506 SAYILI KANUN KAPSAMINDA SİGORTALILIĞIN TESPİTİ İLE ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASI İSTEMİ - ÇAKIŞAN SİGORTALILIK SORUNU - PRİM ÖDEMESİ

Benzer belgeler
İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGSK. /53

İlgili Kanun / Madde 818 S.BK /125 İŞ KAZASI ZAMAN AŞIMININ BAŞLANGICININ MALULİYET ORANIN KESİN OLARAK TESPİT EDİLDİĞİ TARİH OLDUĞU

ÖDEMEDEN MAHKEME KARARIYLA ÖLÜM AYLIĞI ALABİLİRLER

İlgili Kanun / Madde 3201 YHBK/3

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK. /68

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2014/3-686 K. 2016/18 T

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /81

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü Sigortalı Tescil ve Hizmet Daire Başkanlığı

Trabzon üçüncü noteri olan davalı ise, süresinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur.

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/35

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/61 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA YÖNTEMİ

İlgili Kanun / Madde 3201 S.YHBK./3

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47

DAVACI : Nesrin Orhan Şahin vekilleri Av.Serap Yerlikaya ve Av.İlter Yılmaz

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

HEM KOCASI HEM BABASI BAĞ-KUR LU OLAN DUL KADINLAR DAVA AÇARAK SGK DAN ÇİFT AYLIK ALABİLİRLER

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU ŞİKAYET NO : /572 KARAR TARİHİ:10/02/2014 RET KARARI ŞİKÂYETÇİ : F.Ş

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/96

İlgili Kanun / Madde 506.S. SSK/ 79

İlgili Kanun / Madde 506 S.SSK. /80

AVUKAT YASİN GİRGİN

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

EMLAK VERGİSİNDEN MUAF OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ÖDEME EMRİNE İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZMA KARARI

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU

Yargıtay Kararları. İlgili Kanun / Madde 3201S.YHBK/3

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

(4721 S. K. m. 28) (6100 S. K. m. 30, 50, 55, 114, 124, Geç. m. 3) (1086 S. K. m. 41) (14. HD T. 2012/9222 E. 2012/10360 K.

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2013/ K. 2015/1159 T

T.C. YARGITAY. Hukuk Genel Kurulu. Karar Tarihi: YARGITAY KARARI. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı Sayfa 1 / 5 YARGITAY KARARI

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/2 ZORUNLU SİGORTALI SAYILMANIN KOŞULLARI

Doğum - Yurtdışı - Askerlik Borçlanmaları İle İlgili Yargıtay Kararları

: Karabük Valiliği İl Defterdarlığı - KARABÜK

İŞ KAZASINA MARUZ KALAN İŞÇİ ( Maluliyet Oranı %0 Olsa Dahi Kusur Durumu Saptanarak Sonuca Göre Manevi Tazminata Karar Verilebileceği )

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /41 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA ESASLARI AYLIK BAĞLAMA ORANI

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİM BORÇLARININ YAPILANDIRMA ŞARTLARI

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

Bağ-Kur Uygulamaları İle İlgili Yargıtay Kararları

İlgili Kanun / Madde 818 S.BK/ S.İşK/78. T.C YARGITAY Hukuk Genel Kurulu. Esas No. 2008/21-53 Karar No. 2008/107 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/130

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK /41

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU 4/1-B KAPSAMINDAKİ SİGORTALILIĞIN DURDURULMASI VE İHYA İLE İLGİLİ USUL VE ESASLARI AÇIKLADI

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2013/ K. 2015/1727 T

İZMİR SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ

MÜFETTİŞİN ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL ETMESİ NEDENİYLE TAZMİNAT

Yargıtay. Hukuk Genel Kurulu. Esas : 2011/ Karar : 2011/474. Tarih : Özet: - YARGITAY ĠLAMI -

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

karar incelemesi YURTDIŞINDAKİ SİGORTALILIĞIN EMEKLİLİK KOŞULLARINA ETKİSİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2009/12918 Karar No. 2011/12793 Tarihi:

Yargıtay 13, Hukuk Dairesinden:

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI. : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Ziyabey Cd. No:6 Balgat Ankara ŞİKAYETİN KONUSU

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

T.C. Yargıtay. 7. Hukuk Dairesi E: 2015/40820 K: 2016/13362 K.T.:

İlgili Kanun / Madde 854 S. DİşK/1

T.C. DANIŞTAY Yedinci Daire. Anahtar Kelimeler : Katma Değer Vergisi, Müteselsil Sorumluluk, Ek Tahakkuk, İdari İşlemin İcrailiği

KAMULAŞTIRMASIZ EL ATILAN TAŞINMAZ BEDELİNİN TAHSİLİ OBJEKTİF DEĞER ARTIŞ ORANI VEKALET ÜCRETİ

T.C. ANKARA 17. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2011/963 KARAR NO : 2011/1582

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas Numarası: 2015/ Karar Numarası: 2016/769 Karar Tarihi:

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/115,120

EŞLER ARASINDA MAL REJİMİNİN TASFİYESİ DAVASI ( Zamanaşımı Def`i Yönünden ) ZAMANAŞIMI DEF`İNİN İLERİ SÜRÜLMESİ ŞEKİL VE SÜRESİ

İlgili Kanun/Madde 5510 S. SGK/GEÇ. 2 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA ESASLARI KARMA SİSTEM

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

YARGITAY 11.HUKUK DAİRESİ E.2006/435 K.2007/7464 T YOLCU TAŞIMA. ZORUNLU KOLTUK SİGORTASI DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI

/ ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASI İÇİN SİGORTALIYA İLİŞKİN KANUNDA ÖNGÖRÜLEN KOŞULLARIN ARANMAMASI

DANIŞTAYIN SÜRESİNDE AÇILMAYAN DAVAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /54,57 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2014/15897 Karar No. 2015/6846 Tarihi:

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE. Stj. Av. Belce BARIŞ ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

* TAZMİNATIN YABANCI PARANIN FİİLİ ÖDEME GÜNÜNDEKİ KUR ÜZERİNDEN TAHSİLİNE KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK. /Geç. 3.

İŞYERİNDE 15 YIL VE 3600 GÜN ŞARTINI TAMAMLAYAN HER İŞÇİ KIDEM TAZMİNATINA HAK KAZANIR MI?

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /8

Yargıtay. Hukuk Genel Kurulu. Esas : 2010/ Karar : 2010/591. Tarih : Özet: -YARGITAY ĠLAMI-

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

Yargıtay Kararları. İlgili Kanun / Madde 506 S.SSK/120

Özürlülerin. Sosyal Güvenlik. Özürlülerin Emeklilik

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK. /4,13

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /28

İlgili Kanun / Madde 6100 S.HMK. /176

İCRA İNKAR TAZMİNATI LİKİT ALACAK KAVRAMI MAL İADESİ YIPRANMA PAYI

VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI

Sirküler Tarihi : Sirküler No : : 6736 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun Hak.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/4

SİLME TUŞUNU KULLANMADAN VE EKRANA BAKARAK YAZMA PDF

İŞ GÜVENCESİ İŞVEREN VEKİLİ SIFATI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /112

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

: Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /4

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ S. BK/100

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK/5, 41

Esnaflarda Mamülen Emeklilik Şartları

Transkript:

https://www. 506 SAYILI KANUN KAPSAMINDA SİGORTALILIĞIN TESPİTİ İLE ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASI İSTEMİ - ÇAKIŞAN SİGORTALILIK SORUNU - PRİM ÖDEMESİ Özet: Davacıların murisinin Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı ile 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığının 27.10.2004-31.05.2007 tarihleri arasında aynı döneme denk geldiği anlaşılmaktadır. Mahkemece yapılacak iş öncelikle dosya kapsamından davacıların murisinin Esnaf Bağ-Kur sigortalılığa ilişkin olarak prim ödemesinin olmadığı tespit edildiğinde, davacıların murisinin Bağ-Kur sigortalılığının tescil tarihi ile durdurulmuş sayılması gerekeceğinden ve ihtilaf konusu dönem içerisinde çakışan sigortalılık olmayacağından, davacıların murisi yönünden kayda geçmiş zorunlu Sosyal Sigortalar Kurumu sigortalılığına geçerlik tanınmasında yasal zorunluluk bulunmakta olup, murisi ihtilaflı dönem yönünden SSK(506 sayılı Kanun) sigortalısı olarak kabul etmekten ibarettir. Hâl böyle olunca direnme kararının yukarıda açıklanan değişik gerekçe ile bozulması gerekmiştir. T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2015/1091 K: 2019/59 K.T.: 05.02.2019 Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Gaziantep 1. İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 17.05.2012 tarihli ve 2011/483 E., 2012/275 K. sayılı karar davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 22.10.2013 tarihli ve 2012/13577 E., 2013/18895 K. sayılı kararı ile: ( Dava, davacının murisinin 27.10.2004-31.05.2007 tarihleri arasındaki 1479 sayılı Yasa kapsamındaki Bağ-Kur sigortalılığının iptali ile, 506 sayılı Yasa kapsamındaki çalınmalarının geçerli olduğunun tespiti ile murisinin ölüm tarihini takip eden aybaşı itibari ile 506 sayılı Yasa'nın 66. maddesi uyarınca davacıya ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacının murisi M.D.'nin 27.10.2004-31.05.2007 tarihleri arasında 506...na tabi sigortalı olduğunun tespiti ile, hak sahipleri olan 1 / 7

https://www. davacılara ölüm tarihini takip eden 01.07.2007 tarihinden itibaren dul ve yetim aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine, karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının murisinin 04.05.2004-11.06.2007(ölüm tarihi) tarihleri arasında vergi kaydının bulunduğu, 22.03.2000-25.12.2003, 27.10.2004-31.05.2007 tarihleri arasında aralıklı 506 sayılı yasa kapsamında çalışmalarının bulunduğu, 04.05.2004-11.06.2007(ölüm tarihi) tarihleri arasında 1479 sayılı yasa kapsamamda sigortalı kabul edildiği, davacının Kurum'dan 24.09.2008 tarihinde 506 sayılı yasadan ölüm aylığı talebinde bulunduğu; ancak Kurumca davacının murisinin 1479 sayılı yasa kapsamındaki sigortalılığının esas alındığı, 5 yıl ve 1800 gün prim ödeme şartının oluşmaması nedeniyle talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık; 506 sayılı Yasa'ya tabi sigortalılık ile esnaf Bağ-Kur sigortalılığının 27.10.2004 tarihinde çakışması nedeniyle hangi kurumdaki çalışmanın esas alınacağı. Esnaf Bağ-Kur sigortalılığının devam edip etmediği noktasında toplanmaktadır. "Çakışan sigortalılık sorununu" gerek 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve gerekse 1479 Sayılı Bağ-Kur Kanunu birbirlerine paralel düzenlemeler ile bir sigortalının aynı anda birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi olmasını yasaklayıp sigortalının önceden başlayıp devam eden sigortalılığına geçerlik tanıyarak çözüme ulaştırmaya çalışmışlardır. Yasa sistemimize göre bir kimsenin 506 sayılı Yasa kapsamına girebilmesi için hizmet akdine tabi bir işte çalışması yanında başka bir sosyal güvenlik kurumu kapsamında bulunmaması gerekir. Anılan yasanın 3. maddesinin I. ( F ) bendinde "Kanunla kumlu emekli sandıklarına aidat ödemekte olanların" ( K ) bendinde ise "Herhangi bir işverene hizmet akdiyle bağlı olmaksızın kendi nam ve hesabına çalışanların" sigortalı sayılmayacağı belirtilmiştir. Aynı şekilde 1479 Sayılı Bağ-Kur Kanunu'nun 24. maddesinin I. ve II. Fıkralarında da bir kimsenin 1479 sayılı Yasa kapsamına girebilmesi için kendi adına bağımsız çalışıp kazanç sağlaması yanında başkaca sosyal güvenlik kurumu kapsamında bulunmaması koşulu getirilmiştir. Bütün bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere, sosyal güvenlik sistemimizde çifte sigortalılık mümkün olmayıp önceden başlayıp devam edegelen sigortalılığa geçerlik tanınmaktadır (03.10.2001 gün ve E: 2001/21-627, K: 2001/659 Sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı). Somut olayda, önceden başlayıp devam eden sigortalılık Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı olmasına rağmen nizalı dönemde çakışan 506 sayılı yasaya tabi sigortalılığa 2 / 7

https://www. üstünlük tanınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Yapılacak iş davacının murisinin önce başlayan sigortalılığı Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı olduğundan, nizalı dönemde Esnaf Bağ-Kur sigortalısı olduğu kabul edilerek, ölüm aylığı şartları da buna göre değerlendirilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalılık süresinin tespiti ve ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Davacı vekili; müvekkillerinin eşi ve babası M.D.'nin 11.06.2007 tarihinde vefat ettiğini, vefat etmeden önce SSK sigortalısı olarak çalıştığını, 04.05.2004 tarihinde çay ocağı işletmesi nedeniyle Bağ-Kur kaydının başladığını, ancak 3-4 ay gibi kısa bir süre sonra çay ocağını kapattığını, Bağ-Kur a terk beyanını vermemesi sebebiyle bu kapsamdaki sigortalılığının Kurum tarafından devam ettirildiğini, 27.10.2004 tarihinden itibaren 506 sayılı Kanun kapsamında çalışmaya başlamasına rağmen Kurumun 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığına üstünlük tanımayarak, önceden gelen sigortalılığın 1479 sayılı Kanun kapsamında olduğundan bahisle Bağ- 3 / 7

https://www. Kur sigortalısı olarak kabul ettiğini, oysa M.D.'nin gerçek çalışmalarının 506 sayılı Kanun kapsamında gerçekleştiğini iddia ederek 27.10.2004-31.05.2007 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olduğunun tespiti ve bu sigortalılık kapsamında ölüm aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili; sigortalı M.D.'nin ilk kez 22.03.2000 tarihinde SSK kapsamında çalışmaya başladığını, bu çalışmalarının aralıklı olarak 31.05.2007 tarihine kadar devam ettiğini, 22.04.2004 tarihli başvurusuna istinaden de 04.05.2004 tarihi itibari ile Esnaf Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edildiğini ve 11.06.2007 tarihinde vefatıyla birlikte sonlandırıldığını, dolayısıyla Bağ-Kur ve SSK sigortalılığının çakıştığını, sigortalının önceden gelen ve baskın olan sigortalılık türünün Bağ-Kur olduğunu, Kurum işleminde hata bulunmadığını belirterek davanın reddinin gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; M.D.'nin 5510 sayılı Kanun un 53. maddesi göz önünde bulundurulduğunda Bağ-Kur sigortalısı sayılması yönünden bağımsız çalışma olgusunun gerçekleşmediğini, 27.10.2004-31.05.2007 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı sayılması gerektiğini belirterek 1 Davanın kabulü ile davacının murisi Murat Doğan ın 27.10.2004 ile 31.05.2007 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalısı sayılmasına, 2- Hak sahibi olan davacılara 01.07.2007 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmiştir. Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilinin temyizi üzerine karar Özel Dairece başlık bölümünde açıklanan gerekçelerle bozulmuştur. Yerel mahkemece; baskın çalışmanın 506 sayılı Kanun kapsamında gerçekleştiğini belirtilerek ve önceki gerekçeler tekrar edilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir. Direnme kararı davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4 / 7

https://www. Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, somut olay bakımından davacıların murisi Murat Doğan ın çakışan sigortalılıklar yönünden önceden gelen sigortalılığına mı yoksa baskın olan sigortalılığına mı üstünlük tanınacağı ve buradan varılacak sonuca göre 27.10.2004 ile 31.05.2007 tarihleri arasındaki sürelerin 506 sayılı Kanun ile 1479 sayılı Kanun (Esnaf Bağ-Kur) kapsamlarından hangisine dâhil olacağı noktasında toplanmaktadır. "Çakışan sigortalılık sorununu" gerek 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve gerekse 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu birbirlerine paralel düzenlemeler ile bir sigortalının aynı anda birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi olmasını yasaklayıp, sigortalının önceden başlayıp devam edegelen sigortalılığına geçerlik tanıyarak çözüme ulaştırmaya çalışmışlardır. Yasal sistemimize göre bir kimsenin Sosyal Sigortalar Kurumu kapsamına girebilmesi için hizmet akdine tabi bir işte çalışması yanında başka bir sosyal güvenlik kurumu kapsamında bulunmaması gerekir. 506 sayılı Kanunun 3. maddesinin I. ( F ) bendinde "Kanunla kurulu emekli sandıklarına aidat ödemekte olanların", ( K ) bendinde ise "Herhangi bir işverene hizmet akdiyle bağlı olmaksızın kendi nam ve hesabına çalışanların" sigortalı sayılmayacağı" belirtilmiştir. Aynı şekilde 1479 sayılı Bağ-Kur Kanununun 24. maddesinin I. ve II. fıkralarında da bir kimsenin Bağ-Kur kapsamına girebilmesi için kendi adına bağımsız çalışıp kazanç sağlaması yanında başkaca sosyal güvenlik kurumu kapsamında bulunmaması koşulu getirilmiştir. Bütün bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere, sosyal güvenlik sistemimizde çifte sigortalılık mümkün olmayıp, bir sigortalının aynı anda birden fazla Sosyal Güvenlik Kurumuna tabi olması hâlinde sadece tek sigortalı olması gerektiği kabul edilmiştir (29.06.2005 tarihli ve 2005/21-389E, 2005/430K sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı da aynı yöndedir). Ne var ki davaya konu somut olay bakımından çakışan sigortalılık yönünden inceleme yapılmadan önce Özel Dairenin bozma kararından sonra 04.04.2015 tarihli 6645 sayılı Kanunun 56. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen ve 23.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 63. maddenin ve 11.05.2018 tarihli 7143 sayılı Kanunun 24. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen ve 18.05.2018 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Geçici 76. maddenin değerlendirilmesi gerekmektedir. 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 63. maddesi ile kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, bu maddenin yayımlandığı ayın sonu itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ödememeleri veya ilgili kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam 5 / 7

https://www. olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur. Durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek bunlara Kurum alacakları arasında yer verilmez. Sigortalılıkları durdurulanlardan bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışmaya devam edenlerin sigortalılıkları bu maddenin yayım tarihini takip eden ay başı itibarıyla yeniden başlatılır" şeklinde düzenleme getirilmiştir. 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 76. maddesi ile Köy ve mahalle muhtarları, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, 31/5/2018 tarihi itibarıyla prim borcu bulunanların, bu tarihten önceki sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ikinci ayın sonuna kadar ödememeleri veya ilgili Kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur. Durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek bunlara Kurum alacakları arasında yer verilmez. Sigortalılıkları durdurulanlardan bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışmaya devam edenlerin sigortalılıkları 1/6/2018 tarihi itibarıyla yeniden başlatılır. şeklinde düzenleme getirilmiştir. Somut uyuşmazlık incelendiğinde, davacıların murisinin Kurum tarafından 04.05.2004 ile 11.06.2007 tarihleri arasında Esnaf Bağ-Kur (5510 sayılı Kanunun 4/1-b) sigortalılık kapsamında kabul edildiği, davacıların murisinin 22.03.2000-25.12.2003, 27.10.2004-31.05.2007 tarihleri arasında aralıklı olarak 506 sayılı Kanun kapsamında (5510 sayılı Kanunun 4/1-a) çalışmasının bulunduğu, Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı ile 506 sayılı Kanun kapsamında (5510 sayılı Kanunun 4/1-a bendi kapsamında sigortalılığı ile 4/1-b bendi kapsamında sigortalılığının) sigortalılığının 27.10.2004-31.05.2007 tarihleri arasında aynı döneme denk geldiği anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen bilgiler ışığında mahkemece yapılacak iş öncelikle 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 63. maddesi ve Geçici 76. maddesi değerlendirilerek, dosya kapsamından davacıların murisinin Esnaf Bağ-Kur sigortalılığa ilişkin olarak prim ödemesinin olmadığı tespit edildiğinde, davacıların murisinin Bağ-Kur sigortalılığının 6 / 7

Powered by TCPDF (www.tcpdf.org) https://www. tescil tarihi ile durdurulmuş sayılması gerekeceğinden ve ihtilaf konusu dönem içerisinde çakışan sigortalılık olmayacağından, davacıların murisi yönünden kayda geçmiş zorunlu Sosyal Sigortalar Kurumu sigortalılığına geçerlik tanınmasında yasal zorunluluk bulunmakta olup, murisi ihtilaflı dönem yönünden SSK(506 sayılı Kanun) sigortalısı olarak kabul etmekten ibarettir. Hâl böyle olunca direnme kararının yukarıda açıklanan değişik gerekçe ile bozulması gerekmiştir. S O N U Ç: Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının bu değişik gerekçe ve nedenlerden dolayı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3 üncü maddesine göre uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 429 uncu maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05.02.2019 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 7 / 7