daha yüksek planlanarak önden bakıldığında simetrik olarak gittikçe yükselen bir görüntü oluşturulmaya çalışılmıştır.



Benzer belgeler
MESCİD-İ NEBEVÎ / RAVZA-İ MUTAHHARA

ADANA SEYHAN - ULU CAMİ MEDRESESİ ULU CAMİ MEDRESESİ

Muhteşem Pullu

Üç Şerefeli Camii. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

PERVARİ İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

SULTAN IZZETTIN KEYKAVUS TÜRBESİ, 1217, SİVAS

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ

Ahşap İşçiliğinin 700 Yıllık Şaheseri: Eşrefoğlu Camii [Beyşehir/KONYA]

Edirne Camileri - Eski Cami. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

SELANİK AYASOFYA CAMİSİ

KUDÜS TE BULUNAN TARİHİ OSMANLI ESERLERİ

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ 3 FATIMİLER-GAZNELİLER

Kurşunlu Camii. Kayseri deki Sinan. Kurşunlu Camii, klasik dönem Osmanlı mimarisinin Kayseri deki özgün eserlerinden biridir. 16.

Ankara da SELÇUKLU MİRASI. Arslanhane Camii. (Ahi Şerafeddin) 58 YEDİKITA

Abd-i Kethüda (Cücük) Camisi

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ. Konu:14.YÜZYIL BEYLİKLER DÖNEMİ MİMARİSİ

görülen sanat görülmektedir? dallarını belirtiniz.

Tarihi Yarımada yı İnci Gibi Süsleyen Camiler

CAMÝÝ VE MESCÝTLER. Nevþehirli Damat Ýbrahim Paþa Camisi (Kurþunlu Cami) (Merkez)

Roma ve Bizans Dönemi Tarihi Eserleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Hac ve Umre İle İlgili Mekânlar

ULU CAMİ BATTALGAZİ - MALATYA

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ ANADOLU SELÇUKLU DÖNEMİ BAHÇELERİ

Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Medeniyeti 2011 Takvimi

KRONOLOJİK İSLAM MİMARİSİ 2 SASANİLER-İSPANYA EMEVİLERİ-TULUNOĞULLARI

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi

Edirne Çarşıları. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

SELANİK ALACA İMARET CAMİSİ

Ortaköy'ün simgesi Büyük Mecidiye Camii

Bazı Dini/Tarihi Yapıların Sırları

CAMİ MİMARİSİ EMEVİLER EMEVİLER DEVRİ EMEVİLER DEVRİ EMEVİLER DEVRİ ENDÜLÜS EMEVİ DEVLETİ OSMANLI MİMARLIĞI

SURUÇ İLÇEMİZ. Suruç Meydanı

BAYKAN İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

ĐSTANBUL KÜLLĐYELERĐ (FATĐH / SULTAN SELĐM / ŞEHZADE MEHMET) TEKNĐK GEZĐSĐ RAPORU

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

Bâlî Paþa Camii. Âbideler Þehri Ýstanbul

ERKEN OSMANLI SANATI. (Başlangıcından Fatih Dönemi Sonuna Kadar) Yıldız Demiriz

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

İZMİR, TİRE, YAVUKLUOĞLU (YOĞURTLUOĞLU) KÜLLİYESİ

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik

EVLİYA ÇELEBİYE GÖRE YANYA CAMİLERİ

EDİRNE ROTARY KULÜBÜ DÖNEM BÜLTENİ

FOSSATİ'NİN "AYASOFYA" ALBÜMÜ

3. AHMET ÇEŞMESİ (İSTANBUL - SULTANAHMET MEYDANI)

Evlerin sokağa açılan kapıları düz atkılı ya da kemerli dikdörtgendir. Tek kanatlıdır ve ahşap ya da demirdendir.

ZEMİN KAT: 1. NORMAL KAT: 2. NORMAL KAT: ÇATI KATI: ÇATI ARASI KATI: 230 ADA 22 PARSEL :

Genel Hatlarıyla Hindistan daki Türk Sanatı

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla EKONOMİK DURUM

SELANİK ESKİ CUMA CAMİSİ

KURTALAN İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN TÜRBESİ

TİLLO İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

MİMAR SİNAN'IN KÜÇÜK AMA

"MİMARİ ÖZELLİKLERİ VE SÜSLEMELERİ AÇISINDAN ADANADAKİ ESKİ CAMİLER VE GÜNÜMÜZDEKİ DURUMLARI"

Edirne Köprüleri. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Surre Alayı. Surre-i Hümâyun. Altınoluk. Surre Alayının Güzergâhları. Surre Alayının Güvenliği. Surre Alayının Yola Çıkması

SİVEREK'TE TARİHİ ESERLER VE CAMİLER

MİM MİMARLIK TARİHİ VE KURAMI II GÜZ

Istanbul BEYLERBEYİ CAMİİ. Zübeyde Cihan ÖZSAYINER. Son cemaat yerindeki kitabe. Beylerbeyi sırtlarından (Gravür)

DÜNYANIN EN ÖNEMLİ CAMİLERİ

Tarihi ve bugünü ile. Her an Harran

ŞEYHÜLİSLÂMLIKTAKİ BİNALARIN MİMARÎ ÖZELLİKLERİ

İlk Selatin Camii: Fatih Camii

T.C. ŞIRNAK VALİLİĞİ 1990 ULUDERE

Yrd. Doç. Dr. Şahabettin OZTURK' - Yrd. Doç. Dr. Mehmet TOP** HAKKÂRİ MEYDAN MEDRESESİ

EDİRNE DEKÎ ESKÎ ESER ONARIM ÇALIŞMALARI

ERUH İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

Ramazanoğlu Medresesi: 1540 yılında yapılmış klasik Osmanlı medresesidir.

KİTAP TANITIMI / BOOK REVIEW. Şakir Çakmak, Erken Dönem Osmanlı Mimarisinde Taçkapılar (I ), Ankara 200 ı.

Edirne Hanları - Kervansarayları. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

EDİRNE İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 MERKEZ 4. DÖNEM VAAZ (EKİM, KASIM, ARALIK) VE İRŞAT PROGRAMI

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn

Teravih Namazı - Gizli ilimler Sitesi

İÇİNDEKİLER İTİKAD ÜNİTESİ. Sorular

TDV - İSTANBUL MÜFTÜLÜĞÜ DERGİSİ SAYI: 3 YIL: 2007 ISSN:

Osmanlı'nın nuru 'Nuruosmaniye'

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ. Selçuklu Dönemi Yapıları ile Bahçe ve Peyzaj Sanatı

CİHADA DENKTİR Evet, içinde savaş olmayan bir cihad var ki hac ve umredir Küçüğün, büyüğün, zayıfın, kadının cihadı hac ve umredir.

TÜRKİYE PEYZAJI (FAKÜLTE)

Tarihi Evlerin Restorasyon ve İmar Projesi Projenin Önemi: Projenin amacı: Projenin Uygulanması: Projenin Maliyeti:

50 MİMARİ I TAHİR AĞA TEKKESİ TAHİR AĞA TEKKESİ. Yazı ve Fotoğraf: İsmail Büyükseçgin /

ÜSKÜDAR ATİK VALİDE C YAZILARI. Zübeyde Cihan ÖZSAYINER Sanat Tarihi Uzmanı. Ana kubbede yer alan celi sülüs Fatır Süresi,

Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi Journal of Book Notices, Reviews and Translations

12. Hafta : Klasik Dönem Osmanlı Sanatı. Klasik Dönem Osmanlı Sanatı. Yıldız Demiriz

FATİH SULTAN MEHMET İN Sarayları

Muhammet ARSLAN KARS KÜMBET CAMİİ (ONİKİ HAVARİLER KİLİSESİ)

Çinileri. Topkapı Sarayı. Harem Dairesi

SELANİK HORTACI CAMİSİ

İşin Başı İslam, Direği Namaz, Zirvesi Cihaddır Perşembe, 17 Mayıs :08

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid

ANADOLU SELÇUKLU MİMARİSİ

HALFETİ İLÇEMİZ. Halfeti

UMRE YAPMANIN FAZİLETİ

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

İÇİNDEKİLER. Takdim... 9 İTİKAD ÜNİTESİ. I. BÖLÜM Din Din Ne Demektir? Dinin Çeşitleri İslâm Dini nin Bazı Özellikleri...

; I.JL 1 e 1 SANAT TARl!ll ENSTİTÜSÜ !J~ ~J~.. Ci= g-l <i.d. ~ I.Jl I.JL 1.. J. - ~ ~ wu-ım.,. -i -. J...'... .!. ~ ...:r i ~~ i:...

., f1 YILLIGI f' q: q-j> ~ltjliijlit TARIHI. t<i r,l~ e'l r. . f1 1(1:: JJ~~,.J). I.Jl l..l. 1. ~J~~J~ V. O:ID l-~:n al:b

5 Peygamberimiz in en çok bilinen dört ismi hangileridir? Muhammed, Mustafa, Mahmud, Ahmed.

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI İZMİR 1 NUMARALI KÜLTÜR VARLIKLARINI KORUMA BÖLGE KURULU KARAR

Tarihi Siyesepol Köprüsü nün altı 38 YEDİKITA EYLÜL 2014

Transkript:

dan önce batı duvarındaki kapının cephesinde Osmanlı tuğraları, mescide işaret bulunan ayet! e birlikte (et-tevbe 91 I 08) ll. Mahmud'un bu tamiratma dair kitabe yer atmaktaydı. Kitabenin başlarında, "imamü'l-müslimln şah-ı cihan Sultan Mahmud Han 1 Hilafet zatına muhtas keramet tab'ına mu'tad 1 işitip işbu akdes mescidin vlraneliğin derhal 1 Buyurdu hüsn-i i'marıyla ehh Tayyibe'yi dilşad..." mısraları yer atmaktaydı. Bu imar sırasında Mescid-i Kuba'nın duvarları yenilenmiş. üstü, düz ahşap tavan yerine sütunlar üzerinde kemeriere oturan ve basık yarım küre ku b belerden oluşan bir tavanla örtülmüştür. Planda arka kısımdaki çift sıra sütun! u revak tek sıraya düşürülmüş, böylece yapı istanbul'daki selatin camilerinin revaklı düzenine benzetilmeye çalışılmıştır. Sultan Abdülmecid de mescidde bazı ısiahat çalışmaları yaptırmıştır. leri İbrahim Rifat Paşa vermektedir. Onun Osmanlı dönemiyle ilgili son bilgi kaydettiğine göre mescidin dış duvarı 40 x 40 m., tavan yüksekliği 6 metredir. Yı kılma tehlikesine karşı dış duvar payandalarta desteklenmektedir ( Mir'atü '1-Haremeyn, I, 397). 1968'de Suud Kralı Paysal arkadaki revaklara bir sıra ilave etmiş. böylece kuzeybatı köşesinde yer alan minare batı duvarı içinde kalmıştır. Bu sırada kuzey duvarına kadınlar için özel bir giriş yapılmıştır. Mescid-i Kuba 1985'te Kral Fehd döneminde tamamen yıkılıp kısa bir sürede yeni bir planla tekrar inşa edildi. M escidi n sahası eskisine göre beş kat genişletildi ve 1 O. 000' den fazla insanın aynı anda ibadet edebileceği şekilde büyütüldü. Yeni planda önde yer alan kapalı kısımda 12 m. çapında altı büyük kubbe yer almaktadır. Bunlar ortada araları boş bırakılmış dörder kümeden oluşan on altı, yanlarda tek Mescid i Ku ba'nın ön cephesi Mescid i Kuba ' nın ta çka pısı tek on altı olmak üzere toplam 36 kare destek ve ön duvarı birbirine bağlayan çifte kemerler üzerine oturtulmuştur. Önde bulunan üç büyük kubbe arkadakilerden, onların ortasında bulunan diğer ikisinden daha yüksek planlanarak önden bakıldığında simetrik olarak gittikçe yükselen bir görüntü oluşturulmaya çalışılmıştır. Altı büyük kubbenin iki yanında dörderden sekiz küçük ku b be mevcuttur. Renkli merrnerierden geometrik desenlerle kaplanmış avlunun üç tarafında 6 m. çapında elli altı küçük ku b benin örtlüğü revaklar yer alır. Avlunun ortasına gerektiğinde açıiabilen elyaftan modern dev bir çadır yapılmış. böylece cuma namazlarında güneşin sıcağından korunan avludan da faydalanılması sağlanmıştır. Mescidin avlusuna iki yanda ikişer. kuzey duvarında bir taçkapıdan girilir. Avlu ile ana yapı arasında duvar yoktur. Ortada büyük ku b beye uygun geniş bir kemerle iki yanda daha dar birer kemerli açıklık bulunmaktadır. Dikdörtgen planlı yapının dört köşesinde 47 m. yükseklikte birer minare yapılmıştır. Kare kaideler üzerine oturan ve üçgenlerle sekizgene dönüşen minareterin gövdesi iki şerefe arası ile silindirik petek kısımlarında gittikçe incelir. Son inşaat esnasında mescidde kullanılan mermerler Türkiye'den götürülmüştür. MESCiD-i NEBEV] Yapıda yaklaşık 1400 metreyi bulan kuşak yazılarını (- ı 200 m. kofi,- 200 m. kadarı ce ll sülüs) Hattat Hasan Çelebi yazmış. kalem işi süslümeleri de Mustafa Çelebi yapmıştır. Mescid. sosyal tesislerden oluşan müştemilatıyla beraber bugün 13,5 dönüm kadar bir alana yayılmıştır. BiBLiYOGRAFYA : İbn Şebbe. Ttır1/]u 'I-Med1neti'l-münevvere, 1, 57; İbnü'n Necdır ei-bağdadl. ed-dürretü 'ş-şe m1n e f1 tar1/]i 'I Med1ne (n ş [ M. Zeynühüm M. Azeb). Kahire 1416/1995, 5. 187, 188;Semhüdi. Vefa' ü '/ vefa' bi af:ıbtıri dari'l Muş(afa, Kahire 1326, 1, 178 vd.; ll, 16 vd.; Mir'atü'I-Haremeyn, ll, 911 vd.; İbrahim Rifat Paşa. Mir'atü '1-Haremeyn, Kahire 1344/1925, 1, 394 vd.; Hamidullah, islam Peygamberi, ll, 834; Köksal. islam Tarihi (Medine). 1, 1 O, 11, 12; Salih Lem'i Mustafa, ei-med1netü'l-münevvere, Beyrut 1981, s. 163 vd.; Abdülhay ei-kettani. et-teratibü'l-idariyye (Özel). ll, 301 ; M. M acid Abbas Hulüsi. 'imaretü'l-mesacid,! bask ı ye ri yoki1998, s. 321 vd. ; Mihr Ali Süleyman. Kutlu Şehir Medine-i Münevvere, İzmir 2002, s. ı 71 vd.; M. İlyas Abdülgani, ei-mesacidü '1-eşeriyye fi'i-med1neti 'l-münevvere, Medine 2003, s. 25 vd.; Nebi Bozkurt. " Kuba Mescidi", Şamil islam Ansiklopedisi, İstanbul1991, lll, 397-398. li NEBİ BOZKURT L MESCİD-i NEBEVİ (ı.,s~i~i ) Medine'de içerisinde Hz. Peygamber'in kabrinin de bulunduğu mescid. islam tarihinde bir dönüm noktası olan Resul-i Ekrem'in Mekke'den Medine'ye hicretinden sonra gerçekleştirilen ilk faaliyetlerden birimescid-i Nebevl'nin (Mescid-i Nebf) inşasıdır. Bizzat Hz. Peygamber tarafından yaptırılan iki mescidden biri olan (di ğe ri Kuba). Mescid-i Nebevl onun Medine'deki bütün faaliyetlerinin merkezinde yer almış ve fonksiyonları bakımından sonraki dönemde kurulan camilere örnek teşkil etmiştir. M escid-i Nebevl'nin adı Kur'an-ı Kerim'de doğrudan geçmemekle birlikte "ilk günden takva üzerine kurulan mescid" ifadesiyle (et-tevbe 9/ ı 08) Mescid-i Nebevl veya M escid-i Kuba'nın kastedildiği rivayet edilmektedir (Müsned, lll, 91; Müslim, "J::Iac", 514; Belazürl. Fütah, s. 4; Taberl. Cami'u 'i-beyan, Xl, 26-28). İbn Keslr. Mescid-i Nebevl'nin ayette sözü edilen sıfata daha layık olduğunu belirtir (el-bidaye, ııı. 218). islam alimlerinin çağuna göre Mescid-i Nebevl fazilet bakımından Mescid-i Haram'dan sonra gelir. imam Malik başta olmak üzere bazı alimiere göre ise ResOluilah buraya defnedildiğinden M escid-i Nebevl daha faziletlidir ( Nevevl. IX, ı 63, ı 64). Mekke'-...J 281

MESCiD-i NEBEvT deki Mescid-i Haram gibi Mescid-i Nebevi ve Kudüs'teki Mescid-i Aksa için de Harem-i şerif tabiri kullanılır. Akabe'de Hz. Peygamber' e ilk biat eden Es'ad b. Zürare, hicretten önce Medine' de bir hurma kurutma yerinin etrafını duvar la çevirerek mescid haline getirmişti (İbn Sa'd, III, 457) ResCıl-i Ekrem 12 Reb'iülewel (24 Eylül 622) Cuma günü Medine'ye girdiğinde kendisini davet edenleri kırmamak için devesi Kasvii'nın salıverilmesini ve onun çöktüğü yere en yakın evde konaklayacağını söyledi. Hz. Peygamber'in bu sırada Hz. NCıh'a öğretilen. "Rabbim! Beni mübarek bir menzile kondur. Şüphesiz konaklatanların en hayırlısı sensin" duasını (el-mü'minun 23/29) tekra r ladığı rivayet edilir (Semhudl, ı, 322). Kasvii ' nın Malik b. Neccar oğullarının evlerinin önünde hurma kurutulan bir düzlükte çökmesi üzerine ResGiullah buraya en yakın evin sahibi Ebu EyyCıb ei-ensari'ye misafir oldu. ResGl-i Ekrem. Es'ad b. Zürare, Muaz b. Afra ve Ebu EyyCıb ei-ensari'den birinin himayesinde bulunduğu nakledilen Sehl ve Süheyl adlarında ikiyetim çocuğa ait olan bu arsayı mescid yapmak üzere sahiplerinden 1 O dinar karşılığında satın aldı (Buh ar!, "Men a~b ü'l-enşar", 45: Belazürl, FütQh, s. 6). Sahiplerinin arsay ı mescid için bağışladıkları rivayetide vardır (Buharl, "Veşaya", 30: Taberl, Tarif), II, 397). Bu engebeli ve çalılık alanın (Ta beri, Tarif), ll, 396-39 7) zemin düzenlenmesi yapıldıktan sonra yaklaşık3 arşın derinliğindeki temeline ilk taşı Hz. Peygamber koydu. Reblülewel ayında (Ey! ül 62 2) inşasına başlanan Mescid-i Nebevi, kendisi de ashapla birlikte çalışan ResGl-i Ekrem başta olmak üzere özellikle Talk b. Ali. Arnmar b. Yasir gibi sahabi Ierin öncülüğünde şewal ayında (Nisa n 623 ) tamamlandı. Mescidin inşası. ResCılullah ' ın güzel sözleri ve şiirlerle teşvik edilen ensar ve muhacirlerin kaynaşması için iyi bir fırsat olmuştu (Abdürrezzak es Sa n'anl, V, 396-39 7: İbn Sa'd, ı, 185-1 86 ). İlk bina, taş temel üzerine tek sıra kerpiçten. bir adam boyu kadar yükseklikteki çevre duvarı ile kuşatılarak üstü açık biçimde 60 x 70 ziralık bir alana (ı 022 m 2 ) yapıldı (Semhudl, ı, 334). Mescidin ilkyapısı ve sonraki ilavelerle ilgili olarak kaynaklarda zikredilen ayrı ölçüler. esas alınan ziraın (ar ş ın ) ve metrik karşılığının farklılığından kaynaklanmış olmalıdır. Kıbl e si bizzat Hz. Peygamber tarafından Kudüs'e yönelik olarak yapılan ve üç kapısı bulunan mescidin doğu duvarının güney kısmına ResCıl - i Ekrem'in hanımları 282 Hz. Aişe ve Sevde için iki adet oda-hücre yapıldı. Daha sonra sayıları dokuza çıkan bu odaların bir kapısı mescide açılıyordu. Kı b le hicretten on altı veya on yedi ay sonra Kudüs'ten Mekke'deki Kabe'ye çevrilince güneyde bulunan yeni kıble tarafına gelen kapı kapatılarak kuzey duvarında yeni bir kapı açıld ı. Basit ve sade, ancak son derece fonksiyonel olan Mescid-i Nebevl müslümanların sayısının artmasıyla ihtiyaca cevap veremeyince 7. yılda (628) Hayber dönüşü yeni ilavelerle genişletildi. Hz. Osman. ResCılullah ' ın teşvikiyle M escid-i Nebevi'ye bitişik bazı yerleri buraya dahil etmek amacıyla satın aldı (Müsned, ı, 70: Tirmizi, " Mena~b ", 19: Darekutnl, lv, 195: Ah med b. Hüseyi n el-beyhaki, Vl, 167: Taberanl, I. 196). Bu dönemde Mescid-i Nebevl, kıble tarafı hariç üç tarafından genişletilerek 100 x 100 zira ( y akl aş ık 2433 m 2 ) ebadında kare planlı bir hale getirildi (Semhudl, I, 336, 338, 34 ı). Duvarları taş temel üzerine "semit" adı verilen tek sıra kerpiç, üzerine "salde" denilen kerpiçlerin yön değiştirdiği veya bir tam, bir yarım kerpiçten meydana gelen çift sıra. son olarak da erkekli dişili çift sıra olmak üzere üç farklı şekilde örüldü. Son aşamada duvar kalınlığı 1,5 ziraa (74 cm ). yüksekliği de 7 ziraa (3.45 m.) ulaştı. Başlangıçta üstü örtülmeyen Mescid-i Nebevi'nin kıble tarafında Hz. Peygamber'in namaz kıldırdığı yere yağ mur ve güneşten korunmak için hurma kütüğünden altı direk üzerinde bir suncturma yapıldı. Kıble Kabe'ye çevrilince bu sundurma kısmen korunarak Suffe ehlinin barındığı bir yer oldu. Mescidin güney duvarına paralel dokuzar adet hurma kütüğünün üç sıra halinde dizilip ahşap sütunlar üzerine oturtulduğu bir çatı yapıldı. Araları 9 zira (4,44 m.) olan sütunlar, hurma ağacından kirişlerle birbirine bağ lanıp yanlamasına hurma dalı ve yaprakları. izhir ve semer otlarıyla örtülerek toprakla kapatıldı. Çok sade biçimde yapılan tavan gölgelenmeyi sağlıyor, ancakyağmurdan korunınayı temin etmiyordu (Abdürrezzakes-San'ani, IV, 248-249: Müslim, " Şıyam ", 2 ı 5-2 ı 6: Ebu Davud, " Şalat", 15) Mescid-i Nebevl, Hz. EbCı Bekir döneminde herhangi bir değişikliğe uğramadı. Ancak Medine'nin nüfusunun giderek artması mescidin genişletilmesi ihtiyacını doğurdu. Hz. ömer. 17 (638) yılında çevredeki bazı evleri mescide dahil etmek için istim la k etti; kuzey duvarı biraz geriye çekildi ve ön duvar mevcut sütunların aralığı kadar ileri alınarak yaniara üçer, batı tarafında ön duvara dik ikişer sütun ilave edildi. Çevre duvarı yükseltilen ve tavan yüksekliği 11 zira (5,43 m.) olan, kapı sayısı altıya çıkarılan Mescid-i Nebevi'nin boyutları kuzeyden güneye 140 ziraa. doğudan batıya 120 ziraa (4088 m 2 ) ulaştı. Zemini Akik vadisinden getirilen küçük taşlarla kaplandı, ilk safların bulunduğu bölüm keçe ile döşendi. Hz. Osman döneminde Mescid-i Nebevi genişletilerekyeniden inşa edildi. Bunun için kendi malından 10.000 dirhem harcayan Hz. Osman (Belaz ürl, Ensab, Vl, 150), Taif'teki arsasını Osman b. Ebü'l As'a ait olan Medine'deki bir evle değişerek evi mescide dahil etti. Mescid-i Nebevi'nin ResGl-i Ekrem zamanındaki şekliyle kalması gerektiği yolundaki eleştirileri de "dünyada bir mescid yapan için Allah Teaiii'nın cennette bir köşk bina edeceği " mealindeki hadisi (Buharl, " Şal a t ", 65) hat ı rlatarak önlemeye çalıştı. 29 yılının Reblülewelinde ( Ka s ım 649) başlayıp 30. yılın Muharreminde (Eylül 650) tamamlanan çalışmalar sonunda meseldin boyutları 170 x 130 (5378 m 2 ) veya 160 x 130 ziraa (506 1,5 m 2 ) ulaştı (İ b n İ s h a k e l - H a rbl. s. 363-364: Ta beri, Tarif), IV, 267 ). Binanın yapımında yontma taş ve kireç kullanıldı, her sırada bulunan aynı ebatta hazırlanmış tezyinatlı taşlardan oluşan sütunların sayısı on ikiye çıkarıldı. M escid-i Nebevi, bu tarihten Emevi Halifesi Velid b. Abdülmelik zamanına kadar herhangi bir değişikliğe uğramadı. Velid, 87 (706) veya 88 (707) yılında Medine Valisi Ömer b. Abdülaziz'den Mescid-i Nebevl'yi genişletmesi ni. Hz. Peygamber döneminden kaldığı için yıkılmasına izin verilmeyen hücrelerle çevredeki evleri istimlak edip mescide dahil etmesini istedi. Mescid-i Nebevi'nin inşası için yapılan istimlak faaliyetleri esnasında bazı problemler yaşanm ı ş. özellikle Hz. Peygamber'in hanımiarına ait hücrelerin yıkılması Medineliler'i çok üzmüştür. Velid'in Bizans imparatoruna mektup yazarak Mescid-i Nebevi'nin iman için özel ustalar istediği. onun da 100.000 miskal altın, 40 yük mozaik ve 100 ustayı Medine'ye gönderdiği rivayet edilir (Belazüri,Ensab, VIII, 72 : İbn İ s h ak el-harbl, s. 365: Taberl, Tarif), VI, 456). Bizans hükümdan tarafından yollanan usta ve malzemelerin aynı yıllarda yaptırılan Emeviyye Camii için kullanıldığı veya ancak bir kısmının Medine'ye ulaştığı tahmin edilmektedir (Kü ç ükaşc ı, s. 225-226). Velid. meseldin 200 x 200 zira ebadında kare planlı olarak yapılmasını istediyse de bu gerçekleşmedi. üç tarafından genişletilen mes-

cid kuzey duvarı 13S zira (66,6 m.), güney duvarı 167.5 zira (82,63 m.), batı duvarı 200 zira (98,66 m.) olmak üzere yaklaşık 7SOO m 2 'lik bir alana ulaştı, bütün duvarlarda kesme taş kullanıldı (Yusuf Ragda el-amilt, S. 328 ). Hücre-i saadetin Mescid-i Nebevl'nin içerisine alındığı bu genişletmede minare. niş tarzı mihrap ve şerefe, üç yeni unsur olarak eklendi. Ayrıca kıble duvarına cel'i kofi hatla Şems suresi veya Şems suresinden Kur'an - ı Kerim'in sonuna kadar olan kısmının ya z ıldığı rivayet edilir. Ömer b. Abdülazlz'in öncülüğünde gerçekleştirilen bu imar faaliyetlerinin teknik ve mal'i işlerinin denetim ve uygulaması Salih b. Keysan tarafından üstlenildi. 91 (71 O) yılında tamamlanan çalışmalar bir kitabe ile kayıt altına alındı. Abbas! halifelerinden Mehdi- Billah. 160'ta (777) Medine'ye geldiğinde Mescid-i Nebevl'nin yetersiz kaldığını görüp genişletmeye kar ar verdi. 161 (777-78) veya 162 (778-79) yılında başlayan faaliyetler 16S'te (78 ı -82 ) tamamlandı. Sadece kuzey yönünde genişletilerek yaklaşık 9309 m 2 'ye ulaşan mesciddeki sütun sayı sı290 ' a ulaştı. Süslemesine özel bir önem verilen kıble duvarının alt kısmı mermer kaplandı. Üst tarafı ise uzaktan mozaik gibi görünen altın parçalarıyla. doğu ve batı duvarlarının avluya dönük yüzleri renkli dekoratif oymalarla süslendi. Harunürreşld. Me'mun, Mütevekkil-Alellah, Mu'tazıd- Billah dönemlerinde de Mescid-i Nebevl'nin bazı bölümlerinde onarım ve değişiklikler yapıldı. 460 ( 1068) ve S 1 S ( 1121 ) yıllarında Medine'nin çevre- sinde meydana gelen depremlerden zarar gören Mescid-i Nebevl kısa sürede onarıldı (İbn Keslr. XII. ıo2. 20 ı). 1 Ramazan 6S4'te (22 Eylül ı 256) Mescid-i Nebevl'de çıkan yangının büyük tahribata yol açması üzerine Halife Müsta ' sım- Billah. Irak hac kafilesiyle malzeme ve eleman gönderip imar faaliyetlerini başlattı. Ancak Hülagu'nun Bağdat'ı işgal ederek Abbas! hanedanına son vermesi çalışmaların yarıda kalmasına sebep oldu. Abbasller'den sonra Mescid-i Nebevl' nin bakımını üstlenen Memlükler'den Sultan el-melikü'l-mansur Nureddin Ali, yarım kalan faaliyetleri Yemen Hükümdan el-melikü'i-muzaffer Şemseddin Yusuf'un katkısıyla yeniden başlattı. Dört ana kapının bulunduğu ön tarafın imarı Memlük Sultanı Kutuz zamanında ( ı 259-1260) tamamlandı. Bağdat Abbas! hilafetini Mısır'da yeniden kuran I. Baybars tarafından sürdürülen çalışmalar 668' de ( ı 269-70) bitiri Idi. M em lük Sultanı Kalavun devrinde Hz. Peygamber'in kabri üzerine ilk defa ahşap bir kubbe inşa edildi. Mescid-i Nebevl, Sultan Kayıtbay dönemine kadar herhangi bir değişikliğe uğramadı. Kayıtbay hücre-i saadetin kubbesini yenileyerek mescidde bazı düzenlemeleryaptı (881/ ı 476 ). 13 Ramazan886' da (5 Kas ım ı48 1) güneydoğu köşesindeki minareye düşen bir yıldırım sebebiyle çıkan yangında hücre-i saadeti örten iç kubbe hariç iki tavan. minber ve maksure yandı ; sütunların büyük bölümü zarar gördü. Mescidin yenilenmesi ve tezyinatı 888'de ( 1483 ı tamamlandı. Bazı ince işler MESCiD-i NEBEVI ve çevre düzenlemeleri ertesi yıl bitirildl Kayıtbay ' ın bu imarının ardından Mescid-i Nebevl'nin alanı 9429 m 2 'ye ulaştı (Yusuf Ragda el-amill, s. 329). Hücre-i saadetin kubbesinin yerine daha büyük bir kubbe ve mescidin Babüsselam tarafına iki ku b be yapıldı. Batı duvarına bitişik Babüsselam ile Babürrahme arasında bir medrese ve ribat inşa edildi. Hicaz'a hakim olduktan sonra "hadimü'i-haremeyn" unvanını kullanmaya başlayan Osmanlı padişahları. Medine'ye özel bir önem vererek şehrin ve Mescid-i Nebevl'nin imarı için çeşitli faaliyetlerde bulundular. Medine Osmanlı hakimiyetine girdikten sonra Mescid-i Nebevl'de ilk imar faaliyeti Kanuni Sultan Süleyman döneminde gerçekleştirildi. 938'de ( ı 531-32 ) istanbul'dan gönderilen mühendis ve ustalar hücre-i saadetin batı duvarı başta olmak üzere M escid-i Nebevl'de bazı onarım ve yenileme çalışmaları yaptılar. Masrafları Mısır hazinesinden karşılanan bu çalışmalar 947'de ( 1540) tamamlandı. Ardından Sultan ll. Selim, lll. Murad, lll. Mehmed, I. Ahmed, IV. Murad, IV. Mehmed, ll. Mustafa, lll. Ahmed, I. Mahmud, lll. Osman. ı. Abdülhamid ve lll. Selim zamanlarında Mescid-i Nebevl'de bazı tamirat ve yenilikler gerçekleştirilerek buraya çeşitli hediyeler gönderildi. Haremeyn işlerine büyük önem veren ll. Mahmud'un emriyle 1813'te Mescid-i Nebevl'de tamirat ve düzenlemeler için hazırlıklar başladı. Gerekli insan gücü ve malzeme İstanbul ve Mısır'dan Medine' ye ulaştırıldı. 1817'de başlayan ve 1837'- Mescid-i Nebevi 283

MESCiD-i NEBEVT de tamamlanan faaliyetlerle Mescid-i Nebevl'nin kıble. kuzey ve doğu tarafına üç, batı tarafına dört sütun ilave edildi. Sultan Kayıtbay tarafından hücre-i saadetin üzerine yaptırılan ve "kubbetü'l-hücre" veya "kubbetü'n-nür" diye anılan kubbenin yerine taştan yeni bir ku b be yapıldı, üstü de kurşunla kaplanarak yeşil e boyandı. Günümüze kadar gelen ve M escid-i Nebevi'nin simgesi olan bu kubbe renginden dolayı "Kubbetü'l-hadra" adıyla anılmaktadır. Osmanlılar döneminde Mescid-i Nebevl'de en büyük imar faaliyeti Sultan Abdülmecid zamanında gerçekleştirildi. Medin e şeyhülharemi Davud Paşa'nın Mescid-i Nebevi'nin yaklaşık dört asırlık bir süreden beri tam bir imardan geçmediği şeklindeki mektubu üzerine bir rapor hazırlatan Abdülmecid, 1266 yılı başında ( 1849 so nl a rı ) mescidi yeniden inşa etmeye karar vererek Mühendis lakabıyla anılan mimar Abdülhalim Efendi'yi bu amaçla oluşturulan inşa heyetinin başına getirdi. Sarayda düzenlediği hat yarışmasında birinci olan Abdullah Zühdü Efendi'yi M escid-i Nebevi'nin yazılarını yazmakla görevlendirdi. Abdülhalim Efendi ve beraberindekiler 1 O Şevval 1266'da ( 19 Mescid i Nebevi'nin içinden bir gör ünüş 284 Ağ u stos 185 0) Medine'ye ulaşıp çalışmalara başladılar (BA, irade- Dahil iye, nr. 2 ı 9/ 12892 ). Sultan Abdülmecid, Mescid-i Nebevi'yi dört sütun üzerinde tek kubbeli olarak yaptırmak istemiş, ancak Ravza-i Mutahhara'daki korunması gereken sütunlar ve Mescid-i Nebevi'nin özel durumu sebebiyle bundan vazgeçmek zorunda kalmıştır (M. Hezza' eş - Şe hri, el-mescidü 'n-nebeul fi'l- 'a ş ri ' l- 'Oşma nl, s. 10 1 ). Abdülhalim Efendi'nin aynı yılın hac mevsiminde Mekke'de vefatı üzerine yerine Mehmed Raif Paşa tayin edildi. 1267'de (ı 85 ı) başlayan çalışmalar şeyhülharem ve bina emininin öncülüğünde şehir ayan ve eşrafının katılımıyla 1277 (1861 ) yılında bitiri Idi. Tamamı yenilenen M escid-i Nebevi'nin ebadı kı b le duvarı 86,25 m.. kuzey duvarı 66 m.. kuzeyden güneye uzanan duvarı 116,25 m. olmak üzere 10.939 m 2 'ye ulaştı (Yusu f Ragda el-amin. s. 338). Mescidin ön kısmında ve avlu etrafındaki revaklarda toplam 327 sütun bulunuyordu (ibrahim Ri fat Paş a, 1, 448). Kı b le tarafındaki revakların sayısı on ikiye çıkarıldı. Kuzey, doğu ve batı revakları genişletilerek kuzey ve doğu taraflarına ikişer, batı tarafına üçer adet revak konuldu. Beş kapısı olan Mescid-i Nebevi'nin zemini m ermer döşendi. Taş rengine benzer bir şekilde boyanan sütunların başlıkları altınla süslendi ve sütunlar üzençiler üzerinde birleşen kirişlerle birbirine bağlandı. Abdullah Zühdü, üç yıl süren bir çalışmadan sonra M escid-i Nebevi'nin kubbe kasnaklarını. duva rlarını. kapılarını. mihrap ve sütunlarını kuşak halinde cell sülüs tarzında ayetler, hadisler, Hz. Peygamber'in ve mescidinin adları ve sıfatlarıyla tezyin etti. Mescid-i Nebevi'nin ResGl-i Ekrem dönemindeki bölümünün tezyinatına ayrı bir önem verildi, buradaki sütun başlıklarının altına ayiama askı (askı çelenk), gövde kısımlarınayaprak veya çiçek çelenkleri içinde yazılar hakkedildl Mescidin kı b le duvarında Osmanl ı çinileri arasında, doğu ve batı duvarlarında uzun cell sülüs yazılar yazıldı. Çalışm a lar için İstanbul ve Mısır ' dan gönderilen malzeme hariç 700.000 mecidiye h a rcanmıştır. Suudller döneminde 1949'da başlayıp 1955'te tamamlanan ilk gen i şletme sırasında Mescid-i Nebevl 16.326 m 2 '1ik alana ulaştı. 22 Ekim 1955 'te bazı İslam devlet başkanlarının da katıldığı aç ı lış töreni yapıldı. Bina planlanırken Abdülmecid devrinde gerçekleştirilen imarla uyumlu olmasına dikkat edildi ve daha önceki planlamalardan kaynaklanan zaviye bozukluğu giderilerek çift aviulu bir bölüm inşa edildi, ayrıca bir iç avlu oluşturuldu. Dış duvarlar önde de bütünlük arzedecek şekilde yenilendi. Babüsselam ve Babürrahme'ye Osmanlı tuğra ve kıtabelerinin üstünden sivri kemerli birer taçkapı, aralarına çifte sütunlar üstünde beş yüksek kemer yapıldı. Mescidin kıble tarafındaki revaklar dışında kalan kısmı yıkılıp yenilendi. Mescidin içerisinde birbirine kemerle bağlanan 232 direğin üzeri 12,55 m. yüksekliği olan kare planlı ahşap bir tavanla kapatıldı. 1973'te mescidin batı tarafında namaz kılmak için 35.000 m 2 ' lik gölgelik bir alan oluşturuldu. Bir süre sonra buna 43.000 m 2 '1ik bir ilave daha yapıldı. Mescid-i Nebevi'nin tarihinde en büyük genişletme ve imar faaliyeti 1984-1994 yılları arasında gerçekleştirild i. Mevcut yapıyı doğu, batı ve kuzeyden kuşatan 82.000 m 2 '1ik bu ilaveyle, mescidin alanı 98.326 m 2 'ye ulaştı. Mescidin damında namaz kılınabilecek 67.000 m 2 '1ik kısımla birlikte toplam alan 165.326 m 2 oldu. Mescidi kuşatan. mermerle döşeli avlu 235.000 m 2 olup bununla birlikte Mescid-i Nebevi aynı anda 650.000 kişinin ibadet edebileceği 400.000 m 2 'lik bir alana ulaştı. Minarelerin sayısı ona çıkarıldı ve mescidin badrum kısmı garaj olarak ta-

sarlandı. Yeni genişletmede doksan beş kareye bölünen alan önceki yapıyı güney hariç üç yönden çevrelemekte, kare alanlar kuzeyden güneye doğru sağ sol ve arkada beşer olmak üzere on beş sıra. doğudan batıya doğru ise arkadaki üç. diğerleri sekizer sıra oluşturmaktadır. Bu alanların yirmi yedisi sabit raylar üzerinde hareket edip hava şartlarına göre açılıp kapanabilen kubbeli çatılar olarak planlanmıştır. Bunlardan her biri 18 x 18 m. ebadında olup 324 m 2 'lik bir alanı kaplamaktadır. Yerden yükseklikleri 16,65 m.. yarıçapları 7,35 m. olan kubbeler hendesl ve arabesk ahşap kabartma üzerine altınla tezyin edilmiştir. Son genişletmede eski haliyle bırakılan ve çok sayıda kubbeyi taşıyan sütunlardan Ravza-i Mutahhara bölümünde yer alanların tezyinatı diğerlerinden farklıdır. Sütun başlıkları hurma yapraklarıyla süslenmiş olup yapraklar köşelerde kıvrılarak iyonik bir karakter kazanmıştır. Ancak bu bölümdeki bütün başlıklar aynı stilde değildir. Mescid-i Nebevi'nin Bölümleri. Hücre-i Saadet. Resul-i Ekrem'in Hz. Aişe ' nin odasına defnedilmesinden sonra burası hücre-i saadet adıyla anılmaya başlanmıştır. Hz. ömer ve Hz. Osman. Mescid-i Nebevl'yi genişletirken hücre-i saadeti ve diğer odaları olduğu gibi bırakmışlard ı. Hücre-i saadetin dışındaki diğer odalar Velid zamanındaki genişletmede mescide dahil edilmiştir. Mescid-i Nebevl ile ilgili bütün onarım faaliyetlerinde hücre-i saadete öncelik verilmiş, burası, Hz. Peygamber'in minberinin bulunduğu yerle bütünleşerek mescidin en önemli bölümü haline gelmiştir (bk HÜCRE-i SMDET; RAVZA-i MUTAHHARA). Minbe r. Resül-i Ekrem'in Mescid-i Nebevl'de cemaate hitap ederken dayanması için hurma ağacından bir kütük kon ulm uş, cemaatin Hz. Peygamber'in yüzünü göremernesi ve sesini i şi t ememes i üzerine 7 (628) veya 8. (629) yılda ılgın ağacından 50 cm. eninde 1,25 m. uzunlukta. 1 m. yükseklikte. arkasında üç sütunu bulunan üç basamaklı ilk minber yapılmıştır. İlk halifeler Resul-i Ekrem'e saygılarından dolayı üçüncü basamağı kullanmamışlardı ve bu basamak bir tahta parçasıyla kapatılmıştı (İbn Abdürabbih, VII, 289; İbn Cübeyr, s. 146). Resülullah ' ın minberin yapılmasından önce dayandığı hurma kütüğü İslam ' ın ilk yıllarından itibaren Übey b. Ka'b tarafından muhafaza edilmişt i (İbn Mace, "İi5ametü ' ş-şalat", 199) Öte yandan Hz. Peygamber'e dair şiirle r ini okuması için Hassan b. Sabit'e Mescid-i Nebevl'de bir minber tahsis ettiği kaydedilmektedir. Hz. Osman zamanında Resül-i Ekrem'in minberinin üzerine bir kubbe yapıla r ak kumaşla örtülmüş ve basamakları abanoz ağacıyla kaplanmıştır. Muaviye b. Ebu Süfyan devrinde minbere altı basamak ilave edilmiştir. Bu ilk min ber 654 ( 1256) yılındaki bir yangında yanınca yerine Yemen Hükümdan el-melikü'l-muzaffer Şemseddin tarafından gönderilen minber konulmuş (656/125 8), ardından bu minber M em lük Sultanı I. Baybars tarafından yenilenmiştir ( 666/ 1268). Memlük Sultanı Berkuk'un 797'de (ı 395) gönderdiği minberi 820'de ( 141 7) Memlük Sultanı Şeyh el-mahmud! değiştirmiştir. Bu minber 886'daki (I 481) Mescid-i Nebevl yangınında hasar görerek kullanılamaz duruma gelince Medineliler tuğla ve alçıdan yeni bir minber yaptırmış, bu minber. K ayıtbay tarafından 888'de ( 148 3) gönderilen mermer minberin Mescid-i Nebevl'ye konulmasına kadar kullanılmıştır. K ayıtbay'ın minberi daha sonra Mescid-i Kuba'ya taşınarak yerine lll. Murad'ın yolladığı mermer minber konulmuştur (998/ 1590). Osmanlı selatin camilerinde benzerleri görülen, üzerinde zarif altın tezyinatlı kubbenin yer aldığı, yaklaşık 7 m. yüksekliğindeki bu minber süsleme ve tezyinat bakımından bir şaheser olup ha- Mescid-i Nebevi' nin mihr a bı M ESCiD-i NEBEVT len Hz. Peygamber'in mihrabının sağında ve minberinin yerinde durmaktadır. Mihrap. Başlangıçta Mescid-i Nebevl' nin bir mihrabı yoktu. Hz. Peygamber'in namaz kıldırdığı yer belliydi. Ömer b. Abdülazlz, Mescid-i Nebevl'yi imar ederken ön duvara oyulmuş niş tarzında bir mihrap ilave etmiş, bu mihrap daha sonra Resul-i Ekrem'in mihrabı olarak tanınmıştır. Velid b. Abdülmelik ve Mehdi- Billah dönemlerinde yapılan düzenlemelerde mihraba giden revakın tezyinatına özel bir önem ver i lmiş, çok dengeli çizgiler taşıyan, sağında imarnın girmesi için bir kapısı bulunan mihrabın üstü altın tezyinatlı bir kubbe ile ö rtülmüştür (İbn Abdürabbih, VII, 288-289). Memlük Sultanı Kayıtbay ' ın, 888'de ( 1483) siyah- beyaz ve renkli mermerden yeniletip madalyon ve şerit halinde cell sülüs yazılar ve geometrik motiflerle süslettiği mihrap yüzyıllar boyunca kullanılmış, 1984'te ise tamamen yenilenmiştir. Mescid-i Nebevl'de Resül-i Ekrem'in mihrabından başka mihraplar da vardır. Hz. Osman, mescidde zemini yükseltilerek çevresi kuşatılan ve "maksüre" adı verilen bir yer yaptırmış ve burada namaz kılmayı adet edinmiştir. Ömer b. Abdülazlz, Mescid-i Nebevl'yi imar ederken bu maksürenin yerine niş tarzında bir mihrap yaptınnca burası Hz. Osman ' ın mihrabı olarak anılmaya başlanmıştır. Maksürenin kuzeyinde Hz. Peygamber'in gece namazı kıldığı yerdeki "mihrabü't-teheccüd" olarak tanınan mihrap Kayıtbay ve Abdülmecid devirlerinde yenilenmiştir. Mushaf konulan ahşap dolabı dışında bugün de mevcut olan bu mih rabın üzerinde altın süslemeler ve teheccüd ayetleri yazılıdır. Mihrabü't-teheccüdün önünde ve hücre-i saadetin arkasında maksüre içinde Resul-i Ekrem'in mihrabına benzer şekilde tezyin edilmiş olan Hz. Fatıma ' nın mihrabı bulunuyordu. Mescid-i Nebevl'de farklı mezhepler için ayrı ayrı mihraplar konulmuştur. Bunların en meşhuru, Memlük Sultanı el-meli kü'l-eşref İnal'ın 861 'de (1457) koydurduğu Hanefi mihrabıdır (Sehavl, ıı. 267) 938'de ( 1531-32) Kanuni Sultan Süleyman tarafından beyaz ve siyah mermerden yaptınlarak tezyin edilen ve üslübu Kayıtbay mihrabına benzeyen bu mihrap Süleymaniye adıyla meşhur olmuştur. Memlük ve Osmanlı dönemlerindeki m i hrapların kademeli girift kemerinde ve köşelerindeki mermer kaplamalarda ince bir işçilik göze çarpmakta, üzerlerinde kıbleyle ilgili ayetler yer almaktadır. 285