TOPRAK KORUMA VE ARAZİ KULLANIMI KANUNU Halkla İlişkiler Başkanlığı
TA K D İ M Değerli; Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları MKYK üyemiz, Bakan Yardımcımız, Milletvekilimiz, Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları İl Başkanımız ve Belediye Başkanımız; AK Parti Genel Merkez Halkla İlişkiler Başkanlığımız bünyesinde faaliyet gösteren AKOFİS Asistan Programı, iktidarımızın devrim niteliğindeki çalışmalarını bilgi notu formatına dönüştürerek sizlere gönderen bir programdır. Halkla ilişkiler çalışmalarınızda sizlere yardımcı olacağı düşüncesiyle bugüne kadar sizlere çeşitli konularda dokümanlar gönderen AKOFİS, TOPRAK KORUMA VE ARAZİ KULLANIMI KANUNU hakkında hazırladığımız bilgi notunu da bilgi ve dikkatinize sunmaktadır. AKOFİS in bilgi ve hatırlatma şeklindeki hizmetleri bundan sonra da devam edecektir. Sizlere daha iyi hizmet vermek amacıyla kendisini süreklilik ilkesi içinde geliştirmeyi ilke edinen AKOFİS le ilgili soru, görüş ve değerlendirmeleriniz bizlere yol gösterecektir. Bu düşüncelerle son çalışmamızı bilgi ve dikkatlerinize sunar, başarılı çalışmalarınızın devamını dilerim. Salih KAPUSUZ Ankara Milletvekili Genel Başkan Yardımcısı Halkla İlişkiler Başkanı
GİRİŞ Ülkemizdeki tarım arazileri, küçük ölçekte, birbirinden uzak ve çok sayıda parçadan meydana gelmektedir. Miras veya satış yolu ile meydana gelen arazi parçalanmaları her geçen yıl artmakta ve tarım arazileri ekonomik parsel büyüklüklerinin altına düşmektedir. Bu durum tarımsal yapıyı ve üretimi olumsuz yönde etkilemektedir. Türkiye'de, tarım arazilerinin mirasa konu olması sebebiyle tarım arazileri sürekli parçalanmış, bölünmüş ve bugün ortalama işletme büyüklüğü 5,9 hektara kadar düşmüştür. Avrupa Birliği ülkelerinde ve Amerika Birleşik Devletlerinde alınan önlemler sayesinde tarım arazilerinin büyüklükleri çok daha fazla miktardadır. Örneğin, ortalama tarım işletmesi büyüklüğü İngiltere'de 53,8 ha. Fransa'da 52,1 ha. Almanya'da ise 45,7 hektardır. Bugünkü koşulların devam etmesi diğer bir ifade ile herhangi bir önlem alınmaması durumunda 2023 yılında ülkemizdeki ortalama işletme büyüklüğünün 5 hektara kadar düşmesi beklenmektedir. Böyle bir yapı içerisinde verimli bir ekonomik faaliyette bulunmak ve verimli bir tarımsal üretim yapmak neredeyse imkânsızdır. Türkiye'nin tarımla ilgili en önemli sorunlardan birisi de budur.
GİRİŞ Bu sorunun çözümü için Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hazırlanmıştır. Kanun ile tarım arazileri ve işletmeler ile ilgili mevcut sistem tamamen değiştirilmiştir. Bölünemez büyüklükteki tarımsal işletmeye ait tarım arazilerinin bir tek mirasçıya devri ve diğer mirasçıların payları oranında belli bir bedelin mirasçılar tarafından ödenmesi, mirasçıların arazileri Türk Medeni Kanununda yer alan aile malları ortaklığına devri, miras payı oranında hissedarı oldukları Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kuracakları bir şirkete devri veya işletmeye ait arazilerin satışı konusunda anlaşabilmeleri öngörülmüştür. Ayrıca ödeme gücü olmayan mirasçının Bakanlar Kurulu Kararı ile ucuz ve uzun süreli kredi almak suretiyle ödeme yapabilmesi sağlanmıştır. Ayrıca, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına Kanunun bu hükümlerinin uygulanması için mahkemeye başvuruda bulunma hakkı tanınmıştır.
ÜLKEMİZDE MEVCUT DURUM TARIM ARAZİLERİNİN DAĞILIMI
ÜLKEMİZDE MEVCUT DURUM TARIM PARSELLERİ SAYISALLAŞTIRILDI 23.1 milyon Kadastro parseli 30 milyon Tarım parseli Tarım İşletmesi Sayısı : 3 milyon İşletme Arazisi Büyüklüğü : 59 dekar İşletme başına parsel adedi: 10 (30 milyon parsele göre) Malik sayısı (yaklaşık): 40 milyon 40 milyon malik / 3 milyon aktif işletme = 13 malikin arazisi 1 kişi tarafından kullanılmaktadır. 3 milyon işletmenin % 65 i ---- 50 dekar altında araziye sahip % 83 ü -----100 dekar altı araziye sahip
PARÇALANMANIN NEDEN OLDUĞU EKONOMİK KAYIPLAR
DİĞER ÜLKELERDEKİ UYGULAMALAR
KANUN NELER GETİRİYOR? Kanuna göre, asgari tarımsal arazi büyüklüğü, bölge ve yörelerin toplumsal, ekonomik, ekolojik ve teknik özellikleri gözetilerek Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nca belirlenecek. Belirlenen asgari büyüklüğe erişmiş tarımsal araziler, bölünemez eşya niteliği kazanacaktır. Asgari tarımsal arazi büyüklüğü; mutlak tarım arazileri, marjinal tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektardan küçük belirlenemeyecektir. Bakanlık, asgari tarımsal arazi büyüklüklerini günün koşullarına göre arttırabilecektir. Tarım arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında bölünemeyecek ve hislendirilemeyecektir. Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere, pay ve paydaş adedi arttırılamayacaktır. Ancak, tarım dışı kullanım izni verilen alanlar veya çay, fındık, zeytin gibi özel iklim ve toprak ihtiyaçları olan bitkilerin yetiştiği alanlarda, arazi özellikleri nedeniyle belirlenen asgari tarımsal arazi büyüklüğünden daha küçük parsellerin oluşması gerekli olduğu takdirde, Bakanlığın uygun görüşü ile daha küçük parseller oluşturulabilecektir.
KANUN NELER GETİRİYOR? MÜLKİYET DEVRİ ESAS OLACAK Mirasa konu tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazilerde mülkiyetin devri esas olacaktır. Mirasçılar arasında anlaşma sağlanması halinde, mülkiyeti devir işlemleri bir yıl içerisinde tamamlanacaktır. Mirasçılar, miras bırakanın ölümünden sonra terekede bulunan tarımsal arazi ve işletmenin mülkiyeti hakkında; bir mirasçıya veya yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerini karşılaması durumunda birden fazla mirasçıya, Türk Medeni Kanunu'na göre kuracakları aile malları ortaklığına veya kazanç paylı aile malları ortaklığına, mirasçılarının tamamının miras payı oranında hissedarı oldukları Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kuracakları bir limited şirkete ve mülkiyetin üçüncü kişilere devrine karar verebilecektir. Mirasçılar arasında anlaşma sağlanamadığı takdirde, mirasçılardan her biri yetkili sulh hukuk mahkemesi nezdinde dava açabilecektir. Bu durumda sulh hukuk hakimi, tarımsal arazi veya işletmenin mülkiyetinin; tespit edilen ehil mirasçıya devrine, birden çok ehil mirasçının bulunması halinde öncelikle asgari geçimini bu işletmeden sağlayan mirasçıya, bunun bulunmaması halinde bu mirasçılar arasından en yüksek bedeli teklif eden mirasçıya devrine karar verebilecektir. Ehil olan mirasçının tespitine ilişkin kriterler Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelik ile belirlenecektir.
KANUN NELER GETİRİYOR? Tarımsal arazinin bedeli, gelir değeri üzerinden hesap edilecektir. Birden fazla ehil mirasçı olması ve bu mirasçıların miras dışı tarımsal arazilere sahip olması durumunda, bu mirasçıların mevcut arazilerini yeter gelirli büyüklüğüne ulaştırmak veya bu arazilerin ekonomik olarak işletilmesine katkı sağlamak amacıyla, hakim tarım arazilerinin yeter gelir büyüklüğü aranmaksızın bu mirasçılara devrine karar verebilecektir. HAKİM SATIŞA KARAR VEREBİLECEK Mirasa konu tarımsal işletmenin kendisine devrini talep eden mirasçı bulunmadığı takdirde, hakim satışına karar verebilecektir. Bu suretle yapılacak satış sonucu elde edilen gelir, mirasçılara payları oranında paylaştırılacak. Tarımsal işletme mülkiyetinin mirasçılardan birine devredilmesinden itibaren 20 yıl içerisinde bu işletmeye ait arazilerden tamamının veya bir kısmının tarım dışı kullanım nedeniyle değerinde artış meydana gelmesi durumunda; örneğin imara açılması, devir tarihindeki arazinin parasal değeri tarım dışı kullanım izni verilen tarihe göre yeniden hesaplanacaktır. Bulunan değer ile arazinin yeni değeri arasındaki fark diğer mirasçılara payları oranında arazinin mülkiyetini devir alan mirasçı tarafından ödenecektir.
KANUN NELER GETİRİYOR? Tarımsal işletme mülkiyetinin mirasçılardan birine devredilmesinden itibaren 20 yıl içerisinde bu işletmeye ait arazilerden tamamının veya bir kısmının tarım dışı kullanım nedeniyle değerinde artış meydana gelmesi durumunda; örneğin imara açılması, devir tarihindeki arazinin parasal değeri tarım dışı kullanım izni verilen tarihe göre yeniden hesaplanacaktır. Bulunan değer ile arazinin yeni değeri arasındaki fark diğer mirasçılara payları oranında arazinin mülkiyetini devir alan mirasçı tarafından ödenecektir. BAKANLIK DEVİR İÇİN 3 AY SÜRE VERECEK Kamu kurum ve kuruluşları ile finans kurumları, tarımsal işletme mülkiyetinin belirtilen sürede devredilmediğini, Bakanlığa bildirecek. Bakanlık mirasçılara 3 aylık süre verecek. Verilen süre sonunda devir olmaması halinde, Bakanlık resen veya bildirim üzerine bu yerlerin istemde bulunan ehil mirasçıya, ehil mirasçı olmaması durumunda en fazla teklifi veren istekli mirasçıya devri, aksi halde üçüncü kişilere satılması için ilgili sulh hukuk mahkemesine dava açabilecektir.
KANUN NELER GETİRİYOR? Sulh hukuk hakimi, mülkiyetin devrini uygun bulduğu mirasçıya, diğer mirasçıların miras paylarının bedelini mahkeme veznesine depo etmek üzere 6 aya kadar süre verecektir. Belirlenen süreler içerisinde bedelin depo edilmemesi ve devir hususunda istekli başka mirasçı bulunmaması durumunda hakim, tarımsal arazinin veya tarımsal işletmenin açık artırmayla satılmasına karar verebilecektir. Mirasçılardan, diğer mirasçılarının paylarının karşılığını öz kaynakları ile ödeyemeyecek durumda olanların, bu ödemeleri yapmak için bankalardan kullanacakları kredilere faiz desteği verilebilecektir. SINIRDAŞ TARIM ARAZİ SAHİBİ ÖNCELİKLİ ALABİLECEK Tarımsal arazilerin satılması halinde, sınırdaş tarımsal arazi malikleri de önalım hakkına sahip olacaktır. Tarımsal arazi sınırdaş maliklerden birine satıldığı takdirde, diğer sınırdaş malikler önalım haklarını kullanamayacaktır. Önalım hakkına sahip birden fazla sınırdaş tarımsal arazi malikinin bulunması halinde, hakim tarımsal bütünlük arz eden sınırdaş arazi malikine devrine karar verecektir. Ayrıca, aralarında ekonomik bütünlük olmayan müstakil tarım arazileri, Bakanlıkça belirlenen büyüklüğün altına düşmemek kaydıyla sınırdaş maliklere bağımsız olarak satılabilecektir.
KANUN NELER GETİRİYOR? GEREKLİ HALLERDE TOPLULAŞTIRMA VEYA KAMULAŞTIRMA Bakanlık, gerekli hallerde asgari tarımsal arazi büyüklüğünün altındaki tarımsal arazileri toplulaştırabilecek veya bu düzenleme kapsamında kamulaştırabilecektir. Toplulaştırma uygulamalarında, tahsisli araziler asgari tarımsal arazi büyüklüğünün altındaki arazilerle birleştirilerek yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüğünde yeni tarımsal araziler oluşturulabilecektir. Bu suretle oluşturulan araziler; öncelikle toplulaştırma veya kamulaştırma konusu olan arazi maliklerine, bu kişiler satın almadığı takdirde asgari büyüklükte tarım arazisi bulunmayan yöre çiftçilerine Maliye Bakanlığı'nca doğrudan satılacaktır. Bu kanun ile verilen yeni görevleri yapmak üzere, Bakanlık Merkez ve taşra teşkilatında özel bir birim oluşturulacaktır. UYGULAMA BİÇİMİ Bu kanun yayımı tarihinde mirasçılar arasında henüz paylaşımı yapılmamış tarımsal arazilerin devir işlemleri, daha önceki kanun hükümlerine göre tamamlanacaktır. Bu kanunun yayımı tarihinden önce tarımsal arazilerin paylaşımına ilişkin açılan ve halen devam eden davalarda da önceki kanun hükümleri uygulanacaktır. Kanunun yayımı tarihinden itibaren 2 yıl içinde yapılacak devir işlemleri harçlardan müstesna olacak. Bu süre Bakanlar Kurulu tarafından 2 yıl uzatılabilecektir. Kanun kapsamında yapılan işlemler her türlü harçtan muaf olacaktır.
SONUÇ Kanun ile sadece ülkemizin değil bulunduğumuz coğrafyada gıda güvenliğini teminat altına alacak tarihi bir adım atılmıştır. Yaklaşık 20 milyon dönüm atıl halde bulunan arazilerimiz yapılan düzenleme ile ekilip biçilir hale getirilecek. Ayrıca toprak kanunu ile tarımsal üretim ve ekonomik verimliliğin artırılması da sağlanacaktır. Yapılan düzenleme ile mevcut tarım arazilerinin bölünmesinin önüne geçilecek ve aynı zamanda arazi birleştirilmelerinin de önünün açılması sağlanacaktır. Böylece yek parça büyük tarım arazilerinin oluşması ülke ekonomimize büyük katkılar sağlayacaktır.
Görüş ve Önerileriniz için: akofis@akparti.org.tr (0312)204 50 00/2115 Halkla İlişkiler Başkanlığı