belki de yüzlerce kanat! Bir şey yüzüme çarpıp sol kulağıma tutunuyor. Tırnaklarını geçiriyor ve ısırıyor. Yaratığı panikle kulağımdan çekip uzağa

Benzer belgeler
YAZARIN NOTU Rönesans İtalyası

Ankilozan Spondilit hastaları için Günlük egzersiz programı

Söyle, üzmesinler onu. Ele güne muhtaç olmasın. Hâlâ sigara. Çünkü gücüm var biraz daha.

STRES YÖNETİMİ DURUŞLAR VE GEVŞEME YÖNTEMLERİ

Iron Butt Reports - 09 July 2011

ÇiKOLATAYI KiM YiYECEK

Budist Leyko dan Müslüman Leyla ya

YİNE YENİ KOMŞULAR. evine gidip Billy ile oynuyordu.

Bir adam... Bel Plan Dış/Gün. Bir şehir... Geniş Açı. Ve insanlar... Geniş Açı

Jake mektubu omzunun üstünden fırlatır. Finn mektubu yakalamak için abartılı bir şekilde atılır.

C A NAVA R I N Ç AGR ISI

I. Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. ÖNEMLİ BİR DERS

Jiggy kahramanımızın asıl adı değil, lakabıdır. Ve kıpır kıpır, yerinde duramayan anlamına gelmektedir.

&[1 CİN ALİ'NİN HİKAYE KİTAPLAR! SERIS.INDEN BAZILARI. l O - Cin Ali Kır Gezisinde. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

ÖZEL GÜNLER. Doğum günü/kadınlar günü/anneler günü/babalar günü/sevgililer günü/ Öğretmenler günü

Sigaranın Vücudumuza Zararları

Zulu folktale Wiehan de Jager Leyla Tekül Turkish Level 4

Sevda Üzerine Mektup

ÇOCUK VE YETİŞKİN HAKLARI

Özkan Öze. illustrasyonlar: Sevgi İçigen


Ilgaz (14 Şubat 2010) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr)

Riksgränsen deki mültecilerin hepsi İsveç e sığınma başvurusu yapmış. Ancak çoğu,

Erçal Fındık Otomotiv San. Tic. A.Ş.

Etkinliğin konusu öğretmen tarafından bir soruyla açılır: Sizin düşmanınız var mı? Düşmanı olan birini tanıyor musunuz?

Birinci kadın; Oğlunun çok hareketli olduğunu, ellerinin üzerinde dakikalarca yürüyebileceğini söyledi.

Çukurören Köyü-Çamlıdere (10 Mayıs 2009) Yazan ve fotoğraflayan: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr)

HACAMAT SEANSLARI KAFA 1 KUPA 15 TL. VÜCUT 1 KUPA 10 TL. SÜLÜK 10 TL. HACAMAT BÖLGELERİ HACAMATTAN ÖNCE HACAMATTAN SONRA FİYAT HEDİYELER

SİGARAYI DEĞİL KENDİNİZİ YAKIYORSUNUZ SİGARANIN ZARARLARI

Solunum Alıştırmaları Alıştırma 1

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM III TEMEL YAŞAM DESTEĞİ

manzaraadalar.com.tr

KAYGIYLA BAŞEDEBİLME VE GEVŞEME TEKNİKLERİ

Elektrik Neden ve Ne Zaman Çarpar...

Adım Tomas Porec. İlk kez tek boynuzlu bir at gördüğümde sadece sekiz yaşındaydım, bu da tam yirmi yıl önceydi. Küçük bir kasaba olarak düşünmeyi

tellidetay.wordpress.com

Beş Duyumuz Duyu Organları ve Görevleri

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

14)Aşağıdakilerden hangisi ilkyardımın temel uygulamaları arasında yer almaz? A) Koruma. B) Bildirme. C) Kurtarma. D) İyileştirme.

MK-200 MEKİK SEHPASI KULLANMA KILAVUZU

EKSERSİZ PROGRAMLARI

02/17 Jelinek, Hauschildt, Moritz, Okyay, & Taş HOŞGELDİNİZ. Depresyon Tedavisinde Metakognisyon Eğitimi (D-MCT)

FEN VE TEKNOLOJİ. İskeletin Görevleri İskeletin Kısımları 4. SINIF. Soru 1: Vücuda şekil veren ve harekete yardımcı olan sert yapılar nelerdir?

Bivak. Bivak; geceleme torbasıdır. Bivaklamak ise arazide gecelemektir. Dağcılıkta, çadır kullanmadan gecelemek anlamına gelmektedir.

ALTIN BALIK. 1. Genç balıkçı neden altın balığı tekrar suya bırakmayı düşünmüş olabilir?

VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM

KEREM ASLAN Her Şey Dahil

HAKAN BIÇAKCI. Karanlık Oda

SAGALASSOS TA BİR GÜN

ESERLERLE BAŞ BAŞA KALMAK. Hayalinizde yarattığınız bir yerin sadece hayal olmadığının farkına vardığınız bir an

C-Ç E-F G-Ğ 248 İLKYARDIM

KÜÇÜK UYKULAR BAHÇESİ

-Mutlu/üzgün-kızgın/korkmuş/şaşkın-canlı/cansız-düz/eğri-hızlı/yavaş-sabah/öğlen/akşam-gün-haftaay-yıl

SINAV KAYGISI. Sınav Kaygısının Belirtileri Nelerdir? * Fiziksel Belirtiler

SOLUNUM YOLU TIKANIKLIĞI VE BOĞULMALARDA İLK YARDIM

Ö NEMLİ NOT! BİSİKLETİ KULLANMADAN ÖNCE BU EL KİTABINI İYİCE OKUYUNUZ. ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ

otlar karşılaşma, maç

AL-5000 ÇALIŞMA İSTASYONU KULLANMA KILAVUZU

Solunum ve Kalp Durması Nedir?

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

TABURCUYUZ, YA SONRASI?

ünite1 Fen Bilimleri Beş Duyumuz Beş Duyumuz 3. Burundaki kılları koparmak Çok sıcak cisimlere dokunmak

YALNIZ BİR İNSAN. Her insanın hayatında mutlaka bir kitap vardır; ki zaten olması da gerekir. Kitap dediysem

HOŞGELDİNİZ. Depresyon Tedavisinde Metakognisyon Eğitimi (D-MCT) 02/17 Jelinek, Hauschildt, Moritz, Okyay & Taş;

9. Sigarayı bırakma zamanı

1-Kendisinin ve hasta/yaralının güvenliğinden emin olunur,

Sonsuza Kadar Beraber Sonsuza Kadar Ayrı

ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ

Hiçbir şey olmamış gibi çekip giden, kalpleri hunharca katlederek bırakanların bu hayatta mutlu olacağına inanmıyordum. Zamanla bu inanç alev aldı;


10141 ETKİLİ VE GÜZEL KONUŞMA

G GAGA GALATASARAY GARSON GASP GAZ

SINAV KAYGISI. Başarıya giden yolda kaygı yol gösterici ya da tam tersi engelleyici olabilir.

İÇİNDEKİLER. Yeni Komşular 9 Kara İnsanı 22 Polis Ziyareti 38 Denizin Sesi 49 Önemli Ziyaret 65 Kütükhane 79 Korsan Ziyafeti 90 Hırsızlar 101

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

SATRANÇ. Satranç öğrenmek benim için her zaman zor olmuştur. Yirmi yaşıma gelmeme rağmen

Kırık-Çıkık Ve Burkulmalarda İlk Yardım

Erkek, dişiden hamile kalır. Ne hayvan ama değil mi! Erkek denizatı, kesesindeki minik yumurtalara gözü gibi bakar. Bu arada yumurtaların yanına

Vektörler Bölüm Soruları 1. İki vektör eşit olmayan büyüklüklere sahiptir. Toplamları sıfır olabilir mi? Açıklayınız.

Minti Monti. Tilki Tilki Baksana. Bana bak! Hayır, bana bak! Yavru Tilki Neyin Peşindesin? Okula Hazırlık İçin 5 Öneri TİLKİ OKULU

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU

Çağımızın Stres Kaynağı Gürültü

Bilinen hikayedir. Adamın biri, akıl hastanesinin parmaklıklarına yaklaşmış. İçeride gördüğü deliye:

MÜBDÎ. Allah MUHSÎ dir. MUHSÎ, her şeyin sayısını bilen demektir.

Kırık, Çıkık ve Burkulmalar

1. Asit yağmurlarının oluşum sebeplerini ve sonuçlarını araştırarak sorunun çözümü için öneriler üretir ve sunar.

edersin sen! diye ciyaklamış cadı. Bunun hesabını vereceksin! Kadının kocası kendisini affetmesi için yarvarmış cadıya. Karısının bahçedeki marulları

Fe Dergi: Feminist Eleştiri Cilt 2 Sayı 1 Erişim bilgileri, makale sunumu ve ayrıntılar için:

JULIUS SU YÜZÜNE ÇIKIYOR

tellidetay.wordpress.com

tellidetay.wordpress.com

A BÖLÜMÜ NÜ DEĞERLENDİRELİM

ARALIK AYI VELİ BÜLTENİ

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe

SEYYAR BALANS MAKİNESİ KULLANIM KILAVUZU

OYUN GELİŞTİRME AŞAMALARI-I

Bir akşam vakti, kasabanın birine bir atlı geldi. Kimdir bu yabancı diye merak eden kasabalılar, çoluk çocuk, alana koştular. Adam, yanında atı,

SRA Versiyon Şubat 2001

Adı Soyadı :. Numarası :.

V = g. t Y = ½ gt 2 V = 2gh. Serbest Düşme NOT:

Transkript:

BİRİNCİ BÖLÜM KARANLIK SOĞUK köpüren sular bin aslan aynı anda kükrüyor sanki dünyam dönüyor kayalara çarpıyorum yüzümü korumak için kollarımı siper ediyorum kendimi iyice küçültmek için dizlerimi karnıma çekmiş durumdayım. Yosunlar sürtünüyor avuçluyorum kaygan ıslak yosunlar bana dokunmaya çalışan cansız parmaklar gibi tünelin tavanı ile su arasında küçük bir boşluk var hızla birkaç nefes alıyorum akıntı güçleniyor karşı koymaya çalışıyorum elimdeki yosunlar kopuyor sürükleniyorum. Yuvarlanıp duruyorum başım bir kayaya çarpıyor gözlerimde yıldızlar uçuşuyor neredeyse kendimden geçmek üzereyim ayık kalmaya çalışıyorum ağzımdaki suyu tükürüyorum ama daha fazlası içeri giriyor akarsuyun yarısını yutuyor gibiyim. Akıntı beni bir duvara çarpıyor sivri taşlar kollarımı, bacaklarımı kesiyor su buz gibi ve acıyı azaltıyor kanı durduruyor birden derin bir havuza düşüyorum aşağıya, dibe doğru ilerliyorum dökülen suyun kuvveti yukarı çıkmamı engelliyor panikliyorum yönler karışıyor boğulmak üzereyim eğer kısa sürede buradan kurtulamazsam

8 Ayaklarım bir duvara çarpıp beni ileri itiyor ağır ağır yukarı çıkıp havuzdan uzaklaşıyorum burada akıntı az tünelin tavanı ve su arasında epey boşluk var başımı çıkarıp nefes alabiliyorum hava soğuk ve akciğerlerimi yakıyor ama umrumda değil minnettarlıkla derin derin nefes alıyorum. Suyun sesinin yankılanmasından, şimdi geniş bir mağarada olduğumu anlıyorum. Diğer taraftan güçlü bir şarıltı sesi geliyor; su orada yeniden aşağıya doğru çağlıyor olmalı. Orayı da geçmem gerek, ama önce dinlenmek ve iyice soluklanmak için kıyıya doğru ilerliyorum. Karanlıkta duvar kenarına yaklaştığım sırada başıma bir şey çarpıyor. Dal parçaları olmalı. Kendimi sabitlemek için onlara tutunmaya çalışıyorum ama birden, tuttuğum şeylerin dal değil, kemik olduğunu anlıyorum! Korkamayacak kadar yorgunum. Onları can simidi gibi görüp dört elle sarılıyorum. Uzun ve derin nefesler alıp vererek parmaklarımla kemikleri inceliyorum. Bir bilek, bir kol, bir beden ve sonunda da bir kafa: Bu bir iskelet. Bu akarsu eskiden ölü vampirlerin bedenlerini dağın dışındaki doğaya salmak için kullanılıyormuş. Bu vampirin cesedi de kıyıya vurmuş ve geçen süre içerisinde çürümüş olmalı. Zifirî karanlıkta el yordamıyla başka iskeletler arıyor ama bulamıyorum. Acaba bu vampir kimdi, ne zaman yaşamıştı ve ne kadar zamandır buradaydı? Gömülmeden, huzur içinde yatamadan, böyle bir mağarada takılıp kalmak korkunç olmalı. İskeleti takıldığı yerden kurtarmak için çekiyorum. Mağaranın içi birden tiz çığlıklar ve kanat sesleriyle doluyor. Onlarca,

belki de yüzlerce kanat! Bir şey yüzüme çarpıp sol kulağıma tutunuyor. Tırnaklarını geçiriyor ve ısırıyor. Yaratığı panikle kulağımdan çekip uzağa fırlatıyorum. Hiçbir şey göremiyorum, ama tepemde ve etrafımda uçan bir sürü yaratığın varlığını hissedebiliyorum. Bir tanesi daha gelip çarpıyor. Bu sefer tutup elimle inceliyorum: Bir yarasa! Mağara yarasalarla dolu. Tavanda yuva yapmışlar. Ben iskeleti sarsınca da çıkan sesten ürküp uçmaya başlamış olmalılar. Paniklemiyorum. Bana saldırmazlar. Sadece korktular ve az sonra yeniden yerlerine dönecekler. Yakaladığım yarasayı serbest bırakıp diğerlerinin arasına katılmasına izin veriyorum. Birkaç dakika sonra sesler azalıyor ve yarasalar yuvalarına dönüyor. Sessizlik... Mağaraya nasıl girip çıktıklarını merak ediyorum. Tavanda bir çatlak olmalı. Birkaç saniyeliğine, duvara tırmanıp o geçidi bulduğumu ve kurtulduğumu hayal ediyorum; ama hissizleşmiş el ve ayak parmaklarım beni hemen gerçek hayata döndürüyor. Benim geçebileceğim kadar büyük bir aralık da olsa, oraya tırmanmam mümkün değil. Yeniden iskeleti düşünmeye başlıyorum. Onu burada bırakmak istemiyorum. Bir kez daha, bu sefer ortalığı ayağa kaldırmamaya dikkat ederek onu çekiştiriyorum. İlk başta hiç hareket etmiyor; iyice sıkışmış. Daha iyi kavrayıp bir kez daha çekiyorum. Birden takıldığı yerden kurtuluyor ve üzerime düşerek beni suya batırıyor. Ağzımdan içeri su doluyor. İşte şimdi panikliyorum! İskeletin ağırlığı su yüzüne çıkmamı engelliyor. Boğulacağım! Boğulacağım! Boğul 9

10 Hayır! Kendime geliyorum. Aklımı kullanmalıyım. İskelete sarılıyor ve yavaşça yuvarlanıyorum. İşe yarıyor! Şimdi iskelet altta, ben üstteyim. Havanın tadı harika. Kalp atışlarım normale dönüyor. Birkaç yarasa havada dönüp duruyor ama çoğu yuvasında. İskeleti bırakıp ayaklarımla mağaranın ortasına doğru itiyorum. Akıntının onu yakaladığını hissediyorum; sonra gözden kayboluyor. Duvara tutunuyor, ardından gitmeden önce iskeletin iyice uzaklaşmasını bekliyorum. Bu sırada düşünmeye başlıyorum: İskeleti oradan kurtarmak iyi bir fikir miydi? Güzel bir davranış doğrusu; ama ya kemikler ileride bir taşa takılır ve yolumu kapatırsa? Artık endişelenmek için çok geç. Bunu daha önce düşünmeliydim. Durumumda hiçbir düzelme yok, hâlâ çaresiz durumdayım. Buradan canlı kurtulabileceğimi düşünmek delilik olur. Yine de kendimi olumlu düşünmeye zorluyorum: Buraya kadar geldim ve bu akarsu eninde sonunda bir yere açılacak. Çıkışa kadar gidemeyeceğim ne malum? İnan Darren, inan. Burada sonsuza dek bu şekilde kalabilirim biraz daha bekleyip soğuktan ölmek daha kolay geliyor aslında ama özgürlüğe kavuşmak için mücadele etmeliyim. Nihayet parmaklarımı güçlükle de olsa açıyor ve kıyıyı bırakıp akarsuyun ortasına doğru ilerliyorum. Akıntı önce beni yokluyor, sonra sürüklemeye başlıyor. Hızlanıyorum çıkışa yaklaşıyorum suyun gürültüsü öfkeli bir kükreyişi andırıyor artık hızla akıyor aniden düşmeye başlıyor ve gözden kayboluyorum.

İKİNCİ BÖLÜM Mağaradan sonrası daha da kötü yolun ilk kısmı bunun yanında çocuk havuzunda oynamak gibiymiş virajlar ve düşüşler midemi ağzıma getiriyor duvarlar sivri taşlarla bezeli su delice, vahşice akıyor rüzgârlı havada bir yaprak gibi oradan oraya savruluyorum kontrolü ele almak imkânsız nefes almak için duramıyorum akciğerlerim patlayacak gibi kollarımı başıma siper ediyorum elimden geldiğince dizlerimi karnıma çekiyorum oksijen tasarruf etmeliyim başım taşlara çarpıyor sırtım bacaklarım karnım sırtım başım omuzlarım başım Darbelerin sayısını unutuyorum acı hissedemiyorum artık gözlerim benimle oyun oynuyor başımı kaldırdığımda, tavan görünmez olmuş gibi geliyor gökyüzünü, yıldızları, Ay ı gördüğümü zannediyorum bu bir başlangıç mı, yoksa son mu duyularım karman çorman, beynim iflas etmek üzere şanssızım umutsuzum ölüyorum. Daha fazla dayanamayacağım bu duruma bir son vermek için ağzımı açıyorum son su içişim olacak o sırada bir duvara çarpıyorum ciğerlerimde kalmış olan hava da çıkıyor

12 çarpmanın etkisiyle yukarıya doğru fırlıyorum tavan ve su arasında küçük bir boşluk var ciğerlerim kendiliğinden, can havliyle havayı içine çekiyor. Burada birkaç saniye boyunca duvara yapışık halde su üzerinde durup telaşla soluyorum akıntı yeniden kontrolü ele geçirip beni dibe sürüklüyor dar bir tüneldeyim inanılmaz bir hız mermi gibi tünel iyice daralıyor hızım artıyor sırtım duvara sürtüyor neyse ki burada duvar düz, yoksa paramparça olmak işten değil su kaydırağındaymışım gibi sanki kabus gibi olan yolculuğun bu kısmı neredeyse hoşuma gidecek. Tünel düzleşiyor bir kez daha oksijensiz kalmak üzereyim başımı kaldırmaya çalışıp tavanda hava boşluğu arıyorum boşuna mücadele edecek gücüm yok. Burnumdan içeri su sızıyor öksürüyorum ağzımdan su giriyor savaşı kaybediyorum ters dönüyorum yüzükoyun pozisyondayım sonum geldi ciğerlerim suyla dolmaya başlıyor ağzımı kapatamıyorum ölümü beklemeye başlıyorum birdenbire sular yok oluyor uçuyorum (uçmak mı?) hava her yanımı sarıyor aşağıya bakınca bir arazi görüyorum akarsu tam ortasından geçiyor bir kuş gibi havada süzülüyorum akarsu yakınlaşıyor şimdi daha da yakın gözlerim yine benimle oyun mu oynuyor? Uçuşun ortasında ters dönüp gökyüzüne bakıyorum gökyüzü, gerçek gökyüzü açık ve yıldızların ışığıyla parıldıyor ne kadar da güzel dışarıdayım! gerçekten de dışarıdayım! nefes alabiliyorum ve

13 Uçuş sona eriyor sert bir şekilde suya düşüyorum darbe iç organlarımı altüst ediyor ve beynimi hizmet dışı bırakıyor yine karanlık basıyor; ama bu sefer yalnızca zihnimde.