İNSAN VÜCUDUNUN İŞLEYİŞİ Olay yerinde kazazedenin değerlendirilmesi önemlidir. Çok kısa sürede yaralının canlı olup olmadığına ve yaralanmasının
VÜCUT SİSTEMLERİ İlk yardım herkesin; yapacak 1) Kazazedeyi doğru değerlendirip, yapılması gerekenleri doğru olarak yapabilmesi için, 2) Tıbbi yardım ve iletişimde yanlış anlamaya neden olmamak için
Kazazedenin muayene edene bakan ön yüzü ANTERİOR, arka tarafı POSTERİOR olarak isimlendirilir. İnsan vücudunu ortadan iki eşit parçaya böldüğü varsayılan hayali hat orta hattır. Bu orta hatta, yakın olan kısımlar MEDİAL, uzak olan dış kısımlar ise LATERAL olarak isimlendirilir. Vücudun göbekten üst kısmına SUPERİOR, alt kısmına İNFERİOR denir. Kol ve bacakların uç kısımları DİSTAL, üst kısımları PROKSİMAL olarak isimlendirilmektedir.
YAŞAM BULGULARI Olay yerinde öncelikle kazazede/hastanın bilinci kontrol edilir, solunumun kontrolünden sonra, hemen temel yaşam desteğine başlanmalıdır. CANLILIK BELİRTİLERİ NELERDİR? 1) Canlı birey nefes alıp verir, solunum, göğüs ve karın hareketlerinin gözle takip edilmesi ve solunumunun kulakla duyulması ile anlaşılır (BAK-DİNLE-HİSSET). Dakikadaki solunum sayısı 14-16 dır.
2) Canlı bireyin kalbi çalışır. Dakikadaki nabız sayısı 60-80 dir. Nabız el bileği üzerinden, kesin ve güvenilir olarak boyun şah damarından (karotis arter) alınır. 3) Göz bebeği (pupillalar) ışığa cevap verir. Işık tutulduğunda küçülür. Karanlıkta genişler. Kafa travmalarında yanıltıcı
ÖLÜM BELİRTİLERİ 1) Solunum, göğüskarın hareketleri yoktur. 2) Nabız alınamaz. Sağlık personeli apikal nabza da bakar (Dinleme aleti ile göğüs üzerinden kalbin dinlenmesidir) 3) Göz bebeği genişlemiştir (dilatasyon), ışık tutulsa bile küçülmez.
BİLİNÇ DURUMUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ BİLİNÇ YERİNDE: Tüm uyarılara cevap verir. 1. DERECE: Sözlü ve gürültülü uyarılara cevap verir. 2. DERECE: Ağrılı uyaranlara cevap verir. 3. DERECE: Tüm uyarılara karşı bilincinin kapalı olması durumudur.
BELİRTİ VE BULGULAR Belirti (semptom) kazazede tarafından belirtilen genellikle subjektif şikayetler olarak değerlendirilmektedir. Baş dönmesi, bulantı ve ağrısı gibi. Kazazedenin algıladıkları ve hissettikleridir. Bulgu ise muayene edenin buldukları genellikle objektif olan belirtilerdir. Tansiyonu, nabzı, solunum sayısı, vücut ısısı gibi.
ÖNEMLİLİK DERECESİNE GÖRE BULGULAR? 1) Nabız, 2) Solunum, 3) Kan basıncı, 4) Vücut ısısı, 5) Bilinç düzeyi, 6) Deri rengi, 7) Pupillalar, 8) Kapillar (kılcal) dolum,
HASTA/YARALININ BİRİNCİ DEĞERLENDİRİLMESİ Amaç: 1) Hastalık yada yaralanmanın ciddiyetini değerlendirmek, 2) İlkyardımda öncelikleri belirlemek, 3) Yapılacak ilk yardım yöntemini belirlemek, 4) Güvenli bir müdahale
A) Bilinç Düzeyinin Değerlendirilmesi Kişi kim olduğunu, bulunduğu yeri, zamanı ve durumunu bilir. Yani oryantedir. Buna dört zamanlı oryantasyon (kişi, yer, zaman,durum) denir. Çevre uyaranlara cevap verir. Koma, zehirlenme, metabolik hastalıklar ve baş travmaları bilinç düzeyini
AVPU DEĞERLENDİRME ÖLÇÜTÜ Alert (Awake): Uyanık bilinci yerinde, Verbal (Voice): Sesli uyaranlara cevap veriyor, Pain: Acılı uyaranlara cevap veriyor, Unresponsiv: Cevap yok, hiç cevap vermiyor.
B) Hava yolu Açıklığının Sağlanması Özellikle bilinç kaybı olanlarda dil geri kaçarak solunum yolunu tıkayabilir. Yine kusmuk yada yabancı cisimlerle solunum yolu tıkanabilir. Havanın akciğerlere ulaşabilmesi için hava yolunun açık olması gerekir. Hava yolu açıklığı sağlanırken hasta/yaralı baş, boyun, gövde ekseni düz olacak şekilde yatırılmalıdır.
Bilinç kaybı belirlenmiş kişide; ağız içine önce göz ile bakılmalı, eğer yabancı cisim varsa işaret parmağı ağız içine sokularak cisim çıkarılmalıdır. Daha sonra bir el hasta/yaralının alnına konarak, diğer elin 2 parmağı ile çene kemiğinin üzerine konulur, alından bastırılıp çeneden kaldırılarak baş geriye doğru itilip BAŞ-ÇENE POZİSYONU verilir. Alt çene kemiği yere dik olacak şekilde baş geriye itilmelidir. Bu işlemler esnasında sert hareketlerden kaçınılmalıdır.
C) Solunumun Değerlendirilmesi-1 İlk yardımcı, başını kazazedenin göğsüne bakacak şekilde yan çevirerek yanağını onun ağzına yaklaştırır. Bak-Dinle-Hisset yöntemi ile solunumun olup olmadığını 5 saniye süreyle değerlendirir. *Solunum hareketini gözler, *Solunum sesini dinler, *Yanağında kazazedenin nefesini hissetmeye çalışır, *Solunum yoksa ivedilikle temel yaşam
KAZAZEDE NORMAL SOLUYORSA NE YAPILMALIDIR? v v v v Koma (Stabil-yan/recovery) pozisyonuna alınız. Yalnız başınıza iseniz kendiniz, yardımcı varsa ondan yardım istemesini söyleyiniz. Solunumun devamlılığını kontrol ediniz. Eğer kazazedenin bilinci kapalı, solunumu ve dolaşım belirtileri mevcut ise sırtüstü yatar pozisyonda dil kökünün geri düşmesi ve ağız içindeki salgılarının ve
Solunumun Değerlendirilmesi-2 Hasta veya yaralının solunumu değerlendirilirken sayısına, sıklığına, derinliğine, niteliğine ve solunum aralıklarının eşit olup olmadığına bakılır. Solunumun derinliği, göğüs hareketleri gözlenerek saptanabilir. kafesinin Hızlı ve yüzeysel solunum ŞOKUN, Derin, zorlanarak ve kesik kesik solunum
D) Dolaşımın Değerlendirilmesi-1 Solunumdan sonra canlılık açısından değerlendirilmesi gereken en önemli gösterge nabızdır. Nabız: Kalbin kasılması ve gevşemesinin atardamarlar üzerinden elle hissedilmesidir. Nabız alınan bölgeler 1. Şahdamarı (A.Karotis) 2. El bileği (A.Ulnaris, A.Radialis) 3. Şakak (A. Temporalis) 4. Kol (A.Brachialis) 5. Kasık (A.Femoralis) 6. Diz arkası (A.Poplitea)
Dolaşımın Değerlendirilmesi-2 Apikal nabız: Kalbin steteskopla göğüs üzerinden (sternumun solunda 5. kosta aralığı, orta klavikular hat üzeri) dinlenmesidir. Özellikle çocukların nabzında, yetişkinlerin tam alınamayan
Dolaşımın Değerlendirilmesi-3 Bebek ve çocukların nabzına koldan (A.Brakialis) bakılır. Günlük hayatta nabız en çok A.Radialis ten alınmaktadır. Şüpheli hallerde kesin ve güvenilir nabız A. Karotis ten alınmaktadır. Nabzın tam 1 dakika süreyle sayılması tavsiye edilse de acil hallerde zaman çok önemli olduğundan 6 saniye sayıp 10 ile çarpmak yeterli olacaktır. (nabız sayısı/dk) Nabzın hacmi (dolgunluğu), atım düzeni (ritmi)
Tansiyon (Kan basıncı) Arteriyal kanın damar cidarına yapmış olduğu basınca TANSİYON denir. Kalbin kasılması (SİSTOL) esnasındaki basınca BÜYÜK TANSİYON, gevşemesi (DİASTOL) esnasındaki basıncına da KÜÇÜK TANSİYON adı verilmektedir. Civa basıncı ile ölçülmekte mm/hg olarak yazılmaktadır. Sigmometre denilen tansiyon ölçme aleti kullanılmaktadır. Normal sistolik tansiyon 90-140 mm/hg, Diastolik tansiyon ise 60-90 mm/hg arasındadır.
Vücut Isısı Üretilen ısı ile tüketilen ısı arasındaki dengenin derece ile anlatımına denir. Normal vücut ısısı koltuk altında 36.5, dil altı 37, rektal yolla 37.5 derece olarak ölçülmektedir. İnsan vücudu 34-43 derece arasında canlılığını sürdürmektedir. 35 derecenin altına HİPOTERMİ, 38 derecenin üzerine HİPERTERMİ denir. Deri Rengi Deri rengi normalde sarımtrak pembe renktedir. Anormal hallerde mavi, beyaz ve
Kılcal Damar (Kapiller) Dolum Sağlıklı kişilerde kılcal damarların kanı boşaltıldığında 1-2 saniye içerisinde tekrar kanla dolması gerekmektedir. Örneğin tırnak yatağı açık pembemsi renktedir. Tırnak üzerine bastırılırsa tırnak yatağı beyazlaşır. Bırakıldığında 1-2 saniye içerisinde tekrar eski haline döner. Kılcal damarlara kan dolabilme yeteneği, dolaşım sistemi özellikle kılcal damar dolaşımı ile ilgili bilgi verir.
Hareket-Uyaranlara Cevap Sağlıklı bir insan istenilenleri veya düşündüğünü istemli olarak yapabilir. Kişinin istediği halde hareket edememesine FELÇ denir. Tam felç durumu PARALİZİ, yarım felç durumu HEMİPLEJİ, baş hariç boyundan itibaren vücudun felç olması durumu ise KUADRİPLEJİ ile adlandırılmaktadır. Travmalarda kol ve bacaklardaki hareket kaybı ve duyu bozuklukları (yanma, uyuşma, karıncalanma) daima felci düşündürmelidir. Normalde sağlıklı bir insan ağrılı uyaranlara tepki vermektedir. Eğer bunlara