2- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Gaziantep te Toplandı Time Türk

Transkript

1 1- Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Daniş: 1 Milyar Avroluk Kaynağı Vatandaşımızın, Yatırımcılarımızın Kullanımına Sunacağız Milliyet Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş, Önümüzdeki dönemde 801 milyon avrosu AB katkısı olmak üzere ulusal bütçeden yapacağımız katkıyla birlikte yaklaşık 1 milyar avroluk kaynağı vatandaşımızın, yatırımcılarımızın kullanımına sunacağız dedi. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunun (TKDK) AB Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPARD) programının birincisinin kapanışı gerçekleştirilirken, IPARD II programının da tanıtımı yapıldı. Düzenlenen törene Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Mehmet Daniş, TKDK Başkanı Dr. Ahmet Antalyalı, Yönetim Otoritesi Başkanı Muhammed Adak ve çok sayıda kişi katıldı. Bakan Yardımcısı Daniş, yaptığı konuşmada Bakanlığın bütçesinin TBMM Genel Kurulunda onaylandığını belirterek, Bütçemizin Türk tarımına hayırlı olmasını temenni ediyorum dedi. Daniş, IPARD programının 42 ilde uygulandığına dikkat çekerek, Programın ana hedefleri tarım ve gıda sektörlerine katkı sağlamak. Gıda güvenliği, çevre ve diğer standartlara ilişkin kırsal alanların sürdürülebilir kalkınmasına katkı sağlamaktır şeklinde konuştu yılından bu yana IPARD-I kapsamında 15 ayrı çağrı ilanına çıkıldığını belirten Daniş, bu süreçte yaklaşık 11 bin yatırımcı proje sahibi ile sözleşme imzalandığını kaydetti. Daniş, IPARD II nin 2020 yılına kadar süreceğinin altını çizerek, tarım ve gıda sektörlerinin sürdürülebilir modernizasyonuna ve kırsal ekonomik faaliyetlerin çeşitlendirilmesine daha yüksek oranlardaki desteklerle devam edileceğini söyledi. Daniş, konuşmasını şöyle sürdürdü: Önümüzdeki dönemde 801 milyon avrosu AB katkısı olmak üzere ulusal bütçeden yapacağımız katkıyla birlikte yaklaşık 1 milyar avroluk kaynağı vatandaşımızın, yatırımcılarımızın kullanımına sunacağız. 2- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Gaziantep te Toplandı Time Türk Ulusal Kırmızı Et Konseyi: "Besilik hayvan materyali ithalatında sürekli ve yeterli hayvan temininin sağlanamaması nedeniyle besi işletmeleri düşük kapasiteyle üretim yapmaktadırlar. Bu durum işletme maliyetlerini ve kırmızı et üretimini olumsuz yönde etkilemektedir" Gaziantep (AA) - Ulusal Kırmızı Et Konseyi, sektörün sorunlarını Gaziantep'te ele aldı. Konseyden yapılan yazılı açıklamada, Konsey Başkanı Ahmet Hacıince başkanlığındaki heyetin, kırmızı et sektöründe sahada yaşanan sorunları dinlemek ve çözüm önerilerini ele almak amacıyla Gaziantep te bulunan besi işletmelerini ziyaret ettikleri belirtildi.

2 Ziyaretlerin ardından Ulusal Kırmızı Et Konseyi Yönetim Kurulu toplantısı düzenlenerek, kırmızı et üretiminde yaşanan sorunlar kapsamlı olarak ele alındığının ifade edildiği açıklamada, şunlar kaydedildi: "Değerlendirmeler sonucunda, özetle şu sorunlar vurgulanmıştır, besilik hayvan materyali ithalatında sürekli ve yeterli hayvan temininin sağlanamaması nedeniyle besi işletmeleri düşük kapasiteyle üretim yapmaktadırlar. Bu durum işletme maliyetlerini ve kırmızı et üretimini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu nedenle işletmeler kesime gelen hayvanlarını yeni hayvan girişi gerçekleşene kadar bekletmeyi tercih etmektedirler. Bu da sektörde et üretim miktarlarında dalgalanmalara neden olmaktadır. İç piyasadan besilik hayvan temini ise sağlık problemleri, hayvan kayıtlarındaki eksiklikler, yüksek miktarlardaki alımın getirdiği fiyat istikrarsızlığı gibi nedenlerle küçük işletmeler dışındaki işletmeler için uygun görülmemektedir. Çiğ süt fiyatlarındaki gerilemeye bağlı olarak damızlıklardan elde edilen erkek buzağı fiyatlarında görülen artışlar da besi materyali fiyatlarına olumsuz olarak yansımaktadır." Açıklamada, toplantıda ayrıca yönetim kurulunca 3 ayda bir yayınlamaya başlanan besi maliyet çalışması üzerinde kapsamlı değerlendirmelerde bulunulduğu, çalışmanın sektördeki maliyet fiyatlarını objektif olarak ortaya koyduğunun tespit edildiği vurgulandı. Açıklamada görüşlerine yer verilen Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, besi işletmelerinin kendilerine göre farklı sorunları olabileceğini ancak konsey olarak görevlerinin ulusal bazda tüm sektörü kapsayacak şekilde çözüm üretmek olduğunu, bu kapsamda yerli üretimin geliştirilmesini hedef aldıklarını ve bakanlık tarafından atılan adımları desteklediklerini ifade etti. 3- Manda Bakımından Türkiye nin Dünyadaki Yeri Konhaber Dünya genelinde 177 milyon manda olduğunu belirten Samsun İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Vekili Nail Kırmacı, manda sayısı bakımından Türkiye'nin... Dünya genelinde 177 milyon manda olduğunu belirten Samsun İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Vekili Nail Kırmacı, manda sayısı bakımından Türkiye'nin 134 bin mandayla dünyada 11'inci sırada yer aldığını söyledi. Dünyada manda sayısı artarken Türkiye'de ise 2011 yılına kadar azalma gösterdi. Göç nedeniyle kırsal nüfusun azalması, ekolojik dengede meydana gelen değişiklikler, sığır eti ve sığır sütü ile ürün verimi yönünden rekabet düşüklüğü, ürünlerin satışında yaşanan tanıtım problemleri gibi nedenlerden dolayı düşün gösteren manda sayısı 2012 yılından sonra destek ve tanıtımlarla artışa geçti. Dünyaca ünlü peynirlerin yapımında kullanılan manda sütü verimi bakımından ise Türkiye, ileri ülkelere göre düşük seviyelerde. En fazla manda Samsun'da Manda popülasyonu ve süt üretimi hakkında bilgi veren İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Vekili Nail Kırmacı, " döneminde dünyada manda sayısı yüzde 60,8 artarken, Türkiye'de yüzde 91,9 azaldı yılından sonra Bakanlığımızın yürütmüş olduğu projeler ve destekleme programları sayesinde yüzde 26,8 arttı. Dünyadaki manda popülasyonuna bakıldığında Hindistan 105 milyon manda sayısı ile birinci sırada yer alıyor. Hindistan'ı, 29 milyonla Pakistan, 23 milyonla Çin takip ediyor. Türkiye ise 134 bin mandayla dünyada 11'inci sırada yer alıyor. Samsun, manda sayısı yönünden 17 bin mandayla Türkiye'de ilk sırada yer alıyor. Bu nedenle il müdürlüğümüz bu konuda her türlü desteği üreticilerimize sağlamaktadır. Ayrıca yapmış

3 olduğumuz "Mandalar Mutlu Çiftçiler Umutlu" projesi kapsamında birçok eğitim çalışması yapıldı. 80 çiftçimize yurtiçinde, 10 üreticimiz ile manda yetiştiriciliğinin en iyi yapılan yerlerden biri olan İtalya'ya teknik gezi düzenlenmiştir. Yapılan teknik gezilerde hem yetiştiricilik hem de et ve süt ürünlerinin işlenmesine yönelik iş ve işlemler yerinde gözlenmiştir. Türkiye'de manda sütü üretimi yılda 54 bin 687 tondur. Samsun, yıllık 8 bin 874 ton manda sütü üretimi ile ilk sırada almaktadır. Manda popülasyonunun Türkiye'de coğrafi dağılımına bakıldığında yüzde 37 ile en fazla Karadeniz Bölgesi'nde manda olduğunu görüyoruz. En az mandanın bulunduğu bölge ise Akdeniz Bölgesi'dir" dedi. Manda sütü üretimi Dünyadaki toplam süt üretimi içerisinde manda sütü oranının yüzde 12'ye ulaştığını söyleyen Nail Kırmacı, "Türkiye'de ise bu oran halen yüzde 0,3 seviyelerindedir. Samsun'da mandaların günlük süt verimi ortalaması 3,6 kg gibi oldukça düşük düzeylerdedir. Modern işletmelerde bu miktar 15 kg olabilmektedir. Samsun'da mandaların ortalama sağım süresi 5,8 ay iken, mandacılığı ileri ülkelerde bu süre 8-9 ay'a kadar çıkabilmektedir" diye konuştu. Manda ürünleri ve kullanım alanları Dünyaca ünlü mozzarella peyniri ve ricotta peynirinin manda sütünden yapıldığını belirten Nail Kırmacı, "İtalya'da manda sütü siyah altın olarak isimlendirilmektedir. Ülkemizde manda kaymağı ve manda yoğurdu tarih olmamalı. Manda sütünden yapılan yoğurt daha kıvamlı ve aromatik olması itibarı ile bilhassa tercih edilmektedir. Ülkemizin dünyaca ünlü "Ekmek Kadayıfı" tatlısının vazgeçilmez unsurları arasında manda kaymağı önemli bir yer tutmaktadır. Manda sütü, renginin beyaz ve kuru madde oranının da yüksek olması nedeniyle sütlü mamullerde sıkça kullanılmakta ve tercih edilmektedir. Sucuk üretiminde yüzde 10 nispetinde manda eti kullanılmaktadır. Manda eti, sığır etine göre daha az kolesterol, daha az kalori, daha fazla protein ve daha fazla mineral içermektedir. Manda derisi kalın olduğu için, dericilik sektöründe tercih edilmektedir. Boynuz ve tırnakları ise süs eşyası yapımında tercih edilmektedir. Mandalar hayvan hastalıklarına oldukça dayanıklı olup, Deli Dana Hastalığı(BSE) mandalarda görülmez. Mandalar zayıf besin kaynaklarından çok iyi faydalanarak, yağ oranı yüksek süt ürününe çevirirler. Bizde bölgemizin çevreyle ilgili avantajlarını daha iyi değerlendirmek, elde edilen ürünleri katma değeri yüksek ürünlere dönüştürmek için elimizden gelen tüm çabayı göstermekteyiz" şeklinde konuştu. 4- Tüm İmkanlarımızla Yetiştiricilerimizin Yanındayız Tarım Bakanlığı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Nusret Yazıcı, bakanlık olarak üretimi desteklemeye devam edeceklerini belirterek, " döneminde, çiftçimize nakit hibe desteği olarak 90 milyar lira aktardık, bunun 20,7 milyar lirasını siz hayvancılarımıza ulaştırdık, ananızın ak sütü gibi helal olsun." dedi. Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği'nin (TÜDKİYEB) kuruluşunun 10. yıl dönümü münasebetiyle Ankara'da bir otelde akşam yemeği verildi.

4 Yemekte konuşan Yazıcı, bakanlık olarak damızlık ve yerli hayvan üretimini arzulanan noktaya çıkarmayı hedeflediklerini bildirdi. Yazıcı, değişen şartları ve ülkenin potansiyelini dikkate alarak, gıda arz güvenliğinin garantilenmesi, çiftçilerin alın terinin hakkını alabilmesi, kaynakların etkin kullanılabilmesi, üretim planlanması yapılabilmesi ve 2023'te 150 milyar dolar tarımsal hâsıla ve 40 milyar dolar tarımsal ihracat hedefine ulaşabilmesi için "Milli Tarım Projesi'ni" hayata geçirdiklerini anlattı. Devletin ve bakanlığın tüm imkânlarıyla yetiştiricilerin yanında olduğunu vurgulayan Yazıcı, "Bu bilinçle bakanlık olarak üreten herkesi desteklemeye devam ediyoruz döneminde, çiftçimize nakit hibe desteği olarak 90 milyar lira aktardık, bunun 20,7 milyar lirasını siz hayvancılarımıza ulaştırdık, ananızın ak sütü gibi helal olsun. Memleket adına, bu millet için, bu yetiştiricilerimiz adına taş üstüne taş koyana kapımız da gönlümüz de açıktır." şeklinde konuştu. Yazıcı, bakanlık olarak tarımsal örgütlerle beraber rehberlik, gözetim ve denetim faaliyetlerinin yoğunlaşarak süreceğini bildirerek, "Nakit olarak aktardığımız kaynaklarla beraber, çiftçilerimiz ve yetiştiricilerimiz için en büyük girdi kalemlerinden olan gübre ve yemdeki KDV'yi kaldırdık. Yine mazot giderlerinizin yarısı sizden, yarısı bizden." ifadesini kullandı. Yazıcı, örgütlenmenin tarımda yeniden yapılanmanın "odak noktası" olmadıkça tarımsal kalkınmanın sağlanamayacağını da belirtti. "Küçükbaş hayvancılığın destekleme kapsamına alınması çok önemli" TÜDKİYEB Genel Başkanı Nihat Çelik de küçükbaş hayvancılığın hükümet tarafından destekleme kapsamına alınmasının kendileri için çok önemli olduğunu söyledi. Çelik, Türkiye'de 33 milyon baş koyun, 11 milyon baş da keçi olmak üzere yaklaşık 44 milyon küçükbaş olduğunu bildirerek, "Ülkemiz bu sayılarla Avrupa'da birinci, dünyada ise dokuzuncu sıradaki yerini korumaktadır. Bu durum sektörümüz adına memnuniyet vericidir." dedi. TÜDKİYEB'in çalışmaları ve verilmekte olan destekler hakkında bilgi veren Çelik, "Mevzuatta yeniden yasal düzenlemeler yapılarak, ıslah programı kapsamında soy kütüğü tutan yetiştiricilere hayvan başına 100 lira destek verilmesini istiyoruz. İŞKUR tarafından personel alımlarında çoban alımına da yer verilmesini ve en az yüzde 20 kontenjan tanınmasını istiyoruz. Destekleme ödemelerinin Şubat-Nisan aylarında yapılacak şekilde öne çekilmesini istiyoruz." diye konuştu. Çelik, çobanların ne gecesi ne gündüzü, ne hafta sonları ne de tatilleri olduğunu belirterek, yılda bir defa olmak üzere ülke genelinde "çobanlar günü" etkinliği düzenleyeceklerini bildirdi.

5 5- Moğolistan da helal kesim standartları oluşturuluyor TimeTürk Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) koordinasyonunda Moğolistan'da hayvancılık sektörünün canlandırılması ve et ürünleri ihracatının geliştirilmesi amacıyla Helal Kesim Standartları Eğitim Programı başlatıldı. Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) koordinasyonunda Moğolistan'da hayvancılık sektörünün canlandırılması ve et ürünleri ihracatının geliştirilmesi amacıyla Helal Kesim Standartları Eğitim Programı başlatıldı. Moğolistan Gıda, Tarım ve Hafif Sanayi Bakanlığı işbirliğinde Türk Standartları Enstitüsü (TSE) uzmanlarının katılımıyla Moğolistan'da et ve et ürünleri sektöründe çalışan 30 uzmana yönelik "Helal Kesim Standartları" eğitimi programı düzenlenmişti. Eğitim programının ikinci etabı olan kesicilerin eğitimi programına başlandı. Moğolistan Et Üreticileri Birliği, Moğolistan Veterinerlik Enstitüsü, Moğolistan Standardizasyon ve Metroloji Ajansı, Türkiye Büyükelçiliği Sosyal Koordinatörlüğü, Moğolistan Müslümanlar Cemiyeti temsilcilerinin katılımı ile eğitim programının açılışı gerçekleşti. TİKA Ulanbator Program Koordinatörü Veysel Çiftci, yaptığı konuşmada Moğolistan'da dış ticaretin lokomotif sektörlerinden hayvancılığın geliştirilmesi için çalışmalara devam edileceğini söyledi. Çiftci, Helal Kesim Standartları eğitimlerinin sonucunda eğitime katılan işletmelerin uluslararası geçerliliği bulunan sertifika kazanacaklarını belirtti. Moğolistan Gıda, Tarım ve Hafif Sanayi Bakanlığını temsilen açılışa katılan Tsetsegdari ise, helal gıda standartlarının oluşturulması neticesinde Moğolistan'ın hayvancılık sektöründeki pazar payının artacağını ifade ederek, destekleri için Türk halkı ve TİKA'ya teşekkürlerini sundu.