SICAK YILDIZLARIN SPEKTROSKOPİSİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "SICAK YILDIZLARIN SPEKTROSKOPİSİ"

Transkript

1 SICAK YILDIZLARIN SPEKTROSKOPİSİ II O STARS AND WOLF-RAYET STARS Peter S. Conti ve Anne B. Underhill NASA SP 497 Monograph Series on Nonthermal Phenomena in Stellar Atmospheres Hazırlayanlar Sinan ALİŞ Bora ÖZTOPRAK Haziran 2006

2 6. O ve WOLF-RAYET YILDIZLARINI ANLAMAK 6-II. O ve Wolf-Rayet Yıldızlarının Fotosferleri Bir yıldızın fotosferi, yıldızların yapısı ve evrimine dair teori ile verilen sınır tabakasına karşılık gelir. Geleneksel olarak, fotosferin özellikleri; atmosferin kompozisyonu, yıldızın etkin sıcaklığının değeri, yıldız yüzeyindeki gravitasyon ivmesinin değeri ile belirlenir. Fotosfer, yıldız atmosferi içerisinde atmosfer gazının tüm sürekli dalga boylarında opak olduğu seviye ile bu gazın yalnızca güçlü absorbsiyon çizgilerine ait dalga boylarında opak olduğu biraz daha yüksek seviye arasında yer alır. Radyatif olmayan enerji ile momentum kalıntıları, fotosferin fiziksel yapısının belirlenmesinde önemsiz gibi görünmektedir. Fotosferin doğasını bulmak için analiz edilmesi gereken en uygun şey, geniş bir dalgaboyu aralığı üzerinden sürekli spektrumudur. Çünkü O ve Wolf-Rayet yıldızları genellikle dünyadan uzaktırlar ve çünkü bunlar genellikle galaksi düzleminde yani yıldızlar arası gaz ve tozun ardında yer alırlar. O ve Wolf-Rayet yıldızlarının gözlenen enerji dağılımlarının, tahmin edilen enerji dağılımları ile kıyaslamadan önce dalgaboyuna bağlı yıldızlararası sönükleşme için düzeltilmesi gerekmektedir. Gözlenen enerji dağılımlarını belirlemenin ilk adımı, elbette ki, kayıt edilen sinyalde, herbir dalgaboyu bandı içerisinde, gözlem aletinin dalgaboyuna bağlı hassaslığı ve dedektör için ve dünya atmosferinin dalgaboyu ve zamana bağlı geçirgenliği için, düzeltme yapmaktır. Underhill ve ark., 1979; Underhill, 1982 yaptığı deney göstermiştir ki, O yıldızlarının yaklaşık 1200 Ǻ dan Ǻ a kadar olan sürekli spektrumunun şekli ve yayınlanan toplam miktarı, yıldızın etkin sıcaklığı ile ilgili kullanışlı bilgiler vermiştir. 1μm den daha uzun dalgaboylarında bazı O yıldızlarının, normal fotosferlerden beklenen fluxten daha fazla flux gösterdiği bilinmektedir (Barlow ve Cohen, 1977; Castor ve Simon, 1983). Aşırı kırmızı ötesi radyasyonun yıldız çevresindeki düşük yoğunluklu gazdan geldiğine inanılmaktadır. Kırmızı ötesindeki fazlalığın analizi yıldız örtüsü (manto) ile ilgili bilgi verebilir. Wolf-Rayet yıldızının spektrumu boyunca pek çok belirgin emisyon çizgisi ve bir miktar absorbsiyon çizgisi ortaya çıkar. Bunun sonucu olarak, Wolf-Rayet yıldızının sürekli spektrumunun şeklini doğru olarak belirlemek zordur. Yine de, sürekli prektrum analizinden Wolf-Rayet yıldızlarının fotosferi içerisindeki şartlar hakkında bazı bilgiler edinilmiştir (Underhill 1980a, 1981, 1983b; Nussbaumer ve ark., 1982). Pek çok Wolf-Rayet yıldızı güçlü kırmızı ötesi aşırılıklar gösterir (Hackwell ve ark., 1974; Cohen ve ark., 1975; Underhill, 1980a). O yıldızlarının spektrumundaki, orta veya zayıf şiddetteki absorbsiyon çizgilerinin analizi fotosfer veya yıldız örtüsü hakkında bilgilere ışık tutabilir. Eğer bir araştırmacı, bir başka araştırmacının sürekli spektrum ve H γ ile H δ kanatlarının analizinden bulduğu gibi, bazı absorbsiyon çizgilerinin analizinden aynı T etkin ve log g sonucunu buluyorsa, bu araştırmacı bu çizgileri anlamak için, yıldız örtüsü kavramının lüzumsuz (fazla-artık-redundant) olduğu neticesini çıkarabilir. Bununla birlikte sürekli spektrum ve O-tipi spektrumun bazı çizgilerinin analizlerinin sonuçları, farklı özelliklere sahip modellere ihtiyaç olduğunun göstergesi ise yıldız örtüsü kavramı üzerinde durulmalıdır. Fotosferin özellikleri, sürekli spektrumun çoğunu başarıyla açıklamayı mümkün kılan model atmosferlerin özellikleri ile, aynı olacaktır. 1

3 Klasik atmosfer modelleri emisyon çizgilerinin varlığını tahmin edememiştir, ancak gayet açıktır ki O ve Wolf-Rayet yıldızlarının spektrumlarında var olan emisyon çizgilerinin analizi, bu tür yıldızların örtüsünün özellikleri hakkında bilgilere ışık tutacaktır. Apsorbsiyon çizgisinin biçimlendiği tipik atmosfer derinliği, sürekliliğin biçimlendiği derinlikle kıyaslanır, bu derinlik çizgi merkezinde l /( κ + σ ) değerine ve çizginin genişleme fonksiyonuna bağlıdır. Burada l ν çizgi merkezindeki absorbsiyon katsayısı, κ ν, ν frekansındaki sürekli absorbsiyonun katsayısı, σ ise elektron saçılma katsayısıdır. Eğer l ν /( κ ν + σ) nın yıldız atmosferindeki tipik değeri küçük ise, çizgi muhtemelen, sürekliliğin oluştuğu katmanla aynı katmanda oluşacaktır; yani fotosferde oluşacaktır. Eğer büyükse, çizgi muhtemelen yıldız örtüsünde oluşacaktır. O tipindeki atmosferlere ait yüksek elektron sıcaklıklarında ve düşük yoğunluklarda, elektron saçılması görünür spektrel bölgede sürekli opaklığın baskın kaynağıdır. Tipik olarak ( κ + σ ) değeri, yıldız maddesinin gramı başına ν 0,35 cm 2 civarındadır. Sonuç olarak O yıldızlarının spektrumundaki pek çok absorbsiyon çizgisinin sahip olduğu l ν değeri, bu çizgilerin atmosfer katmanının üzerinde, sürekli spektrumun oluştuğu katmanların içerisinde meydana geldiğini göstermektedir. ν ν 6-III. O ve Wolf-Rayet Yıldızlarının Örtüleri (Mantoları) O ve Wolf-Rayet yıldızlarının modern gözlemleri yıldız spektrumunun analizi için klasik, geleneksel yöntemlerle açıklanamayan 6 olayı ortaya çıkarmıştır. Bunlar; 1. X ışın emisyonu 2. O ve Wolf-Rayet yıldızlarının spektrumlarında emisyon çizgilerinin varlığı, 3. Kızılötesi aşırılığının varlığı 4. Sesötesi hızlardaki gaz taşmasının varlığı 5. O ve Wolf-Rayet yıldızlarının bilinen etkin sıcaklıklarında ve radyatif denge kavramında kullanılmak üzere hesaba katılabilecek, yıldız atmosferlerindeki yüksek iyonların varlığı, 6. O yıldızlarının dış atmosferlerindeki homojen olmayan hallerin varlığı. Yukarıdaki olayların hiç biri klasik atmosfer modellerindeki düzlem paralel hidrostatik ve radyatif dengedeki gaz katmanları kompozisyonu ile açıklanamaz. Mümkün enerji seviyeleri arasındaki atom ve iyon dağılımlarını hesaplamak için LTE bölgesinde istatistik denge kavramını kullanmak (non-lte) O ve Wolf-Rayet yıldızlarının spektrumlarının gözlemlerinden ortaya çıkan problemleri çözmez. Görünen durumu açıklamak için, K mertebesindeki yüksek elektron sıcaklıklarının atmosferin dışında bir yerlerde oluştuğu, en azından buradaki gazın taşmaya neden olacak hızlara ivmelenmiş olabileceği, ve dış atmosferin homojen olmadığı, küresel kabuklarda simetri özelliği göstermediği, var sayılmalıdır. Tüm bu gereklilikler, O ve Wolf- Rayet yıldızlarının fotosferlerine ait özellikleri tanımlayan modellerin gerektirdikleri ile uyumsuzluk göstermektedir. Radyatif ve hidrostatik dengedeki düzlem paralel katmanlardan 2

4 oluşan geleneksel atmosfer modelleri O ve Wolf-Rayet yıldızlarının fotosferlerinden kaçan ışığın büyük bir kısmına dair, görüneni açıklamakta tatmin edici olmakla beraber, güçlü çizgilerde görülen özellikleri ve süreklilikteki opaklığı açıklamaya hizmet etmez. O ya da Wolf-Rayet yıldızlarının en dış katmanlarından kaçan ışığın gösterdiği spektrel özelliklerin oluşumunu temsil eden atmosfer modelleri, fotosfer modeli geliştirmek için gerekenden daha farklı kavramlar kullanarak geliştirilmelidir. Bu nedenle yıldız atmosferinin dış kısmının daha başka bir isimle tanımlanması önerilmiştir. (Mantle: manto, örtü) 7. O ve WOLF-RAYET YILDIZLARININ ATMOSFER MODELLERİ ve SPEKTRUMLARININ TEORİSİ 7-II. Statik Düzlem Paralel Tabaka Modelleri Ve Spektrumları Yıldız atmosferlerini modellemenin en kolay yolu ışınımın düzlem paralel gaz tabakalarından geçtiğini varsaymaktır. A. Atmosfer Modeli Yapma Yöntemleri Radyatif ve hidrostatik dengeye dayanan geleneksel atmosfer modeli yapma yöntemleri bir önceki konuda anlatıldı. Burada varsayılan, atmosferin düzlem paralel gaz tabakalarından meydana geldiği ve atmosfer içindeki herbir noktanın yeri bir geometrik koordinatla (z) ifade edilmeli. Burada z, yıldızın merkezinden itibaren dışarı doğru ölçülen uzaklık. Elementlerin göreli oranlarını ifade eden kimyasal kompozisyon, log g ve sıcaklık değerleri oluşturulan atmosfer modelini tanımlar. Daha sonra yoğunluk ve sıcaklık, modeldeki geometrik derinliğin bir fonksiyonu olarak bulunur. Bu değerler ideal gaz kanununun geçerliliği için oldukça önemlidir. Sıcaklık ve basınç gradyentleri de radyatif ve hidrostatik dengenin bozulmayacağı mertebededir. Atomların ve iyonların çeşitli enerji seviyelerindeki dağılımını bulmak için yerel termodinamik denge (LTE) varsayımı kabul edilirse, O ve erken B yıldızlarının modellerinde sınır sıcaklığı 0.7 ± 0.08 T eff değerlerine yaklaşmaktadır. İstatistik dengenin kabul edildiği durumda (non-lte), sıcaklık bu değerlerden biraz daha yukarıda olmakta ancak modelin etkin sıcaklığından daha düşük kalmaktadır. (Mihalas, 1972b) Atmosfer modelleri yaparken izlenen ilk yollardan biri başlangıç olarak bir sıcaklık kanunu kabul etmek ki bu genellikle gri cisim kanunu olmaktadır, sonra da hidrostatik denge denklemini çözmektir. Daha sonra da bu modelin radyasyon alanı hesaplanarak, test edilir ve radyatif dengenin olup olmadığına bakılır. Eğer radyatif denge yoksa, sıcaklık kanunu değiştirilir ve aynı aşamalar radyatif dengenin sağlandığı durum oluşana kadar devam ettirilir. Dalgaboyunun veya frekansın bir fonksiyonu olarak absorbsiyon katsayısı geniş bir değer aralığında değişiyorsa ve elektron saçılması meydana geliyorsa radyasyon alanını doğru bir şekilde hesaplamak oldukça zor olacaktır. 3

5 Underhill (1951, 1968a) O yıldızları için ilk atmosfer modellerini yaparken, deneme ve yanılma yöntemi ile kabul edilebilir bir sıcaklık kanunu bulmuştur. Elektron saçılması atmosferde önemli bir opasite kaynağı olarak rol oynadığı zaman, kaynak fonksiyonunun Planck fonksiyonu ile ifade edilebileceğini varsayan sıcaklık düzeltme yöntemleri iyi çalışmamaktadır. Önceki bütün çalışmalarda, başlangıç sıcaklık kanunu absorbsiyon katsayısının bir ölçüsü olan optik derinlik ile tanımlanmaktaydı ve bütün dalgaboylarında aynı değere sahipti. O ve erken B yıldızlarının atmosfer modellerini yapmak için ikinci yol ise, Feautrier in (1967, 1968) önerdiği şekilde, hidrostatik ve radyatif denge denklemlerini eş zamanlı olarak çözmektir. İstatistik denge varsayımının kullanılması, modelin dış kısımlarındaki occupation sayılarının radyasyon alanına hassas bir şekilde bağlı olmasından dolayı oldukça zordur. Bu tip problemlerin çözümü için Auer ve Mihalas (1969, 1972) çeşitli lineer yöntemler geliştirmişlerdir ve bu yöntemler daha sonra Auer ve Heasley (1976) tarafından iyileştirilmiştir. Genellikle LTE atmosfer modelinin radyasyon alanı ve parçacık yoğunluğu başlangıç değeri olarak alınır. LTE olmayan atmosfer modelleri yapıldığı zaman, z geometrik derinlik parametresi, sözkonusu seviyenin üzerindeki kolondaki madde miktarını belirten bir parametre ile yerdeğiştirir. Dolayısıyla, z değişkeni; z m = ρ dz ile yer değiştirir. m ve τ arasındaki bu ilişki, gri atmosfer katsayısı x in model atmosferde lineer derinlik z ile nasıl değiştiğine bağlıdır. Sıcak yıldızların model atmosferlerinin oluturulduğu ilk yöntemde, hidrostatik ve radyatif denge denklemleri serilerle çözülürdü. İkinci yöntemde ise, hidrostatik ve radyatif denge denklemleri uygun sayısal yöntemlerle paralel olarak çözülürdü. Bu yöntem doğal olarak, güçlü bilgisayarlara ihtiyaç duymaktaydı. Model Atmosferlerin Fiziği Atmosfer modeli yapmanın ve spektrumu öngörmenin önemli kısmı, model atmosferdeki radyasyon alanını hesaplamaktır. Bunun anlamı, atmosferdeki bütün atomik ve iyonik türler için çizgi ve sürekli absorbsiyon katsayıları bilinmelidir. Bu katsayılar yerel sıcaklık ve elektron yoğunluğu cinsinden ve ışınımın dalgaboyu veya frekansı cinsinden belirtilir. Ayrıca elektronlarla çarpışmayla meydana gelecek geçişler için tesir kesitleri de gerekir. Bu bilgilerin, radyasyon ve gaz arasındaki etkileşmelerin teorisinden ve laboratuvar deneylerinden elde edilmesi atmosfer modeli yapmanın ve spektrumları türetmenin en önemli kısmıdır. 4

6 Çizgi profilleri tahmin etmek istendiği zaman, çizgi absorbsiyon katsayısının şekline dikkat edilmelidir. Ayrıca geçiş olasılıkları da dikkate alınmalı. Yıldız spektrumları, sözkonusu olduğunda geçiş olasılıkları genellikle gf değerleri ile verilir. Sıcak yıldızların atmosferlerinde Stark etkisinden, radyasyon ve çarpışmalardan kaynaklanan damping ve ısısal hareketlerden dolayı meydana gelen genişlemeler de değerlendirilmelidir. Ek olarak, tahmin edilen spektrumun uzak gözlemci tarafından nasıl görüneceği de hesaba katılmalı. Kaydedilen ışık yıldız diskinin tamamından geldiğinden, yıldızın dönmesinden ileri gelen etki ve makrotürbülans da hesaba katılmalı. Makrotürbülans, yıldız atmosferinin çeşitli kısımlarının içeri ve dışarı doğru rastgele hareketlerinden kaynaklanan, uzaktaki bir gözlemcinin gördüğü çizgi genişlemesidir. Yıldızın dönmesinden ve makrotürbülanstan kaynaklanan çizgi genişlemeleri geometrik kökenlidir. Bunun nedeni de tüm diskten gelen yıldız spektrumunun tek bir anda alınmış olmasıdır. Bir diğer genişleme mekanizması ise mikrotürbülanstır. Mikrotürbülans genellikle, spektrel çizgi profillerinin yorumu ve eşdeğer genişlik değerleri ile ilgili konularda dikkate alınmaktadır. Mikrotürbülans ilk olarak Struve ve Elvey (1934) tarafından ortaya konmuş sanal bir mekanizmadır. Mikrotürbülans, büyüme eğrisinde termal Doppler genişlemesinin yaptığı etkiyle aynı etkiyi yapmaktadır. Büyüme eğrisi, bir çizginin eşdeğer genişliğinin, görüm doğrultusu boyunca absorblayıcı atomların sayısı ile nasıl değiştiğini göstermektedir. Multiplet çizgilerin büyüme eğrisi analizi, tek bir gaz tabakasının belirli bir sıcaklık ve basınç altındaki modeli ile yapılır ve gözlenen eşdeğer genişliklerin yorumlanması ile sıcaklık, basınç ve gaz tabakasının kimyasal kompozisyonu bulmaya yarar. Özellikle Mihalas ve arkadaşlarının yaptığı non-lte temelli çalışmalar göstermiştir ki; sıcak yıldızların atmosferlerinde mikrotürbülansa atfedilen etkiler, non-lte teorisinden kaynaklanan bazı çizgilerin şiddetlerinin artması ile ilgilidir. Mikrotürbülans LTE modellerinde zayıf çizgiler ile güçlü çizgilerin aynı bollukta olmalarını sağlamaktadır. 1. Gerçek Bir O Yıldızı ile Model Atmosferin Tanımlanması Bir atmosfer modelinin kalitesi gerçek bir yıldız tayfı ile karşılaştırılıp, tayftaki önemli yapıların üretilip üretilmediğine bakılarak karar verilir. Gözlem ile modelin uyumu hakkında karar verilirken, iki sorunun cevaplanması gerekmektedir. Birincisi, model atmosferden geçen radyasyon ifade eden denklemlerin gerçekçi olup olmadığı. İkincisi ise, sıcaklık ve basınç aralığını belirleyen hidrostatik ve radyatif denge sınırlarının yeterli doğrulukta olup olmadığı ve böylece tahmin edilen ve gözlenen spektrum arasındaki uyum ve ayrılıklar anlamlı olsun. Geleneksel bir atmosfer modeli, sabit bir kimyasal kompozisyon altında düzlem paralel tabakalardaki derinliğin bir fonksiyonu olarak sıcaklığın ve parçaçık yoğunluğunun tablo halinde verilmesidir. τ optik derinliğindeki herhangi bir tabakadaki net monokromatik akı, F ν τ ( τ ) = 2 + Sν ( tν ) E2 ( tν τ ) dtν Sν ( tν ) E2 ( τ tν ) dt τ 0 ν 5

7 denkleminden elde edilebilir. Bir yıldız atmosferindeki radyasyonun taşınımı, atmosferde bulunan maddelerle fotonların etkileşimlerinin bir sonucudur. LTE varsayımı altında, occupation sayıları arasında termal denge ilişkileri kullanılabilir. Böylece kaynak fonksiyonu daha basitleştirilmiş olur. Bir O yıldızı ile buna karşılık gelen model atmosferin tanımlanmasında kullanılan kriterler spektrumun opak kısımlarına dayanıyorsa elde edilen model, kullanılan kriterler geçirgen kısımlara dayanıyorsa elde edilecek modelden hayli farklı olur. O yıldızlarının mümkün olan bütün atmosfer modellerinde radyatif denge sıcaklık kanununu, hidrostatik denge de yoğunluk dağılımını bulmak için kullanılmaktadır. Tek enerji girişi, T eff e karşılık gelen radyasyon miktarıdır. Bununla beraber, O yıldızları durumunda, morötesi spektrumlar göstermiştir ki, ilave radyatif olmayan bir kaynak atmosferi ısıtmakta ve dışa madde akışını sağlamaktadır. T eff parametresi yıldızdan yayılan radyatif enerjiyi belirtmektedir. Bu enerji yıldızın merkezinde meydana gelen nükleer reaksiyonlarla üretilmektedir. Eğer etkin sıcaklık atmosfer modelinden itibaren bulunmak istenirse, yıldız atmosferinin sürekliliği oluşturan bölgeleri bu iş için en uygun yerdir. Bunun nedeni yıldız atmosferlerinin en derin tabakalarında radyatif olmayan kaynaklar ihmal edilebilir. Model için seçilen T eff, yıldızın merkezinden gelen radyasyon akımı ile ve radyatif olmayan enerji kaynakları ile ısıtılan çizgilerin analizinden belirlenir. Sürekli spektrumu oluşturan bölgelerle çizgileri oluşturan bölgeler arasındaki sıcaklık (T eff ) farkı radyatif olmayan enerji miktarının bir ölçüsüdür ve bu fark model atmosferdeki çizgi oluşum bölgelerinde ekstra bir ısıtma yaratmaktadır. Underhill (1980), O yıldızlarının çizgi şiddetlerinden itibaren bulunan etkin sıcaklıkların, integre akılardan ve açısal çaplardan itibaren bulunan etkin sıcaklıklardan sistematik olarak daha fazla olduğunu göstermiştir. Wolf-Rayet yıldızlarında, çizgi spektrumu temel olarak emisyon çizgi spektrumudur ve geleneksel model atmosferlerle ifade edilemez. Bir Wolf-Rayet yıldızının etkin sıcaklığı integre akılardan ve açısal çaplarından bulunabilir. Böyle bir etkin sıcaklık, sürekli spektrumun şeklinin tahmin edilmesiyle kontrol edilebilir. Bununla beraber bir WR yıldızının atmosferi çok alışılmadık bir biçimde olabilir ve sürekli spektrumu oluşturan bölgeleri geleneksel atmosfer modelleri ile oluşturulamayabilir. Erken-tip yıldızların model atmosferleri için uygun log g değerleri H γ ve H δ çizgi kanatlarının çakıştırılması ile bulunur. Bu yöntem ortalama derinlikteki tabakalardaki elektron yoğunluğunu belirlemektedir. Tanımdan, g = GM / R 2, başka yöntemlerle yıldızın yarıçapı biliniyorsa ve bu yöntemle g bulunabilirse bu şekilde yıldızın kütlesi bulunabilir. Bu yöntem sadece derin tabakalarda hidrostatik dengenin sağlanması koşulu ile ve dışa doğru olan radyasyon basıncının makul bir doğrulukta hesaba katılması ile olabilir. H γ ve H δ çizgi kanatlarının çakıştırılması derin tabakalardaki etkin g nin belirlenmesini sağlamaktadır. 6

8 Eğer hidrojenin Balmer çizgileri istisnai büyük mikrotürbülans nedeniyle genişlemişse, log g değeri yanlış belirlenebilir. (Underhill, 1984b) B. O Yıldızları için Atmosfer Modelleri Bir atmosfer modelinin hangi sıcaklık aralığında bulunacağını belirlemenin iki yolu vardır. Biri T eff için bir sıcaklık değeri atamaktır. Diğeri ise gerçek bir O yıldızının çizgi spektrumunu oluşturan şartları yansıtan bir sıcaklık değeri atamaktır. Diğer yandan büyüme eğrisi analizleri (Unsöld 1942,1944) geç O ve erken B yıldızlarındaki çizgi oluşum tabakalarına karşılık gelen sıcaklıklar elde edilmişti. Model atmosferi belirlemek için ikinci yöntem kullanıldığında, etkin sıcaklık bir sürü hesaplamanın sonucu elde edilmektedir. log g için bir başlangıç değeri, Hidrojenin Balmer serisinin kırılma noktasından elde edilen atmosferdeki elektron yoğunluğundan çıkarılabilir. Genellikle bir O yıldızının çizgi oluşum tabakalarını yansıtan hassas bir atmosfer modeli; log g için H γ ve H δ çizgi kanatları T eff için de HeI ve HeII nin eşdeğer genişliklerinin çakıştırılması ile elde edilir. Bu çakıştırma işlemi iterasyonla yapılabilir çünkü H γ ve H δ kanatlarının şiddetleri belirli bir T eff değerine ve HeI ve HeII eşdeğer genişlikleri de çizgilerin Stark etkisinden genişlemelerinden dolayı log g ye bağlıdır. Sonuç olarak, şiddetler atmosferdeki yüklü parçacıkların yoğunluğuna ve ortamın sıcaklığına bağlıdır. Bir O yıldızının T eff ve log g değerlerini belirlemeye yarayan tipik bir diyagram Şekil 7-3 te verilmiştir. Bu diyagram 11 düşük parlaklıklı O yıldızının atmosfer modellerinin yapıldığı Hunger ve ark. (1981) çalışmasından alınmıştır. Hunger ve arkadaşları, normal kimyasal kompozisyonda olmasına ve T eff ve log g değerlerinin H γ nın şiddetini ve HeII 4686 nın şiddetini iyi yansıtmasına rağmen bazı durumlarda HeI in şiddetinin kabul edilebilir olmadığını bulmuşlardır. Problemi kimyasal kompozisyonu değiştirerek çözmüşlerdir. y=n(he)/n(h) değerini Pop I için olan değerinden değiştirerek bütün kriterlerin kabul edilebilir aralıklarda olmasını sağlamışlardır. Bu yolla Hunger ve ark. bazı sıcak düşük parlaklıklı yıldızların helyum açısından zengin olduklarını bulmuşlardır. y için uygun değer 0,1 den çok daha fazladır. Halbuki 0,1 değerinin B yıldızları için uygun olduğu bulunmuştu. Şimdiye kadar, O yıldızlarının yapılan ilk atmosfer modelleri anlatıldı. Bu modellerde T eff K arasında ve log g ise arasındaydı. Bu modeller LTE varsayımı ile yapılmıştı, sadece hidrojen ve helyumdan ibaretlerdi ve çizgilerden kaynaklanan opasiteyi hesaba katmamışlardır. Bu ilk modeller sürekli spektrumun oluşumunu iyi gösterebilirlerken, çizgilerin oluşumu konusunda pek tatmin edici değillerdi. LTE hipotezi ile oluşturulmuş olmasına rağmen, Kurucz un çizgi örtülmeli atmosfer modelleri O yıldızlarının sürekli spektrumlarını gerçekçi olarak yansıtmaktadırlar. Kurucz un atmosfer modellerinde (O yıldızları için) Güneş bolluğunda ve T eff değerleri log g değerleri de arasındadır. O yıldızlarının atmosferlerinde oluşan soğurma çizgilerinin doğru bir şekilde temsil edilebilmesi için, atomların muhtemel enerji düzeylerindeki dağılımlarını belirleyen istatistik denge hipotezi kullanılmalıdır. Mihalas (1972b) tarafından derlenen atmosfer modelleri O 7

9 yıldızlarının ilk non-lte varsayımı ile yapılan modelleridir. Bu modellerdeki; T eff K ve log g arasındadır. Kurucz un atmosfer modellerinde olduğu gibi log g nin her değeri her T eff değeri için kullanılamaz. Çünkü radyasyon basıncının bozucu etkisini dengeleyen hidrostatik dengenin sağlanması gereklidir. Auer ve Mihalas (1969, 1972) ın yöntemi Kiel Üniversitesi ndeki grup tarafından (Kudritzki, 1976; Kudritzki ve Simon, 1978; Hunger ve ark., 1981) sıcak düşük parlaklıklı yıldızların atmosferlerinin modellemesinde kullanılmıştır. Bu grup helyumun değişen bolluk değerlerinin etkisini araştırmışlardır. Helyum bolluğu azaldıkça, HeI ve HeII çizgileri zayıflamakta ancak hidrojen sabit kalmaktadır. Helyum bolluğu arttırıldığında ise, model atmosfer gözlenebilir dalgaboyu aralığında daha geçirgen olmaktadır. HeI ve HeII çizgilerinin şiddetleri artmaktadır. Aslında hidrojen bolluğu azaldığında süreklilik dalgaboylarında geçirgenlik artacağı için bütün çizgilerin şiddetleri artar. Anakol B yıldızları için, görünür bölgedeki (B-V) 0 veya (b-y) 0 renk indeksleri ve Balmer düşmesinin büyüklüğü model atmosferlerin seçiminde faydalı kriterler olarak kullanılmaktadır. Bu kriterlerin kullanılması O yıldızlarında pek işe yaramamaktadır. Çünkü ölçülen Balmer düşmelerinin büyüklükleri küçüktür ve T eff e duyarlı bir şekilde bağlı değillerdir. Diğer yandan O yıldızlarının gerçek parlaklıkları UBV veya uvby fotometrik sistemlerinde iyi belirlenememiştir. Morötesinden görünür bölgeye kadar geniş bir bölgede gözlenen enerji dağılımının çakıştırılması ile integre akılar ve açısal çaplardan bulunan etkin sıcaklık değerleri onaylanabilir. Bu birkaç O yıldızı için Underhill (1982) tarafından gösterilmiştir. Bu yöntem, bir O yıldızı için yapılan atmosfer modelini onaylamanın en uygun yolu gibi durmaktadır. Spektrel sınıflamada kullanıldığı gibi güçlü çizgilerin eşdeğer genişliklerinin çakıştırılması atmosfer modelinin seçiminde kullanılabilir ancak bu yolla bulunan etkin sıcaklık sistematik olarak, yıldızın integre akısından bulunan değerden daha yüksek olmaktadır. C. O Yıldızlarının Absorbsiyon Çizgilerinin Analizi : Bolluklar Kaba analiz yöntemi O tipi yıldızların atmosferleri için modellere bir ilk yaklaşımla sıcaklık ve yoğunluk değerlerini vermektedir. Bu genellikle, spektrumdaki absorbsiyon çizgilerinin büyüme eğrisi çalışmasıdır. Kaba analiz yöntemi O yıldızları ile uyumlu sonuçlar vermemektedir. Bu, bazı değişiklikler yaparak uyumlu sonuçlar elde etmeye çalışan Oke (1954) nin çalışmasında görülmektedir. Teori ve gözlem arasında daha iyi uyum, O tipi yıldızların spektrumlarındaki absorbsiyon çizgilerine uygulanan hassas analiz ile elde edilebilmektedir. Bunun için ilk olarak çizgilerin oluştuğu tabakaları temsil eden atmosfer modeli belirlenir. Bu yukarıdaki yöntemle veya çok sayıda elementin iki iyonizasyon seviyesi arasındaki iyonizasyon dengesini en iyi yansıtan Teff, log g değerleri bulunarak yapılabilir. Genellikle bu amaçla kullanılan çizgiler; HeI / HeII, CIII / CIV, NII / NIII, NIII / NIV, OII / OIII ve SiIII / SiIV tür. Alternatif olarak Balmer düşmesinin büyüklüğü de çakıştırılabilir. T eff ve log g nin temsili değerleri bulunduktan sonra, birçok çizginin gözlenen eşdeğer genişlikleri elementin bolluğu değiştirilerek uydurulur. Atmosfer modeli için ve çizgi oluşum kuramı için LTE varsayımı kullandıldığında, mikrotürbülans aynı elemente ait zayıf ve güçlü 8

10 çizgilerin aynı bollukta olmalarına neden olur. Non-LTE durumunda (Auer ve Mihalas, 1972) mikrotürbülans hızı genellikle sıfır kabul edilir. 1. LTE Analizi Tablo 7-1 de 11 O yıldızının atmosferdeki çizgi oluşum bölgelerini ifade eden model atmosferlerin Teff ve log g değerleri verilmiştir. Bu modellerin hepsinde N(He) / N(H) 0.1 dir. Tablo 7-1 de listelenen etkin sıcaklıklar, O yıldızları için integre akılardan ve açısal çaplardan elde edilen değerlerle karşılaştırılabilir (Underhill ve ark., 1979; Underhill,1982). Birçok durumda Tablo 7-1 deki değerler belirgin bir şekilde integre akılardan bulunan değerlerden büyüktür. LTE analizleri Güneş kompozisyonunun O yıldızları için kabaca doğru olduğunu göstermiştir. Bununla beraber 5 kata kadar farklılıklar görülmüştür. Ancak bu farklılığın teorideki bir sorun mu yoksa gerçekte varolan bir kompozisyon farklılığı mı olduğu kesin değildir. Genel olarak, LTE atmosfer modeli ile öngörülen çizgi profilleri ve LTE çizgi oluşum kuramı gözlenen çizgi profilleri ile uyum göstermemektedir. Bu durum özellikle HI, HeI, HeII, SiIII ve SiIV çizgilerinde görülmektedir ki bu çizgiler O yıldızlarının spektrumlarını sınıflamada kullanılmaktadır. LTE Teorisinin Zayıf Yanları 1) Hidrojenin Balmer çizgileri O5 sınıfında öngörülenden daha şiddetlidir. 2) HeI in triplet çizgisi O tipi boyuca belirgin bir şekilde güçlüyken, tek HeI çizgisi erken tiplere doğru zayıflamaktadır. LTE teorisi iki çizginin de gözlenmeyen oranlarda zayıflamasını öngörmektedir. 3) HeII nin Pickering çizgileri O9 dan O5 e doğru artan şiddette görünürler. Bununla beraber LTE hesaplamaları bu çizgilerin şiddetlerinin O6 da maksimum yapıp sonra azalışa geçmelerini öngörmektedir. 4) 4481 A deki MgII dubleti O tipi yıldızlarda LTE hesaplamalarında çıkandan daha şiddetli görülmektedir. 5) 4552, 4568 ve 4574 A deki SiIII çizgileri ile 4089 ve 4116 A deki SiIV çizgileri LTE teorisinin öngörülerinden daha güçlü gözlenmektedir. 6) Geleneksel LTE teorisine göre emisyonda olması beklenen bazı çizgiler O yıldızlarının spektrumlarnda görülmemektedirler. 2. Non-LTE Analiz Görünür bölge spektrumlarını kullanarak non-lte çalışmaları 8 O tipi yıldız için Auer ve Mihalas (1972) tarafından yapılmıştır. Non-LTE atmosfer modeli ve non-lte çizgi oluşum kuramı kullanılınca, gözlemle teori arasındaki problemler oldukça azalmıştır. Bununla beraber bazı aykırı durumlar hala mevcuttur. 9

11 D. O Spektrel Tipindeki Aykırı Çizgiler Hidrostatik ve radyatif dengeye sahip gaz için düzlem paralel katmanlardan oluşmuş model atmosferleri kullanarak yani geleneksel teori yolu ile (LTE veya non-lte) O-tipi spektrumlarda gözlenen temel çizgilerin profilleri ile eşdeğer genişlikler arasında iki tip aykırılık oluşur. Birincisi, absorbsiyon ve/veya emisyon çizgilerinde gözlenen olağanüstü bir şiddettir. Bu emisyon çizgileri ya yüklü çekirdeğin dışındaki bir veya iki elektrondan meydana gelen spektrumdaki çizgi serilerinin baskın üyelerinden veya 1s 2, 2s 2, 2p 6 düzeni ile sıkıca bağlanmış bir, iki ya da üç elektron kabuğundan ileri gelir. Bu grubun tipik çizgileri HI, He, HeII, CIV, NV, OVI ve SiIV spektrumlarından gelir. İkincisi, CIII ve NIII e ait birkaç seçilmiş emisyon çizgisi gibi daha karmaşık bir spektrumun meydana gelişidir. Emisyon, birbirini basamak(çağlayan, taşan, cascade) zinciri içerisinde takip eden çizgiler içinde görülmez. Bu ikinci grubun tipik çizgileri genellikle Of tayfında gözlenir. Bunlar CIII 5696, CIII ve NIII 4634, 4641 ve 4642 çizgileridir. Aykırı çizgilerin ilk biçimi nitelik olarak absorbsiyonun veya emisyonun veya her ikisinin birden baskın olduğu aykırılık özelliğine göre çizgi merkezine yakın civardaki frekanslara opak olan, ancak çizgi civarındaki sürekli frekanslara geçirgen olan, geniştetilmiş atmosferlerden anlaşılabilir. Aykırı çizgilerin ikinci tipinin anlaşılabilmesi için, tek çizgi ayrılığı yıldız atmosferlerinde meydana gelen radyatif ve çarpışma prosesleri ve bunların atom veya iyonların mümkün enerji seviye dağılımlarını nasıl etkilediği ayrı ayrı incelenmelidir. Hα daki yaygın, yerdeğiştirmeyen ve zayıf veya var olmayan absorbsiyon bileşenine sahip emisyon çizgisinin kaynağını anlamak için, gözlemciye doğru veya gözlemciden uzağa doğru yönelmiş büyük hızlara sahip, yaygın atmosferlerin ve n = 2 seviyesindeki hidrojen atomlarının küçük bir popülasyonunun var olduğu düşünülmelidir. Bu varsayılan gaz yapının ve buna bağlı hız alanının ve elektron sıcaklıklarının nasıl var olduğu, ayrı ve genellikle cevaplanmamış birer sorudur. Çizginin emisyonda görünüp görünmediği, gözlemci ile gözlemciye doğru olan çizgi frekanslarında radyasyon yayınlayan cismin bazı bölümleri arasında görüş doğrultusu boyunca olan tüm çizgiler için kaynak fonksiyonunun değeri düşünülerek belirlenemeyebilir. İki seviyeli atomlar bakımından, hacim başına her bir elementte, çizgi için kaynak fonksiyonunun n / n ile orantılı olduğu hemen gösterilebilir. Burada, ele üst seviye alt seviye alınan çizgiye ait, üst seviyedeki atom ya da iyonların sayısal populasyonu, n üst seviye n alt seviye ise bu çizgiye ait aton veya iyonların alt seviyesinin sayısal populayonudur. Eğer belirli bir çizginin radyasyonunu gözlemciye taşıyan görüş doğrultusundaki pek çok çizgi boyunca n / n oranı büyükse, çizgi emisyon çizgisi olarak görünecektir. Tam tersi durumda üst seviye alt seviye ise absorbsiyon çizgisi olarak görünür. Bazı çizgilerde emisyonun görünmesinin basit nedeni, atmosferin, çizgi frekanslarında, sürekli frekanslara nazaran, çok daha geniş bir hacimin uzerinde gözlenebilmesidir (gezegensel nebulalar, gibi). Böyle bir durumda çizgi profili, Stark etkisi veya termal Doppler genişlemesi gibi çizgi genişlemesine neden olan herhangi bir fiziksel gerekçeden daha çok, yaygın atmosfer içerisindeki hız alanlarından belirlenebilir. Işığın şiddeti çizgi frekanslarında, yakın sürekli frekanslara göre çok daha güçlüdür çünkü, şiddetin belirli bir seviyesindeki sürekli radyasyonu taşıyan görüş doğrultusuna göre, gök yüzünde çizgi emisyonu yapan bölgeden gözlemciye ışığı taşıyan çok daha fazla görüş doğrultusu vardır. 10

12 Diğer taraftan, düzlem paralel gaz katmanlarına ait geometrik biçim de gözlemciye çizgi veya sürekli frekanstan radyasyon yolluyor olabilir. Bundan sonra bile, belirli basamak ve eksitasyon zincirleri sebebi ile eğer diğerlerine göre bazı seviyelerde aşırı populasyon olmuş ise de, bazı çizgilerde emisyon oluşabilir. Bir çizgide nüst seviye / nalt seviye oranı büyük iken aynı spektrumdaki başka bir çizgide bu oran, küçük olabilir. Gerçekten, elektron yoğunluğu ve yerel radyasyon alanına bağlı olarak bazı atmosfer modellerinde emisyon çizgileri görünürken bazılarında görünmeyebilir. Ne olduğu, yerel radyasyon alanı ve elektron yoğunluğuna bağlı olan, rekombinasyon, eksitasyon ve iyonizasyon proseslerinin göreli etkinliklerine, hassasiyetle bağlıdır. Mihalas ve Hummer (1973) O-tipi atmosfer modellerinde NIII iyonunun spektrumundaki radyatif ve çökmeye bağlı proseslerin dengesini araştırmışlar ve düşük log g değerine sahip sıcak atmosfer modellerine ait spektrumda, NIII iyonunun 3P 3D çizgilerinin 4634, 4641 ve 4642 Å da emisyon çizgisi gösterdiğini, öte yandan aynı iyonun S 3P çizgilerinin 4097 ve 4103 Å da, aynen bazı O yıldızlarında gözlendiği şekilde, absorbsiyonda kaldığını bulmuşlardır. Örenğin multiplet 2 emisyonda görünürken, multiplet 1 in absorbsiyonda görünmesi gibi, NIII iyonuna ait seviyelerin göreli populasyonlarını üretmedeki kilit etkenler şunlardır; 1 0 (1). Daha alt seviyelerde bulunan ve kendiliğinden iyonize olan 2s2p( P ) seviyelerden gelen, 3d 3p (multiplet 2) stabilize edici basamaklara sahip dielektronik rekambinasyon, (2). 3p seviyesini 2s2p ( S, P, D) ye birleştiren ve böylece 3s 3p çizgilerindeki emisyonu önleyen iki elektronun atlaması ile 3p seviyesindeki popülasyonun akşı (süzülmesi) (multiplet 1). Mihalas ve Hummer tarafından kullanılan tüm model atmosferlerinde HeII nin 4686 Å çizgisi güçlü bir absorbsiyon çizgisidir. Sonuç olarak, Mihalas ve Hummer in normal O yıldızları ile O((f)) yıldızları arasındaki farklılığa hizmet ettiği sonucu çıkarılabilir. O(f) yıldızlarında HeII çizgisi 4686 Å da emisyon tarafından nötralize edilirken, Of yıldızlarının HeII çizgisi sağlam bir şekilde emisyon gösterir. HeII 4686 Å daki absorbsiyonu nötralize etmek ve HeII 4686 Å yı emisyonda elde etmek için, yukarıda tartışılan yaygın atmosferlerin var olduğunu var saymalıdır. Sıcaklık artısı da göz önüne alınmalıdır. Geometrik konfigürasyonun, basamak zincirlerindeki ve dielektronik rekombinasyon ile başlatılan NIII ün anahtar çizgilerinin nasıl etkileyeceğine dair hiçbir hesaplama yapılmamıştır. O yıldızlarındaki CIII iyonuna ait spektrumlar da yukarıda tartışılan NIII iyonuna benzer şekilde çeşitli karakteristik özelliklere sahiptir. Kısmen, Of yıldızlarındaki CIII iyonuna ait 5696 ve 9701 den 9719 Å ya kadar olan çizgiler emisyonda gözlenirken, diğer CIII çizgileri yalnızca absorbsiyonda gözlenirler. Cardona (1978), O tipindeki atmosfer modellerinde bulunan CIII spektrumunun singletleri için NLTE çalışması yapmış ve Mihalas ın K aralığında Tetkin sıcaklığa; 3,0 ile 4,5 aralığında log g değerine sahip NLTE atmosfer modellerinden alınmış teorik spektrumunda, 3P 3D çizgisinin Å da (multiplet 2) emisyon kombinasyonunun, 3S 3P çizgisinin 8500 Å da (multiplet 1.01) absorbsiyon çizgisinin oluşabildiğini göstermiştir. Çizgiyi 8500 Å da absorbsiyonda tutmanın anahtar etkeni iki elktronun 2p ( S, D) seviyelerine atlayarak 3P seviyesine akıştır. Bu akış 3S 3P seviyesinin emisyona geçmesini engeller. Dielektronik 11

13 1 0 1 rekombinasyon, yalnızca en sıcak atmosfer modelleri için 3P 3D doğru basamaklar oluşturmada önemli bir etkendir. Etkin sıcaklık değeri 30000K değerine yakın olan model atmosferlerde basit rekombinasyonun iki elektron atlaması ile birleştirilmesi multiplet 2 de emisyon sonucu verecektir, ancak multiplet 1,01 de bu sonucu vermez. Mihalas ve Hummer ın (1973) NIII ve Cardona nın (1978) CIII üzerindeki çalışmaları, parçacık ve radyasyon yoğunluklarının, aynı normal O yıldızlarının çizgi oluşum bölgelerinde belirli radyatif ve çökmeye bağlı proseslerde olduğu gibi, görünen manzaraya sebep olduğunu göstermiştir. Bu özellikle O tipindeki spektrumu sınıflandırmak üzere deneysel olarak seçilmiş çizgiler için böyledir. Auer ve Mihalas ın (1972) yaptığı çalışma da aynı durumun HI, HeI ve HeII iyonlarının baskın çizgilerinde olduğunu göstermiştir. 10 Lac gibi normal O yıldızlarında bile, kullanılabilir teorik tahminlerin gözlenenleri hesaba katmakta yetersiz kaldığını gösterdik. Spektrel sınıflama için kullanılan şiddetli çizgilerde, O yıldızlarının mantolarındaki çizgi oluşumunun etkilerini görmekteyiz. Bu durum O(f), Of, Of + ve Of * yıldızlarında, normal O yıldızlarına göre çok daha büyük bir meseledir. Etkin Sıcaklığın Fonksiyonu Olarak CIII ve NIII Emisyonu Şekil: NLTE düzlem paralel atmosferlerde efektif sıcaklığın fonksiyonu olarak NIII ve CIII çizgilerinin şiddetleri. Bu verinin elde edilmesi için tüm model atmosferlerin log g değeri 4,0 alınmıştır. Şekilde NIII 4634 ve CIII 5696 çizgilerinin öngörülmüş eşdeğer genişlikleri etkin sıcaklığın fonksiyonu olarak, bu iyonların multipletlerinin rezonanslarının eşdeğer genişlik oranları ile birlikte gösterilmiştir. Buradaki veriler Mihalas ve Hummer ın (1973) ve Cardona nın (1978) çalışmasından alınmıştır. Mihalas ın (1972b) l og g değeri 4,0 olan NLTE modellerini kullanarak hesaplanmıştır. Pozitif eşdeğer genişlik, çizginin absorbsiyon çizgisi olduğu, negatif değer ise çizginin emisyon çizgisi olduğu anlamına gelir. Rezonans multipletleri yani, NIII iyonu için 990 Å değerine yakın üç karışmış çizgi ve CIII iyonu için 12

14 977 Å değerine yakın bir karışmış çizgi, tüm modellerde absorbsiyon çizgisidir. Rezonans çizgileri, araştırılan tüm atmosfer modelleri için oldukça şiddetli olduğundan, muhtemelen büyüme eğrisinin kare-kök(damping) kısmında veya kare-kök kolunun düz kısmının kıvrımına yakın bir yerde yer alır. Eşdeğer genişliklerin W(990)/W(977) oranını, N +2 ve C +2 iyonlarının göreli popülasyonlarının indeksi olarak kullanacağız. Bu index, N (N )/ N(C ) 1/2 ile değişir. Şekilden, O spektrel tipinde yapılan f düzeltmesinin işareti olarak kullanılan NIII çizgisinin, düzlem paralel atmosfer modellerinin etkin sıcaklık değeri K aralığında yer aldığında, maximum şiddete eriştiği görülür. CIII 5696 çizgisindeki emisyon, atmosfer modelinin etkin sıcaklığı K aralığında yer aldığında maksimum keskinliğe sahip olur. Bu Underhill (1955) tarafından yapılan ve CIII çizgilerinin erken O spektrel tipinde tesbit edilemediğini gösteren gözlemlerle uyumludur. Şeklin alt paneline baktığımızda efektif sıcaklık değeri 40000K i aştığında, atmosferdeki N +2 iyonlarının sayısının, C +2 iyonlarının sayısına göre hızlı bir şekilde arttığı sonucunu çıkarabiliriz. NIII ve CIII spektrel çizgileri model atmosferlerin, sürekli spektrumun biçimlendiği dış katmanlarında meydana gelirler. NIII ve CIII çizgilerinin biçimlenmesi için modellere ait en önemli katmanların elektron sıcaklıklarının neredeyse sabit olduğu katmanlar olduğunu söyleyebiliriz. Bunun böyle olduğunu kabul ederek, Mihalas ın (1972b) tablolarını elde ederiz. Bu tablolarda NIII multipletinin 4634, 4641 ve 4642 Å daki emisyon çizgileri K aralığındaki elektron sıcaklıkları için en şiddetli iken, CIII multipletlerinin K aralığındaki elektron sıcaklıklarında en şiddetlidir. Mihalas ın log g =4,0 olan NLTE 9 12 atmosfer modellerinin sabit sıcaklıklı dış katmanlarında elektron yoğunlukları cm 3 aralığında yer alır. CIII spektrumu 32000K civarındaki göreli olarak düşük elektron sıcaklıklarında baskın iken, NIII spektrumu gaz içerisindeki elektron sıcaklığının 37000K değerini aştığı zaman baskın olur. Elektron sıcaklıklarının daha da yükselmesi halinde CIV ve NIV çizgilerinin daha şiddetli olmasını bekleriz. Neticede, 50000K i aşan elektron sıcaklıklarında baskın spektrumun NIV, NV ve CIV den gelmesini ve CIII spektrumunun ya hiç görülmemesini ya da tesbit edilemeyecek kadar zayıf olmasını bekleriz. Gerçekten de Cardona (1978), model atmosferlerdeki elektron sıcaklıklarının 43000K mertebesinde olması halinde, CIII çizgilerinin ihmal edilebilir şiddette olduklarını göstermiştir. Cardona (1978) ve Mihalas ile Hummer ın (1973) kullandıkları model atmosferler, normal kompozisyona sahip gaza ait düzlem paralel katmanlar biçiminde inşa edilmiştir. Geniş hacimdeki küresel atmosfer modellerine ve yıldızın fotosferine göre izdüşümsel yüzey alanına doğru gidiş, tüm çizgilerin emisyon çizgisi olarak görünmesine neden olabilir Bununla beraber, elektron yoğunluğu cm aralığında kaldığı ve geniş yayılmış atmosferlerdeki kompozisyon normal olduğu sürece, iyonizasyonun herbir seviyesindeki göreli nitrojen ve karbon iyonu sayısı, düzlem paralel katmanlar için hesaplanmış olan sayılar ile aynı kalacaktır. 13

15 SONUÇ Normal kompozisyona sahip geleneksel atmosfer modellerinden elde edilen sürekli spektrumun şekli, O yıldızlarının 1200Å ile 1μm aralığında yapılan gözlenen sürekli spektrumlarının şekli ile örtüşmektedir. Buna ilaveten, geleneksel modeller yolu ile görsel aralıktaki tahmin edilen enerji miktarı, gözlenen enerji miktarı ile kıyaslandığında, doğrudan ölçümlerden itibaren O yıldızlarının açısal yarıçapları ile ilgili bilinenler ile uyumlu sonuç vermektedir. Çünkü aynı T ve l og g değerine sahip LTE ve NLTE model etkin atmosferlerinden öngörülen sürekli spektrumlar, 1200Å ile 1μm aralığında oldukça yakın bir şekle ve keskinliğe sahiptirler. O yıldızlarından gelen sürekli spektrumu açıklamak istediğimizde LTE atmosfer modellerinin tahminlerini kullanmak yeterli olacaktır. Bu sonucun pratikte önemi vardır, çünkü Kurucz un (1979), O yıldızlarının sürekli spektrumuna ait LTE model atmosferi ile ilgili yayını, aynı Tetkin ve log g değerine sahip olarak Mihalas ın (1972b) makalesinde yayınladığı NLTE modelinden çok daha geniştir. O tipi spektrumlardaki absorbsiyon çizgilerinin profillerini veya eşdeğer genişliklerini açıklamak istediğimizde ise NLTE modellere ve çizgi oluşumuna ait NLTE teorisine başvurmakta fayda vardır. Çünkü, bu çizgiler atmosferin dış katmanlarında yani, atom ve iyonların enerji seviyeleri arasındaki dağılımını saptamak için radyatif proseslerin en azından çökmeye bağlı prosesler kadar önemli olduğu, katmanlarda oluşur. 7-V. Sıcak Yıldızların Kütle Kaybı Oranları Sıcak yıldızlardan meydana gelen kütle kaybına dair yayınlanmış tüm tahminler, kütle akışının küresel olarak simetrik olduğu kabulüne dayanmaktadır. Kütle kaybı oranı, 2 ρ = M 4π r ( r) v( r) (7-19) denklemi yardımı ile bulunur. Eğer manyetik alanın meydana getirdiği itici kuvvet dışa doğru kütle akışını sağlıyorsa, üniform (tekbiçim) bir akışın oluşmasını bekleyemeyiz. Kütle Kaybı Oranını Bulmak İçin Yöntemler Denklemden, belirli bir r içerisindeki M değerini bulmak için etmeye yönelik beş farklı yöntem bulunmaktadır; gr ( ) ve υ ( r) yi tahmin 1. Dışa akışın gözlenen hızı ve yıldızın yarıçapını, spektrumun bazı kısımlarına ait analizlerden tahmin edilen, yıldız atmosferi içerisindeki yoğunluk ile bağlayarak, 2. Basit teori bakımından yıldızdan gelen radyo akısının açıklamasıyla, 3. Basit teori bakımından yıldızın kızıl ötesi aşırılığının açıklanması ile, 4. Genişleyen atmosferler içerisinde çizgi oluşumuna dair teorilerin uygulamalarını kullanarak yıldız rüzgarları içerisinde oluşan rezonans çizgilerinin şiddetleri ve şekilleri ile, 14

16 5. Eşdeğer genişlik ve/veya Hα profilini hesaba katarak Birinci yöntem Wolf-Rayet yıldızlarının kütle kaybına dair ilk tahminlerin elde edilebilmesi için yapılmıştır. Bu ilk tahminler WR yıldızlarının kütle kaybına ilişkin bir üst limit olarak düşünülebilir çünkü, yoğunluk ve sıcaklık fotosfer için uygun değerlere sahiptir. Fotosfer için uygun olan bu yoğunluk ve sıcaklık değerleri akış hızı ile birleştirildiğinde bu hız yalnızca mantonun üst kısımlarında oluşabilecektir ki buradaki yoğunluk da fotosferdeki yoğunluktan çok daha düşüktür. O halde, eğer fotosferik yoğunluğu ve yarıçapı, ses hızı noktasında akış hızının tahmini ile birleştirirsek, daha doğru bir M tahmini yapabiliriz. O ve WR yıldızlarında ses hızı, akış hızının yüzde 2 si mertebesindedir ki bu da yöntem! in uygulamalarında kullanılmıştır. Yöntem 2 ve 3, Küresel Atmosferlerden gelen Radyo ve Kızılötesi Flux: Kütle Kaybı bölümünde tarif edilmişti. Gözlenen rezonans çizgilerinin absorbsiyon çukurlarından elde edilen maximum akış hızı, radyo ya da kızılötesi dalgaboylarındaki serbest-serbest emisyonun gözlenen miktarını karşılamak için gereken gaz miktarının ele alınması ile yapılan yarıçap ve yoğunluk tahminleri ile birleştirilir. Üniform ve küresel akışın bir sonucu olarak gazın yıldız etrafında geniş bir küresel hacmi doldurduğu kabul edilir. Ancak, üniform ve küresel bir akış yıldız etrafındaki gaz cismi açıklamanın tek yolu değildir. Gazın bir kısmı, yıldız etrafındaki geniş manyetik looplar içerisinde tutulmuş olabilir. Bu durum güneş için geçerli olup, kütle kaybı çok düşük olduğunda geniş bir radyo flüksüne imkan verir. Çizgi profillerindeki ultraviyole (morötesi) rezonansını açıklayan yöntem 4 ilk olarak ζ Pup yıldızının spektrumuna uygulanmıştır (Lamers ve Morton 1976). O zamandan beri de pek çok gözlemci ve grup tarafından bu yöntem O yıldızlarının bir çoğuna uygulanmıştır. Sonuçlar sonraki bölümde özetlenmiştir. Castor ve ark. (1982), düşük çözünürlüklü morötesi spektrumunu ölçtüklerinde, mantoda oluşan çizgilerin eşdeğer genişlikleri ve profillerini açıklayabilecek bir teoriye ait formülasyon tasarlamışlardır. Bu teoriyi, NGC 6543 gezegenimsi nebulasının merkezi yıldızından gelen kütle kaybı oranını bulmak için uygulamışlardır. Yöntem 4 ün diğer tüm uygulamaları yüksek çözünürlüklü morötesi tayfı kullanmıştır. Yöntem 5 ise Hα nın emisyon özelliklerini açıklamakta olup, ilk olarak bir O 9.5 Ib yıldızı olan ζ Ori A nın spektrumundaki Hα emisyonunun profilleri ve eşdeğer genişliklerinden itibaren kütle kaybı oranını belirlemeye yönelik, Hearn (1975a) ve daha sonra da Cassinelli ve ark. (1978) tarafından uygulanmıştır. Bu beş metodla bulunan kütle kaybı oranları her zaman birbiri ile uyuşmamaktadır. Çünkü her bir yöntem farklı bir gözlemsel veri kullanmakta ve her biri de farklı hassasiyetlere sahip faktörlerden etkilenmektedir. 15

tayf kara cisim ışınımına

tayf kara cisim ışınımına 13. ÇİZGİ OLUŞUMU Yıldızın iç kısımlarından atmosfere doğru akan ışınım, dalga boyunun yaklaşık olarak sürekli bir fonksiyonudur. Çünkü iç bölgede sıcaklık gradyenti (eğimi) küçüktür ve madde ile ışınım

Detaylı

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI Öğrenci Numarası: I. / II. Öğretim: Adı Soyadı: İmza: HAFTA 08 1. KONU: TAYFSAL GÖZLEM 1 2. İÇERİK Doppler Etkisi Kirchhoff Yasaları Karacisim Işınımı

Detaylı

İZOKRONLAR İLE YAŞ TAYİNİ NURTEN FİLİZ

İZOKRONLAR İLE YAŞ TAYİNİ NURTEN FİLİZ T.C. ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNIVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ FİZİK ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS SEMİNERİ İZOKRONLAR İLE YAŞ TAYİNİ NURTEN FİLİZ DANIŞMAN Prof. Dr. Zeki EKER İzokronlar ile Yaş Tayini

Detaylı

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI Öğrenci Numarası: I. / II. Öğretim: Adı Soyadı: İmza: HAFTA 09 1. KONU: Tayfsal Analiz II 2. İÇERİK Kirchhoff Kanunları Çizgi Analizi ile Element Tespiti

Detaylı

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ Spektroskopiye Giriş Yrd. Doç. Dr. Gökçe MEREY SPEKTROSKOPİ Işın-madde etkileşmesini inceleyen bilim dalına spektroskopi denir. Spektroskopi, Bir örnekteki atom, molekül veya iyonların

Detaylı

YTÜ Makine Mühendisliği Bölümü Termodinamik ve Isı Tekniği Anabilim Dalı Özel Laboratuvar Dersi Radyasyon (Işınım) Isı Transferi Deneyi Çalışma Notu

YTÜ Makine Mühendisliği Bölümü Termodinamik ve Isı Tekniği Anabilim Dalı Özel Laboratuvar Dersi Radyasyon (Işınım) Isı Transferi Deneyi Çalışma Notu YTÜ Makine Mühendisliği Bölümü Termodinamik ve Isı Tekniği Anabilim Dalı Özel Laboratuvar Dersi Radyasyon (Işınım) Isı Transferi Deneyi Çalışma Notu Laboratuar Yeri: E1 Blok Termodinamik Laboratuvarı Laboratuar

Detaylı

ASTRONOMİ II 8. KONU: Tayfsal Sınıflama

ASTRONOMİ II 8. KONU: Tayfsal Sınıflama ASTRONOMİ II 8. KONU: Tayfsal Sınıflama Hazırlayan: Doç. Dr. Tolgahan KILIÇOĞLU Dikkat: Bu ders notu dersin tamamını içermez! 8.3 Boltzmann ve Saha Kanunları 8.3.1 Boltzmann Kanunu Boltzmann kanunu bir

Detaylı

2- Bileşim 3- Güneş İç Yapısı a) Çekirdek

2- Bileşim 3- Güneş İç Yapısı a) Çekirdek GÜNEŞ 1- Büyüklük Güneş, güneş sisteminin en uzak ve en büyük yıldızıdır. Dünya ya uzaklığı yaklaşık 150 milyon kilometre, çapı ise 1.392.000 kilometredir. Bu çap, Yeryüzünün 109 katı, Jüpiter in de 10

Detaylı

GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU

GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU GÜNEŞİN ELEKTROMANYETİK SPEKTRUMU Güneş ışınımı değişik dalga boylarında yayılır. Yayılan bu dalga boylarının sıralı görünümü de güneş spektrumu olarak isimlendirilir. Tam olarak ifade edilecek olursa;

Detaylı

4. ATOM VE MOLEKÜL TAYFLARI

4. ATOM VE MOLEKÜL TAYFLARI 4. ATOM VE MOLEKÜL TAYFLARI 4.1 Giriş Modern kuantum kuramı gelişmeden önce, tayfların açıklanması ancak temel düzeyin altında gelişti. Güneş benzeri yıldızların tayflarında görülen çoğu çizgilerin kimyasal

Detaylı

1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları

1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları 1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları Sol üstte yüzey seftleştirme işlemi uygulanmış bir çelik

Detaylı

MIT 8.02, Bahar 2002 Ödev # 11 Çözümler

MIT 8.02, Bahar 2002 Ödev # 11 Çözümler Adam S. Bolton bolton@mit.edu MIT 8.02, Bahar 2002 Ödev # 11 Çözümler 15 Mayıs 2002 Problem 11.1 Tek yarıkta kırınım. (Giancoli 36-9.) (a) Bir tek yarığın genişliğini iki katına çıkarırsanız, elektrik

Detaylı

İNSTAGRAM:kimyaci_glcn_hoca

İNSTAGRAM:kimyaci_glcn_hoca MODERN ATOM TEORİSİ ATOMUN KUANTUM MODELİ Bohr atom modeli 1 H, 2 He +, 3Li 2+ vb. gibi tek elektronlu atom ve iyonların çizgi spektrumlarını başarıyla açıklamıştır.ancak çok elektronlu atomların çizgi

Detaylı

GÖKADAMIZ SAMANYOLU. Serdar Evren Astronomiye Giriş II

GÖKADAMIZ SAMANYOLU. Serdar Evren Astronomiye Giriş II GÖKADAMIZ SAMANYOLU Serdar Evren Astronomiye Giriş II - 2008 Samanyolu Samanyolu nun açık ve Ay sız bir gecede gökyüzünde görülen çok sayıda yıldızdan oluşmuş bir bant yapı olduğu 17. yüzyılın başından

Detaylı

Yıldızların Yapısı ve Evrimi. Anakol Sonrası Evrim

Yıldızların Yapısı ve Evrimi. Anakol Sonrası Evrim Yıldızların Yapısı ve Evrimi Anakol Sonrası Evrim Anakol Evriminin Sonu Anakolda yıldız hidrostatik dengede ve çekirdekte hidrojenini yakıp helyuma çevirecek yeterli sıcaklığa sahip. Şimdi yıldız kimyasal

Detaylı

YILDIZLARIN HAREKETLERİ

YILDIZLARIN HAREKETLERİ Öz Hareket Gezegenlerden ayırdetmek için sabit olarak isimlendirdiğimiz yıldızlar da gerçekte hareketlidirler. Bu, çeşitli yollarla anlaşılır. Bir yıldızın ve sı iki veya üç farklı tarihte çok dikkatle

Detaylı

BÖLÜM 1: MADDESEL NOKTANIN KİNEMATİĞİ

BÖLÜM 1: MADDESEL NOKTANIN KİNEMATİĞİ BÖLÜM 1: MADDESEL NOKTANIN KİNEMATİĞİ 1.1. Giriş Kinematik, daha öncede vurgulandığı üzere, harekete sebep olan veya hareketin bir sonucu olarak ortaya çıkan kuvvetleri dikkate almadan cisimlerin hareketini

Detaylı

BÖLÜM 7. ENSTRÜMENTAL ANALİZ YÖNTEMLERİ Doç.Dr. Ebru Şenel

BÖLÜM 7. ENSTRÜMENTAL ANALİZ YÖNTEMLERİ Doç.Dr. Ebru Şenel BÖLÜM 7. ENSTRÜMENTAL ANALİZ YÖNTEMLERİ 1. SPEKTROSKOPİ Bir örnekteki atom, molekül veya iyonların bir enerji düzeyinden diğerine geçişleri sırasında absorplanan veya yayılan elektromanyetik ışımanın,

Detaylı

İstatistiksel Mekanik I

İstatistiksel Mekanik I MIT Açık Ders Malzemeleri http://ocw.mit.edu 8.333 İstatistiksel Mekanik I: Parçacıkların İstatistiksel Mekaniği 2007 Güz Bu materyallerden alıntı yapmak veya Kullanım Şartları hakkında bilgi almak için

Detaylı

Yıldızların: Farklı renkleri vardır. Bu, onların farklı sıcaklıklarda olduklarını gösterir. Daha sıcak yıldızlar, ömürlerini daha hızlı tüketirler.

Yıldızların: Farklı renkleri vardır. Bu, onların farklı sıcaklıklarda olduklarını gösterir. Daha sıcak yıldızlar, ömürlerini daha hızlı tüketirler. Yıldızların Hayatı Yıldızların: Farklı renkleri vardır Bu, onların farklı sıcaklıklarda olduklarını gösterir Daha sıcak yıldızlar, ömürlerini daha hızlı tüketirler. Yıldız Oluşum Bölgeleri Evren, yıldız

Detaylı

GÜNEŞİMİZ. Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi

GÜNEŞİMİZ. Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi GÜNEŞİMİZ Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi Genel Özellikleri Çapı ~ 700000 km Yer in çapının 109 katı Kütlesi: 1.99x10 33 gram Yer in kütlesinin 333000 katı Gaz yapılıdır (Ort. yoğunluk = 1.4 g/cm

Detaylı

2.2 Alt Devler Kolu, Kırmızı Devler Kolu ve Yatay Kol

2.2 Alt Devler Kolu, Kırmızı Devler Kolu ve Yatay Kol 2.2 Alt Devler Kolu, Kırmızı Devler Kolu ve Yatay Kol 2.2.1 Alt devler kolu (ing. Subgiant branch - SGB) 2.2.2 Kırmızı devler kolu (ing. Red giant branch - RGB) 2.2.3 Yatay kol (ing. Horizontal branch

Detaylı

İÇİNDEKİLER -BÖLÜM / 1- -BÖLÜM / 2- -BÖLÜM / 3- GİRİŞ... 1 ÖZEL GÖRELİLİK KUANTUM FİZİĞİ ÖNSÖZ... iii ŞEKİLLERİN LİSTESİ...

İÇİNDEKİLER -BÖLÜM / 1- -BÖLÜM / 2- -BÖLÜM / 3- GİRİŞ... 1 ÖZEL GÖRELİLİK KUANTUM FİZİĞİ ÖNSÖZ... iii ŞEKİLLERİN LİSTESİ... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii ŞEKİLLERİN LİSTESİ... viii -BÖLÜM / 1- GİRİŞ... 1 -BÖLÜM / 2- ÖZEL GÖRELİLİK... 13 2.1. REFERANS SİSTEMLERİ VE GÖRELİLİK... 14 2.2. ÖZEL GÖRELİLİK TEORİSİ... 19 2.2.1. Zaman Ölçümü

Detaylı

YAVAŞ DEĞİŞEN ÜNİFORM OLMAYAN AKIM

YAVAŞ DEĞİŞEN ÜNİFORM OLMAYAN AKIM YAVAŞ DEĞİŞEN ÜNİFORM OLMAYAN AKIM Yavaş değişen akımların analizinde kullanılacak genel denklem bir kanal kesitindeki toplam enerji yüksekliği: H = V g + h + z x e göre türevi alınırsa: dh d V = dx dx

Detaylı

Yıldızlara gidemeyiz; sadece onlardan gelen ışınımı teleskopların yardımıyla gözleyebilir ve çözümleyebiliriz.

Yıldızlara gidemeyiz; sadece onlardan gelen ışınımı teleskopların yardımıyla gözleyebilir ve çözümleyebiliriz. Yıldızlara gidemeyiz; sadece onlardan gelen ışınımı teleskopların yardımıyla gözleyebilir ve çözümleyebiliriz. Işık genellikle titreşen elektromanyetik dalga olarak düşünülür; bu suda ilerleyen dalgaya

Detaylı

Bohr Atom Modeli. ( I eylemsizlik momen ) Her iki tarafı mv ye bölelim.

Bohr Atom Modeli. ( I eylemsizlik momen ) Her iki tarafı mv ye bölelim. Bohr Atom Modeli Niels Hendrik Bohr, Rutherford un atom modelini temel alarak 1913 yılında bir atom modeli ileri sürdü. Bohr teorisini ortaya koyarak atomların çizgi spektrumlarının açıklanabilmesi için

Detaylı

A B = A. = P q c A( X(t))

A B = A. = P q c A( X(t)) Ders 19 Metindeki ilgili bölümler 2.6 Elektromanyetik bir alanda yüklü parçacık Şimdi, kuantum mekaniğinin son derece önemli başka bir örneğine geçiyoruz. Verilen bir elektromanyetik alanda hareket eden

Detaylı

12. SINIF KONU ANLATIMLI

12. SINIF KONU ANLATIMLI 12. SINIF KONU ANLATIMLI 3. ÜNİTE: DALGA MEKANİĞİ 2. Konu ELEKTROMANYETİK DALGA ETKİNLİK VE TEST ÇÖZÜMLERİ 2 Elektromanyetik Dalga Etkinlik A nın Yanıtları 1. Elektromanyetik spektrum şekildeki gibidir.

Detaylı

Işınım ile Isı Transferi Deneyi Föyü

Işınım ile Isı Transferi Deneyi Föyü Işınım ile Isı Transferi Deneyi Föyü 1. Giriş Işınımla (radyasyonla) ısı transferi ve ısıl ışınım terimleri, elektromanyetik dalgalar ya da fotonlar (kütlesi olmayan fakat enerjiye sahip parçacıklar) vasıtasıyla

Detaylı

Doç. Dr. Sabri KAYA Erciyes Üni. Müh. Fak. Elektrik-Elektronik Müh. Bölümü. Ders içeriği

Doç. Dr. Sabri KAYA Erciyes Üni. Müh. Fak. Elektrik-Elektronik Müh. Bölümü. Ders içeriği ANTENLER Doç. Dr. Sabri KAYA Erciyes Üni. Müh. Fak. Elektrik-Elektronik Müh. Bölümü Ders içeriği BÖLÜM 1: Antenler BÖLÜM 2: Antenlerin Temel Parametreleri BÖLÜM 3: Lineer Tel Antenler BÖLÜM 4: Halka Antenler

Detaylı

KUTUP IŞINIMI AURORA. www.astrofotograf.com

KUTUP IŞINIMI AURORA. www.astrofotograf.com KUTUP IŞINIMI AURORA www.astrofotograf.com Kutup ışıkları, ya da aurora, genellikle kutup bölgelerinde görülen bir gece ışımasıdır. Aurora, gökyüzündeki doğal ışık görüntüleridir. Genelde gece görülen

Detaylı

Kütlesel çekim kuvveti nedeniyle cisimler bir araya gelme eğilimi gösterirler, birbirlerine

Kütlesel çekim kuvveti nedeniyle cisimler bir araya gelme eğilimi gösterirler, birbirlerine Türkçe Özet Doğayı araştırmamız çevremizde gördüklerimizle başlar. Onların yapı taşlarını merak ederiz ve biyoloji ile kimyada olduğu gibi mümkün olduğunca küçük ölçeklere inmeye çalışırız. Ancak bu araştırmanın

Detaylı

2.3 Asimptotik Devler Kolu

2.3 Asimptotik Devler Kolu 2.3 Asimptotik Devler Kolu 2.3.1 Erken Asimptotik dev kolu 2.3.2 Termal pulsasyon yapan Asimptotik dev kolu 2.3.3 Üçüncü karışım ve Karbon yıldızları 2.3.4 s-süreci nükleosentezi 2.3.5 Kütle kaybı ve AGB

Detaylı

ÇĐFT YILDIZLAR. Serdar Evren Astronomiye Giriş II

ÇĐFT YILDIZLAR. Serdar Evren Astronomiye Giriş II ÇĐFT YILDIZLAR Serdar Evren Astronomiye Giriş II - 2008 ÇĐFT YILDIZLARIN BULUNUŞU Çift yıldız terimi ilk defa Claudius Ptolemy tarafından υ1 ve υ2 Sagittarii yıldızları için kullanılmıştır. Açısal ayrıklığı

Detaylı

8.333 İstatistiksel Mekanik I: Parçacıkların İstatistiksel Mekaniği

8.333 İstatistiksel Mekanik I: Parçacıkların İstatistiksel Mekaniği MIT Açık Ders Malzemeleri http://ocw.mit.edu 8.333 İstatistiksel Mekanik I: Parçacıkların İstatistiksel Mekaniği 2007 Güz Bu materyallerden alıntı yapmak ya Kullanım Şartları hakkında bilgi almak için

Detaylı

KROMOSFERĠK YARI AKTĠF BĠR BÖLGEDE GÖZLENEN ĠNCE YAPILARDAKĠ PLAZMA HAREKETLERĠ

KROMOSFERĠK YARI AKTĠF BĠR BÖLGEDE GÖZLENEN ĠNCE YAPILARDAKĠ PLAZMA HAREKETLERĠ KROMOSFERĠK YARI AKTĠF BĠR BÖLGEDE GÖZLENEN ĠNCE YAPILARDAKĠ PLAZMA HAREKETLERĠ Asuman GÜLTEKĠN İstanbul Üniversitesi, Fen Fakültesi, Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü,3119 Üniversite asumang@istanbul.edu.tr

Detaylı

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DOKÜMANI

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DOKÜMANI AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DOKÜMANI Öğrenci Numarası: I. / II. Öğretim: Adı Soyadı: İmza: HAFTA 10 1. KONU: YILDIZ EVRİMİ 2. İÇERİK Yıldız Oluşumu Virial Teoremi, Jeans Kütlesi Zaman

Detaylı

BÖLÜM 4: MADDESEL NOKTANIN KİNETİĞİ: İMPULS ve MOMENTUM

BÖLÜM 4: MADDESEL NOKTANIN KİNETİĞİ: İMPULS ve MOMENTUM BÖLÜM 4: MADDESEL NOKTANIN KİNETİĞİ: İMPULS ve MOMENTUM 4.1. Giriş Bir önceki bölümde, hareket denklemi F = ma nın, maddesel noktanın yer değiştirmesine göre integrasyonu ile elde edilen iş ve enerji denklemlerini

Detaylı

Isı Kütle Transferi. Zorlanmış Dış Taşınım

Isı Kütle Transferi. Zorlanmış Dış Taşınım Isı Kütle Transferi Zorlanmış Dış Taşınım 1 İç ve dış akışı ayır etmek, AMAÇLAR Sürtünme direncini, basınç direncini, ortalama direnc değerlendirmesini ve dış akışta taşınım katsayısını, hesaplayabilmek

Detaylı

Gamma Bozunumu

Gamma Bozunumu Gamma Bozunumu Genelde beta ( ) ve alfa ( ) bozunumu sonunda çekirdek uyarılmış haldedir. Uyarılmış çekirdek gamma ( ) salarak temel seviyeye döner. Gamma görünür ışın ve x ışını gibi elektromanyetik radyasyon

Detaylı

BÖLÜM 2. Gauss s Law. Copyright 2008 Pearson Education Inc., publishing as Pearson Addison-Wesley

BÖLÜM 2. Gauss s Law. Copyright 2008 Pearson Education Inc., publishing as Pearson Addison-Wesley BÖLÜM 2 Gauss s Law Hedef Öğretiler Elektrik akı nedir? Gauss Kanunu ve Elektrik Akı Farklı yük dağılımları için Elektrik Alan hesaplamaları Giriş Statik Elektrik, tabiatta birbirinden farklı veya aynı,

Detaylı

4.1 denklemine yakından bakalım. Tanımdan α = dω/dt olduğu bilinmektedir (ω açısal hız). O hâlde eğer cisme etki eden tork sıfır ise;

4.1 denklemine yakından bakalım. Tanımdan α = dω/dt olduğu bilinmektedir (ω açısal hız). O hâlde eğer cisme etki eden tork sıfır ise; Deney No : M3 Deneyin Adı : EYLEMSİZLİK MOMENTİ VE AÇISAL İVMELENME Deneyin Amacı : Dönme hareketinde eylemsizlik momentinin ne demek olduğunu ve nelere bağlı olduğunu deneysel olarak gözlemlemek. Teorik

Detaylı

SU Lise Yaz Okulu 2. Ders, biraz (baya) fizik. Dalgalar Elektromanyetik Dalgalar Kuantum mekaniği Tayf Karacisim ışıması

SU Lise Yaz Okulu 2. Ders, biraz (baya) fizik. Dalgalar Elektromanyetik Dalgalar Kuantum mekaniği Tayf Karacisim ışıması SU Lise Yaz Okulu 2. Ders, biraz (baya) fizik Dalgalar Elektromanyetik Dalgalar Kuantum mekaniği Tayf Karacisim ışıması Dalga Nedir Enerji taşıyan bir değişimin bir yöne doğru taşınmasına dalga denir.

Detaylı

EŞANJÖR (ISI DEĞİŞTİRİCİSİ) DENEYİ FÖYÜ

EŞANJÖR (ISI DEĞİŞTİRİCİSİ) DENEYİ FÖYÜ EŞANJÖR (ISI DEĞİŞTİRİCİSİ) DENEYİ FÖYÜ Giriş Isı değiştiricileri (eşanjör) değişik tiplerde olup farklı sıcaklıktaki iki akışkan arasında ısı alışverişini temin ederler. Isı değiştiricileri başlıca yüzeyli

Detaylı

H-R DİYAGRAMI. Bir yıldızın Hertzsprung-Russell diyagramındaki yeri biliniyorsa, o yıldızın;

H-R DİYAGRAMI. Bir yıldızın Hertzsprung-Russell diyagramındaki yeri biliniyorsa, o yıldızın; H-R DİYAGRAMI Bir yıldızın Hertzsprung-Russell diyagramındaki yeri biliniyorsa, o yıldızın; Etkin Sıcaklığı Renk ölçeği Tayf Türü Işınım sınıfı Toplam ışınım gücü Mutlak parlaklığı Yüzey çekim ivmesi Uzaklığı

Detaylı

ATOMİK YAPI. Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0

ATOMİK YAPI. Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0 ATOMİK YAPI Atom, birkaç türü birleştiğinde çeşitli molekülleri, bir tek türü ise bir kimyasal öğeyi oluşturan parçacıktır. Atom, elementlerin özelliklerini taşıyan en küçük yapı birimi olup çekirdekteki

Detaylı

BÖLÜM 1 GİRİŞ: İSTATİSTİĞİN MÜHENDİSLİKTEKİ ÖNEMİ

BÖLÜM 1 GİRİŞ: İSTATİSTİĞİN MÜHENDİSLİKTEKİ ÖNEMİ BÖLÜM..AMAÇ GİRİŞ: İSTATİSTİĞİ MÜHEDİSLİKTEKİ ÖEMİ Doğa bilimlerinde karşılaştığımız problemlerin birçoğunda olaydaki değişkenlerin değerleri bilindiğinde probleme kesin ve tek bir çözüm bulunabilir. Örneğin

Detaylı

12. SINIF KONU ANLATIMLI

12. SINIF KONU ANLATIMLI 12. SINIF KONU ANLATIMLI 3. ÜNİTE: DALGA MEKANİĞİ 2. Konu ELEKTROMANYETİK DALGA ETKİNLİK VE TEST ÇÖZÜMLERİ 2 Elektromanyetik Dalga Testin 1 in Çözümleri 1. B manyetik alanı sabit v hızıyla hareket ederken,

Detaylı

DEMOCRİTUS. Atom hakkında ilk görüş M.Ö. 400 lü yıllarda Yunanlı filozof Democritus tarafından ortaya konmuştur.

DEMOCRİTUS. Atom hakkında ilk görüş M.Ö. 400 lü yıllarda Yunanlı filozof Democritus tarafından ortaya konmuştur. ATOM TEORİLERİ DEMOCRİTUS DEMOCRİTUS Atom hakkında ilk görüş M.Ö. 400 lü yıllarda Yunanlı filozof Democritus tarafından ortaya konmuştur. Democritus, maddenin taneciklerden oluştuğunu savunmuş ve bu taneciklere

Detaylı

Atomun Yapısı Boşlukta yer kaplayan, hacmi, kütlesi ve eylemsizliği olan her şeye madde denir. Maddeyi (elementi) oluşturan ve maddenin (elementin)

Atomun Yapısı Boşlukta yer kaplayan, hacmi, kütlesi ve eylemsizliği olan her şeye madde denir. Maddeyi (elementi) oluşturan ve maddenin (elementin) Atomun Yapısı Boşlukta yer kaplayan, hacmi, kütlesi ve eylemsizliği olan her şeye madde denir. Maddeyi (elementi) oluşturan ve maddenin (elementin) kendi özelliğini taşıyan en küçük yapı birimine atom

Detaylı

HİDROLOJİ. Buharlaşma. Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan. İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü

HİDROLOJİ. Buharlaşma. Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan. İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü HİDROLOJİ Buharlaşma Yr. Doç. Dr. Mehmet B. Ercan İnönü Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü BUHARLAŞMA Suyun sıvı halden gaz haline (su buharı) geçmesine buharlaşma (evaporasyon) denilmektedir. Atmosferden

Detaylı

ATOMİK YAPI. Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0

ATOMİK YAPI. Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0 ATOMİK YAPI Elektron Yükü=-1,60x10-19 C Proton Yükü=+1,60x10-19 C Nötron Yükü=0 Elektron Kütlesi 9,11x10-31 kg Proton Kütlesi Nötron Kütlesi 1,67x10-27 kg Bir kimyasal elementin atom numarası (Z) çekirdeğindeki

Detaylı

BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE VE İMALAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ

BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE VE İMALAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE VE İMALAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MÜHENDİSLİKTE DENEYSEL METOTLAR II DOĞRUSAL ISI İLETİMİ DENEYİ 1.Deneyin Adı: Doğrusal ısı iletimi deneyi..

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SINIF DEĞERLENDİRME SINAVI

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SINIF DEĞERLENDİRME SINAVI T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI 05-06. SINIF DEĞERLENDİRME SINAVI - 4 05-06.SINIF FEN BİLİMLERİ TESTİ (LS ) DEĞERLENDİRME SINAVI - 4 Adı ve Soyadı :... Sınıfı :... Öğrenci Numarası :... SORU SAISI : 80 SINAV

Detaylı

5.111 Ders Özeti #5. Ödev: Problem seti #2 (Oturum # 8 e kadar)

5.111 Ders Özeti #5. Ödev: Problem seti #2 (Oturum # 8 e kadar) 5.111 Ders Özeti #5 Bugün için okuma: Bölüm 1.3 (3. Baskıda 1.6) Atomik Spektrumlar, Bölüm 1.7, eşitlik 9b ye kadar (3. Baskıda 1.5, eşitlik 8b ye kadar) Dalga Fonksiyonları ve Enerji Düzeyleri, Bölüm

Detaylı

H a t ı r l a t m a : Şimdiye dek bilmeniz gerekenler: 1. Maxwell denklemleri, elektromanyetik dalgalar ve ışık

H a t ı r l a t m a : Şimdiye dek bilmeniz gerekenler: 1. Maxwell denklemleri, elektromanyetik dalgalar ve ışık H a t ı r l a t m a : Şimdiye dek bilmeniz gerekenler: 1. Maxwell denklemleri, elektromanyetik dalgalar ve ışık 2. Ahenk ve ahenk fonksiyonu, kontrast, görünebilirlik 3. Girişim 4. Kırınım 5. Lazer, çalışma

Detaylı

ATOMUN YAPISI ATOMUN ÖZELLİKLERİ

ATOMUN YAPISI ATOMUN ÖZELLİKLERİ ATOM Elementlerin özelliğini taşıyan, en küçük yapı taşına, atom diyoruz. veya, fiziksel ve kimyasal yöntemlerle daha basit birimlerine ayrıştırılamayan, maddenin en küçük birimine atom denir. Helyum un

Detaylı

Prof. Dr. Niyazi MERİÇ Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü

Prof. Dr. Niyazi MERİÇ Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü 101537 RADYASYON FİZİĞİ Prof. Dr. Niyazi MERİÇ Ankara Üniversitesi Nükleer Bilimler Enstitüsü TEMEL KAVRAMLAR Radyasyon, Elektromanyetik Dalga, Uyarılma ve İyonlaşma, peryodik cetvel radyoaktif bozunum

Detaylı

Bölüm 1: Lagrange Kuramı... 1

Bölüm 1: Lagrange Kuramı... 1 İÇİNDEKİLER Bölüm 1: Lagrange Kuramı... 1 1.1. Giriş... 1 1.2. Genelleştirilmiş Koordinatlar... 2 1.3. Koordinat Dönüşüm Denklemleri... 3 1.4. Mekanik Dizgelerin Bağ Koşulları... 4 1.5. Mekanik Dizgelerin

Detaylı

ATOM ATOMUN YAPISI 7. S I N I F S U N U M U. Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir.

ATOM ATOMUN YAPISI 7. S I N I F S U N U M U. Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir. ATO YAP Atomu oluşturan parçacıklar farklı yüklere sahiptir Atomda bulunan yükler; negatif yükler ve pozitif yüklerdir Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir Atomu oluşturan

Detaylı

Magnetic Materials. 7. Ders: Ferromanyetizma. Numan Akdoğan.

Magnetic Materials. 7. Ders: Ferromanyetizma. Numan Akdoğan. Magnetic Materials 7. Ders: Ferromanyetizma Numan Akdoğan akdogan@gyte.edu.tr Gebze Institute of Technology Department of Physics Nanomagnetism and Spintronic Research Center (NASAM) Moleküler Alan Teorisinin

Detaylı

Kompozit Malzemeler ve Mekaniği. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş

Kompozit Malzemeler ve Mekaniği. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş Kompozit Malzemeler ve Mekaniği Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş Bölüm 4 Laminatların Makromekanik Analizi Kaynak: Kompozit Malzeme Mekaniği, Autar K. Kaw, Çevirenler: B. Okutan Baba, R. Karakuzu. 4 Laminatların

Detaylı

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ

ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ ALETLİ ANALİZ YÖNTEMLERİ Nükleer Manyetik Rezonans (NMR) Spektroskopisi Yrd. Doç. Dr. Gökçe MEREY GİRİŞ NMR organik bilesiklerin yapılarının belirlenmesinde kullanılan en güçlü tekniktir. Çok çesitli çekirdeklerin

Detaylı

ASTROFİZİĞE GİRİŞ. Şekil 1. Elektromanyetik tayf türleri

ASTROFİZİĞE GİRİŞ. Şekil 1. Elektromanyetik tayf türleri ASTROFİZİĞE GİRİŞ 1. Elektromanyetik Tayf Elektromanyetik dalgalar birbirlerine dik ve eş güdümlü hareket elektrik ve manyetik alanlardan oluşur. Elektromanyetik dalgalara verilebilecek en iyi örnek gözümüzün

Detaylı

MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM

MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM MADDENİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ ATOM ATOMUN YAPISI Elementlerin tüm özelliğini gösteren en küçük parçasına atom denir. Atomu oluşturan parçacıklar farklı yüklere sa-hiptir. Atomda bulunan yükler; negatif

Detaylı

BEYAZ CÜCELER, C CELER, NÖTRON YILDIZLARI VE KARADELİKLER

BEYAZ CÜCELER, C CELER, NÖTRON YILDIZLARI VE KARADELİKLER BEYAZ CÜCELER, C CELER, NÖTRON YILDIZLARI VE KARADELİKLER KLER BEYAZ CÜCELER, NÖTRON YILDIZLARI VE KARADELİKLER, EVRİMLERİNİN SON SAFHALARINDA OLAN YILDIZLARDIR. BİR YILDIZ ANAKOLDAKİ EVRİMİ BOYUNCA, ÇEKİRDEĞİNDEKİ

Detaylı

RADYASYON ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ

RADYASYON ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ RADYASYON ÖLÇÜM YÖNTEMLERİ Prof. Dr. Doğan BOR ORANTILI SAYAÇLAR DERS 2 GAZ DOLDURULMUŞ DEDEKTÖRLERİN FARKLI ÇALIŞMA BÖLGELERİ N 2 = 10 000 N 1 = 100 İyonizasyon Bölgesi İyonizasyon akımı primer iyon çiftlerinin

Detaylı

Elektrik ve Magnetizma

Elektrik ve Magnetizma Elektrik ve Magnetizma 1.1. Biot-Sawart yasası Üzerinden akım geçen, herhangi bir biçime sahip iletken bir tel tarafından bir P noktasında üretilen magnetik alan şiddeti H iletkeni oluşturan herbir parçanın

Detaylı

YILDIZLARARASI ORTAM. Serdar Evren Astronomiye Giriş II

YILDIZLARARASI ORTAM. Serdar Evren Astronomiye Giriş II YILDIZLARARASI ORTAM Serdar Evren Astronomiye Giriş II - 2008 Samanyolu gibi bir gökadadaki yıldızlar arasında ortalama 2-3 parsek uzaklık vardır. Yıldızlar arasındaki uzay yayılmış madde ile doludur.

Detaylı

İnşaat Mühendisliği Bölümü Uygulama VIII ÇÖZÜMLER

İnşaat Mühendisliği Bölümü Uygulama VIII ÇÖZÜMLER Soru 1 : Şekildeki hazne boru sisteminde sıkışmaz ve ideal akışkanın (su) permanan bir akımı mevcuttur. Su yatay eksenli ABC borusu ile atmosfere boşalmaktadır. Mutlak atmosfer basıncını 9.81 N/cm 2 ve

Detaylı

Doğrusal Demet Işıksallığı 2. Fatma Çağla Öztürk

Doğrusal Demet Işıksallığı 2. Fatma Çağla Öztürk Doğrusal Demet Işıksallığı Fatma Çağla Öztürk İçerik Demet Yönlendirici Mıknatıslar Geleneksel Demir Baskın Mıknatıslar 3.07.01 HPFBU Toplantı, OZTURK F. C. Demet Yönlendirici Mıknatıslar Durgun mıknatıssal

Detaylı

Örten Wolf-Rayet Sistemlerinin Uzun Dönemli Işık Değişimi

Örten Wolf-Rayet Sistemlerinin Uzun Dönemli Işık Değişimi Örten Wolf-Rayet Sistemlerinin Uzun Dönemli Işık Değişimi İbrahim Aköz, Kadri Yakut Ege Üniversitesi, Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü 20. Ulusal Astronomi Kongresi, Atatürk Üniversitesi, Erzurum 5-9

Detaylı

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ISI TRANSFERİ LABORATUARI

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ISI TRANSFERİ LABORATUARI ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ISI TRANSFERİ LABORATUARI DENEY FÖYÜ DENEY ADI ZORLANMIŞ TAŞINIM DERSİN ÖĞRETİM ÜYESİ DENEYİ YAPTIRAN ÖĞRETİM ELEMANI DENEY

Detaylı

Kaynak yöntemleri ile birleştirilen bir malzemenin kaynak bölgesinin mikroyapısı incelendiğinde iki ana bölgenin var olduğu görülecektir:

Kaynak yöntemleri ile birleştirilen bir malzemenin kaynak bölgesinin mikroyapısı incelendiğinde iki ana bölgenin var olduğu görülecektir: Kaynak Bölgesinin Sınıflandırılması Prof. Dr. Hüseyin UZUN Kaynak yöntemleri ile birleştirilen bir malzemenin kaynak bölgesinin mikroyapısı incelendiğinde iki ana bölgenin var olduğu görülecektir: 1) Ergime

Detaylı

1.ÜNİTE MODERN ATOM TEORİSİ -2.BÖLÜM- ATOMUN KUANTUM MODELİ

1.ÜNİTE MODERN ATOM TEORİSİ -2.BÖLÜM- ATOMUN KUANTUM MODELİ 1.ÜNİTE MODERN ATOM TEORİSİ -2.BÖLÜM- ATOMUN KUANTUM MODELİ Bohr Modelinin Yetersizlikleri Dalga-Tanecik İkiliği Dalga Mekaniği Kuantum Mekaniği -Orbital Kavramı Kuantum Sayıları Yörünge - Orbital Kavramları

Detaylı

Galaksiler kütle çekimiyle birbirine bağlı yıldızlar ile yıldızlar arası gaz ve tozdan oluşan yapılardır.

Galaksiler kütle çekimiyle birbirine bağlı yıldızlar ile yıldızlar arası gaz ve tozdan oluşan yapılardır. Galaksiler Galaksiler kütle çekimiyle birbirine bağlı yıldızlar ile yıldızlar arası gaz ve tozdan oluşan yapılardır. Galaksilerin barındırdığı yıldızlar ortak bir çekim merkezi çevresindeki yörüngelerde

Detaylı

11.1 11.2. Tanım Akışkanların Statiği (Hidrostatik) Örnekler Kaldırma Kuvveti. 11.3 Örnek Eylemsizlik Momenti. 11.4 Eylemsizlik Yarıçapı

11.1 11.2. Tanım Akışkanların Statiği (Hidrostatik) Örnekler Kaldırma Kuvveti. 11.3 Örnek Eylemsizlik Momenti. 11.4 Eylemsizlik Yarıçapı 11.1 11. Tanım Akışkanların Statiği (Hidrostatik) Örnekler Kaldırma Kuvveti 11.3 Örnek Eylemsizlik Momenti 11.4 Eylemsizlik Yarıçapı 11.5 Eksen Takımının Değiştirilmesi 11.6 Asal Eylemsizlik Momentleri

Detaylı

Continuous Spectrum continued

Continuous Spectrum continued fftinsaat.com Continuous Spectrum continued Hotter objects Shift toward this end Longer wavelength Shorter wavelength Cooler objects Shift toward this end Discrete Spectrum Absorption Ex: stars, planets

Detaylı

BÖLÜM 1: Matematiğe Genel Bakış 1. BÖLÜM:2 Fizik ve Ölçme 13. BÖLÜM 3: Bir Boyutta Hareket 20. BÖLÜM 4: Düzlemde Hareket 35

BÖLÜM 1: Matematiğe Genel Bakış 1. BÖLÜM:2 Fizik ve Ölçme 13. BÖLÜM 3: Bir Boyutta Hareket 20. BÖLÜM 4: Düzlemde Hareket 35 BÖLÜM 1: Matematiğe Genel Bakış 1 1.1. Semboller, Bilimsel Gösterimler ve Anlamlı Rakamlar 1.2. Cebir 1.3. Geometri ve Trigometri 1.4. Vektörler 1.5. Seriler ve Yaklaşıklıklar 1.6. Matematik BÖLÜM:2 Fizik

Detaylı

Nükleer Manyetik Rezonans Spektroskopisi

Nükleer Manyetik Rezonans Spektroskopisi Nükleer Manyetik Rezonans Spektroskopisi Giriş NMR organik bileşiklerin yapılarının belirlenmesinde kullanılan en güçlü tekniktir. Çok çeşitli çekirdeklerin çalışılmasında kullanılabilir : 1 H 13 C 15

Detaylı

4. ATOM VE MOLEKÜL TAYFLARI (Devamı) ÇİZELGELER İki elektronlu atomların L değerleri ve terimleri.

4. ATOM VE MOLEKÜL TAYFLARI (Devamı) ÇİZELGELER İki elektronlu atomların L değerleri ve terimleri. ÇİZELGELER İki elektronlu atomların L değerleri ve terimleri. Elektronlar L Terimler ss 0 S sp P pp 0,, 2 S, P, D pd, 2, 3 P, D, F dd 0,, 2, 3, 4 S, P, D, F, G df, 2, 3, 4, 5 P, D, F, G, H ff 0,, 2, 3,

Detaylı

MIT Açık Ders Malzemeleri Fizikokimya II 2008 Bahar

MIT Açık Ders Malzemeleri Fizikokimya II 2008 Bahar MIT Açık Ders Malzemeleri http://ocw.mit.edu 5.62 Fizikokimya II 2008 Bahar Bu materyallerden alıntı yapmak veya Kullanım Şartları hakkında bilgi almak için http://ocw.mit.edu/terms ve http://tuba.acikders.org.tr

Detaylı

EDUCATIONAL MATERIALS

EDUCATIONAL MATERIALS PROBLEM SET 1. (2.1) Mükemmel karıştırılmış, sabit hacimli tank, aynı sıvıyı içeren iki giriş akımına sahiptir. Her akımın sıcaklığı ve akış hızı zamanla değişebilir. a) Geçiş işlemini ifade eden dinamik

Detaylı

Kompozit Malzemeler ve Mekaniği. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş

Kompozit Malzemeler ve Mekaniği. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş Kompozit Malzemeler ve Mekaniği Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş Bölüm 4 Laminatların Makromekanik Analizi Kaynak: Kompozit Malzeme Mekaniği, Autar K. Kaw, Çevirenler: B. Okutan Baba, R. Karakuzu. 4 Laminatların

Detaylı

FİZ4001 KATIHAL FİZİĞİ-I

FİZ4001 KATIHAL FİZİĞİ-I FİZ4001 KATIHAL FİZİĞİ-I Bölüm 3. Örgü Titreşimleri: Termal, Akustik ve Optik Özellikler Dr. Aytaç Gürhan GÖKÇE Katıhal Fiziği - I Dr. Aytaç Gürhan GÖKÇE 1 Bir Boyutlu İki Atomlu Örgü Titreşimleri M 2

Detaylı

Bölüm 3 SAF MADDENİN ÖZELLİKLERİ

Bölüm 3 SAF MADDENİN ÖZELLİKLERİ Bölüm 3 SAF MADDENİN ÖZELLİKLERİ 1 Amaçlar Amaçlar Saf madde kavramının tanıtılması Faz değişimi işleminin fizik ilkelerinin incelenmesi Saf maddenin P-v-T yüzeylerinin ve P-v, T-v ve P-T özelik diyagramlarının

Detaylı

KÜMELER. Serdar Evren Astronomiye Giriş II

KÜMELER. Serdar Evren Astronomiye Giriş II KÜMELER Serdar Evren Astronomiye Giriş II - 2008 AÇIK YILDIZ KÜMELERĐ Gökadamızdaki yıldızların çoğu uzayda gelişigüzel dağılmışlardır. Takımyıldızların şekilleri basit bir perspektif etkisi sonucu belirlenmiştir.

Detaylı

Fen ve Mühendislik Bilimleri için Fizik

Fen ve Mühendislik Bilimleri için Fizik Fen ve Mühendislik Bilimleri için Fizik Giriş Fizik Temel Bilimlerin Amacı Doğanın işleyişinde görev alan temel kanunları anlamak. Diğer fen ve mühendislik bilimleri için temel hazırlamaktır. Temelde gerekli

Detaylı

İ çindekiler. xvii GİRİŞ 1 TEMEL AKIŞKANLAR DİNAMİĞİ BERNOULLİ DENKLEMİ 68 AKIŞKANLAR STATİĞİ 32. xvii

İ çindekiler. xvii GİRİŞ 1 TEMEL AKIŞKANLAR DİNAMİĞİ BERNOULLİ DENKLEMİ 68 AKIŞKANLAR STATİĞİ 32. xvii Last A Head xvii İ çindekiler 1 GİRİŞ 1 1.1 Akışkanların Bazı Karakteristikleri 3 1.2 Boyutlar, Boyutsal Homojenlik ve Birimler 3 1.2.1 Birim Sistemleri 6 1.3 Akışkan Davranışı Analizi 9 1.4 Akışkan Kütle

Detaylı

ÇALIŞMA YAPRAĞI (KONU ANLATIMI)

ÇALIŞMA YAPRAĞI (KONU ANLATIMI) ÇALIŞMA YAPRAĞI (KONU ANLATIMI) ATOMUN YAPISI HAZIRLAYAN: ÇĐĞDEM ERDAL DERS: ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME DERS SORUMLUSU: PROF.DR. ĐNCĐ MORGĐL ANKARA,2008 GĐRĐŞ Kimyayı ve bununla ilgili

Detaylı

UBT Foton Algılayıcıları Ara Sınav Cevap Anahtarı Tarih: 22 Nisan 2015 Süre: 90 dk. İsim:

UBT Foton Algılayıcıları Ara Sınav Cevap Anahtarı Tarih: 22 Nisan 2015 Süre: 90 dk. İsim: UBT 306 - Foton Algılayıcıları Ara Sınav Cevap Anahtarı Tarih: 22 Nisan 2015 Süre: 90 dk. İsim: 1. (a) (5) Radyoaktivite nedir, tanımlayınız? Bir radyoizotopun aktivitesi (A), izotopun birim zamandaki

Detaylı

AST202 Astronomi II. Doç. Dr. Tolgahan KILIÇOĞLU

AST202 Astronomi II. Doç. Dr. Tolgahan KILIÇOĞLU AST202 Astronomi II Doç. Dr. Tolgahan KILIÇOĞLU 10. Konu Yıldızların Uzaydaki Hareketleri Öz Hareket Gezegenlerden ayırdetmek için sabit olarak isimlendirdiğimiz yıldızlar da gerçekte hareketlidirler.

Detaylı

Kısa İçindekiler. Fizik: İlkeler ve Pratik Cilt 1: 1-21 Bölümleri, Cilt 2: Bölümleri kapsar

Kısa İçindekiler. Fizik: İlkeler ve Pratik Cilt 1: 1-21 Bölümleri, Cilt 2: Bölümleri kapsar Kısa İçindekiler Fizik: İlkeler ve Pratik Cilt 1: 1-21 Bölümleri, Cilt 2: 22-34 Bölümleri kapsar Bölüm 1 Temeller 1 Bölüm 2 Bir Boyutta Hareket 28 Bölüm 3 İvme 53 Bölüm 4 Momentum 75 Bölüm 5 Enerji 101

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ... İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ... v GİRİŞ... 1 1. İSTATİSTİK İN TARİHÇESİ... 1 2. İSTATİSTİK NEDİR?... 3 3. SAYISAL BİLGİDEN ANLAM ÇIKARILMASI... 4 4. BELİRSİZLİĞİN ELE ALINMASI... 4 5. ÖRNEKLEME... 5 6. İLİŞKİLERİN

Detaylı

8.04 Kuantum Fiziği Ders IV. Kırınım olayı olarak Heisenberg belirsizlik ilkesi. ise, parçacığın dalga fonksiyonu,

8.04 Kuantum Fiziği Ders IV. Kırınım olayı olarak Heisenberg belirsizlik ilkesi. ise, parçacığın dalga fonksiyonu, Geçen Derste Kırınım olayı olarak Heisenberg belirsizlik ilkesi ΔxΔp x 2 Fourier ayrışımı Bugün φ(k) yı nasıl hesaplarız ψ(x) ve φ(k) ın yorumu: olasılık genliği ve olasılık yoğunluğu ölçüm φ ( k)veyahut

Detaylı

Karabük Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi...www.IbrahimCayiroglu.com. STATİK (2. Hafta)

Karabük Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi...www.IbrahimCayiroglu.com. STATİK (2. Hafta) AĞIRLIK MERKEZİ STATİK (2. Hafta) Ağırlık merkezi: Bir cismi oluşturan herbir parçaya etki eden yerçeki kuvvetlerinin bileşkesinin cismin üzerinden geçtiği noktaya Ağırlık Merkezi denir. Şekil. Ağırlık

Detaylı

KİMYA -ATOM MODELLERİ-

KİMYA -ATOM MODELLERİ- KİMYA -ATOM MODELLERİ- ATOM MODELLERİNİN TARİHÇESİ Bir çok bilim adamı tarih boyunca atomun yapısı ile ilgili pek çok fikir ortaya atmış ve atomun yapısını tanımlamaya çalışmış-tır. Zaman içerisinde teknoloji

Detaylı

Fen ve Mühendislik Bilimleri için Fizik

Fen ve Mühendislik Bilimleri için Fizik Fen ve Mühendislik Bilimleri için Fizik Giriş Fizik Temel Bilimlerin Amacı Doğanın işleyişinde görev alan temel kanunları anlamak. Diğer fen ve mühendislik bilimleri için temel hazırlamaktır. Temelde gerekli

Detaylı

Karbonmonoksit (CO) Oluşumu

Karbonmonoksit (CO) Oluşumu Yanma Kaynaklı Emisyonların Oluşum Mekanizmaları Karbonmonoksit (CO) Oluşumu Karbonmonoksit emisyonlarının ana kaynağı benzinli taşıt motorlarıdır. H/Y oranının CO emisyonu üzerine etkisi çok fazladır.

Detaylı