özellikleridir.

42 Aşk da; Bir Tür Uyuşturucudur Aşık olan kişinin beyninde uyuşturucu bağımlılarının beynindekine benzer değişikliklerin meydana gelmektedir. Albert Einstein Tıp Fakültesi ile New YorkÜnirsitesi nde yapılan bir araştırmada, kör kütük aşık olduğunu söyleyen 10 kadın ile 7 erkeğe sevgilileri ile sevgililerine benzeyen bir kişinin fotoğrafları gösterildi. Deneklerin bu sırada manyetik rezonans görüntüleme (MRI) yöntemiyle beyinleri tarandı. Sevgililerinin fotoğrafını gören deneklerin beyninin hızla tepki rdiği beynin özellikle motivasyonla ilgili bölümünün harekete geçtiği belirlendi. Araştırmacılardan Arthur Aron, aşık olan kişinin beyninde uyuşturucu bağımlılarının beynindekine benzer değişikliklerin meydana geldiğini belirtti. Aşkı insanın yaşayabileceği en güçlü duygulardan biri olarak tanımlayan araştırmacılar, aşık olan kişinin beyninin aşırı derece moti olduğunu bedendeki diğer organları da etkilediğini söyledi. Albert Einstein Tıp Fakültesi nden nörolog Lucy Brown, beynin ödül kısmının ayrı zamanda zevk merkezi olarak görev yaptığını kişinin aşkını ödül olarak gördüğünü söyledi. Brown,sevgilinin aşkı kazanıldığında yaşanan duygu fırtınasının sanılanın aksine zamanla dinmediğini, sadece biçim değiştirdiğini belirtti. Ortalama 21 yıldır evli olan eşlerini hala çok sevdiklerini söyleyen 20 deneğin beyin taramalarını da inceledik lerini kaydeden Brown, eşlerinin fotoğraflarını gördüklerinde deneklerin beyinlerinde ödül bağlılık bölgelerinin tepki rdiğini açıkladı. Brown,zaman içinde ilişkilerin alışkanlığa dönüştüğünü, eşinin kendisini terk etmesinden artık korkmayan kişinin beyninin ihtirasa odaklandığını sözlerine ekledi.

43 İnsanlar Neden Değişik Dillerde Konuşurlar? Dünyadaki 6 milyar kişinin konuştuğu 3000'den fazla dil vardır ama dünya nüfusunun yarısı bu dillerden yalnızca 15'ini konuşmaktadır. En çok sayıda insanın konuştuğu dil ise Çin'deki Mandarin dilidir. Yazı dili bütün Çin'de aynı olmasına rağmen halkın yüzde 70'i Mandarin dilini konuşur kuzeyde oturan bir kişi güneydekinin konuştuğunu anlamaz. Afrika'da 1000'e yakın dil konuşulmaktadır fakat l milyondan çok kişinin konuştuğu dillerin sayısı 30'u geçmez. Hindistan'da 800'den fazla dil konuşulmaktadır. Hatta bu kalabalık ülkede, her 12 kilometre gittikçe lisanın değiştiği söylenmektedir. Genetik bilimi,insanlığın dünyanın belli bir noktasında,çok büyük bir olasılıkla Yakın Doğu'da doğarak yayıldığı dünya üzerindeki iki toplum coğrafi olarak birbirinden ne kadar uzaksa genetik yapılarının da o kadar farklı olduğu düşüncesini doğrulamaktadır. Örneğin Çin,Japon gibi doğu milletleri genetik olarak birbirlerine,avrupalılar ise Kuzey Afrikalılara,Ortadoğululara Hintlilere daha yakındırlar. Dünyanın bu genetik haritası ile konuşma lisanlarının yayılışı paralellik gösterir. Teoriye göre milattan önce 7500 yıllarında tarımın başlaması hayvancılığın gelişmesi ile birlikte Yakın Doğu'dan Avrupa'ya, Kuzey Afrika'ya Hindistan'a büyük göçler olmuştur. Bu büyük göç dalgaları üç ana dil gurubunun oluşmasına yol açmışlardır. Diller arasındaki akrabalığa, bir başka deyişle dillerin tarihsel oluşumuna dayanan bu sınıflandırmada, ortak bir kökenden kaynaklandıkları varsayılan diller aynı öbeğe konulmuştur. Çelişkili olmalarına tam tatminkar açıklaması yapılamamasına rağmen bu üç dil grubu şunlardır:1.hint Avrupa dilleri,2.ural Altay dilleri,3.hami Sami dilleri.türk dilleri Ural Altay ailesinin Altay öbeğindedir. Büyük dil öbeklerinin dışında sınıflandırılmalarına rağmen Kore, Japon Eskimo dilleri de bu aileden gösterilir. Hami Sami dillerinin en belirgin örneği Arapça'dır. Çin Tibet Kafkasya dilleri, Avustralya, Afrika Amerika yerli dilleri bu ana sınıflandırmanın dışındadırlar. Diller ayrıca dilbilgisi yapılarına göre de dört sınıfa ayrılır: 1.Kelimelerin kısa kısa,ek almadan,cümle içindeki yerlerine göre anlam yüklendikleri diller (Çin,Vietnam,vb.); 2.Zaman, kişi, olumsuzluk gibi tüm durumların fiilin köküne ek gelmesiyle türetilen diller (Türkçe);3.Dilbilgisi bağlantılarının fiil kökünde değişiklik yapılarak ifade edildiği diller (Hint Avrupa, Hami Sami);4.Sözcüklerle ekler birleştirilerek bir cümlenin tek sözcüğe dönüştürüldüğü diller (Eskimo).Örneğin Eskimo dilinde "takusariartorumagaluarnerpa"kelimesi "onun bununla uğraşmaya gerçekten niyetli olduğunu sanıyor musunuz" anlamına gelir.dün yadaki bü tün dille rin tek ortak yanı, en çok kullanılan kelimelerin, daha az kullanılanlara göre az sayıda harf le yazılmaları,yani daha kısa olmaları dır.ayrıca hemen hemen bütün lisan larda vücudun kısım larının organları nın isimlerinin birçoğu kısa kelimelerle ifade edilir.türkçe'deki baş, bel,kaş,göz,kas,dil,diş,el, kol,saç,aya,ten,diz,kan,boy,bel,kıl,vb.gibi.lisanın zenginliğinde milletlerin yaşadığı ortamın kültürün etkisi vardır.eskimo'lar ata,sadece at demekle yetinirken Türklerde atın cinsine,yaşına,rengine göre değişik isimleri vardır.ancak bizler de kar'a sadece kar derken Eskimo dilinde karı yağışını tanımlayan 32 kelime vardır.hayvanlara sesleniş bile dillere göre değişir.bir İngiliz tavuğunu"bili bili"diye çağırırsanız anlamaz. İngilizler tavuğu çak çak,finliler fibi fibu diye çağırırlar ama neredeyse bütün dillerde tavuğu kovalama sesleri birbirlerine benzer; kış kış, kuş kuş, kş kş, kiş kiş

44 Gelecekte Hangi Meslek, Hangi Alan Hangi Sektör Meslekler değişiyor. Bugünün meslekleri gelecekte geçerli olmayabilir. İleride hangi meslekler öne geçecek, hangileri daha fazla para kazandıracak meslek seçerken nelere dikkat etmek gerekiyor? Hepsini sizin için araştırdık.gelecekte mesleklerin değil, becerilerin önplanda olacağını belirten M GEN Gelecek Planlama Merkezi Başkanı, Fütürist Ufuk Tarhan, Birçok yeni meslek dalı olacak.insanların yaptığı fiziksel güç gerektiren işleri robotlar halledecek.alan odaklanılan bilim dal ne olursa olsun; onu en iyi yapan geliştiren o konuyu meslekleştirebilecek dedi. Tarhan,ünirsite adaylarına şu tavsiyelerde bulundu: Nereyi tutturabiliyorsanız oraya girin.çünkü işinizi yapacağınız zaman geldiğinde edindiğiniz bilgilerin önemi kalmayacak.kendinizi iyi tanıyın,özgünli,rahat, insani değerlerini gelişmiş bireyler olun. Sizi meslekleriniz yaratacak anlamlandıracak. Eskimiş,para kazanma başarı tariflerine önem rmeyin.artık zaman değişti, yeni bir çağdayız. Her yer ofis olacak. Bu da her konuda esneklik tölorans ihtiyacını arttıracak.yaratıcı, tasarımcı, cesur, atak teknolojiye hakim profiller öne çıkacak.tek yerden maaş almak yerine kendi işini yapmak bunu çeşitli firma, kurum ya da kişilere satarak para kazanmak geçerli olacak.insanların eğlence, tatil, çalışma anlayışları da değişecek. Turizm, eğlence tüketmek ya kitlesel ya çok butik olarak gelişecek.sanal eğlence,önem kazanacak. Görüntüleme cihazları ile sanal gerçeklik buluşma gibi deneyimler tasarlayıp,bunu pazarlamak öne çıkacak.tatil, eğlence mekanları da özgünleşecek. Tematik kurgulara çeşitli ihtiyaçlara yanıt recek şekilde yapılanacak.fiziksel mekanlarda teknoloji kullanımı, odalarda sağlanan görsel iletişime dönük donanım baştan aşağı değişecek.hangi sektör olursa olsun en önemli şey daima ucuz kaliteli olmak olacak. Eğlendirmeyen iyi hissettirmeyen hiçbir ürün,iş yeri tutunamayacak. O yüzen özellikle Geleceğin Meslekleri Trendleri. motivasyon teşvik unsurlarının hem pazarlama Üretim sektöründe istihdam olanakları hızla hem de İK açısından yepyeni yöntemler yaratması düşüp,hizmet servis sektörleri yükselişe geçecek. gerekecek. Dünyanın yarısı araştırıp,geliştirecek, üretecek pazarlayıp,dağıtacak;diğer yarısı da küçücük Geleceğin Meslekleri şirketler ya da bireysel girişimciler tarafından Taşeron Fason Yöneticiliği: Kurumlar; sabit onlara hizmet olarak satılacak. çalışanları kadar, kendi uzmanlık alanlarında Bir şeyi derinlemesine bilen ama bildiğini her bağımsız hizmet sağlayıcı kişi ya küçük butik alanda, her modelde, her yerde yapabilen her kurumlarla çalışacak. kurum kişiye sunabilenler başarılı olacak.yepyeni Taşeron Fason Yöneticiliği ise değişik yapılardaki yetkinlik setleri anlayış değişiklikleri çok sayıda taşeron fasoncu arasındaki rekabeti gerekecek.bunları kavrayıp,kendini sürekli yönetmek uyumu sağlamaktan sorumlu olacak. Yöneticiliği: Kurumların gelecek geliştirip,öğrenebilen uygulayabilenler Değişim hedeflerini oluşturacak değiştirilmesi gereken kazanacak.teknik eğitimler ünirsite iş yerlerince rilecek.onun dışındaki konuları sunan alanları görüp, planlayacak. İletişimini eğitim merkezleri gelişecek.ihtiyaç hedeflere hazırlıklarını yapacak, teknolojik gereksinimlerini göre eğitim kariyerler çok küçük yaşlardan saptayacak. itibaren odaklı biçimde tasarlanacak.her ne iş Yönetici Menajerliği: Bugünkülerden daha da yapılırsa yapılsın teknolojiyi sosyal üstün özelliklere sahip, yaratıcı insanlar olacak. mecraları,mobil uygulamaları,dijitalleşmeyi iyi Bu kişilerin en doğru işlerde olmalarını sağlayan, kullanmak,anlamak anlamlandırmak en önemli onları portföylerinde bulunduran menajerleri yetkinlik olacak. Çalışma yaşı düşecek aynı bulunacak. Tıpkı bugünün sektöründe dev dünya zamanda yükselecek.şirketler gençleri daha çok şirketlerinin tepe yöneticilerinin kariyer ajansları istihdam edecek,bunun yanı sıra ileri yaşlı gibi. Bu hizmeti bireyler kendileri de satın uzmanlardan fazla danışmanlık hizmeti satın alacak. alacak.

45 Hot line İşletmeciliği: Teknik sorunları yerinde saptayıp, onaran tamircilerin yerini, uzaktan onarım yapan akıllı yazılımlar 3 boyutlu hologramlar alacak. Bugünün teknik servisleri bu şekle dönüşecek. Akıllı tedarik yöneticiliği: İnovasyondan üretime, ambalajlamadan faturalamaya, pazarlamadan satışa kadar tüm süreçlerden sorumlu olacak. Sanal Market işletmeciliği: Bugünün perakende sektörü yöneticilikleri ile yer değiştirecek. Her türlü alışrişin çoğu internet üzerinden yapılacak. Bu nedenle perakende satış noktalarının bu mekanların ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurgulanmış diğer servis sağlayıcı kurumlar, sanal sistemlerle olacak. Robotik Sorunlar Avukatlığı: Robotların kullanımında karşılaşılan sorunların çözümünde, bunları üreten, satan, kullanan kişi ya da kurumların hak sorumlulukları alanında çalışan sektörel uzman avukatlar olacak. Senaryo Tasarımcılığı: 5 duyuya hitap eden 3 boyutlu görsellerin, uygulamaların cazibesi artacak. Her türlü konu için senaryo yazmak, hikaye kurgulamak onları çekmekten, teknolojiye aktarmaktan daha aranılır bir özellik olacak. Kurum kişilerin geleceğine ilişkin uzgörüleri senaryolaştıran, strateji gelişimine yardımcı olup, zemin hazırlayan senaristler en aranan mesleklerden olacak. Yapay Zeka Pazarlamacılığı: İnsan düşünce sisteminin elektronik cihazlara aktarılması sonucu ortaya çıkacak ürünlerin satıcıları olacak. 5 Duyu Reklam Tasarımcılığı: Yapay zeka ile koku almak, dokunuş hissetmek gibi duygular da uzaklara iletilebilecek. 5 duyuyu hissettirebilecek teknoloji ile sunulan reklam spotlarının tasarımcılığı en popüler, yaratıcılık gerektiren alanlardan olacak. Soru Bankası Tasarımcılığı: İnsanların kapasiteleri giderek artacağından, gelişim sağlayacak, yeni şeyler sorabilmek zorlaşacak. Yenilikleri tetikleyecek soru sorabilmek ayrı bir uzmanlık alanına dönüşecek. Sektörel, tematik soru bankaları gelişecek. Elektronik gazetecilik: Ekolojik nedenlerden yeni nesillerin algı sistemlerindeki evrimsel değişikliklerden dolayı kağıttan öğrenmenin yerini internet üzerinden dijital gazetecilik, mobil yayınlar alacak. Duygu Tasarımcılığı: Genetik nano teknolojilerin gelişmesi ile yapılacak işe, yaşanılacak duruma uygun duyguların belirlenmesi sanal ortam uygulamalarının kurgulanması mümkün olacak. Gen Terapistliği: Bozuk genlerin tespiti düzeltilmesi ile ilgilenecek. Hatta gen haritasına göre ileride bozulacak genleri önceden tespit edip, önlem alacak programları geliştirecekler. Genetik Ekonomi: Genetik teknolojiyle ilintili her şey, tıpkı bugünün dijital devrim zenginleri gibi genetik zenginleri oluşacak. Bu tür sınırsız ürünün satış piyasasının yönetilmesi, yepyeni bir ekonomik yapı boyut yaratacak. Bilgi Madenciliği: Sınırsız bilgi üretme, yayma kapasitesi nedeniyle insanların; neyi bilmek, neyi bilmemek gerekli, bilgiler nasıl elenecek, asıl öncelikli olanlara nasıl erişeceğim? sorularına yanıt rmeye yarayacak sistemlerle uğraşanlar olacak. Alternatif Besin Mühendisi: Beslenme için gerekli maddelerin konsantre karma tabletlere, sıvılara dönüştürülmesiyle uğraşacaklar. Genetik Nano teknolojinin tüm nimetlerinden yararlanarak insanların beslenme ihtiyacına yanıt recek alternatifler üzerinde çalışacaklar. Franken Food Denetçiliği: Genetiği ile oynanmış ürünlerin sağlığa zarar rmemesi için oluşacak denetim mekanizmaları bunları uygulayanlara denecek. Siber Teknoloji Mühendisi: İnsansı robotik sistemler, yapay zeka bunların entegrasyonu üzerinde çalışacak kişiler olacak. Enformasyon Bilgi Mühendisi: Bilgi madencilerinin işlediği, derlenmiş bilgilerin uygun kişilere, uygun içeriklerde formatlarda iletilmesi için çalışanlara denecek. Nano Yapı Mühendisi: Nano teknolojinin inşaat, yapı sektörüne kazandıracağı ürünleri maksimumda geliştiren, kullanan, bugünün inşaat mühendislerinin yerini alacak. Gelecekte Önem Kazanacak Meslekler İnternet Pazarlama Uzmanları,Ati Terör Uzmanları,İş Terapistleri,Network Uzmanları,Web Uzmanları,Sürdürülebilir İş Modeli Uzmanları,Etki Mahremiyet Koruyucuları, Sağlık Karantinacıları, Biyoloji Gen Uzmanları,İçerik Yaratıcılar, Matematikçiler Simülasyoncular, Holografikerler, Yaşam Koçları Gurular, Rüya Gerçekleştiriciler, Tasarım Guruları, Enerji Kaynak Müfettişleri, Ekomanüpülatif, Çiftçiler Balıkçılar

46 Dil Konuşma Bozuklukları Nedenleri Dil konuşma bozuklukları; konuşulanları anlama, kendini ifade etme ya da her iki alanda birden görülen problemleri ifade etmektedir.hangi yaşta hangi nedenden olursa olsun, dil konuşma bozuklukları kişinin iletişimini aksattığı ya da bozduğu için daha genel bir terimle İletişim Bozuklukları olarak da ifade edilmektedir.iletişim bozuklukları terimi dil,konuşma işitmedeki çok çeşitli problemleri içermektedir. Dil Bozukluğu konuşma gecikmesidir. Otizmde dil konuşma bozukluklarının altında yatan başka nedenler vardır. 1.Ağız yüz anomalileri:çocuklarda konuşma ile ilgili organlarda görülen yapısal bozukluklar konuşmayı bozar. 2.Dudak damak yarıklığı. 3.Çevresel faktörler:konuşma uygun sosyal ortamda kazanılır.eğer aile uygun ortamda çocuğu güdülemez ya da aşırı baskıcı bir eğitim uygularsa çocuğun konuşmasında gecikmeye neden olabilir. 4.Sesin kötü yanlış kullanımı, 5.Gelişim geriliği, 6.Görme yetersizlikleri, 7.Down sendromu, 8.Yanlış öğrenmeler, 8.Bazen belirli bir neden bulunamaz. Dil,duygu düşüncelerimizi aktarmaya yarayan,uzlaşmaya dayalı kodlardan oluşan bir araçtır.dil bozukluğu olan bireyler,konuşulanları anlamaz,düşüncelerini anlamlı cümlelerle karşısındakine aktaramaz ya da her iki alanda da yaşından beklenen düzeyde performans Dil Konuşma Gelişim Evreleri gösteremezler. Konuşma gelişimi her çocukta bir miktar farklılık gösterse de belli bir sırayı belli bir zamanı Konuşma, dilin sözel ifadesidir.insanın doğal takip eder. olarak üretebildiği bazı sesleri kullanarak düşüncelerin kulak yoluyla alınabilmesine olanak 0 3 Ay: Doğal sesler (hapşırma, ağlama gibi) sağlayan bir eylemdir.konuşma bozukluğu olan Agulama Seslendirme (huzur, rahatlık ifade bireylerin,konuşma seslerini üretmekte,akıcı eden) konuşmakta ya da ses kalitelerinde çeşitli Sesin geldiği yöne bakma Sese yüksek ses ile derecelerde problemleri vardır. tepki rme /k/, /g/ gibi dil arkası ile üretilen seslerin üretimi görülür. Dil Konuşma Bozukluğu Neden Oluşur? Konuşma Bozukluğu 1.İşitme kaybı: Çocuk konuşmayı tam kazanmadan önce işitmesi özürlü hale konuşma gelişimi bundan olumsuz etkilenir.işitme kaybı ne kadar çok konuşma o kadar çok engellenir. olarak gelirse yönde olursa 4 6 Ay: Hece tekrarları (/bababa/, /mamama/) Kendi sesi ile oynama Sesleri ayırt etme /t/,/d/ gibi orta /p/, /b/ gibi önde çıkartılan seslerin üretimi görülür. 6 8 Ay: Ses dağarcığının genişlemesi Farklı ses denemek için vokal 2.Nörolojik bozukluklar: Dil konuşmayı bileşimlerini babıldama (/mamama/) düzenleyen sinir yapılarındaki hasara bağlı olarak oyunlartekralamalı Çeşitlendirilmiş babıldama (/gabida/) görülür. bazı nörolojik sorunlar olabilir. 3.Felç Kafa travması Zeka geriliği: Zihin düzeyiyle konuşma gelişimi arasında ilişki vardır.zeka geriliğini oluşturan ya da zeka gelişimini engelleyen nedenlerin bir çoğu konuşma gelişimini de engelleyen nedenlerdir. 4.Otizm: Otizmin başlıca belirtilerinden biri 9 12 Ay: Sesin geldiği yöne dönme İsmini tanıma, seslenildiğinde bakma Hayır ya da yapma uyarılarını anlama Ses taklitleri yapma İlk anlamlı sözcük üretimi Yapma sözcük üretimi kullanımı (jargon) Kendini ifade edebilir hale gelmiştir.

47 12 18 Ay: 4 6 sözcük kullanma, Yaklaşık 50 tane Ay: Daha sistematik düzenli söyleyiş sözcüğü anlama, Nesne isimlendirme, İsmi örüntüleri (Yetişkin söylemleri ile bağlantı söylenen nesneyi tanıma, kurulabilir.) Sözcük dağarcığında gelişme görülür. Kendi bedeninde göz kulak burun gibi en az üç 2 3 Yaş: 2 3 sözcükle cümle kurabilme, En az 5 vücut vücut bölümünü tanıma görülür. parçasını başkasının üstünde gösterebilme, Sözcükleri anlama 200 sözcük kullanabilme, Konuşmasındaki anlaşılabilirlik artar.

48 Anne Babalara Çocuk Eğitiminde Yürek Isıtacak Bir Kaç Öykü Çiçek Değil, Çocuk Yetiştirdiğini Unutma! Kapı komşum David'in beş yedi yaşında iki çocuğu var. Bir gün yedi yaşındaki oğlu Kelly'ye benzinle çalı şan çim biçme makiasıyla nasıl çim biçildiğini öğreti yordu.makinayı çim üzerin de nasıl döndüreceğini öğre tirken eşi Jane,David'e bir soru sormak için içeri çağırdı.david içeri girince Kelly makinayı çalıştır dı çimlerin ortasındaki çiçek tar hına daldı. Çiçek tarhı bir anda mahvolmuştu. David döndüğünde gördüğü manzara karşısında çılgına döndü.bütün komşuların çok beğendiği emekle kendi elleriyle yaptığı çiçek tarhı yoktu artık.david tam sesini yük seltmeye başlamıştı ki Jane dışarıya çıktı David'e ''David, çiçek değil, çocuk yetiştirdiğini unutma!''dedi. Jane bu sözleriyle bana anababa olarak öncelikleri mizin ne olduğunu çok güzel anımsattı.çocukların ken dileri benlik saygıları,kırabilecekleri ya da hasar rebilecekleri herhangi bir fiziksel nesneden çok daha önemlidir. Bir futbol topunun kırdığı bir cam, dikkat edilmediği için kırılan bir lamba ya da mutfakta elden kayıp, kırılan bir tabak zaten kırılmıştır.çiçekler zaten ölmüştür. Verilen bu zararı,bir de ben çocuğum inciterek, yaşam sevincini öldürerek iki katına çıkartmamalıyım.

49

50 İçin Annesi mutfağa geldiğinde, ona bağırmak söylenmek ya da cezalandırmak yerine,''robert,ne kadar güzel bir hata yaptın! Daha önce bu kadar Birkaç hafta önce kendime spor bir ceket aldım büyük bir süt gölü görmemiştim. dükkan sahibi Mark Michaels ile anne babalık üzerine biraz sohbet ettik.mark bana eşi yedi Et, olan olmuş. Şimdi birlikte burayı yaşındaki kızlarıyla dışarıya yemeğe çıktıkları bir temizlemeden önce biraz yerdeki sütle oynamak gece kızının masadaki bardağı devirdiğini anlattı. ister misin?'' demiş. "Diğer Anne Babalara Teşekkür Ederim" Benzemediğiniz O da eğilip, oynamış yere dökülen sütle.birkaç Masadaki su temizlenip, anne babası dakika sonra annesi, üzülmemesini söyledikleri zaman kızı onlara bakmış, ''Biliyor musunuz?,size diğer anne ''Robert, bu tür bir şey yaptığında, bunu senin babalara benzemediğiniz için teşekkür etmek temizlemen herşeyi eski haline getirmen gerektiğini biliyor musun? istiyorum. Arkadaşlarımın çoğunun annebabaları böyle bir Bunu nasıl yapmak istersin? Bir sünger mi durumda onlara bağırır bir de daha dikkatli kullanalım, bir havlu ya da bir bez mi? olmaları konusunda onlara söylev çekerler.böyle birşey yapmadığınız için size teşekkür ederim!'' Hangisini istersin?'' demiş. demiş. Robert süngeri seçmiş birlikte yere dökülen Bir seferinde ben arkadaşlarımla yemekteyken sütü temizlemişler. benzer bir olay oldu. Beş yaşındaki oğulları masaya bir bardak süt döktü. Arkadaşlarım Daha sonra annesi, ''Biliyor musun, burada çocuklarına bağırmaya başlayınca, ben de bilerek yaşadığımız olay, senin iki minik elinle bir süt şişesini taşıyamadığın kötü bir deneyimdi. çarptım kendi bardağımı devirdim. 48 yaşında olmama rağmen nasıl halâ aynı şeyi yaptığımı anlatmaya başlayınca, çocuğun gözleri parladı anne babası gereken mesajı alıp,çocuklarına bağırmaktan vazgeçtiler.her gün halâ yeni birşeyler öğrendiğimiz unutmak bazen ne kadar da kolay oluyor. "Ne Güzel Bir Hata Yaptın Sen" Şimdi arka bahçeye çıkalım şişeyi sula doldurup, senin dolu bir şişeyi düşürmeden taşımanı sağlayalım'' demiş. Küçük çocuk şişeyi boğazından iki eliyle tutarsa düşürmeden taşıyabileceğini öğrenmiş. Ne güzel bir ders! ünlü bilimadamı daha sonra, Geçenlerde Stephen Glenn'den ünlü bir Bu araştırmacı bilimadamı hakkında bir öykü o anda bir hata yaptığı zaman bundan korkma gerektiğini öğrenmiş. dinledim. Bir bilimadamının tıp konusunda yeni ması çok önemli buluşları olmuştu. Yapılan hataların yeni birşeyler öğrenmek için çok Bir gazete muhabiri röportaj yaparken kendisine, güzel fırsatlar olduğunu anlamış. ortalama bir insandan nasıl olup da daha farklı yaratıcı bir insan olduğunu sormuş. Kendisini İşte bilimsel araştırmalardaki deneyler de bu temele dayanır zaten. diğerlerinden ayıran özellik neymiş? Bilimadamı bu soruyu ''iki yaşındayken annesinin Bir deney başarısız olsa bile, o deneyden çok bilgiler elde edilir. yaşadığı bir deneyim nedeniyle'' diye yanıtlamış. değerli Bilimadamı buzdolabından süt şişesini çıkartmaya Bütün anne babalar çocuklarına, annesinin çalışırken, şişe elinden kayıp yere düşmüş Robert'a davrandığı gibi davransalar çok daha iyi olmaz mı? ortalık süt gölüne dönmüş.

51 "Arabayı Değil,Seni Sevdiğimi Unutma" Son öykümüz de aynı tutumu yetişkinler bağlamında anlatıyor. Bu öyküyü birkaç yıl önce bir radyo programında Paul Hary'den dinlemiştim. Genç bir kadın işten evine dönerken arabasının çamurluğuyla, bir başka arabanın tamponuna vurmuş. Kadıncağız ağlamaya başlamış, çünkü arabası yeniymiş. Bu durumu kocasına nasıl açıklayacakmış? Diğer arabanın sürücüsü anlayışlı davranmış, ama yine de birbirlerine plakalarını ruhsat numaralarını rmeleri gerektiğini açıklamış. Genç kadın, belgelerinin bulunduğu zarfı açtığında zarftan yere bir kağıt düşmüş.kağıtta eşinin el yazısıyla şu sözler yazılıymış: ''Sevgilim, bir kaza yaptığında,arabayı değil,seni sevdiğimi unutma!'' Şimdi bir kez daha çocuklarımızın, maddesel şeylerden çok daha önemli olduklarını anımsayalım. Bunu aklımızdan çıkarmadığımız zaman, çocuklarımız benlik saygısı kazanır yüreklerinde sevgi tomurcukları belirir. Dünyadaki en güzel çiçek tarhlarından daha güzel bir insan olurlar.

Kekemelik, konuşmanın akıcılığıyla ilgili bir iletişim bozukluğudur. Ses, hece ve sözcüklerde uzatmalar, tekrarlar veya duraklamalarla

Kekemelik, konuşmanın akıcılığıyla ilgili bir iletişim bozukluğudur. Ses, hece ve sözcüklerde uzatmalar, tekrarlar veya duraklamalarla Kekemelik Nedir? Kekemelik, konuşmanın akıcılığıyla ilgili bir iletişim bozukluğudur. Ses, hece ve sözcüklerde uzatmalar, tekrarlar veya duraklamalarla ortaya çıkan konuşmanın akıcılığının bozulduğu durum

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:08

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim 2009 05:05 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim 2009 05:08 Söz Dinlemeyen Çocuklara Nasıl Yardımcı Olunmalıdır? Çocuklarda zaman zaman anne-babalarının sözünü dinlememe kendi bildiklerini okuma davranışları görülebiliyor. Bu söz dinlememe durumu ile anne-babalar

Detaylı

5 Yaş : En sevdiğim arkadaşım Yaş : Kurallar ve törenler 9-11 yaş : Kuvvetlenen Arkadaşlık Bağları

5 Yaş : En sevdiğim arkadaşım Yaş : Kurallar ve törenler 9-11 yaş : Kuvvetlenen Arkadaşlık Bağları 1. Ay : İşte geldim, buradayım! 3. Ay : Harika bir oyuncağım var: Ellerim! 6. Ay : Ben bir enerji küpüyüm! 9. Ay : Güvenlik önlemlerini artırdınız mı? Emekliyorum! 12. Ay : Yürüyorum! Bağımsızım, Mutluyum,

Detaylı

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU Yaş Dönem Özellikleri BÜYÜME VE GELİŞME Gelişme kavramı düzenli, sürekli ve uyumlu bir ilerlemeyi dile

Detaylı

Bu yaklaşımlar anne babaların kafasını oldukça meşgul eden şu soruyu akla getiriyor:

Bu yaklaşımlar anne babaların kafasını oldukça meşgul eden şu soruyu akla getiriyor: Uzm. Psikolog Nuray ÖZBEN AVŞAR Anne - baba - çocuk ilişkisinin son yıllarda hızlı bir değişim içerisine girmiş olduğu gözleniyor. Hızla gelişen dünya ile hayata bakış açıları her geçen gün gelişiyor ve

Detaylı

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI OCAK ARALIK KASIM EKİM EYLÜL AY HAFTA DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI ETKİNLİKLER YETERLİK ALANLARI KAZANIM NUMARASI VE KAZANIMLAR UYGULAMA Öğrencilerle tanışılması, okulun tanıtılması,

Detaylı

R E H B E R L Đ K B Ü L T E N Đ - 3

R E H B E R L Đ K B Ü L T E N Đ - 3 1886 ÖZEL GETRONAGAN ERMENĐ LĐSESĐ R E H B E R L Đ K B Ü L T E N Đ - 3 2010 2011 Kız olursa Sarin, erkek olursa Masis Erkek olursa doktor, kız olursa öğretmen KENDĐNĐ TANIMA VE MESLEK SEÇĐMĐ Sevgili veliler,

Detaylı

2014 2015 Öğretim Yılı Rehberlik Çerçeve Programı kapsamlı gelişimsel psikolojik danışmanlık hizmetleri anlayışına bağlı kalınarak hazırlanmıştır.

2014 2015 Öğretim Yılı Rehberlik Çerçeve Programı kapsamlı gelişimsel psikolojik danışmanlık hizmetleri anlayışına bağlı kalınarak hazırlanmıştır. K. K. T. C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI EĞİTİM ORTAK HİZMETLER DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ PSİKOLOJİK DANIŞMA REHBERLİK VE ARAŞTIRMA ŞUBESİ 2014 2015 Öğretim Yılı Rehberlik Çerçeve Programı kapsamlı gelişimsel psikolojik

Detaylı

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.

KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem. KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem. Onkoloji Okulu İstanbul /2014 SAĞLIK NEDİR? Sağlık insan vücudunda; Fiziksel, Ruhsal, Sosyal

Detaylı

PSİKOLOJİK REHBERLİK BÖLÜMÜ DANIŞMANLIK VE. Gamze EREN Anaokulu Uzman Psikoloğu

PSİKOLOJİK REHBERLİK BÖLÜMÜ DANIŞMANLIK VE. Gamze EREN Anaokulu Uzman Psikoloğu PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BÖLÜMÜ Gamze EREN Anaokulu Uzman Psikoloğu İÇERİK Rehberlik Birimi Tanıtımı Gelişim Dönemleri ve Okula Uyum Süreçleri Öğrencilerimizin; Zihinsel, bedensel, sosyal ve

Detaylı

ÖZEL NASİBE ERYETİŞ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ EYLÜL AYI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BÜLTENİ

ÖZEL NASİBE ERYETİŞ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ EYLÜL AYI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BÜLTENİ ÖZEL NASİBE ERYETİŞ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ EYLÜL AYI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BÜLTENİ REHBERLİK SERVİSİ NEDİR? Öğrencilerin gelişim süreci içerisinde karşılaştıkları güçlükleri, problem

Detaylı

Psikolog Seda BİLGEN IŞIK İÇİNDEKİLER: 1. TIRNAK YEME 2. ÇOCUKLARDA BİLGİSAYAR KULLANIMI 3. SINAV KAYGISI 4. KAYNAKÇA

Psikolog Seda BİLGEN IŞIK İÇİNDEKİLER: 1. TIRNAK YEME 2. ÇOCUKLARDA BİLGİSAYAR KULLANIMI 3. SINAV KAYGISI 4. KAYNAKÇA Psikolog Seda BİLGEN IŞIK İÇİNDEKİLER: 1. TIRNAK YEME 2. ÇOCUKLARDA BİLGİSAYAR KULLANIMI 3. SINAV KAYGISI 4. KAYNAKÇA 1. TIRNAK YEME Tırnak yeme, her yaşta ve her iki cinste de görülebilen, zaman içinde

Detaylı

ARALIK AYI VELİ BÜLTENİ 2013

ARALIK AYI VELİ BÜLTENİ 2013 ÇOCUKLARA HAYIR DEMEYİ ÖĞRETMEK Aslında çocuklarımız okulumuz da yapılan Hayır Demek Ne Demek? ve Nelere Hayır Demeliyiz? konulu seminerimizde bilgi sahibi oldular. Evde siz ebeveynlerde çocukları bu konuda

Detaylı

SINAVLARDA YAŞANAN KAYGISININ VELİLERE ÖNERİLER

SINAVLARDA YAŞANAN KAYGISININ VELİLERE ÖNERİLER SINAVLARDA YAŞANAN KAYGISININ AZALTILMASINA YÖNELİK VELİLERE ÖNERİLER Kaygı, öğrenmenin ve öğrendiğini kullanmanın önündeki en önemli engeldir. Kaygısı artan, sınava olduğundan farklı anlamlar veren öğrenciler

Detaylı

AİLE İÇİ ETKİLİ İLETİŞİM

AİLE İÇİ ETKİLİ İLETİŞİM AİLE İÇİ ETKİLİ İLETİŞİM "ÇOCUĞUNUZLA KONUŞUYOR MUSUNUZ? "TABİ ÇOCUĞUMLA KONUŞUYORUM. " ACABA BU KONUŞMANIN NE KADARINDA; EMİR VERMEK, AHLAK DERSİ VERMEK, TEHDİT ETMEK, SORGULAMAK, ELEŞTİRMEK, AD TAKMAK,

Detaylı

CİNSEL GELİŞİM VE EĞİTİM

CİNSEL GELİŞİM VE EĞİTİM ÖZEL MAVİ DÜŞLER ANAOKULU 2015-2016 EĞİTİM YILI CİNSEL GELİŞİM VE EĞİTİM Bilgi Bülteni Sayı:7 Toplum olarak sağlıklı nesiller yetiştirmek; bedensel, ruhsal, zihinsel, sosyal ve cinsel yönden kendisi ve

Detaylı

Can kardeş Rehberlik ve Psikolojik Danışma Birimi Nisan Ayı Rehberlik Bülteni Can Velimiz ;

Can kardeş Rehberlik ve Psikolojik Danışma Birimi Nisan Ayı Rehberlik Bülteni Can Velimiz ; Can kardeş Rehberlik ve Psikolojik Danışma Birimi Nisan Ayı Rehberlik Bülteni Can Velimiz ; Anne babalar için çocuklarının ilk kelimelerini duymak heyecan verici bir deneyimdir. Duyduğu yeni kelimeleri

Detaylı

Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Birimi Aile Bülteni. Çocuk ve Cinsellik

Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Birimi Aile Bülteni. Çocuk ve Cinsellik Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Birimi Aile Bülteni Çocuk ve Cinsellik Cinsel kimlik kişinin ait olduğu cinsi bilme hissidir. Cinsel kimlik gelişimi, doğumla başlayan ve yetişkinliğe kadar devam eden

Detaylı

OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ

OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ OKUL ÖNCESİ REHBERLİK HİZMETİ Marmara Evleri Anaokulunda Rehberlik Hizmetleri (3 6 yaş) Okulumuzdaki tüm öğrencilerin her yönüyle sağlıklı gelişmeleri, okul ortamına uyum sağlamaları ve kapasitelerini

Detaylı

ENVAR EĞİTİM KURUMLARI

ENVAR EĞİTİM KURUMLARI ENVAR EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM AİLEDE BAŞLAR uklarımızın eğitiminde ve başarılı alarında etkili olan ortamlar Aile, O aşanılan çevredir. rtam birbirini tamamlayan fonksiyonlara sahip olmak er çocuğun eğitiminde

Detaylı

Özgüven Nedir? Özgüven Eksikliği Nedir?

Özgüven Nedir? Özgüven Eksikliği Nedir? Özgüven Nedir? Özgüven; kendimiz ve yeteneklerimiz hakkında pozitif ve gerçekçi bir anlayışa sahip olduğumuz anlamına gelmektedir. Diğer taraftan, özgüven eksikliği ise; kendinden şüphe duymak, pasiflik,

Detaylı

www.rehberlikservisi.org

www.rehberlikservisi.org www.rehberlikservisi.org 1 BAŞLARKEN Çocuklarımız bizim için ne kadar önemli? TEOG öncesinde onlar için neler yapıyoruz? Gelecekleri için planlarınız var mı? Çocuklarınızı yeterince anlıyor musunuz? Neden

Detaylı

ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU MART 2016

ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU MART 2016 ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU MART 2016 AİLE İÇİ İLETİŞİM VE SINAV KAYGISI PSİKOLOJİK DANIŞMA ve REHBERLİK BÖLÜMÜ İçindekiler Motivasyonu Arttırma ve Hedef Belirleme Hedef Belirlerken Göz Önünde Bulundurulacak

Detaylı

O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme

O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme BİREY GELİŞİMİ O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden değişimidir. O Gelişim; organizmanın

Detaylı

DUYGUSAL ZEKA. Birbirinden tamamen farklı bu iki kavrama tarzı, zihinsel yaşantımızı oluşturmak için etkileşim halindedirler.

DUYGUSAL ZEKA. Birbirinden tamamen farklı bu iki kavrama tarzı, zihinsel yaşantımızı oluşturmak için etkileşim halindedirler. 0212 542 80 29 Uz. Psk. SEMRA EVRİM 0533 552 94 82 DUYGUSAL ZEKA Son yıllarda yapılan pek çok çalışma zeka tanımının genişletilmesi ve klasik olarak kabul edilen IQ yani entelektüel zekanın yanı sıra EQ

Detaylı

DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE

DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE Tiedot turkiksi DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE Çocukların oturup konsantre olmakta ve dürtülerini kontrol etmekte zorlanmaları normaldir. Ancak DEHB li (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu)

Detaylı

GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği fiziksel, sosyal, zihinsel, cinsel, duygusal ve ahlaki gö

GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği fiziksel, sosyal, zihinsel, cinsel, duygusal ve ahlaki gö 0-6 YAŞ GELİŞİM ÖZELLİKLERİ KÜÇÜK ADIMLAR ANAOKULU Mehmet Gökay İÇEL. Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği

Detaylı

Kendi sorumluluklarımızı taşımayı öğrendikçe de gelişiriz. Burada karşılıklı bir ilişki söz konusudur.

Kendi sorumluluklarımızı taşımayı öğrendikçe de gelişiriz. Burada karşılıklı bir ilişki söz konusudur. SAYIN VELİ; Okul olarak amacımız, ruhsal, duygusal, fiziksel, zihinsel ve sosyal yönden sağlıklı, kendine güvenen, sorumluluk sahibi, milli ve manevi değerlere sahip başarılı bireyler yetiştirmektir. Bu

Detaylı

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu PDR BÜLTENİ Sayı:8 Bülten Tarihi: Mart 2016 Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu Kardeş Kıskançlığı ve Çözüm Yolları Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu

Detaylı

İSTEK ÖZEL ACIBADEM ORTAOKULU 2013-2014 PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BÖLÜMÜ

İSTEK ÖZEL ACIBADEM ORTAOKULU 2013-2014 PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BÖLÜMÜ İSTEK ÖZEL ACIBADEM ORTAOKULU 2013-2014 PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BÖLÜMÜ Bireyin çocukluktan yetişkinliğe geçerken biyolojik, psikolojik ve sosyal yönden geliştiği bireyselleştiği, toplumsallaştığı

Detaylı

Bilgilendirme Rehberi

Bilgilendirme Rehberi Bilgilendirme Rehberi Ankara 2015 Bilgilendirme Rehberi Sevgili mesi, rehberlik hizmetleri siz lilerle desteklen- gibi birden fazla Sizlerin akademik olarak kadar psikolojik olarak da kendinizi hissetmeniz,

Detaylı

KOÇLUK NEDİR? İNCİ TOKATLIOĞLU Profesyonel Koç-Uzman Eğitimci

KOÇLUK NEDİR? İNCİ TOKATLIOĞLU Profesyonel Koç-Uzman Eğitimci KOÇLUK NEDİR? İNCİ TOKATLIOĞLU Profesyonel Koç-Uzman Eğitimci Neden Koçluk? İnsanların günlük koşuşturma içinde hayatlarının bazı yönlerinde dengenin kaçtığını fark edemez. (iş, aile, dostlar ve kendimiz

Detaylı

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (8 Eylül 2014 17 Ekim 2014 )

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (8 Eylül 2014 17 Ekim 2014 ) ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (8 Eylül 2014 17 Ekim 2014 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

T.C ALİAĞA KAYMAKAMLIĞI REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Hizmetleri Bölümü BÜLTEN. Ayın Konusu

T.C ALİAĞA KAYMAKAMLIĞI REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Hizmetleri Bölümü BÜLTEN. Ayın Konusu T.C ALİAĞA KAYMAKAMLIĞI REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Hizmetleri Bölümü NİSAN Ayın Konusu FARKLILIKLARLA YAŞAMAK İÇİNDEKİLER 1. FARKLILIKLARA SAYGI DUYMA 2. EMPATĠ

Detaylı

ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI

ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI ANAOKULU PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK SERVİSİ VELİ BÜLTENİ MAYIS -2012 ÇOCUK VE KİTAP "EĞİTİM YAŞAM İÇİNDİR" 2 ÇOCUK VE KİTAP Önceleri çocuk için kitap bir oyuncaktır.

Detaylı

REHBERLİK NEDİR? Bahsedilen rehberlik tanımlarının ortak yönleri ise:

REHBERLİK NEDİR? Bahsedilen rehberlik tanımlarının ortak yönleri ise: REHBERLİK SÜREÇLERİ REHBERLİK NEDİR? Bireye kendini anlaması, çevredeki olanakları tanıması ve doğru kararlar vererek özünü gerçekleştirebilmesi için yapılan sistematik ve profesyonel yardım sürecidir

Detaylı

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR 1)ÖZELLİKLERİ 2)KARŞILAŞMA SIKLIĞI 3)TÜRKİYE VE DÜNYADA YAPILAN FAALİYETLER 4)EĞİTİMLERİ 5)AİLEYE VE ÖĞRETMENLERE ÖNERİLER ÖZELLİKLERİ MOTOR GELİŞİM ÖZELLİKLERİ ZİHİNSEL GELİŞİM

Detaylı

TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU 2031-2014 EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI

TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU 2031-2014 EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU 2031-2014 EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI Okul öncesi dönem genel anlamda tüm gelişim alanları açısından temellerin atıldığı

Detaylı

Kasım Rehberlik Bülteni VELİ EĞİTİM REHBERİ. Okul Öncesi Dönemde Cinsel Gelişim

Kasım Rehberlik Bülteni VELİ EĞİTİM REHBERİ. Okul Öncesi Dönemde Cinsel Gelişim Kasım 2016 Rehberlik Bülteni VELİ EĞİTİM REHBERİ Okul Öncesi Dönemde Cinsel Gelişim OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE CİNSEL GELİŞİM Küçük çocuklar, kendi bedenleriyle çok ilgilidirler. Okul öncesi çocuk, çevredeki

Detaylı

NEVŞEHİR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ PSİKOLOJİK DANIŞMANI

NEVŞEHİR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ PSİKOLOJİK DANIŞMANI (TANIMI-ÖZELLİKLERİ VE AİLELERE ÖNERİLER) PSİKOLOJİK DANIŞMANI ZEKÂ NEDİR? Bireyin gerek sorunları çözerken gerek çevreye uyum sağlarken var olan tüm yetenek ve becerilerini kullanması ile ortaya çıkan

Detaylı

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ 1- Beni çok iyi tanımlıyor 2- Beni iyi tanımlıyor 3- Beni az çok iyi tanımlıyor 4- Beni pek tanımlamıyor 5- Beni zaman zaman hiç tanımlamıyor 6- Beni hiç tanımlamıyor

Detaylı

ÇOCUKLA İLETİŞİM ÖNSÖZ ANAOKULU REHBERLİK SERVİSİ

ÇOCUKLA İLETİŞİM ÖNSÖZ ANAOKULU REHBERLİK SERVİSİ ÖNSÖZ ANAOKULU REHBERLİK SERVİSİ Çocukla iyi bir iletişim kurabilmek Anne babalar için önemli bir beceridir. Çocukları ile etkili bir iletişim ve pozitif bir ilişki kurabilen anne babalar anne baba olmaktan

Detaylı

DANIŞMANLIK TEDBİRİ UYGULAMALARI ÇOCUK TANIMA FORMU

DANIŞMANLIK TEDBİRİ UYGULAMALARI ÇOCUK TANIMA FORMU DANIŞMANLIK TEDBİRİ UYGULAMALARI ÇOCUK TANIMA FORMU ADI- SOYADI T.C. KİMLİK NUMARASI DOSYA NUMARASI İLK GÖRÜŞME TARİHİ Çocukla İlgili Genel Bilgiler Hukuki statüsü Suça Sürüklenen Mağdur Tanık Korunmaya

Detaylı

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin Amacı Nedir?

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinin Amacı Nedir? Rehberlik Nedir? Psikolojik danışma ve rehberlik hizmetleri; bireyin kendini tanıması, anlaması, sahip olduğu gizil güçleri keşfetmesi, geliştirmesi ve bulunduğu topluma aktif uyum sağlayarak kendini gerçekleştirmesi

Detaylı

NASIL ÇALIŞILIR? NASIL BAŞARILI OLUNUR?

NASIL ÇALIŞILIR? NASIL BAŞARILI OLUNUR? NASIL ÇALIŞILIR? NASIL BAŞARILI OLUNUR? BEYNİ ÖĞRENMEYE HAZIRLAMAK 1. Fizyolojik Hazırlık Duruşunuzu Düzeltin İyi Beslenin Sağlığınıza Dikkat Edin Olumlu Yüz İfadesi Oluşturun Hareket Edin Gerginlikten

Detaylı

10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK

10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK 10-11 YAŞ GRUBUNUN ANNE BABASI OLMAK İnsanoğlu yaşam boyu farklı gelişme dönemleri yaşar. Çocukları daha iyi tanımak için onların içinde bulundukları gelişme döneminin özelliklerinin bilinmesi aileyi rahatlatır,

Detaylı

UYGULAMA 1 1. Aşama Şimdi bir öykü okuyacağım, bakalım bu öykü neler anlatıyor?

UYGULAMA 1 1. Aşama Şimdi bir öykü okuyacağım, bakalım bu öykü neler anlatıyor? ALAY ETME Amaç : Başkalarına saygı duymayı öğrenme.alay etme ile baş edebilme becerisini kazandırma Düzey : 1. sınıf ve üstü Materyal: Uygulama 1 için:yazı tahtası, kağıt, kalem, Uygulama 2 : Kuklalar,oyuncak

Detaylı

Evde çalışırken yararlanabileceği bir yazı tahtası çok işe yarayabilir. Bu tahta, hem yapıcı bir oyuncak

Evde çalışırken yararlanabileceği bir yazı tahtası çok işe yarayabilir. Bu tahta, hem yapıcı bir oyuncak Evde çalışırken yararlanabileceği bir yazı tahtası çok işe yarayabilir. Bu tahta, hem yapıcı bir oyuncak (örneğin öğretmencilik oyununda) hem de kalem tutma ve yazı yazma becerisinin gelişimine katkıda

Detaylı

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLARDA CİNSEL EĞİTİM

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLARDA CİNSEL EĞİTİM ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLARDA CİNSEL EĞİTİM Zihinsel engelli çocukların cinsel gelişim aşamaları normal çocukların cinsel gelişim aşamaları ile aynıdır. Cinsel eğitimin en büyük amacı,çocukluktan yaşamın

Detaylı

BİREYSEL EĞİTİM PROGRAMI GÖRÜŞME FORMU

BİREYSEL EĞİTİM PROGRAMI GÖRÜŞME FORMU BİREYSEL EĞİTİM PROGRAMI GÖRÜŞME FORMU Formun Amacı: Bu form çocuğun sağlık durumu, psikomotor gelişimi, özbakım gelişimi, sosyal duygusal gelişimi ve davranışsal özelliklerine ilişkin bireysel gereksinimleri

Detaylı

ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM ÖĞRETİM YILI REHBERLİK BÜLTENİ MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ

ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI EĞİTİM ÖĞRETİM YILI REHBERLİK BÜLTENİ MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ ÖZEL SEYMEN EĞİTİM KURUMLARI 2016-2017 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI REHBERLİK BÜLTENİ MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ Değerli Velimiz; Meslek seçiminin öneminin anlatıldığı ve siz değerli velilerimize yönelik önerileri

Detaylı

EĞİTİME İLK ADIM MODERN PDR

EĞİTİME İLK ADIM MODERN PDR EĞİTİME İLK ADIM MODERN PDR HAYATIMIZDA YENİ BİR SAYFA AÇILIYOR Bu başlangıç hem çocuğunuzun hem de sizlerin hayatında yepyeni bir dönemin başlangıcı... Okul öncesi ve ilkokula başlama döneminde çocuk

Detaylı

ÖZEL BİLGİ KÖPRÜSÜ MONTESSORİ ANAOKULU

ÖZEL BİLGİ KÖPRÜSÜ MONTESSORİ ANAOKULU ÖZEL BİLGİ KÖPRÜSÜ MONTESSORİ ANAOKULU REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ -MAYIS AYI VELİ BÜLTENİ- OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE ÇOCUK VE TELEVİZYON OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE ÇOCUK VE TELEVİZYON Televizyonun kullanım

Detaylı

TEOG ÖNCESİ ÖĞRENCİLERİMİZE VE VELİLERİMİZE KÜÇÜK TAVSİYELER

TEOG ÖNCESİ ÖĞRENCİLERİMİZE VE VELİLERİMİZE KÜÇÜK TAVSİYELER TEOG ÖNCESİ ÖĞRENCİLERİMİZE VE VELİLERİMİZE KÜÇÜK TAVSİYELER Sınava sayılı günlerin kaldığı bu süreçte öğrencilerimizde ve velilerimizde kaygıyla heyecanın iç içe olduğunu biliyoruz.bu nedenle TEOG öncesinde

Detaylı

AKANT ORTAOKULU REHBERLİK BÜLTENİ

AKANT ORTAOKULU REHBERLİK BÜLTENİ Sorumluluk 2017 AKANT ORTAOKULU REHBERLİK BÜLTENİ Almak Verebilmek Ç ocuğunuzun ortaokul öğrenci olmasıyla birlikte ondan beklediğiniz sorumluluklar da artmış olabilir. Ortaokul öğrencilerimizin aileleri

Detaylı

PÜF NOKTALARI: SINIF İÇİNDE ÖĞRENCİLERİN KATILIM HAKKININ GERÇEKLEŞMESİNİ SAĞLAMAK

PÜF NOKTALARI: SINIF İÇİNDE ÖĞRENCİLERİN KATILIM HAKKININ GERÇEKLEŞMESİNİ SAĞLAMAK PÜF NOKTALARI: SINIF İÇİNDE ÖĞRENCİLERİN KATILIM HAKKININ GERÇEKLEŞMESİNİ SAĞLAMAK İstanbul Bilgi Üniversitesi Çocuk Çalışmaları Birimi Görüşlerini ifade etmek ve kendisiyle ilgili kararlara etki edebilmek

Detaylı

KASIM AYI 4 YAŞ GRUBU AYLIK BÜLTENİ

KASIM AYI 4 YAŞ GRUBU AYLIK BÜLTENİ KASIM AYI 4 YAŞ GRUBU AYLIK BÜLTENİ 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ŞİİRLER 10 Kasım geldi işte Üzgünüz biz milletçe Atatürk! ü anarız O bizim kalbimizde 10 Kasım geldi işte Koşarız Anıtkabir e Atatürk ü anarız

Detaylı

ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav?

ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav? Uzm Psk. Nuray ÖZBEN AVŞAR ERGENİM BEN!!! Nereden Çıktı Bu Sınav? Çocuklar hızla büyüyor, çocukluk dönemini bitirip ilk erişkinlik olan ergenlik dönemine adımlarını atıyorlar. Ergenlik çağında fiziksel

Detaylı

CİNSEL KİMLİK GELİŞİMİ

CİNSEL KİMLİK GELİŞİMİ CİNSEL KİMLİK GELİŞİMİ Yaşamımızın her alanında sürekli olarak gelişim ve değişim yaşarız. Yaşanan gelişim, biyolojik kültürel ve bireysel faktörlerin ortak ürünüdür. Gelişimsel değişimin bir parçası olarak

Detaylı

Anne ve kız arasında en çok yaşanan iletişim sorunları nelerdir?

Anne ve kız arasında en çok yaşanan iletişim sorunları nelerdir? Anneler Çocuklarına En Çok Niçin Kızıyor? Acıbadem Sağlık Grubu Bağdat Caddesi Tıp Merkezi psikologlarından Ayşegül Topçu Aydın ve International Hospital psikologlarından Ferahim Yeşilyurt, anneler ve

Detaylı

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ Psikolojik Danışma ve Rehberlik RPD 201 Not II Uz. Gizem ÖNERİ UZUN Eğitimde Rehberlik *Rehberlik, bireyin en verimli bir şekilde gelişmesini ve doyum verici

Detaylı

wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq SERVİSİ

wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq wertyuiopgüasdfghjklsizxcvbnmöçq SERVİSİ ORTAKÖY ANADOLU LİSESİ PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK SERVİSİ 2012 ORTAKÖY ANADOLU LİSESİ PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK SERVİSİ Rehberlik, bireye kendini anlaması, çevredeki olanakları tanıması ve doğru

Detaylı

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri 1 Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri Bugün kızla tanışma anında değil de, flört süreci içinde olduğumuz bir kızla nasıl konuşmamız gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya

Detaylı

AKRAN DOSTU OKUL MODELİ PROJESİ

AKRAN DOSTU OKUL MODELİ PROJESİ AKRAN DOSTU OKUL MODELİ PROJESİ 2013-2014 Eğitim-Öğretim Yılı Bu proje; okul yönetimi, öğretmenler, öğrenciler, veliler ve okul personelini kapsayan geniş katılımlı bir çalışmayı amaçlar. Bu proje; tüm

Detaylı

ÇOCUKLARDA SORUMLULUK BİLİNCİNİ NASIL GELİŞTİREBİLİRİZ?

ÇOCUKLARDA SORUMLULUK BİLİNCİNİ NASIL GELİŞTİREBİLİRİZ? ÇOCUKLARDA SORUMLULUK BİLİNCİNİ NASIL GELİŞTİREBİLİRİZ? Okulda unutulan çantalar, evde unutulan kitaplar ve ödevler... Bu çocuklar biraz sorumluluk sahibi olmayı ne zaman öğrenecekler? diye sorarız zaman

Detaylı

OYUN VE ÇOCUK. Oyunun Aşamaları:

OYUN VE ÇOCUK. Oyunun Aşamaları: OYUN VE ÇOCUK Çocuklar oyunla dünyayı keşfederler, diğer kişilerle kuracakları ilişkileri öğrenirler, kendi yeteneklerini ve güçlerini test ederler, yeni fikirleri denerler ve farklı aktiviteleri deneyecek

Detaylı

AİLE PİRAMİDİ = EVLİLİK 2

AİLE PİRAMİDİ = EVLİLİK 2 5- İletişim ve Karşılıklı Anlayışa Önem Verin: Yalnızca konuşmak yerine iletişim kurmayı öğrenin. Kaçmak veya vazgeçmek yerine iletişim kurmak için çaba gösterin. Sırlarınızı paylaşın. Karınız anneniz

Detaylı

DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE

DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE Information på turkiska DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE Çocukların oturup konsantre olmakta ve dürtülerini kontrol etmekte zorlanmaları normaldir. Ancak DEHB li (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite

Detaylı

DİKKAT KONTROLLERİ SİSTEMLERİ

DİKKAT KONTROLLERİ SİSTEMLERİ DİKKAT KONTROLLERİ SİSTEMLERİ Pek çok çocuk dikkat kontrolleriyle ilgili sorunlar yaşamasına rağmen, her bir çocuk bu konuda zayıf ve güçlü yanlarının oluşturduğu birbirinden farklı değişik modellere sahip

Detaylı

Yöntem nedir? Öğretim yaşantılarının desenlenmesi, uygulanması ve değerlendirilmesi aşamalarında bilinçli olarak seçilen ve izlenen düzenli yoldur.

Yöntem nedir? Öğretim yaşantılarının desenlenmesi, uygulanması ve değerlendirilmesi aşamalarında bilinçli olarak seçilen ve izlenen düzenli yoldur. ÖĞRETİM YÖNTEMLERİ Yöntem nedir? Öğretim yaşantılarının desenlenmesi, uygulanması ve değerlendirilmesi aşamalarında bilinçli olarak seçilen ve izlenen düzenli yoldur. ÖĞRETİM NE DEĞİLDİR? ÖĞRETİM ÖĞRENCİYE

Detaylı

2014/2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI NURETTİN TEKSAN ORTAOKULU DEĞERLER EĞİTİMİ OCAK-ŞUBAT AYI KENDİNİ TANIMAK KONULU ÇALIŞMA VE ETKİNLİK RAPORU

2014/2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI NURETTİN TEKSAN ORTAOKULU DEĞERLER EĞİTİMİ OCAK-ŞUBAT AYI KENDİNİ TANIMAK KONULU ÇALIŞMA VE ETKİNLİK RAPORU 2014/2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI NURETTİN TEKSAN ORTAOKULU DEĞERLER EĞİTİMİ OCAK-ŞUBAT AYI KENDİNİ TANIMAK KONULU ÇALIŞMA VE ETKİNLİK RAPORU MART 2015 2014 2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI NURETTİN TEKSAN ORTAOKULU

Detaylı

21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da

21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da 21 yıllık tecrübesiyle SiNCAN da geleceğin mimarı nesiller artık bizim ellerimizde, güvenle... Keşke Hep Çocuk Kalsak! Büyüyünce ne olacaksın diye sorarlar. Oysa çocuk kalmak en güzel şey değil midir?

Detaylı

TEMA: OKULUMUZU TANIYALIM KONU: OKULUMUZ TARİH: 01 EYLÜL / 30 EYLÜL YAŞAYAN DEĞERLER: SEVGİ

TEMA: OKULUMUZU TANIYALIM KONU: OKULUMUZ TARİH: 01 EYLÜL / 30 EYLÜL YAŞAYAN DEĞERLER: SEVGİ Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri TEMA: OKULUMUZU TANIYALIM KONU: OKULUMUZ TARİH: 01 EYLÜL / 30 EYLÜL YAŞAYAN DEĞERLER: SEVGİ Bu ayki yaşayan değerimiz Sevgi.

Detaylı

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI. BABA ve ÇOCUK

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI. BABA ve ÇOCUK k İl u ok l ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI BABA ve ÇOCUK PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BİRİMİ - OCAK 2013 Tarihsel Süreç İçinde Baba Olma Kavramı Sosyo-ekonomik ve bilimsel gelişmeler, geleneksel aile

Detaylı

AİLE EĞİTİM PROGRAMLARI (AÇEV)

AİLE EĞİTİM PROGRAMLARI (AÇEV) AİLE EĞİTİM PROGRAMLARI (AÇEV) Eylül, 2009 Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Kongresi, Ankara Uzm. Seda YILMAZ İNAL AÇEV Ankara Temsilcisi Ailenin Önemi Anne-babalar, ilk eğiticiler olarak çocukların

Detaylı

PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI

PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI PDR de Üç Gelişim Alanı (Kişisel-sosyal gelişim) Prof. Dr. Serap NAZLI Üç Gelişim Alanı Gelişimsel rehberlik modelinin nihai amacı yaşam kariyeri gelişimini desteklemektir. Gelişimsel PDR nin ilkesi: Rehberlik

Detaylı

Hamileliğe başlangıç koşulları

Hamileliğe başlangıç koşulları Zeka aslında tek bir kavram değildir. Zekayı oluşturan alt yeteneklere bakıldığında bu yeteneklerin doğuştan getirilen yeteneklerin yanı sıra sonradan kazanılmış, gerek çocuğun kendi çabasıyla edindiği,

Detaylı

14 12 Bu ifadenin ne zaman kaba olduğu ne zaman gerekli olduğu konusunda onunla konuşabilirsiniz. Annebaba yanındayken ona nazikçe teklif edilen bir şeyi istemediğini Hayır diye bağırarak ifade etmek doğru

Detaylı

Bilgisayar Oyunlarının Zararları

Bilgisayar Oyunlarının Zararları On5yirmi5.com Bilgisayar Oyunlarının Zararları Modern dünyanın en önemli gereksinimlerinden biri olan bilgisayar kullanımı günümüzde hem çocuklarımız için hem de bizler için tehlike sinyalleri vermeye

Detaylı

KASIM AYINDA NELER YAPTIK?

KASIM AYINDA NELER YAPTIK? KASIM AYINDA NELER YAPTIK? Değerli Velilerimiz; Kasım ayı projemiz Su ile keyifle geçen bir ayı daha geride bıraktık. 4 hafta süren proje çalışmalarımızda sınıfımız su hakkında çok detaylı bilgiler edindiler.

Detaylı

SINIF YÖNETİMİNİ ETKİLEYEN ETKENLER Ahmet ATAÇ- Cihan ÇAKMAK Gülenaz SELÇUK

SINIF YÖNETİMİNİ ETKİLEYEN ETKENLER Ahmet ATAÇ- Cihan ÇAKMAK Gülenaz SELÇUK SINIF YÖNETİMİNİ ETKİLEYEN ETKENLER Ahmet ATAÇ- Cihan ÇAKMAK Gülenaz SELÇUK ÜNİTENİN ÖRÜNTÜSÜ A- SOSYAL ETKENLER Aile Toplumsal Norm Ve Değerler Çevre Beklentiler Kitle İletişim Araçları B-PSİKOLOJİK ETKENLER

Detaylı

Yeşilalım Projesi. Eğiticilerin Eğitimi. 12-14 Şubat 2013 Ankara

Yeşilalım Projesi. Eğiticilerin Eğitimi. 12-14 Şubat 2013 Ankara Yeşilalım Projesi Eğiticilerin Eğitimi 12-14 Şubat 2013 Ankara 1 Öğrenme Hedefleri Yetişkin öğrenenlerin özelliklerini öğrenmek; Yetişkinlere uygun çeşitli eğitim yöntemleri ile yaklaşımlarını uygulamak;

Detaylı

KARNE ALAN ÇOCUĞA NASIL DAVRANILMALI

KARNE ALAN ÇOCUĞA NASIL DAVRANILMALI KARNE ALAN ÇOCUĞA NASIL DAVRANILMALI Şüphesiz her veli çocuğunun başarılı olmasını ister, yine her öğrenci başarılı olmanın verdiği gururu, hazzı, mutluluğu, tatmak ister. En başta ailesinin, yakın çevresinin,

Detaylı

SULTANGAZİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK SERVİSİ

SULTANGAZİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK SERVİSİ SULTANGAZİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK SERVİSİ A. AMACIMIZ Öğrencilerimizin gelişim süreci içinde karşılaştıkları güçlükleri problem haline dönüşmeden çözmelerine yardımcı

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT ORTAOKULU SINAVA HAZIRLIK SÜRECİNDE ANNE-BABALARA ÖNERİLER BÜLTENİ PSİKOLOJİK DANIŞMA ve REHBERLİK BÖLÜMÜ SINAVA HAZIRLIK SÜRECİNDE ANNE-BABALARA

Detaylı

PSİKOLOJİK DANIŞMA. Psikolojik Danışma Nedir?

PSİKOLOJİK DANIŞMA. Psikolojik Danışma Nedir? PSİKOLOJİK DANIŞMA Psikolojik Danışma Nedir? Psikolojik danışma, kişisel, sosyal, eğitimsel ve mesleki konularda kişilerin amaçlarını belirleme, karar verme, var olan problemlerini çözme ve benzeri konularda

Detaylı

O Oyunların vazgeçilmez öğeleri olan oyuncaklar çocuğun bilişsel, bedensel ve psikososyal gelişimlerini destekleyen, hayal gücünü ve yaratıcılığını

O Oyunların vazgeçilmez öğeleri olan oyuncaklar çocuğun bilişsel, bedensel ve psikososyal gelişimlerini destekleyen, hayal gücünü ve yaratıcılığını EĞİTİCİ OYUNCAKLAR O Oyunların vazgeçilmez öğeleri olan oyuncaklar çocuğun bilişsel, bedensel ve psikososyal gelişimlerini destekleyen, hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştiren en değerli araçlardır.

Detaylı

8-9 YAŞ ÇCUKLARININ YAŞ DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE OKUL-ÖDEV ÇALIŞMALARI ÖZEL ANTALYA ENVAR İLKOKULU 8-9 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM DÖNEMLERİ ÖZELLİKLERİ

8-9 YAŞ ÇCUKLARININ YAŞ DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE OKUL-ÖDEV ÇALIŞMALARI ÖZEL ANTALYA ENVAR İLKOKULU 8-9 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM DÖNEMLERİ ÖZELLİKLERİ 8-9 YAŞ ÇCUKLARININ YAŞ DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE OKUL-ÖDEV ÇALIŞMALARI ÖZEL ANTALYA ENVAR İLKOKULU 8-9 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM DÖNEMLERİ ÖZELLİKLERİ ÇOCUKLARIMIZIN GELİŞİM DÖNEMİ ÖZELLİKLERİNİ BİLMEK NE

Detaylı

DEĞERLER EĞİTİMİ FARKLILIKLARA SAYGI

DEĞERLER EĞİTİMİ FARKLILIKLARA SAYGI VELİ BÜLTENİ DEĞERLER EĞİTİMİ FARKLILIKLARA SAYGI Günümüzde ulaşım ve iletişim teknolojisinin gelişmesiyle birlikte, Dünya giderek çeşitli kültürlerin, ırk ve etnik kökenden insanların, farklı diller konuşarak

Detaylı

Meslek seçmek;hayat biçimini seçmek demektir.bu nedenle doğru ve gerçekçi seçim yapılması önemlidir.

Meslek seçmek;hayat biçimini seçmek demektir.bu nedenle doğru ve gerçekçi seçim yapılması önemlidir. MESLEK SEÇİMİ Kişinin gelecekteki yaşam tarzını belirlenmesinde dönüm noktası olan mesleğini seçmesi; doğru ve isabetli karar vermesi tüm hayatının kalitesini ve mutluluğunu etkiler. Kişinin mutluluğunda

Detaylı

ÖZEL BİLGİ KÖPRÜSÜ MONTESSORİ ANAOKULU

ÖZEL BİLGİ KÖPRÜSÜ MONTESSORİ ANAOKULU ÖZEL BİLGİ KÖPRÜSÜ MONTESSORİ ANAOKULU REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ -ŞUBAT AYI VELİ BÜLTENİ- OKUL ÖNCESİ ÇOCUKLARDA CİNSEL EĞİTİM Çocuklara ve ergenlere kadın ya da erkek olma, cinsiyete ilişkin

Detaylı

Psikomotor Gelişim ve Oyun

Psikomotor Gelişim ve Oyun Psikomotor Gelişim ve Oyun Oyun? Çocuğun, kendini, diğer insanları, doğayı ve nesneleri tanıma etkinliğidir. Çocuğun kendi deneyimleriyle öğrenme yoludur. Düşünülmeden, eğlence amacıyla yapılan hareketlerdir.

Detaylı

Derleyen; İzzetiye Keçeci. ALTI ŞAPKA DÜŞÜNME YÖNTEMİ Edward De Bono

Derleyen; İzzetiye Keçeci. ALTI ŞAPKA DÜŞÜNME YÖNTEMİ Edward De Bono Derleyen; İzzetiye Keçeci ALTI ŞAPKA DÜŞÜNME YÖNTEMİ Edward De Bono Altı Şapkalı Düşünme bireye kendisi ya da başkaları adına düşünebileceği, düşüncelerini ayrıştırabileceği bir ortam sağlar. Altı Şapkalı

Detaylı

Can Kardeş Kreşi Rehberlik Servisi ARALIK 2014 REHBERLİK BÜLTENİ

Can Kardeş Kreşi Rehberlik Servisi ARALIK 2014 REHBERLİK BÜLTENİ Sevginin Ölçüsü Ne Olmalı? Çocuklar anne babaların hayatlarındaki en önemli varlıklardır. Uzun süren bir bekleyişin ardından kavuştukları çocuklarına ellerinden gelen ne varsa vermeye, imkanlarını onlar

Detaylı

Medeniyet Okulları REHBERLİK SERVİSİ SUNAR..

Medeniyet Okulları REHBERLİK SERVİSİ SUNAR.. Medeniyet Okulları REHBERLİK SERVİSİ SUNAR.. ÖĞRENCİLERDE PERFORMANS, MOTİVASYON VE BAŞARI GELİŞTİRME TEKNİKLERİ Skeçler, Testler, Video çekimleri Başarıya Ulaşmak İçin HEDEF BELİRLEMEK PLAN OLUŞTURMAK

Detaylı

Çocuklarınızın öfkelerini kontrol etmelerinde ve uygun yollarla ifade etmelerini sağlamakta aşağıdaki noktaları göz önünde bulundurabilirsiniz.

Çocuklarınızın öfkelerini kontrol etmelerinde ve uygun yollarla ifade etmelerini sağlamakta aşağıdaki noktaları göz önünde bulundurabilirsiniz. Çocuklar, yetişkinler gibi kaygılanabilir ve stres yaşayabilirler. Ölüm, hastalık, boşanma, taşınma gibi hayat değişimleriyle başa çıkmaya ek olarak özgüven ve aidiyet duygularıyla mücadele ederler. Herkes

Detaylı

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu TATİLDE ÇOCUKLA BİRLİKTE OLMAK

Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu TATİLDE ÇOCUKLA BİRLİKTE OLMAK PDR BÜLTENİ Bülten Tarihi: Ocak 2017 Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu TATİLDE ÇOCUKLA BİRLİKTE OLMAK Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel İlkokulu/Ortaokulu Psikolojik

Detaylı

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ Psikolojik Danışma ve Rehberlik RPD 201 Not I Uz. Gizem ÖNERİ UZUN Çağdaş Eğitim *Toplumların ihtiyaç ve beklentileri durmadan değişmiş, eğitim de değişen bu

Detaylı

Bir Hak İhlali: ÇOCUK İHMALİ VE İSTİSMARI

Bir Hak İhlali: ÇOCUK İHMALİ VE İSTİSMARI Bir Hak İhlali: ÇOCUK İHMALİ VE İSTİSMARI Çocuk İhmali ve İstismarı BM Çocuk Hakları Sözleşmesi Başta Olmak Üzere Uluslararası İnsan Hakları Begelerine Göre Hak İhlalidir! Madde 19: Hiç kimse, çocuklara

Detaylı