Migren Baş Ağrılarında Farklı Bir Tedavi Yaklaşımı: Enjeksiyon Tedavileri Migren, tarih öncesi çağlardan beri bilinmekte olan, sürekli olarak veya nöbetler halinde kendini gösteren toplumumuzda en sık görülen nörolojik hastalıklardan birisidir. Özellikle genç yaştaki kadınların hayatında sıklıkla gözlenmektedir. Sinir sisteminin dengesinin bozulması, beyin kan akımı ve nörotransmitter dengesinin bozulması altta yatan bazı faktörler arasında yer almaktadır. Migrende baş ağrısı kendine has özellik gösterir. Genel olarak nöbetler halinde oluşur, migren başlangıçta tedavi edilmezse birkaç saat içerisinde en şiddetli halini alır, 4-72 saat kadar devam eder ve çoğunlukla kendiliğinden biter. Bazı hastalarda ağrı kronikleşip günlerce sürebilir. Migren tipi baş ağrıları günün her saatinde başlar, sıklıkla sabah saatlerinde belirmektedir. Migren hastalarının bir kısmında ise ağrıları hissetmeden önce aura adını verdiğimiz bir durum yaşanır. Bu uyarı işareti migreni haber verir ve bu belirtiler geçici körlük, buğulu görüş yıldızlar veya çizgiler görme ve göz ağrısı olabilir. Ayrıca migren ataklarında bulantı oluşumu, kusma, baş dönmeleri, ışık ve sese karşı hassasiyet, ruh halinde meydana gelen değişiklik, çeşitli nörolojik değişiklikler yani bazı vücut bölgelerde uyuşukluk, kısmi felç meydana gelmesi, konuşmada bozulma gibi belirtilerle baş ağrısına eşlik edebilir. Migrende uygulanan ilaç tedavisi atak ve atak azaltıcı olarak ikiye ayrılır. Ataklar sırasında, atakları durdurmak veya daha hafif geçirmek için bazı ağrı kesiciler kullanılmaktadır. Ayda iki kereden fazla atak geçiren veya beş günden fazla ağrılı günü olan migren hastalarında atak sıklığını azaltıcı ilaçlar kullanılabilir. Bu ilaçlar tansiyon, sara ve depresyon tedavisinde kullanılan ilaçlardır. Ayrıca ilaçların yetersiz kaldığı migren hastalarında sinirlerin kesilmesi gibi cerrahi yöntemler ve botox uygulamaları da yapılmaktadır. Bu kullanılan ilaçlar hastanın eşlik eden hastalıklarına, sosyo-kültürel durumuna göre seçilmektedir. Gebelik, ağır karaciğer hasarı veya çoklu ilaç kullanımının olduğu bazı durumlarda ise birçok ilaç yan etkilerinden dolayı kullanılamamaktadır. Ayrıca; bazı hastalarda ise bu ilaçlar gereken etkiyi gösterememektedir. Enjeksiyon tedavisi; Migren iğnesi denilen tedavi yeni ve kolay uygulanan bilimsel bir yöntemdir. Cilde tatbik edilen küçük iğnelerle uygulanır. Tıpta periferik sinir blokajı olarak isimlendirilmektedir. Migren tedavisinde atak azaltıcı ilaçlar kadar etkili olan bu yöntemde lokal anestezik olan prilokain veya lidokain sulandırılarak kafanın arka ve ön kısımlarında belirli sinir bölgelerine belli oranlarda yapılır. İki taraflı büyük ve küçük oksipital sinir blokajı ve supraorbital sinir blokajı rutin olarak yapılmaktadır. Bazen infraorbital blokaj da eklenebilmekte özellikle tetik nokta enjeksiyonu da tercih edilmektedir. Bu tedavinin sadece ağrıyı kesen etkisi olmaz ve sinir köklerinde nöromodülasyon diye nitelendirdiğimiz ağrı oluşum mekanizmalarını düzenleyici etkiye yol açarlar. Migren iğnesi uygulandığı bölgedeki sinir liflerindeki iyon dengesini düzenlemeye yardımcı olur ve migrene olumlu etki eder. Bu blokların ciddi yan etkileri gözlenmemektedir. Hastalara uygulanan tedavi 3-6 seans arasında olmakta her seans 20 dakika civarında sürmektedir. Bu yöntem yaklaşık olarak %70-80 lere varan iyileşme sağlamaktadır. Bu fayda genellikle altı ile sekiz aya kadar etki etmektedir. Sonuç olarak; Migren baş ağrısı hayatın en verimli döneminde kişiyi olumsuz etkilemektedir. Migrenin tedavisinde birçok ajanın yanında enjeksiyon terapileri hastalara yardımcı olmaktadır. Doç Dr. Hasan Hüseyin Özdemir