AÐIZ CERRAHÝSÝNDE ANKSÝYETE KONTROLÜ: HASTALARIN BÝLGÝLENDÝRÝLMESÝ



Benzer belgeler
Gömülü Yirmi Yaş Cerrahisinde Hastaların Operasyon ve İyileşme Dönemi Beklentilerini Etkileyen Faktörler

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

7tepeklinik. Dental implant cerrahisinde. preoperatif ve postoperatif anksiyete durumunun değer-lendirilmesi

ANESTEZİ UYGULAMALARINDA HASTA ANKSİYETESİNİ NASIL AZALTABİLİRİZ?


GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

BASKETBOL OYUNCULARININ DURUMLUK VE SÜREKLİ KAYGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

K U L L A N I C I E L K Ý T A B I

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

Dental İmplant Cerrahisinde Anksiyete: Literatür Derlemesi

Endodonti hastalarının tedavi öncesi durumluluk-süreklilik anksiyete düzeylerinin tedavi memnuniyetine etkisi

Manyetik Rezonans ve Bilgisayarlý Tomografi Öncesi Hastalarda Anksiyete ve Depresyon

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

ARAŞTIRMALAR. Tamer TÜZÜNER* Nevra KARAMÜFTÜOĞLU* Tezer ULUSU f ÖZET

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta

Yaþlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen

PREOPERATİF ANKSİYETENİN SÜT DİŞİ ÇEKİMİ YAPILAN ÇOCUKLARDA AĞRI DÜZEYİ İLE KORELASYONUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ

Postanestezik ajitasyon

Erciyes Üniversitesi Hastanesi nde Yatan Hastalarýn Hasta Haklarý Konusundaki Bilgi Düzeyi

DİŞ TEDAVİSİ ÖNCESİ ENDİŞENİN HASTANIN TEDAVİYE BAKIŞ AÇISINA ETKİSİ*

Kayseri Ýl Merkezinde Görev Yapan Öðretmenlerin Aldýklarý Saðlýk Hizmetlerinden Memnuniyetlerinin Deðerlendirilmesi


Diş Hekimliği Korkusu ve Kaygısı. Dental Fear and Anxiety

Huzurevinde Yaþayan Bireylerde Depresyon Düzeyi, Ölüm Kaygýsý ve Günlük Yaþam Ýþlevlerinin Belirlenmesi

Ballorex Dynamic. Basýnç Baðýmsýz Kontrol Vanasý. Precision made easy

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

Periodontoloji kliniğine başvuran hastalarda anksiyetenin değerlendirilmesi

Ballorex Venturi. Çift Regülatörlü Vana

Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014

Subklinik Hipotiroidili Hastalarda Tiroid Replasman Tedavisinin Anksiyete ve Depresyon Düzeylerine Etkisi

Hemþirelik Hizmetlerinden Memnuniyetin Deðerlendirilmesi; Jinekoloji Servisi Örneði

Erciyes Üniversitesi Öðrencilerinde Sigara Ýçme Durumunun Yýllarý Arasýndaki Deðiþimi

Yaygýn Anksiyete Bozukluðu Tanýlý Bireylere Verilen Psikoeðitimin Tedavideki Etkinliðinin Ýncelenmesi

Dt. Erdal ÖZCAN * Yrd. Doç. Dr. Sinan EVCÝL* Dt.Hacer TURGUT** Doç. Dr. Mehmet YILDIZ **

Renal Biyopsi İşlemine Bağlı Ağrının Değerlendirilmesi

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Pedodonti Anabilim Dalı

YENÝ AÐIZ VE DÝÞ SAÐLIÐI BÝLGÝ FORMLARI 1

Yat, Kotra Ve Her Türlü Motorlu Özel Tekneler Ýçin Geçerli Olan KDV Ve ÖTV Ora

Aile Hekimliðinde Genogram

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi öğrencilerinde dental an ksiyeten in in çelen m esi

DİŞ HEKİMLİĞİ UYGULAMALARINA İLİŞKİN BİLİŞLER ÖLÇEĞİ-DBÖ: ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE GEÇERLİLİK VE GÜVENİRLİK ÇALIŞMASI

makale (7). Kiþinin saðlýðý ile yaptýðý iþ arasýnda birbirini etkileyen dinamik

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

Altý-onbir yaþ grubu çocuklarýn aðýz-diþ saðlýðý yönünden deðerlendirilmesi

Dr. Emel Ege**, Msc. Sermin Timur***, Msc. Handan Zincir**** yeterince hizmet götürülemeyen kesimdir

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

Kayseri il merkezinde çalýþan hekimlerin hasta haklarý konusundaki bilgi düzeyleri

Seda Dağlı, Merve Demirci, Alper Kavalcı, Nurdan Kol, Esin Şahin, Esra Uyanık

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

ENDÜSTRÝDE ÇALIÞAN ÝÞÇÝLERDE BOYUN VE ÜST EKSTREMÝTE AÐRILARI ÝLE RÝSK FAKTÖRLERÝ ÝLÝÞKÝSÝ *

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

Çalışmaya dahil edilme kriterleri

SAĞLIK YÜKSEKOKULU BİRİNCİ SINIF ÖĞRENCİLERİNİN KLİNİK UYGULAMAYA İLİŞKİN KAYGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ*


Bel ve Boyun Aðrýsý Hastalarýnda Anksiyete, Depresyon ve Yaþam Kalitesi #

Birinci Basamakta Çalýþan Saðlýk Personelinin Aile Hekimliði Mevzuatýnda Yer Alan Bazý Konularý Benimseme Durumu

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller:

Deniz Erdem, Cengiz Ugiş, M. Demet Albayrak, Belgin Akan, Esra Aksoy, Nermin Göğüş

Aðýz Cerrahisinde Ýntravenöz Bilinçli Sedasyon Uygulamalarýnda Kullanýlan Propofolün Klinik Etkinliði

Mardin ili ilköðretim okullarýnda 6-15 yaþ grubu öðrencilerde kilo fazlalýðý ve obezite prevalansý

Kafkas Üniversitesi öðrencilerinde tüberküloz bilinç ve bilgi düzeyi

2006 cilt 15 sayý

Ağrı Tedavisinde Akupunkturun Yeri

17a EK 17-A ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ. ² Rahim Ýçi Araçlar - Ek 17-A²

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT


Kayseri Ýl Merkezinde Görev Yapan Öðretmenlerde Þiþmanlýk Prevalansý

Akne Vulgaris ve Psikopatoloji Ýliþkisini Aydýnlatmaya Yönelik Bir Çalýþma

YENÝ YAYINLARDAN ÖZETLER

Total Tiroidektomi yapılan hastalarda MSKKM Nomogramının Değerlendirilmesi

Yatan hastalarýn anksiyete ve depresyon düzeyleri ve iliþkili faktörlerin incelenmesi

Yaþa Baðlý Makula Dejenerasyonunda Risk Faktörleri

Barodan Haberler. Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Anayasa Mahkemesine Bireysel Baþvuru Semineri. Türk Borçlar Kanunu Semineri

Dr. Sarp Üner*, Dr. Þevkat Bahar Özvarýþ**, Sevgi Turan***, Umut Arýöz***, Dr. Orhan Odabaþý****, Dr. Melih Elçin****, Dr. Ýskender Sayek***** Giriþ

Aksoy, Ortodonti bölümüne baþvuran hastalarýn sosyo-ekonomik profili 39 baþvuranlarýn çoðunun 11 (%13.4) ve 12 (%12.3) yaþ grubu olduðu gözlenmiþtir(t

ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ

Gömülü Üçüncü Molar Diş Cerrahisinde Submukozal Tramadol Uygulamasının Postoperatif Ağrı Üzerine Etkinliği

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi,

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM

Üst Karýn Cerrahisinde Postoperatif Solunumsal Komplikasyon Riskinin Preoperatif Parametrelerle Ýliþkisi

Diyabetik hastalarda retinopati sýklýðý ve risk faktörleri

Rapor edilen iðne batma yaralanmalarýnýn %56 sý güvenlikli ürünler kullanýlarak önlenebilir den fazla patojen bulaþabilir.

Gelir Vergisi Kesintisi

DAÝMÝ BÝRÝNCÝ MOLAR DÝÞÝN ÇÜRÜK DENEYÝMÝ, ÇÜRÜK RÝSK TAHMÝN MODELÝ OLABÝLÝR MÝ?

Türkiye de Özel Hastanelerin Web Sitelerinin Deðerlendirilmesi

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

TEMÝZLÝK ÝÞÝNDE ÇALIÞAN KÝÞÝLERÝN TEMÝZLÝK VE SAÐLIK DAVRANIÞLARININ DEÐERLENDÝRÝLMESÝ

Dr. Ünal Ayrancý*, Dr. Nedime Köþgeroðlu**, Dr. Çýnar Yenilmez***, Fatma Aksoy****


Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Kolon Ameliyatı Öncesi Hastaların Anksiyete Düzeylerinin Değerlendirilmesi

Rubber Dam in Hastalar Tarafından Kabul Edilebilirliği Üzerine Bir Değerlendirme Çalışması An Evaluation of Rubber-Dam Acceptability by the Patients

Diyabetik Hastalarda Týbbi ve Sosyal Faktörlerin Yaþam Kalitesine Etkisi


Hava Trafik Kontrolörlerinde Stresle Baþa Çýkma Eðitiminin Ruhsal Belirtiler ve Tükenmiþlik Düzeylerine Etkisi: Kontrollü, Prospektif Bir Çalýþma

Cerrahi Girişim Yapılan Hastalarda Ameliyat Öncesi-Sonrası Anksiyetenin Derlenme Kalitesine Etkisi

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

Transkript:

AÐIZ CERRAHÝSÝNDE ANKSÝYETE KONTROLÜ: HASTALARIN BÝLGÝLENDÝRÝLMESÝ Yrd. Doç. Dr. Nurgül KÖMERÝK* Yrd. Doç. Dr. Mehtap MUÐLALI** ÖZET Bu çalýþma, cerrahi iþlem yapýlacak hastalara iþlem hakkýnda bilgi verilmesinin anksiyete seviyeleri üzerine olan etkisinin belirlenmesi amacýyla yapýlmýþtýr. Çalýþmaya minör aðýz cerrahisi giriþimi yapýlacak 100 hasta dahil edildi. Çalýþma grubundaki hastalara (n=50) iþlemin yapýlma nedeni ve nasýl yapýlacaðý ve post-operatif dönemde beklenen sorunlar ve alýnmasý gereken önlemler açýklandý. Kontrol grubundaki hastalara (n=50) ise; iþlem hakkýnda bilgi verilmeden standart açýklama ve öneriler uygulandý. Hastalarýn anksiyete seviyeleri Spielberger Süreklilik ve Durumluluk Anksiyete Envanteri, Corah Dental Anksiyete Skalasý (DAS) ve Görsel Analog Skalasý (VAS) kullanýlarak ölçüldü. Ayrýca, VAS ile hastalarýn aðrý seviyeleri kaydedildi. Her iki hasta grubunda iþlemden hemen sonra ve bir hafta sonra ölçülen anksiyete seviyelerinin pre-operatif anksiyete seviyelerinden anlamlý derecede düþük olduðu gözlendi. Bununla birlikte, her iki grupta bulunan hastalarýn operasyondan sonraki anksiyete seviyeleri arasýnda anlamlý bir fark bulunmadý. Çalýþma grubunda bilgilendirmeden önce hastalarýn %32'sinde þiddetli veya çok þiddetli anksiyete mevcutken, operasyondan sonraki ölçümlerde bu oranýn %6'ya düþtüðü DAS'a göre yapýlan ölçümde saptandý. Kontrol grubunda ise; þiddetli/çok þiddetli anksiyeteye sahip hastalarýn oraný pre-operatif olarak %24 iken, operasyondan sonra bu oran %12 olarak saptandý. Bununla birlikte gruplar arasýnda anksiyete seviyelerinin anlamlý bir fark göstermediði tespit edildi. Sonuç olarak, hastalarýn cerrahi iþlem hakkýnda ve post-operatif dönemde oluþabilecek durumlar hakkýnda bilgilendirilmesi anksiyete seviyesinin azaltýlmasýnda etkili olabilir. Anahtar kelimeler: Anksiyete, aðrý, bilgilendirme, cerrahi iþlem ANXIETY CONTROL IN ORAL SURGERY: PATIENT INFORMATION ABSTRACT The aim of this study was to determine the effect of delivering information to patients who were to undergo surgical intervention on the degree of anxiety. One hundred patients who received minor oral surgery were included in the study. Patients in the study group were explained why the procedure was necessary, how it was going to be performed, problems expected in the post-operative period and interventions to alleviate the problems. Standard explanation and suggestions were given to the patients in the control group. The anxiety levels of patients were measured using Spielberger's State and Trait Anxiety Inventory (STAI), Corah's Dental Anxiety Scale (DAS) and Visual Analogue Scale (VAS). In addition, VAS was used to record the pain levels of patients. Anxiety levels measured immediately after the procedure and at one-week follow up were significantly lower than the pre-operative anxiety levels in both groups. However, there was no significant difference between anxiety levels measured after the operation. With the use of DAS, 32% of the patients in the study group had severe or very severe anxiety before operative explanation which was fallen to 6% in the post-operative measurements. In the control group 24% of the patients had severe or very severe anxiety which was recorded as 12% post-operatively. Nevertheless, anxiety levels were not statistically different between groups. In conclusion, information regarding the surgical procedure and expected recovery on the post-operative period may be effective decreasing patients' anxiety levels. Key words: Anxiety, pain, information, surgery *Süleyman Demirel Üniversitesi, Diþ Hek Fak, Aðýz, Diþ, Çene Hastalýklarý ve Cerrahisi AD, Isparta **Ondokuz Mayýs Üniversitesi, Diþ Hek Fak, Aðýz, Diþ, Çene Hastalýklarý ve Cerrahisi AD, Samsun 25

GÝRÝÞ Etkin lokal anesteziklerin ve analjeziklerin kullanýma girmesine raðmen, birçok hasta halen diþ hekimi korkusu taþýmaktadýr. Diðer iþlemlerle karþýlaþtýrýldýðýnda aðýz cerrahisi giriþimlerinin hastalar için en büyük anksiyete nedeni olduðu bildirilmiþtir. 1,2 Hastalarýn anksiyete seviyelerinin minimum seviyede tutulmasý, hem hekim ve hem de hasta için iþlemin daha rahat gerçekleþtirilmesini saðlar. Hastalarýn anksiyetelerinin kontrol altýna alýnabilmesi amacýyla minör aðýz cerrahisi giriþimleri öncesi sedasyon veya genel anestezi uygulanabilmektedir. 3,4 Sedasyon ve genel anestezi, hastalarda stres oluþumunu büyük ölçüde azaltmakla birlikte temel olarak sadece intra-operatif olarak etkindir. Zarar görecekleri, kontrolleri dýþýnda ve bilinmeyen bir operasyon geçirecekleri düþüncesi hastalarýn anksiyete kaynaðýdýr. Farmakolojik olarak saðlanan sedasyon ile, pre- ve postoperatif olarak anksiyetenin ortadan kaldýrýlamadýðý bildirilmiþtir. 5 Olumsuz düþüncelerin ortadan kaldýrýlmasýna yönelik olarak uygulanan davranýþsal ve kognitif terapilerin, anksiyete seviyesinin azaltýlmasýnda baþarýlý sonuçlar verdiði ortaya konmuþtur. 6 Dental fobisi olan hastalara; davranýþ terapisi, kognitif terapi, nitröz oksit uygulamasý ve intravenöz sedasyon yapýldýðýnda bu uygulamalarýn tümünün faydalý olduðu, ancak davranýþ terapisinin daha etkin olduðu bildirilmiþtir. 7-9 Ayrýca, davranýþ terapisinin dental anksiyete üzerine genel anesteziden daha baþarýlý olduðu da rapor edilmiþtir. 10 Bununla birlikte, psikolojik yöntemlerde hastalarýn konu hakkýnda eðitimli bir psikolog veya psikiyatrist tarafýndan belirli bir dönem terapiye tabi tutulmasý gerekliliði bu tür uygulamalarýn pratik olmadýðýný ortaya koymaktadýr. Operasyon hakkýnda hastalarýn bilgilendirilmesinin ve rahatlatýlmasýnýn anksiyetenin azaltýlmasýnda veya ortadan kaldýrýlmasýnda etkin olduðu bildirilmiþtir. 11 Fýrat ve arkadaþlarýnýn yaptýðý çalýþmada iþlem hakkýnda bilgilendirilerek oral cerrahi giriþimde bulunulan hastalarda operasyon sonrasý anksiyete düzeyinde azalma gözlenmiþtir. 12 Yusa ve ark (2003) detaylý olarak bilgilendirilen hastalarýn, 20 yaþ diþi çekiminden sonra anksiyetelerinde belirgin olarak düþüþ kaydedildiðini rapor etmiþlerdir. 13 Ýþlemin ve post-operatif dönemin nasýl olacaðýnýn hastaya açýklanmasý anksiyetenin azaltýlmasýnda çeþitli açýlardan yararlýdýr. Ýþlemin neden yapýldýðýnýn açýklanmasý hastalarýn cerrahi iþleme pozitif anlam yüklemelerini saðlar. Ýþlemin nasýl yapýlacaðýnýn anlatýlmasýyla belirsizlik duygusu ortadan kaldýrýlarak, hastalarýn kendilerini zihinsel olarak hazýrlamasý saðlanýr. Post-operatif dönemde meydana gelecek durumlarýn açýklanmasý ve öneriler verilmesi hastalarda vücutlarýyla ilgili kontrolün kendilerine baðlý olduðunu göstererek stres seviyelerinin azalmasýna yardýmcý olur. Yapýlan bir çalýþmada, pre-operatif olarak verilen bilgilendirmenin post-operatif aðrýyý azalttýðýný bildirmiþtir. 14 Post-operatif aðrýnýn azaltýlmasýnýn nedeni; hastalarda anksiyetelerinin azalmasý ve kooperasyonun artmasýna baðlanmýþtýr. Bu çalýþma; pre-operatif olarak hastalarýn rahatlatýlmasý ve bilgilendirilmesinin, anksiyete ve aðrý seviyeleri üzerine olan etkisini belirlemek amacýyla yapýldý. GEREÇ VE YÖNTEM Yarýsý Ondokuz Mayýs Üniversitesi, Diþ Hekimliði Fakültesinde ve diðer yarýsý Süleyman Demirel Üniversitesi, Diþ Hekimliði Fakültesinde tedavi gören hastalar olmak 26

üzere 100 hasta çalýþmamýza dahil edilmiþtir. Minör aðýz cerrahisi giriþiminde bulunulan ve herhangi bir belirgin psikolojik rahatsýzlýðý mevcut olmayan hastalar çalýþma grubu (n=50, 36 kadýn ve 14 erkek) ve kontrol grubu olarak (n=50, 36 kadýn ve 14 erkek) ikiye ayrýldý. Hastalarýn seçimi randomize olarak yapýldý. Çalýþma grubundaki hastalara iþlemden önce iþlemin yapýlma nedeni açýklandý. Teknik detaylara girilmeden iþlemin aþamalarý kýsaca anlatýldý. Lokal anestezi ile bölgenin uyuþturulacaðý ve iþlem sýrasýnda aðrý hissinin beklenmediði ancak iþlem yapýlýrken kullanýlan aletlerin verdiði basýnç hissini ve kemik kaldýrmak için frez kullanýlýrken oluþacak titreþimi aðrý duyusundan ayýrmalarý gerektiði vurgulandý. Ýþlemden sonra ise standart açýklama ve önerilere ilave olarak postoperatif dönemde beklenen aðrý, þiþlik, aðýz açmada kýsýtlýlýk gibi durumlar anlatýlarak bu durumlarýn azaltýlmasý için alýnmasý gereken önlemler belirtildi. Reçete önerilen hastalarda, ilaçlarýn verilme nedeni ve ilaçlarýn düzenli kullanýlmasýnýn önemi anlatýldý. Ayrýca, hastaya verilen pre-operatif, intra-operatif ve post-operatif bilgilerin kýsaca açýklandýðý broþür hastalara verildi. Broþürde ayrýca, açýklanan durumlar dýþýnda herhangi bir þikayet varlýðýnda hastalarýn iletiþim kurmalarý için telefon numarasý mevcuttu. Kontrol grubundaki hastalara ise diþin neden çekilmesi gerektiði ve iþlem hakkýnda bilgi verilmeden, iþlem sonrasý standart açýklama ve öneriler uygulandý ve hasta bilgi broþürü verilmedi. Çalýþmanýn sonuçlarýný etkiyebilecek baðýmsýz deðiþkenler; hastalarýn yaþ, cinsiyet, eðitim durumu, hastalarýn dental iþlemlerle ilgili önceki tecrübeleri, iþlem yapýlacak diþte aðrý þikayeti olup olmadýðý, operasyon süresi ve iþlemin zorluk derecesi kaydedildi. Hastalarýn anksiyete seviyelerinin tayini için çeþitli anksiyete ölçümleri kullanýldý. Hastalarýn genel anksiyete seviyelerin ölçülmesi için Spielberger Süreklilik Anksiyete Envanteri (STAI) kullanýldý. 15,16 Dental iþlemlerle ilgili genel anksiyete seviyesi Corah Dental Anksiyete Skalasý (DAS) kullanýlarak ölçüldü. 17,18 Yapýlan iþlemle ilgili olarak hastalarýn anlýk anksiyete durumlarýnýn tayini için ise Spielberger Durumluluk Anksiyete Envanteri (SSAI) uygulandý. 15,16 Ayrýca, yapýlan iþlemin özellikle hangi bölümlerinin hastalarda anksiyete yarattýðýnýn deðerlendirilmesi amacýyla Görsel Analog Skalasý (VAS) kullanýldý. 19 Hastalarýn yapýlan iþlemle ilgili aðrý beklentileri, iþlem sýrasýnda hissettikleri ve hatýrladýklarý aðrý seviyesi yine VAS kullanýlarak ölçüldü. STAI dýþýndaki tüm ölçümler iþlemden önce, iþlemden sonra ve iþlemden bir hafta sonra olmak üzere uygulandý. Hastalarýn bir hafta sonraki takibinde aðrý, aþýrý kanama, þiþlik, yemek yeme, konuþma veya yutkunmada güçlük gibi günlük aktivitelerde kýsýtlama varlýðý kaydedildi. Ayrýca, hastalara verilen bilgilerin yeterli olup olmadýðý ve iþlemin beklediklerinden daha mý iyi yoksa daha mý kötü olduðu soruldu. Yapýlan tüm cerrahi iþlemler her iki merkezde de (Ondokuz Mayýs Üniversitesi ve Süleyman Demirel Üniversitesi) ayný hekim tarafýndan gerçekleþtirildi. Hastalara çalýþmanýn kendimizi sýnamak amaçlý olmadýðý ve kiþilerin tek tek incelenmeden verilerin bir arada deðerlendirileceði hatýrlatýlarak formlarý olabildiðince samimi yanýtlamalarý istendi. Deskriptif istatistikler yapýlarak sonuçlar frekans, yüzde, ortalama ve standart sapma olarak bildirildi. Çalýþma ve kontrol grubu arasýnda fark açýsýndan tüm parametreler independent samples t testi uygulanarak 27

karþýlaþtýrýldý. Ayrýca ayný grup içindeki hastalarda iþlem öncesi, sonrasý ve bir hafta sonrasý anksiyete ve aðrý deðerleri arasýndaki farkýn deðerlendirilmesi için paired samples t testi ve Bonferroni düzeltmesi kullanýldý. Kategorik deðiþkenlerin sürekli deðiþkenlere etkisi korelasyon testleriyle (Pearson ve Spearman analizi) yapýldý. P deðerinin 0.05'den küçük olduðu durumlar istatistiksel olarak anlamlý kabul edildi. BULGULAR Baðýmsýz deðiþkenler Çalýþma grubundaki hastalarýn yaþ ortalamasý 27,0 (±11,0); kontrol grubunda ise 27,7 (±8,8) idi. Hastalarýn süreklilik anksiyete düzeyi çalýþma grubunda 43,9 (±8,0), kontrol grubunda 42,0 (±7,0) olarak saptandý. Hastalarýn anksiyete seviyesini ve aðrý algýlamasýný etkileyebilecek deðiþkenler (yaþ, süreklilik anksiyete düzeyi, eðitim durumu, önceki diþ tedavi tecrübesi, aðrý hikayesi, iþlem süresi, iþlem zorluðu ve operasyon bölgesinin iyileþme düzeyi) her iki grup arasýnda istatistiksel olarak farklý deðildi. Grup içi deðerlendirme Hastalarýn iþlemden önce, sonra ve bir hafta sonra ölçülen anksiyete seviyeleri Tablo 1'de izlenmektedir. Bilgilendirilen hasta grubunda, iþlemden hemen sonra ve bir hafta sonra ölçülen DAS seviyesinin pre-operatif anksiyete seviyesinden anlamlý derecede düþük olduðu gözlendi (sýrasýyla p<0,000 ve p=0,001). Kontrol grubunda bulunan hastalarda da anksiyete seviyesinde benzer þekilde bir azalma olduðu görüldü (sýrasýyla, p<0,000 ve p<0,000). Bununla birlikte, her iki grupta bulunan hastalarýn operasyondan sonraki anksiyete seviyeleri arasýnda anlamlý bir fark yoktu. Benzer sonuçlar SSAI ve VAS ölçümleri ile teyit edildi. (SSAI ile yapýlan ölçümlerde tüm ölçümler için p<0.000; VAS ile yapýlan ölçümlerde çalýþma grubu, sýrasýyla, p<0.000 ve p= 0.001; kontrol grubu, sýrasýyla, p<0.000 ve p<0.000). Tüm hastalarýn iþlemden sonra kaydettikleri aðrý seviyesi, iþlemden önce ifade ettikleri aðrý beklentilerinden düþüktü (p<0.000). Ancak hastalara bir hafta sonraki takiplerinde iþlem sýrasýnda hissettikleri aðrýnýn seviyesi sorulduðunda çalýþma grubundaki hastalarýn hatýrladýklarý aðrý, iþlemden hemen sonra kaydettikleri aðrý seviyesinden daha yüksekti (p=0.002) (Tablo 2). Tablo-1. DAS, SSAI ve VAS ile tespit edilen pre-, post-operatif ve bir hafta sonraki takiplerde ölçülen kaygý seviyeleri Çalýþma Corah Dental Anksiyete Skalasý Kontrol Pre-op 10,5 (±3,3) 10,4 (±3,2) Post-op 7,4 (±3,04) 8,6 (±3,05) Takip 8,4 (±3,0) 8,4 (±2,23) Spielberg Durumluluk Anksiyete Envanteri Pre-op 44,4 (±9,8) 41,2 (±8,9) Post-op 36,6 (±10,5) 33,8 (±8,9) Takip 33,7 (±7,6) 30,4 (±8,4) Görsel Analog Skalasý Pre-op 51,2 (±34,5) 57,9 (±27,1) Post-op 24,9 (±23,5) 32,5 (±23,1) Takip 33,0 (±27,4) 37,6 (±26,2) 28

Tablo-2. Görsel Analog Skalasýna göre, iþlem ile ilgili olarak hastalarýn pre-operatif aðrý beklentileri, postoperatif olarak hissettikleri ve bir hafta sonraki takiplerinde hatýrladýklarý aðrý seviyeleri Çalýþma Kontrol Pre-op 4,0 (±3,1) 5,4 (±3,1) Post-op 1,6(±2,3) 2,1 (±2,8) Takip 2,9(±3,1) 2,9 (±2,8) Hastalarýn operasyon öncesi ölçülen DAS seviyeleri arasýnda anlamlý bir fark mevcut deðildi. Operasyondan hemen sonra ölçülen anksiyete seviyesi çalýþma grubunda, kontrol grubuna göre daha fazla düþüþ göstermekle birlikte, aradaki fark istatistiksel anlamlýlýða ulaþmamýþtýr (p=0,064). Bir hafta sonraki anksiyete seviyesinde ise gruplar arasýnda herhangi bir farklýlýk ortaya çýkmadý. SSAI ve VAS ile ölçülen kaygý deðerlerinde ve VAS ile ölçülen aðrý deðerlerinde iki grup arasýnda anlamlý bir farklýlýk saptanamadý. Gruplar arasý deðerlendirme DAS'a göre kaygýsý hiç olmayan veya çok az olan hasta oraný çalýþma grubunda operasyon öncesi %2'den operasyon sonrasý %16'ya çýkarken, bu oran kontrol grubunda %4'den %2'ye düþüþ gösterdi. Ayrýca, bilgilendirmeden önce çalýþma grubunda hastalarýn %32'sinde þiddetli veya çok þiddetli anksiyete mevcutken operasyondan sonraki ölçümlerde bu oran %6'ya düþtü. Kontrol grubunda ise þiddetli/çok þiddetli anksiyeteye sahip hastalar %24 iken operasyondan sonra bu oran %12 olarak kaydedildi (Grafik 1). 100% 80% 60% 40% 20% 0% pre Çalýþma post takip pre Kontrol post takip yok hafif orta ºiddetli çok ºiddetli Grafik-1. Corah dental kaygý ölçeðine göre hastalarýn pre-, post-operatif ve bir hafta sonraki takiplerinde tespit edilen kaygý seviyelerinin yüzdesi Kanama Aðrý Þiþlik Yemek yeme Yutkunma Konuºma Halsizlik 100% 50% 0% Hiç Az Çok Ç K Ç K Ç K Ç K Ç K Ç K Ç K Grafik-2. Post-operatif dönemde kaydedilen þikayetlerin hastalara göre daðýlýmý. Ç: Çalýþma, K: Kontrol Post-operatif dönemde tecrübe edilen þikayetlerin hastalara göre daðýlýmý Grafik 2'de verilmiþtir. Çalýþma grubundaki hastalarýn post-operatif donemdeki þikayetleri toplamý 10,6 (±5,14); kontrol grubundaki hastalarýnki ise 12,2 (±5,0) olarak kaydedildi. Çalýþma grubundaki hastalarýn %42'si, iþlemin beklediklerinden daha iyi olduðunu ifade ederken %6'sý bekledikleriyle ayný ve %2'si ise daha kötü olduðunu bildirdi. Kontrol grubunda ise bu oranlar sýrasýyla %33, %13 ve %4 idi. Çalýþma grubundaki hastalarýn 3'ü kontrol grubunda ise 9'u verilen bilgileri yetersiz buldu. Çalýþma grubunda, istediðinden daha 29

fazla bilgi aldýðýný ifade eden 5 hasta mevcutken kontrol grubunda bulunan hastalarýn hiçbiri gerektiðinden daha fazla bilgi aldýðýný düþünmedi. Korelasyonlar Operasyondan bir hafta sonraki DAS seviyesi ile hastalarýn post-operatif dönemde tecrübe ettiði aðrý (p=0.033) ve post-operatif þikayetleri (p=0.001) arasýnda pozitif bir iliþki vardý. Ancak, anksiyete ile operasyon süresi veya operasyon bölgesinin iyileþmesi arasýnda bir iliþki saptanamadý. Paralel olarak, hastalarýn iþlemin beklediklerinden daha iyi veya kötü olmasý ile hatýrladýklarý iþlem aðrýsý (p=0,001), post-operatif þikayetleri(p=0.001), DAS (p=0.002), STAI (p=0,002) veya VAS (p=0,004) ile ölçülen anksiyete arasýnda baðlantý mevcutken süreklilik anksiyete seviyesi, iþlemin zorluðu veya operasyon bölgesinin iyileþmesi arasýnda bir iliþki mevcut deðildi. Hastalarýn iþlemden bekledikleri aðrý ile pre-operatif anksiyete seviyeleri arasýnda; iþlem sýrasýnda hissettikleri aðrý ile post-operatif anksiyete seviyeleri arasýnda iliþki tespit edildi (p en azýndan 0.001). Hastalarýn süreklilik anksiyete seviyesi ile iþlemden önceki aðrý beklentileri arasýnda bir korelasyon saptanýrken, iþlemden sonra rapor ettikleri aðrý arasýnda bir baðlantý bulunamadý. Ayrýca, hastalarýn süreklilik anksiyete seviyesi, operasyondan önceki tüm anksiyete ölçümleri ile korele iken, iþlemden sonraki anksiyete seviyeleri ile bir korelasyon mevcut deðildi. Benzer olarak, hastalarýn önceki diþ tedavisi tecrübeleriyle operasyon öncesi tüm skalalarla ölçülen anksiyete arasýnda bir iliþki saptanýrken (p en azýndan 0.004) operasyon sonrasý anksiyete ile bir korelasyon saptanmadý. TARTIÞMA Çalýþmamýzda, DAS ile yapýlan ölçümlerde çalýþma grubundaki hastalarýn %32'si þiddetli/çok þiddetli anksiyeteye sahipken, operasyon sonrasý bu oranýn %6'ya düþtüðü saptanmýþtýr. Bilgi verilmeyen grupta da þiddetli/çok þiddetli anksiyeteye sahip hastalarýn oranýnda operasyon sonrasý bir düþüþ gözlenmekle beraber bu oran çalýþma grubu kadar belirgin deðildi. Ancak, iþlemden hemen sonra ve bir hafta sonrasýnda ölçülen ortalama anksiyete seviyelerinin pre-operatif deðerlere göre kayda deðer derecelerde düþük olduðu gözlenmekle birlikte çalýþma ve kontrol grubu arasýnda istatistiksel olarak anlamlý bir fark saptanamamýþtýr. Cerrahi iþlemlerle ilgili olarak en belirgin anksiyete nedeni iþlemin aðrý yaratacaðý endiþesidir. Kontrol grubundaki hastalarda da iþlem sonrasý anksiyete seviyesinin azalmasýnýn nedeni hastalarýn cerrahi bir iþlem yapýlacaðýný düþünerek kaygý duymalarý ancak iþlem sýrasýnda ve post-operatif dönemde aðrý ve rahatsýzlýk tecrübesinin düþündükleri gibi olmadýðýný görerek rahatlamalarý olabilir. Earl (1994), hastalarýn %38'- inin 20 yaþ diþi çekimi sýrasýnda hissettikleri aðrýnýn beklediklerinden daha iyi olduðunu belirttiklerini bildirmiþtir. 20 Çalýþmamýzda anksiyete ve aðrý arasýnda pozitif bir korelasyon olmasý ve her iki hasta grubunda aðrý seviyeleri arasýnda bir fark olmamasý da bu görüþü desteklemektedir. Aðrý hissedilmesi anksiyete seviyesini artýrýrken anksiyete de aðrý algýlamasýný artýrabilir. Çalýþmamýzda hastalarýn aðrý beklentileri ile pre-operatif anksiyete seviyeleri; iþlem sýrasýnda hissettikleri aðrý ve iþlem sonrasý anksiyeteleri ve post-operatif dönemde yaþanan aðrý ve bir hafta sonraki takiplerinde hissettikleri anksiyete arasýnda pozitif bir iliþki 30

bulunmuþtur. Anksiyete ve aðrý arasýndaki iliþki pek çok çalýþmada gözlenmiþtir. 21,22 Endiþeli hastalarýn dental iþlemde yüksek derecelerde aðrý beklentileri olduðu ve iþlem sýrasýnda ve post-operatif dönemde daha þiddetli ve uzun süreli aðrý duyduklarý bildirilmiþtir. 23 Post-operatif dönemde iyileþme sürecinin açýklandýðý bilgilendirme ve rahatlatmanýn, 20 yaþ diþi çekimi sonrasý, analjezik kullanma miktarý artýrýlmadan, aðrý dindirilmesi ve aðrý kontrolünde etkili olduðu rapor edilmiþtir. 14 Bununla birlikte, hastalarýn bilgilendirilmesi ve rahatlatýlmasýnýn yanýnda, intraoperatif olarak aðrýsýz bir iþlem ve postoperatif olarak yeterli aðrý kontrolünün hastalarýn aðýz cerrahisi iþlemleriyle ilgili anksiyetelerinin azaltýlmasýnda en önemli iki faktör olduðu ifade edilmiþtir. 20 Hastalarýn anksiyetesi intraoperatif kaynaklý olabileceði gibi post-operatif dönemde aðrý, aðýz açmada kýsýtlýlýk, kanama, þiþlik ve diðer sorunlar hastalarda anksiyete nedeni olabilir. Çalýþmamýzda hastalarýn anksiyete seviyesi ve iþlem memnuniyeti ile post-operatif dönemde tecrübe edilen aðrý ve þikayetler arasýnda pozitif bir iliþki olduðu saptanmýþtýr. Bundan dolayý yaþanabilecek post-operatif sorunlar hastalara anlatýlarak, bu sorunlarýn azaltýlmasý için alýnacak önlemlerin hastalara açýklanmasý ve bu sorunlarýn geçici olacaðýnýn söylenerek hastalarýn rahatlatýlmasý anksiyetenin azaltýlmasýnda yardýmcý olabilir. Ng ve ark (2004) anksiyete seviyesi yüksek olan hastalara operasyon hakkýnda bilgi verilmesinin tek baþýna anksiyete seviyesinin azaltýlmasýnda yeterli olmadýðý ve bunun post-operatif bilgilendirme ile desteklenmesi gerektiðini bildirmiþlerdir. 24 Davranýþsal yaklaþýmlar rahatlama eðitimi, biofeedback, davranýþ terapisi, sistematik desensitizasyon (kademeli olarak klinik provalar, hayali görüntüleme veya video prezentasyonu ile korkulan olaya maruz býrakýlma) ve hipnoz içerir. Kognitif terapide ise öðrenilmiþ negatif algýlamayý deðiþtirmek ve bu düþünceler üzerinde kontrol kurmak amaçlanýr. Davranýþsal ve kognitif terapinin anksiyetede baþarýlý olduðu ve etkisinin uzun vadede devam ettiði saptanmýþtýr. Kvale ve ark (2004), dental anksiyete ve korkunun giderilmesi amacýyla uygulanan davranýþ terapilerinin meta-analizini yaptýklarý çalýþmada, kriterlere uyan 38 çalýþmanýn 36'sýnda hastalarda pozitif deðiþimler gözlendiði sonucuna varmýþtýr. 6 Bununla birlikte davranýþsal terapilerin uygulanabilmesi için hastalarýn iþleme baþlamadan bir süre önce terapiye tabi tutulmasý gereklidir. Uzun süren ve eðitimli bir doktor tarafýndan yapýlmasý gereken terapi klinik olarak pratik deðildir. Ancak anksiyete seviyesi çok yüksek olan hastalarda davranýþsal terapiler vazgeçilmez olabilir. Bu çalýþmada hastalar kiþilik özelliklerine ve bilgilendirme tercihlerine bakýlmaksýzýn iþlem hakkýnda ve post-operatif dönem hakkýnda bilgi verilmiþtir. Bilgilendirmenin anksiyete ve aðrý seviyelerinde düþüþe neden olduðunu gösteren diðer çalýþmalarda da hasta oriyentasyonuna göre bilgilendirme tipi uygulanmamýþtýr. 14,24 Ýþlemle ilgili belirsizliðin ortadan kaldýrýlmasýnýn anksiyeteyi azaltmasý beklenir. Bununla birlikte gereksiz yere verilen aþýrý bilginin bazý hastalarda, özellikle durumluluk anksiyetesi yüksek olanlarda, korku yaratacak bir stimulus oluþturarak kaygý seviyesini artýrabileceði öne sürülmüþtür. 25 Çalýþmamýzda bilgilendirilen beþ hastanýn istediðinden daha fazla bilgi aldýðýný ifade etmesi bu görüþü desteklemektedir. 31

Bilgilendirmenin kapsamý ve içeriðinin (genel veya spesifik) hastalarýn kiþilik özelliklerine (iþlem hakkýnda hiç bir þey bilmek istemeyenler ve kontrolü doktora býrakmak isteyenler veya iþlem hakkýnda detaylý bilgi almak isteyenler ve kontrolün kendilerinde olmasýný isteyenler) göre modifiye edilmesi önerilmiþtir. 26 Krantz Saðlýk Bilgilendirme Tercih Testi ile hastanýn bilgilendirme tercihi belirlenerek ve hastanýn tercihine göre yapýlan iþleme hazýrlýk bilgilendirmesi anksiyete azalmasýnda daha güçlü bir etki yaratmýþtýr. 27 Litt ve ark (1999) iþlemle ilgili detaylý bilgi edinmekten kaçýnan hastalarda oral premedikasyonun, kiþiye kontrolü veren sistemik desensitizasyon gibi psikolojik terapilerden daha baþarýlý olduðunu; bilgilendirme isteyen hastalarda ise pre-operatif detaylý bilgilendirme ve kontrolün hastaya verilmesinin daha baþarýlý olduðunu bildirmiþtir. 28 Sonuç olarak, aðrýsýz bir iþlem ve postoperatif olarak yeterli aðrý kontrolü ile birlikte, hastalarýn; operasyon ve post-operatif dönem hakkýnda bilgilendirilmesi ve rahatlatýlmasýnýn aðýz cerrahisi iþlemleriyle ilgili anksiyetelerinin azaltýlmasýnda yardýmcý olabileceði saptandý. Bununla birlikte, her hasta kiþisel olarak deðerlendirilmeli ve bilgilendirmenin içeriði hastalarýn tercihlerine göre yapýlmalýdýr. KAYNAKLAR 1. Stabholz A, Peretz B. Dental anxiety among patients prior to different dental treatments. Int Dent J 1999; 49(2 ): 90-4. 2. Wong M, Lytle WR. A comparison of anxiety levels associated with root canal therapy and oral surgery treatment. J Endod 1991; 17(9 ): 461-5. 3. Aydintug, YS, Okcu KM, Guner Y, Güner Y. Evaluation of oral or rectal midozolam as conscious sedation for pediatric patients in oral surgery. Mild Med 2004; 169(4): 270-3. 4. Çetiner S, Mollaoðlu N, Alpar R, Alpaslan G. Gömülü alt 3. molar cerrahisinde bilinçli sedasyon amacýyla kullanýlan oral diazepam ve midazolamýn karþýlaþtýrmalý olarak deðerlendirilmesi. HÜ Diþ Hek Fak Derg 2001; 25(2): 39-47. 5. Chen E, Craske MG. Risk perceptions and interpretations of ambiguity related to anxiety during a stressful event. Cognitive Ther Res 1998; 22(2):137-48. 6. Kvale G, Berggren U, Milgrom P. Dental fear in adults: a meta-analysis of behavioral interventions. Community Dent Oral Epidemiol 2004; 32(4): 250-64. 7. Aartman IHA, de Jongh A, Makkes PC, Hoogstraten J. Dental anxiety reduction and dental attendance after treatment in a dental fear clinic: a follow-up study. Community Dent Oral Epidemiol 2000; 28(6): 435-42. 8. Johren P, Jackowski J, Gangler P, Sartory G, Thom A. Fear reduction in patients with dental treatment phobia. Br J Oral Maxillofac Surg 2000; 38(6): 612-6. 9. Willumsen T, Vassend O. Effects of cognitive therapy, applied relaxation and nitrous oxide sedation. A five-year follow-up study of patients treated for dental fear. Acta Odontol Scand 2003; 61(2): 93-9. 10. Berggren U, Linde A. Dental fear and avoidance: a comparison of two modes of treatment. J Dent Res 1984; 63(10): 1223-7. 11. Auerbach SM, Kendall PC, Cuttler HF, Levitt NR. Anxiety, locus of control, type of preparatory information, and adjustment to dental surgery. J Consult Clin Psychol 1976 ;44 (5): 809-18. 12. Fýrat D, Yaltýrýk M, Doðan Ö, Özyuvacý H, Þar V, Ilýcalý A. Oral cerrahi uygulamalarýnda anksiyete. Psiki Psiko Psikofar Derg 1998; 6(4): 285-8. 32

13. Yusa H, Onizawa K, Hori M, Takeda S, Takeda H, Fukushima S, Yoshida H.Anxiety measurements in university students undergoing third molar extraction. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 2004; 98(1): 23-7. 14. Vallerand WP, Vallerand AH, Heft M. The effects of postoperative preparatory information on the clinical course following third molar extraction. J Oral Maxillofac Surg 1994; 52(11): 1165-70. 15. Öner N, Le Compte A. Durumluluk-süreklilik kaygý envanteri el kitabý. Boðaziçi Üniversitesi, Ýstanbul, 1985. 16. Spielberger CD, Gorsuch RL, Lushene R.E, Vagg PR, Jacobs GA. Manual for state and trait anxiety inventory (Form Y) (self- evaluation questionnaire). Consulting Psychologists Press, Palo Alto (CA), 1983. 17. Corah NL, Gale EN, Illig SJ, The use of relaxation and distraction to reduce psychological stress during dental procedures..j Am Dent Assoc 1979; 98(3): 390-4. 18. Yavuz GE, Karaca ÝR. Postoperatif dental aðrýnýn ölçümü: Anksiyete ve analjeziklerin etkisi. G.Ü. Diþ Hek Fak Derg1990; 7(1): 169-86. 19. Seymour RA, Simpson JM, Charlton JE, Phillips ME. An evaluation of length and end-phrase of visual analogue scales in dental pain. Pain 1985; 21(2): 177-85. 20. Earl P. Patients' anxieties with third molar surgery. Br J Oral Maxillofac Surg1994; 32(5): 293-7. 21. Scott LE, Clum GA, Peoples JB. Preoperative predictors of postoperative pain. Pain 1983; 15(3): 283 93. 23. Arntz A, van Eck M, Heijmans M. Predictions of dental pain: the fear of any expected evil, is worse that the evil itself. Behav Res Ther 1990; 28(1): 29 41. 24. Ng SKS, Chau AWL, Leung WK. The effect of preoperative information in relieving anxiety in oral surgery patients. Community Dent Oral Epidemiol 2004; 32(3): 227-35. 25. Auerbach SH, Kilmann PR. Crisis intervention: a review of outcome research. Psychol Bull 1977; 84(6): 1189-217. 26. Ader DN, Seibring AR, Bhaskar P, Melamed B.G. Information seeking and interactive videodisc preparation for third molar extraction. J Oral Maxillofac Surg 1992; 50(1): 27-31. 27. Auerbach SM, Martelli MF, Mercuri LG. Anxiety, information, interpersonal impacts, and adjustment to a stressful health care situation. J Pers Soc Psychol 1983; 44(6):1284-96. 28. Litt MD, Kalinowski L, Shafer D. A dental fears typology of oral surgery patients: matching patients to anxiety interventions. Health Psychol 1999; 18(6): 614-24. Yazýþma adresi: Yrd. Doç. Dr. Nurgül Kömerik Süleyman Demirel Üniversitesi Diþ Hekimliði Fakültesi Aðýz, Diþ, Çene Hastalýklarý ve Cerrahisi AD 32040 ISPARTA Tel: 0246 2113270 Faks: 0246 2370607 e-posta: nkomerik@med.sdu.edu.tr 22. Shepherd JP. Strategies for the study of long-term sequelae of oral and facial injuries: Review. J Oral Maxillofac Surg 1992; 50(4): 390-9. 33