Türkiye Satınalma Performans Kriterleri ve Kıyaslama Anketi

Transkript

1 Türkiye Satınalma Performans Kriterleri ve Kıyaslama Anketi 1 Bu rapor TÜSAYDER adının kullanılması suretiyle yayımlanabilir.

2 2017 Yılı Satınalma Performans Kriterleri ve Kıyaslama Anketi Sonuçları Açıklandı.. Ülkemizin dört bir yanında ve farklı sektörlerde görev yapan meslektaşlarımız bu yıl ilk kez meslekleri için önemli bir ankete katıldılar. Satınalma performans kriterleri ve kıyaslama anketi Türkiye de ilk kez bu yıl, etik ve profesyonel meslektaşlarımızı tek çatı altında toplayan, TÜSAYDER tarafından organize edildi. Yapılan mesleki anket, meslektaşlarımız için bir yandan 2017 yılında hangi kriterlere daha fazla önem verildiğini ölçmek, bir yandan da kendilerini kıyaslamak açısından büyük önem taşıyor. TÜSAYDER olarak, ankete katılarak mesleklerine ve kendilerine değer veren etik ve profesyonel tüm meslektaşlarımıza teşekkür ederiz yılının tüm meslektaşlarımıza sağlık, başarı ve mutluluk getirmesini dilerken; mesleğimiz ve meslektaşlarımızın için örnek teşkil edecek ve referans gösterilecek olan bu anketin satınalma stratejileri konusunda bizlere yol gösterici olmasını temenni ediyoruz. Ankete göre bu yıl bize daha fazla iş düşüyor Ankette sorulan sorular, sonuçlar ve yorumlar aşağıda verilmiştir : Dünyadaki benzer anket sonuçlarına baktığımızda, her 100 çalışan başına 1-2 satınalma çalışanı düştüğünü görüyoruz. Ülkemizde ise her 100 çalışan başına ortalama 1,08 satınalma çalışanı düşüyor. Diğer yandan 1-2 aralığını baz aldığımızda toplam oran %59 olarak karşımıza çıkıyor. Sonuç olarak, satınalma birimlerinin sayıca da güçlendirilmesi gerekiyor. Sayıca güçlenen satınalma, şirketlerin karlılığını mutlaka arttıracaktır.

3 Satınalmanın en önemli performans kriteri seçilen maliyet tasarruf oranının, 2016 yılında ülkemizde ortalama %6.84 olarak gerçekleştiğini görüyoruz. Aynı oranın 2017 yılındaki ortalama hedefi ise %7.15 olup, geçen yıla göre %4.46 daha yüksek. Bu tabloya göre ülkemizdeki şirketler gelecek yıl maliyet tasarruflarını arttırmak için daha fazla çalışacaklar. Bu durumi %50 ile %80 aralığında maliyeti oluşturan satınalma kalemleri üzerinde daha fazla strateji geliştirmemiz gerektiği anlamına geliyor.

4 Satınalmanın en önemli performans kriterlerinden biri olan lokalizasyon oranının, 2016 yılında ülkemizde ortalama %29.7 olarak gerçekleştiğini görüyoruz. Bilindiği üzere TÜSAYDER, Yerli Yerinde Satınalma ile lokalizasyonu destekliyor. Aynı oranın 2017 yılındaki ortalama hedefi ise %36 olup, geçen yıla göre %21 daha yüksek. Bu tabloya göre ülkemizdeki şirketler gelecek yıl hem ülkemizin ekonomisinin güçlenmesi, hem tedarik riskinin azaltılması, hem de maliyet tasarruflarının arttırılması için lokalizasyona daha fazla önem verecekler.

5 Satınalmanın en önemli performans kriterlerinden biri olan ortalama tedarikçi ödeme vadesinin, 2016 yılında ülkemizde ortalama 72 gün olarak gerçekleştiğini görüyoruz. Aynı oranın 2017 yılındaki ortalama hedefi ise 80.7 gün olup, geçen yıla göre %12 daha yüksek. Bu tabloya göre ülkemizdeki şirketler gelecek yıl ödeme vadelerinin arttırılması konusunda daha fazla müzakere edecekler. Tedarikçilerimizin ortalama ödeme vadelerini arttırmak için konsinye stok çalışmalarının da artacağını görüyoruz.

6 Mesleğimiz için önemli olan bu göstergede, ülkemizdeki satınalma yöneticilerinin gücünün %87 olduğunu görüyoruz. Zira, şirketlerin geleceklerini kurtarması için öncelikle satınalma yöneticilerini güçlendirmeleri gerekiyor. Son zamanlarda artan döviz kurları, enflasyon rakamlarından sonra %71.4 lük oranın çıkması oldukça normal gibi gözükse de, satınalma birimlerinin özellikle fiyat artışlarını maks. %10 luk üst sınırda tutmak için daha fazla strateji geliştirmesi gerektiğini düşünüyoruz.

7 Gelecek yıl da satınalma da maliyet tasarrufuna devam edeceğiz. Sürdürülebilir bir maliyet tasarrufu yakalayabilmek için ileri satınalma maliyet düşürme tekniklerini hayata geçirmemiz gerekiyor. Önümüzdeki yıl meslektaşlarımız için maliyet tasarruflarına devam edilmesi yine en öncelikli konu olacak. Birçok şirkette üst yönetimlerin topyekün maliyet düşürme çalışması başlattıklarını görüyoruz. Bizler de şirketlerimizi bu yıl her zamankinden daha fazla desteklemeye çalışacağız. İkinci önemli konu olarak tedarikçi ödeme vadelerinin arttırılması karşımıza çıkıyor ki bu da maliyet tasarrufu gibi şirketin nakit akışını güçlendirecek yönde. Üçüncü sırada, TL ile çalışma oranının arttırılmasını ile son zamanlarda döviz kurlarındaki riski azaltma yönündeki çabaları görüyoruz. Dördüncü sırada, performans kriterlerinde de ölçümlediğimiz lokalizasyon oranının arttırılması yer alıyor. Lokalizasyon oranı arttırılırken, kalitenin korunması için de tedarikçi geliştirme stratejileri gibi destek stratejilerin uygulanması gerekiyor. İnovatif satınalma anlayışı beşinci sırada yer alırken, ödeme vadelerinin arttırılmasına ve tedarik riskinin azaltılmasına yönelik olan konsinye stoğun arttırılması, e-satınalma ile aynı sırada bulunuyor. Son sırada ise bizde ülkemizde halen eksik olan raporlama sistemlerinin iyileştirilmesi yer alıyor. Purchasing Dashboard çalışmalarına daha fazla önem vermeliyiz.